Genel olarak yaklaşımınızın doğru olduğunu düşünüyorum. Ancak açığa kavuşması gereken bir konu var. Özetle irade/seçme varsa sevgi, kendiliğinden zoraki bir çekim varsa aşk diyorsunuz. Ancak ben “fasülyenin tadını seviyorum”da sevgi iradi bir eylem değil; doğal bir yönelim/çekilim. Ben fasulyeye aşığım mı desek 😂 Şaka bir yana bugün kullandığımız dilde bu iradeli seçme sonucu oluşan hoşnutluk (sevgi) ile zoraki çekilim sonucu oluşan tutkulu bağımlılık (aşk) ayrımını nasıl yapabiliriz? Saygılarımla
Bana göre aşk kulluk demektir. Başka bir anlamı da yoktur. Ben bu eserin Türkçesini yapacak olsam, belki olurum, bu karışıklığı önlemek adına aşk kelimesini hiç kullanmam, tüm metaforu bağ kelimesi üstünden kurarım
@@aybekoloji çok doğru bir yerden yakalamışsınız kavramı. Günlük dilde (Arapça’da) yoğun sevgi (muhabbetul şedid) diye tanımlanıyor aşk. Ancak tasavvuf edebiyatında yetkinleşmiş “iman” ya da “kulluk” demek.
Genel olarak yaklaşımınızın doğru olduğunu düşünüyorum. Ancak açığa kavuşması gereken bir konu var. Özetle irade/seçme varsa sevgi, kendiliğinden zoraki bir çekim varsa aşk diyorsunuz.
Ancak ben “fasülyenin tadını seviyorum”da sevgi iradi bir eylem değil; doğal bir yönelim/çekilim.
Ben fasulyeye aşığım mı desek 😂
Şaka bir yana bugün kullandığımız dilde bu iradeli seçme sonucu oluşan hoşnutluk (sevgi) ile zoraki çekilim sonucu oluşan tutkulu bağımlılık (aşk) ayrımını nasıl yapabiliriz?
Saygılarımla
Bana göre aşk kulluk demektir. Başka bir anlamı da yoktur. Ben bu eserin Türkçesini yapacak olsam, belki olurum, bu karışıklığı önlemek adına aşk kelimesini hiç kullanmam, tüm metaforu bağ kelimesi üstünden kurarım
@@caglarcaglayan87 Türkçenizi çok beğendim, bir de sonunda ne dediğimi anlayan bir adam çıktı yahı🙂
@@aybekoloji çok doğru bir yerden yakalamışsınız kavramı. Günlük dilde (Arapça’da) yoğun sevgi (muhabbetul şedid) diye tanımlanıyor aşk. Ancak tasavvuf edebiyatında yetkinleşmiş “iman” ya da “kulluk” demek.