Ben bu şiiri, hikayesini dinledikten sonra bir dinlemeye ezberledim. Hala ezbere bildiğim üç şiirden birisidir. Okumaya başlayınca hiç yarıda kesmem. Sezai KARAKOÇ'a da Muazzez AKKAYA'ya da saygı duyuyorum. Aşkın istiklal marşıdır bu şiir.
Bu arada yazılmış en güzel şiir "Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden? Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu? Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden? Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu. Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse; Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse; Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan, Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse… Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla, Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla! Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım; Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım. Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın, Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın, Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin; Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin!"
Çok duygu yüklü hüzünlü keşke tanışıp konuş sağlardı,sairimin ,sırrını ifşa etmemesi acı ,birde muazzez hanımın söyledikleri gorupte konuşmamış sonra vefatını gazetelerde de duymuş olması Mona Roza olmayı hak etmemiş, Allah nasip etmemiş ,buda icimizi titreten ,,,keşke konuş saymış hanımefendi ,birde sayın Karakoç duygu yüklü bir insan ,hanımefendi için öyle birşey diyemiyeceğim,
Sezai karakoç üniversite yıllarında arkadaslarıyla sürekli kim daha iyi siiri yazacak diye aralarında yarışırlardı. Tabi üstad sınıftaki kıza aşık olur. Bu kızın adı muazzez akkaya dır. Yazları da boş durmaz Bahçıvanlık yapardı. Sakarya nın geyve ilçesinde bahçıvanlık yaptığı evin karşı evinde muazzez akkaya oturmaktadır. (Burası tesadüf olamaz bence.) Neyse şiiri o yaz sevdigi kadınin karşı evinin bahçesinde bahçıvanlık yaparken yazmıştır. Bu yüzdendir ki şiirin büyük bir bölümü gül, geyvenin gülleri, siyah güller ak güller, zeytin ağacı, zambaklar, nar çiçeği, kanadı kırık kuş, açma pencereleri seni görmemeliyim, saat 12dir söndü lambalar, aksamları gelir incir kuşları. Yani demek istediğim karşı evdeki sevdiğini sürekli uzaktan izlemiştir ve şiirini bu şartlar altında yazmiştır. Sonra tekrar okula gelince şiiri arkadaşlarına gösterir. Arkadaşları bu şiirin gizli kalmaması gerektigini düşünür ve şiiri bir dergiye yollarlar fakat şiir çok ünleneceği için üstad şiirdeki akrostiji bozar ve mısraların yerini değiştirir şiiri bu şekilde dergiye gönderirler. Daha sonra şiir mezuniyette okunur ama muazzez akkaya hic umursamaz. Hatta yıllar sonra röportajda kendisine sorulduğunda " aa evet öyleymiş ama ben pek bi yakınlık duyamadım deyip geçiştirmiştir"
Aşkı anlatamazsın çünkü anlatılamaz kime anlayabilirsin ancak o kalbi yaradan içinde ne olduğunu bilir kul kendisi dahi bilemez kulun tek bildiği hasret çekmekdir ömrü boyunca ancak ne zaman kalb rahatlar nuru cemal,i görünce ,ikram,gani ,ve cemal sahibini görünce dertlerde biter , benim anladığım tüm yaşamım,da budur başka izahı yok cesaretiniz varsa ,aşık olun ,yoksa sakın yeltenmeyin , zira aklınız, gider, ALLAH,da orada seni sorumlu tutar
ATEŞ-İ SUZAN sen sevdam, türkü tadında.. sen meramım ,.gönül dağında.... sen hülyam, arafat dağında.... sen rüyam ,kafdağının ardında.. sen dünyam , mehtabın kucağında ... sen nefesim , şükrümün menbağında..... sen alın yazım, mahkeme-i kübrada...... sen ateş-i suzansın ,makam-ı hicazda...... sen hüsnü aşksın,. Galibin divanında,,,,,, sen ela gözlüm,bitmeyen şarkımsın...gönül tahtımda ... yüksel karataş 2/9/2014 BURSA
Aşk Her dinde her dilde her ırkta aynıdır dil susar konuşamaz kalp acır ve Kanar Gel gelelim ki bu sevda karşılıksız ise karanlıkta Güneşin doğmasını beklemek gibi ise gündüzün yıldızların doğmasını beklemek gibiyse o vakit Aşık Mecnun olur Çöllere düşer Ferhat olur dağları deler baktığı her yerde sevdiğini görür o aşkta ise ilahi aşka kavuşur
Admin benden size önemli bir bilgi daha bu şiirin kıtalarının son mısraları da aynı akrostişdir. Bu senle başladı senle bitecek diye yorumlarınır. Şimdi şiiri tekrar okuyun.
