Hocam, kml tipi lösemi hastasıyım(bcr-abl gen mutasyonu) Çernobilde istanbulda 7 aylık bebektim. Sizce çernobil ile doğrudan ilişkisi var mıdır? (Aynı zamanda hla b27 geninden ankilozan spondilit hastasıyım.)
Her videoda olduğu gibi bu sefer de sohbet sırasında istemeden de olsa atladığımız, istemeden sonra sonradan yanlış anlamaya sebep de olabilecek noktalar oldu. Bunların bir kısmını alt yazı olarak ekledik ama diğerlerini burada dile getirmek istiyorum. * İyonize etmeyen, yani moleküllerdeki bağları/elektronları koparmayan düşük enerjili fotonlara sahip radyasyon, nasıl ısıtabiliyor maddeleri, bu konuyu pek açmadık. Örneğin mikrodalgaların hangi fiziksel süreç ile yemeği ısıttığını atlamış olduk. Su molekülleri (ve besinlerde olan kimi başka moleküller) polarize moleküller oldukları için dışarıdan uygulanan elektrik alanlar ile döndürülebilirler. Mikrodalgada zamanla değişen bir elektrik alan uygulanarak moleküller bir yönde bir bu yönde döndürülür ve bu sayede kinetik enerji kazanırlar. Sıcaklık maddenin yapıtaşlarının ortalama kinetik enerjisinin bir ölçüsü olduğundan, biz moleküllerin kazandığı enerjiyi besinlerin ısınması olarak gözlemleriz. * Konuşma sırasında sözünü ettiğim TENMAK Nükleer Araştırma Enstitüsü, isminde nükleer enerji vurgusu olsa da aslında nükleer teknolojilerin (atomaltı parçacıklar ve uygulamaları) tamamının çalışıldığı bir merkez. Eski ismi ile Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun Ar-Ge birimlerinin yeniden organizasyonu ile oluşturulmuş, bu bağlamda ülkemizde tarihi 1950lere uzanan bir oluşum. Son 1,5 yılı aşkındır orada çalışma imkanım oldu, tüm çalışanlarına buradan teşekkür etmek isterim. * Uranyum kaynağının yüz yıl ölçeğinde tükeneceğini söylemiştim. Bu tahmin Uluslarası Atom Enerjisi Ajansı'nın (IAEA) daha önceki raporlarına dayanıyor. (Örneğin 2001'deki STI/PUB/1104 raporu) Ancak son yıllarda rezervlerin aramasına hız verilmiş durumda. Hem tüketim, hem de keşif/çıkarma hızlarının nasıl artacağı konusunda uzman değilim, daha uzun bir süre de gidebilir. Her şekilde küresel ısınma derdimizle başa çıkabilmek için elimizde bir süre bizi idare edebilir görünüyor. * @bahadrgergin6334 "ses radyasyonu" ifadesinin yanlış anlamaya sebep verebileceği konusunda uyarmış, ses ile ışığın karıştırılabileceğine dikkat çekmiş. Tabi ki ses ve ışık çok farklı dalgalar, çok farklı fiziksel olgular. Ancak ses radyasyonu ifadesinde de herhangi bir hata yok, sadece benzetme için kullanmadım, literatürde de "sound radiation" veya akustik radyasyon gibi ifadeler kullanılıyor. * Eski tüplü televizyonlarda ekranda görüntü, elektronların bir kaç kilovolta kadar hızlandırılıp manyetik alanlarla yönlendirilip ekranda belli noktalara çarpıştırılması ile oluyordu. Bu yüzden prensipte görünür ışık haricinde de elektromanyetik radyasyon yayıyor olmaları muhtemel. keV ölçeğindeki elektromanyetik ışımalar (yumuşak) x-ışını bölgesidir. Bu bağlamda tüplü televizyon tasarımında dikkatli olmak gerekir. Nitekim 1960larda Amerika'da üretilen kimi tüplü televizyonlarda sorun görülmüş ve 1968'de Amerikan Kongresi bir kanun geçirmiş ve 1970den sonra üretilen tüm televizyonların Gıda ve İlaç İdaresi (Food and Drug Administration) kanalıyla devlet kontrolünden geçirilmesi sağlanmış. Yani benim çocuk olduğum 80lerde annemin uyarısı temkinli olmak açısından doğal karşılanabilir. Ancak videoda sözünü ettiğimiz üzere modern LED ve LCD ekranlarda bu elektron hızlandırıcılar kullanılmıyor. Bu konuyu daha uzun olmakla birlikte tarihsel gelişimine değinmeden çok çabuk yanıtladığım için üzgünüm, bence temkin, araştırma, regülasyon gibi konularda dengeli ve bilinçli yaklaşmanın önemine, bu konularda dengeli yaklaşımlara vurgu yapabileceğimiz bir fırsatı kaçırmış oldum. Üzgünüm. * Nötronları durdurmakta kurşun derken önemli bir hatam oldu. Asıl aktarmaya çalıştığım nokta, nötronları durdurmanın ağır zırhlar gerektiğine vurgu yapmaktı, ancak bu sırada son derece kompleks bir durumu bir akıl tutulmasıyla eksik/yanlış aktarmış oldum. Ağır çekirdekler çok fayda sağlamazlar, nötronlar onlardan genelde elastik olarak saçılır. Nötronların enerjisine göre yavaşlatılmaları ve soğurulmaları için karma yöntemler kullanılır. Örneğin su iyi bir moderatör olarak kullanılabilir, içindeki hidrojen (yani proton) nötronları yavaşlatmakta kullanılabilir, ardından da boron veya kadmiyum gibi nötron tesir kesidi yüksek olan bir element ile soğurulabilir. Ancak kadmiyum örneğinde bu sırada ortaya çıkan gamma ışınlarını durdurmak için gene kurşun kullanmak gerekebilir. @aperion8464 isimli izleyicimize uyarısı için minnettarım.
