(11) 4.Lem'a/4, Sh 20 | Hz Ali Hulefa-i Râşidîn'i hak görmeseydi bir dakika tanımaz ve itaat etmezdi

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 10 сен 2024
  • Şîa-i Velâyet eğer dese ki: “Hazret-i Ali’nin (ra) kemâlât-ı fevkalâdesi kabûl olunduktan sonra Hazret-i Sıddîk’ı (ra) ona tercîh etmek kābil olmuyor?” Elcevab: Hazret-i Sıddîk-ı Ekber’in (ra) ve Fârûk-u A‘zam’ın (ra) şahsî kemâlâtlarıyla, verâset-i nübüvvet vazîfesiyle zaman-ı hilâfetlerindeki kemâlâtları beraber bir mîzânın bir kefesine bırakılsa; ve Hazret-i Ali’nin (ra) şahsî kemâlât-ı hârikasıyla, hilâfeti zamanındaki bilmecbûriye girdiği dâhilî elîm vâkıalardan gelen ve sû’-i zanlara ma‘rûz olan hilâfet mücâhedeleri beraber aynı mîzânın diğer kefesine bırakılsa, elbette Hazret-i Sıddîk’ı (ra) veyahud Fârûk’u (ra) veyahud Zinnûreyn’in (ra) kefeleri ağır geldiğini Ehl-i Sünnet görmüş, tercîh etmiş. Hem Onikinci ve Yirmidördüncü Sözlerde isbat edildiği gibi: Nübüvvetin, velâyete nisbeten derecesi o kadar yüksektir ki; nübüvvetin bir dirhem kadar cilvesi, bir batman kadar velâyetin cilvesine müreccahtır. Bu nokta-i nazardan Hazret-i Sıddîk-ı Ekber’in (ra) ve Fârûk-u A‘zam’ın (ra) verâset-i nübüvvet ve te’sîs-i ahkâm-ı risâlet noktasında hisseleri taraf-ı İlâhîden ziyâde verildiğine, hilâfetleri zamanlarındaki muvaffakıyetleri Ehl-i Sünnet Velcemâatçe delil olmuş. Hazret-i Ali’nin (ra) kemâlât-ı şahsiyesi, o verâset-i nübüvvetten gelen o ziyâde hisseyi
    SAYFA 21
    hükümden iskāt edemediği için, Hazret-i Ali (ra) Şeyhayn-i Mükerremeyn’in zaman-ı hilâfetlerinde onlara şeyhülislâm olmuş ve onlara hürmet etmiş. Acaba Hazret-i Ali’yi (ra) seven ve hürmet eden ehl-i hak ve Ehl-i Sünnet, Hazret-i Ali’nin (ra) sevdiği ve ciddî hürmet ettiği Şeyhayn’i nasıl sevmesin ve hürmet etmesin?
    Bu hakîkati bir misâl ile îzâh edelim: Meselâ, zengin bir zâtın irsiyetinden evlâdlarının birine, yirmi batman gümüş ile, dört batman altın veriliyor. Diğerine, beş batman gümüş ile beş batman altın veriliyor. Öbürüne de, üç batman gümüş, beş batman altın verilse; elbette âhirdeki ikisi çendân kemiyetenaz alıyorlar; fakat keyfiyetenziyâde alıyorlar. İşte bu misâl gibi Şeyhayn’in verâset-i nübüvvet ve te’sîs-i ahkâm-ı risâlette tecellî eden hakîkat-i akrebiyet-i İlâhiye altınından hisselerinin az bir fazlalığı, kemâlât-ı şahsiye ve velâyet cevherinden neş’et eden kurbiyet-i İlâhiyenin az bir ziyâdesi, kemâlât ve velâyetin ve kurbiyetin çoğuna gālib gelir. Muvâzenede bu noktaları nazara almak gerektir. Yoksa şahsî şecâati ve ilmi ve velâyeti noktasında birbiriyle muvâzene edilse, hakîkatin sûreti değişir. Hem Hazret-i Ali’nin (ra) zâtında temessül eden şahs-ı ma‘nevî-i Âl-i Beyt ve o şahsiyet-i ma‘neviyede verâset-i mutlaka cihetiyle tecellî eden hakîkat-i Muhammediye (asm) noktasında muvâzene edilmez. Çünkü orada Peygamber Aleyhissalâtü Vesselâm’ın sırr-ı azîmi var.
    Ama Şîa-i Hilâfet ise, Ehl-i Sünnet Velcemâat’e karşı mahcubiyetten başka hiçbir hakları yoktur. Çünkü bunlar, Hazret-i Ali’yi (ra) fevkalâde sevmek da‘vâsında oldukları halde tenkîs ediyorlar ve sû’-i ahlâkta bulunduğunu, onların mezhebleri iktizâ ediyor. Çünkü diyorlar ki: “Hazret-i Sıddîk (ra) ile Hazret-i Ömer (ra) haksız oldukları halde Hazret-i Ali (ra) onlara mümâşât etmiş, Şîa ıstılâhâtınca ‘tukye’ etmiş. Yani onlardan korkmuş, riyâkârlık etmiş.” Acaba böyle kahramân-ı İslâm ve “Esedullâh” ünvanını kazanan ve sıddîkların kumandanı ve rehberi olan bir zâtı, korkaklık ile ve sevmediği zâtlara tasannu‘kârâne muhabbet göstermekle, yirmi seneden ziyâde havf altında mümâşât etmekle, haksızlara tebeiyeti kabûl etmekle muttasıf görmek, ona muhabbet değildir. O çeşit muhabbetten Hazret-i Ali (ra) teberrî eder. İşte ehl-i hakkın mezhebi, hiçbir cihetle Hazret-i Ali’yi (ra) tenkîs etmez, sû’-i ahlâk ile ithâm etmez. Öyle hârika bir şecâate korkaklık isnâd etmez ve derler ki: “Hazret-i Ali (ra), Hulefâ-yı Râşidîn’i hak görmese idi, bir dakika tanımaz ve itâat etmezdi. Demek ki onları haklı ve râcih gördüğü için, gayret ve şecâatini hakperestlik yoluna teslîm etmiş.”
    SAYFA 22
    Elhâsıl: Her şeyin ifrât ve tefrîti iyi değildir. İstikamet ise hadd-i vasattır ki, Ehl-i Sünnet Velcemâat, ânı ihtiyâr etmiş. Fakat maatteessüfEhl-i Sünnet Velcemâat perdesi altına Vehhâbîlik ve Hâricîlik fikri kısmen girdiği gibi, siyâset meftunları ve bir kısım mülhidler, Hazret-i Ali’yi (ra) tenkîd ediyorlar. Hâşâ, “Siyâseti bilmediğinden hilâfete tam liyâkat gösterememiş, idare edememiş” diyorlar. İşte bunların bu haksız ithâmlarından Alevîler, Ehl-i Sünnet’e karşı küsmek vaz‘iyetini alıyorlar.
    Halbuki, Ehl-i Sünnet’in düstûrları ve esâs-ı mezhebleri, bu fikirleri iktizâ etmiyor, belki aksini isbat ediyor. Hâricîlerin ve mülhidlerin tarafından gelen böyle fikirler ile Ehl-i Sünnet mahkûm olamaz. Belki Ehl-i Sünnet, Alevîlerden ziyâde Hazret-i Ali’nin (ra) tarafdârıdırlar. Bütün hutbelerinde ve duâlarında Hazret-i Ali’yi (ra) lâyık olduğu senâ ile zikrediyorlar. Hususan ekseriyet-i mutlaka ile Ehl-i Sünnet Velcemâat mezhebinde olan evliyâlar ve asfiyâlar, onu mürşid ve Şâh-ı Velâyet biliyorlar.
    Alevîler, hem Alevîlerin, hem Ehl-i Sünnet’in adâvetine istihkāk kesb eden Hâricîleri ve ....

