23:12 Gazali spermdeki gen haritasını iskalamiyor, bu düşüncenizi isabetsiz buldum. Gazali o spermi atarsın ama sperm süreç neticesinde canlılığın başlangıcı için bir ana özdür lakin idrak akıl düşünme gibi kavramları bu sperme bağlayamazsınız diyor. Çünkü spermin yapısındaki veya ibni Sina diliyle tabiatındaki gözü kulağı vb şeyleri oluşturacak özellikler olsa bile neticeyi bu özellikler belirleyemez, illa ki o özellikleri oraya koyanin yeni bir irade ile neticeyi halk emri vermesi gerekir diyor. Tıpkı ateş tabiatında yakma özelliği olsa dahi pamuğa yaklaştırılınca yakabilmesi için yak emrinin gelmesi gerekir. O her an yaratma halindedir (rahman 29) Birşeyin olmasını dilediğinde ona ol der, oda oluverir (yasin suresi 82) Vb ayetlerinden çıkarılan manalara göre kâinatı anlayan Gazali İbni sina ve rüşd e göre isabetlidir. Konu ayet ve hadis temelli anlaşılırsa daha makul olacak, çünkü konudaki asıl müsebbibul esbab Allah ise onun kelamı üzerinden onu tarif ve tavsif etmek daha isabetli olacaktır
31:23 Hocam burada aklıma bir şey geldi , saçma da olabilir: Şimdi Tanrıdan zorunlu olarak sudûr yani taşma yolu ile alem meydana gelirse bu Tanrının tabiatından veya doğasından kaynaklanıyor diyorlar ya , aynısını ateş için de düşünmüşlerdi. Yani ateşte doğası tabiatı gereği yakar , yani onda bu özellik var. Peki, ateş gibi şeyler de Tanrıdan taşmamış mı sonuçta? Yani o Tanrı her şeyin kendisinden taştığı bir şey değil midir ? O halde şöyle diyebilir miyiz :Aynen Gazzâlî'nin dediği gibi ateşin yakması da Tanrıdan gelir çünkü ateş sonuçta ondan taşmıştır , Tanrının doğasında yakma veya yanma özelliği de bulunmakta sonuçta ki bunu o ateşe versin, yani bu dediklerim mantıklı olur mu sizce?
Hocam bence gazalinin haklılığı yıllar sonra çift yarık deneyinde bizzat ispat edilmiştir. Elektronlar hem dalga hem parçacık ola bilir ve bunu ön göremeyiz.bir olayı gözlemlediğinizde farlı gözlemlemediğinizde tamamen farklı sonuç vere bilir. Adamlar felsefede kuantum mekaniklerine ulaşmılar ama altını dolduracak bilimsel verilere sahip değillerdi.
Ama atom altı parçacıkların hareketleri de tahmin edilebilir, Henüz bilim nedenselliğini açıklayamıyor bu hareketlerin fakat öngörebiliyor, örneğin kuantum bilgisayarları ya da kuantum radar projeleri atom altı parçacıkların hareketlerinin yordanmasıyla yapılmakta.
@@frknyldzzzevet öngörülebilir, bu sayede bilim yapılabiliyor. Arkadaşın ifadesi yanlıs olmuş. Ancak zorunlu nedensellik diye birşey hiçbir konuda bilimsel olarak tespit edilemiyor ki tespitide mümkün deil. Şöyle bir durum daha var, fizik kanunları bir zorunluluktur nedensellik vardır iddiasını kısmen çürütüyor. Çünkü, madem zorunluluk, atom altında neden geçersiz? Yani zorunluluksa her yerde ve her zamanda bunun çalışıyor olması gerekir. Atom altında çalışmıyor.
15:08 Bu konuda Emile Saisset, Leibniz , Matematikçi Poincare , Huxley , David Hume , J.Stuart Mill gibileri de tabiat kanunlarının zorunlu olmadığını söyler. Hatta Leibniz şöyle der : Tabiat kanunları ne Robert Boyle'nin iddia ettiği gibi göreceli, ne de geometri gibi zorunludur . Yani Tabiat kanunları bunlara göre zorunlu değildir,bilim evet doğayı tabiatı inceler lakin tabiat kanunlarının mekanik bir zorunluluk olduğunu ispat edemez.
Gazali'nin nedensellik eleştirisinin bilimi bitirdiği lafına katılmıyorum. (onu ima edecek birkaç bir şey söylediniz sanırım yanlışım varsa düzeltin.) David Hume da nedensellik eleştirisi yaptı. o Avrupa'da bilimi bitirdi mi ?
Kuantum fiziği sebeplerin zorunluluğunu ortadan kaldırıyorsa, Gazali haklı demektir. Gerçi Gazali teolojik endişelerle sebepliliğin zorunluğunu reddediyor ama bence mucizeler kuantum fiziği açısından değerlendirilecek ve incelenecek olursa belki de Gazali yüzde yüz haklı çıkar.
(Kendi kafamdaki özeti yazıyorum)=Gazali bir biri ardınca gerçekleşen olayların , sırf biri diğerinden önce geldiği için önce gelen sebepdir demenin yetersiz olacağını . bu durumun zorunlu olmadığını belirtmiş. Gazali maddeler arasındaki ilişkiyi hiçe saymıyor.gazali burda ateşin yakmayacağını reddetmiyor . gazali bu durumun an ve an Allah sayesinde olduğunu söylüyor. yani nihai sebebin Allah olduğunu belirtiyor.çünkü hayata her anlamıyla materyalist bakan insanlar, pamuk ateş yüzünden yanmıştır burda ateş nihai sebeptir ,biz bu durumu gözlemledik ve asıl sebep budur diyerek Allah ı denklem dışına koyuyorlar yani pamuk yandı çünkü ateş yaktı burda Allaha bir tanrıya gerek yok diyorlar.Gazali bu duruma çok güzel bir eleştiri getirerek. birbiri ardınca gelen durumları(korelasyonları) inceledik diye bunlar birbirinin sebebidir demenin yetersiz olacağını bu durumun objektif değil aksine bir inanç olacağını söylemiş.
@@neyapalm969 ya üste demisim zaten kendi kafamdaki özeti yazıyorum diye bilmişlik falan tasladığım yok ya da eureka! diyip gezmiyorumda kendi kendine tribe girmişsin
Aslında Gazali yetersiz olucağını değil, tek sebebin aslında bu olduğunu, gerisinin korelasyon olduğunu söylüyor. Ama korelasyon olduğuna inanmak bilim yapmaya engeldir demiyor. Yani ben pamuğu ateşe atarsam pamuk yanar, çünkü böyle bir korelasyon var, inançsız adamda diyor ki ateşi pamuğa atarsam yanar, çünkü ateşin yakma özelliği var. Simdi pamuğu ateşe atıyoruz ve yanıyor. İnançsız olanın dediği oldu bunu gördük, benim dediğimde oldu bunuda gördük. Yani bilimsel bir tespit yaptık. Ama ateşin yakma özelliği olduğu için mi, yoksa Allah yaktığı için mi bunu tespit edemedik(bilimsel olarak yani). Yani illiyeti ateşe veren bilime neden engel olmuyorda ben engel oluyorum. Bu bir aldatmaca.
Hocam, Gazali'nin yaklaşımı bilimin önünü kapamak yerine bilakis önünü açmıyor mu? Aynı yaklaşımı Kant'da görüyoruz fakat onun için bilimin önü açtı deniliyor. İkisi de maddenin metafizik zorunlulukları üzerinde veya töz ile ilgili spekülasyon üretmenin aklın sınırları dışında olduğunu ortaya koyuyor. Yani tecrübe ettiğimiz zahiri nedenler üzerinden hesap kitap yapalım ama bunları metafiziksel zorunluluklar olarak kabul etmeyelim diyorlar. Günümüz bilimine de baktığımızda ,oluşturulan modeller mutlak metafiziksel hakikatler olarak kabul edilmiyor, işe yaradığı için kullanılıyor. Fakat bu noktada benim kafa takılan bir soru var. Kant ve Gazali'nin metodunu benimsersek, bizim hak dini bulmamızı sağlayan mantık yürütmeler de boşa çıkmıyor mu ? Nitekim Kant fideist olmuştur. Biz bu görünen evren üzerinden öğrendiğimiz akli çıkarımları metafiziksel alanda kullanamayacaksak , nasıl hak dini ispatlayacağız ? Imam Gazali bu noktada tasavvuf ve sezgileri ön plana çıkarıyor anladığım kadarıyla. Belki de en doğrusu budur. Netice de iyi bir hayat yaşamaya çalışan biri , bir kötülüğü veya yanlışı mantık yürütmeye ihtiyaç duymadan bedihi (apriori) olarak sezer. Metafiziksel hakikatlerin bu yolla bulunması çok bireysel bir metot gibi görünse de aslında çok mantıklı. Bu konuyla ilgili bir video yaparsanız çok iyi olur.
Paylaşımınız için teşekkür ederim. Konunun uzmanı değilim yorumum eksik olabilir. Ancak bu soruyu sizin de dediğiniz gibi Hume da soruyor. Sonrasında Kant buna cevap olarak. Nedenselliğin tanımı gereği doğru olduğu bir nevi apriori bir bilgi olduğu cevabını veriyor. Kant, nedensellik akılcı değil, deneysel değil ama apriori bir nevi iki kere iki dört eder kadar kesin bir bilgi olduğunu söylüyordu. Gazali, filozofların onu mat etmek için matematiğin arkasına saklanacağını söylüyordu. Böylelikle Gazalinin varsayımı doğrulanıyordu. Gazali şuna karşı Matematik gibi keskin bir bilimin arkasına sığınarak, Tıp, Psikoloji, Coğrafya, Biyoloji (alt dalı evrim) gibi bilimlerin de en az matematik kadar keskin olduğunu iddia ederek bilimi Allah’ı inkar etmek için bir enstrüman olarak kullanacaklarından endişe ederek bunları yazıyor. Ne tekim şuanda ateistler dinsiz gibi görünseler de onlar da sorgusuz sualsiz bilimi ilah edinmiş ona tapıyorlar.
Hocam harika vidyo için teşekkür ederim. Bu vidyo içerisinde Gazali'nin felsefesini öğrenmek bana çok ilginç bir zevk verdi ve evde gülüp eğlenmeye başladım buna şahit olan kardeşlerimse okumaktan delirdi gibi benzetmeler yaparak ortamı daha da eğlenceli hale getirdiler. Bu vidyo hayatımda güzel birkaç etki bıraktı birincisi artık Gazali hakkında kafamda çok büyük soru işaretleri yok notlarımı aldım mutluyum. İkincisi ise bilgilenmek hayatım boyunca bana en çok zevk veren şey oldu... Bu zevki küçümsemeyin ömrüm boyunca o anı unutmayacağım... Biraz uzattığımın farkındayım ancak konu hakkında kaynak fikirleri olan dostlar paylaşırlarsa sevinirim :)
Hocam gazzali'nin dedigi muhtesem aslında. Ameliyat olursunuz ama iyileseceginiz kesin değildir. Eger ameliyat kesin bir iyileşme olsaydı neden her ameliyat olan iyilesmiyor? Neden ameliyatla birlikte dua ediliyor? Veya verdiği gözleri görmeyen kişinin misali gibi, neden gece olduğunda göremiyor? Tipki gazzali'nin dedigi gibi: nedensellik tabiki vardır ama zorunlu değildir.. Bu islam açısından böyledir. Es'ari'nin kudret doktirini gibi: Allah dilediginde nedensellik ortadan kalkar..
