Mektuplar kesilince gitmemenin suçluluğundan ziyade "o bile bana bunu yaptıysa o zaman diğer insanlardan hiçbir şey beklememeliyim." gibi bir düşünceyle hayatını devam ettiriyor.
Maria puder’in portresi olan tabloya dalıp gitmesi ve sonrasında gelişen olayları anlatıyor. O kadar akıcı ve güzel bir kitap ki sekizinci kere okuyorum. 55. Sayfadan itibaren garip bir haz alıyorum.
Resme o kadar aşık oluyor ki birgün sergide Maria Puder yanına oturuyor yani resimdeki kadın ama Raif resimdeki kadın olduğunu fark etmiyor bile. Öyle dalmış ki resime
11:40 burda bir hatanız var,kadın annesine bile ismini dahi söylemiyor Raif'in karakter olarak muhteşem ve herkesten farklı olduğunu düşünüyor.Yani gerçek anlamda kendisi için en önemli insan hal,ne getiriyor.Buradaki amacı hem annesine hem Raife sürpriz yapmak.Zaten mektuplarında bahseder;Sana bir haberim var der,ve devam eder Raif'in ısrarlarına rağmen,ancak gelince söylerim diye.Yani aslında kadın söylemek için dört gözle bekliyor.Sonrası fazlasıyla acıklı.
Raif,Maria’dan mektuplar kesilince bazen kendini bazen Maria’yı suçlayarak kendini Maria’dan önceki yalnızlığına hapsediyor.Yıllarca aklından çıkmıyor bu olay ama içine kapanık bir karakter olduğu ve yaşamın anlamını Maria’da bulduğu için mektuplar kesilince kendini insanlardan soyutluyor.Ta ki Maria’nın 10 yıl önce öldüğünü Ankara’da bir yakınından öğrenene kadar.Ve kadının yanındaki küçük kızın kendi çocuğu olduğunu öğreniyor.Romanın sonu insanı yıkıyor.Muhteşem bir eser,etkisinden kurtulamıyorsanız.Maria’yla karşılaşması,ona olan aşkını anlatması ve diğer unutulmaz ayrıntılar.Okumayan çok şey kaçırır.
Raif bey Maria'nın kendisini unuttuğunu, artık önemsemediğini ve belki de yeni bir ilişkiye başladığını düşündüğü için gitmiyor Almanya'ya tekrar. Mektupta çocukla ilgili ipucu vardı ve bahsedecekti ancak sürpriz olması için geldiğinde söyleyeceğim diyordu. Mektupların devamının gelmemesinin sebebi Maria'nın ölmüş olması. Çocuğun kendisinden olduğunu öğrenince gidip babası benim dememesi bana absürt gelmişti ki öyleydi. Ezik bir adamın tutku ile çatışması aslında. Kendisi novella diye tanımlıyor zaten kitabı yapı olarak farklı da olsa.
Kadın ölmeden önce çok özel bir haberi olduğunu ama gelince söyleyeceğini söylemişti. İşleri yoluna koyduktan sonra kadını yanına alacaktı böyle bir planları vardı. Kadın aslında hamile olduğunu saklamak niyetinde değil daha çok sürpriz niyetinde fakat kadın ölürüm diye düşünmüyor sanırım.
Özetten mi okudunuz, uzun yıllar önce mi okudunuz, yoksa üstün körü üzerinden mi geçtiniz? Hikayedeki birçok önemli noktayı atlamışsınız. Yine de tebrikler
Muhtemelen uzun yıllar önce okunmuş. Kendimden yola çıkarak söyleyebilirim ki, uzun yıllar önce okunan kitaplarda akılda kalan özette bilgi kaybı ve olay örgüsü kayması oluyor.
Bence kitaptan çok anlam var ve hoşuma giden ve doğru bulduğum sözü ( hayat bir kere oynanan bir kumar ve ben onu kaybettim ) olayın üzerine yürek burkuyor enfes efsane bir kitap
Bahar hanım Bir yazarı anlatırken, başka bir yazarı yerme, fikir kötüleme yapmanız ne kadar doğru H.N.Atsız bey Türkiye'nin ender yazarlarından birisi ve değerini tartışmayız, hele hele öyle bir dönemde her kalem yazmaz söylediklerini çileyi sadece bir kaç kişi çekmedi her kesimden cesur adamlar çekti ve biz Atsız beyi seviyoruz diye Sabahattin Ali'yi hiç bir zaman kötülemedik, Nazım Hikmet bizim için hiç öteki kişi veya kötü bir yazar olmadı sizde en büyük ihtimalle sevdiklerinizi yüceltmek için sevmediklerinizi yerme fikri çalışıyor umarım bundan kurtulursunuz.
Romanın özü Raif Efendi'nin Maria Puder'in kendini resmettiği tabloya duyduğu aşk aslında. O kısmını nasıl da atlamış benim iki gözümün çiçeği! Canı sağolsun
Raif efendi' nin gördüğü bir resime aşık olması ve sonra Maria Puder' in bu resimdeki kadın olduğunu sanması veya olması ile başlar roman ki en önemli detaydır. Kürk mantolu madonna da zaten bu tablonun adıydı hatırladığım kadarıyla. Buna değinmemenize şaşırdım.
Bu ,kitap arkadaşlar müthiş bir kitap ve herkes bence tüm herkes okumalı. Çünkü; okuduğum ve okuduktan sonra etkisinden zor çıktıgım bir kitap. Gerçekten müthiş ve güzel bir kitaptı.
