Videonun sponsoru Akiflow aracılığıyla zaman yönetimi pratikleri ile tanışın; haftalık programınızın kontrolünü elinize alın. Üyeliğinizin ilk senesinde tam %70 indirimden faydalanmak için kod "PELIN." İlk 200 için geçerli. Denemek için akiflow.com/pelin.
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur: "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Friedrich Nietzche."İnsanlar sıkıntıdan kaçmak için eğlenceyi yaratmışlardır;ama eğlence bir müddet sonra yeni bir sıkıntıya dönüşür"der. Onun için Kierkegaard'ın şu sözüne kulak verelim:"Can sıkıntısı,yaşamın en büyük düşmanıdır ve yalnızca daha derin ve daha anlamlı bir arayışa yönelmelidir".
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur: "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Çocuklarıma en büyük hediyem, Onları bu dünyaya hiç getirmemek olacaktır, "Schponheuer"işte Gerçekçilik böyle birşeydir, Hem acı, Hemde kesin bir huzur getirir.
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur: "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Arthur Schopenhauer, can sıkıntısı ve boş zaman üzerine önemli düşünceler sunar. Ona göre, can sıkıntısı, hayatın boşluğu hissinden kaynaklanır ve bu durum, özellikle güvenlik ve bolluk içinde yaşayan insanlar için geçerlidir Schopenhauer, boş zamanın cahiller için can sıkıntısı yarattığını, ancak zihinsel zenginliğe sahip olanların bu durumdan etkilenmediğini belirtir
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur: "Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Hiç canım sıkılmadı benim. Hep okuyacak kitaplar, izlenecek filmler, örülecek ipler, denenecek yemek tarifleri, üzerinde çalışılacak projeler vs.. zaman hiç yetmiyor..
@@denizklc7892 gerçekçilik zaten insanı duygusallığa itebilir. Ayrıca kaderciliğe nereden bakıldığına bağlıdır. Kötü olayları kadere bağlarsa psikolojik olarak çökmez aksine güçlü kalır ama her şeyi kendi hatası olarak kabul ederse işte o zaman psikolojik olarak çöküşe geçer bence...
Kitap okuma alışkanlığı kazanın. Ne can sıkıntısı yaşarsınız ne de meditasyona ihtiyacınız kalır. Çünkü kitap sizi maddi gerçeklikten soyutlar ve farklı dünyalara geçişi sağlar.
Can sıkıntımın da, acımın da tek sorumlusu insanlar, kitabı not alarak altını çizerek okudum çünkü beni anlayan biri var demiştim. Ancak şu unutuluyor; Münevver bir kişide olsanız entelektüel zevklerinizde olsa, ruhunuz frapanlıktan uzakta olsa insan toplumla beraber yaşıyor. Into the wild filmi var bu konuyu bence en iyi şekilde açıklıyor.
Kendini keşfeden biri can sıkıntısı yaşamaz bence. Can sıkıntısı-mutluluk-acı ekseninde sadece maddi seviyeye bağlı olmayıp; bilmenin, gerçeklerin ve sosyal zorlukların yaşattığı acıdan mutluluğa doğru gitme eğilimi olabilir. Acı çekmek özgürlükse, özgürüz ikimizde :)
Can sıkıntısı insanın varlığıyla yüzleştiği ve bir anlam arayışına giriştiği bütün anlarda başımıza gelen bulanık, muğlak ve tarifi imkansız bir duygu hâlidir. Neredeyse her gece içimi karartıyor bu bulanık ruh hâli.İçini dökebilecek ve seni anlayabilecek bir dost arıyorsun sonra...
Hiç sıkmadan, kısa ve öz şekilde; yazılmış düşünceleri ve yorumunuzu ifade edebilmek gerçekten çok büyük bir özelliğiniz. Yine harika bir video olmuş teşekkür ederim 👏
Yorum yazmıyıcaktım fakat, hızlı konuşmasıyla birlikte konuşmadan sıkılıp videoyu kapatmadan başka bir ilgi çekici maddeye geçen konuşması beni gerçekten etkiledi. Ve bunu belirtme gereği duydum 👏 👏 bravo
Gününü sabah 8'den akşam 9'a kadar mesaiyle geçiren bir işçinin felsefeyle, sanatla ya da ona bir şey katacak bir şeyle ilgilenmesini beklemek saçmalık olur. Toplumun bu kadar koyun gibi güdülmeye eğilimli olmasının başlıca nedeni de bu maalesef kendileri bir şeyi öğrenecek zamandan yoksun olduğu için onların yerine düşünecek otoritelere sığınıyorlar.
Çok da sığınmak niyetinde olmalarından değil. Toplumun çok büyük bir kısmı temel ihtiyaçlarını karşılayamamak ya da bakmakla zorunlu olduğu kişilerin temel ihtiyaçlarını karşılayamamak ile tehdit ediliyor. Çalışmaya mahkum ediliyorlar.
Tam da bu kitabı okuduğum sıralar bu videoyu paylaşmanız, tam da okuduğum kısma geldiğimde videonun karşıma çıkışı çok tatlı bir tesadüf oldu benim için, teşekkürler 🙏
Can sıkıntısı, kendinden sıkılmaktır. Kendiyle barışamayanın can sıkıntısı geçmez. Birileriyle birlikte olmak, bir şeylerle oyalanmak can sıkıntısını geçirmez birkaç saat erteler. Kendiyle barışmanın yolunu bulamayanın can sıkıntısı geçmez. O kronik can sıkıntısını yaşar. Her zaman, ağrı giderici gibi, "can sıkıntısını giderici" bir şeyler kullanmak zorundadır.
