Devamı 1 On jo'nun anlatımı ile Arkamdaki fermuarı çekmem gerekiyordu. Sakinleşmek amaçlı Gülümsemeye çalıştım. Olmuyordu. Sinirden ağlayacaktım. Şimdi bir çalışan bulup fermuarı kapattıracaktım. Getirilen ayakkabılardan beyaz topuklusunu giyip aşağı indim ve ortada kimseyi göremeyince mutfağa ilerledim. İki çalışan bir de taehyung'ı görüyordum ortada. Dik durup çalışanların yanına ilerledim taehyung'un bakışları umrumda dahi değildi. On jo : fermuarı çeker misiniz? - ah tabii Fermuarı çekip elbiseyi düzenlememe yardım etti. Taehyung : hazır mısın? On jo: evet. Mutfaktan çıktım ve peşimden geldi. Taehyung : saçlarını hafifçe dalgalandıralım. Daha hoş olursun On jo : gerek yok Taehyung : ben öyle istiyorum. Ellerimden tutup beni koltuğa oturttu ve sehpanın üstünde duran fön makinesini eline aldı. On jo : ne? Sen mi yapacaksın? Taehyung : sessiz ol Yaklaşık 15 dk sonra saçımı halletti ve iki tel toka ile perçemlerimi arkadan topladı. Sehpanın üstünde duran makyaj malzemelerini aldı ve yüzüme uygulayacakken tuttum On jo : ben yaparım ~~~~ "TAEHYUNG S-SSİİİİ!" buraya doğru koşarak gelen kızla taehyung durdu. Onun durması ile bende durdum. Taehyung'a sarılan bu kız arkadşaı olmalıydı Taehyung : oww nerelerdeydin doğum günü kızı? "Misafirleri ağırladım. Hoş geldiniz. Ve sen..." bana döndü ve elini uzattı. "On jo?" On jo : memnun oldum. "Bende Lia. Taehyung'un best friendiyim" Uzattığı eli sıktım. Beni baş aşağı süzdü ve kaşlarını çattı Lia : aşk olsun sana tae~ On jo benden daha güzel olmuş Taehyung : kabul etmelisin. On jo daha güzel. Lia : ama ayıp oldu sanki. Taehyung : hadi misafirlerin yanına dön. Lia gülümsedi ve yanımızdan ayrıldı. Taehyung elimi tutup kendine çekti ve bir masaya geçtik. Lia gerçekten hoş kızdı. Üstünde mini siyah bir elbise vardı. Makyajı vardı evet ama bu onu asil yapmıştı. Bir iç geçirdim Garsonun ikram ettiği alkollerden aldım. Taehyung ben yokken içme demişti ne de olsa. ~~~ Taehyung : yavaş iç. On jo takip ediyorum bu 7. Bardağın On jo : birde beyaz şarap tadacağım Önümüzdeki su bardağını yüzüme dökmüştü On jo : makyajım akacak ya Taehyung : seni arkadaşlarım ile tanıştıracağım. Kendine gel. Peçete ile yüzümü silmiştim. Açık ton makyajım günü kurtarmıştı. Elimden tutup kaldırdı beni ve başka bir masaya gittik. Taehyung arkadaşları ile tokalaştı. Taehyung : bahsettiğim sevgilim...on jo. On jo bunlar sağ baştan namjoon , hyunjin, kai , sehun,jimin ve hoseok. Hoseok elini uzattı uzattığı eli tutup gülümsedim. Ardından diğerleri ile de tokalaşınca taehyung sinirli bir şekilde bana bakıyordu. Gözlerimi kırpıştırdım ve onlar sohbet etmeye başladı. Taehyung elimi o kadar çok sıkı tutuyordu ki nefesimi tutmak zorunda kalıyordum Ona yavaşça "elimi acıtıyorsun" diye fısıldamıştım. Elini biraz gevşetti. Kai bize doğru keskin bir bakış atarken bende ona bakıp gülümsemeye çalıştım Kai : taehyung ve on jo siz nasıl tanıştınız? Taehyung : On jo'yu kaçırdım. Jimin güldü. Jimin : nası? Taehyung : on jo'yu kaçırdım... Öyle tanıştık Jimin : ula hayat! Keşke kadın olsaydım. O zaman beni de biri kaçırırdı aşık olurdum Sehun : organ mafyasına ne dersin? Jimin : ıy aman. Gece iyice ilerlerken garsonun ikram ettiği beyaz şaraplardan almıştım. Artık gözlerim gidip gidip geliyordu bugün biraz fazla kaçırmıştım. Tekrar bir bardak daha içecektim ki taehyung buna engel oldu Taehyung : yeter. Değil mi? On jo : uykum geldi. Taehyung : gidelim hadi. Gir koluma. Lia'nın doğum gününü tekrar kutladık ve hoşçakal dedikten sonra arabaya bindik. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım ~~~ Taehyung on jo'yu yatağa yatırıp ayakkabılarını çıkarmıştı. Ardından kızın bileğine baktı ve cebinden çıkardığı inci kolyeyi ona taktı. Bugün ona veremedi evet ama şu an gene de bileğindeydi. Taehyung duş alıp , giyindikten sonra küçük valizine üç günlük ihtiyaçlarını koydu. Bu gece Japonya'ya gidiyordu. Taehyung arabaya bindikten sonra eve 60 adam daha ve evde çalışma amaçlı 5 çalışan daha gelmesini emretti. Bu üç gün boyunca On jo hiçbir şekilde kaçmamalıydı. Bu durumu bir şekilde kabul etmeli ve Taehyung'a bağlı kalmalıydı~ On jo geceleyin gözlerini açtı bir ara. Başı fena halde ağrıyordu. Ama genede ayağa kalktı. Üstündeki elbiseden bir an önce kurtulmak istiyordu. Üstelik kolundaki bileklik? Taehyung takmış olmalıydı. On jo aşağı indi ve evin karanlık ve sessiz olması onu ürpertti. Mutfağa gitti. Daha fazla karanlığa dayanamadı ve lambayı açtı. Karnı fena acıkmıştı. Rafları karıştırırken eline gelen ramen paketine gülümsedi. Ocağa su koydu ve beklerken kaçma planı yapmaya başladı. Pencereden alt çatıya atlamalı oradan yola geçmeli. İşten bu çok zordu. Taehyung ile evlenmeden önce kurtulmalıydı. On jo ramenini yedikten sonra salona geçti ve karanlıkta TV izlemeye başladı. Gece yarısı oynayan realiti showu görünce aklına büyükannei geldi. Gözünden bir İki Damla yaş düştü. Gece yarısı bazen açıp izlerlerdi böyle programları. Büyükannesi şimdi onu nasıl da merak etmişti On jo daha fazla dayanamadı ve TV kapattı. Odaya geçip banyoya girdi ve rahat Taehyung'un kıyafetlerini giydi. Taehyung ona daha kıyafet almaması şaşırtıcıydı. On jo ışıkları kapatıp uzak şehir manzarasına dalarak öğleye kadar uyudu. ~~~ _3 gün sonra_ Taehyung'dan Mutfağa giren Taehyung ile tüm çalışanlar onun önünde eğilerek selam vermişti. Taehyung : On jo nerde? Çalışan ¹ : en son yukardaydı ama... Taehyung : ama? Çalışan ² : hala yukardadır efendim. Aşağı indiğini görmedik. Taehyung : kahvaltı... Yaptı mı? Çalışan ¹ : evet efendim. Kendisi büyük iştahlı bu aralar. Taehyung : kaçmaya çalıştı mı? Çalışan ¹ : bir kaç kez bahçeye çıkmak istedi. İzin vermedik tabii. Sonra pencere kenarında oturup yola bakıyordu. Taehyung : anladım. Taehyung topuğunun üstünde dönerek yukarı çıkmıştı. On jo odada değildi. Kendi kaldığı odada da değildi. Büyük balkonda ya da banyodada yoktu. Geriye bakılacak tek yer kendi çalışma odasıydı. Taehyung odaya girdiği an hedefi tutmuştu on jo çalışma odasında rafları karıştırıyordu Taehyung : n'apıyorsun sen burada!? On jo elmasından bir ısırık alıp taeye dönmüştü On jo : bu kız kim? Beni sevmiyorsun neden beni esir aldın? Taehyung : 1. Seni esir almadım. 