Köy Enstitüleri / Emrah Safa Gürkan - Historik 12

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 25 май 2024
  • #KöyEnstitüleri #eğitim #Cumhuriyet
    Bogomiller o kadar fazla istedi ki, ESG'ye bu bölümü yaptırmayı başardı...
    Historik'in yepyeni bölümünde, Emrah Safa Gürkan ile genç Cumhuriyet'in kendine özgü projesi olan Köy Enstitülerini konuştuk. Geçmişten bugüne tartışma konusu olan Köy Enstitüleri hangi sebeplerle ve ideallerle kurulmuştu, diğer okullardan farkları neydi? Bu proje ne gibi sonuçlar doğurdu, Köy Enstitüleri neden kapatıldı?
    Cumhuriyetin idealist projesi, tüm detaylarıyla bu bölümde. Kaçırmayın!
    0:00 Başlangıç
    01:24 Köy Enstitüleri büyük bir organizasyondu
    06:03 Daha ilk zamanlarda enstitülere muhalefet vardı
    09:20 Köy Enstitüleri fikri ne zaman ortaya atıldı?
    13:50 Köy Enstitülerine gelen eleştiriler nelerdi?
    19:26 Öğrenciler Enstitüye nasıl giriyordu?
    21:13 Köye eğitim vermek, geleneği bozmak
    22:54 Köy Enstitüleri zararlı bir proje miydi?
    25:25 Köy Enstitüleri romantizmi
    Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
    / @omnibuslive

Комментарии • 738

  • @doyouknowtheway6671
    @doyouknowtheway6671 2 года назад +761

    Dedem Pulur Köy Ensitüsü mezunu. Bugün 90 yaşında hala dinç. 90 yaşında kitap okuyor , şiir yazıyor gündem ile ilgili düşüncelerini not alıyor. Dedem köyünün öğretmeni, öğrendiği kadar doktoru ve ziraatçisiydi. Sadede 1 kişi bile Anadolunun unutulmuş köylerinden ne cevherler çıkardı. Aldiği müzik eğtimi amcam ve babamdan bana kadar geldi. 1 köy ensitüsü mezunu bugün 2. Nesili etkiliyor aynı ışık hiç sönmedi. Ağalık altında ezilen cahil köylülerin birer birer baş kaldırması ve dönemin hükümetinin politik olarak sıkışık olması Türkiyede iktidar için kaybedilen bir değer daha demekti. Kaybedildi. Bu okullarda yetişmiş insanlar bugün hala yetişebilse Anadolu irfani dediğimiz şey olur muydu merak ediyorum.

    •  2 года назад +41

      Benim ilkokul öğretmenim de köy enstitüsü mezunuydu ama onun yüzünden parantezli işlemleri 3 haneli dört işlemi bile liseye kadar düzgün öğrenemedim çünkü özellikle matematik derslerinde "sıkıldım bunları ödevinizi yaparken öğrenirsiniz" diyip mandolin çalardı. Ayrıca ESG nin söylediği gibi ağalık sisteminin karşısında duracak bir durumu yoktu da neyse o kısmı senin afsalan alacak olsa videodan alırdı. Bu okullarda yetişip de insanlığa, hadi onu da geçtim kendi insanına faydası olmuş kim var?

    • @yasarerdisasmaz8383
      @yasarerdisasmaz8383 2 года назад +26

      @ sen ucmussun kendini ornek gostererk komple sistemi cokertttin ki Bence dedigin icin cok daha fazla argumanla ortaya cik, simdiki egitim kalitesi de ortada

    • @islbayral7484
      @islbayral7484 2 года назад +78

      Kesinlikle katılıyorum... Benim dedem de Kızılçullu Köy Enstitüsü mezunuydu. 5 çocuğunun hepsini bir öğretmen maaşı ile üniversite okutmuş. Çocuklarının ve biz torunlarının hepsimi okuyan sorgulayan bireyler olarak yetiştirdi. Ayrıca tanıdığım en üretken insandı. Marangozluk bilirdi, bahçecilik bilirdi, kendi söküklerini dikerdi. İnanılmaz güzel yemek yapardı. Nerde bir konser tiyatro var elimizden tutar oraya götürürdü bizi... çocukları ve torunları ile oyun oynardı... Sevgili ESG hocam bizim için köy enstitüleri ağıt yakıyorsunuz diyorsunuz ama o proje siyasal oyunlara kurban gitmeseydi orada yetişen yuzbinler şu anda bu ülkeyi bu bağnazlık çukurundan çıkaracak neferler olacaktı. Ve eğer Atatürk o kadar erken ölmeseydi bu proje devam ederdi. Çünkü bu proje Atatürk'ün yarım kalmış en önemli devrimidir....

    • @01mehmetyildiz
      @01mehmetyildiz 2 года назад +4

      Dedenizin din ile arası nasıldır çok merak ediyorum????

    • @peokeoa
      @peokeoa 2 года назад +30

      @ cevap verdiğim yorumda insanına faydalı olmuş birini anlatıyor zaten amca. Bir de adamı aşağılamaya çalışmışsın. Tam tersi yaşanmış gibi görünüyor.

  • @Deniz.T
    @Deniz.T 2 года назад +46

    Emekli öğretmen olan dedem de bu okullardan mezun ve elinden gazete ve kitap düşmezdi. İyi veya kötü ayırmadan istediğim müzik albümlerini ve kitaplarını alırdı. Din üzerine daha ben çocukken sohbetlerimiz olurdu. Moğollar grubunu ilk defa onun müzik koleksiyonundan alarak dinlemiştim.

  • @billbailey7628
    @billbailey7628 2 года назад +98

    18:50'de Hozomun "Köy enstitülerinin kapanmalarının en önemli nedenlerinden biri de" dedigini anlamış olmak beni adeta şaşkına uğrattı.
    Gerçek bir ESG takipçisi ESG diline hakim olmalıdır.

  • @magfuraydogan505
    @magfuraydogan505 2 года назад +25

    RUclips ne kadar güzel bir icat değil mi? Normal şartlarda ben bu adamla bırak karşı karşıya oturup onu dinlemeyi aynı ortamda bulunamam bile. Teşekkürler hojam bilgi ve fikirlerinizi bizimle paylaştığınız için 🙏

  •  2 года назад +532

    Bıyık monalisa gibi hojam, yarısı gülüyor yarısı ağlıyor 😵‍💫

  • @ulaskart3125
    @ulaskart3125 2 года назад +67

    Montajdan mı linç korkusundan mı bilmiyorum ama inanılmaz dagınıktı. Gösterdiğiniz emeklerin farkındayım ve çok teşekkür ediyorum.

  • @cibeles6844
    @cibeles6844 2 года назад +242

    "Bir insanı ne kadar iyi yetiştirirsen o kadar hür olur."

    • @TolgaBaysal72
      @TolgaBaysal72 2 года назад +2

      Kendisi değil', "fikri" hür olur. Zamanla yada güzel tesadüfler sonucunda vicdanı da hür kalırsa; geriye bir tek "irfan" kalır ki, onu da halledince hür bir toplumun hür vatandaşı olunur.
      Maceralı ve yorucu bir parkurdur. iradesi güçlü olmayanlara tavsiye edilmez. Organik Vatan/Millet sevgisi doping etkisiyle yolda çıkabilecek engelleri aşma kararlılığınıza katkıda bulunabilecektir. yolculuk boyunca bol su için, yanınıza atıştırmalık çerez ve bol bol kitap almayı unutmayın. İyi yolculuklar Türkiye'm...
      Not: Elbette Anıtkabir'e çıkacaktır yolunuz, zaten orada buluşuruz.

    • @cibeles6844
      @cibeles6844 2 года назад

      @@TolgaBaysal72 okay

    • @HD-np7eb
      @HD-np7eb 2 года назад +7

      Abdülhamid bunu beğenmedi

    • @omer1201
      @omer1201 Год назад +2

      @@HD-np7eb biraz daha iyi tarih okumanı öneririm Abdülhamid bu topraklarda eğitime yaptığı yatırım oldukça değerlidir. Zira Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bu topraklara bir sürü entelektüel kazandırmıştır.

    • @ZalimZograni
      @ZalimZograni Год назад

      vaay çok anlamlı hiç böyle düşünmemiştim

  • @estel3296
    @estel3296 2 года назад +54

    Sondaki ziraat marşı cok duygulu hissettirdi neden bilmiyorum. Belki de şu "mücadele etmeden yenilgiyi benimsemek" konseptine karşı bir marş gibi kulağa geldiği içindir

    • @kozatas
      @kozatas 2 года назад +20

      "Çok çalışınca olacağına inanan" romantiklermiş. İki kere yıkılan Almanya, atom bombaları yiyen Japonya nasıl olmuş acaba? Bu ESG'nin bu gevşekliği bayıyor bazen.

    • @florentinhonorius613
      @florentinhonorius613 2 года назад +2

      @@kozatas İyi de Almanya'ya, özellikle de Japonya'ya ABD demokrasi getirmedi mi?
      not: ESG'nin bu bakış açısına pek katılmıyorum. Romantizm'i biraz değersiz görüyor.

    • @nilufercokcalsr7007
      @nilufercokcalsr7007 2 года назад

      @@florentinhonorius613 çok çalışınca olmuyor abi. romantizmin alemi yok gerçekten de. japonyanın bugüne gelişi de japonların çalışkanlığı ile romantize ediliyor ancak arkadaşın dediği gibi japonyayı bugün kü japonya yapan yine ABD. En azından amerikalı bir ekonomist olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla ABD isterse vezir, istemezse rezil yapabiliyor diyebiliriz sanki.

