Ölmek Normal mi? - Delirmek Normaldir - Dr. Alper Hasanoğlu - B08
HTML-код
- Опубликовано: 27 авг 2024
- Psikiyatr Dr. Alper Hasanoğlu ile bu kez ölüm hakkında konuşuyoruz.
Ölüm korkusunu aşmak mümkün mü? Ölümle barışılır mı? Neden ölümden korkuyoruz? Ölüm kaygısını terapiyle aşabilir miyiz? Büyük filozoflar ölüm için ne diyor? Ölümden sonra yaşam fikri faydalı mı? Yas süreci nedir, nasıl aşılır?
FluTV "Dünyanın En Otantik İçeriklerini Sunan" yepyeni bir dijital platformdur.
Videolardan haberdar olmak için lütfen abone olun:
➡ bit.ly/FluTv
#FluTV #DelirmekNormaldir #AlperHasanoğlu
Delirmek Normaldir içeriklerimizin diğer bölümlerini izlemek için ➡ delirmek.flutv....
Kripto Destekleri için: 0x87a9538Af8f5f80371233951438b7faf9570B82C
Ölelim mi? - Delirmek Normaldir - Dr. Alper Hasanoğlu - B08 videomuzu beğendiyseniz en güncel diğer içeriklerimize göz atabilirsiniz.
➡Kahrolsun Liderler - Beyaz Yakanın 50 Tonu - Murat Yerdekalmazer - B20
• Kahrolsun Liderler - B...
➡Komünist Robot - Kafa Yolları Haritası - Harun İsmail Çırak - B03
• Komünist Robot - Kafa ...
➡İlker'in Vasiyeti - Zamazingo: Teknoloji Saçmaları - S02B08
• İlker'in Vasiyeti - Za...
➡Edebiyat ve Psikoloji 2 - Yazar Burada Ne Demek İstemiş? - Aytuğ Akdoğan - B29
• Edebiyat ve Psikoloji ...
➡Amazon'a Ortak Olduk! - Olmaz Öyle Saçma Ekonomi - Dr. Hakan Özerol - B19
• Amazon'a Ortak Olduk! ...
Kanalımıza katılın: uye.flutv.me
Patreon destek sayfamız: flutv.me
Kanal: flutv.online
Twitter: / flutivi
Instagram: / flutv.online
FluTV Discord: discord.flutv.me
İlker sayesinde psikoterapi alıyoruz, sağolsun.
"Memnunum ama mutlu değilim ama mutsuz da değilim." Hayatımın özeti..
şimdi bu terzi söküğünü dikemez mi? kelin ilacı olsa başına sürer mi?
bugün gün boyu söylkedigim sözü söyledi ben lok
memnun olmakta oldukca onemli zannımca
12:00'da söylenenler Fahrenheit 451'deki bi paragrafı aklıma getirdi.
"Granger durup Montag’la geriye baktı. “Büyükbabam, herkes öldüğü zaman geride bir şey bırakmalı, derdi. Bir çocuk, bir kitap, bir resim, bir ev, yapmış olduğu bir duvar ya da bir çift ayakkabı. Ya da ekili bir bahçe. Ellerinin bir şekilde dokunduğu ve ruhunun öldüğün zaman gidebileceği bir şey, öyle ki insanlar senin diktiğin ağaç ya da çiçeğe baktığı zaman seni orada görebilsinler. Ne yaptığın önemli değil, derdi, yeter ki sen ellerini onun üstünden çektiğin zaman, ona dokunduğun zamanki halini değiştiren bir şey yapmış olasın. Otları sadece biçen bir adamla, gerçek bir bahçıvan arasındaki fark dokunuştadır, derdi. Otları biçen bir adam orada hiç bulunmamış gibidir, fakat bahçıvan ömür boyu oradadır.”"
Ama uzun vadede bahçıvanın emeği de silinir be.
masallar masallar...
İlker artık uzun metraj film yap sende kurtul bizde kurtulalım gözünü seveyim.
"Hayattan alacaklı olanlar ölümden korkar." -Engin Geçtan
video yayınlandı, tamamını izledim. muhtemelen bu videoyu daha sonra da defalarca izleyeceğim. yazacak çok şey var, içimdekileri dökecek gücüm hiç yok.
Yüzleşmekten korkmak gibi sanki değil mi 😔
yazmak düşünmekten daha zor
Buraya yazın hocam. Biz okuruz.
aytuğ bazen yazmanın da yanlış seçim olacağını, bazı duygu durumların içinde demlenmesi gerektiğini anlatmıştı. bu olaya benzetiyorum. anlatmak zorunda değiliz. ama bende deliler gibi anlatma, anlaşılma ve sonunun sevgiye bağlanması aşılması istemindeyim. tıpkı fırtınadan çıkmış gün doğumuna bakan bir insan resmi gibi. keşke çizim yeteneğim olsa da aktarabilsem. muhtemelen oda farklı olurdu. tıpkı yazmak gibi yazı nasıl farklılaşıyorsa resimde de aynısı olurdu ve sonunda bunu mu yapmak istiyordum gibi bir boşluğa düşerdim. ve tüm bunların yanında hala anlatıyorum, neyi aradığım çok net belli değil mi arkadaşlar?
