Baska bir vidyoda ağır dalga gecmisti. (Simdi hangi vidyo oldugunu hatirlamiyorum) O efsane gülüşüyle canım sıkılıyordu arap vurdum adlı... diye devam eden cümleler
Gabriel Garcia Marquez'in ilk cümleleri her zaman çok etkilidir zaten. Kırmızı Pazartesi, Yüzyıllık Yalnızlık... Çok güzel programmış, geç keşfettim. Bitmese iyiymiş.
flu tv'nin taht oyunlarına yeni bir aday gelmiş. hozam bu kadın hepinizi gömer benden demesi :) kanalın erkek izleyici oranı %70 demiştiniz. oy hakkımız varsa taht Bahar hanımındır. Benden söylemesi :)
Allaha şükür çevremizde kadınlar yaşıyor. Bence izleyiciler o kadar abazan değildir. Sırf kadın diye niye yani? Bir Emrah Hoca değil bence. Bahar Hanıma lafım yok sadece sıralama.
Bahar Feyzan'ın bahsettiği, insanın kendi kusurlarını kabul eden kişiye aşık olması Lacancı bir yaklaşım, İlker hocanın bahsettiği erkeğin olabildiğince fazla çocuk yapması Schopenhauer'e dayanan bir yaklaşım. Schopenhauer'den sonra felsefe ve psikoloji daha farklı bir yapıya geldi. İlker Hoca'nın bahsettiği fikirler artık psikoloji dünyasında fazla biyolojik ve darwinist bulunup, hor görülüyor.
RUclips' ta o kadar az sayıda nitelikli kitap yorumlayan kanal var ki, iyi ki böyle bir konsept yaptınız, zevkle izliyorum. Şayet kurgu dışı kitaplarda konseptiniz içerisindeyse, Guy Debord'un "Gösteri Toplumu" kitabı üzerine bir video şahane olurdu.
yeni konsept harika. tebrik ederim. g.g.marquez gerçeküstü anlatımın öncülerinden. gerçekten harika bir yazar. yalnız romanlarındaki karakter sayısının çokluğundan ötürü, neredeyse elinizde kalem kağıt tek tek çizerek takip etmek zorunda kalıyorsunuz. yinede okuması çok keyifli. en son okuduğum kitap olmasından mütevellit hasan ali toptaş - gölgesizler incelemesi de rica edeceğim.
@@canaksu4927 yaa bense ilk başları dışında hiç zorlanmadım, heyecanla okumaya devam ettim ve aktı gitti, belki Hasan Ali Toptaş'ın diline alışık olmak ile ilgili bir durumdur :) bu arada filmini de tavsiye ederim, kitabı kadar güzel gelmesede izlenmeye değer 👍🏼
@@Ali-jl3ej okuduğum ilk kitabı ''kuşlar yasına gider''di ve çok beğendim gerçekten. dil olarak birbirinden çok farklılar. ''gölgesizler'' için hayatımda okuduğum en edebi kitap diyebilirim. filmi olduğunu da duymuştum. en kısa sürede izleyeceğim.
Netflixte “Mindhunter” diye bir dizi var. Orada psikolog bir kadın var, davranış bilimi ile seri katilleri anlamaya falan çalışılan bir dizi. O kadına da hayrandım bu kadın da o kadına inanılmaz benziyor. Güzelliğine hayran olmamak elde değil.
William Faulkner- Ses ve Öfke veya Hermann Hesse- Siddhartha 3.bölüm romanı olabilir. Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, programların jenerik müzikleri çok başarılı👍 Sevgiler...