2. Seni sevmediğimi nasıl düşünüyorsun? On jo : sence? Başka bir kız ve- Taehyung : odadan çık! Ve bir daha bu odaya girme. On jo : neden? Yoksa daha fazlası mı var hım? Taehyung : on jo haddini aşma! Çık odadan! Taehyung on jonun elindeki genç kız fotoğrafını alıp dışarıyı göstermişti. On jo çıkmamıştı Taehyung : neyi bekliyorsun? Sinirimi senden çıkarmamı falan mı? On jo : umarım tahmin ettiğim şey değildir kim Taehyung. Yoksa tekrardan kaçmaya çalışırım ~~~~ Devamı diğer yorumda #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Devamı 2 On Jo'nun anlatımı ile... Balkonda oturup öylece raftan çaldığım şarabı içiyordum. Normalde özel günlerden başka içmezdim ama burada bir tane pisliğin esiri olduğum için bazı şeyleri unutma ihtiyacım vardı Yarın sabaha karşı uyanıp kaçsam izimi belki kaybettirebilirdim. Ama bu lanet olası pislik herif o kadar güçlüydü ki beni bulma şansı ℅80'den fazla idi. Yağmur yağmaya başlamıştı. Ve birden omzumda bir el hissettim Taehyung : n'apıyorsun burada? Üstelik neden bu şarabı içiyorsun? Elimden aldı ve yan tarafta duran sehpanın üstüne koydu. Kollarımdan çekip beni ayağa kaldırırken kendine yasladı. On jo : o kız kimdi? Taehyung : kız kardeşim... Kız kardeşim Jisoo. On jo : yemin et. Taehyung : yakında gelecek on jo. Şimdi tutun bana odana götüreyim seni On jo : ku-kusacağım. Taehyung beni odaya götürdükten sonra banyoya gidip kusmuştum. Taehyung arkamdan gelip bana ters ters bakıyordu. Taehyung : sana kuralları açık bir şekilde ifade etmiştim Park On jo. Taehyung : sarhoşsun. Bir şey demeyeceğim. Yalnız bu tekrarlanmasın. Tamam mı? Bir şey demeden yatağa geçecektim ki kolumdan tuttu. Taehyung : Tamam mı dedim!? On jo : Tamam Üstümü örttü ve ben kısa sürede uyudum. ~~~ On jo sabahın 8'inde uyandı. Bugün pazardı ve taehyung işe gitmeyecekti. Yani geç uyanacaktı. Hemen sıkı bir şekilde giyinip pencereyi açtı ve aşağı da sadece konuşmaya dalan üç koruma gördü. Gözlerini kapatıp derin derin nefes aldı. Pencere tarafına geçti ve kendini aşağıdan sarkıtarak atlamıştı aşağı. On jo 'nun dünkü şarabın etkisi ile başı ağrımaya devam ediyordu. Bu yüzden duvara tutunup sendelenmesini dengeledi. Arka kapı zincirlenmişti. Duvardan atlamalıydı. Ama görünmeden nasıl geçecekti derken koruma değişikliği yapılmassına şahit oldum. Onlar arka bahçeden ayrılırken bende kapıya tırmanıp yola çıkabilmiştim. Koşmaya başladım. O sırada bir araba az daha bana çarpacaktı. Ben yere düşerken arabadan çıkan kişi ile arkaya doğru gitmiştim. Kai : On jo! N'apıyorsun sen!? Ne işin var burda? On jo : b- ben... Önümde eğilip elini uzattı. Uzattığı eli tutarak ayağa kalktım Kai : taehyung nerde? On jo : ben kaçtım dedim sessiz bir şekilde. Kai : ne? Neden? On jo : taehyung beni zorla tutuyor Kai : nasıl? Duyduklarına inanamıyordu. Arabanın kaputuna yaslandı. On jo : lütfen ona söyleme kaçmam lazım Kai : ama bu çok mantıksız. On jo : lütfen... Lütfen kai Kai gözlerimdeki o çaresizliği gördü. Kai : atla seni götüreyim. On jo : sana nerdn güvenebilirim? Kai : seni şu an taeye zaten çoktan vermiştim. ~~~ Ona her şeyi anlattım. Kai : On jo büyükannenle nerde yaşıyordunuz? On jo : şehrin çıkışında bir yerde yaşıyoduk. Kai : tae seni bulmaya mutlaka gelir oraya. Bu yüzden büyükanneni yanımıza almamalıyız. Onunla görüşüp gidelim. Ağlıyordum. On jo : onu çok özledim. ~~ Kapıyı açan yoktu. Çalıyordum çalıyordum ama açan yoktu. Kai elimi tuttu. Kai : on jo bi komşuya sormaya ne dersin? On jo : ah, evet olabilir. Ona bir şey oldu diye öyle korkuyordum ki. Bir tane komşumuzun kapısını çaldım. Komşu açarken bende önünde eğildim On jo : ajussi rahatsız ediyorum. Ama... Büyükannem nerde? Kang : on jo... Nerelerdeydin sen böyle? Büyükannenin öldüğünden habeirn yok mu? Dehşete kapılmıştım birden. On jo : n-nasıl? Kang : bundan bir iki hafta önce. Kalp krizinden öldü. On jo : nerde peki? M-mezarı nerde? Konuşmakta adeta güçlük çekiyoedum. Bu nasıl olabilirdi. Onu çok özlemiştim. Ona sarılmak istiyordum. Kang : yeni yapılan mezarlığa gömdüler. Kai omzumdan tutup beni çekti ve arabaya bindik. Şiddetli bir şekilde ağlamaya başlamıştım. Hayatımdaki tek amacım gitmiş miydi şimdi? Kai : gidelim mi... Mezarlığa ? On jo : taehyung beni fark etmiş midir? Kai : bu saate hala uyuyordur. On jo : gidelim... ~~~ Kai bizi uzaktan izlerken ben zoraki bulduğum mezarlıkta ağlıyordum dünki yağan yağmurun etkisi ile oluşan nemli toprak benim gözyaşlarıma bulanıyordu. Toprağı avuçlarım arasına aldım ve kokladım. Kai : on jo gidelim. Başımı salladım usulca. On jo : seni seviyorum halmoni. Sen her zaman kalbimdesin. (...) Kai : Taehyung beni arıyor. On jo : beni bulacak ve beni mahvedecek. Kai : sessiz ol. Açıyorum.... Alo? Taehyung ne oldu? On jo mu kaçtı? Neden, onu zorla mı tutuyorsun yoksa? Taehyung'un bağırış sesleri geliyordu. Taehyung : On jo seninle mi Kai!? BANA ADAMCA CEVAP VER!! Kai : hayır. Taehyung : Pekala! O halde görüntülü arar mısın!? Kai : şu an arabadayım taehyung. Arayamam. Taehyung : On jo yanında mı diye arabanı göster. Bagajını da Kai : tanrım sen çıldırmış olmalısın Taehyung : neden çıldırmış olayım ki? Kameranı aç. Korku içinde bakıyordum ona. Kai arabayı durdurdu ve dışarı çıkmamı istedi. Ben dışarda korku ile dururken o bagajı arka ve yolcu koltuğunu gösteriyordu. Taehyung : O senin yanında biliyorum. Kai : değil işte uzatma taehyung! Adam gibi sahip çıksaydın kıza ben ne yapayım!!? Telefon kapatılmıştı. Bu adam sandığımdan daha da fazla akıllıydı. Kai : Seni başka evime götüreceğim. Ardından taehyung'un hiç sevmediği ülke olan bulgaristan'a bir bilet alacağım On jo : teşekkür ederim. _2 gün sonra_ Yukarda odadaydım. Aşağıdan bağrış çağrış sesleri geliyordu. Hayır hayır hayır... Pencereyi açtım ve su borusundan aşağı kayarak yere inmiştim. Koşarak ormana daldım ve oradan olabildiğince uzaklaştım. ~~ Taehyung : On jo yok! Seni pislik herif ne yaptın ona!? ON JO NERDE KAİ!? kai : ne ? Odada değil mi? Taehyung : tabii odada ve ben görmezden geliyorum. Kai : tae sakinleş. Hem bugün jisoo gelmeyecek mi? Hadi git onu al. Taehyung : şu an onun sırası değil ! Çok meraklıysan sen al ve otele yerleştir. Kai : taehyung yanlış yapıyorsun. Taehyung : hah! Birde sana mı soracağım? ~~~ Taehyung adamları ile birlikte ormana dalmıştı tüm ormanı karış karış arasalarda on jo nihayet uzaklaşabilmişti evden Taehyung : seni bulacağım. Üzgünüm sana evlenmeden dokunmyacaktım ama buna mecbur bıraktın On jo'nun anlatımı ile... İki adam beni kolumdan tutup taehyung'un önüne atmışlardı taehyung saçımdan tutup başımı kaldırdığında bana acır bir ifade ile bakmıştı. Taehyung : bu sanki senin için kötü oldu küçük hanım. Devam edecek.... ⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡ Wattpad hesabım / ghostshadowkitty8 İnstagram hesabım / _vennessa_ 💜wattpadde kurgu paylaşıyorum ❗❗SINIRIN GEÇMESİNE ÖZEN GÖSTERELİM SONUÇTA BEN İKİ GÜNDEN BİLE FAZLACA UZUN BİR SÜREDE YAZIYORUM DÜŞÜNÜP YAZMAK HAYAL ETMEK UYGUN MU DİYE YAZIP YAZIP SİLMEK KOLAY DEĞİL. GENE BEN AZ KOYUYORUM SINIRI YANİ KISACA SINIR GEÇMEZSE BÖLÜM DE YOK ❗❗❗ 😊😊Okuduğunuz için teşekkür ederim canlarım. 