  • @deuigreatsaiyaman
    @deuigreatsaiyaman 2 года назад +52

    merhabalar hocam. katılmadığım yorumlarınız var. öncelikle dönemin şartlarını bilmeyenler için "köylünün köyde kalması için" ve "angarya" sözleri yanlış anlamaya müsait şeyler. dönemin şehirlerinde henüz endüstriyel üretimin çok az olduğu, tarımsal üretime ihtiyaç olduğu, şehirlerde yetişen öğretmenlerin okulu geçtim yolu bile olmayan köylere gitmek istemeyişi(çok anlayışla karşılanabilecek bir şey bu), gitse bile köyün gerek ve ihtiyaçlarına cevap verecek donanımda olmayışı(köy enstitüleri ve öncülü olan eğitmen kurslarının da kuruluş sebebi en çok budur.) gibi sebepler bilinmeden "köylünün köyde kalması" fikri olumsuz anlamlara gelecektir. bir eğitim ve okuryazarlık seferberliğinden bahsediyoruz. ve yolu bile olmayan, ki çoğunluktadır, köyler gerçeği varken, devletin imece olmadan bu kadar hızlı devrimleri yapabilmesi çok olası değil. ayrıca devrim dinamiklerine de uygundur devlet ve vatandaşın ortak çalışması. bunları göz ardı ettiğimizde angarya kötü bir şeydir, meseleye dahil ettiğimizde özveridir. videoda bahsetmediniz ama köy enstitülerine giren köy çocukları yine yurdun köylerine dağılıp orada eğitime öğretim yaptı oysa sizin anlatımınıza bakarsak sanki köy enstitüleri yalnızca kurulduğu yerdeki köylüleri eğitti gibi anlaşılabilir(siz bunu kast ettiniz demiyorum). köy enstitülerinden mezun öğretmenler çok donanımlı öğretmenlerdi, günümüz eğitim fakültesi mezunlarıyla karşılaştırılamayacak kadar donanımlıydılar(inşaat ustalığından tutun da çeşit çeşit hayvan, meyve ve tahıl yetiştiriciliğine kadar). keşke bundan da biraz olsun bahsetseydiniz. muhalefetinin çok olduğunu söylediniz ama tek bir açıdan(köylü/şehirli ayrımı yapabileceğinden) bakarak muhalefeti değerlendirdiniz. oysa "Atatürk'ü gençliğin vicdanından söküp atmadıkça bu ülkeye huzur gelmeyecektir." sözü de köy enstitüleri üzerine edilmiştir. "fakir baykurt entelektüel falan değil yani" diyen kişiye haddini bildirseydiniz keşke. kurduğu cümleden anlaşılıyor arkadaşın entelektüel geçmişi, okumayı dün sökmüş gibi hissettim. köy enstitülerini mandolin-tiyatro romantizmine indirgememek lazım. köy enstitülerinde yetişmiş öğretmenler her gittiği köye büyük değerler katmıştır, birçok örneği de mevcut. köy enstitülerini, amaç, hedef, içeriğini en fazla yüzeysel denebilecek şekilde anlatıp video boyunca eleştirilerden bahsettiniz hocam. bunlardan da bahsetmenizi beklerdim. son olarak katılmadığım bir nokta daha var, köy ağalığı meselesindeki yorumlarınızı da isabetli bulmuyorum. doğuda da batıda da köy ağaları köylü üzerinde bir otoriteydi; doğuda otoritesini dini de bir temelden(şıh, şeyh) alırken batıda bu daha az vardı ama yine de köylüyü yönlendiren bir otoriteye sahipti.

    • @parolainkilap6952
      @parolainkilap6952 Год назад +3

      Müthiş bir cevap olmuş, hay ağzınıza sağlık.

    • @ararbulurum5284
      @ararbulurum5284 Год назад

      Köy okulları ve Enstitüleri Teşkilât Kanununun 25 nci maddesinin birinci fıkrasında değişiklik yapılması hakkında kanun
      No. Kabul tarihi
      5012 19 . II. 1947
      BÎRÎNCÎ MADDE - 4274 sayılı Kanunun 25 nci maddesinin birinci fıkrası
      aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir:
      Köy halkından olan veya enaz altı aydanberi köyde yerleşmiş bulunanlardan
      18 yaşını bitiren ve 50 yaşını geçmiyen her erkek vatandaş köy ve bölge okulları
      binalarının kurulmasına, bu binalara su temin edilmesine, okul yolları ile bahçelerinin yapılmasına ve bunlaıın onarılmasına ve 23 ncü maddede yazılı diğer tesislerin
      vucüde getirilmesine munhasır işler tamamlanıncaya kadar yılda en çok 20 gün
      çalışmağa mecbur tutulur.
      21 Şubat 1947
      köy enstütülerinin yapım maliyetleri devlet kararıyla1947 yılına kadar köylü tarafından karşılanmıştırve en düşük 10 bin azami 15 bin liradır.( ALÎ RÎZA KIRSEVER (Çanakkale millet vekili meclis konuşması. 12-01-1949).--
      Muhterem arkadaşlar, köy okulları hakkında Hükümetin hazırladığı plâna göre her okul binası âzami 15 bin liraya mal olduğu tecrübeler neticesinde anlaşılmıştır. Fakir köy halkının bu ağır yük altından kalkamayacağı iki yıl önce Yüksek Mecliste devam eden münakaşalardan sonra anlaşılmış ve kabul edilen bir kanun ve ödenekle okul binalarına ait masrafın mühim bir kısmı Devlet Bütçesinden Ödenmesi münasip görülmüştür. Bundan evvel yaptırılan okullar için mektep parasını ödemeye kudreti olmayanlar müşkül durumda kalarak geçim vasıtası olan hayvanlarını ve ,hattâ yemeklik zahiresine varıncaya kadar satmak suretiyle hayat sıkıntısına katlanmışlardır. )
      köy enstütülerine kayıt olmak isteyen öğrencilerden aile bireylerinin yağut bir kefilin imzalıyacağı bir akit istenmekte idi. bu kefillerin yükümlülüğü okuldan atılan ve ya bırakmak zorunda kalan öğrenci için devletin belirlediği ücreti ödemesiydi bu ücret 2800 lira dır. milli eğitimin 1950 de ki komisyon raporuna göre atılan ve bırakmak zorunda kalan öğrenci sayısı 5920 dir.
      köy enstütüleri köylü için büyük bir yük ve angarya olmuştur.
      bu yazdıklarımı ve daha fazlasını teyit etmek isteyen arkadaşlar tbmmnin.www5.tbmm.gov.tr/kutuphane/tutanak_sorgu.html.sitesinden, köy enstütüleri şeklinde arama yapabilir.

    • @EmrahEray
      @EmrahEray 9 месяцев назад

      Yorumuza kesinlikle katılıyorum. Köy enstütülerinden mezun olan arı/arıcılık duayeni Muhsin Doğaroğlu öğretmenimiz vardı. Kendisi günümüzdeki birçok arıcıdan, arıya o kadar farklı bir açıdan bakıyor ki temelsiz, deneyime dayanmayan, tenkit edilmemiş; hiçbir hurafeyi bizlere öğretmiyor. Soru sorduruyor. Cevap bulduruyor. Problem çözdürüyor. En verimli yöntemi bulmak için mevcut teknikleri birbiri arasında mukayese ettiriyor. Bugün tarım ve hayvancılıkla uğraşan biri olarak görüyorum ki ancak bu düşünce yapısıyla ilerlenebiliyor.

    • @furkantarm4892
      @furkantarm4892 2 месяца назад

      Özellikle köy ağalığı hakkında yaptığı yorum saçma olmuş. Eğitimin kalitesi arttıkça kontrol etmek zorlaşır diyorsun e bunlar eğitilip ağanın hegemonyasına karşı gelmeyecek mi?

  • @brianthenaughtyboycohen
    @brianthenaughtyboycohen 2 года назад +18

    24 yaşındayım ve doğduğumdan beri köyde yaşıyorum. Üniversite okuyup kurtulmayı başardım. "Köylüleri Niçin Öldürmeliyiz?" şiirinden daha doğru çok az şiir okudum. Hislerime tercüman oldu , teşekkürler.

  • @kafkahelvasi
    @kafkahelvasi 2 года назад +13

    Canım hocam, çok güzel güzel anlatmışsınız meseleyi. Tek eleştirim; Şükrü Erbaş’ı bilmemeniz değil de bilene neden biliyorsun der gibi seslenmenizdir. Kendi yazarımızı, şairimizi bilmek kendi hikayelerimizi anlatmak için güzel bir destekleyicidir.

    • @dogrucudavut8704
      @dogrucudavut8704 2 года назад +2

      Eleştirilerini sizin gibi ifade eden bu kitleyi seviyorum ya. Ne kadar naif

  • @btgns1760
    @btgns1760 2 года назад +18

    haydarpaşa lisesinde öğrencisi olduğum ingilizce hocası velilerin gözdesiydi ve kendi özgünlüğünü köy enstitüsü mezunu olan hocasına dayandırıyordu. bugün özel sektör ve ülke için kıymetli bir hocadır.

    • @drbsr7474
      @drbsr7474 2 года назад

      eeee bir hoca uzerinden mi guzelleme yapacaz mevzuya.. benim de tanidigim bir dolu koy enstutusu hocasi ofkeli asabi dayakciydi. Aldiklari baskici egitm nedeni ile

    • @btgns1760
      @btgns1760 2 года назад +2

      @@drbsr7474 ben de uçan bizonlar ve pembe atları pek sevmiyorum.

    • @drbsr7474
      @drbsr7474 2 года назад

      @@btgns1760 ay ne guzeeeeel

    • @recepemirhancirak4011
      @recepemirhancirak4011 Год назад

      hangi hoca ben de Haydarpaşadayım

  • @onuryazici4717
    @onuryazici4717 2 года назад +85

    Dedem köy enstütüsü mezunu olmasa , babam mimar olmazdı, annem de babam ile evlenemezdi; aynı kurgu amcamlar ve halam içinde geçerli; biz de şuan olduğunuz insanlar olamazdık. Keşke daha fazla insan köy enstütüsünde eğitim alma şansı yakalasaydı...

    • @onuryazici4717
      @onuryazici4717 2 года назад +9

      Köy enstitüleri ile amacın burada köy de yaşayacak kişiler eğitmek olduğu düşünülse de ,sürecin bilinçlenen bireyler ile çok daha büyük bir sinerjiye yol açtığını düşünüyorum. Bunun yaninda köyde kal diye eğitilen ve şehirdeki pek çok kişiden daha iyi eğitimli bir bireyin sadece köyde çalışmasının beklenmesinin de haksızlık olduğunu düşünüyorum. Zaten duyduğumuz kadarıyla bu kişilerin zaten bazıları bu zincirlerini kırmış. Diğerleri ise köylerde başka kişilerinin ufkunu açmak için araçlar olmuş.
      Buraya parantez açmak istiyorum. Subay bir arkadaşım vardı, her birimiz yüksek idealler ve kurmay olmak için entellektüel birikim yapmak üzere eğitilip sonra allahın dağına gönderebiliyoruz, bundaki hayalkırıklığını anlatamam demişti.
      Köy enstitüsünde eğitilen çocuklarında aynı olduğunu düşünüyorum. Belki köyde iken bu onlar ivi yeterdi, ama gözleri açılıp daha fazlası olduğunu bildikten sonra ise muhtemelen çok zor zamanlar geçirdiler.
      Herşeye rağmen dediğim gibi dedem buradan mezun olmasa çok farklı bir hayatımız olurdu .Ben lisede dedem ile konuşurken, dedem örneklerini platondan, sokratesden örnekler ile verirdi, biz de bazen anlar bazen anlar gibi yapardık kardeşimle.

    • @onuryazici4717
      @onuryazici4717 2 года назад +4

      Şimdi ise daha önce dedigim gibi ben ,kardeşim ve kuzenlerin yerel ve uluslararası başarılara imza atmış,farklı ülkelerde çalışan akademisyenleri olan bir aile haline geldik.
      Köy enstitüleri olmasa annemler yine bir şekilde başarılı bir aile olurdu ama babamın ailesi bu fırsatları yakalama şansı yakalayamazdı.
      Video daki yoruma istinaden not: Kesinlikle aile olarak sanatsal alandaki başarılarımız da akademik olanlardan (şimdilik) daha fazla...

    • @onuryazici4717
      @onuryazici4717 2 года назад +5

      Dedem Trabzondan Diyarbakıra askeri okul sınavlarına girmek için gitmiş (tek başına küçücük bir çocuk) ancak sınav vaktinden sonra varabilmiş Diyarbakıra. Oradaki bir vali muavini dedemin eline bir not yazarak köy enstütüsüne yönlendirmiş. O zaman 4 tane köy enstütüsü vardı, 3 ünde okudum demişti. Yaz zamanı okula vardım, okulda kimse yoktu. Trabzona geri dönemedim ki bir daha gelemem diye demişti. Okulda öğretmenler ve ben tüm yazı geçirdik diye anlatmıştı.
      Yani aslında sadece civardaki köylerdeki kişiler değil, bir şekilde şehirde yaşasade çocuğuna eğitim vermek isteyenlerin de belki son çarelerinden birisi köy enstütüsüleri...

