Sunumunuz için teşekkürler Ben 9 yıldan fazla B-727 ‘de uçtum FEO,F/O , Kaptan ,öğretmen olarak , İki motorla G/A yapılır diye bir şey yok …! ( 3 motor çalışıyor ise ) Kaza ile ilgili benim ön görüm ; A/P devrede ve auto G/S seçili ise ve A/T olmayan bir uçakta DA yaklaşır iken görüş düşük olduğu için yapılmaması gereken her iki pilot pisti aramış ve sürati takip etmemiş olabilir, bu Arda her iki pilot’da kaptan Rahmetli Yılmaz Ülger solda Ahmet Turan Tokel sağda uçuyormuş, B-727 dünyada yapılmış en iyi high lift device ‘lara sahiptir ve yaklaşma sürati büyüklüğüne ve ağırlığına rağmen B-737 ye göre 7-8 Knt daha düşük ve AOA daha yüksektir,eğer EAI devrede değil ise EPR prob’lar buzlanmış olabilir bu durum’da yaklaşmada 30 flapla ortalama EPR 1.40 civarı olması gerekir ,EPR eğer olduğundan fazla yüksek işar vermiş ve sürat iyi takip edilmeden refleks olarak gazlar kesilmiş olabilir ( B-727 çok hızlı sürat kaybeder ) F-104 ile uçan pilotlar Airline ‘nın F-104 ‘dü derlerdi. Bu şartlar oluşmuş ise ( B-737 kalkış’da Potomac nehrine düşen gibi ) ve stall’a yaklaşan uçak stick shaker başladı ise G/A yapsalar bile 200-300 ft AGL’de spool up time yetersiz kalır ( yani N1 değeri göz ardı edilmemesi gerekirdi ) Bunlar tamamen benim B-727 deneyimlerim sonucu yorumumdur CVR ve FDR kayıtları önümde olsa daha sağlıklı bilgi verebilirdim. Ancak o gece yayımlanan meteorolojik raporlar ‘da pek W/S yapacak gibi bir istikrarsız basınç ve rüzgar , ısı değişimi yok. Baha kaptan belki biraz katkım olmuştur umarım. Tüm meslektaşlarımıza güzel uçuşlar , emniyetli inişler dilerim.
Serdar bey , yorumunuz gerçekten de altın değerinde. 727 ‘den 737-800 e geçen bir arkadaşım 727 nin çok daha mükemmel bir uçak olduğunu anlatmıştı zamanında. Çok çok teşekkürler.
Bu kadar yıl sonra tekrar bu kazayı gündeme getirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben babamı 14 yaşındayken bu uçak kazasında kaybetmiştim. O da bir önceki Ankara uçağını kaçıranlardan.. Kazada bir çok boşluk vardı anlatılanlar aracılığı ile.. Sileceklerin çalışmadığı bile söylendi. Yoğun hava şartları sebebi ile başka bir uçağın evvelden çok zor indiği ve bu yüzden Afyon uçağının da uyarıldığı denildi. Afyon uçağının bile bile o şartlarda oraya indirilmesi büyük katliamdı bana göre...Zorla mı indi yoksa mecbur mu kaldı bilemiyoruz ama hafızamda bir pilot dayatmasının hep söz edildiğini gayet iyi hatırlıyorum. Ölen tüm insanlara tekrardan rahmet diliyorum.
Babam bu kaza oldugunda Esenbogada jandarma cavusudur. Ben kucukken bu kazayi kendisinden cok dinlemisimdir. Bu videoyu izledikten sonra onu arayip tekrar o anlari sordum. Onun anlattiklarini aktarmak isterim. "Kazanin oldugu sirada sis yoktu ama lapa lapa, cok siddetli bir kar yagisi vardi. Kaza ucagin kuyrugunu pist basina gelmeden vurmasiyla basliyor. Kuyruk ayriliyor ve daha sonra govde yere carparak ikiye ayriliyor. Kokpitinde bulundugu on kisim suruklenerek ters donuyor. Biz bir infilak sesi ile harekete gectik. Mudehaleye bagajlari ceken traktor ile gittik. Ters donen on tarafa girip, pilotlari kurtarmak istedik. Fakat pilotlarin emniyet kemerleri kitlenmisti. Kasatura ile kesemedik. Daha sonra ogrendik ki bu kemerleri kesmek icin havaalani itfaiyesinde ozel bir aparat varmis. Itfaiyeciler o aparati kullanip, pilotlari kurtardi. Kanatlar ile orta govdenin oldugu kisimdaki yangin sebebiyle, olenlerin hemen hepsi yanarak oldu. Havaalani itfayesi ve cubuk itfayesi yeterli olmadigindan Ankaranin cesitli yerlerinden itfaiye geldi. Kopuk sikarak mudehale etmeye calistilar. O kadar cok kopuk sikildi ki, 35-40 cm kadar yerde kopuk olmasina ragmen yangin sonmedi. Bize soylenen olenlerin 47 kisinin olduguydu. Kuyruk ve bas kisminda kalanlan kurtuldu fakat ozellikle kanatlara yakin yerde olanlar oldu. Kaza basinda 13 saat nobet tuttum. Nobet sirasinda asker arkadaslarla bir siyah bond cantada 3 milyon Mark bulduk, savciya teslim ettik. En kotu sey insanlarin yanarak olmeseydi. Bu yanik kokusu uzerimizden 2 haftaya yakin cikmadi." Harfler icin kusura bakmayin, klavyeden kaynakli. Yeni videolarinizi bekliyorum, basarilar dilerim.
Uçağın kaptan pilotu, rahmetli Yılmaz Ülger, kaza sonrası yaşamını kısmi felç nedeniyle baston ve tekerlekli sandalye ile idame ettirebilmiş ve THY bünyesinde farklı görevlerde bulunmuştu. Kendisi ile tanışmıştım ve ben henüz sormadan, "Kazayı merak ettiğini biliyorum, büyük talihsizlik oldu, Wind Shear'a girdik" şeklinde detaylıca anlatmıştı. Keza, THKv ve THY çatısı altındaki pilotlara farklı platformlarda kazanın analizini yapar, nasihatlerde bulunurdu. Çok kıymetli, beyefendi, havacılığı her yönüyle özümsemiş ve benimsemiş nadide bir şahsiyetdi. Kendisine ait, Havayolu Pilotu - İlkeler ve uygulamalar adlı kitabı okumanızı salık veririm. Bu vesile ile kazada yaşamını yitirenleri rahmet ve saygıyla anıyorum.
Değerli Kaptan Baha, değerli yorumlarınız için teşekkür ederim. Sizden dinleyince o geceyi hatırladım ve yaşadıklarımı sizinle paylaşmak istedim. Olayın olduğu gece henüz düşeceğini bilmediğim bir uçağın sesini duyduktan bir süre sonra radyoda kan anonsunu duymuş ve çok etkilenmiştim. Sizden dinleyince de o anları tekrar yaşadım. Ne kadar işinize yarar bilmiyorum ama o gece yaşadıklarım şöyle: ODTÜ End. Müh. 1. sınıf öğrencisiydim ve fizik finaline çalışıyordum. Nenehatun caddesinin hemen başında oturuyordum (K.Esat tarafı). Daha önce hiç olmadığı kadar alçaktan kuzey batı yönüne doğru giden bir uçak üzerimizden geçti. Sesi pencereleri titretti ve Çankaya tepesinin hemen eteği olduğu için bu kadar alçaktan geçen bir uçak daha önce olmamıştı. Aslında ne öncesi nede sonrasında o kadar alçaktan hiç uçulmadı o bölgede. Çok yoğun bir kar yağışı vardı o gece. Cidden çok yoğun. Hemen başımı kaldırdığımda cok alçakta kırmızı renkli yanıp sönen ışıklar gördüm. Hemen askeri lojmanların üzerindeydi ve çok alçaktaydı. Bir an düşüyor sandım, 5-10 saniye dinledim ve ses aynı (sabit) şidette uzaklaştı. Aynı şiddetten kastım, ne fazladan gaz verildi, ne de azaltıldı. Ses uzaklaştı, ve duyulmaz oldu. Yarım saat geçmeden radyodan kan anonsu geçmeye başladı (Müzik dinliyordum. Trt FM veya o yıllarda adı her ne idiyse!). Yani benim buluduğum yer ve yaşadıklarımdan şunu özetle söyleyebilirim. 1) Bulunduğum yerde görüş yogun kar yağışı nedeniyle çok azdı. 2) Uçak çok alçaktaydı. 3) Pilotun görerek uçmazı imkansızdı. 4) Pilotlar mutlaka aletli bir uçuş gerçekleştiriyor olmalıydılar.
Bütün bunları alt alta koyduğumda, yükseklik ile ilgili aletlerde problem olmuş gibi gözüküyor. Bu vesile ile size ve sizin nezdinizde bütün kaptanlara emniyetli uçuşlar diliyorum.
Roman yazabilme potansiyeline sahipsiniz Hasan Abi, olayı anlatırken kullandığınız dil çok anlaşılır ve etkileyici.Teşekkürler değerli Bilgi paylaşımınız için 🙋🏻♂️
Hasan bey anılarınızı bizimle paylaştığınız için çok teşekkürler. Bir mühendisin gözlemleri normal bir vatandaşınkine göre çok daha hassas olacağından eminim Başta Bahadır bey olmak üzere okuyan pilotların değerlendirmesi için çok değerli olacaktır. Ancak bende "şeytanın avukatlığı"nı yaparak bir soru sormak istiyorum, acaba aynı hava şartları sizin de yükseklikle ilgili algınızı etkilemiş ve yoğun bulut ve kar yağışı nedeniyle yükselmesi gereken ses dalgalarının yansıyarak aşağı gelmesine neden olarak motorun sesini uçağın olduğu irtifadakinden çok daha yüksek yani yere çok daha yakınmış gibi duymanıza sebep olmuş olabilir mi? Lütfen yanlış anlamayın, hiç bir şey ima ediyor ya da biliyor değilim, sadece bende bir mühendis olarak sorgulama yapıyor, tüm ihtimalleri hesaba katmaya çalışıyorum. Saygılarımla :)
@@a.sinantuzun353 Kesinlikle yanlış anlamıyorum. Benimki sadece çok uzakta kalmış bir anı. Eğer Ankara'da K.Esat ve Nenehatun Caddelerinin kesişim yerine Google Maps ile bakacak olursanız, çevre topolojisinden dolayı, çok dar bir açıdan (2. apartman katı) uçağı görmüş olacağımı anlarsınız. Ayrıca hiçbir yaklaşma o bölgeden geçmiyor. Eğer GoogleMaps ile baktıysanız, diğer bir vektör olarak da uçağın burnu ise yaklaşık olarak Kocatepe Camii yönünde idi. Bu yüzden sesin yüksekliği cezbedici hatta panikletici bir etken olduğu için hızlıca cama giderek baktığımı hatırlıyorum. Ne oluyor diye! O an da uçağın kuyruk bölümündeki ışıkları gördüğümü hatırlıyorum. Yani sadece ses değil. Ses ve gözlem ikilisinden çıkarım yaparak o kanıya varmıştım. Umarım sorunuza yanıtım anlamlı olmuştur. Saygılarımla :)
Soğuk ve yoğun kar yağışı varsa ve uçak da 03 pistine yaklaşırken Çankaya üzerinde 6500ft yerine daha alçakta ise, sebebi soğuk hava nedeniyle Altimetre Hatası olabilir. 6500ft'te uçtugumuzu sanarken (pistten 3400ft yukarıda, ESB 03L Elevation 3100ft), -30°C meydan sıcaklığı varsa, 700ft kadar altimetre hatası olabiliyor (6500-700=5800ft gerçek irtifa). Buzlanmanın da bu kazada etken olabileceğini düşünenlerdenim. B727'de 3 tane 15500lb thrust üreten JP8D motor vardı diye hatırlıyorum. Uçağı en son 30 yıl önce Mart 1994'te ikinci pilot olarak uçurmuştum. Yılmaz Ülger Kaptan'dan da gerek yer dersi, gerek abi nasihati almışımdır. W/S olabilecek koşullarda uçulduğunu düşünmüyorum. Daha çok motor ve kanat buzlanması, altimetre hatası ve yoğun kar yağışının yaratabileceği Spatial Disorientation'ın bu kazaya neden olabileceğini düşünenlerdenim.
Bu tarihte izmit endüstri meslek lisesinde öğrenciydim.Kurtulan hosteslerden biri olayı hafif tebessümle anlattığı için eleştirilmişti.Ölenlere Allahtan rahmet diliyorum.
Yılların birikimi , günlerin emeği calismalarinizi 15 dakikada tüketiyoruyuz. Hakkınızı helal edin Ama faydası kime , ne kadar ; nasibini olana... Videolarınız ,eğitici bilgili keyifle izliyorum. Uçuş Korkusu olanlara da tavsiye ederim.