Dun geceden beri 5 ci izleyişim
Alper Bey'i Açık Radyo'daki programlarından beri keyifle takip ediyoruz... Sevgi ve saygılarımızla 💐
Kesinlikle katılıyorum. Bülent Usta'yı da aynı şekilde görmek isteriz.
Açık radyo programlarına nereden ulaşabilirim, yoksa buradaki videoları mi kastetmiştiniz
@@serdarkalay1595 spotify'da podcast şeklinde mevcut
“Normalin Sınırları” açık radyo
Annem vefat ettiğinden 17 yaşındaydım. Morgda yanağından öptükten sonra ölümün varlığını fark ettiğim. 11 yıldır hayatı, ölümden öncesini ve sonrasını sorgulamam sonrasında bitmek bilmeyen bir panik atak hayatıma girdi. 11 yıldır bazı dönemler (özellikle yakınımda tanıdığım kişilerin ölümünde) o kadar çok panik atak geçiriyorum, uykusuz kalıyorum, kafamdan o kadar beynimi patlatacak kadar düşünce geçiyor ki anlatamam.
Etrafımda ki insanlardan bir anlayış bir fikir, onların bu ölüm bilgisiyle nasıl başa çıktıklarını bilmek istiyorum. Kendimi açıklıyorum ancak sizlerin dediğiniz gibi ölümü biliyorlar ama öleceklerine inanmadıkları için her zaman beni fazla dramatik olmak ile, fazla kafaya takıyor olmak ile suçluyorlar.
Bir insan bu kadar somut olan bir şeyi nasıl düşünmez gerçekten garipsiyorum. Bazen arkadaşlarımın beni anlaması için bir örnek veriyorum : Bir odada olduğunu düşün, önünde bir tane kapı var ve arkasında ne olduğunu kesinlikle bilmiyorsun, bu odada ne kadar kalacağını bilmiyorsun ve bir gün o kapıdan birisi gelip seni zorlayarak geçirecek hiç beklemediğin bir anda. Bu konuda ne düşünüyorsun diyorum. "Geçerim ne olacak ki" diyor, korku filmi bile izlerken ana karakterin karanlık bir odaya gittiğini görünce gözünü kapatan kişi. Bence benim fikrim de insanın gözünün önünde ki bu perdenin kalkmaması gerektiği yönünce, bazı şeylerin farkına varmak gerçekten yorucu ve depresif olabiliyor. Aynen Alper bey in dediği gibi artık istemediğim hiç bir şeyi yapmamaya özen gösteren bir kişi haline geldim, hayat başkalarının istediklerini yapmamız için fazla kısa.
Böyle bir konu hakkında video karşıma çıktığı zaman izlemek ile izlememek arasında tereddüt ettim tekrar panik atağımı tetikleyebilir diye. Ancak biraz iyi geldi en azından benim gibi bazı kişilerin de bu konuda böyle düşündüğünü bilmek.
Sizinle tecrübemi paylaşmak isterim lakin burada yazmak istemedim. Sadece ölüm somut gibi görünse de soyut bence nereye gidildiği bilinmediği için. Kaybettiğimiz kişinin sadece boyut değiştirdiğini düşünmek iyi geliyor sanırım ve boş kalmamak ugraslarla meşgul olmak
Aynısını her gün düşünüyorum ve uykularım kaçıyor acaba kafayı mı yedim delirdim mi diye düşünüyorum. Bu kadar gerçek ve belirsiz bir olguyu insanlar nasıl bu kadar önemsiz karşılayabiliyor nasıl herkes delirmiyor? Anlayamıyorum ama keşke ben de umursamayabilsem
Varoluşçu Psikoterapi - yalom bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Aslında her gün dünyada binlerce insan ölürken etkilenmeyip sevdiğimiz gidince çok etkileniyoruz.Sorun sevdiğimizin yokluğu ve nereye nasıl bir aleme uğurladığımızı bilmemek.Olurda rüyalarımıza girip iyi olduklarını ifade ettiklerinde sevdiğini kaybeden bir nebze rahatlıyor.İnancınız ne yönde bilmiyorum ama onlar bizi görüyor,biz göremesekte onlara hediyeler yollayabiliriz onlar adına yapılan hayırlar,sadakalar,iyilikler inanın onlara ulaşıyor ve o şekilde ona dokunabilmek bizimde kalbimizdeki hüznü hafifletiyor.
Dünyadaki en büyük gerçek ölüm ve beni panik atak hastası yaptı.bu hususta kimse kimseye yardım edemez.ancak yöntemleri var.mesela;fazla önemsememek ya da bir inanca sahip olup o inancın ölüm karşısındaki duruşuna göre yön çizmek veya cesur olmak:) vb.
Sadece Psikiyatr olarak değil Sosyolog olarak da kendini çok iyi geliştirmiş bir hocamız. Elinize sağlık devamını bekliyoruz
Hayatımda tv dahil hiç bir programı bu kadar soluksuz bir şekilde izlemedim. Hocamızın ağzından çıktığı her sözcükle aydınlanma geçiriyorum resmen.
Yaşıyor olmak başlı başına tuhaf bir durum zaten. Milyarlarca yıllık evrenin minik atomlarının dönüp dolaşıp bizim gibi varlıkları meydana getirmesi ve kimsenin sana sormadan doğman ve bilinç kazanman ama sonunda yine yok olacağını bilmen. İç daraltıcı gerçekten. Ölümü düşünmek, bence bir insanın yaraları 'varsa' deşen bir eylem ve ölümün fikri beni dehşete sürüklüyor.