Kitapta yaşlı adam kendisine bir bakireyi hediye olarak görüyor. Demek ki bakire bir kızla beraber olmak, ölümüne yaklaşırken alabileceği son derece önemli bir hediye. Ölümüne yaklaşıyor olmasını kitapta da birkaç kez ele almıştı yanlış hatırlamıyorsam. Belki de bu durum ölüm korkusuyla alakalı... Adam yok olup gideceğinin farkında ama dünya üzerinde hala kendisi adına iz bırakmanın peşinde gibi. Bir diğer açıdan Bahar hanımın söyledikleri çok güzel, katılıyorum adamın bağlanma problemi var. Fakat bunun tek örneği bir kızla ilişki kuramıyor olması değil, 90 yaşlarında bir adamın hala yalnız yaşıyor olması ve hayatı boyunca işinin de sabit olması da olabilir. Sabit yaşanan bir yaşam söz konusu tabi ki adamın özel hayatı söz konusu olduğunda. Adam hem bağlanmaktan hem de kaybetmekten korkuyor. Örneğin kitapta "parasını vermediği bir kadınla beraber olmamış olması" da kaybetme korkusunu çok güzel açıklıyor bana göre. Çünkü verdiği para karşılığında alacağı hizmet sınırlı ve adam bu sınırlılığı zaten olayın en başında parayı vererek bilinir hale getiriyor dolayısıyla ilişkilerden doğabilecek bilinmezlikleri de ortadan kaldırmış oluyor. Kısacası garantici davranıyor. Kaybedeceğini bilerek bir ilişki yaşıyor ve kaybetme korkusu yaşayabileceği bir durum oluşmayacağından adam bir döngü şeklinde kaybetme korkusu yaşamamış oluyor. Fakat aklıma takılan bir başka nokta adam bağlanmak için de aslında temsili de olsa 14 yaşındaki bakire bir kızı seçiyor. Bu noktada adamın hala bağlanma problemi olduğunu düşünmekteyim. Bu nedenle kitaptaki genç ve bakire bir kızla yaşanmak istenen ilişkinin bağlanma ile alakası olsa daha çok "ölüm korkusu" nedeniyle ihtiyaç duyulduğunu düşünmekteyim. Adamın hala, tamamlayamadığı ilişki kurma ve dünya üzerinde farklı köklerden de beslenme ihtiyacı var gibi. Kızın genç ve bakire olması, adamın yaşlı olması, adamın işi haricine anlamlı ilişki kurduğu alanların ve insanların sınırlı olması diğer dünyaya gitmeden kendisinin varlığını kendisine kanıtlama çabası gibi geliyor. Yani tünelden önce son çıkış... Yaşlı adam roman boyunca kaybetme korkusu ve ölüm korkusunu hayatı boyunca denemediği bir yolla "aşık olma" kavramıyla gidermeye çalışıyor gibi.
Nabokov, üniversitelerde verdiği derslerin notlarından oluşan ‘Edebiyat Dersleri’nde, ‘kitap okuru’ tabirini çok nadiren ve çok gevşek bir anlamda kullandığına vurgu yapar ekler; ‘’Kimse bir kitabı okuyamaz. Ancak sadece yeniden okuyabilir. Gerçek kitap okuru o kitabı yeniden okuyandır’’.
'Parasını vermediğim kimseyle beraber olmadım' tabiri biraz da 90 yaşından yaşanmış yıllara bakıldığında beraber olduğu kadınlarda paranın( sembolik olarak kullanılıp ağırlıklı bu ölçütte değerlendirilmek kaydıyla) birincil öncelik olarak aşkın önünde yer aldığı, değersiz sevgisiz birliktelikler yaşanmış bir hayata ait olduğunu düşündürmüştü bana.
İ. Canikligil tam bir hödük yahu, aşk dürtüsü için "olabildiğince çok kadını dölleme güdüsü" dedi, liseli bir ergenin ilk okuyup da aklında kalan şeyleri söylemesi gibi, zerre derinliği yok, evet biyolojik olarak öyle İlker Bey ama.... Gerçekten de pek kitap okumadığı, görsel ve işitsel içeriklerden beslendiği anlaşılıyor. Güzel programlar yapıyor, bu kadar boş olmasaydı konukları bu kadar güzel ve çok konuşamazlardı, yine de teşekkürler.
Program harika, Bahar Hanım şahane! İlker hoca tüm kötümserliğiyle beklentileri karşılıyor :) Bir sonraki hafta konuşulacak kitaplar önceden belirlense fena olmaz gibi geliyor bana, hem ufak bir Flu TV kitap kulübü olmasın mı?
İçimde bir yerde Finnegans Wake sesleri çınlıyor lakin Balkan haritasından kafayı kaldırıp inceleyecek, analizleri okuyacak süre bulamadığımdan -keza kitabın da yarısını okuyabildim, ikinci cilde sıçrayamadım henüz- bütün bir bencilliğimle ULYSSES istiyorum. Bahsedilen kadın Nora Barnacle mıdır? Böyle dipdiri bir iddia duruyor! En azından şu vasıtayla Yunan- Shake- İbsen tiyatrolarından falan bir kaç kelam etseniz de içimizin yağları erise :D
Kitap sonlarının söylenmesi bizim gibi okumayanlar için güzel seçenekti. Kitap okumak isteyenler videoyu kitabı okuduktan sonra izleyebilirler. Sonunu öğrenerek üzerine yorumları dinlemek daha keyifli gelmişti.
Ilker seni şanslı seniii aşık olmayı bırak böyle güzel bir kadını yakından görmek bile bir şans. Gözlerinin içi gülüyor kadının. Ve kültürlü. Bu ikisine birden hiç denk gelmedim ya ben.
Romantik avrupa döneminden eserleri de bekliyoruz. Öneri olarak french literaturede realizm sonrası romantizmiyle kaynayan madam bovary veya kırmızı ile siyah olabilir. Kaliteli içeriklerle devam!
Yüzyıllık yalnızlık gibi başyapıt varken en zayıf halkası olan kitap ele alınmış ama yine de gabo diye bir adamın varlığının ele alınması bile önemli diye düşünüyorum.