@@silaspf Anlamlı bir soru, bir benzeri de başka bir yorum altında sorulmuş, yanıtımı buraya da aktarayım: Çekirdekte yeğin nükleer kuvvet ile elektromanyetik kuvvet arasında bir çekişme var. Bu çekişmenin sonucunda çekirdek en düşük enerjili yerleşime göre oluşuyor. Çekirdeği oluşturan alt parçacıkların birbirinden ayrı kendi başlarına uslu uslu durdukları duruma sıfır enerji diyerek başlıyoruz, böyle bir durumda en düşük enerjili yerleşim ise en yüksek mutlak değere sahip, yani aslında en negatif sayı oluyor. Ondan yüzden örneğin kurşundan enerji çekmek mümkün değil. Ancak bu anlatıyı füzyon ile ilgili sohbete bırakmayı tercih ettim. Hem parçalamak, hem de birleştirmek nasıl enerji verebilir, öyle bir durumda parça-birleştir yaparak sonsuz enerji çıkmaz mı gibi konuları konuşurken bu soruya geri döneriz.
xray ve metal dedektörüne yiyecek içecek konulmaması gerektiğine dair inanışı konuşuruz diye başlayıp direk olarak o konuya dönmediniz. Metal dedektöründen su şişesi ile geçtiğim için eşim şişeyi atmamı istemişti. İflah olmaz bir hanımcı olduğum için direk attım ama içten içe bir zararı olmayacağını biliyordum. Keşke daha açıkça konuşsaydınız da ben de eşime gösterip bak diyebilseydim :)
Hocam kızılötesi ışın, gözle görülür ışından daha düşük enerji seviyesine sahip olmasına rağmen Herschel’ın yaptığı deneyde o termometre nasıl daha çok ısınıyor?
Erkcan Hocam videonun başlarında (4.30 civarı) kızılötesinde duran termometrenin daha fazla ısındığını söylemişsiniz. Ancak Kızılötesi ışınların enerjisi daha düşük değil mi? Sonuçta frekansı daha düşük. Farklı maddelerin farklı ışınları soğurma ve yansıtma miktarlarının farklı olduğunu biliyorum ama sanırım deneyde siyah bir yüzeye ışık düşürülüyor. Siyah da bildiğim kadarıyla bildiğimiz renkli spektrumu iyi soğurabilen bir cisim olduğunun göstergesi diye yorumluyorum. Ben mor ışığın olduğu bölgede daha fazla ısınan bir termometre olmasını beklerdim. Beni aydınlatabilirseniz sevinirim. (Edit kendi soruma bir cevap ürettim ama başka merak edenler olur diye yorumu silmeyeceğim) Sanırım bunun sebebi gelen ışığın içinde kızılötesi foton sayısının daha fazla olması ve dolayısıyla her fotonun enerjisi daha düşük de olsa sayıca fazla oldukları için toplamda daha fazla enerji aktarabiliyor. Erkcan Hocam bu tespit doğru mu yanlış mı yorumlayabilirseniz sevinirim.
Erkcan Hoca'nın anlatımına hayran olmamak mümkün değil. Hem üst düzey anlayamadığım kısımları aydınlatıyor, hem de en basit kısımları açıklaması ile bildiklerime de farklı bir perspektif ekliyor. 👏👏👏
Erkcan hocam, selamlar sevgiler. Mükemmel bir programdı, hem çok ayrıntılı hem de bir o kadar keyifli. Büyük saygılarımla. Her bölümü zannediyorum bir iki defa izledim, ne mükemmel seri.
BİLİMİ SEVDİREN ADAM GİBİ ADAM helal olsun. saatlerce konuşsun zevkle dinlerim. çocukluk yaşlarımda tanısaydım bilim adamı olurdum kesin. benim gibi cahil birisine bile soluksuz, her kelimesini anlamaya çalışarak izletmesi... daha ne diyeyim. var olun sayınız artsın inşaallah
Erkcan Hocam, sizi anlatacak kelime bulamıyorum ❤ 5 saat sürse bile program sanki zaman su gibi akıp geçiyor sizi dinlerken. Anlatım tekniğiniz ve örnekleriniz harika! Edindiğim bilgiler paha biçilemez! Size ve flutv ailesine çok teşekkürler ❤
küçük yumruklardan “istersen milyon tane vur bişey olmaz”metaforuyla hareket edecek olursak..sobada elimizi yakan mekanizmayı tam açığa kavuşturamadık gibi oluyor sanki..orada birşey eksik kaldı gibi hissettim belki de yanılıyorumdur..program yine harika! Devam bilimle kalmaya
Benim de sohbetin videosunu sonradan izlerken eksikliğini hissettiğim güzel bir noktaya temas etmişsiniz. Videoyu böyle dikkatli takip edip düşünce silsilesindeki boşlukları yakalayan izleyicilerin olması nasıl mutlu ediyor anlatamam. Teşekkür ederim. Ne kadar çok dikkat etmeye çalışsam da program önden senaryosu hazırlanmış olan bir belgesel gibi, hatta önden soruların iletildiği bir röportaj gibi bile olmadığı için, ister istemez aralarda böyle atlananlar olabiliyor. Öte yandan şunu da itiraf edeyim ki, ilk videolarda bu durumdan daha çok rahatsız oluyordum, sonradan biraz alıştım: Sohbet havasının getirdiği doğallık bu videoların bilim iletişimi spektrumunda farklı bir renk olarak ortaya çıkmasına fırsat tanıyor. Üstüne sizin yorumunuz gibi yorumlar gelince, sohbet de genişlemiş gibi hissediyorum. Çok uzattım. Bu eksikliğe video altına kendi yazdığım notlarda değindim. Şurada bulabilirsiniz: ruclips.net/video/hbwFFGyMeBk/видео.html&lc=Ugys7DZ15JUyS7Kc9xx4AaABAg
Valla üniversite veya lise hiç fark etmez ama hayatımın bir döneminde Erkcan hoca ile yüzyüze bir ders yapabilmiş olmak isterdim. Hocam harika anlatıyorsunuz. Bilgiyi bilmekten daha da önemlisi bence onu anlatabilmek, aktarabilmektir çünkü bunu herkes yapamaz. Teşekkür ederiz ve lütfen bu programın devamı sürekli gelsin. :)
17. videodan sonra uzun zaman video gelmeyince herhalde Erkcan hoca emekli oldu dedim geçen ay 18. video gelince soğuk terler döktüm ve şimdi bu video. Hep ayda bir video olsa Erkcan hocam bize zaman ayırabilse ne güzel olur.