Günümüzde bence can sıkıntısı, odaklanma kabiliyetimizin sosyal medya köleligi ile elimizden alınmasından sonra, başka bir anlam ediniyor. Üşengeçlikle beraber göğsümüzden bastıran, hayatın zevkini çıkarabilmek adına yerimizden kalkmamızı engelleyen, baska baska modern zaman hastalıklarımız var. Bir noktada insanlık olarak, irade kontrolümüzü elimizden alan, sistemin bizi götürdüğü geriliği fark edip, önlemler almamız ve hatta yasam tarzımızı da iradesiz olsak dahi, yaşanabilecek bir ortama almamiz gerekiyor. Çikolatanın bulunmadığı bir yerde, çikolata yenemeyeceği gibi. Bu da özgürlüklerin kısıtlanmasına girebilir tabii ki..
başucu videom olmalı.. her gün en az bir kez izlemeliyim.. yakın çevrende sana bu kızın fısıldadığı şarkıyı söyleyen biri yoksa gerçekten uzaylı gibi hissediyorsun..
Beni Akiflow ile tanıştırdığın için teşekkür ederim. Daha üretken olduğumu hissediyorum ve ihtiyacım gerçekten buymuş işte dedim. Takvimi görmek iyi geliyor ❤️
Freelance olarak evimden calistigim icin calisma saatlerimi kendim belirliyorum.Bu da gunde 5 saati gecmiyor. Hal boyle olunca bos zamanim oluyor. Videoyuyu izleyince 3.gruba dahil oldugumu farkettim ve bu beni inanilmaz mutlu etti. Cogunlukla vaktimi odamda geciririm calisma saati disinda da edebiyata duskun oldugumdan kalan bos saatlerimi romanlara gomulerek geciriyorum. Annem hep canın sıkılmıyor mu diye sorar. Ben de can sıkıntısı nedir bilmem derim ama bildigim sey kitaplarimi elimden alirsaniz bu benim icin intihar olur.
Can sıkıntısı, acı, haz, mutluluk, boş zaman gibi konu özelinde sıkça bahsi geçen kavramların birbirleriyle ilişki üretme aşamalarında önce olgusal takibinde mantıksal boşluklar olduğunu düşünüyorum. Öncelikle, boş zaman kavramı olgusal-psikolojik anlamda bir gerçekliği kavrıyor olsa da bana göre tekrar ve hafızanın yaşamla ilişkisi bağlamında hataya elverişli hale geliyor. * Boş kavramından ne anlıyoruz? Boşluk var mı? Zaman kavramından ne anlıyoruz? Zaman kendi süzgecimizde neye karşılık geliyor? * Can, yaşam ve zaman kavramlarını -ister olgusal ister psikolojik ister düşünsel vb. ne ekler ya da çıkarırsanız- aynı dizgede nasıl ele alıyoruz? Nasıl bir ilişki üretiyorlar? * Tüm bunların sıkıntı, haz, mutluluk, acı gibi duygularla ilişkisi nasıl kuruluyor ve bunu nasıl deneyimliyoruz? Vb. Soruları çoğaltabilirim/bilirsiniz. Gelmek istediğim yer şu; yaşam zamana denktir. Boş zaman kavramı bu nedenle hem düşünsel dizgeme hem de deneyimime oturmuyor. Bu dizgeyi sürdürürsem can da kabaca yaşama denk düşüyor. Bu noktada da tekrar ve hafıza kavramlarını ve bunların deneyimini dizgeye dahil etme ihtiyacı duyuyorum çünkü deneyimimin sezgisel anlamda açığa çıkardığı bilgi bana diyor ki tekrarlar, rutinler, alışkanlıklar bir duygu ve yaşamsal pratikle, ister yakın çevre ister içinde yaşadığımız toplumun pratikleri ve kabulleri ölçüsünde olsun, öğrenilegeliyor. Ezberleniliyor. Sonuç olarak ifade etmeye çalıştığım dizgenin deneyimleyicisi olarak sadece duvara baktığımda zihnim canım sıkılıyor, vaktimi boş geçiriyorum, yalnızım, hayat ne acı, mutsuzum, mutluyum demiyor. Delicesine kitap okuduğum ya da resim yaptığım yani "sahip olduğum" düşünülen "dolu zaman" diye nitelemeye müsait edimler de benzer şekilde dolu, verimli, üretken dedirtmiyor. Her ikisi de yaşamım ve benim dünyayla kurduğum ilişkinin bir parçası. Ve hepsi boş veya dolu olmaksızın yaşamım. Sonuç olarak; kavramların yaşamla ilişkiye sokulan anlam dizgesindeki akışı oldukça belirleyici. Kabaca bahsetmeye çalıştığım şeyler bana diyor ki ezbere yaşama.
İnsan temelde ihtiyaçlarını giderebildiği ölçüde mutlu olur . Gideremediğinde ise acı çeker . Temel ihtiyaçlar karşılandığında yeni ihtiyaçlar yaratırız . Eğer başka ihtiyaçlar üretemezsek boşluğa düşer ve can sıkıntısı yani nötr duruma düşeriz . Bu durum zaman aşımına uğradığında ise yine acıya dönüşmektedir .
Teşekkür ederim Dilaracığım, eminim Schopenhauer da uzaktan sana el sallayarak teşekkür ediyordur, bu kadar harika anlatımın için... hep sevgiyle kal...
İnsan sosyal olmak zorundadır. Arada bir yalnız kalmak iyi gelebilir ama meşhur sözde dediği gibi " insanlara çok yaklaşma yanarsın, çokta uzak durma donarsın..."
harika içerikler yapoyorsunuz Ben işsizim ama çalışmak istemiyorum çünkü zamanın paradan daha önemli olduğunu anladım ancak sistem beni yoksullukla bastırmaaya çalışıyor ama ben kendi sevdiğim işi keşfetmeden asla pes etmeyeceğim 1 kere yaşıyorız patronları zengin etmek bana anlamsız.
