1. çıktığından beri 2.'yi bekliyodum . Şimdide 3.' yü bekliyorum bişey değişmedi. Bide kaptan arka planla birlikte Flash TV deki burç yorumlayan abla gibi olmuş
Kaptan ve Evren iyi gidiyor yanınıza. Bunun yanında Kaptanın sizin üniversiteden hocanız olması ve kendi hocanızla böyle kanka olmuş olmanız çok iyi ya. Mezun olalı 10 yıl oldu, biz yolda görsek dönüp yüzümüze bakmazlar.
Kuzenlerle birlikte uyuyacağız o gün ve habire paranormal şeylerden bahsediyoruz. Ben en küçükleriyim (ortaokula gidiyorum) ve bir yandan korkup bir yandan da merakla dinliyorum. Gece ilerledi ve benim kuzenler uyudular ama benim gözüme uyku girmiyor. Çünkü aklım anlatılanlarda ve anlatılan şeylerden biri de uyurken yatağın başına gelip kabus gördürten bir yılan. Ne hikmetse kuzenlerimden birisi uykusunda huzursuzlandı ve yatağının başında bir yılan. Abartmıyorum şafak sökene kadar götümün arasına kadar ter akıttım korkumdan. Şafak söktüğünde ise o yılanın aslında bir kemer olduğunu farkettim.
Şöyle bir sıkıntı var, herkesin sesi farklı bir düzeyde geldiği için akşamları dinlerken sürekli kısıp açmam gerekiyor. Bir süre sonra yorulup kapatıyorum. Gözünüzü seveyim ses ayarı filan varsa herkesin ses düzeyini sabitleyin ki belli bir seviyeye getirip dinleyelim
abi tam kaptan olayı anlatırken duvara astığım notlarım yere düştü, kalpten gidiyordum. Bir önceki videoda yaptığım yorum için özür dilerim seviliyorsunuz.
Sonat abinin anlattığına benzer bir hikaye Eskişehirde çok anlatılır. Ben bizzat yaşamadım ancak komşulardan yaşayan olmuş. Şöyleki eskiden eskişehirin kızıltoprak mahallesinde ikamet ediyorduk. Bu mahallenin ismini alış hikayesi şu şekilde. Kurtuluş savaşı döneminde eskişehir de yaşanan muharaberelerde özellikle bu mahalle bölgesinde çok şehit verilmiş. Tabir-i caizse bir çok askerin kanıyla sulanmış. Adıda buna uygun olarak kızıl toprak mahallesi olarak kalmış. Bundanmıdır bilinmez biz o mahallede yaşarken komşular sürekli gördüklerini anlatırdı bizde kulak misafiri olurduk. Bizim oturduğumuz bina nispeten yeni bir binaydı ancak yanımızda ki bina gerçekten eski 2 katlı bir binaydı. Bizim binanın üst katındaki dairelerin penceresinden bu 2 katlı binanın çatısı gözüküyordu. Üst katta oturan komşu anlatıyor. Eskişehirin kışını bilen bilir iyi kar yağardı bizim küçüklüğümüzde. Bir gece oğlu su içmeye kalkıyor mutfağa gidiyor. Suyu içerkende camdan dışarı bakıyor. Tam yandaki 2 katlı binanın çatısında bir asker görüyor üstü başı perişan bir tüfek var sırtında çatının bir o tarafına bir diğer tarafına yürüyerek sanki nöbet tutuyor. Hemen koşup annesini uyandırıyor annesi inanmıyor. Ancak camın önüne geldiğinde askeri göremesede çatıda karın üstünde ayak izlerini farkediyorlar. Başka bir komşununda bu şekilde anlattığı bir hikaye vardı net hatırlamasamda oda gece uyandığında bi ışık hüzmesinin hareket edip aynı evin bahçesinin üzerine gelip toprağın altına girdiğini söylemişti. Ayrıca eskişehirde gazetelere bile çıkmış eski bir olay anlatılır. Bir adamın başından geçmiş bu olay ardından karakola gitmiş ve karakolda anlattıkları ağızdan ağıza dolaşmış. Bu adam bir akşam işinde mesaiye kaldıktan sonra geç saatte eve dönerken yol üzerinde bir hamamın önünden geçiyor. O saatte hiç hamam açık olur mu neden açık diye düşünmeden bir an yıkanıp eve gideyim diye düşünüyor heralde. Normal bir şekilde içeri