Evet herkes kendine ve o anlık hissiyatina göre bir birşeyler yazar ve yorumlar takdir ediyorum, en azından insanı duygular içinden gelerek okur veya yazar oysaki kendi şahsım aşık olduğumun ayinesi var ne onu görmeğe o makamın yetmez nede bedenim korkuyorum ona ve cemaline aşık olmağa .şuan aklım başındayken yazabiliyorum ,amma aşık zaten yazamaz divane ,olur vird içinde , inşallah, sevgiliye kavuşmak olur ,Kübra mahkemesinden sonra, yaradan ,kalbi,ve ,ruhu ,temiz herkese nasib,etsin inşaallah.banada ,O,cemali güzele, kavuşmak ,doya doya seyretmek , onu seyrettikden sonra kendinden, geçmek, ne güzel olurdu sonsuz,ilelebed ,baki, alemde
Ben bu şiiri, hikayesini dinledikten sonra bir dinlemeye ezberledim. Hala ezbere bildiğim üç şiirden birisidir. Okumaya başlayınca hiç yarıda kesmem. Sezai KARAKOÇ'a da Muazzez AKKAYA'ya da saygı duyuyorum. Aşkın istiklal marşıdır bu şiir.
Rabb'im rahmet eylesin inşallah. İyi insan
Aşka dair en güzel şiir onun gözleriydi
yapma be
Saf aşklar insanı konuşturur.. Sezai Karakoç'ta içinden geldiği gibi konuşmuş..
Bu arada yazılmış en güzel şiir
"Ruhun mu ateş, yoksa o gözler mi alevden?
Bilmem bu yanardağ ne biçim korla tutuştu?
Pervane olan kendini gizler mi hiç alevden?
Sen istedin ondan bu gönül zorla tutuştu.
Gün, senden ışık alsa da bir renge bürünse;
Ay, secde edip çehrene, yerlerde sürünse;
Her şey silinip kayboluyorken nazarımdan,
Yalnız o yeşil gözlerinin nuru görünse…
Ey sen ki kül ettin beni onmaz yakışınla,
Ey sen ki gönüller tutuşur her bakışınla!
Hançer gibi keskin ve çiçekler gibi ince
Çehren bana uğrunda ölüm hazzı verince
Gönlümdeki azgın devi rüzgarlara attım;
Gözlerle günah işlemenin zevkini tattım.
Gözler ki birer parçasıdır sende İlahın,
Gözler ki senin en katı zulmün ve silahın,
Vur şanlı silahınla gönül mülkü düzelsin;
Sen öldürüyorken de vururken de güzelsin!"
