Allah razi olsun hocam sayenizde ailecek tarihci olduk okadar guzel anlatiyor sunuzki ecdadimizin ne kadar ahlakli ve adil oldugunu anlatiyorsunuz okullarda ogretmiyorlar bunlari cocuklarin tarih sinav sonuc lari icler acisi insan utaniyor basarilar
El Minhacüs Seni | Adabı Şeyh Seyyid Abdülhakim Elhüseyni İslâm tarihi boyunca tasavvufu konu alan birçok eser kaleme alınmıştır. Her dönemde farklı sebeplerle bu eserlere ihtiyaç duyulmuştur. Bu eserlerden biri Nakşibendiyye tarikatının âdâp ve erkânını ele alan Şeyh Fethullah Verkânisî’nin [kuddise sırruhû] Âdâbü’t-Tarîkati’n-Nakşibendiyye adlı eseridir. İki asır önce kaleme alınan kıymetli eser, günümüz için hayli kısa ve muhtasardır. Şeyh Seyyid Abdülbâki el-Hüseynî’nin [kuddise sırruhû] Arapça ve Türkçe olarak hazırladığı el-Minhâcü’s-Senî Âdâb-ı Şeyh Seyyid Abdülhakîm el-Hüseynî adlı bu kıymetli eser ise tasavvuf, sûfîlik, Nakşibendiyye tarikatı ve âdâbına dair kapsamlı bilgilere yer veriyor. Bu âdâp ve erkânın Kur’an-ı Kerim, Sünnet-i Seniyye ve büyüklerin sözlerinden delillerini açıklıyor. Ayrıca eser, hakkı bâtıldan ayırmak ve tasavvufun muhafazası için tasavvuf, Nakşibendiyye tarikatı ve sûfî büyüklere yönelik iddia ve ithamlara; özellikle günümüzde tasavvuf hakkında zihinlerde oluşan birçok soruya cevap veriyor. Cevaplar, Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyye; fıkıh, hadis, kelâm, tefsir âlimleri ve tasavvuf büyüklerinin sözleri ile delillendiriliyor. Toplamda yedi bölümden oluşan bu eser, tasavvuf ve sûfîlik kavramları, Nakşibendiyye tarikatı ve özellikleri, tevessül, mürşid ve mürid hukuku, râbıta, zikir ve hatm-i hâcegân, teberrük ve kabir ziyareti gibi tasavvufî konuları ele alıyor. Ayrıca eserde hatm-i hâcegânın kısa şerhi ile birlikte farz namazlardan sonraki tesbihatın hikmet ve faydaları hakkında detaylı bilgiler veriliyor. Eserin son bölümünde ise Şeyh Seyyid Abdülbâki el-Hüseynî’nin [kuddise sırruhû] sevenlerine ve bütün müminlere nasihatleri yer alıyor. Eser, günümüz okurunun anlayabileceği sadelik ve akıcılık ile ihtiyaç duyulan tasavvufî kelime ve kavramları daha anlaşılır hale getiriyor Hanefi mezhepli olan Trablus’lu Ebul‑Mehâsin Muhammed El‑Kâvûkcî (Kavukcu) ‘İtikat’ta İtimad (güvence)’ adlı kitabında şöyle demiştir: Bil ki! Eğer birisi sana: “Kime ibâdet ediyorsun?” diye sorarsa, ona de ki: “Kendisinden başka İlâh olmayan, yeryüzünde ve gökte yer tutmayan Allâh’a ibâdet ediyorum. O mekândan ve zamandan önce vardı şimdi de olduğu gibidir.” Eğer sana: “Allâh nedir?