📌 Yalnızca kurgudan ibarettir. “Kıskançlık Kavgasını Bitiren Tutkulu Gece” ⭐️ Jeon Jungkook 27 - Kim Minjae 22 ⭐️ “Gerçekten saçmalamaya başladın Minjae!!” “Ne saçmalamasından bahsediyorsun Jungkook? Alt tarafı davette yeni aldığım elbiseyi giyineceğimi söyledim.” “Elbise? Nasıl elbise dersin ona kısacık bir şey! Resmen kumaştan kaçınılmış!” “Abartıyorsun.” “Abartıyor muyum?” “Evet abartıyorsun. Normal boyda bir elbise.” “O elbiseyi falan giyinmek yok! Çıkartıyorsun aklından!” “Ya alt tarafı istediğim bir elbiseyi giyinmek istedim şu olanlara bak!” Gerçekten şuan ikimizde sinirliydik, dilime gelenlerin hepsini söyleyemiyordum.. maalesef sevgilimin öfke problemleri vardı. O anda gözü kimseyi görmüyordu. O halinden çok korkuyordum. En ufak bir tartışmada sorunun büyümemesi için sakinleştirici şeyler söylüyordum. “Sevgilim..” sinirden dolayı titreyen ellerini elime aldım. Derin nefesler alıp veriyordu bir yandan. “Seninle tartışmayı sevmiyorum. İkimizde çok üzülüyoruz sonrasında..” “Haklısın güzelim ama elimde değil işte, sende beni anlamaya çalış lütfen..” “Aşkım ben seni zaten anlıyorum ama yanımda sevgilim varkende istediğin şeyi giyinemiyorsam başka ne zaman giyineceğim..” “O elbise haricinde bir şey giyin yavrum.” “Ama aşkım..” gözlerimi yalandan doldurup gözlerinin içine en ikna edici bakışlarımı attım. “Bakma şöyle.” “Nasıl bakmayayım?” dolu gözlerimi daha da doldurup gözlerine baktım. “Ah Minjae..” ikna olmaya çok yakındı. “Yanımdan ayrılmamak şartıyla bir kereliğe mahsus giyin. Ama-” “Ama ne?” “Bir daha sakın elbise muhabbetine girmeyeceksin.” “Tamam aşkım söz veriyorum.” kucağına oturup yüzünün her tarafını öpüyordum. “Sevgilim ben duş alacağım akşam da 7 buçuk gibi çıkarız evden.” onaylayarak kucağından kalktım. Dolu dolu 2 saatimiz vardı. Giyinme odama gidip elbisem ile topuklu ayakkabımı çıkarttım. Elbisem krem tonlarındaydı. Bu yüzden gold takı tercih edeceğim. Küpe,kolye ve yüzüklerimi kombinleyip giyinme odasından çıktım. Makyajımı yapmaya başlamıştım, yüz hattımı belli edip gözlerimi ortaya çıkaran bir makyaj yapmıştım. Dudaklarımın doğal pembeliğini bozmayıp üzerine sadece gloss geçmiştim. Giyinme odasına tekrar dönüp kıyafetlerimi giyindim. Kombinim aklımda kurduğumdan kat kat iyi olmuştu. Elbisemin kısa olmasına rağmen sol bacağınca bulunan yırtmacına anlam verememiştim. Jungkook’un laf söylediği kadar da vardı maalesef.. Dışarı sadece jungkook ile çıkıyordum onun yanından giyinmeyeceksem başka nerede giyinecektim? Kendimi avutup, takılarımı taktım. Jungkook duştan çıkıp takım elbisesini giyinecekti ancak hâlâ üzerinde sadece altını kapatan bir havlu vardı. Tanrım, çok yakışıklıydı. Sixpacklerine diyecek bir şey bulamıyordum, çok güzel gözüküyorlardı. Ensesinden süzülen su damlaları.. Bu geceki davete gitmese miydik? “Yavrum süzmen bittiyse üstümü giyinebilir miyim?” onu süzmem hoşuna gittiği için eğlenerek söylüyordu. “Ya Jungkook! Seni