Eşimin annesi öldü annesinin babasından ve annesinden miras kaldı eşim beş kardeş bu mirastan eşimin babası faydalanirmi faydalanirsa ona ne kadar hak düşer
İslam'a göre sizin mal alabilmeniz için dedenizin vasiyeti olması gerekiyor. Vasiyet derken yazılı olmasına gerek yok. Devlet İslam miras hukuna göre muamele etmiyor. Kuran'da ayet var. Kiza 1, erkeğe 2 diye. Onada uymuyor herkese eşit veriyor.
Bir dede evladına zekat veremez, torununa da zekat veremez örneğin İslam hukukuna göre...Ee sadece bu hüküm bile dede mahrumu diye birşeyin İslamda yer alamayacağını gösterir. Çünkü İslam Hukuku torunu dededen koparmaz. Miras ayetlerinde de bununla ilgili bir hüküm yok...
Kafamıza göre kural koyamayiz. Normalde ölen kişinin kardeşlerinede mal düşüyor ama ölen kişinin çocukları olduğu için kardeşleri fesh ediliyor. Kim amcaya dayiya mal vermiş ben hiç duymadım! Babamizin malı derler.
İslâma Kim sokuşturdu bu Dede Yetimi yada Dede Mahrumu saçmalığını? Ayeti esas almayanlar olabilir mi? ruclips.net/video/W45sVxpvCmw/видео.html Nisa 11 ayetinde lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş, Nisa 12 ayette de aynı hüküm olduğu için Nisa 11 ayetini esas alıyorum, burada lem kelimesi cehdi mutlak yani fiil şimdiki zamanda olsa da fiili geçmiş zamanda olumsuz anlamı veriyor, bir işin şu ana kadar olmadığını bundan sonra da olmayacağını bildiriyor, mutlaklık burdan geliyor, şimdi ayete dönecek olursak lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş olması miras bırakan kişinin geçmişte çocuğunun olmaması, şu anda çocuğu olmaması, bundan sonra da olmaması anlamı var, buradan da ayette miras bırakan kişinin çocuğunun öldüğü zaman yaşıyor olması baz alınmamış geçmişte yaşamış olması lem yekün ile yeterli görülmüş hatta gelecekte çocuğu olacaksa o da hesaba katılmış olduğunu görüyoruz, sonuç olarak ayet yalnızca dede yetimini bildirmemiş, lem yekün ile miras bırakan kişinin gelecekte olacak çocuğunu da mirasa dahil edecek şekilde bildirilmiştir.
DEDE YETİMİ MESELESİNİ AYETLERİ ESAS ALARAK YAPILAN İNCELEME VE ARAŞTIRMA Nisa 11 ayetinde lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş, Nisa 12 ayette de aynı hüküm olduğu için Nisa 11 ayetini esas alıyorum, burada lem kelimesi cehdi mutlak yani fiil şimdiki zamanda olsa da fiili geçmiş zamanda olumsuz anlamı veriyor, bir işin şu ana kadar olmadığını bundan sonra da olmayacağını bildiriyor, mutlaklık burdan geliyor, şimdi ayete dönecek olursak lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş olması miras bırakan kişinin geçmişte çocuğunun olmaması, şu anda çocuğu olmaması, bundan sonra da olmaması anlamı var, buradan da ayette miras bırakan kişinin çocuğunun öldüğü zaman yaşıyor olması baz alınmamış geçmişte yaşamış olması lem yekün ile yeterli görülmüş hatta gelecekte çocuğu olacaksa o da hesaba katılmış olduğunu görüyoruz, sonuç olarak ayet yalnızca dede yetimini bildirmemiş, lem yekün ile miras bırakan kişinin gelecekte olacak çocuğunu da mirasa dahil edecek şekilde bildirilmiştir. Kuran'da Allah (c.c.) için " lem yelid" şeklinde fiil şimdiki zamanda bildirilmiş ama fiilin başında cahdi mutlak olan lem olduğu için bu kelimenin meal anlamı , içinde bulunulan zamanda doğurmadı, geçmişte de doğurmadı, gelecekte de doğurmayacak şeklindedir, Kısaca Allah mutlak anlamda doğurmaz, ayette geçen yelid kelimesine mutlak anlamını cahdi mutlak olan lem