giriyor danışma gibi bir alanda görevli var ücretini veriyor peştemali felan alıyor o adamdan. Sonra soyunma kabinine gidiyor ancak şaşırıyor neredeyse tüm kabinler dolu. Bu saatte bu kadar yoğunluk onuda şaşırtıyor ardından önemsemeyip peştemali sarıp giriyor hamama. Herkes bir köşede oturmuş her musluk başıda kapılmış yıkanıyorlar, içerisi tabi biraz buharlı. Neyse bu abi boşda musluk olmadığından gidiyor bir musluğun boş olan tarafına oturuyor beraber yanındaki kişiyle su alarak üzerlerine döküp yıkanıyorlar. Ardından adam bir anda adamda bir farklılık seziyor. yanındaki adamın ayakları ters. Korkuyor tabi biraz geri çekiliyor. Sonra bir ümit diğer kişilere bakıyor onlardan yardım istemek için onlarında ayakları ters. Tabi heyecanlı halini hamamdakiler farkediyor ve herkes tası bırakıp ona bakıyorlar. Adam tabi bir anda kendini dışarı zor atıyor. Can havliyle nefes nefese peştemalle danışmadaki adamın yanına geliyor . Kardeş diyor içerdeki adamların ayakları bir garip. Adamm da diyorki nasıl garip. Ters diyor bildiğin ters adamın ayakları. Danışmadaki abide danışmanın arkasından çıkıp benimkiler gibi mi diyor ve ayaklarını gösteriyor. Sonrası karakolda bitiyor tabi işin bizim abi peştemalle karakola kadar koşmuş. İşin ilginci polisler hamama gittiklerinde kapının mühürlü olduğunu hamamın bir süredir kapalı olduğunu görüyorlar. Bu da eskişehir de anlatılan meşhur hikayelerdendir. Videoyu yarıda durdurup yazdım aklımdakileri. Yazım hataları olabilir kusura bakmayın. İlginizi çekerse ne mutlu bana. Bu arada ilk hikaye gerçekten duyduklarım , ikinci hikaye ise gazetelere çıksada asılsız olduğu hiç bir karakolun böyle bir vaka ile karşılaşmadığı söylendi. Ama kim bilir ? :))
Bundan 10 sene kadar önce alt katımızda hasta bir kadın vardı. Artık hani yatakta bakıyorlar ona ne olacak diye bekliyor herkes. O zamanlar kardeşim 4-5 yaşında ve kendisi karanlıktan falan hayatta korkmaz. Hiç bir ışık açık değilken odalara gider istediğini alır gelir falan. Bir gün yatak odasından salona koşarak geldi ve "içeride hoca var kur'an okuyor" dedi. Salonu saran şoku tahmin ediyorsunuzdur yani belki de edemiyorsunuzdur bilmiyorum. Sonra da bir çok kez boş koridora bakıp birileri geziyor falan dedi. Baktığı yer de benim odamın olduğu yer ve aşırı tırsıyorum yani gece nasıl yatıcam falan korku filmi gibi olay. Neyse bir şekilde ya çocuktur dedik devam ettik hayatımıza. Sonraki günün sabahı hasta kadın vefat etti.
Benim başıma gökçeada’da bi olay gelmişti gece 1 gibi arkadaslarımla yürüyüş yapıyoruz bi klisenin yanından geçerken içerde mumların yandığını fark ettim saat geç olduğu için merak edip camdan içeriye baktım ama kimseyi görememiştim biraz daha bakıyım dedim noluyo falan diye saçma bi merakla :d unuttular falan diyip tam geri çekilirken camın diğer tarafından aniden yerden yukarıya doğru bi kadın çıktı lan noluyo diye bağırıp kendimi geriye attım... sonra kadın kapıya geldi özür falan diledim rahatsız ettiğimiz için öyle ayrıldık ordan... aynı gece eve döndük oturuyoruz camdan dışarı bakıyorum ilerde bi ağaç var yanında da sokak lambası direği var tam ağaca vuruyo ışığı. Ağacın dibinde beyaz giymiş birini gördüm rüzgarda elbisesi sallanıyo falan arkadasıma döndüm lan bu ne dedim tam onunla döndük bakıyoruz bi anda kayboldu... gece 3 gibi gerçekleşti bu olay ve hala gizemini koruyo...
