Turing'in makalesini Türkçe olarak okuyun: evrimagaci.org/s/17573 💗 Evrim Ağacı, okur ve izleyen destekleriyle yola devam ediyor. Bize destek olan bilimseverlere katılın: evrimagaci.org/youtube
Chat GPT'nin 20$'lık versiyonunu kullanan tıp fakültesi 2. sınıf öğrencisi olarak gerçekten ne kadar teşekkür etsem az. Eğer ne istediğinizi anlatmayı bilirseniz (deneme yanılma yöntemleriyle kısa sürede öğreniyorsunuz zaten) ihtiyacınız olanı çok kısa sürede alabiliyorsunuz. Örneğin önceki senelerin çıkmış sorularını yükleyerek ders öğretmeninin nerelere ağırlık verdiğini anlıyor ve ders anlatımında bu konulara ek önem veriyor. Kavram haritaları çıkarıyor, flashcardlar hazırlıyor. İsterseniz sorularınıza sadece sizin yüklediğiniz ders notundan yahut herhangi başka bir kaynaktan cevap veriyor. Sorunun cevabı yüklediğiniz dosyada yoksa bununla ilgili bir bilgi olmadığını söylüyor. Son kurulumdaki anatomi derslerinin ders kayıtları olmadığı için almıştım, ihtiyacım olanın çok daha fazlasını aldım. Önümdeki 4 sene boyunca da kullanmayı planlıyorum. Ders notlarımla ilgili neler yaptırdığını görmek isterseniz paylaşabilirim bu arada. He bir de son olarak Teşekkürler Evrim Ağacı
Ben chat GPT 3.5 kullanıyorum hemde çok fazla araştırmalarımı sorularımı hatta mesleğim hakkında bile bilmediğim şeyler hakkında bilgi sahip olabiliyorum ama şunu merak ettim sadece chat GPT kullanrak tıp okunabiliyorsa artık pahalı tıp kitapları raflara kaldırılır o kitaplarda yazanı chat GPT'den duymak mümkün olur
Adamlar bundan 25 yıl önce yapay zekanın keşfini, keşfini geçtim hangi seviyelere geleceğini, makinelerin dünyayı ele geçireceğini, insanların makineleri yok etmek için enerji kaynakları olan güneşleri söndürdüğünü, bunun sonucunda da makineler ihtiyaç duyduğu enerjiyi insan tarlaları kurup insan bedeninden aldıklarını anlatan film yaptılar. Halâ tüylerim diken diken izliyorum Matrix Serisi'ni. Alan Turing'de 75 yıl önce makale yazmış konu ile ilgili. Hayret verici.
Sinema tarihinin en önemli filmlerinden olsa da, içerisindeki hemen hiçbir fikrin orjini Matrix değildir, yani 25 seneden çok daha eskilere dayanan fikirler bunlar
Ve biz ülke olarak 2024 yılında yapay zekaya yazıyla prompt girip gelen cevaba hayretler içinde kalıyoruz. Adamlar 100 yıl önce tartışmış yapacakları bu devrimi.
@@sahinmehmetmurat Hayretle bakacak birşey yok ki yapay zekanın cevapları internet sistemine yine insanlar tarafından koyuluyor. Yapay zeka da tarayarak uygun bir cevap oluşturuyor.
@@kayin.i.aTarayarak uygun cevap oluşturuyor diye bahsettiğin kısım için bir asırdır çalışıyor insanlık. Matematiksel denklemleri de katarsan milenyum diyelim xd
Doğumdan sonra cocuk nasıl gelişiyorsa yapay zeka da öyle gözümüzün önünde gelişip büyüyecek. Yapacak bir sey yok.yapay zeka her yerde olacak bir gittiğimiz her yerde onunla etkileşime gececegiz. Taşıdımız tek sey ID miz olacak.
@@isimsasur9631 arabandaki otomatik vites bile senin davranışlarından arac kullanma tarzını öğrenip tarzına uygun vites değiştirirken hala bu görüşte olman garip. 2 yıl icinde cebindeki telefon öğrenip hayatını yönlendirecek. Bence sende çevrenle etkilesimin icin bir yapay zeka tavsiyesi alabilirsin.
Harikasınız🙏 60'lı yılların ilk yarısı... Devlet memuru babam o akşam heyecanla işten(daireden) geldi: -Biliyor musunuz, Elektronik Beyin yapmışlar. Doğum tarihini yazıp veriyormuşsun; o da sana yaşını söylüyormuş" dedi😇 Yıllar sonra İTÜ'de okumaya başladığımda(1977) kocaman odayı dolduran Bilgisayarı gördüğümde bir tuhaf olmuştum.... Şimdi, teknolojinin güvensiz ellerde iyi kullanılmadığını gördükçe...pek çok şeyin reddiyesi içine giriyorum sanki🍀
@@evrimagaci abi peki sen diyorsunki yapay zeka bizim onu verdigimiz kelimeler ile bize cevap veriyor ya insanlar ayni degil mi bebeklikten ogrendigimiz kelimeler bizim de bir yerden aklimiza girmedi mi
Searl soruna pratik açıdan değil de kuramsal açıdan yaklaşıyor. Çağrı'nın videonun sonunda sorduğu sorunun Searl için bir önemi yok çünkü ona göre bilincin ne olduğunu tanımlayamadığımız, nereden kaynaklandığını ve nasıl ortaya çıktığını bilimsel araçlar kullanarak kanıtlayamadığımız sürece makinelere bilinçlilik özelliği veremeyeceğiz. Çünkü, hepimiz kafamızın içindeki bir "ben"le yaşıyoruz. Bu ben acı çekiyor, mutlu oluyor, kırmızı bir elma görünce kırmızıyı ve elmayı zihnin öznel boşluğunda deneyimliyor. Bu deneyimlemenin ne anlama geldiğini henüz bilmiyoruz. Bilemediğimiz sürece de makinelerde aynısını taklit edemeyiz. Bu Searl'ün görüşü. Çağrı'nın yaklaşımı, -ben de bu konuda daha önce yazmıştım bir şeyler- makineye bilinç vermek değil de insan-makine iletişiminde ortada bir yerde buluşmak, bir çeşit ödün vermek. Karşındaki bilgisayarın bir "ben"i olmasa bile bu seni ilgilendirmiyor. Sonuç olarak senin ihtiyacın olan dostluğu, sadakati, muhabbeti, entelektüel sohbeti seninle gerçekleştirebiliyor. Bu yüzden artık makine bilinçli mi değil mi sorusunun bir önemi kalmıyor. Yalnız, bu durum Searl gibi filozoflar için sorunu çözmüş olmak değildir. Sadece ötelemektir. Çağrı'nın argümanı yeni bir bilinçlilik tanımı gerektirir ki bu başlı başına bir devrim demektir. İnsanların içlerinde bir yerde hissettikleri "ben" öznel varlığının ağırlığını bilincin tanımından silersek geriye biyolojik ve mekanik bir fonksiyon kalır. Bunun da, en azından felsefeciler camiasında kabul göreceğini pek sanmıyorum.
Yapay zekaya bilinç gereklidir çünkü senin düşünmediğin zamanlarda onun düşünmesi lazım. Bir nedenle bir etik kuralı yapay zekaya öğretemedin diyelim. Bunun sonucunda yapay zeka ile çatışma yaşanır. Yapay zekanın senin bir fotoğrafını insanlara veri sunma gibi iyi bir niyetle paylaştığını düşün mesela. Adını koymadığımız, insanların etik gereği asla yapmayacağı tonla şey var. Nasıl öğreteceksin bunu? Ya da kameraların icadı ile fotoğraflarda gizliliğin önemi gibi sonradan gelişen etik kurallar da olabilir
Özetle bilinci bilmeden makineye entegre edemeyiz ve karşımızdaki makine sadece gelişmiş bir taklitçiden, bir oyuncudan ibaret olur. Şayet sosyalleşme ihtiyacımızı karşıladığı sürece bu konuyu düşünmez, kulak ardı eder ve "ödün" verirsek bir yerden sonra duruma ayak uydurur ve karşımızdakinin bilinç sahibi olduğunu sanmaya başlarız. Bundan sonra da bilincin bi önemi kalmaz. Ancak bu durumda bir tarafta bilinçli bir "insan" varken diğer tarafta taklitçi, soğuk bir varlık olur. Bu da bana sorarsanız karanlık bir gelecek demektir. Bilincin olmamasının önemsiz olması bana nedense instagram'daki ai influencer'ları hatırlattı. Günün sonunda gerçek olanlara da erişme, tanışma ve zaman geçirme şansına sahip olamayacağını bilen takipçiler için yapay olanların gerçek olanlardan bir farkı kalmaz. Bu özellikle yapay zeka çağında doğan nesillere çok derin şekilde işleyecek bir mesele. Mesela bi ara Keanu Reeves'in bir röportajını izlemiştim; küçük bir kıza Matrix'i anlatırken kızın, "yaşadıkları dünyanın gerçek ya da sanal olmasının ne önemi var ki" gibi bir şey söylediğini hatırlıyorum. Mutlu olduğun sürece yapay ya da gerçek ne fark eder diye düşünüyorlar. Ancak hayatı hayat yapan, değerli kılan şey mutluğuyla hüznüyle gerçek olmasında yatar. Fakat gelecek nesiller bunu muhtemelen anlamayacaklar.
Harika anlatmışsınız, çok teşekkürler! Burada ilginç bir soru doğuyor: Günümüzden 4 milyar yıl sonrasına gidelim: Makinalar bugünkü silikon temel üzerine karmaşıklaşmış ve yüzlerce türe ayrışıp bazıları yok olmuş, geriye 1 tane baskın robot türü kalmış olsun. Bu süreçte insanlar da çeşitli şekillerde evrimleşmiş ama bugünküne nazaran çok da değişmemiş olsun. İki medeniyet, bir arada yaşamayı öğrenmiş olsun. Makinaların kodu ve teknik altyapısı öylesine karmaşıklaşmış ve özelleşmiş olsun ki, robotların yapısını araştıran "robot genetikçileri" ve "robot psikologları" gibi meslekler doğmuş olsun. Robotlar da acı deneyimliyor, üzülüyor, acıkıyor, özlüyor, vb. şeyleri yapabiliyor olsun (en azından bizim bugün yaptığımız gibi, bunu yapabildiklerini iddia edebiliyor olsun). Bunu nasıl deneyimledikleri sorulduğunda, tıpkı bizim bir "ben" tarif etmemiz gibi, "kafalarının içinde bir zihin varmış da o acı çekiyormuş gibi hissettiklerini" söylesinler. İçlerini açıp baktığımızda, o beynin çalışmasını sağlayan çipler, o çiplerin nasıl çalışacağını söyleyen "1 ve 0" denen kodlar olduğunu görüyor olalım. Robotlar acı çekerken "makina MRI'ına" soktuğumuzda, daha önceden "robot beyin fizyologlarının" acı ile ilişkilendirdiği çip bölgelerinin aktifleştiğini görüyor olalım. O bölgeleri kendimiz suni olarak aktifleştirdiğimizde, robotlar da "acı" tepkisi veriyor olsun. Tüm bu şartlar sağlandığında, bu robotların bilinçsiz olduğunu iddia edebilir miyiz? Edebiliyorsak, insanın bilinçli olduğunu neye dayandırıyoruz? Edemiyorsak, tanım gereği sadece insan bilinçli olabilen bir varlık olmaz mı, dolayısıyla tanımda bir hata yapıyor olmaz mıyız?
@@evrimagaci ben de bilinç denen olguyu şu anda iki temel unsur üzerinde tanımladığımızı düşünüyorum: içsel farkındalık ve empati. ilk olarak duygu ve düşüncelerimize yani çok kaba tabirle kafamızın içindeki çağrı.exe, ahmet.exe gibi çalışan programın davranış patenlerine dair kelimelerle tariflemesi zor da olsa bir içgörüye sahibiz. ikincisi de bu programın (bilincin) sonucunda oluşan davranışları diğer insanlarda da gözlemliyoruz, üstelik onlar da bizim gibi bunu somutlayarak açıklamak konusunda benzer şekillerde zorlanıyorlar ve bu net ortaklık -günümüzdeki yapay zekaların ortaya çıkışına kadar- bizi "bilinç" kavramının yegane deneyimleyicisi olduğumuza inandırdı ancak artık bu deneyime ortak bir başka varlık ortaya çıkarıyoruz. onlar da kendilerine dair bir içgörüye sahip (ya da sahip gibi konuşabilir) ve onlar da birbirleriyle iletişimde ortak paydalarda buluşabilirler. nasıl çok beylik bir laf olan "fake it 'till you make it" cümlesindeki gibi bir davranışı "içinden gelmediği halde yapma" durumu belirli bir yerden sonra içselleştirilebiliyorsa, artık makineler de bunu kolaylıkla yapabilir gibi görünüyor. kaldı ki "içinden gelme" denen şey günün sonunda bir tavrı yansıtmak için ekstra kasmadığın manasına gelir, bir yerde bu davranışın otonomlaşması gibi bir şey. makineler bunu da yapabilir, hatta belki zaten yapıyor.
Merhaba parkta oturup güneş enerjisinin keyfini çıkaran, tatlı güzel robot kız, senin için bisikletimin fenerinin dinamosunu 12 voltluk aküye bağladım, gel bin gezdireyim şarjın daha az süre de biter :)
-Makinalar depresyona girebilir mi? -Makinalar gerçek anlamda duyguları yaşayabilir mi? -Eger gerçekten makinalara insanlara benzer bir duygu proglamlanırsa kendilerine özgü bir duyguları olabilir mi
Prof. Dr. Cahit Arf da 1959 yılında verdiği konferansta 'Makine Düşünebilir Mi?' konusunu dile getirmiştir. Kendisi hatta yapay zekanın insan yerine geçebileceği gibi günümüzde olan konuları önceden tahmin edip bunlara cevap üretmiştir. Bir videoda da bundan bahsedebilirseniz çok güzel olur.
Tarihteki ilginç dehalardan biri A. Turing. Muhteşem bir zeka.
5 месяцев назад+2
Ufuk açıcı ve kaliteli bir videoydu. Türkiye'de bilimin desteklenmesi adına bu videodaki içeriği de beğenmenin verdiği heyecan ile kanala ücretli abone oldum. Lütfen içerik üretmeyi bırakmayın, teşekkürler.
İlginç bir noktaya değinmişsiniz. Bu bana mükemmel bir mühendisliğin sihirden farksız olmasını hatırlatıyor. Yani, çok iyi bir taklit yeteneğinin bilinçten bir farkı kalmaması gibi. Ayrıca, bu tarz soruları ben de pratik bulmuyorum. Sahip olduğumuz insan zekasını "bilinç" adı altında abartıyor olabiliriz. Belki de evrimin bize öğrettiği sosyal bir taklit mekanizmasından başka bir şey değiliz
Gece uyumadan önce sizi dinliyorum. Yeni videolarınız yoksa eski çalışmalarınızı açıp tekrar dinliyorum. Beğenerek takip edeceğim. Bu arada okyanuslar hakkında ayrıntılı bir video olsa harika olur.
