Şahsen matematiğin evrenin dili olduğunu ve tüm olayları anlatmamızı ve anlamamızı sağlayan bir araç ve icat olduğubu düşünüyorum. Örneğin, Newton kütle çekimini ispatlayabilmek ve anlatabilmek için kalkülüs'ü icat etmesi gibi. Ve her geçen gün matematik denilen dil de, diğer diller gibi gelişiyor büyüyor. Bu gün itibari ile matematiğimizin yeterisiz olduğunu ve matematik büyüyüp zenginleştikçe açıklayamadığımız tüm noktaları açıklayacağımızı düşünüyorum. Kim bilir belki bir, belki bin yıl sonra ama kesinlikle bir gün....
İsabetli yorum, matematik yalnızca bir dildir ve dil olması gereğinden ötürü tutarlıdır. Dediğiniz gibi mevcut matematiğimiz yetersiz olabilir, tıpkı bir iletişim dilinin bazı birtakım olguları tanımlamakta yetersiz kalıp diğer dillerin nispeten yeterli olması gibi.
Hayır, matematik doğası gereği bir icattır. Çünkü matematik, soyut konseptlere uzanmasına karşın somut nesnelerin durumladını hesaplamak için geliştirilmiş bir dildir. Eğer kimsenin kafasında "3" sayısı yok iken, üç adet elmanın varlığına "Bak, buradaki elmaların bir miktarı var yani bu nedenle matematik var." diyorsanız bu perspektiften bif keşiftir. Ancak ben bunu daha ziyade, elma konseptinin varlığını fiziksel elmanın varlığıyla özdeşleştirmek gibi görüyorum. Gördüğün bir elmaya "elma" ismini verip onu kavramsallaştırmaya dil diyorsan, ben de gördüğün elmaların miktarına "3" ismini verip onu kavramsallaştırmaya matematik diyorum. Bu 'kavramsallaştırma' işlemi de insanların yürüttüğü bir uygulamadır, yani bu nedenle icattır.
8:00 Bencede bu kelime ve imge bagajı bence bizi sınırlandırıyor, mesela elektrona eksi dememiz protona artı dememiz , belki temel parçacıkların anlaşılmasını doğasını anlamamızı sınırlandırıyor olabilir. Bu sorunu kuarkları bilim insanlarının adlandırmasında farkına vardım, yani kafalarına göre alt üst kuark demişler ve anlaşılmaları zor oluyor hatta isimlendirmesi bile zor çünkü günlük deneyimlerimizde bir karşılıkları yok.
+ - gibi şeyler bence çok sınırlandırmıyor. O tarz tanımlar zaten hayali bir test yükü üzerinden geliştirilmiş kavramlar. Kuzey kutbu deriz ama oranın bir referans meselesiyle tanımlandığını biliriz mesela.
Bir çoğumuz eğitim kısmında bölünüyoruz ve sayısal ve sözel gruplandırmasında ayrıştırılıyoruz. Matematik insanla ilgili midir sorusunu bir de sözel kısmından incelemek gerekirse, her kurulan cümle algolitmik kelime gruplandırmasından en uygun öbeğin birbirleri arkasına eklenmesi ile ilişkilidir. İnsan beyni tamamen fizik yasalarından alakasız olarak duygulara sahip olsa da bu duyguları belirli tonlama ve kelime öbeklerinin rasyonel kullanımı ile bir cümleye dönüştürmek ve bunun hesaplamasını en ince ayrıntısına kadar yapan beyinlerin ise başarılı insan olarak adlandırılmasına sebep olacak kadar matematikseldir. Matematik bir din değildir fakat kadiri mutlak bir yaratıcı varsa onun ilk önce fizik yasalarını sabitlerle yazdığı sistemi bize gösteren en yegane alfabedir, tanrısal bir dokunuştur. Herşey matematikle var olmamış olsa bile herşey matematik ile anlaşılıyor ise sistemden matematiği çıkarmak sadece her anlamda yozlaşma getirir pozitif bir etki görülmesi mümkün değildir.
Matematik tanrısal bir dokunuş değildir, ancak matematiğin bir tür alfabe veya kelime gruplandırmalarıyla ilişkilendirmeniz isabetli. Buradan varmanız gereken sonuç 'Matematik bir dildir.' demek olurdu. Nasıl ki benim adım "Ali" olduğunda bu kelime kendibaşına bir gerçeklik ifade etmeyen sesten ibaretse, ancak birileri beni herhangi bir sesle çağırmak zorundaysa, matematik de aynı şekilde gerçekte anlam ifade etmeyen sayıların varsayımına dayanır ancak bu pratik faaliyetleri sembolize etme yoluyla ilişkilendirilebilmesi, hesaplanabilmesi ve öngörülebilmesini sağlar.