Gazali'nin Nedensellik Eleştirisi Editör Notu:Notu tutmam 1 saat 50 dakikamı aldı her ne kadar notu detaylı tutsamda video dikkatli dinlenilmediği sürece notumda ki kavramlar havada kalacak bir bağlama oturmayacaktır. Editör Notu 2:Determinizm ve Sünnettulah Kavramlarına çok atıf vardı bende bundan dolayı notun sonuna Determinizm(Wikipedia) ve Sünnettulah(İslam Ansiklopedisi) kavramlarına bu kaynaklardan küçük bir not hazırladım önce bu iki maddenin kaynaklarından giriş seviyesinde okunup videonun izlenmesi videodan istifadeyi arttıracaktır. İyi okumalar... *İslam dünyasının geri kalma sebebi olarak gösterilir. *Sebeplilik meselesinin kökeni Aristoteles'e dayanıyor.(4 neden) *Sebepilikten yola çıkarak Doğada ki determinizm varsayılır ve bu gözlemlenmeye çalışılır. *Doğada determinist yasaların varsayılması bilim yapabilmenin ilk ve en önemli koşuludur. *Doğada her şeyin bir sebep ve sonucu var ise ve bu zorunlu ise o zaman Tanrı alemde ne yapar?Tanrı alemdeki faaliyetini nasıl yürütür?(Teoloji-Bilim alanının temel sorularından) *Gazali bir Eşaridir ve Eşarilere göre Tanrı'nı iradesi ve kudreti sınırlandırılamaz.Hiçbir şey Tanrı'yı sınırlandıramaz.(Tanım olarak da sınırlandıramaz.) *Gazali'nin tezi: Tanrı doğal yasalara mahkum değildir.Aslında bu yasalar arasında da zorunlu bir sebep sonuç ilişkisi de yoktur. Bu tezin temel nedeni: 1.İşariliğin Kudret ve İrade Anlayışı 2.Mucizelere yer açma girişimi 3.Tanrı'nın aleme geçiçi değil daimi etkin faili olduğunu açıklamak *Sebep sonuç ilişkisi zorunlu olduğu zaman Tanrı alemde daimi olmuyor sistemi kuruyor ve dışarda duruyor gibi duruyor. *Nedensellik meselesinde Filozofları fasıklıkla suçlar.(17-3) *Maddeler arasında nedensellik gibi gözüken şey bize göre zorunlu değildir. *Gözleme dayalı bütün bilimlerde nedenselliğin zorunlu olmadığını savunur. *Sebep ile sebepli arasındaki ilişki zorunlu ve değişmez olmayıp Allah'ın ezeli taktiri gereği bunların birbiri ardında yaratılmasından kaynaklanmaktadır. *Nedensellik Allah'ın olayları birbiri ardınca yaratmasından ibarettir. *Gazali evrenin Determinist yasalarını reddedecek. *'İslam dünyasında akli ilimlerde ve doğa bilimlerinde gerilemenin nedeni' olarak Gazali'nin bu pasajları gösterilir. *Temel sorun: 'Madem her şeye Allah müdahele ediyor o zaman neden bilimsel araştırma yapalım ki?' *İbn-i Sina bu nedenselliğin temelinde gözlemin olduğunu söylüyor.(Her seferinde Ateş pamuğu yakar.) *'Bu gözlem(Ateşin pamuğu yakması) yanmanın ateşin dokunmakla meydana geldiğini gösterir ancak ateş sebebiyle gerçekleştiğini göstermez çünkü yanmanın Allah'tan başka bir sebebi yoktur.Zira Hayvan spermasından ruh ile idrak ve hareket güçlerinin birleşmesinin sıcaklık-soğukluk-yaşlık ve kurulukta sınırlı tabi güçlerden doğmadığında ihtilaf yoktur.(Hayvandan sperm oluşuyor fakat hayvandaki ruhsal güçlerin beden ile ne alakası var.)' *Bir şeyle aynı anda birlikte bulunmak onun o şey sebebiyle meydana geldiğini göstermez.' *Mucizeler tabiatın olağan işleyişi değil zaten.Mucizeler tabiat yasalarının ihlalidir. *Maturidiler işari doktrine karşı Tanrı'da hikmetin kudreti sınırlandırdığını söylerler. *Bu suçlamalar meseleyi yanlış göstermemeli İbni Sina materyalist değildir. *Ateş pamuğa dokunduğunda pamuğu yakan Allah ise o zaman yakmamasını da sağlayabilir. Bu iddia tabiattaki düzeni bozuyor pamuk bazen yanıyor bazen yanmıyor o zaman işte İbni Rüşd Eleştirisi burada başlatacaktır. *İbni Rüşd Gazali'nin bu tutumu için bizde 2 tehlikeli sonucu olur diyecek: 1.Nesnelerin türsel özelliğini yıkar geçer. 2.Doğa yasalarında sabit gerçekliğin reddi Doğa Bilimlerinin reddini gerektirir. *Gazali:'Biz sebepliliği kabul ediyoruz fakat bu zorunluluğu reddediyoruz.' *Mucizeler asli ve itikadi bir problem değildir,İmanın şartlarından değildir. *İşari Kelam'da evren anlık yaratılır oysa felasifede Genel bir denklem ve düzlemde yaratılmış ve zorunlu sebep sonuç ilişkilerinde evren yaratılmıştır. *Kelamcıların felsefefenin evren tasavvuruna karşı çıkmasında İşariler->Tanrı'nın kudretinin ve İradesinin sınırlandırılamaması Mutezile->Allah'ın evrende daimi oluşu bu sebepler etkili olmuştur. *Gazali yanlış anlaşılıyor Gazali evrendeki sebep sonuç ilişkisini reddetmiyor evrendeki sebep sonuç ilişkisinin zorunluluğunu reddediyor. *Rene Descartes:'Tanrı'nın bana verdiği güvence ile doğa yasalarında size bir istikrar vadediyorum.' *Şayet sebep ve sonuç arasında zorunlu bir ilişki yoksa bu durumda evrenin varlığından ve değişmez bir evrensel düzenden nasıl söz edeceğiz?Hatta siz bundan sonra alemden hareketle Tanrı'nın varlığını nasıl temellendireceksiniz(Nizam-Gaye Delili)? -İbn Rüşd *'Sebepliliğin reddi demek bilginin ve bilimin inkarı demektir.' -İbn Rüşd *Bugün Kuantum Fiziğinin geldiği noktada evrende ki sebepliliği ciddi şekilde tartışmaya açmıştır.(Tanecik-Dalga mı?)
********************Wikipedia-Determinizm: -Determinizm, belirlenircilik, gerekircilik veya belirlenimlilik evreninin işleyişinin, evrende gerçekleşen olayların çeşitli bilimsel yasalarla, örneğin fizik yasaları ile, belirlenmiş olduğunu ve bu belirlenmiş olayların gerçekleşmelerinin zorunlu olduğunu öne süren öğretidir. Yani öğretiye göre her şey belirlenmiştir ve değişmesi mümkün değildir. Bu görüş başta ahlak felsefesi olmak üzere felsefenin çeşitli dallarının uğraş ve çalışma alanına bir görüştür. Ahlak felsefesindeki "İnsan ahlaki eylemde bulunurken özgür müdür?" sorusunu yanıtlamaya çalışır. -Evrende bir düzen vardır ve nedenler-sonuçlar bu düzen içerisinde işler. Bu düzen çözüldüğünde nedenler ve sonuçların açıklanıp daha sonra gelişecek olayların bilgisini elde etmek mümkün olacaktır. -Yeniçağ'da mekanikçi anlayış determinizmden beslenecektir. Çünkü mekanik ilişkilerin kesinliği evrendeki düzeni açıklamaktadır. *******************İslam Ansiklopedisi-Sünnetullah Kavramı -Sözlükte “bir şeyi açıklığa kavuşturmak, iyi veya kötü yeni bir yöntem ortaya koymak” anlamındaki senn kökünden türeyen sünnet ile lafza-i celâlden oluşan sünnetullāh terkibi “Allah’ın koyduğu kanun, nizam” demektir. Sünnet ve Allah kelimeleri Câhiliye döneminde bilinmekle beraber (Lisânü’l-ʿArab, “snn” md.; Izutsu, s. 89) sünnetullah Kur’an’a has bir tabirdir. Kur’an’da sünnet kelimesindeki “sürekli, düzenli ve özgün uygulama” anlamı Allah’a nisbet edilmek suretiyle Allah’ın yaratma ve yönetmesinde öteden beri süregelen ve değişmeyen uygulamasının bulunduğuna işaret edilmiştir. -Sünnet kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de ikisi çoğul olmak üzere (sünen) on altı yerde geçer. Bunların dokuzu Allah’a veya O’nun yerini tutan zamire izâfe edilerek “Allah’ın sünneti” mânasını taşır. Diğerleri, “Cenâb-ı Hakk’ın geçmiş ümmetlere veya onlara gönderdiği peygamberlere uyguladığı nizam” anlamındadır (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “snn” md.). Söz konusu âyetlerde peygamberleri yalanlayıp davet ve tebliğlerine olumsuz cevap veren, tabiatın işleyişini düzenleyen ilâhî kanunları aşacak mûcizeler isteyen geçmiş milletleri helâk eden ceza niteliğindeki âdet-i ilâhiyye anlatılmış, bundan son peygambere karşı direnen inkârcıların ibret almalarının gerektiği vurgulanmıştır. Bunun yanında evlenip aile kurma ahkâmından söz eden bazı âyetlerde bunların geçmiş ümmetler ve peygamberler için Allah’ın vazettiği kanun ve hükümler olduğu beyan edilmiştir (en-Nisâ 4/25-26; el-Ahzâb 33/37-38). Sünnetullahın toplum yasaları yerine evrende geçerli olan tabiat kanunları şeklinde açıklanması (Şâmil İslâm Ansiklopedisi, V, 463-465) bu kavramın Kur’an’daki kullanımına uymamaktadır. -İmâdüddin Halîl, sünnetullah kapsamında anlatılan Kur’an kıssalarını “tarihin derinliklerinde yaşanmış tecrübelerden faydalanılarak ortaya konmuş, hayatın zor ve çetin yönlerini gösteren, geleceği belirlemeye yardımcı olan işaret levhaları” diye niteler (İslâm’ın Tarih Yorumu, s. 92). Hikmeti gereği Allah bütün kâinat nizamını bu sünnetler üzerine kurmuştur. -III. (IX.) yüzyıldan itibaren felsefenin İslâm dünyasına girmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni problemlerin başında varlık meselesi yer alıyordu. Ontolojide var oluşu kadar işleyişi de önemli sayılan âlemin sahip olduğu düzenin mekanik ve determinist kanunlara tâbi olup olmadığı, tâbi değilse ondaki nizam ve sürekliliğin nasıl açıklanacağı felsefecilerle kelâmcılar arasında tartışılan meselelerden birini teşkil etmiştir. Kelâmcılar, deizme götüreceği endişesiyle söz konusu işleyişin belirlenmiş (determiné) olmadığını söyleyip bu konuda âdet kelimesini kullanmış, böylece literatüre sünnetullah ile eş anlamlı olarak “âdetullah” tabiri girmiştir. Âdetullah, tabiat kanunlarının zorunluluğunu gerektirmediği ve tabiat üstü bir iradeyi çağrıştırdığı için mûcizeye imkân sağlıyordu. -Aydınlanma dönemi ve sonrasındaki felsefî eğilimlerin, özellikle XIX. yüzyılın sonlarına doğru pozitivizmin determinizmi öne çıkaran evren tasavvuru üzerine müslüman âlimler sünnetullah ve fıtrat terimlerini tekrar gündeme getirmişlerdir. -Kur’an’da hem tabii varlıklar hem tarihte vuku bulmuş hadiseler alanında geçerli olan ilâhî kanunlara vurgu yapılır ve her iki konuda da sistemin belli bir düzen ve kural çerçevesinde işlediği belirtilir. Fertlerin yaşaması ve ölümü için biyolojik kanunlar bulunduğu gibi toplumların yaşaması ve helâki için de sosyal kanunlar vardır. Ancak bu kanunlar zorunlu olmayıp Cenâb-ı Hakk’ın iradesine bağlıdır. Kur’an’da tabiat kanunları ile sosyal kanunlar arasında bağ kurularak sosyal kanunlara uyulmaması halinde tabiat kanunlarının devreye girip helâki hazırladığına işaret edilir. Hz. Nûh’tan itibaren birçok kavmin tûfan, deprem, kasırga ve denizde boğulma gibi âfetlerle helâk edildiği anlatılır. -Doğuştan medenî bir varlık olan insan için belirlenmiş sosyal kanunlar (sünnetullah) vardır. Kur’an’da bu kanunlar geçmiş milletlerin başından geçen olaylarla ortaya konmakta, peygamberlerin bu yasaları öğretmek için gönderildiğini, bunlara göre yaşayan toplulukların mutluluğa erdiğini, kanunları çiğneyenlerin ise yok olup gittiğini haber vermektedir.