Bilim okur yazarlığımıza katkılarından ötürü Hocamıza çok teşekkürler. Yekta Kopan, Harun Can gibi ustaları andıran ses tonu ve diksiyonu var. Belgesellerde anlatıcılık (narrator) yapabilir hatta dizi ve filmlerde dublaj da yapabilir. Sıkılmadan dinliyorum.
27:10 burada kritik bir nokta daha var. Evet atmosfer büyük oranda UV ışınları soğuruyor. Işınlar ne kadar eğik gelirse o kadar daha kalın bir atmosferden geçiyor, dolayısıyla daha da soğruluyor. Bu da aslında hem yazın güneşten yanıp kışın yanmamamızı hem de mevsimleri açıklıyor.
Erkcan hocamizi dinlerken( ki performansı da inanılmaz) insanoğlu olarak gercekten inanilmaz bir ilerleme gecirmisiz . Bu kadar çok defoya sahip olmamiza ragmen bu duzeyde ve hizda ilerleme inanilmaz geliyor. Gercekten bu merak , arayis icin herkesin farkli bir motivasyonu olsada insanoğlu gerçekten başarılı bir organizma diyebilir miyiz ilker hocam ?
Sırf anlatım hoşuma gittiği için dinliyorum . Erkan hocaya teşekkür ederim Hem genel bir malumat sahibi oluyorum, hemde keyifle izliyor zamanımı değerlendirdiğimi zannediyorum. Birde şu ilaçlı gazoz tarifini ne zaman yayınlarsınız ?
kanalı ilk kez gördüm bir bakayım dedim vaktim pek olmadığı için 2xde izledim ona rağmen hoca 2xde anlaşılabilecek güzel bir tonda ve hızda konuşuyor ve anlattıkları bayağı sardı teşekkür ederim
@Erkcan, ağzınıza sağlık. Nükleer Tıp uzmanıyım. F-18 FDG ve iyot tedavisi kısmını ayrı bir zevkle izledim. O kadar keyifli anlatmışsınız ki videoyu asistanlarımıza gönderip izlemelerini izledim. Radyoaktif tedaviler ve radyoaktif hastanın taburcu edilmesi ile ilgili sorunuza yanıt vermek istiyorum. Hastanın doz hızı belirli bir düzeye inene kadar zırhlanmış hasta odalarında bekliyor. .Bu düzeyin altına düştüğünde ise korunma prensipleri anlatılarak taburcu ediliyor. Korunma prensiplerinden en önemlisi diğer insanlarla mesafe (en az iki metre) bırakmak. Yani radyoaktif kişi, taşıdığı aktivitenin cinsine göre belirlenmiş süre boyunca diğer insanlara yaklaşmaması hakkında uyarılıyor.
Birkaç konuyu ekleyeyim: 1.Uranyum jeokimyasal olarak highly litophile bir elementtir. Yani uzun vadede çekirdek veya mantoda değil kıta kabuğunda zenginleşir. 2. Magma hep olan birşey değildir. Mantonun üzerindeki basıncın azalması, veya ortamın sıcaklığının artması veya ortama katalizör olarak OH iyonunun ulaşması ile oluşur. 3. Kısa ve orta vadede uranyum aramaları (eksplorasyon), tüketim ile eşit veya daha fazla kaynağı ortaya çıkarmakta, ek olarak, toryum ise uranyumdan 3 kat daha bol.
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Üçüncü madde ile ilgili bir notu ben de ekledim bir yorum olarak ancak özellikle ilk iki noktanız konusunda bilgim yoktu. Böyle izleyiciler olması ve paylaşmaları bana da büyük keyif veriyor. Minnettarım.
Erkcan hocam 25. dakikaya bir ekleme yapayım, eski crt monitörlerde ağır metal tuzlarından imal edilmiş(CdS gibi) fosforlar kullanılıyor, bu yüzden zayıf da olsa bremsstrahlung üretmekteler, crt monitörlerin ön camlarında bu az miktardaki X-rayi absorblamak için yüksek miktarda baryum katılıyor(kurşunlu camlar sararma yapıyor zamanla), bu durum ninelerimizi ilginç bir şekilde haklı yapıyor. Bir de taş evlerde/yeraltında radon gazı birikiminin akciğer kanserine yol açmasına(hem alfa yayması hem de ağır bir soy gaz olması sebebiyle) belki ilerideki programlarda değinebilirsiniz, video sonuna doğru sorulan gaz da muhtemelen radon, deprem öncesinde/sırasında yeryüzüne çıktığıyla ilgili makalelere denk gelmiştim. Bilimsel konuları halkın ve özellikle de gençlerin anlayabileceği şekilde açıklamak gerçekten zor, ancak halkın eğitimsizliğinden faydalanan bir iktidarın çok uzun süredir yönetimde olması sebebiyle(bir z kuşağı ferdi olarak pazar gününü dört gözle beklemekteyim :D), bilimin güzelliklerini okulda öğrenemeyen insanlara aktarabilmek için sizin gibi değerli hocalarımızın böyle güzel içeriklerine ihtiyacımız var. Bir de ileriki bölümlerde X-Ray üretimi/kullanımları ile ilgili bir yayın güzel olabilir, hem de Ankara'da yapılması planlanmış ancak dönemin ODTÜ rektörü gibi kişilerin "ne gerek var ya iş çıkartmayın başımıza" demesiyle Ürdün'de yapılmış olan sesame synchrotronu ve neler kaybettiğimiz üzerine de konuşulabilir, çünkü halkın bu mevzunun öneminden haberdar olabilmesi için ilk başta ne hakkında olduğunun anlatılması lazım. Serinin devamını ilgiyle beklemekteyiz saygılarımla.