11:54 Tam da sevdiğim insanların bana olan muamelesi ile entegre mutlu olacağıma kendi içimde sürdüreceğim, kendiliğinden ve sabit bir olumlu duygu durumunu hedeflemeliyim derken “ ağırlık merkezi” kavramına denk geldim müthiş
Aslında benim bu videoya tiklamadaki ana nedenim yine can sıkıntısı idi :) aydınlatıcı oldu benim için, hangi grupta olduğumu farkettim, kafamdaki yarım yamalak cümleleri,sorunları,iç karışıklığı düzenleyip bana anlatmış gibi oldunuz❤ teşekkür...
gercekten bu aralar düşündüğüm en çok felsefeci arasinda yer aliyor ayni zamanda üzerinde düşündüğüm bir olay . Yaz tatili ve bu koca zamani boş geçirmemek icin elimden geleniyle düsünup ve bir şekilde gün içerisinde nasil daha aktif ve veeimli olabililrim deyip birseyler yapmaya calisiyorum bu konular ve bu felsefe gorüşune sahip olan Arthur gercekten daha da ilgimi cekti zaten cekiyordu sizin sayenizde daha da bir öğrenmiş oldum
Haz türlerinde kendimi en çok dışarıya bağlı olan gruba yakıştırdım ama diğerlerini dinledikçe onlara da dahil olduğumu farkettim asıl soru entellektüel zevkle sürekli devinime ihtiyaç duyan zevkin farkı ne her ne kadar özel hissettirse de kitap okumak hayal kurmak manzara izlemek vesayre entellektüel zevk kisvesinde olanlar da bir kaçış ve geçiciler arada hiç bir fark yok herkes kendince can sıkıntısından kaçmaya çalışıp zaman dolduruyor sadece belki diğerlerinden daha özel bir şekilde bu zamanı doldurma fikri daha az can sıkıcıdır
Boş zamanın varsa bunu yeni şeyler öğrenmek için kullan zengin yada fakir olman önemli değil; ki sürekli yeni şeyler öğrenirsen zamanla her yönden zengin olursun zaten. Büyük beklenti içine girme, kendini ve dünyayı tanı ve gerçekçi ol yani etrafında gerçekleşen olayları hesaplayabil. Ayrıca şunu bil ki hayatta "her an herşey olabilir" Huzuru bulursun. Mutlu bir hayat diliyorum..
can sıkıntısı kavramını bu coğrafyadaki karşılığıyla düşünmek gerekir. Can sıkıntısı bu coğrafyada canını ve bütün hayatını düşünmek ve çökmek demektir. belki o 'can sıkıntısı' ile bu 'can sıkıntısı'nı ayrımak iyidir.
Mutluluk nedir? Ya da mutluluk ne değildir? İnsanın mutlu olmaya çabalamasının beyhude bir çaba olmadığını iddia edebilir miyiz? Ekonomilerin büyümesi ile mutlu olma çabasının bir ilişkisi var mıdır? Tam olarak tanımlayamadığımız bişeyi elde etmeye çabalamak akıllı bir insanın davranışı olabilir mi?
Video çok keyifliydi, çok teşekkürler 🌸 Acaba İsteme ve Tasarım Olarak Dünya eserini de okumuş muydunuz? Eğer öyleyse, hangi yayın evini tercih etmemiz gerektiği konusunda bir öneriniz var mı?
Biz anneme canımız sıkıldı dediğimizde annem hep "yediğiniz önünüzde yemediğiniz arkanızda" derken bundan bahsediyormuş😂 Schopenhaur 'u okunuş kadın bilgili😂
Sanırım uyumsuz hayal kurma rahatsızligina sahibim. Hayatim benim hayatim bile değil tamamiyle zihnime ait. Mesela mutfakta patates doğarken bile sadece patates dograyamiyorum. O an bir yarismadayim, yada evliyim cocuklarima yemek yapiyorum yada... Bunun bir sınırı yok ama gerçekten zihnimin hayal kurmadan bir iş yapabilmesi o kadar zor ki. Bazen kendimi zihnimin kölesi gibi hissediyorum. Kukla gibiyim. Geçenlerde bir ara balkonda oturuyordum uzun zaman sonra ilk defa rüzgarı hissettim komsularin sesini duydum, caddeden geçen arabalarin kornalarini lastik seslerini dinledim... Nasil anlatabilirim bilmiyorum ama zihnim ilk defa o an tam o andaydi bu uzun zamandir yasamadigim bir şey..bundan nasil kurtulabilirim bilmiyorum eskiden herkes benim gibi zannederdim hani normal olan bu. Herkes hayal kurar sanardim. O kadar cok hayalden sonra tabi ki hic bir işe tam anlamıyla kendini veremiyorsun. Zihninin icinde her sey ve herkes olabilirken gündelik yasamda sadece tek bir sey olabiliyor olmak.. oldukca sarsıcı. Bunlari suan neden yazdim bilmiyorum sadece bazen normal gibi davranırken bu anormal dunyamin icinde kaybolup gidecek gibi hissediyorum
Kişilerin hazlarını belirleyen kuvvet ne derece güçlüyse oradaki mutluluk da o denli kalıcıdır. Eğer ki ağırlık merkeziniz dışarıdayken her defasında sizi oyalayacak bir uyarıcıya ihtiyaç duyarsınız. -Pelin Dilara Çolak😊
kendimi bildim bileli can sıkıntısından muzdaripim. çoğu zaman bundan şikayetçiydim ama bi podcast’ de adamn biri diyorduki:” sıkılmak benim süper gücüm”. sanırım artık benim de öyle.
