Han Jisung İle Hâyal Et /3rd Eye/ (4/?)

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 6 ноя 2024

Комментарии • 19

  • @Hiun-pov
    @Hiun-pov  2 месяца назад +14

    *Uzaylı Yazar Hiun*
    *Bölüm:4(Sahte Dünyam)*
    *Lütfen Tüm Videoyu İzleyiniz!!!*
    _Ana karakterler_
    _•|Han Jisung|•_----------_•|Kang Kwan|•_
    Jisung'tan
    Beynim karışmış ve sulanmıştı. Bunca yıl ailemin katilini ararken üzüldüm ve yoruldum. Tüm gün belki de hafta ağladım ama tek gereçek şuydu; yazar beni kullandı.
    Kwan'a döndüm. Yüzünde anlamsız bir ifade vardı. Bulanıklaşan etrafı netleştirmek için yaşlarımı sildim "Neden yaptın bunu?"
    "Ne?"
    "Neden beni kullandın? Ben ne yaptım sana? Sen daha iyi bilirsin, nasıl ağladığımı üzüldüğümü. Herşey senin ünlenip para kazanman için miydi?"
    Gözlerinden bir damla yaş düştü "B-ben s-sadece vicdanımı ra-hatlatmak iste istemiştim."
    Hızlı adımlarla mutfağa girdim ve çekmeceleri karıştırmaya başladım.
    Jeongin de yanıma geldi ve konuşmaya başladı "Hyung ne yapmaya çalışıyorsun!?"
    "Çekil git!"
    Aradığımı bulmuştum. Omuzuma biri dokundu. Hemen bıçağı ona doğrultum "DOKUNMA BANA KWAN!"
    Gözleri yaşatmıştı ve yaşarmaya devam ediyordu. Geri çekildi ve dudurmaya çalıştı "Jisung sakinle-"
    "SAKİNLEŞEMEM! ŞİMDİ BANA O KURGU KATİLİN KİM OLDUĞUNU SÖYLE! Söylemesen hepimizi öldürürüm."
    "Bunu yapamazsın. İkimizde biliyoruz. Şimdi onu bırak!"
    "BIRAKAMAM! SORDUĞUM ŞEYE CEVAP VER!"
    Derin bir nefes aldı. Titriyordu "Jisung öyle biri yok. Hepsi hikayenin amacı olan kurgu için."
    Donup kaldım. Başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Devam ettim "Yalan söyleme! Gerçeği söyle."
    "Yok öyle biri! Karakter sayfasında bile görünümüyor."
    Gözlerim iyice bıraktı kendini. Acı bir şekilde güldüm "Herşey bunun için miydi? Beni 10 yıl boyunca bu için mi koşuşturdun?"
    "Jisun-"
    "Kurgu bir şeyi ağzına alma."
    Kafamı karşıdım ve düşen yaşları sildim ardından hafifçe güldüm "Delirdim artık ben. Şuan bir roman karakteri olduğumu ve herşeyin bir yazarın oyunu olduğunu öğrendim."
    Bıçağı hızla boynuma doğrultum "Yaşamak için sebebim kalmadı artık. Yapmam gerekeni yapabilirim."
    "HAYIR JİSUNG SAKIN YAPMA ONU!"
    "NE YAPMAMI BEKLİYORSUN KWAN? HİÇ BİR ŞEY OLMAMIŞ GİBİ YAŞAMAYA MI ÇALIŞAYIM!!!??"
    Tam saplayacağım sırada durdurudu "DUR YAPMA!"
    Devam etti "Ben Jisung'u mutlu etmek istemiştim. Ölen birini benim yüzümden yaşayamadığı için mutlu olmasını istemiştim. Bende ölmek istedim. Ölmemek için tüm ilaçları içdiğimde ölmedim! Saçma bir şekilde yanına ışınlandım! Bende istemezdim ama böyle oldu işte."
    Şoktan dolayı donup kaldım. Kendimi iyi hissetmiyordum bu yüzden de tezgahtan destek aldım.
    Hemen bana endişeli bir şekilde sordu "Jisung iyi misin?"
    Ağzımdan kelime çıkamadan gözlerim karardı ve yere yığıldım...
    Kwan'dan
    Jeongin'le onu odamdaki yatağa yatırdık. Yorgun ve bitkin duruyordu.
    Jeongin olanları son kez kontrol etmek için salona gitti. Bende Jisung'un yanında kaldım.
    Soğuk soğuk terler döküyordu. Aynı zamanda da bir şeyler sayılıyordu "Hyung ben yapmadım. Hyung yardım et ben yapmadım."
    Gözlerini hafifçe araladı "Nerdeyim?"
    "Seni yatağa yatırdım. Benim evimdesin."
    Yutkundu "Acıyor. Kalbim acıyor. Yanlız kaldım nefsim bana yetmiyor. Yardım et lütfen."
    Kendinde olmadığına emindim. Elimi yavaşça başına götürdüm ve okşadım. Yanağımdan bir yaş yere düştü "Özür dilerim Jisung."dedim ve gözlerimdekiler sel olurken devam ettim "İkinizden de özür dilerim."
    Sayıklamaya devam etti "Kwan..."
    Devamını getiremedi. Ne diyeceğini merak ettiğim için dikkatlice dinlemeye başladım.
    Hiç bir şey demeden yatak örtüsünü ellerine aldı ve sıktı. Soğuk soğuk terler dökmeye devam ediyordu.
    Ben ona kenetlenmişken Jeongin içeri girdi. Hemen gözlerimi sildim ve ona döndüm.
    Bana değişik gözlerle baktı "Nona ağladın mı?"
    "Hayır, ne oldu neden geldin?"
    Kafasının arkasını kaşıdı ve korkulu gözlerle bana baktı "Nona bugün hiç bir sahne yazdın mı?"
    Kafamı salladım. Derin bir nefes verdi ve telefonunu bana uzattı.
    Telefona alıp baktım. RAM'de yeni bölüm paylaşılmıştı. Benim paylaşmadığıma emindim. Hemen bölüme tıklayıp okumaya başladım.
    _"Jisung herşey donunca öylece bakmaya başladı. Nasıl olurdu bu? Hemencecik gidip Mingi ve Jungwon'u dürttü."_
    _"Donmuşlardı, taş kesilmiş gibilerdi. Korktuğu için yere düştü. Kendi içinden neler döndüğünü düşünüyordu. Akıl sağlığı yerinde değil gibiydi."_
    Devamına göz attım. Jisung katille karşılaşmıştı. Bu yetmiyormuş gibi buraya gelmişti. Benim oraya gittiğim gibi.
    Hemen Jeongin'e döndüm "A-ama bu nasıl olur?"
    "Aklımın almadığı şeyde o zaten! Nasıl olur bu? Bir roman karakteri buraya geldiği yetmezmiş gibi romana eklenmiş! Asıl bomba bu değil, karakter sayfasına bak."
    Sayfanın başına geldim. Gördüğüm şeyle donup kaldım. Ben karakter sayfasına eklenmiştim. Hem de alelade biri olarak değil, kadın başrol olarak.
    Hemen ayağa kalkıp çalışma odama gittim. Bilgisayarı alıp dizime koydum ve fişe taktım. Jeongin bana şaşkınca bakmaya başladı "Nona ne yapacaksın?"
    "Bölümü silicem burdan silersem Jisung'un hafızası da silinir. Roman olduğu gibi kalır."
    "Ama okuyucular?"
    "Umurumda değil. Herşey kötüleşmeden bittirmemiz lazım!"
    "O zaman kendini hazırlaman lazım."
    Derin bir nefes verdim ve yazdığım sayfaya girdim. RAM'deki hesaba girip bölüme tıkladım ve silme tuşuna bastım.
    Sayfa iki üç saniye dondu ardından büyük bir yazı belirdi;
    *_BİZDEN KAYNAKLANAN BİR SORUN OLUŞTU. SONRADAN DENEYİNİZ._*
    Hemen sayfayı yenileyip tekrar silme tuşuna bastım. Yine aynı yazı çıktı. İki üç kere bunu denedim ama işe yaramadı.
    Şaşkın gözlerimi Jeongin'e diktim "Jeon silinmiyor."
    "NE!?"diye bağırdı.
    Öylece dondum kaldım. Gerçekten neler oluyor?...