Üstad :) müthiş konu başlıklarına devam ediyorsun. Fizik ve Matematiğin en derin meselelerine değiniyorsun. Bu kanal saygıyı fazlasıyla hakediyor. Konumuza gelirsek : İki önceki içeriğindede paylaştığım cümleyi tekrarlamak istiyorum. "Spekülatif teorilere sadece matematiksel şaheserliğinden dolayı duyulan inanç, duygusal olarak Tanrı'ya olan inanca benzer" Sheldon Glashow (1978 Nobel Fizik Ödülü sahibi. Cümleyi 1986 yılında Sicim Teorisini kritik ettiği bir yazısında kullanmış) Açıkçası bencede öyle! Matematik denkleminde olan şeyler gerçekliği açıklamaya tek başına yetmez. Gözlem gerekir, deney yapmak gerekir. Fizik biliminin gerçeğe dokunuşu böyledir. Fizik denklemi böyle şekillenir. Ha evet haklısın teknolojik yetersizlik gerekli gözlemi ve deneyi yapmamıza engel olabilir. Ama deneysel fizikte böyle birşeydir. O zaman gelinceye kadar konular spekülatiftir, hipotetiktir. Max Tegmark'ın Matematik Evreni'de bu kapsama giriyor. Benzer şekilde Stephan Wolfram'ın Grafik Evreni var. O da matematik temelli enteresan bir evren modeli aklıma geldi bir an :) Bu arada bu tip tezlere, hipotezlere eleştirel bakanların ille deneysel fizikçiler olmasıda gerekmiyor. Şu an yaşayan bence en üst düzey "matematiksel fizikçi" olan Roger Penrose'da konulara böyle yaklaşıyor. Sicim Teorisi'nin fizik olmadığını, gerçek olduğunu düşünmediğini yıllardır söylüyor!
Bazen düşünüyorum da izlediğim her film, çizgi film aslında başka evrenlerin yansıması mı? Sonuçta beyin bir çok veriyi katmanlar halinde işliyor ve anlamadığımız ya da bilmediğimiz bir matematik ile olası sonuçları veriyor olabilir mi?
Güzel videoydu. Eğer M-Kuramı doğruysa zaten evren kuantum ölçekteyken uzay ve zaman süperpozisyon halindeydi böylece genişlerken kendisinin envai çeşit kopyası oldu. Belki birinde yaşam oluşmadı belki de biri direkt içine çöktü. Bu konu ile ilgili de video gelse harika olur ❤🎉
Yine en temel konulardan birini ele alan video. 👍 Bu arada ben, bu konuları anlamak için fazla yaşlı olduğumdan, "sokaktaki dayılar" tarzında bakabiliyorum meseleye. Matematik, şeyleri ifade etmenin lisanı mıdır? Yoksa, şeyler, matematiğin deterministik sonucu mudur? Yada, matematik, keşif midir? İcat mıdır. Deli sorular......
Bence Matematik ve Geometri ; görünür ve görünür olmayan fiziksel gerçekliği ( görüp te dokunabildiğimiz veya tersi) anlayıp algılamamıza götüren bir ucu açık araçlar toplamıdır ya da Varlıkla aramızdaki en güvenilir iletişim dilidir.
Evet, isabetli konuştunuz. Matematik bir dildir; miktar olgusunun kavramsallaştırılmasına dayanır. 'Elma ne zaman varoldu?' sorusunun hem fiziksel elmayı, hem de elma kelimesini kastedebileceğini düşünün. 'Matematik ne zaman varoldu?' sorusu da benzer şekilde, hem matematiğin tanımladığı olguları (keşif), hem de bu olguları tanımlayan matematik dilini (icat) kastediyor olabilir.
okey matematik çok önemli ama problem kurmak en temelde yoğun hayal gücü ister ve hayal gücü sayılardan ve formül ezberinden farklı bir eylemdir bir nevi faraday senarist maxwell oyuncu gibi düşünebiliriz(aslan akbey polat alemdar tarzı)farklılar farklı zekalar farklı zamanlar farklı oyunlar aynı amaç.
Her şeyin teorisi, bu bizim anladığımız anlamda değil. Teori, pratik ve bunların dışında kalan doğal gerçeklik. Bunların mantıkları ve dolayısıyla teorileri farklı. Bunların her biri aynı gerçeği açıklasa da bir arada çalışamayacakları için aynı teoride buluşamazlar. Matematik Zihnimizde var olan bir hayal. Evrenin bir parçası olan zihnimizdeki bu hayal gerçek dünyada doğrulanıyor. İnsanlar bilimin kendisini yanlışlayarak ilerlediğini zannetse de aslında doğrulanan hayallerle ilerliyor. Bu arada Sosyal ve kültürel olaylarında bir matematiği olduğunu söyleyebilirim. Bu sayıların yerini sembollerin aldığı sözel ve sembolik mantık. Paralel evrenleri her biri ayrı ayrı birer evrenmiş gibi değil de tek bir evrenin tüm paralel evren sonuçlarını birlikte sağladığını düşünüyorum. Sonsuz olasılık var ve her defasında bunlardan biri seçiliyor. Eğer aynı anda birden fazla ihtimal gerçekleşseydi evrendeki düzenli akış bozulurdu. Ama görünüşe göre olasılıkların gerçekleşmesi için kesin bir kural yok. Bu söyleyeceğim saçma gelebilir ama evrenle ilgili bilgimiz ve algımız bizim zihnimizle sınırlıdır. Bilinç seviyemiz yükseldikçe en kesin fizik kuralları bile değişebilir.
Bu konuda Yapay zeka + insan ile yakın gelecekte çok heyecanlı gelişmeler yaşayacağına inaniyorum. merak ettiğimiz birçok soruya cevap bulacağız, bu cevaplar daha fazla soru ortaya atmamıza neden olacak. Yeni teoriler, yeni arayışlar, yeni teknolojiler. İnsanlık tarihinin önemli bir kırılma anına şahitlik ettiğimize inaniyorum. Umarım İnsanlık için hayırlı ve güzel olur. Ben pozitif olacağına inananlardanim.