Bahar hanım, Sabahattin Ali ve eseri Kürk Mantolu Madonna'ya yönelik yorumlarınız için teşekkür ederim. Avuç içlerinden öpmek detayı gerçekten çok güzeldi. Ayrıca, Sabahattin Ali'nin bu romanı yazabilmesi için gerçekten aşkı tatmış olması gerektiğine dair söylediklerinize de sonuna kadar katılıyorum. Romanı okuduğumda ben de aynı hisse kapılmıştım. Okuyucuya hissettirdiği duygu yönünden son derece güçlü ancak okurken sanki bu ağırlığı hissetmiyorsunuz, durup düşününce ortaya çıkıyor. Programın formatı gereği eserleri siz yorumluyorsunuz, İlker Bey de bu konuda size sorular yöneltiyor, bunu anlıyorum fakat İlker Bey'in de eser hakkında biraz fikrinin olması (Belki de vardır, program gereği belirtmiyor olabilir.) daha iyi olurdu diye düşünüyorum. İlerleyen bölümlerde eserleri aynı seviyede yorumlayabileceğiniz kişilerle olursanız izleyici için daha verimli olabilir. Son olarak, Kürk Mantolu Madonna'nın tiyatro oyununa uyarlanması ülkemizde büyük bir ses getirdi, malumunuz Maria Puder'i de Tuba Ünsal canlandırıyordu. Oyunu izleme fırsatınız oldu mu? İzlediyseniz görüşlerinizi alabilir miyim? :)
"Bir insanın diğer bir insanı hemen hemen hiç bir şey yapmadan bu kadar mesut etmesi nasıl mümkün oluyordu? " Kitapta geçen ve aşk hakkında söylenmiş en güzel cümlelerden biridir bu bence. Biraz sıkıcı bir kitaptır ama altı çizilesi çok yer vardır. Okumayanlara tavsiye ederim.
10:44 Maria Puder'in akrabası trene binip hareket ederken çocuğun Maria Puder'in kızı olduğunu Raif'e söylüyor, zaten o sebeple Raif Efendide kayış kopuyor..
Maria'nın çizdiği tablonun adı "Selbstporträt" yani bir oto-portre. Raif Efendi tablodaki portrenin, Andrea Del Sarto tarafından yapılmış "Madonna delle Arpie" isimli tablodaki Madonna'nın portresine benzediğini düşünür.
Raif Efendi tabloyu gördüğünde vurulur, tablodaki kadının bakışlarının derin, anlamlı olduğunu düşünür ve bu kadınla tanışmak için inanılmaz bir istek duyar. Her gün o tablonun karşısında dikilip uzun uzun bakar. Bir gün Maria gelip tablodan çok mu etkilendiniz tarzı bir soru sorar. Raif bu kadının Maria olduğunu dahi anlayamaz. Bir gün akşam caddede Maria ile karşılaşır. Maria bir mekanda şarkı söylemektedir. Raif'in çekingen, utangaç halleri Maria'nın ilgisini çeker. Erkeklerin ne kadar sığ olduklarından bahseder. Ardıdan Raif ile bir şeyler yaşayamayacağını, daha farklı,ateşli belki çılgınca bir ilişki yaşamak istediğini söyler. Arkadaş kalmak istediklerini söyler. Bir süre sonra Maria hissettiklerinin aşk olduğunu, o güne kadar aşk hakkındaki düşünclerinin yersiz belki hayalci olduğunu düşünür. Beni bu kitapta asıl etkileyen konudan çok yazarın tespitleri, duyguları tanımlama biçimiydi. Çok kısa ve öz cümlelerle vurucu bir etki bıraktı üstümde. Günümüzde yazarların uzun, yapay cümlelerinin aksine insanın direk içine işleyen diyalogları, cümleleri var kitap boyunca. İlk kez aşk duygusuna kapılmış bi adam olduğundan ayrıldıkları günden itibaren kimseyle yakınlaşmaz, ilişki kurmaz. Böylesine sevdiğim kadın bile benden vazgeçtiyse hiç kimseyle birlikte olamam diye düşünür. Bana kalırsa bu ilişki Raif Efendi açısından acıklıdır. Genç yaşında bir kadına aşık olur ve yıllar boyunca bu duygu içini yer bitirir, ömrünü mutsuz, perişan halde geçirir. Ben olaya "hiç beklenmedik bir adam bile ne kadar duygusal, hayat dolu olabilir" penceresinden değilde hayatında ilk kez bir kadınla birlikte olmuş -belki zavallı- bir adamın ömrünün kalanını nasıl heba ettiği düşüncesiyle baktım. Yaşadıkları aşkı küçümsediğimden değil ama Maria ve Raif birçok açıdan farklı insanlar, Maria birçok erkekle birlikte olmuş ve Raifte gördüğü şey ona farklı geliyor, ona bu farklılık çekici geliyor. Birlikte olmaya devam etseler belki ilişkileri sona erecek, Maria ondan sıkılacak ama yaşanan o kırılma anı olayı bambaşka bir noktaya taşıyor.
Kadının dudakları ne güzela ya Maşşallah Konumuza döneceksek eğer kürk mantolu maddonna kitabı sonunda göz yaşlarım akmıştır hele şu söz yüreğime dokunmuştur kitabın son cümleleri '' seninle şöyle bir oturup konuşamadık '' 😔
@@baharfeyzan , hanım. Size hürmetim yüz idise bin oldu. Yerli-yersiz feminizmin moda olduğu bu günlerde sizin gibi soğukkanlı düşünen kadınlara ihtiyacımız var. Sizin gibi hanımlar çok olsaydı, belki de cennettden kovulmazdık. 😆 İleriki bölümlerde " Genç Verterin Acıları " ve " Netoçka Nezvanova " analizini bekliyorum sizden. Azerbaycandan selamlar !
Aynen öyle eksik ve yanlış bilgi sayısı çok fazla. Benim anlamadığım şey videoya 2k like gelirken, 89 dislike gelmiş sadece. Bu sorunu sadece 89 kişi mi fark etmiş? 2k kişi bu sorunlara rağmen nasıl like atabilmiş?
Raif Efendi sergide yer alan Kürk Mantolu bir kadın resmine aşık oluyor önce. Daha sonra aşık olduğu Maria Puder, Raif Efendi'nin zihninde canlandırdığı, sergideki resmine aşık olduğu kadını tam karşılıyor. Böylelikle muhayyilesinde tam olarak karşılık bulduğu bir aşkın tezahürünü yaşıyor. Aşkın vazgeçilmez, ve rüya kısmı tam olarak buradan kaynaklanıyor.
