Cahit Zarifoğlu - Kırk Yaşlarındaki Bir Adamın Konusu

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 17 сен 2024
  • "karşılaşabildikse
    ağzını kullan ve lütfen sor:
    - nasılsın
    cevap veriyorum
    - bulanık
    yıllar
    gerçekler
    birini söyle
    kimden sorsak sevginin saklambaçlarını
    bir böcek bakışı yassı
    göğsümüzün gergefinde
    yıllar yirmi yıl açmış arayı
    mantığı öldüreceksin
    bir sabah
    bir ferman kaleme alarak:
    tarihi yıkmalıydık
    ırkları ve suçları yakmalıydık
    kalbi alışverişten almalıydık
    kırk yaşlarındaki bir adamın konusuna bakmalıydık
    anlatsana bir serçe daha:
    önce bir mektup: satırların arasına yatmışsın bir bomba gibi
    dehşet bir ses tonu çıkarıyor aklım
    serçem bu
    avuçlarımda tanelerini arıyor mertliğin
    bir sesle bir sevinç
    biricik bu diye bağırıyorum biricik
    tellerin içinden toparlayan yakamı
    ekim onüç bir yanılma bir salı
    saat onotuz: ses
    yorgun
    ciddi
    beklemeden kulenin altından işleyen oyukları
    kirişleri baltalamakta kirişleri
    "devam etmeyecek" .. çıt
    sükut! kocaman
    postacı sen kaç katlısın
    elinde bir balina kanadı
    iliklerime dokunuyorsun
    postacı sen kaldırımı geçme
    ne kadar beklersen o kadar şişecek kemiklerim
    şapkanı çıkar at
    alnında bir şelale
    bir hitit mezarı girintisi
    işte ilk kendini öldürme çiçeği miligram otuzbeş toplam
    yetmiş - yüz beş.. tamam.. çıt
    aşksa posta aradan çekilebilir
    "bir olur alalım"
    devlet dairelerinden bir cümle
    postacı bekle önüme geçme
    akıllı kalalım
    ilki senden ardından kelimeler
    ve bir serçe
    kaldırıp başlarımızı
    bir hazan yaprağı uçuşuna
    yeniden başlayabilir
    bir çokları komşular vatandaşlar ırkdaşlar falan
    gong seseleri çanlar teneke gıcırtıları yırtılan çelikler
    bir kartal gagası. daha
    bir mızrak boyu daha
    postacı çekil
    bu eller birleşti bir kere
    tellerde kulaklar durma gel
    seni kocaman ağzın için tutuyorum
    doğruyu ezberler yineler
    elmacık kemiklerinde kızarmış bir volkancık çağı
    içimde bir çalkantı alıyorum
    ondört ekim bir yanılma daha bir salı
    saat sabah:
    ses
    cıvıltı
    al sana bir acı
    kenarları yırtık ve çok ağrıtması
    sayfa üç
    sayfa başlıyor daha ilk kahvaltısında mütarekenin
    çiçek serçeyi ağırlıyordu yapraklarında
    arkamdan
    o bir erkekle
    kartallara uzandı
    dedirtebilir misin
    bir genç döşüme bir ad işledi
    mor kırmızı ve pembe küçük
    çiçek motifleriyle
    bazı fotoğrafları karartıyor içim
    ışıklar bir adele parlatıyor kuzgun
    bir kaç yılda değil
    bir kaç gün içinde
    binbir çarpıp çekilişin
    şimdi evet şimdiyse hayır
    sus
    çıt
    heyhat
    aralık başları
    kaloriferler kükürt çağı
    dünya iki can kuşu
    soru: ne kadar
    - vapurlar kadar cevabı
    fokur fokur kaynıyor damarda
    koyu bir nalan
    akşamları bir doyurucu bir çorba aynı sahanda aynı
    dudak mühürleri
    simsiyah ağır uzun üzerine
    dalga dalga hür
    akan saçlar kuş cenneti söğüt bahçesi
    ve nihayet şu köşe düşü
    yuvarlak üzerinde ağır örtüler
    kırmızı elmacıklar açık deniz fenerleri
    porselen ince zarif
    hayır bu yemek saati değil
    bir kuşlar kafilesi akıyor buluşma saatleri

Комментарии • 2

  • @gazanfar_musabayov
    @gazanfar_musabayov Год назад

    İsmet Özel
    Sezai Karakoç
    Ece Ayhan
    Ahmet Erhan
    Ataol Behramoğlu
    Ahmet Haşim
    Ferhan Şensoy
    Cahit Zarifoğlu
    Şükrü Erbaş
    Serkan Uçar
    Turgut Uyar
    Sunay Akın
    Edip Cansever
    Cemal Süreya
    Didem Madakk
    Özdemir Asaf
    Orhan Veli Kanık
    Nazım Hikmet
    Cahit Sıtkı Tarancı
    Ah Muhsin Ünlü
    Ali Lidar
    Kemal Hamamcıoğlu
    Nilgün Marmara
    Atilla İlhan
    Can Yücel
    Cahit Irgat
    Küçük İskender
    Tuna Kiremitçi
    Murathan Mungan
    Metin Altıok
    Birhan Keskin
    Ülkü Tamer
    Ahmet Arif
    Gülten Akın
    Ergin Günçe
    Ülkü Tamer
    Alper Gencer

  • @ubeydullahevren
    @ubeydullahevren 6 месяцев назад

    Ya şiir saçma yada ismail okuduğunu anlamdan okuyor