salonda bekliyorum.” ^^ Yaklaşık 30 dakika sonra jungkook gelmişti. Saat çoktan 18.40 olmuştu, zaman kaybetmeden kabanlarımızı alıp evden çıktık. - Davet’e gelmiştik sonunda. İçeriye girdiğimizde çok fazla kalabalık olduğunu farkettim. “Jungkook, çok kalabalık.” “Maalesef sevgilim, yarım saat dayan görünür çıkarız.” Sevgilimin koluna girip boş masaya ilerledik. Herkesin gözü bizim üzerimizdeydi. Masaya geçtiğimizde hemen yanımıza bir kadın geldi. “Ah jungkook!” Kadının seslenmesiyle jungkook önce bana dönüp sonra ona seslenene kadına döndü. “Tanıyamadım?” “Ben Hyuna. Davetlerde karşılaşıyorduk belki hatırlarsın.” “Ha, evet.” “Hanımefendi kim? Kız kardeşin falan mı?” diyip elini uzattı :D “Sevgilisiyim.” Sakin kalmaya çalışarak cevap verdim. “Ha?” “Hyuna, sevgilim Minjae.” Uzattığı eli boş çevirmek olmaz tabii. Temiz kalbim asla buna müsade etmez.. Uzattığı eli sıkıca tuttum, geri çekmesine izin vermedim. “Ah, bıraksana elimi!” “Pardon tatlım, canını acıtacağımı düşünmezdim. Malum daha bir şey yapmadım çünkü.” “Jungkook, böyle kızlarla takıldığını bilmiyordum. Yanına benim gibi güzel ve sexy birisi giderdi.” “Senin gibi birisini inanki istemezdim Hyuna. Her gece başka erkekle takılan birini koluma takıp insanlara sevgilim olarak tanıtacağımı düşünemezsin değil mi?” Kadın bir şey diyemeden gitmişti yanımızdan. “Jungkook bu kadını akşam depoda görmek istiyorum.” “Sevgilim boşver onu saçmaladı işte.” “İstiyorum dedim Jungkook. O kadın bu akşam depoda olacak!” “Pekâlâ.” Garsonun içki ikram etmesiyle hem sohbet edip hemde içeceklerimizi yudumluyorduk. Baş başa takılıyorken yanımıza genç bir adam geldi. “Jeon!” “Bay Min.” “Gözümüz ne zamandır seni arıyor eskisi gibi davetlere katılmıyorsun.” Beni fark etmesiyle vücudumu süzüp cümlesine devam etti. “Yoksa seni davetlerden uzaklaştıran hanımefendi bu mu?” Kendini komik zannederek aklınca bir şey demişti. Bu adamı hiç gözüm tutmamıştı, hemde hiç! “Ama sende haklısın benimde yanımda böyle güzel, sexy birisi olsa bende yataktan çıkmam.” “Ne diyorsun lan sen!!” Tanrım.. Jungkook bir hışımla adamın üzerine atladı. Art arda yumurluklarını sıralamıştı. Kimse ayıramıyordu. Sinirlenince gözü hiç kimseyi görmüyordu. “Jungkook! Korkuyorum lütfen yanıma gel..” Titreyen sesimle Jungkook’u ikna etmiştim. Adamın üzerinden kalkacakken, “Geceliği ne kadar Jeon. Bütün servetimi böylesine sexy birine feda edebilirim.” demişti. Tanrım işte ben değil şu saatten sonra hiç kimse Jungkook’u durduramazdı. Jungkook işittiği şeylerle yerde uzanan adamın üstüne çıkıp yumruk atmaya devam ediyordu. Korkudan ağlamaya başlamıştım. Jungkook kendini kaybetmişti adeta. Gözleri sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde altında bayılmış adama yumruklarını savuruyordu. En sonunda üzerinden kalkıp telefondan korumasını aradı, adamı depoya götürmesini emretti. Ani bir şekilde elimden tutup hızlıca davetten ayrıldık. Arabaya bindiğimizde