“ diye sorarsa, ona de ki: “Eğer ismi hakkında sorarsan! Allâh Rahmân ve Rahîm’dir, O’nun güzel isimleri vardır. Ve Sıfatları hakkında sorarsan! O’nun Hayatı zatiyyedir ezelîdir, İlmi her şeyi kuşatmıştır, Kudreti kâmildir, Hikmeti açıktır. Görmesi ve İşitmesi de herşeyi kuşatmıştır.. Eğer Fiili hakkında sorarsan! O mahlukatı yaratıp herşeyi yerli yerince kılmıştır. Eğer Zatı hakkında sorarsan! O cisim de değildir araz da değildir birleşik de değildir ve her ne aklına gelmişse Allâh öyle değildir. O’nun Zatı mevcuttur ve Mevcudiyeti zorunludur. O doğmamıştır ve doğurmamıştır. O’nun benzerinde hiçkimse yoktur, hiçbir şey O’nun benzeri değildir. O Gören ve İşitendir.‘Sıfatlarla vasıflanan Zata ibadet ediyorum’ diyen kimse kurtulacak mümindir.” Eğer sana: “Allâh’ın var olduğuna delilin nedir?” diye sorarsa, ona de ki: “Gezegenleri ve felekleri ile bu semâ (gök), nehirleri ve suları ile bu yeryüzü, türlü türlü ağaçları ve meyveleri ile bu nebâtler (bitkiler) ve birbirinden farklı şekilleri ve eylemleri ile bu hayvanlar. İşte bunların hepsi bunları Yaratana ve O’nun Vahdaniyeti’ne Ezeliyeti’ne ve Kudreti’ne delâlet (işaret) etmektedir.” Eğer sana: “Allâh nerededir?” sorarsa, ona de ki: “Zatı ile değil, İlmi ile her birinden haberdardır ve Kudreti ile her birinden üstündür. Her şeyde sıfatlarının eserleriyle zâhirdir ve Zatı’nın hakikatiyle bâtındır, yani kişinin O’nu kendinde tasavvur etmesi mümkün değildir. O yön ve cisimlikten münezzehtir. O hâlde O’nun sağı, solu, arkası ve önü olduğu veya Arş’ın üstünde, altında, sağında ya da solunda olduğu veya kâinatın içerisinde ya da onun haricinde olduğu denilemez. ‘O’nun mekânını O’ndan başkası bilmez.’ ” Kim şöyle derse: “Allâh gökte mi yoksa yerde mi bulunuyor, bilmiyorum!” o küfre girmiş olur. Çünkü bunlardan birini, O’na (Allâh’a) mekân olarak kılmış olur. Bunun üzerine sana: ‘Buna dair delilin nedir?’ diye sorarsa, ona de ki: “Zira bir yönü olmuş veya bir yönde bulunmuş olsa, bir mekânı kaplamış olur. Mekânı kaplayan her şey ise hâdistir (yokken var olmuştur). Hâdislik ise O’nun hakkında imkânsızdır.” Eş-Şeyh Fahruddin Bin Asekir ( Allâh rahmet etsin) şöyle buyuruyor: Allâh bizleri ve seni irşad (hidayet) etsin. Bil ki; Allâh-u Teâlâ’nin mülkünde bir olduğunu her mükellefin bilmesi farzdır. Allâh,alemin tümünü, ulvi alemi (semalar ve üstündekileri), süfli alemi (yerleri ve altındakileri), Arş’ı ve Kürsi’yi, semaları ve yerleri ve içindekileri ve aralarında bulunan herşeyi yaratandır. Bütün yaratıklar Allâh’ın kudretine boyun eğmiştir( mağlup olmuştur).O’nun izni olmadan bir zerre bile kımıldamaz, yaratma hususunda ortağı yoktur, mülkünde de ortağı yoktur. O diridir, fani olmaz, uykudan ve uyuklamaktan münezzehtir.Gizliyi ve aşikarı bilendir, yerde ve gökte hiçbir şey ondan gizlenemez, karada ve denizdeki her şeyi bilir, düşen her yaprağı da muhakkakki bilir, yerin karanlığındaki taneleri, kuru ve yaş olan her şeyi bilir,bunlarin hepsi apaçık bir kitaptadır.