Çok teşekkürler. Bu videonun montajı sadece üçbuçuk saat sürdü. Ön çalışması günlerdir üzerinde çalıştığım bir şey. İnsanlar bunu anlamıyorlar. Siz taktir ettiğiniz için teşekkür ederim
Kaza pazar gecesi meydana gelmişti. Sabah okula gitmeye hazırlanırken ailem söylemişti. O zamanlar sansür yoktu. Gazeteler apaçık en tatsız fotoğrafları birinci sayfadan verirlerdi. Sabah o fotoğraflar maalesef gazetedeydi. Henüz 11 yaşımdaydım ve belki de yüzleştiğim en çarpıcı, tüyler ürpertici kaza buydu. Tam bir hafta boyunca sizin videoda kullandığınız görüntüleri tek kanallı TRT henüz geçilmiş olan renkli deneme yayınıyla veriyordu. Rahmetli kaptan pilotun uzun süre boyunca ters dönmüş kokpitte sıkıştığını ve son anda kurtarıldığını hatırlıyorum. Hatta sanırım önce vefat etti sanılıp bırakmışlar o halde….yani böyle bir hikaye de vardı o dönem. 19 Eylül 1976 Karatepe faciasından sonra bu ikinci 727 kazasıydı ve uçakların güvenilirliği sorgulanmıştı. Uçağın kuyruk bölümünün enkazını kaza tatbikatlarında kullanmak üzere uzun yıllar boyunca pist yakınında bir arazide tuttuklarını da hatırlıyorum. 39 yıl sonra tekrar o görüntüleri görmek ilginç bir deneyim oldu. Tekrar teşekkürler Bahadır Bey…
Çok ilginç bir video. Çok teşekkürler. Dikkat çekici olan bir husus da şudur ki, 1983 yılında, askeri idare ve sıkıyönetim altında, o zamanki yargı organları öyle bağımsız ve çekincesiz olarak davranabiliyorlardı ki, genel müdürü askeri idare tarafından atanmış bir emekli hava tümgenerali olan THY hakkında Çubuk C. Savcılığı dava açabiliyordu ve bağımsız bir şekilde ve çekinmeden pilotlar hakkında ceza talebinde bulunabiliyorlardı. Maalesef, bazı gerçekleri bazı kimseler anlayamıyor, anlamak da istemiyor.
Kaptanim bu hizmetiniz o kadar değerli ki, havaciliğın ve pilotluk mesleğinin tarihini yazıyorsunuz. Uçak kazalarının %90 nı yanlış yönetim sebebiyle olduğunu düşünüyorum. Tüm kaptanlarımıza ve uçuş ekiplerimize kolaylıklar diliyorum. Saygılar selamlar.
B727 THY`nin ilk aletli inis yapabilen ucagi oldugunu biliyorum, Eski ucaklardan 727`ye gecen pilotlarda uzun bir aletli ucusa alisma sureci yasandi. Isparta kazasi bunun en buyuk ornegidir. Bu acidan bakinca bence Serdar Kaptanimin yorumu durumu net ozetliyor.
Değerli hocam, çok nitelikli ve doyurucu bir video olmuş. Gayet sade, açıklayıcı ve temiz anlatmışsınız, teşekkür ederiz. Windshear gibi doğa olaylarının yanısıra ülkenin o zamanlarki durumundan ötürü 70ler ve 80lerde havalimanlarımızın altyapısı çok yetersizdi diye hatırlamaktayım, zaten videoda gösterdiğiniz gazete kupürlerinden birisinde iniş ekipmanlarının arızalı olduğu iddia edilmiş. Muhtemelen bunun da kazaya bir nebze etkisi olduğu kanaatindeyim. Kazada hayatını kaybeden yurttaşlarımıza ve rahmetli olmuş kaptan pilotlara Yüce Yaradan'dan rahmet ve yakınlarına sabırlar dilerim. Bu arada sanırım rahmetli Toker pilotun 80'lerin sonuna doğru Singapur Havalimanında uçağı pist yerine karayoluna indirecekken son anda kule tarafından uyarıldığını ve bir facianın eşiğinden daha dönüldüğünü bir yerlerde okumuştum, sizin bu olay hakkında bilginiz var mı?
Baha Kaptan, ben bu uçağın kaptanı Yılmaz Ülger ile tanışma şansına erişmiştim. Kazadan sonra THY eğitim departmanında uzun yıllar görev yaptı, bir de eğitim kitabı yazmıştır, 1991 yılında. Son derece ayrıntılı, 300 sayfaya yakın başyapıt gibi bir kitaptır. Kitabın bir nüshasını bana vermişti, hala kitaplığımda durur. Kitaptan çok şey öğrenmiştim. "Havayolu Pilotu - İlkeler ve Uygulamalar" başlığını taşır. Bildiğim kadarıyla THY içinde yayınlanmıştır. Yılmaz Kaptan' ın yazdığı önsözün ilk cümlesi şöyledir: "Havayolu pilotluğu; uçuculuğun, rizikoları minimuma indirgenmiş sorumlulukları ise maksimuma çıkmış boyutudur". Kendisi bana kazanın sebebinin "wind shear" olduğunu, kimseye bunu anlatamadığını söylemişti. Nur içinde yatsın.
Baha Hocam yıllarca bu meslekte ömrünüz geçmiş bir kaptan ve bilgi deposusunuz. Dünkü yetme youtuber lar iki kaza videosu paylaşıyor, milyon üzeri izlenme var bu millete hiç bir şey anlatma hocam vallahi değmez.
@@KaptanBaha Hocam gerçekten ben izlediğim içeriklere abone olmayan biriyim, ne pilotum nede uçuş görevlisi ama sizin ilk videonuzda (yada bir iki videonuzdan sonra olabilir) abone oldum, 😄 Ekmeği fırından alacaksın hocam, Emeğine sağlık.
Yolcu olarak İlk uçakla tanışmam, İstanbul airlines filosundaki 727 200 ile oldu, en arkada otururken motor sesi ile birlikte uzun süren türbülanslarda aklıma gelen ilk şey köy yolunda traktör ile seyahat ediyormuş hissi idi. Bu tür videoların devamı temennisi ile birlikte o kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza tekrardan Allah rahmet eylesin demek istiyorum.
Hocam selam bu uçağın benim anılarımda büyük etkisi olmuştu,9 yaşımda akşam saatlerinde elektrik kesildi ve bir süre sonra telefonumuz çaldı Rahmetli babam Türk Hava Yollarında o zamanlar Esenboğa'da baş teknisyen olarak çalışıyordu , eve tam 3 gün sonra gelebildi .bende KTHY de çalışırken bu uçağı yangın söndürme uçağı olarak itfaiye yakıp talim için söndürme operasyonu yapardı . Ben çok iyi hatırladığım babamın anlattığı kadarı ile kuyruk vurması sebebi ile arkada bulunan kabin memuru kuyruk yere temas ettiği anda kopmuş ve kemerini açıp yere karlı zemine ayak basmıştır. Video tüm anılarımı canlandırdı ellerinize sağlık....
99-2000 yıllarındaki seyahatlerimde Delta veya United da uçuşa genelde 727 gelirdi, eğer uçak da fazla dolu değilse fligt attendantla konuşup mümkün olduğu kadar arkalarda oturmayı seçerdim ki 727’nin o vahşi bir kedi gibi ciyaklamasını daha iyi duyabileyim. Hele bir de hava yağmurlu ise almost full throttle, değme keyfine. Evet biliyorum bazılarınıza garip gelebilir ama bu da ayrı bir hastalık işte. Tabii bir de 11 Eylül’den önceki serbestinin gözünü seveyim.
Ben de Delta ve United’da çok uçtum 727lerde. 11 eylülden önce de bayağı yaygınlardı. En çok sevdiğim Delta Shuttle’ın 727’lerini DCA ‘de 33 nolu piste inerken izlemekti.
Seviliyorsunuz Kaptan Baha, Babamı dinlediğim gibi senide dinliyorum. İçeceğimi alıp arka sekmede anlattıklarını dinleyip diğer işlerimi halletmek çok güzel.
Hocam selamlar Videolarınızı ilgiyle takip ediyorum. Aynı zamanda yıllardır Uçak Kazası Raporu belgesellerini de kaçırmamaya çalışıyorum. Sizden ricam 1975 TK345 Marmara Denizi, 1976 TK452 Isparta ve 1963 Ankara Ulus Uçak Kazaları için video yapar mısınız? Teşekkür ederim.
13:08 anladım abi ben 😄 sanırım karar irtifasından bahsediyorsun. Çok güzel bir video olmuş zevkle izledim, emeğinize sağlık. Kaza ve sonrasında vefat eden herkese Allah'tan rahmet diliyorum
Sayın kaptanım size saygım sonsuz videolarınıza ve verdiğiniz emeğe sonsuz teşekkürler. Umarım bende sizin gibi örnek alınacak iyi bir pilot olurum. Hakkınızı helal edin.
Kaptanım, ben pilot değilim ama yüzlerce belgesel izledikten sonra epey bi muhtemel neden düşünebiliyorum: Mikro patlama/rüzgâr makası, düşük irtifa/hava hızı nedeniyle piste yetişememe, irtifa gösterge ayarının değişen hava şartlarına göre kalibre edilmemiş olması sonucu pilotların kendilerini gerçekte olduklarından daha yüksekte sanmaları, pitotta buz birikmesi sonucu hava akımının ve dolayısıyla pitot içinde hava basıncının azalmasına bağlı irtifa gösterge hatası, bazı pilotlarda piste mümkün olduğunda erken teker koymak için uçağı pist eşiğine hizalama alışkanlığı nedeniyle (bir belgeselde bir pilotun uçağı sürekli eşiğe hizaladığı için sebep olduğu kaza vardı) piste yetişememe, vs vs... Ukalalığımı mazur görün. Olay üzücü tabi ki ama havacılık müthiş zevkli bi konu. Bu arada kaza raporları devlet sırrı mıdır hakikaten? Ne saçma bi uygulama bunların gizli tutulması. Adamlar en ince ayrıntısına kadar yayınlıyor ki, ders alınsın, aynı hatalar tekrarlanmasın diye...
Bu kazadan 1 hafta sonra İzmir den Esenboğa'ya uçmuştum, uçağın enkazı hala yaklaşma hattındaydı ve hepsini görmüştüm. Hatta kazadan sonra sağ kurtulan Uçuş ekibiyle röportaj yapan TRT Muhabiri "ilk kazanız mı" diye sormuştu. Çok üzücü bir kaza Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin.
Kaptanım çok başarılısınız. Yorumlarınız videolarınız çok güzel. Bir mali müşavir olup aynı zamanda havacılık meraklısı olarak emeğinize sağlık diyorum ve bizi bilgi birikimlerinizden mahrum bırakmamaya devam etmenizi diliyorum.
Bu ucagin orta bolumun enkazi yillarca Esenboga kargo'nun arka tarafindaki arazide durdu. Ben babamin yanina gittigimde gorurdum uzaktan. O gecenin hikayesini de anlatti bana. Kaza mahaline yardima gidenlerdenmis.
O günû harliyorum ilk okul 3 sinifa gidiyordum siyah beyaz TV de TRT haber,de akṣam bülteninde izlemiṣtim baṣbakan Bülent Ulusu,da kaza yerine gelmiṣti ertesi gün okulda ögretmenimin aldiği gazetede görmüṣtüm ayni haberi çok üzüldüğümü ve pisikolojim bozulduğunu hatirliyorum hayatini kaybedenlere Allah rahmet dilerim.
Boğaz değil, Marmara Denizi. Atatürk havalimanı elektrik kesintisi. Jenaratorun. Geç devreye girmesi ve uçağın perdu vites( hız kaybı) Marmara denizine dusmustu
Sagolasin Kaptan Baha. Hic olmazsa birkac seyi sayenizde duyabildik. Keske bizde de raporlar aciklansan da bizde gercekleri ogrenebilsek. Kimi ulkeler gibi Turkiye de de raporlarin aciklanmamasi cok sacma.
06:25 hocam ben pilot değilim ama şu meşhur 727 Mogadishu iniş videosundaki kaptan sanki tüm gaz kollarını kullanıyordu. Tabii standart bir "go around" yapmadı, neredeyse aynı irtifayı koruyarak dönüp iniş yaptı ama eli tüm gaz kollarının üzerindeydi.
Kaptanım bu çok değerli videonuz için çok çok teşekkür ediyorum. Keşke videonuzda birde "wind shear" nedir? konusunuda cok ufak bir açıklama olsa ıdı .Size çok ufak bir bilgi notu Ayrıca TC-JBR enkazı yakın zamana kadar Eseboğa Havalimanı itfaiyesi tarafından tatbikat amaçlı kullanıldı .Sizlere emniyetli uçuşlar diliyorum
Sivil havacılıkta en çok kaza Ankara'da olmuştur.Bu kazada bana, pistin başında olmaması gereken bir çukur olduğu, uçağın piste erken yaklaşması nedeniyle inişte arkanın çukura düştüğü anlatılmıştır Bu kazada Babamın yakın bir arkadaşının eşi vefat etti. Arkadaşı da ölüm şoku denilen bir olay sonrasında hafıza ve duygu kaybına uğrayarak yaşayan ölü haline geldi. Babam 1953 yılından itibaren Hava meydanları ve akaryakıt tesisleri inşaatı reisliğinde, daha sonraki adıyla DLH bünyesinde çalışıp emekli olmuş, sivil havacılıkta tanıdıkları olan bir insandı. Bu kazada hem pist hatası, hem de pistin ucundan erken iniş hatası olduğu ve bu farkedilince yere çok yakın bir irtifadan pas geçmeye çalışıldığında kuyruğun çukura vurarak kırımın meydana geldiği bilgisini bana Babam söylemişti
Bugün 15 Ocak 2022, mucizenin on üçüncü yıl dönümü! 15 Ocak 2009 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nin New York şehrinde bulunan LaGuardia Havalimanı'ndan Kuzey Karolina eyaletindeki Charlotte Douglas Uluslararası Havalimanı'na gitmek üzere 5 mürettebat ve 150 yolcu ile havalanan Amerikan Havayolları'nın AWE1549 sefer sayılı Airbus A320-214 model uçağının kalkıştan bir buçuk dakika sonra her iki motoruna çarpan kuşlar sebebiyle motorlarının durması sonucu New York'taki Hudson Nehri'ne iniş yapmıştır.
Kaptanım ulaşılabilir kesin bir rapor olmadığı için kaza sebebini öğrenmek isteyenler ancak tahminde bulunabilir. Anlattıklarınız dogrultusunda benim kafamda şöyle bı durum oluştu. Ankara'daki kule görüş mesafesi hakkında bilgi veriyor, rüzgarin normal olduğunu söylüyor. Dolayısıyla bu olayda windshear olasılığı bana düşük geldi. Motorların arkada oldugunu düşünürsek ve yere yakın bir irtifada bir sebepten pas geçme kararı alindiysa motorların tam güç çalışması neticesinde kuyruk yere vurmuş ve sonrasındaki kaza gerçekleşmiş olabilir diye düşünüyorum.