    • @muratcilli6591
      @muratcilli6591 2 года назад +1

      Siz öğretmen dedenizden bahsediyorsunuz peki 40000 köy nolacak yol su elektrik yok

  • @ozanyldz8739
    @ozanyldz8739 2 года назад +12

    Şükrü Erbaş sosyalist kafada bir insan ve o şiiri Süleyman Demirel döneminde gazetede paylaşmıştı. Hatta bizzat Demirel'in kendisi ''yazdığınız şiiri okudum ve baştan aşağı bir ironi yaptığınızı anlayabiliyorum. Alegorik bir yapısı olduğunu da sanıyorum lakin yanlış anlaşılmaya gayet müsait olduğunu da belirtmem gerekiyor'' minvalinde bir cevap yazmıştır. Şükrü Erbaş da kendisine teşekkür edip aslında şiirin baştan aşağı bir sistem eleştirisi olduğunu vurgulamıştır. Ki zaten köy yaşantısından gelmekle beraber sosyalist bir düşünceye sempati duyan bir insanın alenen böyle bir şeyi ima etmiş olması beklenemez. Kısacası; o konu öyle cereyan etmiyor. Son olarak, ben birçok şiirini severim bununla birlikte şiirlerinin çoğunda ideolojisinin izini görmüyoruz yani uçuk bir işçi-emekçi romantizmi vs. yok.

  • @vahdetboz4707
    @vahdetboz4707 2 года назад +14

    Bir de emrah hocamdan dinleyelim hikayeyi... ne mutlu ki, öğretmen lisesi mezunuyum, eski köy enstitüsü

  • @hakansener5560
    @hakansener5560 2 года назад +127

    devam etseydi köylü biraz daha iş bilen, kafası daha rahat insan olurdu. okuma eğiliminin artışıyla araştırmaya meyilli, partizan olmayan bir kitle oluşurdu bence

    • @abdullahgun
      @abdullahgun 2 года назад +1

      Köy enstitülerinin temelinde zaten partizanlik yatiyorken, adeta bir chp adına bir misyonerlik hareketi gibiyken nasil olur da bahsettiğimiz tarzda bir kitle oluşurdu aklıma yatmıyor hocam. Siyasetin sopasi ile illa ki önleri kesilirdi bence.

    • @mrpeacerbutinternational7019
      @mrpeacerbutinternational7019 4 месяца назад

      Romantizmi abartma çok
      Avrupa'daki en iyi eğitim sistemine mensup İsveç danmiraka gibi ülkelerde bile gayette partizan ve militan nüfusu var

    • @furkantarm4892
      @furkantarm4892 2 месяца назад

      @@mrpeacerbutinternational7019 ne kadar var hocam allah aşkına

  • @bilmiyoruz989
    @bilmiyoruz989 2 года назад +15

    Rahmetli anneannemin matematiği çok kuvvetliymiş. Köy enstitüleri için köye gelip alıp yetiştirmeyi istemişler öğretmenler ancak babası izin vermemiş. Rahmetlinin hep içinde kalmış ve anneme bunları bolca anlatmış. Annem de bunlarla büyüyünce bizleri okutmak için bir başına uğraştı, eğitti. Annemin geometrisi hala bir çok matematik öğretmeninden çok daha iyidir. Kendisi çok güzel başarılara imza attı ve emekli bir voleybol antrenörü, aynı zamanda memur.
    Ablam ve ben de bir çok konuda hayatımızı kazandık. Çok kişiye istihdam sağlıyor ve Atatürk değerlerine sahip çıkıyoruz.
    Önemli olan milletin gelişmesidir. Bu fikir bile her şeyi değiştiriyor.

  • @randalthor6921
    @randalthor6921 2 года назад +57

    Köy enstitülerini kapattılar da noldu? Yerine daha iyi bir kurum mu getirebildiler sanki insanlar hepten cahil kaldı. Köy enstitülerini kapatmak büyük hataydı.

    • @umitsizsiniz5316
      @umitsizsiniz5316 2 года назад +5

      imamhatip açmışlar işte asrın projesi :) tayyip de ordan çıkmış

    • @erdemgunduz3527
      @erdemgunduz3527 2 года назад

      Sistemleri düzeltmek zordur.

    • @almazchati4178
      @almazchati4178 2 года назад +1

      @@umitsizsiniz5316 CHP kapattı. Herhalde Erdoğanın geleceğini o zaman görmüşler.

    • @artislovis5759
      @artislovis5759 2 года назад

      @hu çok saçma bir düşünce . Bir sürü önemli insan çıktı oradan. Adnan Menderes döneminde kapandı gene. Sonuçta videoda da herseyi söyleyemiyorlar bugünle de bağlantısı olduğu için

    • @artislovis5759
      @artislovis5759 2 года назад +3

      @hu Dostum demek istediklerinden hiçbişey anlamadım. Ateizm Kemalizm devlet şimdi ne alaka. Ayrıca benim görüşlerimi nereden nasıl çıkardın. Ben sadece insanların eğitimli olmasını istediğimi kast ettim. Belki bugün büyük şehirlerdeki Anadolu çöplüğü oluşmazdı. Napalım eğitime onları karanlığa mı bırakalım? Bugün İsveç Finlandiya gibi
      Ülkeler 100 önce pek de harika değildi eğitim sayesinde bu hale geldi. Ülkenin yükselişi bireyin yükselişi ile olur.

  • @ozgeyazar1892
    @ozgeyazar1892 2 года назад +24

    Fakir Baykurt'a neden öyle dedi ki? Türk edebiyatının önemli kilometre taşlarından... Entelektüel de kime göre neye göre entelektüel şimdi?

    • @deuigreatsaiyaman
      @deuigreatsaiyaman 2 года назад +13

      günümüzde böyle boş ve yüksek perdeden konuşmak bir hava katıyor insana. tepki çekecek şeyler söylemezse insanlar kendisinden bahsetmez sonuçta. bence en hafif tabiriyle kendini bilmezliktir.

    • @muratkara3240
      @muratkara3240 2 года назад

      Çünkü, entelektüelin ne demek olduğunu bildiğini sanmıyorum soran gerzeğin.

    • @muratkara3240
      @muratkara3240 2 года назад +4

      Fakir Baykurt'un eline ibrikle su dökemeyecek adam kalkmış hıyarlık ediyor da denebilir mealen hatta.

    • @portakalsuyu9272
      @portakalsuyu9272 2 года назад +2

      Cidden içim burkuldu öyle diyince.

  • @samedkarabulut847
    @samedkarabulut847 2 года назад +27

    Hocam Osmanlı'daki Ağalık rejimini de anlatabilir misiniz? Halil İnalcık'ın Tanzimat ve Bulgar meselesi kitabı var. Çok güzel olabilir.

  • @eyupcankaya7677
    @eyupcankaya7677 2 года назад +20

    7:07 kesinlikle katılıyorum köylü ve şehirli kapışması var günümüzdede

  • @tuncaybozkus3633
    @tuncaybozkus3633 2 года назад +22

    Uzun süredir bekliyorduk. Tek eksiği "peki ne yapalım hocam" diye canikligil in alaycı sorusu karşısında hocamızın simetri olmayan bıyıkları altından gülümsemesini göremedik. Gene etliye sütlüye karışmadan orta yolu bulduk. 😀

    • @tuncaybozkus3633
      @tuncaybozkus3633 2 года назад +9

      Flutv ye gidiyorum esg tadı yok. Buraya geliyorum canikligil ustalığı yok. Yapacak birşey yok artık laurel i hardy siz izleyeceğiz.

    • @denizeski9550
      @denizeski9550 2 года назад

      @@tuncaybozkus3633 flu'daki birçok programdan tat alıyorum da burası pek bi yavan kalmış, yazık olmuş.

  • @muratdogusan
    @muratdogusan 2 года назад +37

    Mahmut Makal'dan bahsetmeden 5 dakika köy enstitüsü konuşmak imkasızdır ama ESG zoru başarmış tam yarım saat konuşmuş. Program müthiş havada kalmış. öncelikle Mahmut Makalın bizim köyden başlayarak bir kaç kitabını okumak lazım. Daha da önemlisi Paul Stirling'in Turkish Village adlı kitabını okumak lazım.

    • @velvetband1
      @velvetband1 2 года назад +7

      Hocanın anlattıkları bir şekilde iktidara dokunacak olursa, hep havada kalır. Hoca bildiğin tarih magazincisi!

    • @istanbulmuskisi5705
      @istanbulmuskisi5705 2 года назад

      Mahmut Makal belki şöyleydi belki böyleydi ama kendi halkına uzak, onun inançlarına yabancı ve yukarıdan bakan bir tavrı vardı; benim kitaplarından edindiğim izlenim bu oldu... Böyle bir insanın, kendi insanıyla inanç düzleminde buluşamayan, onu anlamaya bile gayret etmeyen bir insanın faydası da, allam-i cihan da olsa, kısıtlı kalacaktır ki öyle olmuş gibi gözüküyor. Makal' ın müktesebatı ve derinliğine dair çok bilgim yok maalesef, bu yazdıklarım da onunla alakalı değil, malum...

    • @muratdogusan
      @muratdogusan 2 года назад +1

      @@istanbulmuskisi5705 bir sosyal kesimi anlamak için onlardan olmanız gerekmiyor hatta ne kadar onlardan olursanız o kadar değersiz olur yazdığınız şey. Ne kadar uzaksaniz o kadar tarafsız olursunuz

    • @muratdogusan
      @muratdogusan 2 года назад

      @@istanbulmuskisi5705 benim Mahmut makal a eleştirim de yeterince dışarıdan bakamamasıydı.

    • @istanbulmuskisi5705
      @istanbulmuskisi5705 2 года назад +1

      @@muratdogusan dediğiniz şeye tam manasıyla katılamıyorum. Yaşadığı topluma yabancı ve ona bütünüyle karşı olan birisi ideolojik pozisyon alıyordur istersen dışarıda ister içeride isterse havada dursun. Makal gibi insanlar çok derinlikli ve felsefi birikimleri muazzam olan insanlar değillerdi; haliyle yazdıkları şey cahil halkın eleştirilmeye müsait yönlerini yermekten ve onları kötülemekten çok da öteye gitmedi. Ayrıca bu bir müktesebat ve birikim meselesi, Makal’ dan bu manada ne bekleyebileceğimizi pek bilemiyorum.

  • @pnarvural9618
    @pnarvural9618 2 года назад +2

    Keşke podcast olarak da yükleseniz kayıtlarınızı. Görsel olarak mutlaka seyredilmesi gereken bir çalışma yok nasılsa, metrobüste falan dinliyorum, podcast şahane olurdu.
    Çok teşekkürler, şahane konu.

  • @Denixius
    @Denixius 2 года назад +4

    2:00'da HOI örneği ve buna benzer tüm videolardaki nerdeyse tarihi video oyunlarından örnek verilmesi çok keyifli hale getiriyor. Teşekkürler! :)

  • @Yusuf-us2sb
    @Yusuf-us2sb 2 года назад +3

    ESG nin üniversiteler hakkındaki önerisi on numara beş yıldızmış. Bu kadar fazla üniversite ancak böyle kapanır her halde.