bi gün evde tek başımayım tuvalete gittim bi anda 2 3 adam sesler ayırt edilemiyor konuşmaya başladılar dedm noluyo hassiktir sıçtım koktu harbiden derken işimi bitirip içeri geçtim kimse yok etrafta sonra tuvaletin yanındaki odaya doğru giderken anladım ki tuvaletteki pencereden alt komşu nun sesi duyuluyormus o da tuvalette video izliyomuş
Ayetel Kürsi kolyesine benzer bir hikaye olarak: Annemler ergenlik çağımda gerek antidepresanlarla gerek muskalarla beni sakin tutmaya çalışıyor. Ben de inadına, yahu ben dua biliyorum okuyorum da zaten diye muskaları bir türlü takmıyorum. En son bastılar parayı derinin içine yazılı baya şekilli şüküllü bi muska yaptırdılar bana. Evde muameleden takıyorum ama dışarıda çantaya koyuyorum çünkü o kadar büyük ki herkesin dikkatini çekiyor. Yine böyle bir gün kuzenimle Manisa'dan trene atlayip Salihli'ye gidiyoruz diğer kuzenlerin yanına, muska çantamda bu arada annem evden çıkarken unuttun muskanı diye arkamdan koşturup zorla verdi. Sözde biz akşam geri dönecektik, son treni de otobüsü de kaçırdık.Fırsat bu fırsat dedik herkes birbirinde kaldığını soyledi ictik ictik kimse eve gidemiyor. Sabahın 5 inde ilk tren var zaten bir kaç saat oyalansak yeter. Arabayı koyduk caddeye icinde uyucaz polis geldi izin vermiyor alkol var diye ses etmiyoruz falan e dedik madem turlayalim. Baraj yoluna girdi bu sığır, bi de dalga geçiyor burası uğursuz bilmem ne diye, barajin yanina tam geldik arabanın her şeyi bir anda gitti farlar söndü araba durdu, biz de çocuğa diyoruz ki yav he he ayak yapıyorsun. Yok dedi benzini yeni almıştım ama soktayim şu an benzin dipte görünüyor. Dedik ibre bozuktur falan hadi uyuyalım biraz 1 2 saate zaten gidecez. Bunlar arabada tam uyuyacak ben de sigara içeyim dedim, bakınıyorum öyle sağa sola kavak ağacı gibi bir sürü gölge var ama haddinden yüksek yani arabaya eğildim dedim ormanlık alan galiba burası baya ağaç var burda ama bu kadar uzun ağaç var mı ya,dünya hızlı dönüyor harbiden ay ışığına göre bunlar baya üstümüze geliyor gibi yakınlaşıyorlar habire falan, susmuyorum paso ayrıntı veriyorum sağolayım. Bunlar bi buz kesti dediler burası açık arazi ağaç yok. Nasıl yok diyorum bende ordu var resmen burda. Çıktılar baktılar yok kızım diyorlar ama ben öyle görmüyorum onumde ordu var resmen ve yaklaşıyor. Tutuştum tabi aha dedim bunlar cin mi. Arabada hepimizde bi panik havası dedik gelinlik giydirip atacaklar bizi. Dedim sakin olun ya benim çantada muska var. Araba hala çalışmıyor tabi ortalik ay ışığı dışında zifiri. Çantayı aldım yola çıktım yol kenarındaki lamba altında bosalttim çantayı muskayı arıyoruz yok. Arabaya bakıyoruz yok. Seferber olduk arıyoruz arıyoruz yok. Unuttum heralde dedim. Ezan okundu bizim araba çalıştı kuzenlerim bir daha görüşmemek üzere bizi asker bavulu gibi gara fırlatıp gittiler. Bilet alicam çantayı açtım muska çantada duruyor. Çantanın bi gözünde falan değil çantayı actigim gibi orta yerinde yumruk gibi bana bakıyor muska.
