𐙚 𝑌𝑎𝑙𝑛ı𝑧𝑐𝑎 𝑘𝑢𝑟𝑔𝑢𝑑𝑎𝑛 𝑖𝑏𝑎𝑟𝑒𝑡𝑡𝑖𝑟. “𝗚𝘂̈𝗰̧𝗹𝘂̈ 𝗠𝗮𝗳𝘆𝗮’𝗻ı𝗻 𝗚𝘂̈𝗰̧𝗹𝘂̈ 𝗞𝗮𝗱ı𝗻ı” ✩ 𝘑𝘦𝘰𝘯 𝘑𝘶𝘯𝘨𝘬𝘰𝘰𝘬 𝟤𝟨 ⋆ 𝘚𝘦𝘰𝘯𝘨 𝘠𝘶𝘦𝘯 𝟤𝟥 ✩ “Sevgilim ne zaman gideceğiz?” Elbisemi seçmekte zorlanıyorken, eşime soru yöneltmiştim. Bugün Jungkook’un arkadaşı bizi yemeğe davet etmişti. “Yarım saat sonra çıkalım bebeğim.” Uzun uğraşlar sonucu sax mavisi bir zaten elbise buldum. Aldığımdan bu yana bir bilemedin iki kere falan giyinmişimdir. Elbiseyi seçmem ile hemen ayakkabı dolabıma döndüm elbiseme uygun birçok ayakkabı vardı ancak bugünkü tercihim siyah stiletto olacaktı. Kahve tonlarında makyajıma son dokunuşları yapıp çantamı elime aldım. Favorim olan parfümümü elbiseme ve tenime sıkıp çantama yerleştirdim. Salona doğru gittiğimde hazırlanmış, koltukta oturur vaziyette beni beklediğini gördüm. Oturduğu yerden doğrulup yanıma yaklaşarak ellerini belime atıp boynumu öptü. “Çok… çok güzel olmuşsun.” “Teşekkür ederim hayatım, sende çok şık olmuşsun.” İltifatına karşılık iltifat alınca yüzündeki gülümsemeyle önümden gidip kapıyı açtı, teşekkür edip koltuğa oturdum. Saniyeler sonra Jungkook da şoför koltuğuna oturup arkadaşı Wyong’un konumuna doğru arabayı sürdü. - Kısa bir süre ardından konuma gelmiştik. Arabadan inip eve doğru gittik. Boydan cama bakarken içerisinin kalabalık olduğunu fark ettim. Jungkook da bende kalabalığı hiç sevmezdik. “İçerisi çok kalabalık.” “Çok ısrar ettiği için geldik sevgilim, ikimizde bu tür yerleri sevmiyoruz. Biraz sohbet eder sonra da kalkarız olur mu?” “Olur.” Konuşmamız bittiğinde Jungkook zile bastı. Saniyeler sonra evde görevli olan kadın, “Hoşgeldiniz efendim!” diyerek saygı ile önümüzde eğildi. İçeriye girdiğimizde Wyong ve eşi AeCha yanımıza geldiler. Sarılıp sohbet etmeye başladık. AeCha’yı çok severdim. Fazlasıyla dürüst, zeki, ne istediğini bilen ve hedefleri olan birisiydi. Onunla dertleşmeyi seviyordum. Dördümüz kendi aramızda konuşuyorken yanımıza bir kadın geldi. Gözlerini Jungkook’dan alamaz vaziyette sırıtıp, dudaklarını ısırarak ‘Eşime’ bakıyordu. Sakinliğimi korumak adına derin bir nefes alıp elimi uzattım. “Merhaba, sizi ilk defa görüyorum? Ben Yuen.” Bana hiç bakmaya tenezzül etmeden Jungkook’a elini uzattı. “Bende sizi ilk defa görüyorum emin olun görmüş olsaydım asla unutmazdım. Ben Syuhee, siz?” “Jungkook, ve güzeller güzeli eşim Yuen.” Jungkook bir adım geri atarak yanıma geçip, sağ elini belime attı. Aşkına, evliliğine sahip çıkan erkek… “Eşinizi sormamıştım ama neyse, tanıştığımıza bende memnun oldum.” Sinirlerime yenilip bir harekette bulunarak Wyong ve AeCha’nın gecesini mahvetmek istemiyordum. Syuhee denen kadınla bizzat, baş