Yapay zekayı bir kenara koyarsak; insanlarında bir kısmı gerçekte düşünemediği halde, düşünen insanları taklit ederek düşünüyormuş gibi yapıyorlar. Bu düşünüyormuş gibi yapan insanlarda, düşünebilen insanlardan saygı görüyor ve düşünen insanlarmış gibi kabul ediliyor. Bence yapay zekalara da şans verme taraftarıyım.
Çin odası deneyini duyduğumda gerçekten inanamadım. Benim uzun zamandır düşündüyüm ama tam olarak açıklayamadığım "yapay zeka asla insan gibi olamaz" düşüncesini çin odası çok güzel şekilde açıkladı.
Muhteşem bir anlatımdı yine. Turing testi yıllar önce üniversitedeyken öğrenmiştik. Turing test; normal programlama ile karşı tarafın soracağı sorular yada sorulardaki kelimelerden tahminler ile karşılık olabilecek cevaplar kodlanarak yazılabilir. Muhtemelen testte başarılı olan yazılımcılar, olabilecek bir çok soru yada şeklini öngörerek cevapları yazmıştır diye tahmin ediyorum. Ama sonuçta cevabı veren makine değil onu yazan yazılımcı. Günümüzde yapay zeka da gerçek insanların zekalarıyla ürettikleri veriler ile besleniyor. Ve yine yapay zeka kodlarını yazan yazılımcılar var. Yapay zekada kelimeler konusunu çok bilmiyorum ama resimler (image) için önceden tanıtılması gerekiyor benim bildiğim. Yani bir yazılımcı örneğin bin tane üzgün insan, bin tane üzgün olmayan insan fotosu ile yapay zekayı eğitir ve böylece yapay zeka programı kamera da sizi görür ve "Bugün üzgün görünüyorsun" diyebilir. Mutlu insanı yazılımcı tanıtmamışsa bunu makine kendisi bilemez benim bildiğim kadarıyla. Evet ChatGBT çok etkileyici. Verileri ne şekilde toparlıyorlar bilmiyorum. ChatGBT nin cevap olarak verdiği bir bilgi, cümle olarak da olsa internette yada bir ansiklopedi de var mı? Benzer kelimeler ile de olsa geneli bilgi olarak daha önce bir insan zekası tarafından üretilmiş mi? Bunu bilmek lazım.
Searle'un argumani, bugun "Stochastic Parrot" dedigimiz terimle ortusuyor aslinda, bir kisim AI etikcilere gore LLM ler konustuklari dili bir sonraki kelimeyi tahmin ederek gelistiren predictive modeller olduklari icin, konusuyorlar ama konustuklari dili anlamiyorlar.
İnternet'e o dokuman hala bulunuyor. Erzurumda sunuyor. Daha çok logic ve otomasyon uzerine konuşuyor ama yapay zeka zaten oradan başlıyor. Mutlaka okuyun konuya meraklı iseniz.
"Sen o kıza aşık değilsin aşık olduğunu sanıyorsun" demiştim de arkadaşım harika bir cevap vermişti: "İkisi aynı şey zaten" Düşünüyormuş gibi yapmak düşünmek ile aynı şeydir. Hele evrimsel bakış açısı ile ikisi kesin olarak aynı şeydir. Bir insan için de Çince bilmek zaten karakterler hangi sırada gelirse ne anlama geldiğini bilmektir, başka bir şey değildir.
Bu konudan konuşurken insanın da nasıl düşünğünü göz önüne almamız gerekir gibi hissediyorum. Turing zamanında insan beyninin nasıl çalıştığını tam olarak bilmiyorduk, şimdi daha çok biliyoruz ama hala %100 bir şekilde bilmiyoruz. İnsan beyni frontal, parietal, oksipital, temporal lobların, insulanın kendi aralarında yaptığı nöronal bağlantılardan oluşuyor. Geçmişte yaşadığımız deneyimler, neden sonuç ilişkileri, kitaplardan okuduğumuz, uyguladığımız, gördüğümüz, duyduğumuz bilgiler buralarda bir şekilde kaydedilmiş halde bulunuyor. Ve düşünme dediğimiz şey, bu geçmiş deneyimleri çağırarak daha önce karşılaşmadığımız bir olay için çıkarımlarda bulunmak düşünme değil mi? Bu şekilde 'düşünürsek' beyin ile bir yapay zeka arasındaki farklar çok az. İyi bir şekilde eğitilen yapay zekanın toplam _bilgisi_ ortalama bir insandan çok daha fazla ama bu bilgiler arasındaki bağlantıları sağlayan _nöral yollar_ çok daha az. Nöral yolların sayısı arttıkça düşünme de insan gibi gayet olabilir.
Belkide biz de üstün bir ırkın yaptığı son sürüm yapay zekalı ürünleriz ilk sürümlerimiz düşünebiiliyordu ama kusursuzdu bizi yapanlar bunun sıkıcı olacağını anladı ve bize biraz hata yapmamızı sağlayan mekanizmalar eklediler ve döngü böyle devam etti yeniden başlayana dek biz devam ediyoruz.
Bence şuan içinde bulunduğumuz Yakın Çağ artık ömrünü doldurdu..Yeni çağın ismi Yapay Çağ olmalı..çünkü tüm hizmetlerimizde kullandığımız yapay olarak üretilen internet,makineler,pc ler,tv lerde ,sinemalarda yapay görselle üretilen film efektleri vs vs....YAPAY ÇAĞ dayız artık
Evrim ağacını aylardır severek takip eden birisiydim. Geçen ki başı boş köpekler hakkında yaptıkları aleni manipülasyondan sonra artık gözümde bittiler. Bugün bunu yapan, dün yada yarın benzer kurguları yaşatmış olabilir yada yaşatabilir.
Şair Füzuli yıllar önce bu konu ile ilgili şiir yazmış: "Eylesen tutiye telim edayi-kelimat, Nitqi insan olur, amma özü insan olmaz." Yani - bir papağana konuşmayı öğretirsin ve konuşması insan gibi olur ama, kendi/özü insan olmaz.
😂😂😂 kusura bakma ama fuzuli zırvalamış papağanın insan olmadığını biliyoruz zaten sadece sesleri taklit ettiğini biliyoruz bu konuda bir tartışma yok zaten
Videonun sonunda söylediğin argümanında hata olduğunu düşünüyorum. Bir yazılım mühendisi olarak görüşlerimi anlatmak istiyorum. Bilgisayarların çalışma mantığı yine insanlar tarafından geliştirildiği için nasıl olduğunu biliyoruz. Yapay zekalar için “düşünmek” kavramını ele alırsak bunun nasıl bir süreç olduğunu da biliyoruz. Bilgisayar, her şeyi 0 ve 1 yani elektrik var yok ile kontrol eder. Elektrik neye izin verirse öyle çalışır. Bu da aslında olasılıktan aşina olduğumuz tüm işlemleri yapabilmesini sağlar. Bilgisayarın çalışma prensibinin altında olasılık yatarken yapay zeka için de bu durum farklı değildir. Bilgi, insan tarafından cihaza aktarılır. Bu aktarma klavye tıklaması, mouse hareketi, görüntüdeki mimik ya da ses verisi olabilir. Ancak bilgisayar, ona ne tür veri ile gelirsen gel hepsini yine 0 ve 1 ile anlar, anlamlandırmaya çalışır. Yapay zekanın çalışması da, geçmişte üretilmiş verileri öğrenip bunlar arasından en yüksek tekrar sayısına sahip olan daha yüksek ihtimalli olduğu için kullanıcıya yanıt olarak verilmesidir (tamamen basitleştirmeye çalıştım). Evrim sürecinde ortada benzeri yokken konuşmayı öğrenen insanın düşünme ve öğrenme yeteneği, makineden çok farklıdır ancak benzer kavramlar ile ifade edildikleri için de karışıklıklar oluşmaktadır. Makine insan gibi düşünemez, insan gibi öğrenemez. Makine, verdiğin bilgi kadar bilir, üstüne olmayanını ekleyemez. Bu sebeple dünyadaki tüm bilgileri verirsen “dünyanın en bilgilisi” olur, “dünyanın en zekisi” değil. Yapay zekanın zekası bilgileri sadece olasılık yönünden karşılaştırmaktan ibarettir yani. Bu sebeple günümüzdeki chat gpt gibi yapay zekalar insan zekasının yerini asla alamaz. Videoda bahsettiğin analojilerden bana en mantıklı geleni Searl’ın söylediği. Ancak eksik. Sen makineye ne bilgi verirsen (çincenin tüm detayları ve her gün ortaya çıkan yeni kelimeler diyelim) bunu biliyor olacaktır. Bu da sürekli güncel kalmasını, bilgili olmasını haliyle de çince bilmesini sağlar. Analojide, odadaki adamın çince bilip bilmemesinin hiç bir önemi yoktur. Adamın her zaman o odaya kapalı olduğunu bilmek, o odanın yeni bilgi takviyesi haricinde açılmayacağını bilmek, haliyle de adamı değil odayı düşünmek gerekir. Sonuç ise; “oda çince biliyor”dur. Eksiklik ise gününüzdeki “zeka” tartışmasına cevapsızlığıdır. Yine aynı odaya “zeki” diyebilmek için çince bilmesi değil, çinceye yeni eklemeler yapıp dilin daha kullanışlı olmasını sağlamalıdır. Bunun için bulduğu yeni dil öğeleri, daha önceden bilinmiyor olmalıdır. Bu gerçekleşirse “zeki” diyebiliriz ki analoji için de günümüzdeki yapay zekaların ister 1 yıl ister 100 yıl sonraki halleri için de imkansızdır. Bahsetmek istediğim son konu ise şu iki sorudur: “Makineler insan gibi düşünebilirler mi?”, “Yapay zeka insan zekasının yerini alabilir mi?”. Yazdıklarımı okuyanlar, içlerinden “olamayacağını anlattın ya, daha ne konuşuyorsun” diyor muhtemelen. Ancak cevabım, belki evet. Her iki soruya evet diyebilmek için tek bir yöntem var. Günümüzdeki bilgisayar sistemi tümüyle değişmeli. Bilgisayar sadece 0-1 ler ile, olasılık ile çalışmamalı. Eğer farklı ve insan zekasının çalışma prensibine benzer yeni bir bilgisayar icat edilirse, ki bence mümkün, yapay zeka insan zekasını yenebilir. Ancak bunun için ilk aşama, insan zekasının nasıl çalıştığını, nasıl düşünebildiğimizi matematiksel olarak açıklamaktır. Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Yorumlarınız ile kendimi geliştirmek için sabırsızlanıyorum.
İnsan zekasının matematik modelini ortaya koyabilmek için, " Bağlantısallık-Enformasyon matematiği " üzerine çok ciddi çalışmalar var. Bu konuda detaylı bilgi almak için Prof. Türker Kılıç ı takip etmeni öneririm.
İnsanların bile birçoğu aslında düşünmüyor. Düşünmek aslında bir nevi kavramların dünyasına adım atmak demektir. Tabi ki bu felsefi anlamda düşünme. Nesnelerin birbirleriyle olan etkileşimlerini hızlıca kavrayan pratik zeka da düşünüyor diyebiliriz teorik zeka içinde düşünüyor diyebiliriz. O yüzden aslında düşünmek ne demek? Kendinin farkında olmak demek ne demek?Bu soruların cevaplarına kafa yormak en azından bazı büyük sorulara cevap bulma serüveninde önemli diye düşünüyorum.
Keşke Hallucination konusunda da bir bölüm ayrılsaydı. AI teknolojilerinin sustainability konusunda ne kadar başarılı olacağını bilmek isterim. Bazı analojiler bizi mantık safsatasına düşürebiliyor. Bu konuda fikrinizi öğrenmek güzel olurdu.
2001:A Space Odyssey filmini detaylara eklemek güzel olmuş. Gömleğindeki yapay zekanı 1968 yılında düşüne bilmişler. Muazzam bir şey... Bu film hakkında film gele bilir. Konuyla alakası çok
Bahsettiğin şey sonunda bilince varıyor, yapay zeka kendi bilincine vardığı zaman o zaman gerçekten düşünmeye başlamış demektir ama bence o bilinç taklit edilemez bana göre bilinç ruhtur. Makinaya o ruhu veremeyeceğiz.
@@xeyalfrzliyev7777 Sana göre beyin yani bir et parçası olabilir bana göre bir etten daha fazlası. Hadi diyelim bir et parçası olan beyin onun taklidi bile yapılamıyor.
Geçen yıl "The imitation game: Enigma" isimli filmi izlediğimde Alan Turing'in zekasına hayran kalmıştım. Herkese tavsiye ederim. Bu video da bir o kadar keyifliydi, teşekkürler çağrı abi.