😘😘 #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Devamı 1 On jo'nun anlatımı ile Arkamdaki fermuarı çekmem gerekiyordu. Sakinleşmek amaçlı Gülümsemeye çalıştım. Olmuyordu. Sinirden ağlayacaktım. Şimdi bir çalışan bulup fermuarı kapattıracaktım. Getirilen ayakkabılardan beyaz topuklusunu giyip aşağı indim ve ortada kimseyi göremeyince mutfağa ilerledim. İki çalışan bir de taehyung'ı görüyordum ortada. Dik durup çalışanların yanına ilerledim taehyung'un bakışları umrumda dahi değildi. On jo : fermuarı çeker misiniz? - ah tabii Fermuarı çekip elbiseyi düzenlememe yardım etti. Taehyung : hazır mısın? On jo: evet. Mutfaktan çıktım ve peşimden geldi. Taehyung : saçlarını hafifçe dalgalandıralım. Daha hoş olursun On jo : gerek yok Taehyung : ben öyle istiyorum. Ellerimden tutup beni koltuğa oturttu ve sehpanın üstünde duran fön makinesini eline aldı. On jo : ne? Sen mi yapacaksın? Taehyung : sessiz ol Yaklaşık 15 dk sonra saçımı halletti ve iki tel toka ile perçemlerimi arkadan topladı. Sehpanın üstünde duran makyaj malzemelerini aldı ve yüzüme uygulayacakken tuttum On jo : ben yaparım ~~~~ "TAEHYUNG S-SSİİİİ!" buraya doğru koşarak gelen kızla taehyung durdu. Onun durması ile bende durdum. Taehyung'a sarılan bu kız arkadşaı olmalıydı Taehyung : oww nerelerdeydin doğum günü kızı? "Misafirleri ağırladım. Hoş geldiniz. Ve sen..." bana döndü ve elini uzattı. "On jo?" On jo : memnun oldum. "Bende Lia. Taehyung'un best friendiyim" Uzattığı eli sıktım. Beni baş aşağı süzdü ve kaşlarını çattı Lia : aşk olsun sana tae~ On jo benden daha güzel olmuş Taehyung : kabul etmelisin. On jo daha güzel. Lia : ama ayıp oldu sanki. Taehyung : hadi misafirlerin yanına dön. Lia gülümsedi ve yanımızdan ayrıldı. Taehyung elimi tutup kendine çekti ve bir masaya geçtik. Lia gerçekten hoş kızdı. Üstünde mini siyah bir elbise vardı. Makyajı vardı evet ama bu onu asil yapmıştı. Bir iç geçirdim Garsonun ikram ettiği alkollerden aldım. Taehyung ben yokken içme demişti ne de olsa. ~~~ Taehyung : yavaş iç. On jo takip ediyorum bu 7. Bardağın On jo : birde beyaz şarap tadacağım Önümüzdeki su bardağını yüzüme dökmüştü On jo : makyajım akacak ya Taehyung : seni arkadaşlarım ile tanıştıracağım. Kendine gel. Peçete ile yüzümü silmiştim. Açık ton makyajım günü kurtarmıştı. Elimden tutup kaldırdı beni ve başka bir masaya gittik. Taehyung arkadaşları ile tokalaştı. Taehyung : bahsettiğim sevgilim...on jo. On jo bunlar sağ baştan namjoon , hyunjin, kai , sehun,jimin ve hoseok. Hoseok elini uzattı uzattığı eli tutup gülümsedim. Ardından diğerleri ile de tokalaşınca taehyung sinirli bir şekilde bana bakıyordu. Gözlerimi kırpıştırdım ve onlar sohbet etmeye başladı. Taehyung elimi o kadar çok sıkı tutuyordu ki nefesimi tutmak zorunda kalıyordum Ona yavaşça "elimi acıtıyorsun" diye fısıldamıştım. Elini biraz gevşetti. Kai bize doğru keskin bir bakış atarken bende ona bakıp gülümsemeye çalıştım Kai : taehyung ve on jo siz nasıl tanıştınız? Taehyung : On jo'yu kaçırdım. Jimin güldü. Jimin : nası? Taehyung : on jo'yu kaçırdım... Öyle tanıştık Jimin : ula hayat! Keşke kadın olsaydım. O zaman beni de biri kaçırırdı aşık olurdum Sehun : organ mafyasına ne dersin? Jimin : ıy aman. Gece iyice ilerlerken garsonun ikram ettiği beyaz şaraplardan almıştım. Artık gözlerim gidip gidip geliyordu bugün biraz fazla kaçırmıştım. Tekrar bir bardak daha içecektim ki taehyung buna engel oldu Taehyung : yeter. Değil mi? On jo : uykum geldi. Taehyung : gidelim hadi. Gir koluma. Lia'nın doğum gününü tekrar kutladık ve hoşçakal dedikten sonra arabaya bindik. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım ~~~ Taehyung on jo'yu yatağa yatırıp ayakkabılarını çıkarmıştı. Ardından kızın bileğine baktı ve cebinden çıkardığı inci kolyeyi ona taktı. Bugün ona veremedi evet ama şu an gene de bileğindeydi. Taehyung duş alıp , giyindikten sonra küçük valizine üç günlük ihtiyaçlarını koydu. Bu gece Japonya'ya gidiyordu. Taehyung arabaya bindikten sonra eve 60 adam daha ve evde çalışma amaçlı 5 çalışan daha gelmesini emretti. Bu üç gün boyunca On jo hiçbir şekilde kaçmamalıydı. Bu durumu bir şekilde kabul etmeli ve Taehyung'a bağlı kalmalıydı~ On jo geceleyin gözlerini açtı bir ara. Başı fena halde ağrıyordu. Ama genede ayağa kalktı. Üstündeki elbiseden bir an önce kurtulmak istiyordu. Üstelik kolundaki bileklik? Taehyung takmış olmalıydı. On jo aşağı indi ve evin karanlık ve sessiz olması onu ürpertti. Mutfağa gitti. Daha fazla karanlığa dayanamadı ve lambayı açtı. Karnı fena acıkmıştı. Rafları karıştırırken eline gelen ramen paketine gülümsedi. Ocağa su koydu ve beklerken kaçma planı yapmaya başladı. Pencereden alt çatıya atlamalı oradan yola geçmeli. İşten bu çok zordu. Taehyung ile evlenmeden önce kurtulmalıydı. On jo ramenini yedikten sonra salona geçti ve karanlıkta TV izlemeye başladı. Gece yarısı oynayan realiti showu görünce aklına büyükannei geldi. Gözünden bir İki Damla yaş düştü. Gece yarısı bazen açıp izlerlerdi böyle programları. Büyükannesi şimdi onu nasıl da merak etmişti On jo daha fazla dayanamadı ve TV kapattı. Odaya geçip banyoya girdi ve rahat Taehyung'un kıyafetlerini giydi. Taehyung ona daha kıyafet almaması şaşırtıcıydı. On jo ışıkları kapatıp uzak şehir manzarasına dalarak öğleye kadar uyudu. ~~~ _3 gün sonra_ Taehyung'dan Mutfağa giren Taehyung ile tüm çalışanlar onun önünde eğilerek selam vermişti. Taehyung : On jo nerde? Çalışan ¹ : en son yukardaydı ama... Taehyung : ama? Çalışan ² : hala yukardadır efendim. Aşağı indiğini görmedik. Taehyung : kahvaltı... Yaptı mı? Çalışan ¹ : evet efendim. Kendisi büyük iştahlı bu aralar. Taehyung : kaçmaya çalıştı mı? Çalışan ¹ : bir kaç kez bahçeye çıkmak istedi. İzin vermedik tabii. Sonra pencere kenarında oturup yola bakıyordu. Taehyung : anladım. Taehyung topuğunun üstünde dönerek yukarı çıkmıştı. On jo odada değildi. Kendi kaldığı odada da değildi. Büyük balkonda ya da banyodada yoktu. Geriye bakılacak tek yer kendi çalışma odasıydı. Taehyung odaya girdiği an hedefi tutmuştu on jo çalışma odasında rafları karıştırıyordu Taehyung : n'apıyorsun sen burada!? On jo elmasından bir ısırık alıp taeye dönmüştü On jo : bu kız kim? Beni sevmiyorsun neden beni esir aldın? Taehyung : 1. Seni esir almadım. 2. Seni sevmediğimi nasıl düşünüyorsun? On jo : sence? Başka bir kız ve- Taehyung : odadan çık! Ve bir daha bu odaya girme. On jo : neden? Yoksa daha fazlası mı var hım? Taehyung : on jo haddini aşma! Çık odadan! Taehyung on jonun elindeki genç kız fotoğrafını alıp dışarıyı göstermişti. On jo çıkmamıştı Taehyung : neyi bekliyorsun? Sinirimi senden çıkarmamı falan mı? On jo : umarım tahmin ettiğim şey değildir kim Taehyung. Yoksa tekrardan kaçmaya çalışırım ~~~~ Devamı diğer yorumda #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Devamı 2 On Jo'nun anlatımı ile... Balkonda oturup öylece raftan çaldığım şarabı içiyordum. Normalde özel günlerden başka içmezdim ama burada bir tane pisliğin esiri olduğum için bazı şeyleri unutma ihtiyacım vardı Yarın sabaha karşı uyanıp kaçsam izimi belki kaybettirebilirdim. Ama bu lanet olası pislik herif o kadar güçlüydü ki beni bulma şansı ℅80'den fazla idi. Yağmur yağmaya başlamıştı. Ve birden omzumda bir el hissettim Taehyung : n'apıyorsun burada? Üstelik neden bu şarabı içiyorsun? Elimden aldı ve yan tarafta duran sehpanın üstüne koydu. Kollarımdan çekip beni ayağa kaldırırken kendine yasladı. On jo : o kız kimdi? Taehyung : kız kardeşim... Kız kardeşim Jisoo. On jo : yemin et. Taehyung : yakında gelecek on jo. Şimdi tutun bana odana götüreyim seni On jo : ku-kusacağım. Taehyung beni odaya götürdükten sonra banyoya gidip kusmuştum. Taehyung arkamdan gelip bana ters ters bakıyordu. Taehyung : sana kuralları açık bir şekilde ifade etmiştim Park On jo. Taehyung : sarhoşsun. Bir şey demeyeceğim. Yalnız