Esenboğa koruma bölük komutanlığında 3 ay kaldım ve irtibat subaylığında görev yaptım Sabah 6 da uyanıp kapıya geldiğimde dışarıya adım atmaya tırstım kendimi 5. Boyut dizisinde hissettim 3 adım ötesi görünmüyor hava karanlık aydınlatma direklerinden ışık geliyor ama sis öyle bi çökmüş ki çıksam mı kalsam mı diye düşündüm :) Tabi sonra çıkıp Esenboğa ya gittim görüş mesafesi çok çok düşüktü Esenboğa da sis yüzünden aksamalar oldu bi seferinde tüm seferler iptal olmuştu ( yaklaşık 10 seferi etkiledi ) sadece gece 03.00 sularında 1 iniş gerçekleşmişti
O uçağın yolcuları bizim faaliyet alanımızda olmadığı için bilgi alma durumum olmadı hep merak ettim acaba zorunlu bi iniş miydi yedek meydana gidecek imkanı mı yoktu
SHGM bu kazanın raporunu yayınlarsa büyük maskaralık olur. Zira, bir uçak kazası (hem de büyük bir yolcu uçağı ile ölümlü bir kaza) raporu sadece 1 yıl içinde ve 3 değişik teknik-hukuk kararına bağlanıp, 1,5 sayfada tamamlanarak dünya havacılık tarihine girer.
Bu olayı bende hatırlıyorum hatta tübitak bilim teknikte de makale yazılmıştı. Rüzgar kesiği denmişti. Hatta pilotlardan birisi Uğur Dündarın programına çıkmıştı koltuk değnekleriyle. Uçağın burnunu kaldırdım reflex olarak ama gaz yetişmedi demişti. Gayet iyi hatırlıyorum.
Zamanında kanalı İngilizceye çevirme niyetim vardı. Tepki gelince bıraktım. Aslında Ruhi Çenet’in bile İngilizce video yaptığı bir ortamda benim de yapmamam olmaz 😄 Ancak ne zaman var ne de teknik olanak. Bu bir ekip işi olmalı.
Kaptanım turboprop uçakların türkiyede neden tutmadığını zaten anlatmıştınız ama neden türkiyede embraer tarzı bölgesel denilen jet uçaklar kullanılmıyor, iç hatlarda uçuşlarımda yanlarımın tamamen boş olduğu uçuşlar denk geliyor bazen. Bir ara anadolujetin filosunda da varmış neden vazgeçildi bu uçaklardan?
Benim araştırdığım kazalar çoğunlukla Esenboğa'da oluyor.Esenboğa kalkış ve iniş açısından zor bir havaalanı mı kaptanım ? Birde Esenboğa'ya hiç uçtunuz mu ?
Bu enkaz 15 yıl öncesine kadar kargo binasının arkasında duruyordu her yıl DHMİ yangın tatbikatını bu enkazda yapardı. Yaka söndüre yıllar içinde geriye birşey kalmadı.
Kazanın nedeni gerçekten yel makası ("wind shear") olabilir. Ancak 12 Eylül dönemindeki kapalı ortamda yapılmış bir soruşturmanın sonucuysa, gerçeği hiçbir zaman kesin bilemezsiniz... 1992'de Faro'da 56 kişinin öldüğü Martinair kazası için de öyle demişlerdi...
Hocam selam Babam Tk da teknikte baş teknisyen olarak ankara esb da görevliydi ve ışıklar söndü bizim evimizde babamın THY personeli olması nedeni ile telefon vardı çok karlı gündü ve babamı arayıp araç gönderdiler evimize hiç unutmam babam kaza inceleme ekipleri arasındaydı ve 3. gün sonra enkaz kaldırılırken eve gelebildi çok yorgun ve üzgündü insanlar koltuklarına bağlı ve yanmış şekilde derdi hatıralarını anlatırken yıllar sonra ben Esenboğa havalimanında çalışırken yine aynı ucağa yangın tadbikatı yaptık
Merhaba Ben Yılmaz kaptanla bu konuyu birkaç defa konuştum. Kısa dönem bir uçuş deneyimim var ama sertifikalı bir pilot olmadım. Havacılığa çok ilgili olduğum için Yılmaz Kaptanla çokça havacılıktan ve kendi deneyimlerinden konuşurduk. Kara harp okuluyla başayan, oradan havacılık sınıfına geçen, ilginç ve saygı duyulası bir geçmişi vardı. O deneyimde Cengiz Topel'den Deli Agah lakaplı meşhur ve asi bir pilota kadar uzanan anıları vardı. Olayı da konuştuk. Israrla ve kendinden emin bir şekilde hep Windshear olduğunu anlatırdı. Tam ifadesi şuydu "Uçak Kalçamın ve sırtımın altından bir anda kaydı gitti!!" Yani kesinlikle Windshear olduğunu söyledi. Hemen pas geçme prosedürü uygulayıp gaz vermişler. Ancak yeterli olmamış. Uçağın yanıt sürelerindeki geriden gelmenin etkisi ve Windshearin şiddeti izin vermemiş. Çok kuvvetli bir baskı hissetmiştiler. Bir de tam emin değilim ama sanırım bir de o bölgede bilgileri dahilinde olmayan kumdan bir set olduğundan bahsetti. DHMİnin yaptığı, normal şartlarda inişi etkilemeyen ama bir engel olarak orada duran hafriyat işleminden kalan, henüz kaldırılmamış bir set. Uçağın ilk olarak o sete vurduğunu söyledi. Yani o set olmasaydı sonuç değişik olurdu anlamında mı dedi hatırlayamıyorum. Ve en dramatik sonuç ise Yılmaz kaptanın bir süre enkazda unutulmuş. olması Hava eksi 2 derece.. en son onun bağırışlarına gelmişler. Enkazdan çıkarırken bilinçsizce çekerek sürükleyerek çıkarmışlar. O esnada boynunda oluşan kırık omuriliğine ciddi zarar vermiş. O yüzden hayatının sonuna kadar kısmı felç hali vardı. Bastonlarla yürüyordu. Ve yılmaz kaptan kaza sonrası yapılan müdahalelerde de ciddi hatalar olduğunu, özellikle yangın söndürme kastıyla sıkılan aşırı köpüğünde de bazı yolculara olumsuz etki ettiğini, 10-11 yolcunun koltuklarında herhangi başkaca bir yaralanma belirtisi göstermediği halde koltuklarında bağlı olduğu bilgisinin ulaştığını ama bunu ispatlayacak durumunun olmadığını ifade etmişti. Çok kıymetli, bilge bir insandı.
Kaptanim tesekkürler videonuz için. Merak ettim sormak istedim. Wind calm ve low visibility sartlarinda Windshear nasil oluyor? Bana cok ilginc geldi. Daha once hic duymamistim. En son OPC check te TRI kaptanin simulatorde FOG 300m visibility de 20 knots crosswind vermesi gibi tuhaf geldi. Tesekkürler bu güzel video için. Emniyetli ucuslar dilerim
Kaptanım verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim uzun süredir abonenizim ve anlattıklarınızın çoğunu not alarak izlerim. Bize DC9 lar hakkında bilginiz varsa anlatır mısınız? Ben 2016 da uçak kazası geçirmiş biriyim Somali Modişhuda havada uçakta patlama oldu ve 5bin metrede uçakta delik açıldı 2 kişi öldü kaza sonrası Modişhu'dan Kenya'ya eski bir africanexpres DC9 uçağı ile uçtum o uçaktaki eskimiş yağ kokusu ve uçağın ambiyansı okadar farklı ki o gün bu gündür DC9 lar hakkında ne kadar bilgi varsa topluyorum.
Kazanın olduğu akşamı anımsıyorum. Kan çağrısı yapılmıştı. Üniversitenin yerleşkesinden otobüslerle Sıhhiye'de bir hastaneye kan vermeye gidilmişti. Ben biraz hastayım diye benden almamışlardı.
Bu benim hayatimda ilk ucusumdu kaptanim. 88 de sigarayi biraktim. 89 da da kanadaya geldim. bu benim 727 ile ilk ve son ucusumdu. kuzey amerikada bu ucaklar tamamen tedavulden kalmikmisti o zamanlar 737-100 ve 200 ler vardi, pratt and whitney jt8d turbo jet powered. noisy buggers.
@@jimmyj5557 Canada’yı bilemem ama ben ABD’ye 98’de geldim, hemen hemen her domestic seyahatimde 727’ye binince şaşırmıştım, çünkü o tarihte artık THY’ de 727 kalmamıştı, vay be demiştim kendi kendime koca Amerika ama adamlar hala 727 uçuruyorlar. Ama 11 Eylül’den sonra 727’nin fişi çekildi. 2003 yılı çok seyahat ettiğim diğer bir yıl olmuştu, o yıl belki 30 yolculuktan sadece bir tanesinde 727 denk geldi, o da Delta diye hatırlıyorum. Yani 727 2000leri gördü Kuzey Amerika’da.
Sayın Kaptan, Beylikdüzü'nde TV kulesine çarpan (!) Eczacıbaşı helikopteri hakkında bir video paylaşabilir misiniz acaba ? İstanbul'da iki tane kule var biri Çamlıca diğeri Beylikdüzü.. Bunu bilmeyen bir pilot mümkün müdür acaba ?
Tahminimi söyleyeyim. Eczacıbaşı Holding Helikopterinin Helikopter Pilotu deniz seviyesinden 1500ft (450m) yukarıda düz uçuş yapıyordu. Beylikdüzü deniz seviyesinden 1000ft (300m), ilgili kule de 300m yükseklikte. Yani, en yüksek yapay maniası deniz seviyesinden 2000ft'te (600m) olan bir bölgede 1500ft'te (450m) uçarsanız ve bu maniayı bilmediğinizden ya da unuttuğunuzdan es geçip, üzerine giderseniz, sonunda ona ortadan çarparsınız!
Kaptan Baha Bey Merhaba. Kanalınızda yapmış olduğunuz paylaşımlar için size teşekkür ederim:) Benim size saçma sayılabilecek bir sorum olacak. Şimdiden affola :)) Yapmış olduğum tüm yurtiçi ve yurtdışı uçuşlarımda pist çevresinin kıraç toprak olduğunu gözlemledim ve dedim ki kendimce neden yeşillendirilmiyor daha güzel olmaz mı? Kendimce yine şunu söyledim, yoğun rüzgar altında bu pist çevresindeki kum, çakıl taşı nasıl oluyor da uçaklara zarar vermiyor? Yine kendimle konuştum:)) Pist çevresi cimlerle yesillendirilir ve olası bir pistten çıkma durumunda bu seferde kaydırak görevine mi üstlenir bu yeşil alan? Aklımda deli sorular:))beni bu konuda bilgilendirirseniz çok mutlu olurum. Dreamlifter ile göğsümüzü kabarttin Kaptan Baha.
Çim konusunda haklısınız. Ben de gerek Atatürk havalimanında gerekse de istanbul havalimanında dikkatimi çekmiştir. Çime en çok karşıt olanlar kuşların varlığından şikayetçi olanlar. Çim = böcek / hayvan = kuş = motorlara kuş çarpması olarak görenler var.
Türkiye’de havacılık kapalı kapılar ardında maalesef egosu yüksek bir meslek bu ülkede ayrıca havacılığı sevdirecek hiçbir şey yok sektöre torpilliler ve pilot oğlu olanlar giriş yapabiliyor onun dışında işler zor. Saygılarımla
Hocam iyi günler, öncelikle B727 G/A 3 motorla birden yapılır. Rahmetli Ülger hoca ile uzun muhabbetlerimiz olmuştu zamanında. Ben NTSB de kaza kırım inceleme eğitimi aldıktan sonra kazası hakkında uzun uzun çalışmıştık.FDR digital olmadığı için ve çelik bant üzerinde olduğu için ve maalesef o dönemde kayıtların Boeing tarafından incelenmesine izin verilmediği için pek bir bilgi yok. Bu çelik bant bir ihtimalle halen arşivde durmaktadır. Ancak bir sonuç elde edilebileceğin düşünmüyorum. Ülger hocanın kaza anında hatırladığı ki aradan 10 yıldan fazla geçmişti, ifadesi tam olarak şuydu " Sanki bir el bizi alıp yere vurdu". Bu his gerçekten W/S in hissine uyuyor.Herşeyin çok kısa bir zaman diliminde olduğunu, G/A yaptıklarını ancak uçağın tepki vermediğini de belirtmişti. Tabii ki bu kadar az bir bilgiyle bir yorum yapmak oldukça zor. Benim o konuşmada hissettiğim tek şey, 10 yıldan fazla geçmiş olmasına rağmen hala olayın pilotaj olmadığını ispatlamak için uğraşmasıydı. Eldeki bilgilerle bir yere varılması zor gibi gözüküyor.Serdar Hocanın yorumu gayet gerçekçi, Elinize sağlık
@@KaptanBaha keşke öyle olsaymış çünkü tecrubeli bir kaptanın olayı birinci ağızdan dinleyip objektif değerlendirme yapması çok faydalı olurdu.. acaba karakutular bir yerlerde hala duruyormudur akibeti nedir?? duruyorsa ve incelenebilecek durumdaysa inşallah bir gün bu konuya el atan birileri cıkar..
1970 ve seksenlerin basina kadar gerek sivil gerekse askeri havacilik kaza kirim olaylarina genel olarak baktigimizda kibris harekatindan sonra baslatilan Abd ambargosunun bu kazalarda payi epey bir coktur .sahsi gorusume gore ...basarili videolarinizin devamini dilerim.