İbni Sinan'ın gazaliyi anlamamasının sebebi gazalinin ilmi derinliğini kavramadigindandir Gazali özetle Allah'ın yaratma si sinirlandirilamayacagini ve Allah'ın yaratma işini bir düzen içerisinde belirli hikmetlereatuf olarak tercih ettiği ni anlatıyor aynı meselei Risale-i nurda bediuzzamanda anlatıyor ayrıca gazalinin sözlerinden gelişmeye ve bir şeyler üretmeye karşı olduğu sonucu çıkmaz Gazali diyorki bana her an her şeyi Allah'ın yarattığı suuruylada labaratuvar girip çalışıp insanlığa hizmet edebilirsiniz
Salam hocam bir dersinizde akil ve vahiy iliwkisi uzzerine konuwtunuz.Cok ciddi bir sorun gibi gorunuyor islam dunyasinda.Sorunlardan biri de bir meselede bir alim yorumluyorda diger ekol temsilcilerin o ayenin kesin hokm verdyini onin yorumlana bilmeyeceyni diyor.Bu serhedler nasil çizilir?
@@Philosophic_Us birde ibn sina evrenin baslangictan movcut oldugunu ve bedenen dirilmeyeceymizi ve Allahin cuzi weylerri bilmesi hangi gerekçelere d dayanarak soylediyine dair bir vidyo hazirlasaniz seviniriz
Bir husus da hocam hz.omer bilyoruz bowanmayla ilglili duruma gore ictihat etmiw ve bu kanun uygulanmis fakat bu nasil desem Allahin koydugu kanuna haykiri deyilmi.Allah hukum endirmiwse nasil olyor bu hukim bezi nedenlere gore deyiwiyor yani halal oldugu halda kadin hz.omerin ictihadiyla bowanmiw sayiliyor.
Sanıyorum atom altı parçacıkların hareketleri de tahmin edilebilir, Henüz bilim nedenselliğini açıklayamıyor bu hareketlerin fakat öngörebiliyor, örneğin kuantum bilgisayarları ya da kuantum radar projeleri atom altı parçacıkların hareketlerinin yordanmasıyla yapılmakta.
@@Philosophic_Us hocam yanlış anlamayın kafam almadığı için soruyorum. Bilim insan dna sındaki dizilim ile ağaç dna sındaki dizilimi gözlemleyerek birinin insan birinin ağaç olduğunu gözlemleyebiliyor. Benim anlamadığım bu dizilimler bir insanın veye bir ağacın özelliklerini nasıl gösterebilir? Ya da canlıların dna sı özelliklerinin nedenimi dir?
@@dursunimar1025 değerli Dursun hocam açıkçası bu doğrudan genetik biliminin alanı. Kişisel okumalarım ile belirli ve sınırlı bir bilgim var ama açıklama yetkinliğine sahip değilim. Uzmanlık alanım değil. Saygılar
Herşeyi her an yaratmakta olan Allah o an adetini bozuyor ve ateş yakmıyor bu kadar basit bu açıdan bakıldığında insan aklına muhal gelen birçok sorun çözülüyor ilk gelen sebep sonrakine etki etmediğinden dolayı etki eden sebep kuvvet in Allah olduğuna inanıyoruz ay ı her an yaratan ayakta tutan Allah bir an adetini bozup yarılmasına izin veriyor bu bu kadar basit akla imkansız bir mesele değil. Önemli olan nedensellikte hangi açıdan baktigin gerçekten sebepler birbirine sürekli etki mi ediyor yoksa etmeyip her an Allah mı yaratıyor eğer Allahın yarattığına inanıyorsan Allah bir an adetini bozdugunda kıyametin kopması bu kadar basit işte
Sondan başlayalım; Kuantum Fiziği teorisyenlerinden Werner Heisenberg’in sözlerinden: “The law of causality is no longer applied in quantum theory and the law of conservation of matter is no longer true for the elementary particles. Obviously Kant could not have foreseen the new discoveries, but since he was convinced that his concepts would be "the basis of any future metaphysics that can be called science" it is interesting to see where his arguments have been wrong.” Burada W.Heisenberg kuantum teorisinde artık “Nedensellik İlkesi”nin uygulanamayacağını bildiriyor zaten bu fizikte kesinlikten değil olasılıktan bahsedilir..
Gazzâli, nedenselligi doğaya değil Allah'a verdi. Çok büyük bir âlim. Hume ise yanlış eleştiri yaptı. Gün gelecek insanlar akın akın bu fikri benimseyecek.
Hocam ateş pamuğa dokunsa eğer o ortamda oksijen yoksa yine ateşin etkinliği olmaz.Bu iki felsefecinin arasında ki konu; yumurtamı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan gibi geldi bana.
14:51 Hatta burada ben de ekleme yapayım : Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, El Kavlul Fasl'da şunu der : Hatta doğrusu, yanma meydana geldiğinde bunun ateşten olmadığıdır. Çünkü her şeyde hakiki fail Allah'tır ve kâinata ondan başka etki eden yoktur. Gazzâlî gibi düşünüyor, mekanları cennet olsun.
"Yoksa göklerin, yerin ve bu ikisinin arasındakilerin hükümranlığı onlara mı aittir? Öyleyse sebepler içinde (sebepleri kullanarak, göğe) yükselsinler." (Sad\10)
Hocam kalan 16meseleyi de aciklarmisiniz,eskiden arkadaşlarımla okudugumuz kitapları tartışırdık çok verimli olurdu,artık mümkün değil,siz bize bakış açısı oluşturmuş olursunuz
Önemsiz bir düzeltme yapayım sayın Hocam. Konuşmanızın başında örnek verdiğiniz Musa (Musa'nın Hükmü) isimli heykelin malzemesi tunç değil, mermerdir. Roma'daki San Pietro Bazilikasında halen ziyarete açık olan söz konusu eser hakikaten inanılmaz güzellikte ve görülmeye değerdir.
"Yaprağı ayakta tutan dal ama dal yaprak için yaratılmıştır". Buradan bakınca yaratılmışlık noktasında fiziksel nedensellik ile bu bakış açısı çelişmemektedir.
Vallaha kimse kusura bakmasın Gazali iddiasında aşırı haklı. Ona karşı sürülen tezlerden hiçbiri beni tatmin etmedi. Bu güzel video sayesinde de kafam açıldı, evde "eureka eureka" diye bağırarak koşuyorum..
18:20 Gerçekten böyle düşünmenize şaşırdım Gazali Allah ın sonsuz kudretini yuceltiyor Demiyor ki Araştırma sorgulama inceleme Zaten böyle bı vurgu da bulunsa kendisiyle çelişmesi demektir Sen gözlemle incele hatta kalıplar şeklinde tutarlı ölçüler belirle ama asla Allah ın kudretini akıldan çıkarma diyor Kural koyucu yasa belirleyici Sadece Allah tır Kuralı koyan yasayı belirleyen istediği zaman Kuralı da değiştirir Yasayı da değiştirir
18. İzlememde kafamda bişeyler yanmaya başladı. anlatırken aha gazaliyi tufaya düşürdüler diyorum arkasından müthiş bi kontra. Kesinlikle alt edilemeyecek bir adam. Bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz. Saygılar.
Hocam gazzali nin bu kitabını ben okudum, hatta çoğu sayfayı anlayabilmek için 10 kez okudum,üstada hayranım ama konulara bakış açısı bazı yerlerde çok zorlama olmuş,bu hususta bu kadar zorlama olması doğrumu sizce bence sunnetullahi yaratan Allah,çünkü insan sebebe muhtaç,bu sebeblilik olmasa insanların psikolojisi bir yerden sonra kaldırmaz olur
Ateşin pamuğu yakması her zaman yakar mı 1 milyon kere denediniz mi? Fail bakmıyorsunuz arz ve talep şart oluşturuyor yani sebepler oluluyor ama her zaman yakmaz ateş pamuğu tıp bile imkansız denen seyler iyileşiyor insanlar . Ayetullah tır .kuantum fiziği olayına bakarsanız gazalinin hakklı olduğu anlarsınız Ç
tehafütü okumuşsunuz görmüşsünüzdür gazzali sebepliliği inkar etmiyor yoksa aksi takdirde insanların fiilleri olan fıkıh tamamıyla iptal olur mucizeler konusunda zorunlu nedenselliği kabul etmiyor
Niye hala anlayamiyorsunuz ki mutezileye yapilan elestiri akli kullanmalari degil. Akli yanlış yerde haddi olmayan yerde kullanmalari. Maturidi de akli kullanir. Ama vahye ters düşerse aklı birakir. Çünkü akil hataya düşebilir. Yani mutezile hakikati aciklarken salt akli kullanmasi yanlistir. Akıl hakikati aciklayamaz sadefe var olduğunu anlayip itaat edebilir. Fazlasi değildir akıl.