Matematik mantığın insanlar tarafından hesap ve çıkarım yapabilmeleri için sembolleştirilmiş halidir. Oluşabilecek bütün fiziklerde mantık yasalarına biat etmek zorundadır (gibime geliyo). O yüzdende fiziği çözmek için matematikten yardım alıyoruz.
Evet, matematik bir dildir. Hatta matematiğin açıkladığı olgular fiziksel olmaktan ziyade zihinseldir. Örneğin 3 adet elma gördüğünü varsayalım, bir nesne adedinin üç adet olabilmesi için bundan önce her bir nesnenin aynı türden olması gerekiyor (yani her biri birer elma olmalı). Ancak nesneyi 'elma' olarak kategorize eden ve elmanın tanımındaki sınırları belirleyen siz olduğunuz için, o nesnelerin elma olduğuna ve aynı türe ait olduğuna karar veren de sizsiniz. Nihayetinde o nesnelerin adedi de zihninizde belirlenir. Gerçekte sayılar yoktur, gerçekte '3 adet elma' da yoktur. Bu yalnızca fenomenlerin zihin tarafından kategorize edilmesidir ve matematik bu kategorizasyona dayanarak aynı türden nesnelerin belirli miktarlarda varolduklarını söyler. Matematiğin kendisi gerçek olmamasına rağmen onun pratik faaliyete katkısı, bir konuşma dilinin pratik faaliyete katkısıyla aynı şey. Örneğin benim adım "Ali" olduğunda, benim varlığım nihai olarak bu kelimeyle tanımlanmak zorunda değil ancak birilerinin benimle iletişim kurabilmesi ve bana seslenebilmesi için herhangi bir isim belirlemek zorundalar. Matematik de aynı şekilde, gerçek olmayan sayıların varlığına dayanır ancak bu sayıları varsaymak pratik faaliyetlerin hesaplanmasına ve ilişkilendirilmesine yardımcı olur.
Benzin’in oksijenle karışıp, sıkışarak yanması ve çıkan enerjiyle arabalarımızı hateket ettirmesi için organik kimya bilmesine gerek yok 😀 çarpım tablosu bizim için gerekli
Matematik bizleri gerçeğin denizinde düşünce gezintisine çıkartan iskeleti mantıkla tasarlanmış çok şık bir saldır. Gerçeğin dalgaları bu güzel salı titretir ve matematiğimiz sallanır ama asla devrilmez. Bu sal acaba bizleri nereye kadar götürebilir sorusunu düşünmek yerine, eğlencenin tadını çıkartın ve etrafınıza bakın. Hayallerinizi matematik salıyla taşırken, bunu yapmak size keyif veriyorsa, salt gerçek olması ya da olmaması önemli mi ?. Önemli olan keyif vermesi değil mi ?. Mükemmel bir filmin gerçek olmadığını bilmek ve yine de izleyip keyif almak gibidir matematik. Bu şeyden keyif alanlar onun gerçek olup olmadığı ile ilgilenmez, ama bu şeyi zoraki öğrenip onu iş gibi görenler sadece bir icad olduğunu sanır. Matematik bir dildir diyenler bir şeyi es geçerler. Evet dildir ama çok özel bir dildir, konuşmadan anlatmaktır matematik. Hayallerinizle sohbet etmektir, onlarla tartışmaktır matematik. Bu, o kadar keyifli ve o kadar bağımlılık yaratan bir şeydir ki bir kere ağına düştüğünüzde artık kurtulmanız da zordur. Hayallerinizle konuşabilmek ve o hayallerle matematik salına bilip gerçeğin denizinde gezintiye çıkmak, o kadar eğlencelidir ki gerçek olup olmaması umrunuzda bile olmaz.
Paylaştığınız konuyla alakasız ama bugün okumaya başladığım kitabı almanızı önereceğim. Kitaptan yararlanarak hazırlayacağınız videolar benim gibi fizik cahillerine ilaç gibi gelecektir. Kitaptan bir alıntı ekliyorum: “JİM AL-KHALİLİ - FİZİĞİN GÖZÜNDEN DÜNYA” adlı kitaptan alıntıdır.(Burada aslında bir çizim var ama çizimin görüntüsünü ekletmiyor youtube.) “Entropinin artması. Bir kutu içinde denge durumunda olmayan (düşük entropi) parçacıklar termal denge durumuna gelmek için dağılımlarını tekrar düzenleyerek ya da kütleçekimi altında bir araya gelerek entropilerini artırabilirler. Her iki yolla da entropileri artar ve termodinamiğin ikinci yasasına uyarlar.”