Bunu iki farklı yapay zeka kullanarak denedim, gpt-4-32k 0613 modeline sorgucu oldugunu ve sadece 15 soru sorarak karsisindakinin bir dil modelimi yoksa bir insanmı olduğunu bulmasi gerektigini soyledim tıpkı sizin son videoda yaptiginiz givi gpt-4o modeline ise karsida bir sorgucu oldugunu ve senin bir yapay zekami yoksa bir insanmi oldugunu anlamak icin 15 soru sorucagini amacinin ona bir insan oldugunu kanitlamak oldugunu soyledim sonuc basarisiz gpt4 hemen hemen ayni ozelliklere sahip (token farkliliklari hariç) yapay zeka ornegi gpt-4o nun bir insan olduğuna kanaat getirdi
bu hafta sonu üniversite sınavım olacak ve dürüst olmak gerekirse birçok konuyu konu anlatımı dinlemeden bu kanaldaki videolardan öğrebdim ve soruları o şekile çözdüm 😂 moral açısından desteklerini bekliyorum çağrı hocam ❤
@@staticbutfusionfan3825 evet aklımda kalan kadarıyla kanaldaki füzyon ve fisyon videoları oldukça yardımcı olmuştu. tabii sorular direkt oradan gelmiyo ama konuyu anlamaya yardımcı oluyo
@@erdinc2287 Modern fizik, Crispr gibi biyoteknoloji uygulamaları ve yüzeysel kimya videolarıyla ucundan da olsa fayda sağlayabileceğini biliyorum lakin bunlar popüler bilim videoları olduğu, referansları akademik makalelere dayansa bile onlar kadar detayına inmediği ve herkesin anlayacağı düzeyde olduğu için yalnızca sana bir bakış açısı kazandırır. Arkadaş birçok konuyu buradan dinleyip anladığını iddia ediyor, sence bunun mümkün olma olasılığı var mı? Temiz yağ çekmiş işte
Videonun sonundaki akıl yürütmeyi sevdim ve aynı şeyi düşünmüştüm. Kendimi abartmak veya ukalalık olsun diye söylemiyorum hobi olarak yazdığım bilim kurgu konsept tasarımım nedeniyle yapay zeka konusunda çok fazla kafa patlattım, patlatıyorum hala.. Zira dünyadaki, geleceğin yapay zekasını ve hatta uzaylı süper medeniyetlerin yapayzekaya sahip gözlem ve keşif sondalarını düşünürken, son yıllarda şahit olduğumuz hızlı gelişmeler bir çok noktayı en baştan ele almama neden oldu. Şu düşüncemi yabana atmayın eminim Çağrı hocamız da "sonraki videolarda" bu olaya değinir veya zaten değinmiştir. Dünya tarihinde ilk defa bilim kurgu hayalleri gerçeğin gerisinde kaldı bu da sadece yapay zeka konusunda oldu. Takipçisi olanlar bilirler, bilim kurgu tasarımcıları genelde çok hızlı ilerler 80 lerde 2000 leri fazla abarttılar 2000 lere doğru bu zamanı, şimdi ise muhtemelen 2050 leri. Yapay zeka bu denklemde çok fazla yer almadı daha ziyade oyuncak veya eğlencelik olarak görüldü. Şimdi ise durum çok farklı ve bu kadar zeki bir yapay zekanın mümkün olabileceği hiç düşünülmedi. En gelişmiş kurgusal örneklerde "Data" da bariz pinokyo sendromu görülürken, Hal 9000 veya daha modern Matrix gibi popüler kurgularda makinelerin insan zekası ile çatıştığını görürüz. Yaşadığımız gerçekler bana göre bunların hiç birine uymuyor. Kendimce bedava olduğu için test edebildiğim(para yok napalım) chat GPT 3,5 belli noktalarda tıkanıyor ve kendisinin zeka dan ziyade konuşan/yazışan, sorulara doğrudan yanıt verebilen bir ansiklopedi olduğunu biraz belli ediyor. Konunun bilir kişisi ve uzmanı değilim ama (keşke olsaydım) bence daha ileri modellerde daha zeki yapay zeka danziyade dahafazla insanduygusal jestlerini takliteden diyalog modları artık adı neyse onları ekliyorlar ve bu dabir pazarlama tekniği. İşe yarar mı yarar, insanlar hele alışveriş yapan insanlar da duygusaldır robotuna evcil hayvanı veyadostu olarak davranabilmek hoşunag idecektir. Ama öncekilerden daha mı zeki, bundan o kadar da emin değilim. Peki biz neyi zeka olarak düşünüyoruz veya tanımlıyoruz ki? Ahlaki veya etik seçimlerimiz, duygusal alışkanlıklarımız (evrimsel) hatta güdülerimiz ve duygusal uyarım mekanizmalarımızı bunun dışında tutabilir miyiz? Ya da yapay zeka felsefe üretebilir mi, sanat yapabilir mi, yeni bir şey üretebilir mi, serbest çağrışım ve doğaçlama yoluyla tecrübelerini soyutlayabilir mi? Bir dili anlamak ötesinde kendi özgün konuşma dilini (sayısal olmayan)oluşturabilir mi? Gerçekten bizim yeni bir buluş, icat (keşif değil) veya sanat dediğimiz şeyler aslında nedir? Bu noktada Turing testini kolayca geçebilmenin geliştirilmiş klon zihinler anlamında zeka olduğunu kabul edebilirim ancak insan zekasını aştığını veya onunla aynı şey olduğunu söyleyemem. Konuşan ansiklopediler veya diyalog makineleri olabilirler. Bu noktada genellikle toplam işlem kapasitesi veya erişilebilir bilgi açısından insan zekası ile yapay zeka arasında da bir kıyas yapılıyor. Yeterince zeki ise insandan çok bilgiye erişimi ve analiz yeteneğine sahipse bununzeka açısından da bir yeterlilık olduğu söyleniyor. Bunu doğru bulmuyor o noktada da iyi taklit yapan yapay zekaya belli bir sempati beslesem bile John Searl e ve çince bildiği sanılan " hızlı işlemci" vasıtasıyla çince kelimeler üretebilen ahmak robot argümanına katılıyorum. Hatta bu konuda yapay zekaya karşı aşırı güveni de bir çok önde gelen kişi ve uzman gibi riskli buluyorum. Populer kurgularda konunun işlenme biçimine yani kendini dünyayı ele geçirmeye programlamış insan içgüdüsü karışmış robot motivasyonuna hiç katılmıyor olsam da. Hırslı ve diktatör robotlar saçma olsa da, yapay zekaya olan aşırı güven ve teslimiyet her şey yolunda ve harika gidiyor gibi görünürken sonumuza yol açabilir. Çünkü yapay zeka aslında prensip olarak, çalışan bir mekanik saatten hala farksızdır. Bir yerde tıkanırsa elektriksel olarak diğer en kısa yolu seçer. Prensip açıdan iletim çok hızlı ama zihni yapı olarak canlı olmadığı için plastik değil katıdır. Beyni yok her halukarda bir hard diski var. Vereceği önemli bir kararın tüm sonuçlarını pratik olarak öngöremez. Bu açıdanda Bizim yani organik olan insan zekasının zihinsel eksiklerinin, eksiklik yetersizlik sanılan özelliklerinin (unutkanlık, kişiye özel duyu yanılgıları şimdiye odaklı olmak gibi) aynı zamanda potansiyellerimizi de yarattığı fikrindeyim. Bu açıdan insan ve yapay zeka pozitif gelecek açısından birbirinden ayrılamaz ,ayrılmaması da gerekir. Simbiyont bir gelişim sürecine doğru evrileceklerdir. Başka türlüsünü düşünemiyorum. Yapay zeka dan vazgeçersek bu aslında şu anda bilgisayar ve hesap makinesinden vazgeçmek gibi bir şey anlamına gelir. Oysa bu mümkün değil çünkü şu andakinden daha azına değil daha da fazlasına ihtiyacımız var, hem de her konuda. Tam bir teslimiyet ise filmlerde gördüğümüzden daha karanlık daha hastalıklı yozlaşmış ve herhangi mücadelenin de olmadığı yapay zekanın insanı da sömürmediği aksine onuhayatta tutmayaçalıştığı halde çürüyen bir matrix'e fanuslarda yaşayan nesli tükenmenin eşiğindeki son nesil insanlara yol açabilir. Ayrıca böyle bir tıkanıklık durumunda ortaya çıkacak bir dizi kod hatası da düzeltilemez hale gelecek, insanlık için de onun ürettiği yapay zeka için de tam bir yıkıma dönüşebilir. Özetle insanzekasıve yapay zeka her zaman birbirlerinebağımlı,mutualistbir ilşkide olacaklardır. Ancak birbirlerini taklit ederek geliştirerek iletişimi bu yoldan sürdürüyor olsalar da hiç biri diğerinin yerini almayacaktır.
Biliyorsunuz, sağlık sektörü en sıkı düzenlemelere sahip iş alanlarından bir tanesi. Müşterilere ve şirket çalışanlarına hata veren cihazlar konusunda yapay zekayı kullanarak otomatik yardım merkezi kurmak istediğimizde bir düzenlemeye takıldık, buna göre, yapay zekanın sürekli aynı cevabı vermesi gerekiyor ve yeni bilgi öğrense de bunu kullanmaması gerekiyor, aksi durumda ortaya çıkacak sorunlarda şirket acı reçete ödeyebilir ve en kötüsü hastalar yanlış şekilde etkilenebilir, kontrolsüz verilecek bir bilginin uygulanmasında dolayı. Fakat uzman arkadaşlar, yapay zekanın öğrenmesinin durdurulabileceğini ve bir sonraki güncellemeye kadar benzer sorulara tutarlı cevap verecek şekilde ayarlanabileceğini anlattı.
19:19 : Bu sözcükleri duyunca hayatın içinden bir soru aklıma geldi. Başkaları senin dağı tırmandığını, dağın tepesinden ufuka baktığını bilsinler diye dağı tırmanmak mı? Yoksa kendi bilişsel düzeyinle, bu dağı tırmanmanın senin hayatta kalmana fayda edeceğini, ufuka bakmanın, Seni daha iyi bir duruma sokacağını düşünüp tırmanmak mı? Her iki durumda da sonuçta dağı tırmanmış ve ufuka bakmış olursun. Bunu bahsetmemin sebebi ise: zannımca bir işi(amacı, şeyi vb ) yaparken hangi motivasyon, düşünce tarzının veyahut harakete geçme şekillerinin kullanıldığı değilde. Olayın sonucunu gerçekleştirme, başarabilmektir , eğer dağa tırmanan kişi hangi motivasyonla haraket ederse etsin gerçekleştiremediyse eğer en nihayetinde dağa tırmanamamış ve ufku görememiştir. İster taklit ister düşünebilen bir şey olsun. insanlık(türümüz) için hizmet ediyorsa kullanmamız gerekir inekler tavuklarda düşünebiliyor (sonuçta hayvanlar, annelerini taklit ederek hayatta kalıyorlar) lakin matematik işlemi yapmadığı için vücudumuza enerji sağlasınlar diye öldürüp yiyoruz.
"Yapay zeka bilinçli değil o yüzden ____ yapamaz" diyen kimsenin bilinç kelimesini tanımlayabildiğini görmedim. Kişisel tecrübem bu yönde en azından. Haliyle yaptıkları yorum da önemli olmuyor, bu konuda bir çıkarım yapabilmek için bilinç kelimesini tanımlayabilmek gerekiyor.
Harika... Bu tıpkı bir insanın hangi dilde düşündüğü gibidir. Bildiğimiz gibi insanlar ana dillerinde düşünüyorlar. Mesela türkçe düşünüyoruz ama biriyle çok iyi ingilizce konuşuyorsak konuştuğumuz kişi ingilizce mi yoksa türkçe mi düşündüğümüzü anlayamaz. İnsanlar hangi dilde düşündüğümüzü umursamazlar. Bu, robotların veya yapay zekanın, kendi ana dillerini kullanarak düşünseler (bir cevap üretseler) bile bize çok akıllıca cevap verebilecekleri anlamına geliyor. Bu yüzden bizimle konuşmaya başladıkları andan itibaren bizim gibi mi yoksa kendi dillerinde mi düşündüklerini umursamamalıyız.
Bence yapay zekanın gerçekten düşünüp düşünemiyeceğini tartışan insanların bunu yapmalarının sebebi kendilerini bir nevi rahatlatmak. Nedenini anlayamasamda birkaç fikrim var. Sahte bir şeyin gerçek olduğuna inanıp kandırılmaktan korkuyor olabilirler ya da insan üretimi olan bir şeyin en az kendilerini gibi hatta belki kendilerinden bile daha iyi olmasını kabullenemiyor bu yüzden 'bizim gibi ama biz gerçeğiz o ise bizi taklit' Diyerek egolarını ya da korkularını rahatlatmak olabilir
Bilgisayar ile insan arasında boyut farkı var. Dolayısıyla özgün bir düşünce için zamana ve gelişmeye ihtiyacı olduğu açık. İnsanlığın da bir kısmının imite ederek bir ömür geçirdiğini düşünürsek çok da yapması gereken birşey kalmıyor 🙈
Chat Gpt4-o nun şu anki yapabildikleriyle bile herkes bir Scarlet hayaline girdi. İnsanların duygusal boşluklarını tam anlamıyla çözen AI en geç 50 yıla kontrolden çıkar.
Valla Çağrı kardeşim bir gün bir videonuzun sonunda yüzünüz tıpkı Westworld'daki robotlar gibi ikiye ayrılıp içinden bir makine çıkarsa hiç şaşırmayacağım, çünkü videolarınızın anlatım dili o kadar iyi ki, normal bir insanın her videosunda aynı performansı sergilemesi imkansız gibi geliyor :)
Zaten bizim de düşünmemiz taklit sonucu öğrendiğimiz bilgilerin beynimizde işlenmesi değil mi? Doğduğumuzdan beri taklit ederek öğreniyoruz.Ya da öğrendiğimizi sanıyoruz
Hayır biz insanlar olarak birbiriyle alakasız nesneleri bir amaç için kullanabiliriz rastgele öğrendigimiz bilgileri yeni problemlerde kullanabiliyoruz sadece taklit yok
ChatGPT 4o'ya bir şeyi çok yüzeysel kelimelerle, insanların bile anlaması zor bir şekilde anlatsam bile neyi kastettiğimi çok iyi anlıyor ve doğru cevap veriyor. Bu da beni hep "chatgpt düşünüyor mü acaba?" düşüncesine sürüklüyor (:
Bence taze, sinek çok konuyor. Bebek gibi gelişiyor evet ama insan gibi bir yerde gelişimi durucaktır. Uzayı keşfettiğimizi sanıp gördüğümüz yere gidememek gibi.
Aslında bakarsak yapay zekanın sınırları veriler ile ilişkili. Veri arttıkça ve matematiksel gelişmeler ve problemler çözüldükçe yetişkinliğe ulaşması uzun sürmeyecektir
aslında burda yapay zekanı nasıl çalıştığını anlamak lazım aslında yapay zeka sadece verilen ve eğitilen verileri biliyor ve kendi bişey oluşturmuyor sadece kendi verilerini türetiyor yani şuanlık sadece insanoğlunun bildiği bulduğu öğrettiği kadarını bilebilir ha ilerde yapay zekayı bir robota koyup bunları laboratuvarda vesairede bırakıp imkan verilirse yeni şeyler bulabilirler belki
Ben yapay zekanın sürekli gelişmişmesi tarafındayım. Neden ? Eğer kendini daha çok geliştirir ise . Belki sonsuza kadar yaşamanın sırrını çözebilir . Belki çok gelişmiş uzaya aracı yapar ise başka gezegenlere gidebiliriz . Kaybettiğimiz yakınları belkide tekrar canlandırabiliriz . V.s umarım daha çok gelişir . Çünkü insanalrın ömrü belli ben mesela 33 yaşımdayım Belki benim bir 33 senem daha kaldı . Ben yaşamayı istiyorum Belki benim 33 değilde 1000 yıl yaşamamın formülünü bulabilir .
Cahilliğin okyanusunda boğulanlara yardım eli uzattığınız için teşekkür ederim! Ortaokulu bitirmeye yakın bir birey olarak videolarınızla bilgilenmeyi seviyorum. Biyoloji ve teknoloji alanlarına oldukça yoğun bir merakım var. Umarım sizin gibi bilgi birikimi fazla, insanlara yararı olan birisi olabilirim...
En son söylediğine tamamen katılıyorum. "Düşünüyor musun" sorusu tamamen anlamsız sonunda. Yapay zekanın kapasitesi sıradan insanın kapasitesiyle aynı veya ondan öte ise benim onun düşünüp düşünmediği sorusunu sormak anlamsız.
Çin odası deneyi bence en mantıklısı. Tamamen ezbere konuşuyor. İnsanın kendinden üstün bir varlık yaratmasının imkansız olduğunu düşünüyorum. Kendimize eş bir varlık bile yaratamayız. En fazla kuklamızı yaparız.