  • @bernaberna3967
    @bernaberna3967 2 года назад +11

    Kemal Tahir 'in bozkırdaki çekirdek romanı okunmalı, Niyazi Berkes'in otobiyografik kitabı 'unutulan yıllar'da da bizzat kendi köy enstitü dönemini okumak içeriden bir bakış açısı sunuyor.

  •  2 года назад +17

    Hocam umarım Şükrü Erbaş’ın “Köylüleri Neden Öldürmeliyiz” şiirine bir göz atmışsınızdır programdan sonra.

    • @_pluviophile
      @_pluviophile 2 года назад +6

      Büyük olasılıkla atmamıştır.

  • @emreciftci9653
    @emreciftci9653 2 года назад +28

    Fay Kirby'nin "Türkiye'de Köy Enstitüleri" kitabı var. Konunun pedagojik yönünü merak edenler için iyi bir kaynak.

    • @tordesillas2925
      @tordesillas2925 6 месяцев назад

      ŞİMDİ BULDUM BU KİTABI İNTERNETTEN İNDİRDİM. TEŞEKKÜR EDERİM BİLGİ İÇİN.

  • @Teknikona
    @Teknikona 2 года назад +4

    İdeolojik tuzaklara düşmeden harika anlatmışsınız. Türkiye'de herhangi bir konuda ideolojik taraftarlık yapıp birini diğerine kırdırmadan herhangi bir konuyu konuşmak imkansız.
    Köy Enstitüleri elbette müthiş parlak, dahiyane ve ilerici bir projeydi. Ama çok fazla dönemsel paradoksla karşı karşıya kaldı. Cumhuriyet tek tip bir köylü modeli amaçlıyordu ama Köy Enstitüleri köylüyü hür düşünceye ve araştırmaya itti. O dönem tarım projeleri konuşuluyordu ama sonra sanayileşme başladı ve vasıfsız işçi ihtiyacı ortaya çıktı. İşçi olmadan sanayi olamazdı, işçi olmadan emekçi sınıf ve onun haklarını savunacak mekanizmalar gelişemezdi. Bu da ayrı bir paradoks. Köyden gelen eğitimli insan işçi olmak istemeyecekti, bu defa işçi sınıfının hak mücadelesini yapacak şehirli kesim sosyal demokrasiye dahil olmakta zorlanacaktı.
    Köy Enstitüleri iyi ki açıldı, keşke daha uzun yaşasaydı ve sonuçlarını görseydik. Ama açıldığında bile kapatılması için çalışılmış bir projeyi yürütmek hiç kolay değildi. Olmadı işte..

  • @mustafaardcoglu6677
    @mustafaardcoglu6677 2 года назад +5

    Çok iç açıcı bir video olmuş. Emeğinize sağlık hocam👏

  • @roggabogga5093
    @roggabogga5093 2 года назад +7

    Şükrü Erbaş’ı bilmiyor olabilirsiniz..Ama böyle bir program öncesi o şiiri ve şiire Süleyman Demirel’in verdiği cevabı şairin cevabını okusaydınız iyi olurdu..Orada anlatılanlar bugünün özetidir

  • @e.tolgaakmazoglu4023
    @e.tolgaakmazoglu4023 2 года назад +1

    Yine merak edenleri araştırmaya itecek (amacını yerine getirmiş) bir program. Elinize sağlık.

  • @newloggers
    @newloggers 2 года назад +3

    Hocam iyi Pazarlar. Öncelikle ağzınıza sağlık. Güzel bir bölüm olmuş. Merak ettiğim bir konuydu. Naçizane düşüncem; eğer ideoloji karıştırılmasaydı bugüne de olumlu yansıyacak bir proje olurdu. Bugün uzay çağı dediğimiz dönemde bile Türkiye'nin çoğu köyünde durum pek iç açıcı değil. Doğru düzgün üretim yapacak kitle yok. Herkes şehre akın ediyor. Araziler boş. Tarımda dışarı bağımlı bir konuma geldik neredeyse.Köy kalkınması siyasete bulaşmadan sağlanabilseydi, bugün şehirlerdeki çarpık kentleşme ve kaos da çok daha az olurdu. Sanayileşme elbet kaçınılmazdı, lakin daha bilinçli bir tarım üretimi ve kırsal kesimin kültürel açıdan zenginleşmesi de sağlanırdı.

    • @zeytinkara1154
      @zeytinkara1154 5 месяцев назад

      Aradığım yorum.
      1- Yunan mitolojisini öğretmeye soyunup kendi kültürel arketiplerimize düşmanlık etmeye varacak kadar gözü dönmüş ceberut laiklik anlayışı
      2-Yakın geçmişe küfredip sanki taş kovuğundan çıkmışız gibi binlerce yıl önceki Sümerlere bağlantılanan tarih anlayışı
      karıştırılmasaydı gerçekten güzel bir proje imiş.

  • @bulentberksan9888
    @bulentberksan9888 2 года назад +2

    Hocam çok güzel video olmuş elinize sağlık . Ak zambaklar ülkesinde kitabında yazanlar gerçekten yaşandı mı ? Acaba köy enstitüleri de buna benzer bir atilima dönüşebilir mi idi

  • @MrGitarristt
    @MrGitarristt 2 года назад +29

    16:15 ve sonrasındaki Türk Milletinin ayrıcalıklı insan sevmediği konusundaki görüş biraz sıkıntı değil mi? Eskiden de günümüzde de insanlar hep "Ee koskoca cumhurbaşkanı, tabi ki ayrı yiyecek, iyi arabaya binecek" kafasında varoldu/oluyor.

    • @auctoritastame2436
      @auctoritastame2436 2 года назад +13

      Hayır değil kardeşim orada köy enstitülerinden yetişen insanın sorgulaması ve bunun bir sorunmus gibi algılanmasına değiniyor hoca yoksa normal eğitimsiz köylü dediğin gibi asırlardır aynı o yer o padişah onun hakkı o şeyhülislâm gibi bakıyor bugünde aynı o Cumhurbaşkanı saray yakışır burada sorun düşünen karşısına bir put koymayan köylü ya da insan o yüzden yok komünist yok tecavüz ediyorlar yok kızlı erkekli dans ediyorlar diyerek linç edildi.

    • @froststorm3290
      @froststorm3290 2 года назад +3

      bu kıskançlıktan oluyor bu yüzden doğuştan ayrıcalıklı olanlara karşı kendilerini kötü eksik hissetmiyorlar, kralı kıskanmak saçmadır öyle doğmamışsındır çünkü ama seninle aynı yerden gelip yükselmiş birisi sana senin yapamadığını hatırlatır o yüzden o şekilde ayrıcalık kazanmış insanları sevmiyorlar

    • @OzKonarBlueprint
      @OzKonarBlueprint 2 года назад +4

      Hocanin demek istedigi, "koyluyu egitirsen sonra gelip Cumhurbaskani bizden niye ayri yiyiyor kafasina geliyor" . Bu da tabiki siyasilerin isine gelmez. Oyle olunca bir kesimin re aya olarak kalmasi secim icin ve kolay yonetim icin gerekli olarak goruluyor

    • @Kaan_is_myname97
      @Kaan_is_myname97 2 года назад

      @@froststorm3290 palavra atıyorsun

  • @sinankara5656
    @sinankara5656 2 года назад

    Keşke hocamız videolarda konu hakkında yararlandığı, yararlanabileceğimiz kaynaklardan da bahsetse...

  • @serhatoran
    @serhatoran 2 года назад +86

    köylülerin şehirlilere düşman olması (bugünkü durum) o köylünün şehre göç ile oldu. Eğitilip, köyde eğitimli olarak kalmış olsaydı, zaten köylerimizin hali değişirdi. Buna örnek olarak Almanya'daki köyleri düşünebilirsiniz. Köylülerin eğitilmesinden sonra merkezi yönetimin yerinde yönetime doğru kayması takip etmeliydi... Ancak, asıl bu önlendi

    • @musadenizuslu4527
      @musadenizuslu4527 2 года назад +14

      esg efendinin kafası buna basmıyor mu elbet basıyor. birilerine mavi boncuk dağıtma derdinde boş yapıyor papyonlu zat.

    • @Baris_oz
      @Baris_oz 2 года назад +6

      ama Almanya kutsal roma imparatorluğundan beri federe bi yapı değil mi

    • @serhatoran
      @serhatoran 2 года назад +10

      @@Baris_oz Almanya'nın tarihinde de, bugününde de federasyon var. Tam da söylemek istediğim bu: yerinden yönetimin en güzel örneklerinden. Üst yapıya (federe devlete) isteyerek bağlılar, ama yerel seviyedeki kararlarını da (yerel vergilerin toplanması da dahil olmak üzere) kendileri veriyorlar. Köy enstitüleri, yerel yönetimle birlikte geliştirilseydi çok farklı bir Türkiye görürdük. Ne var ki yerel yönetim o günler için (ve hatta birçok kişi için bugün) tabu ve öcü bir konuydu.

    • @hilmiuygun8612
      @hilmiuygun8612 2 года назад +9

      @@serhatoran Etnik ayrılıkçı bir tehtid olduğu sürece Türkiye Cumhuriyeti'nde yerinden yönetim olmaz. TC. üniter bölünemez bir devlettir. Almanya yüzlerce prensliklerden oluşan yönetim geçmişine sahip ve orada bölünelim diyen bir emperyalislerin kuklası bir etnik ayrılıkçı terör örgütü yok.

    • @erdembeyaz3518
      @erdembeyaz3518 2 года назад +7

      @@serhatoran Yerel yönetim, cumhuriyet için bir tehditti. Hatta hala bile öyle. Avrupa'dan örnek verirken Avrupa ile aramızdaki sosyokültürel ve etnik faktörleri kaçırıyorsunuz. Her model her coğrafyada uygulanamıyor maalesef.

  • @tatmentat
    @tatmentat 2 года назад +2

    Köylülerin eğitilip köyde kalması daha iyi bence ama orada kalacak ortam sağlansa başarılı olabilirdi sanırım. Şuan herşey istanbulun etrafına sıkışmış halde biraz daha Türkiye ye yayılmış olsak daha iyi olurdu

  • @mmmalatia
    @mmmalatia 2 года назад +1

    yıl 2021 hala sorunlarımızı çözemiyoruz ve çözmek için ne irademiz var nede bir çözümümüz. hep elelştirel bakıyoruz. ya hani çözümünüz?
    ben köy enstitüüsünden mezun birisinin oğluyla tanıştım. Hayata bakışı , sorunlara çözüm önerileri çok farklı bakışdı. O insanla konuştuğumda babasının oğlunada o bakışı aşıladığını gördüm. Bu insanları Wifi noktaları gibi düşünün. Bu insanlar etraflarındaki insanları etkilemişlerdir.
    ben hiç unutmam köyde bir tane Üniversite terk kişinin köyde tarımda yaptıklarının köylüyü nasıl etkilediğini bilirim. Köylülerin Konuşmalarından o kişinin yaptıklarının etkilerini görüyordum. Tabii o zamanlar çocuktuk. daha farkındalığımız yoktu.
    Farklı tek bir kişi çevresini nasıl değiştirdiğini görebiliyorsunuz.
    Değişim için bu tarz insan sayısını çoğaltmanız ve insanlarla etkileşimi sağlamalısınız.
    Eğitim sistemi ve okullarla bunu yapabilirsiniz. ama yapamıyorsunuz. Düşünün Eğitim sistemimizin ne kadar berbat olduğunu. 2021 deyiz hala yerimizde sayıyoruz. Gelecekde hiç umut vermiyor.
    Doğan Cüceloğlu hocamın dediği gibi KÜLTÜR ROBOT larıı yetişiyoruz , yetiştiriyoruz.