başa ben ilgilenecektim. - Yemeğimizin ardından şarabımızı yudumluyorken 2 saatlik gözettiğim Syuhee saniye saniyesine eşimden gözlerini ayıramıyordu. Eşini paylaşamayan bir kadındım. O bana aitti ve öyle kalacaktı. Biten bardağıma biraz daha şarap ilave ediyorken uzaktan bir adamın bana baktığını gördüm. Eşim benden asla şüphe etmezdi, asla da gözüm ondan başkasını görmezdi. Makyajımın bozulduğunu düşünürsek müsade isteyip banyo’ya gittim. Çantamdan çıkarttığım rujumu sürüp üzerine gloss geçtim. Allığımı tazeleyip, parfümümü sıkındım. Ellerimi yıkayıp banyodan çıktım, ve maalesef ki çıkmamla bana bakan adamla karşılaşmam bir olmuştu. Bu bir tesadüfdü değil mi? “Merhaba hanımefendi. Biz tanışmadık ben Yunji.” diyerek elini uzattı. “Tanışmak için banyoya gitmemi mi beklediniz? Yanlış anlaşılabilir bir durum. Rica ediyorum çekilebilir misiniz?” “Ne o yoksa eşiniz size güvenmiyor mu?” “Eşim güvenmiyor olsa sizin yerinizde o oldu. Birbirimize güvenimiz tam. Ama güvenimizin tam olması karşı cins birinin bize yaklaşacağı anlamına gelmez.” “Hmm, o zaman eşinizin güveni size tam ise,” beni duvarla arasına alıp, “Yakın olmamızı yanlış anlamaz değil mi?” dizim ile kasıklarına vurup, yere serilmesini izledim. “Ya siz beni anlamıyorsunuz yada anlama kıtlığınız var. Bana ne cüretle yakınlaşırsını?! Ben evli bir kadınım! Jungkook eğer bu olanları öğrenir-“ “Yuen.” Merdivenlerde duran Jungkook’u görmemle cümlem kesilmişti. Umarım olanları öğrenmez. “Sevgilim, ne ara geldin?” “Az önce, seni göremeyince merak ettim.” Yerde sızlanan Yunji denen adama bakıp bana döndü. Cevap bekler bir haldeydi. “Banyoya gelmiştim sevgilim, hadi aşağıya inelim.” Merdivenlerden iniyorken aramızda bir sessizlik olmuştu, yalnızca topuklu ayakkabılarımın sesi yankılanıyordu. “Yunji neden yerde sızlanıyordu?” “Bilmem.” İnanmaz biçimde gözlerime baktı. “Sevgilim gerçekten bilmiyorum sen söyleyince farketmiştim bende. Acil bir şey olsa yardım isterdi neyse, kalkalım mı artık?” “Tamam güzelim, Wyongla konuşmam gereken bir şey var. 5 dakika ver bana, hemen geleceğim.” AeCha’nın yanına gidip oturdum. Biraz sohbet ediyorken Jungkook, Wyongla birlikte yanımıza geldiler. “Sevgilim, ben mantomu alıyorum.” Diyerek portmanto’ya yaklaşıp mantomu alırken, Jungkook’un da kabanını aldım. Mantodan kollarımı geçiriyorken, Syuhee denen kadının telefonla konuşmasını duymuştum, beni ilgilendirmiyordu tâ ki Jungkook’un adını duyana kadar. “Evet evet, bu gece ikna edeceğim onu. ‘…’ Çok tehlikeli biri olduğunun farkındayım. ‘…’ güven bana, bu gece vücuduna sahip olacağım ‘…’ eşinin burada olması hiçbir