Bir avukat olarak söylemeliyim ki bahsi geçen iki davadan biri hukuk diğeri ceza davası oluyor. Teknik olarak her bir mahkeme diğerinin kararı ile bağlı değil. Yani iki kararın çelişkili olması mümkün.
@@KaptanBaha Baha Bey'ciğim ; 80'li yılların dosyaları maalesef çoktan SEKA'ya gönderilip imha edilmiştir. Sadece gerekçeli karar ilgili mahkemenin arşivinde vardır. Bunun dışında davayı takip eden avukatlar ya da ofisleri hala faalse ve eğer ki arşiv tutuyorlarsa onlardan temin edilebilir. Avukat isimleri belli mi acaba?
Sayın kaptanım,bu uçak serisi sürekli THY 'nin başına kaza ile sonuçlanan neticeler verdi.Yabancı kaynaklar bunu açıkca yazıyor.Ama -orjinal yabancı eller çok yüksek yapımcı vb firmaların tazminat vermesine engel olmak için sürekli ''ölen pilotlarımıza bağlanıyor.
Hiç olmazsa şurası kesin : Devlet seçici davranıp kaza raporu sakladığina göre uçakta ilgili bir sorun nedeni ile bu kaza yaşanmadı. Sorun uçakta olsaydı bütün dünyaya ilan eder pilotlarımız ile ilgi bir kaza değildi, derlerdi.
Kore savaşpilotları yolcu ucagı kullanırsa .....ne yazıkki. Kule: inemezsiniz Pilot: ben inerim Kule: yalnız değilsiniz, yolcular var Pilot: onlar benim askerlerim (kafa kırık ya) Allah rahmet eylesin
Pilotluğun ''P'' si hakkında bile bilgisi olmayan terbiye sınırlarını aşmış cahilce yapılmış talihsiz bir paylaşım ! Burada sayın kaptan çok üzücü, birçok kişinin öldüğü ve yaralandığı elim bir uçak kazası için ciddi ve güzel bir video yayınlıyor, sizin gibi ölenlere bile saygısı olmayan terbiyesiz tipler utanmadan pilotlarımıza dil uzatıyor ! Sen kimsin ? Ne iş yaparsın da pilotlara dil uzatma cüreti gösteriyorsun ? Eline uçurtma verilse uçuramayacağın kesinken böyle bir şey yazdığın için kendinden utanmalısın ! Ayrıca Kore savaşına hiçbir pilotumuz katılmamıştır, önce onu öğren !
Keşke Hava Kuvvetlerinde uçmuş etmiş asker eskisi demeseydiniz. Bu bahsettiğiniz kişiler Türk Hava Kuvvetlerinin bu günlere gelmesinde cansiperane çalışmış ve uçmuş ilk jenerasyon jet pilotları ve askerleri, generalleriydiler. Öyle boş adamlar değillerdi.
Amma taktınız bu lafa. Konuşurken farkına bile varmamışım. 12 Eylül darbesinden sonra devlet kurumlarına yerleştirilen askerlerden söz ediyorum. Eski asker diyeceğime asker eskisi demişim. Ortada kasıt yok bir şey yok.
Yetistirenden çok, Yetistirilen kisilerin yeteneği önemlidir. Yetenek, bilgi tecrube, yeniliğe bilime açık olan insanlar bu güne getirdi. Yani kısacası, Pilotluk, Egitmenlik surdurulebilir olması için, bilgi birikimini sürekli güncel tutabilmek önemlidir. Asker Emeklisi olan bir adam, Uçağında 95 yakit oktan kullanmamalı. Kullaniyorsa bu onun kendini update edememesi ile ilgili..Uçak özgüven ile uçmaz. Problemleri bu. Bana kalsa sivilde uçurtmam kısacasi. Biri savaş pilotu, diğeri sivil pilot. Arasinda daglar kadar fark var.
Bende bunu merak ediyorum. şimdi kaza raporları açıklanırsa, hepsini açıklamak zorunda kalacaklar. Demek ki sıkıntılı raporlar var, biri yada birilerinin hayatını olumsuz etkileyecek şekilde. Öyle değilse neyin çabası bu, stratejik bir bilgi mi yani nedir ki açıklanmıyor?
Demokrasinin "sozde" yururlukte oldugi memleketlerde (Zimbave filan gibi) boyle raporlar filan halka aciklanmaz, hatta oylama yapilirken "açık oy gizli sayım" seklinde yapilir, konumuz disina cikmamak icin fazla yazmiyorum...Bunlar normal hareketler...
eskiden oyleydi, hava kuvvetlerinden ayrilan, emekli olan ve calismak isteyen pilotlar THY de baslardi...biz cocukken pilot olucaksan Harp okuluna gidiceksin derlerdi
Videonun sonuna bir bakın. Kaç kere lafları söyleyememişim. Kaç kere hata yapmışım. Eski asker yerine asker eskisi demişim. O kadar sürç-i lisan da olsun artık. Ha zaten gerçek asker de bu kadar buna takılmaz o ayrı konu.
Kaptanim: ruzgar hizi calm ise windshear olurmu? Zaten kar yagisinda ruzgar genelde siddetsiz olur acaba MDA/DH limitlerinin altina mi indiler o gunku inis saatindeki metarlar aciklik getirir.G/A acaba 3 motorla,bIrde G/A yaprken acaba 2 numarali motor ucagin burnunun kalkmasini zorlastirdimi? ALLAH o kazada hayatini kayip edenlere rahmet eylesin
Hocam: Görüntülerde kar var. Ayrıca oralarda çpkça bulunaney yokken sis olur kar yağmur yağar. İncelerseniz tarihçesinde alan yapılması çok tartışmalıdır. Mesela şu an askeri olatak kullanılan MÜRTED çok daha uygundur. Konumu şehrede terstir. biri olarak söyleyim. Çubuğun iklimi çok acayiotir. Yazın ortasındansis sis olur kar yağar. Yaklaşma açıları çok acayiptir. Sabaha karşı inersiniz, yaz ortasında donarsınız. İklimi soğuk olduğundan her yer tavuk çiftliğidir. Yıllar geçti yanında alan var hala 20 yıl öncesi gibi geri kalmış yer. Bir tek bu kaza değil çok olay oldu. Mimli yerdir. Zamanında oranın yerli çobanları çok uyarmış bu konularda. Mesela Etimesgur askeri hava alnaı var. Bu güne kadar hiç kaza haberi olmadı. Vızır vızır çalışıyor. Oranın hemen yanında Etimesgut var alan büyütülebilir. Askeri alan Mürtede taşınır. Aynı ist sabiha gökçen gibi burada küçük uçaklara alternatif olur. Son tahlilde ÇUBUK ANKARANIN ALAN İÇİN EN SIKINTILI YERLERİNDENDİR.
Baha bey size bir sorum olacak. Son yıllarda dikkatimi çeken bir durum var. Ben 38 yaşındayım ve benimle yaşıt olan üniversite zamanından tanıdığım bazı arkadaşlarım onlarla görüşmediğim süreler içerisinde ne olduysa birden "Kaptan Pilot" oldular. Bakın yardımcı filan değil direkt kaptan pilot oldular. Kendilerini tanıdığım kadarıyla böyle bir meslek için uygun karakterler değiller. Bu bahsettiğim insanlar sayısal bölümlerden bile mezun değiller. Hiç alakam yok havacılıkla ama etrafımda dört tane kaptan pilot var=)))) Bu bana "hayatın olağan akışına ters" geliyor. Karakterleri yakından tanıyorum ve sizin söylediğiniz özelliklere de sahip değiller. Bu son zamanlarda peydah olan pilotlar ne iştir? ne ayaktır?=)) Ha bu arada birinin babası pilot, diğerinin abisi THY'de yönetici. Biz bu adamlara nasıl güveneceğiz? Bir tanesi daha düne kadar host idi.... Bu çılgın geçiş nasıl oluyor benim aklım almıyor.. Siz aydınlatırsanız çok sevinirim..
@@KaptanBaha önce ilgili paylaşımınızda sordum sonra pimpiriklenip görmeyeceğinizi düşünerek en son paylaştığınız videonun altına copy paste ettim=) hepsi bugün oldu.. Kusura bakmayın
Bir insanın daha önceden host olması pilot olmasına engel değil. Benim çok sevdiğim bir arkadaşım zamanında hostluk da yaptı ama zaman ilerledi airbus öğretmen pilotluğuna kadar çıktı. İnsanların kişiliklerine gelince : tek tip bir kişilik mi pilotluk yapacak ? Babası pilot olan Türkiye’de çok kolay ve hızlı yol alır. O nepotizmdir beni Türkiye’den soğutan.
Sunumunuz için teşekkürler
Ben 9 yıldan fazla B-727 ‘de uçtum
FEO,F/O , Kaptan ,öğretmen olarak , İki motorla G/A yapılır diye bir şey yok …! ( 3 motor çalışıyor ise )
Kaza ile ilgili benim ön görüm ;
A/P devrede ve auto G/S seçili ise ve A/T olmayan bir uçakta DA yaklaşır iken görüş düşük olduğu için yapılmaması gereken her iki pilot pisti aramış ve sürati takip etmemiş olabilir, bu Arda her iki pilot’da kaptan Rahmetli Yılmaz Ülger solda Ahmet Turan Tokel sağda uçuyormuş, B-727 dünyada yapılmış en iyi high lift device ‘lara sahiptir ve yaklaşma sürati büyüklüğüne ve ağırlığına rağmen B-737 ye göre 7-8 Knt daha düşük ve AOA daha yüksektir,eğer EAI devrede değil ise EPR prob’lar buzlanmış olabilir bu durum’da yaklaşmada 30 flapla ortalama EPR 1.40 civarı olması gerekir ,EPR eğer olduğundan fazla yüksek işar vermiş ve sürat iyi takip edilmeden refleks olarak gazlar kesilmiş olabilir ( B-727 çok hızlı sürat kaybeder ) F-104 ile uçan pilotlar Airline ‘nın F-104 ‘dü derlerdi.
Bu şartlar oluşmuş ise ( B-737 kalkış’da Potomac nehrine düşen gibi ) ve stall’a yaklaşan uçak stick shaker başladı ise G/A yapsalar bile 200-300 ft AGL’de spool up time yetersiz kalır ( yani N1 değeri göz ardı edilmemesi gerekirdi )
Bunlar tamamen benim B-727 deneyimlerim sonucu yorumumdur CVR ve FDR kayıtları önümde olsa daha sağlıklı bilgi verebilirdim.
Ancak o gece yayımlanan meteorolojik raporlar ‘da pek W/S yapacak gibi bir istikrarsız basınç ve rüzgar , ısı değişimi yok.
Baha kaptan belki biraz katkım olmuştur umarım.
Tüm meslektaşlarımıza güzel uçuşlar , emniyetli inişler dilerim.
Serdar bey , yorumunuz gerçekten de altın değerinde. 727 ‘den 737-800 e geçen bir arkadaşım 727 nin çok daha mükemmel bir uçak olduğunu anlatmıştı zamanında. Çok çok teşekkürler.
@@KaptanBaha 727 icin "if you see the runway you can land there" derler eski abiler, ben hic denemedim :)
Bahadır kaptanın en iyi videolarından birisi ve okuduğum en verimli-değerli yorumlardan birisiydi. Sonsuz teşekkürler.
@@hakan737 çok teşekkür ederim hakanım
@@KaptanBaha kaptanım hiç Boeing 777-300ER ile uçtunuz mu bildiğiniz Boeing 777-300ER kazası var mı
Bu kadar yıl sonra tekrar bu kazayı gündeme getirdiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben babamı 14 yaşındayken bu uçak kazasında kaybetmiştim. O da bir önceki Ankara uçağını kaçıranlardan.. Kazada bir çok boşluk vardı anlatılanlar aracılığı ile.. Sileceklerin çalışmadığı bile söylendi. Yoğun hava şartları sebebi ile başka bir uçağın evvelden çok zor indiği ve bu yüzden Afyon uçağının da uyarıldığı denildi. Afyon uçağının bile bile o şartlarda oraya indirilmesi büyük katliamdı bana göre...Zorla mı indi yoksa mecbur mu kaldı bilemiyoruz ama hafızamda bir pilot dayatmasının hep söz edildiğini gayet iyi hatırlıyorum. Ölen tüm insanlara tekrardan rahmet diliyorum.
Çok başınız sağ olsun
Babam bu kaza oldugunda Esenbogada jandarma cavusudur. Ben kucukken bu kazayi kendisinden cok dinlemisimdir. Bu videoyu izledikten sonra onu arayip tekrar o anlari sordum. Onun anlattiklarini aktarmak isterim.
"Kazanin oldugu sirada sis yoktu ama lapa lapa, cok siddetli bir kar yagisi vardi.
Kaza ucagin kuyrugunu pist basina gelmeden vurmasiyla basliyor. Kuyruk ayriliyor ve daha sonra govde yere carparak ikiye ayriliyor. Kokpitinde bulundugu on kisim suruklenerek ters donuyor. Biz bir infilak sesi ile harekete gectik. Mudehaleye bagajlari ceken traktor ile gittik. Ters donen on tarafa girip, pilotlari kurtarmak istedik. Fakat pilotlarin emniyet kemerleri kitlenmisti. Kasatura ile kesemedik. Daha sonra ogrendik ki bu kemerleri kesmek icin havaalani itfaiyesinde ozel bir aparat varmis. Itfaiyeciler o aparati kullanip, pilotlari kurtardi.
Kanatlar ile orta govdenin oldugu kisimdaki yangin sebebiyle, olenlerin hemen hepsi yanarak oldu. Havaalani itfayesi ve cubuk itfayesi yeterli olmadigindan Ankaranin cesitli yerlerinden itfaiye geldi. Kopuk sikarak mudehale etmeye calistilar. O kadar cok kopuk sikildi ki, 35-40 cm kadar yerde kopuk olmasina ragmen yangin sonmedi. Bize soylenen olenlerin 47 kisinin olduguydu. Kuyruk ve bas kisminda kalanlan kurtuldu fakat ozellikle kanatlara yakin yerde olanlar oldu.
