Видео

Merhaba.Yorum değerlendirme ustaca, yerinde abartısız gerçekçi. Yorumunuz edebi dünyama güzel bir katkı oldu, teşekkürler. Şimdi başlıyorum okumaya.

Ozan Bey, sanırım sizi çok geç farkettim. Ve seçkilerinize baktım. Bana göre harikasınız. Hepsini inşallah izleyeceğim. Ama peşinen tüm videolarınızı begenecegim. Sizi selamlıyorum.

Kitabı bitirdim böyle bir sonu beklemiyordum devamı olsun isterdim. Onlarla yaşadım , onlarla acı çektim . Çok iyi bir eserdi.

Dizi olarak nerede seyredebiliriz .?

1936 yılında yazılıyor 1938 de yayınlanıyor

Çok düzenli bir çalışma elinize gönlünüze sağlık

Teşekkürler insan bir kitap okuduktan sonra kendi dilinde böyle bir içerik bulduğunda mutlu oluyor

Çok teşekkürler, şu an Köylüler’i okuyorum, yorum arayışına girdiğimde videonuzla karşılaştım. Çok aydınlarıcı oldu. 🌺🙏

Teşekkürler hocam

Kanalı lütfen devam ettirin, çok kıymetli yorumlar, Moliere Cimri'yi bekliyoruz sizden

Takdir ve teşekkürlerimle...

ozan bey lütfen devam ediniz,size ihtiyacımız var..

Dolandırıcı Felix Krull'un İtirafları- Thomas Mann bu eseri de değerlendirir misiniz?

Başyapıt.

Teşekkürler efendim

hocam yorumunuz için teşekkürler yine oldukça orijinal bir açıdan değerlendrimişsiniz fakat eser özelinde bir sorum olacaktı macbeth'in bir kadın tarafından doğurulmayan biri tarafından öldürülecek olması kehaneti klasik dönem edebiyatındaki bir mite veya bir hikayeye atıf değil midir? bu bahsettiğim mit veya hikayeyi hatırlamıyorum ama böyle bir hikaye vardı diye biliyorum klasik dönem edebiyatında bu konuda bir fikriniz varsa aydınlatırsanız çok sevinirim.

çok teşekkür ederim🦊

Videoyu keyifle izledim, emeğinize sağlık 🙏🏻

Hocam gerçekten çok güzel anlatmışsınız teşekkür ederim

Çok guzel içerik

Teşekkürler

Ozan bey sizi yeni keşfettim, ifade biçiminiz ve eserleri anlatışınız son derece etkili. Fakat çok uzun zamandır paylaşım yapmadıģınızı gördüm ve üzüldüm. Lütfen tekrar ve sık sık video bekliyoruz.

Harika bir anlatiminiz var, icerikler cok kaliteli ve bence boyle bir program yapmak basli basina bir entellektuel birikimi gerektirir. Tesekkur editorum size, selamlar

Harika bir özet. Yalın anlaşılır bir dilde. Teşekkürler.

Ozan bey, çok güzel bir video yayınlamışsınız. Berna bey ve Nilgün hanımın görüşlerine atıf yapmanız da ayrı bir zenginlik katmış. Ağzınıza sağlık.

Hocam siz MSGSÜ edebiyatta okudunuz mu?

ağzınıza sağlık.

Çok güzel anlatınızzzz

Teşekkür ederiz 😊

Hocam hemen hemen tüm videolarızı izledim. Her videonuz müthiş bir çabanın sonucu olduğunu hissettiriyor. Çok hakimsiniz anlattığınız eserlere. Sizin ağzınızdan nice eserler daha dinleyebilmeyi çok isterdim.

çok güzel bir inceleme olmuş teşekkürler .

Hocam fikirleriniz mükemmel ❤

Hocam merhaba.Sylvia Plath'ın hayatını daha doğrusu hayatınin depresyon dolu son donemiyle ilgili ayrıntılı bir video cekmenizi rica ediyorum.

98 yapımı paradiso perduto eleştirmenlerce beğenilmese de bence romanın ruhunu izleyicinin kalbine gaddarca saplayan bir yapımdı, sonu ne olursa olsun. Harika bir video, emeklerinize sağlık.

En güzel Oğuz Atay yorum ve analizi emeğinize sağlık

Ozan bey uzun zamandır kitap analizleri yapmıyorsunuz iyi bir okur olarak bekliyorum yeni analizlerinizi sevgilerimle...

Harika bir analiz...