şeyi değiştirmez yani ben varkende o kadınla aynı yatağa yatmaz değil mi :d ? ‘…’ sen hiç kafanı yorma bebeğim, bu gece Jeon benim olacak.” Sinirden ellerim yumruk olurken, fevri bir hararet yapmamak adına derin nefes almıştım. Madem oynuyoruz, kurallara göre oynayalım değil mi? Syuhee’nin duymaması için biraz uzaklaşarak sağ kolum Kyoug’u aradım. “Kyoug, acilen atacağım konuma gel, bu geceki kurbanımızı depoya götürmen gerekecek. ‘…’ Jungkookla birazdan çıkacağız elini çabuk tut.” telefonu kapatıp hala telefonla konuşan Syuhee’nin fotoğrafını çekip Kyoug’a attım. Jungkook’un gelmesiyle evden çıkacakken AeCha ile vedalaştım. Syuhee bizim sesimizi duyar duymaz yanımıza gelmişti. Elini Jungkook’a uzattı. “Keşke bu kadar erken gitmeseydiniz… umarım tekrardan karşılaşırız.” Jungkook bir şey demeden sadece bana bakmıştı. “Karşılaşacağız elbet.” cevabı Jungkooktan bekliyorken ben karşılık vermiştim. “Anlamadım?” “Anlarsın. Neyse biz gidelim artık.” - Yaklaşık yarım saat sonucu evimize gelmiştik. Saat 11 olmuştu, ama benim gecem daha yeni başlıyordu. “Sevgilim hemen yatacak mısın?” “Hayır bebeğim, işlerim var onları halletmem gerekiyor. Sen beni bekleme istersen, yat hmm?” “Şey.. benimde işlerim var aslında. Yarım saatlik halletmem gereken bir konu var sevgilim.” Kaşlarını kaldırıp, bana baktı. “Bu saatte seni yalnız bırakmam Yuen, işlerini ben varken hallet, hadi gidelim o halde.” “Hayır, hayır!! Aşkım tek gitmeyeceğim korumalar da benimle gelecek. Söz veriyorum sadece yarım saat tamam mı?” “Pekâlâ, sadece yarım saat. Dışarıdaki korumalara söyle hepsi seninle gelsin.” Onu onaylayıp, dudağını öperek odadan çıktım. Arabamın anahtarını alıp evden ayrıldım. Korumalar arkamdan geliyorlardı. ✩ 𝗱𝗲𝘃𝗮𝗺ı 𝘆𝗼𝗿𝘂𝗺𝘂𝗻 𝗮𝗹𝘁ı𝗻𝗱𝗮 ⋆
✩ 𝗱𝗲𝘃𝗮𝗺ı ⋆ Evimizin yakınında olan depoya geldiğimde dışarıda Kyoug’u görmüştüm. Yaklaşık 7 yıldır benim korumamdı, benden önce de babamın sağ koluydu. Babamı kaybetmemle koca mafya aleminde Kyoug ile beraber kalmıştık. En çok güvendiğim adamımdı. “Bayan Seong, emrinizi gerçekleştirdim efendim!” “Teşekkürler Kyoug. Sen dışarıda bekle beni.” Önümde saygı ile eğilip arabamı park ettiğin yere doğru gitti. Depoya girmem ile kan kokusunun burnumu sarmasıyla gülümsedim. Bu kan kokusu sadece kan değildi. Adalet, öfke, hak ettiğini bulma demekti. Bu depoya kimse masum olarak girmezdi. Ya tecavüzcü p!