Ben sana hiç katılmıyorum. Mutezile birçok konuda haksız eş'ari ve maturidi mezheplerini birazcık incelersen birçok noktada nakliye çıkarım yaptıklarını görürsün bence
Patladım :D Kesb ve rüyetullahta komik cevaplar geliyor oralardan. Bu arada abdülcebbardan sonra mutezile bitti haberiniz olsun, günümüzde 1 tane mutezile temsilcisi bulamazsınız.
Bence Gazali, İbni Sina’yı bir türlü anlamamış. Gazali’nin dedikleri doğru olabilir ama neyi reddettiği belli değil. Gazali’nin yaptığı şuna benziyor: “Ali okula gitti mi?” Diye sorulan soruya “Ne demek istiyorsun? Ali’nin babası Ahmet’tir” diye cevap vermeye benziyor.
Denizi ikiye ayıran Allah’tır doğrudur. Ama Allah her şeyi hikmetli yapıyor, yani bir sebebe bağlıyor. Sebepler ortadan kaldırabilirdi ama o zaman bizim dünyada ne işimiz var, biz sadece kuklayız
@@ramazanakbulut1153 El cevap: Asaya gerek yok zaten. Asa mı yarıyor koca denizi ikiye? Kulun çalışması cüzi iradesini say ve gayretini sarf etmesi, sebebi işletmesi lazım. Faili hakiki Allah'tır. Kukla değiliz, cüzi iraden var.
Burası cebre bağlanır haberiniz olsun. ayrıca mutlak nedensellik kadar leş bir iddia görmedim. İbn sina baştan zort zaten, heyula-suret savunan adamın neyine saygı duyulur
Gazali nin en büyuk handikapı ilimleri dini ve dini olmayan diye ikiye ayirip dini ilimleri daha önemli görüp diğer ilimleri arızî görmesidir. Halbuki biz bugün fizikle ilgilenmeyi Allah ın ayetlerini okumak olarak görüyoruz.
Hocam öncelikle istifade attım teşekkür ederim şunu kesin olarak belirtmek isterim imam gazali hadisede sebeplerin bir tesiri olmadığını beyan ediyor ama sebepleri terk edin demiyor yani bunu onun yüzünden geri kaldık diye anlamak imama haksızlıktır hatta nedenlere sarılın ama hakiki tesir Allah'ındır sebepler nedenler allahin koyduğu kanunlardir
Konuyu ve İmam-ı Gazali’nin me dediğini pek anlamamışsınız görünüyor, özetle İmam-ı Gazali Vesilecilik bağlamımda nedensellik vardır diyor diğer “Nedensellik” anlayışından farklıdır bu anlayış
Gazali de burda ibnul arabinin velilik nebilikten üstündür yada hallacı mansurun ben hakım sözünün yanlış anlaşıldığı gibi yanlış anlaşılmış. Kişilerin ne demek istediğini iyi anlamak lazım
Sebepleri ve sebepkerin ciddiyetini inkar edersek Allah ın varlığını ispat için tabiattaki Gaye ve Nizam delilini kullanmak saçma olur. Ibn i Rüst kıskıvrak yakalamış.
zorunlu nedensellik başka sebepliliği inkar etmek başka.şöyle söylim dediğin gibi sebepliliği inkar etseydi gazali hudus delilini savunması saçmalık ve abes olurdu. nedensellik konusunda iki tarafın da ilgili kitabına baktım maalesef ibn rüşd gazzaliyi pek anlayamamış özellikle de adet teorisini
Gazali ye şunu sormak isterdim açıkcası neden doğadaki nedensellik konusunda bu kadar şüpheci düşünüyorsunda tanrının herşeye zorunlu olarak neden olduğu konusunda bu kadar septik değilsin bu bi bakıma islam inancınıda çürütmezmi çünkü allahın var olduğunu kabul etsek bile allahın neden olduğunu nerden bileceğiz
Kainat sirlariyla hic bir zaman cozulemeyecek.Evrenin varolusu ve sistematigi insan aklinin cok ustunde.Bilim sistematigi varsayim ve teoriyle acikliyor.Net bir ispat yok.YARATICI ise ben yarattim Külli irade benimdir cüzzi iradenizle beni anlayin ve iman edin diyor.Secim ise insana kaliyor.Sahsen ISLAM i sectim bilim tatmin edici degil.
Anka şöyle: Kainattaki olgular inanılmaz hikmetli ve sanatlı. Haliyle tüm bu sanatı ve hikmeti kaldıracak bir zat lazım. Haliyle olgular oluyor, oldurmaya muktedir biri lazım. İslam bu bakış açısı ile asla ve asla çürümez. Bilakis çok kuvvetli bir dayanak bulur. Allah'ın neden olduğunu faillerin acizligine nispeten ortaya çıkan sanatlardan anlarız. Çünkü bir neden, sonuca yetmiyorsa harici bir neden aranır. Kainattaki olaylarda anlaşılıyor ki bu sonuca yetmez. Demek harici bir neden var.
Ne ile yapılır olayların oluş sıralamasını gözlemleyip aaa bu olay bu aşamalarla gerçekleşiyor o zaman bu olaya etki eden neden olan şey ilk sebeptir diyen inanç sistemindeki bilim naturalizm tanrısıyla mı fizik yapılır 😂
@@hamdidenizci sen Naturalism tanrınla yapmaya devam et knk biz allahla mutluyuz 😃 çift yarık deneyi gazaliyi haklı çıkardı bilim adamlarını klasik fizikçileri manyaga çevirdi yüzyıllardır biz inançsısız tanrı yok diyen ateist ve agnostiklerin de aslında tanrılarının bilim ilahlarına inandıklarını yüzlerine vurdu sen ister fizik yap ister yapma
Bir gönüllü ve ders notları olsa, notlar başa tutturulsa..
Evet güzel olur Üstat.
Transkripsiyon - konuşma metni -var yukarıda.
23:12 Gazali spermdeki gen haritasını iskalamiyor, bu düşüncenizi isabetsiz buldum.
Gazali o spermi atarsın ama sperm süreç neticesinde canlılığın başlangıcı için bir ana özdür lakin idrak akıl düşünme gibi kavramları bu sperme bağlayamazsınız diyor. Çünkü spermin yapısındaki veya ibni Sina diliyle tabiatındaki gözü kulağı vb şeyleri oluşturacak özellikler olsa bile neticeyi bu özellikler belirleyemez, illa ki o özellikleri oraya koyanin yeni bir irade ile neticeyi halk emri vermesi gerekir diyor.
Tıpkı ateş tabiatında yakma özelliği olsa dahi pamuğa yaklaştırılınca yakabilmesi için yak emrinin gelmesi gerekir.
O her an yaratma halindedir (rahman 29)
Birşeyin olmasını dilediğinde ona ol der, oda oluverir (yasin suresi 82)
Vb ayetlerinden çıkarılan manalara göre kâinatı anlayan Gazali
İbni sina ve rüşd e göre isabetlidir.
Konu ayet ve hadis temelli anlaşılırsa daha makul olacak, çünkü konudaki asıl müsebbibul esbab Allah ise onun kelamı üzerinden onu tarif ve tavsif etmek daha isabetli olacaktır
Gazali nedensellik diyor ama mesela ateş i pamuk yakıyor ama maddeler ölyle olduğu içn tam anlamadım biraz açıklasana şey mi hayatın amacı gibi
31:23 Hocam burada aklıma bir şey geldi , saçma da olabilir: Şimdi Tanrıdan zorunlu olarak sudûr yani taşma yolu ile alem meydana gelirse bu Tanrının tabiatından veya doğasından kaynaklanıyor diyorlar ya , aynısını ateş için de düşünmüşlerdi. Yani ateşte doğası tabiatı gereği yakar , yani onda bu özellik var.
Peki, ateş gibi şeyler de Tanrıdan taşmamış mı sonuçta? Yani o Tanrı her şeyin kendisinden taştığı bir şey değil midir ?
O halde şöyle diyebilir miyiz :Aynen Gazzâlî'nin dediği gibi ateşin yakması da Tanrıdan gelir çünkü ateş sonuçta ondan taşmıştır , Tanrının doğasında yakma veya yanma özelliği de bulunmakta sonuçta ki bunu o ateşe versin, yani bu dediklerim mantıklı olur mu sizce?
Hocam bence gazalinin haklılığı yıllar sonra çift yarık deneyinde bizzat ispat edilmiştir. Elektronlar hem dalga hem parçacık ola bilir ve bunu ön göremeyiz.bir olayı gözlemlediğinizde farlı gözlemlemediğinizde tamamen farklı sonuç vere bilir. Adamlar felsefede kuantum mekaniklerine ulaşmılar ama altını dolduracak bilimsel verilere sahip değillerdi.
bugün bakarsak gazali nedensellik konusunda çok daha modern döneme yakındır görüşü
Ama atom altı parçacıkların hareketleri de tahmin edilebilir, Henüz bilim nedenselliğini açıklayamıyor bu hareketlerin fakat öngörebiliyor, örneğin kuantum bilgisayarları ya da kuantum radar projeleri atom altı parçacıkların hareketlerinin yordanmasıyla yapılmakta.
@@frknyldzzzevet öngörülebilir, bu sayede bilim yapılabiliyor. Arkadaşın ifadesi yanlıs olmuş. Ancak zorunlu nedensellik diye birşey hiçbir konuda bilimsel olarak tespit edilemiyor ki tespitide mümkün deil. Şöyle bir durum daha var, fizik kanunları bir zorunluluktur nedensellik vardır iddiasını kısmen çürütüyor. Çünkü, madem zorunluluk, atom altında neden geçersiz? Yani zorunluluksa her yerde ve her zamanda bunun çalışıyor olması gerekir. Atom altında çalışmıyor.
Gazali sebep sonuç ilişkisini tamamıyla reddetmiyor , sebep sonuç ilişkisindeki zorunluluğu reddediyor . Teşekkür ediyorum hocam . İyi bir saptama .
Yorumları okuyunca böyle doğru anlayan sizi ve sizin şahsınızda tüm doğru anlayanları gönülden kutluyorum.🤓🤗
15:08 Bu konuda Emile Saisset, Leibniz , Matematikçi Poincare , Huxley , David Hume , J.Stuart Mill gibileri de tabiat kanunlarının zorunlu olmadığını söyler.
Hatta Leibniz şöyle der : Tabiat kanunları ne Robert Boyle'nin iddia ettiği gibi göreceli, ne de geometri gibi zorunludur .
Yani Tabiat kanunları bunlara göre zorunlu değildir,bilim evet doğayı tabiatı inceler lakin tabiat kanunlarının mekanik bir zorunluluk olduğunu ispat edemez.
Emeğiniz için teşekkür ederim.
Gazali'nin nedensellik eleştirisinin bilimi bitirdiği lafına katılmıyorum. (onu ima edecek birkaç bir şey söylediniz sanırım yanlışım varsa düzeltin.) David Hume da nedensellik eleştirisi yaptı. o Avrupa'da bilimi bitirdi mi ?
Hocam vaktiniz varsa Filozofların Tutarsızlığındaki şu üç meseleyide ele alır mısınız rica etsem.