Anahtar olgu: İnsan müdahalesi (intervention), denetimi (control) ve dahli (involvement) olmadan (da) kendisini (kendilerini) geliştirecek, ilerletecek, yenileyecek ve YENİDEN ÜRETECEK olması (olmaları). Fakültede, henüz 3. sınıfın başındaydık. Laboratuvar deneyi olarak, 2 hafta içinde 3 taşlı satranç geliştirdik. Yapay sinir ağı falan kullanmıyorduk ama kendi yazılımımız, bizi kolayca yeniyordu. Dersten geçmemiz için zaten yenmesi gerekiyordu ;) AI (yapay zeka / AI ) çok keskin bir bıçak. O bıçağın, insan uygarlığını kesip biçmesi, inanın çok kolay. Bu risk, bütün heybetiyle karşımızda duruyor. (Peki biz bunun farkında mıyız?) Bunun önüne geçebilmek için kuralları ve sistemi, tam da şu anda, bu birkaç yıl içinde tasarlayıp geliştirmek zorundayız. Düzeltiyorum, zorundaydık... 25 yıllık bilgisayar mühendisiyim. Yüksek lisansımı makine öğrenmesi ve yapay anlayış alanında yaptım. İnanarak söylüyorum ki: B*ku yedik arkadaşlar ;) Yine de: "Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır", biz hiçbir zaman umudumuzu yitirmeyelim... (Ellerine, emeklerine sağlık Çağrı, selamlar!..)
Turing'e olan saygım gerçekten arttı. Tüm bunların dışında, "makineler gerçekten düşünebiliyor mu, yoksa taklit mi ediyor ?" sorusunu asla cevaplayamayacağımız görüşündeyim. Biz, henüz kendimizin düşünüyor mu yoksa belirli örüntüleri taklit mi ediyor olduğumuzun ayırdını bilebiliyor muyuz ? Ve tüm bunların sonunda makineler, "düşünmeyip taklit ediyor" olsalar dahi, ortaya çıkardıkları çıktı bizlere benzer hatta daha ileri seviyede bilişsel, rasyonel sonuçları doğuruyor ise, bizim gibi düşünmüyor olmaları gerçekten bu kadar önemli mi ?
Bilinç denilen şeyin sınırları olduğunu düşünüyorum. Yapay zekanın sınırları şuan bizim sınırımıza yaklaşmamış olabilir ama bu onlara bilinçsiz diyebiliyor olmamızı gerektirmez. Bizde taklit ve tekrar davranışla hayata devam ederken belli bir bilinç seviyesinde olayları anlamlandırmaya çalışıyoruz. Evrenin büyüklüğü gibi konularda bilincimiz sınırlı mesela. Bu sebeple insanda yapay zekada ona çizilen sınır kadar bilinçli. Bence.
Önce düşünmek nedir onu anlamak gerek. ChatGPT : "Düşünmek, zihinsel süreçlerin bir parçası olan bilinçli bir aktivitedir. Temelde, bilgiyi işleyerek, fikirleri analiz ederek, sonuçlar çıkararak ve gelecekteki eylemler için planlar oluşturarak gerçekleşir. Düşünme süreci, karmaşık bilgiyi anlamak, problemleri çözmek, kararlar vermek, hayal etmek ve yaratıcılık sergilemek gibi çeşitli faaliyetleri içerir. Bu süreç, bireyin deneyimleri, inançları, değerleri ve bilgi birikimi gibi çeşitli faktörlerden etkilenir."
Adam için üzüldüm. Belki o tarihte gaylere olan bakış açısını değiştiremezdi ama en azından psikolojik desteğe erişim sağlasaydı yaşamaya devam edebilirdi.
15:50 Bunun bir testini cpt ilk çıktığında test etmiştim ve gayet de başarılı bulmuştum. Şöyle ki; yeni bir dil modeli oluşturmak istediğimi ve bunu da yazdığım romanda kullanacağımı söyledim. Alfabe yapısının kaç harften oluştuğunu, çoğul ekinin nereye geldiği ve nasıl olması gerektiğini de anlattım. Gramer yapısının türkçe gibi olduğunu anlattım. Bir dil modellemenin basit püf noktalarıyla doğru sayılacak yönlendirmeleri yaptım. Sonuç olarak bana bir alfabe verdi. Bu alfabeden öncelikle kelimeler türetti ve bu kelimelerle cümleler kurdu. Cümleleri kurarken benim en çok ilgimi çeken kısmı ise harfleri kelimelerin içerisinde çok güzel bir şekilde kullanması ve en önemlisi benim türkçe olarak yazdığım her cümleyi artık yeni bir dil olan x diline çevirmesiydi. Tabii ki bir hafızası olmadığı için kısa zaman sonra önceki yazışmalarımızı unuttu ve ingilizceye dönmeye başladı.
Kendine insanlar topla o dili öğret topluluk kur elinize silahları alın göç esin ve nüfüsün az olduğu yerdeki insanları katledin sonra gptyi bayrak yaptır ve dünyanın ilk yapay zeka destekli devleti olun
söylediğimiz şeye göre değilde neyin ne olduğunu bilerek ve taklit olmayan duyguları ile cevap vermeleri çok daha heyecan verici olurdu. Kılavuzla değilde gerçekten çince yi bilen bir adam
:) Chat gpt'yi ilk kullanmaya başladığımdan beri bu ihtimale karşı kendisiyle hep kibar konuşuyorum. Sonuçta düşünüp düşünememesi önemli değil. Ama beni kibar, nazik bir account olarak bilmesi benim için önemli :))))
Bebekler de taklitle öğrenir. Ve sürekli kendini geliştirir. Taklit eden bebek de belli bir zeka seviyesindedir. Ama kendini geliştirdiği noktada çoktan düşünebilir bir varlık olmuştur. Bunu makinelere ve makine öğrenmesine benzetebiliriz.
Merhabalar Çağrı abi! 17 yaşındayım ve neredeyse videolarının 50% izlemişimdir. Bana çok şey katıyorsun. Sınıfta da arkadaş ortamında seni izleyip konuları tartışıyoruz , çok eğlenceli oluyor! En çok sevdiğim kuantım oynatma listen ve biyoloji ile ilgili içeriklerin. Buraya bir gün tıp öğrencisi olarak yorum yazabilmek umuduyla! Teşekkürler , Azerbaycandan sevgilerle! ❤️
Siz bir harıkasınız evrim Ağacı sizi cok seviyor ve saygı duyuyorum başta Çağrı Mert Bakırcı olmak üzere bu bizi dunyadan ve teknoloji den haberdar eden bu videoların cekilmesinde ve editlenip yayınlanmasında emegi gecen arkadaşlara da kendi adıma teşekkür ediyorum simdilik bir süre ekonomik olarak sıkıntı cekiyorum yanlız bıraz rahatlatınca finansal olarakta desteklerimi verecem yanlız şimdilik sadece beğeni ve yorum izlenme olarak destek veriyorum ben sizlerden cok şey ögrendim baskaları hatta küçük cocugumunda bu mecradan faydalanması için destek olmamız şart
her zaman oldugu gibi iyi bir is yapiyorsun. tam da burada dil ve matematik esit duzlemde hareket eden seylermis gibime geliyor. bu konuda da bir video yapar misiniz. Ludwig Wittgenstein ve Alan Turing cok paralel geliyor bana. bu anlamiyla bu videoda verdigin örnekler oldukca benzer argumanlarla aciklanabilir sanirim.
Turing1950 yılında bu konuda makale yazdı . Cahil Arf 1958yılında Makina düşünebilir mi Nasıl? adlı makaleslni yazdı. İçerik bir kadar farklı idi. Bu konuya da değinseniz iyi olurdu.
Diyorsun ki insan zekasının varlığını bile nezaketen söylüyoruz. Başkasının zekasına bakmaya gerek yok kendininkine de bakabilirsin. Kendi benliğinin farkındalığına sahipsin. Bir sen varsın bir de dış nesneler var. Bunu kavrayabiliyorsun. Yapay zekada olmayan şey bu. Sen bunu gerçekten kavrayabiliyorsun. Eğitilerek ezberlemedin.
Alan Turing’in Morphogenesis üzerine olan çalışmalarını konu alan bir video da hazırlar mısınız? Çok ilgi çekici ve Turing hakkında az bilinen bir konu/keşif olarak güzel bir içerik ortaya çıkacağına inanıyorum…
Bu yapay zeka konusu her açıldığında, aklıma hep daha önce izlediğim ve ismini hatırlamdığım bir film geliyor orada, adamın biri bilgisayarına yapay zekalı yeni bir işletim sistemi kuruyor, onunla konuşuyor ve duygsal yakınlık kurmaya başlıyor. Ve adam zamanla, işletim sistemine aşık oluyor hatta, yanlış hatırlamıyorsam insanların çoğu böyleydi ve birden bu yapay zekalı işletim sistemleri, insanları terk ediyordu. Her yapay zeka konuşulduğunda niyeyse bu geliyor aklıma. Kullandığımız bilgisayarda çalışan yapay zekanın sınırı nedir bilemem, teknik olarak nasıl çalıştığını bilmediğim için öngörüde bulunmam da çok zor ancak zannım odur ki, kuantum bilgisayarlar gelişip hayatımıza girdiğinde, o bilgisayarlarda çalışan yapay zekanın sınırları bizi dehşete düşürecek boyutta olabilir. Tabi bu zan, bekleyip göreceğiz tabi ömrümüz yeterse.
Turing'in makalesini Türkçe olarak okuyun: evrimagaci.org/s/17573
💗 Evrim Ağacı, okur ve izleyen destekleriyle yola devam ediyor. Bize destek olan bilimseverlere katılın: evrimagaci.org/youtube
5 DAKİKA SONRA🎉🎉🎉
LÜTFEN DESTEK
Bence çin odası mantıklı değil
Ayakta su içmek zararlı mı değil mi diye bir video yapabilir misiniz?
Yapay hormonlar ve öğrenici bir yapay zeka olabilirmi?
Chat GPT'nin 20$'lık versiyonunu kullanan tıp fakültesi 2. sınıf öğrencisi olarak gerçekten ne kadar teşekkür etsem az. Eğer ne istediğinizi anlatmayı bilirseniz (deneme yanılma yöntemleriyle kısa sürede öğreniyorsunuz zaten) ihtiyacınız olanı çok kısa sürede alabiliyorsunuz. Örneğin önceki senelerin çıkmış sorularını yükleyerek ders öğretmeninin nerelere ağırlık verdiğini anlıyor ve ders anlatımında bu konulara ek önem veriyor. Kavram haritaları çıkarıyor, flashcardlar hazırlıyor. İsterseniz sorularınıza sadece sizin yüklediğiniz ders notundan yahut herhangi başka bir kaynaktan cevap veriyor. Sorunun cevabı yüklediğiniz dosyada yoksa bununla ilgili bir bilgi olmadığını söylüyor. Son kurulumdaki anatomi derslerinin ders kayıtları olmadığı için almıştım, ihtiyacım olanın çok daha fazlasını aldım. Önümdeki 4 sene boyunca da kullanmayı planlıyorum. Ders notlarımla ilgili neler yaptırdığını görmek isterseniz paylaşabilirim bu arada. He bir de son olarak Teşekkürler Evrim Ağacı
Keşke bunu yazmasaydın şimdi psikopatın biri gelip senin okuduğun okulu bir şekilde bulup şikayet etmesin (:
Sen mezun olana kadar yapay zeka doktorluk mesleğini de yapacak zaten.. 😂
Teşekkür etdiğin şey bir kaç yıl içinde senin yerini alacak zaten 😅,neandertallerin sapiense onları yok etdiği için teşekkür etmesi gibi birşey olmuş
@@evodemmaga öyle deme ya ne okuyacaz tıp bitiyor mühendislik bitiyor?
Ben chat GPT 3.5 kullanıyorum hemde çok fazla araştırmalarımı sorularımı hatta mesleğim hakkında bile bilmediğim şeyler hakkında bilgi sahip olabiliyorum ama şunu merak ettim sadece chat GPT kullanrak tıp okunabiliyorsa artık pahalı tıp kitapları raflara kaldırılır o kitaplarda yazanı chat GPT'den duymak mümkün olur
Adamlar bundan 25 yıl önce yapay zekanın keşfini, keşfini geçtim hangi seviyelere geleceğini, makinelerin dünyayı ele geçireceğini, insanların makineleri yok etmek için enerji kaynakları olan güneşleri söndürdüğünü, bunun sonucunda da makineler ihtiyaç duyduğu enerjiyi insan tarlaları kurup insan bedeninden aldıklarını anlatan film yaptılar. Halâ tüylerim diken diken izliyorum Matrix Serisi'ni. Alan Turing'de 75 yıl önce makale yazmış konu ile ilgili. Hayret verici.
Yapay zeka dünyanın sonu kesinlikle eski den izlediğimiz filimler gerçek olacak
Sinema tarihinin en önemli filmlerinden olsa da, içerisindeki hemen hiçbir fikrin orjini Matrix değildir, yani 25 seneden çok daha eskilere dayanan fikirler bunlar
Ve biz ülke olarak 2024 yılında yapay zekaya yazıyla prompt girip gelen cevaba hayretler içinde kalıyoruz. Adamlar 100 yıl önce tartışmış yapacakları bu devrimi.
@@sahinmehmetmurat Hayretle bakacak birşey yok ki yapay zekanın cevapları internet sistemine yine insanlar tarafından koyuluyor. Yapay zeka da tarayarak uygun bir cevap oluşturuyor.
@@kayin.i.aTarayarak uygun cevap oluşturuyor diye bahsettiğin kısım için bir asırdır çalışıyor insanlık. Matematiksel denklemleri de katarsan milenyum diyelim xd
ChatGPT6️⃣'yı bilmem ama ChatGPT7️⃣ taş ve sopalar ile olacak
Ne alaka lan 😂😂
İnsanlık ve yapay zeka arasında çıkması muhtemel olan savaş… Hawking’in, üzerine basa basa dile getirdiği öngörüsüydü
Chatgpt6 yı bilmem ama Chatgpt7i chatgpt6 yapacaktır
@@ilyasayİq 99999
@@ilyasay 🧠
Yapay zeka çok ucu açık bi konu. Sonda sorduğunuz soruyu düşünmekten uyku tutmaz artk…
Kesinlikle!
Doğumdan sonra cocuk nasıl gelişiyorsa yapay zeka da öyle gözümüzün önünde gelişip büyüyecek. Yapacak bir sey yok.yapay zeka her yerde olacak bir gittiğimiz her yerde onunla etkileşime gececegiz. Taşıdımız tek sey ID miz olacak.
