Ümit Özdağ; 6 filo olayları ve Deniz Gezmiş kuşağı hakkında ne düşünüyor?
HTML-код
- Опубликовано: 31 янв 2025
- #işbirliği Merhaba değerli dostlar, #nerdeyiz videomuzun bu bölümünde nerdeyiz Türk siyasi yakın tarihine damgasını vurmuş bir isimleyiz, istifasını ve yeni parti kurma haberini ilk defa bizimle paylaştığı bu söyleşimizde dününü, bugününü ve geleceğini ve Türkiye’nin geleceğini konuştuk… #ümitözdağ #yeniparti #iyiparti #siyaset #politika
1. Ümit Özdağ'ın ailesinin kökeni, merhum Alparslan Türkeş ile aile ilişkileri ve anıları.
2. Dedesinin Şey Said isyanındaki rolü.
3. Neden Japonya'nın başkenti Tokyo'da doğdu ?
4. 27 Mayıs 1960 sürecinde babasının rolü, Milli Birlik Komitesi’nin başkanlık divanı üyeliği, Alparslan Türkeş ile süreci.
5. Ümit Özdağ'ın SOL'a bakışı.
6. Milliyetçilik, nedir, Ülkücülük nedir?
7. Atatürk'e bakışı.
8. Siyaset dışında aile ve sosyal hayatı nasıl ?
Ve çok daha fazlası bu söyleşide; • Ümit Özdağ; Kendi ağzı...
Söyleşimizin biyografik kısmını @Kimdir ve Nerelidir RUclips kanalımız üzerinden izleyebilirsiniz... • Video
Videoları beğendiyseniz ABONE OL'mayı, VİDEOLARI BEĞEN'meyi ve BİLDİRİMLERİ AÇ'mayı unutmayınız... Yeni ülke ve şehirlerde buluşmak dileri ile TAKİPTE KALIN...
sonerkaradag@gmail.com
şu an deniz gezmiş ve yusuf inan gibi yürekli insan kalmadı ki ❤
kısacası "övemem ama sövemem de"
Bir Solcu olarak aynen icimden gecen 😂😂
Ülkücüler emperyalizme karsimiymis hadi yaaaa😅😅😅
Deniz Gezmiş ve arkadaşları, 30 Ocak 1968’de Devrimci Hukukçular Örgütü’nü kurdular. Amaçları, Türkiye’nin emperyalizmden ve kapitalizmin tahakkümünden kurtulması için verilen savaşa yardımcı olmaktı. Deniz Gezmiş, bürokratik, eylemsiz ve antiemperyalist mücadelelere karşı çıkan, TİP çizgisindeki FKF İstanbul Sekreterliği’ne karşı Ekim 1968’de Devrimci Öğrenci Birliği’ni (DÖB) kurdu.
Deniz Gezmiş, Türkiye devriminin can damarını yakaladığı için Deniz Gezmiş oldu: Bağımsızlık.
Emperyalizm tarafından sömürülen bir ülkenin çocuğu olduğunu, ülkenin bağımsızlığa “mecbur” olduğunu en başından gördü. Kısacık ömrünü Amerikan emperyalizmiyle mücadeleye adadı.
“YANKEE GO HOME!”
1968 Şubat’ında Uluslararası Ekonomi ve Ticaret Bilimleri Öğrencileri Derneği (AİESEC)’nin toplantısında konuşmak isteyen dönemin Devlet Bakanı Seyfi Öztürk’ü protesto eden öğrencilerin başında Deniz Gezmiş’i görüyoruz. Yanında en yakın arkadaşı Cihan Alptekin vardır. Sloganları, “Morrison Süleyman!”, “YankeeGo Home!”, “Bağımsızlık istiyoruz.”
“TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE İÇİN MUSTAFA KEMAL YÜRÜYÜŞÜ”
Deniz Gezmiş’in önderlik ettiği en önemli eylemlerden biri, Samsun’dan Ankara’ya “Tam Bağımsız Türkiye İçin Mustafa Kemal Yürüyüşü” oldu. 1968’in unutulmaz gençlik eylemlerinden biri olan yürüyüşü Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı (TMGT) örgütlemişti. Planlamaya göre 1 Kasım günü Samsun’dan yola çıkılacak, 10 Kasım günü Anıtkabir’e varılacak ve Atatürk’ün önünde saygı duruşuyla eylem noktalanacaktı.
Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, gazetecilerin yürüyüşle ilgili sorusuna şu ünlü yanıtını veriyordu: “Yollar yürümekle aşınmaz.”