bu tekrarlanmasın. Tamam mı? Bir şey demeden yatağa geçecektim ki kolumdan tuttu. Taehyung : Tamam mı dedim!? On jo : Tamam Üstümü örttü ve ben kısa sürede uyudum. ~~~ On jo sabahın 8'inde uyandı. Bugün pazardı ve taehyung işe gitmeyecekti. Yani geç uyanacaktı. Hemen sıkı bir şekilde giyinip pencereyi açtı ve aşağı da sadece konuşmaya dalan üç koruma gördü. Gözlerini kapatıp derin derin nefes aldı. Pencere tarafına geçti ve kendini aşağıdan sarkıtarak atlamıştı aşağı. On jo 'nun dünkü şarabın etkisi ile başı ağrımaya devam ediyordu. Bu yüzden duvara tutunup sendelenmesini dengeledi. Arka kapı zincirlenmişti. Duvardan atlamalıydı. Ama görünmeden nasıl geçecekti derken koruma değişikliği yapılmassına şahit oldum. Onlar arka bahçeden ayrılırken bende kapıya tırmanıp yola çıkabilmiştim. Koşmaya başladım. O sırada bir araba az daha bana çarpacaktı. Ben yere düşerken arabadan çıkan kişi ile arkaya doğru gitmiştim. Kai : On jo! N'apıyorsun sen!? Ne işin var burda? On jo : b- ben... Önümde eğilip elini uzattı. Uzattığı eli tutarak ayağa kalktım Kai : taehyung nerde? On jo : ben kaçtım dedim sessiz bir şekilde. Kai : ne? Neden? On jo : taehyung beni zorla tutuyor Kai : nasıl? Duyduklarına inanamıyordu. Arabanın kaputuna yaslandı. On jo : lütfen ona söyleme kaçmam lazım Kai : ama bu çok mantıksız. On jo : lütfen... Lütfen kai Kai gözlerimdeki o çaresizliği gördü. Kai : atla seni götüreyim. On jo : sana nerdn güvenebilirim? Kai : seni şu an taeye zaten çoktan vermiştim. ~~~ Ona her şeyi anlattım. Kai : On jo büyükannenle nerde yaşıyordunuz? On jo : şehrin çıkışında bir yerde yaşıyoduk. Kai : tae seni bulmaya mutlaka gelir oraya. Bu yüzden büyükanneni yanımıza almamalıyız. Onunla görüşüp gidelim. Ağlıyordum. On jo : onu çok özledim. ~~ Kapıyı açan yoktu. Çalıyordum çalıyordum ama açan yoktu. Kai elimi tuttu. Kai : on jo bi komşuya sormaya ne dersin? On jo : ah, evet olabilir. Ona bir şey oldu diye öyle korkuyordum ki. Bir tane komşumuzun kapısını çaldım. Komşu açarken bende önünde eğildim On jo : ajussi rahatsız ediyorum. Ama... Büyükannem nerde? Kang : on jo... Nerelerdeydin sen böyle? Büyükannenin öldüğünden habeirn yok mu? Dehşete kapılmıştım birden. On jo : n-nasıl? Kang : bundan bir iki hafta önce. Kalp krizinden öldü. On jo : nerde peki? M-mezarı nerde? Konuşmakta adeta güçlük çekiyoedum. Bu nasıl olabilirdi. Onu çok özlemiştim. Ona sarılmak istiyordum. Kang : yeni yapılan mezarlığa gömdüler. Kai omzumdan tutup beni çekti ve arabaya bindik. Şiddetli bir şekilde ağlamaya başlamıştım. Hayatımdaki tek amacım gitmiş miydi şimdi? Kai : gidelim mi... Mezarlığa ? On jo : taehyung beni fark etmiş midir? Kai : bu saate hala uyuyordur. On jo : gidelim... ~~~ Kai bizi uzaktan izlerken ben zoraki bulduğum mezarlıkta ağlıyordum dünki yağan yağmurun etkisi ile oluşan nemli toprak benim gözyaşlarıma bulanıyordu. Toprağı avuçlarım arasına aldım ve kokladım. Kai : on jo gidelim. Başımı salladım usulca. On jo : seni seviyorum halmoni. Sen her zaman kalbimdesin. (...) Kai : Taehyung beni arıyor. On jo : beni bulacak ve beni mahvedecek. Kai : sessiz ol. Açıyorum.... Alo? Taehyung ne oldu? On jo mu kaçtı? Neden, onu zorla mı tutuyorsun yoksa? Taehyung'un bağırış sesleri geliyordu. Taehyung : On jo seninle mi Kai!? BANA ADAMCA CEVAP VER!! Kai : hayır. Taehyung : Pekala! O halde görüntülü arar mısın!? Kai : şu an arabadayım taehyung. Arayamam. Taehyung : On jo yanında mı diye arabanı göster. Bagajını da Kai : tanrım sen çıldırmış olmalısın Taehyung : neden çıldırmış olayım ki? Kameranı aç. Korku içinde bakıyordum ona. Kai arabayı durdurdu ve dışarı çıkmamı istedi. Ben dışarda korku ile dururken o bagajı arka ve yolcu koltuğunu gösteriyordu. Taehyung : O senin yanında biliyorum. Kai : değil işte uzatma taehyung! Adam gibi sahip çıksaydın kıza ben ne yapayım!!? Telefon kapatılmıştı. Bu adam sandığımdan daha da fazla akıllıydı. Kai : Seni başka evime götüreceğim. Ardından taehyung'un hiç sevmediği ülke olan bulgaristan'a bir bilet alacağım On jo : teşekkür ederim. _2 gün sonra_ Yukarda odadaydım. Aşağıdan bağrış çağrış sesleri geliyordu. Hayır hayır hayır... Pencereyi açtım ve su borusundan aşağı kayarak yere inmiştim. Koşarak ormana daldım ve oradan olabildiğince uzaklaştım. ~~ Taehyung : On jo yok! Seni pislik herif ne yaptın ona!? ON JO NERDE KAİ!? kai : ne ? Odada değil mi? Taehyung : tabii odada ve ben görmezden geliyorum. Kai : tae sakinleş. Hem bugün jisoo gelmeyecek mi? Hadi git onu al. Taehyung : şu an onun sırası değil ! Çok meraklıysan sen al ve otele yerleştir. Kai : taehyung yanlış yapıyorsun. Taehyung : hah! Birde sana mı soracağım? ~~~ Taehyung adamları ile birlikte ormana dalmıştı tüm ormanı karış karış arasalarda on jo nihayet uzaklaşabilmişti evden Taehyung : seni bulacağım. Üzgünüm sana evlenmeden dokunmyacaktım ama buna mecbur bıraktın On jo'nun anlatımı ile... İki adam beni kolumdan tutup taehyung'un önüne atmışlardı taehyung saçımdan tutup başımı kaldırdığında bana acır bir ifade ile bakmıştı. Taehyung : bu sanki senin için kötü oldu küçük hanım. Devam edecek.... ⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡ Wattpad hesabım / ghostshadowkitty8 İnstagram hesabım / _vennessa_ 💜wattpadde kurgu paylaşıyorum ❗❗SINIRIN GEÇMESİNE ÖZEN GÖSTERELİM SONUÇTA BEN İKİ GÜNDEN BİLE FAZLACA UZUN BİR SÜREDE YAZIYORUM DÜŞÜNÜP YAZMAK HAYAL ETMEK UYGUN MU DİYE YAZIP YAZIP SİLMEK KOLAY DEĞİL. GENE BEN AZ KOYUYORUM SINIRI YANİ KISACA SINIR GEÇMEZSE BÖLÜM DE YOK ❗❗❗ 😊😊Okuduğunuz için teşekkür ederim canlarım. 😘😘 #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Selam aşkım.Öncelikle harikaaa olmuş çok beyendim.Senden bi ricam olucaktı.Benim için bi hikaye yazarmısın.Jungkook ile hayal et olsun.Konusu şöyle "boksör sevgilin ameliyatın için tehlikeli bi maça gider" lütfeeen yap.Hangi kanaldan istediysem yapmadı nolur sen yap.Ama lütfen sonu güzel bitsin.Noluuuur😢❤
Lan konu çok iyi. Ama şimdi yapamam. Biliyorsun bir seri yazıyorum ve bundan önce bir tek bölüm attım. O 200 beğeni olsun atarım. Ama yapınca sana haber veririm güzelim 🐣 konu çok iyi
Devamı 1
On jo'nun anlatımı ile
Arkamdaki fermuarı çekmem gerekiyordu.
Sakinleşmek amaçlı Gülümsemeye çalıştım. Olmuyordu. Sinirden ağlayacaktım.
Şimdi bir çalışan bulup fermuarı kapattıracaktım.
Getirilen ayakkabılardan beyaz topuklusunu giyip aşağı indim ve ortada kimseyi göremeyince mutfağa ilerledim.
İki çalışan bir de taehyung'ı görüyordum ortada. Dik durup çalışanların yanına ilerledim taehyung'un bakışları umrumda dahi değildi.
On jo : fermuarı çeker misiniz?
- ah tabii
Fermuarı çekip elbiseyi düzenlememe yardım etti.
Taehyung : hazır mısın?
On jo: evet.
Mutfaktan çıktım ve peşimden geldi.
Taehyung : saçlarını hafifçe dalgalandıralım. Daha hoş olursun
On jo : gerek yok
Taehyung : ben öyle istiyorum.
Ellerimden tutup beni koltuğa oturttu ve sehpanın üstünde duran fön makinesini eline aldı.
On jo : ne? Sen mi yapacaksın?
Taehyung : sessiz ol
Yaklaşık 15 dk sonra saçımı halletti ve iki tel toka ile perçemlerimi arkadan topladı.