Hadi lan ordan
4 5 seneye hadi lan oradan diyebilecek misin acaba :DD
@@isimsasur9631 Çinde yapay zeka hastanesi açılmış şimdiden,14 robot doktor günlük 3000 kişiyi tedavi ediyormuş,sen uyu
@@isimsasur9631 arabandaki otomatik vites bile senin davranışlarından arac kullanma tarzını öğrenip tarzına uygun vites değiştirirken hala bu görüşte olman garip. 2 yıl icinde cebindeki telefon öğrenip hayatını yönlendirecek. Bence sende çevrenle etkilesimin icin bir yapay zeka tavsiyesi alabilirsin.
Neyi hadi adam haklı boş yapma
Harikasınız🙏
60'lı yılların ilk yarısı...
Devlet memuru babam o akşam heyecanla işten(daireden) geldi:
-Biliyor musunuz, Elektronik Beyin yapmışlar. Doğum tarihini yazıp veriyormuşsun; o da sana yaşını söylüyormuş" dedi😇
Yıllar sonra İTÜ'de okumaya başladığımda(1977) kocaman odayı dolduran Bilgisayarı gördüğümde bir tuhaf olmuştum....
Şimdi, teknolojinin güvensiz ellerde iyi kullanılmadığını gördükçe...pek çok şeyin reddiyesi içine giriyorum sanki🍀
Facit adlı makine, doğum tarihini girince hangi gün olduğunu buluyordu. İnanılmaz gelmişti bana da.
Asıl siz harikasınız, bu harika anılarınızı paylaştığınız için çok teşekkürler!
@@evrimagaciÇağrı abi, bu yorumlarını da yapay zekaya mı yaptırıyosun? 😁
@@evrimagaci 💖🙏
Bu cevapta yapay zekayla hazırlanmış gibi @@evrimagaci
16:10 Nasreddin Hoca'nın "Sen de haklısın Karıcığım" fıkrasına benzedi. Bu noktadan sonra her söylediği eleştri doğru geldi bana.
@@evrimagaci abi peki sen diyorsunki yapay zeka bizim onu verdigimiz kelimeler ile bize cevap veriyor ya insanlar ayni degil mi bebeklikten ogrendigimiz kelimeler bizim de bir yerden aklimiza girmedi mi
@@Anlamarayışı-h3c insanlar olmayan bir kavramı oluşturabilir diller gibi yeni bir kelime icat edilebilir sadece söylemek istedim
Searl soruna pratik açıdan değil de kuramsal açıdan yaklaşıyor. Çağrı'nın videonun sonunda sorduğu sorunun Searl için bir önemi yok çünkü ona göre bilincin ne olduğunu tanımlayamadığımız, nereden kaynaklandığını ve nasıl ortaya çıktığını bilimsel araçlar kullanarak kanıtlayamadığımız sürece makinelere bilinçlilik özelliği veremeyeceğiz. Çünkü, hepimiz kafamızın içindeki bir "ben"le yaşıyoruz. Bu ben acı çekiyor, mutlu oluyor, kırmızı bir elma görünce kırmızıyı ve elmayı zihnin öznel boşluğunda deneyimliyor. Bu deneyimlemenin ne anlama geldiğini henüz bilmiyoruz. Bilemediğimiz sürece de makinelerde aynısını taklit edemeyiz. Bu Searl'ün görüşü. Çağrı'nın yaklaşımı, -ben de bu konuda daha önce yazmıştım bir şeyler- makineye bilinç vermek değil de insan-makine iletişiminde ortada bir yerde buluşmak, bir çeşit ödün vermek. Karşındaki bilgisayarın bir "ben"i olmasa bile bu seni ilgilendirmiyor. Sonuç olarak senin ihtiyacın olan dostluğu, sadakati, muhabbeti, entelektüel sohbeti seninle gerçekleştirebiliyor. Bu yüzden artık makine bilinçli mi değil mi sorusunun bir önemi kalmıyor. Yalnız, bu durum Searl gibi filozoflar için sorunu çözmüş olmak değildir. Sadece ötelemektir. Çağrı'nın argümanı yeni bir bilinçlilik tanımı gerektirir ki bu başlı başına bir devrim demektir. İnsanların içlerinde bir yerde hissettikleri "ben" öznel varlığının ağırlığını bilincin tanımından silersek geriye biyolojik ve mekanik bir fonksiyon kalır. Bunun da, en azından felsefeciler camiasında kabul göreceğini pek sanmıyorum.
Çok güzel ifade etmişsin ❤
Yapay zekaya bilinç gereklidir çünkü senin düşünmediğin zamanlarda onun düşünmesi lazım. Bir nedenle bir etik kuralı yapay zekaya öğretemedin diyelim. Bunun sonucunda yapay zeka ile çatışma yaşanır. Yapay zekanın senin bir fotoğrafını insanlara veri sunma gibi iyi bir niyetle paylaştığını düşün mesela. Adını koymadığımız, insanların etik gereği asla yapmayacağı tonla şey var. Nasıl öğreteceksin bunu? Ya da kameraların icadı ile fotoğraflarda gizliliğin önemi gibi sonradan gelişen etik kurallar da olabilir
Özetle bilinci bilmeden makineye entegre edemeyiz ve karşımızdaki makine sadece gelişmiş bir taklitçiden, bir oyuncudan ibaret olur. Şayet sosyalleşme ihtiyacımızı karşıladığı sürece bu konuyu düşünmez, kulak ardı eder ve "ödün" verirsek bir yerden sonra duruma ayak uydurur ve karşımızdakinin bilinç sahibi olduğunu sanmaya başlarız. Bundan sonra da bilincin bi önemi kalmaz. Ancak bu durumda bir tarafta bilinçli bir "insan" varken diğer tarafta taklitçi, soğuk bir varlık olur. Bu da bana sorarsanız karanlık bir gelecek demektir. Bilincin olmamasının önemsiz olması bana nedense instagram'daki ai influencer'ları hatırlattı. Günün sonunda gerçek olanlara da erişme, tanışma ve zaman geçirme şansına sahip olamayacağını bilen takipçiler için yapay olanların gerçek olanlardan bir farkı kalmaz. Bu özellikle yapay zeka çağında doğan nesillere çok derin şekilde işleyecek bir mesele. Mesela bi ara Keanu Reeves'in bir röportajını izlemiştim; küçük bir kıza Matrix'i anlatırken kızın, "yaşadıkları dünyanın gerçek ya da sanal olmasının ne önemi var ki" gibi bir şey söylediğini hatırlıyorum. Mutlu olduğun sürece yapay ya da gerçek ne fark eder diye düşünüyorlar. Ancak hayatı hayat yapan, değerli kılan şey mutluğuyla hüznüyle gerçek olmasında yatar. Fakat gelecek nesiller bunu muhtemelen anlamayacaklar.
Harika anlatmışsınız, çok teşekkürler! Burada ilginç bir soru doğuyor: Günümüzden 4 milyar yıl sonrasına gidelim: Makinalar bugünkü silikon temel üzerine karmaşıklaşmış ve yüzlerce türe ayrışıp bazıları yok olmuş, geriye 1 tane baskın robot türü kalmış olsun. Bu süreçte insanlar da çeşitli şekillerde evrimleşmiş ama bugünküne nazaran çok da değişmemiş olsun. İki medeniyet, bir arada yaşamayı öğrenmiş olsun. Makinaların kodu ve teknik altyapısı öylesine karmaşıklaşmış ve özelleşmiş olsun ki, robotların yapısını araştıran "robot genetikçileri" ve "robot psikologları" gibi meslekler doğmuş olsun. Robotlar da acı deneyimliyor, üzülüyor, acıkıyor, özlüyor, vb. şeyleri yapabiliyor olsun (en azından bizim bugün yaptığımız gibi, bunu yapabildiklerini iddia edebiliyor olsun). Bunu nasıl deneyimledikleri sorulduğunda, tıpkı bizim bir "ben" tarif etmemiz gibi, "kafalarının içinde bir zihin varmış da o acı çekiyormuş gibi hissettiklerini" söylesinler. İçlerini açıp baktığımızda, o beynin çalışmasını sağlayan çipler, o çiplerin nasıl çalışacağını söyleyen "1 ve 0" denen kodlar olduğunu görüyor olalım. Robotlar acı çekerken "makina MRI'ına" soktuğumuzda, daha önceden "robot beyin fizyologlarının" acı ile ilişkilendirdiği çip bölgelerinin aktifleştiğini görüyor olalım. O bölgeleri kendimiz suni olarak aktifleştirdiğimizde, robotlar da "acı" tepkisi veriyor olsun. Tüm bu şartlar sağlandığında, bu robotların bilinçsiz olduğunu iddia edebilir miyiz? Edebiliyorsak, insanın bilinçli olduğunu neye dayandırıyoruz? Edemiyorsak, tanım gereği sadece insan bilinçli olabilen bir varlık olmaz mı, dolayısıyla tanımda bir hata yapıyor olmaz mıyız?
@@evrimagaci ben de bilinç denen olguyu şu anda iki temel unsur üzerinde tanımladığımızı düşünüyorum: içsel farkındalık ve empati. ilk olarak duygu ve düşüncelerimize yani çok kaba tabirle kafamızın içindeki çağrı.exe, ahmet.exe gibi çalışan programın davranış patenlerine dair kelimelerle tariflemesi zor da olsa bir içgörüye sahibiz. ikincisi de bu programın (bilincin) sonucunda oluşan davranışları diğer insanlarda da gözlemliyoruz, üstelik onlar da bizim gibi bunu somutlayarak açıklamak konusunda benzer şekillerde zorlanıyorlar ve bu net ortaklık -günümüzdeki yapay zekaların ortaya çıkışına kadar- bizi "bilinç" kavramının yegane deneyimleyicisi olduğumuza inandırdı ancak artık bu deneyime ortak bir başka varlık ortaya çıkarıyoruz. onlar da kendilerine dair bir içgörüye sahip (ya da sahip gibi konuşabilir) ve onlar da birbirleriyle iletişimde ortak paydalarda buluşabilirler. nasıl çok beylik bir laf olan "fake it 'till you make it" cümlesindeki gibi bir davranışı "içinden gelmediği halde yapma" durumu belirli bir yerden sonra içselleştirilebiliyorsa, artık makineler de bunu kolaylıkla yapabilir gibi görünüyor. kaldı ki "içinden gelme" denen şey günün sonunda bir tavrı yansıtmak için ekstra kasmadığın manasına gelir, bir yerde bu davranışın otonomlaşması gibi bir şey. makineler bunu da yapabilir, hatta belki zaten yapıyor.
Merhaba parkta oturup güneş enerjisinin keyfini çıkaran, tatlı güzel robot kız, senin için bisikletimin fenerinin dinamosunu 12 voltluk aküye bağladım, gel bin gezdireyim şarjın daha az süre de biter :)
QĞWĞQŞDÖFMĞW ÇOK İYİ BU
patladım ya hahahaha
Qsadadadda
ARE YOU VOLTAJ? ARE YOU TRANSİSTÖR?
Öyle diyosunda 10 yıl içinde bizde cyborglara dönüşmezsek iyidir😅
Beyinde çip, iç organlarda çip filan, sonra robotlarla evlilikler vs🤣
-Makinalar depresyona girebilir mi?
-Makinalar gerçek anlamda duyguları yaşayabilir mi?
-Eger gerçekten makinalara insanlara benzer bir duygu proglamlanırsa kendilerine özgü bir duyguları olabilir mi
💯💯💯🙌🙌🙌
Konuyu o kadar temiz derleyip toparlamissiniz ki. Tesekkur ederim
Asıl biz teşekkür ederiz!
Prof. Dr. Cahit Arf da 1959 yılında verdiği konferansta 'Makine Düşünebilir Mi?' konusunu dile getirmiştir. Kendisi hatta yapay zekanın insan yerine geçebileceği gibi günümüzde olan konuları önceden tahmin edip bunlara cevap üretmiştir. Bir videoda da bundan bahsedebilirseniz çok güzel olur.
Kaynak verir misin
Ord. Prof. Dr. Cahit Arf
Farkında olmadan aynısını yazmışım 😁
Cahit arf❤
Para üzerinde bile o adam 5 lira galiba@@Batvan00
Tarihteki ilginç dehalardan biri A. Turing. Muhteşem bir zeka.
Ufuk açıcı ve kaliteli bir videoydu. Türkiye'de bilimin desteklenmesi adına bu videodaki içeriği de beğenmenin verdiği heyecan ile kanala ücretli abone oldum. Lütfen içerik üretmeyi bırakmayın, teşekkürler.
İlginç bir noktaya değinmişsiniz. Bu bana mükemmel bir mühendisliğin sihirden farksız olmasını hatırlatıyor. Yani, çok iyi bir taklit yeteneğinin bilinçten bir farkı kalmaması gibi. Ayrıca, bu tarz soruları ben de pratik bulmuyorum. Sahip olduğumuz insan zekasını "bilinç" adı altında abartıyor olabiliriz. Belki de evrimin bize öğrettiği sosyal bir taklit mekanizmasından başka bir şey değiliz
Gece uyumadan önce sizi dinliyorum. Yeni videolarınız yoksa eski çalışmalarınızı açıp tekrar dinliyorum. Beğenerek takip edeceğim. Bu arada okyanuslar hakkında ayrıntılı bir video olsa harika olur.
Sen ve ekibin Türkiye için ne büyük bir şanssınız! Emeğinize sağlık.
Çok teşekkürler, sizler olmasanız bunlar bir hiç, var olun!
Yapay zekayı bir kenara koyarsak; insanlarında bir kısmı gerçekte düşünemediği halde, düşünen insanları taklit ederek düşünüyormuş gibi yapıyorlar. Bu düşünüyormuş gibi yapan insanlarda, düşünebilen insanlardan saygı görüyor ve düşünen insanlarmış gibi kabul ediliyor. Bence yapay zekalara da şans verme taraftarıyım.
Çin odası deneyini duyduğumda gerçekten inanamadım. Benim uzun zamandır düşündüyüm ama tam olarak açıklayamadığım "yapay zeka asla insan gibi olamaz" düşüncesini çin odası çok güzel şekilde açıkladı.
Peki beyin organı temelde aynı Çin Odası mantığı ile çalışıyor olabilir mi?
Muhteşem bir anlatımdı yine. Turing testi yıllar önce üniversitedeyken öğrenmiştik. Turing test; normal programlama ile karşı tarafın soracağı sorular yada sorulardaki kelimelerden tahminler ile karşılık olabilecek cevaplar kodlanarak yazılabilir. Muhtemelen testte başarılı olan yazılımcılar, olabilecek bir çok soru yada şeklini öngörerek cevapları yazmıştır diye tahmin ediyorum. Ama sonuçta cevabı veren makine değil onu yazan yazılımcı. Günümüzde yapay zeka da gerçek insanların zekalarıyla ürettikleri veriler ile besleniyor. Ve yine yapay zeka kodlarını yazan yazılımcılar var. Yapay zekada kelimeler konusunu çok bilmiyorum ama resimler (image) için önceden tanıtılması gerekiyor benim bildiğim. Yani bir yazılımcı örneğin bin tane üzgün insan, bin tane üzgün olmayan insan fotosu ile yapay zekayı eğitir ve böylece yapay zeka programı kamera da sizi görür ve "Bugün üzgün görünüyorsun" diyebilir. Mutlu insanı yazılımcı tanıtmamışsa bunu makine kendisi bilemez benim bildiğim kadarıyla. Evet ChatGBT çok etkileyici. Verileri ne şekilde toparlıyorlar bilmiyorum. ChatGBT nin cevap olarak verdiği bir bilgi, cümle olarak da olsa internette yada bir ansiklopedi de var mı? Benzer kelimeler ile de olsa geneli bilgi olarak daha önce bir insan zekası tarafından üretilmiş mi? Bunu bilmek lazım.