Ölünce belki de hiç var olmadığımız zamanlar gibi olacaktır.Gerci ben şuan ölen insanların şuan devam eden yaşamdan haberleri olduğuna da inanıyorum.Gerçeği ölenler bilir.Salt gerçeği.Dusunsene ölüyoruz ama hala gerçeği bilmiyoruz bu çok tuhaf olurdu..
Türk vatandaşı olarak, 30lu yaşlardan sonrasını ev aldıysak kredisini ödeyerek, 40 yaşından sonrasını çocuk ve çocuklar varsa onların eğitim masraflarına yetişmeye çalışarak geçireceğiz. Muhtemelen birçoğumuz yurt dışı tatili bile yapmayacağız, emeklilik yaşından sonra Avrupalılar gibi keyif suremeyecegiz. Bu şartlarda bir hayat için ölümden korkmanın pekte bir önemi yok. Allah kimseyi acı içinde öldürmesin, onun dışında bir beklentim yok.
Bu duruma gelmemizin sebebi insanların bu hayatta uğradıkları haksızlığa karşı '' öbür dünyada görürsün'' tesellisidir.
Yanlış anlamayın inançsız biri olun demiyorum. Ama dinler insanların bu dünyada baskın olması ve hakkını aramasına çok büyük engel oluyor.
Büyük yaratıcı hepsini düzelteceğiz diye bakıyoruz, emin miyiz ? Hayır.
İnanç işte adı üstünde.
Hayatın anlamı herkes için farklı olabilir , sana göre inanç veya din olabilir. Bir başkası için sadece iyi bir insan olmak ve hayatın keyfini çıkarmak olabilir.
Sonra dinler ortaya çıkıp vah siz yanacaksınız sonsuz işkenceye maruz kalacaksınız diye diye insanları iyice bir sindiriyor.
Bunun sonucunda sorgulamayan köle insanlar yaratılıyor ve bu insanlar bir gün adaletin sonsuz bir varlıktan geleceği inancını güçlendiriyor.
Bu döngü kırılmayacak.
Tatile herkes gidemeyecek, güzel bir yaşam herkese nasip olmayacak.
Hayat böyle acımasız işte. Dilerim öteki bir yerler varsa herkes gönlünce bir yere gider.
Konu önemli değil Alper hocayla daha çok video gelsin!!
katılıyorum
yaşamak zorunda değiliz. ama ölmek zorunda da değiliz.
isteyen istediğini yapabilmeli kısacası.
10 yılda 15 yakınımı peşpeşe kaybettim en genci 3 en yaşlısı 72 yaşındaydı bir zaman sonra cenazelerde ağlarken olacakları sıralamaya başladı zihnim alıştım mı kabullendim mi bilmiyorum ölümün kıyısından da dönmüşlüğüm var 3 ay yoğun bakım kapısında bekledim 1 ay palyatif serviste refakatçi olarak kaldım ölümle bu kadar haşır neşir olduktan sonra efsane bir sohbet olmuş her kelimesine katılmakla birlikte devamı bile çekilebilir diye düşünüyorum
Çok güzel ifade etmişsiniz, ben de 10 yılda çok yakınım olan 7 kişiyi kaybettim ve 4 ü aynı yıl içerisinde oldu, artık bu süreçleri yaşarken acı ile beraber tüm aşamaları bildiğimi fark etmeye başladım. Ve bir süre sonra da neler olacağını bildiğimden dolayı histerik anlar yaşamaz oldum. Böyle ölümlü şeylerle fazla haşır neşir olmanın ve kayıp yaşamanın o cenaze anlarındaki acılarından çok insanın karakterinde farklılaşmaya sebep olduğunu görüyorum bu ara. Bu tamamen karamsarlık ve üzüntülü olma değil, manasız bi neşeli ve umursamazlık hali karışımı gibi.
@@crazydanceinkayseri aşırı kaygılı karamsar depresif bir insandım şimdi ki halim bazen beni bile şaşırtıyor 😊
@@dygkrdgl6285 kesinlikle ben de:)
Aslında herşey in boş olduğunu anlıyorsun,ben mesela çok yakınımı kaybettim 1,5 sene oldu.Ertesi gün sabah güneşi doğduğunda anlamsız bi suçluluk kaplamıştı içimi rahatsız eden bi şey sanki keşke o da gorebilseydi bu güneşi sadece benim hakkım değil onunda hakkıydı der gibi..yaşarken keyf alamama hali..Ama Dostoyevski nin dediği gibi insan herşeye alışıyor..
Bu videoyu çerçeveletip duvara as, bilgisayara indir, açılış ekranı yap her gün izle, o kadar muhteşem bir içerik olmuş, Tebrikler 👏
Ölüm gibi bir konuyu bile nasıl hem bu kadar zihin açıcı hem de sağaltıcı, sakinleştirici bir sohbetle işleyebilirsiniz yahu?! O kadar güzeldi ki bu bölüm. İlker hocanın “Peki hocam neyapalım, ölelim mi yaağğu?!” dediği yerde coşkun bi kahkaha patlattım. Sorularına, yorumlarına, esprilerine her şeyine âşığım, çookkkk âşık❤️
Geçen videoda dediğinize geliyoruz aslına. İnsanlar kendini bu kadar önemsemese hayat bu kadar zor hale gelmeyecek. Ama o kadar önemsiyoruz ki illaki sonsuza kadar bir şekilde yaşamamız gerektiğini düşündürüyor.