Kuantum fiziği sebeplerin zorunluluğunu ortadan kaldırıyorsa, Gazali haklı demektir. Gerçi Gazali teolojik endişelerle sebepliliğin zorunluğunu reddediyor ama bence mucizeler kuantum fiziği açısından değerlendirilecek ve incelenecek olursa belki de Gazali yüzde yüz haklı çıkar.
(Kendi kafamdaki özeti yazıyorum)=Gazali bir biri ardınca gerçekleşen olayların , sırf biri diğerinden önce geldiği için önce gelen sebepdir demenin yetersiz olacağını . bu durumun zorunlu olmadığını belirtmiş. Gazali maddeler arasındaki ilişkiyi hiçe saymıyor.gazali burda ateşin yakmayacağını reddetmiyor . gazali bu durumun an ve an Allah sayesinde olduğunu söylüyor. yani nihai sebebin Allah olduğunu belirtiyor.çünkü hayata her anlamıyla materyalist bakan insanlar, pamuk ateş yüzünden yanmıştır burda ateş nihai sebeptir ,biz bu durumu gözlemledik ve asıl sebep budur diyerek Allah ı denklem dışına koyuyorlar yani pamuk yandı çünkü ateş yaktı burda Allaha bir tanrıya gerek yok diyorlar.Gazali bu duruma çok güzel bir eleştiri getirerek. birbiri ardınca gelen durumları(korelasyonları) inceledik diye bunlar birbirinin sebebidir demenin yetersiz olacağını bu durumun objektif değil aksine bir inanç olacağını söylemiş.
Hadi canim,,, kimse bu yetersiz safsatayi anlamamisti zaten sana kadar, butun muammayi cozdun MasALLAH,,,
@@neyapalm969 ya üste demisim zaten kendi kafamdaki özeti yazıyorum diye bilmişlik falan tasladığım yok ya da eureka! diyip gezmiyorumda kendi kendine tribe girmişsin
@@yagzbayazt8031 boş ver takma bu meselenin en rasyonel halini anlatmışsın anlamiyirsa bu onun akilsizligidir.
@@neyapalm969 52dakika video arkadaş sayesinde izlemeyeceğim hemen atlayın her şeye sazan gibi
Aslında Gazali yetersiz olucağını değil, tek sebebin aslında bu olduğunu, gerisinin korelasyon olduğunu söylüyor. Ama korelasyon olduğuna inanmak bilim yapmaya engeldir demiyor. Yani ben pamuğu ateşe atarsam pamuk yanar, çünkü böyle bir korelasyon var, inançsız adamda diyor ki ateşi pamuğa atarsam yanar, çünkü ateşin yakma özelliği var. Simdi pamuğu ateşe atıyoruz ve yanıyor. İnançsız olanın dediği oldu bunu gördük, benim dediğimde oldu bunuda gördük. Yani bilimsel bir tespit yaptık. Ama ateşin yakma özelliği olduğu için mi, yoksa Allah yaktığı için mi bunu tespit edemedik(bilimsel olarak yani). Yani illiyeti ateşe veren bilime neden engel olmuyorda ben engel oluyorum. Bu bir aldatmaca.
Hocam, Gazali'nin yaklaşımı bilimin önünü kapamak yerine bilakis önünü açmıyor mu? Aynı yaklaşımı Kant'da görüyoruz fakat onun için bilimin önü açtı deniliyor. İkisi de maddenin metafizik zorunlulukları üzerinde veya töz ile ilgili spekülasyon üretmenin aklın sınırları dışında olduğunu ortaya koyuyor. Yani tecrübe ettiğimiz zahiri nedenler üzerinden hesap kitap yapalım ama bunları metafiziksel zorunluluklar olarak kabul etmeyelim diyorlar. Günümüz bilimine de baktığımızda ,oluşturulan modeller mutlak metafiziksel hakikatler olarak kabul edilmiyor, işe yaradığı için kullanılıyor.
Fakat bu noktada benim kafa takılan bir soru var. Kant ve Gazali'nin metodunu benimsersek, bizim hak dini bulmamızı sağlayan mantık yürütmeler de boşa çıkmıyor mu ? Nitekim Kant fideist olmuştur. Biz bu görünen evren üzerinden öğrendiğimiz akli çıkarımları metafiziksel alanda kullanamayacaksak , nasıl hak dini ispatlayacağız ? Imam Gazali bu noktada tasavvuf ve sezgileri ön plana çıkarıyor anladığım kadarıyla. Belki de en doğrusu budur. Netice de iyi bir hayat yaşamaya çalışan biri , bir kötülüğü veya yanlışı mantık yürütmeye ihtiyaç duymadan bedihi (apriori) olarak sezer. Metafiziksel hakikatlerin bu yolla bulunması çok bireysel bir metot gibi görünse de aslında çok mantıklı. Bu konuyla ilgili bir video yaparsanız çok iyi olur.
Paylaşımınız için teşekkür ederim. Konunun uzmanı değilim yorumum eksik olabilir. Ancak bu soruyu sizin de dediğiniz gibi Hume da soruyor. Sonrasında Kant buna cevap olarak. Nedenselliğin tanımı gereği doğru olduğu bir nevi apriori bir bilgi olduğu cevabını veriyor. Kant, nedensellik akılcı değil, deneysel değil ama apriori bir nevi iki kere iki dört eder kadar kesin bir bilgi olduğunu söylüyordu. Gazali, filozofların onu mat etmek için matematiğin arkasına saklanacağını söylüyordu. Böylelikle Gazalinin varsayımı doğrulanıyordu. Gazali şuna karşı Matematik gibi keskin bir bilimin arkasına sığınarak, Tıp, Psikoloji, Coğrafya, Biyoloji (alt dalı evrim) gibi bilimlerin de en az matematik kadar keskin olduğunu iddia ederek bilimi Allah’ı inkar etmek için bir enstrüman olarak kullanacaklarından endişe ederek bunları yazıyor. Ne tekim şuanda ateistler dinsiz gibi görünseler de onlar da sorgusuz sualsiz bilimi ilah edinmiş ona tapıyorlar.
Hocam harika vidyo için teşekkür ederim. Bu vidyo içerisinde Gazali'nin felsefesini öğrenmek bana çok ilginç bir zevk verdi ve evde gülüp eğlenmeye başladım buna şahit olan kardeşlerimse okumaktan delirdi gibi benzetmeler yaparak ortamı daha da eğlenceli hale getirdiler. Bu vidyo hayatımda güzel birkaç etki bıraktı birincisi artık Gazali hakkında kafamda çok büyük soru işaretleri yok notlarımı aldım mutluyum. İkincisi ise bilgilenmek hayatım boyunca bana en çok zevk veren şey oldu... Bu zevki küçümsemeyin ömrüm boyunca o anı unutmayacağım...
Biraz uzattığımın farkındayım ancak konu hakkında kaynak fikirleri olan dostlar paylaşırlarsa sevinirim :)
Hocam gazzali'nin dedigi muhtesem aslında. Ameliyat olursunuz ama iyileseceginiz kesin değildir. Eger ameliyat kesin bir iyileşme olsaydı neden her ameliyat olan iyilesmiyor? Neden ameliyatla birlikte dua ediliyor? Veya verdiği gözleri görmeyen kişinin misali gibi, neden gece olduğunda göremiyor? Tipki gazzali'nin dedigi gibi: nedensellik tabiki vardır ama zorunlu değildir.. Bu islam açısından böyledir. Es'ari'nin kudret doktirini gibi: Allah dilediginde nedensellik ortadan kalkar..
Gazali'nin Nedensellik Eleştirisi
Editör Notu:Notu tutmam 1 saat 50 dakikamı aldı her ne kadar notu detaylı tutsamda video dikkatli dinlenilmediği sürece notumda ki kavramlar havada kalacak bir bağlama oturmayacaktır.
Editör Notu 2:Determinizm ve Sünnettulah Kavramlarına çok atıf vardı bende bundan dolayı notun sonuna Determinizm(Wikipedia) ve Sünnettulah(İslam Ansiklopedisi) kavramlarına bu kaynaklardan küçük bir not hazırladım önce bu iki maddenin kaynaklarından giriş seviyesinde okunup videonun izlenmesi videodan istifadeyi arttıracaktır.
İyi okumalar...
*İslam dünyasının geri kalma sebebi olarak gösterilir.
*Sebeplilik meselesinin kökeni Aristoteles'e dayanıyor.(4 neden)
*Sebepilikten yola çıkarak Doğada ki determinizm varsayılır ve bu gözlemlenmeye çalışılır.
*Doğada determinist yasaların varsayılması bilim yapabilmenin ilk ve en önemli koşuludur.
*Doğada her şeyin bir sebep ve sonucu var ise ve bu zorunlu ise o zaman Tanrı alemde ne yapar?Tanrı alemdeki faaliyetini nasıl yürütür?(Teoloji-Bilim alanının temel sorularından)
*Gazali bir Eşaridir ve Eşarilere göre Tanrı'nı iradesi ve kudreti sınırlandırılamaz.Hiçbir şey Tanrı'yı sınırlandıramaz.(Tanım olarak da sınırlandıramaz.)
*Gazali'nin tezi:
Tanrı doğal yasalara mahkum değildir.Aslında bu yasalar arasında da zorunlu bir sebep sonuç ilişkisi de yoktur.
Bu tezin temel nedeni:
1.İşariliğin Kudret ve İrade Anlayışı
2.Mucizelere yer açma girişimi
3.Tanrı'nın aleme geçiçi değil daimi etkin faili olduğunu açıklamak
*Sebep sonuç ilişkisi zorunlu olduğu zaman Tanrı alemde daimi olmuyor sistemi kuruyor ve dışarda duruyor gibi duruyor.
*Nedensellik meselesinde Filozofları fasıklıkla suçlar.(17-3)
*Maddeler arasında nedensellik gibi gözüken şey bize göre zorunlu değildir.
*Gözleme dayalı bütün bilimlerde nedenselliğin zorunlu olmadığını savunur.
*Sebep ile sebepli arasındaki ilişki zorunlu ve değişmez olmayıp Allah'ın ezeli taktiri gereği bunların birbiri ardında yaratılmasından kaynaklanmaktadır.
*Nedensellik Allah'ın olayları birbiri ardınca yaratmasından ibarettir.
*Gazali evrenin Determinist yasalarını reddedecek.
*'İslam dünyasında akli ilimlerde ve doğa bilimlerinde gerilemenin nedeni' olarak Gazali'nin bu pasajları gösterilir.
*Temel sorun:
'Madem her şeye Allah müdahele ediyor o zaman neden bilimsel araştırma yapalım ki?'
*İbn-i Sina bu nedenselliğin temelinde gözlemin olduğunu söylüyor.(Her seferinde Ateş pamuğu yakar.)
*'Bu gözlem(Ateşin pamuğu yakması) yanmanın ateşin dokunmakla meydana geldiğini gösterir ancak ateş sebebiyle gerçekleştiğini göstermez çünkü yanmanın Allah'tan başka bir sebebi yoktur.Zira Hayvan spermasından ruh ile idrak ve hareket güçlerinin birleşmesinin sıcaklık-soğukluk-yaşlık ve kurulukta sınırlı tabi güçlerden doğmadığında ihtilaf yoktur.(Hayvandan sperm oluşuyor fakat hayvandaki ruhsal güçlerin beden ile ne alakası var.)'