vermektedir. Cahdi Mutlak olan lem kelimesine bir güzel örnek de Talak suresi 4. ayetidir. Talak suresi 4. Ayetinde geçen "lem yehidne" henüz adet görmeyenler şeklinde çevrilmiş bu çeviri maalesef yanlış bir çeviridir. Nedeni ise lem kelimesi cahd-i mutlaktır. Lem kelimesi şimdiki Zamanda olan kelimeyi geçmiş zamanda olumsuz yapar, geçmişten şimdiye kadar olumsuz yapar, ama kelimenin sadece geçmişte olumsuz yapmaz gelecekte de olumsuz olduğunu bildirir, bu durumda "lem yehidne" kelimesinin birebir Arapça tercümesi "geçmişte adet görmemiş, gelecekte de adet görmeyecek olanlar" demektir. Ayettin cahdi mutlak anlamına birebir uyan çevirisinde adete ermemiş kız çocukların kast edilmediği asla adet görmemiş ve görmeyecek olanların kast edildiği gayet açıktır. Tüm bu açıklamaların nedeni Nisa 11, 12 ve 176 ayetlerde çocugu yoksa şeklindeki hükümde lem kelimesi kullanılarak miras bırakanın yaşayan çocukları su kadar miras alır demiyor, "lem yekün lehu veledun" demek mutlak anlamda çocuğu yok demek, mutlak anlamda çocuk demek , yaşayan , ölen ve gelecekte doğan çocukların hepsi dahil demektir, ayete bu anlamı Cahdi Mutlak olan lem katıyor , Sonuç olarak ölen dedeye; dedenin ölen, kalan ve doğacak tüm çocukları kendisine mirasçı olur, ölen dedenin ölen çocuğu kendisine mirasçı olduğunda, dedenin ölen çocuğu dededen miras payını alır, dedenin ölen çocuğu yaşamadığı için aldığı miras mirasçısı olan annesine, çocuklarına (dedenin torunları oluyor) , kardeşlerine nisa 11. 12 ve 176 ayet hükmüne göre dağıtılır , Sonuç olarak dede yetimi dedeye mirasçı olamaz ama torun babasına mirasçı olur, baba da dedeye mirasçı olur, Yazınızi tam anlamadım ama sanırım mirası bırakan torun ve mirasçılar da torunun kardeşleri ve dede şeklinde kast ettiniz sanırım, bu anlamı dikkate alarak A- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ; 1- Bir erkek kardeşi 2- Bir dede şeklinde mirasçılar olduğunda; Nisa 176. ayete göre erkek kardeş mirasın tamamını alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için miras alamaz B- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ; 1- Bir erkek kardeş, 2- Bir kız kardeş, 3- Bir dede şeklinde mirasçılar olduğunda; Nisa 176. ayete göre erkek kardeş mirasın 2/3, kız kardeş 1/3 unu alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için miras alamaz C- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ; 1- iki kız kardeş, 2- Bir dede, şeklinde mirasçılar olduğunda ise; Nisa 176. ayete göre iki kız kardeş mirasın 2/3 alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış ise de iki kız ayet gereği mirasın 2/3 unu de için geriye 1/3 luk miras kalır bu miras ayet hükmüne aykırı olmadığı için dedeye verilebilir, peygamberimiz zamanın da nineye miras verildi şeklindeki naklin karşılığının da bu durumdaki mirasçılar olduğunu düşünüyorum, bu düşünce ayet hükmü değil, ama ayete aykırı da degil D- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ; 1- üç kız kardeş, 2- Bir dede, şeklinde mirasçılar olduğunda; Nisa 176. ayete göre iki kız kardeş mirasın 2/3 unu alır şeklinde kısınti var ama üç kız için hiç bir kısıkti olmadığı için üç kız kardeş mirasın tamamını alır , dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için dede miras alamaz, Kuran'da kardeşler için "anadan kardeş , babadan kardeş " şeklinde ayrımlar var ama miras ayetlerin de anadan babadan şeklinde ayette bir ayrım yok , bu ayrımı nisa 12 ve 176 ayetteki kelale durumları için iki ayet olduğu , bu ayette iki kelale durumunun farklı kişileri düzenlemesi gerektiği aksi durumda iki ayet olmazdı , şeklinde bir muhakeme ile kardeşlerin anadan babadan ayrımı şeklinde bir görüş oluşmuş ama bu görüş ayete dayanmayan bir görüştür , 4680-) İmran İbnu Husayn radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a bir adam gelerek, "Oğlumun oğlu vefat etti. Ondan miras hakkım nedir?