  • @ahmedoksuz
    @ahmedoksuz Год назад

    Saçma sapan bir köy enstitüsü romantizmi bekliyordum... İstediğimi bulamadım :) Tebrik ediyorum, güzel bir video olmuş...

  • @tarihduragi
    @tarihduragi 2 года назад +12

    Hocam hoi 4 videosu gelsin lütfen.

  • @receps.8396
    @receps.8396 2 года назад +2

    Bundan sonra asla ama asla efsaneleşen tarihi bir konuyu, bir tarihçi tarafından da efsane olduğunun teyidini görmeden inancım tamamlanmayacak. Duyduğunuza inanmayın lafı çok doğruymuş.

  • @zc7845
    @zc7845 2 года назад

    Baya güzel bölüm olmuş iyi ki hızlı konuşuyorsunuz ben çok memnunum kafam dağılıyor

  • @seymanurylmaz5961
    @seymanurylmaz5961 2 года назад +1

    Konuyla ilgili ayrıntılı okuma yapmayanlar için farklı bakış açıları kazandırmaya yönelik çok güzel bir video olmuş. Emeğinize sağlık.

  • @guneykabak2531
    @guneykabak2531 2 года назад +2

    her yeni bölüm görünce sebebsiz mutlu oluyorum teşekkürler bıyık adam...

  • @mehmetakbas8043
    @mehmetakbas8043 11 месяцев назад

    Emrah bey, sizi flu tv tarih programlarınız ile tanıdım. Kendi kanalınızı ise yakın zamanda keşfettim. Programlarınızdan çok faydalandığımı , tarihe yaklaşımda farklı bakış açısı getirdiğini söyleyebilirim. Köy enstitülerinin son mezunu bir babanın oğluyum. Hasbelkader köy enstitüleri konusunu ondan daha fazla inceledim diyebilirim. Köy enstitüsüleri ile ilgili bölümünüzü gecikmeli de olsa biraz önce izledim. İyi bir akademisyensiniz. Konu ile ilgili tespitlerinizin büyük bir kısmına katılmakla birlikte eleştirilerim de olacak.
    Kanaatimce öncelikle köy enstitüsülerinin kapatılma isteğine dair vurgunun Fulbright anlaşmasına da yapılması gerekiyordu. Cumhuriyet'in ilk on tılında ülkede okuma-yazma oranını arttırma projeksiyonunda, "eğitmenlik" sürecinden sonraki aşama köy enstitüsüleri projesiydi. Çünkü şehirli öğretmenlerin köyde tutunma güçlüğü sonrası, sorunun yereldeki insan kaynağı ile çözülmesi amaçlanmıştı diye düşünüyorum. Projenin, kırsalda eğitimin yaygınlaştırılmasının yanı sıra, tarım, hayvancılık, teknik konulara hâkim öğretmen yetiştirme niyeti bir taşla birkaç kuş vurma isteğinden kaynaklanıyor. Projeyi solunda eleştirdiği önermeniz bence doğru değil. Solda Kemal Tahir haricinde okkalı eleştiri yok. Ki Kemal Tahir, son dönemlerinde, tespitleri hatalı çıkınca, "... tüü , yanılmışız ki ne yanılmışız..." diye özeleştiri yapan bir kişidir. Anlıyorumki programınızın ana fikrinde Bozkırdaki Çekirdek önemli yer tutmuş. Ki Kemal Tahir, Bozkırdaki Çekirdek'in yayınlanması sonrasında da , arkadaşları tarafından çokça eleştirilmiştir.
    Sol'un köy enstitüsülerine sahip çıkmasını, mandolin-flüt romantizmine indirgemeniz bence çok yanlış. Projede, öğrencilerin okul yapımında çalışması veya tarlada bahçede çalişmasi belki eleştirilebilir . Ama 2. Dünya Savaşının yaşandığı bir konjonktürde ülkenin kısıtlı imkanları ile daha farklı bir şey yapılabilir miydi pek sanmıyorum.
    Okulda, özgüveni yüksek, idareyi ve öğretmenleri saygı sınırları içerisinde eleştirebilecek bir öğrenci profili bence önemli. Ayrıca sorgulayan ve okuyan öğrenci profilide önemli bir özellik. Sosyolojik olarak burjuva entellektüelinin kentle birlikte, kırsalda da yeşermesi süreçte nereye konulabilir bilemiyorum.
    Sizin, köy enstitüsü kökenli entellektüeller arasında Fakir Baykurt'u söylemenizle birlikte , ekibiniz deki arkadaşın: o entellektüel değil demesi sonrasında, o kırsal kokuyor söylemini sığırca buldum. Şiddetle kınıyorum. Belki İlber Ortaylı'nın entelektüel tanımına gerçekten uymuyor olabilir ama kendisi bu süreçte yetişmiş önemli bir kişisi ve aydınıdır.
    Köy enstitüsüleri hakkında,ilerleyen yıllarda akademik çalışmalarınızı zenginleştirmenizle birlikte, daha kapsamlı ve farklı bir program yapmanızı diliyorum. Çünkü bizlerin yaptığı okumalar, bi şekilde çoğunlukla subjektif yorumlar çıkarıyor. Bence önemli olan, tarafsız ve akademik çalışma. Umarım benzeri bir programı yeni çalışmalarınız sonrasında flu tv'de yaparsınız. Emeğinize sağlık.

  • @ruzgarthetherapist5455
    @ruzgarthetherapist5455 2 года назад

    Bu ülkenin en büyük sorunu sorgulaması ve hesap sorması zaten. BU yüzden çok yararlı olurdu bence köy enstitüleri günümüze 👍

  • @orkhanmammad
    @orkhanmammad 2 года назад

    Bu en beğendiğim konu oldu ve soşıl medyada en çok paylaşacağım bölüm olacak:)

  • @rstmklc
    @rstmklc 2 года назад +3

    O zamanlarda Türkiye sanayileşmemişti haklısınız. Ama eğitim kurumları kendini çağın gereksinimlerine göre güncelleyebilirdi. Mesela o zamanda "Arıcılık" dersi veriyorlarsa 80lere gelindiğinde "Tekstil makinaları" dersi verilebilirdi böylelikle fabrikalara daha nitelikli insanlar yetiştirilebilirdi diye düşünüyorum şahsi fikrim.

  • @mertcnylmz0698
    @mertcnylmz0698 2 года назад +1

    Kaç yıldır bekliyordum sonunda video gelmiş

  • @serife8247
    @serife8247 2 года назад +96

    Köylüler köyde kalsın fikrini kötü bir şey gibi lanse etmişsiniz ama zaten şu anda yaşadığımız sorunların %90'ı köyün kente akın etmesinden kaynaklı. Bugün İngiltere de istemez herkes Londra'ya akın etsin, Fransa da istemez herkes Paris'e akın etsin. Evet sanayileşmeyle birlikte metropol kendiliğinden oluşan bir şey ama o dönemdeki fabrika yeri seçimleri, bunun da yaygınlaştırılmaya çalışıldığını gösteriyor. Evet belki İstanbul yine metropol olurdu ama belki bu kadar yaşanmaz bir yer olmazdı. 20 milyon değil de 5 milyon gül gibi yaşardık belki. Gecekondu vs olmazdı belki, yeşil alanlarımız parklarımız olurdu.. İnsanımızın okumanın, çalışmanın, kültürün, sanatın ne olduğu hakkında fikri olurdu belki. 90'larda köyden kente göçle yaşadığımız kusturucu kültürel yıkımı yaşamazdık belki..

    • @kocak17
      @kocak17 2 года назад +14

      köyler güllük gülistanlık yerler maalesef değil, çünkü anadolu'nun kapasitesi belli. ve köydekiler en az sizin-bizim kadar her şeye kolay erişebilecekleri, eğitim, sağlık vs. avantajları olan metropollerde yaşamayı hak ediyor.

    • @umutsahin8444
      @umutsahin8444 2 года назад +3

      Aslında olmaz öyle saçma tarihte köyden kente göçün ülkeyi mahvettiğinden bahsediyordu sürekli .Benim anladığım ülke daha sert bir biçimde ikiye bölünürdü Pakistan Hindistan gibi. Üzerine düşülen eleştiri bu bence. Esg de bu eleştiriye katılıyor gibi.

    • @hulyaunlu4833
      @hulyaunlu4833 2 года назад

      Keşke köyler kente taşınmasaydı ama Böyle aşağılayan kusturucu bilmem nede hoş değil şehirlilerinde çokda özbenlikleri olmuyor

    • @serife8247
      @serife8247 2 года назад +6

      Asla köyleri aşağılamak gibi bir amacım olamaz. Kusturucu ibaresini, yaşı yetip 90’larda aklı ererek tv seyretmiş olanlar anlayacaktır diye düşünüyorum.
      Kesinlikle sağlık eğitim vb imkanları hak ettiklerini düşünüyorum. Ama zaten o sistem devam edebilseydi bunlar yerinde sağlanırdı diye düşünüyorum. Kimsenin bir yere mecburi göçüne gerek kalmazdı. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi mecburiyetten değil, canı isterse taşınırdı.

    • @hulyaunlu4833
      @hulyaunlu4833 2 года назад +3

      @@serife8247 . (Kesinlikle sağlık eğitim v.s imkanları hak ettiklerini düşünüyorum) iyiki köylüleri aşağılamıyorsunuz ...Önceden köyden kasabaya taşınmış kardeşler arasında da fark oluyor eleştirilebilir ama kelimeler böylemi olmalıydı burada

  • @teknikalyfit
    @teknikalyfit 2 года назад +3

    Söylemlerinizde yerinde modernleşmeyle, eğitimli tarım işçiliğini birbine karıştırıyor görünüyorsunuz. Bu okul modeliyle engellenmeye çalışılan köyden şehire göçün acısını ve metropol şehirlerin toplumun yapısını bozmasının etkilerini en acı şekilde hissediyoruz zaten.

  • @isimsizkomando
    @isimsizkomando Год назад

    Hozom sondaki Ziraat marşının bu versiyonunu nasıl bulabiliriz çok aradım bulamadım.

  • @erdalbaykal3127
    @erdalbaykal3127 2 года назад

    hocam arka fonda konuşan arkadaşlar hariç iyiydi ...onların konuşmalarını kesersek (yayına vermezsek )daha güzel olacak gibi

  • @kama20
    @kama20 2 года назад +1

    hocam bende enstitülerin yararlı olduğuna inanıyorum, sürmesi gerektiğini düşünüyordum, ama eğitilen insanın ufku açılıp sorgulaması artacak ve daha farklı yönlere gideceği gerçeğini de gördüm. Devam edebilirmiydi ? Belki ederdi ama zor olurdu sanırım. Bu toprakların daki insan kültürü ve yapısı gerçekten çok farklı, bu kadar farklı yapıyı barış içinde bir arada anlaşmalarını sağlamak bile çok zor. Ama eğitim bence iyi olurdu devam ettirilebilirdi... teşekkürler güzel bir açıklama oldu, emeğinize sağlık...