    • @Hiun-pov
      @Hiun-pov  2 месяца назад +11

      Yazar'dan
      Kwan olaylara anlam veremiyorken biri çoktan ne olduğunu çözmüştü.
      Tam tamına 3 yıl önce oranın bir roman olduğunu ve başrol olmaya çalışan biri vardı, katil.
      Eskiden içgüdüsel olarak Jisung'u öldürmek isterdi, şimdiyse bu değişmişti. Onun yerine geçmek istiyordu.
      Masadaki silahı beline yerleştirdi. Jisung'un ortadan kaybolmasına şaşırmıştı.
      Şimdiyse nerde olduğunu öğrenmek için gerçek dünyaya gitmeye karar vermişti.
      Dik durdu ve hazırlandı. İlk hipotezini uyguladı. Gözlerini kapatıp düşünmeye başladı "İlk hipotezim. Gerçek dünyaya gidebilirim. Çünkü ben insanım."
      Mekan yavaşça değişti. Kendini asıl katilin yanında buldu.
      Asıl katil rahattı. Masadaki içecekten içip ona döndü "Hallettin mi?"
      Katil cevap verdi "Kayboldu. Oradaki herşeyi durdurmayı başardım ama o birden yok oldu."
      Asıl katil derin bir nefes verdi "Sana gönderdiğim kız peki? Yazar olan hani, ona ne oldu?"
      "Bıçakladım ama ölmedi. Ona etki etmiyor. Onu burda öldürmeliyiz. Hem eğer hafızası geri gelirse seni de hatırlar benide. Bu sefer biten ben olurum. Biliyorsun yazar o. İsterse Jisung'a beni söyler ve öldürtür!"
      Asıl katil ayaklandı "O SENİN İŞİNDİ! BEN SANA YÜZÜNÜ VERDİM SENİNDE BANA İKİSİNİN LEŞİNİ VERMEN GEREKİYORDU! ANLAŞMA BÖYLEYDİ!"
      Derin bir nefes aldı "Evet ama Kwan denen yazar rahat hareket etmeme izin vermiyor! Sürekli elim kolum bağlanıyor! Ortaya çıkıp yok oluyorum. Ben senin gibi insan değilim. Evet seninle yüzlerimiz bile aynı ama ben bir karakterim!!"
      "Sırf sen Kwan'a bağlı olma diye sana farkındalık verdim! İstediğin için orayı dondurdun ama Jisung'u öldüremedin! Bu nasıl oluyor?"
      "Jisung o dünyaya bağlı değil gibi. Ona yaptığım hiç bir şey etki etmiyor! Tüm her şey donarken o donmadı. Biliyorsun ki bir çok kez Mingi'yi kontrol edip kanıt değiştirdim ama ona etki etmiyor. Onu kontrol edemiyorum! Dediğim şeyleri yapmıyor!"
      "Peki Jisung nerde?"
      "Romandan bakmaya geldim. Bulamıyorum."
      Hemen telefonundan sayfaya girip katile verdi. Katilin gördüğü şeyler hayrı alamet değildi.
      Hemen gerçek katile döndü "Jisung burda!"
      "NE!?"
      Hemen telefonunu alıp bölüme baktı. Jisung buradaydı evet. Ama nasıl? Plan yanlış ilerliyordu. Bir terslik vardı ama neydi?...