*Bir şeyle aynı anda birlikte bulunmak onun o şey sebebiyle meydana geldiğini göstermez.'
*Mucizeler tabiatın olağan işleyişi değil zaten.Mucizeler tabiat yasalarının ihlalidir.
*Maturidiler işari doktrine karşı Tanrı'da hikmetin kudreti sınırlandırdığını söylerler.
*Bu suçlamalar meseleyi yanlış göstermemeli İbni Sina materyalist değildir.
*Ateş pamuğa dokunduğunda pamuğu yakan Allah ise o zaman yakmamasını da sağlayabilir.
Bu iddia tabiattaki düzeni bozuyor pamuk bazen yanıyor bazen yanmıyor o zaman işte İbni Rüşd Eleştirisi burada başlatacaktır.
*İbni Rüşd Gazali'nin bu tutumu için bizde 2 tehlikeli sonucu olur diyecek:
1.Nesnelerin türsel özelliğini yıkar geçer.
2.Doğa yasalarında sabit gerçekliğin reddi Doğa Bilimlerinin reddini gerektirir.
*Gazali:'Biz sebepliliği kabul ediyoruz fakat bu zorunluluğu reddediyoruz.'
*Mucizeler asli ve itikadi bir problem değildir,İmanın şartlarından değildir.
*İşari Kelam'da evren anlık yaratılır oysa felasifede Genel bir denklem ve düzlemde yaratılmış ve zorunlu sebep sonuç ilişkilerinde evren yaratılmıştır.
*Kelamcıların felsefefenin evren tasavvuruna karşı çıkmasında
İşariler->Tanrı'nın kudretinin ve İradesinin sınırlandırılamaması
Mutezile->Allah'ın evrende daimi oluşu
bu sebepler etkili olmuştur.
*Gazali yanlış anlaşılıyor Gazali evrendeki sebep sonuç ilişkisini reddetmiyor evrendeki sebep sonuç ilişkisinin zorunluluğunu reddediyor.
*Rene Descartes:'Tanrı'nın bana verdiği güvence ile doğa yasalarında size bir istikrar vadediyorum.'
*Şayet sebep ve sonuç arasında zorunlu bir ilişki yoksa bu durumda evrenin varlığından ve değişmez bir evrensel düzenden nasıl söz edeceğiz?Hatta siz bundan sonra alemden hareketle Tanrı'nın varlığını nasıl temellendireceksiniz(Nizam-Gaye Delili)?
-İbn Rüşd
*'Sebepliliğin reddi demek bilginin ve bilimin inkarı demektir.'
-İbn Rüşd
*Bugün Kuantum Fiziğinin geldiği noktada evrende ki sebepliliği ciddi şekilde tartışmaya açmıştır.(Tanecik-Dalga mı?)
********************Wikipedia-Determinizm:
-Determinizm, belirlenircilik, gerekircilik veya belirlenimlilik evreninin işleyişinin, evrende gerçekleşen olayların çeşitli bilimsel yasalarla, örneğin fizik yasaları ile, belirlenmiş olduğunu ve bu belirlenmiş olayların gerçekleşmelerinin zorunlu olduğunu öne süren öğretidir. Yani öğretiye göre her şey belirlenmiştir ve değişmesi mümkün değildir. Bu görüş başta ahlak felsefesi olmak üzere felsefenin çeşitli dallarının uğraş ve çalışma alanına bir görüştür. Ahlak felsefesindeki "İnsan ahlaki eylemde bulunurken özgür müdür?" sorusunu yanıtlamaya çalışır.
-Evrende bir düzen vardır ve nedenler-sonuçlar bu düzen içerisinde işler. Bu düzen çözüldüğünde nedenler ve sonuçların açıklanıp daha sonra gelişecek olayların bilgisini elde etmek mümkün olacaktır.
-Yeniçağ'da mekanikçi anlayış determinizmden beslenecektir. Çünkü mekanik ilişkilerin kesinliği evrendeki düzeni açıklamaktadır.
*******************İslam Ansiklopedisi-Sünnetullah Kavramı
-Sözlükte “bir şeyi açıklığa kavuşturmak, iyi veya kötü yeni bir yöntem ortaya koymak” anlamındaki senn kökünden türeyen sünnet ile lafza-i celâlden oluşan sünnetullāh terkibi “Allah’ın koyduğu kanun, nizam” demektir. Sünnet ve Allah kelimeleri Câhiliye döneminde bilinmekle beraber (Lisânü’l-ʿArab, “snn” md.; Izutsu, s. 89) sünnetullah Kur’an’a has bir tabirdir. Kur’an’da sünnet kelimesindeki “sürekli, düzenli ve özgün uygulama” anlamı Allah’a nisbet edilmek suretiyle Allah’ın yaratma ve yönetmesinde öteden beri süregelen ve değişmeyen uygulamasının bulunduğuna işaret edilmiştir.
-Sünnet kelimesi Kur’ân-ı Kerîm’de ikisi çoğul olmak üzere (sünen) on altı yerde geçer. Bunların dokuzu Allah’a veya O’nun yerini tutan zamire izâfe edilerek “Allah’ın sünneti” mânasını taşır. Diğerleri, “Cenâb-ı Hakk’ın geçmiş ümmetlere veya onlara gönderdiği peygamberlere uyguladığı nizam” anlamındadır (M. F. Abdülbâkī, el-Muʿcem, “snn” md.). Söz konusu âyetlerde peygamberleri yalanlayıp davet ve tebliğlerine olumsuz cevap veren, tabiatın işleyişini düzenleyen ilâhî kanunları aşacak mûcizeler isteyen geçmiş milletleri helâk eden ceza niteliğindeki âdet-i ilâhiyye anlatılmış, bundan son peygambere karşı direnen inkârcıların ibret almalarının gerektiği vurgulanmıştır. Bunun yanında evlenip aile kurma ahkâmından söz eden bazı âyetlerde bunların geçmiş ümmetler ve peygamberler için Allah’ın vazettiği kanun ve hükümler olduğu beyan edilmiştir (en-Nisâ 4/25-26; el-Ahzâb 33/37-38). Sünnetullahın toplum yasaları yerine evrende geçerli olan tabiat kanunları şeklinde açıklanması (Şâmil İslâm Ansiklopedisi, V, 463-465) bu kavramın Kur’an’daki kullanımına uymamaktadır.
-İmâdüddin Halîl, sünnetullah kapsamında anlatılan Kur’an kıssalarını “tarihin derinliklerinde yaşanmış tecrübelerden faydalanılarak ortaya konmuş, hayatın zor ve çetin yönlerini gösteren, geleceği belirlemeye yardımcı olan işaret levhaları” diye niteler (İslâm’ın Tarih Yorumu, s. 92). Hikmeti gereği Allah bütün kâinat nizamını bu sünnetler üzerine kurmuştur.
-III. (IX.) yüzyıldan itibaren felsefenin İslâm dünyasına girmesiyle birlikte ortaya çıkan yeni problemlerin başında varlık meselesi yer alıyordu. Ontolojide var oluşu kadar işleyişi de önemli sayılan âlemin sahip olduğu düzenin mekanik ve determinist kanunlara tâbi olup olmadığı, tâbi değilse ondaki nizam ve sürekliliğin nasıl açıklanacağı felsefecilerle kelâmcılar arasında tartışılan meselelerden birini teşkil etmiştir. Kelâmcılar, deizme götüreceği endişesiyle söz konusu işleyişin belirlenmiş (determiné) olmadığını söyleyip bu konuda âdet kelimesini kullanmış, böylece literatüre sünnetullah ile eş anlamlı olarak “âdetullah” tabiri girmiştir. Âdetullah, tabiat kanunlarının zorunluluğunu gerektirmediği ve tabiat üstü bir iradeyi çağrıştırdığı için mûcizeye imkân sağlıyordu.
-Aydınlanma dönemi ve sonrasındaki felsefî eğilimlerin, özellikle XIX. yüzyılın sonlarına doğru pozitivizmin determinizmi öne çıkaran evren tasavvuru üzerine müslüman âlimler sünnetullah ve fıtrat terimlerini tekrar gündeme getirmişlerdir.
-Kur’an’da hem tabii varlıklar hem tarihte vuku bulmuş hadiseler alanında geçerli olan ilâhî kanunlara vurgu yapılır ve her iki konuda da sistemin belli bir düzen ve kural çerçevesinde işlediği belirtilir. Fertlerin yaşaması ve ölümü için biyolojik kanunlar bulunduğu gibi toplumların yaşaması ve helâki için de sosyal kanunlar vardır. Ancak bu kanunlar zorunlu olmayıp Cenâb-ı Hakk’ın iradesine bağlıdır. Kur’an’da tabiat kanunları ile sosyal kanunlar arasında bağ kurularak sosyal kanunlara uyulmaması halinde tabiat kanunlarının devreye girip helâki hazırladığına işaret edilir. Hz. Nûh’tan itibaren birçok kavmin tûfan, deprem, kasırga ve denizde boğulma gibi âfetlerle helâk edildiği anlatılır.
-Doğuştan medenî bir varlık olan insan için belirlenmiş sosyal kanunlar (sünnetullah) vardır. Kur’an’da bu kanunlar geçmiş milletlerin başından geçen olaylarla ortaya konmakta, peygamberlerin bu yasaları öğretmek için gönderildiğini, bunlara göre yaşayan toplulukların mutluluğa erdiğini, kanunları çiğneyenlerin ise yok olup gittiğini haber vermektedir.
Bun yazınızı nasıl döküman olarak alabilşrşm
Emeğin için teşekkür ederim adı olmayıp namı olan kardeşim. Vaktin olursa sana kahve söylemek isterim 😎🤗
Ağzına yüreğine sağlık hocam
İbni Sinan'ın gazaliyi anlamamasının sebebi gazalinin ilmi derinliğini kavramadigindandir Gazali özetle Allah'ın yaratma si sinirlandirilamayacagini ve Allah'ın yaratma işini bir düzen içerisinde belirli hikmetlereatuf olarak tercih ettiği ni anlatıyor aynı meselei Risale-i nurda bediuzzamanda anlatıyor ayrıca gazalinin sözlerinden gelişmeye ve bir şeyler üretmeye karşı olduğu sonucu çıkmaz Gazali diyorki bana her an her şeyi Allah'ın yarattığı suuruylada labaratuvar girip çalışıp insanlığa hizmet edebilirsiniz
sen yanmassan ben yanmassam nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?
Gazalinin Nedensellik düşüncesi teolojik bir nedene bağlanmamış olsa kismen bazı yerlerde günümüzdeki kuantum fiziğine benzemiyormu sizce?
Emeğinize sağlık hocam, çok detaylı ve anlaşılır olmuş. 🙏🏻
Hocam atla eşeğin çiftleşmesi sonucu katırın olması gibi olamaz mı verdiğiniz buğday arpa örneğinde
Paylaştığım tezlerin ve tez sunumlarının linklerini de paylaşmıştım ancak o yorumlar otomatikman kaldırılmış görünüyor
Hocam çok güzel dediniz türler varlıklarını kaybeder ama onu dönüştürdüğü gibi türlerin korumasını yine sağlayamaz mı
Kuantum fiziğinin temelini Gazali atmıştır diye de bir sonuç çıkartabiliriz sanırım.
