⭐YAZAR : ELLİE 📌Oppacı değilim 📍Her şey hayal ürünüdür 📎Daha fazlası için abone olmayı unutmayın 📏Her şey hayal ürünüdür ❗Kadınlar kötülenmemektedir 🎶Müzikle okuyun bittiği an başa alabilirsiniz ✳Linçlemeye gerek yok ✨İÇERİĞİ ÇALAN OLMASIN!!! ❕SINIR = 1.000 @bone + 50 #keşfet yorumu + 200 l-ke *ANNA* (24) *JUNGKOOK* (29) Karnım çok acıkmıştı. Evde tek yaşadığımdan pek düzenli bir şekilde yemek yemiyordum. Hava soğuk olduğundan kalın bir şekilde giyinip evden çıktım. Ve yavaş adımlarla markete gittim. Ah, dünya ne kadar da renkli ! Gözlerimi bir anlığına kapattım. Kar havası var gibi görünüyordu. Markete gidip paramın son kuruşuna kadar harcayıp eve giderken bir çikolata açıp yemeye başladım Söz! Diyete yarın devam edeceğim tabii arada bir kaçamak herkes yapardı. Yarı koşarak yarı zıplayarak mahallemizin sessizliği ve sakinliği beni büyülerken nihayet eve varmıştım. Bir saniye... Kapıyı kitlediğimi sanıyordum. Yok canım unutkanlık. Yoksa kapı kendi kendiliğine açılmazdı ya... Takmayıp içeri girdim. Mutfağa gidecekken salondaki aynada başka bir yansıma görmüştüm. Yavaşça arkamı döndüm ama kimse yoktu. Korku filmini bu aralar fazla kaçırdım _sanırım_ Derin bir nefes alıp vererek mutfağa gittim. Poşedi tezgaha koyup ramen suyunu kettle koyarak salona girip TV'den bir film açtım. Mutfağa geri gidip ramenimi yaptım ve salona döndüğümde lanet olsun neler oluyor TV kapanmıştı. Ramen tabağını odundan yapılmış sehpama koyup elime yemek çubuklarını almıştım. Artık kim peşimdeyse kendimi korumak amaçlı onu öldürecektim Anna:Kim var orda!? _derin sessizlik_ Anna:KİM VAR DEDİM!!? Nefes seslerimden başka ses yoktu. Görünürde kimseyi görememiştim. Ta ki arkamı dönüp simsiyah giyinmiş bir adamla karşılaşmayı da planlamamıştım. Bu saatte evimde bir yabancı ile karşılaşmak normal değildi. Bu yüzden elimdeki çubuklar ile ona elimden geldiğinde saplamaya çalışmıştım. Ama siyah eldivenli elleri ile kollarımdan beni yakalamış duvara yapıştırmıştı. Çok mu sinirlenmişti? Derin derin nefesler alıp veriyordu. Anna: KİMSİN SEN!? KİMSİN DEDİM!! -çok mu merak ettin ? Anna:KAHRETSİN! EVİMDESİN ŞU AN! TANIMIYORUM SENİ! AMACIN NE!? -Anna Anna Anna Anna. Güzelim sakin ol. Bana sesini yükseltme. Sana kendimi gayet iyi bir şekilde tanıtacağım. Ama sen sakin olursan. Onun bacak arasına tekme atıp evden koşarak uzaklaşmak istedim. Ama o benim saçımdan yakalamıştı -nereye böyle küçük fare? Ben git demeden asla bir yere gidemezsin! Anna: Tanrım senin derdin ne? Beni omzuna aldı. Ama ben onun sırtına yumruklarımı indiriyordum. Beni aşağı indirdi ve cebinden bir iğne çıkardı Anna:o-onu bana vurmucaksın d -değil mi? Lütfen ben ölmek istemiyorum -amacım seni öldürmek değil Anna. Kaçmak istemiştim. Ama boynumdan saplamıştı. Olduğum yerde çakılı kalırken yere yığılıp gözlerimi kapatmıştım. ~~~~~~~~~~~~ Anna: A-ama ben nerdeyim? Aniden ışık yandı ve o çocuk karşımda belirmişti. Maskesini ve şapkasını çıkarmıştı. Şimdi yüzünü tamamen görüyordum -Selam Anna:Sen kimsin? -ben Jungkook. Memnun oldum. Elini uzattı ama elimin bağlı olduğunu fark edince sırıtıp geri çekti. J.JK:pardon güzelim. Henüz Alışamadım da Anna:Neden beni buraya bağladın? J.JK:Anna bebeğim... Yakında kocan olacağım senin. Anna:ne kocası be!? Sen kimisinde ben seninle evlenicem!? J.JK:tıch tıch tıch ayıp oluyor ama sevgilim ~ Anna:YETER! BEN SENİN BEBEĞİN SEVGİLİN AŞKIN DEĞİLİM! Jungkook gülümseyip karşıma sandalye çekti ve oturdu. Elini dizime koydu ve bana doğru yaklaştı J.JK: ben Jungkook Anna. Jeon Jungkook. Sizin gibiler tanımaz beni. Ama güçlü bir adamım ben. Her şeye gücüm yeter. Aslında sana aşık olmak gibi bir niyetim yoktu. Ama kalp söz dinler mi bebeğim? Ha? Anna: Ne diyorsun sen ya? Korku ile bakmaya devam ettim ne anlatıyordu bu? J.JK:Ben mafyayım Anna. Böyle tehlikeli olanlardan anladın mı? Benimle evlenip karım olacaksın Anna:Asla! J.JK: her şeye gücüm yeter demiştim. Mesela bir takım bilgileri çarçabuk öğrenebilirim. Kız kardeşin Eva'nın futbol takımının kaptanı olduğunu, annenin kanserle mücadele ettiğini ve babanın gücü olmayan ama çalışmak zorunda olan bir adam olduğundan haberim var mesela. Sende bursunla geçiniyorsun. Ölen büyükannenin evine yerleştin. Değil mi Anna? Gözlerim sinirle ona bakmıştı. Adam resmen manyağın tekiydi. Ve resmen beni tehdit ediyordu Anna:Seni tanımıyorum bile seninle evlenmem ben. J.JK:Sorun yok. Bir şekilde tanırsın beni. Anna:okulum var benim J.JK:benimle evleneceğine göre. Okula gitmene gerek yok Anna:ama a-ailem? J.JK:sıktır et aileni. Anna:asla! Ailemi unutamam J.JK:UNUTACAKSIN! BEN DEDİYSEM YAPACAKSIN! ZORUNDASIN ANLADIN MI!? İşaret parmağı ile alnıma vurmuştu. Gözlerim dolmuş ağlamaya başlamıştım J.JK: dua et seni kötü bir yere kapatmıyorum Anna! Dedi ve çıktı. Ve ben o gece durmadan ağlamıştım. Çünkü dursam annemi bir daha göremiceğim aklıma geliyordu. Sabahında bu sefer siyah tişört yerine bol keten bir beyaz gömlek giymişti. Kışın ha? Önüme çömeldi ve ellerimi çözdü Elini çeneme dokundurdu ama ben geri ittim J.JK: bana kızgın mısın Anna? Anna:Senin bu yaptığın su-suç Güldü. J.JK:Tanrı aşkına bana kim karışabilir? Sana ben mafyayım diyorum polis bile benden emir alıyor J.JK:Şimdi o güzel yüzünü benden saklama Anna. Dönde bir bakayım Yavaşça döndürdü. Gözleri simsiyahtı. Kaşında ve dudağında piercing vardı ve dudağu hafif aralık yüzümü inceliyordu J.JK: gözlerini çok seviyorum Anna. Bana okyanusu hatırlatıyor Anna: Senin gözlerin.... Senin gözlerinde tıpkı bir bataklık gibi. Dedim nihayetinde bir cesaret ile. J.JK: gözlerim senin yaşamın olacak. Tıpkı her canlının topraktan gelip toprağa gittiği gibi Anna: Fazla eminsin... Seninle asla evlenmicem. Asla! J.JK:kâğıt ve kalemi önüne getirdikten sonra imzalamaktan başka çaren kalmıcak Anna. Limitleri fazla zorlama Sinirden gülmüştüm. Ve ona tokat attım. Ama o sadece gülmüştü J.JK: sen vuruyorsun ya önemli değil Anna. Anna:Hastasın sen! J.JK: hasta? Ben mi hastayım Anna? Sevmek bir hastalıksa beni akıl hastanesine kapatsınlar o halde. Anna: Ne diyorsun sen ya!? J.JK:Anna Anna Anna... Yapma böyle... Gözlerindeki okyanusta kaybolmam için sana yaklaşıp seninle konuşmam gerekiyor... Söyle bakalım hiç birini öptün mü? Anna: Bunu sana neden söyleyeyim? J.JK: sorun yok bir şekilde öğrenirim. O dudakların her gece benimle dans edecek ne de olsa... Sırıttı ve gitti. Lanet olsun tanrım onu öldürmek istiyorum DEVAMI DİĞER YORUMDA
DEVAMI 1 💙 _2 HAFTA SONRA_ J.JK:LANET OLSUN!! NASIL KAÇABİLİR!? SİZE GÖZÜNÜZÜ AYIRMAYIN DEMİŞTİM APTALLAR! -özür dileriz efendim J.JK: ÖZÜR DİLEMEKLE BİR BOK OLUNMADIĞI UMARIM ANLIYORSUNDUR!! sinirle yerine oturdu Jungkook. Şakaklarını ovalamaya başladı. J.JK: her tarafı arayın. Evine gidin. Orda yoksa bile belli etmeden nöbet tutun. Ve ona zarar vermeyin eğer ona vurduğunuzu öğrenirsem. Canınıza okururum! -hemen efendim Adamlar Jungkook'un önünde eğilip orayı terk etmişti. Jungkook şehir manzarasına odaklanıp elini yumruk yapmıştı J.JK:Böyle bir şey yaptığına inanamıyorum Anna. Nasıl kaçarsın benden? Sana kötü davrandığımı hatırlamıyorum ~~~~ Yağmur yağıyordu... -işte orda!! Arkamdan birileri bağırarak bana doğru koşuyorlardı. Jungkook'un adamları olmalıydı. Koşmaya başladım. Yolun karşısına hızlıca geçip daha da hızlanırken yanlışlık ile birine çarpmıştım Lanet olsun. Koruma kolumdan tutup yüzüme baktı -Anna Hanım. Nihayet buldum sizi. Lütfen. Bizimle gelin Anna: Lütfen! Bakın lütfen bırakın beni Jungkook denen o adam psikopatin teki! Evlenmek istemiyorum onunla! Ailem ile- -gelmezseniz kardeşiniz ölecek. Anna:N-ne? -lütfen Anna Hanım. Jungkook Bey zaten çok sinirli. Ondan özür dilerseniz. Bakın size kızmayacaktır Anna:özür dilemek mi? Kolumu ondan kurtardım Anna: Ne diyorsun sen!? Ne özrü!? O ADAMDAN NASIL BİR ÖZÜR DİLEMEM GEREKİYOR SENİ APTAL!? diyerek tokat attım Kolumu serçte kavradı - şu an patronun ona dokunmayın emri olmasaydı seni şurda -sikerdim- anlıyor musun? Yürü! gözümden bir damla yaş düştü. Beni sürükleyerek arabaya götürüp arkasına attı. Arabanın sıcaklığı bir yandan beni mayıştırırken nefesimi tuttum. Sadece onun beni ağlamasını istemiyordum Eve geldiğimizde kolumdan tutup beni odaya çıkardılar. Jungkook pencereye dönüktü. Üstünde siyah keten bir gömlek ile siyah kot vardı. Bana doğru döndüğünde yavaştan titriyordum. _yaklaştı_ _yaklaştı_ Ve tam dibimde durdu J.JK:Anna... Hoş geldin eve sevgilim. Üşümüşsün. Yoksa ne için titriceksin değil mi? Hadi banyoya git Ve kurulan Ne diyordu bu? Neden sinirli değildi? Bağırmıyordu. Ve bana tokat atmıyordu J.JK: Dediğimi yap Anna. Sana sıcak çikolata yapıp getireceğim. yavaşça banyoya doğru yürüdüm. Bana vurur korkusu ile kapıyı da kitledim. Aynaya baktım durumum perişan gibiydi. Ah,kimi kandırıyorum? Normal bir insan Bu halde olmaz değil mi Anna? Üstümü çıkarıp bornozu giydim ve saçıma havlu sardım. Banyodan çıktım ve Jungkook gelmeden sweat bir ceket ile eşofman giydim. Henüz kıyafedim olmadığı için şimdilik Jungkook'unkilerle idare ediyordum Yatağa oturdum ve halıya bakmaya başladım. Kaçmayı bile beceremedim Odanın kapısu açıldı. Jungkook bana pembe kupayı uzatırken ona bakmadan aldım O da bir sandalye çekip tam karşıma oturdu. Elindeki kahveyi yudumlarken elini bacağıma koydu ve gözlerime baktı J.JK: ilk gün sana kendimi iyi anlattığımı sanıyordum. Her şeye gücüm yeter derken şaka yapmıyordum Burnumu çektim _neden bu kadar sakindi?