Ben teşekkür ederim. Artık koşturur şekilde seslendirmeyeceğim. Hayat zaten fazlasıyla yorucu üstüne biz yormayalım insanları. Kanalın ilk zamanlardaki temposuna geri dönmüş oldum.
Filmi Balkan sinemasına tutulduğum dönemlerde izlemiştim. Usta yönetmenin sınırlar üçlemesinin son halkası ama genelde tek başına anılan bir film. Bazı filmler vardır ya hani dingin anlarda izlenmesi gereken, ben kısıtlı bir anda izlemiş olmalıyım ki ilk izlediğimde bu denli etkilenmemiştim. Sonraki seyirlerimde Alexander'ın naif karakteri etki altına almıştı. Dönüp diğer iki filmi de izlemiştim. Bruno Ganz'a Hitler'den daha Hitler olduğu, mezarından kalksa kimmiş bu adam diyeceği Çöküş filminde bayılmıştım. Bu film nedense bana türleri ve konuları direkt aynı olmasa da Kaurismaki'nin Umut Limanı ve Halit Refiğ'in Hanım filmini anımsatıyor. Sesine ve emeğine sağlık.
Değerli yorumun için teşekkür ederim. Kanalımı takip eden kitlemle anlam yüklediğim filmlerde bir araya gelmek beni gerçekten çok mutlu ediyor. Eternity And a Day manevi anlamda gerçekten çok yoğun ama kesinlikle doğru zamanı seyircisinden talep eden bir film. Filmi defalarca kez izlemiş biri olarak bu filmi, şayet 17'li yaşlarımda izlemiş olsaydım muhtemelen hiçbir duygu devşiremezdim, pek bir şeyde anlamazdım zaten. Bruno Ganz'ı konuşmaya gerek yok zaten. İçine girdiği karakteri oynamıyor, yaşıyor ki filmin duygusal yoğunluğu buradan geliyor zaten. Tabi çocuk oyuncunun hakkı da asla yenilmemeli. Sinema bir anlamda bakış sanatıdır, bu çocukta bakışıyla adeta mühürlüyor zamanı. Arkadaşı Selim'e ağıt yaktığı sahne zihnimde kalıcı bir hüzün bırakmıştır. Hanım filmine gelirsek, benim için yine duygu yüklü olan Türk sinemasının nadide olan işlerinden biridir. Alexander karakterinin hayat yolculuğu ile Olcay hanımın yolculuğunu da birbirlerine fena halde benzetmişimdir.
@Sinegoat Çok doğru noktalara değinmişsin. Bu filmi hayatın her evresinde farklı bir kafayla izlemek gerekiyor. Son paragrafta bilmeden aynı duyguyu hissetmişiz, ayrıca mutlu oldum.
Videoyu nasıl seslendireceğime ben karar veririm. Yapay zeka videoları izleye izleye ne gerçek ne değil ayırt edemiyorsanız o sizin ruhsuzluğunuz. Şöyle beyinsiz yorumlar yapmayın lütfen.
Çok güzel bi kanal, bugün keşfettim. Teşekkürler videolar için hepsini izleyeceğim.
Hoşgeldin diyelim o zaman.
filmi, filmden güzel anlatımınızdan dolayı teşekkür ederim. yine terapi niteliği taşıyor.
Ben teşekkür ederim.
Artık koşturur şekilde seslendirmeyeceğim. Hayat zaten fazlasıyla yorucu üstüne biz yormayalım insanları. Kanalın ilk zamanlardaki temposuna geri dönmüş oldum.
Yine harika bir video, emeğinize sağlık.
Teşekkür ederim.
Çok sevdiğim bir filmde düşüncelerime resmen ayna tutmuşsunuz. Hisli ağzınıza sağlık🤌
O sizin güzel düşünceleriniz.
Filmi Balkan sinemasına tutulduğum dönemlerde izlemiştim. Usta yönetmenin sınırlar üçlemesinin son halkası ama genelde tek başına anılan bir film. Bazı filmler vardır ya hani dingin anlarda izlenmesi gereken, ben kısıtlı bir anda izlemiş olmalıyım ki ilk izlediğimde bu denli etkilenmemiştim. Sonraki seyirlerimde Alexander'ın naif karakteri etki altına almıştı. Dönüp diğer iki filmi de izlemiştim.
Bruno Ganz'a Hitler'den daha Hitler olduğu, mezarından kalksa kimmiş bu adam diyeceği Çöküş filminde bayılmıştım. Bu film nedense bana türleri ve konuları direkt aynı olmasa da Kaurismaki'nin Umut Limanı ve Halit Refiğ'in Hanım filmini anımsatıyor. Sesine ve emeğine sağlık.
Değerli yorumun için teşekkür ederim. Kanalımı takip eden kitlemle anlam yüklediğim filmlerde bir araya gelmek beni gerçekten çok mutlu ediyor.
Eternity And a Day manevi anlamda gerçekten çok yoğun ama kesinlikle doğru zamanı seyircisinden talep eden bir film. Filmi defalarca kez izlemiş biri olarak bu filmi, şayet 17'li yaşlarımda izlemiş olsaydım muhtemelen hiçbir duygu devşiremezdim, pek bir şeyde anlamazdım zaten.
Bruno Ganz'ı konuşmaya gerek yok zaten. İçine girdiği karakteri oynamıyor, yaşıyor ki filmin duygusal yoğunluğu buradan geliyor zaten. Tabi çocuk oyuncunun hakkı da asla yenilmemeli. Sinema bir anlamda bakış sanatıdır, bu çocukta bakışıyla adeta mühürlüyor zamanı. Arkadaşı Selim'e ağıt yaktığı sahne zihnimde kalıcı bir hüzün bırakmıştır.
Hanım filmine gelirsek, benim için yine duygu yüklü olan Türk sinemasının nadide olan işlerinden biridir. Alexander karakterinin hayat yolculuğu ile Olcay hanımın yolculuğunu da birbirlerine fena halde benzetmişimdir.
@Sinegoat Çok doğru noktalara değinmişsin. Bu filmi hayatın her evresinde farklı bir kafayla izlemek gerekiyor. Son paragrafta bilmeden aynı duyguyu hissetmişiz, ayrıca mutlu oldum.
👋👋👋
Bruno Ganz bildiğin Fikret Hakan mış, öte yandan onu sadece Untergang da izleyenler için saygı duruşu
Umut limanına çok benziyor
sanırım benim olabileceğim tek adam bu adam
Mahlasının hakkını veriyorsun hakikaten.
Neden seslendirmenin ruhu çekilmiş gibi? Yapay zeka mı?
Videoyu nasıl seslendireceğime ben karar veririm. Yapay zeka videoları izleye izleye ne gerçek ne değil ayırt edemiyorsanız o sizin ruhsuzluğunuz. Şöyle beyinsiz yorumlar yapmayın lütfen.