konuşmaya korkuyordum. “Jungkook..” “Şimdi değil Minjae. Sesimi yükseltmek istemiyorum!” Farkında olmadan yükseltiyordu zaten. “Ah, daha fazla dayanamayacağım.” “Neye dayanamayacaksın?” Yollara baktığımızda geldiğimiz yol ile alakasının olmadı farkına vardım. “Jungkook, geldiğimiz yola benzemiyor. Nereye gidiyoruz?” “Geldik bile.” Bomboş ormanlık bir araziye gelmiştik. Tanrı aşkına ne yapacaktık burada. “Arka koltuğa geç.” “Ha?” “Arka koltuğa geç dedim.” Arabadan inip arka koltuğa geçtim. Kısa sürede o da yanıma geldi. “Jungkook, ne yapacağız? Neden arka koltuğa geçtik?” “Bana ait olan kadını özledim.” Burnunu boynuma sürttü. “Sıcaklığını, boğazının yırtılırcasına adımı haykırışını özledim..” bende onu özlemiştim ama bu kadar sinirliyken işin sonundan sağ çıkamam düşüncesi aklımı yiyip bitiriyordu. “Bu gece kime ait olduğunu göster.” Onu tatmin edip, sakinleştirici şeyler söylemem gerekiyordu. Kucağına çıkıp, penisinin üzerine oturdum. “Sana aitim sevgilim..” kalçamı penisi üzerinde oynattıkça boğuk ses tonuyla inliyordu. “Bana! Yalnızca bana aitsin! Anladın mı beni!” Koltuğa uzandırıp üstüme çıktı. Çok sert hareket ediyordu. Muhtemelen bir kaç gün yürüyemeyecektim. Boynumu emip ısırıyorken bir yandan da göğüslerimi sıkıyordu. O gece jungkook sıcaklığıma kavuşurken, ben ise tüm gece boyunca adını haykırmıştım. -SON-
📌 Yalnızca kurgudan ibarettir.
“Kıskançlık Kavgasını Bitiren Tutkulu Gece”
⭐️ Jeon Jungkook 27 - Kim Minjae 22 ⭐️
“Gerçekten saçmalamaya başladın Minjae!!”
“Ne saçmalamasından bahsediyorsun Jungkook? Alt tarafı davette yeni aldığım elbiseyi giyineceğimi söyledim.”
“Elbise? Nasıl elbise dersin ona kısacık bir şey! Resmen kumaştan kaçınılmış!”
“Abartıyorsun.”
“Abartıyor muyum?”
“Evet abartıyorsun. Normal boyda bir elbise.”
“O elbiseyi falan giyinmek yok! Çıkartıyorsun aklından!”
“Ya alt tarafı istediğim bir elbiseyi giyinmek istedim şu olanlara bak!”
Gerçekten şuan ikimizde sinirliydik, dilime gelenlerin hepsini söyleyemiyordum.. maalesef sevgilimin öfke problemleri vardı. O anda gözü kimseyi görmüyordu. O halinden çok korkuyordum. En ufak bir tartışmada sorunun büyümemesi için sakinleştirici şeyler söylüyordum.
“Sevgilim..” sinirden dolayı titreyen ellerini elime aldım. Derin nefesler alıp veriyordu bir yandan. “Seninle tartışmayı sevmiyorum. İkimizde çok üzülüyoruz sonrasında..”
“Haklısın güzelim ama elimde değil işte, sende beni anlamaya çalış lütfen..”
“Aşkım ben seni zaten anlıyorum ama yanımda sevgilim varkende istediğin şeyi giyinemiyorsam başka ne zaman giyineceğim..”
“O elbise haricinde bir şey giyin yavrum.”
“Ama aşkım..” gözlerimi yalandan doldurup gözlerinin içine en ikna edici bakışlarımı attım. “Bakma şöyle.”
“Nasıl bakmayayım?” dolu gözlerimi daha da doldurup gözlerine baktım. “Ah Minjae..”
ikna olmaya çok yakındı.
“Yanımdan ayrılmamak şartıyla bir kereliğe mahsus giyin. Ama-”
“Ama ne?”
“Bir daha sakın elbise muhabbetine girmeyeceksin.”