Biz kısıtlı algımız ile sınırlı evren tasarımımızı evrensel sandıkça uzaylılar İçin komik ve muhatap alınır olmayacağız. Bizim için “an” ın sınırları olduğu gibi, duyu, görü ve hislerimizin de bir sınırı var. Mesela ışık hızının üzerini de göremiyoruz. Karanlık madde ve karanlık enerji de ışık hızının üzerindedir ve algılayamıyoruz. Yani daha geniş spektrumlu zekalar İçin komik evren tasarımlarına sahipiz.
dakka 1,16'da göstediğin görüntü,nedir,,,,,,,ışık iki boyutlu mu yani.. kırmızı neyi mavi neyi ifade ediyor.. herkeze açık yayın yaparsan ilkokul çocuğu sorusuna katlanacaksın..
matematik bir ölçüm aleti yada çeşitli ölçüm aletlerinin olduğu bir ölçüm çantası bu ölçü aletlerini de zihnimiz oluşturuyor , peki neden oluşturan ölçü aletine uygun bir ölçüm çok sonrada olsa fiziksel dünyada bulunabiliyor çünkü matematiğin temeli bu ölçüm aletlerinin temeli gerçek dünyaya sayılara ve gerçek dünyadan kavramlara ve varlıklara dayanıyor (ağırlık,kuvvet,hız, kütle ,ivme,atom,molekül....) arada gerçek dünya ile hiç alakası olmayan tamamen uydurma yada yanlış bilgiye dayanan teoriler kavramlar oluşturulmuyor mu bir sürü ama bunlardan haberimiz bile olmayıp sadece tutarlı olanlar çok sonra da olsa gerçek dünyada karşılık bulabilenler bilinip konuşulduğu için hepsi aynı yani zihinde oluşturulan matematiksel kavramların hepsinin bir fiziksel gerçekliği olduğu yanılgısına düşülüyor. Sonuç matematiksel varoluş fiziksel varoluşa eşit değildir ,matematiksel varoluş fiziksel varoluşun (evrenin) insanın kendi oluşturduğu zihinsel ölçümlerle ölçümlenmiş küçük bir kısmıdır.
Hocam bilim anlatırken felsefeye fazla kaymayın bilimin gerçeğinden uzaklaşıp bilimkurguya girmiş oluyorsunuz buda sağlıklı bir yaklaşım değil söz konusu fizik daha doğrusu astronomi olunca Evrenin matematiksel düzende varoluşunu tanrıya sormak lazım evreni yaratmak istediğinde bunu kusursuza ne kadar yakın olmasını istedi bunu bilemeyiz
Matematik zihnin içinde var.bunu yazıya dokebilenler ve dokemeyenler diye ikiye ayrılıyor.beste yapıp solfej bile bilmeyen iki insani karşılaştırmak gibi .cok iyi araba kullanabilenle ,arabayı garajdan bile çıkaramayan insan arasındaki fark nedir ? İyi araç kullanmak zihindeki matematiginin reflexsel fadesidir diyorum. Yani yol tutus fren mesafesi gibi fiziksel etkileri otomatik hesap edip bunu reflex olarak ortaya cijarabilen formula yarışçısı oluyor.adam matematikte iyi birde bedenen iyi olmasını birleştiriyor. yani bilemedim nasıl ifade edeyim.kelime bulmak cümle kurmakta matematiksel mıdır?
Dostum o kadar karışık ve karmaşık anlatıyorsun ki bu konuları bilen bir adam olduğum halde fena sıkılıyorum,sen tüm videolarında bunu yapıyorsun işi olbildiğince karmaşıklaştırıp ortaya hiç birşey koymuyorsun ,bundan vazgeç
![Jack Harlow - Hello Miss Johnson [Official Music Video]](http://i.ytimg.com/vi/Q86_nlRoIGw/mqdefault.jpg)
![Eminem - Fuel (feat. JID) [Official Lyric Video]](http://i.ytimg.com/vi/t5H_CewqpKA/mqdefault.jpg)
Şahsen matematiğin evrenin dili olduğunu ve tüm olayları anlatmamızı ve anlamamızı sağlayan bir araç ve icat olduğubu düşünüyorum. Örneğin, Newton kütle çekimini ispatlayabilmek ve anlatabilmek için kalkülüs'ü icat etmesi gibi. Ve her geçen gün matematik denilen dil de, diğer diller gibi gelişiyor büyüyor. Bu gün itibari ile matematiğimizin yeterisiz olduğunu ve matematik büyüyüp zenginleştikçe açıklayamadığımız tüm noktaları açıklayacağımızı düşünüyorum. Kim bilir belki bir, belki bin yıl sonra ama kesinlikle bir gün....
İsabetli yorum, matematik yalnızca bir dildir ve dil olması gereğinden ötürü tutarlıdır. Dediğiniz gibi mevcut matematiğimiz yetersiz olabilir, tıpkı bir iletişim dilinin bazı birtakım olguları tanımlamakta yetersiz kalıp diğer dillerin nispeten yeterli olması gibi.
Bence matematik bir keşif! Matematik icat olamayacak kadar kusursuz çalışan, her şeye uyan bir şey.
👏👏👏👏
Hayır, matematik doğası gereği bir icattır. Çünkü matematik, soyut konseptlere uzanmasına karşın somut nesnelerin durumladını hesaplamak için geliştirilmiş bir dildir. Eğer kimsenin kafasında "3" sayısı yok iken, üç adet elmanın varlığına "Bak, buradaki elmaların bir miktarı var yani bu nedenle matematik var." diyorsanız bu perspektiften bif keşiftir. Ancak ben bunu daha ziyade, elma konseptinin varlığını fiziksel elmanın varlığıyla özdeşleştirmek gibi görüyorum. Gördüğün bir elmaya "elma" ismini verip onu kavramsallaştırmaya dil diyorsan, ben de gördüğün elmaların miktarına "3" ismini verip onu kavramsallaştırmaya matematik diyorum. Bu 'kavramsallaştırma' işlemi de insanların yürüttüğü bir uygulamadır, yani bu nedenle icattır.