ç olurdu yada masum insanları üzen bir sahtekâr olurdu. Bağlı olduğu sandalyede çırpınan Syuhee’yi görmemle sırıtıp, ona doğru yaklaşıp gözünü kapatmış bez parçasını çektim. Beni görmeyi beklemiyordu anlaşılan. Şuan hiç zevk almadığım için ağızındaki bezide çıkarttım. “Sen ne yaptığınız zannediyorsun ha?!” “Benimle konuşurken sesini yükseltmemesi öneririm, en azından biraz daha yaşayabilmek için.” “Ne?.. ne yaparsın bana?!” “Güzel soru, bunu düşünmemiştim. Dilersen beraber karar verelim hmm?” Bağlı sandalyesinde oturuyorken etrafında dönerek konuştum. “İlk önce derini yüzerek mi başlasak? Yoksa, Eşime dokunduğun elini parçalara ayırarak mı başlayalım hmm?” Fikirlerimi duymasıyla korkudan ağlamaya başlamıştı. Hadi ama daha başlamamıştık bile! “Yalvarırım bana bir şey yapma!! Yalvarırım!!” “Yok öyle bir dünya Syuhee. Eşime sahip olmayı kafanda kurguluyorken pek istekliydin. Ne o hevesin geçti mi yoksa?” “Ben… özür dilerim!!! Yalvarırım bırakın beni!! Hiç kimseye bir şey söylemeyeceğim!” “Söyleyemezsin zaten Syuhee. Bu depoya giren ancak cesediyle çıkar.” Dediklerimi duymasıyla ağlaması daha da artıyordu. “Gerçekten bana işkence mi edeceksin?! Psikopat mısın sen?!” “Ses tonuna dikkat etmen gerektiğini uyarmıştım Syuhee. Ayrıca soruna gelmiş olursak hayır psikopat değilim sadece eşine çok aşık bir kadınım.” Elime bıçağımı alıp, eşime dokunduğu eli parçalara ayırmaya başladım. Geçen dakikalar sonucu üstümün kana bulanmasıyla acıdan bayılmış Syuhee’den ayrılıp kafasına silahı dayayıp, tetiği çektim. Silahımı masanın üzerine koyup, odama gittim. Depodaki odamda yedek kıyafetler ve şarjörler bulunuyordu. Rahat bir şeyler giyinip depodan çıktım. Kapıda beni bekleyen Kyoug’un yanına gittim. “Kyoug işim bitti, cesedi yok edebilirsin.” “Emredersiniz efendim!” Yanımdan ayrılınca, arabama gidip eve doğru sürdüm. Korumalarda peşimden geliyordu. - Eve geldiğimde beni gülümseyerek bekleyen Jungkook’u gördüm. Yanıma yaklaşıp gülerken boynuma bir öpücük kondurdu. Ne olduğuna anlam verememiştim. “Jungkook.. iyi misin?” “Ah benim kıskanç karıcığım.” Korumaların çoktan Jungkook’a öttüğünü anlamıştım. Belimi sıkıca sarıp başımı göğüsüne yerleştirdi. “Şu kıskanç hallerine bitiyorum güzelim.” “Sen bana aitsin Jungkook. Hiçbir kadın öylece sana yaklaşıp seni arzulayamaz!?” “Hayatta olduğum sürece sadece sen olacaksın. Sen yoksan bende yokum güzelim.” Bu gecede, her zamanki gibi tanrıya Jungkook’a sahip olduğum şükretmiştim. Biz bu aşk için çok mücadele veren, birbirine aşık bir çifttik. ༯ 𝓢𝓞𝓝 ༯
Offffff muthisdiiii 🤍🤍🤍🤍
Mükemmel 👍süper olmuş güçlü 💪kadınları severim
MÜKEMMEEELLLLL❤️❤️
Çok teşekkür ederiimm🩷
Çok güzell,biraz geç gelmişimm
@@Zoe-writer Beğenmene çok sevindimm🩷
Omg mükemmelllll çok zahmet vermişsin teşekkürlerrrr.
❤❤❤❤❤❤❤💪💪💪
@@RahiləMəmmədli-s-k-z 💗💗💗
@@rroutee 🌸❤️🔥💖💝💥
𐙚 𝑌𝑎𝑙𝑛ı𝑧𝑐𝑎 𝑘𝑢𝑟𝑔𝑢𝑑𝑎𝑛 𝑖𝑏𝑎𝑟𝑒𝑡𝑡𝑖𝑟.