Kelimelerin sihirli olduğunu unutmamak gerekir. Boş Zaman ifadesi kavramsal olarak yanlıştır. Öncelikle bunu genç zihinlere Serbest Zaman olarak aşılamak zorundayız
Dananın kuyruğunun koptuğu laf Volterden gelmiş.... "gerçek gereksinim olmadan gerçek hazlar olamaz". Bu aynı zamanda pek öznel olan gerçek nedir? sorusuna ve kişiselleşmiş cevaplara kapı açıyor. Her insanın bireysel olarak keşfetmesi gereken bir şey bu gerçek denen şey bu kritik nokta oluyor. Diğer nokta ise kendi gerçekliğimizle kurduğumuz ilişkinin boyutu veya derinliği. Bu alan ne kadar genişliyorsa o kadar entelektüel ve o kadar mevcut gerçekliği duyumsamış oluyoruz. Fakat bu insanı oyalama bakımından bir şey olduğu kadar ulaşılan şey bazen acı veya bazen mutluluk da verebilir. Burası ilginç. Hayatın bizim kontrolümüz dışında olan çoklu ve bilinemeyecek bir tarafı var.... Schopenhaur'un ve sunumda sizin en temel ihtiyaçlar konusunda cinsellikten bahsetmemeniz eksik kalmış gibi görünüyor
Bir çok felsefe fe tasavvuf tarih iktisadi ve ekonomi kişisel gelişim kitapları okudum ancak beni derinden sarsan ve sorgulamaya en çok iten platon oldu zihin kütüphanemde en üst rafta (* platon*) var.
Bu video sadece hayatta emeklilige kadar calismak zorunda olmayanlar icin galiba. Para kazanmak kadar zor bir isle omur boyu ugrasirken sıkılmaya vakit olmaz diye dusunuyorum. Burdaki sıkıntı şu degil tabi ki "ay canim sıkıldı hadi dısarı cikalim".
sadece insanın değil, insanlığın en büyük derdi can sıkıntısıdır, büyük kaos ve savaşlar bu durumdan beslenir, şairin dediği gibi : haydi abbas, vakit tamam, işte oldu akşam.😊
Videonun sponsoru Akiflow aracılığıyla zaman yönetimi pratikleri ile tanışın; haftalık programınızın kontrolünü elinize alın. Üyeliğinizin ilk senesinde tam %70 indirimden faydalanmak için kod "PELIN." İlk 200 için geçerli. Denemek için akiflow.com/pelin.
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:
"Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Friedrich Nietzche."İnsanlar sıkıntıdan kaçmak için eğlenceyi yaratmışlardır;ama eğlence bir müddet sonra yeni bir sıkıntıya dönüşür"der. Onun için Kierkegaard'ın şu sözüne kulak verelim:"Can sıkıntısı,yaşamın en büyük düşmanıdır ve yalnızca daha derin ve daha anlamlı bir arayışa yönelmelidir".
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:
"Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Ne dini ya@@motherlandmars5999
@@motherlandmars5999 zaten dinlerde bu yüzden insanlar tarafında yaratıldı...
Çocuklarıma en büyük hediyem, Onları bu dünyaya hiç getirmemek olacaktır, "Schponheuer"işte Gerçekçilik böyle birşeydir, Hem acı, Hemde kesin bir huzur getirir.
Bence Platon u okumamışssın
Okusaydın bunu söylemezdin
@@alisahin8661 Okudum. Hala antinatalistim.
Böyle bir dünyada doğmamış kızıma en büyük iyilik ancak bir kürtaj olur.
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:
"Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Arthur Schopenhauer, can sıkıntısı ve boş zaman üzerine önemli düşünceler sunar. Ona göre, can sıkıntısı, hayatın boşluğu hissinden kaynaklanır ve bu durum, özellikle güvenlik ve bolluk içinde yaşayan insanlar için geçerlidir Schopenhauer, boş zamanın cahiller için can sıkıntısı yarattığını, ancak zihinsel zenginliğe sahip olanların bu durumdan etkilenmediğini belirtir
Tutku ve gereksinim önemli diyor
Can sıkıntısı iman zaafiyetinden kaynaklanıyor. İnsan yaratılış amacını bilmediğinde, ne için bu dünyaya gönderildiğini düşünmediğinde, kendisini yoktan var eden ve tüm nimetlerini rızıklarını karşılıksız veren Yüce Allah'a boyun eğmediğinde sıkıntısı geçmez. Nereye giderse gitsin sıkıntısı kaybolmaz. Vesvesesi de onunla birlikte gelir. Allah'a samimi iman mutluluğun tek yoludur. Rabbimiz bir ayetinde şöyle buyurur:
"Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalpler yalnızca Allah’ın zikriyle mutmain olur." (Rad Suresi, 28)
Hiç canım sıkılmadı benim. Hep okuyacak kitaplar, izlenecek filmler, örülecek ipler, denenecek yemek tarifleri, üzerinde çalışılacak projeler vs.. zaman hiç yetmiyor..
Keşke hiç yaşlanmasak ve deneyimlenebilecek her şeyi deneyimlesek.
Step 2
@@alivelialiveliali ?
@@sister3448 2. aşama hazları
Bir işi bitirince diğerine yönel.
Ancak bazen sıkılmak bile lüks olur ve gereklidir diye düşünüyorum
Huzurun ılk şartı Gerçekçi bir insan olmaktır, Duygusallık ve Kadercilik psikolojik çöküşün en önemli sebebidir.
Çok iyi söz. Bunu freud fln söylese tarihe kazanırdı
@@denizklc7892 gerçekçilik zaten insanı duygusallığa itebilir. Ayrıca kaderciliğe nereden bakıldığına bağlıdır. Kötü olayları kadere bağlarsa psikolojik olarak çökmez aksine güçlü kalır ama her şeyi kendi hatası olarak kabul ederse işte o zaman psikolojik olarak çöküşe geçer bence...
virgulden sonrasi dogru ama bunu bilmek huzur vermez, yani virgulden oncesi yanlis
virgulden sonrasi dogru oncesi yanlis
“Zihinsel olarak doldurulamayan boş zaman ölüdür ve canlı gömülmek gibidir” -Arthur Schopenhauer
Kitap okuma alışkanlığı kazanın. Ne can sıkıntısı yaşarsınız ne de meditasyona ihtiyacınız kalır. Çünkü kitap sizi maddi gerçeklikten soyutlar ve farklı dünyalara geçişi sağlar.
