Bir Türk olarak buraya yorum yapmak bana hakikaten zor geliyor. İçimde şiddetli bir ızdırap duyuyorum. Türk çocukları medeniyetlerini, musikilerini, mimarilerini, lisanlarını, tarihlerini, edebiyatlarını, en basit yemek ve giyim kültürlerini bile unuttular. Batı taklitçisi, pop müzik dinleyen, kutu gibi evlerde yaşayan, günlük üç yüz kelimeyle konuşan, hayatında bir tane şiir kitabı okumamış yahut tarihine edebiyatına düşman olmuş, Amerikalıların çobanlara giydirdiği kotlarla gezen, dışarıdan fast food sipariş eden acayip mahluklara dönüştüler. Kaliteli sunumdan ötürü teşekkürlerimi sunar. Türk çocuklarının medeniyetlerini tanıyıp ihya edeceği günleri özlemle beklerim. Saygılarımla
Elma kasasında çürük çok olur, mühim olan kurtluyu seçebilmek, yani kendi cinsinin çürüğünü görebilmek Üstadım... Bizler kendi cinsimizin çürüğünü görebiliyoruz elhamdülillah.
Eğitim,eğitim,eğitim ve eğitim ağabeyim. Bakın burada 15 yaşında bir çocuk olarak bulunuyorum ve Türk müziğine hayranım. Bunun sebebi ise görgü yani eğitimdir. Bana bu kültürü maalesef mektep sevdirmedi hatta nefrete kadar sürükledi. Bu yaşımda siyasi bir konuşma yapmak hiç hoşuma gitmese de eğitime bile baskı yapan bir hükümetin elinde büyümek beni dile getiriyor. Bana bu kültürü sevdiren kendi yöremdi, Alevi toplumuydu. Burada kültür veya dini bir ayrımcalık yapmak gibi bir maksadım yok yalnızca şunu söylemeliyim bu vatan "Batı'nın kopyası olacağız" diye değil "Batı'ya yetişeceğiz hatta onları arkamaızda bırakacağız" diye kurulmuştur. Bunu başarmadaki en mühim şey ise yeni yetişen çocukların kendi ülkesinin milli kültürü sevdirilerek yetiştirilmesidir. Zoraki bir şekilde değil. Yalnızca sanat alanında değil dini alanda da benim neslim eski nesillerden çok uzaklaşıyor. Acaba neden? Velhasıl kelam dilimiz,ilkelerimiz,cumhuriyetimiz,Atatürkümüz,milliyetçiliğimiz,kültürümüz,dinimiz artık propaganda aracından öte birşey değildir. Ve bu kafa değişmekiçe sizin gibi büyüklerimiz de yakınmaya devam edecek, neslim ise kendi benliğinden istikrarlı bir şekilde uzaklaşacaktır. Saygılar.
Sevgili @@alidurmaz1905 yorumun için teşekkür ederim. 4 yıl önceki düşünce şeklimin nasıl değiştiğini sayende fark ettim. Açıklama getirmek isterim. İlk yorumumda getirdiğim eleştiriler benimsediğimiz ekonomik sistemin "liberal kapitalizm" sonuçlarıdır. Paranın en büyük değer kabul edildiği bir sistemde yukardakilerin gerçekleşmesi gayet normaldir. Buna Batı tipi küreselleşmenin etkisini de eklediğinde mevcut tablo ortaya çıkmaktadır. Önemli tespitlerin var. Kültürün halktan öğrenilmesi, Batı'nın arkada bırakılması hedefi. Milli kültür meselesi tartışmalıdır. Temel nereden alınacaktır? Atatürk'ün bu konuda Sümer'e giden tezleri vardır. Keza yukarıda dinlediğimiz tipteki (alaturka) Türk müziğinin 1960 ortalarına kadar yasaklandığı vakidir. Bu noktada bir paradoks ortaya çıkmaktadır. Milli kültür ile Batılılaşma arasındaki denge noktası nerede bulunacaktır? Eğer artık İslam etkisi yerine Batı etkisinde gelişecek bir milli kültür düşünülüyorsa İslam etkisinde gelişenler ne olacaktır? Benim görüşüm Batı etkisinde bir milli kültür oluşmuyor. İslam etkisindekinin de dibine kibrit suyu döktük. Ne yapılması gerektiğini bilmiyorum ve bilen birine de rastlamadım. İlk yorumum gibi sonuçlara odaklanan sığ bakış açısıyla yapılmış yakınmalar bolca mevcut. Propaganda konusuna gelince değerler istismara açıktır. O zaman istismarcı kimse karşısında durulmalıdır.