“𝗚𝘂̈𝗰̧𝗹𝘂̈ 𝗠𝗮𝗳𝘆𝗮’𝗻ı𝗻 𝗚𝘂̈𝗰̧𝗹𝘂̈ 𝗞𝗮𝗱ı𝗻ı”
✩ 𝘑𝘦𝘰𝘯 𝘑𝘶𝘯𝘨𝘬𝘰𝘰𝘬 𝟤𝟨 ⋆ 𝘚𝘦𝘰𝘯𝘨 𝘠𝘶𝘦𝘯 𝟤𝟥 ✩
“Sevgilim ne zaman gideceğiz?” Elbisemi seçmekte zorlanıyorken, eşime soru yöneltmiştim. Bugün Jungkook’un arkadaşı bizi yemeğe davet etmişti.
“Yarım saat sonra çıkalım bebeğim.” Uzun uğraşlar sonucu sax mavisi bir zaten elbise buldum. Aldığımdan bu yana bir bilemedin iki kere falan giyinmişimdir. Elbiseyi seçmem ile hemen ayakkabı dolabıma döndüm elbiseme uygun birçok ayakkabı vardı ancak bugünkü tercihim siyah stiletto olacaktı.
Kahve tonlarında makyajıma son dokunuşları yapıp çantamı elime aldım. Favorim olan parfümümü elbiseme ve tenime sıkıp çantama yerleştirdim.
Salona doğru gittiğimde hazırlanmış, koltukta oturur vaziyette beni beklediğini gördüm. Oturduğu yerden doğrulup yanıma yaklaşarak ellerini belime atıp boynumu öptü. “Çok… çok güzel olmuşsun.”
“Teşekkür ederim hayatım, sende çok şık olmuşsun.” İltifatına karşılık iltifat alınca yüzündeki gülümsemeyle önümden gidip kapıyı açtı, teşekkür edip koltuğa oturdum. Saniyeler sonra Jungkook da şoför koltuğuna oturup arkadaşı Wyong’un konumuna doğru arabayı sürdü.
-
Kısa bir süre ardından konuma gelmiştik. Arabadan inip eve doğru gittik. Boydan cama bakarken içerisinin kalabalık olduğunu fark ettim. Jungkook da bende kalabalığı hiç sevmezdik. “İçerisi çok kalabalık.”
“Çok ısrar ettiği için geldik sevgilim, ikimizde bu tür yerleri sevmiyoruz. Biraz sohbet eder sonra da kalkarız olur mu?”
“Olur.” Konuşmamız bittiğinde Jungkook zile bastı. Saniyeler sonra evde görevli olan kadın, “Hoşgeldiniz efendim!” diyerek saygı ile önümüzde eğildi. İçeriye girdiğimizde Wyong ve eşi AeCha yanımıza geldiler.
Sarılıp sohbet etmeye başladık. AeCha’yı çok severdim. Fazlasıyla dürüst, zeki, ne istediğini bilen ve hedefleri olan birisiydi. Onunla dertleşmeyi seviyordum.
Dördümüz kendi aramızda konuşuyorken yanımıza bir kadın geldi. Gözlerini Jungkook’dan alamaz vaziyette sırıtıp, dudaklarını ısırarak ‘Eşime’ bakıyordu. Sakinliğimi korumak adına derin bir nefes alıp elimi uzattım. “Merhaba, sizi ilk defa görüyorum? Ben Yuen.”
Bana hiç bakmaya tenezzül etmeden Jungkook’a elini uzattı. “Bende sizi ilk defa görüyorum emin olun görmüş olsaydım asla unutmazdım. Ben Syuhee, siz?”
“Jungkook, ve güzeller güzeli eşim Yuen.”
