Verdiğiniz bilgiler ve açıklamalar için teşekkür ederim. Özellikle metodolojiye ve sonuçların altyapısına yönelik açıklamalarınız, konuyu daha derinlemesine anlamamıza büyük katkı sağladı. Ancak, maalesef toplumumuzda bu tür metodolojik ve temel konulara ilginin az olduğunu da gözlemliyoruz. Daha çok sonuçlara odaklanarak, konuları siyah-beyaz bir şekilde algılayıp hızla yargılama eğilimimiz oldukça yaygın. Metodolojiye ve bir sonuca nasıl ulaşıldığına dair süreçlere çok fazla önem vermiyoruz. Bunun yerine, kolayca tüketilebilecek sonuçlar üzerinden konuşmayı, tartışmayı ve hatta hüküm vermeyi tercih ediyoruz. Bu durum, bizleri sorunların çözümünden ziyade kişiler ve olaylar üzerinden bir tartışma alanına sürüklüyor. Yüzyıllardır kolaycılığa alışmış bir zihin yapısıyla, emek vermeden “bizi kurtaracak” bir otorite ya da çözüm beklemek eğilimindeyiz. Bu durum, dinlemeyi, anlamayı ve meselelerin arka planını incelemeyi zorlaştırıyor. Oysa, bir çözümün arkasındaki metodolojiyi, kullanılan argümanları ve sürecin kaynaklarını anlamak; bizlere hem konulara daha sistemli bir şekilde yaklaşma hem de daha sağlıklı bir tartışma kültürü geliştirme imkânı sunar. Fakat ne yazık ki, metodolojik düşünce yerine daha çok magazinsel konular ve yüzeysel tartışmalara meyilliyiz. Bu anlayış değişmediği sürece, önümüze hazır bir şekilde sunulan çözümlerin ardındaki süreçlere odaklanmak yerine, yalnızca sonuçlar üzerinden değerlendirmeler yapmaya devam edeceğiz. Yani, yemek önümüze geldiğinde, içindeki malzemelerin ne olduğuna, nasıl temin edildiğine ve hangi süreçlerden geçtiğine bakmadan yalnızca tadını konuşmayı sürdüreceğiz. Metodolojik bir yaklaşımı benimsemek, İslami düşünce dünyasında da son derece önemli. Bugün insanların yıllarını vererek büyük emeklerle ortaya koyduğu ilmi çalışmaları, anlamadan, kaynaklarını bilmeden ve hangi geleneklere dayandığını değerlendirmeden ele almak ya da reddetmek; bizleri yalnızca radikalleştirmeye ve dar bir kimlik anlayışına sürükler. Bu tür bir yaklaşım, insanları kendi görüşlerini kutsallaştırmaya ve ötekileştirme eğilimine iter. Bu ise problemlerin çözülmesini değil, daha da derinleşmesini sağlar. Toplum olarak, düşünce dünyamızdaki metodolojiyi, fikir akımlarının hangi temellere dayandığını ve nasıl bir yol izlediğini daha iyi anlamaya ihtiyacımız var. Bu bakış açısı, bizlere bireylere değil, bilgiye, sisteme ve prensiplere dayalı bir düşünce yapısını benimsememiz gerektiğini gösterecektir. Böyle bir sistem, gelecek nesillere daha sağlıklı bir düşünce altyapısı bırakmamıza da yardımcı olacaktır. Sonuç olarak, İslam dünyasının gerçeklerle yüzleşip hayatın sorunlarına çözümler üretmesi; aklı etkin bir şekilde kullanmasıyla mümkün olacaktır. Bu süreçte ilahi maksadın; eşitlik, adalet ve hukuk gibi evrensel değerler olduğunu unutmadan hareket etmek, aklımızı daha verimli kullanmamıza katkı sağlayacaktır. Tekrar teşekkür ederim. Açıklamalarınız, meseleye daha geniş bir perspektiften bakmamıza olanak tanıyan önemli bir rehberlik sunmuş oldu.