👍
En etkilendiğim bölümlerden biriydi. Bu serinin devam etmesi dileğiyle.
Defalarca dinleyeceğim, bıkmadan,usanmadan, sıkılmadan.... müthiş bir sohbet
Eskiden du edip uyur ve dualarimin gerceklesecegine inanirdim ,cok da huzurluydum ama 10 yildir inanmiyorum hem huzursuzum hem de herseyin sorumlusunu kendim görüyorum.Yine de inancsizligin normal oldugunu düsünüyorum.
Hiç birşey ama hiç birşey yapma sadece Allah’a dua et seni doğru yola iletsin o yeter ☺️bazen doğru dibimizdedir ama görmeyiz
Öleceğini bilen insan, yaşamın mücadele ile dolu olduğu, kolay olmadığını ve ölüm gibi bir gerçeğin olduğunu bilen bir insan, neden bu bilinmezliğe bir canlı daha getirir ve üremeyi seçer? Antinatalist biri olarak beni şaşırtan, ölümü bizler doğumlarla var kılıyoruz ve sonunda yok oluşundan/oluşumuzdan korkan, kaçan, kabullenemeyen, acı duyan, yas tutan yine bizler oluyoruz.
Aslında etrafındaki insanların hiçbirinin, hatta insanlığın çoğunun, normal olmadığını fark ettiğinde, yaşamının intiharının çoktan gerçekleştiğini görüyosun, ölüm bunun yanında hiçbir şey, en acısı varolmak ve devam etmek.
O kadar katılıyorum ki size, yazı bittikten sonra "Evet, kesinlikle!" Diye tepki verdim.😅
neden getirmesin ki? getirmese getirmediği canlı daha iyi bir yerde yaşıyor olmayacak. zaten olup olabileceği en iyi yer burası. korkmayın, üreyin yoldaşlarım.
@@ahmetdiril824 Yoldaş komiksin ama kız doğru diyo. Bazen insan öyle bir acı içinde oluyor ki hiç var olmasaydım diyebiliyor. Yine de bilmediğimiz başka şeyler varsa söyle bilelim.
İlk defa antinatalist bir kadın gördüm . Kesinlikle yorumunuza katılıyorum.
Acıyı yalnız yada biriyle yaşamak konusu bence, hem kişiye göre hem yaşanan acıya göre değişir bence. Mesela ben anlıyorum hangi olayın acısını yanlız atlatayım, yada o acıyı kimle yada kimlerle paylaşayım.
Düşünmeyen insan mutludur. İnanan insan da düşünmez, bu yüzden mutludur.
Cahillik mutluluktur.
hayatta da ölümdeki kadar yeteneksiz olduğumdan, kendimden nefret ediyorum, bu nefret içinde de başka bir hayat, başka bir ölüm düşlüyorum.
Hem ateistim hem de veganım. İkiside sonradan seçimim. Daha önce nasıl hissediyorsam şuanda da öyle hissediyorum. Ölümden korkuyordum, hala aynı şekilde korkuyorum. Mutluluğu ve huzuru inanışa bağlamak fazlasıyla romantik bir yorum olmuş. Alper beye ilk defa katılmadım.
Ben de inançlıyım ve inancım bana korkma dese de korkuyorum.
Türkiye'de ötenazi hakkı çıkmalı
Kerem bey, sizin böyle deneyimlememiş olmanız durumun böyle olmadığı anlamına gelmez. Ona bakarsak ben de ateistim ve kedimin kaybolduğu dönemde tam da Alper hocanın bahsettiği örnekteki gibi bir Tanrı inancımın olmasını çok istedim. Kendisine yalvarabileceğim bir güç olsaydı diye. Ki Alper hocanın savunduğu görüşü sadece Alper hoca değil birçok psikolog ve filozof da bu şekilde yorumluyor.
Çok ilginç. İntihar etmeye karar verdiğim ve belirlediğim tarih arasında, ağır depresyonda olunduğumu bilen arkadaşım iyileştiğimi düşünmüştü. Daha iyi hissediyorum ve mutluydum. O zamanları düşündüğümde bile içime hala bir mutluluk geliyor. Sanki o dönemde gerçekten yaşıyormuşum gibi bir dinçlik vardı. Bunun genel bir şey olduğunu bilmiyordum. Şaşırtıcı bir durum
"En kötü ölürüz bro nolcak" düşüncesi aslında baya rahatlatıcı bi düşünce. Herhangi bi şey yapmak zorunda değilsin, yapmayı seçtiğin için yapıyosun, demek ki yapmayı yapmamaya tercih ediyosun.
sebebi kendine bir amaç ya da yapacak bir şey veriyor oluşun olabilir. artık kendinden eminsin, ne yapacağını biliyorsun, başına ne gelecek biliyorsun kararını kesin vermişsin, belirsizlik yok senin için. bir anlamda tanrı gibisin. yani en azından o an bu kanıdasın. belki de hayat boyu daha iyi hissetmemişsindir bile. en azından kendimi o durumda hayal ettiğim veya yaklaştığımı düşündüğüm zamanlar bunlar geliyor aklıma.