Deniz Gezmiş, “Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz” başlıklı yürüyüş güncesinde şöyle yazar:
“30 Ekim 1968. Saat 13:30’da toplu halde Atatürk Anıtı önüne giderek bir dakikalık saygı duruşunda bulunduk. Ardından İstiklal Marşı’nı söyleyip, Bayrağımızı ve üzeri yazılı bezi açarak yola koyulduk... 10 Kasım 1968. Biz Anıtkabir’e varmak ve Ata’nın huzurunda O’na bağlılığımızı, hiç değilse saygı duruşunda bulunarak göstermek istiyorduk. Dağınık halde çeşitli yollardan Anıtkabir’e doğru gittik. Her türlü tertiplere, azgınlıklara rağmen yılmayan üç yüz bilinçli kafa... Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir subayı bize gereken, en mükemmel kolaylığı sağladı. O sırada çelengimiz getirildi. Çelengin üzerine, ‘Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz-Samsun yürüyüşçüleri’ yazmıştık... Ata’nın huzuruna çıktık. Saygı duruşunda bulunduk ve deftere: ‘Amerikan emperyalizmine karşı ikinci milli kurtuluş savaşımızda gerçekten izindeyiz. Milli Kurtuluş Savaşımız yok edilemez. Onu yok etmek için bütün Türk milletini yok etmek gerekir. Tam Bağımsız Türkiye için Mustafa Kemal yürüyüşçüleri’ yazdık.”
DENİZ GEZMİŞ MUSTAFA KEMAL’İ ANLATIYOR
Yürüyüşün öncü gençlerinden 21 yaşındaki Deniz Gezmiş, Mustafa Kemal Atatürk ve devrimleriyle ilgili ne düşünüyordu?
İdamla yargılandığı mahkemede, 17 Temmuz 1971 Cumartesi günkü duruşmada şu savunmayı yaptı:
“(…) Biz elli sene evvel Kurtuluş Savaşı vermiş bir ülkenin çocukları olarak Kurtuluş Savaşı’nın gerçek tahlilini yapmaya her zaman muktediriz. Biz, yine çok iyi biliriz ki, Türkiye Kurtuluş Savaşı’nı yapmak için Samsun’a çıkanlara İstanbul Örfi İdaresi’nce ve mahkemelerince idam cezası vermiştir…
Ve yine bilmekteyiz ki Osmanlı İmparatorluğu’nun yüzlerce generalinden ancak birkaçı Kurtuluş Savaşı’na iştirak etmiştir. Ve yine bilmekteyiz ki Kurtuluş Savaşı yapıldığı sırada İstanbul’da bulunanlar bunları yapanlara eşkıya demiştir. Türkiye’nin kurtuluş ve bağımsızlık savaşından ne şekilde bağımlı hale geldiğini de belirtmek gerekmektedir…
İddianamede, bir gerçek tahrif edilmek isteniyor, bu hususu da belirtmek ve düzeltmek isterim. ‘Fikir özgürlüğünü ve Anayasa’yı paravan yapanlar önceleri Atatürkçü geçinirken, onun fikir ve şahsiyetini de küçük görmeye başladılar’ şeklinde ve ‘sadece Mustafa Kemal tarafını beğeniyorlardı’ şeklinde bir cümle mevcut. Bunu kesin olarak reddediyorum; asla kabul etmiyorum. Diğer yurtseverler de bunu kabul etmez; bu kasten tahrif edilmek isteniyor, gerçekler örtülmek isteniyor. Bu cümle art niyetle hazırlanmıştır. Bu memlekette Mustafa Kemal’e gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz. Onun istiklali tam, prensibi ve ideali tam, yanlış zapta geçti, onun istiklali tam, Türkiye idealini yalnızca biz devam ettiriyoruz…
Ayrıca iddianamede Türkiye halkının birtakım etnik gruplardan teşekkül ettiği iddiaları ve bunu bizim yaptığımız, ortaya attığımız ithamları mevcut bulunmaktadır. Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kararlarında ve Misak-ı Milli’de şu vardır:
‘Misak-ı Milli sınırları içinde iki kardeş kavim yaşar. Türk ve Kürt kavmi yaşamaktadır.’ Birinci Büyük Millet Meclisi’nin kararı böyledir. Türkiye’de iki kardeş kavmin ve unsurun yaşadığını kabul etmektedir. Bunu kabul etmek bölücülük değildir. Bölücülük olarak kabul edildiği takdirde Birinci Türkiye Millet Meclisi ve Mustafa Kemal’i de bölücü olarak kabul etmek gerekir. Bu iki kardeş unsur Birinci Kurtuluş Savaşı’nı müştereken başarmışlardır. Güney cephesinde düşmanla omuz omuza savaşmışlardır. Bu ikisine birden biz Türkiye halkı diyoruz ve bu iki kardeş unsur ikinci bağımsızlık savaşını da müştereken başaracaklardır. Asıl bölücüler bu gerçeği kabul etmeyenlerdir. (…)”
48 yıl önce, 6 Mayıs 1972 günü yitirdiğimiz Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı saygıyla, sevgiyle, özlemle anıyoruz.