Allah razı olsun kıymetli hocam ağzınıza sağlık. Dinin temellerini ilgilendiren bu minvaldeki videolarınız, belli bir sorun hakkındaki (örneğin banka promosyonun caiz olup olmaması) görüşlerinizi açıkladığınız yayınlardan bana çok daha önemli geliyor. İkincisi önemsiz demek değil, ancak birinci tipteki konular din hakkında oluşabilecek ya da var olan şüpheleri gidermeye yönelik olduğundan bence çok kıymetli. Evet din hakkındaki her soru/şüphe illa iman esasları hakkında olmayabiliyor, bu açıdan muamelat diye ifade ettiğiniz konulara nasıl yaklaşılması gerektiğini de öğrenmeye ihtiyacımız var diye düşünüyorum. Lütfen az izleniyor diye üzülmeyin, bence çok kıymetli. Sizin yayınlarınızla kafamdaki pek çok mesele netleşti/oturaklaştı elhamdülillah. Allah razı olsun tekrardan 😊
Hocam başörtüsü konusuna bir değinme imkanınız var mı? Veya şöyle sorayım: bir bayan öğrenci namazını kılıyor ama batıdaki çevre şartları etkisiyle başörtüsü konusunda ağır geliyor takmak istemiyor. Burada anne babaların meseleye yaklaşımı nasıl olmalı?
Ahmet Hocam, ‘’ İslâm Dini Toplumsal Sorunlara Çözüm Sunuyor mu? Videonuzun 03:10 dk.’dan itibaren; ‘’Dinin; İman, Akide Bir Tarafta, İbadetler ve Ritüeller Öbür Tarafta, Ahlaki Umdeler ve en sonunda Muamelât diyebileceğimiz; Sosyal Hayata, Dünyevi Hayata, Beşeri İlişkilere Yönelik Emirleri, Yasakları, Hükümleri Açısından Böyle Dörde Ayrıldığını Hep İfade Ediyorum. Burada Sabite Olan Değerler İmandır, İbadet ve Ahlaki Değerler Değişmez ve Değiştirilemez ama Diğerlerinin Normlarda Esas Kalmak Şartıyla, İlke ve Prensipler de Esas Kalmak Şartıyla Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum. Bir kere daha bunu Hatırlatmış olayım… Şimdi; Bu Soruyu Soran İnsanımız …. Meseleyi Dinin İbadet Boyutu ile alakalı Değil, Dinin İman Tevhit Akide Boyutuyla Alakalı Değil, Dinin Ahlaki Umdeleri Besleyen veyahut da Onun Temellerini veren Prensiplerini İlkelerini Kaidelerini Ortaya Koyan Boyutunu Değil, Sormuş Olduğu Boyut Tamamıyla Muamelat Boyututudur ve zaten bu Sorunun altında Yatan Temel Nedeni de Biz Çok İyi Anlayabiliyoruz. Zira Biz, Zaman İçerisinde Muamelat adına; Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümler adına; Ortaya Konulmuş olan Şeyleri Diğerleri Gibi Sabite Kabul Ediyoruz ve Ondan Dolayı Böyle bir Kafa Karışıklığı Oluyor….’’ …ve Ayrıca;‘’Böyle Din Olmaz’’ videonuzda: 27:45 dk) ‘’Çok Eşlilik Çağ Dışıdır, Kölelik Çağ Dışıdır, İki Kadına Bir Erkek Çağ Dışıdır, Kısas Çağ Dışıdır, Hırsızın Kolunun Kesilmesi Çağ Dışıdır.’’ Demekle İnsan Dinden Çıkmış Olmuyor mu diyor?