Kaza basinda 13 saat nobet tuttum. Nobet sirasinda asker arkadaslarla bir siyah bond cantada 3 milyon Mark bulduk, savciya teslim ettik. En kotu sey insanlarin yanarak olmeseydi. Bu yanik kokusu uzerimizden 2 haftaya yakin cikmadi."
Harfler icin kusura bakmayin, klavyeden kaynakli. Yeni videolarinizi bekliyorum, basarilar dilerim.
Emre bey , çok değerli bilgiler için teşekkür ederim. Babanıza nasıl ulaşabilirim ?
Uçağın kaptan pilotu, rahmetli Yılmaz Ülger, kaza sonrası yaşamını kısmi felç nedeniyle baston ve tekerlekli sandalye ile idame ettirebilmiş ve THY bünyesinde farklı görevlerde bulunmuştu.
Kendisi ile tanışmıştım ve ben henüz sormadan, "Kazayı merak ettiğini biliyorum, büyük talihsizlik oldu, Wind Shear'a girdik" şeklinde detaylıca anlatmıştı.
Keza, THKv ve THY çatısı altındaki pilotlara farklı platformlarda kazanın analizini yapar, nasihatlerde bulunurdu.
Çok kıymetli, beyefendi, havacılığı her yönüyle özümsemiş ve benimsemiş nadide bir şahsiyetdi.
Kendisine ait, Havayolu Pilotu - İlkeler ve uygulamalar adlı kitabı okumanızı salık veririm.
Bu vesile ile kazada yaşamını yitirenleri rahmet ve saygıyla anıyorum.
Sedat bey, paylaşımınız için gerçekten çok teşekkür ederim.
Değerli Kaptan Baha, değerli yorumlarınız için teşekkür ederim. Sizden dinleyince o geceyi hatırladım ve yaşadıklarımı sizinle paylaşmak istedim.
Olayın olduğu gece henüz düşeceğini bilmediğim bir uçağın sesini duyduktan bir süre sonra radyoda kan anonsunu duymuş ve çok etkilenmiştim. Sizden dinleyince de o anları tekrar yaşadım. Ne kadar işinize yarar bilmiyorum ama o gece yaşadıklarım şöyle:
ODTÜ End. Müh. 1. sınıf öğrencisiydim ve fizik finaline çalışıyordum. Nenehatun caddesinin hemen başında oturuyordum (K.Esat tarafı). Daha önce hiç olmadığı kadar alçaktan kuzey batı yönüne doğru giden bir uçak üzerimizden geçti. Sesi pencereleri titretti ve Çankaya tepesinin hemen eteği olduğu için bu kadar alçaktan geçen bir uçak daha önce olmamıştı. Aslında ne öncesi nede sonrasında o kadar alçaktan hiç uçulmadı o bölgede. Çok yoğun bir kar yağışı vardı o gece. Cidden çok yoğun. Hemen başımı kaldırdığımda cok alçakta kırmızı renkli yanıp sönen ışıklar gördüm. Hemen askeri lojmanların üzerindeydi ve çok alçaktaydı. Bir an düşüyor sandım, 5-10 saniye dinledim ve ses aynı (sabit) şidette uzaklaştı. Aynı şiddetten kastım, ne fazladan gaz verildi, ne de azaltıldı. Ses uzaklaştı, ve duyulmaz oldu. Yarım saat geçmeden radyodan kan anonsu geçmeye başladı (Müzik dinliyordum. Trt FM veya o yıllarda adı her ne idiyse!).
Yani benim buluduğum yer ve yaşadıklarımdan şunu özetle söyleyebilirim. 1) Bulunduğum yerde görüş yogun kar yağışı nedeniyle çok azdı. 2) Uçak çok alçaktaydı. 3) Pilotun görerek uçmazı imkansızdı. 4) Pilotlar mutlaka aletli bir uçuş gerçekleştiriyor olmalıydılar.
Bütün bunları alt alta koyduğumda, yükseklik ile ilgili aletlerde problem olmuş gibi gözüküyor.
Bu vesile ile size ve sizin nezdinizde bütün kaptanlara emniyetli uçuşlar diliyorum.
Roman yazabilme potansiyeline sahipsiniz Hasan Abi, olayı anlatırken kullandığınız dil çok anlaşılır ve etkileyici.Teşekkürler değerli Bilgi paylaşımınız için 🙋🏻♂️
Hasan bey anılarınızı bizimle paylaştığınız için çok teşekkürler. Bir mühendisin gözlemleri normal bir vatandaşınkine göre çok daha hassas olacağından eminim Başta Bahadır bey olmak üzere okuyan pilotların değerlendirmesi için çok değerli olacaktır. Ancak bende "şeytanın avukatlığı"nı yaparak bir soru sormak istiyorum, acaba aynı hava şartları sizin de yükseklikle ilgili algınızı etkilemiş ve yoğun bulut ve kar yağışı nedeniyle yükselmesi gereken ses dalgalarının yansıyarak aşağı gelmesine neden olarak motorun sesini uçağın olduğu irtifadakinden çok daha yüksek yani yere çok daha yakınmış gibi duymanıza sebep olmuş olabilir mi? Lütfen yanlış anlamayın, hiç bir şey ima ediyor ya da biliyor değilim, sadece bende bir mühendis olarak sorgulama yapıyor, tüm ihtimalleri hesaba katmaya çalışıyorum. Saygılarımla :)
@@a.sinantuzun353 Kesinlikle yanlış anlamıyorum. Benimki sadece çok uzakta kalmış bir anı. Eğer Ankara'da K.Esat ve Nenehatun Caddelerinin kesişim yerine Google Maps ile bakacak olursanız, çevre topolojisinden dolayı, çok dar bir açıdan (2. apartman katı) uçağı görmüş olacağımı anlarsınız. Ayrıca hiçbir yaklaşma o bölgeden geçmiyor. Eğer GoogleMaps ile baktıysanız, diğer bir vektör olarak da uçağın burnu ise yaklaşık olarak Kocatepe Camii yönünde idi. Bu yüzden sesin yüksekliği cezbedici hatta panikletici bir etken olduğu için hızlıca cama giderek baktığımı hatırlıyorum. Ne oluyor diye! O an da uçağın kuyruk bölümündeki ışıkları gördüğümü hatırlıyorum. Yani sadece ses değil. Ses ve gözlem ikilisinden çıkarım yaparak o kanıya varmıştım. Umarım sorunuza yanıtım anlamlı olmuştur. Saygılarımla :)
Soğuk ve yoğun kar yağışı varsa ve uçak da 03 pistine yaklaşırken Çankaya üzerinde 6500ft yerine daha alçakta ise, sebebi soğuk hava nedeniyle Altimetre Hatası olabilir. 6500ft'te uçtugumuzu sanarken (pistten 3400ft yukarıda, ESB 03L Elevation 3100ft), -30°C meydan sıcaklığı varsa, 700ft kadar altimetre hatası olabiliyor (6500-700=5800ft gerçek irtifa). Buzlanmanın da bu kazada etken olabileceğini düşünenlerdenim. B727'de 3 tane 15500lb thrust üreten JP8D motor vardı diye hatırlıyorum. Uçağı en son 30 yıl önce Mart 1994'te ikinci pilot olarak uçurmuştum. Yılmaz Ülger Kaptan'dan da gerek yer dersi, gerek abi nasihati almışımdır. W/S olabilecek koşullarda uçulduğunu düşünmüyorum. Daha çok motor ve kanat buzlanması, altimetre hatası ve yoğun kar yağışının yaratabileceği Spatial Disorientation'ın bu kazaya neden olabileceğini düşünenlerdenim.
Bu tarihte izmit endüstri meslek lisesinde öğrenciydim.Kurtulan hosteslerden biri olayı hafif tebessümle anlattığı için eleştirilmişti.Ölenlere Allahtan rahmet diliyorum.
Kazayı hatırlıyorum ,lise sondaydım.Hostes kurtulmuştu ve şoktaydı sanırım, gülerek röportaj verdiği için ,tepkiyle karşılanmıştı.Allah rahmet eylesin.
kaptan 1 şubat 1963 Ankara ulus uçak faciasınıda anlatırsanız seviniriz
Yılların birikimi , günlerin emeği calismalarinizi 15 dakikada tüketiyoruyuz. Hakkınızı helal edin Ama faydası kime , ne kadar ; nasibini olana...
Videolarınız ,eğitici bilgili keyifle izliyorum.
Uçuş Korkusu olanlara da tavsiye ederim.
Çok teşekkürler. Bu videonun montajı sadece üçbuçuk saat sürdü. Ön çalışması günlerdir üzerinde çalıştığım bir şey. İnsanlar bunu anlamıyorlar.
Siz taktir ettiğiniz için teşekkür ederim
Kaza pazar gecesi meydana gelmişti. Sabah okula gitmeye hazırlanırken ailem söylemişti. O zamanlar sansür yoktu. Gazeteler apaçık en tatsız fotoğrafları birinci sayfadan verirlerdi. Sabah o fotoğraflar maalesef gazetedeydi. Henüz 11 yaşımdaydım ve belki de yüzleştiğim en çarpıcı, tüyler ürpertici kaza buydu. Tam bir hafta boyunca sizin videoda kullandığınız görüntüleri tek kanallı TRT henüz geçilmiş olan renkli deneme yayınıyla veriyordu. Rahmetli kaptan pilotun uzun süre boyunca ters dönmüş kokpitte sıkıştığını ve son anda kurtarıldığını hatırlıyorum. Hatta sanırım önce vefat etti sanılıp bırakmışlar o halde….yani böyle bir hikaye de vardı o dönem. 19 Eylül 1976 Karatepe faciasından sonra bu ikinci 727 kazasıydı ve uçakların güvenilirliği sorgulanmıştı. Uçağın kuyruk bölümünün enkazını kaza tatbikatlarında kullanmak üzere uzun yıllar boyunca pist yakınında bir arazide tuttuklarını da hatırlıyorum. 39 yıl sonra tekrar o görüntüleri görmek ilginç bir deneyim oldu. Tekrar teşekkürler Bahadır Bey…
Yıllar sonra o uçağın kalan gövdesini ben de görmüştüm Esenboğada. Gerçekten şaşırmıştım orada o kadar uzun zaman kalmış olmasına.
Çok ilginç bir video. Çok teşekkürler. Dikkat çekici olan bir husus da şudur ki, 1983 yılında, askeri idare ve sıkıyönetim altında, o zamanki yargı organları öyle bağımsız ve çekincesiz olarak davranabiliyorlardı ki, genel müdürü askeri idare tarafından atanmış bir emekli hava tümgenerali olan THY hakkında Çubuk C. Savcılığı dava açabiliyordu ve bağımsız bir şekilde ve çekinmeden pilotlar hakkında ceza talebinde bulunabiliyorlardı. Maalesef, bazı gerçekleri bazı kimseler anlayamıyor, anlamak da istemiyor.
Çok haklısınız
Doğduğum günlerdeki Türkiye ve Dünya gündemini araştırırken karşılaştığım lakin fazla bir bilgiye ulaşamadığım bir haberdi. Teşekkürler Kaptan Baha.
Kaptanim bu hizmetiniz o kadar değerli ki, havaciliğın ve pilotluk mesleğinin tarihini yazıyorsunuz.
Uçak kazalarının %90 nı yanlış yönetim sebebiyle olduğunu düşünüyorum.
Tüm kaptanlarımıza ve uçuş ekiplerimize kolaylıklar diliyorum.
Saygılar selamlar.
Yanlış yönetim derken
Pilotlarimizin değil,pilotlarimizi aşiri yoğun çalıştıran havayolu işletmelerimizden bahsediyorum.
B727 THY`nin ilk aletli inis yapabilen ucagi oldugunu biliyorum, Eski ucaklardan 727`ye gecen pilotlarda uzun bir aletli ucusa alisma sureci yasandi. Isparta kazasi bunun en buyuk ornegidir. Bu acidan bakinca bence Serdar Kaptanimin yorumu durumu net ozetliyor.
Değerli hocam, çok nitelikli ve doyurucu bir video olmuş. Gayet sade, açıklayıcı ve temiz anlatmışsınız, teşekkür ederiz. Windshear gibi doğa olaylarının yanısıra ülkenin o zamanlarki durumundan ötürü 70ler ve 80lerde havalimanlarımızın altyapısı çok yetersizdi diye hatırlamaktayım, zaten videoda gösterdiğiniz gazete kupürlerinden birisinde iniş ekipmanlarının arızalı olduğu iddia edilmiş. Muhtemelen bunun da kazaya bir nebze etkisi olduğu kanaatindeyim.
Kazada hayatını kaybeden yurttaşlarımıza ve rahmetli olmuş kaptan pilotlara Yüce Yaradan'dan rahmet ve yakınlarına sabırlar dilerim. Bu arada sanırım rahmetli Toker pilotun 80'lerin sonuna doğru Singapur Havalimanında uçağı pist yerine karayoluna indirecekken son anda kule tarafından uyarıldığını ve bir facianın eşiğinden daha dönüldüğünü bir yerlerde okumuştum, sizin bu olay hakkında bilginiz var mı?
ASKER ESKİSİ NE TERBİYESİZCE BİR TANIMLAMA, SENDE EMEKLİ OLDUĞUNDA PİLOT ESKİSİ OLACAKSIN.
Öyle bir terim var beyefendi bu kdr cahil olmayin
Öyle bir deyim olduğu; nerede yazıyor? Bilgilendirirseniz, öğrenebiliriz.
Sevgili Kaptan Baha, seni izledikten sonra ipadden smilatör oynamaya başladım. Süper akıcı bir anlatım sevgili kaptanım yine.