HİKMET ÇİÇEK
Ulkuculeri zaten solcularin uzerine salan Amerika, ulkuculer nasil emperyalizme karsi olmus 😂
Sizde Rus emperyalisimine karşımısiniz
@@mehmetuyank4753 tam olarak hangi gruba soruyorsun bilmiyorum ama evet, deniz gezmiş'i savunan ve atatürkçü bir insan olarak elbette.
@@mehmetuyank4753 evet
6. filo önünde namaz kılanlarmı dediklerin
Pkk ile Asala'nın yuvalandığı Filistin'de eğitim alanlar
@@Hayati-uz3ywFilistin Halk Kurtuluş Ordusuna yardım için gidildi, İsrailli komandolarla çatıştılar
Çok sağlam boş yapmış gerçi bunun ağa babaları secde ediyordu.
Sen çok ilericisin ulan yobazların babası Menderes'i aşan ihtilalcılerin muzaffer özdağ içinde be gafil
Sizinkiler de 6 filoyu kıble tutuyordu
Bizimkiler değil be hey cahil siyasal islamcılar kıble tuttu
Senin AMERİKA Kadar Ülkemize Ne Faydan Oldu ? Amerika Emperyalist Değildir :)
Siyasal islamcılardı be hey gafil
Alparslan Turkes amerkada CIA egiriminden gecip ulkede nasil ic savas cikarilir ogrenip gelmis adam, zaten olunce paralari ingiluz bankalrinda cikti, guldurmeyin adami durust olun durust😂😂😂
Ortalikta kimse yokken Denizler boyunlarında idam fermaniyla meydanlarda bagimsizlik savaşı vermistir umit hocayi bazi konularda severim ama bu konuda bilgi eksikliği var Banu avardan da dinlemek isteriz gercekleri daha aydınlatır
polis vurarak mı
@@alphanada3932 Ben Amerikan emperyalizmine, Sovyet revizyonizmine, Romen soytarılığına, Bulgar dalkavukluğuna karşı bir Türk devrimcisiyim.”
Banka soyarak, polis vurarak, adam gasp ederek, Filistine gidip silah eğitimi alarak, insanları birbirine karşı kışkırtarak mı bağımsızlık savaşı vermişler, emin misin?
@@CAKUSO yanlışın var pkkya asalaya silah eğitimi veren yerden silah eğiti mi almıştır
sallama yatram@@CAKUSO
6. Filo olaylarında Çin ve Rus empreryalizmine karşı konulmadığı yanlıştır.
koyulmamıştır.
@@foseptiknonfilter3081 Ben Amerikan emperyalizmine, Sovyet revizyonizmine, Romen soytarılığına, Bulgar dalkavukluğuna karşı bir Türk devrimcisiyim.” deniz gezmiş
Haklı öz başkanım
Maşallah yorumlar solcu dolmuş
Bildin kardeşim
hadi amerikan gemilerine dönüp namaz kıl ateistten uluyabilirsin
👏🏻👏🏻👏🏻👏🏻aynen katlıyorum hocam.
Daha saçma birşey duymadım komünizm emperyalizmi diye birşey yok
Emparyalizm diğer ülkeler üstünde baskı demek sovyet rusya da olmayan ama sscb de olan ülkelere bak bakayım var mı yok mu
@@13hedef33 ne baskısı emperyalizm bir ulkeyinin başka bir ülkeyi somurmesi demek ki devrimden önce çoğu sscb ülkesi somurgeydi istersen sscb den önceki kazakistana bak birde sscb den sonraki kazakistana bak
@@13hedef33 cümleyi doğru kur anlamadim
Yani komünist bir ülke emperyalist olmaz mı diyorsun?
Sen zaten Komünistsin saçma gelir sana
Kıvırrrr kıvırrr
sunucu dinliyo gibi yapıyo ayar oldum
Dinlemeye değmez. Hayatımdan 3dk çaldı.
Valla 4 dakikalık videoda hiç bir şey anlamadım.
insanda beyin olmayınca böyle oluyor profilde ki sen misin sjsjs?
