Kuzey Kore rejiminin kullandığı Linux Tabanlı Red Star OS inceleme videosu gelir mi? Bazı trafikleri bloklayıp indirdiğin her dosyayı Kuzey Kore serverlerine kopyalıyormuş.
Copyright: “Bilgi,entelektüel mülkiyettir.” Bütün malzemelesini başka yerden aldığın bir yapının üzerinde nasıl mülkiyet iddia edebilirsin.Malzemeyi oluşturanlar hammaddeyi nereden alırlar?Diyelim ki “paranoyak estim” ya da “paranoya kestim” diye bir cümle kullanıyorsun, bu rahatlıkla yolda yürürken bir esnafın diğerine bir durumu anlatırken kullandığı “parayı ona kestim” cümlesinden kakışım yoluyla türetilerek senin tarafından kullanılmış bir malzeme olabilir. Hatta bambaşka bir dilde benzer sesler “buraya gel!” anlamında kullanılıyor olabilir. Sen bu cümlenin telifini neye dayanarak alabilirsin? “Benim! ya da Ben Yaptım!” diyerek mi? Senin burada kakışımı oluştururken kattığın emeğinin değeri ölçülemez çünkü nicelik değil nitelik bir değerdir lakin emeğinin karşılığı, telif haklarını aldığın piyasa tarafından çalınır. Copyright’ı kaile almayanlar ya da karşı olanların derdi ise senin emeğinin karşılığıyla değil, içeriğiyledir, oluşturduğun yapıyladır, malzemesini başka yerden alarak yaptığın kakışım da onlar için bir malzemedir. Burada sorun telif hakkında değil, beslendiğin yeri geri beslemekle ilintilidir. Yoksa doğadaki asalak canlılar gibi mesela “Sokak dilinden beslendiğini” söyleyip sokakta satılan korsan kitaba karşı olmak gibidir, sokak dilinden beslenen herhalde sokakta genelde geçerli olan bir ilkeden “Ne kadar ucuzsa o kadar iyi” ilkesini bilmeyecek kadar beslendiği dilin mekanından bihaberdir ya da asalaktır. Okuduğun bir gazetedeki bir haberi bile metin olarak düşünüp, onun üzerine konuşmak ve tartışmak bile bir adet geri besleme olarak görülebilir. Yazılı ve basılı eserler için ürün üzerinden telif haklarını kurgulayanlar, gündelik hayatta kullanılan sözcükler ve ifadeler için nasıl bir patent sistemi düşünürler acaba? Başkasından duyduğumuzu, bir yerden gördüğümüzü, kendi ses tellerimizi kullanarak bir başkasına aktarırken üzerinde ne kadar mülkiyet iddia edebilirsek malzemesini başka yerden aldığımız bir yapının üzerinde de o kadar mülkiyet iddia edebiliriz. “Bir düşünün abiler!” Kullandığınız sözcükleri kullanırken nereden duyduğunuzu? Hepimiz dünya tarihine ve kültürüne borçluyuz ve borcumuzu ödüyoruz! Copyleft: “Bilgi, entelektüel mülkiyet değildir” “Ne emmeye ne gömmeye” Eserin sahibi(!) dilerse çoğaltılması, dağıtılması ve hatta üzerinde oynama hakkını istediği gibi dağıtırmış yalnız zarar gördüğünü düşündüğünde Copyright’taki haklarını kullanabilirmiş. Oldu! “Vesselam!” Copycentre: “Bilgi, mülkiyet değildir.” Her insan bilgiyle olan hukukunu kendi kurar. Ortak bir hukuka da dahil olabilir. Bilginin üzerinde mülkiyet iddia edip, kendinden başka herhangi bir insanın bilgiyle olan ilişkisine müdahale etme hakkına kimse sahip değildir. Dünya kültür ve tarihini hep birlikte oluşturuyoruz ve oradan besleniyoruz. Eğer insan bilgiyle olan hukuğunda bir etik kurmak ya da korumak isterse, bunun yolu pozitif hukuğun öngördüğü telif haklarından değil; mesela basitçe tırnak işaretinin kullanımını öğrenmekten geçer ya da hiç kullanmamaktan. Tüm duyduklarını, gördüklerini kendisi yaşamış gibi anlatan, aktaran bir insan; malzemeyi aldığı yere zaten saygısını gösteriyordur. Tırnak işaretini kullanan ise “Ben bu sözcüğü, cümleyi nereden aldığımı biliyorum” “Diğerlerini ise bilmiyorum” demektedir. Ya da umrunda bile değildir!Herhangi bir copycentre’a yolunuz düşüyorsa, “copyright” ve “copyleft” sizin için yalnızca aerobiktir… left! right! left! right! kaynak: www.solucanfanz.in/fanzin/sf-11/copyright konuyla doğrudan alakalı olmasa da, paylaşmak istedim. böyle bir video çektiğin için de teşekkürler : )
Çok iyi bir konu. Yalnız alttaki mor çubuk benim dikkatimi dağıttı, ne zaman ekranın sonuna gidecek diye takip etmekten içeriği takipte zorlandım 😅. B-roll girilmesi iyi olmuş bence Hocam bir de hangi kurgu yazılımı kullanıyordunuz güncel, Davinci Resolve mu Kdenlive mi? Teşekkürler
MPL de çok bilinmeyen mit-gpl arası güzel bi lisans, MPL lisanslı kısımdaki değişiklikler yayınlanmak zorunda ama bütün olarak sahipli projelerde de kullanılabiliyor, lisans değişimi gerektirmiyor. Kabul edilebilir bir orta yol.