“Tamam aşkım söz veriyorum.” kucağına oturup yüzünün her tarafını öpüyordum. “Sevgilim ben duş alacağım akşam da 7 buçuk gibi çıkarız evden.” onaylayarak kucağından kalktım.
Dolu dolu 2 saatimiz vardı. Giyinme odama gidip elbisem ile topuklu ayakkabımı çıkarttım. Elbisem krem tonlarındaydı. Bu yüzden gold takı tercih edeceğim. Küpe,kolye ve yüzüklerimi kombinleyip giyinme odasından çıktım. Makyajımı yapmaya başlamıştım, yüz hattımı belli edip gözlerimi ortaya çıkaran bir makyaj yapmıştım. Dudaklarımın doğal pembeliğini bozmayıp üzerine sadece gloss geçmiştim.
Giyinme odasına tekrar dönüp kıyafetlerimi giyindim. Kombinim aklımda kurduğumdan kat kat iyi olmuştu. Elbisemin kısa olmasına rağmen sol bacağınca bulunan yırtmacına anlam verememiştim. Jungkook’un laf söylediği kadar da vardı maalesef.. Dışarı sadece jungkook ile çıkıyordum onun yanından giyinmeyeceksem başka nerede giyinecektim?
Kendimi avutup, takılarımı taktım. Jungkook duştan çıkıp takım elbisesini giyinecekti ancak hâlâ üzerinde sadece altını kapatan bir havlu vardı. Tanrım, çok yakışıklıydı. Sixpacklerine diyecek bir şey bulamıyordum, çok güzel gözüküyorlardı. Ensesinden süzülen su damlaları.. Bu geceki davete gitmese miydik?
“Yavrum süzmen bittiyse üstümü giyinebilir miyim?” onu süzmem hoşuna gittiği için eğlenerek söylüyordu.
“Ya Jungkook! Seni salonda bekliyorum.”
^^
Yaklaşık 30 dakika sonra jungkook gelmişti. Saat çoktan 18.40 olmuştu, zaman kaybetmeden kabanlarımızı alıp evden çıktık.
-
Davet’e gelmiştik sonunda. İçeriye girdiğimizde çok fazla kalabalık olduğunu farkettim. “Jungkook, çok kalabalık.”
“Maalesef sevgilim, yarım saat dayan görünür çıkarız.” Sevgilimin koluna girip boş masaya ilerledik. Herkesin gözü bizim üzerimizdeydi.
Masaya geçtiğimizde hemen yanımıza bir kadın geldi. “Ah jungkook!” Kadının seslenmesiyle jungkook önce bana dönüp sonra ona seslenene kadına döndü.
“Tanıyamadım?”
“Ben Hyuna. Davetlerde karşılaşıyorduk belki hatırlarsın.”
“Ha, evet.”
“Hanımefendi kim? Kız kardeşin falan mı?” diyip elini uzattı :D
“Sevgilisiyim.” Sakin kalmaya çalışarak cevap verdim.
“Ha?”
“Hyuna, sevgilim Minjae.”
Uzattığı eli boş çevirmek olmaz tabii. Temiz kalbim asla buna müsade etmez..
Uzattığı eli sıkıca tuttum, geri çekmesine izin vermedim.
“Ah, bıraksana elimi!”
“Pardon tatlım, canını acıtacağımı düşünmezdim. Malum daha bir şey yapmadım çünkü.”
“Jungkook, böyle kızlarla takıldığını bilmiyordum. Yanına benim gibi güzel ve sexy birisi giderdi.”
“Senin gibi birisini inanki istemezdim Hyuna. Her gece başka erkekle takılan birini koluma takıp insanlara sevgilim olarak tanıtacağımı düşünemezsin değil mi?” Kadın bir şey diyemeden gitmişti yanımızdan.
“Jungkook bu kadını akşam depoda görmek istiyorum.”
“Sevgilim boşver onu saçmaladı işte.”
“İstiyorum dedim Jungkook. O kadın bu akşam depoda olacak!”
“Pekâlâ.”
Garsonun içki ikram etmesiyle hem sohbet edip hemde içeceklerimizi yudumluyorduk.