Bir roman üzerinde konuşmak kolay. Kişisel olaylar... Enteresan durumlar... Bu yüzden roman üzerine çok konuşuluyor. Esas zor olan bir şiir kitabı üzerinde konuşmak mesela. İleriki bölümlerden birinde bir şiir kitabı üzerinde konuşabilirsiniz. Ya da başka yazın türlerinden... (Deneme, Tiyatro oyunu (metin), Gezi, Sohbet, Anı...vs)
Başta soyledigiz şey güzel bir kitabı okuyup bitirdikten sonra kalan his kitabın sizdeki etkisine göre bir kaç gün daha hadi bilemedin bir iki hafta daha sürüyor. Sonra evet unutuyoruz dönüp tekrar okuyunca bu defa bambaşka hisler bırakıyor kitap okumanın da güzelliği burada bence
Canım emrah hocam da siz tatlı hanımefendi de müthiş renkli karaktersiniz. Ilker canikligil de öylemesine en çok sevdiğim yan bu işte bilgiye konuşmaya canlılık veriyorsunuz renk veriyorsunuz. Figür değil karaktere bürünüyorsunuz vesselam
Güzel içerik için emeğinize sağlık. Bence kitapların nasıl sonlandığına da değinilmesi hatırlamamız ve bütünlük sağlaması açısından çok güzel oluyor :) Bir sonrakini Hasan Ali Toptaş - Bin Hüzünlü Haz ya da Huxley- Cesur Yeni Dünya (daha dikkat çekici)
ilk videoyu izledikten sonra ana sayfamda Bahar Feyzan beautiful turkish tv presenter diye video çıktı :) youtube işi bilio :) flutv iyi projeler çıkarıyo bu aralar :) ilker canikligilin de dediği gibi insan güzele bakar :)
hocam geçen haftaki bölümde bahar hanımın kameradaki görüntüsü daha iyi gelmişti. bu haftaki açı sanki leyla ile mecnundaki uzaktan konuşma gibi hissiyat vermiş..
kitap sanki şeyi anlatıyor, elinden yüzlerce hayat kadını geçen bir adamın hiç beklemediği anda birden aşkı o yaşına o haline rağmen hissetmesi o yokken onu sayıklaması nereye baksa onu görmesi ve kokusunu anımsaması ,sanki adama 90 yaşına rağmen aşkın kattığı yeni bir boyut ve adamın o hislerden büyülenmesi birini gerçekten çok sevince ona dokunmaya kıyamamak
diksiyon da(da'yı anlayan anlamıştır) harika yalnız. ilker hocanın tek tek veysi'nin elinden ekibini çaldığı ifa'da diksiyon dersi mi veriyordu acaba? keşke ilker hocaya bu kadar erken bel bağlamasıydı. yaklaşıyor yaklaşmakta olan bir esg çünkü... viva la independencia de papyonia!
konsept harika..seçim mükemmel...lakin bu tarz kitapların incelemesi veya yorumlaması bu şekilde olursa(hikayesi zerre önemli olmayan, en yakınınla bile konuşamadığın derin duyguların önemli olduğu kitaplar) hikayeyi bayaa bayaa bilen kişi kitabı okumaktan vazgeçer..halkını tanımak derken sait faik veya orhan kemal , ama illa latin olacaksa da juan rulfo öneririm((pedro paramo ve özellikle kızgın ovadaki öyküler...özellikle sel baskınından sonraki cümleyle biten öyküsü.))
Eserlerin sonları da konuşulsun yaa. Akıl vermek haddime düşmez ama uyarsa her program sonu bı sonraki hafta konuşulacak kitabın ismi yazılabilir. Bu sayede yorumlarda sorularda birikir. Hangi kitabın sonu konuşulacağı da belli olur. Tatmin olmayan kısım bunu da sevmez ama yapicak bişi yok. Saygılar. Edit: Taht sahibi çok net bı şekilde arşimetin kızı
TÜYAP kitap fuarında çalışmış bir arkadaşım anlatmıştı; o dönemde dizi olan Yaprak Dökümü'nün finalini öğrenebilmek için kitabın sonunu okumaya çalışıyorlarmış fuar standında. O yüzden siz sonunu da söyleyin bence. Okuyanlar için hatırlamak güzel oluyor.
bu seriyi seviyorum, kaçırdığım detayları gösteriyor, çok hoş oluyor. Ekipçe emeğinize sağlık güzel insanlar :)
.
güzel içerikler, samimi insanlarsınız veyahut işlerinde yetkin üç kağıtçılar :) başarılar diler, devamlılık arz etsin isteriz.