Ya gerçekten çok haklısınız. Sohbetin videosunu sonradan izlerken içimi cızlattı bu durum, çok güzel bir fırsatı kaçırmışım. Temkinli olmak ile ilerlemek, bilimsel araştırmaların halka nasıl ulaştığı, sağlıklı şüphecilik ile bilinmeyenden korku arasındaki dengenin nasıl sağlanacağı, bize gelen kulaktan dolma bilgilerin nasıl teyit edilmesi gerektiği gibi noktalara örnek teşkil edebilecek bir ortayı, gole çevirememişim. Videonun altına yazdığım yorumumda bir madde ile tüplü televizyonlardaki radyasyondan söz ettim. Vaktinizi ayırıp böyle bilgilendirici yorumlar yaparak sohbetimizi genişlettiğiniz için çok teşekkür ederim.
Naçizane bir doktor olarak söylüyorum, hocamızın tıp bilgisi de takdire şayan. Kendisine saygım sonsuz. Teşekkür ediyorum.
eyv
hocam atom alimina ne diyorsunuz zararlimi
Hocam, kml tipi lösemi hastasıyım(bcr-abl gen mutasyonu) Çernobilde istanbulda 7 aylık bebektim. Sizce çernobil ile doğrudan ilişkisi var mıdır?
(Aynı zamanda hla b27 geninden ankilozan spondilit hastasıyım.)
Bayılıyorum Erkcan hocaya. Müthiş bir anlatım tekniği var. Sabaha kadar dinleyebilirim.
Her videoda olduğu gibi bu sefer de sohbet sırasında istemeden de olsa atladığımız, istemeden sonra sonradan yanlış anlamaya sebep de olabilecek noktalar oldu. Bunların bir kısmını alt yazı olarak ekledik ama diğerlerini burada dile getirmek istiyorum.
* İyonize etmeyen, yani moleküllerdeki bağları/elektronları koparmayan düşük enerjili fotonlara sahip radyasyon, nasıl ısıtabiliyor maddeleri, bu konuyu pek açmadık. Örneğin mikrodalgaların hangi fiziksel süreç ile yemeği ısıttığını atlamış olduk. Su molekülleri (ve besinlerde olan kimi başka moleküller) polarize moleküller oldukları için dışarıdan uygulanan elektrik alanlar ile döndürülebilirler. Mikrodalgada zamanla değişen bir elektrik alan uygulanarak moleküller bir yönde bir bu yönde döndürülür ve bu sayede kinetik enerji kazanırlar. Sıcaklık maddenin yapıtaşlarının ortalama kinetik enerjisinin bir ölçüsü olduğundan, biz moleküllerin kazandığı enerjiyi besinlerin ısınması olarak gözlemleriz.
* Konuşma sırasında sözünü ettiğim TENMAK Nükleer Araştırma Enstitüsü, isminde nükleer enerji vurgusu olsa da aslında nükleer teknolojilerin (atomaltı parçacıklar ve uygulamaları) tamamının çalışıldığı bir merkez. Eski ismi ile Türkiye Atom Enerjisi Kurumu’nun Ar-Ge birimlerinin yeniden organizasyonu ile oluşturulmuş, bu bağlamda ülkemizde tarihi 1950lere uzanan bir oluşum. Son 1,5 yılı aşkındır orada çalışma imkanım oldu, tüm çalışanlarına buradan teşekkür etmek isterim.
* Uranyum kaynağının yüz yıl ölçeğinde tükeneceğini söylemiştim. Bu tahmin Uluslarası Atom Enerjisi Ajansı'nın (IAEA) daha önceki raporlarına dayanıyor. (Örneğin 2001'deki STI/PUB/1104 raporu) Ancak son yıllarda rezervlerin aramasına hız verilmiş durumda. Hem tüketim, hem de keşif/çıkarma hızlarının nasıl artacağı konusunda uzman değilim, daha uzun bir süre de gidebilir. Her şekilde küresel ısınma derdimizle başa çıkabilmek için elimizde bir süre bizi idare edebilir görünüyor.
* @bahadrgergin6334 "ses radyasyonu" ifadesinin yanlış anlamaya sebep verebileceği konusunda uyarmış, ses ile ışığın karıştırılabileceğine dikkat çekmiş. Tabi ki ses ve ışık çok farklı dalgalar, çok farklı fiziksel olgular. Ancak ses radyasyonu ifadesinde de herhangi bir hata yok, sadece benzetme için kullanmadım, literatürde de "sound radiation" veya akustik radyasyon gibi ifadeler kullanılıyor.