Kesinlikle katılıyorum.
Meditasyon apayrı bişey .
meditasyon ne alaka. fadkfşsdlakfsdşfksşdf
Aynen öyle.
Katılıyorum 👍
Bir sonraki alacağımız kitap belli oldu.
Can sıkıntımın da, acımın da tek sorumlusu insanlar, kitabı not alarak altını çizerek okudum çünkü beni anlayan biri var demiştim. Ancak şu unutuluyor; Münevver bir kişide olsanız entelektüel zevklerinizde olsa, ruhunuz frapanlıktan uzakta olsa insan toplumla beraber yaşıyor. Into the wild filmi var bu konuyu bence en iyi şekilde açıklıyor.
Kendini keşfeden biri can sıkıntısı yaşamaz bence. Can sıkıntısı-mutluluk-acı ekseninde sadece maddi seviyeye bağlı olmayıp; bilmenin, gerçeklerin ve sosyal zorlukların yaşattığı acıdan mutluluğa doğru gitme eğilimi olabilir. Acı çekmek özgürlükse, özgürüz ikimizde :)
hic bir sey anlamadim yazdigindan
O YUVASIZ ÇALIKUŞU
BENSE KAFESTE KANARYA.. :)
Can sıkıntısı insanın varlığıyla yüzleştiği ve bir anlam arayışına giriştiği bütün anlarda başımıza gelen bulanık, muğlak ve tarifi imkansız bir duygu hâlidir. Neredeyse her gece içimi karartıyor bu bulanık ruh hâli.İçini dökebilecek ve seni anlayabilecek bir dost arıyorsun sonra...
Hiç sıkmadan, kısa ve öz şekilde; yazılmış düşünceleri ve yorumunuzu ifade edebilmek gerçekten çok büyük bir özelliğiniz. Yine harika bir video olmuş teşekkür ederim 👏
Yorum yazmıyıcaktım fakat, hızlı konuşmasıyla birlikte konuşmadan sıkılıp videoyu kapatmadan başka bir ilgi çekici maddeye geçen konuşması beni gerçekten etkiledi. Ve bunu belirtme gereği duydum 👏 👏 bravo
Gününü sabah 8'den akşam 9'a kadar mesaiyle geçiren bir işçinin felsefeyle, sanatla ya da ona bir şey katacak bir şeyle ilgilenmesini beklemek saçmalık olur. Toplumun bu kadar koyun gibi güdülmeye eğilimli olmasının başlıca nedeni de bu maalesef kendileri bir şeyi öğrenecek zamandan yoksun olduğu için onların yerine düşünecek otoritelere sığınıyorlar.
Zaman tarafından tutukluyuz.
Çok da sığınmak niyetinde olmalarından değil. Toplumun çok büyük bir kısmı temel ihtiyaçlarını karşılayamamak ya da bakmakla zorunlu olduğu kişilerin temel ihtiyaçlarını karşılayamamak ile tehdit ediliyor. Çalışmaya mahkum ediliyorlar.
Toplum geneli için doğru olabilir, ama arada Martin Eden gibi kişiler çıkabileceğini bilmek iyi hissettiriyor.
Tam da bu kitabı okuduğum sıralar bu videoyu paylaşmanız, tam da okuduğum kısma geldiğimde videonun karşıma çıkışı çok tatlı bir tesadüf oldu benim için, teşekkürler 🙏
Can sıkıntısı, kendinden sıkılmaktır. Kendiyle barışamayanın can sıkıntısı geçmez. Birileriyle birlikte olmak, bir şeylerle oyalanmak can sıkıntısını geçirmez birkaç saat erteler. Kendiyle barışmanın yolunu bulamayanın can sıkıntısı geçmez. O kronik can sıkıntısını yaşar. Her zaman, ağrı giderici gibi, "can sıkıntısını giderici" bir şeyler kullanmak zorundadır.
@@kayaersoy15 bunu biraz daha açar mısınız? dediğinize kesinlikle katılıyorum ama kendiyle barışmak ne demek
Günümüzde bence can sıkıntısı, odaklanma kabiliyetimizin sosyal medya köleligi ile elimizden alınmasından sonra, başka bir anlam ediniyor. Üşengeçlikle beraber göğsümüzden bastıran, hayatın zevkini çıkarabilmek adına yerimizden kalkmamızı engelleyen, baska baska modern zaman hastalıklarımız var. Bir noktada insanlık olarak, irade kontrolümüzü elimizden alan, sistemin bizi götürdüğü geriliği fark edip, önlemler almamız ve hatta yasam tarzımızı da iradesiz olsak dahi, yaşanabilecek bir ortama almamiz gerekiyor. Çikolatanın bulunmadığı bir yerde, çikolata yenemeyeceği gibi. Bu da özgürlüklerin kısıtlanmasına girebilir tabii ki..
başucu videom olmalı.. her gün en az bir kez izlemeliyim.. yakın çevrende sana bu kızın fısıldadığı şarkıyı söyleyen biri yoksa gerçekten uzaylı gibi hissediyorsun..
Beni Akiflow ile tanıştırdığın için teşekkür ederim.