Jungkook bir adım geri atarak yanıma geçip, sağ elini belime attı. Aşkına, evliliğine sahip çıkan erkek…
“Eşinizi sormamıştım ama neyse, tanıştığımıza bende memnun oldum.” Sinirlerime yenilip bir harekette bulunarak Wyong ve AeCha’nın gecesini mahvetmek istemiyordum.
Syuhee denen kadınla bizzat, baş başa ben ilgilenecektim.
-
Yemeğimizin ardından şarabımızı yudumluyorken 2 saatlik gözettiğim Syuhee saniye saniyesine eşimden gözlerini ayıramıyordu. Eşini paylaşamayan bir kadındım. O bana aitti ve öyle kalacaktı.
Biten bardağıma biraz daha şarap ilave ediyorken uzaktan bir adamın bana baktığını gördüm. Eşim benden asla şüphe etmezdi, asla da gözüm ondan başkasını görmezdi.
Makyajımın bozulduğunu düşünürsek müsade isteyip banyo’ya gittim. Çantamdan çıkarttığım rujumu sürüp üzerine gloss geçtim. Allığımı tazeleyip, parfümümü sıkındım. Ellerimi yıkayıp banyodan çıktım, ve maalesef ki çıkmamla bana bakan adamla karşılaşmam bir olmuştu. Bu bir tesadüfdü değil mi?
“Merhaba hanımefendi. Biz tanışmadık ben Yunji.” diyerek elini uzattı.
“Tanışmak için banyoya gitmemi mi beklediniz? Yanlış anlaşılabilir bir durum. Rica ediyorum çekilebilir misiniz?”
“Ne o yoksa eşiniz size güvenmiyor mu?”
“Eşim güvenmiyor olsa sizin yerinizde o oldu. Birbirimize güvenimiz tam. Ama güvenimizin tam olması karşı cins birinin bize yaklaşacağı anlamına gelmez.”
“Hmm, o zaman eşinizin güveni size tam ise,” beni duvarla arasına alıp, “Yakın olmamızı yanlış anlamaz değil mi?” dizim ile kasıklarına vurup, yere serilmesini izledim.
“Ya siz beni anlamıyorsunuz yada anlama kıtlığınız var. Bana ne cüretle yakınlaşırsını?! Ben evli bir kadınım! Jungkook eğer bu olanları öğrenir-“
“Yuen.” Merdivenlerde duran Jungkook’u görmemle cümlem kesilmişti. Umarım olanları öğrenmez.
“Sevgilim, ne ara geldin?”
“Az önce, seni göremeyince merak ettim.” Yerde sızlanan Yunji denen adama bakıp bana döndü. Cevap bekler bir haldeydi. “Banyoya gelmiştim sevgilim, hadi aşağıya inelim.”
Merdivenlerden iniyorken aramızda bir sessizlik olmuştu, yalnızca topuklu ayakkabılarımın sesi yankılanıyordu.
“Yunji neden yerde sızlanıyordu?”
“Bilmem.” İnanmaz biçimde gözlerime baktı.
“Sevgilim gerçekten bilmiyorum sen söyleyince farketmiştim bende. Acil bir şey olsa yardım isterdi neyse, kalkalım mı artık?”
“Tamam güzelim, Wyongla konuşmam gereken bir şey var. 5 dakika ver bana, hemen geleceğim.” AeCha’nın yanına gidip oturdum. Biraz sohbet ediyorken Jungkook, Wyongla birlikte yanımıza geldiler.
“Sevgilim, ben mantomu alıyorum.” Diyerek portmanto’ya yaklaşıp mantomu alırken, Jungkook’un da kabanını aldım.
Mantodan kollarımı geçiriyorken, Syuhee denen kadının telefonla konuşmasını duymuştum, beni ilgilendirmiyordu tâ ki Jungkook’un adını duyana kadar.