( Levh-i Mahfuzdadır). İlmiyle her şeyi bilir, her şeyin miktar ve sayısını bilir, dilediği her şeyi yapar, mahlukatında dilediğine göre hükmeder.Onlardan menfaat beklemez,onların zararından korkmaz, O’na vacip olan bir hak yoktur ve O’nun üzerine hüküm (emir veya yasak) yoktur.O’nun her bir nimeti ihsandır ve her musibet adalettir.Yaptıklarından sual (itiraz) edilmez, onlar (yaratıklar) sual sorulurlar. O, Mahlukattan önce vardı, O’nun öncesi ve sonrası yoktur, altı ve üstü de yoktur, sağı ve solu da yoktur, önü ve arkası da yoktur. Parçalardan ve cisimlerden münezzehtir. O’na ne zaman, nerede ve nasıl vardı denmez.O, mekan yokken vardı, kâinatı ve zamanı yaratandır. Zamanla vasfedilmez ve O’na mekan tahsis edilmez. Bir şey onu diğer şeyden meşgul etmez. Hayal ile O’na ulaşılamaz, akıl ile idrak edilmez, zihinde tahsis edilmez, nefislerde misillenmez, hayalde tasavvur edilmez, akılda zatı bir şeye benzetilmez, düşünce ve hayalle erişilmez Allâh-u Teâlâ “Eş-Şurâ” Sűresinin 11. âyetinde şöyle buyuruyor: لَيْسَ كَمِثْلِه۪ شَيْءٌۚ وَهُوَ السَّم۪يعُ الْبَص۪يرُ Anlamı : “Hiç bir şey O’na (Allâh) benzemez. O (Allâh), işiten ve görendir”
Gerçekten de çok ciddi bir soru Türk basınının artık bilinçlenme vakti gelmedi mi???? Çok öfke duydum. Dünyada böyle bir tarihin kültürün eşi benzeri yok biz hala ne peşindeyiz pess
Nasıl orada bozulmadan kalmış? Kimse nasıl farketmemiş bu zamana kadar? Sandukanın üstündeki örtü onca yüzyıl hiç mi yıkanmak için, değiştirilmek için kaldırılmadı?
Abi medya nın derdi Osmanlı olmadı ki. Varsa yoksa Atatürk CHP dağiliyormu falan filan magazin tadında haberler vs. Abi Okullarda okutulan yalan Tarih kitapları ile 100 yıldır oluşan medya Dedelerimize küfrederse olacağı budur diye düşünüyorum 😔🙄🧐
Hürrem sultanın mendili de neymiş manken bikinisi varken? Ayrıca Türk ya da Türkiye medyası diye bir medya yok. Türkçe konuşan yabancı medya var. TRT de dahil.
Awk millet geçim derdinde hocamdaki derde bak, mendil yeterli ilgiyi görmedi diyor. Hocam mazot 40 lira oldu,memleket çatırdıyor doğal olarak bilmem kimin mendili umrumuzda değil.
Baktık bit yoktu ama senin evden bir koku geliyor senin yıllardır yıkamadığın ör. ...tünün kokusu olsa gerek, sen merhumun bitini takip edeceğine ....tünü bitini takip et.
@@zlemmmm3698 nedir bu hurrem aski anlamadim.kadin devletin sirazesini kaydirdi.sencede biraz abartilmiyormu.hani kösem sultan olsa anlarim kadin devlet yonetmis .ama bu hurrem oyle iki cami iki asevi yaparak o gunahlardan arinamaz.simdi dizi mizi muhabbeti yapmayin 14 yillik tarih ogretmeniyim.neyin ne oldugunu talha hoca kadar bende biliyorum.