Daha üretken olduğumu hissediyorum ve ihtiyacım gerçekten buymuş işte dedim. Takvimi görmek iyi geliyor ❤️
Freelance olarak evimden calistigim icin calisma saatlerimi kendim belirliyorum.Bu da gunde 5 saati gecmiyor. Hal boyle olunca bos zamanim oluyor. Videoyuyu izleyince 3.gruba dahil oldugumu farkettim ve bu beni inanilmaz mutlu etti. Cogunlukla vaktimi odamda geciririm calisma saati disinda da edebiyata duskun oldugumdan kalan bos saatlerimi romanlara gomulerek geciriyorum. Annem hep canın sıkılmıyor mu diye sorar. Ben de can sıkıntısı nedir bilmem derim ama bildigim sey kitaplarimi elimden alirsaniz bu benim icin intihar olur.
Cok guzel konuyu ele almissiniz Tesekkur ederim Ruhum her defa videolariniza baktinca huzur buluyor Iyiki varsiniz🤍
Video için çok teşekkür ederim. Felsefe benim için özel bir alan. Her halde ölene kadar devam.
Can sıkıntısı, acı, haz, mutluluk, boş zaman gibi konu özelinde sıkça bahsi geçen kavramların birbirleriyle ilişki üretme aşamalarında önce olgusal takibinde mantıksal boşluklar olduğunu düşünüyorum.
Öncelikle, boş zaman kavramı olgusal-psikolojik anlamda bir gerçekliği kavrıyor olsa da bana göre tekrar ve hafızanın yaşamla ilişkisi bağlamında hataya elverişli hale geliyor.
* Boş kavramından ne anlıyoruz? Boşluk var mı? Zaman kavramından ne anlıyoruz? Zaman kendi süzgecimizde neye karşılık geliyor?
* Can, yaşam ve zaman kavramlarını -ister olgusal ister psikolojik ister düşünsel vb. ne ekler ya da çıkarırsanız- aynı dizgede nasıl ele alıyoruz? Nasıl bir ilişki üretiyorlar?
* Tüm bunların sıkıntı, haz, mutluluk, acı gibi duygularla ilişkisi nasıl kuruluyor ve bunu nasıl deneyimliyoruz?
Vb. Soruları çoğaltabilirim/bilirsiniz. Gelmek istediğim yer şu; yaşam zamana denktir. Boş zaman kavramı bu nedenle hem düşünsel dizgeme hem de deneyimime oturmuyor. Bu dizgeyi sürdürürsem can da kabaca yaşama denk düşüyor. Bu noktada da tekrar ve hafıza kavramlarını ve bunların deneyimini dizgeye dahil etme ihtiyacı duyuyorum çünkü deneyimimin sezgisel anlamda açığa çıkardığı bilgi bana diyor ki tekrarlar, rutinler, alışkanlıklar bir duygu ve yaşamsal pratikle, ister yakın çevre ister içinde yaşadığımız toplumun pratikleri ve kabulleri ölçüsünde olsun, öğrenilegeliyor. Ezberleniliyor.
Sonuç olarak ifade etmeye çalıştığım dizgenin deneyimleyicisi olarak sadece duvara baktığımda zihnim canım sıkılıyor, vaktimi boş geçiriyorum, yalnızım, hayat ne acı, mutsuzum, mutluyum demiyor. Delicesine kitap okuduğum ya da resim yaptığım yani "sahip olduğum" düşünülen "dolu zaman" diye nitelemeye müsait edimler de benzer şekilde dolu, verimli, üretken dedirtmiyor. Her ikisi de yaşamım ve benim dünyayla kurduğum ilişkinin bir parçası. Ve hepsi boş veya dolu olmaksızın yaşamım.
Sonuç olarak; kavramların yaşamla ilişkiye sokulan anlam dizgesindeki akışı oldukça belirleyici. Kabaca bahsetmeye çalıştığım şeyler bana diyor ki ezbere yaşama.
İnsan temelde ihtiyaçlarını giderebildiği ölçüde mutlu olur . Gideremediğinde ise acı çeker . Temel ihtiyaçlar karşılandığında yeni ihtiyaçlar yaratırız . Eğer başka ihtiyaçlar üretemezsek boşluğa düşer ve can sıkıntısı yani nötr duruma düşeriz . Bu durum zaman aşımına uğradığında ise yine acıya dönüşmektedir .
Teşekkür ederim Dilaracığım, eminim Schopenhauer da uzaktan sana el sallayarak teşekkür ediyordur, bu kadar harika anlatımın için... hep sevgiyle kal...
İnsan sosyal olmak zorundadır. Arada bir yalnız kalmak iyi gelebilir ama meşhur sözde dediği gibi
" insanlara çok yaklaşma yanarsın, çokta uzak durma donarsın..."
harika içerikler yapoyorsunuz
Ben işsizim ama çalışmak istemiyorum çünkü zamanın paradan daha önemli olduğunu anladım ancak sistem beni yoksullukla bastırmaaya çalışıyor ama ben kendi sevdiğim işi keşfetmeden asla pes etmeyeceğim
1 kere yaşıyorız patronları zengin etmek bana anlamsız.
"Boş zaman, cahillerin can sıkıntısıdır. Çünkü sıradan insanlar yalnızca zaman geçirirler."
Bu gerçekten son zamanlarda ihtiyacım olan o videoydu. Ellerinize sağlık hocam ❤
10:10 entellektüel bir içerik tüketirken karşına çıkan entel feridun 😂❤
Seni dinlemek huzur veriyor huzur 🙏🧿🌷❤⚘🧿🙏🦅
Söyleyişi çok yapmak isterim. Hep ünlü, tanıdık kişilerle değil biraz da halktan insanlarla tanınmayan kişilerle video çekin 🙏
Emeğine sağlık yine güzel bir pazara vesile oldun.
11:54 Tam da sevdiğim insanların bana olan muamelesi ile entegre mutlu olacağıma kendi içimde sürdüreceğim, kendiliğinden ve sabit bir olumlu duygu durumunu hedeflemeliyim derken “ ağırlık merkezi” kavramına denk geldim müthiş
5 yıldır dilara o haftaki aynı düşünceme yönelik tedavi gibi video atıyor ❤
Truman, sen misin?