8:00 Bencede bu kelime ve imge bagajı bence bizi sınırlandırıyor, mesela elektrona eksi dememiz protona artı dememiz , belki temel parçacıkların anlaşılmasını doğasını anlamamızı sınırlandırıyor olabilir. Bu sorunu kuarkları bilim insanlarının adlandırmasında farkına vardım, yani kafalarına göre alt üst kuark demişler ve anlaşılmaları zor oluyor hatta isimlendirmesi bile zor çünkü günlük deneyimlerimizde bir karşılıkları yok.
+ - gibi şeyler bence çok sınırlandırmıyor. O tarz tanımlar zaten hayali bir test yükü üzerinden geliştirilmiş kavramlar. Kuzey kutbu deriz ama oranın bir referans meselesiyle tanımlandığını biliriz mesela.
Önemli olan o matematiği görebilmek
Müthiş insanlar var herşey hayalle başlar
Evrene zeki bir canlı olsaydı bu canlı kesinlikle matematik ile konuşur olurdu
Cok detayli bir konular zinciri, biraz kisa bir süreye sıkıştırılmış gibi görünüyor, gene de tesekkür ediyorum...
Bir çoğumuz eğitim kısmında bölünüyoruz ve sayısal ve sözel gruplandırmasında ayrıştırılıyoruz. Matematik insanla ilgili midir sorusunu bir de sözel kısmından incelemek gerekirse, her kurulan cümle algolitmik kelime gruplandırmasından en uygun öbeğin birbirleri arkasına eklenmesi ile ilişkilidir. İnsan beyni tamamen fizik yasalarından alakasız olarak duygulara sahip olsa da bu duyguları belirli tonlama ve kelime öbeklerinin rasyonel kullanımı ile bir cümleye dönüştürmek ve bunun hesaplamasını en ince ayrıntısına kadar yapan beyinlerin ise başarılı insan olarak adlandırılmasına sebep olacak kadar matematikseldir. Matematik bir din değildir fakat kadiri mutlak bir yaratıcı varsa onun ilk önce fizik yasalarını sabitlerle yazdığı sistemi bize gösteren en yegane alfabedir, tanrısal bir dokunuştur. Herşey matematikle var olmamış olsa bile herşey matematik ile anlaşılıyor ise sistemden matematiği çıkarmak sadece her anlamda yozlaşma getirir pozitif bir etki görülmesi mümkün değildir.
Matematik tanrısal bir dokunuş değildir, ancak matematiğin bir tür alfabe veya kelime gruplandırmalarıyla ilişkilendirmeniz isabetli. Buradan varmanız gereken sonuç 'Matematik bir dildir.' demek olurdu. Nasıl ki benim adım "Ali" olduğunda bu kelime kendibaşına bir gerçeklik ifade etmeyen sesten ibaretse, ancak birileri beni herhangi bir sesle çağırmak zorundaysa, matematik de aynı şekilde gerçekte anlam ifade etmeyen sayıların varsayımına dayanır ancak bu pratik faaliyetleri sembolize etme yoluyla ilişkilendirilebilmesi, hesaplanabilmesi ve öngörülebilmesini sağlar.
Teşekkürler.
Matematik bir dildir. Belkide tanrının dili yada evrenin dili
Üstad :) müthiş konu başlıklarına devam ediyorsun. Fizik ve Matematiğin en derin meselelerine değiniyorsun.
Bu kanal saygıyı fazlasıyla hakediyor.
Konumuza gelirsek : İki önceki içeriğindede paylaştığım cümleyi tekrarlamak istiyorum.
"Spekülatif teorilere sadece matematiksel şaheserliğinden dolayı duyulan inanç, duygusal olarak Tanrı'ya olan inanca benzer"
Sheldon Glashow
(1978 Nobel Fizik Ödülü sahibi. Cümleyi 1986 yılında Sicim Teorisini kritik ettiği bir yazısında kullanmış)
Açıkçası bencede öyle! Matematik denkleminde olan şeyler gerçekliği açıklamaya tek başına yetmez. Gözlem gerekir, deney yapmak gerekir. Fizik biliminin gerçeğe dokunuşu böyledir. Fizik denklemi böyle şekillenir.
Ha evet haklısın teknolojik yetersizlik gerekli gözlemi ve deneyi yapmamıza engel olabilir. Ama deneysel fizikte böyle birşeydir. O zaman gelinceye kadar konular spekülatiftir, hipotetiktir.
Max Tegmark'ın Matematik Evreni'de bu kapsama giriyor.
Benzer şekilde Stephan Wolfram'ın Grafik Evreni var.
O da matematik temelli enteresan bir evren modeli aklıma geldi bir an :)
Bu arada bu tip tezlere, hipotezlere eleştirel bakanların ille deneysel fizikçiler olmasıda gerekmiyor. Şu an yaşayan bence en üst düzey "matematiksel fizikçi" olan Roger Penrose'da konulara böyle yaklaşıyor. Sicim Teorisi'nin fizik olmadığını, gerçek olduğunu düşünmediğini yıllardır söylüyor!
Çok güzel içerik. Sağ olun! Maxwell'e selam olsun!