_ Gözlerine yavaşça baktım Anna: Neden bana kızmadın? J.JK:düğün gecemiz canını yakacağım Anna. Şimdi sakinim evet. Bir kez daha burnumu çektim Sinirlenmek üzereydim Anna: Jungkook lütfen beni bırak. Ben hala seninle olurum ki J.JK: hayır. Anna: Ama seni sevemiyorum J.JK:seni serbest bıraktığım zaman sevecek misin peki? Cevap vereyim. HAYIR! Anna: ama beni şimdi kısıtlayarak sadece kendinden nefret etmeyi sağlıyorsun! Ayağa kalktım ve ona tepeden baktım Ama o gene aynı sakinliği ile cevap verdi J.JK:otur yerine Anna ve elindekini iç. Anna: Yapma ama ! J.JK: elindekini iç ve sessiz ol. Anna: içmeyeceğim! Çok istiyorsan al sen iç! Deyip ona döktüm. Ama tepki vermedi sadece telefonu çıkarıp birini aradı J.JK:alo. Size bir şey diyeceğim. Yapmaktan sakın çekinmeyin! Eva denen o çocuğu tek kurşun ile gebertin! Anna: N-ne? Jungkook hayır! Hayır yapma lütfen! Telefonu kapattı ve kalkarak sinirle konuşmaya başladı. J JK: tek bir hatanı bekledim! Ve sonunda oldu! Ayağa kalkıp odadan gidecekken elini tuttum Anna:lütfen özür dilerim. Ne olur ne olur yapma. Bak yemin ederim hiçbir şey yapmam. Seninle evlenirim. Hemen hem de kaçmam. Ama yapma Ne olur. Hıçkıra hıçkıra ağıyordum bu kez. Anna: Özür dilerim affet beni. Bana güven bana güven kaçmıcam. Sen ne dersen onu yapıcam! Elini yüzüme bastırdım. Ama elini çekip yüzünü bana eğip gözyaşlarımı sildi J.JK:Hişşş. Bebeğim ağlama. Bu cezaya mecbur kaldım Anna: Jungkook! Başka ceza ver bana! Senin ile ilişkiye de girerim. Ama yapma ne olur J.JK:yook. Anna o kadar da değil. Evlenmeden sana dokunamam Giderken önüne geçtim Anna : yapma lütfen. J.JK: üzgünüm Beni kenara itip gidecekken kapıya tutundum Anna:hayatımda hiç yapmadığım şeyi bana yaptırıyorsun Jungkook ne olur. Lütfen Gözlerine baktım. Gözlerinin en derinine... Yaşamım değil. Daha en başında dediğim bataklığa battım. J.JK:sana merhamet etmemi sağlıyorsun. Anna bakma öyle gözlerime Anna: merhamet... Ediyor musun peki? J JK: evet. Başardın. Sana merhamet ediyorum. Kardeşin bir süre daha yaşayacak *ta ki sen bir hata yapana kadar* ~~~~ Bugün... Bugün evleniyorduk. Gelinliği giymiş makyajım yapılmış öylece aynanın karşısında oturuyordum. Elimdeki yüzüğe baktım ne kadar da iticiydi. Gözlerimi kapattım Kapı açıldı ağlamamak için kendimi tuttum. Jungkook'du gelen. Aynadan gördüğüme göre mutluydu. Şık bir takım giymişti saçları düzenliydi. Yanıma gelip boynumu öptü. Arkadan bana sarılırken başını kaldırdı ve aynada gözlerimiz buluştu J.JK:sana bakmaktan gözlerimi alamıyorum Anna. Çok güzel, çok zarif olmuşsun. Başımı salladım hafifçe J.JK: boynun biraz boş kalmış gibi. Onu biraz daha süsleyelim Cebinden pırlanta bir kolye çıkardı. Gerçekten çok güzeldi Boynuma taktı J.JK: harika oldun! Şimdi hazırsın değil mi? Anna:hazırım J.JK:O zaman aşağı inebiliriz Elini uzattı. Uzattığı eli tuttum. Çok çaresizdim çok! ~~~~~ Anna: Jungkook bana zorla dokunmucaksın değil mi? Dudağınıbana yaklaştırdı J.JK: Bebeğim sadece ufak bir öpücük. Sonrasında sende isticeksin Anna: hayır. Lütfen J.JK: Bir bebeğimiz olursa daha mutlu bir aile olabiliriz. Değil mi güzelim? Anna: Jungkook daha erken J.JK: o zaman sadece s€vişelim Anna. Anna:Jungkook Dudağını dudağıma koymuştu bi kere. Onu ittirdim ve yüzümü çevirdim Anna: lütfen rahat bırak beni J.JK: ben senin kocan oldum Anna: Jungkook beni seviyorsan lütfen bırak beni Yüzünü tekrar yaklaştırmıştı bana ben gözlerimi kapattığım sıra telefonu çaldı. J.JK:aşşşh sırasıydı! Benden ayrılıp telefonu açtı J.JK:neden arıyorsunuz beni? Müsait değilim! J.JK:nasıl becerdiniz peki? Tamam geleceğimi söyle. Daha fazla uzamadan bitsin bu iş! Ceketini ve kravatanı çıkarıp yatağa attı J.JK:bu günlük yırttın Anna. Ama biz yapacağız bebeğim. Dudağımı öpüp evden çıktı O gelmeden önce uyumalıyım O gelmeden önce uyumalıyım O gelmeden önce uyumalıyım DEVAMI DİĞER YORUMDA
Devamı 2 {Ertesi gün} Sabah olduğunda yüzümü yıkayıp aşağı inmiştim. Kahvaltı hazırlanıyordu ve Jungkook görünürde yoktu. Sarah Abla'nın yanına gittim Anna: Abla Jungkook'u gördün mü? Sarah: Anna kızım senin haberin yok mu? Jungkook Bey oğlum Avustralya'ya gitti. Anna:bana neden söylemedi? Sarah: Dün gece geç geldi biraz. Uykum yoktu mutfağı topluyordum. Mutfağa geldi ve bana haber etti. Daha sonra duş aldı ve sessizce gitti Anna:anladım Elini omzuma koydu Sarah: Aman kızım kaçayım falan deme. Bizim oğlan pek delidir Anna: tamam. ~~~ 1 Ay sonra Gece yarısı eve sessizce gelen Jungkook doğruca yanan ışık ile mutfağa gitmişti. J.JK:ben geldim. Sarah abla. Sarah'ın ona sarılması ile Jungkook onun yanaklarından öpmüştü J.JK:eee nasılsın? Neden uyumadın? Sarah:yaşlılık insanı uyutmuyor J.JK:anna nerde? Sarah: o uyuyor. Valla sen yokken pek iyiydi be oğlum. Bahçeye bile çıktı. Sonra üşüyünce mutfağa geldi şöminenin önüne kıvrıldı. Çay falan getirdim J.JK: doğru mu söylüyorsun? Sarah: ister inan ister inanma oğlum. Ahanda şurdaki ekmek beni çaprsın J.JK:güzel. Anna'dan beklemezdim Sarah güldü. J.JK: kızımın günahını alıyorsun. Çekerim kulağını haberim olsun. Jungkook gülümsedi ve mutfaktan ayrıldı. Jungkook yavaşça yatak odasına girip yatağa oturdu ve uyuyan Anna'yı izledi bir süre. Daha ilk günkü gibiydi. Onu ilk gördüğünde vardiyaydı ve malları sayıyordu. Lunaparkta dönme dolapta pamuk şeker yiyordu Anna. Işık onun yüzüne vuruyor güldükçe prenses gibi göz alıcı oluyordu Gülümsedi Jungkook. Başını öptü. Onun alnını öptü ve ayakkabılarını çıkarıp Anna'ya sarıldı başını onun boynuna koydu. ~~~ "Ah, Tanrım biraz fazla sıcak oldu. Gözlerimi açmak istemememe rağmen açmak zorunda kaldım. " "Üstümdeki ağırlık nefes almamı zorluyordu. Bu ne zaman geldi? " "Yavaşça dürttüm onu" Anna: Jungkook beni boğuyorsun. Nefes alamıyorum Uykulu bir şekilde itiraz etti. J.JK: Kapa çeneni! Uyuyoruz şurda değil mi!? Anna:nefes alamıyorum J.JK: al uyandım oldu mu!? İstediğin oldu mu!! Anna:Sana uyan demedim ama. Kenara çekilebilirdin. J.JK: öf öf öf. Anna kavga etmemek için sustu. Evlendikleri geceden beri görmemişti onu. Yüzünü süzdü. Gerçekten çok yorgundu. Jungkook yana dönerek yastığa sarıldı ve uyumaya devam etti. Anna bir süre ona baktıktan sonra başını yanındaki komodinin üstünde saate baktı. Sabah beşi gösteriyordu. Dışarda kar yağıyordu. Ve uykusu dağılmıştı ayağa kalkarak pencerenin önüne döndü ve dışarıyı izlemeye başladı. Arkasını dönüp Jungkook'un uyanık bir şekilde onu izlediğini görünce ani bir ürkme ile geri çekildi. J.JK:yanıma gel. Anna yanına gitmedi J.JK:yanıma gel Anna. "Yanına gittim oturur pozisyona geçti ve beni kendine çekip sarıldı" J.JK: benden korkuyorsun değil mi? Seni biraz korkutup kötü davrandım. Anna: Bana sarılmandan rahatsız oluyorum Jungkook Jungkook onu bırakıp sinirlenmesini onun yüzüne vurmayarak yüzünü çekti. Onu itip ayağa kalktı ve banyoya gitti. Anna arkasından bakakaldı. Bıkmıştı artık. Onu kötü bir şekilde seven Jungkook'tan bıkmıştı. Onu sıkmasa belki sevebilirdi Anna koltuğa oturup dışarıyı izlemeye devam etti. Banyodan çıkan Jungkook'un geldiğini fark etmemişti bile... Ta ki soğuk parmakları onun eline temas edene kadar. Jungkook Anna'nın narin ellerini okşayıp belinden sarılmıştı onun omzunu öpüp dışarıyı baktı ve elleri biraz daha yukarıya çıktı J.JK:belki de... Diye başladı kısık sesi ile söze, J.JK:belki de şimdi yapmanın sırası değil mi? Anna: h-hayır... Yüzünü döndürüp dudağını birleştirmişti Jungkook onu nazikçe öperken belini okşuyor mırıltılar döküyordu ortaya. Anna ellleri ile yumruk yapmış gözlerini kapatmıştı. J.JK:seni seviyorum Anna... Anna'nın boynunu öpeceği sıra telefon sesi.ile durmuştu gene. J.JK: bu saatte de olmaz ama. Anna hızlı bir şekilde kalkıp duvar kenarına sinmişti J.JK:gene ne için aradınız!? Peki peki. Rahat dursun. Geliyorum Telefonu kapatıp Anna'ya bakmıştı J.JK: bu işi gündüz yapsak daha iyi olacak... Anna'dan Ağlamak istemiyorum ama bana başka çare bırakmıyor. Eski yaşantımı özledim. Her şeyi ile özledim. Ailemi görmek en büyük dileğimdi artık. Bu oda kalbimi sıkıştırıyordu. Nefes almam zordu artık. Koltuğa uzandım ve tavanı izleyerek en azından ufak bir hayalden zarar gelmezdi. (...) Uyuyacağım sıra hava azıcık da olsa aydınlanmıştı. Ama kapı alacaklı bir şekilde çalmaya başladığında koşarak açtım Bu Hyunjin'di. Jungkook'un üvey kardeşi. Ama öz kardeş gibiydiler Anna: Hyunjin ne oldu!? Neden nefes nefesesin!? Hyunjin:Nuna nuna. Anna: ne oldu diye sordum!? Hyunjin: Hyung... Hyung vuruldu! Çok kritik durumu var Anna: Ne? Nasıl? Nasıl oldu hastanede değil mi? Hyunjin: Birazdan gelecek. Odayı hazırla nuna. Doktor gelecek Anna: Ta-tamam. Ama çok mu kötü? Hyunjin: Bilmiyorum Anna: Hyunjin... Hyunjin: hımm? Anna:tamam yok bir şey. Odaya geri girip ışığı yaktım. Ortalığı toplayıp yatağı hazırlarken ne olur ne olmaz diye ıslak ve kuru havlu koydum ve pencereleri açtım Ardından araba sesinin gelmesi ile pencereye koştum. Gelmişlerdi. Koşarak aşağı indim. Jungkook çok terlemişti. Saçları önüne gelmişti ve dayanmaya çalışıyrodu. Sarah Abla dua edip ağlarken bir an çok üzülmüştüm. Arkalarından giderken odaya çıkıp yatağa yatırmıştık J.JK: Anna pencereyi kapat üşüyorum Pencereyi kapattım Anna: çok mu kötüsün Jungkook? J.JK:odadan çık Anna. Doktor gelir birazdan Hyunjin "jungkook geldi doktor gelemedi!" diye söylenirken teselli amaçlı onun elini tuttum Anna: sana bir şey olmasını istemezdim J.JK: asma suratını ve çık Anna. Cidden sen varsın diye rahat rahat acı bile çekemiyorum. Anna:ama benimde bulunmam gerekmez mi? J.JK:hayır. Hyunjin: Evet nuna sen çık. İkisine bakıp odadan çıktım en sonunda (...) Jungkook'un acı acı feryatlarını işitiyordum ara sıra. Canı çok yanıyor olmalıydı.. Üzüldüm. Bu yüzden gözlerimden bir iki damla yaş düştü. 1 saatin sonunda doktor odadan çıktı ve bende hızlıca girdim. Her yer Kandı Hyunjin: nuna girmemeni söylemiştik Anna: her yer kan. Hyunjin: o uyuyor. Şimdi çık ve temizlendikten sonra burada bulun Anna: ben temizlerim DEVAMI DİĞER YORUMDA 🔮🔮 #keşfet #keşfetteyiz #keşfetbeniöneçıkar #anasayfa #kurgu #hikaye #bangtan #jk #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Devamı 3 ✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴ Öğle olmuştu ben hala onun başındaki sandalyede oturuyordum. Gözleri açıldı ve ilk beni gördü J.JK: anna... Anna:nasılsın? J.JK: iyi.... Güzelim ağladın mı sen? Anna: merhamet denir buna. J.JK: canım çok yanıyor biliyor musun? Anna: vurulmadan önce düşünücektin J.JK: gözlerini benden kaçırma Anna. Yazık olur bebeğim Anna: Bakma bana Jungkook. J.JK: Neden? Anna:bana gerçekten iyi davranıyorsun. Ama yaptığın baskılar iyiliğini örtbas ediyor. J.JK: Anna... Anna: hımm? J.JK: seni bizim eve yakın üniversiteye kaydettirdim. Anna: ne? Nasıl yaptın? J.JK:anna benim her şeye gücüm yeter. Güldü Anna:biliyorum sormam bile hataydı J.JK: şimdi İlk dersine geç kalmak istemezsin değil mi? Anna: ilk dersim mi? J.JK: saat dörrtte ilk dersin var. Anna: hımmm... Ama sen? J.JK: aileni rahat bırakıyorum Anna: gerçekten mi? J.JK: hala evliyiz ve bana ihanet edecek bir davranışta bulunmucaksın Gülümsedim Anna: kendine bir şans verdirdin. Teşekkürler. Ancak seni o kadar kolay affetmicem J.JK: sorun yok bebeğim bekleriz. Ne zaman afferdersen... _Ben her zaman burdayım. O zaman gelirsin kollarıma. O zaman sarılırsın bana. O zaman öpersin beni_ SON 📌 OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM 📌EMEĞİMİN KARŞILIĞI İÇİN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 📌BÖLÜMLERİ TEK BİR GÜNDE YAZMIYORUM #YTYORUMUÇEKME ❗hesap onaylanmadığı için sabitliyemiyorum
@@isimsiz.9644 aşkım şimdi şöyle (Blackswan) yani yazar bu videonun tanıtımını yapmıştı 3 hafta önce bugün de yayınlıyacaktı ben o yorumu tanıtım gününde yazmıştım bugünde hikayeyi yayınladı artı birde buna yorum yaptım, umarım açıklayıcı olmuştur .