Deniz Gezmiş ve arkadaşları, 30 Ocak 1968’de Devrimci Hukukçular Örgütü’nü kurdular. Amaçları, Türkiye’nin emperyalizmden ve kapitalizmin tahakkümünden kurtulması için verilen savaşa yardımcı olmaktı. Deniz Gezmiş, bürokratik, eylemsiz ve antiemperyalist mücadelelere karşı çıkan, TİP çizgisindeki FKF İstanbul Sekreterliği’ne karşı Ekim 1968’de Devrimci Öğrenci Birliği’ni (DÖB) kurdu.
Deniz Gezmiş, Türkiye devriminin can damarını yakaladığı için Deniz Gezmiş oldu: Bağımsızlık.
Emperyalizm tarafından sömürülen bir ülkenin çocuğu olduğunu, ülkenin bağımsızlığa “mecbur” olduğunu en başından gördü. Kısacık ömrünü Amerikan emperyalizmiyle mücadeleye adadı.
“YANKEE GO HOME!”
1968 Şubat’ında Uluslararası Ekonomi ve Ticaret Bilimleri Öğrencileri Derneği (AİESEC)’nin toplantısında konuşmak isteyen dönemin Devlet Bakanı Seyfi Öztürk’ü protesto eden öğrencilerin başında Deniz Gezmiş’i görüyoruz. Yanında en yakın arkadaşı Cihan Alptekin vardır. Sloganları, “Morrison Süleyman!”, “YankeeGo Home!”, “Bağımsızlık istiyoruz.”
“TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE İÇİN MUSTAFA KEMAL YÜRÜYÜŞÜ”
Deniz Gezmiş’in önderlik ettiği en önemli eylemlerden biri, Samsun’dan Ankara’ya “Tam Bağımsız Türkiye İçin Mustafa Kemal Yürüyüşü” oldu. 1968’in unutulmaz gençlik eylemlerinden biri olan yürüyüşü Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı (TMGT) örgütlemişti. Planlamaya göre 1 Kasım günü Samsun’dan yola çıkılacak, 10 Kasım günü Anıtkabir’e varılacak ve Atatürk’ün önünde saygı duruşuyla eylem noktalanacaktı.
Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, gazetecilerin yürüyüşle ilgili sorusuna şu ünlü yanıtını veriyordu: “Yollar yürümekle aşınmaz.”
Deniz Gezmiş, “Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz” başlıklı yürüyüş güncesinde şöyle yazar:
“30 Ekim 1968. Saat 13:30’da toplu halde Atatürk Anıtı önüne giderek bir dakikalık saygı duruşunda bulunduk. Ardından İstiklal Marşı’nı söyleyip, Bayrağımızı ve üzeri yazılı bezi açarak yola koyulduk... 10 Kasım 1968. Biz Anıtkabir’e varmak ve Ata’nın huzurunda O’na bağlılığımızı, hiç değilse saygı duruşunda bulunarak göstermek istiyorduk. Dağınık halde çeşitli yollardan Anıtkabir’e doğru gittik. Her türlü tertiplere, azgınlıklara rağmen yılmayan üç yüz bilinçli kafa... Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir subayı bize gereken, en mükemmel kolaylığı sağladı. O sırada çelengimiz getirildi. Çelengin üzerine, ‘Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz-Samsun yürüyüşçüleri’ yazmıştık... Ata’nın huzuruna çıktık. Saygı duruşunda bulunduk ve deftere: ‘Amerikan emperyalizmine karşı ikinci milli kurtuluş savaşımızda gerçekten izindeyiz. Milli Kurtuluş Savaşımız yok edilemez. Onu yok etmek için bütün Türk milletini yok etmek gerekir. Tam Bağımsız Türkiye için Mustafa Kemal yürüyüşçüleri’ yazdık.”
DENİZ GEZMİŞ MUSTAFA KEMAL’İ ANLATIYOR
Yürüyüşün öncü gençlerinden 21 yaşındaki Deniz Gezmiş, Mustafa Kemal Atatürk ve devrimleriyle ilgili ne düşünüyordu?