Bazen düşünüyorum da izlediğim her film, çizgi film aslında başka evrenlerin yansıması mı? Sonuçta beyin bir çok veriyi katmanlar halinde işliyor ve anlamadığımız ya da bilmediğimiz bir matematik ile olası sonuçları veriyor olabilir mi?
Güzel videoydu. Eğer M-Kuramı doğruysa zaten evren kuantum ölçekteyken uzay ve zaman süperpozisyon halindeydi böylece genişlerken kendisinin envai çeşit kopyası oldu. Belki birinde yaşam oluşmadı belki de biri direkt içine çöktü. Bu konu ile ilgili de video gelse harika olur ❤🎉
Yine en temel konulardan birini ele alan video. 👍 Bu arada ben, bu konuları anlamak için fazla yaşlı olduğumdan, "sokaktaki dayılar" tarzında bakabiliyorum meseleye. Matematik, şeyleri ifade etmenin lisanı mıdır? Yoksa, şeyler, matematiğin deterministik sonucu mudur? Yada, matematik, keşif midir? İcat mıdır. Deli sorular......
Keşke "sokaktaki dayılar"da bu soruları sorabilme seviyesinde olsa idiler: "Matematik, şeyleri ifade etmenin lisanı mıdır? Yoksa, şeyler, matematiğin deterministik sonucu mudur?" 👏👏👏
@@mustafayilmazca bey, yaşım 68 ve nadiren dışarı çıkarsam, baston kullanıyorum. O yüzden "sokaktaki dayılar" gibi dedim.
Çalışmalarınla emeğinle alakalı tebrik edilmeyi hakediyorsun gerçekten.
Bence de zevkli ve heyecan verici bir konu. Değerli bilgiler için teşekkürler.
Matematikle uğraşmak istemiyorum çünkü matematik hocaları işsiz kalır.Şaka bir yana gerçekten matematik her şey diyorum.
Her şeyin özünde matematik vardır.
Herşey matematik ise biz simülasyonuz
artık çok ciddi değil mi zaten arkadaşlarımla beraber sürekli simulsayona dair kanıtlar görüyoruz
Sadece bir olasılık da olabiliriz. Simulasyon’a da kabaca olasılıkların görselleştirilmesi de diyebiliriz ve evet haklısın 😀
Faraday - Maxwell - Einstein sebep sonuç ilişkisi
Bence Matematik ve Geometri ; görünür ve görünür olmayan fiziksel gerçekliği ( görüp te dokunabildiğimiz veya tersi) anlayıp algılamamıza götüren bir ucu açık araçlar toplamıdır ya da Varlıkla aramızdaki en güvenilir iletişim dilidir.
Evet, isabetli konuştunuz. Matematik bir dildir; miktar olgusunun kavramsallaştırılmasına dayanır. 'Elma ne zaman varoldu?' sorusunun hem fiziksel elmayı, hem de elma kelimesini kastedebileceğini düşünün. 'Matematik ne zaman varoldu?' sorusu da benzer şekilde, hem matematiğin tanımladığı olguları (keşif), hem de bu olguları tanımlayan matematik dilini (icat) kastediyor olabilir.
okey matematik çok önemli ama problem kurmak en temelde yoğun hayal gücü ister ve hayal gücü sayılardan ve formül ezberinden farklı bir eylemdir bir nevi faraday senarist maxwell oyuncu gibi düşünebiliriz(aslan akbey polat alemdar tarzı)farklılar farklı zekalar farklı zamanlar farklı oyunlar aynı amaç.
Eline sağlık abi
Teşekkürler
Konu çok güzeldi❤
şahane bir program olmuş ama bazen cevapları bulmak imkansıza talip olmak demektir.
Konu harika :)
Her şeyin teorisi, bu bizim anladığımız anlamda değil. Teori, pratik ve bunların dışında kalan doğal gerçeklik. Bunların mantıkları ve dolayısıyla teorileri farklı. Bunların her biri aynı gerçeği açıklasa da bir arada çalışamayacakları için aynı teoride buluşamazlar.
Matematik Zihnimizde var olan bir hayal. Evrenin bir parçası olan zihnimizdeki bu hayal gerçek dünyada doğrulanıyor. İnsanlar bilimin kendisini yanlışlayarak ilerlediğini zannetse de aslında doğrulanan hayallerle ilerliyor. Bu arada Sosyal ve kültürel olaylarında bir matematiği olduğunu söyleyebilirim. Bu sayıların yerini sembollerin aldığı sözel ve sembolik mantık.
Paralel evrenleri her biri ayrı ayrı birer evrenmiş gibi değil de tek bir evrenin tüm paralel evren sonuçlarını birlikte sağladığını düşünüyorum. Sonsuz olasılık var ve her defasında bunlardan biri seçiliyor. Eğer aynı anda birden fazla ihtimal gerçekleşseydi evrendeki düzenli akış bozulurdu. Ama görünüşe göre olasılıkların gerçekleşmesi için kesin bir kural yok. Bu söyleyeceğim saçma gelebilir ama evrenle ilgili bilgimiz ve algımız bizim zihnimizle sınırlıdır. Bilinç seviyemiz yükseldikçe en kesin fizik kuralları bile değişebilir.
Bu konuda Yapay zeka + insan ile yakın gelecekte çok heyecanlı gelişmeler yaşayacağına inaniyorum. merak ettiğimiz birçok soruya cevap bulacağız, bu cevaplar daha fazla soru ortaya atmamıza neden olacak. Yeni teoriler, yeni arayışlar, yeni teknolojiler. İnsanlık tarihinin önemli bir kırılma anına şahitlik ettiğimize inaniyorum. Umarım İnsanlık için hayırlı ve güzel olur. Ben pozitif olacağına inananlardanim.