“Evet evet, bu gece ikna edeceğim onu. ‘…’ Çok tehlikeli biri olduğunun farkındayım. ‘…’ güven bana, bu gece vücuduna sahip olacağım ‘…’ eşinin burada olması hiçbir şeyi değiştirmez yani ben varkende o kadınla aynı yatağa yatmaz değil mi :d ? ‘…’ sen hiç kafanı yorma bebeğim, bu gece Jeon benim olacak.”
Sinirden ellerim yumruk olurken, fevri bir hararet yapmamak adına derin nefes almıştım. Madem oynuyoruz, kurallara göre oynayalım değil mi? Syuhee’nin duymaması için biraz uzaklaşarak sağ kolum Kyoug’u aradım.
“Kyoug, acilen atacağım konuma gel, bu geceki kurbanımızı depoya götürmen gerekecek. ‘…’ Jungkookla birazdan çıkacağız elini çabuk tut.” telefonu kapatıp hala telefonla konuşan Syuhee’nin fotoğrafını çekip Kyoug’a attım.
Jungkook’un gelmesiyle evden çıkacakken AeCha ile vedalaştım. Syuhee bizim sesimizi duyar duymaz yanımıza gelmişti. Elini Jungkook’a uzattı. “Keşke bu kadar erken gitmeseydiniz… umarım tekrardan karşılaşırız.” Jungkook bir şey demeden sadece bana bakmıştı.
“Karşılaşacağız elbet.” cevabı Jungkooktan bekliyorken ben karşılık vermiştim.
“Anlamadım?”
“Anlarsın. Neyse biz gidelim artık.”
-
Yaklaşık yarım saat sonucu evimize gelmiştik. Saat 11 olmuştu, ama benim gecem daha yeni başlıyordu.
“Sevgilim hemen yatacak mısın?”
“Hayır bebeğim, işlerim var onları halletmem gerekiyor. Sen beni bekleme istersen, yat hmm?”
“Şey.. benimde işlerim var aslında. Yarım saatlik halletmem gereken bir konu var sevgilim.” Kaşlarını kaldırıp, bana baktı.
“Bu saatte seni yalnız bırakmam Yuen, işlerini ben varken hallet, hadi gidelim o halde.”
“Hayır, hayır!! Aşkım tek gitmeyeceğim korumalar da benimle gelecek. Söz veriyorum sadece yarım saat tamam mı?”
“Pekâlâ, sadece yarım saat. Dışarıdaki korumalara söyle hepsi seninle gelsin.”
Onu onaylayıp, dudağını öperek odadan çıktım.
Arabamın anahtarını alıp evden ayrıldım. Korumalar arkamdan geliyorlardı.
✩ 𝗱𝗲𝘃𝗮𝗺ı 𝘆𝗼𝗿𝘂𝗺𝘂𝗻 𝗮𝗹𝘁ı𝗻𝗱𝗮 ⋆
✩ 𝗱𝗲𝘃𝗮𝗺ı ⋆
Evimizin yakınında olan depoya geldiğimde dışarıda Kyoug’u görmüştüm. Yaklaşık 7 yıldır benim korumamdı, benden önce de babamın sağ koluydu. Babamı kaybetmemle koca mafya aleminde Kyoug ile beraber kalmıştık. En çok güvendiğim adamımdı.
“Bayan Seong, emrinizi gerçekleştirdim efendim!”
“Teşekkürler Kyoug. Sen dışarıda bekle beni.” Önümde saygı ile eğilip arabamı park ettiğin yere doğru gitti. Depoya girmem ile kan kokusunun burnumu sarmasıyla gülümsedim. Bu kan kokusu sadece kan değildi. Adalet, öfke, hak ettiğini bulma demekti. Bu depoya kimse masum olarak girmezdi. Ya tecavüzcü p!ç olurdu yada masum insanları üzen bir sahtekâr olurdu.
Bağlı olduğu sandalyede çırpınan Syuhee’yi görmemle sırıtıp, ona doğru yaklaşıp gözünü kapatmış bez parçasını çektim. Beni görmeyi beklemiyordu anlaşılan.