Teşekkür ederim
Baha Kaptan, ben bu uçağın kaptanı Yılmaz Ülger ile tanışma şansına erişmiştim. Kazadan sonra THY eğitim departmanında uzun yıllar görev yaptı, bir de eğitim kitabı yazmıştır, 1991 yılında. Son derece ayrıntılı, 300 sayfaya yakın başyapıt gibi bir kitaptır. Kitabın bir nüshasını bana vermişti, hala kitaplığımda durur. Kitaptan çok şey öğrenmiştim. "Havayolu Pilotu - İlkeler ve Uygulamalar" başlığını taşır. Bildiğim kadarıyla THY içinde yayınlanmıştır. Yılmaz Kaptan' ın yazdığı önsözün ilk cümlesi şöyledir: "Havayolu pilotluğu; uçuculuğun, rizikoları minimuma indirgenmiş sorumlulukları ise maksimuma çıkmış boyutudur". Kendisi bana kazanın sebebinin "wind shear" olduğunu, kimseye bunu anlatamadığını söylemişti. Nur içinde yatsın.
Çok teşekkürler Ali bey. Daha önceden yapılan yorumlarda bir arkadaşımız daha söz etti. O kitabı sahaflardan bulup edineceğim.
Çok tatlı,samimi ve bilgilendirici açıklamalarınız için teşekkürler
Ben de izlediginiz icin tesekkur ederim..
Baha Hocam yıllarca bu meslekte ömrünüz geçmiş bir kaptan ve bilgi deposusunuz. Dünkü yetme youtuber lar iki kaza videosu paylaşıyor, milyon üzeri izlenme var bu millete hiç bir şey anlatma hocam vallahi değmez.
Hahahah kıymetimi bilenler bana yeter. Milyon kişi izlesin diye yapmıyorum. Yoksa her videoda bir FBI , KGB , CIA koyardım işin içine 😄😃
@@KaptanBaha Hocam gerçekten ben izlediğim içeriklere abone olmayan biriyim, ne pilotum nede uçuş görevlisi ama sizin ilk videonuzda (yada bir iki videonuzdan sonra olabilir) abone oldum, 😄 Ekmeği fırından alacaksın hocam, Emeğine sağlık.
Hahaha sevdim bu tabiri. 😃 çok teşekkür ederim. İyi seyirler. Sağlıcakla kalın.
@@KaptanBaha soğuk savaş ?
Ne olmuş soğuk savaşa ?
Yolcu olarak İlk uçakla tanışmam, İstanbul airlines filosundaki
727 200 ile oldu, en arkada otururken motor sesi ile birlikte uzun süren türbülanslarda aklıma gelen ilk şey köy yolunda traktör ile seyahat ediyormuş hissi idi.
Bu tür videoların devamı temennisi ile birlikte o kazada hayatını kaybeden vatandaşlarımıza tekrardan Allah rahmet eylesin demek istiyorum.
Hocam selam bu uçağın benim anılarımda büyük etkisi olmuştu,9 yaşımda akşam saatlerinde elektrik kesildi ve bir süre sonra telefonumuz çaldı Rahmetli babam Türk Hava Yollarında o zamanlar Esenboğa'da baş teknisyen olarak çalışıyordu , eve tam 3 gün sonra gelebildi .bende KTHY de çalışırken bu uçağı yangın söndürme uçağı olarak itfaiye yakıp talim için söndürme operasyonu yapardı . Ben çok iyi hatırladığım babamın anlattığı kadarı ile kuyruk vurması sebebi ile arkada bulunan kabin memuru kuyruk yere temas ettiği anda kopmuş ve kemerini açıp yere karlı zemine ayak basmıştır. Video tüm anılarımı canlandırdı ellerinize sağlık....
Çok ilginç anılar. Şu ana kadar o kadar çok insana dokundu ki bu video. Çok değişik insanlardan çok değişik hikayeler duyuyorum.
99-2000 yıllarındaki seyahatlerimde Delta veya United da uçuşa genelde 727 gelirdi, eğer uçak da fazla dolu değilse fligt attendantla konuşup mümkün olduğu kadar arkalarda oturmayı seçerdim ki 727’nin o vahşi bir kedi gibi ciyaklamasını daha iyi duyabileyim. Hele bir de hava yağmurlu ise almost full throttle, değme keyfine. Evet biliyorum bazılarınıza garip gelebilir ama bu da ayrı bir hastalık işte. Tabii bir de 11 Eylül’den önceki serbestinin gözünü seveyim.
Ben de Delta ve United’da çok uçtum 727lerde. 11 eylülden önce de bayağı yaygınlardı.
En çok sevdiğim Delta Shuttle’ın 727’lerini DCA ‘de 33 nolu piste inerken izlemekti.
ben ucuslarda 727 ile ucmak icin rotayi uzatirdim 90 li yillarda
Değerli kaptanım mütevaziliğin ve bilgilendirmelerin için çok teşekkür ederim.
Rica ederim.
Seviliyorsunuz Kaptan Baha, Babamı dinlediğim gibi senide dinliyorum. İçeceğimi alıp arka sekmede anlattıklarını dinleyip diğer işlerimi halletmek çok güzel.
Çok teşekkürler
Sondaki "Anlatamıyorum yaa pff" kısmına koptum :DDD
Hocam selamlar
Videolarınızı ilgiyle takip ediyorum.
Aynı zamanda yıllardır Uçak Kazası Raporu belgesellerini de kaçırmamaya çalışıyorum.
Sizden ricam 1975 TK345 Marmara Denizi, 1976 TK452 Isparta ve 1963 Ankara Ulus Uçak Kazaları için video yapar mısınız?
Teşekkür ederim.
Emeginize saglik kaptanim emniyetli ucuslar 👋🏻
Sayın Kaptan emeğinize sağlık, teşekkür ederiz.
Ben de izlediğiniz için teşekkür ederim
727 nin go around procedurunde 1 ve 3 nolu motorlar kullanilicak diye bir ibare bulunmuyor, tersini iddia eden varsa cikista bekliyorum
Kelimelere takılanlar! İşin özünü hep karartırlar. Verilen emeğe teşekkürlerimle...
Kaptanım doğruları çok açık bir dille ifade etmişsiniz, umarım bu birilerini rahatsız etmez. Selamlar...
Edeni ediyor zaten 😃
13:08 anladım abi ben 😄 sanırım karar irtifasından bahsediyorsun. Çok güzel bir video olmuş zevkle izledim, emeğinize sağlık. Kaza ve sonrasında vefat eden herkese Allah'tan rahmet diliyorum
İzlediğiniz için teşekkürler
Sayın kaptanım size saygım sonsuz videolarınıza ve verdiğiniz emeğe sonsuz teşekkürler. Umarım bende sizin gibi örnek alınacak iyi bir pilot olurum. Hakkınızı helal edin.
Kaptanım, ben pilot değilim ama yüzlerce belgesel izledikten sonra epey bi muhtemel neden düşünebiliyorum: Mikro patlama/rüzgâr makası, düşük irtifa/hava hızı nedeniyle piste yetişememe, irtifa gösterge ayarının değişen hava şartlarına göre kalibre edilmemiş olması sonucu pilotların kendilerini gerçekte olduklarından daha yüksekte sanmaları, pitotta buz birikmesi sonucu hava akımının ve dolayısıyla pitot içinde hava basıncının azalmasına bağlı irtifa gösterge hatası, bazı pilotlarda piste mümkün olduğunda erken teker koymak için uçağı pist eşiğine hizalama alışkanlığı nedeniyle (bir belgeselde bir pilotun uçağı sürekli eşiğe hizaladığı için sebep olduğu kaza vardı) piste yetişememe, vs vs... Ukalalığımı mazur görün. Olay üzücü tabi ki ama havacılık müthiş zevkli bi konu.
Bu arada kaza raporları devlet sırrı mıdır hakikaten? Ne saçma bi uygulama bunların gizli tutulması. Adamlar en ince ayrıntısına kadar yayınlıyor ki, ders alınsın, aynı hatalar tekrarlanmasın diye...
Bu kazadan 1 hafta sonra İzmir den Esenboğa'ya uçmuştum, uçağın enkazı hala yaklaşma hattındaydı ve hepsini görmüştüm. Hatta kazadan sonra sağ kurtulan Uçuş ekibiyle röportaj yapan TRT Muhabiri "ilk kazanız mı" diye sormuştu. Çok üzücü bir kaza Allah hayatını kaybedenlere rahmet eylesin.
Kaptanım çok başarılısınız. Yorumlarınız videolarınız çok güzel. Bir mali müşavir olup aynı zamanda havacılık meraklısı olarak emeğinize sağlık diyorum ve bizi bilgi birikimlerinizden mahrum bırakmamaya devam etmenizi diliyorum.
Elimden geldiğince devam edecek. Güzel sözleriniz için teşekkür ederim.
Bu ucagin orta bolumun enkazi yillarca Esenboga kargo'nun arka tarafindaki arazide durdu. Ben babamin yanina gittigimde gorurdum uzaktan. O gecenin hikayesini de anlatti bana. Kaza mahaline yardima gidenlerdenmis.
Çok iyi tanıdıklarım vardı o uçakta öldüler
☹️😔 başınız sağ olsun
O günû harliyorum ilk okul 3 sinifa gidiyordum siyah beyaz TV de TRT haber,de akṣam bülteninde izlemiṣtim baṣbakan Bülent Ulusu,da kaza yerine gelmiṣti ertesi gün okulda ögretmenimin aldiği gazetede görmüṣtüm ayni haberi çok üzüldüğümü ve pisikolojim bozulduğunu hatirliyorum hayatini kaybedenlere Allah rahmet dilerim.
Hocam birde çok karışık olan İstanbul boğazına düşen DC9 uçağı var incelemenizi tavsiye ederim .....
Boğaz değil, Marmara Denizi. Atatürk havalimanı elektrik kesintisi. Jenaratorun. Geç devreye girmesi ve uçağın perdu vites( hız kaybı) Marmara denizine dusmustu
Hatırladığım kadar ile DC9 degildi
Sagolasin Kaptan Baha. Hic olmazsa birkac seyi sayenizde duyabildik. Keske bizde de raporlar aciklansan da bizde gercekleri ogrenebilsek. Kimi ulkeler gibi Turkiye de de raporlarin aciklanmamasi cok sacma.
Kaptanım bilgilendirici bir video Emeğine sağlık
Teşekkürler 🤩
06:25 hocam ben pilot değilim ama şu meşhur 727 Mogadishu iniş videosundaki kaptan sanki tüm gaz kollarını kullanıyordu. Tabii standart bir "go around" yapmadı, neredeyse aynı irtifayı koruyarak dönüp iniş yaptı ama eli tüm gaz kollarının üzerindeydi.
Güzel yakalamışsınız.
Kaptanım bu çok değerli videonuz için çok çok teşekkür ediyorum. Keşke videonuzda birde "wind shear" nedir? konusunuda cok ufak bir açıklama olsa ıdı .Size çok ufak bir bilgi notu Ayrıca TC-JBR enkazı yakın zamana kadar Eseboğa Havalimanı itfaiyesi tarafından tatbikat amaçlı kullanıldı .Sizlere emniyetli uçuşlar diliyorum
Çok fazla konuya girince videolar izlenmiyor. İleride Windows shear videosu tabii gelecek ama ayrı bir video olarak
Türkiye işte herkesin adamına göre karar.
İşte bu!…twitter tavsiyemi değerlendirmişsiniz. Çok teşekkürler 👍
Sivil havacılıkta en çok kaza Ankara'da olmuştur.Bu kazada bana, pistin başında olmaması gereken bir çukur olduğu, uçağın piste erken yaklaşması nedeniyle inişte arkanın çukura düştüğü anlatılmıştır Bu kazada Babamın yakın bir arkadaşının eşi vefat etti. Arkadaşı da ölüm şoku denilen bir olay sonrasında hafıza ve duygu kaybına uğrayarak yaşayan ölü haline geldi. Babam 1953 yılından itibaren Hava meydanları ve akaryakıt tesisleri inşaatı reisliğinde, daha sonraki adıyla DLH bünyesinde çalışıp emekli olmuş, sivil havacılıkta tanıdıkları olan bir insandı. Bu kazada hem pist hatası, hem de pistin ucundan erken iniş hatası olduğu ve bu farkedilince yere çok yakın bir irtifadan pas geçmeye çalışıldığında kuyruğun çukura vurarak kırımın meydana geldiği bilgisini bana Babam söylemişti
Yılmaz kaptan 1990 lı yıllarda eğitimde görevliydi çift koltuk değeneği kullanarak yürüyordu☹️
Elinize sağlık hocam , yir herzaman gibi video süper 🙌🏼
Çok teşekkür ederim
Bugün 15 Ocak 2022, mucizenin on üçüncü yıl dönümü!
15 Ocak 2009 tarihinde Amerika Birleşik Devletleri'nin New York şehrinde bulunan LaGuardia Havalimanı'ndan Kuzey Karolina eyaletindeki Charlotte Douglas Uluslararası Havalimanı'na gitmek üzere 5 mürettebat ve 150 yolcu ile havalanan Amerikan Havayolları'nın AWE1549 sefer sayılı Airbus A320-214 model uçağının kalkıştan bir buçuk dakika sonra her iki motoruna çarpan kuşlar sebebiyle motorlarının durması sonucu New York'taki Hudson Nehri'ne iniş yapmıştır.
Sully flimi on numara canlandirma yapmistir
Sulu filmi 6 numara iş yapmıştır.
Uçuş numarası yanlış Muhammed
@@KaptanBaha 10 uzerinden 6 diyosunuz😁 sizce kaptanlar hatalimiydi ?
@@KaptanBaha Düzeltiyorum kaptanım.