Bu kitabı yeni okudum ve bir çok kişiye önerdim, gerçekten çok öğretici kitap
Ruhun huzuru bulmadan yaşam hava boşluğunda ustam
"Gerçek gereksinimler olmadan gerçek hazlar olamaz."
Sana da, Schopenhauere de bayılıyorum❤❤
Aslında benim bu videoya tiklamadaki ana nedenim yine can sıkıntısı idi :) aydınlatıcı oldu benim için, hangi grupta olduğumu farkettim, kafamdaki yarım yamalak cümleleri,sorunları,iç karışıklığı düzenleyip bana anlatmış gibi oldunuz❤ teşekkür...
Uzun zamandır dinlediğim en iyi video
Emeginize saglik, guzel bir icerikti.
Tam bunu düşündüğüm anda,bu videoyu görmek
Çok mutlu oldum ...:)
Şu an bu kitabı önemli yerleri altını çizerek okuyorum sizi de yeni bulmuştum kitaba değinmeniz çok iyi oldu
"O halde önemli bir işi bitirince hemen diğerine koyul.
Ve yalnız rabbine yönel. "
İnşirâh Suresi - 7-8
Tmm
Yani biat et diyosun 😀😀
Senin yeni videonu görünce çok mutlu oldum, faydalı bir içerik bulmak çok zor
Çok güzeldi bu videoyu da kime izleteceğimi buldum dusjjddjhddhsh
gercekten bu aralar düşündüğüm en çok felsefeci arasinda yer aliyor ayni zamanda üzerinde düşündüğüm bir olay . Yaz tatili ve bu koca zamani boş geçirmemek icin elimden geleniyle düsünup ve bir şekilde gün içerisinde nasil daha aktif ve veeimli olabililrim deyip birseyler yapmaya calisiyorum bu konular ve bu felsefe gorüşune sahip olan Arthur gercekten daha da ilgimi cekti zaten cekiyordu sizin sayenizde daha da bir öğrenmiş oldum
Haz türlerinde kendimi en çok dışarıya bağlı olan gruba yakıştırdım ama diğerlerini dinledikçe onlara da dahil olduğumu farkettim asıl soru entellektüel zevkle sürekli devinime ihtiyaç duyan zevkin farkı ne her ne kadar özel hissettirse de kitap okumak hayal kurmak manzara izlemek vesayre entellektüel zevk kisvesinde olanlar da bir kaçış ve geçiciler arada hiç bir fark yok herkes kendince can sıkıntısından kaçmaya çalışıp zaman dolduruyor sadece belki diğerlerinden daha özel bir şekilde bu zamanı doldurma fikri daha az can sıkıcıdır
Boş zamanın varsa bunu yeni şeyler öğrenmek için kullan zengin yada fakir olman önemli değil; ki sürekli yeni şeyler öğrenirsen zamanla her yönden zengin olursun zaten. Büyük beklenti içine girme, kendini ve dünyayı tanı ve gerçekçi ol yani etrafında gerçekleşen olayları hesaplayabil. Ayrıca şunu bil ki hayatta "her an herşey olabilir"
Huzuru bulursun. Mutlu bir hayat diliyorum..
Fakir insan böyle şeyler peşinde koşamaz
can sıkıntısı kavramını bu coğrafyadaki karşılığıyla düşünmek gerekir. Can sıkıntısı bu coğrafyada canını ve bütün hayatını düşünmek ve çökmek demektir. belki o 'can sıkıntısı' ile bu 'can sıkıntısı'nı ayrımak iyidir.
Mutluluk nedir?
Ya da mutluluk ne değildir?
İnsanın mutlu olmaya çabalamasının beyhude bir çaba olmadığını iddia edebilir miyiz?
Ekonomilerin büyümesi ile mutlu olma çabasının bir ilişkisi var mıdır?
Tam olarak tanımlayamadığımız bişeyi elde etmeye çabalamak akıllı bir insanın davranışı olabilir mi?
Gerçekten mükemmel bir video
selamlar Dilara,videonun 6.45 dk civarındaki geçen pembe-kırmızı tablo kime ait acaba ? sevgiler :)
Neden artık zihin felsefesi videoları gelmiyor? 😢
Video çok keyifliydi, çok teşekkürler 🌸 Acaba İsteme ve Tasarım Olarak Dünya eserini de okumuş muydunuz? Eğer öyleyse, hangi yayın evini tercih etmemiz gerektiği konusunda bir öneriniz var mı?
Herkes için uygun değildir ama beklentisi olmayanın canıda sıkılmaz
Bana sakın bayat umut yedirmeye kalkma! Çünkü sen onun tadına bile bakmamışsın...
bence o cetveli 45 derece yukarı kaldırmamız gerekiyor. hangi tarafı yukarıda olacak o da insana göre değişir...
Boş zamanlarım, en dolu zamanlarımdır.
varoluşsal olarak mutlulukta bir roldür.. işlerimiz yada ailedeki yerimiz gibi...
Peki Yunus Emre'nin "Bunca varlık var iken /Gitmez gönül darlığı" sözündeki gönül darlığını nasıl izah edebiliriz?
Biz anneme canımız sıkıldı dediğimizde annem hep "yediğiniz önünüzde yemediğiniz arkanızda" derken bundan bahsediyormuş😂 Schopenhaur 'u okunuş kadın bilgili😂
Emekleriniz için teşekkür ederiz.