Комментарии • 9

  • @mustafaaydn7626
    @mustafaaydn7626 9 месяцев назад +1

    Allah razı olsun kıymetli hocam...

  • @muhammedabdullahabdullatif8929
    @muhammedabdullahabdullatif8929 9 месяцев назад +1

    ماشاءالله بارك الله لا حول ولاقوة إلا باللهMaşallah barekallah Allah ebeden razı olsun inşallah

  • @user-ji2xr1xs8w
    @user-ji2xr1xs8w 9 месяцев назад +1

    ماشاء لله

  • @nuriuzun06
    @nuriuzun06 7 месяцев назад

    MAŞAALLAH

  • @e.598
    @e.598 7 месяцев назад

    ماشاءالله بارك الله لاقوة الا بالله

  • @neslihanaslan9165
    @neslihanaslan9165 9 месяцев назад +1

    RABBİMMM ebeden razı olsun hepinizden inşallah

  • @Muminebirhanim
    @Muminebirhanim 6 месяцев назад +1

    Hani bazı insanlar hayattayken kiymetleri idrak edilmez ya .. Nice ressamlar, mucitler , düşünürler muasirlari tarafindan tam takdir edilememis. Vefatindan yillar sonra eserlerinin farki farkedilmis. Ali Abimiz de bu sahsiyetlerden olacak zannimca.Bu paltformda belki yillar sonra izlenmeler yuzbinleri gorecek ..

  • @yusufkaya8783
    @yusufkaya8783 Месяц назад

    Selamün aleyküm Ali abi şuanki İran hangisi oluyor ? hilatmi ? velayetmi? Bu velayetini baz alan tarikatleri örnek verebilir misiniz

    • @alihizir9573
      @alihizir9573 Месяц назад

      As kardeşim,
      Müslümanlığı kabul ettikleri günden itibaren takındıkları siyasî tavır cihetiyle İslam dünyasının başına problem olan şia-i hilafetin maalesef en kötü örneklerinden birini şu andaki İran teşkil ediyor.
      Şia-i velayet ise, Şah-ı velayet Hz Ali Efendimize muhabbetleri noktasında ifrat etmeyen hiçbir hak tarikat yoktur. Alevîlik Hz Ali’ye muhabbetin adı ise en büyük Alevî biziz elhamdülillah.
      “Hadîsçe Hazret-i Ali’nin (ra) şîası hakkındaki senâ-yı Nebevî, Ehl-i Sünnet’e âittir. Çünkü istikametli muhabbetle, Hazret-i Ali’nin (ra) şîaları, ehl-i hak olan Ehl-i Sünnet Velcemâat’dir.” (4.Lem’a)