Teşekkür ederiz 😊

Kanalın layık olduğu yerleri görememesi üzücü ama gerçekliği yüzümüze çarpıyor. 80 küsur milyon vatandaşı olan ülkenin kitap ile arası iyi olan kesimi yanlızca 200 bin olunca bu gerçeklikten kaçamıyorsunuz.(yazım yanlışım varsa affola)

👏🏻👏🏻👏🏻

Ozan bey kanalınızı Aylak Adam incelemeniz sayesinde 2023 başlarında keşfettim ve o günden beri incelemesini yaptığınız pek çok kitabı okudum. Türkçe içerik olarak sizin tarzınızla kitap inceleyen bir kanal olduğunu düşünmüyorum. RUclips'a geri döneceğiniz günü sabırsızlıkla bekliyorum. Bunu övgü olarak mı alırsınız bilmiyorum ama videolarınızın bazılarını uyurken tekrar tekrar dinliyorum. Sesiniz huzur veriyor bana. Sevgiler.

Bazı kaynaklara göre islam olmasaydı sheakspr olmazdı diyen kaynaklar var kaddafi Arap olduğunu söylemişti bazı Hindistan kaynaklarında müslüman olduğunu söylüyor bir kitapda sehs peer diye geçiyor

❤

Çok teşekkür ediyorum. Hoşuma giden bir ekleme de, ben yapmak istiyorum: (Asıl adı Emile Herzog yazarımız ANDRÉ MAUROIS; kendisine bu takma ismi alırken nasıl bir yol izlemiş - umarım doğrudur). İlk eseri olan “Cephe Sohbetleri” ni yazarken orduda görev aldığı için -orduyu eleştirdiği bölümler sebebiyle- kendi adıyla yayımlamayı riskli bulmuş, takma ad kullanmayı düşünmüş. Bu sebeple, kendisine savaşta ölen kuzeninin ismi “Andre” ve bölüğünün yakınındaki “Maurois” köyün isimlerini uygun görmüş. Bu bilgi bana, onun hassas bir kişiliğe sahip olduğunu düşündürdü. Savaşta ölen bir kuzen ve bölüğünün yakınındaki bir köy; direkt kendisine ait olmayan hoş seçimler (Bu ismi 1947’de resmi ismi olarak almış). Çok mutlu bir çocukluk geçirmiş, ailesi tarafında çok sevilmiş. Ailesini erdemli buluyormuş ve bunu sık sık dile getirmiş. Gençlik yıllarında ailesine ait tekstil fabrikasında on iki yıl yöneticilik yapmış (Birkaç kaynakta romandaki Philippe’nin ailesi, kendi ailesine çok benzetilmiş). İlk eşi hastalanıp ölünce, çok üzüntülü bir dönem geçirse de, bir yıl sonra ikinci evliliğinde yapıp, yeni ve mutlu bir evlilik kurmayı başarmış (İklimler’de de kahramanımız iki evlilik yapıyor). Bununla birlikte; “İklimler” kitabı boyunca, romandaki karakterlerle pek bir yakınlık kuramadım, biraz zorlama yaratılmış karakter diye önce düşündüm (En azından kendi çevrem ve ülkemizdeki insanların yapısına göre oldukça farklı karakterler). O dönem ve biraz daha öncesinde, Fransız romanlarında uçarı, kadın karakterler fazlaca var ama özellikle Odile ile Philippe’yi yan yana getirmekte zorlandım. Odile ve Philippe yakınlığı bana tam anlamıyla inandırıcı gelmedi. Çok güzel olan Odile; kendisine yüksek seviyede hayran ve çok seven bir erkek yerine; tutarsız ama renkli, bir o kadar yalancı ve güven vermeyen bir adama ilgisini durduramamış. Rahat bir hayatı bırakıp; maceraya atılmış… Philippe ise, ailesi ve maddi imkânlar olan güçlü bir erkek, çevresinde de oldukça ilgi görüyor... Çevresinde çok seçenek olmasına rağmen, Odile karşı böyle çok zayıf olması; böyle bir kadını unutamaması tam kafamda oturmadı. Aşktan beklentileri biraz sorunlu… Kadında güzelliğe önem veriyor ancak sadakat ve sevme yeteneği sınırlı olan Odile’i unutamıyor. Üstelik kendisini çok seven bir kadınla (Isabelle) yeniden evlenmesine rağmen. Ülkemizi ve coğrafyamızı düşününce; “kadın ve erkeğin pozisyonu olarak” -en azından ülkemizde- tam tersi olurdu sanki 🙂). Kitapta yaklaşık son on sayfadaki Isabelle’in durum tespitleri ve duygusal çözümlemelerini çok etkileyici buldum. Philippe’in, Odile’e karşı duygu ve davranışlarını anlayışla karşılaması, onu hala karşılıksız seviyor olması “erkek bir yazar tarafından” güzel anlatılmış, diye düşündüm. Isabelle’nin sevgisi, RAĞMEN türü bir sevgiye örnek oluşturarak sevip, doyuma ulaşmış. (“Sevildiğinizden hiçbir zaman emin olamazsınız, sadece kendi sevginizin gerçekliğinden emin olabilirsiniz”; Fuzuli’nin bu anlama gelen yorumu bana oldukça yakın gelir). Birkaç arkadaşımızın da söylediği gibi, kahramanların sonları adil olarak değerlendirebilecek nitelikte. Sevilme konusunda mağdur gibi gözüken Isabelle, “Zamanla Philippe’i Odile ilgisinin geçmediğini gördüğü, karşılıksız sevmeye devam ettiği ve daha uygun bir seçenek aramadığı için, sonunda yalnız kalmayı hak etmiş” diye düşünülebilir. Odile, bence kendisini çok seven Philippe’e tam karşılık veremeyeceğini bildiği halde zamanında ondan kopmamış, üstelik evlenmiş (Bence biraz bencilce, biraz da eziyet denebilir tam diyemiyorum, zira aldatmayı çok sürdürmeden ayrılmış)… Siz aynı durumda olsanız, size hayran ve delicesine âşık ama onu tam anlamıyla sevmediğiniz birisini elde tutar ve hatta evlenir miydiniz? Kitap ikinci bölümde, ilk bölüme göre tam ters simetrik şekilde sürmüş ve Philippe aynı eziyeti Isabelle’e yapmış. Ve Isabelle karşılığı olmasa da Philippe’e sevgisini kaybetmemiş. (Ancak onun ölümü ile yalnız bile kalsa tam anlamıyla mutsuz sayılmaz). “Odile mi, Isabelle mi?” size yakın geliyor sorusuna ise cevabım: “Ne Odile, ne de Isabelle; sadece FİGEN” derim 🙂 Bu kitabın bitimi ile “Kolleksiyoncu-John Fowles” kitabını okumaya başladım, henüz bitmedi ama onda da, bir tarafın yaşadıkları; kitap ortasında itibaren karşı taraftan gözünden anlatılmış. Her iki kitabı aynı dönemde okumam ilginç oldu. Yazım teknikleri her ikisinde de çok hoş. Bu iki taraflı anlatım, olayların baktığımız yere göre nasıl da değişik algılandığına dair yeni bir hatırlatma oldu. (İklimler - ANDRÉ MAUROIS hakkında aklımdan geçen öznel-kişisel görüşlerim).