⭐YAZAR : ELLİE 📌Oppacı değilim 📍Her şey hayal ürünüdür 📎Daha fazlası için abone olmayı unutmayın 📏Her şey hayal ürünüdür ❗Kadınlar kötülenmemektedir 🎶Müzikle okuyun bittiği an başa alabilirsiniz ✳Linçlemeye gerek yok ✨İÇERİĞİ ÇALAN OLMASIN!!! ❕SINIR = 1.000 @bone + 50 #keşfet yorumu + 200 l-ke *ANNA* (24) *JUNGKOOK* (29) Karnım çok acıkmıştı. Evde tek yaşadığımdan pek düzenli bir şekilde yemek yemiyordum. Hava soğuk olduğundan kalın bir şekilde giyinip evden çıktım. Ve yavaş adımlarla markete gittim. Ah, dünya ne kadar da renkli ! Gözlerimi bir anlığına kapattım. Kar havası var gibi görünüyordu. Markete gidip paramın son kuruşuna kadar harcayıp eve giderken bir çikolata açıp yemeye başladım Söz! Diyete yarın devam edeceğim tabii arada bir kaçamak herkes yapardı. Yarı koşarak yarı zıplayarak mahallemizin sessizliği ve sakinliği beni büyülerken nihayet eve varmıştım. Bir saniye... Kapıyı kitlediğimi sanıyordum. Yok canım unutkanlık. Yoksa kapı kendi kendiliğine açılmazdı ya... Takmayıp içeri girdim. Mutfağa gidecekken salondaki aynada başka bir yansıma görmüştüm. Yavaşça arkamı döndüm ama kimse yoktu. Korku filmini bu aralar fazla kaçırdım _sanırım_ Derin bir nefes alıp vererek mutfağa gittim. Poşedi tezgaha koyup ramen suyunu kettle koyarak salona girip TV'den bir film açtım. Mutfağa geri gidip ramenimi yaptım ve salona döndüğümde lanet olsun neler oluyor TV kapanmıştı. Ramen tabağını odundan yapılmış sehpama koyup elime yemek çubuklarını almıştım. Artık kim peşimdeyse kendimi korumak amaçlı onu öldürecektim Anna:Kim var orda!? _derin sessizlik_ Anna:KİM VAR DEDİM!!? Nefes seslerimden başka ses yoktu. Görünürde kimseyi görememiştim. Ta ki arkamı dönüp simsiyah giyinmiş bir adamla karşılaşmayı da planlamamıştım. Bu saatte evimde bir yabancı ile karşılaşmak normal değildi. Bu yüzden elimdeki çubuklar ile ona elimden geldiğinde saplamaya çalışmıştım. Ama siyah eldivenli elleri ile kollarımdan beni yakalamış duvara yapıştırmıştı. Çok mu sinirlenmişti? Derin derin nefesler alıp veriyordu. Anna: KİMSİN SEN!? KİMSİN DEDİM!! -çok mu merak ettin ? Anna:KAHRETSİN! EVİMDESİN ŞU AN! TANIMIYORUM SENİ! AMACIN NE!? -Anna Anna Anna Anna. Güzelim sakin ol. Bana sesini yükseltme. Sana kendimi gayet iyi bir şekilde tanıtacağım. Ama sen sakin olursan. Onun bacak arasına tekme atıp evden koşarak uzaklaşmak istedim. Ama o benim saçımdan yakalamıştı -nereye böyle küçük fare? Ben git demeden asla bir yere gidemezsin! Anna: Tanrım senin derdin ne? Beni omzuna aldı. Ama ben onun sırtına yumruklarımı indiriyordum. Beni aşağı indirdi ve cebinden bir iğne çıkardı Anna:o-onu bana vurmucaksın d -değil mi? Lütfen ben ölmek istemiyorum -amacım seni öldürmek değil Anna. Kaçmak istemiştim. Ama boynumdan saplamıştı. Olduğum yerde çakılı kalırken yere yığılıp gözlerimi kapatmıştım. ~~~~~~~~~~~~ Anna: A-ama ben nerdeyim? Aniden ışık yandı ve o çocuk karşımda belirmişti. Maskesini ve şapkasını çıkarmıştı. Şimdi yüzünü tamamen görüyordum -Selam Anna:Sen kimsin? -ben Jungkook. Memnun oldum. Elini uzattı ama elimin bağlı olduğunu fark edince sırıtıp geri çekti. J.JK:pardon güzelim. Henüz Alışamadım da Anna:Neden beni buraya bağladın? J.JK:Anna bebeğim... Yakında kocan olacağım senin. Anna:ne kocası be!? Sen kimisinde ben seninle evlenicem!? J.JK:tıch tıch tıch ayıp oluyor ama sevgilim ~ Anna:YETER! BEN SENİN BEBEĞİN SEVGİLİN AŞKIN DEĞİLİM! Jungkook gülümseyip karşıma sandalye çekti ve oturdu. Elini dizime koydu ve bana doğru yaklaştı J.JK: ben Jungkook Anna. Jeon Jungkook. Sizin gibiler tanımaz beni. Ama güçlü bir adamım ben. Her şeye gücüm yeter. Aslında sana aşık olmak gibi bir niyetim yoktu. Ama kalp söz dinler mi bebeğim? Ha? Anna: Ne diyorsun sen ya? Korku ile bakmaya devam ettim ne anlatıyordu bu? J.JK:Ben mafyayım Anna. Böyle tehlikeli olanlardan anladın mı? Benimle evlenip karım olacaksın Anna:Asla! J.JK: her şeye gücüm yeter demiştim. Mesela bir takım bilgileri çarçabuk öğrenebilirim. Kız kardeşin Eva'nın futbol takımının kaptanı olduğunu, annenin kanserle mücadele ettiğini ve babanın gücü olmayan ama çalışmak zorunda olan bir adam olduğundan haberim var mesela. Sende bursunla geçiniyorsun. Ölen büyükannenin evine yerleştin. Değil mi Anna? Gözlerim sinirle ona bakmıştı. Adam resmen manyağın tekiydi. Ve resmen beni tehdit ediyordu Anna:Seni tanımıyorum bile seninle evlenmem ben. J.JK:Sorun yok. Bir şekilde tanırsın beni. Anna:okulum var benim J.JK:benimle evleneceğine göre. Okula gitmene gerek yok Anna:ama a-ailem? J.JK:sıktır et aileni. Anna:asla! Ailemi unutamam J.JK:UNUTACAKSIN! BEN DEDİYSEM YAPACAKSIN! ZORUNDASIN ANLADIN MI!? İşaret parmağı ile alnıma vurmuştu. Gözlerim dolmuş ağlamaya başlamıştım J.JK: dua et seni kötü bir yere kapatmıyorum Anna! Dedi ve çıktı. Ve ben o gece durmadan ağlamıştım. Çünkü dursam annemi bir daha göremiceğim aklıma geliyordu. Sabahında bu sefer siyah tişört yerine bol keten bir beyaz gömlek giymişti. Kışın ha? Önüme çömeldi ve ellerimi çözdü Elini çeneme dokundurdu ama ben geri ittim J.JK: bana kızgın mısın Anna? Anna:Senin bu yaptığın su-suç Güldü. J.JK:Tanrı aşkına bana kim karışabilir? Sana ben mafyayım diyorum polis bile benden emir alıyor J.JK:Şimdi o güzel yüzünü benden saklama Anna. Dönde bir bakayım Yavaşça döndürdü. Gözleri simsiyahtı. Kaşında ve dudağında piercing vardı ve dudağu hafif aralık yüzümü inceliyordu J.JK: gözlerini çok seviyorum Anna. Bana okyanusu hatırlatıyor Anna: Senin gözlerin.... Senin gözlerinde tıpkı bir bataklık gibi. Dedim nihayetinde bir cesaret ile. J.JK: gözlerim senin yaşamın olacak. Tıpkı her canlının topraktan gelip toprağa gittiği gibi Anna: Fazla eminsin... Seninle asla evlenmicem. Asla! J.JK:kâğıt ve kalemi önüne getirdikten sonra imzalamaktan başka çaren kalmıcak Anna. Limitleri fazla zorlama Sinirden gülmüştüm. Ve ona tokat attım. Ama o sadece gülmüştü J.JK: sen vuruyorsun ya önemli değil Anna. Anna:Hastasın sen! J.JK: hasta? Ben mi hastayım Anna? Sevmek bir hastalıksa beni akıl hastanesine kapatsınlar o halde. Anna: Ne diyorsun sen ya!? J.JK:Anna Anna Anna... Yapma böyle... Gözlerindeki okyanusta kaybolmam için sana yaklaşıp seninle konuşmam gerekiyor... Söyle bakalım hiç birini öptün mü? Anna: Bunu sana neden söyleyeyim? J.JK: sorun yok bir şekilde öğrenirim. O dudakların her gece benimle dans edecek ne de olsa... Sırıttı ve gitti. Lanet olsun tanrım onu öldürmek istiyorum DEVAMI DİĞER YORUMDA
DEVAMI 1 💙 _2 HAFTA SONRA_ J.JK:LANET OLSUN!! NASIL KAÇABİLİR!? SİZE GÖZÜNÜZÜ AYIRMAYIN DEMİŞTİM APTALLAR! -özür dileriz efendim J.JK: ÖZÜR DİLEMEKLE BİR BOK OLUNMADIĞI UMARIM ANLIYORSUNDUR!! sinirle yerine oturdu Jungkook. Şakaklarını ovalamaya başladı. J.JK: her tarafı arayın. Evine gidin. Orda yoksa bile belli etmeden nöbet tutun. Ve ona zarar vermeyin eğer ona vurduğunuzu öğrenirsem. Canınıza okururum! -hemen efendim Adamlar Jungkook'un önünde eğilip orayı terk etmişti. Jungkook şehir manzarasına odaklanıp elini yumruk yapmıştı J.JK:Böyle bir şey yaptığına inanamıyorum Anna. Nasıl kaçarsın benden? Sana kötü davrandığımı hatırlamıyorum ~~~~ Yağmur yağıyordu... -işte orda!! Arkamdan birileri bağırarak bana doğru koşuyorlardı. Jungkook'un adamları olmalıydı. Koşmaya başladım. Yolun karşısına hızlıca geçip daha da hızlanırken yanlışlık ile birine çarpmıştım Lanet olsun. Koruma kolumdan tutup yüzüme baktı -Anna Hanım. Nihayet buldum sizi. Lütfen. Bizimle gelin Anna: Lütfen! Bakın lütfen bırakın beni Jungkook denen o adam psikopatin teki! Evlenmek istemiyorum onunla! Ailem ile- -gelmezseniz kardeşiniz ölecek. Anna:N-ne? -lütfen Anna Hanım. Jungkook Bey zaten çok sinirli. Ondan özür dilerseniz. Bakın size kızmayacaktır Anna:özür dilemek mi? Kolumu ondan kurtardım Anna: Ne diyorsun sen!? Ne özrü!? O ADAMDAN NASIL BİR ÖZÜR DİLEMEM GEREKİYOR SENİ APTAL!? diyerek tokat attım Kolumu serçte kavradı - şu an patronun ona dokunmayın emri olmasaydı seni şurda -sikerdim- anlıyor musun? Yürü! gözümden bir damla yaş düştü. Beni sürükleyerek arabaya götürüp arkasına attı. Arabanın sıcaklığı bir yandan beni mayıştırırken nefesimi tuttum. Sadece onun beni ağlamasını istemiyordum Eve geldiğimizde kolumdan tutup beni odaya çıkardılar. Jungkook pencereye dönüktü. Üstünde siyah keten bir gömlek ile siyah kot vardı. Bana doğru döndüğünde yavaştan titriyordum. _yaklaştı_ _yaklaştı_ Ve tam dibimde durdu J.JK:Anna... Hoş geldin eve sevgilim. Üşümüşsün. Yoksa ne için titriceksin değil mi? Hadi banyoya git Ve kurulan Ne diyordu bu? Neden sinirli değildi? Bağırmıyordu. Ve bana tokat atmıyordu J.JK: Dediğimi yap Anna. Sana sıcak çikolata yapıp getireceğim. yavaşça banyoya doğru yürüdüm. Bana vurur korkusu ile kapıyı da kitledim. Aynaya baktım durumum perişan gibiydi. Ah,kimi kandırıyorum? Normal bir insan Bu halde olmaz değil mi Anna? Üstümü çıkarıp bornozu giydim ve saçıma havlu sardım. Banyodan çıktım ve Jungkook gelmeden sweat bir ceket ile eşofman giydim. Henüz kıyafedim olmadığı için şimdilik Jungkook'unkilerle idare ediyordum Yatağa oturdum ve halıya bakmaya başladım. Kaçmayı bile beceremedim Odanın kapısu açıldı. Jungkook bana pembe kupayı uzatırken ona bakmadan aldım O da bir sandalye çekip tam karşıma oturdu. Elindeki kahveyi yudumlarken elini bacağıma koydu ve gözlerime baktı J.JK: ilk gün sana kendimi iyi anlattığımı sanıyordum. Her şeye gücüm yeter derken şaka yapmıyordum Burnumu çektim _neden bu kadar sakindi?_ Gözlerine yavaşça baktım Anna: Neden bana kızmadın? J.JK:düğün gecemiz canını yakacağım Anna. Şimdi sakinim evet. Bir kez daha burnumu çektim Sinirlenmek üzereydim Anna: Jungkook lütfen beni bırak. Ben hala seninle olurum ki J.JK: hayır. Anna: Ama seni sevemiyorum J.JK:seni serbest bıraktığım zaman sevecek misin peki? Cevap vereyim. HAYIR! Anna: ama beni şimdi kısıtlayarak sadece kendinden nefret etmeyi sağlıyorsun! Ayağa kalktım ve ona tepeden baktım Ama o gene aynı sakinliği ile cevap verdi J.JK:otur yerine Anna ve elindekini iç. Anna: Yapma ama ! J.JK: elindekini iç ve sessiz ol. Anna: içmeyeceğim! Çok istiyorsan al sen iç! Deyip ona döktüm. Ama tepki vermedi sadece telefonu çıkarıp birini aradı J.JK:alo. Size bir şey diyeceğim. Yapmaktan sakın çekinmeyin! Eva denen o çocuğu tek kurşun ile gebertin! Anna: N-ne? Jungkook hayır! Hayır yapma lütfen! Telefonu kapattı ve kalkarak sinirle konuşmaya başladı. J JK: tek bir hatanı bekledim! Ve sonunda oldu! Ayağa kalkıp odadan gidecekken elini tuttum Anna:lütfen özür dilerim. Ne olur ne olur yapma. Bak yemin ederim hiçbir şey yapmam. Seninle evlenirim. Hemen hem de kaçmam. Ama yapma Ne olur. Hıçkıra hıçkıra ağıyordum bu kez. Anna: Özür dilerim affet beni. Bana güven bana güven kaçmıcam. Sen ne dersen onu yapıcam! Elini yüzüme bastırdım. Ama elini çekip yüzünü bana eğip gözyaşlarımı sildi J.JK:Hişşş. Bebeğim ağlama. Bu cezaya mecbur kaldım Anna: Jungkook! Başka ceza ver bana! Senin ile ilişkiye de girerim. Ama yapma ne olur J.JK:yook. Anna o kadar da değil. Evlenmeden sana dokunamam Giderken önüne geçtim Anna : yapma lütfen. J.JK: üzgünüm Beni kenara itip gidecekken kapıya tutundum Anna:hayatımda