…. Hayır! Olmuyor! Bunların her birerleri Gerçekten Kur'an-ı Kerim'de yerine alan ve Efendimiz (asm) Döneminde Uygulanan Hukuki Hükümlerdir. Zamanın ve Şartların Değişmesine bağlı olarak oradaki Amaç gözetilerek bu Hükümler de Değiştirilebilir. ‘’ Diyorsunuz Burda Soru/Sorular Şu; a- Sabite olan değerler tamam peki Sabite olmayan ‘’Muamelat Boyutu yani Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümler derken; Normlarda Esas Kalmak Şartıyla, İlke ve Prensiplerde Esas Kalmak Şartıyla Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum’’ derken burda Normlarda. İlke ve Prensiblerde esas kalmaktaki kastınızı Somut örneklerle biraz açarmısınız? b-‘’ Muamelat adına; Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümlerin… Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum’’ diyorsunuz. Bütün bu söylediklerinize ‘’Sabit Din, Değişken Şeriat’’ dersek; Recm (Sûre-i Nur 2. Ve 4. Ayet..) Kısas, (Sûre-i Bakara 178. Ayet..)Sirkat (Sûre-i Maide 38.Ayet..),Miras(Sûre-i Nisa 11-12 ve 176. Ayetler..) gibi Konularda Kur’an-ı Değiştirme Anlamına Gelmez mi? Gelmeyeceğine dair Deliliniz Nedir? c- Merak Ettiğim Şu: Mesela; Miras Taksiminde Kur’anda Geçen Yerine Zamanın Anlayış ve İhtiyacına göre Değişim Olabilir Diyorsunuz Sanırım. Eğer Böyle ise o Zaman bir Ayeti Kabul Etmemiş Durumuna Düşmüş Olmaz mıyız? Buna bir Açıklık Getirirseniz Çok Memnun Olurum. d-Allah'ın veya Peygamberimizin Koyduğu Hukuk Hükümleri Nasıl Değişebilir, Onlar Kıyamete Kadar Geçerli Değil mi? e-‘’Recm (Sûre-i Nur 2. Ve 4. Ayet..) Kısas, (Sûre-i Bakara 178. Ayet..)Sirkat (Sûre-i Maide 38.Ayet..),Miras(Sûre-i Nisa 11-12 ve 176. Ayetler..) Konuları Konjonktüre Bağlı Değişebilir mi ?’’ f-Fıkıh Ayetleri Konjonktüreldir derseniz Sonrasında Tesettür,Abdest,Kurban hatta Namaz vs.nin.Bu Açık Kapıyı Su-i İstimal Etmesinden Korkuyorum.İçtihad için daha Ziyade İhtiraslar ve Nefisler Bahane Arıyor. Kolaylık değil Çoğu Kolaycılık Peşinde g-Kuran daki Fıkhi Meseleler ve Her Ayet Din Değil midir? Bir Kısım Ayetler Sosyal Meselelerdir, Büyük bir Kısmı İmani Meselelerdir mi Diyeceğiz? Kuran’a Tarihselci Bakanlar da aynı Şeyi Söylemiş Olmuyorlar mı? h- Daha Önceki bir Videonuzda, “Kısas” Konusundaki Yorumunuz ile ilgili Sormuştuk, Adalet Katilin 8-10 yıl Yatması mıdır diye. Bu Kezde Hukuki Yorum değil Miras ile ilgili Ayete Rağmen, Sosyo-Ekonomik Şartlar Değişti diye Farklı bir Uygulama Dinen Mümkün mü? Lütfen bu Konuya bir Açıklık Getirebilir misiniz? Kısaca Ortada Açık bir Hüküm Bildiren bir Ayet Varken Arka-Plan ve Şartlar Değişti Diyerek Farklı bir Uygulamaya Gitmenin Dindeki Tam Karşılığı Nedir? Mümkünse Örnekleri ile Bu Konuya Açıklık Getirebilir misiniz? …diğer izleyici yorum/sorularınıda dahil ettim, Sanırım meramımız fazlasıyla anlaşılmıştır. Sizden mümkünse mevzûyu tekrar derli toplu şekilde vüzûha kavuşturmanızı istirham ediyoruz..