Kanka ben özgür yazılımlarda açık arıyorum OSS gibi fuzzing uygulamaları ile, bu konularda türkçe bilgi epey az var bu konuda bir video çekerseniz insanların bakış açısı gelişebilir
Kuzey Kore rejiminin kullandığı Linux Tabanlı Red Star OS inceleme videosu gelir mi? Bazı trafikleri bloklayıp indirdiğin her dosyayı Kuzey Kore serverlerine kopyalıyormuş.
Copyright: “Bilgi,entelektüel mülkiyettir.”
Bütün malzemelesini başka yerden aldığın bir yapının üzerinde nasıl mülkiyet iddia edebilirsin.Malzemeyi oluşturanlar hammaddeyi nereden alırlar?Diyelim ki “paranoyak estim” ya da “paranoya kestim” diye bir cümle kullanıyorsun, bu rahatlıkla yolda yürürken bir esnafın diğerine bir durumu anlatırken kullandığı “parayı ona kestim” cümlesinden kakışım yoluyla türetilerek senin tarafından kullanılmış bir malzeme olabilir. Hatta bambaşka bir dilde benzer sesler “buraya gel!” anlamında kullanılıyor olabilir. Sen bu cümlenin telifini neye dayanarak alabilirsin? “Benim! ya da Ben Yaptım!” diyerek mi? Senin burada kakışımı oluştururken kattığın emeğinin değeri ölçülemez çünkü nicelik değil nitelik bir değerdir lakin emeğinin karşılığı, telif haklarını aldığın piyasa tarafından çalınır. Copyright’ı kaile almayanlar ya da karşı olanların derdi ise senin emeğinin karşılığıyla değil, içeriğiyledir, oluşturduğun yapıyladır, malzemesini başka yerden alarak yaptığın kakışım da onlar için bir malzemedir. Burada sorun telif hakkında değil, beslendiğin yeri geri beslemekle ilintilidir. Yoksa doğadaki asalak canlılar gibi mesela “Sokak dilinden beslendiğini” söyleyip sokakta satılan korsan kitaba karşı olmak gibidir, sokak dilinden beslenen herhalde sokakta genelde geçerli olan bir ilkeden “Ne kadar ucuzsa o kadar iyi” ilkesini bilmeyecek kadar beslendiği dilin mekanından bihaberdir ya da asalaktır. Okuduğun bir gazetedeki bir haberi bile metin olarak düşünüp, onun üzerine konuşmak ve tartışmak bile bir adet geri besleme olarak görülebilir. Yazılı ve basılı eserler için ürün üzerinden telif haklarını kurgulayanlar, gündelik hayatta kullanılan sözcükler ve ifadeler için nasıl bir patent sistemi düşünürler acaba? Başkasından duyduğumuzu, bir yerden gördüğümüzü, kendi ses tellerimizi kullanarak bir başkasına aktarırken üzerinde ne kadar mülkiyet iddia edebilirsek malzemesini başka yerden aldığımız bir yapının üzerinde de o kadar mülkiyet iddia edebiliriz. “Bir düşünün abiler!” Kullandığınız sözcükleri kullanırken nereden duyduğunuzu? Hepimiz dünya tarihine ve kültürüne borçluyuz ve borcumuzu ödüyoruz!