Ben de bir sonraki bölüm için başımdan geçen paranormal bir olayı anlatayım: 3 yıl önce ailecek köye gitmiştik 2 3 hafta kalmayı planlıyoduk, uzun süreden sonra ilk defa gidiyodum çok şey değişmişti ilk bir iki hafta etrafı keşfetmeye falan çalışıyodum köy evi lokasyon olarak merkezden baya uzak doğal ortam çalı çırpı teknolojiden de uzak bir yerdi, geceleri ortamı aydınlatan ışıklar çok kısıtlıydı elektrik direkleri ahşaptandı ve sürekli elektrikler gidip geliyodu.Geldikten bir hafta sonra geceleyin uyurken ilginç bi rüya gördüm rüyada tamamen siyah bi alanda yere çökmüş bi şekilde ellerim toprak içinde cüzdanımı ağzıma götürüyordum ve boğazımdan geçtiğini hissetim çok saçma ama cüzdanımı yiyodum resmen, o sabah uyandığımda rüya ile alakalı hiçbir şey hatırlamadım aklıma bile gelmedi. Gitmeye yakın iki üç gün kala ailecek eve yürüme mesafesinde ama yinede uzak bir eve misafirliğe gitmismiştik bi süre sonra canım sıkıldı uğraşacak bir şey bulamadım telefonumu evde sarj'a takmıştım yanımda değildi, dönmeye karar verdim, eve yakın bi mesafeye geldiğimde elektrikler gitti ve elektirik direklerinin ışığı söndü ortam tamamen zifiri karanlık bi hale geldi ortamı aydınlatan tek bir şey bile yoktu tamamen ezber bi şekilde eve doğru ilerlemeye başladım adım adım, biraz yürüdükten sonra göremediğim için ayağım takıldı ve yere düştüm elim yüzüm hep toprak olmuştu üstümü sirkelemeye başladım o sırada arka cebimde cüzdanımın olmadığını farkettim yere düştü heralde diyip çömelip aramaya başladım tam o anda dejavu yaşadığımı farkettim ve aklıma üç gün önce gördüğüm rüya geldi korkudan şoka girdim cüzdanı aramayı bıraktım dehşet içinde kalktım ve eve doğru devam ettim eve girer girmez banyoya koştum hemen aynanın karşına geçip ağzımın içine baktım, iki üç dakika öksürdüm, gerçeklik algım kaybolmuştu cüzdanı yediğime emindim boğazımda aynı his vardı şey gibiydi yediğinde boğazdan zor geçen bi meyve hissi gibi bi his, boğuluyo gibiydimde aynı zamanda, kusmaya falan çalıştım ama olmadı, daha sonra kendime geldiğimde bir kaç saniye durup ne yaptığımı anlamaya çalıştım deminden beri cidden cüzdan yediğimi düşünüp kusmaya mı çalışıyodum? anlamsız birşey yaptığımı anladım ve daha kurcalamadan büyük bi anlamsızlık içinde yatıp uyudum. Olay sonrası cüzdanı bulamadım sabah olunca geldiğim yola falan baktım düşürdümmü acaba diye yoktu. Köyden döndüğümüz zaman çok araştırdım google'a rüyada böyle bişey gördüm anlamı nedir falan gibi şeyler yazdım, rüyalarla ilgilenen bi kaç arkadaşıma da sordum ama hiçbir şey bulamadım ,bu olay yaşadığım en paranormal olay olarak kaldı benim için.
😅 final muazzam , mukkemmel bolum oldu hic beklemiyodum, evrenin mont hikayesinden ibretlik dersler finalinde tuyler dikennn, arkasindan kaptanin ardi ardina siraladigi inanilmaz hikayeler ve "sonra sen istanbula niye geldin..." yorumu 😆 derken finalde izin verilmeyen hikaye ile evrenin bloklanmasi..... kurgulasaniz bunu basarabileceginizi bu etkiyi olusturabileceginizi sanmam. Bu arada evren iyimi bise yok dimi kontrol ettiniz mi ? 😁😆
Annem köy de sürekli büyü ile uğraşan herkesin görüşmekten çekindiği bir kadından bahsetmişti.Bu kadın büyü ilmini sürekli kullanan kendi yakın akrabalarına bile yapan birisi olduğu herkes tarafından bilinip ama pek de dile getirilmezmiş çünkü herkes korkuyormuş.Buna sebep olan bir olayı anlatıcam; kadın kızını evlendirmek istiyor, tabi o zamanlar köy de hali vakti yerinde işi gücü olan düzgün bir adamın kendi kızıyla evlenmesini istiyor.Adamla kız normal bi şekilde tanışıp anlaşamadıklarını anlayınca görüşmekten vazgeçmişler, bu olaydan kısa bir süre sonra adam garip bir şekilde işi gücü bırakıp sabah evden çıkıp geceye kadar evine dönmüyor.Ailesi işkillenip takip ediyor çünkü hareketlerinde değişmeler de olduğunu fark ediyorlar.Adam sabah evden çıkıp hiçbir yerleşim yerinin olmadığı çöl denecek kadar uzak noktalara, dağlara, inanılmaz derecede havanın sıcak olduğu zamanlarda şuursuzca yürüyor, hatta bazen tamamen soyunup yerde sürünerek gezdiğini görenler olmuş.Tabi bunu kendisine sorduklarında her serefinde evden çıkarken bilincini kaybettiğini köyden kilometrelerce uzakta dağın başında kendini bulduğunu söylüyor.Bu durumun sebebi ise bir hocanın büyüyü bozduktan sonra anlatıyor olay şu ; cinler adamın kollarına girip yorgunluktan bayılana kadar yürütürlermiş, tabi yürürken bilinci yarı kapalı olduğu için anlayamıyor aşırı derece yorulunca veya susayınca kişi kendine geliyor.Bu kadar 😀