@@T.Administratorİşte ya işte o Hürremi özetleyen bir yorum, kadın imparatorluğun içinden geçti resmen beddualarla anacağımız yerde bi de arkasından dualar mı okuyacaz ~Saygılar Hocam~
Ne önemi var sana göre çok önemli olan bir nesne başkasi için Yalova kaymakami gibidir tıpkı senin gibiler için sende git yalovaya belki başarılı olabilirsin
ALLAH seni iki cihandada darda bırakmasın hocam amin
Hocam
Siz olmasanız asla duyamayacaktık.
Teşekkürler
Allah sizi korusun sevdiklerinize ve bu millete bağışlasın sayın hocam, sağolun varolun.
Ahh ah tarihine sahip çıkmayanın, vay haline. Çok haklısınız Sayın hocam.
Hurrem deyince akla dizilerden dolayi oyle seyler geliyorki... sirf o yuzden insan aklinda suphe kaliyor. Gene bisey mj devsiriliyor diye hic bisey izlemek istemiyorum. Siz haric tesekkurĺer
Hocam teşekkürler bizimle paylaştığınız için. Ben Topkapı sarayına geldiğimde üst kat kapalıydı. Mutlaka izlicem hocam.
Medyanın hali içler acısı hocam.
Allâh Râzı Olsun!
Hizmetleriniz Dâim Olsun, Âmîn
Emeği Geçenlere Teşekkür Ederiz!
Sayenizde öğreniyoruz hocam allah razı olsun videolarınızı dikkatle izliyoruz
Teşekkürler.
Allah razi olsun hocam sayenizde ailecek tarihci olduk okadar guzel anlatiyor sunuzki ecdadimizin ne kadar ahlakli ve adil oldugunu anlatiyorsunuz okullarda ogretmiyorlar bunlari cocuklarin tarih sinav sonuc lari icler acisi insan utaniyor basarilar
Allah cc razı olsun hocam.
Teşekkürler bu bilgi için
Hocam Çok teşekkürler heyecanlandım görmek için
El Minhacüs Seni | Adabı Şeyh Seyyid Abdülhakim Elhüseyni
İslâm tarihi boyunca tasavvufu konu alan birçok eser kaleme alınmıştır. Her dönemde farklı sebeplerle bu eserlere ihtiyaç duyulmuştur.
Bu eserlerden biri Nakşibendiyye tarikatının âdâp ve erkânını ele alan Şeyh Fethullah Verkânisî’nin [kuddise sırruhû] Âdâbü’t-Tarîkati’n-Nakşibendiyye adlı eseridir. İki asır önce kaleme alınan kıymetli eser, günümüz için hayli kısa ve muhtasardır.
Şeyh Seyyid Abdülbâki el-Hüseynî’nin [kuddise sırruhû] Arapça ve Türkçe olarak hazırladığı el-Minhâcü’s-Senî Âdâb-ı Şeyh Seyyid Abdülhakîm el-Hüseynî adlı bu kıymetli eser ise tasavvuf, sûfîlik, Nakşibendiyye tarikatı ve âdâbına dair kapsamlı bilgilere yer veriyor. Bu âdâp ve erkânın Kur’an-ı Kerim, Sünnet-i Seniyye ve büyüklerin sözlerinden delillerini açıklıyor.
Ayrıca eser, hakkı bâtıldan ayırmak ve tasavvufun muhafazası için tasavvuf, Nakşibendiyye tarikatı ve sûfî büyüklere yönelik iddia ve ithamlara; özellikle günümüzde tasavvuf hakkında zihinlerde oluşan birçok soruya cevap veriyor. Cevaplar, Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyye; fıkıh, hadis, kelâm, tefsir âlimleri ve tasavvuf büyüklerinin sözleri ile delillendiriliyor.