Bence o maria puder tarafında ne olduğunu anlatamaması bizim bu soruları sormamız ve daha ziyade Raif efendinin o ruh halini anlamamız çünkü Raif de bilmiyor ne olduğunu
Kitabı 3 4 kere okudum. İlk ve ikinci okuyuşumda biraz daha bilinçsiz ve küçükken okumuştum. 3. kez okuduğumda biraz daha büyüktüm. Bugün 19 yaşındayım ve 4. kez okudum, her okuyuşumda da yeni yeni şeyler çıkardım romandan. Her sene 1 defa okuyacağım bu romanı.
Bahar hanım her zamanki gibi güzel yorumlamış. Kitap hakkında söyleyecek şeylerim olsa da onun üstüne yorum yapmak istemiyorum artık. Öyle bir yorumluyor ki sonrasında ne yazsak kötü duruyor.Tebrik ediyorum kendisini. Sadece Marquez, Dostoyevski, Jack London neyse Sabahattin Ali'de o diyorum. İlker hocanın şu ana kadar ki kitapların hiç birisini okumamış olmasını ağır melodramları sevmemesine bağlıyorum. Kendisine bir doz Charles Bukowski'den "Pulp" ya da Woody Allen'dan "Tanrı" kitaplarını tavsiye ediyorum.
Dünyanın gelmiş geçmiş en güzel romanı Kürk Mantolu Madonna, o dönemde böylesi güzel bir eser nasıl yazılabilmiş, günümüzde böyle orjinal konusu olan güzide bir eser niye yazılamıyor anlamıyorum.
spoiler içerir! spoiler içerir! spoiler içerir! spoiler içerir! spoiler içerir! spoiler içerir! spoiler içerir! Maria puder ilk başta çocuğu doğurup çocukla türkiye ye gelerek sürpriz yapmak istiyo ama sonra doğumda ölüyo diye hatırlıyorum ama yanlış mı hatırlıyorum acaba.
Doğru hatırlıyorsun, sürprizini bilemem ancak Raif Efendi çocuğun Maria Puder'in kızı olduğunu öğrenince kendisinden olduğunu da anlıyor ve kayışı koparıyor. O sert rüzgarlarda şehrin dışına koşup yakasını bağrını rüzgâra açmasının nedeni bu aslında.
Kız arkadaşım Türk Dili ve Edebiyatı okuyor. Eğitmenlerin ne kadar ezberci ve moda mod ders işlediklerini eleştirdiğimiz bir sohbette yazarları ve eserleri konu alan derslerde yazarların hikayeleri merkeze alınarak öğrencilerin işlenen konuları içselleştirmesi gerekli demiştim. Şimdi bu videoyu izlerken tam da hayal ettiğim yöntemi uyguladığınızı fark ettim. Videolarınız üniversitelerde ders niyetine izletilmeli.
İşte spoiler geliyor. Maria mektuplarında Raif'in yanına geldiğinde söyleyeceği bir sürprizi olduğunu yazıyordu. Ve Raif, Maria'nın karşılaştığı akrabasından Ekim ayında Maria'nın doğum yaptığını ve doğum yaparken öldüğünü ve yanındaki bi akrabamın kızı diye tanıttığı çocuğun Maria'nın doğum yaparken ölen çocuk olduğunu söyler.
Ben de Bahar Hanıma kırıldım. Bu muazzam romanı bu kadar silik nasıl anlatabildi. Romanın isminin nerden geldiğini açıklayamadı bile. Kadının öldüğünü söylemedi. Çocuğun Raif'e ait olduğunu neden söylemediğinin bilgisi kitapta var ama Bahar hanım kitapta bu bilgi yok dedi. Aklıma tv8'de ki yorum geldi. Gerçekten okuduğundan şüpheliyim...
8:28 Orada çok sevdiğim ve beni çok sevdiğine inandığım kadın bile bana bunu yaparsa, başkalarına nasıl güvenirim diyip bırakıyor. Silik bir adama dönüşüyor.
kitaptan çok anlam dolu söz var ve hoşuma giden ve doğru bulduğum sözü ( hayat bir kere oynanan bir kumar ve ben onu kaybettim ) kitabın konusunun üzerine yürek burkuyor enfes efsane bir kitap okumayan kumarı kaybeder
"Çavdar Tarlasında Çocuklar" yorumlaması bekliyorum :) Video içerikleriyle alakalı olmadığı için yorum yapmak istememiştim ama böyle yapmam gerektiği söylenmişti.
Bu kız çok güzel bir kız.Çok akıllı.Çok okumuş.Bütün sunumlarını nereden bulacağım? Tüm öğrendiklerini gözüme gözüme sokuyor büyük bir beceri ile. Umarım eşi yoktur.Hiç olmasın.Bu kıza aşığım.Okulu bırakırım bu kız için.Gözüme bakt; okulu bitir Dostoyevsky oku dedi.Tolstoy sosyete dedi boşver dedi. Annemi göndereceğim.Bu kızı abana iste diyeceğim.O kadar güzel ki? O kadar akıllı ki? Çok okumuş ki?Uykum yok.Bu kızın tüm konuşmaları nerede? Yardım edin?Başucuma koyacağım.Nasıl bir yüz? Nasıl bir dialect, nasıl bir sunum? Simply irresitable vesselam.Bu İlker denilen yeniyetme lafa karışmasın yeter.Herşeyi berbat ediyor.Çok konuşuyor.Çok okumaz birisi.Bu güzel kız dedi ki sen zaten okumaz birisisin.Gözlerine bakarak söyledi.Bu kız konuşsun İlker bey evine gitsin yatsın.Hiç lafa karışmasın.
Bahar Hanım'a destek çıkayım. Aşk tâbi ki çeşitli hormon salınımları ve nöron faaliyetlerine tekabül eder, fakat aşk deneyimini bilmeden, aşk, sevmek, hoşlanmak, ilgi duymak, kontrolsüzlük gibi kavramları birbirleriyle olan ortaklıkları ve farklılıkları ile incelemeden aşkın ne olduğunu bilmiş sayılamayız.