  • @j0i.de.vivre420
    @j0i.de.vivre420 Год назад

    Rahmetli dedem 7, rahmetli babaannem 9 kardeş. Dedemin babasi eşkiya, babaannemin babası molla. Molla olanin hepsi kiz, hic birini okutmuyor. Babaannem kardeşi ile kaçıyor o cocuk hali ile yatılı ilkokul, sonra köy enstitüsü. Dedem keza öyle, fakirler, köy enstitüsüne yazılıyor. Ikiside öğretmen olup Atatürkçü, vatandaşlık bilincine sahip ulkesine faydalı bireyler yetistirmek icin uzun yıllar calisiyolar. Ikiside modern, Atatürkçü harika insanlardı. Dolu dolu yaşadılar.. köy enstitülerinin yeri bende ayrıdır.

  • @burakylmaz5450
    @burakylmaz5450 2 года назад +1

    2 yıldır beklenen video sonunda hocam

  • @alperendemircioglu7578
    @alperendemircioglu7578 2 года назад +8

    Selamlar saygılar Emrah Bey,
    Köy Enstitüleri sözünü ettiğiniz bağlam içinde oluşturuldu ve yer edinip kalıcı olamadan, uluslararası ve ulusal süreç ile durumların değişmesi ile yenildi. Bu durum tarihi bir gerçek, "Farklı olsaydı ne olurdu" sorusunun, bağlam ile söz konusu süreçlerin farklı olmuş olmasını gerektirmesi sebebiyle pek bir işlevi yok.
    Sözünü ettiğimiz Kurumlarda sunuların eğitimin niteliğine yönelik nesnel veriler bulunmamaktadır. O döneme eğitim ve öğretim konularında ait detaylı veri de bulunmamaktadır. Kurumların etkin, verimli ve istikrarlı eğitim ile öğretim sunduğuna dair veri bulunmuyor ise nasıl değerlendirme yapılıp bir karar verilecektir. Bir yaklaşık değerlendirme yapabilmek için bir kaç kabul yapmamız uygun olacaktır. Köy Enstitülerinde öğretilen derslerin uygulamalı olarak öğretildiği, öğrenciye istenilen becerilerin kazandırıldığı ve kişilerin süreçleri başarı ile geçmesi sonunda mezun edildikleri kabul edilirse- 3. Kişilerin anılarından, dönemin gerçekle yüz yüze olması ve tavizsiz eğitim anlayışı temel alınarak-; Enstitülerin toplumda günlük hayatta ihtiyaç duyulan işlerde nitelikli insan yetiştirdikleri, öğrencilere becerilerini uygulayacakları alan sağlayarak öğrencileri fiziksel ve zihinsel olarak dönüştürdükleri, onlara becerilerinin toprağa ve maddeye şekil verebileceği gerçeğini benimsettikleri ve yeteneklerini uygulayacakları görev ile sorumluluk alanları sundukları çıkarılabilecektir.
    Dönemin şartlarında Türkiye'nin her bir yetişmiş insana ihtiyacı olduğu kabul edilirse, o dönemde yaşayan kişilerin de bunun farkında olacağı sonucu ortaya çıkacaktır. Halihazırda Köy Enstitüsü dışında yetişmiş öğretmenler, kendi bağlamları içinde bulunuyor ve kendi benliklerini oluşturan süreçleri devam ettirmek, şehirde kalmak istiyorlardı. Sizin Köy Enstitüleri'nde yetişen kişilerin şehirlere göçmek isteyeceği ve köyde kalamayacağı önermenizin; kişilerin ve grupların eylemsizliklerini devam ettirmek isteyeceği durumu ile bu kişilerin becerileri ile yeni bir gerçeklik yaratmanın tadına varmış, görev ile sorumluluk bilinciyle hareket eden kişiler olmaları durumları göz önüne getirilerek tekrar değerlendirilmesi gerektiğini işaret etmekteyim.
    Söz konusu nitelikli beşeri sermaye, taşrada elbette birden kendi başlarına ölçek ekonomisine dayanan ve yüksek teknoloji ürünler üreten fabrikalar oluşturmayacaklar. Kabul edeceğiniz üzere, olaylar siyah ve beyazdan veya sıfır ile yüzden ibaret değildir. Bu kişiler, kendi okullarında öğrendikleri iş yapma bilgi ve becerisini, anlayışını ve kültürünü; becerilerinin uygulamaya yönelik olması sebebiyle rahatlıkla taşrada da yansıtabilecektirler. Kendileri bifill söz konusu sanayi tesislerinde çalışmasalar dahi örnek ve yol gösterici olarak gelecek nesil için bir kültür ve taban oluşturabileceklerdir.
    Ekonomik gelişme için ucuz iş gücü ve sömürü şart değil, Türkiye'de 60-80 döneminde ve daha önce kurulan demir çelik fabrikaları dahil, kamu fabrikalarında; işçiler sömürülmeden üretim yapılabilmiştir. Vahşı kapitalizm ucuz işgücü ve sömürü ile gelişti, süreç içinde işçiler mücadele ve müzakere ederek haklarını elde ettiler. Türkiye'de sanayi oluşmaya başladığında, bu temel haklar bulunuyordu. Türkiye'de o dönemde sermaye birikimi olmaması sebebiyle, tüm gerekli ve maliyetli yatırımlar kamu tarafından yapılıyordu. Bu sebeple, marshall yardımları sonucunda traktör sayısının artmasının işsiz bıraktığı kitlelerin, kente gelip işçi arzını artırması ve ücretlerin düşmesi sonucunda, özel sektörün sermaye birikimi gerçekleştirmesi durumu gerçekleşti. Ekonomik özgürlüğünü kaybeden kişilerin, düşük ücretlerle çalıştırılması ve sömürülmesi sonucunda sermaye birikiminin gerçekleştirilmesi kaçınılmaz bir durum değildi. Bu bağlamda, ait olduğu bir yer olan ve ekonomik özgürlüğü bulunan nitelikli kişiler veya bu kişilerin oluşturduğu küçük ve orta ölçekli tedarikçilerle de endüstriyel üretim gerçekleştirilebilirdi.
    Özet: Mesleki eğitim, zanaat ve reel sektör ekonominin temelini oluşturmaktadır, bu yönleri beşeri sermaye yetiştirmek için önemlidir. Sebep sonuç ilişkisi kurabilen kişiler yetiştirilmekte ve bu yönleri de toplumsal boyut için önemlidir.

  • @canksack4576
    @canksack4576 2 года назад

    esg nin gölgesi yeşil ekrana düşen silüetin kaydırılması mı yoksa orjinal gölgesi mi kestiremiyorum

  • @batuhank.758
    @batuhank.758 2 года назад

    Mükemmel bir konuya el atmışsınız

  • @buragorn535
    @buragorn535 2 года назад +5

    18:49"Köy enstitülerinin kapanma en önemlaskşdawli neğdvenqlerinğven bğviraıdji." -ESG

  • @gurayyuce1404
    @gurayyuce1404 2 года назад +7

    keşke 'köylüler şehre gelmesin' argümanıyla 'köylüler şehre gelmek zorunda kalmasın' argümanının ayrımını yapabilseymiş.

  • @imdatsakall131
    @imdatsakall131 2 года назад +4

    Lise eğitimimi Pazarören Köy Enstitüsü'nün devamı olan Mimar Sinan Anadolu Öğretmen Lisesi'nde tamamladım .O yıllarda bile köy enstitüsü zamanının mirası olabilecek yapılar vardı .1940'lı yılların kısıtlı imkanları ile sinema salonu , spor salonu , fırını vb binları ile bir okul kurmuş olmak bile bana göre takdir edilesi bir proje .Eleştirilerin bazılarına katılmakla birlikte tümden tü ka ka edilmemesi gerektiğini düşünüyorum.Okulun kütüphanesinde o yıllarda baskısı yapılıp gönderilmiş 14500'e yakın kitap yer alıyordu . Üzücü olan benim eğitim aldığım yıllarda orada görev yapan bir iki öğretmenimizin sırf eleştiri sunmak için köy enstitüleri döneminde buraların kantinlerinde doğum kontrol hapı satılıyormuş ( doğum kontrol hapı icadı 1980'ler ) , okul binası ve yatakhaneler haç şeklinde yapılmış , çok ahlaksızlık dönmüş buralarda gibi gerçekliği şüpheli söylemlerle bir projeyi tümden kötülüyor olmalarıydı .Özetle siyasi kaygılarla hareket edilmese bilinçli , üretken insanlar yetişebilir , her şeyiyle kendi kendine yetebilen köyler kurulabilirdi diye düşünüyorum .

  • @canavarbaba
    @canavarbaba 2 года назад

    esg hocam allah razı olsun bu içerik için! ekibe de teşekkür ederim!

  • @watercolorwithmel4439
    @watercolorwithmel4439 2 года назад

    Çok değişik bakış açıları kattı bana teşekkür ediyorum

  • @yasarerdisasmaz8383
    @yasarerdisasmaz8383 2 года назад +2

    Bu arada kacirilmis firsat olarak goruyorum romantizm vs gibi dusunmeyerek, hocam ve yanindakiler Tr de hangi koyleri gezdiler bilmiyorum ama benim gittigim koylerde gorduklerimden sonra kacirilmis firsat diyorum

  • @1umt
    @1umt 6 месяцев назад

    Aşık Veysel o türküyü Hasanoğlan Köy Enstitüsünde müzik öğretmenliği yaparken düzenlenen pikniğe giderken , aracının kaza yapıp sazının kırılması üzerine yazmıştır. Hikaye doğrudur. Memleketim olan Hasanoğlan’da kurulan bu enstitü ise tüm köy enstitülerinin adeta incisidir. Halen kampüsünde faal olarak bir Fen Lisesi mevcuttur. Bir cumhuriyet mucizesinin ruhunu yakından hissetmek isteyen herkes Ankara’nın 30 km doğusunda Hasanoğlan’ı ziyaret edebilirler.

  • @mustafaniyazibakan3242
    @mustafaniyazibakan3242 Год назад

    Hocam Köy enstitüleri meselesini "opera, tiyatro, mandoline" indirgemenizi kınıyorum.
    Atatürk'ün topyekûn kalkınmacı anlayışının bir uzantısı olarak, ordaki gençleri bir çok açıdan eğitmeye çalışmışlar.
    Tabi biz Adnan Menderes, Süleyman Demirel gibi siyasilerin sanayici kalkınma modelini içselleştirmiş kuşaklar olduğumuzdan, bize "fazla romantik" görünüyor olabilir.
    Ayrıca inşaat işçisi mi simitçi mi ayakkabı boyacısı mı kim olduğunu bilmediğimiz arkadaşın Fakir Baykurt' un entellektüellik seviyesi ile ilgili yorumu sizin de gülüp geçmeniz, ülkenin emeğe, sanata ve sanatçıya verdiği değerin de ne seviyede olduğunun güzel bir örneği olmuş.