Furkan Çiçek 😂
Albert Camus - Yabancı, İlker hocanın yorumlarını merak ediyorum 😀
Muthis roman
@@evetefendimsepetefendim ben yarida biraktim bisi anlayamamistim. Tekrar okuyacam
Yabancılsrla konuşms olur bence
Bulantı ya da Godot'yu beklerken de olabilir.
Baska bir vidyoda ağır dalga gecmisti.
(Simdi hangi vidyo oldugunu hatirlamiyorum)
O efsane gülüşüyle canım sıkılıyordu arap vurdum adlı... diye devam eden cümleler
40 tane yorum okudum, 1 tane amele görmedim. Ortam ne güzel, keşke türkiye de böyle olsa. İlker Hocam büyüksün.
ben ameleyim
kırıldım
“İnsanın sonunda başkalarının sandığı gibi biri olmaması olanaksız." Harika anlatım teşekkürler
'bi his bırakıyor o da yeterli'
her şeyin özeti ya bu! her zaman ve zeminde geçerli bir önerme 🙌🙌🙌
Bulantı - Jean Paul Sartre 😍 haftaya olsun
İlk okumada kitabi anlamazsiniz, ikinci okumada da hayati anlamazsiniz. Ucuncu turu ise tabutta attiriyor :D İlk uc kitabim arasinda.
Gabriel Garcia Marquez'in ilk cümleleri her zaman çok etkilidir zaten. Kırmızı Pazartesi, Yüzyıllık Yalnızlık... Çok güzel programmış, geç keşfettim. Bitmese iyiymiş.
hanımefendinin güzelliğinden edebi eserlere odaklanamıyoruz efenim :D
6:50 Evet, metnin orijinalinde de "kullanılmış" kelimesi kullanılıyor.
Sizin gibilerden çook lazım.. Teşekkürler..
flu tv'nin taht oyunlarına yeni bir aday gelmiş. hozam bu kadın hepinizi gömer benden demesi :) kanalın erkek izleyici oranı %70 demiştiniz. oy hakkımız varsa taht Bahar hanımındır. Benden söylemesi :)
Erkek izleyici oranı ile konunu ne alakası var? Yoksa sen meriçlik hakkını mı kullanıyorsun?
@@florentinhonorius613 demokratik bir seçim yapılırsa flutv tebaası olarak Bahar hanımdan yana taraf oluruz demek istiyorum
@@spooky_23 :/
Allaha şükür çevremizde kadınlar yaşıyor. Bence izleyiciler o kadar abazan değildir. Sırf kadın diye niye yani? Bir Emrah Hoca değil bence. Bahar Hanıma lafım yok sadece sıralama.
@@cabalacabala İçindeki meriçliği dışa vurarak pozitif ayrımcılık yapmış çok da şey etmemek lazım :d
Bahar Feyzan'ın bahsettiği, insanın kendi kusurlarını kabul eden kişiye aşık olması Lacancı bir yaklaşım, İlker hocanın bahsettiği erkeğin olabildiğince fazla çocuk yapması Schopenhauer'e dayanan bir yaklaşım. Schopenhauer'den sonra felsefe ve psikoloji daha farklı bir yapıya geldi. İlker Hoca'nın bahsettiği fikirler artık psikoloji dünyasında fazla biyolojik ve darwinist bulunup, hor görülüyor.
Halil Semercioğlu bence Arthur’un görüşü daha realistik
En az bizim kadar tutucular bence de .. Marquez'in Kırmızı Pazartesi kitabında da namus cinayeti, mahalle baskısı gibi unsurlar net görünüyor..
Steinbeck'in İnci'sinde de var. İnsan her yerde insandır
Bu içeriği de çok sevdik ama biz vallahi Yalın Alpay’ı çok özledik
34 yaşındayım kendimi bildim bileli okurum. ama hiçbir şey hatırlamam. tek olmadığımı öğrenmek güzel oldu. :D
serinin demamını istiyoruzzzzzzzzzz lütfen baharla dha cok video çekinnnnnn
Elim ayağım titriyor ikidir harika kitapları konu alıyorsunuz bahar hanım, minnettarım. Kitap önerisi ecinniler.
RUclips' ta o kadar az sayıda nitelikli kitap yorumlayan kanal var ki, iyi ki böyle bir konsept yaptınız, zevkle izliyorum. Şayet kurgu dışı kitaplarda konseptiniz içerisindeyse, Guy Debord'un "Gösteri Toplumu" kitabı üzerine bir video şahane olurdu.
Kışa girerken, Flu tv ye Bahar gelmiş. Dijital arena! canlanıyor. Başarılar.
yeni konsept harika. tebrik ederim.
g.g.marquez gerçeküstü anlatımın öncülerinden. gerçekten harika bir yazar. yalnız romanlarındaki karakter sayısının çokluğundan ötürü, neredeyse elinizde kalem kağıt tek tek çizerek takip etmek zorunda kalıyorsunuz. yinede okuması çok keyifli. en son okuduğum kitap olmasından mütevellit hasan ali toptaş - gölgesizler incelemesi de rica edeceğim.
kar...neden yağar kar?