* Eski tüplü televizyonlarda ekranda görüntü, elektronların bir kaç kilovolta kadar hızlandırılıp manyetik alanlarla yönlendirilip ekranda belli noktalara çarpıştırılması ile oluyordu. Bu yüzden prensipte görünür ışık haricinde de elektromanyetik radyasyon yayıyor olmaları muhtemel. keV ölçeğindeki elektromanyetik ışımalar (yumuşak) x-ışını bölgesidir. Bu bağlamda tüplü televizyon tasarımında dikkatli olmak gerekir. Nitekim 1960larda Amerika'da üretilen kimi tüplü televizyonlarda sorun görülmüş ve 1968'de Amerikan Kongresi bir kanun geçirmiş ve 1970den sonra üretilen tüm televizyonların Gıda ve İlaç İdaresi (Food and Drug Administration) kanalıyla devlet kontrolünden geçirilmesi sağlanmış. Yani benim çocuk olduğum 80lerde annemin uyarısı temkinli olmak açısından doğal karşılanabilir. Ancak videoda sözünü ettiğimiz üzere modern LED ve LCD ekranlarda bu elektron hızlandırıcılar kullanılmıyor. Bu konuyu daha uzun olmakla birlikte tarihsel gelişimine değinmeden çok çabuk yanıtladığım için üzgünüm, bence temkin, araştırma, regülasyon gibi konularda dengeli ve bilinçli yaklaşmanın önemine, bu konularda dengeli yaklaşımlara vurgu yapabileceğimiz bir fırsatı kaçırmış oldum. Üzgünüm.
* Nötronları durdurmakta kurşun derken önemli bir hatam oldu. Asıl aktarmaya çalıştığım nokta, nötronları durdurmanın ağır zırhlar gerektiğine vurgu yapmaktı, ancak bu sırada son derece kompleks bir durumu bir akıl tutulmasıyla eksik/yanlış aktarmış oldum. Ağır çekirdekler çok fayda sağlamazlar, nötronlar onlardan genelde elastik olarak saçılır. Nötronların enerjisine göre yavaşlatılmaları ve soğurulmaları için karma yöntemler kullanılır. Örneğin su iyi bir moderatör olarak kullanılabilir, içindeki hidrojen (yani proton) nötronları yavaşlatmakta kullanılabilir, ardından da boron veya kadmiyum gibi nötron tesir kesidi yüksek olan bir element ile soğurulabilir. Ancak kadmiyum örneğinde bu sırada ortaya çıkan gamma ışınlarını durdurmak için gene kurşun kullanmak gerekebilir. @aperion8464 isimli izleyicimize uyarısı için minnettarım.
@@silaspf Anlamlı bir soru, bir benzeri de başka bir yorum altında sorulmuş, yanıtımı buraya da aktarayım: Çekirdekte yeğin nükleer kuvvet ile elektromanyetik kuvvet arasında bir çekişme var. Bu çekişmenin sonucunda çekirdek en düşük enerjili yerleşime göre oluşuyor. Çekirdeği oluşturan alt parçacıkların birbirinden ayrı kendi başlarına uslu uslu durdukları duruma sıfır enerji diyerek başlıyoruz, böyle bir durumda en düşük enerjili yerleşim ise en yüksek mutlak değere sahip, yani aslında en negatif sayı oluyor. Ondan yüzden örneğin kurşundan enerji çekmek mümkün değil.
Ancak bu anlatıyı füzyon ile ilgili sohbete bırakmayı tercih ettim. Hem parçalamak, hem de birleştirmek nasıl enerji verebilir, öyle bir durumda parça-birleştir yaparak sonsuz enerji çıkmaz mı gibi konuları konuşurken bu soruya geri döneriz.
xray ve metal dedektörüne yiyecek içecek konulmaması gerektiğine dair inanışı konuşuruz diye başlayıp direk olarak o konuya dönmediniz. Metal dedektöründen su şişesi ile geçtiğim için eşim şişeyi atmamı istemişti. İflah olmaz bir hanımcı olduğum için direk attım ama içten içe bir zararı olmayacağını biliyordum. Keşke daha açıkça konuşsaydınız da ben de eşime gösterip bak diyebilseydim :)
Hocam kızılötesi ışın, gözle görülür ışından daha düşük enerji seviyesine sahip olmasına rağmen Herschel’ın yaptığı deneyde o termometre nasıl daha çok ısınıyor?
Erkcan Hocam videonun başlarında (4.30 civarı) kızılötesinde duran termometrenin daha fazla ısındığını söylemişsiniz. Ancak Kızılötesi ışınların enerjisi daha düşük değil mi? Sonuçta frekansı daha düşük. Farklı maddelerin farklı ışınları soğurma ve yansıtma miktarlarının farklı olduğunu biliyorum ama sanırım deneyde siyah bir yüzeye ışık düşürülüyor. Siyah da bildiğim kadarıyla bildiğimiz renkli spektrumu iyi soğurabilen bir cisim olduğunun göstergesi diye yorumluyorum. Ben mor ışığın olduğu bölgede daha fazla ısınan bir termometre olmasını beklerdim. Beni aydınlatabilirseniz sevinirim. (Edit kendi soruma bir cevap ürettim ama başka merak edenler olur diye yorumu silmeyeceğim) Sanırım bunun sebebi gelen ışığın içinde kızılötesi foton sayısının daha fazla olması ve dolayısıyla her fotonun enerjisi daha düşük de olsa sayıca fazla oldukları için toplamda daha fazla enerji aktarabiliyor. Erkcan Hocam bu tespit doğru mu yanlış mı yorumlayabilirseniz sevinirim.
Hocam harikasınız, keşke enerji bakanımız siz olsanız:)
In Science We Trust🤘
Erkcan hocayı neden senede bir kere görüyoruz ya :) seviyoruz hocamızı daha çok gelsin lütfen
Erkcan Hoca'nın anlatımına hayran olmamak mümkün değil. Hem üst düzey anlayamadığım kısımları aydınlatıyor, hem de en basit kısımları açıklaması ile bildiklerime de farklı bir perspektif ekliyor. 👏👏👏
Şu basit anlatım ve analojiler takdire şayan. Harikasınız.