    • @Hiun-pov
      @Hiun-pov  2 месяца назад +11

      Jisung'tan
      Gözlerimi açtım ve etrafa bakmaya başladım. Gördüğüm rüya yüzünden terler içinde kalmıştım. Bununla beraber kalbim çarpıyordu.
      Ben nefesimi düzenlemeye çalışırken bağırış sesleri duydum "JEONGİN OLMUYOR OLMUYOR KAFAYI YİYCEM!!"
      Dikkatlice dinlemeye başladım. Kwan'ın sesiydi bu. Silememkten bahsedip duruyordu. Birden kapıyı hızlıca açtı.
      Hâlâ söylenmeye devam ediyordu. Beni görünce durdu. Hemen yanıma yaklaştı "İyi misin!?"
      Kafamı salladım. Yaşadığım şoktan dolayı başım ağrıyordu.
      Az önce sanki evi birine katmamışım gibi yutkundum ve konuşmaya başladım "Ağrı kesici var mı? Başım çatlıyor."
      Jeongin'e seslendi. Bana göz ucuyla baktıktan sonra konuşmaya başladı "Nona ne oldu?"
      "Jeon'um Jisung'a ilaç sepetinden ilaç ve bir bardak su getirir misin?"
      Kafasını salladı "Tamam bekleyin."
      Tekrardan bana döndü "Nasılsın?"
      Yorgun çıkan sesimle konuştum "Az önce ağzına sıçtım. Böyle niye davranıyorsun şimdi?"dedim ve burundan güldüm.
      Derin bir nefes verdi "Haklıydın, hem boş ver onu. Olmamış sayalım."
      Kafamı salladım "Öyle olsun."
      Sessizliği bozdum "Şey kurgunun tamamını anlattır mısın? Bilmediğim şeyleri öğrenmek istiyorum."
      "Seni öldüğünü söylediğim kişi olarak tasarladım. Her şeyin aynı. Tek farkın yaşaman ve polis olman. O da olmak istiyordu. Nasıl yaşamak istiyorsa öyle yaşattım seni."
      "Yani onunda mı ailesi öldürüldü?"
      "Evet."
      "Peki şuan? Şuan ben burdayım. Sorun çıkmaz mı? Sonuçta bir ölü."
      Güldü. Bu gülüş acılı bir o kadarda pişmanlık gülüşüydü "O yok oldu. Mezarı bile yok."
      Gözlerim kocaman oldu "Nasıl?"
      "Sen gelince yok oldu. Her şeyiyle beraber yok oldu. Yerine geçtin."
      Aklıma rüyalarım geldi. Yaşamadığım, gerçekçi rüyalar görüyordum.
      Şimdi uyurken de görmüştüm. Bir adama hyung ben yapmadım diyip duruyordum. Karakoldaydık, ben parmaklıkların arasındaydım o da karşımdaydı.
      Başka bir tane daha gördüm. Net değildi. Hemde hiç arkadaki ışık yüzünden gözlerimi açamadım. Vücudumda büyük bir ağrı hissettim o an. Sanki yere çalmışım gibi. Uyanmamın nedenide buydu.
      Ben bunları düşünürken içeri Jeongin girdi. İlacı ve suyu bana uzattı. Hemen alıp içim ve başımı tuttum "Tır çarpmış gibi hissediyorum."dediğim anda göğüsüme bir ağrı girdi.
      Hızlıca orayı tuttum ve derin bir nefes aldım. Kwan hemen ne olduğunu sordu "Ne oldu? Kalbin mi?"
      Derin bir nefes aldım "Vücuduma bir şeyin çarptığını hissettim. Sonra nefsim kesildi. Sanki nefessiz kaldım ölmüşüm gibi."
      Jeongin yanıma geldi ve elini tişörtüme attı. Şaşkınca sordum "Ne yapmaya çalışıyorsun?"
      "Merak etme yemem seni bir şeyi kontrol etmem lazım."
      Hemen açtı ve baktı. Gördüğüm şeyle gözlerim kocaman oldu. Sol göğüsüm dahil olmak üzere vücudumun bir çok yerinde derin izler vardı. Dikiş iziydi bunlar.
      Kwan şaşkınca sordu "Ne oldu ne varmış?"
      Jeongin Kwan'a döndü "Vücudunda dikiş izleri var."
      Gözleri büyüdü "A-ama...ama Jisung hiç ameliyat olmadı ki! Nasıl olur bu?"
      Bende aynı şeyi hissediyordum. Evet olmadım, hiç bir zaman. Olsasa bu kadar olmadı.
      Bu benim vücuduma ayit değil. Durun bir dakika yoksa "Bir saniye Kwan yoksa bu izler Jisung'un olmasın?"
      "Nasıl yani?"
      "Rüyamda ölümüşüm gibi hissettim. Şimdiki gibi."
      "Ne gördün ki rüyanda?"