Çok duygu yüklü hüzünlü keşke tanışıp konuş sağlardı,sairimin ,sırrını ifşa etmemesi acı ,birde muazzez hanımın söyledikleri gorupte konuşmamış sonra vefatını gazetelerde de duymuş olması Mona Roza olmayı hak etmemiş, Allah nasip etmemiş ,buda icimizi titreten ,,,keşke konuş saymış hanımefendi ,birde sayın Karakoç duygu yüklü bir insan ,hanımefendi için öyle birşey diyemiyeceğim,
Sezai karakoç üniversite yıllarında arkadaslarıyla sürekli kim daha iyi siiri yazacak diye aralarında yarışırlardı. Tabi üstad sınıftaki kıza aşık olur. Bu kızın adı muazzez akkaya dır. Yazları da boş durmaz Bahçıvanlık yapardı. Sakarya nın geyve ilçesinde bahçıvanlık yaptığı evin karşı evinde muazzez akkaya oturmaktadır. (Burası tesadüf olamaz bence.) Neyse şiiri o yaz sevdigi kadınin karşı evinin bahçesinde bahçıvanlık yaparken yazmıştır. Bu yüzdendir ki şiirin büyük bir bölümü gül, geyvenin gülleri, siyah güller ak güller, zeytin ağacı, zambaklar, nar çiçeği, kanadı kırık kuş, açma pencereleri seni görmemeliyim, saat 12dir söndü lambalar, aksamları gelir incir kuşları. Yani demek istediğim karşı evdeki sevdiğini sürekli uzaktan izlemiştir ve şiirini bu şartlar altında yazmiştır. Sonra tekrar okula gelince şiiri arkadaşlarına gösterir. Arkadaşları bu şiirin gizli kalmaması gerektigini düşünür ve şiiri bir dergiye yollarlar fakat şiir çok ünleneceği için üstad şiirdeki akrostiji bozar ve mısraların yerini değiştirir şiiri bu şekilde dergiye gönderirler. Daha sonra şiir mezuniyette okunur ama muazzez akkaya hic umursamaz. Hatta yıllar sonra röportajda kendisine sorulduğunda " aa evet öyleymiş ama ben pek bi yakınlık duyamadım deyip geçiştirmiştir"
"Geri gelen mektup" güzel bir şiir
Aşkı anlatamazsın çünkü anlatılamaz kime anlayabilirsin ancak o kalbi yaradan içinde ne olduğunu bilir kul kendisi dahi bilemez kulun tek bildiği hasret çekmekdir ömrü boyunca ancak ne zaman kalb rahatlar nuru cemal,i görünce ,ikram,gani ,ve cemal sahibini görünce dertlerde biter , benim anladığım tüm yaşamım,da budur başka izahı yok cesaretiniz varsa ,aşık olun ,yoksa sakın yeltenmeyin , zira aklınız, gider, ALLAH,da orada seni sorumlu tutar
TURK MEDENIYET VE EDEBIYAT HAYATININ DEV SAIRI SIZI SAYGI ILE ANIYOR RAHMET DILIYORUM
ATEŞ-İ SUZAN
sen sevdam, türkü tadında..
sen meramım ,.gönül dağında....
sen hülyam, arafat dağında....
sen rüyam ,kafdağının ardında..
sen dünyam , mehtabın kucağında
...
sen nefesim , şükrümün menbağında.....
sen alın yazım, mahkeme-i kübrada......
sen ateş-i suzansın ,makam-ı hicazda......
sen hüsnü aşksın,. Galibin divanında,,,,,,
sen ela gözlüm,bitmeyen şarkımsın...gönül tahtımda ...
yüksel karataş 2/9/2014 BURSA
ESKİCİ....eskiden yeterdim kendime artardım bile şimdi ne yapsam nafile bu can tedirgin bu tende canda eskidi bende ...B Rahmi Eyüboğlu
Aşk Her dinde her dilde her ırkta aynıdır dil susar konuşamaz kalp acır ve Kanar Gel gelelim ki bu sevda karşılıksız ise karanlıkta Güneşin doğmasını beklemek gibi ise gündüzün yıldızların doğmasını beklemek gibiyse o vakit Aşık Mecnun olur Çöllere düşer Ferhat olur dağları deler baktığı her yerde sevdiğini görür o aşkta ise ilahi aşka kavuşur
Genclık yıllarında ezberledıgım Mona Roze bana gore en fazla saygıyı hak eden bır ask sıırı
videonun sonuna Mona Rosa ya yazılan şiiri de okusaydınız tam olurdu:)
Biz yıllarca bu aşk hikayesinin yasıyla boşuna mı yaşadık, ah yıllarım 😂
😅😅
Kararttın dünyamı bozdun dengemi.
Gözlerimde yaşlar gönlümde keder.
Izdırap denizinde seyreden gemi.