Rahmetli Dedemin odasında İğne nakışla işlenmiş sözleri vardı. Göklerde kartal gibiydim Kanatlarımdan vuruldum Mor çiçekli dal gibiydin Bahar vaktinde kırıldın…
*Spoiler olabilir ama o kadar da değil* 7:19 burası yanlış yalnız Adam Almancayı Almanya da öğreniyor zaten çevirmenlik yaptığı dönemler Almanyadan döndükten sondaki zamanlar
Maria öldüğü için , kızıyla karşılaştığında da ailesindeki kitaptaki çatışmalarda da geçer kalabalık bir ailede aile olgusunu tek başına yaşatmaya çalıştığı için , çoğu kişinin görüp içine bakmadığı için Raif bey buna cesaret edemez
14:22 artık ondan ayrılmalıydım. canımı yakıyordu... daha önce hiç onsuz olmamıştım. ya ondan ayrılmak bana iyi gelmezse. bu ameliyattan sonra hep bir yanım eksik olacak( bkz romantik böbrek ameliyatı) :D:D:D:D önemli olan ne yaşadığımız değil nasıl servis ettiğimizdir. aynı hikayeyi korkunç olarak da anlatabiliriz. demek ki neymiş romantizim külliyen yalanmış
Önemli bir şey söylediniz hocam 'telif'i kalktıktan sonra, herkes basınca piyasa Sabahattin Ali'ye doydu.' dediniz. Merak ediyorum, bundan 30-40 yıl önce basılan Kürk Mantolu Madonna kitaplarında bugün basılanlar gibi sansür var mıydı? 16 yaşındayken ilk okuduğumda, trendeki kızın, baş karakterin kızı olduğunu 2-3 gün sonra anlamıştım.
Ya romanı uzun yıllar önce okumuşsun bazı noktaları hatırlamıyorsun Bahar Feyzan ya da romanın olay örgüsünün ve özünün kırılma noktalarını kaçırmışsın. Bu videoyu izleyen Kürk Mantolu Madonna’nın ne özüne ne hikayesine dair fikir edinebilir.
Mektuplar kesilince gitmemenin suçluluğundan ziyade "o bile bana bunu yaptıysa o zaman diğer insanlardan hiçbir şey beklememeliyim." gibi bir düşünceyle hayatını devam ettiriyor.
Ama öldüğünü bilmiyordu:(
"Kürk Mantolu Madonna" yanlış hatırlamıyorsam sergideki resim ve önce resme aşık oluyor. İsimde oradan geliyor sergideki resimden...
Maria puder’in portresi olan tabloya dalıp gitmesi ve sonrasında gelişen olayları anlatıyor. O kadar akıcı ve güzel bir kitap ki sekizinci kere okuyorum. 55. Sayfadan itibaren garip bir haz alıyorum.
ama o tablo otoportre diye hatırlıyorum ben de
İzzet Ağaner maria puder’in otoportresi zaten Raif’in de takılı kalma sebebi bu.
Resme o kadar aşık oluyor ki birgün sergide Maria Puder yanına oturuyor yani resimdeki kadın ama Raif resimdeki kadın olduğunu fark etmiyor bile. Öyle dalmış ki resime
11:40 burda bir hatanız var,kadın annesine bile ismini dahi söylemiyor Raif'in karakter olarak muhteşem ve herkesten farklı olduğunu düşünüyor.Yani gerçek anlamda kendisi için en önemli insan hal,ne getiriyor.Buradaki amacı hem annesine hem Raife sürpriz yapmak.Zaten mektuplarında bahseder;Sana bir haberim var der,ve devam eder Raif'in ısrarlarına rağmen,ancak gelince söylerim diye.Yani aslında kadın söylemek için dört gözle bekliyor.Sonrası fazlasıyla acıklı.
Yanlış hatırlıyorsunuz, kadın ölüyor. Bu nedenle mektuplar yarım kalıyor. Ölüm sebebi de riskli doğum yapması, çocuğu aldırmaması.
@@baharfeyzan Biraz soru cevap şeklinde gidiyor konuşmanız. Bu nedenle tam ifade edememiş olabilirsiniz.
@@1KingsVideo oyna devam et,bi şey yok
Kadın ölüyor kızı kalıyor kız halası ile Ankara'ya kadar geliyor ve Raif bey Ankara'da kızı görüyordu
Ve sonra Sabahattin Ali öldürüldüğünde cebinde "aslında Maria Puder öyle ölmedi" yazan bir kağıt çıkar
@@dunyagunes9892 ne ? , nasıl?
Raif,Maria’dan mektuplar kesilince bazen kendini bazen Maria’yı suçlayarak kendini Maria’dan önceki yalnızlığına hapsediyor.Yıllarca aklından çıkmıyor bu olay ama içine kapanık bir karakter olduğu ve yaşamın anlamını Maria’da bulduğu için mektuplar kesilince kendini insanlardan soyutluyor.Ta ki Maria’nın 10 yıl önce öldüğünü Ankara’da bir yakınından öğrenene kadar.Ve kadının yanındaki küçük kızın kendi çocuğu olduğunu öğreniyor.Romanın sonu insanı yıkıyor.Muhteşem bir eser,etkisinden kurtulamıyorsanız.Maria’yla karşılaşması,ona olan aşkını anlatması ve diğer unutulmaz ayrıntılar.Okumayan çok şey kaçırır.
Raif bey Maria'nın kendisini unuttuğunu, artık önemsemediğini ve belki de yeni bir ilişkiye başladığını düşündüğü için gitmiyor Almanya'ya tekrar. Mektupta çocukla ilgili ipucu vardı ve bahsedecekti ancak sürpriz olması için geldiğinde söyleyeceğim diyordu. Mektupların devamının gelmemesinin sebebi Maria'nın ölmüş olması. Çocuğun kendisinden olduğunu öğrenince gidip babası benim dememesi bana absürt gelmişti ki öyleydi. Ezik bir adamın tutku ile çatışması aslında. Kendisi novella diye tanımlıyor zaten kitabı yapı olarak farklı da olsa.
"Aşktan bahsediyoruz böbrek ameliyatından değil!" :D
Kadın ölmeden önce çok özel bir haberi olduğunu ama gelince söyleyeceğini söylemişti. İşleri yoluna koyduktan sonra kadını yanına alacaktı böyle bir planları vardı. Kadın aslında hamile olduğunu saklamak niyetinde değil daha çok sürpriz niyetinde fakat kadın ölürüm diye düşünmüyor sanırım.