Nasıl güzel bitecek şimdi günümüz oh sonunda. Var olun emeği geçen herkes ... Bıktık boş muhabbetlerden . Baharla beraber bilimde gelecek 🍒
Gene on numara video. Bilale anlatır gibi anlatıyor adam, anlamamak imkansız. Ağzına sağlık Erkcan hocam
nolur bitmesin bu seri, sabaha kadar anlat dinleyelim hocam
Erkcan Hocamızı dinlemeyi bile seçimden sonraya erteliyorum. İç huzuruyla dinlemek istiyorum, güneşli günlerde.
Gel
Hocanın radyoaktif maddesi mutluluk, sesini duymak bile yüzümü gülümsetiyor teşekkürler
Mükemmel bir bölümdü. Çok ama çok teşekkür ediyorum. Lütfen bu seri hiç bitmesin. Başına bir şey gelecek diye videoları arşivliyorum.
gündemden bunaldığımız saatlerde ilaç gibi geldi bu içerik. teşekkürler Flu tv ve teşekkürler Erkcan hoca, iyi ki varsınız.
Merhabalar, peşinen teşekkürümü ve saygılarımı, sevgilerimi sunayım, hepiniz iyi ki varsınız!
Uzun süre sonra erkcan hocayı dinlemek çok güzel. Videoların devamını bekliyoruz 😇
Ne güzel anlatıyor bu adam ya, keşke işsiz olsa da her gün video gelse Erkcan hocamdan
çok teşekkürler, hocamı keyifle, zevkle dinliyoruz gerçekten. iyi ki varsınız.♥
Bütün bölümler muhteşem ama bu bölüm ayrı güzeldi. Erkcan hocam fiziği hem tanıtıyor hem öğretiyor hem de sevdiriyor. Çok teşekkürler.
Erkcan hocam ... Gerçekten hep anlatsanız bizde dinlesek keşke öyle güzel ki ... Bilim nasıl efsunlu ...
Erkcan hocalı bölümler favorim. Her hafta çıksa keşke
Erkan hocanın iyi anlatabilmesinin sebebi, kendisinin konuyu çok iyi anlamış olması. Çok iyi anladığı için çok kolay basitleştirerek anlatabiliyor.
Erkcan hocam, selamlar sevgiler. Mükemmel bir programdı, hem çok ayrıntılı hem de bir o kadar keyifli. Büyük saygılarımla. Her bölümü zannediyorum bir iki defa izledim, ne mükemmel seri.
Emeğinize, zamanınıza , sabrınıza sonsuz teşekkürler 😊
Erkcan hoca çok kıymetli biri gerçekten çok teşekkür ediyorum paylaştığı tüm bilgiler için.
BİLİMİ SEVDİREN ADAM GİBİ ADAM helal olsun. saatlerce konuşsun zevkle dinlerim. çocukluk yaşlarımda tanısaydım bilim adamı olurdum kesin. benim gibi cahil birisine bile soluksuz, her kelimesini anlamaya çalışarak izletmesi... daha ne diyeyim. var olun sayınız artsın inşaallah
Teşekkürler Erkcan hocam öğle güzel anlattı ki.. emeklerinize sağlık.
Erkcan Hocam, sizi anlatacak kelime bulamıyorum ❤ 5 saat sürse bile program sanki zaman su gibi akıp geçiyor sizi dinlerken. Anlatım tekniğiniz ve örnekleriniz harika! Edindiğim bilgiler paha biçilemez! Size ve flutv ailesine çok teşekkürler ❤
Emeği geçen herkese gönülden teşekkür
Teşekkürler.
Senede bir açıp açıp baştan izliyorum. Seneye görüşmek üzere. Teşekkürler.
Teşekkür ederim değerli bilgiler için
Teşekkürler Erkcan Hocam ve Flu TV
Hocammm hosgeldiniz,ufkumuz birazcik daha açılacak:)
küçük yumruklardan “istersen milyon tane vur bişey olmaz”metaforuyla hareket edecek olursak..sobada elimizi yakan mekanizmayı tam açığa kavuşturamadık gibi oluyor sanki..orada birşey eksik kaldı gibi hissettim belki de yanılıyorumdur..program yine harika! Devam bilimle kalmaya
Benim de sohbetin videosunu sonradan izlerken eksikliğini hissettiğim güzel bir noktaya temas etmişsiniz. Videoyu böyle dikkatli takip edip düşünce silsilesindeki boşlukları yakalayan izleyicilerin olması nasıl mutlu ediyor anlatamam. Teşekkür ederim.
Ne kadar çok dikkat etmeye çalışsam da program önden senaryosu hazırlanmış olan bir belgesel gibi, hatta önden soruların iletildiği bir röportaj gibi bile olmadığı için, ister istemez aralarda böyle atlananlar olabiliyor. Öte yandan şunu da itiraf edeyim ki, ilk videolarda bu durumdan daha çok rahatsız oluyordum, sonradan biraz alıştım: Sohbet havasının getirdiği doğallık bu videoların bilim iletişimi spektrumunda farklı bir renk olarak ortaya çıkmasına fırsat tanıyor. Üstüne sizin yorumunuz gibi yorumlar gelince, sohbet de genişlemiş gibi hissediyorum.
Çok uzattım. Bu eksikliğe video altına kendi yazdığım notlarda değindim. Şurada bulabilirsiniz: ruclips.net/video/hbwFFGyMeBk/видео.html&lc=Ugys7DZ15JUyS7Kc9xx4AaABAg
Valla üniversite veya lise hiç fark etmez ama hayatımın bir döneminde Erkcan hoca ile yüzyüze bir ders yapabilmiş olmak isterdim. Hocam harika anlatıyorsunuz. Bilgiyi bilmekten daha da önemlisi bence onu anlatabilmek, aktarabilmektir çünkü bunu herkes yapamaz. Teşekkür ederiz ve lütfen bu programın devamı sürekli gelsin. :)
Mükemmel sekilde anlatilmis super ufuk açtı. Tesekkürler Hocam...