      "Hapishane ve bir adam gördüm. Adama ben yapmadım diye diretiyordum."
      "Polis miydi?"
      "Hayır, sivildi ve yaşım küçük gibiydi. Her zamankinden daha kısa hissettim kendimi. Sadece bu değil başka rüyalarda gördüm. Beyaz ışık ve çarpma hissi. Vücuduma sert bir şey çarptı havalanıp yere çakıldım."
      Ayağa kalktım ve iksine döndüm "Kidlin yasası ne der? Bir problemi açık ve net bir şekilde yazarsan yarısı çözülmüş demektir."
      İkisi bana anlamsız gözlerle bakınca gülümsedim "Diyorum ki çözelim şunu. Neden buraya geldiğimi ve diğer şeyleri."
      Ayağa kalkıp salona adımladım. İkisi gelip karşıma oturdu.
      .
      .
      .
      Herşeyi yazıp tablo oluşturmuştuk. Birazı oturmuştu; Ben karakter olarak buraya gelince ölmüş olan Han Jisung'un yerine geçtim. Bu yüzden de onun mezarı kayboldu ve yavaşça onun yerine geçmeye başladım. Anılarıma onun anıları doluştu ve ne yaşadığıysa yaşamış gibi oldum.
      Kwan'ın anlattığına göre 2019 yılında bana araba çarpmış. O kazada ölmüşüm yani gerçek Jisung ölmüş. Ben de bu yüzden kedimi ölmüş hissettim. Yaralarda ameliyat izi.
      O kazadan kurtulsaydı eğer şuan Kwan'la tahminimce nişanlı olacaklardı.
      Kwan'a döndüm "Şimdi bu yüzükler nişanlı olduğumuzu gösteriyor. Benim anladığım bu. Baban düğün tarihini sordu ve bunun için kızdı. Evli değilsek nişanlıyızdır. Değil mi?"
      Kafasını salladı. Yüzüğe baktı "Peki diğer şeyler? Senin asıl amacın hayatın. Yani Jisung'un hayatı."
      "Romanda ki gibi duruyor evi inceledim gördüğüm şeylerden biri ödüllerim ve madalyalarım. Tahminimce başarılı bir polisim. Romandaki gibi."
      Jeongin devam etti "Evet. İnternetten araştırma yaptım. Büyük bir ekip kurup cinayetleri çözüyorsun. Ekipte ünlü dedektiflerden biri olan Changbin var. Seni ünlü eden dava onu da ünlü etti."
      Düşünmeye başladım. Derin bir nefes verip konuşmaya devam ettim "Bu ekip neden kurulmuş olabilir? Cinayetleri çözüyoruz ve başında ben varım. Romandaki gibi."
      Kwan hemen anladı "Ailenin katilini bulmak için! Tabii ya nasıl unuturum. Senin asıl amacın ailenin katilini bulmak!"
      Doğruladım. Biraz daha bu konu hakkında konuştuk. Ardından Kwan bana döndü "Seninle bir anlaşma yapalım."
      "Ne anlaşmasıymış?"
      Anlatmaya başladı...
      Kwan'dan
      Kapı suratımıza açılınca gülümsedik. Babam ikimizin eline bakınca hemen Jisung'un elinden tuttum.
      Şaşırsada bozuntuya vermedi. Jeongin sessizliği bozdu "Chul amcacığım nasılsınız sizi iyi gördüm."
      "Seni gördüm kötü oldum. Dememiş miydim saçını boyat ya da şapka tak diye. Soluk portakal rengi saçına dayanamıyorum!"
      Jeongin yalandan gülümsedi. Sonra içeri geçtik. Babam Jisung'a baktı ve konuşmaya başladı "Değişik gözüküyorsun. Rengin soluk gibi."
      "Yorgunum sadece efendim."
      "Efendim? Babaya ne oldu."
      Yutkundu "Ah tabii baba, kusura bakmayın babacığım alışamadım."
      "Bir daha olmasın."
      Koltuğa oturdu. Tam bizde oturacaktık ki Jisung ve Jeongin'i gösterdi "Siz ikiniz sofrayı kurun benim kızımla konuşacaklarım var."
      Jisung değişik bakışlar atsada neyseledim. İçimden yaptığımız anlaşmanın işe yaraması içi dua ediyordum. Umarım işe yarar...
      _Devam edecek_
      Sınır
      400 izlenme
      40 like
      30 abone
      _/Biliyorum kısa ama hızlı yazdım. Hem kafa karıştırımak istemedim. Bu bölümü güzel sindirin diğer bölümler çok karışık olacak. Anlamak için 5 kere okuyabilirsiniz ehe :)/_