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Sana altıda bir var!" buyurdu. Adam dönüp gidince geri çağırdı ve: "Sana diğer bir altıda bir daha var!" buyurdu. Adam dönüp gidince tekrar çağırdı ve: "Diğer altıda bir, (hak değil) fazladan bir ikramdır!" buyurdu." Ebu Davud der ki: "Katade şunu söyledi: "(Sahabe, Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın bu kimseyi, başka) hangi varisler olduğu halde varis kıldığını bilmiyor." Katade devamla der ki: "Dedenin tevarüs ettiği en az miktar, altıda birdir." Bu hadisde "hangi varisler olduğu halde varis kıldığını bilmiyor." şeklinde , bir hadis de dedeye miras var hükmünün ne olduğunu anlamak için diğer mirasçılar kimlerden oluşuyor , bakmak gerekir, Yukarıda C bendinde iki kız kardes ve dede mirasçı olduğunda hem ayete hem de hadise uygun bir miras dağılımı oluyor, Sonuç olarak hadisde dede mirasçı şeklindeki bilgi doğru ama bu bilginin doğru olması bu konuda değerlendirme yapabilmemiz için yeterli değil, ayette iki kız kardeş mirasın 2/3 luk kısmı aldığını bilirsek dedenin hangi durumda 1/6, 1/6 şeklinde miras aldığını da anlamış oluruz, aksi takdirde eksik verilerle eksik değerlendirme yapmış oluruz, ayette çocuklar, anne , baba ve eş olduğu sürece dede miras alamaz, dede sadece 1 kız kardeş veya iki kız kardeş olduğu zaman miras alır , nisa 176. ayette bu kelale durumlarinda bir kız kardeş mirasın tamamını değil 1/2 sini alıyor , iki kız 2/3 luk kısmı alıyor bir kız kardeş 1/2 yi almış geriye 1/2 lik dağıtılacak bir miras kalıyor bu kalan kısımdan dedeye miras verilme imkanı var, aynı şekilde iki kız olduğunda iki kız 2/3 aldığında geriye 1/3 luk miras kalmakta , kalan bu 1/3 luk mirasın dedeye verilmesi söz konusu, miras dağıtmak için elde bir payın olması gerekir, olmayan payı dağıtımı da olmaz Devamı sonraki sayfada
Aybalam
Şafak vakti düşirem ben
Çöllere bala, çöllere balam, çöllere
Kükremiş aslan görirem
Cin görirem, can görirem
Mezerde hortlak görirem
Bin türlü tufan görirem
Gullibi yaban görirem, korkmirem
Korkmirem bala, korkmirem
Korkmirem bala, korkmirem
Aybalam (aybalam, aybalam)
Tek başına çikirem ben
Dağlara bala, dağlara bala, dağlara
Yangını volkan görirem
Dalgalı tufan görirem
Bin türlü tufan görirem
Kükremiş aslan görirem
Kan yiyen sırtlan görirem
Mezerde hortlak görirem
Gullibi yaban görirem, korkmirem
Korkmirem balam, korkmirem
Korkmirem balam, korkmirem
Aybalam (aybalam)
Bu korkmamazlığım ile
Bu korkmamazlığım ile
Vallahi bala, billahi bala, tillahi bala
Harda bir yobaz görirem
Harda bir softa görirem
Harda müradi görirem
Korkirem bala, korkirem bala, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Dalgalı fikirlerinden
Riyakâr zikirlerinden
Korkirem bala, korkirem bala, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam, korkirem
Korkirem balam
"Fitne Çıkarmak, Adam Öldürmekten Daha Kötüdür."
(Bakara: 191)
"Fitne de Adam Öldürmekten Daha Büyük Bir Günahtır."