Yine şahane anlaşılır bir anlatım.
Hepinize teşekkürler...
Çok güzel anlattı hocamız sağolsun.
Şu stresli günlerde ilaç gibi geldi hocam teşekkürler özledik..
Hocamın yeni bölümünü görünce, akşam eve geldiğimde yemekte sulu köfte varmış gibi sevindim.
:)
17. videodan sonra uzun zaman video gelmeyince herhalde Erkcan hoca emekli oldu dedim geçen ay 18. video gelince soğuk terler döktüm ve şimdi bu video. Hep ayda bir video olsa Erkcan hocam bize zaman ayırabilse ne güzel olur.
Erkcan hoca hoş geldin özledik
Bilgileniyorum. Teşekkür ederim.
Erkcan hocam olayları basite indirgeyerek anlatmak konusunda çok çok iyi bir yetenek.
Merhabalar, Hocam Füzyon konusunda da program yapmanızı sabırsızlıkla bekliyoruz . Teşekkür ederiz👏👏
Bunun bilimsel bir buluş olmasını sağlamış oluyoruz, bunun aynısını hayaletler için yapamıyoruz. :)) Hocam çok kibar ve çok bilimsel bir insansınız.
Hocam analojilerine hayranım ya!
Erkcan hocanin anlatimi çok güzel bu konunun sonraki bölümünü heyecanla bekliyoruz.uzun uzun dinleyebilirim
Büyüksün Erkcan hocam 👑👑👑
Habersizleri izlerken en sevdiğim geldi:)
Bilim okur yazarlığımıza katkılarından ötürü Hocamıza çok teşekkürler. Yekta Kopan, Harun Can gibi ustaları andıran ses tonu ve diksiyonu var. Belgesellerde anlatıcılık (narrator) yapabilir hatta dizi ve filmlerde dublaj da yapabilir. Sıkılmadan dinliyorum.
ne güzel bir fikir. ben de duymak isterim belgesellerde bu ses renginin enerjisini.
Biyoloji,fizik ve kimya bize böyle birlikte anlatılsaydı bilim insanı olurdum
Erkcan hocam iyi ki varsın.
27:10 burada kritik bir nokta daha var. Evet atmosfer büyük oranda UV ışınları soğuruyor. Işınlar ne kadar eğik gelirse o kadar daha kalın bir atmosferden geçiyor, dolayısıyla daha da soğruluyor. Bu da aslında hem yazın güneşten yanıp kışın yanmamamızı hem de mevsimleri açıklıyor.
Harika bir video daha. Sağolun!
Geldi en sevdiğim kanalın en sevdiğim programııı
bildirimi görünce havalara uçmam peki erkcan hocam da erkcan hocam
Yine beş kere izleyeceğim video gelmiş 😅😂😻
Oh şu seçim gündemi çılgınlığı arasında çok iyi geldi. 👏🏻
Hocam sağolun Kanada'da laboratuarda FDG-18 üretirken keyifle sizleri dinledim
sabırsızlıkla beklediğim seri.
Erkcan hocamizi dinlerken( ki performansı da inanılmaz) insanoğlu olarak gercekten inanilmaz bir ilerleme gecirmisiz .
Bu kadar çok defoya sahip olmamiza ragmen bu duzeyde ve hizda ilerleme inanilmaz geliyor. Gercekten bu merak , arayis icin herkesin farkli bir motivasyonu olsada insanoğlu gerçekten başarılı bir organizma diyebilir miyiz ilker hocam ?
Bu seri hiç bitmese olmaz mı hocam ya!!!
Harika anlatım👏👏👏çok teşekkürler⚛️
Genelde tür olarak insan sevmem ama Beynini kullanan insanları çok seviyorum.
Teşekkür ederim
🗽🥇🗽☣☣️ Radioaktiv derece de yararlı bilim adamı Respekt bro anlatım tarzi ve anlaşılmasi mükemmel🥇
Prof.. Erkcan Özcan hocam için beğeneyim..Daha sonra izlerim..
Erkcan Hocam . Zabahaca konuşun dinleriz oyle zevkli sizi dinlemek 🙋👽
Erkcan hocamızı Özledik 💛 Bilim, Bilim Tarihi, FİZİK isteruk!
İlker canikligili hiç sevmesem de gülüşünü seviyorum. Hocam yine süpersiniz. Serpil abla bildiğimiz gibi. Teşekkürler:)
Ben kolay kolay yorum ve beğeni yapmam. Beğeni ve yorumu hak ediyosunuz hocam emeğinize sağlık
Sırf anlatım hoşuma gittiği için dinliyorum .
Erkan hocaya teşekkür ederim Hem genel bir malumat sahibi oluyorum,
hemde keyifle izliyor zamanımı değerlendirdiğimi zannediyorum.
Birde şu ilaçlı gazoz tarifini ne zaman yayınlarsınız ?
Harika bir yayın çok teşekkürler.Bir de kitap önerim olacak : Radyum ve Radyoaktivitenin Tarihi --
Yazar: Lucy Jane Santos
kanalı ilk kez gördüm bir bakayım dedim vaktim pek olmadığı için 2xde izledim ona rağmen hoca 2xde anlaşılabilecek güzel bir tonda ve hızda konuşuyor ve anlattıkları bayağı sardı teşekkür ederim
flutv - olmaz öyle saçma kanal - ilker canikligil ve saz ekibi ❤❤❤
Çok Çok Teşekkürler...!