Hocam İslam'da cariye meselesini uygun bir zamanda işleyebilir misiniz? Kölelik değil onda gelen sorulara ikna edici cevaplar çok rahat verip muhataplar ikna olabiliyor. Ama cariye konusunda özellikle birlikte olma iddet vb biraz bizim yetersizliğimizden sıkıntılı. Yapacağınız izahlarla o sıkıntınında giderileceğine inanıyorum
Adam ete caiz değil diyor Cem’e caiz değil diyor bakıyoruz sağında solunda müslüman kasapları mahallesinde camisi… o rahatlık içinde veriyor fetvayı o yüzden dediğiniz gibi “hayatın içinde olan akıl” ve sadece yaşadığı tecrübe ettiği yerler ile alakalı fetva verebilir diye düşününüyorum.sıcak bir bölgede yaşayan insan giydiği elbise ile soğuk bir bölgede yaşayan kişilerin elbiselerinin farklı o iklime uygun olması gibi..
Allah razı olsun🌹
Teşekkürler
Pek kıymetli bilgi ve yaklaşımlarınızı paylaştığınız için çok takdir ve teşekkürler değerli hocam 💐
ÇOK TEŞEKÜRLER
Allah razı olsun çok değerli hocam ❤
Verdiğiniz bilgiler ve açıklamalar için teşekkür ederim. Özellikle metodolojiye ve sonuçların altyapısına yönelik açıklamalarınız, konuyu daha derinlemesine anlamamıza büyük katkı sağladı.
Ancak, maalesef toplumumuzda bu tür metodolojik ve temel konulara ilginin az olduğunu da gözlemliyoruz. Daha çok sonuçlara odaklanarak, konuları siyah-beyaz bir şekilde algılayıp hızla yargılama eğilimimiz oldukça yaygın.
Metodolojiye ve bir sonuca nasıl ulaşıldığına dair süreçlere çok fazla önem vermiyoruz. Bunun yerine, kolayca tüketilebilecek sonuçlar üzerinden konuşmayı, tartışmayı ve hatta hüküm vermeyi tercih ediyoruz. Bu durum, bizleri sorunların çözümünden ziyade kişiler ve olaylar üzerinden bir tartışma alanına sürüklüyor. Yüzyıllardır kolaycılığa alışmış bir zihin yapısıyla, emek vermeden “bizi kurtaracak” bir otorite ya da çözüm beklemek eğilimindeyiz. Bu durum, dinlemeyi, anlamayı ve meselelerin arka planını incelemeyi zorlaştırıyor.
Oysa, bir çözümün arkasındaki metodolojiyi, kullanılan argümanları ve sürecin kaynaklarını anlamak; bizlere hem konulara daha sistemli bir şekilde yaklaşma hem de daha sağlıklı bir tartışma kültürü geliştirme imkânı sunar. Fakat ne yazık ki, metodolojik düşünce yerine daha çok magazinsel konular ve yüzeysel tartışmalara meyilliyiz.
Bu anlayış değişmediği sürece, önümüze hazır bir şekilde sunulan çözümlerin ardındaki süreçlere odaklanmak yerine, yalnızca sonuçlar üzerinden değerlendirmeler yapmaya devam edeceğiz. Yani, yemek önümüze geldiğinde, içindeki malzemelerin ne olduğuna, nasıl temin edildiğine ve hangi süreçlerden geçtiğine bakmadan yalnızca tadını konuşmayı sürdüreceğiz.