İdamla yargılandığı mahkemede, 17 Temmuz 1971 Cumartesi günkü duruşmada şu savunmayı yaptı:
“(…) Biz elli sene evvel Kurtuluş Savaşı vermiş bir ülkenin çocukları olarak Kurtuluş Savaşı’nın gerçek tahlilini yapmaya her zaman muktediriz. Biz, yine çok iyi biliriz ki, Türkiye Kurtuluş Savaşı’nı yapmak için Samsun’a çıkanlara İstanbul Örfi İdaresi’nce ve mahkemelerince idam cezası vermiştir…
Ve yine bilmekteyiz ki Osmanlı İmparatorluğu’nun yüzlerce generalinden ancak birkaçı Kurtuluş Savaşı’na iştirak etmiştir. Ve yine bilmekteyiz ki Kurtuluş Savaşı yapıldığı sırada İstanbul’da bulunanlar bunları yapanlara eşkıya demiştir. Türkiye’nin kurtuluş ve bağımsızlık savaşından ne şekilde bağımlı hale geldiğini de belirtmek gerekmektedir…
İddianamede, bir gerçek tahrif edilmek isteniyor, bu hususu da belirtmek ve düzeltmek isterim. ‘Fikir özgürlüğünü ve Anayasa’yı paravan yapanlar önceleri Atatürkçü geçinirken, onun fikir ve şahsiyetini de küçük görmeye başladılar’ şeklinde ve ‘sadece Mustafa Kemal tarafını beğeniyorlardı’ şeklinde bir cümle mevcut. Bunu kesin olarak reddediyorum; asla kabul etmiyorum. Diğer yurtseverler de bunu kabul etmez; bu kasten tahrif edilmek isteniyor, gerçekler örtülmek isteniyor. Bu cümle art niyetle hazırlanmıştır. Bu memlekette Mustafa Kemal’e gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz. Onun istiklali tam, prensibi ve ideali tam, yanlış zapta geçti, onun istiklali tam, Türkiye idealini yalnızca biz devam ettiriyoruz…
Ayrıca iddianamede Türkiye halkının birtakım etnik gruplardan teşekkül ettiği iddiaları ve bunu bizim yaptığımız, ortaya attığımız ithamları mevcut bulunmaktadır. Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kararlarında ve Misak-ı Milli’de şu vardır:
‘Misak-ı Milli sınırları içinde iki kardeş kavim yaşar. Türk ve Kürt kavmi yaşamaktadır.’ Birinci Büyük Millet Meclisi’nin kararı böyledir. Türkiye’de iki kardeş kavmin ve unsurun yaşadığını kabul etmektedir. Bunu kabul etmek bölücülük değildir. Bölücülük olarak kabul edildiği takdirde Birinci Türkiye Millet Meclisi ve Mustafa Kemal’i de bölücü olarak kabul etmek gerekir. Bu iki kardeş unsur Birinci Kurtuluş Savaşı’nı müştereken başarmışlardır. Güney cephesinde düşmanla omuz omuza savaşmışlardır. Bu ikisine birden biz Türkiye halkı diyoruz ve bu iki kardeş unsur ikinci bağımsızlık savaşını da müştereken başaracaklardır. Asıl bölücüler bu gerçeği kabul etmeyenlerdir. (…)”
48 yıl önce, 6 Mayıs 1972 günü yitirdiğimiz Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı saygıyla, sevgiyle, özlemle anıyoruz.
HİKMET ÇİÇEK
Çok haklı buluyorum
ne anlatıyor bu ya
Nediyon mk
Boş.
🇹🇷🐺🤘👏👏👏👏👏
6. filo rus filosu olsa deniz ve arkadaşları ne yapardı? Asıl soru bu.
İnandıkları konu “Tam bağımsız Türkiye” olması sebebi ile tavırları aynıydı. Tüm arkadaşları ile görüşmüş, bilgi sahibi olarak söyleyebilirim…
@ onun için pkk her sene kendisini anıyor değil mi?
@@ahmtysn cehalet ancak okuyarak öğrenerek giderilebilir. Ama ona da vakit yok sanırım, haklısınız ne diyeyim…
@ evet kesinlikle haklısınız. Size tek bir örnek göstereceğim. Filistin terör kampında eğitim alan bazı terör örgütleri; asala, pkk ve thko... Söyleyeceklerim bu kadar. Ben de 6. Filo protestosunu destekliyorum saygı da duyuyorum fakat 1 yanlış bütün doğruları götürür. Belki gençlerdi ama bizim için kahraman asla olamazlar. Onlar pkk ve türevleri için kahramandır. Benim için eşkiya...
@@ahmtysn keşke Filistin’de Arafat yani Filistin Kurtuluş Örgütü ile beraber İsrail güçlerine karşı savaştıklarını bilebilecek seviyede olsaydınız ne güzel olurdu, o terörist kampı dediğiniz yere Türkiye Cunhuriyeti de destek veriyordu, bilgi eksikliğiniz bu devleti de teröre destek veriyor gibi gösterir amman dikkat edin sözlerinize, önce bilgi, sonra fikir sahibi olmanızı öneririm…
2.5 saat konuşurum dedi. 2 dakika saçma sapan şeyler zırvaladı.