  • @hasanmert43435
    @hasanmert43435 2 года назад

    Bir köy Enstitüleri seveni olarak buraya bir kaç şey söylemek istiyorum.Bence Milletin köylü-kentli ayrımı yaratma ihtimali olması, Köylü ve kentlilerin buluşmaması ve Köylünün sadece köyde kalması eksileri bence ama uygulamalı eğitim vermeleri,Üretim yapmaları ve niyetleri iyi buda artılarıdır.Eğitimde bazı yönlerini örnek alınmalı bence.Ben desteklerim ama eksileri vardı.

  • @jeo_crypto1056
    @jeo_crypto1056 2 года назад +1

    Kinyas Kartal röportajı var çok önemli bence köy enstitü kapatma sürecinde

  • @mmmalatia
    @mmmalatia 2 года назад +1

    Kazım karabekirin köy enstitülerinin şehir Köy uçurumunu artıracağı yönündeki beyanı var. Peki böyle bir gerçek var. halada var.
    Kazım karabekir bunun için bir çözüm önermiş mi? Tespitden ziyade çözüm üretmeye çalışmayı daha önemli bulurum.

  •  2 года назад +2

    Pedagojik olarak degerlendiremesek de en azından bugünkü Türkiye eğitim sistemi ile bir kıyas yapabiliriz. Bugün çocuklar yıllarca ingilizce görüyor ama öğrenemiyor, yıllarca matematik görüyor öğrenemiyor üstelik nefret de ediyor, Türkçe görüyor ama okuduğunu anlama oranları çok düşük ve Türkçe yazım kurallarını hayatına alamıyor, fen bilimlerinde diplerdeler. PISA'da hep son sıralardayız. Üstelik çoğu bir müzik aleti çalmaktan, sanattan bihaber. Çalışmanın "zorla" olanı sadece kasla olmaz ki. Sizi alıp 6 saat kitap okutsam ya da zorla beni dinlemenizi istesem, üstelik bunu da hayatınızın en güzel 12 yılında yapacağınızı söylesem bu da bir zulümdür. Her gün kalkıyor ve aslında insanın doğal merakı olan şeylerde sizi sınavlara sokup derecelendirdiğim için nefret etmenizi sağlıyorsam ben de bir zulmedici olmam mi? Köy Enstitülerinden daha iyi bir iş çıkabilirdi. Kendilerini güncelleyecek kapasiteye sahiptiler. Çünkü konuşmaya hakları vardı. Bugün kendinizi savunmaya dahi hakkınız yok. Evet, muhakkak Köy Enstitülerinden daha iyi bir şey yapılabilirdi, oysa biz çok daha kötüsünü yaparak buna bir karşılık verdik. Kendilerinden ayrı yemek yeniliyor diye ayrımcılığı sorgulayan gençler bugün eksikliğini en çok çektiğimiz gençler değil midir?

  • @hodor2704
    @hodor2704 2 года назад

    Ayrışma olabilirdi deniyor ama koy enstitulerinden cikanlar daha muhafazakar kesimi mi olusturmustu? Bilmedigimden yorum yapmadan soruyorum. Tahminim tam tersi oldu.

  • @tehirlitren3540
    @tehirlitren3540 2 года назад +39

    kazım karabekir'in eleştirisine katılmıyorum. gerçekten köy enstitüsü sınıfları daha da belirginleştirir ama hayatın gerçeği bu. sınıfsız bir toplum sovyetler'de bile mümkün değil. ayrıca toplumu sınıflara ayırmak belli bir trade-off noktasına kadar ülkenin verimini de arttırır. cumhuriyette sınıf olur mu? montesque'nun bahsettiği ilk dönem faziletli romalılarda sınıf ve hiyerarşi yok muydu? vardı.
    kazım karabekir imtiyazlı sınıftan geliyor. bey paşa oğlu. muhtemelen köylülerin bilinçlenip hükümet otoritesini düşürmesini istememiştir.
    bence köy ensitüleri ile 1946 seçimlerinin veya chp hiziplerinin hiç bir alakası yok. olay tamamen dış politika ile alakalı. her şeyin belirleyicisi dış politika. iç politika dış politikanın sadece bahanesi.
    bence ikinci dünya savaşı çıkmayıp da türkiye köy enstitülerini devam ettirseydi sanayileşme başladığında daha çok şehrimiz olabilirdi. nüfus belki büyük şehirler yerine biraz daha kasaba ve küçük şehirlerde toplanırdı. avrupa'da olduğu gibi.
    eskiden mandolin öğretilip tiyatro okutturulmasını romantizm olarak görürdüm. ne gerek var sanata diye. ama kültür point üretimi de çok önemli. civ3 conquers oynayanlar bilecektir, ülke kültür üretmezse sınırlar gerileyip sınır şehirleri düşmana geçiyor. ülkenin unity'si azalacaktır. belki bazıları "e neden o halde batı kültürü okutturuluyor" diyebilir. bu konuda japonlar çok iyi bir örnek. eğer ülkenizde kültür üretim araçları güçlüyse dışarıdan aldığınız kültür öğelerinin üzerine eklediğiniz güncelleştirmeler ile tamamen yerli, size has ve daha kaliteli hale getirirsiniz ve kültürü ithal ettiğiniz ülkeler ile yarışır hale gelirsiniz. kültür üretim aracı güçlüyse şekspir'in oyununu alır anadolu'ya uyarlayıp kalitesini arttırabilir ve sonra tekrar avrupalıya satabilirsin.
    bu arada bence kazım karabekir kurtuluş savaşını neden kazandıklarını da anlayamamış. atatürk'ü vizyonu nedeniyle bir kez daha saygı ile andım. evet köylüleri eğitme eyleminin merkezin yönetme kabiliyetini azaltması gibi bir etkisi ve dezavantajları var fakat şunu sormak isterdim kazım karabekir'e: neden 93 savaşını osmanlı kaybetti, neden balkan savaşını kaybetti de kurtuluş savaşını kazanabildi? atatürk akılsız mıydı da meclis topladı? padişahlık ilan etmek yerine neden cumhuriyet yönetimine gitti? nasıl oldu da abdülhamit2 93 savaşı için 250k asker toplayabilirken 30 yıl sonra ittihat terakki milyonları askere alabildi? karabekir içinde bulunduğu çağı okuyamamış kafası halen monarşide. atatürk neden commander skillerini cephede kullanmak yerine mecliste kalarak politik puan kastı?
    çünkü devir köylü piyade devri. atlı sovalyeler, paralı askerler dönemi kapanmış. milli bilince sahip, vatandaş olmuş ama sayıca az bir bulgar ordusu, milli bilince sahip olmayan bir osmanlı ordusunu cephede yenebilir. 93 savaşında, balkan harbinde osmanlı köylülerinin moralleri çok düşük olduğu için daha ilk anda kaçıyorlar.
    atatürk eğer meclis açmaz da padişah olarak savaşa girseydi, yani rejimi değiştirmeseydi savaşı kaybetme ihtimali vardı. maclis +%50 hükümet otoritesi bonusu veriyor. cumhuriyete geçmek atatürk'ün bireysel kabiliyet çarpanını %25 azaltsa da ülkenin gücünü %50 arttırdığı için savaş kazanıldı. o yüzden atatürk'e "biz sanırım bu savaşı meclis ile kazanamayız" dediklerinde "asıl ancak meclisle kazabiliriz" demiştir.

    • @kocak17
      @kocak17 2 года назад +1

      iyi yorum

    • @xqkcq6284
      @xqkcq6284 2 года назад +3

      köylü ve şehirli sınıf ayrımı herhangi bir sınıf ayrımı gibi değil. İki sınıf da büyük ve sayı bakımından birbirine yakın olduğundan cumhuriyet düzgün işlemez yıllardır da işlemiyor zaten. Eleştirilen şey de zaten köylünün eğitim alması değil, köylünü şehirliden farklı bir eğitim almasının kendilerini şehirlilerden ayrı görmelerine yol açabileceği korkusuydu. Şehirli ve köylü birbirini ayrı olarak görüyorsa sürekli kafa kafaya gelecektir, sayı bakımından birbirine yakın bu iki gücün sürekli kafa kafaya gelmesi de cumhuriyetin işleyişi için felakettir.

    • @tehirlitren3540
      @tehirlitren3540 2 года назад +3

      ​@@xqkcq6284 iki sınıf da sayı bakımından birbirine yakın değil. 1930'larda köyde yaşayanlar nüfusun %90'ı.

    • @atlmsahan6157
      @atlmsahan6157 2 года назад +1

      Sınıf kavramının ne olduğu konusunda biraz kafalar karışmış sanırım. Sınıfsız toplumdan kasıt şehirli köylü çatışması ile alakalı değildir. Sınıflar çok şablonik ele alırsak sömüren ve sömürülen olarak ayrılır. Tarih içinde bu iki sınıfın görünümü köle sahibi ve köle, aristokrat ve serf, burjuva ve proletarya gibi farklı formlarda tezahür etmiştir ama özü itibariyle sınıflar emek sermaye çelişkisinin taraflarıdır. Sovyetler ve sınıfsız toplum şerhi bu konuyla hiç ilgili değildir.
      Dahası Japonya çok kötü bir örnektir. Japonlar tarih boyunca özgün kültürel kodlar geliştiremeyen nadir ülkelerdendir. Dinleri, alfabeleri, ritüelleri, sanatları hatta alameti farikaları çay törenleri dahil hemen herşeyleri dış orijinlidir. Bin yıllar boyunca Güney Doğu Asya kültürel kubbesinin altında kalmıştır. Özellikle Çin ve kısmen Kore'nin kültürel dominansı çok yoğundur. Japonya'da yaygın Zen Budizm Güney Doğu Asya menşeilidir. Sakoku döneminde yasaklanana kadar Hıristiyanlık misyonerler marifetiyle toplumun çok büyük bir kısmına yayılmıştır. Alfabeleri Çin'in kanji alfabesinin uyarlanmış halidir. Japon diline uygun olmaması hasebiyle hiragana, katagana, onyomi, kunyomi, romaji gibi bir dünya sistem geliştirilmesi gerekmiştir. Çin etkisi kadar batı etkisi de sabittir. İmparator Meiji bizim "gavur padişah" II.Mahmut'un reformlarına rahmet okutacak bir batılılaşma hareketi başlatmıştır. Bugün bile Amerikan kültürel hegonanyası dünyanın geri kalanıyla kıyas kabul ermez şekilde Japonya'da hissedilir. Beyzbolundan, çakma sarışınlara, Hollywood aşkından Amerikanın selebritilerinin fanlarına kadar her hücresiyle dolu dolu Abd kültür emperyalizminin kalesi bir ülkedir. Memlekete çok uzak olunca Japonya ile ilgili özüne kültürüne çok düşkün gelişmiş toplum hurafesine inanmak kolay oluyor. Kağıt evlerde yaşayan belinde katana sırtında kimono saçları topuzlu amcalar yaşamıyor Japonya'da.