Matematik mantığın insanlar tarafından hesap ve çıkarım yapabilmeleri için sembolleştirilmiş halidir. Oluşabilecek bütün fiziklerde mantık yasalarına biat etmek zorundadır (gibime geliyo). O yüzdende fiziği çözmek için matematikten yardım alıyoruz.
Evet, matematik bir dildir. Hatta matematiğin açıkladığı olgular fiziksel olmaktan ziyade zihinseldir. Örneğin 3 adet elma gördüğünü varsayalım, bir nesne adedinin üç adet olabilmesi için bundan önce her bir nesnenin aynı türden olması gerekiyor (yani her biri birer elma olmalı). Ancak nesneyi 'elma' olarak kategorize eden ve elmanın tanımındaki sınırları belirleyen siz olduğunuz için, o nesnelerin elma olduğuna ve aynı türe ait olduğuna karar veren de sizsiniz. Nihayetinde o nesnelerin adedi de zihninizde belirlenir. Gerçekte sayılar yoktur, gerçekte '3 adet elma' da yoktur. Bu yalnızca fenomenlerin zihin tarafından kategorize edilmesidir ve matematik bu kategorizasyona dayanarak aynı türden nesnelerin belirli miktarlarda varolduklarını söyler. Matematiğin kendisi gerçek olmamasına rağmen onun pratik faaliyete katkısı, bir konuşma dilinin pratik faaliyete katkısıyla aynı şey. Örneğin benim adım "Ali" olduğunda, benim varlığım nihai olarak bu kelimeyle tanımlanmak zorunda değil ancak birilerinin benimle iletişim kurabilmesi ve bana seslenebilmesi için herhangi bir isim belirlemek zorundalar. Matematik de aynı şekilde, gerçek olmayan sayıların varlığına dayanır ancak bu sayıları varsaymak pratik faaliyetlerin hesaplanmasına ve ilişkilendirilmesine yardımcı olur.
Matematik, temelinde hiçbirşeyin yoktan olamayacağını inceleyen varoluşun dizilimidir🙂
matematik fiziğin dilidir,fizik ise evrenin kendisidir,,yani bilimin tanrısı..
Harika konu
çok saol
aynştay'nın odasında sadece maxvelin fotoğrafı varmış,,neden..
😊
He Şıllo he. Tüm evren şaşmaz çarpım tablosu biliyor.
Benzin’in oksijenle karışıp, sıkışarak yanması ve çıkan enerjiyle arabalarımızı hateket ettirmesi için organik kimya bilmesine gerek yok 😀 çarpım tablosu bizim için gerekli
Matematik bizleri gerçeğin denizinde düşünce gezintisine çıkartan iskeleti mantıkla tasarlanmış çok şık bir saldır. Gerçeğin dalgaları bu güzel salı titretir ve matematiğimiz sallanır ama asla devrilmez. Bu sal acaba bizleri nereye kadar götürebilir sorusunu düşünmek yerine, eğlencenin tadını çıkartın ve etrafınıza bakın. Hayallerinizi matematik salıyla taşırken, bunu yapmak size keyif veriyorsa, salt gerçek olması ya da olmaması önemli mi ?. Önemli olan keyif vermesi değil mi ?. Mükemmel bir filmin gerçek olmadığını bilmek ve yine de izleyip keyif almak gibidir matematik. Bu şeyden keyif alanlar onun gerçek olup olmadığı ile ilgilenmez, ama bu şeyi zoraki öğrenip onu iş gibi görenler sadece bir icad olduğunu sanır. Matematik bir dildir diyenler bir şeyi es geçerler. Evet dildir ama çok özel bir dildir, konuşmadan anlatmaktır matematik. Hayallerinizle sohbet etmektir, onlarla tartışmaktır matematik. Bu, o kadar keyifli ve o kadar bağımlılık yaratan bir şeydir ki bir kere ağına düştüğünüzde artık kurtulmanız da zordur. Hayallerinizle konuşabilmek ve o hayallerle matematik salına bilip gerçeğin denizinde gezintiye çıkmak, o kadar eğlencelidir ki gerçek olup olmaması umrunuzda bile olmaz.
Paylaştığınız konuyla alakasız ama bugün okumaya başladığım kitabı almanızı önereceğim. Kitaptan yararlanarak hazırlayacağınız videolar benim gibi fizik cahillerine ilaç gibi gelecektir. Kitaptan bir alıntı ekliyorum:
“JİM AL-KHALİLİ - FİZİĞİN GÖZÜNDEN DÜNYA” adlı kitaptan alıntıdır.(Burada aslında bir çizim var ama çizimin görüntüsünü ekletmiyor youtube.)
“Entropinin artması. Bir kutu içinde denge durumunda olmayan (düşük entropi) parçacıklar termal denge durumuna gelmek için dağılımlarını tekrar düzenleyerek ya da kütleçekimi altında bir araya gelerek entropilerini artırabilirler. Her iki yolla da entropileri artar ve termodinamiğin ikinci yasasına uyarlar.”
Bir bakarım hocam sağ olun👍
soğulcan delikleri ile kuantum dolanıklığı arasında bağ nedir,,bilgi var mı..