Salam hocam bir dersinizde akil ve vahiy iliwkisi uzzerine konuwtunuz.Cok ciddi bir sorun gibi gorunuyor islam dunyasinda.Sorunlardan biri de bir meselede bir alim yorumluyorda diger ekol temsilcilerin o ayenin kesin hokm verdyini onin yorumlana bilmeyeceyni diyor.Bu serhedler nasil çizilir?
Metot farklılığı. Din, bilim ve felsefe farklı metotlara sahip. Bu sebeple sizleryenş yorum yöntemleri geliştireceksiniz 🤗
@@Philosophic_Us peki nasil bileceyiz Allahin merami nedir.Yani peygemberimiz ve sehabeler her hangi metod koymublarmi?
@@Philosophic_Us birde ibn sina evrenin baslangictan movcut oldugunu ve bedenen dirilmeyeceymizi ve Allahin cuzi weylerri bilmesi hangi gerekçelere d dayanarak soylediyine dair bir vidyo hazirlasaniz seviniriz
@@ayxansadqov2433 bahsettiğin videoları çektim. Farabi ve İbn Sina ile ilgili çektiğim videolara bakabilirsin.
Bir husus da hocam hz.omer bilyoruz bowanmayla ilglili duruma gore ictihat etmiw ve bu kanun uygulanmis fakat bu nasil desem Allahin koydugu kanuna haykiri deyilmi.Allah hukum endirmiwse nasil olyor bu hukim bezi nedenlere gore deyiwiyor yani halal oldugu halda kadin hz.omerin ictihadiyla bowanmiw sayiliyor.
Sanıyorum atom altı parçacıkların hareketleri de tahmin edilebilir, Henüz bilim nedenselliğini açıklayamıyor bu hareketlerin fakat öngörebiliyor, örneğin kuantum bilgisayarları ya da kuantum radar projeleri atom altı parçacıkların hareketlerinin yordanmasıyla yapılmakta.
Teşekkürler hocam, çok istifadeli bir çalışma olmuş.
Çifte yarın deneyinin İmam gazali'nin dedikleri ile tamamen ölçmesi de ayrı bir ayrı bir göstergesidir İmam gazali'nin çok büyük bir âlim olduğunu
03.45 michalonge’nin yaptığı heykel Musa heykeli değil Davud Heykeli
Teşekkür ederim Eyüp Bey. Ancak Mikelanjın Musa'nın Hükmü isimli bir heykelide var. Ben çok severim. Sağlıcakla..
Hocam ağaç tohumunda veya insan sperminde ki insanın veye ağacın özelliklerini nasıl gösterbilirsiniz?
Genetik kodları olarak evet
@@Philosophic_Us hocam yanlış anlamayın kafam almadığı için soruyorum. Bilim insan dna sındaki dizilim ile ağaç dna sındaki dizilimi gözlemleyerek birinin insan birinin ağaç olduğunu gözlemleyebiliyor. Benim anlamadığım bu dizilimler bir insanın veye bir ağacın özelliklerini nasıl gösterebilir? Ya da canlıların dna sı özelliklerinin nedenimi dir?
@@dursunimar1025 değerli Dursun hocam açıkçası bu doğrudan genetik biliminin alanı. Kişisel okumalarım ile belirli ve sınırlı bir bilgim var ama açıklama yetkinliğine sahip değilim. Uzmanlık alanım değil. Saygılar
@@Philosophic_Us hocam değerli vaktinizi ayırıp cevap verdiğiniz için teşekkür ederim.
Hocam selamlar,İbn Rüşt okumaya hangi kitaptan başlamalıyım bir kitap tavsiyesi verir misiniz?
Merhabalar, İbn Rüşd okumaya 1) Hüseyin Sarıoğlu, İbn Rüşd ve Felsefesi, arkasından 2) Faslü'l Makal..
18.12 inci dakika da söylediği cümleler.... Peki ne olacak o zaman
Hocam konuşmanızın sonuna kadar kuantum fiziğinin determinist yaklaşıma getirdiği çaresizliği düşünüp Gazali'ye hak verdim.
Değerli Muhammad Ali Gazali ve Kuantum fiziği arasında ilişki kurmak anakronik bir okuma olur kanaatindeyim. Saygılar
Hz İbrahim'i ateşin yakmayışı? Bütün sebepler mevcutken.
Herşeyi her an yaratmakta olan Allah o an adetini bozuyor ve ateş yakmıyor bu kadar basit bu açıdan bakıldığında insan aklına muhal gelen birçok sorun çözülüyor ilk gelen sebep sonrakine etki etmediğinden dolayı etki eden sebep kuvvet in Allah olduğuna inanıyoruz ay ı her an yaratan ayakta tutan Allah bir an adetini bozup yarılmasına izin veriyor bu bu kadar basit akla imkansız bir mesele değil. Önemli olan nedensellikte hangi açıdan baktigin gerçekten sebepler birbirine sürekli etki mi ediyor yoksa etmeyip her an Allah mı yaratıyor eğer Allahın yarattığına inanıyorsan Allah bir an adetini bozdugunda kıyametin kopması bu kadar basit işte
Sondan başlayalım; Kuantum Fiziği teorisyenlerinden Werner Heisenberg’in sözlerinden: “The law of causality is no longer applied in quantum theory and the law of conservation of matter is no longer true for the elementary particles. Obviously Kant could not have foreseen the new discoveries, but since he was convinced that his concepts would be "the basis of any future metaphysics that can be called science" it is interesting to see where his arguments have been wrong.” Burada W.Heisenberg kuantum teorisinde artık “Nedensellik İlkesi”nin uygulanamayacağını bildiriyor zaten bu fizikte kesinlikten değil olasılıktan bahsedilir..
Gazzâli, nedenselligi doğaya değil Allah'a verdi. Çok büyük bir âlim. Hume ise yanlış eleştiri yaptı. Gün gelecek insanlar akın akın bu fikri benimseyecek.
Muhtesemdi👏👌
Hocam ateş pamuğa dokunsa eğer o ortamda oksijen yoksa yine ateşin etkinliği olmaz.Bu iki felsefecinin arasında ki konu; yumurtamı tavuktan çıkar, tavuk mu yumurtadan gibi geldi bana.
Oksijen yoksa ateş zaten olmaz
İnanan birisi için zaten ortada sorun diye birşey yok. İnanmayan birisi için bunların hiçbir önemi yok..?
14:51 Hatta burada ben de ekleme yapayım : Şeyhülislam Mustafa Sabri Efendi, El Kavlul Fasl'da şunu der : Hatta doğrusu, yanma meydana geldiğinde bunun ateşten olmadığıdır. Çünkü her şeyde hakiki fail Allah'tır ve kâinata ondan başka etki eden yoktur.
Gazzâlî gibi düşünüyor, mekanları cennet olsun.
Hocam Gazzali'nin Tehafütül Felâsife adlı eserini you toube ortamında okusanız muhteşem olur.Bu eseri şu an internette okuyan yok.😊
Gerçekten çok güzel olur. Özellikle tartışmalı meseleleri .
Bu gün bilimlerin temellerini neden sonuç veya sebeb sonuç olur.ders kitaplarında görürsünüz.
"Yoksa göklerin, yerin ve bu ikisinin arasındakilerin hükümranlığı onlara mı aittir? Öyleyse sebepler içinde (sebepleri kullanarak, göğe) yükselsinler." (Sad\10)
Mükemmel.
Karl Popper'in yanlışlanabilir bilim anlayışına benziyor aslında nedenselliğin reddi
Hocam kalan 16meseleyi de aciklarmisiniz,eskiden arkadaşlarımla okudugumuz kitapları tartışırdık çok verimli olurdu,artık mümkün değil,siz bize bakış açısı oluşturmuş olursunuz
Mesele harika
Siz de harika anlattiniz
Tesekkurler
Önemsiz bir düzeltme yapayım sayın Hocam. Konuşmanızın başında örnek verdiğiniz Musa (Musa'nın Hükmü) isimli heykelin malzemesi tunç değil, mermerdir. Roma'daki San Pietro Bazilikasında halen ziyarete açık olan söz konusu eser hakikaten inanılmaz güzellikte ve görülmeye değerdir.
Teşekkür ederim Murat bey. Çok naziksiniz.
"Yaprağı ayakta tutan dal ama dal yaprak için yaratılmıştır". Buradan bakınca yaratılmışlık noktasında fiziksel nedensellik ile bu bakış açısı çelişmemektedir.
Tanrı nın bana verdiği güvenceyle doğa yasalarında size bir güvence vadediyorum.
Decart.
Dönüm noktası niteliğinde bir söz.
Çok güzel anlatmışsınız hocami teşekkürler
24:05 Gazali sadece cahillere kelime oyunu, demagoji yaparak ün kazanmış birisi. Şu verdiği örneğin basitliğine sığlığına bakar mısınız?!
Mezkur konuyu youtube da derli toplu anlatan bir anlatı 👍
alternatif akım her zaman vardır sadece biz nasıl algılayosak bize göre o doğrudur
Vallaha kimse kusura bakmasın Gazali iddiasında aşırı haklı. Ona karşı sürülen tezlerden hiçbiri beni tatmin etmedi. Bu güzel video sayesinde de kafam açıldı, evde "eureka eureka" diye bağırarak koşuyorum..
Al benden de o kadar. Verilen karşı cevaplar çok komik.
18:20 Gerçekten böyle düşünmenize şaşırdım
Gazali Allah ın sonsuz kudretini yuceltiyor
Demiyor ki
Araştırma
sorgulama
inceleme
Zaten böyle bı vurgu da bulunsa kendisiyle çelişmesi demektir
Sen gözlemle incele hatta kalıplar şeklinde tutarlı ölçüler belirle ama asla Allah ın kudretini akıldan çıkarma diyor
Kural koyucu yasa belirleyici Sadece Allah tır
Kuralı koyan yasayı belirleyen istediği zaman
Kuralı da değiştirir
Yasayı da değiştirir
Gazali nedenselliği değil nedenselliğin zorunluluğunu red ediyor demiştiniz derste sayın hocam
Evet burada öyle diyorum
@@Philosophic_Us dinledim sayın hocam videonun sonunda da öyle demişsiniz aynen
Kuantum fizigi gazaliyi hakli cikardi ozellikle çift yarık deneyi. Görmek istemeyip inad edenler hariç
Teşekkürler,aydınlatıcı bir video olmuş.
18. İzlememde kafamda bişeyler yanmaya başladı. anlatırken aha gazaliyi tufaya düşürdüler diyorum arkasından müthiş bi kontra. Kesinlikle alt edilemeyecek bir adam. Bilmiyorum siz ne düşünüyorsunuz. Saygılar.