@@Ali-jl3ej hayatımda okurken en zorlandığım kitap oldu. :)
@@canaksu4927 yaa bense ilk başları dışında hiç zorlanmadım, heyecanla okumaya devam ettim ve aktı gitti, belki Hasan Ali Toptaş'ın diline alışık olmak ile ilgili bir durumdur :)
bu arada filmini de tavsiye ederim, kitabı kadar güzel gelmesede izlenmeye değer 👍🏼
@@Ali-jl3ej okuduğum ilk kitabı ''kuşlar yasına gider''di ve çok beğendim gerçekten. dil olarak birbirinden çok farklılar. ''gölgesizler'' için hayatımda okuduğum en edebi kitap diyebilirim. filmi olduğunu da duymuştum. en kısa sürede izleyeceğim.
@@canaksu4927 🙂🙃🖐🏼
Ya kadının güzelliği gözlerimi alıyor dinleyemiyorum.
baglanmicaksan caz yapma :D
Harika bir konsept olmuş, serinin devamını iple çekiyoruz...
ben bu seriye bayıldım ya keşke bahar hanım daha çok gelse😊 o kadar çok seri oldu ki ilker hoca araya kaynıyor😂😂
Yine harika bir video 😄keşke saatlerce sürse
Jean-Saul Sartre - BULANTI, İlker hocamız fransızcadan direkt okumuştur anlatır.
Bahar Hanım' dan hoşlanan varsa beğensin de rakiplerimizi bilelim
Beğensin de* olacak. Bir rakibimiz kendi topuğuna sıktı :P
Netflixte “Mindhunter” diye bir dizi var. Orada psikolog bir kadın var, davranış bilimi ile seri katilleri anlamaya falan çalışılan bir dizi. O kadına da hayrandım bu kadın da o kadına inanılmaz benziyor. Güzelliğine hayran olmamak elde değil.
@@ozgurkara3856 kimden bahsettiğini anladım. Çünkü güzellik anlayışımız birbirine çok benziyor :)
William Faulkner- Ses ve Öfke veya
Hermann Hesse- Siddhartha 3.bölüm romanı olabilir.
Bu arada söylemeden geçemeyeceğim, programların jenerik müzikleri çok başarılı👍
Sevgiler...
Kitapta yaşlı adam kendisine bir bakireyi hediye olarak görüyor. Demek ki bakire bir kızla beraber olmak, ölümüne yaklaşırken alabileceği son derece önemli bir hediye. Ölümüne yaklaşıyor olmasını kitapta da birkaç kez ele almıştı yanlış hatırlamıyorsam. Belki de bu durum ölüm korkusuyla alakalı... Adam yok olup gideceğinin farkında ama dünya üzerinde hala kendisi adına iz bırakmanın peşinde gibi. Bir diğer açıdan Bahar hanımın söyledikleri çok güzel, katılıyorum adamın bağlanma problemi var. Fakat bunun tek örneği bir kızla ilişki kuramıyor olması değil, 90 yaşlarında bir adamın hala yalnız yaşıyor olması ve hayatı boyunca işinin de sabit olması da olabilir. Sabit yaşanan bir yaşam söz konusu tabi ki adamın özel hayatı söz konusu olduğunda. Adam hem bağlanmaktan hem de kaybetmekten korkuyor. Örneğin kitapta "parasını vermediği bir kadınla beraber olmamış olması" da kaybetme korkusunu çok güzel açıklıyor bana göre. Çünkü verdiği para karşılığında alacağı hizmet sınırlı ve adam bu sınırlılığı zaten olayın en başında parayı vererek bilinir hale getiriyor dolayısıyla ilişkilerden doğabilecek bilinmezlikleri de ortadan kaldırmış oluyor. Kısacası garantici davranıyor. Kaybedeceğini bilerek bir ilişki yaşıyor ve kaybetme korkusu yaşayabileceği bir durum oluşmayacağından adam bir döngü şeklinde kaybetme korkusu yaşamamış oluyor. Fakat aklıma takılan bir başka nokta adam bağlanmak için de aslında temsili de olsa 14 yaşındaki bakire bir kızı seçiyor. Bu noktada adamın hala bağlanma problemi olduğunu düşünmekteyim. Bu nedenle kitaptaki genç ve bakire bir kızla yaşanmak istenen ilişkinin bağlanma ile alakası olsa daha çok "ölüm korkusu" nedeniyle ihtiyaç duyulduğunu düşünmekteyim. Adamın hala, tamamlayamadığı ilişki kurma ve dünya üzerinde farklı köklerden de beslenme ihtiyacı var gibi. Kızın genç ve bakire olması, adamın yaşlı olması, adamın işi haricine anlamlı ilişki kurduğu alanların ve insanların sınırlı olması diğer dünyaya gitmeden kendisinin varlığını kendisine kanıtlama çabası gibi geliyor. Yani tünelden önce son çıkış... Yaşlı adam roman boyunca kaybetme korkusu ve ölüm korkusunu hayatı boyunca denemediği bir yolla "aşık olma" kavramıyla gidermeye çalışıyor gibi.