Metodolojik bir yaklaşımı benimsemek, İslami düşünce dünyasında da son derece önemli. Bugün insanların yıllarını vererek büyük emeklerle ortaya koyduğu ilmi çalışmaları, anlamadan, kaynaklarını bilmeden ve hangi geleneklere dayandığını değerlendirmeden ele almak ya da reddetmek; bizleri yalnızca radikalleştirmeye ve dar bir kimlik anlayışına sürükler. Bu tür bir yaklaşım, insanları kendi görüşlerini kutsallaştırmaya ve ötekileştirme eğilimine iter. Bu ise problemlerin çözülmesini değil, daha da derinleşmesini sağlar.
Toplum olarak, düşünce dünyamızdaki metodolojiyi, fikir akımlarının hangi temellere dayandığını ve nasıl bir yol izlediğini daha iyi anlamaya ihtiyacımız var. Bu bakış açısı, bizlere bireylere değil, bilgiye, sisteme ve prensiplere dayalı bir düşünce yapısını benimsememiz gerektiğini gösterecektir. Böyle bir sistem, gelecek nesillere daha sağlıklı bir düşünce altyapısı bırakmamıza da yardımcı olacaktır.
Sonuç olarak, İslam dünyasının gerçeklerle yüzleşip hayatın sorunlarına çözümler üretmesi; aklı etkin bir şekilde kullanmasıyla mümkün olacaktır. Bu süreçte ilahi maksadın; eşitlik, adalet ve hukuk gibi evrensel değerler olduğunu unutmadan hareket etmek, aklımızı daha verimli kullanmamıza katkı sağlayacaktır.
Tekrar teşekkür ederim. Açıklamalarınız, meseleye daha geniş bir perspektiften bakmamıza olanak tanıyan önemli bir rehberlik sunmuş oldu.
Kolay gelsin iyi yayınlar
Iyi yayinlar hocam
Teşekkür ediyorum çok kıymetli hocam ❤
Allah razı olsun kıymetli hocam ağzınıza sağlık. Dinin temellerini ilgilendiren bu minvaldeki videolarınız, belli bir sorun hakkındaki (örneğin banka promosyonun caiz olup olmaması) görüşlerinizi açıkladığınız yayınlardan bana çok daha önemli geliyor. İkincisi önemsiz demek değil, ancak birinci tipteki konular din hakkında oluşabilecek ya da var olan şüpheleri gidermeye yönelik olduğundan bence çok kıymetli. Evet din hakkındaki her soru/şüphe illa iman esasları hakkında olmayabiliyor, bu açıdan muamelat diye ifade ettiğiniz konulara nasıl yaklaşılması gerektiğini de öğrenmeye ihtiyacımız var diye düşünüyorum. Lütfen az izleniyor diye üzülmeyin, bence çok kıymetli. Sizin yayınlarınızla kafamdaki pek çok mesele netleşti/oturaklaştı elhamdülillah. Allah razı olsun tekrardan 😊
Hicam değerli anlatim ve bilgiler için teşekkür ederiz.
Selam ve muhabbetlerimle.
Allah razı olsun hocam🤲
Teşekkürler hocam
Thanks 🌹❤️🌹
Emeğine sağlık
Hocam çok teşekkürler
Din çözüm üretiyordur ama o kadar çok bölündük ki kimse birleşip kural koyamıyorlar maalesef
Teşekkürler
❤❤❤
Hocam başörtüsü konusuna bir değinme imkanınız var mı?
Veya şöyle sorayım: bir bayan öğrenci namazını kılıyor ama batıdaki çevre şartları etkisiyle başörtüsü konusunda ağır geliyor takmak istemiyor. Burada anne babaların meseleye yaklaşımı nasıl olmalı?
Teşekkürler... aro...
🌹🤲🌹
👍
💫💫💫💫
Ahmet Hocam, ‘’ İslâm Dini Toplumsal Sorunlara Çözüm Sunuyor mu? Videonuzun 03:10 dk.’dan itibaren;
‘’Dinin; İman, Akide Bir Tarafta, İbadetler ve Ritüeller Öbür Tarafta, Ahlaki Umdeler ve en sonunda Muamelât diyebileceğimiz; Sosyal Hayata, Dünyevi Hayata, Beşeri İlişkilere Yönelik Emirleri, Yasakları, Hükümleri Açısından Böyle Dörde Ayrıldığını Hep İfade Ediyorum.