Aynı dönemi ben de yaşadım. Birçok insanın bunu yaşaması tuhaf gerçekten
Katılmıyorum inançsızım ve çok mutluyum , yok olacağımı biliyorum ve bu beni rahatıatıyor , kötü seyler olduğunda yok olacağımı bilmek iyi geliyor
Aynen!!! Ben 30 yasindayim ve 8 yildir ateistim.. yani allaha inanmiyorum
ve ölümden sonra yok olmak bana huzur veriyor. Cünkü ölümden sonra ebedi bir hayati kim cekebilir??
bir düsünün EBEDI den bahsediyoruz yahu.. biz 60-80 yillik bir ömrü piskolojik olarak cok yipraniyoruz
ve ölümden sonra ebedi yasamak mi? hayir istemem.. simdi bana sakin "o zaman baska olacak, bütün tadlari alacagiz ve piskolojimiz yipranmicak" demeyin sakin. Ben kendi egom ile (kimligim ile) ebedi yasamak istemiyorum..
yine hatirlatayim; ebedi 100 yil veya 100.000.000 yil degil EBEDI. Bu cok korkunc bir düsünce
Dogmadan önce, sizi yok olusunuz veya hiclik rahatsiz ediyor muydu? hayir. ayni sekilde ölümden sonra da rahatsiz etmiyecek
zaten ölümden bosuna korkmaniza gerek yok, cünkü öldügünüzü bilmiceksiniz bile :)
komplo teorisyenliği gibi olmasın ama son zamanlarda kanal muhafazakar liberal kafasında deva partisi oldu sanki :d
Ben de aynı düşünüyorum ama yok olma düşüncesi bana korku veriyor
“Ölüm olmasaydı onu icat etmek zorunda kalırdık”
6:19 ben burada alper bey’i neden bu kadar çok sevdiğimi anladım. Hayatımın yol arkadaşı olan Engin Geçtan ile böyle bir ilişkileri varmış. İnanılmaz bir bilgi benim için. Alper bey bir kat daha saygım arttı. Tüm bu paylaşımlar için çok içten teşekkür ederim
Harika bir doktor ve konuşmacı fakat! fazla kesin konuşuyor. Başka insanları kesin konuştuğu için eleştiriyor ancak bunu kendisi de yapıyor. Yine de seviyorum.
Sizi genellikle semizotu maydonoz ayıklarken dinliyorum, iç huzura kavuşuyorum her seferinde daha da aydınlanıyorum, teşekkürler 🪷
İnançlı bir insanım. Öldükten sonra ne tür bir hesaba çekileceğini biliyorum. Fakat bir yandan insandan beklenen de öyle başarılması imkansız bir eylemler bütünü ki, insan nasıl bir hayat yaşarsa yaşasın öldükten sonra hesabının rahat olacağına dair hiçbir garanti yok. Bu düşünceler ve ölümden sonraki hesabın benim kendi adıma çok da karlı çıkmayabileceğini düşünmek beni hem ölümden korkutuyor hem de mental olarak uzaklaştırıyor. Bunları neden yazdım, inancın insanı rahatlatması sadece ben kendimi garantiye aldım diye düşünen kibirli insanlar için geçerli olabilir. Oysa benim anladığım inançta bir garanti ve rahatlama yerine akıbetinden emin olamamanın huzursuzluğu var.
İnsan sonunda bir yerde çizgi çekip elimden gelen budur demek zorunda kalıyor. Çünkü o çizgiyi çekmezse hayat yaşanılması imkansızı kovaladığın bir işkence hücresine dönüyor.
Aynen.elimden gelen bu ve eğer tanrı merhametliyse bunu anlar ve eğer yargıda suçlu bulunursak tanrının bağışlamak için bizim bilmediğimiz yöntemleri vardır diye düşünüyorum.fakat zulüm hariç.
Takva filmini izlemenizi tavsiye ederim.Orada inancın aşırılığının nasıl bir hayatı zindan ettiği anlatılıyor,Bir de şu var Ben de inançlı biriyim,Ve özellikle de Allah CC.İnsanlar gerçekten inansın muallakta kalmasın diye 40 yaşına kadar güvenilir olan, herkes tarafından sevilen birini Hz Muhammed i peygamber seçmiştir.Aslında sorun Hz.Muhammede inanıp inanmamak çünkü İslam dininin hak olduğunu sadece Ona inanarak bulabiliriz.Cunku Yaradanla konuşan son İnsan O..
Bu dünyadan fayda yok, öteki de şüpheli:) Ben ölümden korkmuyorum, yaşamayı o kadar matah bulmadığımdan sanırım, ölümden sonrası, yaşamak kadar zor olur mu bilmiyorum ama ölen insanlara imreniyorum dünya sürgünü bitti, kurtuldu özellikle son yıllarda bu dünyada hiç ama hiç iyi bir şey olmuyor, günden güne her şey daha da kötüye gidiyor insanoğlu önce kendine sonra doğaya sürekli zarar veriyor tüm iyi olan her şeyi tüketmeye ant içmiş sanki, dünya da vadesini dolduruyor gibi topyekün hepimizin gitmesine ve kıyamete az kaldı gibi de hissediyorum.
@@cemilemise 3. Dünya savaşı çıkacak,Bu 20 içinde mutlaka.. Dediğiniz gibi Yaşamak pek te matah bi şey değil,Milyar doların bile olsa aklının bi köşesinde ölüm var,Yani ne kadar zengin, sağlıklı olsanda o ölüm levelini atlamış olmuyorsun,Bende ölenlere saygı duyuyorum Gerçekten,gerçek nedir onlar biliyorlar artık..