Bu adam sorulara cevap veremiyor zor soru sordukları zaman cevap veremiyor sıkışıyor
@@kaanngrr adam kısaca desteklemiyorum ama sövmüyorum da deyip saf tutmamış olayda
@@mesutaslan3693 kendisi sağ sol olaylarına karışmış biri
@@kaanngrr karışmadı gibi bir şey demedim
@@mesutaslan3693 siyasette kimse içindekini dışa aktarmaz anladın?
Eğer bir art niyet varsa o belli olur anlayana
ümit ne boş adamsın
Sen çok dolusun
anan boş
Yossi kohennnn
Gereksiz birisi dinlemeye değmez
sen konuşta seni dinleyelim.
Deniz Gezmiş ve arkadaşları, 30 Ocak 1968’de Devrimci Hukukçular Örgütü’nü kurdular. Amaçları, Türkiye’nin emperyalizmden ve kapitalizmin tahakkümünden kurtulması için verilen savaşa yardımcı olmaktı. Deniz Gezmiş, bürokratik, eylemsiz ve antiemperyalist mücadelelere karşı çıkan, TİP çizgisindeki FKF İstanbul Sekreterliği’ne karşı Ekim 1968’de Devrimci Öğrenci Birliği’ni (DÖB) kurdu.
Deniz Gezmiş, Türkiye devriminin can damarını yakaladığı için Deniz Gezmiş oldu: Bağımsızlık.
Emperyalizm tarafından sömürülen bir ülkenin çocuğu olduğunu, ülkenin bağımsızlığa “mecbur” olduğunu en başından gördü. Kısacık ömrünü Amerikan emperyalizmiyle mücadeleye adadı.
“YANKEE GO HOME!”
1968 Şubat’ında Uluslararası Ekonomi ve Ticaret Bilimleri Öğrencileri Derneği (AİESEC)’nin toplantısında konuşmak isteyen dönemin Devlet Bakanı Seyfi Öztürk’ü protesto eden öğrencilerin başında Deniz Gezmiş’i görüyoruz. Yanında en yakın arkadaşı Cihan Alptekin vardır. Sloganları, “Morrison Süleyman!”, “YankeeGo Home!”, “Bağımsızlık istiyoruz.”
“TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE İÇİN MUSTAFA KEMAL YÜRÜYÜŞÜ”
Deniz Gezmiş’in önderlik ettiği en önemli eylemlerden biri, Samsun’dan Ankara’ya “Tam Bağımsız Türkiye İçin Mustafa Kemal Yürüyüşü” oldu. 1968’in unutulmaz gençlik eylemlerinden biri olan yürüyüşü Türkiye Milli Gençlik Teşkilatı (TMGT) örgütlemişti. Planlamaya göre 1 Kasım günü Samsun’dan yola çıkılacak, 10 Kasım günü Anıtkabir’e varılacak ve Atatürk’ün önünde saygı duruşuyla eylem noktalanacaktı.
Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, gazetecilerin yürüyüşle ilgili sorusuna şu ünlü yanıtını veriyordu: “Yollar yürümekle aşınmaz.”
Deniz Gezmiş, “Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz” başlıklı yürüyüş güncesinde şöyle yazar:
“30 Ekim 1968. Saat 13:30’da toplu halde Atatürk Anıtı önüne giderek bir dakikalık saygı duruşunda bulunduk. Ardından İstiklal Marşı’nı söyleyip, Bayrağımızı ve üzeri yazılı bezi açarak yola koyulduk... 10 Kasım 1968. Biz Anıtkabir’e varmak ve Ata’nın huzurunda O’na bağlılığımızı, hiç değilse saygı duruşunda bulunarak göstermek istiyorduk. Dağınık halde çeşitli yollardan Anıtkabir’e doğru gittik. Her türlü tertiplere, azgınlıklara rağmen yılmayan üç yüz bilinçli kafa... Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir subayı bize gereken, en mükemmel kolaylığı sağladı. O sırada çelengimiz getirildi. Çelengin üzerine, ‘Amerikan emperyalizmine karşı milli kurtuluş yolunda izindeyiz-Samsun yürüyüşçüleri’ yazmıştık... Ata’nın huzuruna çıktık. Saygı duruşunda bulunduk ve deftere: ‘Amerikan emperyalizmine karşı ikinci milli kurtuluş savaşımızda gerçekten izindeyiz. Milli Kurtuluş Savaşımız yok edilemez. Onu yok etmek için bütün Türk milletini yok etmek gerekir. Tam Bağımsız Türkiye için Mustafa Kemal yürüyüşçüleri’ yazdık.”