Burada Sabite Olan Değerler İmandır, İbadet ve Ahlaki Değerler Değişmez ve Değiştirilemez ama Diğerlerinin Normlarda Esas Kalmak Şartıyla, İlke ve Prensipler de Esas Kalmak Şartıyla Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum. Bir kere daha bunu Hatırlatmış olayım…
Şimdi; Bu Soruyu Soran İnsanımız …. Meseleyi Dinin İbadet Boyutu ile alakalı Değil, Dinin İman Tevhit Akide Boyutuyla Alakalı Değil, Dinin Ahlaki Umdeleri Besleyen veyahut da Onun Temellerini veren Prensiplerini İlkelerini Kaidelerini Ortaya Koyan Boyutunu Değil, Sormuş Olduğu Boyut Tamamıyla Muamelat Boyututudur ve zaten bu Sorunun altında Yatan Temel Nedeni de Biz Çok İyi Anlayabiliyoruz. Zira Biz, Zaman İçerisinde Muamelat adına; Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümler adına; Ortaya Konulmuş olan Şeyleri Diğerleri Gibi Sabite Kabul Ediyoruz ve Ondan Dolayı Böyle bir Kafa Karışıklığı Oluyor….’’
…ve Ayrıca;‘’Böyle Din Olmaz’’ videonuzda:
27:45 dk) ‘’Çok Eşlilik Çağ Dışıdır, Kölelik Çağ Dışıdır, İki Kadına Bir Erkek Çağ Dışıdır, Kısas Çağ Dışıdır, Hırsızın Kolunun Kesilmesi Çağ Dışıdır.’’ Demekle İnsan Dinden Çıkmış Olmuyor mu diyor?….
Hayır! Olmuyor!
Bunların her birerleri Gerçekten Kur'an-ı Kerim'de yerine alan ve Efendimiz (asm) Döneminde Uygulanan Hukuki Hükümlerdir. Zamanın ve Şartların Değişmesine bağlı olarak oradaki Amaç gözetilerek bu Hükümler de Değiştirilebilir. ‘’
Diyorsunuz Burda Soru/Sorular Şu;
a- Sabite olan değerler tamam peki Sabite olmayan ‘’Muamelat Boyutu yani Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümler derken; Normlarda Esas Kalmak Şartıyla, İlke ve Prensiplerde Esas Kalmak Şartıyla Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum’’ derken burda Normlarda. İlke ve Prensiblerde esas kalmaktaki kastınızı Somut örneklerle biraz açarmısınız?
b-‘’ Muamelat adına; Sosyal Hayatı Düzenleyen Kaideler, Kurallar, Hükümlerin… Değişebileceğini Gündeme Getiriyorum’’ diyorsunuz. Bütün bu söylediklerinize ‘’Sabit Din, Değişken Şeriat’’ dersek; Recm (Sûre-i Nur 2. Ve 4. Ayet..) Kısas, (Sûre-i Bakara 178. Ayet..)Sirkat (Sûre-i Maide 38.Ayet..),Miras(Sûre-i Nisa 11-12 ve 176. Ayetler..) gibi Konularda Kur’an-ı Değiştirme Anlamına Gelmez mi? Gelmeyeceğine dair Deliliniz Nedir?
c- Merak Ettiğim Şu: Mesela; Miras Taksiminde Kur’anda Geçen Yerine Zamanın Anlayış ve İhtiyacına göre Değişim Olabilir Diyorsunuz Sanırım. Eğer Böyle ise o Zaman bir Ayeti Kabul Etmemiş Durumuna Düşmüş Olmaz mıyız? Buna bir Açıklık Getirirseniz Çok Memnun Olurum.