hiç yapmadığım şeyi bana yaptırıyorsun Jungkook ne olur. Lütfen Gözlerine baktım. Gözlerinin en derinine... Yaşamım değil. Daha en başında dediğim bataklığa battım. J.JK:sana merhamet etmemi sağlıyorsun. Anna bakma öyle gözlerime Anna: merhamet... Ediyor musun peki? J JK: evet. Başardın. Sana merhamet ediyorum. Kardeşin bir süre daha yaşayacak *ta ki sen bir hata yapana kadar* ~~~~ Bugün... Bugün evleniyorduk. Gelinliği giymiş makyajım yapılmış öylece aynanın karşısında oturuyordum. Elimdeki yüzüğe baktım ne kadar da iticiydi. Gözlerimi kapattım Kapı açıldı ağlamamak için kendimi tuttum. Jungkook'du gelen. Aynadan gördüğüme göre mutluydu. Şık bir takım giymişti saçları düzenliydi. Yanıma gelip boynumu öptü. Arkadan bana sarılırken başını kaldırdı ve aynada gözlerimiz buluştu J.JK:sana bakmaktan gözlerimi alamıyorum Anna. Çok güzel, çok zarif olmuşsun. Başımı salladım hafifçe J.JK: boynun biraz boş kalmış gibi. Onu biraz daha süsleyelim Cebinden pırlanta bir kolye çıkardı. Gerçekten çok güzeldi Boynuma taktı J.JK: harika oldun! Şimdi hazırsın değil mi? Anna:hazırım J.JK:O zaman aşağı inebiliriz Elini uzattı. Uzattığı eli tuttum. Çok çaresizdim çok! ~~~~~ Anna: Jungkook bana zorla dokunmucaksın değil mi? Dudağınıbana yaklaştırdı J.JK: Bebeğim sadece ufak bir öpücük. Sonrasında sende isticeksin Anna: hayır. Lütfen J.JK: Bir bebeğimiz olursa daha mutlu bir aile olabiliriz. Değil mi güzelim? Anna: Jungkook daha erken J.JK: o zaman sadece s€vişelim Anna. Anna:Jungkook Dudağını dudağıma koymuştu bi kere. Onu ittirdim ve yüzümü çevirdim Anna: lütfen rahat bırak beni J.JK: ben senin kocan oldum Anna: Jungkook beni seviyorsan lütfen bırak beni Yüzünü tekrar yaklaştırmıştı bana ben gözlerimi kapattığım sıra telefonu çaldı. J.JK:aşşşh sırasıydı! Benden ayrılıp telefonu açtı J.JK:neden arıyorsunuz beni? Müsait değilim! J.JK:nasıl becerdiniz peki? Tamam geleceğimi söyle. Daha fazla uzamadan bitsin bu iş! Ceketini ve kravatanı çıkarıp yatağa attı J.JK:bu günlük yırttın Anna. Ama biz yapacağız bebeğim. Dudağımı öpüp evden çıktı O gelmeden önce uyumalıyım O gelmeden önce uyumalıyım O gelmeden önce uyumalıyım DEVAMI DİĞER YORUMDA
Devamı 2 {Ertesi gün} Sabah olduğunda yüzümü yıkayıp aşağı inmiştim. Kahvaltı hazırlanıyordu ve Jungkook görünürde yoktu. Sarah Abla'nın yanına gittim Anna: Abla Jungkook'u gördün mü? Sarah: Anna kızım senin haberin yok mu? Jungkook Bey oğlum Avustralya'ya gitti. Anna:bana neden söylemedi? Sarah: Dün gece geç geldi biraz. Uykum yoktu mutfağı topluyordum. Mutfağa geldi ve bana haber etti. Daha sonra duş aldı ve sessizce gitti Anna:anladım Elini omzuma koydu Sarah: Aman kızım kaçayım falan deme. Bizim oğlan pek delidir Anna: tamam. ~~~ 1 Ay sonra Gece yarısı eve sessizce gelen Jungkook doğruca yanan ışık ile mutfağa gitmişti. J.JK:ben geldim. Sarah abla. Sarah'ın ona sarılması ile Jungkook onun yanaklarından öpmüştü J.JK:eee nasılsın? Neden uyumadın? Sarah:yaşlılık insanı uyutmuyor J.JK:anna nerde? Sarah: o uyuyor. Valla sen yokken pek iyiydi be oğlum. Bahçeye bile çıktı. Sonra üşüyünce mutfağa geldi şöminenin önüne kıvrıldı. Çay falan getirdim J.JK: doğru mu söylüyorsun? Sarah: ister inan ister inanma oğlum. Ahanda şurdaki ekmek beni çaprsın J.JK:güzel. Anna'dan beklemezdim Sarah güldü. J.JK: kızımın günahını alıyorsun. Çekerim kulağını haberim olsun. Jungkook gülümsedi ve mutfaktan ayrıldı. Jungkook yavaşça yatak odasına girip yatağa oturdu ve uyuyan Anna'yı izledi bir süre. Daha ilk günkü gibiydi. Onu ilk gördüğünde vardiyaydı ve malları sayıyordu. Lunaparkta dönme dolapta pamuk şeker yiyordu Anna. Işık onun yüzüne vuruyor güldükçe prenses gibi göz alıcı oluyordu Gülümsedi Jungkook. Başını öptü. Onun alnını öptü ve ayakkabılarını çıkarıp Anna'ya sarıldı başını onun boynuna koydu. ~~~ "Ah, Tanrım biraz fazla sıcak oldu. Gözlerimi açmak istemememe rağmen açmak zorunda kaldım. " "Üstümdeki ağırlık nefes almamı zorluyordu. Bu ne zaman geldi? " "Yavaşça dürttüm onu" Anna: Jungkook beni boğuyorsun. Nefes alamıyorum Uykulu bir şekilde itiraz etti. J.JK: Kapa çeneni! Uyuyoruz şurda değil mi!? Anna:nefes alamıyorum J.JK: al uyandım oldu mu!? İstediğin oldu mu!! Anna:Sana uyan demedim ama. Kenara çekilebilirdin. J.JK: öf öf öf. Anna kavga etmemek için sustu. Evlendikleri geceden beri görmemişti onu. Yüzünü süzdü. Gerçekten çok yorgundu. Jungkook yana dönerek yastığa sarıldı ve uyumaya devam etti. Anna bir süre ona baktıktan sonra başını yanındaki komodinin üstünde saate baktı. Sabah beşi gösteriyordu. Dışarda kar yağıyordu. Ve uykusu dağılmıştı ayağa kalkarak pencerenin önüne döndü ve dışarıyı izlemeye başladı. Arkasını dönüp Jungkook'un uyanık bir şekilde onu izlediğini görünce ani bir ürkme ile geri çekildi. J.JK:yanıma gel. Anna yanına gitmedi J.JK:yanıma gel Anna. "Yanına gittim oturur pozisyona geçti ve beni kendine çekip sarıldı" J.JK: benden korkuyorsun değil mi? Seni biraz korkutup kötü davrandım. Anna: Bana sarılmandan rahatsız oluyorum Jungkook Jungkook onu bırakıp sinirlenmesini onun yüzüne vurmayarak yüzünü çekti. Onu itip ayağa kalktı ve banyoya gitti. Anna arkasından bakakaldı. Bıkmıştı artık. Onu kötü bir şekilde seven Jungkook'tan bıkmıştı. Onu sıkmasa belki sevebilirdi Anna koltuğa oturup dışarıyı izlemeye devam etti. Banyodan çıkan Jungkook'un geldiğini fark etmemişti bile... Ta ki soğuk parmakları onun eline temas edene kadar. Jungkook Anna'nın narin ellerini okşayıp belinden sarılmıştı onun omzunu öpüp dışarıyı baktı ve elleri biraz daha yukarıya çıktı J.JK:belki de... Diye başladı kısık sesi ile söze, J.JK:belki de şimdi yapmanın sırası değil mi? Anna: h-hayır... Yüzünü döndürüp dudağını birleştirmişti Jungkook onu nazikçe öperken belini okşuyor mırıltılar döküyordu ortaya. Anna ellleri ile yumruk yapmış gözlerini kapatmıştı. J.JK:seni seviyorum Anna... Anna'nın boynunu öpeceği sıra telefon sesi.ile durmuştu gene. J.JK: bu saatte de olmaz ama. Anna hızlı bir şekilde kalkıp duvar kenarına sinmişti J.JK:gene ne için aradınız!? Peki peki. Rahat dursun. Geliyorum Telefonu kapatıp Anna'ya bakmıştı J.JK: bu işi gündüz yapsak daha iyi olacak... Anna'dan Ağlamak istemiyorum ama bana başka çare bırakmıyor. Eski yaşantımı özledim. Her şeyi ile özledim. Ailemi görmek en büyük dileğimdi artık. Bu oda kalbimi sıkıştırıyordu. Nefes almam zordu artık. Koltuğa uzandım ve tavanı izleyerek en azından ufak bir hayalden zarar gelmezdi. (...) Uyuyacağım sıra hava azıcık da olsa aydınlanmıştı. Ama kapı alacaklı bir şekilde çalmaya başladığında koşarak açtım Bu Hyunjin'di. Jungkook'un üvey kardeşi. Ama öz kardeş gibiydiler Anna: Hyunjin ne oldu!? Neden nefes nefesesin!? Hyunjin:Nuna nuna. Anna: ne oldu diye sordum!? Hyunjin: Hyung... Hyung vuruldu! Çok kritik durumu var Anna: Ne? Nasıl? Nasıl oldu hastanede değil mi? Hyunjin: Birazdan gelecek. Odayı hazırla nuna. Doktor gelecek Anna: Ta-tamam. Ama çok mu kötü? Hyunjin: Bilmiyorum Anna: Hyunjin... Hyunjin: hımm? Anna:tamam yok bir şey. Odaya geri girip ışığı yaktım. Ortalığı toplayıp yatağı hazırlarken ne olur ne olmaz diye ıslak ve kuru havlu koydum ve pencereleri açtım Ardından araba sesinin gelmesi ile pencereye koştum. Gelmişlerdi. Koşarak aşağı indim. Jungkook çok terlemişti. Saçları önüne gelmişti ve dayanmaya çalışıyrodu. Sarah Abla dua edip ağlarken bir an çok üzülmüştüm. Arkalarından giderken odaya çıkıp yatağa yatırmıştık J.JK: Anna pencereyi kapat üşüyorum Pencereyi kapattım Anna: çok mu kötüsün Jungkook? J.JK:odadan çık Anna. Doktor gelir birazdan Hyunjin "jungkook geldi doktor gelemedi!" diye söylenirken teselli amaçlı onun elini tuttum Anna: sana bir şey olmasını istemezdim J.JK: asma suratını ve çık Anna. Cidden sen varsın diye rahat rahat acı bile çekemiyorum. Anna:ama benimde bulunmam gerekmez mi? J.JK:hayır. Hyunjin: Evet nuna sen çık. İkisine bakıp odadan çıktım en sonunda (...) Jungkook'un acı acı feryatlarını işitiyordum ara sıra. Canı çok yanıyor olmalıydı.. Üzüldüm. Bu yüzden gözlerimden bir iki damla yaş düştü. 1 saatin sonunda doktor odadan çıktı ve bende hızlıca girdim. Her yer Kandı Hyunjin: nuna girmemeni söylemiştik Anna: her yer kan. Hyunjin: o uyuyor. Şimdi çık ve temizlendikten sonra burada bulun Anna: ben temizlerim DEVAMI DİĞER YORUMDA 🔮🔮 #keşfet #keşfetteyiz #keşfetbeniöneçıkar #anasayfa #kurgu #hikaye #bangtan #jk #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME
Devamı 3 ✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴ Öğle olmuştu ben hala onun başındaki sandalyede oturuyordum. Gözleri açıldı ve ilk beni gördü J.JK: anna... Anna:nasılsın? J.JK: iyi.... Güzelim ağladın mı sen? Anna: merhamet denir buna. J.JK: canım çok yanıyor biliyor musun? Anna: vurulmadan önce düşünücektin J.JK: gözlerini benden kaçırma Anna. Yazık olur bebeğim Anna: Bakma bana Jungkook. J.JK: Neden? Anna:bana gerçekten iyi davranıyorsun. Ama yaptığın baskılar iyiliğini örtbas ediyor. J.JK: Anna... Anna: hımm? J.JK: seni bizim eve yakın üniversiteye kaydettirdim. Anna: ne? Nasıl yaptın? J.JK:anna benim her şeye gücüm yeter. Güldü Anna:biliyorum sormam bile hataydı J.JK: şimdi İlk dersine geç kalmak istemezsin değil mi? Anna: ilk dersim mi? J.JK: saat dörrtte ilk dersin var. Anna: hımmm... Ama sen? J.JK: aileni rahat bırakıyorum Anna: gerçekten mi? J.JK: hala evliyiz ve bana ihanet edecek bir davranışta bulunmucaksın Gülümsedim Anna: kendine bir şans verdirdin. Teşekkürler. Ancak seni o kadar kolay affetmicem J.JK: sorun yok bebeğim bekleriz. Ne zaman afferdersen... _Ben her zaman burdayım. O zaman gelirsin kollarıma. O zaman sarılırsın bana. O zaman öpersin beni_ SON 📌 OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM 📌EMEĞİMİN KARŞILIĞI İÇİN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN 📌BÖLÜMLERİ TEK BİR GÜNDE YAZMIYORUM #YTYORUMUÇEKME #YTYORUMUÇEKME Hesap onaylanmadığı için sabitliyemiyorum
⭐YAZAR : ELLİE
📌Oppacı değilim
📍Her şey hayal ürünüdür
📎Daha fazlası için abone olmayı unutmayın
📏Her şey hayal ürünüdür
❗Kadınlar kötülenmemektedir
🎶Müzikle okuyun bittiği an başa alabilirsiniz
✳Linçlemeye gerek yok
✨İÇERİĞİ ÇALAN OLMASIN!!!
❕SINIR = 1.000 @bone + 50 #keşfet yorumu + 200 l-ke
*ANNA* (24)
*JUNGKOOK* (29)
Karnım çok acıkmıştı. Evde tek yaşadığımdan pek düzenli bir şekilde yemek yemiyordum.
Hava soğuk olduğundan kalın bir şekilde giyinip evden çıktım. Ve yavaş adımlarla markete gittim.
Ah, dünya ne kadar da renkli !
Gözlerimi bir anlığına kapattım. Kar havası var gibi görünüyordu.
Markete gidip paramın son kuruşuna kadar harcayıp eve giderken bir çikolata açıp yemeye başladım
Söz! Diyete yarın devam edeceğim tabii arada bir kaçamak herkes yapardı.
Yarı koşarak yarı zıplayarak mahallemizin sessizliği ve sakinliği beni büyülerken nihayet eve varmıştım.
Bir saniye...
Kapıyı kitlediğimi sanıyordum.
Yok canım unutkanlık. Yoksa kapı kendi kendiliğine açılmazdı ya...
Takmayıp içeri girdim. Mutfağa gidecekken salondaki aynada başka bir yansıma görmüştüm.
Yavaşça arkamı döndüm ama kimse yoktu. Korku filmini bu aralar fazla kaçırdım _sanırım_
Derin bir nefes alıp vererek mutfağa gittim.