Toplamda yedi bölümden oluşan bu eser, tasavvuf ve sûfîlik kavramları, Nakşibendiyye tarikatı ve özellikleri, tevessül, mürşid ve mürid hukuku, râbıta, zikir ve hatm-i hâcegân, teberrük ve kabir ziyareti gibi tasavvufî konuları ele alıyor. Ayrıca eserde hatm-i hâcegânın kısa şerhi ile birlikte farz namazlardan sonraki tesbihatın hikmet ve faydaları hakkında detaylı bilgiler veriliyor.
Eserin son bölümünde ise Şeyh Seyyid Abdülbâki el-Hüseynî’nin [kuddise sırruhû] sevenlerine ve bütün müminlere nasihatleri yer alıyor.
Eser, günümüz okurunun anlayabileceği sadelik ve akıcılık ile ihtiyaç duyulan tasavvufî kelime ve kavramları daha anlaşılır hale getiriyor
Hanefi mezhepli olan Trablus’lu Ebul‑Mehâsin Muhammed El‑Kâvûkcî (Kavukcu) ‘İtikat’ta İtimad (güvence)’ adlı kitabında şöyle demiştir:
Bil ki! Eğer birisi sana: “Kime ibâdet ediyorsun?” diye sorarsa, ona de ki: “Kendisinden başka İlâh olmayan, yeryüzünde ve gökte yer tutmayan Allâh’a ibâdet ediyorum. O mekândan ve zamandan önce vardı şimdi de olduğu gibidir.”
Eğer sana: “Allâh nedir?“ diye sorarsa, ona de ki: “Eğer ismi hakkında sorarsan! Allâh Rahmân ve Rahîm’dir, O’nun güzel isimleri vardır. Ve Sıfatları hakkında sorarsan! O’nun Hayatı zatiyyedir ezelîdir, İlmi her şeyi kuşatmıştır, Kudreti kâmildir, Hikmeti açıktır. Görmesi ve İşitmesi de herşeyi kuşatmıştır..
Eğer Fiili hakkında sorarsan! O mahlukatı yaratıp herşeyi yerli yerince kılmıştır. Eğer Zatı hakkında sorarsan! O cisim de değildir araz da değildir birleşik de değildir ve her ne aklına gelmişse Allâh öyle değildir. O’nun Zatı mevcuttur ve Mevcudiyeti zorunludur. O doğmamıştır ve doğurmamıştır. O’nun benzerinde hiçkimse yoktur, hiçbir şey O’nun benzeri değildir. O Gören ve İşitendir.‘Sıfatlarla vasıflanan Zata ibadet ediyorum’ diyen kimse kurtulacak mümindir.”
Eğer sana: “Allâh’ın var olduğuna delilin nedir?” diye sorarsa, ona de ki: “Gezegenleri ve felekleri ile bu semâ (gök), nehirleri ve suları ile bu yeryüzü, türlü türlü ağaçları ve meyveleri ile bu nebâtler (bitkiler) ve birbirinden farklı şekilleri ve eylemleri ile bu hayvanlar. İşte bunların hepsi bunları Yaratana ve O’nun Vahdaniyeti’ne Ezeliyeti’ne ve Kudreti’ne delâlet (işaret) etmektedir.”
Eğer sana: “Allâh nerededir?” sorarsa, ona de ki: “Zatı ile değil, İlmi ile her birinden haberdardır ve Kudreti ile her birinden üstündür. Her şeyde sıfatlarının eserleriyle zâhirdir ve Zatı’nın hakikatiyle bâtındır, yani kişinin O’nu kendinde tasavvur etmesi mümkün değildir. O yön ve cisimlikten münezzehtir. O hâlde O’nun sağı, solu, arkası ve önü olduğu veya Arş’ın üstünde, altında, sağında ya da solunda olduğu veya kâinatın içerisinde ya da onun haricinde olduğu denilemez. ‘O’nun mekânını O’ndan başkası bilmez.’ ”
Kim şöyle derse: “Allâh gökte mi yoksa yerde mi bulunuyor, bilmiyorum!” o küfre girmiş olur. Çünkü bunlardan birini, O’na (Allâh’a) mekân olarak kılmış olur. Bunun üzerine sana: ‘Buna dair delilin nedir?’ diye sorarsa, ona de ki: “Zira bir yönü olmuş veya bir yönde bulunmuş olsa, bir mekânı kaplamış olur. Mekânı kaplayan her şey ise hâdistir (yokken var olmuştur). Hâdislik ise O’nun hakkında imkânsızdır.”