    • @tehirlitren3540
      @tehirlitren3540 2 года назад +1

      @@atlmsahan6157 sınıf kavramını kullanırken marksist literatürdeki anlamını değil pratik hayattaki anlamını esas alarak kullandım. sovyetlere göre üretim aracına sahip olan ve olmayan olmak üzere sadece iki sınıf vardır. ama gerçekte bir politbüro çalışanının ailesi ve bu ailenin gelecek nesilleri teoride aynı sınıfı teşkil etmekle birlikte pratikte her zaman taşradaki bir çiftçi ailesinden farklı olacaktır. bir özbek, tatar rus'tan farklı muamele görecektir. sovyet toplumunda zenginlik arttıkça bu pratikte farklı hayatlar yaşama uçurumu daha da açılacaktır.
      japonlar hakkındaki tüm bu bilgileri biliyorum. zaten tam olarak da bunu ifade ediyorum. japon iç pazarı büyük olduğundan ve kültürel üretim araçları fazla olduğundan japonya dış dünyadan bir kültür öğesini alır. onu işler, üzerine eklemeler yapar. öyle bir hale gelir ki pratikte artık ürün ithal edilen kültürden çok japon kültürüne ait olmuş olur. hatta ürün, ithal edilen ülkedeki ilk halinden daha kaliteli bir hale gelmiş de olabilir. ben bunu bir zayıflık değil güçlü taraf olarak görüyorum.

  • @ahmetcanacun
    @ahmetcanacun 2 года назад +1

    Teşekkürler bi öğretmen adayı olarak bana faydalı bi video oldu

  • @keremkekec00
    @keremkekec00 2 года назад +1

    Başka bir bakış açısı: Köy enstitüleri biraz daha devam etseydi ve Almanya işçi alımı için gidenlerin bir kısmı nitelikli olsaydı. Geri döndüklerinde kısmen, iki vites yukarı olunurdu diye düşünüyorum.

  •  2 года назад

    Kürt Tarihi ile ilgili fikrinizi çok merak ediyorum. Hangi kaynaktan okursam okuyayım bir diğerinin aksi yönünde emareler buluyorum. Tamamen steril bir tarihçiden bunu öğrenmeyi çok isterim.

  • @safaguvenc7726
    @safaguvenc7726 2 года назад +1

    Hozom podcast olarak da yükleseniz artıkkk

  • @ahmedoksuz
    @ahmedoksuz Год назад

    Köy enstitülerine atanan ilk hocalar nerede yetişti? Nasıl bir eğitim aldılar? Kısa sürede kapatıldığını düşünürsek ... Köy enstitüleri mezunlarının ne kadarı buralarda vazife aldı?

  • @brucelee1840
    @brucelee1840 Год назад

    BENİM KÖYÜM
    Baharda şenlenir bağı, bahçesi
    Kokusu başkadır benim köyümün
    Unutturur adama gamı, kederi
    Havası başkadır benim köyümün
    Akşam olur herkes döner evine
    Can kurban inan ki benim köyüme
    Gülabi'nin torunları derler bizlere
    Özü başkadır benim köyümün
    Yeşil yeşil meşeleri var dağında
    Meyve ağaçları çiçek açar bağında
    Her çeşit otlar yeşerir toprağında
    Yeşili başkadır benim köyümün
    Köyümün kenarından akar çayı
    Kıvrım kıvrım dolanır sular tarlayı
    Unuttum sanma orda olmayı
    Dostluğu başkadır benim köyümün
    Yaz gelince çıkarlar yaylaya
    Gurbetçiler hasretle döner sılaya
    Benden selam olsun Aziz Ağa'ya
    Sevgisi başkadır benim köyümün
    İbrahim SEVİNDİK

  • @markstark6599
    @markstark6599 2 года назад +163

    Köylülerin eğitilerek köyde kalması çok mantıklı.

    • @Orfezeus
      @Orfezeus 2 года назад +29

      Köylere de şehir imkanlarını getirerek tabi ( şimdi bazı akpliler anlamaz , açıklayayım : sinema , tiyatro , oyun salonları değil de mesela fiber internet , kesilmeyen su-elektrik , en az 2 market vs . Orayı küçük bir yaşam yeri haline getirmek lazım ve fabrika vs kurulmasına asla izin verilmeyecek . Çevre kirliliğinden halk sorumlu olucak ve aylık belli bir miktar ayrılıp " halkın istediği " çevre düzenlemesi yaptirilicak . Gibi gibi ... )

    • @ugurdengezoglu1082
      @ugurdengezoglu1082 2 года назад +17

      Harbi 20 milyon insan ne yapıyoruz İstanbul'da ya

    • @cloneeja
      @cloneeja 2 года назад +2

      Artık çok geç zaten gelişmiş ülkelerde de köylülerin oranı %20-30 oranındadır.

    • @ahmetahmet8592
      @ahmetahmet8592 2 года назад +5

      Okuyan insan köyde yaşamak istemez. Bu bütün dünyada böyle. Kırsal zor.

    • @keremman1712
      @keremman1712 2 года назад +2

      @@ahmetahmet8592 yalnız kurt'un çözümü çok makul ve uygulanabilir duruyor aslında. yerel kıymetler belki çevre yerleşkelerle kooperatif çatısı altında birleştirilip ordan gelecek ekonomik kazanç da gene yerelde değerlendirilirse neden olmasın?

  • @beratsucu1518
    @beratsucu1518 2 года назад

    Programın başında 1920lerde anadoluda okuma oranı %8 bilgisini verip, köy enstitülerinin etkisi ile 1945/50lere gelindiğinde ki okuma oranını vermemeniz kötü olmuş. O kadar imkansızlığa rağmen 1935'de bu oran %20, 1950'de ise %33.6 ya gelmiş.

  • @hasanemir007
    @hasanemir007 2 года назад +1

    İdeolojik olmamak ısrarı sebebiyle bazı gerçekleri ifade etmekten kaçıldığı bir yayın olmuş. Kırsal ve kültürel solculuk dışındaki sol ile bütünün epey büyük bir kısmını göremeyecek mesafede kalmış hoca. Ama yine keyifli bir programdı.

  • @emachu
    @emachu 2 года назад

    Hocam Bulgaristan göçmenleri hakkında video gelir mi

  • @yorgunliberal2406
    @yorgunliberal2406 2 года назад

    Hocam tam kahvaltı yaparken ne izlesem diyodum adamsınız

  • @islamakkurt4082
    @islamakkurt4082 2 года назад +2

    Emrah hocam FluTV ve pena da daha neşeli ve arkadaş ortamındaymış gibi anlattığınız ve yorumladığınız konulara espiri katarak , güldürerek yapardınız . Sanırım OMNUBUS daha ciddi ve arada kaçamak espiri yapsanızda arkadakilerden bir kahkaha gelmiyor. Bunun sebebi OMNUBUS da daha ciddi bir ortam mı hedefleniyor. (hozom eğer baskı altındaysanın bir dahaki bölüm burnunuzu kaşıyın hemen müdahale edelim :)

  • @odeon0620
    @odeon0620 2 года назад

    Emrah hoca ne zaman kendini kaptırıp daha hızlı konuşmaya başlasa "Durdurun inecek var"diyesim geliyor. Emeğinize sağlık;)

  • @oguz8795
    @oguz8795 2 года назад +6

    Açıkçası Köy Enstitüleriyle ilgili olarak yapılan romantizme karşı bu projeyi başlatan ve geliştirenlerin hafif burjuva bakışıyla " köylü köyünde kalsın diye yaptık biraz da " gibi bir bakış açıları olduğunu düşünmemiştim. Dinleyince epey mantıklı geldi, ESG hocamız sağ olsun. Böyle farklı bakış açıları yakaladığında olayın etrafındaki sis perdeleri de kalkıyor. Zaten CHP içinde bile muhalif bir damar çıkmış köy enstitüleri konusunda. Ben yararlı bir proje olduğunu düşünüyorum, keşke devam etseydi...

    • @velvetband1
      @velvetband1 2 года назад +3

      E.S.G. Hoca bir şekilde iktidara yanlama planı var gibi görünüyor bana.
      O dönemin köylüsünün cehalet durumuna bakılırsa (şimdiki köylülerin durumuna bakıp misli ile çarpın)
      ESG Hocanın bahsettiği chp içindeki muhalefet Adnan Menderes tayfasıdır. Yani şimdiki AKP tayfasının dedeleri!
      Köylü güzellemesi yapanlar popülist muhafazakarlar. ESG hoca tipik sağcı bi adam. Chp’ye vurmak gibi bir fırsat varsa direct vurur!
      Konu bir şekilde dincilere dindarlığa gelince Gürkan hocanın bilimselliğini sorguluyorum ben.
      Mesela Türklerin islamiyete nasıl geçtiğini sorduğunuzda tanıyamazsınız hocayı.

  • @abdestliliberal875
    @abdestliliberal875 2 года назад

    köy enstitülerinin kapatılması değil de dönüştürülmesi gerekiyordu, eksik olan şey kapatıldıktan sonra yerine bişey konmaması

  • @muzafferkilic19
    @muzafferkilic19 2 года назад +4

    8:00 kazım karabekir köy enstitüleri "zümre şuuru oluşturur." diyerek karşı çıkarken açıkça "sınıf bilinci oluşur köylüleri eskisi gibi sömüremeyiz" demek istiyor. zümre şuuru = sınıf bilinci.

  • @smyrnianlink
    @smyrnianlink 4 месяца назад

    Bozkır mozkır hocam ama Avrupa'nın toplamı kadar bitki türü var Türkiye'de..
    Zaten tür sayısı artınca toplam miktar düşer hep ya ... Akdeniz balıkları ile karadeniz balıkları karşılaştırması gibi...

  • @dilrubakaftan204
    @dilrubakaftan204 2 года назад +1

    Herkesin her şeyi bildiği şu devirde ESG hocamızın, üzerine okuma yaptığı halde, uzmanlık alanım değil bilmiyorum demesi ne kadar değerli 👏🏻👏🏻

  • @mrdaisy6808
    @mrdaisy6808 2 года назад

    ESG hocaya helal olsun tek nefeste bütün program konuştu

  • @KingGurcan
    @KingGurcan 2 года назад

    Hocam ağzına sağlık herkesin merak ettiği bir konuydu ama asimetrik bıyık odaklanmaya engel oluyor 😅

  • @alaattintosun773
    @alaattintosun773 2 года назад

    Altyazıları bu kadar hızlı kaydırmak neden?!!!

  • @abdulkadirturhan5073
    @abdulkadirturhan5073 2 года назад +1

    köy enstitüleri devam etseydi köylü cumhuriyeti daha iyi anlayabilirdi bunun dışında felsefe, din, matematik gibi şeyleri de öğrenebilirdi. evet bilgili köylüler hak isteyebilirdi ama bugün ki sorunlar oluşmazdı.

  • @MrB.B.
    @MrB.B. Год назад

    Bizim köyümüzde arpa buday varmıs sadece, aycicek, nohut, kimyon pancar ekmesini öğretmen öğretmiş.

  • @cibeles6844
    @cibeles6844 2 года назад +2

    Eğitime ideolojinin bulaşmaması önemli bir konuydu.

  • @rvzgar
    @rvzgar 2 года назад

    Hocam tüm bildirimler açık katıldayım aboneyim fakat ne RUclips'daki bildirimler kutucuğuna bildirim düşüyor ne telefonuma geliyor ne mail olarak geliyor ben bu RUclips'u döveceğim yakında.