Bu formattan her gün bi tane video gelse 365 gün hiç sektirmeden her gün izlerim devam bence çok iyi bi konsept yakalamışsınız🙌🏻 hem korkup hem güldüğümüz nadir video serilerinden (seri olmasını umut ediyorum amin🤲🏻) sizin farkınız da bu demek ki👍🏻👍🏻korku hikayesi anlatan çok ama sizin gibi hem espirili hem ürpertici bi anlatımı olan bi youtube kanalı yok🖤
2019 un sonlarıydı tuncelide üniversite öğrencisiyiz, bizim öğrenci evi var ama ev sobalı kış aylarında ya elektiriğe bursu basıp termosifonla duş alacaksın ya da doğal gazlı evi olan arkadaşında duş alacaksın. Yine öyle günlerden biri, arkadaşlarım öğrenci evine geldim oturduk batak attık yemek yedik falan uyku vakti yaklaşıyor, ben de uyumadan biraz önce duş almayı severim saçlarım uzun diye havluya sarıyorum öyle uyuyorum sabah da tarıyorum çıkıyorum rutinim bu şekilde, duşa girdim çıktım arkadaşlar yatmıştı yataklara ellerde telefon oyun oynuyorlar. Giyindim saçlarımı havluyla doladım bana ayrılan yatağa girdim çektim de yorganı üstüme uyicam. (algıladığım şekilde anlatıyorum olayı.) gözümü kapattım açtım ,uyumadım yani, kapının önünde bi silüet var. Hiç de korkmadım arkadaşım falan da sanmadım ne olduğunu anlamadığımı biliyordum ama içimden korkmak gelmedi. İyice yaklaştım silüete arkadaşımın sesini duyar gibi oldum kafamı ona çevirdim baktım uyuyo tekrar kapıya baktım yok. O vakit biraz korkmaya başladım döndüm bizim çocukları uyandırıp sorucam elim arkadaşımın omuzlarında sallıyorum gibi ama hiç sallayamıyorum öbür çocuğa gittim onu sallıyorum o da sallanmıyor, kafamdaki havlu halıya düştü ve gözlerimi tekrar yatakta açtım. Bu kez karşımdaki dolabın önünde kahverengi ceketli şık bi adam duruyor arkası dönük ama ense traşından fiyakalı bi adam olduğu anlaşılıyor, bizim çocuklara döndüm uyuyorlardı sesleneyim dedim sesim çıkmıyordu elimi uzatayım dedim yorganına yetişirsem sarsarım gibi kollarım çaprazdı ve birisi tutuyordu çığlık atmaya çalıştım çalıştım çalıştım yırtılırcasına çığlık atmaya çalıştım ve tekrar aynı yatakta gözümü açtım. Bi baktım bizim çocuklar uyuyor, sesimi denedim çıkıyor mu diye çıkıyordu, kollarımı falan açtım hareket ettim biraz baktım her şey normal karabasan herhalde dedim yattım yatağa çektim yorganı, yorganı üstüme çekmemle kendi çığlığımı duymaya başladım ses benim sesim gibi değil ama bana ait olduğunu da biliyorum. Yorganı attım üstümden bu sefer her şey normal hissettiriyordu. Normal hayata dönmüş gibiydim herkes uyuyordu, çevremi biraz yokladım sıradışı bişey yoktu ben de eski pozisyonuma geçip uyudum. Gördüklerim rüyaydı sanırım en azından ben buna inanıyorum fakat ne daha önce karabasan deneyimledim ne de böyle korkunç denebilecek rüyalar yaşadım ya da işittim. Sorun şu ki böyle rüyaları görmemi tetikleyecek hiçbir şey olmadı o yüzden hala acaba gerçek miydi korkusunu içimde taşıyorum. edit:imla
Bizim sınıfta bi kız vardı. Bu kız sürekli cama bakarak konuşuyodu ve sanki karşısında birisi varmış gibi davranıyodu. O kızı da sınıf pek ciddiye almazdı çünkü dikkat çekmek için yaptığını düsünüyorlardı. Bende şizofren olduğunu düşünüyodum. bir gün ikimiz sınıfa yanlız kaldık. O pencerede konuşuyodu hatta el kol hareketleri yapıyodu, bi şeyler anlatıyo gibiydi. Bunu bi kere değil birden çok kez yaşadım. Bazen de sınıftan çıkarken kapıyı açmadan önce bir seyler konusup çıkıyodu. Bunu en sonunda sorduk. Bize cinlerle konuştuğunu hatta isimleri olduğunu söyledi. Anneannesininde büyücü olduğunu anlattı. Evde tek başına olduğunda sesler geldiğinı veya bi parkeye uzun süre odaklandığında ses çıkardıgını anlatıyodu. Birkaç tane başından geçmiş olayı daha anlattı. Durup dururken nesnelerin kaybolması, ismin seslenildiği yerde kimsenin olmaması gibi. O gün ben ve birkaç arkadaş onun arkasından konuştuk. Ne kadar korktuğumuzu falan anlattık. Bundan bir iki ay önce de annemin diktiği yorganın ipi çözülmüstü. Bende pek takmıyodum zararı yok diye. O sabah yerimden sıçrayak uyandım bi anda nefes alamamaya başladım. İp boynuma 3-4 defa dolanmıştı. Sadece ben değil o gün birlikte arkasıdan birlikte konuştuğumuz arkadaşlar da bazı şeyler yaşamıştı. O günden sonra o kıza daha iyi davranmaya başladık.Bu da böyle bi anımdır.