Eş-Şeyh Fahruddin Bin Asekir ( Allâh rahmet etsin) şöyle buyuruyor:
Allâh bizleri ve seni irşad (hidayet) etsin. Bil ki; Allâh-u Teâlâ’nin mülkünde bir olduğunu her mükellefin bilmesi farzdır. Allâh,alemin tümünü, ulvi alemi (semalar ve üstündekileri), süfli alemi (yerleri ve altındakileri), Arş’ı ve Kürsi’yi, semaları ve yerleri ve içindekileri ve aralarında bulunan herşeyi yaratandır. Bütün yaratıklar Allâh’ın kudretine boyun eğmiştir( mağlup olmuştur).O’nun izni olmadan bir zerre bile kımıldamaz, yaratma hususunda ortağı yoktur, mülkünde de ortağı yoktur. O diridir, fani olmaz, uykudan ve uyuklamaktan münezzehtir.Gizliyi ve aşikarı bilendir, yerde ve gökte hiçbir şey
ondan gizlenemez, karada ve denizdeki her şeyi bilir, düşen her yaprağı da muhakkakki bilir, yerin karanlığındaki taneleri, kuru ve yaş olan her şeyi bilir,bunlarin hepsi apaçık bir kitaptadır.( Levh-i Mahfuzdadır). İlmiyle her şeyi bilir, her şeyin miktar ve sayısını bilir, dilediği her şeyi yapar, mahlukatında dilediğine göre hükmeder.Onlardan menfaat beklemez,onların zararından korkmaz, O’na vacip olan bir hak yoktur ve O’nun üzerine hüküm (emir veya yasak) yoktur.O’nun her bir nimeti ihsandır ve her musibet adalettir.Yaptıklarından sual (itiraz) edilmez, onlar (yaratıklar) sual sorulurlar. O, Mahlukattan önce vardı, O’nun öncesi ve sonrası yoktur, altı ve üstü de yoktur, sağı ve solu da yoktur, önü ve arkası da yoktur. Parçalardan ve cisimlerden münezzehtir. O’na ne zaman, nerede ve nasıl vardı denmez.O, mekan yokken vardı, kâinatı ve zamanı yaratandır. Zamanla vasfedilmez ve O’na mekan tahsis edilmez.
Bir şey onu diğer şeyden meşgul etmez. Hayal ile O’na ulaşılamaz, akıl ile idrak edilmez, zihinde tahsis edilmez, nefislerde misillenmez, hayalde tasavvur edilmez, akılda zatı bir şeye benzetilmez, düşünce ve hayalle erişilmez
Allâh-u Teâlâ “Eş-Şurâ” Sűresinin 11. âyetinde şöyle buyuruyor:
لَيْسَ كَمِثْلِه۪ شَيْءٌۚ وَهُوَ السَّم۪يعُ الْبَص۪يرُ
Anlamı : “Hiç bir şey O’na (Allâh) benzemez. O (Allâh), işiten ve görendir”
Dilinize sağlık hocam
Hocam çocuğum için endişe etmiyorum geçmişi geleceğe sizler taşıyacaksınız
Gerçekten bu mendil Türk tarhinde bir dönüm noktasıydı
😂😂😂
Keyifle izliyorum sizi hocam çok teşekkür ediyorum verdiğiniz bilgiler için
❤️💙🌹🙏🙏
Allah razı olsun senden benide turlarına al abdulhanımızın haki için amin
Tarihe meraklı olanlar için çok heyecan verici
Helal olsun size
Iyi ki varsınız
Avrupa olsa öyle güzel reklami yapılır ki.. maalesef ülkemiz hiçbir şeye sahip cikilmiyor.. atasına saygısı yok ki tarihi eserlere sahip çıksın
Mor Mendil aklıma geldi
Talha bey hürrrm in kabrini gittim bana dost gelmedi
Sen öyle diyosan öyledir hocam""😁""🐤yaaani taktiğimin basını...🤣
Keşke olduğu yerde kalsaydı
Keşkeee
Basın magazin peşinde
Ecdata, Ecdadın savunduğu değerler kabirde sıratta mizanda yoldaşınız olsun Talha bey
Ne ecdadı be biz rus muyuz anacaksan Türk Sultanlarımızı an
Tebrik ediyoruz Talha Bey;
Ne yapcaz mendili?