Sehpanın üstünde duran makyaj malzemelerini aldı ve yüzüme uygulayacakken tuttum
On jo : ben yaparım
~~~~
"TAEHYUNG S-SSİİİİ!"
buraya doğru koşarak gelen kızla taehyung durdu. Onun durması ile bende durdum.
Taehyung'a sarılan bu kız arkadşaı olmalıydı
Taehyung : oww nerelerdeydin doğum günü kızı?
"Misafirleri ağırladım. Hoş geldiniz. Ve sen..." bana döndü ve elini uzattı. "On jo?"
On jo : memnun oldum.
"Bende Lia. Taehyung'un best friendiyim"
Uzattığı eli sıktım. Beni baş aşağı süzdü ve kaşlarını çattı
Lia : aşk olsun sana tae~ On jo benden daha güzel olmuş
Taehyung : kabul etmelisin. On jo daha güzel.
Lia : ama ayıp oldu sanki.
Taehyung : hadi misafirlerin yanına dön.
Lia gülümsedi ve yanımızdan ayrıldı.
Taehyung elimi tutup kendine çekti ve bir masaya geçtik.
Lia gerçekten hoş kızdı. Üstünde mini siyah bir elbise vardı. Makyajı vardı evet ama bu onu asil yapmıştı.
Bir iç geçirdim
Garsonun ikram ettiği alkollerden aldım.
Taehyung ben yokken içme demişti ne de olsa.
~~~
Taehyung : yavaş iç. On jo takip ediyorum bu 7. Bardağın
On jo : birde beyaz şarap tadacağım
Önümüzdeki su bardağını yüzüme dökmüştü
On jo : makyajım akacak ya
Taehyung : seni arkadaşlarım ile tanıştıracağım. Kendine gel.
Peçete ile yüzümü silmiştim. Açık ton makyajım günü kurtarmıştı.
Elimden tutup kaldırdı beni ve başka bir masaya gittik. Taehyung arkadaşları ile tokalaştı.
Taehyung : bahsettiğim sevgilim...on jo. On jo bunlar sağ baştan namjoon , hyunjin, kai , sehun,jimin ve hoseok.
Hoseok elini uzattı uzattığı eli tutup gülümsedim. Ardından diğerleri ile de tokalaşınca taehyung sinirli bir şekilde bana bakıyordu.
Gözlerimi kırpıştırdım ve onlar sohbet etmeye başladı. Taehyung elimi o kadar çok sıkı tutuyordu ki nefesimi tutmak zorunda kalıyordum
Ona yavaşça "elimi acıtıyorsun" diye fısıldamıştım.
Elini biraz gevşetti. Kai bize doğru keskin bir bakış atarken bende ona bakıp gülümsemeye çalıştım
Kai : taehyung ve on jo siz nasıl tanıştınız?
Taehyung : On jo'yu kaçırdım.
Jimin güldü.
Jimin : nası?
Taehyung : on jo'yu kaçırdım... Öyle tanıştık
Jimin : ula hayat! Keşke kadın olsaydım. O zaman beni de biri kaçırırdı aşık olurdum
Sehun : organ mafyasına ne dersin?
Jimin : ıy aman.
Gece iyice ilerlerken garsonun ikram ettiği beyaz şaraplardan almıştım.
Artık gözlerim gidip gidip geliyordu bugün biraz fazla kaçırmıştım.
Tekrar bir bardak daha içecektim ki taehyung buna engel oldu
Taehyung : yeter. Değil mi?
On jo : uykum geldi.
Taehyung : gidelim hadi. Gir koluma.
Lia'nın doğum gününü tekrar kutladık ve hoşçakal dedikten sonra arabaya bindik. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım
~~~
Taehyung on jo'yu yatağa yatırıp ayakkabılarını çıkarmıştı. Ardından kızın bileğine baktı ve cebinden çıkardığı inci kolyeyi ona taktı.
Bugün ona veremedi evet ama şu an gene de bileğindeydi.
Taehyung duş alıp , giyindikten sonra küçük valizine üç günlük ihtiyaçlarını koydu. Bu gece Japonya'ya gidiyordu.
Taehyung arabaya bindikten sonra eve 60 adam daha ve evde çalışma amaçlı 5 çalışan daha gelmesini emretti.
Bu üç gün boyunca On jo hiçbir şekilde kaçmamalıydı. Bu durumu bir şekilde kabul etmeli ve Taehyung'a bağlı kalmalıydı~
On jo geceleyin gözlerini açtı bir ara. Başı fena halde ağrıyordu. Ama genede ayağa kalktı. Üstündeki elbiseden bir an önce kurtulmak istiyordu.
Üstelik kolundaki bileklik? Taehyung takmış olmalıydı.
On jo aşağı indi ve evin karanlık ve sessiz olması onu ürpertti. Mutfağa gitti. Daha fazla karanlığa dayanamadı ve lambayı açtı. Karnı fena acıkmıştı. Rafları karıştırırken eline gelen ramen paketine gülümsedi. Ocağa su koydu ve beklerken kaçma planı yapmaya başladı.
Pencereden alt çatıya atlamalı oradan yola geçmeli. İşten bu çok zordu. Taehyung ile evlenmeden önce kurtulmalıydı.
On jo ramenini yedikten sonra salona geçti ve karanlıkta TV izlemeye başladı.
Gece yarısı oynayan realiti showu görünce aklına büyükannei geldi. Gözünden bir İki Damla yaş düştü. Gece yarısı bazen açıp izlerlerdi böyle programları.
Büyükannesi şimdi onu nasıl da merak etmişti
On jo daha fazla dayanamadı ve TV kapattı. Odaya geçip banyoya girdi ve rahat Taehyung'un kıyafetlerini giydi.
Taehyung ona daha kıyafet almaması şaşırtıcıydı.
On jo ışıkları kapatıp uzak şehir manzarasına dalarak öğleye kadar uyudu.
~~~
_3 gün sonra_
Taehyung'dan
Mutfağa giren Taehyung ile tüm çalışanlar onun önünde eğilerek selam vermişti.
Taehyung : On jo nerde?
Çalışan ¹ : en son yukardaydı ama...
Taehyung : ama?
Çalışan ² : hala yukardadır efendim. Aşağı indiğini görmedik.
Taehyung : kahvaltı... Yaptı mı?
Çalışan ¹ : evet efendim. Kendisi büyük iştahlı bu aralar.
Taehyung : kaçmaya çalıştı mı?
Çalışan ¹ : bir kaç kez bahçeye çıkmak istedi. İzin vermedik tabii. Sonra pencere kenarında oturup yola bakıyordu.
Taehyung : anladım.
Taehyung topuğunun üstünde dönerek yukarı çıkmıştı. On jo odada değildi. Kendi kaldığı odada da değildi. Büyük balkonda ya da banyodada yoktu.
Geriye bakılacak tek yer kendi çalışma odasıydı.
Taehyung odaya girdiği an hedefi tutmuştu on jo çalışma odasında rafları karıştırıyordu
Taehyung : n'apıyorsun sen burada!?
On jo elmasından bir ısırık alıp taeye dönmüştü
On jo : bu kız kim? Beni sevmiyorsun neden beni esir aldın?
Taehyung : 1. Seni esir almadım. 2. Seni sevmediğimi nasıl düşünüyorsun?
On jo : sence? Başka bir kız ve-
Taehyung : odadan çık! Ve bir daha bu odaya girme.
On jo : neden? Yoksa daha fazlası mı var hım?
Taehyung : on jo haddini aşma! Çık odadan!
Taehyung on jonun elindeki genç kız fotoğrafını alıp dışarıyı göstermişti.
On jo çıkmamıştı
Taehyung : neyi bekliyorsun? Sinirimi senden çıkarmamı falan mı?
On jo : umarım tahmin ettiğim şey değildir kim Taehyung. Yoksa tekrardan kaçmaya çalışırım
~~~~
Devamı diğer yorumda
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Devamı 2
On Jo'nun anlatımı ile...
Balkonda oturup öylece raftan çaldığım şarabı içiyordum.
Normalde özel günlerden başka içmezdim ama burada bir tane pisliğin esiri olduğum için bazı şeyleri unutma ihtiyacım vardı
Yarın sabaha karşı uyanıp kaçsam izimi belki kaybettirebilirdim. Ama bu lanet olası pislik herif o kadar güçlüydü ki beni bulma şansı ℅80'den fazla idi.
Yağmur yağmaya başlamıştı. Ve birden omzumda bir el hissettim
Taehyung : n'apıyorsun burada? Üstelik neden bu şarabı içiyorsun?
Elimden aldı ve yan tarafta duran sehpanın üstüne koydu.
Kollarımdan çekip beni ayağa kaldırırken kendine yasladı.
On jo : o kız kimdi?
Taehyung : kız kardeşim... Kız kardeşim Jisoo.
On jo : yemin et.
Taehyung : yakında gelecek on jo. Şimdi tutun bana odana götüreyim seni
On jo : ku-kusacağım.
Taehyung beni odaya götürdükten sonra banyoya gidip kusmuştum.
Taehyung arkamdan gelip bana ters ters bakıyordu.
Taehyung : sana kuralları açık bir şekilde ifade etmiştim Park On jo.
Taehyung : sarhoşsun. Bir şey demeyeceğim. Yalnız bu tekrarlanmasın. Tamam mı?
Bir şey demeden yatağa geçecektim ki kolumdan tuttu.
Taehyung : Tamam mı dedim!?
On jo : Tamam
Üstümü örttü ve ben kısa sürede uyudum.