Şuan hiç zevk almadığım için ağızındaki bezide çıkarttım. “Sen ne yaptığınız zannediyorsun ha?!”
“Benimle konuşurken sesini yükseltmemesi öneririm, en azından biraz daha yaşayabilmek için.”
“Ne?.. ne yaparsın bana?!”
“Güzel soru, bunu düşünmemiştim. Dilersen beraber karar verelim hmm?”
Bağlı sandalyesinde oturuyorken etrafında dönerek konuştum. “İlk önce derini yüzerek mi başlasak? Yoksa, Eşime dokunduğun elini parçalara ayırarak mı başlayalım hmm?”
Fikirlerimi duymasıyla korkudan ağlamaya başlamıştı. Hadi ama daha başlamamıştık bile!
“Yalvarırım bana bir şey yapma!! Yalvarırım!!”
“Yok öyle bir dünya Syuhee. Eşime sahip olmayı kafanda kurguluyorken pek istekliydin. Ne o hevesin geçti mi yoksa?”
“Ben… özür dilerim!!! Yalvarırım bırakın beni!! Hiç kimseye bir şey söylemeyeceğim!”
“Söyleyemezsin zaten Syuhee. Bu depoya giren ancak cesediyle çıkar.” Dediklerimi duymasıyla ağlaması daha da artıyordu.
“Gerçekten bana işkence mi edeceksin?! Psikopat mısın sen?!”
“Ses tonuna dikkat etmen gerektiğini uyarmıştım Syuhee. Ayrıca soruna gelmiş olursak hayır psikopat değilim sadece eşine çok aşık bir kadınım.”
Elime bıçağımı alıp, eşime dokunduğu eli parçalara ayırmaya başladım.
Geçen dakikalar sonucu üstümün kana bulanmasıyla acıdan bayılmış Syuhee’den ayrılıp kafasına silahı dayayıp, tetiği çektim.
Silahımı masanın üzerine koyup, odama gittim. Depodaki odamda yedek kıyafetler ve şarjörler bulunuyordu. Rahat bir şeyler giyinip depodan çıktım.
Kapıda beni bekleyen Kyoug’un yanına gittim. “Kyoug işim bitti, cesedi yok edebilirsin.”
“Emredersiniz efendim!”
Yanımdan ayrılınca, arabama gidip eve doğru sürdüm. Korumalarda peşimden geliyordu.
-
Eve geldiğimde beni gülümseyerek bekleyen Jungkook’u gördüm. Yanıma yaklaşıp gülerken boynuma bir öpücük kondurdu.
Ne olduğuna anlam verememiştim.
“Jungkook.. iyi misin?”
“Ah benim kıskanç karıcığım.” Korumaların çoktan Jungkook’a öttüğünü anlamıştım.
Belimi sıkıca sarıp başımı göğüsüne yerleştirdi. “Şu kıskanç hallerine bitiyorum güzelim.”
“Sen bana aitsin Jungkook. Hiçbir kadın öylece sana yaklaşıp seni arzulayamaz!?”
“Hayatta olduğum sürece sadece sen olacaksın. Sen yoksan bende yokum güzelim.”
Bu gecede, her zamanki gibi tanrıya Jungkook’a sahip olduğum şükretmiştim.
Biz bu aşk için çok mücadele veren, birbirine aşık bir çifttik.
༯ 𝓢𝓞𝓝 ༯
Çok güzel olmuş
@ Çok teşekkür ederim🩷
Merhaba güzelim hikayen çok güzel olmuş bir tane hikayeni Taehyung ile yapar mısın 😢❤
@@NssksBskansgs Elimde olan OneShotları attıktan sonra yazacağımm🩷
Çok iyiii
🥹🩷🩷
Guzelliiiimmm cok guzel olmuss ellerine sagliiikkk💜💜
Çok teşekkür ederimm🩷
Mükemmelll❤❤❤❤
@@Derinpiano 🩷🩷