Baş başa takılıyorken yanımıza genç bir adam geldi.
“Jeon!”
“Bay Min.”
“Gözümüz ne zamandır seni arıyor eskisi gibi davetlere katılmıyorsun.” Beni fark etmesiyle vücudumu süzüp cümlesine devam etti. “Yoksa seni davetlerden uzaklaştıran hanımefendi bu mu?” Kendini komik zannederek aklınca bir şey demişti.
Bu adamı hiç gözüm tutmamıştı, hemde hiç!
“Ama sende haklısın benimde yanımda böyle güzel, sexy birisi olsa bende yataktan çıkmam.”
“Ne diyorsun lan sen!!” Tanrım..
Jungkook bir hışımla adamın üzerine atladı. Art arda yumurluklarını sıralamıştı. Kimse ayıramıyordu. Sinirlenince gözü hiç kimseyi görmüyordu.
“Jungkook! Korkuyorum lütfen yanıma gel..”
Titreyen sesimle Jungkook’u ikna etmiştim. Adamın üzerinden kalkacakken, “Geceliği ne kadar Jeon. Bütün servetimi böylesine sexy birine feda edebilirim.” demişti. Tanrım işte ben değil şu saatten sonra hiç kimse Jungkook’u durduramazdı.
Jungkook işittiği şeylerle yerde uzanan adamın üstüne çıkıp yumruk atmaya devam ediyordu. Korkudan ağlamaya başlamıştım. Jungkook kendini kaybetmişti adeta. Gözleri sinirden kıpkırmızı olmuş bir şekilde altında bayılmış adama yumruklarını savuruyordu.
En sonunda üzerinden kalkıp telefondan korumasını aradı, adamı depoya götürmesini emretti. Ani bir şekilde elimden tutup hızlıca davetten ayrıldık. Arabaya bindiğimizde konuşmaya korkuyordum.
“Jungkook..”
“Şimdi değil Minjae. Sesimi yükseltmek istemiyorum!” Farkında olmadan yükseltiyordu zaten.
“Ah, daha fazla dayanamayacağım.”
“Neye dayanamayacaksın?”
Yollara baktığımızda geldiğimiz yol ile alakasının olmadı farkına vardım. “Jungkook, geldiğimiz yola benzemiyor. Nereye gidiyoruz?”
“Geldik bile.” Bomboş ormanlık bir araziye gelmiştik. Tanrı aşkına ne yapacaktık burada. “Arka koltuğa geç.”
“Ha?”
“Arka koltuğa geç dedim.”
Arabadan inip arka koltuğa geçtim. Kısa sürede o da yanıma geldi. “Jungkook, ne yapacağız? Neden arka koltuğa geçtik?”
“Bana ait olan kadını özledim.”
Burnunu boynuma sürttü. “Sıcaklığını, boğazının yırtılırcasına adımı haykırışını özledim..” bende onu özlemiştim ama bu kadar sinirliyken işin sonundan sağ çıkamam düşüncesi aklımı yiyip bitiriyordu.
“Bu gece kime ait olduğunu göster.” Onu tatmin edip, sakinleştirici şeyler söylemem gerekiyordu. Kucağına çıkıp, penisinin üzerine oturdum. “Sana aitim sevgilim..” kalçamı penisi üzerinde oynattıkça boğuk ses tonuyla inliyordu. “Bana! Yalnızca bana aitsin! Anladın mı beni!” Koltuğa uzandırıp üstüme çıktı. Çok sert hareket ediyordu. Muhtemelen bir kaç gün yürüyemeyecektim.
Boynumu emip ısırıyorken bir yandan da göğüslerimi sıkıyordu.
O gece jungkook sıcaklığıma kavuşurken, ben ise tüm gece boyunca adını haykırmıştım.
-SON-
Yaaaa nasil bu kadar harika yazıyorsun yaaa🤍🤍cok cok...cok harikaydı🫀🫀
@@Jeon_jungkook-o6m Ya çoookkk teşekkür ederim🥹🥹🩷
Mükkkkkkkkk❤❤❤