çok çok güzel anlatmışsınız
Hazır kitabını da yeni bitirdim. Oblomov konuşulsa harika olur.
Gözlerinin güzelliği 3 kez izletti video yu bana.Dikkatimi dağıtıyorsun.Anlamıyorum ne diyorsun
Nabokov, üniversitelerde verdiği derslerin notlarından oluşan ‘Edebiyat Dersleri’nde, ‘kitap okuru’ tabirini çok nadiren ve çok gevşek bir anlamda kullandığına vurgu yapar ekler; ‘’Kimse bir kitabı okuyamaz. Ancak sadece yeniden okuyabilir. Gerçek kitap okuru o kitabı yeniden okuyandır’’.
Okuma listesi paylaşın da önce okuyalım sonra izleyelim. Güzel içerikleriniz için teşekkürler
En sevdiğim serilerden biri olma yolunda. Sıkılmadan izliyorum edebi roman şeysini, çok ilginç.
Bir şeyin sırf fiziki olarak her erkeğin yapabilmesi mümkün olan bir şey olması demek ''Her erkeğin içindeki potansiyel'' demek değildir.
'Parasını vermediğim kimseyle beraber olmadım' tabiri biraz da 90 yaşından yaşanmış yıllara bakıldığında beraber olduğu kadınlarda paranın( sembolik olarak kullanılıp ağırlıklı bu ölçütte değerlendirilmek kaydıyla) birincil öncelik olarak aşkın önünde yer aldığı, değersiz sevgisiz birliktelikler yaşanmış bir hayata ait olduğunu düşündürmüştü bana.
İ. Canikligil tam bir hödük yahu, aşk dürtüsü için "olabildiğince çok kadını dölleme güdüsü" dedi, liseli bir ergenin ilk okuyup da aklında kalan şeyleri söylemesi gibi, zerre derinliği yok, evet biyolojik olarak öyle İlker Bey ama....
Gerçekten de pek kitap okumadığı, görsel ve işitsel içeriklerden beslendiği anlaşılıyor. Güzel programlar yapıyor, bu kadar boş olmasaydı konukları bu kadar güzel ve çok konuşamazlardı, yine de teşekkürler.
Harika sohbet. Dinlediğim en keyifli edebiyat sohbetlerinden biri.. Bahar hanım harikasınız...
nesi harika ya
Hanımefendinin yorumları oldukça yerinde ve zihin açıcı. Tebrikler..
Haftaya Yusuf Atilgan - Aylak Adam isteriz..
İlker Hocanın ses takıntısı Flu Tv nin en iyi yönlerinden biri. Program ve Bahar Hanım da harika
Ursula K. Le Guin - Yerdeniz Büyücüsü Serisi
Yazılmış en derin roman olduğu söylenilen KARAMAZOV KARDEŞLER🙏
Program harika, Bahar Hanım şahane! İlker hoca tüm kötümserliğiyle beklentileri karşılıyor :) Bir sonraki hafta konuşulacak kitaplar önceden belirlense fena olmaz gibi geliyor bana, hem ufak bir Flu TV kitap kulübü olmasın mı?
Emrah Hocadan sonra harika işler harika içerikler gelmeye başladı. Çok iyisiniz çok.
Hocam devamını hâlâ bekliyoruz :)
Sevdığım bır yazarın okumadığım bir kitabını çok güzel özetlemişsiniz. Teşekkürler. Okunacak listem epey kabarık ama öne çekebildiğim kadar çektim.
Ayrıca Jean-Paul Sartre - Akıl Çağı'nı yorumlamanız eminim çok keyifli olurdu.
Hocam Harika bi kanal oluyor 💜psikoloji ve felsefe konuşulmasını da bekliyoruz
Bu seriye bayıldım:))Harika işler yapıyorsunuz yaptıgınız her projeyi zevkle takip ediyorum :)
LÜTFEN ULYSSES !!! JAMES JOYCE AÇLIĞIMIZI İLGİNÇ BİLGİLERLE DİNDİRİN :D
kesinlikleee
İçimde bir yerde Finnegans Wake sesleri çınlıyor lakin Balkan haritasından kafayı kaldırıp inceleyecek, analizleri okuyacak süre bulamadığımdan -keza kitabın da yarısını okuyabildim, ikinci cilde sıçrayamadım henüz- bütün bir bencilliğimle ULYSSES istiyorum. Bahsedilen kadın Nora Barnacle mıdır? Böyle dipdiri bir iddia duruyor! En azından şu vasıtayla Yunan- Shake- İbsen tiyatrolarından falan bir kaç kelam etseniz de içimizin yağları erise :D
iyi fikir
Çok acıklı ama kitaplardan bize kalan hatırlama oranı, sadece % 10'imiş. Başka medyumlar arasında çok düşük bir oran.