Sanırım uyumsuz hayal kurma rahatsızligina sahibim. Hayatim benim hayatim bile değil tamamiyle zihnime ait. Mesela mutfakta patates doğarken bile sadece patates dograyamiyorum. O an bir yarismadayim, yada evliyim cocuklarima yemek yapiyorum yada... Bunun bir sınırı yok ama gerçekten zihnimin hayal kurmadan bir iş yapabilmesi o kadar zor ki. Bazen kendimi zihnimin kölesi gibi hissediyorum. Kukla gibiyim. Geçenlerde bir ara balkonda oturuyordum uzun zaman sonra ilk defa rüzgarı hissettim komsularin sesini duydum, caddeden geçen arabalarin kornalarini lastik seslerini dinledim... Nasil anlatabilirim bilmiyorum ama zihnim ilk defa o an tam o andaydi bu uzun zamandir yasamadigim bir şey..bundan nasil kurtulabilirim bilmiyorum eskiden herkes benim gibi zannederdim hani normal olan bu. Herkes hayal kurar sanardim. O kadar cok hayalden sonra tabi ki hic bir işe tam anlamıyla kendini veremiyorsun. Zihninin icinde her sey ve herkes olabilirken gündelik yasamda sadece tek bir sey olabiliyor olmak.. oldukca sarsıcı. Bunlari suan neden yazdim bilmiyorum sadece bazen normal gibi davranırken bu anormal dunyamin icinde kaybolup gidecek gibi hissediyorum
Kişilerin hazlarını belirleyen kuvvet ne derece güçlüyse oradaki mutluluk da o denli kalıcıdır.
Eğer ki ağırlık merkeziniz dışarıdayken her defasında sizi oyalayacak bir uyarıcıya ihtiyaç duyarsınız.
-Pelin Dilara Çolak😊
OOOO MÜKEMMELL BÖLÜMM
Güvenlik ve bolluk can sıkıntısı mı veriyor? Vallahi bende niye canim sıkılmıyor diyodum. Çok şükür yaa
Pelin hanım intro da kullandığınız müziğin adı nedir
Çok faydalı🎉
Tam da ihtiyacım vardı
Ne ara izledin😅
kendimi bildim bileli can sıkıntısından muzdaripim. çoğu zaman bundan şikayetçiydim ama bi podcast’ de adamn biri diyorduki:” sıkılmak benim süper gücüm”. sanırım artık benim de öyle.
Halbuki biz iki haftada bir video düzenine tam alışmışken :D
''Anladım ki tüm yolculuk kendimden kendime imiş.'' (İbn Arabi)
Kelimelerin sihirli olduğunu unutmamak gerekir. Boş Zaman ifadesi kavramsal olarak yanlıştır. Öncelikle bunu genç zihinlere Serbest Zaman olarak aşılamak zorundayız
mükemmel bir video
Benim can sıkıntım hiç geçmiyor daha 24 yaşındayım hiçbirşey yapmak gelmiyor içimden enerjim yok güvenim yok kendime yok da yok yani
10:08 koptum, cuk diye oturmuş 😂
Dananın kuyruğunun koptuğu laf Volterden gelmiş.... "gerçek gereksinim olmadan gerçek hazlar olamaz". Bu aynı zamanda pek öznel olan gerçek nedir? sorusuna ve kişiselleşmiş cevaplara kapı açıyor. Her insanın bireysel olarak keşfetmesi gereken bir şey bu gerçek denen şey bu kritik nokta oluyor. Diğer nokta ise kendi gerçekliğimizle kurduğumuz ilişkinin boyutu veya derinliği. Bu alan ne kadar genişliyorsa o kadar entelektüel ve o kadar mevcut gerçekliği duyumsamış oluyoruz. Fakat bu insanı oyalama bakımından bir şey olduğu kadar ulaşılan şey bazen acı veya bazen mutluluk da verebilir. Burası ilginç. Hayatın bizim kontrolümüz dışında olan çoklu ve bilinemeyecek bir tarafı var.... Schopenhaur'un ve sunumda sizin en temel ihtiyaçlar konusunda cinsellikten bahsetmemeniz eksik kalmış gibi görünüyor
Abla icerik ve anlatim harika ama mikrofonda ki dipses cok rahatsiz etti
kişisel gelişim kitabı yazın lütfen, böylece sizi konferanslara konuşmacı olarak da çağırırlar
@@irfanx6530 sence kişisel gelişim kitabı yazacak biri mi?
ferudun'u görünce bir gülme geldi durdurdum 5 dk. sonra geri döndüm 😅
Bir çok felsefe fe tasavvuf tarih iktisadi ve ekonomi kişisel gelişim kitapları okudum ancak beni derinden sarsan ve sorgulamaya en çok iten platon oldu zihin kütüphanemde en üst rafta
(* platon*) var.
Haz gruplarının hiçbirinde cinselliği/seksi göremedim, nasıl oluyor bu?
10:13 teki adam turkiyede entelektüel denilince ilk akla gelen isimdir
10:08 ablaaaaaaa
Bu video sadece hayatta emeklilige kadar calismak zorunda olmayanlar icin galiba. Para kazanmak kadar zor bir isle omur boyu ugrasirken sıkılmaya vakit olmaz diye dusunuyorum. Burdaki sıkıntı şu degil tabi ki "ay canim sıkıldı hadi dısarı cikalim".
sadece insanın değil, insanlığın en büyük derdi can sıkıntısıdır, büyük kaos ve savaşlar bu durumdan beslenir, şairin dediği gibi : haydi abbas, vakit tamam, işte oldu akşam.😊
👍
sağ olun.
Entel Feridun detayı 😂
Emeğine sağlık
Schopenhauer in yaptığı haz sınıflaması açık beyin kanalındaki önce can sonra canan programında yüksek hazlar düşük hazlar başlıklı videoyu hatırlattı
Teşekkürler❤
Şimdi 4. Kez dinliyorum
Teşekkürler ,
Mükemmel
On iki dk program mı olur, hemen polisi arıyorum
Can sıkıntısı Kötülüklerin Anasıdır
Fakir olduğumuz için canımız sıkılmıyor iyi tarafından bakmak isteyenlere
Perfect Days