DENİZ GEZMİŞ MUSTAFA KEMAL’İ ANLATIYOR
Yürüyüşün öncü gençlerinden 21 yaşındaki Deniz Gezmiş, Mustafa Kemal Atatürk ve devrimleriyle ilgili ne düşünüyordu?
İdamla yargılandığı mahkemede, 17 Temmuz 1971 Cumartesi günkü duruşmada şu savunmayı yaptı:
“(…) Biz elli sene evvel Kurtuluş Savaşı vermiş bir ülkenin çocukları olarak Kurtuluş Savaşı’nın gerçek tahlilini yapmaya her zaman muktediriz. Biz, yine çok iyi biliriz ki, Türkiye Kurtuluş Savaşı’nı yapmak için Samsun’a çıkanlara İstanbul Örfi İdaresi’nce ve mahkemelerince idam cezası vermiştir…
Ve yine bilmekteyiz ki Osmanlı İmparatorluğu’nun yüzlerce generalinden ancak birkaçı Kurtuluş Savaşı’na iştirak etmiştir. Ve yine bilmekteyiz ki Kurtuluş Savaşı yapıldığı sırada İstanbul’da bulunanlar bunları yapanlara eşkıya demiştir. Türkiye’nin kurtuluş ve bağımsızlık savaşından ne şekilde bağımlı hale geldiğini de belirtmek gerekmektedir…
İddianamede, bir gerçek tahrif edilmek isteniyor, bu hususu da belirtmek ve düzeltmek isterim. ‘Fikir özgürlüğünü ve Anayasa’yı paravan yapanlar önceleri Atatürkçü geçinirken, onun fikir ve şahsiyetini de küçük görmeye başladılar’ şeklinde ve ‘sadece Mustafa Kemal tarafını beğeniyorlardı’ şeklinde bir cümle mevcut. Bunu kesin olarak reddediyorum; asla kabul etmiyorum. Diğer yurtseverler de bunu kabul etmez; bu kasten tahrif edilmek isteniyor, gerçekler örtülmek isteniyor. Bu cümle art niyetle hazırlanmıştır. Bu memlekette Mustafa Kemal’e gerçekten sahip çıkanlar varsa onlar da bizleriz. Onun istiklali tam, prensibi ve ideali tam, yanlış zapta geçti, onun istiklali tam, Türkiye idealini yalnızca biz devam ettiriyoruz…
Ayrıca iddianamede Türkiye halkının birtakım etnik gruplardan teşekkül ettiği iddiaları ve bunu bizim yaptığımız, ortaya attığımız ithamları mevcut bulunmaktadır. Birinci Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kararlarında ve Misak-ı Milli’de şu vardır:
‘Misak-ı Milli sınırları içinde iki kardeş kavim yaşar. Türk ve Kürt kavmi yaşamaktadır.’ Birinci Büyük Millet Meclisi’nin kararı böyledir. Türkiye’de iki kardeş kavmin ve unsurun yaşadığını kabul etmektedir. Bunu kabul etmek bölücülük değildir. Bölücülük olarak kabul edildiği takdirde Birinci Türkiye Millet Meclisi ve Mustafa Kemal’i de bölücü olarak kabul etmek gerekir. Bu iki kardeş unsur Birinci Kurtuluş Savaşı’nı müştereken başarmışlardır. Güney cephesinde düşmanla omuz omuza savaşmışlardır. Bu ikisine birden biz Türkiye halkı diyoruz ve bu iki kardeş unsur ikinci bağımsızlık savaşını da müştereken başaracaklardır. Asıl bölücüler bu gerçeği kabul etmeyenlerdir. (…)”
48 yıl önce, 6 Mayıs 1972 günü yitirdiğimiz Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ı saygıyla, sevgiyle, özlemle anıyoruz.
HİKMET ÇİÇEK
2 saat konuşmak için 50 bin tl istemişti zamanında bu şahıs...
nerden biliyon meraktan soruyom
@@adilbaba365 davet ettik öğrenci iken,para istedi bizden,biz öğrenciyiz dedik,gelmedi sonuçta!
Hangi yıl @@ardahanbogas1999
@@ardahanbogas1999sen bedava iş yaparmısın adamın geliri o
sen nasıl prof.sun o, zaman çin emperyalizmi mi var ki...?