Kitap sonlarının söylenmesi bizim gibi okumayanlar için güzel seçenekti. Kitap okumak isteyenler videoyu kitabı okuduktan sonra izleyebilirler. Sonunu öğrenerek üzerine yorumları dinlemek daha keyifli gelmişti.
Charlotte Perkins Gilman'ın Kadınlar Ülkesi romanı bence konuşulmaya değer. Özellikle de yazıldığı dönem düşünüldüğünde.
Ilker seni şanslı seniii aşık olmayı bırak böyle güzel bir kadını yakından görmek bile bir şans. Gözlerinin içi gülüyor kadının. Ve kültürlü. Bu ikisine birden hiç denk gelmedim ya ben.
Romantik avrupa döneminden eserleri de bekliyoruz. Öneri olarak french literaturede realizm sonrası romantizmiyle kaynayan madam bovary veya kırmızı ile siyah olabilir. Kaliteli içeriklerle devam!
Yüzyıllık yalnızlık gibi başyapıt varken en zayıf halkası olan kitap ele alınmış ama yine de gabo diye bir adamın varlığının ele alınması bile önemli diye düşünüyorum.
Haftaya ''Tutunamayanlar'' konuşulsun isterim,bayılırım
Bir roman üzerinde konuşmak kolay. Kişisel olaylar... Enteresan durumlar... Bu yüzden roman üzerine çok konuşuluyor. Esas zor olan bir şiir kitabı üzerinde konuşmak mesela. İleriki bölümlerden birinde bir şiir kitabı üzerinde konuşabilirsiniz. Ya da başka yazın türlerinden... (Deneme, Tiyatro oyunu (metin), Gezi, Sohbet, Anı...vs)
Başta soyledigiz şey güzel bir kitabı okuyup bitirdikten sonra kalan his kitabın sizdeki etkisine göre bir kaç gün daha hadi bilemedin bir iki hafta daha sürüyor. Sonra evet unutuyoruz dönüp tekrar okuyunca bu defa bambaşka hisler bırakıyor kitap okumanın da güzelliği burada bence
Abi çok güzel çok çok çok güzel nolur devamı gelsin abiiii
Devam ediniz!
Harikaa. Yeraltından bir şeyler bekliyoruz.
Koku - Patrick süskind
Canım emrah hocam da siz tatlı hanımefendi de müthiş renkli karaktersiniz. Ilker canikligil de öylemesine en çok sevdiğim yan bu işte bilgiye konuşmaya canlılık veriyorsunuz renk veriyorsunuz. Figür değil karaktere bürünüyorsunuz vesselam
Güzel içerik için emeğinize sağlık. Bence kitapların nasıl sonlandığına da değinilmesi hatırlamamız ve bütünlük sağlaması açısından çok güzel oluyor :) Bir sonrakini Hasan Ali Toptaş - Bin Hüzünlü Haz ya da Huxley- Cesur Yeni Dünya (daha dikkat çekici)
videoyu izleyebilmek için kitabı bitirip geldim ve şimdi gönül rahatlığıyla videoyu izleyebileceğim.
Ne guzel bir yontem. Tesekkurler...
Knut hamsun - açlık
Hocam kolay gelsin
Savaş ve barış analizi çok güzel olur 👌🏻
2 saattir aralıksız okuyorum. Şimdi de başkalarından dinlemek için buraya geldim. 💖
aylak adam ya da içimizdeki şeytan olabilir, ilker hoca buradan çok kolay çatışma çıkarabilir :d
Yeni kitap yorumlari videolarinizi bekliyoruz, cok basarili cok cok!
Teşekkürler.kitaplari tartışmak konuşmak..lütfen devam edin
Gabo' nun adı geçince anılması gereken şaheseri kırmızı pazartesi' dir bence. Bu kitaba da bir bölüm gelir umarım.
Saatleri ayarlama saatleri enstitüsü veya beyaz kale olabilir bizim modernleşme hikayemiz üzerine bir kitap olması güzel olur
ilk videoyu izledikten sonra ana sayfamda Bahar Feyzan beautiful turkish tv presenter diye video çıktı :) youtube işi bilio :) flutv iyi projeler çıkarıyo bu aralar :) ilker canikligilin de dediği gibi insan güzele bakar :)
keşke kitabın sonunu söyleseydiniz.Merakta kaldım,okumam da ben şimdi kendimi biliyorum.