Özetten mi okudunuz, uzun yıllar önce mi okudunuz, yoksa üstün körü üzerinden mi geçtiniz? Hikayedeki birçok önemli noktayı atlamışsınız. Yine de tebrikler
Muhtemelen uzun yıllar önce okunmuş. Kendimden yola çıkarak söyleyebilirim ki, uzun yıllar önce okunan kitaplarda akılda kalan özette bilgi kaybı ve olay örgüsü kayması oluyor.
Kesinlikle
Bence kitaptan çok anlam var ve hoşuma giden ve doğru bulduğum sözü ( hayat bir kere oynanan bir kumar ve ben onu kaybettim ) olayın üzerine yürek burkuyor enfes efsane bir kitap
@@erkanbasol695 Beni de bu cümle çok etkiledi. Sanırım birçok kişi bu cümlede kendini buluyor
O zaman bir de "Dorian Gray'in Portresi" gelse nasıl olur acaba ?
Keşke 20 kere beğenebilsem
kadın ruhundan anlamış ender bir yazardır, bu kitabında bunu çok net anlamıştım.. okumanız için çok teşekkürler..
Bahar Feyzan yeni videolarini istiyoruz, cok basarili bir anlatici ve bakis acisi cok aydinlatici.
Bahar hanım
Bir yazarı anlatırken, başka bir yazarı yerme, fikir kötüleme yapmanız ne kadar doğru H.N.Atsız bey Türkiye'nin ender yazarlarından birisi ve değerini tartışmayız, hele hele öyle bir dönemde her kalem yazmaz söylediklerini çileyi sadece bir kaç kişi çekmedi her kesimden cesur adamlar çekti ve biz Atsız beyi seviyoruz diye Sabahattin Ali'yi hiç bir zaman kötülemedik, Nazım Hikmet bizim için hiç öteki kişi veya kötü bir yazar olmadı sizde en büyük ihtimalle sevdiklerinizi yüceltmek için sevmediklerinizi yerme fikri çalışıyor umarım bundan kurtulursunuz.
Nazım be Sabahattin benim için her vakit kötü yazarlar olmuştur.
Ve ikisi de Atatürk'e hakaret etti
Bu bayandan biraz fazla beklentiye girmişsiniz😂😂.
Romanın özü Raif Efendi'nin Maria Puder'in kendini resmettiği tabloya duyduğu aşk aslında. O kısmını nasıl da atlamış benim iki gözümün çiçeği! Canı sağolsun
Raif efendi' nin gördüğü bir resime aşık olması ve sonra Maria Puder' in bu resimdeki kadın olduğunu sanması veya olması ile başlar roman ki en önemli detaydır. Kürk mantolu madonna da zaten bu tablonun adıydı hatırladığım kadarıyla. Buna değinmemenize şaşırdım.
Bu ,kitap arkadaşlar müthiş bir kitap ve herkes bence tüm herkes okumalı. Çünkü; okuduğum ve okuduktan sonra etkisinden zor çıktıgım bir kitap. Gerçekten müthiş ve güzel bir kitaptı.
Çok samimisiniz gerçekten işte bu yahu buna ihtiyacım var öğrenmek ve güzel hislere kapılmak bu olanağı veren sizleri avuç içlerinizden öpüyorum
Bahar hanım, Sabahattin Ali ve eseri Kürk Mantolu Madonna'ya yönelik yorumlarınız için teşekkür ederim. Avuç içlerinden öpmek detayı gerçekten çok güzeldi. Ayrıca, Sabahattin Ali'nin bu romanı yazabilmesi için gerçekten aşkı tatmış olması gerektiğine dair söylediklerinize de sonuna kadar katılıyorum. Romanı okuduğumda ben de aynı hisse kapılmıştım. Okuyucuya hissettirdiği duygu yönünden son derece güçlü ancak okurken sanki bu ağırlığı hissetmiyorsunuz, durup düşününce ortaya çıkıyor. Programın formatı gereği eserleri siz yorumluyorsunuz, İlker Bey de bu konuda size sorular yöneltiyor, bunu anlıyorum fakat İlker Bey'in de eser hakkında biraz fikrinin olması (Belki de vardır, program gereği belirtmiyor olabilir.) daha iyi olurdu diye düşünüyorum. İlerleyen bölümlerde eserleri aynı seviyede yorumlayabileceğiniz kişilerle olursanız izleyici için daha verimli olabilir. Son olarak, Kürk Mantolu Madonna'nın tiyatro oyununa uyarlanması ülkemizde büyük bir ses getirdi, malumunuz Maria Puder'i de Tuba Ünsal canlandırıyordu. Oyunu izleme fırsatınız oldu mu? İzlediyseniz görüşlerinizi alabilir miyim? :)
"Bir insanın diğer bir insanı hemen hemen hiç bir şey yapmadan bu kadar mesut etmesi nasıl mümkün oluyordu? " Kitapta geçen ve aşk hakkında söylenmiş en güzel cümlelerden biridir bu bence. Biraz sıkıcı bir kitaptır ama altı çizilesi çok yer vardır. Okumayanlara tavsiye ederim.
teşekkurler
10:44 Maria Puder'in akrabası trene binip hareket ederken çocuğun Maria Puder'in kızı olduğunu Raif'e söylüyor, zaten o sebeple Raif Efendide kayış kopuyor..
Romanda kadın hastaydı.Öldüğü için mektuplar kesiliyor ve çocuğu da haber veremiyor. Öldüğünü on yıl sonra karşılaştığı almanyadan arkadaşı söylüyor.
Jack London Martin Eden lütfen
ne kadar da yararlı içerikler umarım devamı hep gelir
Bu seni neden bitti ya çok muazzam anlatıyor Bahar Hanım 👍🏻👏👏👏💙💙💙
Çok güzel yorumluyor sabaha kadar dinlerim
ne kadar indirgemeci bir yaklaşım :) çok güzel bir diksiyona sahipsiniz
Kürk Mantolu Madonna Maria'nın çizdiği bir tablonun adıdır.