Bendeniz haddim olarak matematiğe tanrıların dili diyorum
20 yıl sonra herkes ağ bilimi hakkında konuşuyor olacak.
dakka 4i54' söylediğin kare örneği yanlış,,aslında mükemmel ve irrasyonel olan dairedir..
dairenin tam alanını ölçemezsin,yaklaşık alanı ölçersin..
👏👏👏👍👍👍👍
👏🏻❤️👏🏻
Biz kısıtlı algımız ile sınırlı evren tasarımımızı evrensel sandıkça uzaylılar İçin komik ve muhatap alınır olmayacağız.
Bizim için “an” ın sınırları olduğu gibi, duyu, görü ve hislerimizin de bir sınırı var. Mesela ışık hızının üzerini de göremiyoruz.
Karanlık madde ve karanlık enerji de ışık hızının üzerindedir ve algılayamıyoruz. Yani daha geniş spektrumlu zekalar İçin komik evren tasarımlarına sahipiz.
Gördüğünüz bilimsel gercekleri fotaraf gibi anlatabiliyorsunuz resmini yapabilirsiniz
Msyematikle hic kimse snlamiyor bunu anlamanız biraz zor
👏🏻💙👏🏻
dakka 1,16'da göstediğin görüntü,nedir,,,,,,,ışık iki boyutlu mu yani..
kırmızı neyi mavi neyi ifade ediyor..
herkeze açık yayın yaparsan ilkokul çocuğu sorusuna katlanacaksın..
🧡
matematik bir ölçüm aleti yada çeşitli ölçüm aletlerinin olduğu bir ölçüm çantası bu ölçü aletlerini de zihnimiz oluşturuyor , peki neden oluşturan ölçü aletine uygun bir ölçüm çok sonrada olsa fiziksel dünyada bulunabiliyor çünkü matematiğin temeli bu ölçüm aletlerinin temeli gerçek dünyaya sayılara ve gerçek dünyadan kavramlara ve varlıklara dayanıyor (ağırlık,kuvvet,hız, kütle ,ivme,atom,molekül....) arada gerçek dünya ile hiç alakası olmayan tamamen uydurma yada yanlış bilgiye dayanan teoriler kavramlar oluşturulmuyor mu bir sürü ama bunlardan haberimiz bile olmayıp sadece tutarlı olanlar çok sonra da olsa gerçek dünyada karşılık bulabilenler bilinip konuşulduğu için hepsi aynı yani zihinde oluşturulan matematiksel kavramların hepsinin bir fiziksel gerçekliği olduğu yanılgısına düşülüyor. Sonuç matematiksel varoluş fiziksel varoluşa eşit değildir ,matematiksel varoluş fiziksel varoluşun (evrenin) insanın kendi oluşturduğu zihinsel ölçümlerle ölçümlenmiş küçük bir kısmıdır.
Bana göre yaşamın tamamı matematik
Birkaç videonu izledim çok kaliteli kanal. Kanal kalitelide neden yorumlar bu kadar low iq? Allahtan bizim milletten fizikçi çıkmıyor.
Hocam bilim anlatırken felsefeye fazla kaymayın bilimin gerçeğinden uzaklaşıp bilimkurguya girmiş oluyorsunuz buda sağlıklı bir yaklaşım değil söz konusu fizik daha doğrusu astronomi olunca
Evrenin matematiksel düzende varoluşunu tanrıya sormak lazım evreni yaratmak istediğinde bunu kusursuza ne kadar yakın olmasını istedi bunu bilemeyiz
🙂
Destek yorum🎉
Matematik evrene uyum gösteriyor. Bu doğruluğundan mı, yoksa evreni algılayış biçimimize uygun bir matematik geliştirdiğimizden mi?
Matematik zihnin içinde var.bunu yazıya dokebilenler ve dokemeyenler diye ikiye ayrılıyor.beste yapıp solfej bile bilmeyen iki insani karşılaştırmak gibi .cok iyi araba kullanabilenle ,arabayı garajdan bile çıkaramayan insan arasındaki fark nedir ? İyi araç kullanmak zihindeki matematiginin reflexsel fadesidir diyorum. Yani yol tutus fren mesafesi gibi fiziksel etkileri otomatik hesap edip bunu reflex olarak ortaya cijarabilen formula yarışçısı oluyor.adam matematikte iyi birde bedenen iyi olmasını birleştiriyor. yani bilemedim nasıl ifade edeyim.kelime bulmak cümle kurmakta matematiksel mıdır?
paralel evrenin varolması ne kadar mecburi ki?
Kainatın matematigini matamatikle snlatmsk abesle istikal çünkü hiç kimse anlamıyor
Neyse benim beynim farklı çalışıyor sanırım
🇫🇷👍🏻🇹🇷
👏🇹🇷🇹🇷🇹🇷👏😡👏🎈🎈
Matematik üzerinden yanlslama bıktık sizden
Matematik tanrının en büyük icadı.
zırva
Dostum o kadar karışık ve karmaşık anlatıyorsun ki bu konuları bilen bir adam olduğum halde fena sıkılıyorum,sen tüm videolarında bunu yapıyorsun işi olbildiğince karmaşıklaştırıp ortaya hiç birşey koymuyorsun ,bundan vazgeç
👏🏻🥇👏🏻
👏🏻🏆👏🏻