    • @sefamemmedov7125
      @sefamemmedov7125 2 месяца назад

      Yeni bölümü çabuk gelsin 😊

    • @143_SKZ_POTTERHEAD
      @143_SKZ_POTTERHEAD 2 месяца назад +1

      ​@@Hiun-povANLAŞMA NEEEEE

    • @Hiun-pov
      @Hiun-pov  2 месяца назад

      @@143_SKZ_POTTERHEAD diğer bölüme ehe

  • @sefamemmedov7125
    @sefamemmedov7125 2 месяца назад

    Bu hikayeyi önce anlamadım hatta hanın ölümüne alicakdım amma artık han gerçek hayatt kızın yanında yeni bölüm gelirse devamını görek veee seni azerbaycandan izliyorummm😊❤

  • @ayseyse
    @ayseyse 2 месяца назад +3

    Yeni bölümmm🎉

  • @Lisliswq_
    @Lisliswq_ 2 месяца назад +2

    Wuaaa mükemmel, bi sonraki bölümleri yazmak için bol şanslar, sonuçta eğer karmaşıksa senin için yazmak da zor olur. Bol şanslarr

  • @tabibrahimov6257
    @tabibrahimov6257 2 месяца назад +2

    Işlıanmayı bulan ilk insan😅

  • @Seuninthebuilding
    @Seuninthebuilding 2 месяца назад +1

    Offf çok iyi

  • @Staylink_Jen71
    @Staylink_Jen71 2 месяца назад

    Waow harika neyse bu bittiğine göre ben plus eight okumaya kaçar ikinci bölümü bitirdiğim sıra bildirim geldi onu bırakıp bunu okudum ifjdhdhfjgnjgufjrn

  • @kimseungminnniee
    @kimseungminnniee 2 месяца назад

    cok guzel olmus eline saglik

  • @Eicbw
    @Eicbw 2 месяца назад +1

    Kurgu şaka mı? Nasıl geliyor aklına?