Bence şöyle yapalım her bölüm sonu gelecek video da anlatacağı kitabı söylesin Bahar hanım okuyalım sonra yorumlarda tartışırız.
Foucault Sarkacı veya Gülün Adı,
hocam geçen haftaki bölümde bahar hanımın kameradaki görüntüsü daha iyi gelmişti. bu haftaki açı sanki leyla ile mecnundaki uzaktan konuşma gibi hissiyat vermiş..
Contenti sevdim. Haftaya lütfen Gorki - Ana :) çok beğendiğim bir kitap bir de sizden dinlemek istiyorum :)
Jane Austen - Gurur ve Önyargı bence bir sonraki bölüm için harika bir seçim olur.
aytmatov un gün olur asra bedelini işleseniz bi
Kadının yüzü ve mimikleri çok güzel; tavrı ve konuşması da muazzam hoş.
kitap sanki şeyi anlatıyor,
elinden yüzlerce hayat kadını geçen bir adamın hiç beklemediği anda
birden aşkı o yaşına o haline rağmen hissetmesi
o yokken onu sayıklaması
nereye baksa onu görmesi ve kokusunu anımsaması
,sanki adama 90 yaşına rağmen aşkın kattığı yeni bir boyut ve adamın o hislerden büyülenmesi
birini gerçekten çok sevince ona dokunmaya kıyamamak
diksiyon da(da'yı anlayan anlamıştır) harika yalnız. ilker hocanın tek tek veysi'nin elinden ekibini çaldığı ifa'da diksiyon dersi mi veriyordu acaba?
keşke ilker hocaya bu kadar erken bel bağlamasıydı. yaklaşıyor yaklaşmakta olan bir esg çünkü... viva la independencia de papyonia!
Spiker kendisi
@@yusufsevim26 el presentaaable, los dicciónaaaable. por favor más!
harika kitap yorumlamalar devam edin devam
Kral nerelerde kaldı. Kral ve ben istiyoruz, duyun bizi!!
Kawabata'nın Uykuda Sevilen Kızlar adlı kitabıyla çok büyük benzerlikler var. Marquez de bu durumdan bahseder. Kawabata da Nobel' li bir yazar.
Bi Eco romanı güzel olurdu. Prag mezarlığı ya da gulun adi
Gerçekten gülün adı muhteşem 👍
Adam efsane bir yazar sayesinde Latin Amerika kültürüne merak saldım bütün kitapları efsane
G.G. Marquez, eserini 1968 Nobel ödüllü Japon yazar Yasunari Kawabata'nın '' Uykuda Sevilen Kızlar '' adlı romanında etkilenerek yazmıştır.
evet kitaplar unutulur ama unutsak da artık o kitabı okumadan önceki kişi değilizdir.
Biraz zor olacak ama ileride Atlas Silkindi incelemesi olabilir mi?
kesip kesip zıpzıp yappmayın nolur yoruldum izleyemiyorum caaanım videolarınızıııııııı!!!!
Bahar Hocam İtalo Calvino olabilir mi? ne olur olsun çünkü
konsept harika..seçim mükemmel...lakin bu tarz kitapların incelemesi veya yorumlaması bu şekilde olursa(hikayesi zerre önemli olmayan, en yakınınla bile konuşamadığın derin duyguların önemli olduğu kitaplar) hikayeyi bayaa bayaa bilen kişi kitabı okumaktan vazgeçer..halkını tanımak derken sait faik veya orhan kemal , ama illa latin olacaksa da juan rulfo öneririm((pedro paramo ve özellikle kızgın ovadaki öyküler...özellikle sel baskınından sonraki cümleyle biten öyküsü.))
Diyafram kullanirken nefes cekisi mikrofona cok sert carpiyor montaj da okisimlari sessiz kesip goruntuyu kirpmadan kurtara bilirsiniz. Sevgiler...
Eserlerin sonları da konuşulsun yaa. Akıl vermek haddime düşmez ama uyarsa her program sonu bı sonraki hafta konuşulacak kitabın ismi yazılabilir. Bu sayede yorumlarda sorularda birikir. Hangi kitabın sonu konuşulacağı da belli olur.
Tatmin olmayan kısım bunu da sevmez ama yapicak bişi yok.
Saygılar.
Edit: Taht sahibi çok net bı şekilde arşimetin kızı
Güzel oldu bu program! Boris Vian üstünde de konussanız değişik olabilir...
üniversitede edebiyat okuyup burdan edebiyatı öğrenmek.
TÜYAP kitap fuarında çalışmış bir arkadaşım anlatmıştı; o dönemde dizi olan Yaprak Dökümü'nün finalini öğrenebilmek için kitabın sonunu okumaya çalışıyorlarmış fuar standında. O yüzden siz sonunu da söyleyin bence. Okuyanlar için hatırlamak güzel oluyor.