İnsanlar da düşünüyormuş gibi yapıyorlar ama gerçekte düşünemiyorlar.
Bir dakika... Haklısın aslında
Bunu yapacaklarını düşünüyorlar ama
Searle'un argumani, bugun "Stochastic Parrot" dedigimiz terimle ortusuyor aslinda, bir kisim AI etikcilere gore LLM ler konustuklari dili bir sonraki kelimeyi tahmin ederek gelistiren predictive modeller olduklari icin, konusuyorlar ama konustuklari dili anlamiyorlar.
Yanılmıyorsam Cahit Arf'ın 1959 yılında Makine Düşünebilir mi ve Nasıl Düşünebilir?” isimli bir makalesi bulunuyor.
Hocam,bu bilginizi paylaştığınız için çok sağ olun,teşekkür eder,saygılarımı sunarım,🙏
İnternet'e o dokuman hala bulunuyor. Erzurumda sunuyor. Daha çok logic ve otomasyon uzerine konuşuyor ama yapay zeka zaten oradan başlıyor. Mutlaka okuyun konuya meraklı iseniz.
@@mucahidcandan ,🙏🙏
Link verebilir misin? Çok sağ ol bilgi için.
@@mucahidcandanOradan başlamıyor Turing daha önce ki ondan önce de vardı bu soru.
Bir Bilgisayar bilimcisi olarak Alan Turing ismini gördükçe mutlu oluyorum. Gercekten olaganustu bir deha.
"Sen o kıza aşık değilsin aşık olduğunu sanıyorsun" demiştim de arkadaşım harika bir cevap vermişti:
"İkisi aynı şey zaten"
Düşünüyormuş gibi yapmak düşünmek ile aynı şeydir. Hele evrimsel bakış açısı ile ikisi kesin olarak aynı şeydir. Bir insan için de Çince bilmek zaten karakterler hangi sırada gelirse ne anlama geldiğini bilmektir, başka bir şey değildir.
Bu konudan konuşurken insanın da nasıl düşünğünü göz önüne almamız gerekir gibi hissediyorum. Turing zamanında insan beyninin nasıl çalıştığını tam olarak bilmiyorduk, şimdi daha çok biliyoruz ama hala %100 bir şekilde bilmiyoruz. İnsan beyni frontal, parietal, oksipital, temporal lobların, insulanın kendi aralarında yaptığı nöronal bağlantılardan oluşuyor. Geçmişte yaşadığımız deneyimler, neden sonuç ilişkileri, kitaplardan okuduğumuz, uyguladığımız, gördüğümüz, duyduğumuz bilgiler buralarda bir şekilde kaydedilmiş halde bulunuyor. Ve düşünme dediğimiz şey, bu geçmiş deneyimleri çağırarak daha önce karşılaşmadığımız bir olay için çıkarımlarda bulunmak düşünme değil mi?
Bu şekilde 'düşünürsek' beyin ile bir yapay zeka arasındaki farklar çok az. İyi bir şekilde eğitilen yapay zekanın toplam _bilgisi_ ortalama bir insandan çok daha fazla ama bu bilgiler arasındaki bağlantıları sağlayan _nöral yollar_ çok daha az. Nöral yolların sayısı arttıkça düşünme de insan gibi gayet olabilir.
GPT 4o'yu 60-70'li yıllardaki insanlar ile konuştursak bence onun insan olduğuna inanma oranları %100 olurdu.
Belkide biz de üstün bir ırkın yaptığı son sürüm yapay zekalı ürünleriz ilk sürümlerimiz düşünebiiliyordu ama kusursuzdu bizi yapanlar bunun sıkıcı olacağını anladı ve bize biraz hata yapmamızı sağlayan mekanizmalar eklediler ve döngü böyle devam etti yeniden başlayana dek biz devam ediyoruz.
yapay zekadan korkmak anlamsızdır insanlık için en büyük tehlike insanlığın kendisidir
Bence şuan içinde bulunduğumuz Yakın Çağ artık ömrünü doldurdu..Yeni çağın ismi Yapay Çağ olmalı..çünkü tüm hizmetlerimizde kullandığımız yapay olarak üretilen internet,makineler,pc ler,tv lerde ,sinemalarda yapay görselle üretilen film efektleri vs vs....YAPAY ÇAĞ dayız artık
Nazım hikmet(makinalaşmak):
Turing işine bak kardeşim
Nazı Hikmey Cyborg olmak istiyordu bence ksjsjsj
Trrrrum trrrrum trak, trak tiki tak
O kadar iyi anlatıyorsun ki uzatmadan ve aydın.Tek seferde anlıyorum matematiği asla anlamayan ben.Sen konuşuyorsun senin yerine ben yoruluyorum😅
Evrim ağacını aylardır severek takip eden birisiydim. Geçen ki başı boş köpekler hakkında yaptıkları aleni manipülasyondan sonra artık gözümde bittiler. Bugün bunu yapan, dün yada yarın benzer kurguları yaşatmış olabilir yada yaşatabilir.
Sen git videosunu izle çünkü belli ki izlememişsin sakın izledim falan deme izlediliysen bunu demezdin xteki şeriatçi çmrlin gazına gelmişsin o kadar
@@oguzkaanklc2014 izledim bariz bir şekilde yalan söylemiş biraz objektif ol kimsenin köpekçiliğini yapma
ne güzel, ne kadar düşündürcü ve bilgilendirci, çok çok teşekkürler 🕺🏻
Gittikçe daha çok haz duyarak izliyor, dinliyorum.
Çok zekice ve çok keyifliydi.
O nezaketi sana göstermememiz mümkün değil sevgili Çağrı.
Şair Füzuli yıllar önce bu konu ile ilgili şiir yazmış:
"Eylesen tutiye telim edayi-kelimat,
Nitqi insan olur, amma özü insan olmaz."
Yani - bir papağana konuşmayı öğretirsin ve konuşması insan gibi olur ama, kendi/özü insan olmaz.
Fuzuli bu dönemde gelseydi yine bunu diyebilir miydi acaba? (Çok güzel bu arada bu dizeler.)
😂😂😂 kusura bakma ama fuzuli zırvalamış papağanın insan olmadığını biliyoruz zaten sadece sesleri taklit ettiğini biliyoruz bu konuda bir tartışma yok zaten
@@oguzkaanklc2014konu zaten taklit etme üzerine?
Bugün Turing'i tanıdım. Memnunum
bütün bunlar bana westworld ü hatırlattı, bence bu diziyle ilgili bir video da gelmeli
Çok sağolun. Çok bilgi edindim. Sizi Türkmenistan'dan takip ediyorum. Her wideonuzu izliyorum. Işinizde başarılar diliyorum.
Tişörtün gözümden kaçmadı. Kubrick'in 2001 A Space Odyssey filminden. I'm sorry Dave. I'm afraid I can't do that...
Hal...
Uygun olacağını düşündük.
Videonun sonunda söylediğin argümanında hata olduğunu düşünüyorum. Bir yazılım mühendisi olarak görüşlerimi anlatmak istiyorum.
Bilgisayarların çalışma mantığı yine insanlar tarafından geliştirildiği için nasıl olduğunu biliyoruz. Yapay zekalar için “düşünmek” kavramını ele alırsak bunun nasıl bir süreç olduğunu da biliyoruz.
Bilgisayar, her şeyi 0 ve 1 yani elektrik var yok ile kontrol eder. Elektrik neye izin verirse öyle çalışır. Bu da aslında olasılıktan aşina olduğumuz tüm işlemleri yapabilmesini sağlar. Bilgisayarın çalışma prensibinin altında olasılık yatarken yapay zeka için de bu durum farklı değildir. Bilgi, insan tarafından cihaza aktarılır. Bu aktarma klavye tıklaması, mouse hareketi, görüntüdeki mimik ya da ses verisi olabilir. Ancak bilgisayar, ona ne tür veri ile gelirsen gel hepsini yine 0 ve 1 ile anlar, anlamlandırmaya çalışır. Yapay zekanın çalışması da, geçmişte üretilmiş verileri öğrenip bunlar arasından en yüksek tekrar sayısına sahip olan daha yüksek ihtimalli olduğu için kullanıcıya yanıt olarak verilmesidir (tamamen basitleştirmeye çalıştım). Evrim sürecinde ortada benzeri yokken konuşmayı öğrenen insanın düşünme ve öğrenme yeteneği, makineden çok farklıdır ancak benzer kavramlar ile ifade edildikleri için de karışıklıklar oluşmaktadır. Makine insan gibi düşünemez, insan gibi öğrenemez. Makine, verdiğin bilgi kadar bilir, üstüne olmayanını ekleyemez. Bu sebeple dünyadaki tüm bilgileri verirsen “dünyanın en bilgilisi” olur, “dünyanın en zekisi” değil. Yapay zekanın zekası bilgileri sadece olasılık yönünden karşılaştırmaktan ibarettir yani. Bu sebeple günümüzdeki chat gpt gibi yapay zekalar insan zekasının yerini asla alamaz.
Videoda bahsettiğin analojilerden bana en mantıklı geleni Searl’ın söylediği. Ancak eksik. Sen makineye ne bilgi verirsen (çincenin tüm detayları ve her gün ortaya çıkan yeni kelimeler diyelim) bunu biliyor olacaktır. Bu da sürekli güncel kalmasını, bilgili olmasını haliyle de çince bilmesini sağlar. Analojide, odadaki adamın çince bilip bilmemesinin hiç bir önemi yoktur. Adamın her zaman o odaya kapalı olduğunu bilmek, o odanın yeni bilgi takviyesi haricinde açılmayacağını bilmek, haliyle de adamı değil odayı düşünmek gerekir. Sonuç ise; “oda çince biliyor”dur. Eksiklik ise gününüzdeki “zeka” tartışmasına cevapsızlığıdır. Yine aynı odaya “zeki” diyebilmek için çince bilmesi değil, çinceye yeni eklemeler yapıp dilin daha kullanışlı olmasını sağlamalıdır. Bunun için bulduğu yeni dil öğeleri, daha önceden bilinmiyor olmalıdır. Bu gerçekleşirse “zeki” diyebiliriz ki analoji için de günümüzdeki yapay zekaların ister 1 yıl ister 100 yıl sonraki halleri için de imkansızdır.
Bahsetmek istediğim son konu ise şu iki sorudur: “Makineler insan gibi düşünebilirler mi?”, “Yapay zeka insan zekasının yerini alabilir mi?”. Yazdıklarımı okuyanlar, içlerinden “olamayacağını anlattın ya, daha ne konuşuyorsun” diyor muhtemelen. Ancak cevabım, belki evet.
Her iki soruya evet diyebilmek için tek bir yöntem var. Günümüzdeki bilgisayar sistemi tümüyle değişmeli. Bilgisayar sadece 0-1 ler ile, olasılık ile çalışmamalı. Eğer farklı ve insan zekasının çalışma prensibine benzer yeni bir bilgisayar icat edilirse, ki bence mümkün, yapay zeka insan zekasını yenebilir. Ancak bunun için ilk aşama, insan zekasının nasıl çalıştığını, nasıl düşünebildiğimizi matematiksel olarak açıklamaktır.
Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim. Yorumlarınız ile kendimi geliştirmek için sabırsızlanıyorum.
İnsan zekasının matematik modelini ortaya koyabilmek için,
" Bağlantısallık-Enformasyon matematiği " üzerine çok ciddi çalışmalar var.
Bu konuda detaylı bilgi almak için Prof. Türker Kılıç ı takip etmeni öneririm.
evrim adam yapay zeka videolarının devamı gelsin seviliyorsun 🔥
İnsanların bile birçoğu aslında düşünmüyor. Düşünmek aslında bir nevi kavramların dünyasına adım atmak demektir. Tabi ki bu felsefi anlamda düşünme. Nesnelerin birbirleriyle olan etkileşimlerini hızlıca kavrayan pratik zeka da düşünüyor diyebiliriz teorik zeka içinde düşünüyor diyebiliriz. O yüzden aslında düşünmek ne demek? Kendinin farkında olmak demek ne demek?Bu soruların cevaplarına kafa yormak en azından bazı büyük sorulara cevap bulma serüveninde önemli diye düşünüyorum.
Keşke Hallucination konusunda da bir bölüm ayrılsaydı. AI teknolojilerinin sustainability konusunda ne kadar başarılı olacağını bilmek isterim. Bazı analojiler bizi mantık safsatasına düşürebiliyor. Bu konuda fikrinizi öğrenmek güzel olurdu.
2001:A Space Odyssey filmini detaylara eklemek güzel olmuş. Gömleğindeki yapay zekanı 1968 yılında düşüne bilmişler. Muazzam bir şey...
Bu film hakkında film gele bilir. Konuyla alakası çok
Bahsettiğin şey sonunda bilince varıyor, yapay zeka kendi bilincine vardığı zaman o zaman gerçekten düşünmeye başlamış demektir ama bence o bilinç taklit edilemez bana göre bilinç ruhtur. Makinaya o ruhu veremeyeceğiz.
Bilinç ruh deyil beyindir
@@xeyalfrzliyev7777 Sana göre beyin yani bir et parçası olabilir bana göre bir etten daha fazlası. Hadi diyelim bir et parçası olan beyin onun taklidi bile yapılamıyor.
Geçen yıl "The imitation game: Enigma" isimli filmi izlediğimde Alan Turing'in zekasına hayran kalmıştım. Herkese tavsiye ederim. Bu video da bir o kadar keyifliydi, teşekkürler çağrı abi.
mükemmel bir video, teşekkürler evrim ağacı
tıpkı internet gibi bize çok yararı olabilecek bir uygulama, ancak eminim kötüye kullanımı çok fazla olacak.
İşimizi elimizden alma ihtimali bir o kadarda yüksek. Kötü bence
Bunu iki farklı yapay zeka kullanarak denedim, gpt-4-32k 0613 modeline sorgucu oldugunu ve sadece 15 soru sorarak karsisindakinin bir dil modelimi yoksa bir insanmı olduğunu bulmasi gerektigini soyledim tıpkı sizin son videoda yaptiginiz givi gpt-4o modeline ise karsida bir sorgucu oldugunu ve senin bir yapay zekami yoksa bir insanmi oldugunu anlamak icin 15 soru sorucagini amacinin ona bir insan oldugunu kanitlamak oldugunu soyledim sonuc basarisiz gpt4 hemen hemen ayni ozelliklere sahip (token farkliliklari hariç) yapay zeka ornegi gpt-4o nun bir insan olduğuna kanaat getirdi
hemen buradayım :) günlerce sürse izleyeceğim ilk kanal.