Hocam gazzali nin bu kitabını ben okudum, hatta çoğu sayfayı anlayabilmek için 10 kez okudum,üstada hayranım ama konulara bakış açısı bazı yerlerde çok zorlama olmuş,bu hususta bu kadar zorlama olması doğrumu sizce bence sunnetullahi yaratan Allah,çünkü insan sebebe muhtaç,bu sebeblilik olmasa insanların psikolojisi bir yerden sonra kaldırmaz olur
Ateşin pamuğu yakması her zaman yakar mı 1 milyon kere denediniz mi? Fail bakmıyorsunuz arz ve talep şart oluşturuyor yani sebepler oluluyor ama her zaman yakmaz ateş pamuğu tıp bile imkansız denen seyler iyileşiyor insanlar . Ayetullah tır .kuantum fiziği olayına bakarsanız gazalinin hakklı olduğu anlarsınız
Ç
Karl Popper'in ve Paul Feyerabend'in bilim felsefesine dair görüşlerine bakabilirsiniz daha anlaşılır kılınması için
@@alie3616 tür herhalde,bu gün yüksek lisans bilim felsefesi dersinde Karl Popper ı işledik.. gelecek konu Feyerabend, tavsiye için teşekkürler
@@semrasahin2817 bir yıl önceki yorumunuza tevafuk olmuş. Derste hoca nedenselliğe değindi mi peki?
tehafütü okumuşsunuz görmüşsünüzdür gazzali sebepliliği inkar etmiyor yoksa aksi takdirde insanların fiilleri olan fıkıh tamamıyla iptal olur mucizeler konusunda zorunlu nedenselliği kabul etmiyor
Muhterem Hasan Hoca yeni bilgi videolarınızı beklemekteyim.
Hocam bu hususlarda mutezilenin üstüne çok fazla gelindiğini düşünüyorum,Allahın kullan dediği aklı mutezile kullanıyor bir çok hususta mutezile haklı
Niye hala anlayamiyorsunuz ki mutezileye yapilan elestiri akli kullanmalari degil. Akli yanlış yerde haddi olmayan yerde kullanmalari. Maturidi de akli kullanir. Ama vahye ters düşerse aklı birakir. Çünkü akil hataya düşebilir. Yani mutezile hakikati aciklarken salt akli kullanmasi yanlistir. Akıl hakikati aciklayamaz sadefe var olduğunu anlayip itaat edebilir. Fazlasi değildir akıl.
Güldürdün
Ben sana hiç katılmıyorum. Mutezile birçok konuda haksız eş'ari ve maturidi mezheplerini birazcık incelersen birçok noktada nakliye çıkarım yaptıklarını görürsün bence
Patladım :D Kesb ve rüyetullahta komik cevaplar geliyor oralardan. Bu arada abdülcebbardan sonra mutezile bitti haberiniz olsun, günümüzde 1 tane mutezile temsilcisi bulamazsınız.
@@asharikalamEhli Sünnetten de sanırsam Rüyetullah'ı reddeden var .
Bence Gazali, İbni Sina’yı bir türlü anlamamış. Gazali’nin dedikleri doğru olabilir ama neyi reddettiği belli değil.
Gazali’nin yaptığı şuna benziyor:
“Ali okula gitti mi?” Diye sorulan soruya
“Ne demek istiyorsun? Ali’nin babası Ahmet’tir” diye cevap vermeye benziyor.
İbni Sina şunu deseydi keşke:
“Madem ki denizi Allah ikiye ayırıyor, o zaman Musa’nın asasına ne gerek vardı”
Denizi ikiye ayıran Allah’tır doğrudur. Ama Allah her şeyi hikmetli yapıyor, yani bir sebebe bağlıyor. Sebepler ortadan kaldırabilirdi ama o zaman bizim dünyada ne işimiz var, biz sadece kuklayız
@@ramazanakbulut1153 hikmet diyerek Allaha zorunluluk atfediyor sun tamam o zaman hz. İsanın babasız yaratılmasında ki hikmet nedir?
@@ramazanakbulut1153 El cevap: Asaya gerek yok zaten. Asa mı yarıyor koca denizi ikiye? Kulun çalışması cüzi iradesini say ve gayretini sarf etmesi, sebebi işletmesi lazım. Faili hakiki Allah'tır. Kukla değiliz, cüzi iraden var.
Burası cebre bağlanır haberiniz olsun. ayrıca mutlak nedensellik kadar leş bir iddia görmedim. İbn sina baştan zort zaten, heyula-suret savunan adamın neyine saygı duyulur
Gazali nin en büyuk handikapı ilimleri dini ve dini olmayan diye ikiye ayirip dini ilimleri daha önemli görüp diğer ilimleri arızî görmesidir.
Halbuki biz bugün fizikle ilgilenmeyi Allah ın ayetlerini okumak olarak görüyoruz.
Hocam öncelikle istifade attım teşekkür ederim şunu kesin olarak belirtmek isterim imam gazali hadisede sebeplerin bir tesiri olmadığını beyan ediyor ama sebepleri terk edin demiyor yani bunu onun yüzünden geri kaldık diye anlamak imama haksızlıktır hatta nedenlere sarılın ama hakiki tesir Allah'ındır sebepler nedenler allahin koyduğu kanunlardir
Sağ olun.
aydınlandım
Eeeeeee leri cikarinca anlaşılıyor aslında
Güzel anlatmışsınız tebrik
Hocam teşekkürler
İMAM GAZZALİ el hak haklıdır.
Guzel anlatsanda taraflı anlatiyorsun. Gazaliyi yanlış anlamışsın
gazaliyi anlamak zor.
GAZALİ DEHA
Gazali de kelime oyunlari ile ve herkesi kafir ilan etmey le herkesi iyi ugrastirmis rahmetli 😂
Gazali uyuşturucu madde falan kullanıyodu heralde.
terbiyesis hasta ruhlu
"Sebepler dunyasinda sebepsiz iyiliklerle karşılaşın"
Gercekten aryistik bir söz oldu
BEYNİM YANDI
Ateşe dokunmadan yanmak!
İmam Gazali 😍
Çok akkılı deyilmi ??
"Nedenselliği degil zorunluluğu reddediyor" bence kıvırtma bu. Havada asılı duran bir taş hıç görmedim ben.
Bir olayı 1000 defa görmen o olayın zorunlu ilişki oldugunu göstermez
Konuyu ve İmam-ı Gazali’nin me dediğini pek anlamamışsınız görünüyor, özetle İmam-ı Gazali Vesilecilik bağlamımda nedensellik vardır diyor diğer “Nedensellik” anlayışından farklıdır bu anlayış
@@tomahawk1O9 fena gecirdin
Şchrodinger.. kedisi ya ölüdür ya daaa diri....ARAFTAYİM
Cübbeli Ahmet gibileri dikkate almazsak daha iyi bir dünya olur
Cübbeli Ahmet hoca dikkate alanlar bizden daha mutlu ve huzurlu ise ne yapacağız ?
Gazali de burda ibnul arabinin velilik nebilikten üstündür yada hallacı mansurun ben hakım sözünün yanlış anlaşıldığı gibi yanlış anlaşılmış. Kişilerin ne demek istediğini iyi anlamak lazım
Sebepleri ve sebepkerin ciddiyetini inkar edersek Allah ın varlığını ispat için tabiattaki Gaye ve Nizam delilini kullanmak saçma olur.
Ibn i Rüst kıskıvrak yakalamış.
zorunlu nedensellik başka sebepliliği inkar etmek başka.şöyle söylim dediğin gibi sebepliliği inkar etseydi gazali hudus delilini savunması saçmalık ve abes olurdu. nedensellik konusunda iki tarafın da ilgili kitabına baktım maalesef ibn rüşd gazzaliyi pek anlayamamış özellikle de adet teorisini
Bi an bana da öyle geldi 🤔
Mucize safsatasına inanan bir insana nasıl “ Büyük Bilgin” deniliyor , anlaşılır gibi değil . Asıl Büyük Bilgin Gazali Değil, İbni Rüşt’tür .
Tmm
Gazali ye şunu sormak isterdim açıkcası neden doğadaki nedensellik konusunda bu kadar şüpheci düşünüyorsunda tanrının herşeye zorunlu olarak neden olduğu konusunda bu kadar septik değilsin bu bi bakıma islam inancınıda çürütmezmi çünkü allahın var olduğunu kabul etsek bile allahın neden olduğunu nerden bileceğiz
Kainat sirlariyla hic bir zaman cozulemeyecek.Evrenin varolusu ve sistematigi insan aklinin cok ustunde.Bilim sistematigi varsayim ve teoriyle acikliyor.Net bir ispat yok.YARATICI ise ben yarattim Külli irade benimdir cüzzi iradenizle beni anlayin ve iman edin diyor.Secim ise insana kaliyor.Sahsen ISLAM i sectim bilim tatmin edici degil.
Allah zaten beni göremezsiniz iman edersiniz diyor bu dünya gözünle Allah'ı gördüğünü hangi mümin söyler
Anka şöyle: Kainattaki olgular inanılmaz hikmetli ve sanatlı. Haliyle tüm bu sanatı ve hikmeti kaldıracak bir zat lazım. Haliyle olgular oluyor, oldurmaya muktedir biri lazım. İslam bu bakış açısı ile asla ve asla çürümez. Bilakis çok kuvvetli bir dayanak bulur. Allah'ın neden olduğunu faillerin acizligine nispeten ortaya çıkan sanatlardan anlarız. Çünkü bir neden, sonuca yetmiyorsa harici bir neden aranır. Kainattaki olaylarda anlaşılıyor ki bu sonuca yetmez. Demek harici bir neden var.
İmam Gazali zaten beğenmiyordum. Beğenmemem için bir sebebim daha oldu.
İbrahimin yanmaması bir mucize,siradan yanma hadisesi ile karşılaştırılmamalı
Allah'ın iradesi devreye giriyor.
DIAMONDTEMA tavsiye
eğer burda hocayı dinşediysen.bilki sen ondan daha zekisin.
13:00 gazali baya cahilmis
Gerçek Bilgin, Gazali değil, İbn Rüşt’tür. Gazali, İslam için bİr şanssızlıktır.
Allah ile fizik yapılmaz.
doğru pozitif bilimler çöp direkt
Ne ile yapılır olayların oluş sıralamasını gözlemleyip aaa bu olay bu aşamalarla gerçekleşiyor o zaman bu olaya etki eden neden olan şey ilk sebeptir diyen inanç sistemindeki bilim naturalizm tanrısıyla mı fizik yapılır 😂
@@ugurssss "Fizik/Bilim nasıl yapılır" ayrı bir konu. Ama şurası kesin: Allah ile yapılmaz.
@@hamdidenizci sen Naturalism tanrınla yapmaya devam et knk biz allahla mutluyuz 😃 çift yarık deneyi gazaliyi haklı çıkardı bilim adamlarını klasik fizikçileri manyaga çevirdi yüzyıllardır biz inançsısız tanrı yok diyen ateist ve agnostiklerin de aslında tanrılarının bilim ilahlarına inandıklarını yüzlerine vurdu sen ister fizik yap ister yapma
@@hamdidenizciislamda yapılır
GericilikAlimi
Gazali mi büyük insan :D
Aynen
Büyük insan değil de ne o zaman?
“bilimi bitiren adam yhaaa” diyeceksen aptal olduğunu şimdiden söyleyeyim.
gazali bilim düşmanı değil mal kitabını okuyun düzgünce her iki tarafı da eleştiriyor