Maria'nın çizdiği tablonun adı "Selbstporträt" yani bir oto-portre. Raif Efendi tablodaki portrenin, Andrea Del Sarto tarafından yapılmış "Madonna delle Arpie" isimli tablodaki Madonna'nın portresine benzediğini düşünür.
Çok güzel bir yayındı.
Raif Efendi tabloyu gördüğünde vurulur, tablodaki kadının bakışlarının derin, anlamlı olduğunu düşünür ve bu kadınla tanışmak için inanılmaz bir istek duyar. Her gün o tablonun karşısında dikilip uzun uzun bakar. Bir gün Maria gelip tablodan çok mu etkilendiniz tarzı bir soru sorar. Raif bu kadının Maria olduğunu dahi anlayamaz. Bir gün akşam caddede Maria ile karşılaşır. Maria bir mekanda şarkı söylemektedir. Raif'in çekingen, utangaç halleri Maria'nın ilgisini çeker. Erkeklerin ne kadar sığ olduklarından bahseder. Ardıdan Raif ile bir şeyler yaşayamayacağını, daha farklı,ateşli belki çılgınca bir ilişki yaşamak istediğini söyler.
Arkadaş kalmak istediklerini söyler. Bir süre sonra Maria hissettiklerinin aşk olduğunu, o güne kadar aşk hakkındaki düşünclerinin yersiz belki hayalci olduğunu düşünür.
Beni bu kitapta asıl etkileyen konudan çok yazarın tespitleri, duyguları tanımlama biçimiydi. Çok kısa ve öz cümlelerle vurucu bir etki bıraktı üstümde. Günümüzde yazarların uzun, yapay cümlelerinin aksine insanın direk içine işleyen diyalogları, cümleleri var kitap boyunca.
İlk kez aşk duygusuna kapılmış bi adam olduğundan ayrıldıkları günden itibaren kimseyle yakınlaşmaz, ilişki kurmaz. Böylesine sevdiğim kadın bile benden vazgeçtiyse hiç kimseyle birlikte olamam diye düşünür. Bana kalırsa bu ilişki Raif Efendi açısından acıklıdır. Genç yaşında bir kadına aşık olur ve yıllar boyunca bu duygu içini yer bitirir, ömrünü mutsuz, perişan halde geçirir. Ben olaya "hiç beklenmedik bir adam bile ne kadar duygusal, hayat dolu olabilir" penceresinden değilde hayatında ilk kez bir kadınla birlikte olmuş -belki zavallı- bir adamın ömrünün kalanını nasıl heba ettiği düşüncesiyle baktım.
Yaşadıkları aşkı küçümsediğimden değil ama Maria ve Raif birçok açıdan farklı insanlar, Maria birçok erkekle birlikte olmuş ve Raifte gördüğü şey ona farklı geliyor, ona bu farklılık çekici geliyor. Birlikte olmaya devam etseler belki ilişkileri sona erecek, Maria ondan sıkılacak ama yaşanan o kırılma anı olayı bambaşka bir noktaya taşıyor.
Kadının dudakları ne güzela ya Maşşallah Konumuza döneceksek eğer kürk mantolu maddonna kitabı sonunda göz yaşlarım akmıştır hele şu söz yüreğime dokunmuştur kitabın son cümleleri '' seninle şöyle bir oturup konuşamadık '' 😔
Bahar hanım ne kadar iyi niyetli olursa olsun kanalın genel yorumcu potansiyelinin altında maalesef.
Bahar hanım burada televizyonda olduğundan daha samimi ve güzel.
Çok güzel işler yapan bir ekip var fakat ülkemde tabi ki gerektiği değeri göremiyor. Emeklerinize sağlık flu tv ailesi =)
İlker Bey, Türkiye'de Kürk Mantolu Madonna'yı okumamış olan tek insan!
Bi de magazin programındaki bir kadın vardı. Madonna'yı şarkıcı sanan, gerçi İlker Bey okumadığına okumadım diyebiliyor Allaha şükür :D.
Bahar Hanım sizi görünce hiçbir sınırım kalmıyor ve resmen saçmaliyorum
Ya bu hanım, hakikaten erkek mantıklı bi kadın. Çok derin analiz etme kabiliyyeti var. Tebrik ederim.
Sacma bir yorum kadinlar deri analiz yapamaz mi yani ? Bu cinsiyetci uslub gereksiz
Bahar Feyzan şaşırttınız beni
@@baharfeyzan , hanım. Size hürmetim yüz idise bin oldu.
Yerli-yersiz feminizmin moda olduğu bu günlerde sizin gibi soğukkanlı düşünen kadınlara ihtiyacımız var.
Sizin gibi hanımlar çok olsaydı, belki de cennettden kovulmazdık. 😆
İleriki bölümlerde " Genç Verterin Acıları " ve " Netoçka Nezvanova " analizini bekliyorum sizden.
Azerbaycandan selamlar !
Çok güzel anlatım teşekkürler
Devam etmesi gereken seriiiii
Daha cok video daha fazla video💃🏻💃🏻💃🏻
Kadının gülüşü o kadar güzel ki parlaklığı en üst seviyeye çıkarıp izliyorum
İçerik kalite es geçmiyeyim
Kitabı okuduğunuzdan emin misiniz? Kadının söylememe sebebi ölmesi hatta çocuğu da zar zor kurtarıyor doktorlar.
Aynen öyle eksik ve yanlış bilgi sayısı çok fazla. Benim anlamadığım şey videoya 2k like gelirken, 89 dislike gelmiş sadece. Bu sorunu sadece 89 kişi mi fark etmiş? 2k kişi bu sorunlara rağmen nasıl like atabilmiş?
@@suleymankeskin611 Hiç bilmiyorum. Anlatıcı çok önce okuduysa bile bir program çekiyorsunuz sonuçta tekrar bir bakılmaz mı
Moda oldu ama yinede okumadık beeeee Neyse ilker bey vallahi bu karantinalı günlerde video yükleyebilmeniz taktidir edici
Raif Efendi sergide yer alan Kürk Mantolu bir kadın resmine aşık oluyor önce. Daha sonra aşık olduğu Maria Puder, Raif Efendi'nin zihninde canlandırdığı, sergideki resmine aşık olduğu kadını tam karşılıyor. Böylelikle muhayyilesinde tam olarak karşılık bulduğu bir aşkın tezahürünü yaşıyor. Aşkın vazgeçilmez, ve rüya kısmı tam olarak buradan kaynaklanıyor.
