Hasan hocam, KALBİN Atalarımız için ne anlama geldiğini anlatan harika bir makale.. Okumanızı tavsiye ederim. The Ancient Heart: What the Heart Meant to Our Ancestors / JACC Journals.. (Journal of the American College of Cardiology )
Atalarımız evrenin 4 maddeden oluştuğu gibi insan sağlığının 4 temel sıvının dengesine bağlı olduğunu düşünüyorlardı. Eğer hacamatçıya değil doktora gidiyorsanız buna inanmıyorsunuz demektir. Çocuğunuzun benzer bir anlayışla eğitim almasını ister misiniz peki? Dediğiniz kültür veya bilim tarihi için anlamlı bu şekilde öğretilmeli tabi ki bununla beraber bu maarif saçmalığı gibi değil.
Emeğinize sağlık. Muhalefetin programı değiştirmeye dönük bir arzu ve talebinin olduğunu düşünmüyorum. Belki ufak tefek bazı değişiklikler gerekli görülebilir ama muhalefetin iktidar olacağı dönemde değişim, bu ufak tefek düzenlemelerden ileri gitmeyecek kanaatindeyim. İşin bir de sosyolojik boyutu var tabi. Toplum, anlayış, kültür, inanç vs. arzu edilen değişimi ne kadar karşılar, o da ayrı bir tartışma konusu.
"Muhabbetin yeri kalptir. Kalp, sol memenin altında ve iki parmak aşağıda, yürek dediğimiz et parçasında bulunan nurdan bir kuvvettir. Yürek, hayvanda da bulunur. İnsana mahsûs olan kalbe (gönül) diyoruz. Elektriğin aküde, pilde bulunması gibidir. Rûh [can] ise, bedenin her yerinde bulunur." "Yürek, yumurta veyâ kozalak gibidir. Buna, (Kalb-i sanevberî) denir. Burada bulunan nûrdan kuvvete, (Kalb-i hakîkî) denir. Kalb-i sanevberî, kalb-i hakîkînin yuvası gibidir." "Kalb, bir kuvvetdir, görünmez. Te’sîrleri ile, eserleri ile tanınır. Elektrik cereyânı da görünmüyor. Ampulden geçdiği zemân, rezistans telini ısıtarak, ışık saçdırdığı için, ampulde bulunduğunu anlıyoruz. Hâlbuki, elektrik madde değildir. Bir yer kaplamaz. Kalb dediğimiz kuvvet de, madde değildir. Yer kaplamaz. Yürek denilen et parçasında eserleri göründüğü için, kalbin yeri yürekdir diyoruz." "Bir şeyi öğrenmek, akıl ile olur. Akıl, dimâğ, beyin dediğimiz et parçasında bulunur." "İnsanda, akl, kalb ve nefs denilen üç kuvvet vardır. Aklın ve nefsin yeri dimâgdır. Kalbin yeri yürekdir. Akl, mekteb dersleri, san’at hesâbları, mal sâhibi olmak, âhıreti kazanmak yolları gibi şeyleri düşünür. İsterse düşünür. İstemezse düşünmez. Aklın bu düşünceleri ve insanın bunlara kavuşmak için çalışması câizdir. Hattâ, çok sevâb olur. Bunların kalbe sirâyet etmeleri zararlıdır. Nefs dâimâ harâmları, zararlı şeyleri yapmağı düşünür. Kalbin kendinde hiç düşünce yokdur. Ona, aklın ve nefsin ve his uzvlarından dimâga ve dimâgdan kalbe ulaşan harâm şeylerin düşünceleri gelerek hasta yapar. Kalbi bu hataralardan kurtarmak güçdür. Bu düşüncelerden kurtulursa, Allahü teâlâyı hâtırlar, düşünür. Ya’nî kalb, hiç düşüncesiz kalmaz."
Bunların hepsi edebi ve gündelik dilde kullanılan metaforlardır. Bilişsel ve duyuşsal şeyler beyinde olup bitiyor. Bilimsel kavramşarla edebi metaforları karıştırmamak lazım. Bir öğretim programı, onları birbirine karıştıramaz.