d-Allah'ın veya Peygamberimizin Koyduğu Hukuk Hükümleri Nasıl Değişebilir, Onlar Kıyamete Kadar Geçerli Değil mi?
e-‘’Recm (Sûre-i Nur 2. Ve 4. Ayet..) Kısas, (Sûre-i Bakara 178. Ayet..)Sirkat (Sûre-i Maide 38.Ayet..),Miras(Sûre-i Nisa 11-12 ve 176. Ayetler..) Konuları Konjonktüre Bağlı Değişebilir mi ?’’
f-Fıkıh Ayetleri Konjonktüreldir derseniz Sonrasında Tesettür,Abdest,Kurban hatta Namaz vs.nin.Bu Açık Kapıyı Su-i İstimal Etmesinden Korkuyorum.İçtihad için daha Ziyade İhtiraslar ve Nefisler Bahane Arıyor. Kolaylık değil Çoğu Kolaycılık Peşinde
g-Kuran daki Fıkhi Meseleler ve Her Ayet Din Değil midir? Bir Kısım Ayetler Sosyal Meselelerdir, Büyük bir Kısmı İmani Meselelerdir mi Diyeceğiz? Kuran’a Tarihselci Bakanlar da aynı Şeyi Söylemiş Olmuyorlar mı?
h- Daha Önceki bir Videonuzda, “Kısas” Konusundaki Yorumunuz ile ilgili Sormuştuk, Adalet Katilin 8-10 yıl Yatması mıdır diye. Bu Kezde Hukuki Yorum değil Miras ile ilgili Ayete Rağmen, Sosyo-Ekonomik Şartlar Değişti diye Farklı bir Uygulama Dinen Mümkün mü? Lütfen bu Konuya bir Açıklık Getirebilir misiniz? Kısaca Ortada Açık bir Hüküm Bildiren bir Ayet Varken Arka-Plan ve Şartlar Değişti Diyerek Farklı bir Uygulamaya Gitmenin Dindeki Tam Karşılığı Nedir? Mümkünse Örnekleri ile Bu Konuya Açıklık Getirebilir misiniz?
…diğer izleyici yorum/sorularınıda dahil ettim, Sanırım meramımız fazlasıyla anlaşılmıştır. Sizden mümkünse mevzûyu tekrar derli toplu şekilde vüzûha kavuşturmanızı istirham ediyoruz..
❤
Hocam başörtüsü içtihad konusu mudur? Özellikle Avrupa’daki yaşam göz önüne alındığında)
وَالَّذ۪ينَ سَعَوْا ف۪ٓي اٰيَاتِنَا مُعَاجِز۪ينَ اُو۬لٰٓئِكَ اَصْحَابُ الْجَح۪يمِ
Ayetlerimizi etkisiz/geçersiz kılmak için çaba içerisinde olanlara (gelince), bunlar cehennemin ehlileridir.
(22/Hac Suresi, 51)
🎉🎉❤
Hocam İslam'da cariye meselesini uygun bir zamanda işleyebilir misiniz? Kölelik değil onda gelen sorulara ikna edici cevaplar çok rahat verip muhataplar ikna olabiliyor. Ama cariye konusunda özellikle birlikte olma iddet vb biraz bizim yetersizliğimizden sıkıntılı. Yapacağınız izahlarla o sıkıntınında giderileceğine inanıyorum
Adam ete caiz değil diyor Cem’e caiz değil diyor bakıyoruz sağında solunda müslüman kasapları mahallesinde camisi… o rahatlık içinde veriyor fetvayı o yüzden dediğiniz gibi “hayatın içinde olan akıl” ve sadece yaşadığı tecrübe ettiği yerler ile alakalı fetva verebilir diye düşününüyorum.sıcak bir bölgede yaşayan insan giydiği elbise ile soğuk bir bölgede yaşayan kişilerin elbiselerinin farklı o iklime uygun olması gibi..
❤
❤❤❤