ölümle karşılaşmanın hem korkunç hem de ne kadar normal olduğunu hatırlatmış bu video. dinlerken bir yandan "öleceğiz sahiden" diyorsunuz. diğer yandan da Alper Hasanoğlu'nun dediği gibi: "Öleceğimizi biliyoruz ama öleceğimize inanmıyoruz."
Alper Hoca konuya bağlı olarak melankolik bir stille gelmiş gibi…
Videonun fazla kesilmesi rahatsız ediciydi ama onun dışında mükemmel bir sohbet. 1.sınıf psikoloji öğrencisi biri olarak değerli hocama çok teşekkür ediyorum
öleceğini bilmekten daha çok sevdiğin birilerinin öleceğini bilmek işte gerçek hüzün bu
Yaşam keyif, ölüm ise huzurdur. Zor olan birinden diğerine intikaldir. -Walter Bishop, Fringe :)
Arada açıp izlerim bu bölümü.. Hayatın her anına uyan tek şey olabilir.
Selamlar... Alper Bey'in Programlarını dört gözle bekliyoruz.
İddia ediyorum ki kanalın son 3 ayının en iyi programı olmuş Dr. Alper
Bu videoyu hiç yapmak istemediğim bir işin öğle arasında yemek yerken soluksuz izledim/dinledim. Her video sonunda olduğu gibi yine kafamda açılan birsürü boşlukla, şimdi yapmak istemediğim işimin başına dönüyorum. Söyleyeceklerim bu kadar, teşekkür ederim
Yaşiyor olmanin en kesin bilgisi bir gün ölecek olmamiz. Mekanlae ve koşullar değişse de öleceğiz.
Daha bugün arkadaşlarla inançla ilgili bi konu geçti. İnançsız insanlar için tutunacak bi dal arama olayı daha farklı gerçekten. İnanan insan için her şey kolay, netice sebep sonuç. Her şey çok belli. Alper Hocam'ın ağzına sağlık gerçekten. Bir çırpıda bitti video.
yine harika bir konuşma. muhtemelen birkaç kez daha dinleyeceğim.
ölüm kesinlikle günlük olarak üzerine düşünülmesi ve asla göz önünden ayrılmaması gereken bir konu, keşke hepimiz bu fikirle bir an önce barışsak da hakkıyla yaşayabilsek.
kaka kokusu ise bir kibrit çakarak giderilebilir, ofiste sıçamayanlara dev hizmet ;)
İlker hocam, size ve ekibinize sonsuz teşekkürler. Çok değerli yayınlar yapıyorsunuz. Sizleri çok seviyorum 🤗
Ölüm kalana zor değil mi be hocam, teşekkürler FLU ve Alper hoca
Nazım Hikmet'in de dediği gibi:
“İnsan, öleceğini
bile bile
nasıl yaşar?
Ya çıldırır
ya da öleceğini
unutur…”
Ölmek yaşamının en güzel tarafı değil mi? Yaşadığımız her şeyden daha gerçek. Artık kendimizi kandırmak zorunda kalmayacağız herhangi bir konuda. Oyalanmak zorunda değiliz. Patronlarımızı, siyasilerimizi dinlemek zorunda değiliz. Yok olmak o kadar sonsuz bir şey gibi geliyor ki bana, burada nefret ettiğim her şeyden çok uzak olabilirim. Çok bile yaşıyoruz bence. 10 sene önce ölmeliydim bence.
Değil.
After Life dizisini mutlaka izleyin
Ama hayat sadece nefret ettiklerin değil ki.Tamam patron ve siyasi yine var,ama onun yanında seni seven,senin sevdiğin,zevk aldığın,görünce gözünün yaşardığı şeyler de var.Ölüm bunları da alıp götürüyor(Diğer dünyada daha iyileri vardır umarım :) )
Çoğu zaman böyle hissediyorum, ölenlerin yerinde olmak istiyorum.
Alper Hocayı flu tv ile tanıdım. Çok geç bir karşılaşmaymış. Dinlemesi goy goy da yapsa felsefe de öyle keyifli ki. Konu farketmez hocam hep anlatın…
Flu tv'den ricam, Dr. Alper Hasanoglunu davet ettiğinizde kesmeyin. Tam olsun, rahat dinleyelim. Alper Hsanoğlunun her tarzını ve konuşmasını severek dinliyoruz. Kesmeyin videonu lütfen.
Sonsuzluk, Şehrazat, ölümden sonra mı başlar, yaşayalım diye
bize verilen şu hayat mıdır? Şükrü Erbaş tam bu bölüme uyan dizeleri yazmış
Anneannem derdi ki; "ölememek de var" Bilgece bir düşünüş olduğunu şimdi anlıyorum 🙏
Böylesine kaliteli bir sohbetin ücretsiz olması ne güzel...