Alt tarafi bir mendil cokmu önemli
ABİ SEN 2000 VE 2006 YILLARINDA DENİZLİ TAVAS HALI LAPİS VEYA SENTEZ HALIYA GELDİNMİ ??
Hatice Sultan Türbesi'nde çinilerin arkasında gizli bir bölme varmış hocam.
Nasıl gelmiş bulamama kadar
ingiliz kraliyetten olsa tüm kanallar haberini yapardı
Amaaaan ne kadar önemlii haberdar ettiğiniz için size minnettarız detay verirmisiniz mendile burnunu mu yoksa yaşlarını mı silmiş 😂😂😂😂😂
Ateşi bol olsun
Aminn
Pov dizilerden tarih öğrenmişimdir
@@lila8207 Ben diziden öğrenmedim daha çok nefret ettim
Eee ne var bunda? Alt tarafı mendil
Pazardaki fiyatlar milletin umurunda mendilde ne
Gerçekten de çok ciddi bir soru Türk basınının artık bilinçlenme vakti gelmedi mi???? Çok öfke duydum. Dünyada böyle bir tarihin kültürün eşi benzeri yok biz hala ne peşindeyiz pess
Link nerde
ruclips.net/video/huLo-pLzSjA/видео.html
Vay be! Mendil ha 😮 ne kadar önemliymiş. Yan i bu mendilin ortaya çıkışı neyi değiştirdi? Hangi bilgiyi bize kattı?
Hiçbir şey 😂
@@Esra-xx2cl 😂😂 hiç bir haber kanalına çıkmamış basın bununla ilgilenmemiş falan ne kadar abartıyor ya! Alt tarafı Hürremin mendili.
@@ca9887 Allah bilir Hürrem in sümükleri damadının da bitleri yapışmıştır 🤭 Böyle bi mendili niye analım ki 😆
Tarihe adını altın harflerle yazdırmış bir Osmanlı sultanı Hürrem Sultan, dünyada en çok tanınan kadin sultan tabi ki her şeyi mühim.
@@nd9462 Ama millet onu kötü anıyor isterse tüm dünyada da ismi geçsin Türk milleti ona sempati duymayacak !
Mantık mantık mantık ve hayret hayret hayret…….
Millet Hürrem den nefret ediyor,
Sağolsun muhteşem yüzyıl
İngiltere kraliçesinin sümüklü mendili olsa günlerce gündemden düşürmezler
Bakımı yapılıyor sürekli
Hurrem sultan pusidesin altina sakladigina gore acaba kayinvalidesi Ayse hasfa sultanin hediyesimiy diyada SultanSuleymanin hediyemi etti
Allah bilir kimin mendili
Nasıl orada bozulmadan kalmış? Kimse nasıl farketmemiş bu zamana kadar?
Sandukanın üstündeki örtü onca yüzyıl hiç mi yıkanmak için, değiştirilmek için kaldırılmadı?
Vallahi Talha Bey, insanlar Hürrem Sultan'ın saray enrtikaları ile ilgileniyor, mendili kimsenin umrunda değil.