~~~
On jo sabahın 8'inde uyandı. Bugün pazardı ve taehyung işe gitmeyecekti. Yani geç uyanacaktı. Hemen sıkı bir şekilde giyinip pencereyi açtı ve aşağı da sadece konuşmaya dalan üç koruma gördü.
Gözlerini kapatıp derin derin nefes aldı. Pencere tarafına geçti ve kendini aşağıdan sarkıtarak atlamıştı aşağı.
On jo 'nun dünkü şarabın etkisi ile başı ağrımaya devam ediyordu. Bu yüzden duvara tutunup sendelenmesini dengeledi. Arka kapı zincirlenmişti. Duvardan atlamalıydı.
Ama görünmeden nasıl geçecekti derken koruma değişikliği yapılmassına şahit oldum. Onlar arka bahçeden ayrılırken bende kapıya tırmanıp yola çıkabilmiştim. Koşmaya başladım.
O sırada bir araba az daha bana çarpacaktı.
Ben yere düşerken arabadan çıkan kişi ile arkaya doğru gitmiştim.
Kai : On jo! N'apıyorsun sen!? Ne işin var burda?
On jo : b- ben...
Önümde eğilip elini uzattı. Uzattığı eli tutarak ayağa kalktım
Kai : taehyung nerde?
On jo : ben kaçtım
dedim sessiz bir şekilde.
Kai : ne? Neden?
On jo : taehyung beni zorla tutuyor
Kai : nasıl?
Duyduklarına inanamıyordu. Arabanın kaputuna yaslandı.
On jo : lütfen ona söyleme kaçmam lazım
Kai : ama bu çok mantıksız.
On jo : lütfen... Lütfen kai
Kai gözlerimdeki o çaresizliği gördü.
Kai : atla seni götüreyim.
On jo : sana nerdn güvenebilirim?
Kai : seni şu an taeye zaten çoktan vermiştim.
~~~
Ona her şeyi anlattım.
Kai : On jo büyükannenle nerde yaşıyordunuz?
On jo : şehrin çıkışında bir yerde yaşıyoduk.
Kai : tae seni bulmaya mutlaka gelir oraya. Bu yüzden büyükanneni yanımıza almamalıyız. Onunla görüşüp gidelim.
Ağlıyordum.
On jo : onu çok özledim.
~~
Kapıyı açan yoktu. Çalıyordum çalıyordum ama açan yoktu. Kai elimi tuttu.
Kai : on jo bi komşuya sormaya ne dersin?
On jo : ah, evet olabilir.
Ona bir şey oldu diye öyle korkuyordum ki.
Bir tane komşumuzun kapısını çaldım. Komşu açarken bende önünde eğildim
On jo : ajussi rahatsız ediyorum. Ama... Büyükannem nerde?
Kang : on jo... Nerelerdeydin sen böyle? Büyükannenin öldüğünden habeirn yok mu?
Dehşete kapılmıştım birden.
On jo : n-nasıl?
Kang : bundan bir iki hafta önce. Kalp krizinden öldü.
On jo : nerde peki? M-mezarı nerde?
Konuşmakta adeta güçlük çekiyoedum. Bu nasıl olabilirdi. Onu çok özlemiştim. Ona sarılmak istiyordum.
Kang : yeni yapılan mezarlığa gömdüler.
Kai omzumdan tutup beni çekti ve arabaya bindik. Şiddetli bir şekilde ağlamaya başlamıştım. Hayatımdaki tek amacım gitmiş miydi şimdi?
Kai : gidelim mi... Mezarlığa ?
On jo : taehyung beni fark etmiş midir?
Kai : bu saate hala uyuyordur.
On jo : gidelim...
~~~
Kai bizi uzaktan izlerken ben zoraki bulduğum mezarlıkta ağlıyordum dünki yağan yağmurun etkisi ile oluşan nemli toprak benim gözyaşlarıma bulanıyordu. Toprağı avuçlarım arasına aldım ve kokladım.
Kai : on jo gidelim.
Başımı salladım usulca.
On jo : seni seviyorum halmoni. Sen her zaman kalbimdesin.
(...)
Kai : Taehyung beni arıyor.
On jo : beni bulacak ve beni mahvedecek.
Kai : sessiz ol. Açıyorum.... Alo? Taehyung ne oldu? On jo mu kaçtı? Neden, onu zorla mı tutuyorsun yoksa?
Taehyung'un bağırış sesleri geliyordu.
Taehyung : On jo seninle mi Kai!? BANA ADAMCA CEVAP VER!!
Kai : hayır.
Taehyung : Pekala! O halde görüntülü arar mısın!?
Kai : şu an arabadayım taehyung. Arayamam.
Taehyung : On jo yanında mı diye arabanı göster. Bagajını da
Kai : tanrım sen çıldırmış olmalısın
Taehyung : neden çıldırmış olayım ki? Kameranı aç. Korku içinde bakıyordum ona. Kai arabayı durdurdu ve dışarı çıkmamı istedi.
Ben dışarda korku ile dururken o bagajı arka ve yolcu koltuğunu gösteriyordu.
Taehyung : O senin yanında biliyorum.
Kai : değil işte uzatma taehyung! Adam gibi sahip çıksaydın kıza ben ne yapayım!!?
Telefon kapatılmıştı. Bu adam sandığımdan daha da fazla akıllıydı.
Kai : Seni başka evime götüreceğim. Ardından taehyung'un hiç sevmediği ülke olan bulgaristan'a bir bilet alacağım
On jo : teşekkür ederim.
_2 gün sonra_
Yukarda odadaydım. Aşağıdan bağrış çağrış sesleri geliyordu.
Hayır hayır hayır...
Pencereyi açtım ve su borusundan aşağı kayarak yere inmiştim. Koşarak ormana daldım ve oradan olabildiğince uzaklaştım.
~~
Taehyung : On jo yok! Seni pislik herif ne yaptın ona!? ON JO NERDE KAİ!?
kai : ne ? Odada değil mi?
Taehyung : tabii odada ve ben görmezden geliyorum.
Kai : tae sakinleş. Hem bugün jisoo gelmeyecek mi? Hadi git onu al.
Taehyung : şu an onun sırası değil ! Çok meraklıysan sen al ve otele yerleştir.
Kai : taehyung yanlış yapıyorsun.
Taehyung : hah! Birde sana mı soracağım?
~~~
Taehyung adamları ile birlikte ormana dalmıştı tüm ormanı karış karış arasalarda on jo nihayet uzaklaşabilmişti evden
Taehyung : seni bulacağım. Üzgünüm sana evlenmeden dokunmyacaktım ama buna mecbur bıraktın
On jo'nun anlatımı ile...
İki adam beni kolumdan tutup taehyung'un önüne atmışlardı taehyung saçımdan tutup başımı kaldırdığında bana acır bir ifade ile bakmıştı.
Taehyung : bu sanki senin için kötü oldu küçük hanım.
Devam edecek....
⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡
Wattpad hesabım / ghostshadowkitty8
İnstagram hesabım / _vennessa_
💜wattpadde kurgu paylaşıyorum
❗❗SINIRIN GEÇMESİNE ÖZEN GÖSTERELİM SONUÇTA BEN İKİ GÜNDEN BİLE FAZLACA UZUN BİR SÜREDE YAZIYORUM DÜŞÜNÜP YAZMAK HAYAL ETMEK UYGUN MU DİYE YAZIP YAZIP SİLMEK KOLAY DEĞİL. GENE BEN AZ KOYUYORUM SINIRI YANİ KISACA SINIR GEÇMEZSE BÖLÜM DE YOK ❗❗❗
😊😊Okuduğunuz için teşekkür ederim canlarım. 😘😘
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Devamı 1
On jo'nun anlatımı ile
Arkamdaki fermuarı çekmem gerekiyordu.
Sakinleşmek amaçlı Gülümsemeye çalıştım. Olmuyordu. Sinirden ağlayacaktım.
Şimdi bir çalışan bulup fermuarı kapattıracaktım.
Getirilen ayakkabılardan beyaz topuklusunu giyip aşağı indim ve ortada kimseyi göremeyince mutfağa ilerledim.
İki çalışan bir de taehyung'ı görüyordum ortada. Dik durup çalışanların yanına ilerledim taehyung'un bakışları umrumda dahi değildi.
On jo : fermuarı çeker misiniz?
- ah tabii
Fermuarı çekip elbiseyi düzenlememe yardım etti.
Taehyung : hazır mısın?
On jo: evet.
Mutfaktan çıktım ve peşimden geldi.
Taehyung : saçlarını hafifçe dalgalandıralım. Daha hoş olursun
On jo : gerek yok
Taehyung : ben öyle istiyorum.
Ellerimden tutup beni koltuğa oturttu ve sehpanın üstünde duran fön makinesini eline aldı.
On jo : ne? Sen mi yapacaksın?
Taehyung : sessiz ol
Yaklaşık 15 dk sonra saçımı halletti ve iki tel toka ile perçemlerimi arkadan topladı.
Sehpanın üstünde duran makyaj malzemelerini aldı ve yüzüme uygulayacakken tuttum
On jo : ben yaparım
~~~~
"TAEHYUNG S-SSİİİİ!"
buraya doğru koşarak gelen kızla taehyung durdu. Onun durması ile bende durdum.
Taehyung'a sarılan bu kız arkadşaı olmalıydı
Taehyung : oww nerelerdeydin doğum günü kızı?
"Misafirleri ağırladım. Hoş geldiniz. Ve sen..." bana döndü ve elini uzattı. "On jo?"