Video bittiğinde sorularıma cevap bulmuş gibi, kendimi dinlenmiş, rahatlamış hissettim. Çok fazla iyiydi. En sevdiğim bölüm oldu bile. Notlar falan aldım anlattıklarınızdan. Teşekkürler
Ben imam hatip olarak diyanet'te görev yapıyorum, peltek olupta bu kadar güzel konuşan bir adam nadirdir. Emeği geçen herkese saygılar
Alper hocamı dinlerken, anlattığı şey özünde can yakabilecek bi nitelik taşısa bile, huzurlu hissediyorum ve bu duyguyu tekrar hatırlıyor olmak canımı yakıyor. galiba terapiye ihtiyacım var :')
Sizi Azərbaycanda da izləyən və sevən var ✌🏽
Hocamızı ilgi ile takip ediyorum. Çok keyifliydi teşekkürler.
Gözümü kırpmadan dinledim ♥️
Hiç bitmesin istediğimiz bir video daha
Alper hocam saatlerce konuşsun sıkılmadan dinliyorum. Özellikle uyumama yardımcı olan insanlardan biri. Uzun bi ömrü olsun isterim.
Nevzat hoca ve sizin muhabbetinize doğulmuyor hocam. Yeni videolarınızı sabırsızlıkla bekliyoruz.
Ölüm insan hayatında dekoratif bir ızdıraptır. Ben ölüme küçükken bu kadar içerlenmiyordum. Çünkü ölenlerin bir gün döneceklerine ama geride bıraktıklarına kırgın olduklarından dönmeye yanaşmadıklarını düşünürdüm.
"Ne acı kaybetmek için sahiplik, ölümlüyü sevmek ne korkulu iş.."
"Öleceğini bilerek yaşayan tek canlı insandır; ve bu ona acı verir."
o yüzden ya tanrı insanı inanca yönlendirsin diye böyle yarattı ya da insanlar baş edebilmek için inancı. eh binlerce yıldır binlerce yıldır başarılı bir şekilde insanları nihilizmden uzak, hayatta tutuğuna göre başarılı bir durum.
@@betulozaltin2864 Öleceğini bilerek yaşamanın üstünlük olduğunu sanmıyorum.
Lütfen daha çok Alper hoca.
Buradan tanıdım hocayı ve kitaplarını almaya okumaya başladım.Hayatı analiz yöntemi çok dürüst ve duru.Keyifle dinliyor okuyorum kendisini. Saygılarımı iletiyorum.
Bir zamandır özlediğim kalitede ve basitlikte bir bölüm olmuş, Alpey Bey'e de teşekkürler.
Çok teşekkür ederiz. Çok güzel program olmuş. Bu konu üzerine daha da detaylı bir video gelmesini ben kendi adıma çok isterim.
İnsanı mutlu eden tek şey bir kasabada yaşamaktır.( Bu cümleyi saatlerce açabilirim.) Çünkü dengeli bir yaşama en yakın yer, köy değil şehir de değil. Kasaba mutluluktur.
Alper Hasanoğlu ve İlker Canikligil ikilisinin her videosu ufuk açıcı oluyor. Teşekkür ederiz :)
Muhtesem bir seri, umarim yillarca devam eder.
Yarım saatlik videoyu bir saatte izledim. Sürekli durdurup, konuşulanlar hakkında kendi hayatım üzerine düşünmem gerekti.
💐💐💐💐babamı yakın zamanda kaybeden biri olarak çok teşekkür ederim. Çok güzel bir programdi
Alper hocayı dinlemek şu son günlerimin en huzurlu en güzel şeyi keşke daha çok video gelse
Hocam yapmak istemediğiniz hiçbir şeyi yapmayın diyorsunuz. Bunu iyi bir şekilde tanımlamanız lazım.
Ben lise öğrenciyisim. Lise hayatımın ilk zamanlarında yapmak istemediğim hiçbir şeyi yapmama kararı almıştım. Ölüm kavramını baya baya fark ediyordum. Sonuçta hiçbir şeye değmiyordu ölüm vardı. Nihlizm diyemem ama bu anlamsızlık gerçekten beni tembelliğe itmişti. Yapmak istemediğim hiçbir şeyi yapmıyordum. Sınavdan önceki gün bile sınava çalışmıyordum. Babamla konuşmayı kesmiştim insanlara iyi davranmıyordum. Peki canımın istemediği şeyleri yapsaydım? Muhtemelen daha iyi bir durumda olurdum. İnsanlarla ilişkim daha iyi olabilirdi. Daha mutlu olabilirdim. Bence her şeyi kendimize bırakmamak lazım. Bir şeyleri canımız istemese de yapmak bize iyi gelebilir.