@@K405music Öncelikle belirtmeliyim ki bir çocuğu ciddiye alacağınızı düşünmüyordum onun için evvela cevabınız için çok teşekkür ederim. Geçmişte ne olmuştur nasıl olmuştur bu yaşımda yeterli bilgi birikimine sahip olmadığıma eminim. Ancak bir bildiğim var ise Mustafa Kemal'in sanat müziğinden çok, halk müziğine aşırı bir önem vermesi ve dediğiniz gibi sanat müziği alanında da Batı Müziğinin kullanılması. Bunun bir çok nedeni olabilir hatta bu çok büyük bir hata da olabilir. Ne kadar cumhuriyeti kuran kişilere büyük bir sempati duysak da onları hatasız göstermek yanlış olacaktır. Para konusunda ise evet, bence fazlasıyla haklısınız. Hatta şöyle bir anım vardı: Bir gün çok değer verdiğim bir müzik öğretmenime şöyle bir soru yöneltmiştim. "Hocam Batı halklarının da bizim gibi halk müzikleri var mı?" Aldığım cevap beni çok üzmüştü "Elbette bugün popüler müzik diye dinlediğiniz şeylerin çoğu Batı'nın halk müziğidir" afallamış bir şekilde "nasıl olur, bizim halk müziğimizi benik akranlarım bile bilmezken onların halk müziğini tüm dünya nasıl biliyor?" demiştim. O da bana "Para,güç,bağımlı hale getirme ve kültürünü iyi pazarlama" demişti. Ne kadar haklıdır bilemem ancak ben bu vahim durumun gene ilk bahsettiğim gibi eğitimli ve refahı yüksek bir toplum ile düzlebileceği inancındayım. Son olarak ne yapacağımızı bilmiyorum demişsiniz. Uzun vadede ben de bilmiyorum ancak kısa vadede biz gençlerin ortak bir fikri var: Bizi içine soktuğunuz "İslamcı", diktatöryel, baskıcı,eğitime önem vermeyen,benim gibi 15 yaşında bir çocuğu kimbilir benden kaç yaş büyük bir ağabeyimle şuan bu şekilde tartışmaya sokan sistemi bugün o lanet olası sandığı bırakmayarak gönderin. Bir kez olsun gençlerin sesini dinleyin ki bari benim çocuğum ileride bu vatanda kalsın ve bu vatan için çalışabilsin. Kültür şuan 5. planda kalıyor. Neslimde gördüğüm temel sorun şu "Fırsatımız olsa bu ülkeden defolup evet evet defolup gideceğiz" madem ki gençlere önem veriyorsunuz ve bir çocuğun mesajını ciddiye alarak cevap verdiniz gidin ve o demokrasiyi kurtarın. Aksi bir sonucu kabul etmiyoruz. İyi günler ve tekrardan teşekkürler.
I hear the soul of the East with Freedom of the West. The tear of Muslimism with the wings of Christianity in the beauty of life. Dimitris Candemiris !!!!
@@siversalih9917 The music that they call "turkish classical" is in reality the music of the ottoman court which is influenced by many cultures including byzantine.The turks obvisously contributed to the music but it doesn't belong to them in it's entirety.It belongs to the people that served the music.Greeks,persians,turks,arabs,armenians and others.
@@anatolia8015 şimdi o konuşulmuyor yanlız...müzik yönü konuşuluyor burada.....Müzikal bir deha Osmanlı tebasi iken İstanbulda ki müziği çok güzel analiz etmiş ve çok iyi değerlendirmiş bu yönüyle bizim bu yönüyle bizden müzik
This piece belongs to the 17th century Greek tanbur master Angeli, not Cantemir. See Cantemir's Edvâr pg. 122, where he attributes the piece to Angeli.
@@izmirizmir35 adama niçin yalancılık isnad ediyorsunuz? Bu kanala atılan birçok eser kantemire değil, başka birine aid zaten, bu kanal için normal bir şey, kendiniz araşdırabilirsiniz
Muhteşem
Bir Türk olarak buraya yorum yapmak bana hakikaten zor geliyor. İçimde şiddetli bir ızdırap duyuyorum. Türk çocukları medeniyetlerini, musikilerini, mimarilerini, lisanlarını, tarihlerini, edebiyatlarını, en basit yemek ve giyim kültürlerini bile unuttular. Batı taklitçisi, pop müzik dinleyen, kutu gibi evlerde yaşayan, günlük üç yüz kelimeyle konuşan, hayatında bir tane şiir kitabı okumamış yahut tarihine edebiyatına düşman olmuş, Amerikalıların çobanlara giydirdiği kotlarla gezen, dışarıdan fast food sipariş eden acayip mahluklara dönüştüler. Kaliteli sunumdan ötürü teşekkürlerimi sunar. Türk çocuklarının medeniyetlerini tanıyıp ihya edeceği günleri özlemle beklerim.