Milletin umruda değil basının hiç olmaz.
Derdimizi bir rusin mendilimi?
Cidden
Abi medya nın derdi Osmanlı olmadı ki. Varsa yoksa Atatürk CHP dağiliyormu falan filan magazin tadında haberler vs. Abi Okullarda okutulan yalan Tarih kitapları ile 100 yıldır oluşan medya Dedelerimize küfrederse olacağı budur diye düşünüyorum 😔🙄🧐
Bari gorseydik
Muhteşem yüzyıl izlemek varken millet neden gerçek Hürrem'in peşine düşsün hocam. Not; Hürrem Sultan aslında Meryem Uzerli'dir.
Medyanın umrunda değil medya kim nerede kiminle oynuyor şuan
BENİMDE UMRUMDA DEYİL
Üstad şikayeti bırak tanıt bize sadece. Basının umrunda değil çünkü toplumunda umrunda değil.
500 sene olmus cürümemismi ilginc
Bakımı yapıldığı için orijinalliğini koruyabiliyor
Millet açından ölüyo sen altı üstü kullanılmış bir mendili yere ğöge sığdıramadım git pazardaki fiyatları çek daha makbule gecer😂
Başka bi sultana gerek yok şu an ondandır
Basin yalan haberler yapmakla mesgul hocam
Hürrem sultanın mendili de neymiş manken bikinisi varken? Ayrıca Türk ya da Türkiye medyası diye bir medya yok. Türkçe konuşan yabancı medya var. TRT de dahil.
Sözüm ona sanatçı bozuntularının pis giysilerini baş haber yaparlarda böyle hanım sultanımızın temiz mendilleri umurlarında olmaz
Hocam bir gun caban yerine dusecek
Yav ne güzel bir iş basarmissin hocam yarından sonra dünyaya hükmedecez degilmi mendil bulundu nasılsa artık kimse önümüzde duramaz hocam
Awk millet geçim derdinde hocamdaki derde bak, mendil yeterli ilgiyi görmedi diyor. Hocam mazot 40 lira oldu,memleket çatırdıyor doğal olarak bilmem kimin mendili umrumuzda değil.
Çok lazim hurremin mendili, rustem pasanin bitleri uzerindemiydi baksaydiniz
Adam tarih videosu çekiyor begenmediysen izleme
Baktık bit yoktu ama senin evden bir koku geliyor senin yıllardır yıkamadığın ör. ...tünün kokusu olsa gerek, sen merhumun bitini takip edeceğine ....tünü bitini takip et.
Cidden bi baksalardı o Rüstem in bitleri hâlâ duruyo mu diye 😂😂
@@zlemmmm3698 nedir bu hurrem aski anlamadim.kadin devletin sirazesini kaydirdi.sencede biraz abartilmiyormu.hani kösem sultan olsa anlarim kadin devlet yonetmis .ama bu hurrem oyle iki cami iki asevi yaparak o gunahlardan arinamaz.simdi dizi mizi muhabbeti yapmayin 14 yillik tarih ogretmeniyim.neyin ne oldugunu talha hoca kadar bende biliyorum.
@@T.Administratorİşte ya işte o Hürremi özetleyen bir yorum, kadın imparatorluğun içinden geçti resmen beddualarla anacağımız yerde bi de arkasından dualar mı okuyacaz
~Saygılar Hocam~
mendili bulunmus peygamber kutsal emaneti sanki.abartmatalim ya zaten hsyatimizin bir bolumu bunlarin dizileri filmleriyle gecti...
Mendil gerçekse
Ne önemi var sana göre çok önemli olan bir nesne başkasi için Yalova kaymakami gibidir tıpkı senin gibiler için sende git yalovaya belki başarılı olabilirsin
Hocam, ben de reisci olayyimmi, getirisi varmi, degermi hocam dunya hayatini ahirete tercih etmek, degerse bende olayimmi reisci.