İzlerken keyif aldığımız bir bölüm daha 💕🧠
İçimizdeki şeytan en iyi Sabahattin Ali kitabı benim için. Tüm kitaplarını seviyorum tabi. Keşke filme uyarlansalar.
Aaa, bence Kuyucaklı Yusuf en iyisi. Hatta Kürk Mantolu Madonna çok abartılıyor bence.
İçimizdeki Şeytan'ın önemi otobiyografik olmasında olabilir aslında ama çok dolambaçlı yazılmış yani 7 sayfa boyunca ruh tasviri yapılması biraz fazla
en güzel cümle " saçmalıyorsan aşıksın !"
Bence o maria puder tarafında ne olduğunu anlatamaması bizim bu soruları sormamız ve daha ziyade Raif efendinin o ruh halini anlamamız çünkü Raif de bilmiyor ne olduğunu
Size tamemen katılıyorum bahar hanım herkes eleştirilebilmelidir. Hakaret edilmediği sürece.
Nihal Atsız Ruh Adam istiyoruz.
Bunlar Atsızı faşist felan zannettiginden incelemesinide yapmazlar.
Tebrik ediyorum, harikasınız.......
doyurucu bir muhabbet. devamı için takipteyim
Kitabı 3 4 kere okudum. İlk ve ikinci okuyuşumda biraz daha bilinçsiz ve küçükken okumuştum. 3. kez okuduğumda biraz daha büyüktüm. Bugün 19 yaşındayım ve 4. kez okudum, her okuyuşumda da yeni yeni şeyler çıkardım romandan. Her sene 1 defa okuyacağım bu romanı.
Bahar hanım her zamanki gibi güzel yorumlamış. Kitap hakkında söyleyecek şeylerim olsa da onun üstüne yorum yapmak istemiyorum artık. Öyle bir yorumluyor ki sonrasında ne yazsak kötü duruyor.Tebrik ediyorum kendisini. Sadece Marquez, Dostoyevski, Jack London neyse Sabahattin Ali'de o diyorum. İlker hocanın şu ana kadar ki kitapların hiç birisini okumamış olmasını ağır melodramları sevmemesine bağlıyorum. Kendisine bir doz Charles Bukowski'den "Pulp" ya da Woody Allen'dan "Tanrı" kitaplarını tavsiye ediyorum.
Dünyanın gelmiş geçmiş en güzel romanı Kürk Mantolu Madonna, o dönemde böylesi güzel bir eser nasıl yazılabilmiş, günümüzde böyle orjinal konusu olan güzide bir eser niye yazılamıyor anlamıyorum.
kanal çok iyi değil mi ya her tür içerik var
Daha uzun yapın şu programları 😉
Gözlerimiz yollarda kalmıştı 🥳🥳🥳
spoiler içerir!
spoiler içerir!
spoiler içerir!
spoiler içerir!
spoiler içerir!
spoiler içerir!
spoiler içerir!
Maria puder ilk başta çocuğu doğurup çocukla türkiye ye gelerek sürpriz yapmak istiyo ama sonra doğumda ölüyo diye hatırlıyorum ama yanlış mı hatırlıyorum acaba.
Doğru hatırlıyosun, raife yazdığı mektupta "Sana bir sürprizim var." diyor ama başka mektup yaz(a)mıyor, doğumda öldüğü için.
Doğru hatırlıyorsun, sürprizini bilemem ancak Raif Efendi çocuğun Maria Puder'in kızı olduğunu öğrenince kendisinden olduğunu da anlıyor ve kayışı koparıyor. O sert rüzgarlarda şehrin dışına koşup yakasını bağrını rüzgâra açmasının nedeni bu aslında.
@@TheBigbird10 Bu ayrıntıyı çok güzel yakalamış ve vurgulamışsınız. Diğer yorumların arasından sıyrılarak elle tutulur bir bakış kazandırmışsınız👏🏻
Kız arkadaşım Türk Dili ve Edebiyatı okuyor. Eğitmenlerin ne kadar ezberci ve moda mod ders işlediklerini eleştirdiğimiz bir sohbette yazarları ve eserleri konu alan derslerde yazarların hikayeleri merkeze alınarak öğrencilerin işlenen konuları içselleştirmesi gerekli demiştim. Şimdi bu videoyu izlerken tam da hayal ettiğim yöntemi uyguladığınızı fark ettim. Videolarınız üniversitelerde ders niyetine izletilmeli.
Keşke bir arada Bahar Hanım'ın kendi kitabı "Struma-Aşk Yolcusu" gelse,okuyoruz bir de ağzından dinlesek :)
İşte spoiler geliyor. Maria mektuplarında Raif'in yanına geldiğinde söyleyeceği bir sürprizi olduğunu yazıyordu. Ve Raif, Maria'nın karşılaştığı akrabasından Ekim ayında Maria'nın doğum yaptığını ve doğum yaparken öldüğünü ve yanındaki bi akrabamın kızı diye tanıttığı çocuğun Maria'nın doğum yaparken ölen çocuk olduğunu söyler.
Hüseyin Nihal Atsız' ın Deli Kurt ya da Ruh Adam isteriz
Çünkü aşktan bahsediyoruz, böbrek ameliyatından değil!
Ben de Bahar Hanıma kırıldım. Bu muazzam romanı bu kadar silik nasıl anlatabildi. Romanın isminin nerden geldiğini açıklayamadı bile. Kadının öldüğünü söylemedi. Çocuğun Raif'e ait olduğunu neden söylemediğinin bilgisi kitapta var ama Bahar hanım kitapta bu bilgi yok dedi. Aklıma tv8'de ki yorum geldi. Gerçekten okuduğundan şüpheliyim...
8:28 Orada çok sevdiğim ve beni çok sevdiğine inandığım kadın bile bana bunu yaparsa, başkalarına nasıl güvenirim diyip bırakıyor. Silik bir adama dönüşüyor.