Saygılarımla
Elma kasasında çürük çok olur, mühim olan kurtluyu seçebilmek, yani kendi cinsinin çürüğünü görebilmek Üstadım...
Bizler kendi cinsimizin çürüğünü görebiliyoruz elhamdülillah.
Eğitim,eğitim,eğitim ve eğitim ağabeyim. Bakın burada 15 yaşında bir çocuk olarak bulunuyorum ve Türk müziğine hayranım. Bunun sebebi ise görgü yani eğitimdir. Bana bu kültürü maalesef mektep sevdirmedi hatta nefrete kadar sürükledi. Bu yaşımda siyasi bir konuşma yapmak hiç hoşuma gitmese de eğitime bile baskı yapan bir hükümetin elinde büyümek beni dile getiriyor. Bana bu kültürü sevdiren kendi yöremdi, Alevi toplumuydu. Burada kültür veya dini bir ayrımcalık yapmak gibi bir maksadım yok yalnızca şunu söylemeliyim bu vatan "Batı'nın kopyası olacağız" diye değil "Batı'ya yetişeceğiz hatta onları arkamaızda bırakacağız" diye kurulmuştur. Bunu başarmadaki en mühim şey ise yeni yetişen çocukların kendi ülkesinin milli kültürü sevdirilerek yetiştirilmesidir. Zoraki bir şekilde değil. Yalnızca sanat alanında değil dini alanda da benim neslim eski nesillerden çok uzaklaşıyor. Acaba neden? Velhasıl kelam dilimiz,ilkelerimiz,cumhuriyetimiz,Atatürkümüz,milliyetçiliğimiz,kültürümüz,dinimiz artık propaganda aracından öte birşey değildir. Ve bu kafa değişmekiçe sizin gibi büyüklerimiz de yakınmaya devam edecek, neslim ise kendi benliğinden istikrarlı bir şekilde uzaklaşacaktır. Saygılar.
Sevgili @@alidurmaz1905 yorumun için teşekkür ederim. 4 yıl önceki düşünce şeklimin nasıl değiştiğini sayende fark ettim. Açıklama getirmek isterim. İlk yorumumda getirdiğim eleştiriler benimsediğimiz ekonomik sistemin "liberal kapitalizm" sonuçlarıdır. Paranın en büyük değer kabul edildiği bir sistemde yukardakilerin gerçekleşmesi gayet normaldir. Buna Batı tipi küreselleşmenin etkisini de eklediğinde mevcut tablo ortaya çıkmaktadır. Önemli tespitlerin var. Kültürün halktan öğrenilmesi, Batı'nın arkada bırakılması hedefi. Milli kültür meselesi tartışmalıdır. Temel nereden alınacaktır? Atatürk'ün bu konuda Sümer'e giden tezleri vardır. Keza yukarıda dinlediğimiz tipteki (alaturka) Türk müziğinin 1960 ortalarına kadar yasaklandığı vakidir. Bu noktada bir paradoks ortaya çıkmaktadır. Milli kültür ile Batılılaşma arasındaki denge noktası nerede bulunacaktır? Eğer artık İslam etkisi yerine Batı etkisinde gelişecek bir milli kültür düşünülüyorsa İslam etkisinde gelişenler ne olacaktır? Benim görüşüm Batı etkisinde bir milli kültür oluşmuyor. İslam etkisindekinin de dibine kibrit suyu döktük. Ne yapılması gerektiğini bilmiyorum ve bilen birine de rastlamadım. İlk yorumum gibi sonuçlara odaklanan sığ bakış açısıyla yapılmış yakınmalar bolca mevcut. Propaganda konusuna gelince değerler istismara açıktır. O zaman istismarcı kimse karşısında durulmalıdır.
@@K405music Öncelikle belirtmeliyim ki bir çocuğu ciddiye alacağınızı düşünmüyordum onun için evvela cevabınız için çok teşekkür ederim. Geçmişte ne olmuştur nasıl olmuştur bu yaşımda yeterli bilgi birikimine sahip olmadığıma eminim. Ancak bir bildiğim var ise Mustafa Kemal'in sanat müziğinden çok, halk müziğine aşırı bir önem vermesi ve dediğiniz gibi sanat müziği alanında da Batı Müziğinin kullanılması. Bunun bir çok nedeni olabilir hatta bu çok büyük bir hata da olabilir. Ne kadar cumhuriyeti kuran kişilere büyük bir sempati duysak da onları hatasız göstermek yanlış olacaktır.