10 numara korku hikayesidir Bizzat kendim yaşadım Ben şuan 19 yaşındayım ve Alanya da ikamet ediyorum Olay i yasadigim yıllarda 2 ya da 3. Sınıftaydım çok emin değilim Burada çok bilinen bir piknik alanına okulumuz piknik yapmak için bir gezi düzenlemişti. Girişi piknik alanının ıçinden olan bir mezarlık da mevcut bu yerde Arkasında orman var ama diğer ağaçlardan biraz daha önce olan büyük bir ağaç ile başlıyor u orman Önemli detayları verdikten sonra hikayeye geçiyorum Yemek yedikten sonra arkadaşlarım ile alanın alt kısımlarında bulunan futbol sahasına gitmiştik Deli gibi koşarak futbol oynuyorduk Belirli bi süre oynadıktan sonra ben ve 2 arkadaşım masaların bulunduğu bölgeye dönme kararı aldık Sahaya alt yoldan geldik dönerken de üst yoldan dönelim dedik Üst yol da mezarlığın hemen önünden geçiyor Mezara yaklaştıkça bağırma çağırma gülme sesleri falan duymaya başladık Yaklaştıkça bu seslerin sahiplerinin üst sınıflardan abiler ablalar olduğunu gördük Mezarların üstünde tepiniyorlardi Seksek oynuyorlardı Mezardan mezara atlamaca oynayan bile vardı Biz de daha küçük olduğumuz için içeri girmeye cesaret edemedik ancak kapıya biraz yaklaşıp olanları seyretmeye başladık Bu tepinmezler biraz daha devam ettikten sonra kurt köpeği sesleri duymaya başladık Mezarlığın arkasındaki ormandan geliyordu Herkes koşarak dışarı çıktı Son kişi kapıdan çıkıp kapıyı kapattığı anda sesler kesilmişti Tekrar içeri girdiler Aynı olay tekrar yaşandı Son kişi çıktığında sesler kesilmişti 3. Kez girdiler Sesler gelmesine rağmen burda bi şey yok diyerek çıkmadılar dışarı Diğerlerinden biraz daha önce büyük ağacın hemen arkasında 13 14 kadar köpek sesi duydum Herkes duydu Ama 1 ağacın arkasından geliyordu bu ses ve görünürde i şey yoktu Dışarı çıktılar kapıyı kapadılar Beyaz gömlekli esmer br abinin nefesi kesildi bi anda Arkadaşları panik içerisinde gömleğinin düğmelerini açtılar Koyu esmer tenli abi kıpkırmızı olmuştu Gözlerini geri açtığında Beyler beyaz elbiseli i kadın gördüm yalvaririm devam etmeyin dedi Bi abi sebepsiz yere ağlamaya başlamıştı Olayların rengi giderek değişiyordu ki öğretmenlerimiz bize ayrılan sürenin sonuna geldiğimizi ve geri sönmek için otobüslere binmemiş gerektiğini söyledi Bu olay uzerinden yıllar geçti ama ben hala unutmadım Not=konuşma hızında yazamadığım için kafamdaki bazı cümleleri yazarken unuttum Cümlelerde düşüklük varsa affola
Benim başıma gelen ve açıklayamadığım paranormal bir olay var. Bir keresinde odamda uzanıyordum. Uzandığım koltuk, odanın kapısının tam karşısında ve kapı koridora bakıyor. Eğer birisi yatak odaya veya tuvalete gidecek olursa mutlaka görüyorum. Aile apartmanında oturuyoruz. Evde tek başımaydım, ablam da yan dairede babannemdeydi. Sonra birden daire kapısı açıldı. Anahtarı çevirme sesini bile net bir şekilde duydum ve kapı açılıp kapandı. Daha sonra ben 'ablamdır' düşüncesiyle telefona bakmaya devam ediyordum. Telefona bakarken ablamın koridordan geçişini hem duydum hem de gördüm, ıslık çalıyordu. Sonrasında ablama bir şey sormak için seslendim ve ses gelmedi. Kalkıp bütün odalara, tuvalete vs baktım evde kimse yok. Tam korkuyla koridorda ilerkerken ablam daire kapısından girdi... Üç nokta koyunca daha creepy olur dediler
3:53 "Şimşek çaktırıyor" derken Sonat'ın arkaplanda gerçekten şimşek çakması peki? Arkadaşlar, bu seri devam ederse (ki etmeli) olay çok kötü yerlere gidecek.