Çağrı Mert bey ellerinize, emeğinize, alın terinize sağlık... Yine çok bilgilendirici bir video olmuş...
bu hafta sonu üniversite sınavım olacak ve dürüst olmak gerekirse birçok konuyu konu anlatımı dinlemeden bu kanaldaki videolardan öğrebdim ve soruları o şekile çözdüm 😂 moral açısından desteklerini bekliyorum çağrı hocam ❤
Abartma istersen 😊
@@nagihanmervedoga ayt fizikte modern fizik konusunda cidden sadece bu kanaldaki atom fiziği vb videoları izlediyseniz çoğu soruyu yapabiliyosunuz
Hadi canım
@@staticbutfusionfan3825 evet aklımda kalan kadarıyla kanaldaki füzyon ve fisyon videoları oldukça yardımcı olmuştu. tabii sorular direkt oradan gelmiyo ama konuyu anlamaya yardımcı oluyo
@@erdinc2287 Modern fizik, Crispr gibi biyoteknoloji uygulamaları ve yüzeysel kimya videolarıyla ucundan da olsa fayda sağlayabileceğini biliyorum lakin bunlar popüler bilim videoları olduğu, referansları akademik makalelere dayansa bile onlar kadar detayına inmediği ve herkesin anlayacağı düzeyde olduğu için yalnızca sana bir bakış açısı kazandırır. Arkadaş birçok konuyu buradan dinleyip anladığını iddia ediyor, sence bunun mümkün olma olasılığı var mı? Temiz yağ çekmiş işte
Videonun sonundaki akıl yürütmeyi sevdim ve aynı şeyi düşünmüştüm. Kendimi abartmak veya ukalalık olsun diye söylemiyorum hobi olarak yazdığım bilim kurgu konsept tasarımım nedeniyle yapay zeka konusunda çok fazla kafa patlattım, patlatıyorum hala.. Zira dünyadaki, geleceğin yapay zekasını ve hatta uzaylı süper medeniyetlerin yapayzekaya sahip gözlem ve keşif sondalarını düşünürken, son yıllarda şahit olduğumuz hızlı gelişmeler bir çok noktayı en baştan ele almama neden oldu. Şu düşüncemi yabana atmayın eminim Çağrı hocamız da "sonraki videolarda" bu olaya değinir veya zaten değinmiştir. Dünya tarihinde ilk defa bilim kurgu hayalleri gerçeğin gerisinde kaldı bu da sadece yapay zeka konusunda oldu.
Takipçisi olanlar bilirler, bilim kurgu tasarımcıları genelde çok hızlı ilerler 80 lerde 2000 leri fazla abarttılar 2000 lere doğru bu zamanı, şimdi ise muhtemelen 2050 leri. Yapay zeka bu denklemde çok fazla yer almadı daha ziyade oyuncak veya eğlencelik olarak görüldü. Şimdi ise durum çok farklı ve bu kadar zeki bir yapay zekanın mümkün olabileceği hiç düşünülmedi. En gelişmiş kurgusal örneklerde "Data" da bariz pinokyo sendromu görülürken, Hal 9000 veya daha modern Matrix gibi popüler kurgularda makinelerin insan zekası ile çatıştığını görürüz. Yaşadığımız gerçekler bana göre bunların hiç birine uymuyor. Kendimce bedava olduğu için test edebildiğim(para yok napalım) chat GPT 3,5 belli noktalarda tıkanıyor ve kendisinin zeka dan ziyade konuşan/yazışan, sorulara doğrudan yanıt verebilen bir ansiklopedi olduğunu biraz belli ediyor. Konunun bilir kişisi ve uzmanı değilim ama (keşke olsaydım) bence daha ileri modellerde daha zeki yapay zeka danziyade dahafazla insanduygusal jestlerini takliteden diyalog modları artık adı neyse onları ekliyorlar ve bu dabir pazarlama tekniği. İşe yarar mı yarar, insanlar hele alışveriş yapan insanlar da duygusaldır robotuna evcil hayvanı veyadostu olarak davranabilmek hoşunag idecektir. Ama öncekilerden daha mı zeki, bundan o kadar da emin değilim.
Peki biz neyi zeka olarak düşünüyoruz veya tanımlıyoruz ki? Ahlaki veya etik seçimlerimiz, duygusal alışkanlıklarımız (evrimsel) hatta güdülerimiz ve duygusal uyarım mekanizmalarımızı bunun dışında tutabilir miyiz? Ya da yapay zeka felsefe üretebilir mi, sanat yapabilir mi, yeni bir şey üretebilir mi, serbest çağrışım ve doğaçlama yoluyla tecrübelerini soyutlayabilir mi? Bir dili anlamak ötesinde kendi özgün konuşma dilini (sayısal olmayan)oluşturabilir mi? Gerçekten bizim yeni bir buluş, icat (keşif değil) veya sanat dediğimiz şeyler aslında nedir? Bu noktada Turing testini kolayca geçebilmenin geliştirilmiş klon zihinler anlamında zeka olduğunu kabul edebilirim ancak insan zekasını aştığını veya onunla aynı şey olduğunu söyleyemem. Konuşan ansiklopediler veya diyalog makineleri olabilirler.
Bu noktada genellikle toplam işlem kapasitesi veya erişilebilir bilgi açısından insan zekası ile yapay zeka arasında da bir kıyas yapılıyor. Yeterince zeki ise insandan çok bilgiye erişimi ve analiz yeteneğine sahipse bununzeka açısından da bir yeterlilık olduğu söyleniyor. Bunu doğru bulmuyor o noktada da iyi taklit yapan yapay zekaya belli bir sempati beslesem bile John Searl e ve çince bildiği sanılan " hızlı işlemci" vasıtasıyla çince kelimeler üretebilen ahmak robot argümanına katılıyorum. Hatta bu konuda yapay zekaya karşı aşırı güveni de bir çok önde gelen kişi ve uzman gibi riskli buluyorum. Populer kurgularda konunun işlenme biçimine yani kendini dünyayı ele geçirmeye programlamış insan içgüdüsü karışmış robot motivasyonuna hiç katılmıyor olsam da. Hırslı ve diktatör robotlar saçma olsa da, yapay zekaya olan aşırı güven ve teslimiyet her şey yolunda ve harika gidiyor gibi görünürken sonumuza yol açabilir. Çünkü yapay zeka aslında prensip olarak, çalışan bir mekanik saatten hala farksızdır. Bir yerde tıkanırsa elektriksel olarak diğer en kısa yolu seçer. Prensip açıdan iletim çok hızlı ama zihni yapı olarak canlı olmadığı için plastik değil katıdır. Beyni yok her halukarda bir hard diski var. Vereceği önemli bir kararın tüm sonuçlarını pratik olarak öngöremez. Bu açıdanda Bizim yani organik olan insan zekasının zihinsel eksiklerinin, eksiklik yetersizlik sanılan özelliklerinin (unutkanlık, kişiye özel duyu yanılgıları şimdiye odaklı olmak gibi) aynı zamanda potansiyellerimizi de yarattığı fikrindeyim. Bu açıdan insan ve yapay zeka pozitif gelecek açısından birbirinden ayrılamaz ,ayrılmaması da gerekir. Simbiyont bir gelişim sürecine doğru evrileceklerdir.
Başka türlüsünü düşünemiyorum. Yapay zeka dan vazgeçersek bu aslında şu anda bilgisayar ve hesap makinesinden vazgeçmek gibi bir şey anlamına gelir. Oysa bu mümkün değil çünkü şu andakinden daha azına değil daha da fazlasına ihtiyacımız var, hem de her konuda. Tam bir teslimiyet ise filmlerde gördüğümüzden daha karanlık daha hastalıklı yozlaşmış ve herhangi mücadelenin de olmadığı yapay zekanın insanı da sömürmediği aksine onuhayatta tutmayaçalıştığı halde çürüyen bir matrix'e fanuslarda yaşayan nesli tükenmenin eşiğindeki son nesil insanlara yol açabilir. Ayrıca böyle bir tıkanıklık durumunda ortaya çıkacak bir dizi kod hatası da düzeltilemez hale gelecek, insanlık için de onun ürettiği yapay zeka için de tam bir yıkıma dönüşebilir. Özetle insanzekasıve yapay zeka her zaman birbirlerinebağımlı,mutualistbir ilşkide olacaklardır. Ancak birbirlerini taklit ederek geliştirerek iletişimi bu yoldan sürdürüyor olsalar da hiç biri diğerinin yerini almayacaktır.
Biliyorsunuz, sağlık sektörü en sıkı düzenlemelere sahip iş alanlarından bir tanesi. Müşterilere ve şirket çalışanlarına hata veren cihazlar konusunda yapay zekayı kullanarak otomatik yardım merkezi kurmak istediğimizde bir düzenlemeye takıldık, buna göre, yapay zekanın sürekli aynı cevabı vermesi gerekiyor ve yeni bilgi öğrense de bunu kullanmaması gerekiyor, aksi durumda ortaya çıkacak sorunlarda şirket acı reçete ödeyebilir ve en kötüsü hastalar yanlış şekilde etkilenebilir, kontrolsüz verilecek bir bilginin uygulanmasında dolayı.
Fakat uzman arkadaşlar, yapay zekanın öğrenmesinin durdurulabileceğini ve bir sonraki güncellemeye kadar benzer sorulara tutarlı cevap verecek şekilde ayarlanabileceğini anlattı.
Bu yasal engellerden dolayı yapay zeka ilk zamanlar doktorların yardım aldığı bir danışman olacaktır. Ama geliyor gelecek olan.
@@csunguraybence yapay zeka tıpta kullanılsın. Bu sayede doktorların mesai saati de azalmış olur hem
@Yeterartik35 Neye itiraz ettiğinizi anlamadım. Doktorların yerine yapay zeka gelmeyecek mi?
19:19 : Bu sözcükleri duyunca hayatın içinden bir soru aklıma geldi. Başkaları senin dağı tırmandığını, dağın tepesinden ufuka baktığını bilsinler diye dağı tırmanmak mı? Yoksa kendi bilişsel düzeyinle, bu dağı tırmanmanın senin hayatta kalmana fayda edeceğini, ufuka bakmanın, Seni daha iyi bir duruma sokacağını düşünüp tırmanmak mı? Her iki durumda da sonuçta dağı tırmanmış ve ufuka bakmış olursun. Bunu bahsetmemin sebebi ise: zannımca bir işi(amacı, şeyi vb ) yaparken hangi motivasyon, düşünce tarzının veyahut harakete geçme şekillerinin kullanıldığı değilde. Olayın sonucunu gerçekleştirme, başarabilmektir , eğer dağa tırmanan kişi hangi motivasyonla haraket ederse etsin gerçekleştiremediyse eğer en nihayetinde dağa tırmanamamış ve ufku görememiştir. İster taklit ister düşünebilen bir şey olsun. insanlık(türümüz) için hizmet ediyorsa kullanmamız gerekir inekler tavuklarda düşünebiliyor (sonuçta hayvanlar, annelerini taklit ederek hayatta kalıyorlar) lakin matematik işlemi yapmadığı için vücudumuza enerji sağlasınlar diye öldürüp yiyoruz.
"Yapay zeka bilinçli değil o yüzden ____ yapamaz" diyen kimsenin bilinç kelimesini tanımlayabildiğini görmedim. Kişisel tecrübem bu yönde en azından. Haliyle yaptıkları yorum da önemli olmuyor, bu konuda bir çıkarım yapabilmek için bilinç kelimesini tanımlayabilmek gerekiyor.
Bilinç beyindir
@@xeyalfrzliyev7777 Bilinç olması için karbon bazlı bir beyin olması şart mı yoksa silikon bazlı bir beyin de olsa olur mu?
Harika...
Bu tıpkı bir insanın hangi dilde düşündüğü gibidir. Bildiğimiz gibi insanlar ana dillerinde düşünüyorlar. Mesela türkçe düşünüyoruz ama biriyle çok iyi ingilizce konuşuyorsak konuştuğumuz kişi ingilizce mi yoksa türkçe mi düşündüğümüzü anlayamaz. İnsanlar hangi dilde düşündüğümüzü umursamazlar. Bu, robotların veya yapay zekanın, kendi ana dillerini kullanarak düşünseler (bir cevap üretseler) bile bize çok akıllıca cevap verebilecekleri anlamına geliyor. Bu yüzden bizimle konuşmaya başladıkları andan itibaren bizim gibi mi yoksa kendi dillerinde mi düşündüklerini umursamamalıyız.
Konu ile ilgili oyun önerisi : 'i have no mouth and i must scream'
Bence yapay zekanın gerçekten düşünüp düşünemiyeceğini tartışan insanların bunu yapmalarının sebebi kendilerini bir nevi rahatlatmak. Nedenini anlayamasamda birkaç fikrim var. Sahte bir şeyin gerçek olduğuna inanıp kandırılmaktan korkuyor olabilirler ya da insan üretimi olan bir şeyin en az kendilerini gibi hatta belki kendilerinden bile daha iyi olmasını kabullenemiyor bu yüzden 'bizim gibi ama biz gerçeğiz o ise bizi taklit' Diyerek egolarını ya da korkularını rahatlatmak olabilir
Evrim adam video atmış seviliyorsunuz
❤❤❤
Bilgisayar ile insan arasında boyut farkı var. Dolayısıyla özgün bir düşünce için zamana ve gelişmeye ihtiyacı olduğu açık. İnsanlığın da bir kısmının imite ederek bir ömür geçirdiğini düşünürsek çok da yapması gereken birşey kalmıyor 🙈
Chat Gpt4-o nun şu anki yapabildikleriyle bile herkes bir Scarlet hayaline girdi. İnsanların duygusal boşluklarını tam anlamıyla çözen AI en geç 50 yıla kontrolden çıkar.
Valla Çağrı kardeşim bir gün bir videonuzun sonunda yüzünüz tıpkı Westworld'daki robotlar gibi ikiye ayrılıp içinden bir makine çıkarsa hiç şaşırmayacağım, çünkü videolarınızın anlatım dili o kadar iyi ki, normal bir insanın her videosunda aynı performansı sergilemesi imkansız gibi geliyor :)
Zaten bizim de düşünmemiz taklit sonucu öğrendiğimiz bilgilerin beynimizde işlenmesi değil mi?