Poşedi tezgaha koyup ramen suyunu kettle koyarak salona girip TV'den bir film açtım.
Mutfağa geri gidip ramenimi yaptım ve salona döndüğümde lanet olsun neler oluyor TV kapanmıştı.
Ramen tabağını odundan yapılmış sehpama koyup elime yemek çubuklarını almıştım. Artık kim peşimdeyse kendimi korumak amaçlı onu öldürecektim
Anna:Kim var orda!?
_derin sessizlik_
Anna:KİM VAR DEDİM!!?
Nefes seslerimden başka ses yoktu. Görünürde kimseyi görememiştim. Ta ki arkamı dönüp simsiyah giyinmiş bir adamla karşılaşmayı da planlamamıştım.
Bu saatte evimde bir yabancı ile karşılaşmak normal değildi. Bu yüzden elimdeki çubuklar ile ona elimden geldiğinde saplamaya çalışmıştım. Ama siyah eldivenli elleri ile kollarımdan beni yakalamış duvara yapıştırmıştı.
Çok mu sinirlenmişti? Derin derin nefesler alıp veriyordu.
Anna: KİMSİN SEN!? KİMSİN DEDİM!!
-çok mu merak ettin ?
Anna:KAHRETSİN! EVİMDESİN ŞU AN! TANIMIYORUM SENİ! AMACIN NE!?
-Anna Anna Anna Anna. Güzelim sakin ol. Bana sesini yükseltme. Sana kendimi gayet iyi bir şekilde tanıtacağım. Ama sen sakin olursan.
Onun bacak arasına tekme atıp evden koşarak uzaklaşmak istedim.
Ama o benim saçımdan yakalamıştı
-nereye böyle küçük fare? Ben git demeden asla bir yere gidemezsin!
Anna: Tanrım senin derdin ne?
Beni omzuna aldı. Ama ben onun sırtına yumruklarımı indiriyordum.
Beni aşağı indirdi ve cebinden bir iğne çıkardı
Anna:o-onu bana vurmucaksın d -değil mi? Lütfen ben ölmek istemiyorum
-amacım seni öldürmek değil Anna.
Kaçmak istemiştim. Ama boynumdan saplamıştı. Olduğum yerde çakılı kalırken yere yığılıp gözlerimi kapatmıştım.
~~~~~~~~~~~~
Anna: A-ama ben nerdeyim?
Aniden ışık yandı ve o çocuk karşımda belirmişti. Maskesini ve şapkasını çıkarmıştı. Şimdi yüzünü tamamen görüyordum
-Selam
Anna:Sen kimsin?
-ben Jungkook. Memnun oldum.
Elini uzattı ama elimin bağlı olduğunu fark edince sırıtıp geri çekti.
J.JK:pardon güzelim. Henüz Alışamadım da
Anna:Neden beni buraya bağladın?
J.JK:Anna bebeğim... Yakında kocan olacağım senin.
Anna:ne kocası be!? Sen kimisinde ben seninle evlenicem!?
J.JK:tıch tıch tıch ayıp oluyor ama sevgilim ~
Anna:YETER! BEN SENİN BEBEĞİN SEVGİLİN AŞKIN DEĞİLİM!
Jungkook gülümseyip karşıma sandalye çekti ve oturdu.
Elini dizime koydu ve bana doğru yaklaştı
J.JK: ben Jungkook Anna. Jeon Jungkook. Sizin gibiler tanımaz beni. Ama güçlü bir adamım ben. Her şeye gücüm yeter. Aslında sana aşık olmak gibi bir niyetim yoktu. Ama kalp söz dinler mi bebeğim? Ha?
Anna: Ne diyorsun sen ya?
Korku ile bakmaya devam ettim ne anlatıyordu bu?
J.JK:Ben mafyayım Anna. Böyle tehlikeli olanlardan anladın mı? Benimle evlenip karım olacaksın
Anna:Asla!
J.JK: her şeye gücüm yeter demiştim. Mesela bir takım bilgileri çarçabuk öğrenebilirim. Kız kardeşin Eva'nın futbol takımının kaptanı olduğunu, annenin kanserle mücadele ettiğini ve babanın gücü olmayan ama çalışmak zorunda olan bir adam olduğundan haberim var mesela. Sende bursunla geçiniyorsun. Ölen büyükannenin evine yerleştin. Değil mi Anna?
Gözlerim sinirle ona bakmıştı. Adam resmen manyağın tekiydi. Ve resmen beni tehdit ediyordu
Anna:Seni tanımıyorum bile seninle evlenmem ben.
J.JK:Sorun yok. Bir şekilde tanırsın beni.
Anna:okulum var benim
J.JK:benimle evleneceğine göre. Okula gitmene gerek yok
Anna:ama a-ailem?
J.JK:sıktır et aileni.
Anna:asla! Ailemi unutamam
J.JK:UNUTACAKSIN! BEN DEDİYSEM YAPACAKSIN! ZORUNDASIN ANLADIN MI!?
İşaret parmağı ile alnıma vurmuştu. Gözlerim dolmuş ağlamaya başlamıştım
J.JK: dua et seni kötü bir yere kapatmıyorum Anna!
Dedi ve çıktı. Ve ben o gece durmadan ağlamıştım.
Çünkü dursam annemi bir daha göremiceğim aklıma geliyordu.
Sabahında bu sefer siyah tişört yerine bol keten bir beyaz gömlek giymişti. Kışın ha?
Önüme çömeldi ve ellerimi çözdü Elini çeneme dokundurdu ama ben geri ittim
J.JK: bana kızgın mısın Anna?
Anna:Senin bu yaptığın su-suç
Güldü.
J.JK:Tanrı aşkına bana kim karışabilir? Sana ben mafyayım diyorum polis bile benden emir alıyor
J.JK:Şimdi o güzel yüzünü benden saklama Anna. Dönde bir bakayım
Yavaşça döndürdü. Gözleri simsiyahtı. Kaşında ve dudağında piercing vardı ve dudağu hafif aralık yüzümü inceliyordu
J.JK: gözlerini çok seviyorum Anna. Bana okyanusu hatırlatıyor
Anna: Senin gözlerin.... Senin gözlerinde tıpkı bir bataklık gibi.
Dedim nihayetinde bir cesaret ile.
J.JK: gözlerim senin yaşamın olacak. Tıpkı her canlının topraktan gelip toprağa gittiği gibi
Anna: Fazla eminsin... Seninle asla evlenmicem. Asla!
J.JK:kâğıt ve kalemi önüne getirdikten sonra imzalamaktan başka çaren kalmıcak Anna. Limitleri fazla zorlama
Sinirden gülmüştüm. Ve ona tokat attım. Ama o sadece gülmüştü
J.JK: sen vuruyorsun ya önemli değil Anna.
Anna:Hastasın sen!
J.JK: hasta? Ben mi hastayım Anna? Sevmek bir hastalıksa beni akıl hastanesine kapatsınlar o halde.
Anna: Ne diyorsun sen ya!?
J.JK:Anna Anna Anna... Yapma böyle... Gözlerindeki okyanusta kaybolmam için sana yaklaşıp seninle konuşmam gerekiyor... Söyle bakalım hiç birini öptün mü?
Anna: Bunu sana neden söyleyeyim?
J.JK: sorun yok bir şekilde öğrenirim. O dudakların her gece benimle dans edecek ne de olsa...
Sırıttı ve gitti.
Lanet olsun tanrım onu öldürmek istiyorum
DEVAMI DİĞER YORUMDA
DEVAMI 1 💙
_2 HAFTA SONRA_
J.JK:LANET OLSUN!! NASIL KAÇABİLİR!? SİZE GÖZÜNÜZÜ AYIRMAYIN DEMİŞTİM APTALLAR!
-özür dileriz efendim
J.JK: ÖZÜR DİLEMEKLE BİR BOK OLUNMADIĞI UMARIM ANLIYORSUNDUR!!
sinirle yerine oturdu Jungkook. Şakaklarını ovalamaya başladı.
J.JK: her tarafı arayın. Evine gidin. Orda yoksa bile belli etmeden nöbet tutun. Ve ona zarar vermeyin eğer ona vurduğunuzu öğrenirsem. Canınıza okururum!
-hemen efendim
Adamlar Jungkook'un önünde eğilip orayı terk etmişti.
Jungkook şehir manzarasına odaklanıp elini yumruk yapmıştı
J.JK:Böyle bir şey yaptığına inanamıyorum Anna. Nasıl kaçarsın benden? Sana kötü davrandığımı hatırlamıyorum
~~~~
Yağmur yağıyordu...
-işte orda!!
Arkamdan birileri bağırarak bana doğru koşuyorlardı.
Jungkook'un adamları olmalıydı.
Koşmaya başladım. Yolun karşısına hızlıca geçip daha da hızlanırken yanlışlık ile birine çarpmıştım
Lanet olsun. Koruma kolumdan tutup yüzüme baktı
-Anna Hanım. Nihayet buldum sizi. Lütfen. Bizimle gelin
Anna: Lütfen! Bakın lütfen bırakın beni Jungkook denen o adam psikopatin teki! Evlenmek istemiyorum onunla! Ailem ile-
-gelmezseniz kardeşiniz ölecek.
Anna:N-ne?
-lütfen Anna Hanım. Jungkook Bey zaten çok sinirli. Ondan özür dilerseniz. Bakın size kızmayacaktır
Anna:özür dilemek mi?
Kolumu ondan kurtardım
Anna: Ne diyorsun sen!? Ne özrü!? O ADAMDAN NASIL BİR ÖZÜR DİLEMEM GEREKİYOR SENİ APTAL!?
diyerek tokat attım
Kolumu serçte kavradı
- şu an patronun ona dokunmayın emri olmasaydı seni şurda -sikerdim- anlıyor musun? Yürü!
gözümden bir damla yaş düştü.
Beni sürükleyerek arabaya götürüp arkasına attı.
Arabanın sıcaklığı bir yandan beni mayıştırırken nefesimi tuttum. Sadece onun beni ağlamasını istemiyordum
Eve geldiğimizde kolumdan tutup beni odaya çıkardılar. Jungkook pencereye dönüktü. Üstünde siyah keten bir gömlek ile siyah kot vardı.
Bana doğru döndüğünde yavaştan titriyordum.
_yaklaştı_
_yaklaştı_
Ve tam dibimde durdu
J.JK:Anna... Hoş geldin eve sevgilim. Üşümüşsün. Yoksa ne için titriceksin değil mi? Hadi banyoya git Ve kurulan
Ne diyordu bu? Neden sinirli değildi? Bağırmıyordu. Ve bana tokat atmıyordu
J.JK: Dediğimi yap Anna. Sana sıcak çikolata yapıp getireceğim.
yavaşça banyoya doğru yürüdüm. Bana vurur korkusu ile kapıyı da kitledim. Aynaya baktım durumum perişan gibiydi.
Ah,kimi kandırıyorum? Normal bir insan Bu halde olmaz değil mi Anna?
Üstümü çıkarıp bornozu giydim ve saçıma havlu sardım. Banyodan çıktım ve Jungkook gelmeden sweat bir ceket ile eşofman giydim. Henüz kıyafedim olmadığı için şimdilik Jungkook'unkilerle idare ediyordum
Yatağa oturdum ve halıya bakmaya başladım. Kaçmayı bile beceremedim
Odanın kapısu açıldı. Jungkook bana pembe kupayı uzatırken ona bakmadan aldım
O da bir sandalye çekip tam karşıma oturdu. Elindeki kahveyi yudumlarken elini bacağıma koydu ve gözlerime baktı
J.JK: ilk gün sana kendimi iyi anlattığımı sanıyordum. Her şeye gücüm yeter derken şaka yapmıyordum
Burnumu çektim
_neden bu kadar sakindi?_
Gözlerine yavaşça baktım
Anna: Neden bana kızmadın?
J.JK:düğün gecemiz canını yakacağım Anna. Şimdi sakinim evet.
Bir kez daha burnumu çektim
Sinirlenmek üzereydim
Anna: Jungkook lütfen beni bırak. Ben hala seninle olurum ki
J.JK: hayır.
Anna: Ama seni sevemiyorum
J.JK:seni serbest bıraktığım zaman sevecek misin peki? Cevap vereyim. HAYIR!
Anna: ama beni şimdi kısıtlayarak sadece kendinden nefret etmeyi sağlıyorsun!
Ayağa kalktım ve ona tepeden baktım
Ama o gene aynı sakinliği ile cevap verdi
J.JK:otur yerine Anna ve elindekini iç.
Anna: Yapma ama !
J.JK: elindekini iç ve sessiz ol.
Anna: içmeyeceğim! Çok istiyorsan al sen iç!
Deyip ona döktüm. Ama tepki vermedi sadece telefonu çıkarıp birini aradı
J.JK:alo. Size bir şey diyeceğim. Yapmaktan sakın çekinmeyin! Eva denen o çocuğu tek kurşun ile gebertin!
Anna: N-ne? Jungkook hayır! Hayır yapma lütfen!
Telefonu kapattı ve kalkarak sinirle konuşmaya başladı.
J JK: tek bir hatanı bekledim! Ve sonunda oldu!
Ayağa kalkıp odadan gidecekken elini tuttum
Anna:lütfen özür dilerim. Ne olur ne olur yapma. Bak yemin ederim hiçbir şey yapmam. Seninle evlenirim. Hemen hem de kaçmam. Ama yapma Ne olur.
Hıçkıra hıçkıra ağıyordum bu kez.
Anna: Özür dilerim affet beni. Bana güven bana güven kaçmıcam. Sen ne dersen onu yapıcam!
Elini yüzüme bastırdım. Ama elini çekip yüzünü bana eğip gözyaşlarımı sildi
J.JK:Hişşş. Bebeğim ağlama. Bu cezaya mecbur kaldım
Anna: Jungkook! Başka ceza ver bana! Senin ile ilişkiye de girerim. Ama yapma ne olur
J.JK:yook. Anna o kadar da değil. Evlenmeden sana dokunamam
Giderken önüne geçtim
Anna : yapma lütfen.
J.JK: üzgünüm
Beni kenara itip gidecekken kapıya tutundum
Anna:hayatımda hiç yapmadığım şeyi bana yaptırıyorsun Jungkook ne olur. Lütfen
Gözlerine baktım. Gözlerinin en derinine...
Yaşamım değil. Daha en başında dediğim bataklığa battım.
J.JK:sana merhamet etmemi sağlıyorsun. Anna bakma öyle gözlerime
Anna: merhamet... Ediyor musun peki?
J JK: evet. Başardın. Sana merhamet ediyorum. Kardeşin bir süre daha yaşayacak *ta ki sen bir hata yapana kadar*
~~~~
Bugün... Bugün evleniyorduk. Gelinliği giymiş makyajım yapılmış öylece aynanın karşısında oturuyordum. Elimdeki yüzüğe baktım ne kadar da iticiydi.
Gözlerimi kapattım
Kapı açıldı ağlamamak için kendimi tuttum.
Jungkook'du gelen.