Ümit hoca Ne atlantiğe ne avrasyaya kayalım demek istiyor
kuzey kore, vietnam: Tabi efendim
yayılmacı politika demektir emperyalizm çinin afriıkada uyguladığı sistem gibi çin afrikada limanlar,okullar vb. gibi şeyler inşa edip fakir ülkelere borç veriyor sonra karşılık olarak yaptığı yerleri alıyor bu ekonamik empeyalizmdir eğer bizde markist olursak kübada sovyetlerin kuklası,kuzey korede çinlilerin olduğu gibi oluruz yani.
evet
@@Ανυπαρξία Tayvan da var
Ne anlatıyo bu jdoejdlekepwkrlwkrldkw
Moskov artıkları üç gramlık beyin ve bilgileriyle ümit hocamı linçliyor yorumlar da keyifle izliyoruz 😂
Deniz, Türk Devrimcisi ağlayın
@@kemalistdevrimci4091Aynen O Yüzden Değil mi İdam Sehpasındayken Yaşasın Kürt Halkinin Bağimsizlik Mücadelesi Diyir Kürtler Nasil Özgür Değilmiş Hele Bana Anlat Kaçak Elektriğin Faturasini Batı da Ben Ödüyorum Ve Nedense Kaçak Kullanan da Hep Kürt Çikiyor Berdel Desek Var,Aşiret Desek Var
emperyalizmin ne demek olduğunu bilmiyor konuşuyor
Şaka mı bu?
@@kemalistdevrimturkaydnlanm168 işin şakası yok. Sorduğuna göre sen de bilmiyorsun. başka işlerle uğraş kültür, sanat, magazin vs...
@@Hasan-uo5fd Madem çok biliyorsun söyle o zaman
@@efeadlg5112 emperyalizm ekonomiyle ilgilidir. büyük hacimli gelişmiş şirketlerin temel kapitalist rekabetçi birikim dürtüsünden kaynaklanır. kapitalizmin en yüksek aşamasıdır. üretim fazlasını dış ülkeleri pazar olarak görerek oralara satar ve kendine bağımlı hale getirir. sömürgecilik ve mandacılığın en modern halidir. bu açıdan (o dönem için konuşuyorum) 68 kuşağı zamanında rusya yoktu, sovyetler birliği vardı ve içinde sadece ruslar yaşamıyordu. sovyetler ve çin emperyalist değildir. neden değildir diye soracak olursan; oralarda bankalar, sermaye odakları ve dünyayı aralarında paylaşan uluslararası tekelci kapitalist birlikler yoktur. emperyalizme karşıyım diyen kişi başta amerika, ingiltere ve fransa'ya karşı olmalıdır. ama halkına karşı değil, burjuva savaş ve sömürü politikalarına. üzerinde güneş batmayan imparatorluk derken dünyayı sömüren ingiltere kastedilmiştir, çin değil. özdağ'ın böyle bir söylem geliştirmesi gayet normaldir. çünkü o dönemde ülkücü komando kamplarını ve mhp'yi(hala) amerika finanse ediyordu. ama devrimcileri sovyetler ya da çin finanse etmiyordu. ülkenin her köşesinde NATO üssü varken, dönemin ABD dış işleri bakanı, ''ABD sınırları Kars'tan başlar'' derken, devrimcilerin Nikaragua emperyalizmine de karşı olmaları gerekir demek absürttür.
@@Hasan-uo5fd Bir kere Ümit Özdağ'ı götünden uydurarak anlamışsın.Ümit Özdağ bilen birisi Emperyalizme karşı olduğunu bilir.Onun konuşmalarına bir bak.Sen hiçbir şey bilmiyorsun konuşuyorsun.
ne anlatıon ???
Bil bakalım bu görüşlerin ne kadar umrumuzda
Videoyu izleyip yorum yapacak kadar umurundaymış 😅
Marksizm Leninizm dünyanın kurtulusudur.
Bunun için Vladimir Lenin in emperyalizm kapitalizmin en üst asamasi kitabını okuyabilirsiniz.
Aynen Kuzey Kore'de de Aynı Düşümce Sistemi Marksizm-Leninizm Var Ve Şuan Açlıktan Geberiyorlar Ve Kore Hükümeti Ülkeyi Kilit Altına Almış Ve Kimseyi Dışarı Çıkartmıyor Aynen Dünya Kurtuluşudur😂
Marks Denilen Alman Yahudisi Bir Salağın İdeoloji Hayalinde Çürüyüp Gitmenizi Temenni Ediyorum
İsminden de Anlaşılıyor ki Kafkas Fırlaması L*zın Tekisin Yani Büyüyünce Konuşalım Seninle Abisi
Yanlış yollara sapmışsın. Hemen çık.