(Bakara: 217)
Esim oldu 2 kizim ve iki torunum var miras nasil paylasilir
Eşimin annesi öldü annesinin babasından ve annesinden miras kaldı eşim beş kardeş bu mirastan eşimin babası faydalanirmi faydalanirsa ona ne kadar hak düşer
Ne Kurani kerimde nede hadisi şerifte dayanağız var kaldırın videoyu.
bobanne öldü ve oğlu ondan daha önce öldü üvey toruna miras tüşermi
Annem dedemden önce vefat etti bize mal düşmüyor mu yani veraset ilaminda bizim adımız geçiyor
İslam'a göre sizin mal alabilmeniz için dedenizin vasiyeti olması gerekiyor. Vasiyet derken yazılı olmasına gerek yok. Devlet İslam miras hukuna göre muamele etmiyor. Kuran'da ayet var. Kiza 1, erkeğe 2 diye. Onada uymuyor herkese eşit veriyor.
@@ehlisunnetyolu4925 kuranıkerim de öyle mi yazıyor işimize öylesi mi geliyor
Bir dede evladına zekat veremez, torununa da zekat veremez örneğin İslam hukukuna göre...Ee sadece bu hüküm bile dede mahrumu diye birşeyin İslamda yer alamayacağını gösterir. Çünkü İslam Hukuku torunu dededen koparmaz. Miras ayetlerinde de bununla ilgili bir hüküm yok...
Çok saçma en aciz insanlari aciz ediyorsunuz bu sohbetle fıkıh mıkıh degil .Adaletli olun vicdanlı olun Allah kimseyi mahrum etmez uydurmayin
Kafamıza göre kural koyamayiz. Normalde ölen kişinin kardeşlerinede mal düşüyor ama ölen kişinin çocukları olduğu için kardeşleri fesh ediliyor. Kim amcaya dayiya mal vermiş ben hiç duymadım! Babamizin malı derler.
İslâma Kim sokuşturdu bu Dede Yetimi yada Dede Mahrumu saçmalığını?
Yanlış biliyorsun biraz araştır. Bu hukuk meselesidir.
@@sermetuns1485
Neyini araştıracaksın bu cahiliye Arap adetlerinin?
acta maide suresini oku
İslâma Kim sokuşturdu bu Dede Yetimi yada Dede Mahrumu saçmalığını? Ayeti esas almayanlar olabilir mi? ruclips.net/video/W45sVxpvCmw/видео.html
Nisa 11 ayetinde lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş, Nisa 12 ayette de aynı hüküm olduğu için Nisa 11 ayetini esas alıyorum, burada lem kelimesi cehdi mutlak yani fiil şimdiki zamanda olsa da fiili geçmiş zamanda olumsuz anlamı veriyor, bir işin şu ana kadar olmadığını bundan sonra da olmayacağını bildiriyor, mutlaklık burdan geliyor, şimdi ayete dönecek olursak lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş olması miras bırakan kişinin geçmişte çocuğunun olmaması, şu anda çocuğu olmaması, bundan sonra da olmaması anlamı var, buradan da ayette miras bırakan kişinin çocuğunun öldüğü zaman yaşıyor olması baz alınmamış geçmişte yaşamış olması lem yekün ile yeterli görülmüş hatta gelecekte çocuğu olacaksa o da hesaba katılmış olduğunu görüyoruz, sonuç olarak ayet yalnızca dede yetimini bildirmemiş, lem yekün ile miras bırakan kişinin gelecekte olacak çocuğunu da mirasa dahil edecek şekilde bildirilmiştir.