Aynadan gördüğüme göre mutluydu. Şık bir takım giymişti saçları düzenliydi. Yanıma gelip boynumu öptü.
Arkadan bana sarılırken başını kaldırdı ve aynada gözlerimiz buluştu
J.JK:sana bakmaktan gözlerimi alamıyorum Anna. Çok güzel, çok zarif olmuşsun.
Başımı salladım hafifçe
J.JK: boynun biraz boş kalmış gibi. Onu biraz daha süsleyelim
Cebinden pırlanta bir kolye çıkardı. Gerçekten çok güzeldi
Boynuma taktı
J.JK: harika oldun! Şimdi hazırsın değil mi?
Anna:hazırım
J.JK:O zaman aşağı inebiliriz
Elini uzattı. Uzattığı eli tuttum. Çok çaresizdim çok!
~~~~~
Anna: Jungkook bana zorla dokunmucaksın değil mi?
Dudağınıbana yaklaştırdı
J.JK: Bebeğim sadece ufak bir öpücük. Sonrasında sende isticeksin
Anna: hayır. Lütfen
J.JK: Bir bebeğimiz olursa daha mutlu bir aile olabiliriz. Değil mi güzelim?
Anna: Jungkook daha erken
J.JK: o zaman sadece s€vişelim Anna.
Anna:Jungkook
Dudağını dudağıma koymuştu bi kere. Onu ittirdim ve yüzümü çevirdim
Anna: lütfen rahat bırak beni
J.JK: ben senin kocan oldum
Anna: Jungkook beni seviyorsan lütfen bırak beni
Yüzünü tekrar yaklaştırmıştı bana ben gözlerimi kapattığım sıra telefonu çaldı.
J.JK:aşşşh sırasıydı!
Benden ayrılıp telefonu açtı
J.JK:neden arıyorsunuz beni? Müsait değilim!
J.JK:nasıl becerdiniz peki? Tamam geleceğimi söyle. Daha fazla uzamadan bitsin bu iş!
Ceketini ve kravatanı çıkarıp yatağa attı
J.JK:bu günlük yırttın Anna. Ama biz yapacağız bebeğim.
Dudağımı öpüp evden çıktı
O gelmeden önce uyumalıyım
O gelmeden önce uyumalıyım
O gelmeden önce uyumalıyım
DEVAMI DİĞER YORUMDA
Devamı 2
{Ertesi gün}
Sabah olduğunda yüzümü yıkayıp aşağı inmiştim. Kahvaltı hazırlanıyordu ve Jungkook görünürde yoktu.
Sarah Abla'nın yanına gittim
Anna: Abla Jungkook'u gördün mü?
Sarah: Anna kızım senin haberin yok mu? Jungkook Bey oğlum Avustralya'ya gitti.
Anna:bana neden söylemedi?
Sarah: Dün gece geç geldi biraz. Uykum yoktu mutfağı topluyordum. Mutfağa geldi ve bana haber etti. Daha sonra duş aldı ve sessizce gitti
Anna:anladım
Elini omzuma koydu
Sarah: Aman kızım kaçayım falan deme. Bizim oğlan pek delidir
Anna: tamam.
~~~
1 Ay sonra
Gece yarısı eve sessizce gelen Jungkook doğruca yanan ışık ile mutfağa gitmişti.
J.JK:ben geldim. Sarah abla.
Sarah'ın ona sarılması ile Jungkook onun yanaklarından öpmüştü
J.JK:eee nasılsın? Neden uyumadın?
Sarah:yaşlılık insanı uyutmuyor
J.JK:anna nerde?
Sarah: o uyuyor. Valla sen yokken pek iyiydi be oğlum. Bahçeye bile çıktı. Sonra üşüyünce mutfağa geldi şöminenin önüne kıvrıldı. Çay falan getirdim
J.JK: doğru mu söylüyorsun?
Sarah: ister inan ister inanma oğlum. Ahanda şurdaki ekmek beni çaprsın
J.JK:güzel. Anna'dan beklemezdim
Sarah güldü.
J.JK: kızımın günahını alıyorsun. Çekerim kulağını haberim olsun.
Jungkook gülümsedi ve mutfaktan ayrıldı.
Jungkook yavaşça yatak odasına girip yatağa oturdu ve uyuyan Anna'yı izledi bir süre. Daha ilk günkü gibiydi.
Onu ilk gördüğünde vardiyaydı ve malları sayıyordu.
Lunaparkta dönme dolapta pamuk şeker yiyordu Anna. Işık onun yüzüne vuruyor güldükçe prenses gibi göz alıcı oluyordu
Gülümsedi Jungkook. Başını öptü. Onun alnını öptü ve ayakkabılarını çıkarıp Anna'ya sarıldı başını onun boynuna koydu.
~~~
"Ah, Tanrım biraz fazla sıcak oldu. Gözlerimi açmak istemememe rağmen açmak zorunda kaldım. "
"Üstümdeki ağırlık nefes almamı zorluyordu. Bu ne zaman geldi? "
"Yavaşça dürttüm onu"
Anna: Jungkook beni boğuyorsun. Nefes alamıyorum
Uykulu bir şekilde itiraz etti.
J.JK: Kapa çeneni! Uyuyoruz şurda değil mi!?
Anna:nefes alamıyorum
J.JK: al uyandım oldu mu!? İstediğin oldu mu!!
Anna:Sana uyan demedim ama. Kenara çekilebilirdin.
J.JK: öf öf öf.
Anna kavga etmemek için sustu. Evlendikleri geceden beri görmemişti onu.
Yüzünü süzdü. Gerçekten çok yorgundu.
Jungkook yana dönerek yastığa sarıldı ve uyumaya devam etti. Anna bir süre ona baktıktan sonra başını yanındaki komodinin üstünde saate baktı.
Sabah beşi gösteriyordu. Dışarda kar yağıyordu. Ve uykusu dağılmıştı ayağa kalkarak pencerenin önüne döndü ve dışarıyı izlemeye başladı.
Arkasını dönüp Jungkook'un uyanık bir şekilde onu izlediğini görünce ani bir ürkme ile geri çekildi.
J.JK:yanıma gel.
Anna yanına gitmedi
J.JK:yanıma gel Anna.
"Yanına gittim oturur pozisyona geçti ve beni kendine çekip sarıldı"
J.JK: benden korkuyorsun değil mi? Seni biraz korkutup kötü davrandım.
Anna: Bana sarılmandan rahatsız oluyorum Jungkook
Jungkook onu bırakıp sinirlenmesini onun yüzüne vurmayarak yüzünü çekti.
Onu itip ayağa kalktı ve banyoya gitti.
Anna arkasından bakakaldı. Bıkmıştı artık. Onu kötü bir şekilde seven Jungkook'tan bıkmıştı. Onu sıkmasa belki sevebilirdi
Anna koltuğa oturup dışarıyı izlemeye devam etti. Banyodan çıkan Jungkook'un geldiğini fark etmemişti bile... Ta ki soğuk parmakları onun eline temas edene kadar.
Jungkook Anna'nın narin ellerini okşayıp belinden sarılmıştı onun omzunu öpüp dışarıyı baktı ve elleri biraz daha yukarıya çıktı
J.JK:belki de...
Diye başladı kısık sesi ile söze,
J.JK:belki de şimdi yapmanın sırası değil mi?
Anna: h-hayır...
Yüzünü döndürüp dudağını birleştirmişti
Jungkook onu nazikçe öperken belini okşuyor mırıltılar döküyordu ortaya.
Anna ellleri ile yumruk yapmış gözlerini kapatmıştı.
J.JK:seni seviyorum Anna...
Anna'nın boynunu öpeceği sıra telefon sesi.ile durmuştu gene.
J.JK: bu saatte de olmaz ama.
Anna hızlı bir şekilde kalkıp duvar kenarına sinmişti
J.JK:gene ne için aradınız!? Peki peki. Rahat dursun. Geliyorum
Telefonu kapatıp Anna'ya bakmıştı
J.JK: bu işi gündüz yapsak daha iyi olacak...
Anna'dan
Ağlamak istemiyorum ama bana başka çare bırakmıyor. Eski yaşantımı özledim. Her şeyi ile özledim. Ailemi görmek en büyük dileğimdi artık.
Bu oda kalbimi sıkıştırıyordu. Nefes almam zordu artık.
Koltuğa uzandım ve tavanı izleyerek en azından ufak bir hayalden zarar gelmezdi.
(...)
Uyuyacağım sıra hava azıcık da olsa aydınlanmıştı. Ama kapı alacaklı bir şekilde çalmaya başladığında koşarak açtım
Bu Hyunjin'di. Jungkook'un üvey kardeşi. Ama öz kardeş gibiydiler
Anna: Hyunjin ne oldu!? Neden nefes nefesesin!?
Hyunjin:Nuna nuna.
Anna: ne oldu diye sordum!?
Hyunjin: Hyung... Hyung vuruldu! Çok kritik durumu var
Anna: Ne? Nasıl? Nasıl oldu hastanede değil mi?
Hyunjin: Birazdan gelecek. Odayı hazırla nuna. Doktor gelecek
Anna: Ta-tamam. Ama çok mu kötü?
Hyunjin: Bilmiyorum
Anna: Hyunjin...
Hyunjin: hımm?
Anna:tamam yok bir şey.
Odaya geri girip ışığı yaktım. Ortalığı toplayıp yatağı hazırlarken ne olur ne olmaz diye ıslak ve kuru havlu koydum ve pencereleri açtım
Ardından araba sesinin gelmesi ile pencereye koştum. Gelmişlerdi.
Koşarak aşağı indim. Jungkook çok terlemişti. Saçları önüne gelmişti ve dayanmaya çalışıyrodu. Sarah Abla dua edip ağlarken bir an çok üzülmüştüm.
Arkalarından giderken odaya çıkıp yatağa yatırmıştık
J.JK: Anna pencereyi kapat üşüyorum
Pencereyi kapattım
Anna: çok mu kötüsün Jungkook?
J.JK:odadan çık Anna. Doktor gelir birazdan
Hyunjin "jungkook geldi doktor gelemedi!" diye söylenirken teselli amaçlı onun elini tuttum
Anna: sana bir şey olmasını istemezdim
J.JK: asma suratını ve çık Anna. Cidden sen varsın diye rahat rahat acı bile çekemiyorum.
Anna:ama benimde bulunmam gerekmez mi?
J.JK:hayır.
Hyunjin: Evet nuna sen çık.
İkisine bakıp odadan çıktım en sonunda
(...)
Jungkook'un acı acı feryatlarını işitiyordum ara sıra. Canı çok yanıyor olmalıydı..
Üzüldüm. Bu yüzden gözlerimden bir iki damla yaş düştü.
1 saatin sonunda doktor odadan çıktı ve bende hızlıca girdim. Her yer Kandı
Hyunjin: nuna girmemeni söylemiştik
Anna: her yer kan.
Hyunjin: o uyuyor. Şimdi çık ve temizlendikten sonra burada bulun
Anna: ben temizlerim
DEVAMI DİĞER YORUMDA 🔮🔮
#keşfet #keşfetteyiz #keşfetbeniöneçıkar
#anasayfa #kurgu #hikaye #bangtan #jk
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Devamı 3
✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴
Öğle olmuştu ben hala onun başındaki sandalyede oturuyordum.
Gözleri açıldı ve ilk beni gördü
J.JK: anna...
Anna:nasılsın?
J.JK: iyi.... Güzelim ağladın mı sen?
Anna: merhamet denir buna.
J.JK: canım çok yanıyor biliyor musun?
Anna: vurulmadan önce düşünücektin
J.JK: gözlerini benden kaçırma Anna. Yazık olur bebeğim
Anna: Bakma bana Jungkook.
J.JK: Neden?
Anna:bana gerçekten iyi davranıyorsun. Ama yaptığın baskılar iyiliğini örtbas ediyor.
J.JK: Anna...
Anna: hımm?
J.JK: seni bizim eve yakın üniversiteye kaydettirdim.
Anna: ne? Nasıl yaptın?
J.JK:anna benim her şeye gücüm yeter.
Güldü
Anna:biliyorum sormam bile hataydı
J.JK: şimdi İlk dersine geç kalmak istemezsin değil mi?
Anna: ilk dersim mi?
J.JK: saat dörrtte ilk dersin var.
Anna: hımmm... Ama sen?
J.JK: aileni rahat bırakıyorum
Anna: gerçekten mi?
J.JK: hala evliyiz ve bana ihanet edecek bir davranışta bulunmucaksın
Gülümsedim
Anna: kendine bir şans verdirdin. Teşekkürler. Ancak seni o kadar kolay affetmicem
J.JK: sorun yok bebeğim bekleriz. Ne zaman afferdersen... _Ben her zaman burdayım. O zaman gelirsin kollarıma. O zaman sarılırsın bana. O zaman öpersin beni_
SON
📌 OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM
📌EMEĞİMİN KARŞILIĞI İÇİN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN
📌BÖLÜMLERİ TEK BİR GÜNDE YAZMIYORUM
#YTYORUMUÇEKME
❗hesap onaylanmadığı için sabitliyemiyorum
#keşfet
#keşfet
Evet benim meraktan çatlama seansı başlamıştır hepimize hayırlı uğurlu olsun 😂❤
Kan burada 3 hft önce diyor ama video 5 saat önce yayınlandı nasıl oluyor ln
@@isimsiz.9644 aşkım şimdi şöyle (Blackswan) yani yazar bu videonun tanıtımını yapmıştı 3 hafta önce bugün de yayınlıyacaktı ben o yorumu tanıtım gününde yazmıştım bugünde hikayeyi yayınladı artı birde buna yorum yaptım, umarım açıklayıcı olmuştur .
@@Yazıyorum-u2dhm tamam saol ♡
@@isimsiz.9644 rc ederim bebeğim
Oha ben şimdi nasıl 1 ağustosa kadar beklicem
Gel gel
@@Nightmare36711sonundaaaa
Bu part.2'yi hakkediyor
Part iki lütfen çok hak ediyor
Ne ağlaması gözüme toz kaçtı 👏😌
Bundan önce kumarbaz gelseydi keşke😊
Ayyyyyy sonuna kalbimi verdim🥲🧚♀️
😍😍
Cok iyi agagagagagga
BU çok iyiydi beklediğime değdi yazarım ellerine sağlık 🎉❤🎉❤
O an cevap veremedim canımın içi. Teşekkür ederim
@@blckswan1995 rica ederim bebeğim hiç önemli değil 🤍🖤
Böyle bir hikaye bu kadar az izlenir be az insaf
Haklısın emeklerimin karşılığını almayınca yazma isteği çöp + sinir
Süper ya Devamı gelir miii
Tek partlıktı ama başka tek partlık hikayeler mutlaka gelir
Hemen yeni bölüm gelsin lütfen
Ben bişey görmüyom
Yorumlarda
Mükemmel💜🥺
Bayıldım 🙂💜💖💖💗💓
ÇOK GÜZEL OLMUŞŞŞŞ
Teşekkürler 💜⭐
⭐YAZAR : ELLİE
📌Oppacı değilim
📍Her şey hayal ürünüdür
📎Daha fazlası için abone olmayı unutmayın
📏Her şey hayal ürünüdür
❗Kadınlar kötülenmemektedir
🎶Müzikle okuyun bittiği an başa alabilirsiniz
✳Linçlemeye gerek yok
✨İÇERİĞİ ÇALAN OLMASIN!!!