Kendim bire bir yaşadığım bir olayı anlatmak isterim. Annemin cinlerden sorumlu kişi olduğunu iddia eden bir arkadaşı var. Emrinde binlerce cin olduğunu söyler gün içinde onlarla konuşur, odaya girdiğinde “oraya basma!” falan diye bağırır. Bir yerin ağrıdığında, doktor cinleri gönderdiğini ve tedavi ettiğini söyler. Hatta hz. Muhammed’in akşam oturmaya geldiğini falan söylerdi böyle. Tabii annem hiç inanmıyor sürekli dalga geçiyorlar. Bir gün öğle arasında yanlarına gittim, bahçede üçü oturuyorlar. Bu yine cinlerinden bahsetmeye başladı, annem yine hee hee falan diyo neyse sonra bunun zoruna gitti ben sana kanıtlıcam dedi. Annem, nasıl kanıtlayacaksın dedi. Annenle konuşturucam seni dedi. (Anneannem yıllar önce vefat etti. Gelenektir, ölünün kıyafeti saklanmaz dağıtılır. Biz de bütün kıyafetlerini dağıttık sadece çok giydiği bir elbiseyi sakladık hatıra kalsın diye). Annem de hadi bakalım konuştur dedi. Bu durdu bi sağına dönüyo bir şeyler söylüyo bi soluna dönüyo bir şeyler söylüyo. Anneannemin babasının adını sordu sonra omzuna dönüp “...kızı’nı çağırın kızı bekliyo” diyo. Sonra birden bi donuklaştı anneme dönüp, geldi dedi :D annem şok oldu kadın birden inanmakla inanmamak arasında aptal bir ifadeyle kaldı :D Ne sormak istiyorsun sor ben de annene sorayım dedi. Annem hala işin biraz gırgırında “ nasılmış orda hayat sor bakalım” dedi. Adam sağ omzuna dönüp sordu şöyle bir şey yaşandı; -Allah iyilik versin -Niye -O gidince huzurlu olacaksan söyleyim Biz bakıyoruz noluyo diye ama ben aşırı tırstım annem de korktu ama çaktırmıyo. Sonra Arkadaşı anneme dönüp “Annen iyi, yerinde rahatmış ama o yeşil elbise onu çok huzursuz ediyormuş onu birine vermeni istiyo” Annemin yüzü bembeyaz oldu ne diyeceğini bilemedi, sen nerden biliyorsun dedi. Ben bilmiyorum annen söyledi dedi ve gitti dedi. Biz şok olduk. Ben adamın şizofren olduğunu düşünüyordum ama tek elbise sakladığımızı ve o elbisenin yeşil olduğunu bilmesine imkan yok. Yeterince paranormal mi bilmiyorum ama böyle bir anımdır.
Arkadaşımın köyünden uyurgezer bir adam anlatıyor. Uyandıktan sonra hatırladıkları:Gece kalktım indim köy meydanına baktım karşı tepede ışıklar sesler , dedim kim düğün yapıyo gecenin bu saatinde.Neyse nasıl oldu yürüdüm çıktım tepeye ama baya yüksek düğün yapılcak yer de değil , gittim yanlarına kimseyi tanımıyorum neyse güzelce ağırladılar beni , yemek ikram ettiler düğünü yaptık dedim ben kalkayım artık.Giderken bana bi çuval verdiler bu da sana hediyemiz eve gidene kadar açma evde altın olacak.Tepeden aşağı inerken birden dedim ben bunu niye taşıyorum sırtımda attım bi köşeye.Sabah uyandım yatakta dedim rüya mı gördüm yoksa yine uyurgezerlik mi?Gidip köy hocasına anlattım böyle böyle diye , sen cin düğününe denk gelmişsin eğer verdikler çuvalı atmasaydın eve geldiğinde altın olacaktı şimdi git bak içine soğan kabuğu bulacaksın.gittim çuvalı attığım yere , içi yarıya kadar soğan kabuğu doluydu
İLK MUSKA!!