DEDE YETİMİ MESELESİNİ AYETLERİ ESAS ALARAK YAPILAN İNCELEME VE ARAŞTIRMA
Nisa 11 ayetinde lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş, Nisa 12 ayette de aynı hüküm olduğu için Nisa 11 ayetini esas alıyorum, burada lem kelimesi cehdi mutlak yani fiil şimdiki zamanda olsa da fiili geçmiş zamanda olumsuz anlamı veriyor, bir işin şu ana kadar olmadığını bundan sonra da olmayacağını bildiriyor, mutlaklık burdan geliyor, şimdi ayete dönecek olursak lem yekün lehü veledün şeklinde bildirilmiş olması miras bırakan kişinin geçmişte çocuğunun olmaması, şu anda çocuğu olmaması, bundan sonra da olmaması anlamı var, buradan da ayette miras bırakan kişinin çocuğunun öldüğü zaman yaşıyor olması baz alınmamış geçmişte yaşamış olması lem yekün ile yeterli görülmüş hatta gelecekte çocuğu olacaksa o da hesaba katılmış olduğunu görüyoruz, sonuç olarak ayet yalnızca dede yetimini bildirmemiş, lem yekün ile miras bırakan kişinin gelecekte olacak çocuğunu da mirasa dahil edecek şekilde bildirilmiştir.
Kuran'da Allah (c.c.) için " lem yelid" şeklinde fiil şimdiki zamanda bildirilmiş ama fiilin başında cahdi mutlak olan lem olduğu için bu kelimenin meal anlamı , içinde bulunulan zamanda doğurmadı, geçmişte de doğurmadı, gelecekte de doğurmayacak şeklindedir,
Kısaca Allah mutlak anlamda doğurmaz, ayette geçen yelid kelimesine mutlak anlamını cahdi mutlak olan lem vermektedir.
Cahdi Mutlak olan lem kelimesine bir güzel örnek de Talak suresi 4. ayetidir.
Talak suresi 4. Ayetinde geçen "lem yehidne" henüz adet görmeyenler şeklinde çevrilmiş bu çeviri maalesef yanlış bir çeviridir.
Nedeni ise lem kelimesi cahd-i mutlaktır. Lem kelimesi şimdiki Zamanda olan kelimeyi geçmiş zamanda olumsuz yapar, geçmişten şimdiye kadar olumsuz yapar, ama kelimenin sadece geçmişte olumsuz yapmaz gelecekte de olumsuz olduğunu bildirir, bu durumda "lem yehidne" kelimesinin birebir Arapça tercümesi "geçmişte adet görmemiş, gelecekte de adet görmeyecek olanlar" demektir. Ayettin cahdi mutlak anlamına birebir uyan çevirisinde adete ermemiş kız çocukların kast edilmediği asla adet görmemiş ve görmeyecek olanların kast edildiği gayet açıktır.
Tüm bu açıklamaların nedeni Nisa 11, 12 ve 176 ayetlerde çocugu yoksa şeklindeki hükümde lem kelimesi kullanılarak miras bırakanın yaşayan çocukları su kadar miras alır demiyor, "lem yekün lehu veledun" demek mutlak anlamda çocuğu yok demek, mutlak anlamda çocuk demek , yaşayan , ölen ve gelecekte doğan çocukların hepsi dahil demektir, ayete bu anlamı Cahdi Mutlak olan lem katıyor ,
Sonuç olarak ölen dedeye; dedenin ölen, kalan ve doğacak tüm çocukları kendisine mirasçı olur,
ölen dedenin ölen çocuğu kendisine mirasçı olduğunda, dedenin ölen çocuğu dededen miras payını alır, dedenin ölen çocuğu yaşamadığı için aldığı miras mirasçısı olan annesine, çocuklarına (dedenin torunları oluyor) , kardeşlerine nisa 11. 12 ve 176 ayet hükmüne göre dağıtılır ,
Sonuç olarak dede yetimi dedeye mirasçı olamaz ama torun babasına mirasçı olur, baba da dedeye mirasçı olur,
Yazınızi tam anlamadım ama sanırım mirası bırakan torun ve mirasçılar da torunun kardeşleri ve dede şeklinde kast ettiniz sanırım, bu anlamı dikkate alarak
A- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ;
1- Bir erkek kardeşi
2- Bir dede
şeklinde mirasçılar olduğunda;
Nisa 176. ayete göre erkek kardeş mirasın tamamını alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için miras alamaz
B- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ;
1- Bir erkek kardeş,
2- Bir kız kardeş,