On jo : memnun oldum.
"Bende Lia. Taehyung'un best friendiyim"
Uzattığı eli sıktım. Beni baş aşağı süzdü ve kaşlarını çattı
Lia : aşk olsun sana tae~ On jo benden daha güzel olmuş
Taehyung : kabul etmelisin. On jo daha güzel.
Lia : ama ayıp oldu sanki.
Taehyung : hadi misafirlerin yanına dön.
Lia gülümsedi ve yanımızdan ayrıldı.
Taehyung elimi tutup kendine çekti ve bir masaya geçtik.
Lia gerçekten hoş kızdı. Üstünde mini siyah bir elbise vardı. Makyajı vardı evet ama bu onu asil yapmıştı.
Bir iç geçirdim
Garsonun ikram ettiği alkollerden aldım.
Taehyung ben yokken içme demişti ne de olsa.
~~~
Taehyung : yavaş iç. On jo takip ediyorum bu 7. Bardağın
On jo : birde beyaz şarap tadacağım
Önümüzdeki su bardağını yüzüme dökmüştü
On jo : makyajım akacak ya
Taehyung : seni arkadaşlarım ile tanıştıracağım. Kendine gel.
Peçete ile yüzümü silmiştim. Açık ton makyajım günü kurtarmıştı.
Elimden tutup kaldırdı beni ve başka bir masaya gittik. Taehyung arkadaşları ile tokalaştı.
Taehyung : bahsettiğim sevgilim...on jo. On jo bunlar sağ baştan namjoon , hyunjin, kai , sehun,jimin ve hoseok.
Hoseok elini uzattı uzattığı eli tutup gülümsedim. Ardından diğerleri ile de tokalaşınca taehyung sinirli bir şekilde bana bakıyordu.
Gözlerimi kırpıştırdım ve onlar sohbet etmeye başladı. Taehyung elimi o kadar çok sıkı tutuyordu ki nefesimi tutmak zorunda kalıyordum
Ona yavaşça "elimi acıtıyorsun" diye fısıldamıştım.
Elini biraz gevşetti. Kai bize doğru keskin bir bakış atarken bende ona bakıp gülümsemeye çalıştım
Kai : taehyung ve on jo siz nasıl tanıştınız?
Taehyung : On jo'yu kaçırdım.
Jimin güldü.
Jimin : nası?
Taehyung : on jo'yu kaçırdım... Öyle tanıştık
Jimin : ula hayat! Keşke kadın olsaydım. O zaman beni de biri kaçırırdı aşık olurdum
Sehun : organ mafyasına ne dersin?
Jimin : ıy aman.
Gece iyice ilerlerken garsonun ikram ettiği beyaz şaraplardan almıştım.
Artık gözlerim gidip gidip geliyordu bugün biraz fazla kaçırmıştım.
Tekrar bir bardak daha içecektim ki taehyung buna engel oldu
Taehyung : yeter. Değil mi?
On jo : uykum geldi.
Taehyung : gidelim hadi. Gir koluma.
Lia'nın doğum gününü tekrar kutladık ve hoşçakal dedikten sonra arabaya bindik. Kafamı cama yaslayıp gözlerimi kapattım
~~~
Taehyung on jo'yu yatağa yatırıp ayakkabılarını çıkarmıştı. Ardından kızın bileğine baktı ve cebinden çıkardığı inci kolyeyi ona taktı.
Bugün ona veremedi evet ama şu an gene de bileğindeydi.
Taehyung duş alıp , giyindikten sonra küçük valizine üç günlük ihtiyaçlarını koydu. Bu gece Japonya'ya gidiyordu.
Taehyung arabaya bindikten sonra eve 60 adam daha ve evde çalışma amaçlı 5 çalışan daha gelmesini emretti.
Bu üç gün boyunca On jo hiçbir şekilde kaçmamalıydı. Bu durumu bir şekilde kabul etmeli ve Taehyung'a bağlı kalmalıydı~
On jo geceleyin gözlerini açtı bir ara. Başı fena halde ağrıyordu. Ama genede ayağa kalktı. Üstündeki elbiseden bir an önce kurtulmak istiyordu.
Üstelik kolundaki bileklik? Taehyung takmış olmalıydı.
On jo aşağı indi ve evin karanlık ve sessiz olması onu ürpertti. Mutfağa gitti. Daha fazla karanlığa dayanamadı ve lambayı açtı. Karnı fena acıkmıştı. Rafları karıştırırken eline gelen ramen paketine gülümsedi. Ocağa su koydu ve beklerken kaçma planı yapmaya başladı.
Pencereden alt çatıya atlamalı oradan yola geçmeli. İşten bu çok zordu. Taehyung ile evlenmeden önce kurtulmalıydı.
On jo ramenini yedikten sonra salona geçti ve karanlıkta TV izlemeye başladı.
Gece yarısı oynayan realiti showu görünce aklına büyükannei geldi. Gözünden bir İki Damla yaş düştü. Gece yarısı bazen açıp izlerlerdi böyle programları.
Büyükannesi şimdi onu nasıl da merak etmişti
On jo daha fazla dayanamadı ve TV kapattı. Odaya geçip banyoya girdi ve rahat Taehyung'un kıyafetlerini giydi.
Taehyung ona daha kıyafet almaması şaşırtıcıydı.
On jo ışıkları kapatıp uzak şehir manzarasına dalarak öğleye kadar uyudu.
~~~
_3 gün sonra_
Taehyung'dan
Mutfağa giren Taehyung ile tüm çalışanlar onun önünde eğilerek selam vermişti.
Taehyung : On jo nerde?
Çalışan ¹ : en son yukardaydı ama...
Taehyung : ama?
Çalışan ² : hala yukardadır efendim. Aşağı indiğini görmedik.
Taehyung : kahvaltı... Yaptı mı?
Çalışan ¹ : evet efendim. Kendisi büyük iştahlı bu aralar.
Taehyung : kaçmaya çalıştı mı?
Çalışan ¹ : bir kaç kez bahçeye çıkmak istedi. İzin vermedik tabii. Sonra pencere kenarında oturup yola bakıyordu.
Taehyung : anladım.
Taehyung topuğunun üstünde dönerek yukarı çıkmıştı. On jo odada değildi. Kendi kaldığı odada da değildi. Büyük balkonda ya da banyodada yoktu.
Geriye bakılacak tek yer kendi çalışma odasıydı.
Taehyung odaya girdiği an hedefi tutmuştu on jo çalışma odasında rafları karıştırıyordu
Taehyung : n'apıyorsun sen burada!?
On jo elmasından bir ısırık alıp taeye dönmüştü
On jo : bu kız kim? Beni sevmiyorsun neden beni esir aldın?
Taehyung : 1. Seni esir almadım. 2. Seni sevmediğimi nasıl düşünüyorsun?
On jo : sence? Başka bir kız ve-
Taehyung : odadan çık! Ve bir daha bu odaya girme.
On jo : neden? Yoksa daha fazlası mı var hım?
Taehyung : on jo haddini aşma! Çık odadan!
Taehyung on jonun elindeki genç kız fotoğrafını alıp dışarıyı göstermişti.
On jo çıkmamıştı
Taehyung : neyi bekliyorsun? Sinirimi senden çıkarmamı falan mı?
On jo : umarım tahmin ettiğim şey değildir kim Taehyung. Yoksa tekrardan kaçmaya çalışırım
~~~~
Devamı diğer yorumda
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Devamı 2
On Jo'nun anlatımı ile...
Balkonda oturup öylece raftan çaldığım şarabı içiyordum.
Normalde özel günlerden başka içmezdim ama burada bir tane pisliğin esiri olduğum için bazı şeyleri unutma ihtiyacım vardı
Yarın sabaha karşı uyanıp kaçsam izimi belki kaybettirebilirdim. Ama bu lanet olası pislik herif o kadar güçlüydü ki beni bulma şansı ℅80'den fazla idi.
Yağmur yağmaya başlamıştı. Ve birden omzumda bir el hissettim
Taehyung : n'apıyorsun burada? Üstelik neden bu şarabı içiyorsun?
Elimden aldı ve yan tarafta duran sehpanın üstüne koydu.
Kollarımdan çekip beni ayağa kaldırırken kendine yasladı.
On jo : o kız kimdi?
Taehyung : kız kardeşim... Kız kardeşim Jisoo.
On jo : yemin et.
Taehyung : yakında gelecek on jo. Şimdi tutun bana odana götüreyim seni
On jo : ku-kusacağım.
Taehyung beni odaya götürdükten sonra banyoya gidip kusmuştum.
Taehyung arkamdan gelip bana ters ters bakıyordu.
Taehyung : sana kuralları açık bir şekilde ifade etmiştim Park On jo.
Taehyung : sarhoşsun. Bir şey demeyeceğim. Yalnız bu tekrarlanmasın. Tamam mı?
Bir şey demeden yatağa geçecektim ki kolumdan tuttu.
Taehyung : Tamam mı dedim!?
On jo : Tamam
Üstümü örttü ve ben kısa sürede uyudum.
~~~
On jo sabahın 8'inde uyandı. Bugün pazardı ve taehyung işe gitmeyecekti. Yani geç uyanacaktı. Hemen sıkı bir şekilde giyinip pencereyi açtı ve aşağı da sadece konuşmaya dalan üç koruma gördü.
Gözlerini kapatıp derin derin nefes aldı. Pencere tarafına geçti ve kendini aşağıdan sarkıtarak atlamıştı aşağı.