Copyleft: “Bilgi, entelektüel mülkiyet değildir”
“Ne emmeye ne gömmeye” Eserin sahibi(!) dilerse çoğaltılması, dağıtılması ve hatta üzerinde oynama hakkını istediği gibi dağıtırmış yalnız zarar gördüğünü düşündüğünde Copyright’taki haklarını kullanabilirmiş. Oldu! “Vesselam!”
Copycentre: “Bilgi, mülkiyet değildir.”
Her insan bilgiyle olan hukukunu kendi kurar. Ortak bir hukuka da dahil olabilir. Bilginin üzerinde mülkiyet iddia edip, kendinden başka herhangi bir insanın bilgiyle olan ilişkisine müdahale etme hakkına kimse sahip değildir. Dünya kültür ve tarihini hep birlikte oluşturuyoruz ve oradan besleniyoruz. Eğer insan bilgiyle olan hukuğunda bir etik kurmak ya da korumak isterse, bunun yolu pozitif hukuğun öngördüğü telif haklarından değil; mesela basitçe tırnak işaretinin kullanımını öğrenmekten geçer ya da hiç kullanmamaktan. Tüm duyduklarını, gördüklerini kendisi yaşamış gibi anlatan, aktaran bir insan; malzemeyi aldığı yere zaten saygısını gösteriyordur. Tırnak işaretini kullanan ise “Ben bu sözcüğü, cümleyi nereden aldığımı biliyorum” “Diğerlerini ise bilmiyorum” demektedir. Ya da umrunda bile değildir!Herhangi bir copycentre’a yolunuz düşüyorsa, “copyright” ve “copyleft” sizin için yalnızca aerobiktir… left! right! left! right!
kaynak: www.solucanfanz.in/fanzin/sf-11/copyright
konuyla doğrudan alakalı olmasa da, paylaşmak istedim. böyle bir video çektiğin için de teşekkürler : )
Çok iyi bir konu. Yalnız alttaki mor çubuk benim dikkatimi dağıttı, ne zaman ekranın sonuna gidecek diye takip etmekten içeriği takipte zorlandım 😅. B-roll girilmesi iyi olmuş bence Hocam bir de hangi kurgu yazılımı kullanıyordunuz güncel, Davinci Resolve mu Kdenlive mi? Teşekkürler
Kanalında videosu var ve kdenlive'ı bırakmıştı
önceden kdenlive kullanıyordu ama artık Davinci Resolve kullanıyor
@@selahaddin-dogan Çok teşekkür ederim
@@ayazar rica ederim
Bu videodan sonra github'a bir şey yüklerken MIT seç geç yapmayacağım. En azından yaparken neyi seçtiğimi bilerek paylaşacağım
Halil İbrahim Göker daha önceden bu konuya dikkat çekmişti
MPL de çok bilinmeyen mit-gpl arası güzel bi lisans, MPL lisanslı kısımdaki değişiklikler yayınlanmak zorunda ama bütün olarak sahipli projelerde de kullanılabiliyor, lisans değişimi gerektirmiyor. Kabul edilebilir bir orta yol.
MPL hakkında detaylı bilgi edinebileceğim türkçe bir kaynak atar mısın? Merak ettiğim bir lisans da MPL.
@@Sehraill biraz baktım ama göremedim, İngilizce FAQ çevirip bakmanızı öneririm.
Kanka ben özgür yazılımlarda açık arıyorum OSS gibi fuzzing uygulamaları ile, bu konularda türkçe bilgi epey az var bu konuda bir video çekerseniz insanların bakış açısı gelişebilir
Sözleşmeyi kabul ettiniz
Apache, MIT'ye göre patent trollerine trademark ihlallerine vb daha korumalı.
Hooop nasıl da burdayım. Saniyesinde yeee
Abi katıl yayını ne zaman olcak be
abi hyprland'i neden bıraktın?
Abi ben senden hala kendi linux dağıtımını yapma ve ya gnome eklentileri videosu bekliyorum
gnome eklentileri videosu var
@@Multowz 2. diyorum
XFCE hayırlı olsun 😀
Bu videoyu izlemeden önce daha az soru işaretim vardı?
Herkesin dediği gibi bencede alt mor bar çok dikkat dağıtıyor 😢
İlk yorum yazdım eee... bunun bir ödülü yok mu?
Artık Linux kernel kodlarına erişebilirsin ödül olarak 😂
GPL FTW 🤞
İlk