3- Bir dede
şeklinde mirasçılar olduğunda;
Nisa 176. ayete göre erkek kardeş mirasın 2/3, kız kardeş 1/3 unu alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için miras alamaz
C- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ;
1- iki kız kardeş,
2- Bir dede,
şeklinde mirasçılar olduğunda ise;
Nisa 176. ayete göre iki kız kardeş mirasın 2/3 alır, dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış ise de iki kız ayet gereği mirasın 2/3 unu de için geriye 1/3 luk miras kalır bu miras ayet hükmüne aykırı olmadığı için dedeye verilebilir, peygamberimiz zamanın da nineye miras verildi şeklindeki naklin karşılığının da bu durumdaki mirasçılar olduğunu düşünüyorum, bu düşünce ayet hükmü değil, ama ayete aykırı da degil
D- Eğer torun miras bırakmış ise geriye de mirasçı olarak ;
1- üç kız kardeş,
2- Bir dede,
şeklinde mirasçılar olduğunda;
Nisa 176. ayete göre iki kız kardeş mirasın 2/3 unu alır şeklinde kısınti var ama üç kız için hiç bir kısıkti olmadığı için üç kız kardeş mirasın tamamını alır , dede ayette mirasçı olarak tanımlanmamış olduğu için dede miras alamaz,
Kuran'da kardeşler için "anadan kardeş , babadan kardeş " şeklinde ayrımlar var ama miras ayetlerin de anadan babadan şeklinde ayette bir ayrım yok , bu ayrımı nisa 12 ve 176 ayetteki kelale durumları için iki ayet olduğu , bu ayette iki kelale durumunun farklı kişileri düzenlemesi gerektiği aksi durumda iki ayet olmazdı , şeklinde bir muhakeme ile kardeşlerin anadan babadan ayrımı şeklinde bir görüş oluşmuş ama bu görüş ayete dayanmayan bir görüştür ,
4680-) İmran İbnu Husayn radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam'a bir adam gelerek, "Oğlumun oğlu vefat etti. Ondan miras hakkım nedir?" diye sordu. Aleyhissalatu vesselam: "Sana altıda bir var!" buyurdu. Adam dönüp gidince geri çağırdı ve: "Sana diğer bir altıda bir daha var!" buyurdu. Adam dönüp gidince tekrar çağırdı ve: "Diğer altıda bir, (hak değil) fazladan bir ikramdır!" buyurdu." Ebu Davud der ki: "Katade şunu söyledi: "(Sahabe, Resûlullah aleyhissalatu vesselam'ın bu kimseyi, başka) hangi varisler olduğu halde varis kıldığını bilmiyor." Katade devamla der ki: "Dedenin tevarüs ettiği en az miktar, altıda birdir."
Bu hadisde "hangi varisler olduğu halde varis kıldığını bilmiyor." şeklinde , bir hadis de dedeye miras var hükmünün ne olduğunu anlamak için diğer mirasçılar kimlerden oluşuyor , bakmak gerekir,
Yukarıda C bendinde iki kız kardes ve dede mirasçı olduğunda hem ayete hem de hadise uygun bir miras dağılımı oluyor,
Sonuç olarak hadisde dede mirasçı şeklindeki bilgi doğru ama bu bilginin doğru olması bu konuda değerlendirme yapabilmemiz için yeterli değil, ayette iki kız kardeş mirasın 2/3 luk kısmı aldığını bilirsek dedenin hangi durumda 1/6, 1/6 şeklinde miras aldığını da anlamış oluruz, aksi takdirde eksik verilerle eksik değerlendirme yapmış oluruz,
ayette çocuklar, anne , baba ve eş olduğu sürece dede miras alamaz, dede sadece 1 kız kardeş veya iki kız kardeş olduğu zaman miras alır , nisa 176. ayette bu kelale durumlarinda bir kız kardeş mirasın tamamını değil 1/2 sini alıyor , iki kız 2/3 luk kısmı alıyor bir kız kardeş 1/2 yi almış geriye 1/2 lik dağıtılacak bir miras kalıyor bu kalan kısımdan dedeye miras verilme imkanı var, aynı şekilde iki kız olduğunda iki kız 2/3 aldığında geriye 1/3 luk miras kalmakta , kalan bu 1/3 luk mirasın dedeye verilmesi söz konusu, miras dağıtmak için elde bir payın olması gerekir, olmayan payı dağıtımı da olmaz
Devamı sonraki sayfada