Söyledikleriniz hem doğru değil hem de konuyla ilgili değil. Konu; yürek ile kalbin aynı olmadığı ve birbirleri ile ilgi ve alâkaları. Videoda vurgulamak istedikleri şey kalp değil; yürektir.
Dini bütün bir Müslüman kadının Gavur icadı cep telefonundan ne haddi ne yetkinliği olmadan, üstelik inancı gereği banyo terliği kadar kıymeti olmamasına ve inancı gereği fikir dahi beyan etmemesi gerekirken yorum yazmasını hayretler içinde izliyorum.
@@Bulut_poyraz müslüman olsam bu kadar zeki olabilir miydim sizce? Dünya çapında tanınan; 4 dil bilen, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu bir yüksek endüstri mühendisiyim beyefendi. Yaşasın Mustafa Kemal! Varol laiklik! 💪❤️👍
Burada ailelere düşen, bu din temelli dayatmacı, skolastik anlayıştan kurtarnaları için, mutlaka okulların bu anlayışın dışına, çocuklarını çıkararak; Bilimle, Felsefeyle ve mantık ile buluşmalarını, dini kavramları mutlaka sorgulamaları gerekmektedir. Yoksa durum daha kötüye gidecektir.
👏👏👏
Hasan hoca gümbür gümbür gürlemiş yine tsk
Saygilar değerli hasan hocam
Güzel bir konuşma oldu. Teşekkür ederim
Hasan hocam,
KALBİN Atalarımız için ne anlama geldiğini anlatan harika bir makale..
Okumanızı tavsiye ederim.
The Ancient Heart: What the Heart Meant to Our Ancestors / JACC Journals.. (Journal of the American College of Cardiology )
Atalarımız evrenin 4 maddeden oluştuğu gibi insan sağlığının 4 temel sıvının dengesine bağlı olduğunu düşünüyorlardı. Eğer hacamatçıya değil doktora gidiyorsanız buna inanmıyorsunuz demektir. Çocuğunuzun benzer bir anlayışla eğitim almasını ister misiniz peki? Dediğiniz kültür veya bilim tarihi için anlamlı bu şekilde öğretilmeli tabi ki bununla beraber bu maarif saçmalığı gibi değil.
Hasan abim ağzına sağlık. Programın tamamına nasıl ulaşabilirim?
Güzel.
Emeğinize sağlık. Muhalefetin programı değiştirmeye dönük bir arzu ve talebinin olduğunu düşünmüyorum. Belki ufak tefek bazı değişiklikler gerekli görülebilir ama muhalefetin iktidar olacağı dönemde değişim, bu ufak tefek düzenlemelerden ileri gitmeyecek kanaatindeyim. İşin bir de sosyolojik boyutu var tabi. Toplum, anlayış, kültür, inanç vs. arzu edilen değişimi ne kadar karşılar, o da ayrı bir tartışma konusu.
31:08
Bacım, senin o dediğine yürek denir.
Kalp başka bir şeydir.🤦🏻♂️
Nedir?
"Muhabbetin yeri kalptir. Kalp, sol memenin altında ve iki parmak aşağıda, yürek dediğimiz et parçasında bulunan nurdan bir kuvvettir. Yürek, hayvanda da bulunur. İnsana mahsûs olan kalbe (gönül) diyoruz. Elektriğin aküde, pilde bulunması gibidir. Rûh [can] ise, bedenin her yerinde bulunur."
"Yürek, yumurta veyâ kozalak gibidir. Buna, (Kalb-i sanevberî) denir. Burada bulunan nûrdan kuvvete, (Kalb-i hakîkî) denir. Kalb-i sanevberî, kalb-i hakîkînin yuvası gibidir."