Bütün limanları sonsuz terkeder. S.T
en güzel aşk şiiri yunus emrenin bana seni gerek seni şiiri bence
En guzel aşk siiridir
Bugunlerde ise Senin adın kavuşmak olsun siiri Sebahattin Abi
Keşke efsaneler gerçek olsaydı.. O efsanelerden biri varolsaydi
insan böylenaşkı belki ömründe birkez yaşar yada hiç bilmez
Adam zamanı yaşamış sonrada kaderini yaşamış sevgi zamanında güzelmiş onu bulamamış eli ile itmiş o duygularıda şiire dökmüş
Değer dır.
Cemal Süreya nin Tomris Uyar 'a ve zuhal' e mektupları harikaydı
Ustad saklamış sevdiğini hala seviyorki onu saklamış sevdiğini muazzez hanımda biliyor ama geçti artık o yıllar bu sevgiyi yaşatan gençlerin kalbi
Abdurrahim Karakoc : Mihriban; Yasanmis Bir Hikaye...
Karşı cinsten bir sevgiliye yazılmış en güzel şiir bence :
1. Yavuz Bülent Bakiler- Şaşırdım kaldım işte
2. Abdurrahim Karakoç - Mihriban
Milyonkere Ayten vardı (ÜMİT YAŞAR OĞUZCAN) Ne de güzel demiyor mu? Hoşuma gitmiyorsa rengi denizlerin biraz Ayten sürüyorum güzelleşiyor..
cemal süreyya aşk şiiri
HERKES KENDİ AŞKINA BİR ŞİİR YAZMIŞTIR. O BENCE EN GÜZELLİDİR. HERKESİN YAZDIĞI ŞİİR AŞIKIN ŞİİRDİR BU YÜZDEN GÜZELDİR. BIRAKIN DEDİKODU YAPMAYI.
Admin benden size önemli bir bilgi daha bu şiirin kıtalarının son mısraları da aynı akrostişdir. Bu senle başladı senle bitecek diye yorumlarınır. Şimdi şiiri tekrar okuyun.
TARİF EDİLEBİLEN AŞK
AŞK DEĞİL SEVGİ YA DA TUTKUDUR.
Hepsi hikâye.kadin şairi n askini biliyordu ve ilgilenmedi.yillar sonra hatilatildigi da belki gorursem bir selâm veririm diye şairi umursamamistir.
Son soru güzeldi ama Sezai Karakoç ruhu kalmadı be 😂
Meğer ben hep öyle yazarmisin şiirlerimi. Olsun be bundan sonra son noktayı MONA ROZA DİYE koyalım şaire üstada saygı babında. Vesselam
Benim adım aşk (tek hece) Rahmetli cemal safi yazmış aşkı ötesi zor bilunur
Aşka dair kendi yazdığım şiirim...
Sezai karakocun sevgili şiiri
Aşk MİHRİBAN
Kesinlikle Mihriban
En güzel aşk şiiri biraz iddialı
Evet herkes kendine ve o anlık hissiyatina göre bir birşeyler yazar ve yorumlar takdir ediyorum, en azından insanı duygular içinden gelerek okur veya yazar oysaki kendi şahsım aşık olduğumun ayinesi var ne onu görmeğe o makamın yetmez nede bedenim korkuyorum ona ve cemaline aşık olmağa .şuan aklım başındayken yazabiliyorum ,amma aşık zaten yazamaz divane ,olur vird içinde , inşallah, sevgiliye kavuşmak olur ,Kübra mahkemesinden sonra, yaradan ,kalbi,ve ,ruhu ,temiz herkese nasib,etsin inşaallah.banada ,O,cemali güzele, kavuşmak ,doya doya seyretmek , onu seyrettikden sonra kendinden, geçmek, ne güzel olurdu sonsuz,ilelebed ,baki, alemde
Gülce
tüy...
efsanenin içine ettiniz.
Mona rosa
Mihriban
Tüh bütün sırrı bozdun. Nice aşıkları hayalkırıkkığına uğrattın