Çok haklısın. Her şeyi isteklerimize göre yapamayız. Bu genç yaşta çok doğru bir tesbit yapmışsın. Yolun bahtın açık olsun. Hep doğruyu bulman dileklerimle
boşvermişlik rehavet getiriyor , rehavet de zayıflığı getiriyor güzel bi yaşam için disiplin şart konfor alanından çıkmak gerek
Bana kalırsa yapmak istemediğimiz hiçbir şeyi yapmamaya aslında şöyle bakmalıyız. Yapmak istemediğim hiçbir şeyi yapmayacak durumda miyim ? Çünkü 5 aylık ömrümüz kaldığını bilmiyoruz belki daha 60 yılımız var.Örneğin 2 yıl sonra üniversite kampüsünde vakit geçirmek istiyorsam şimdi çalışmak istiyorum demektir. Çalışmak istemiyorsam hedef koydugum şeyi istemiyorumdur.yani çok kısa zamanımız kaldığı bilgisi elimizde olmadığı için daha geniş bir zamanda bakmak gerekiyor bence. Ve yapmak istemediğim hiçbir şeyi yapmadıysam neden mutsuzum belki de yapmak istediklerimi bu söz bahanesiyle( kötü anlamda demiyorum yanlış anlaşılmasın) yapmadım. Sonuç olarak düşüncelerine katılıyorum ama tabi 5 ay ömrüm kalsa o zaman farklı düşünürdüm
Benim için kendinden örnek verdiğin olaylar insanlara iyi davranmıyordum çünkü arkadaş istemiyordum sonuç olarak arkadaşım çok az ve bundan mutluyum ama ders konusunda ben de aynı yanılgıya düşmüştüm:)
@@Yks-ps9tj yks 2022 anamızı ağlatacak aslında çok basit de zamanında çalışmadın işte. Oyun oynamak güzel geldi :D
Doğunun bir ilinin köyünde büyümüş sonra hayatı geç keşfetmiş biri nasıl mutlu ölebilir ki? Herşeyden herkesten alacaklı
hocamıza hayranım. ben kendimi o kendi kararlarını kendisi verip sonuçlarına katlanabilecek o yüzde 10 Luk kesimde görüyorum. Artık çok fazla inanmıyorum eskisi kadar. Hâlâ kendi yolumu çizme aşamasındayım ve çok mutluyum. eskiden daha çok....
Çok iyi işler yapıyorsunuz. Minnettarız. Ölümle ilgili 2 haber beni çok etkilemişti. Biri kartopu oynadığı için camına kartopu çarpan esnafın bıçaklayarak öldürdüğü gazetecinin "biri bana bunun gerçek olmadığını söylesin yada Allahım bu bir rüya olsun" minvalindeki sözleri. Diğeri de ablası eniştesi tarafından öldürülen adamın annesine " anne ablam ölmüş" dediğinde, annesinin " nasıl ölmüş? Ne demek ölmüş?" şeklindeki şoktayken söylediği sözler. Harika bir programdı. Var olun.
sürekli bu tarz yorumları görürdüm bana da ilk yorumumu yaptıran video bu oldu. bu sohbetin devamını bekleyeceğim.
Lutfen bu seri hic bitmesinn 💜
Büyük keyifle dinledim yine. Üzerine düşünülecek ne çok şeyden bahsettiniz. Minnettarız 🙏
Muhteşem tespitler. Iyi ki varsınız.
Ilker Bey, sorulariniz ve konulara yönvermeniz mükemmel !!!
bitmesin diye üzüldüm :( giderek stres oldum ne doludoolu bir programdı zihnine diline sağlık hocam
Bugün ana sayfada eski bölüm tekrar karşıma çıktı ve izledim sonra keşke yeni bölüm gelse dedim ve yeni bölüm geldi bugün şanslı günüm 🤘 Alper hocam özletmeyin lütfen
ben anneme "ölecek olmak ne hissettiriyo" diye sormuştum.. "yoruldum zaten" demişti..
Bakış açısı, akıcılığı, her şeyiyle müthiş program olmuş, emeğinize sağlık 🌸
Ölüm son değildir.Beden ölür.Ruh sonsuzlukta yaşamaya devam eder.Bunu bilen ölümden korkmamalı.Saygılar..
Ruh sonsuzlukta yaşamaya devam etmez. Ruh diye bir şey yoktur.
@@lastnova7837 var olduğuna inanmanın bir zararı yok gibi. tabi inanmayanların kafalarını kesmeye başlarsan o zaman işler sıkıntılı.
@@ahmetdiril824 var olduğuna inanmak da kesmeyebiliyor.
Alper Hocam hep anlatsın böyle tatlı tatlı, biz de dinleyelim 🙏
Tekrar tekrar izlenebilen nadir video ve video serilerinden. Teşekkürler.
burda gelmiş geçmiş bütün programların içinde nevzat hocanınkiyle beraber en sevdiğim program alper hasanoğlununkiler
3:15 bence ölümün varlığını bilmenin insan için bir zulüm olmasından bahsediyor.
Defalarca dinlemek istiyorum , aklınıza yüreğinize sağlık hocam
Ah keşke tonla sorularımı sorabilsem hocama. Ders niteliğinde olmuş bu bölüm teşekkürler FluTv
Mükemmel bir program olmuş , Alper Hocaya ve tüm ekibe teşekkürler. Tekrar izliyecem ve Alper Hocayı her açıdan takibe alıcam (yapılacak iş listesi)
Daha fazla daha fazla konuşun Alper bey, çok kiymetli coook cooook.
16:50 den sonra aklıma ilk veganlık geldi. Ama söylenenin tam tersi şekilde; alışkanlıklarımıza ve geleneklerimize ters olan ahlaki bir duruş, konfordan vazgeçiş bence. Hiç bir veganın, veganlık tanımına uymaya çalışarak rahatladığını düşünmüyorum. Çok basitçe örnek vermem gerekirse, eti çok seven biri olarak etten vazgeçtim, hem de bu karar sadece sağlığım için olsaydı arada bir yerdim. Üstüne üstlük bu vazgeçişimin beni ahlaki açıdan daha üst bir konuma geçirdiğini düşünmediğim gibi hayatın her alanında bana zorluk olarak dönüyor 🤷♂️
çok güzel bir program olmuş...ikinci kez izlemekte fayda var.
Ne kadar güzel kendini ifade ediyor.İnsan valla öykünüyor