❕SINIR = 1.000 @bone + 50 #keşfet yorumu + 200 l-ke
*ANNA* (24)
*JUNGKOOK* (29)
Karnım çok acıkmıştı. Evde tek yaşadığımdan pek düzenli bir şekilde yemek yemiyordum.
Hava soğuk olduğundan kalın bir şekilde giyinip evden çıktım. Ve yavaş adımlarla markete gittim.
Ah, dünya ne kadar da renkli !
Gözlerimi bir anlığına kapattım. Kar havası var gibi görünüyordu.
Markete gidip paramın son kuruşuna kadar harcayıp eve giderken bir çikolata açıp yemeye başladım
Söz! Diyete yarın devam edeceğim tabii arada bir kaçamak herkes yapardı.
Yarı koşarak yarı zıplayarak mahallemizin sessizliği ve sakinliği beni büyülerken nihayet eve varmıştım.
Bir saniye...
Kapıyı kitlediğimi sanıyordum.
Yok canım unutkanlık. Yoksa kapı kendi kendiliğine açılmazdı ya...
Takmayıp içeri girdim. Mutfağa gidecekken salondaki aynada başka bir yansıma görmüştüm.
Yavaşça arkamı döndüm ama kimse yoktu. Korku filmini bu aralar fazla kaçırdım _sanırım_
Derin bir nefes alıp vererek mutfağa gittim.
Poşedi tezgaha koyup ramen suyunu kettle koyarak salona girip TV'den bir film açtım.
Mutfağa geri gidip ramenimi yaptım ve salona döndüğümde lanet olsun neler oluyor TV kapanmıştı.
Ramen tabağını odundan yapılmış sehpama koyup elime yemek çubuklarını almıştım. Artık kim peşimdeyse kendimi korumak amaçlı onu öldürecektim
Anna:Kim var orda!?
_derin sessizlik_
Anna:KİM VAR DEDİM!!?
Nefes seslerimden başka ses yoktu. Görünürde kimseyi görememiştim. Ta ki arkamı dönüp simsiyah giyinmiş bir adamla karşılaşmayı da planlamamıştım.
Bu saatte evimde bir yabancı ile karşılaşmak normal değildi. Bu yüzden elimdeki çubuklar ile ona elimden geldiğinde saplamaya çalışmıştım. Ama siyah eldivenli elleri ile kollarımdan beni yakalamış duvara yapıştırmıştı.
Çok mu sinirlenmişti? Derin derin nefesler alıp veriyordu.
Anna: KİMSİN SEN!? KİMSİN DEDİM!!
-çok mu merak ettin ?
Anna:KAHRETSİN! EVİMDESİN ŞU AN! TANIMIYORUM SENİ! AMACIN NE!?
-Anna Anna Anna Anna. Güzelim sakin ol. Bana sesini yükseltme. Sana kendimi gayet iyi bir şekilde tanıtacağım. Ama sen sakin olursan.
Onun bacak arasına tekme atıp evden koşarak uzaklaşmak istedim.
Ama o benim saçımdan yakalamıştı
-nereye böyle küçük fare? Ben git demeden asla bir yere gidemezsin!
Anna: Tanrım senin derdin ne?
Beni omzuna aldı. Ama ben onun sırtına yumruklarımı indiriyordum.
Beni aşağı indirdi ve cebinden bir iğne çıkardı
Anna:o-onu bana vurmucaksın d -değil mi? Lütfen ben ölmek istemiyorum
-amacım seni öldürmek değil Anna.
Kaçmak istemiştim. Ama boynumdan saplamıştı. Olduğum yerde çakılı kalırken yere yığılıp gözlerimi kapatmıştım.
~~~~~~~~~~~~
Anna: A-ama ben nerdeyim?
Aniden ışık yandı ve o çocuk karşımda belirmişti. Maskesini ve şapkasını çıkarmıştı. Şimdi yüzünü tamamen görüyordum
-Selam
Anna:Sen kimsin?
-ben Jungkook. Memnun oldum.
Elini uzattı ama elimin bağlı olduğunu fark edince sırıtıp geri çekti.
J.JK:pardon güzelim. Henüz Alışamadım da
Anna:Neden beni buraya bağladın?
J.JK:Anna bebeğim... Yakında kocan olacağım senin.
Anna:ne kocası be!? Sen kimisinde ben seninle evlenicem!?
J.JK:tıch tıch tıch ayıp oluyor ama sevgilim ~
Anna:YETER! BEN SENİN BEBEĞİN SEVGİLİN AŞKIN DEĞİLİM!
Jungkook gülümseyip karşıma sandalye çekti ve oturdu.
Elini dizime koydu ve bana doğru yaklaştı
J.JK: ben Jungkook Anna. Jeon Jungkook. Sizin gibiler tanımaz beni. Ama güçlü bir adamım ben. Her şeye gücüm yeter. Aslında sana aşık olmak gibi bir niyetim yoktu. Ama kalp söz dinler mi bebeğim? Ha?
Anna: Ne diyorsun sen ya?
Korku ile bakmaya devam ettim ne anlatıyordu bu?
J.JK:Ben mafyayım Anna. Böyle tehlikeli olanlardan anladın mı? Benimle evlenip karım olacaksın
Anna:Asla!
J.JK: her şeye gücüm yeter demiştim. Mesela bir takım bilgileri çarçabuk öğrenebilirim. Kız kardeşin Eva'nın futbol takımının kaptanı olduğunu, annenin kanserle mücadele ettiğini ve babanın gücü olmayan ama çalışmak zorunda olan bir adam olduğundan haberim var mesela. Sende bursunla geçiniyorsun. Ölen büyükannenin evine yerleştin. Değil mi Anna?
Gözlerim sinirle ona bakmıştı. Adam resmen manyağın tekiydi. Ve resmen beni tehdit ediyordu
Anna:Seni tanımıyorum bile seninle evlenmem ben.
J.JK:Sorun yok. Bir şekilde tanırsın beni.
Anna:okulum var benim
J.JK:benimle evleneceğine göre. Okula gitmene gerek yok
Anna:ama a-ailem?
J.JK:sıktır et aileni.
Anna:asla! Ailemi unutamam
J.JK:UNUTACAKSIN! BEN DEDİYSEM YAPACAKSIN! ZORUNDASIN ANLADIN MI!?
İşaret parmağı ile alnıma vurmuştu. Gözlerim dolmuş ağlamaya başlamıştım
J.JK: dua et seni kötü bir yere kapatmıyorum Anna!
Dedi ve çıktı. Ve ben o gece durmadan ağlamıştım.
Çünkü dursam annemi bir daha göremiceğim aklıma geliyordu.
Sabahında bu sefer siyah tişört yerine bol keten bir beyaz gömlek giymişti. Kışın ha?
Önüme çömeldi ve ellerimi çözdü Elini çeneme dokundurdu ama ben geri ittim
J.JK: bana kızgın mısın Anna?
Anna:Senin bu yaptığın su-suç
Güldü.
J.JK:Tanrı aşkına bana kim karışabilir? Sana ben mafyayım diyorum polis bile benden emir alıyor
J.JK:Şimdi o güzel yüzünü benden saklama Anna. Dönde bir bakayım
Yavaşça döndürdü. Gözleri simsiyahtı. Kaşında ve dudağında piercing vardı ve dudağu hafif aralık yüzümü inceliyordu
J.JK: gözlerini çok seviyorum Anna. Bana okyanusu hatırlatıyor
Anna: Senin gözlerin.... Senin gözlerinde tıpkı bir bataklık gibi.
Dedim nihayetinde bir cesaret ile.
J.JK: gözlerim senin yaşamın olacak. Tıpkı her canlının topraktan gelip toprağa gittiği gibi
Anna: Fazla eminsin... Seninle asla evlenmicem. Asla!
J.JK:kâğıt ve kalemi önüne getirdikten sonra imzalamaktan başka çaren kalmıcak Anna. Limitleri fazla zorlama
Sinirden gülmüştüm. Ve ona tokat attım. Ama o sadece gülmüştü
J.JK: sen vuruyorsun ya önemli değil Anna.
Anna:Hastasın sen!
J.JK: hasta? Ben mi hastayım Anna? Sevmek bir hastalıksa beni akıl hastanesine kapatsınlar o halde.
Anna: Ne diyorsun sen ya!?
J.JK:Anna Anna Anna... Yapma böyle... Gözlerindeki okyanusta kaybolmam için sana yaklaşıp seninle konuşmam gerekiyor... Söyle bakalım hiç birini öptün mü?
Anna: Bunu sana neden söyleyeyim?
J.JK: sorun yok bir şekilde öğrenirim. O dudakların her gece benimle dans edecek ne de olsa...
Sırıttı ve gitti.
Lanet olsun tanrım onu öldürmek istiyorum
DEVAMI DİĞER YORUMDA
DEVAMI 1 💙
_2 HAFTA SONRA_
J.JK:LANET OLSUN!! NASIL KAÇABİLİR!? SİZE GÖZÜNÜZÜ AYIRMAYIN DEMİŞTİM APTALLAR!
-özür dileriz efendim
J.JK: ÖZÜR DİLEMEKLE BİR BOK OLUNMADIĞI UMARIM ANLIYORSUNDUR!!
sinirle yerine oturdu Jungkook. Şakaklarını ovalamaya başladı.
J.JK: her tarafı arayın. Evine gidin. Orda yoksa bile belli etmeden nöbet tutun. Ve ona zarar vermeyin eğer ona vurduğunuzu öğrenirsem. Canınıza okururum!
-hemen efendim
Adamlar Jungkook'un önünde eğilip orayı terk etmişti.
Jungkook şehir manzarasına odaklanıp elini yumruk yapmıştı
J.JK:Böyle bir şey yaptığına inanamıyorum Anna. Nasıl kaçarsın benden? Sana kötü davrandığımı hatırlamıyorum
~~~~
Yağmur yağıyordu...
-işte orda!!
Arkamdan birileri bağırarak bana doğru koşuyorlardı.
Jungkook'un adamları olmalıydı.
Koşmaya başladım. Yolun karşısına hızlıca geçip daha da hızlanırken yanlışlık ile birine çarpmıştım
Lanet olsun. Koruma kolumdan tutup yüzüme baktı
-Anna Hanım. Nihayet buldum sizi. Lütfen. Bizimle gelin
Anna: Lütfen! Bakın lütfen bırakın beni Jungkook denen o adam psikopatin teki! Evlenmek istemiyorum onunla! Ailem ile-
-gelmezseniz kardeşiniz ölecek.
Anna:N-ne?
-lütfen Anna Hanım. Jungkook Bey zaten çok sinirli. Ondan özür dilerseniz. Bakın size kızmayacaktır
Anna:özür dilemek mi?
Kolumu ondan kurtardım
Anna: Ne diyorsun sen!? Ne özrü!? O ADAMDAN NASIL BİR ÖZÜR DİLEMEM GEREKİYOR SENİ APTAL!?
diyerek tokat attım
Kolumu serçte kavradı
- şu an patronun ona dokunmayın emri olmasaydı seni şurda -sikerdim- anlıyor musun? Yürü!
gözümden bir damla yaş düştü.
Beni sürükleyerek arabaya götürüp arkasına attı.
Arabanın sıcaklığı bir yandan beni mayıştırırken nefesimi tuttum. Sadece onun beni ağlamasını istemiyordum
Eve geldiğimizde kolumdan tutup beni odaya çıkardılar. Jungkook pencereye dönüktü. Üstünde siyah keten bir gömlek ile siyah kot vardı.
Bana doğru döndüğünde yavaştan titriyordum.
_yaklaştı_
_yaklaştı_
Ve tam dibimde durdu
J.JK:Anna... Hoş geldin eve sevgilim. Üşümüşsün. Yoksa ne için titriceksin değil mi? Hadi banyoya git Ve kurulan
Ne diyordu bu? Neden sinirli değildi? Bağırmıyordu. Ve bana tokat atmıyordu
J.JK: Dediğimi yap Anna. Sana sıcak çikolata yapıp getireceğim.
yavaşça banyoya doğru yürüdüm. Bana vurur korkusu ile kapıyı da kitledim. Aynaya baktım durumum perişan gibiydi.
Ah,kimi kandırıyorum? Normal bir insan Bu halde olmaz değil mi Anna?
Üstümü çıkarıp bornozu giydim ve saçıma havlu sardım. Banyodan çıktım ve Jungkook gelmeden sweat bir ceket ile eşofman giydim. Henüz kıyafedim olmadığı için şimdilik Jungkook'unkilerle idare ediyordum
Yatağa oturdum ve halıya bakmaya başladım. Kaçmayı bile beceremedim
Odanın kapısu açıldı. Jungkook bana pembe kupayı uzatırken ona bakmadan aldım
O da bir sandalye çekip tam karşıma oturdu. Elindeki kahveyi yudumlarken elini bacağıma koydu ve gözlerime baktı
J.JK: ilk gün sana kendimi iyi anlattığımı sanıyordum. Her şeye gücüm yeter derken şaka yapmıyordum
Burnumu çektim
_neden bu kadar sakindi?_
Gözlerine yavaşça baktım
Anna: Neden bana kızmadın?
J.JK:düğün gecemiz canını yakacağım Anna. Şimdi sakinim evet.
Bir kez daha burnumu çektim
Sinirlenmek üzereydim
Anna: Jungkook lütfen beni bırak. Ben hala seninle olurum ki
J.JK: hayır.
Anna: Ama seni sevemiyorum
J.JK:seni serbest bıraktığım zaman sevecek misin peki? Cevap vereyim. HAYIR!
Anna: ama beni şimdi kısıtlayarak sadece kendinden nefret etmeyi sağlıyorsun!
Ayağa kalktım ve ona tepeden baktım
Ama o gene aynı sakinliği ile cevap verdi
J.JK:otur yerine Anna ve elindekini iç.
Anna: Yapma ama !
J.JK: elindekini iç ve sessiz ol.
Anna: içmeyeceğim! Çok istiyorsan al sen iç!
Deyip ona döktüm. Ama tepki vermedi sadece telefonu çıkarıp birini aradı
J.JK:alo. Size bir şey diyeceğim. Yapmaktan sakın çekinmeyin! Eva denen o çocuğu tek kurşun ile gebertin!
Anna: N-ne? Jungkook hayır! Hayır yapma lütfen!
Telefonu kapattı ve kalkarak sinirle konuşmaya başladı.
J JK: tek bir hatanı bekledim! Ve sonunda oldu!
Ayağa kalkıp odadan gidecekken elini tuttum
Anna:lütfen özür dilerim. Ne olur ne olur yapma. Bak yemin ederim hiçbir şey yapmam. Seninle evlenirim. Hemen hem de kaçmam. Ama yapma Ne olur.