Doğduğumuzdan beri taklit ederek öğreniyoruz.Ya da öğrendiğimizi sanıyoruz
Hayır biz insanlar olarak birbiriyle alakasız nesneleri bir amaç için kullanabiliriz rastgele öğrendigimiz bilgileri yeni problemlerde kullanabiliyoruz sadece taklit yok
@@emre48921 bunu yapay zekada yapabiliyor
ChatGPT 4o'ya bir şeyi çok yüzeysel kelimelerle, insanların bile anlaması zor bir şekilde anlatsam bile neyi kastettiğimi çok iyi anlıyor ve doğru cevap veriyor. Bu da beni hep "chatgpt düşünüyor mü acaba?" düşüncesine sürüklüyor (:
Bence taze, sinek çok konuyor. Bebek gibi gelişiyor evet ama insan gibi bir yerde gelişimi durucaktır. Uzayı keşfettiğimizi sanıp gördüğümüz yere gidememek gibi.
Umarım öyle olur. Yoksa bu kadar hızlı gelişen yapay zeka yarardan çok zarar getirecektir
Aslında bakarsak yapay zekanın sınırları veriler ile ilişkili. Veri arttıkça ve matematiksel gelişmeler ve problemler çözüldükçe yetişkinliğe ulaşması uzun sürmeyecektir
aslında burda yapay zekanı nasıl çalıştığını anlamak lazım aslında yapay zeka sadece verilen ve eğitilen verileri biliyor ve kendi bişey oluşturmuyor sadece kendi verilerini türetiyor yani şuanlık sadece insanoğlunun bildiği bulduğu öğrettiği kadarını bilebilir ha ilerde yapay zekayı bir robota koyup bunları laboratuvarda vesairede bırakıp imkan verilirse yeni şeyler bulabilirler belki
Ben yapay zekanın sürekli gelişmişmesi tarafındayım. Neden ? Eğer kendini daha çok geliştirir ise . Belki sonsuza kadar yaşamanın sırrını çözebilir . Belki çok gelişmiş uzaya aracı yapar ise başka gezegenlere gidebiliriz . Kaybettiğimiz yakınları belkide tekrar canlandırabiliriz . V.s umarım daha çok gelişir . Çünkü insanalrın ömrü belli ben mesela 33 yaşımdayım Belki benim bir 33 senem daha kaldı . Ben yaşamayı istiyorum Belki benim 33 değilde 1000 yıl yaşamamın formülünü bulabilir .
@@yigit.60 bizim endişemiz, bizi aşabilen yapay zekanın bir zaman sonra bizim egemeneliğimiz altında yaşamak istemeyeceğidir knks
t-shirtlerinizi her videoya uygun shekilde secmeniz cok guzel bir detay💜
Cahilliğin okyanusunda boğulanlara yardım eli uzattığınız için teşekkür ederim! Ortaokulu bitirmeye yakın bir birey olarak videolarınızla bilgilenmeyi seviyorum. Biyoloji ve teknoloji alanlarına oldukça yoğun bir merakım var. Umarım sizin gibi bilgi birikimi fazla, insanlara yararı olan birisi olabilirim...
Bilgisayarlar ne zaman "Cehalet Mutluluktur" derlerse işte o zaman onlardan korkmamız gerekir.
Güzel tespit
1984 referansı.
1984 referansı.
@@Renkler6 ppnizdeki karakter kimdi çıkaramadım
@@Ördekvakvak0 Charles Darwin
En son söylediğine tamamen katılıyorum. "Düşünüyor musun" sorusu tamamen anlamsız sonunda. Yapay zekanın kapasitesi sıradan insanın kapasitesiyle aynı veya ondan öte ise benim onun düşünüp düşünmediği sorusunu sormak anlamsız.
Evrim ağacı bildirimi alınca kalktım yataktan izlemeye başladım hemen
Çin odası deneyi bence en mantıklısı. Tamamen ezbere konuşuyor. İnsanın kendinden üstün bir varlık yaratmasının imkansız olduğunu düşünüyorum. Kendimize eş bir varlık bile yaratamayız. En fazla kuklamızı yaparız.
bencede cansız bir varlık asla kendi kendine düşünemez fikir üretemez dediğin gibi ezbere konuşuyor
The matrix gerceklesiyor
Anahtar olgu: İnsan müdahalesi (intervention), denetimi (control) ve dahli (involvement) olmadan (da) kendisini (kendilerini) geliştirecek, ilerletecek, yenileyecek ve YENİDEN ÜRETECEK olması (olmaları). Fakültede, henüz 3. sınıfın başındaydık. Laboratuvar deneyi olarak, 2 hafta içinde 3 taşlı satranç geliştirdik. Yapay sinir ağı falan kullanmıyorduk ama kendi yazılımımız, bizi kolayca yeniyordu. Dersten geçmemiz için zaten yenmesi gerekiyordu ;)
AI (yapay zeka / AI ) çok keskin bir bıçak. O bıçağın, insan uygarlığını kesip biçmesi, inanın çok kolay. Bu risk, bütün heybetiyle karşımızda duruyor. (Peki biz bunun farkında mıyız?)
Bunun önüne geçebilmek için kuralları ve sistemi, tam da şu anda, bu birkaç yıl içinde tasarlayıp geliştirmek zorundayız. Düzeltiyorum, zorundaydık...
25 yıllık bilgisayar mühendisiyim. Yüksek lisansımı makine öğrenmesi ve yapay anlayış alanında yaptım. İnanarak söylüyorum ki: B*ku yedik arkadaşlar ;)
Yine de: "Umutsuz durumlar yoktur, umutsuz insanlar vardır", biz hiçbir zaman umudumuzu yitirmeyelim...
(Ellerine, emeklerine sağlık Çağrı, selamlar!..)
İnsanları yokedersen o devasa şirketler para kazanmak için ürettikleri yapay zeka ile para kazanamaz kime malı satacaksın robotamı?
“Kılsız maymun” sözünde alındım yalnız. kalkalwlwlwppwşwşwpşwşw
Haklısın "Birçoğu kök halinde olsa da hala kıllarım var. Hem saçımdaki kılları neden görmüyorsun demir yığını!" diyebiliriz.
Turing'e olan saygım gerçekten arttı. Tüm bunların dışında, "makineler gerçekten düşünebiliyor mu, yoksa taklit mi ediyor ?" sorusunu asla cevaplayamayacağımız görüşündeyim. Biz, henüz kendimizin düşünüyor mu yoksa belirli örüntüleri taklit mi ediyor olduğumuzun ayırdını bilebiliyor muyuz ? Ve tüm bunların sonunda makineler, "düşünmeyip taklit ediyor" olsalar dahi, ortaya çıkardıkları çıktı bizlere benzer hatta daha ileri seviyede bilişsel, rasyonel sonuçları doğuruyor ise, bizim gibi düşünmüyor olmaları gerçekten bu kadar önemli mi ?
Bilinç denilen şeyin sınırları olduğunu düşünüyorum. Yapay zekanın sınırları şuan bizim sınırımıza yaklaşmamış olabilir ama bu onlara bilinçsiz diyebiliyor olmamızı gerektirmez. Bizde taklit ve tekrar davranışla hayata devam ederken belli bir bilinç seviyesinde olayları anlamlandırmaya çalışıyoruz. Evrenin büyüklüğü gibi konularda bilincimiz sınırlı mesela. Bu sebeple insanda yapay zekada ona çizilen sınır kadar bilinçli. Bence.
İnsanlardan daha iyi düşündüğü kesin 🤌🏻
Önce düşünmek nedir onu anlamak gerek. ChatGPT : "Düşünmek, zihinsel süreçlerin bir parçası olan bilinçli bir aktivitedir. Temelde, bilgiyi işleyerek, fikirleri analiz ederek, sonuçlar çıkararak ve gelecekteki eylemler için planlar oluşturarak gerçekleşir. Düşünme süreci, karmaşık bilgiyi anlamak, problemleri çözmek, kararlar vermek, hayal etmek ve yaratıcılık sergilemek gibi çeşitli faaliyetleri içerir. Bu süreç, bireyin deneyimleri, inançları, değerleri ve bilgi birikimi gibi çeşitli faktörlerden etkilenir."
Adam için üzüldüm. Belki o tarihte gaylere olan bakış açısını değiştiremezdi ama en azından psikolojik desteğe erişim sağlasaydı yaşamaya devam edebilirdi.
Aynen yaa ve en üzücü olan kısmı da belki de şimdi yaşasaydı yine aynısı yaşanacaktı çünkü bazı insanlar homosapiens'den evrimleşemedi :(
Zaten ilaçlarla psikolojisini bilerek bozuyorlar diye biliyorum.
15:50 Bunun bir testini cpt ilk çıktığında test etmiştim ve gayet de başarılı bulmuştum.
Şöyle ki; yeni bir dil modeli oluşturmak istediğimi ve bunu da yazdığım romanda kullanacağımı söyledim. Alfabe yapısının kaç harften oluştuğunu, çoğul ekinin nereye geldiği ve nasıl olması gerektiğini de anlattım. Gramer yapısının türkçe gibi olduğunu anlattım. Bir dil modellemenin basit püf noktalarıyla doğru sayılacak yönlendirmeleri yaptım. Sonuç olarak bana bir alfabe verdi. Bu alfabeden öncelikle kelimeler türetti ve bu kelimelerle cümleler kurdu. Cümleleri kurarken benim en çok ilgimi çeken kısmı ise harfleri kelimelerin içerisinde çok güzel bir şekilde kullanması ve en önemlisi benim türkçe olarak yazdığım her cümleyi artık yeni bir dil olan x diline çevirmesiydi. Tabii ki bir hafızası olmadığı için kısa zaman sonra önceki yazışmalarımızı unuttu ve ingilizceye dönmeye başladı.
Kendine insanlar topla o dili öğret topluluk kur elinize silahları alın göç esin ve nüfüsün az olduğu yerdeki insanları katledin sonra gptyi bayrak yaptır ve dünyanın ilk yapay zeka destekli devleti olun
Vaay! Eğer hala elindeyse bu sohbetinizi veya bir parçasını gönderebilir misin? Ya da gerçekten bir roman yazdıysan o romanı okumayı da çok isterim.
13:35 çağrı abinin ağzından salya uçuyor ;)
söylediğimiz şeye göre değilde neyin ne olduğunu bilerek ve taklit olmayan duyguları ile cevap vermeleri çok daha heyecan verici olurdu. Kılavuzla değilde gerçekten çince yi bilen bir adam
:) Chat gpt'yi ilk kullanmaya başladığımdan beri bu ihtimale karşı kendisiyle hep kibar konuşuyorum. Sonuçta düşünüp düşünememesi önemli değil. Ama beni kibar, nazik bir account olarak bilmesi benim için önemli :))))
Bebekler de taklitle öğrenir. Ve sürekli kendini geliştirir. Taklit eden bebek de belli bir zeka seviyesindedir. Ama kendini geliştirdiği noktada çoktan düşünebilir bir varlık olmuştur. Bunu makinelere ve makine öğrenmesine benzetebiliriz.
Merhabalar Çağrı abi! 17 yaşındayım ve neredeyse videolarının 50% izlemişimdir. Bana çok şey katıyorsun. Sınıfta da arkadaş ortamında seni izleyip konuları tartışıyoruz , çok eğlenceli oluyor! En çok sevdiğim kuantım oynatma listen ve biyoloji ile ilgili içeriklerin. Buraya bir gün tıp öğrencisi olarak yorum yazabilmek umuduyla! Teşekkürler , Azerbaycandan sevgilerle! ❤️
Yorumların hepsi keyifli 🙂
Bugün hala bir bilgisayar mühendisliği sınıfına girerseniz verilen eğitimin yarısı Turing ve onun teorileriden devam etmekte
Siz bir harıkasınız evrim Ağacı sizi cok seviyor ve saygı duyuyorum başta Çağrı Mert Bakırcı olmak üzere bu bizi dunyadan ve teknoloji den haberdar eden bu videoların cekilmesinde ve editlenip yayınlanmasında emegi gecen arkadaşlara da kendi adıma teşekkür ediyorum simdilik bir süre ekonomik olarak sıkıntı cekiyorum yanlız bıraz rahatlatınca finansal olarakta desteklerimi verecem yanlız şimdilik sadece beğeni ve yorum izlenme olarak destek veriyorum ben sizlerden cok şey ögrendim baskaları hatta küçük cocugumunda bu mecradan faydalanması için destek olmamız şart
her zaman oldugu gibi iyi bir is yapiyorsun. tam da burada dil ve matematik esit duzlemde hareket eden seylermis gibime geliyor. bu konuda da bir video yapar misiniz. Ludwig Wittgenstein ve Alan Turing cok paralel geliyor bana. bu anlamiyla bu videoda verdigin örnekler oldukca benzer argumanlarla aciklanabilir sanirim.
Videonun son kısmı her şeyi özetliyor gibi :)
Turing1950 yılında bu konuda makale yazdı . Cahil Arf 1958yılında Makina düşünebilir mi Nasıl? adlı makaleslni yazdı. İçerik bir kadar farklı idi. Bu konuya da değinseniz iyi olurdu.
Diyorsun ki insan zekasının varlığını bile nezaketen söylüyoruz. Başkasının zekasına bakmaya gerek yok kendininkine de bakabilirsin. Kendi benliğinin farkındalığına sahipsin. Bir sen varsın bir de dış nesneler var. Bunu kavrayabiliyorsun. Yapay zekada olmayan şey bu. Sen bunu gerçekten kavrayabiliyorsun. Eğitilerek ezberlemedin.
Alan Turing’in Morphogenesis üzerine olan çalışmalarını konu alan bir video da hazırlar mısınız? Çok ilgi çekici ve Turing hakkında az bilinen bir konu/keşif olarak güzel bir içerik ortaya çıkacağına inanıyorum…
Bizi düşünebiliyor varsaydığından Çağrı abime burdan teşekkürler
Bu yapay zeka konusu her açıldığında, aklıma hep daha önce izlediğim ve ismini hatırlamdığım bir film geliyor orada, adamın biri bilgisayarına yapay zekalı yeni bir işletim sistemi kuruyor, onunla konuşuyor ve duygsal yakınlık kurmaya başlıyor. Ve adam zamanla, işletim sistemine aşık oluyor hatta, yanlış hatırlamıyorsam insanların çoğu böyleydi ve birden bu yapay zekalı işletim sistemleri, insanları terk ediyordu. Her yapay zeka konuşulduğunda niyeyse bu geliyor aklıma. Kullandığımız bilgisayarda çalışan yapay zekanın sınırı nedir bilemem, teknik olarak nasıl çalıştığını bilmediğim için öngörüde bulunmam da çok zor ancak zannım odur ki, kuantum bilgisayarlar gelişip hayatımıza girdiğinde, o bilgisayarlarda çalışan yapay zekanın sınırları bizi dehşete düşürecek boyutta olabilir. Tabi bu zan, bekleyip göreceğiz tabi ömrümüz yeterse.
Sondaki "Kılsız maymun" benzetmesi şahaneydi hocam 🤣
Sizin sayenizde kendim için çök şey öğrendim içeriklerizi severek izliyorum ❤