"Kalb, bir kuvvetdir, görünmez. Te’sîrleri ile, eserleri ile tanınır. Elektrik cereyânı da görünmüyor. Ampulden geçdiği zemân, rezistans telini ısıtarak, ışık saçdırdığı için, ampulde bulunduğunu anlıyoruz. Hâlbuki, elektrik madde değildir. Bir yer kaplamaz. Kalb dediğimiz kuvvet de, madde değildir. Yer kaplamaz. Yürek denilen et parçasında eserleri göründüğü için, kalbin yeri yürekdir diyoruz."
"Bir şeyi öğrenmek, akıl ile olur. Akıl, dimâğ, beyin dediğimiz et parçasında bulunur."
"İnsanda, akl, kalb ve nefs denilen üç kuvvet vardır. Aklın ve nefsin yeri dimâgdır. Kalbin yeri yürekdir. Akl, mekteb dersleri, san’at hesâbları, mal sâhibi olmak, âhıreti kazanmak yolları gibi şeyleri düşünür. İsterse düşünür. İstemezse düşünmez. Aklın bu düşünceleri ve insanın bunlara kavuşmak için çalışması câizdir. Hattâ, çok sevâb olur. Bunların kalbe sirâyet etmeleri zararlıdır. Nefs dâimâ harâmları, zararlı şeyleri yapmağı düşünür. Kalbin kendinde hiç düşünce yokdur. Ona, aklın ve nefsin ve his uzvlarından dimâga ve dimâgdan kalbe ulaşan harâm şeylerin düşünceleri gelerek hasta yapar. Kalbi bu hataralardan kurtarmak güçdür. Bu düşüncelerden kurtulursa, Allahü teâlâyı hâtırlar, düşünür. Ya’nî kalb, hiç düşüncesiz kalmaz."
Bunların hepsi edebi ve gündelik dilde kullanılan metaforlardır. Bilişsel ve duyuşsal şeyler beyinde olup bitiyor. Bilimsel kavramşarla edebi metaforları karıştırmamak lazım. Bir öğretim programı, onları birbirine karıştıramaz.
Söyledikleriniz hem doğru değil hem de konuyla ilgili değil.
Konu; yürek ile kalbin aynı olmadığı ve birbirleri ile ilgi ve alâkaları.
Videoda vurgulamak istedikleri şey kalp değil; yürektir.
@@AliAkkurt Doğrudur, siz daha iyi bilirsiniz. Sözlüğe baksaydınız yeterdi.
21.beğeni❤
30 60 90 üçgenini çözemeyenlerin fikir beyan etmesini gereksiz buluyorum. Yaşasın maarif, canımız maarif kolejlerimiz ❣️
Dini bütün bir Müslüman kadının Gavur icadı cep telefonundan ne haddi ne yetkinliği olmadan, üstelik inancı gereği banyo terliği kadar kıymeti olmamasına ve inancı gereği fikir dahi beyan etmemesi gerekirken yorum yazmasını hayretler içinde izliyorum.
@@Bulut_poyrazbiz de cahilliğini propagandanı Türkçe yazamamanı ajjajab kızıl goncalar dizisinden mi öğrendin bu zırvalarını jsjsj
@@Bulut_poyraz müslüman olsam bu kadar zeki olabilir miydim sizce? Dünya çapında tanınan; 4 dil bilen, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu bir yüksek endüstri mühendisiyim beyefendi. Yaşasın Mustafa Kemal! Varol laiklik! 💪❤️👍
@@Bulut_poyraz benimle iletişim kurmadan önce sekreterimden izin almanız gerek :)
@@lunabetul9590Uydur uydur heyecanlı oluyor!
Burada ailelere düşen, bu din temelli dayatmacı, skolastik anlayıştan kurtarnaları için, mutlaka okulların bu anlayışın dışına, çocuklarını çıkararak; Bilimle, Felsefeyle ve mantık ile buluşmalarını, dini kavramları mutlaka sorgulamaları gerekmektedir. Yoksa durum daha kötüye gidecektir.
Maarif kelimesinin kullanılması bile rahatsız edici
"Yeni Müfredat" çelişkiler yumağı olmuş, hocam. Özcü, mistik-metafizik, dinsel bir bakış egemen metne.
Maarif modelinin özeti: altı kaval üstü şişhane.
😡