Kaptanım ulaşılabilir kesin bir rapor olmadığı için kaza sebebini öğrenmek isteyenler ancak tahminde bulunabilir. Anlattıklarınız dogrultusunda benim kafamda şöyle bı durum oluştu. Ankara'daki kule görüş mesafesi hakkında bilgi veriyor, rüzgarin normal olduğunu söylüyor. Dolayısıyla bu olayda windshear olasılığı bana düşük geldi. Motorların arkada oldugunu düşünürsek ve yere yakın bir irtifada bir sebepten pas geçme kararı alindiysa motorların tam güç çalışması neticesinde kuyruk yere vurmuş ve sonrasındaki kaza gerçekleşmiş olabilir diye düşünüyorum.
Son derece geçerli bir neden.
Çok kıymetli bilgiler ve paylaşımlar.Elinize emeğinize sağlık.
Babam Ergin Günçe'yi bu kazada kaybettim. Size ulaşmaya çalışacağım.
Kaptanbahaturkce@gmail.com
Esenboğa koruma bölük komutanlığında 3 ay kaldım ve irtibat subaylığında görev yaptım
Sabah 6 da uyanıp kapıya geldiğimde dışarıya adım atmaya tırstım kendimi 5. Boyut dizisinde hissettim 3 adım ötesi görünmüyor hava karanlık aydınlatma direklerinden ışık geliyor ama sis öyle bi çökmüş ki çıksam mı kalsam mı diye düşündüm :)
Tabi sonra çıkıp Esenboğa ya gittim görüş mesafesi çok çok düşüktü
Esenboğa da sis yüzünden aksamalar oldu bi seferinde tüm seferler iptal olmuştu ( yaklaşık 10 seferi etkiledi ) sadece gece 03.00 sularında 1 iniş gerçekleşmişti
O uçağın yolcuları bizim faaliyet alanımızda olmadığı için bilgi alma durumum olmadı hep merak ettim acaba zorunlu bi iniş miydi yedek meydana gidecek imkanı mı yoktu
Kaptanım. Çok espirilisiniz. Video sonunda. ❤️❤️
Çekim hataları da ayrıca efsane kaptanım 😄👋👍
Hatamla sev beni 😃
SHGM bu kazanın raporunu yayınlarsa büyük maskaralık olur.
Zira, bir uçak kazası (hem de büyük bir yolcu uçağı ile ölümlü bir kaza) raporu sadece 1 yıl içinde ve 3 değişik teknik-hukuk kararına bağlanıp, 1,5 sayfada tamamlanarak dünya havacılık tarihine girer.
Bu olayı bende hatırlıyorum hatta tübitak bilim teknikte de makale yazılmıştı. Rüzgar kesiği denmişti. Hatta pilotlardan birisi Uğur Dündarın programına çıkmıştı koltuk değnekleriyle. Uçağın burnunu kaldırdım reflex olarak ama gaz yetişmedi demişti. Gayet iyi hatırlıyorum.
Harika bilgiler geliyor takipçilerimizden
Video sonu da çok güzel olmuş. Anlatımlı Video çekmeye çalışanların ortak derdiymiş demek ki :) Ben de kendime kızıyordum toparlayamayınca
Sormayın. Bazen çok zorlanıyor insan. Bazen de su gibi akıyor 😃
Teşekkür ederiz hocam bu uçak kaza belgesellerini ayrıca ingilizce anlatma gibi bir düşünceniz var mı? Teşekkürler
Zamanında kanalı İngilizceye çevirme niyetim vardı. Tepki gelince bıraktım. Aslında Ruhi Çenet’in bile İngilizce video yaptığı bir ortamda benim de yapmamam olmaz 😄 Ancak ne zaman var ne de teknik olanak. Bu bir ekip işi olmalı.
Kaptanım turboprop uçakların türkiyede neden tutmadığını zaten anlatmıştınız ama neden türkiyede embraer tarzı bölgesel denilen jet uçaklar kullanılmıyor, iç hatlarda uçuşlarımda yanlarımın tamamen boş olduğu uçuşlar denk geliyor bazen. Bir ara anadolujetin filosunda da varmış neden vazgeçildi bu uçaklardan?
Benim araştırdığım kazalar çoğunlukla Esenboğa'da oluyor.Esenboğa kalkış ve iniş açısından zor bir havaalanı mı kaptanım ? Birde Esenboğa'ya hiç uçtunuz mu ?
13:26 bu videolarda ne emekler var arkadaşlar :)
😃😄😃
Çalışmalarınızda kolaylıklar ve başarılar diliyorum.
Kaptanım Atlas Air'ın Boeing 767 - 375BCF kazasıyla alakalı da bir video yapar mısınız? Merak ettiğim bir kaza.
Hayır. Kendi şirketim hakkında kaza videosu yapmam hem ahlaki olmaz ben de şirket kurallarına aykırı.
Şubat 1988 de KKTC beşparmak dağlarına çakılan Talia havayolları ile de bir program hazırlamanızı bekliyorum... Kolay gelsin iyi çalışmalar..
Bu enkaz 15 yıl öncesine kadar kargo binasının arkasında duruyordu her yıl DHMİ yangın tatbikatını bu enkazda yapardı. Yaka söndüre yıllar içinde geriye birşey kalmadı.
Kazanın nedeni gerçekten yel makası ("wind shear") olabilir. Ancak 12 Eylül dönemindeki kapalı ortamda yapılmış bir soruşturmanın sonucuysa, gerçeği hiçbir zaman kesin bilemezsiniz...
1992'de Faro'da 56 kişinin öldüğü Martinair kazası için de öyle demişlerdi...
727 lerden sonra 737ler biraz "șahin" kalıyordu.
Nedense yolcuya bir ayrı güven veriyordu o üç motorlar.
Pan Am ile ayrı zevkli idi:)
Hocam selam Babam Tk da teknikte baş teknisyen olarak ankara esb da görevliydi ve ışıklar söndü bizim evimizde babamın THY personeli olması nedeni ile telefon vardı çok karlı gündü ve babamı arayıp araç gönderdiler evimize hiç unutmam babam kaza inceleme ekipleri arasındaydı ve 3. gün sonra enkaz kaldırılırken eve gelebildi çok yorgun ve üzgündü insanlar koltuklarına bağlı ve yanmış şekilde derdi hatıralarını anlatırken yıllar sonra ben Esenboğa havalimanında çalışırken yine aynı ucağa yangın tadbikatı yaptık
Merhaba Ben Yılmaz kaptanla bu konuyu birkaç defa konuştum. Kısa dönem bir uçuş deneyimim var ama sertifikalı bir pilot olmadım. Havacılığa çok ilgili olduğum için Yılmaz Kaptanla çokça havacılıktan ve kendi deneyimlerinden konuşurduk. Kara harp okuluyla başayan, oradan havacılık sınıfına geçen, ilginç ve saygı duyulası bir geçmişi vardı. O deneyimde Cengiz Topel'den Deli Agah lakaplı meşhur ve asi bir pilota kadar uzanan anıları vardı. Olayı da konuştuk. Israrla ve kendinden emin bir şekilde hep Windshear olduğunu anlatırdı. Tam ifadesi şuydu "Uçak Kalçamın ve sırtımın altından bir anda kaydı gitti!!" Yani kesinlikle Windshear olduğunu söyledi. Hemen pas geçme prosedürü uygulayıp gaz vermişler. Ancak yeterli olmamış. Uçağın yanıt sürelerindeki geriden gelmenin etkisi ve Windshearin şiddeti izin vermemiş. Çok kuvvetli bir baskı hissetmiştiler.
Bir de tam emin değilim ama sanırım bir de o bölgede bilgileri dahilinde olmayan kumdan bir set olduğundan bahsetti. DHMİnin yaptığı, normal şartlarda inişi etkilemeyen ama bir engel olarak orada duran hafriyat işleminden kalan, henüz kaldırılmamış bir set. Uçağın ilk olarak o sete vurduğunu söyledi. Yani o set olmasaydı sonuç değişik olurdu anlamında mı dedi hatırlayamıyorum. Ve en dramatik sonuç ise Yılmaz kaptanın bir süre enkazda unutulmuş. olması Hava eksi 2 derece.. en son onun bağırışlarına gelmişler. Enkazdan çıkarırken bilinçsizce çekerek sürükleyerek çıkarmışlar. O esnada boynunda oluşan kırık omuriliğine ciddi zarar vermiş. O yüzden hayatının sonuna kadar kısmı felç hali vardı. Bastonlarla yürüyordu.
Ve yılmaz kaptan kaza sonrası yapılan müdahalelerde de ciddi hatalar olduğunu, özellikle yangın söndürme kastıyla sıkılan aşırı köpüğünde de bazı yolculara olumsuz etki ettiğini, 10-11 yolcunun koltuklarında herhangi başkaca bir yaralanma belirtisi göstermediği halde koltuklarında bağlı olduğu bilgisinin ulaştığını ama bunu ispatlayacak durumunun olmadığını ifade etmişti.
Çok kıymetli, bilge bir insandı.
Yorumunuz için çok teşekkürler. Harika ve değerli bilgiler verdiniz.
Kaptanim tesekkürler videonuz için. Merak ettim sormak istedim. Wind calm ve low visibility sartlarinda Windshear nasil oluyor? Bana cok ilginc geldi. Daha once hic duymamistim. En son OPC check te TRI kaptanin simulatorde FOG 300m visibility de 20 knots crosswind vermesi gibi tuhaf geldi. Tesekkürler bu güzel video için. Emniyetli ucuslar dilerim
uçur bizi kaptan abi.
Kaptanım verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim uzun süredir abonenizim ve anlattıklarınızın çoğunu not alarak izlerim. Bize DC9 lar hakkında bilginiz varsa anlatır mısınız?
Ben 2016 da uçak kazası geçirmiş biriyim Somali Modişhuda havada uçakta patlama oldu ve 5bin metrede uçakta delik açıldı 2 kişi öldü kaza sonrası Modişhu'dan Kenya'ya eski bir africanexpres DC9 uçağı ile uçtum o uçaktaki eskimiş yağ kokusu ve uçağın ambiyansı okadar farklı ki o gün bu gündür DC9 lar hakkında ne kadar bilgi varsa topluyorum.
Osman bey email adresim kaptanbahaturkce@gmail.com. Oradan bana bir email atabilir misiniz
Kaptanım mail attim ama spama düşmüş olabilir kontrol edebilirseniz sevinirim.
Geldi Daha cevap veremedim
Allahtan rahmet DILIYORUM
Hostesler den halen yaşayan mutlaka vardır
Açık konuşmak gerekirse araştırmaya zamanım olmadı.
Teşekkürler
Kazanın olduğu akşamı anımsıyorum. Kan çağrısı yapılmıştı. Üniversitenin yerleşkesinden otobüslerle Sıhhiye'de bir hastaneye kan vermeye gidilmişti. Ben biraz hastayım diye benden almamışlardı.
83 te ayni ucakla atina dan izmir cigli ye ucmustum. Hatta ucus sirasinda arka koltuktada marlboro sigarami icmistim.
O zamanlar öyleydi 😃
Bu benim hayatimda ilk ucusumdu kaptanim. 88 de sigarayi biraktim. 89 da da kanadaya geldim. bu benim 727 ile ilk ve son ucusumdu. kuzey amerikada bu ucaklar tamamen tedavulden kalmikmisti o zamanlar 737-100 ve 200 ler vardi, pratt and whitney jt8d turbo jet powered. noisy buggers.
@@jimmyj5557 Canada’yı bilemem ama ben ABD’ye 98’de geldim, hemen hemen her domestic seyahatimde 727’ye binince şaşırmıştım, çünkü o tarihte artık THY’ de 727 kalmamıştı, vay be demiştim kendi kendime koca Amerika ama adamlar hala 727 uçuruyorlar. Ama 11 Eylül’den sonra 727’nin fişi çekildi. 2003 yılı çok seyahat ettiğim diğer bir yıl olmuştu, o yıl belki 30 yolculuktan sadece bir tanesinde 727 denk geldi, o da Delta diye hatırlıyorum. Yani 727 2000leri gördü Kuzey Amerika’da.
Ben de gerek Delta gerekse de United da çok uçtum yolcu olarak 727 lerde
@@commodoreras 2000 oncesi delta ile 727 ile cok ucmuslugum var
Sayın Kaptan, Beylikdüzü'nde TV kulesine çarpan (!) Eczacıbaşı helikopteri hakkında bir video paylaşabilir misiniz acaba ? İstanbul'da iki tane kule var biri Çamlıca diğeri Beylikdüzü.. Bunu bilmeyen bir pilot mümkün müdür acaba ?
Tahminimi söyleyeyim. Eczacıbaşı Holding Helikopterinin Helikopter Pilotu deniz seviyesinden 1500ft (450m) yukarıda düz uçuş yapıyordu. Beylikdüzü deniz seviyesinden 1000ft (300m), ilgili kule de 300m yükseklikte. Yani, en yüksek yapay maniası deniz seviyesinden 2000ft'te (600m) olan bir bölgede 1500ft'te (450m) uçarsanız ve bu maniayı bilmediğinizden ya da unuttuğunuzdan es geçip, üzerine giderseniz, sonunda ona ortadan çarparsınız!
Kaptan Baha Bey Merhaba. Kanalınızda yapmış olduğunuz paylaşımlar için size teşekkür ederim:) Benim size saçma sayılabilecek bir sorum olacak. Şimdiden affola :)) Yapmış olduğum tüm yurtiçi ve yurtdışı uçuşlarımda pist çevresinin kıraç toprak olduğunu gözlemledim ve dedim ki kendimce neden yeşillendirilmiyor daha güzel olmaz mı? Kendimce yine şunu söyledim, yoğun rüzgar altında bu pist çevresindeki kum, çakıl taşı nasıl oluyor da uçaklara zarar vermiyor? Yine kendimle konuştum:)) Pist çevresi cimlerle yesillendirilir ve olası bir pistten çıkma durumunda bu seferde kaydırak görevine mi üstlenir bu yeşil alan? Aklımda deli sorular:))beni bu konuda bilgilendirirseniz çok mutlu olurum.