@Erkcan, ağzınıza sağlık. Nükleer Tıp uzmanıyım. F-18 FDG ve iyot tedavisi kısmını ayrı bir zevkle izledim. O kadar keyifli anlatmışsınız ki videoyu asistanlarımıza gönderip izlemelerini izledim. Radyoaktif tedaviler ve radyoaktif hastanın taburcu edilmesi ile ilgili sorunuza yanıt vermek istiyorum. Hastanın doz hızı belirli bir düzeye inene kadar zırhlanmış hasta odalarında bekliyor. .Bu düzeyin altına düştüğünde ise korunma prensipleri anlatılarak taburcu ediliyor. Korunma prensiplerinden en önemlisi diğer insanlarla mesafe (en az iki metre) bırakmak. Yani radyoaktif kişi, taşıdığı aktivitenin cinsine göre belirlenmiş süre boyunca diğer insanlara yaklaşmaması hakkında uyarılıyor.
Emeginize teşekkürler
Birkaç konuyu ekleyeyim:
1.Uranyum jeokimyasal olarak highly litophile bir elementtir. Yani uzun vadede çekirdek veya mantoda değil kıta kabuğunda zenginleşir.
2. Magma hep olan birşey değildir. Mantonun üzerindeki basıncın azalması, veya ortamın sıcaklığının artması veya ortama katalizör olarak OH iyonunun ulaşması ile oluşur.
3. Kısa ve orta vadede uranyum aramaları (eksplorasyon), tüketim ile eşit veya daha fazla kaynağı ortaya çıkarmakta, ek olarak, toryum ise uranyumdan 3 kat daha bol.
Verdiğiniz bilgiler için teşekkürler. Üçüncü madde ile ilgili bir notu ben de ekledim bir yorum olarak ancak özellikle ilk iki noktanız konusunda bilgim yoktu. Böyle izleyiciler olması ve paylaşmaları bana da büyük keyif veriyor. Minnettarım.
@@Erkcan ben teşekkür ederim hocam.
müthiş bir bölüm olmuş. hocamızı seviyoruz.
Bravo güzel bir haber 👏👍👍👍
Süper anlatım hayran kaldım😂❤
Hocam özledik selamlar 😊
Harika, cok tesekkürler gencler☢
Offff ilaç gibi düştü beeee. Hastasıyım şu programın.
Oleyy yine Erkcan hocamm🙏🏻🍀
çok güzelde keyif alarak izledim ve öğrendim teşekkürler.
Erkcan hocam 25. dakikaya bir ekleme yapayım, eski crt monitörlerde ağır metal tuzlarından imal edilmiş(CdS gibi) fosforlar kullanılıyor, bu yüzden zayıf da olsa bremsstrahlung üretmekteler, crt monitörlerin ön camlarında bu az miktardaki X-rayi absorblamak için yüksek miktarda baryum katılıyor(kurşunlu camlar sararma yapıyor zamanla), bu durum ninelerimizi ilginç bir şekilde haklı yapıyor.
Bir de taş evlerde/yeraltında radon gazı birikiminin akciğer kanserine yol açmasına(hem alfa yayması hem de ağır bir soy gaz olması sebebiyle) belki ilerideki programlarda değinebilirsiniz, video sonuna doğru sorulan gaz da muhtemelen radon, deprem öncesinde/sırasında yeryüzüne çıktığıyla ilgili makalelere denk gelmiştim.
Bilimsel konuları halkın ve özellikle de gençlerin anlayabileceği şekilde açıklamak gerçekten zor, ancak halkın eğitimsizliğinden faydalanan bir iktidarın çok uzun süredir yönetimde olması sebebiyle(bir z kuşağı ferdi olarak pazar gününü dört gözle beklemekteyim :D), bilimin güzelliklerini okulda öğrenemeyen insanlara aktarabilmek için sizin gibi değerli hocalarımızın böyle güzel içeriklerine ihtiyacımız var.
Bir de ileriki bölümlerde X-Ray üretimi/kullanımları ile ilgili bir yayın güzel olabilir, hem de Ankara'da yapılması planlanmış ancak dönemin ODTÜ rektörü gibi kişilerin "ne gerek var ya iş çıkartmayın başımıza" demesiyle Ürdün'de yapılmış olan sesame synchrotronu ve neler kaybettiğimiz üzerine de konuşulabilir, çünkü halkın bu mevzunun öneminden haberdar olabilmesi için ilk başta ne hakkında olduğunun anlatılması lazım.
Serinin devamını ilgiyle beklemekteyiz saygılarımla.
Ya gerçekten çok haklısınız. Sohbetin videosunu sonradan izlerken içimi cızlattı bu durum, çok güzel bir fırsatı kaçırmışım. Temkinli olmak ile ilerlemek, bilimsel araştırmaların halka nasıl ulaştığı, sağlıklı şüphecilik ile bilinmeyenden korku arasındaki dengenin nasıl sağlanacağı, bize gelen kulaktan dolma bilgilerin nasıl teyit edilmesi gerektiği gibi noktalara örnek teşkil edebilecek bir ortayı, gole çevirememişim.
Videonun altına yazdığım yorumumda bir madde ile tüplü televizyonlardaki radyasyondan söz ettim. Vaktinizi ayırıp böyle bilgilendirici yorumlar yaparak sohbetimizi genişlettiğiniz için çok teşekkür ederim.
bu hafta harcadığım en kaliteli 1 saat
bu arada Erkcan Hoca' nin videolarının daha sık aralıklarla gelmesini talep ediyoruz
Izlemeden beğendim, o derece
Sırf bu tarz programlar artsın diye bu yorumu buraya bırakıyorum 👍👏
efsaneydi. allah razı olsun
Erkcan hocam harikasınız....😊
59 dk vay be şeçimden bile mutlu etti beni
Oooo 1 saatlik video yapmışlar. Erkcan hoca ver diğer arkadaşlara teşekkürler.
Harikasın Erkcan hocam :)
Bizleri aydınlattınız. Minnettarız.