Aşk romanlarını çok severim ama (kitabın son on sayfası hariç) pek tat alamadım.

Teşekkürler

Çok kaliteli bir inceleme videosu olmuş. Emeğinize sağlık ❤

Çok açıklayıcı ve sade bir dilde anlatmışsınız teşekkürler.Kehanetle ilgili konuşan 3 cadı sırperdeleri aralanmasın diye sanki Kadirin kız kardeşleri olarak bahs ediliyor bence,ayrıca yunan mifolojisinde 3 kafalı köpeği anımsatiyorlar.İnsanların doğa üstü güçlere inanıp hayatlarını yönlendirmeleri fikri aşılanıyor ve bunun sonuçlarını Macbethin timsalında eşi Ledi maqbetin faciasında birleşir

Kitapliginizda Tutsaklar sehri mevcut ise muhakkak okumanızı tavsiye ediyorum.uzun süre etkisinden çıkamayacağınız mükemmel bir eser ❤ ❤

Analizlerinize dayalı yorumlarınız ve eleştirel düşünceniz kitap yorumlarınınızı dinlemeyi çok keyifli bir hale getiriyor gerçekten.Özellikle yorumladığınız kitapları denk geldikçe önceden videolarınızı izleyip daha sonrasında kitabı okumak kitaba anlam kazandırıyor.Söylediklerinizi görmeye ve okudukça sizin gibi düşünecek miyim yoksa tam tersi de olabilir mi şeklinde eleştirerek okumaya çalışıyorum.Ayrıca instagramdan bu şekilde videolara devam ettiğinizi düşünüp hesabınız varsa bulmaya çalıştım varsa da ben bulamadım.Ama eğer yoksa instagramdan bu tarz içerik üretmeye devam etmelisiniz.Hem kitap okuyanlar hem de benim gibi dil ve edebiyat öğrencileri için gerçekten faydalı ve aslında bu tarz da bir yorumlamaya biraz da ihtiyaç olan bir içerik üretimi olurdu.Kitle olarak da daha geniş bir kitleye ulaşılabilir