Hıçkıra hıçkıra ağıyordum bu kez.
Anna: Özür dilerim affet beni. Bana güven bana güven kaçmıcam. Sen ne dersen onu yapıcam!
Elini yüzüme bastırdım. Ama elini çekip yüzünü bana eğip gözyaşlarımı sildi
J.JK:Hişşş. Bebeğim ağlama. Bu cezaya mecbur kaldım
Anna: Jungkook! Başka ceza ver bana! Senin ile ilişkiye de girerim. Ama yapma ne olur
J.JK:yook. Anna o kadar da değil. Evlenmeden sana dokunamam
Giderken önüne geçtim
Anna : yapma lütfen.
J.JK: üzgünüm
Beni kenara itip gidecekken kapıya tutundum
Anna:hayatımda hiç yapmadığım şeyi bana yaptırıyorsun Jungkook ne olur. Lütfen
Gözlerine baktım. Gözlerinin en derinine...
Yaşamım değil. Daha en başında dediğim bataklığa battım.
J.JK:sana merhamet etmemi sağlıyorsun. Anna bakma öyle gözlerime
Anna: merhamet... Ediyor musun peki?
J JK: evet. Başardın. Sana merhamet ediyorum. Kardeşin bir süre daha yaşayacak *ta ki sen bir hata yapana kadar*
~~~~
Bugün... Bugün evleniyorduk. Gelinliği giymiş makyajım yapılmış öylece aynanın karşısında oturuyordum. Elimdeki yüzüğe baktım ne kadar da iticiydi.
Gözlerimi kapattım
Kapı açıldı ağlamamak için kendimi tuttum.
Jungkook'du gelen.
Aynadan gördüğüme göre mutluydu. Şık bir takım giymişti saçları düzenliydi. Yanıma gelip boynumu öptü.
Arkadan bana sarılırken başını kaldırdı ve aynada gözlerimiz buluştu
J.JK:sana bakmaktan gözlerimi alamıyorum Anna. Çok güzel, çok zarif olmuşsun.
Başımı salladım hafifçe
J.JK: boynun biraz boş kalmış gibi. Onu biraz daha süsleyelim
Cebinden pırlanta bir kolye çıkardı. Gerçekten çok güzeldi
Boynuma taktı
J.JK: harika oldun! Şimdi hazırsın değil mi?
Anna:hazırım
J.JK:O zaman aşağı inebiliriz
Elini uzattı. Uzattığı eli tuttum. Çok çaresizdim çok!
~~~~~
Anna: Jungkook bana zorla dokunmucaksın değil mi?
Dudağınıbana yaklaştırdı
J.JK: Bebeğim sadece ufak bir öpücük. Sonrasında sende isticeksin
Anna: hayır. Lütfen
J.JK: Bir bebeğimiz olursa daha mutlu bir aile olabiliriz. Değil mi güzelim?
Anna: Jungkook daha erken
J.JK: o zaman sadece s€vişelim Anna.
Anna:Jungkook
Dudağını dudağıma koymuştu bi kere. Onu ittirdim ve yüzümü çevirdim
Anna: lütfen rahat bırak beni
J.JK: ben senin kocan oldum
Anna: Jungkook beni seviyorsan lütfen bırak beni
Yüzünü tekrar yaklaştırmıştı bana ben gözlerimi kapattığım sıra telefonu çaldı.
J.JK:aşşşh sırasıydı!
Benden ayrılıp telefonu açtı
J.JK:neden arıyorsunuz beni? Müsait değilim!
J.JK:nasıl becerdiniz peki? Tamam geleceğimi söyle. Daha fazla uzamadan bitsin bu iş!
Ceketini ve kravatanı çıkarıp yatağa attı
J.JK:bu günlük yırttın Anna. Ama biz yapacağız bebeğim.
Dudağımı öpüp evden çıktı
O gelmeden önce uyumalıyım
O gelmeden önce uyumalıyım
O gelmeden önce uyumalıyım
DEVAMI DİĞER YORUMDA
Devamı 2
{Ertesi gün}
Sabah olduğunda yüzümü yıkayıp aşağı inmiştim. Kahvaltı hazırlanıyordu ve Jungkook görünürde yoktu.
Sarah Abla'nın yanına gittim
Anna: Abla Jungkook'u gördün mü?
Sarah: Anna kızım senin haberin yok mu? Jungkook Bey oğlum Avustralya'ya gitti.
Anna:bana neden söylemedi?
Sarah: Dün gece geç geldi biraz. Uykum yoktu mutfağı topluyordum. Mutfağa geldi ve bana haber etti. Daha sonra duş aldı ve sessizce gitti
Anna:anladım
Elini omzuma koydu
Sarah: Aman kızım kaçayım falan deme. Bizim oğlan pek delidir
Anna: tamam.
~~~
1 Ay sonra
Gece yarısı eve sessizce gelen Jungkook doğruca yanan ışık ile mutfağa gitmişti.
J.JK:ben geldim. Sarah abla.
Sarah'ın ona sarılması ile Jungkook onun yanaklarından öpmüştü
J.JK:eee nasılsın? Neden uyumadın?
Sarah:yaşlılık insanı uyutmuyor
J.JK:anna nerde?
Sarah: o uyuyor. Valla sen yokken pek iyiydi be oğlum. Bahçeye bile çıktı. Sonra üşüyünce mutfağa geldi şöminenin önüne kıvrıldı. Çay falan getirdim
J.JK: doğru mu söylüyorsun?
Sarah: ister inan ister inanma oğlum. Ahanda şurdaki ekmek beni çaprsın
J.JK:güzel. Anna'dan beklemezdim
Sarah güldü.
J.JK: kızımın günahını alıyorsun. Çekerim kulağını haberim olsun.
Jungkook gülümsedi ve mutfaktan ayrıldı.
Jungkook yavaşça yatak odasına girip yatağa oturdu ve uyuyan Anna'yı izledi bir süre. Daha ilk günkü gibiydi.
Onu ilk gördüğünde vardiyaydı ve malları sayıyordu.
Lunaparkta dönme dolapta pamuk şeker yiyordu Anna. Işık onun yüzüne vuruyor güldükçe prenses gibi göz alıcı oluyordu
Gülümsedi Jungkook. Başını öptü. Onun alnını öptü ve ayakkabılarını çıkarıp Anna'ya sarıldı başını onun boynuna koydu.
~~~
"Ah, Tanrım biraz fazla sıcak oldu. Gözlerimi açmak istemememe rağmen açmak zorunda kaldım. "
"Üstümdeki ağırlık nefes almamı zorluyordu. Bu ne zaman geldi? "
"Yavaşça dürttüm onu"
Anna: Jungkook beni boğuyorsun. Nefes alamıyorum
Uykulu bir şekilde itiraz etti.
J.JK: Kapa çeneni! Uyuyoruz şurda değil mi!?
Anna:nefes alamıyorum
J.JK: al uyandım oldu mu!? İstediğin oldu mu!!
Anna:Sana uyan demedim ama. Kenara çekilebilirdin.
J.JK: öf öf öf.
Anna kavga etmemek için sustu. Evlendikleri geceden beri görmemişti onu.
Yüzünü süzdü. Gerçekten çok yorgundu.
Jungkook yana dönerek yastığa sarıldı ve uyumaya devam etti. Anna bir süre ona baktıktan sonra başını yanındaki komodinin üstünde saate baktı.
Sabah beşi gösteriyordu. Dışarda kar yağıyordu. Ve uykusu dağılmıştı ayağa kalkarak pencerenin önüne döndü ve dışarıyı izlemeye başladı.
Arkasını dönüp Jungkook'un uyanık bir şekilde onu izlediğini görünce ani bir ürkme ile geri çekildi.
J.JK:yanıma gel.
Anna yanına gitmedi
J.JK:yanıma gel Anna.
"Yanına gittim oturur pozisyona geçti ve beni kendine çekip sarıldı"
J.JK: benden korkuyorsun değil mi? Seni biraz korkutup kötü davrandım.
Anna: Bana sarılmandan rahatsız oluyorum Jungkook
Jungkook onu bırakıp sinirlenmesini onun yüzüne vurmayarak yüzünü çekti.
Onu itip ayağa kalktı ve banyoya gitti.
Anna arkasından bakakaldı. Bıkmıştı artık. Onu kötü bir şekilde seven Jungkook'tan bıkmıştı. Onu sıkmasa belki sevebilirdi
Anna koltuğa oturup dışarıyı izlemeye devam etti. Banyodan çıkan Jungkook'un geldiğini fark etmemişti bile... Ta ki soğuk parmakları onun eline temas edene kadar.
Jungkook Anna'nın narin ellerini okşayıp belinden sarılmıştı onun omzunu öpüp dışarıyı baktı ve elleri biraz daha yukarıya çıktı
J.JK:belki de...
Diye başladı kısık sesi ile söze,
J.JK:belki de şimdi yapmanın sırası değil mi?
Anna: h-hayır...
Yüzünü döndürüp dudağını birleştirmişti
Jungkook onu nazikçe öperken belini okşuyor mırıltılar döküyordu ortaya.
Anna ellleri ile yumruk yapmış gözlerini kapatmıştı.
J.JK:seni seviyorum Anna...
Anna'nın boynunu öpeceği sıra telefon sesi.ile durmuştu gene.
J.JK: bu saatte de olmaz ama.
Anna hızlı bir şekilde kalkıp duvar kenarına sinmişti
J.JK:gene ne için aradınız!? Peki peki. Rahat dursun. Geliyorum
Telefonu kapatıp Anna'ya bakmıştı
J.JK: bu işi gündüz yapsak daha iyi olacak...
Anna'dan
Ağlamak istemiyorum ama bana başka çare bırakmıyor. Eski yaşantımı özledim. Her şeyi ile özledim. Ailemi görmek en büyük dileğimdi artık.
Bu oda kalbimi sıkıştırıyordu. Nefes almam zordu artık.
Koltuğa uzandım ve tavanı izleyerek en azından ufak bir hayalden zarar gelmezdi.
(...)
Uyuyacağım sıra hava azıcık da olsa aydınlanmıştı. Ama kapı alacaklı bir şekilde çalmaya başladığında koşarak açtım
Bu Hyunjin'di. Jungkook'un üvey kardeşi. Ama öz kardeş gibiydiler
Anna: Hyunjin ne oldu!? Neden nefes nefesesin!?
Hyunjin:Nuna nuna.
Anna: ne oldu diye sordum!?
Hyunjin: Hyung... Hyung vuruldu! Çok kritik durumu var
Anna: Ne? Nasıl? Nasıl oldu hastanede değil mi?
Hyunjin: Birazdan gelecek. Odayı hazırla nuna. Doktor gelecek
Anna: Ta-tamam. Ama çok mu kötü?
Hyunjin: Bilmiyorum
Anna: Hyunjin...
Hyunjin: hımm?
Anna:tamam yok bir şey.
Odaya geri girip ışığı yaktım. Ortalığı toplayıp yatağı hazırlarken ne olur ne olmaz diye ıslak ve kuru havlu koydum ve pencereleri açtım
Ardından araba sesinin gelmesi ile pencereye koştum. Gelmişlerdi.
Koşarak aşağı indim. Jungkook çok terlemişti. Saçları önüne gelmişti ve dayanmaya çalışıyrodu. Sarah Abla dua edip ağlarken bir an çok üzülmüştüm.
Arkalarından giderken odaya çıkıp yatağa yatırmıştık
J.JK: Anna pencereyi kapat üşüyorum
Pencereyi kapattım
Anna: çok mu kötüsün Jungkook?
J.JK:odadan çık Anna. Doktor gelir birazdan
Hyunjin "jungkook geldi doktor gelemedi!" diye söylenirken teselli amaçlı onun elini tuttum
Anna: sana bir şey olmasını istemezdim
J.JK: asma suratını ve çık Anna. Cidden sen varsın diye rahat rahat acı bile çekemiyorum.
Anna:ama benimde bulunmam gerekmez mi?
J.JK:hayır.
Hyunjin: Evet nuna sen çık.
İkisine bakıp odadan çıktım en sonunda
(...)
Jungkook'un acı acı feryatlarını işitiyordum ara sıra. Canı çok yanıyor olmalıydı..
Üzüldüm. Bu yüzden gözlerimden bir iki damla yaş düştü.
1 saatin sonunda doktor odadan çıktı ve bende hızlıca girdim. Her yer Kandı
Hyunjin: nuna girmemeni söylemiştik
Anna: her yer kan.
Hyunjin: o uyuyor. Şimdi çık ve temizlendikten sonra burada bulun
Anna: ben temizlerim
DEVAMI DİĞER YORUMDA 🔮🔮
#keşfet #keşfetteyiz #keşfetbeniöneçıkar
#anasayfa #kurgu #hikaye #bangtan #jk
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Devamı 3
✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴✴
Öğle olmuştu ben hala onun başındaki sandalyede oturuyordum.
Gözleri açıldı ve ilk beni gördü
J.JK: anna...
Anna:nasılsın?
J.JK: iyi.... Güzelim ağladın mı sen?
Anna: merhamet denir buna.
J.JK: canım çok yanıyor biliyor musun?
Anna: vurulmadan önce düşünücektin
J.JK: gözlerini benden kaçırma Anna. Yazık olur bebeğim
Anna: Bakma bana Jungkook.
J.JK: Neden?
Anna:bana gerçekten iyi davranıyorsun. Ama yaptığın baskılar iyiliğini örtbas ediyor.
J.JK: Anna...
Anna: hımm?
J.JK: seni bizim eve yakın üniversiteye kaydettirdim.
Anna: ne? Nasıl yaptın?
J.JK:anna benim her şeye gücüm yeter.
Güldü
Anna:biliyorum sormam bile hataydı
J.JK: şimdi İlk dersine geç kalmak istemezsin değil mi?
Anna: ilk dersim mi?
J.JK: saat dörrtte ilk dersin var.
Anna: hımmm... Ama sen?
J.JK: aileni rahat bırakıyorum
Anna: gerçekten mi?
J.JK: hala evliyiz ve bana ihanet edecek bir davranışta bulunmucaksın
Gülümsedim
Anna: kendine bir şans verdirdin. Teşekkürler. Ancak seni o kadar kolay affetmicem
J.JK: sorun yok bebeğim bekleriz. Ne zaman afferdersen... _Ben her zaman burdayım. O zaman gelirsin kollarıma. O zaman sarılırsın bana. O zaman öpersin beni_
SON
📌 OKUDUĞUNUZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM
📌EMEĞİMİN KARŞILIĞI İÇİN YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN
📌BÖLÜMLERİ TEK BİR GÜNDE YAZMIYORUM
#YTYORUMUÇEKME
#YTYORUMUÇEKME
Hesap onaylanmadığı için sabitliyemiyorum
@@blckswan1995 Abi ağladım lan sonda
@@jeon_criminal_jungkook gülüm niye
#keşfet
Ellerine sağlık aşkom harika olmuş ❤
😊