“İçimde yarım kalmış bir konuşmanın üzüntüsü vardı”
Kürk mantolu Madonna , her birey okumalı. Karşılıksız aşk.
Mükemmel bi kalem - bir insan bir insana elbette yeterdi ❤️😔
kitaptan çok anlam dolu söz var ve hoşuma giden ve doğru bulduğum sözü ( hayat bir kere oynanan bir kumar ve ben onu kaybettim ) kitabın konusunun üzerine yürek burkuyor enfes efsane bir kitap okumayan kumarı kaybeder
"Çavdar Tarlasında Çocuklar" yorumlaması bekliyorum :) Video içerikleriyle alakalı olmadığı için yorum yapmak istememiştim ama böyle yapmam gerektiği söylenmişti.
Bu kız çok güzel bir kız.Çok akıllı.Çok okumuş.Bütün sunumlarını nereden bulacağım? Tüm öğrendiklerini gözüme gözüme sokuyor büyük bir beceri ile.
Umarım eşi yoktur.Hiç olmasın.Bu kıza aşığım.Okulu bırakırım bu kız için.Gözüme bakt; okulu bitir Dostoyevsky oku dedi.Tolstoy sosyete dedi boşver dedi.
Annemi göndereceğim.Bu kızı abana iste diyeceğim.O kadar güzel ki? O kadar akıllı ki? Çok okumuş ki?Uykum yok.Bu kızın tüm konuşmaları nerede? Yardım edin?Başucuma koyacağım.Nasıl bir yüz? Nasıl bir dialect, nasıl bir sunum? Simply irresitable vesselam.Bu İlker denilen yeniyetme lafa karışmasın yeter.Herşeyi berbat ediyor.Çok konuşuyor.Çok okumaz birisi.Bu güzel kız dedi ki sen zaten okumaz birisisin.Gözlerine bakarak söyledi.Bu kız konuşsun İlker bey evine gitsin yatsın.Hiç lafa karışmasın.
Raif sen misin :(
Aşk romantik olmak zorunda değil, romantizmin var olması için aşka ihtiyaç var. Viva romantica!!!
Bahar Hanım'a destek çıkayım. Aşk tâbi ki çeşitli hormon salınımları ve nöron faaliyetlerine tekabül eder, fakat aşk deneyimini bilmeden, aşk, sevmek, hoşlanmak, ilgi duymak, kontrolsüzlük gibi kavramları birbirleriyle olan ortaklıkları ve farklılıkları ile incelemeden aşkın ne olduğunu bilmiş sayılamayız.
Rahmetli Dedemin odasında İğne nakışla işlenmiş sözleri vardı.
Göklerde kartal gibiydim
Kanatlarımdan vuruldum
Mor çiçekli dal gibiydin
Bahar vaktinde kırıldın…
Oytun da geliversin artık
Bahar hanım çok tatlısınız anlatımınıza bayılıyorum👏👏👏
En sonunda yeni video
Bahar Hanım kitabı bir defa daha okumalı.
Çok tatlı bir kadın ya.
Yine doyduk... Bir bölümde Oblomov da isteriz.
Bitince çok üzülüyorum 🙁
bahar feyzan hastasıyız...
bir adet jack london istiyoruz
*Spoiler olabilir ama o kadar da değil*
7:19 burası yanlış yalnız
Adam Almancayı Almanya da öğreniyor zaten çevirmenlik yaptığı dönemler Almanyadan döndükten sondaki zamanlar
Balzac ın kırmızı ve siyah romanı gibidir Kürklü Madonna . Selamlar
Kürk Mantolu Madonna roman inceleme ödevim vardı iyi oldu bu
Maria öldüğü için , kızıyla karşılaştığında da ailesindeki kitaptaki çatışmalarda da geçer kalabalık bir ailede aile olgusunu tek başına yaşatmaya çalıştığı için , çoğu kişinin görüp içine bakmadığı için Raif bey buna cesaret edemez
"Raif Efendi'nin bi' tane babası var." kısmını yeniden çekseydiniz keşke :)
14:22 artık ondan ayrılmalıydım. canımı yakıyordu... daha önce hiç onsuz olmamıştım. ya ondan ayrılmak bana iyi gelmezse. bu ameliyattan sonra hep bir yanım eksik olacak( bkz romantik böbrek ameliyatı) :D:D:D:D önemli olan ne yaşadığımız değil nasıl servis ettiğimizdir. aynı hikayeyi korkunç olarak da anlatabiliriz. demek ki neymiş romantizim külliyen yalanmış
Evet! Acaib bir kadin.yani Bence herseyini vermen gereken bir sahiz!
Balzac ve john Steinbeck de gelsin ❤️❤️
Önemli bir şey söylediniz hocam 'telif'i kalktıktan sonra, herkes basınca piyasa Sabahattin Ali'ye doydu.' dediniz. Merak ediyorum, bundan 30-40 yıl önce basılan Kürk Mantolu Madonna kitaplarında bugün basılanlar gibi sansür var mıydı? 16 yaşındayken ilk okuduğumda, trendeki kızın, baş karakterin kızı olduğunu 2-3 gün sonra anlamıştım.
Keşke kısa öykülerinden de bahsetseydiniz, kağnı, ses, esirler.. Hepsi çok naif gelir bana. Resmen instagram yüzünden bu kitaptan soğudum ben:)
Ya romanı uzun yıllar önce okumuşsun bazı noktaları hatırlamıyorsun Bahar Feyzan ya da romanın olay örgüsünün ve özünün kırılma noktalarını kaçırmışsın. Bu videoyu izleyen Kürk Mantolu Madonna’nın ne özüne ne hikayesine dair fikir edinebilir.
Tevfik Fikret ya da Oğuz Atay bekleriz
Şiirlerde, kitaplarda ve şarkılarda yaşar...
Abi Martin Eden (Jack London) gelebilir mi
Ilker Hocam, tüm yesilcam önyargilarinizi kenara birakip "vesikali yarim" filmini lütfen izleyiniz. Siddetle tavsiye ederim. Fikirlerinizi cok merak ettim simdi
Izlemistim
Böbrek ameliyatı diye geldim aşkın metafiziği çıktı...