Dreamlifter ile göğsümüzü kabarttin Kaptan Baha.
Çim konusunda haklısınız. Ben de gerek Atatürk havalimanında gerekse de istanbul havalimanında dikkatimi çekmiştir. Çime en çok karşıt olanlar kuşların varlığından şikayetçi olanlar. Çim = böcek / hayvan = kuş = motorlara kuş çarpması olarak görenler var.
Açıklamanız için tesekkür eder, mutlu ve huzurlu uçuşlar dilerim Kaptan.
Türkiye’de havacılık kapalı kapılar ardında maalesef egosu yüksek bir meslek bu ülkede ayrıca havacılığı sevdirecek hiçbir şey yok sektöre torpilliler ve pilot oğlu olanlar giriş yapabiliyor onun dışında işler zor. Saygılarımla
Hocam iyi günler, öncelikle B727 G/A 3 motorla birden yapılır. Rahmetli Ülger hoca ile uzun muhabbetlerimiz olmuştu zamanında. Ben NTSB de kaza kırım inceleme eğitimi aldıktan sonra kazası hakkında uzun uzun çalışmıştık.FDR digital olmadığı için ve çelik bant üzerinde olduğu için ve maalesef o dönemde kayıtların Boeing tarafından incelenmesine izin verilmediği için pek bir bilgi yok. Bu çelik bant bir ihtimalle halen arşivde durmaktadır. Ancak bir sonuç elde edilebileceğin düşünmüyorum. Ülger hocanın kaza anında hatırladığı ki aradan 10 yıldan fazla geçmişti, ifadesi tam olarak şuydu " Sanki bir el bizi alıp yere vurdu". Bu his gerçekten W/S in hissine uyuyor.Herşeyin çok kısa bir zaman diliminde olduğunu, G/A yaptıklarını ancak uçağın tepki vermediğini de belirtmişti. Tabii ki bu kadar az bir bilgiyle bir yorum yapmak oldukça zor. Benim o konuşmada hissettiğim tek şey, 10 yıldan fazla geçmiş olmasına rağmen hala olayın pilotaj olmadığını ispatlamak için uğraşmasıydı. Eldeki bilgilerle bir yere varılması zor gibi gözüküyor.Serdar Hocanın yorumu gayet gerçekçi, Elinize sağlık
Çok teşekkür ederim. Keşke bu işlere yıllar önce girişseymişim de Ülger hoca ile o zaman tanışmak sohbet etmek mümkün olsaymış.
Katkınız çok değerli.
@@KaptanBaha keşke öyle olsaymış çünkü tecrubeli bir kaptanın olayı birinci ağızdan dinleyip objektif değerlendirme yapması çok faydalı olurdu.. acaba karakutular bir yerlerde hala duruyormudur akibeti nedir?? duruyorsa ve incelenebilecek durumdaysa inşallah bir gün bu konuya el atan birileri cıkar..
@@UstaSensin ben durduğunu sanmıyorum. O kadar zaman geçtikten sonra da içindeki veriler ne kadar sağlıklıdır o da şüpheli
1970 ve seksenlerin basina kadar gerek sivil gerekse askeri havacilik kaza kirim olaylarina genel olarak baktigimizda kibris harekatindan sonra baslatilan Abd ambargosunun bu kazalarda payi epey bir coktur .sahsi gorusume gore ...basarili videolarinizin devamini dilerim.
Hocam 1000 Nautic Miles yani 1815 km. Orthodrome ve loxodrome ayni uculuyor 1000 NM gecerse orthodrome uculur. Bu tez dogrumu ?
Bir avukat olarak söylemeliyim ki bahsi geçen iki davadan biri hukuk diğeri ceza davası oluyor. Teknik olarak her bir mahkeme diğerinin kararı ile bağlı değil. Yani iki kararın çelişkili olması mümkün.
İşin erbabı olarak verdiğiniz katkıdan dolayı teşekkürler. Bu dava dosyalarına ulaşmak ne kadar zordur ?
@@KaptanBaha Baha Bey'ciğim ; 80'li yılların dosyaları maalesef çoktan SEKA'ya gönderilip imha edilmiştir. Sadece gerekçeli karar ilgili mahkemenin arşivinde vardır. Bunun dışında davayı takip eden avukatlar ya da ofisleri hala faalse ve eğer ki arşiv tutuyorlarsa onlardan temin edilebilir. Avukat isimleri belli mi acaba?
Sanmıyorum. :(
Sayın kaptanım,bu uçak serisi sürekli THY 'nin başına kaza ile sonuçlanan neticeler verdi.Yabancı kaynaklar bunu açıkca yazıyor.Ama -orjinal yabancı eller çok yüksek yapımcı vb firmaların tazminat vermesine engel olmak için sürekli ''ölen pilotlarımıza bağlanıyor.
Doğru değil. Size bu bilgiyi kim veriyorsa da yalan söylüyor. Boeing 727 son derece güvenli ve başarılı bir uçaktır. İnanmayın bu insanlara.
Teşekkürler..
Hiç olmazsa şurası kesin : Devlet seçici davranıp kaza raporu sakladığina göre uçakta ilgili bir sorun nedeni ile bu kaza yaşanmadı. Sorun uçakta olsaydı bütün dünyaya ilan eder pilotlarımız ile ilgi bir kaza değildi, derlerdi.
Hiçbir rapor yayınlanmıyor.
Kore savaşpilotları yolcu ucagı kullanırsa .....ne yazıkki.
Kule: inemezsiniz
Pilot: ben inerim
Kule: yalnız değilsiniz, yolcular var
Pilot: onlar benim askerlerim (kafa kırık ya)
Allah rahmet eylesin
Bu kazada mi söyleniyor
Pilotluğun ''P'' si hakkında bile bilgisi olmayan terbiye sınırlarını aşmış cahilce yapılmış talihsiz bir paylaşım ! Burada sayın kaptan çok üzücü, birçok kişinin öldüğü ve yaralandığı elim bir uçak kazası için ciddi ve güzel bir video yayınlıyor, sizin gibi ölenlere bile saygısı olmayan terbiyesiz tipler utanmadan pilotlarımıza dil uzatıyor ! Sen kimsin ? Ne iş yaparsın da pilotlara dil uzatma cüreti gösteriyorsun ? Eline uçurtma verilse uçuramayacağın kesinken böyle bir şey yazdığın için kendinden utanmalısın ! Ayrıca Kore savaşına hiçbir pilotumuz katılmamıştır, önce onu öğren !
Keşke Hava Kuvvetlerinde uçmuş etmiş asker eskisi demeseydiniz. Bu bahsettiğiniz kişiler Türk Hava Kuvvetlerinin bu günlere gelmesinde cansiperane çalışmış ve uçmuş ilk jenerasyon jet pilotları ve askerleri, generalleriydiler. Öyle boş adamlar değillerdi.
Amma taktınız bu lafa. Konuşurken farkına bile varmamışım. 12 Eylül darbesinden sonra devlet kurumlarına yerleştirilen askerlerden söz ediyorum. Eski asker diyeceğime asker eskisi demişim. Ortada kasıt yok bir şey yok.
Yetistirenden çok, Yetistirilen kisilerin yeteneği önemlidir. Yetenek, bilgi tecrube, yeniliğe bilime açık olan insanlar bu güne getirdi. Yani kısacası, Pilotluk, Egitmenlik surdurulebilir olması için, bilgi birikimini sürekli güncel tutabilmek önemlidir. Asker Emeklisi olan bir adam, Uçağında 95 yakit oktan kullanmamalı. Kullaniyorsa bu onun kendini update edememesi ile ilgili..Uçak özgüven ile uçmaz. Problemleri bu. Bana kalsa sivilde uçurtmam kısacasi. Biri savaş pilotu, diğeri sivil pilot. Arasinda daglar kadar fark var.
çok iyi hatırlıyorum liseye gidiyordum.kurtulan hostes olayı gülerek anlattığı için eleşirilmişti.
Tebrikler.
Bende bunu merak ediyorum. şimdi kaza raporları açıklanırsa, hepsini açıklamak zorunda kalacaklar.
Demek ki sıkıntılı raporlar var, biri yada birilerinin hayatını olumsuz etkileyecek şekilde.
Öyle değilse neyin çabası bu, stratejik bir bilgi mi yani nedir ki açıklanmıyor?
Demokrasinin "sozde" yururlukte oldugi memleketlerde (Zimbave filan gibi) boyle raporlar filan halka aciklanmaz, hatta oylama yapilirken "açık oy gizli sayım" seklinde yapilir, konumuz disina cikmamak icin fazla yazmiyorum...Bunlar normal hareketler...
04.04---- " asker eskisi" ifadesi şık olmamış..
eskiden oyleydi, hava kuvvetlerinden ayrilan, emekli olan ve calismak isteyen pilotlar THY de baslardi...biz cocukken pilot olucaksan Harp okuluna gidiceksin derlerdi
@@Amerikanin2numarali_ustasi ama bu insanlara da "asker eskisi" diye sıfat takılmazdı.
@@tuncaysucuoglu6925 Eski asker veya Emekli asker anlaminda anliyorum
Videonun sonuna bir bakın. Kaç kere lafları söyleyememişim. Kaç kere hata yapmışım. Eski asker yerine asker eskisi demişim. O kadar sürç-i lisan da olsun artık. Ha zaten gerçek asker de bu kadar buna takılmaz o ayrı konu.
@@Amerikanin2numarali_ustasi konuyu anlamadan yorum yapıyorsunuz. benim işaret ettiğim dakikaya getirin bakalım oradaki "asker eskisi" ifadesi kimler için kullanılmış.
1974 Yılında Amsterdam’a İlk uçtuğum Uçak 727 .Kazayı duyduğumda o günlerde çok üzülmüştüm Allah rahmet eylesin mekanları cennet olsun.
Amin. Ben de zamanında THY nin 727 leri ile çok uçtum. Yıllar sonra Amerika’da da devam etti bu.
Kaptanim: ruzgar hizi calm ise windshear olurmu?
Zaten kar yagisinda ruzgar genelde siddetsiz olur acaba MDA/DH limitlerinin altina mi indiler o gunku inis saatindeki metarlar aciklik getirir.G/A acaba 3 motorla,bIrde G/A yaprken acaba 2 numarali motor ucagin burnunun kalkmasini zorlastirdimi? ALLAH o kazada hayatini kayip edenlere rahmet eylesin
Hocam: Görüntülerde kar var. Ayrıca oralarda çpkça bulunaney yokken sis olur kar yağmur yağar. İncelerseniz tarihçesinde alan yapılması çok tartışmalıdır. Mesela şu an askeri olatak kullanılan MÜRTED çok daha uygundur. Konumu şehrede terstir. biri olarak söyleyim. Çubuğun iklimi çok acayiotir. Yazın ortasındansis sis olur kar yağar. Yaklaşma açıları çok acayiptir. Sabaha karşı inersiniz, yaz ortasında donarsınız. İklimi soğuk olduğundan her yer tavuk çiftliğidir. Yıllar geçti yanında alan var hala 20 yıl öncesi gibi geri kalmış yer. Bir tek bu kaza değil çok olay oldu. Mimli yerdir. Zamanında oranın yerli çobanları çok uyarmış bu konularda. Mesela Etimesgur askeri hava alnaı var. Bu güne kadar hiç kaza haberi olmadı. Vızır vızır çalışıyor. Oranın hemen yanında Etimesgut var alan büyütülebilir. Askeri alan Mürtede taşınır. Aynı ist sabiha gökçen gibi burada küçük uçaklara alternatif olur. Son tahlilde ÇUBUK ANKARANIN ALAN İÇİN EN SIKINTILI YERLERİNDENDİR.
Baha bey size bir sorum olacak. Son yıllarda dikkatimi çeken bir durum var. Ben 38 yaşındayım ve benimle yaşıt olan üniversite zamanından tanıdığım bazı arkadaşlarım onlarla görüşmediğim süreler içerisinde ne olduysa birden "Kaptan Pilot" oldular. Bakın yardımcı filan değil direkt kaptan pilot oldular. Kendilerini tanıdığım kadarıyla böyle bir meslek için uygun karakterler değiller. Bu bahsettiğim insanlar sayısal bölümlerden bile mezun değiller. Hiç alakam yok havacılıkla ama etrafımda dört tane kaptan pilot var=)))) Bu bana "hayatın olağan akışına ters" geliyor. Karakterleri yakından tanıyorum ve sizin söylediğiniz özelliklere de sahip değiller. Bu son zamanlarda peydah olan pilotlar ne iştir? ne ayaktır?=)) Ha bu arada birinin babası pilot, diğerinin abisi THY'de yönetici. Biz bu adamlara nasıl güveneceğiz? Bir tanesi daha düne kadar host idi.... Bu çılgın geçiş nasıl oluyor benim aklım almıyor.. Siz aydınlatırsanız çok sevinirim..
Başak bir yerde de sordunuz bu soruyu
@@KaptanBaha önce ilgili paylaşımınızda sordum sonra pimpiriklenip görmeyeceğinizi düşünerek en son paylaştığınız videonun altına copy paste ettim=) hepsi bugün oldu.. Kusura bakmayın
@@KaptanBaha yorum yapmamışsınız kaptanım soruyla alakalı.Merakla bekliyoruz.
İçim ürperdi bir daha. Cidden bu Çok feci bir şey. Kokpite oturmayamı gitmiş o arkadaslar.
Bir insanın daha önceden host olması pilot olmasına engel değil. Benim çok sevdiğim bir arkadaşım zamanında hostluk da yaptı ama zaman ilerledi airbus öğretmen pilotluğuna kadar çıktı.
İnsanların kişiliklerine gelince : tek tip bir kişilik mi pilotluk yapacak ? Babası pilot olan Türkiye’de çok kolay ve hızlı yol alır. O nepotizmdir beni Türkiye’den soğutan.