Para konusunda ise evet, bence fazlasıyla haklısınız. Hatta şöyle bir anım vardı: Bir gün çok değer verdiğim bir müzik öğretmenime şöyle bir soru yöneltmiştim. "Hocam Batı halklarının da bizim gibi halk müzikleri var mı?" Aldığım cevap beni çok üzmüştü "Elbette bugün popüler müzik diye dinlediğiniz şeylerin çoğu Batı'nın halk müziğidir" afallamış bir şekilde "nasıl olur, bizim halk müziğimizi benik akranlarım bile bilmezken onların halk müziğini tüm dünya nasıl biliyor?" demiştim. O da bana "Para,güç,bağımlı hale getirme ve kültürünü iyi pazarlama" demişti.
Ne kadar haklıdır bilemem ancak ben bu vahim durumun gene ilk bahsettiğim gibi eğitimli ve refahı yüksek bir toplum ile düzlebileceği inancındayım.
Son olarak ne yapacağımızı bilmiyorum demişsiniz. Uzun vadede ben de bilmiyorum ancak kısa vadede biz gençlerin ortak bir fikri var: Bizi içine soktuğunuz "İslamcı", diktatöryel, baskıcı,eğitime önem vermeyen,benim gibi 15 yaşında bir çocuğu kimbilir benden kaç yaş büyük bir ağabeyimle şuan bu şekilde tartışmaya sokan sistemi bugün o lanet olası sandığı bırakmayarak gönderin. Bir kez olsun gençlerin sesini dinleyin ki bari benim çocuğum ileride bu vatanda kalsın ve bu vatan için çalışabilsin. Kültür şuan 5. planda kalıyor. Neslimde gördüğüm temel sorun şu "Fırsatımız olsa bu ülkeden defolup evet evet defolup gideceğiz" madem ki gençlere önem veriyorsunuz ve bir çocuğun mesajını ciddiye alarak cevap verdiniz gidin ve o demokrasiyi kurtarın. Aksi bir sonucu kabul etmiyoruz. İyi günler ve tekrardan teşekkürler.
I hear the soul of the East with Freedom of the West. The tear of Muslimism with the wings of Christianity in the beauty of life. Dimitris Candemiris !!!!
Incredible, so much optimism in this song! Really contrasting to the overall melancholic sound of Turkish music..
Remember this. Cantemir was not turk. This is not in totally turkish music, is byzantine influenced, if not totally byzantine music.
@@siversalih9917 The music that they call "turkish classical" is in reality the music of the ottoman court which is influenced by many cultures including byzantine.The turks obvisously contributed to the music but it doesn't belong to them in it's entirety.It belongs to the people that served the music.Greeks,persians,turks,arabs,armenians and others.
@@Μυλοπόταμος-ψ4ψ Yet the greatest composer was a Romanian. Dimitrie Cantemir.
@@Μυλοπόταμος-ψ4ψ Very well said. Thank You for this absolutely true statement.
@@siversalih9917 Candemir ottoman citizen. And he is saw this music when living in İstanbul
Dimitri Kantemir great composer.......
Ama Hain. Maalesef kendisi Boğdan beyliğine atandığında ruslarla işbirliği yapıp Osmanlı İmparatorluğuna ihanet etmiştir.
@@anatolia8015 şimdi o konuşulmuyor yanlız...müzik yönü konuşuluyor burada.....Müzikal bir deha Osmanlı tebasi iken İstanbulda ki müziği çok güzel analiz etmiş ve çok iyi değerlendirmiş bu yönüyle bizim bu yönüyle bizden müzik
@@izmirizmir35 Doğru. Fakat ek bilgi olsun diye söyledim.
@@anatolia8015 ok 👍
So much serenity....
Adevarat!
o încântare!
çok sevdim
Where can i get nota to play this music
This piece belongs to the 17th century Greek tanbur master Angeli, not Cantemir. See Cantemir's Edvâr pg. 122, where he attributes the piece to Angeli.
You are lier. No need
@@izmirizmir35 adama niçin yalancılık isnad ediyorsunuz? Bu kanala atılan birçok eser kantemire değil, başka birine aid zaten, bu kanal için normal bir şey, kendiniz araşdırabilirsiniz
Eski Türk zerafeti ve sanatı.