On jo 'nun dünkü şarabın etkisi ile başı ağrımaya devam ediyordu. Bu yüzden duvara tutunup sendelenmesini dengeledi. Arka kapı zincirlenmişti. Duvardan atlamalıydı.
Ama görünmeden nasıl geçecekti derken koruma değişikliği yapılmassına şahit oldum. Onlar arka bahçeden ayrılırken bende kapıya tırmanıp yola çıkabilmiştim. Koşmaya başladım.
O sırada bir araba az daha bana çarpacaktı.
Ben yere düşerken arabadan çıkan kişi ile arkaya doğru gitmiştim.
Kai : On jo! N'apıyorsun sen!? Ne işin var burda?
On jo : b- ben...
Önümde eğilip elini uzattı. Uzattığı eli tutarak ayağa kalktım
Kai : taehyung nerde?
On jo : ben kaçtım
dedim sessiz bir şekilde.
Kai : ne? Neden?
On jo : taehyung beni zorla tutuyor
Kai : nasıl?
Duyduklarına inanamıyordu. Arabanın kaputuna yaslandı.
On jo : lütfen ona söyleme kaçmam lazım
Kai : ama bu çok mantıksız.
On jo : lütfen... Lütfen kai
Kai gözlerimdeki o çaresizliği gördü.
Kai : atla seni götüreyim.
On jo : sana nerdn güvenebilirim?
Kai : seni şu an taeye zaten çoktan vermiştim.
~~~
Ona her şeyi anlattım.
Kai : On jo büyükannenle nerde yaşıyordunuz?
On jo : şehrin çıkışında bir yerde yaşıyoduk.
Kai : tae seni bulmaya mutlaka gelir oraya. Bu yüzden büyükanneni yanımıza almamalıyız. Onunla görüşüp gidelim.
Ağlıyordum.
On jo : onu çok özledim.
~~
Kapıyı açan yoktu. Çalıyordum çalıyordum ama açan yoktu. Kai elimi tuttu.
Kai : on jo bi komşuya sormaya ne dersin?
On jo : ah, evet olabilir.
Ona bir şey oldu diye öyle korkuyordum ki.
Bir tane komşumuzun kapısını çaldım. Komşu açarken bende önünde eğildim
On jo : ajussi rahatsız ediyorum. Ama... Büyükannem nerde?
Kang : on jo... Nerelerdeydin sen böyle? Büyükannenin öldüğünden habeirn yok mu?
Dehşete kapılmıştım birden.
On jo : n-nasıl?
Kang : bundan bir iki hafta önce. Kalp krizinden öldü.
On jo : nerde peki? M-mezarı nerde?
Konuşmakta adeta güçlük çekiyoedum. Bu nasıl olabilirdi. Onu çok özlemiştim. Ona sarılmak istiyordum.
Kang : yeni yapılan mezarlığa gömdüler.
Kai omzumdan tutup beni çekti ve arabaya bindik. Şiddetli bir şekilde ağlamaya başlamıştım. Hayatımdaki tek amacım gitmiş miydi şimdi?
Kai : gidelim mi... Mezarlığa ?
On jo : taehyung beni fark etmiş midir?
Kai : bu saate hala uyuyordur.
On jo : gidelim...
~~~
Kai bizi uzaktan izlerken ben zoraki bulduğum mezarlıkta ağlıyordum dünki yağan yağmurun etkisi ile oluşan nemli toprak benim gözyaşlarıma bulanıyordu. Toprağı avuçlarım arasına aldım ve kokladım.
Kai : on jo gidelim.
Başımı salladım usulca.
On jo : seni seviyorum halmoni. Sen her zaman kalbimdesin.
(...)
Kai : Taehyung beni arıyor.
On jo : beni bulacak ve beni mahvedecek.
Kai : sessiz ol. Açıyorum.... Alo? Taehyung ne oldu? On jo mu kaçtı? Neden, onu zorla mı tutuyorsun yoksa?
Taehyung'un bağırış sesleri geliyordu.
Taehyung : On jo seninle mi Kai!? BANA ADAMCA CEVAP VER!!
Kai : hayır.
Taehyung : Pekala! O halde görüntülü arar mısın!?
Kai : şu an arabadayım taehyung. Arayamam.
Taehyung : On jo yanında mı diye arabanı göster. Bagajını da
Kai : tanrım sen çıldırmış olmalısın
Taehyung : neden çıldırmış olayım ki? Kameranı aç. Korku içinde bakıyordum ona. Kai arabayı durdurdu ve dışarı çıkmamı istedi.
Ben dışarda korku ile dururken o bagajı arka ve yolcu koltuğunu gösteriyordu.
Taehyung : O senin yanında biliyorum.
Kai : değil işte uzatma taehyung! Adam gibi sahip çıksaydın kıza ben ne yapayım!!?
Telefon kapatılmıştı. Bu adam sandığımdan daha da fazla akıllıydı.
Kai : Seni başka evime götüreceğim. Ardından taehyung'un hiç sevmediği ülke olan bulgaristan'a bir bilet alacağım
On jo : teşekkür ederim.
_2 gün sonra_
Yukarda odadaydım. Aşağıdan bağrış çağrış sesleri geliyordu.
Hayır hayır hayır...
Pencereyi açtım ve su borusundan aşağı kayarak yere inmiştim. Koşarak ormana daldım ve oradan olabildiğince uzaklaştım.
~~
Taehyung : On jo yok! Seni pislik herif ne yaptın ona!? ON JO NERDE KAİ!?
kai : ne ? Odada değil mi?
Taehyung : tabii odada ve ben görmezden geliyorum.
Kai : tae sakinleş. Hem bugün jisoo gelmeyecek mi? Hadi git onu al.
Taehyung : şu an onun sırası değil ! Çok meraklıysan sen al ve otele yerleştir.
Kai : taehyung yanlış yapıyorsun.
Taehyung : hah! Birde sana mı soracağım?
~~~
Taehyung adamları ile birlikte ormana dalmıştı tüm ormanı karış karış arasalarda on jo nihayet uzaklaşabilmişti evden
Taehyung : seni bulacağım. Üzgünüm sana evlenmeden dokunmyacaktım ama buna mecbur bıraktın
On jo'nun anlatımı ile...
İki adam beni kolumdan tutup taehyung'un önüne atmışlardı taehyung saçımdan tutup başımı kaldırdığında bana acır bir ifade ile bakmıştı.
Taehyung : bu sanki senin için kötü oldu küçük hanım.
Devam edecek....
⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡⚡
Wattpad hesabım / ghostshadowkitty8
İnstagram hesabım / _vennessa_
💜wattpadde kurgu paylaşıyorum
❗❗SINIRIN GEÇMESİNE ÖZEN GÖSTERELİM SONUÇTA BEN İKİ GÜNDEN BİLE FAZLACA UZUN BİR SÜREDE YAZIYORUM DÜŞÜNÜP YAZMAK HAYAL ETMEK UYGUN MU DİYE YAZIP YAZIP SİLMEK KOLAY DEĞİL. GENE BEN AZ KOYUYORUM SINIRI YANİ KISACA SINIR GEÇMEZSE BÖLÜM DE YOK ❗❗❗
😊😊Okuduğunuz için teşekkür ederim canlarım. 😘😘
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Çabuk gelsin yeni bolumm
#keşfet
O ne biçim davranış ya öyle töbestafurlah
#kesfet
Allah'ım şükürler olsun ne zamandır bekliyordum mükemmel olmuş emeğine sağlık yazarım.
YA ASK ALLAH ASKINA DEVAMI NE ZAMAN MERAKTAN ÇATLICAMM😫
AMAN TANRIM ILKKKKK JK ILE HAYAL ET YAP SIMDI DEEEEE ILKIM OMGG🦧🦧🦧😱😱😱😱
Tek partlkk hikâye gelir bebeğim
Çok güzell olmus
İlkkk
Hg
Çok hüzel olmuş. Devamını sabırsızlıkla bekliyorum.
3 hafta olmuş geleli ben daha okumadım!!!!!
Aaaaa harika yeni bölüm gelsinnnn lütfenn
Ever evet en kısa sürede
Güzel ama biraz daha erken yazabilirmisin devamını
Omey get bunee ayyyy caneee bu bu çoook guzellll lutfen devamı gelsi lütfennnn
💝💝💝💓💕💖💖💗💗
Çok güzel yazıyorsunnn
Ya teşekkür ederim canımın içi
Part 3 gelsin askmm
Hemen geldimmm
Devamı lütfen❤
Pt 2 gelmezse kan çıkacak
Selam aşkım.Öncelikle harikaaa olmuş çok beyendim.Senden bi ricam olucaktı.Benim için bi hikaye yazarmısın.Jungkook ile hayal et olsun.Konusu şöyle "boksör sevgilin ameliyatın için tehlikeli bi maça gider" lütfeeen yap.Hangi kanaldan istediysem yapmadı nolur sen yap.Ama lütfen sonu güzel bitsin.Noluuuur😢❤
Lan konu çok iyi. Ama şimdi yapamam. Biliyorsun bir seri yazıyorum ve bundan önce bir tek bölüm attım. O 200 beğeni olsun atarım. Ama yapınca sana haber veririm güzelim 🐣 konu çok iyi
@@blckswan1995 tamam canım bekliycem.Evet konu iyi çünki iyi bi yazarın okuyucusuyum😘😊 senden haber bekliycem.Şimdiden teşekkürler😍😆
Devamı ne zaman
Yeni bölüm ne zaman???
pin.it/5uO82Li
- ELBİSE BU-
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#kesfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet
#keşfet