Ilk evt sadece ilk
İlk yorum musallatı
Tobe estağfurullah
İzlemeden like
Kendi hikayelerimizi nereden göndereceğiz
Ya şimdi hikayeyi geç de bizim attığımız şaka nerde onu de hele
Şu formatı tutturun gözünüzü seveyim
korkuyom
@@Stardust483 amaç o
tek keyifli atlamadan arkama yaslanarak izlediğim tek seri daha seri olmadıda
hemen tutturuyorum kübracım 1 saniye
2 yorumun da tutmuş daha formatı tutturmaya çalışıyon
WE ARE THE HAMSTERS ARMY !!!
salondan sesler geldi izlerken, annemi babamı kontrol edeyim dedim, babam doğu perinçek'e küfür ediyordu. her şey normal ohh
Xkdkckdkxkxkxkcmckckccmck
😂😂😂😂
Ben kahvede oturuyordum doğu doğu perincek geldi. Kafeye. anana küfür ediyordu
1. çıktığından beri 2.'yi bekliyodum . Şimdide 3.' yü bekliyorum bişey değişmedi. Bide kaptan arka planla birlikte Flash TV deki burç yorumlayan abla gibi olmuş
Kaptan ve Evren iyi gidiyor yanınıza. Bunun yanında Kaptanın sizin üniversiteden hocanız olması ve kendi hocanızla böyle kanka olmuş olmanız çok iyi ya. Mezun olalı 10 yıl oldu, biz yolda görsek dönüp yüzümüze bakmazlar.
hoca değil üst dönem öğrenci
Takipçilerin istediği bir video serisi yıllar geçmeden geldi. Neler oluyor?
2020 nin garibliklerinden biri de bunun olmasi sjjsjsjsj
Bu da paranormal bi olay
ilk fırsatta sura üflenir
Canlarının istediğini çekmek yerine takipçilerin istediğini çekselerdi bu kanal tatsız keyifsiz bir yer olurdu
@@erenbalkan1654 o kadar fazla soğuk savaş çekmek istediklerine eminim.
Kaptanla çay bahçesinde oturup Boğaçın dinlediği anıların/hikayelerin hepsini dinlemeyi o kadar istiyorum ki.....
Gece yazlığın bahçesinde karpuz yerken anlatsa sonra evin köpeği bi yere odaklanıp havlasa
Şimdi herkesin aklında aynı soru:
“ACABA BEN DE Mİ O YÜZDEN BEKÂRIM?!”
Bi sağıma soluma bakmadım desem yalan olur.
ulan ogi benim inşallah tipimden dolayıdır sjjdjsdfjd
Bi de yazının ele denk gelmesi... Az buz elimizi yoklamıyoruz. Baya tedirgin etti.
@@erdem4786 yazının ele gelme olayı ne. Bi de neden elini sürekli oynatıyormuş yemek yerken anlamadım açıklar mısınız
Korkanken gülmeyi ilk defa deneyimledim gerçekten inanılmaz bir video.
Beklenen video. Formatı komple bu seriye çevirin
Soğuk savaşı geçiyomuş demi 😂😂
Hikayeleri anlatırken baştan söylemeyin yanlış anlama olup olmadığını sürprizi kaçıyor bence.
Beğenin üste çıksın adam haklı
Bu arada kaptan Witcher soyundan geliyor arkadaşlar, hikayelerde anlattığı keramet sahibi kişi de Vesemir
Gokhan5 Kapton of Urfa
Paranormal hikayeniz kaldıysa devam edin yoksa kaptanın hikayeleri + izleyici hikayeleri olarak devam edin mükemmel seri
@@yusufffgenc bunu ben snd #5 izlerken yazmış olman bence bir panaromik hikaye sayılır
Kaptan’ın tek kanadı var gibi duruyor
Teşekkürler kaptan sayende birdaha asla uyuyamayacağım.
Evren abinin veya Kaptan’ın olduğu videolar inanılmaz keyifli oluyor, harika bir seri oldu korku hikayeleri
"Ne kadar tekin adam yoksa hepsini kanala getirmissiniz" - Kaptan
HAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHA
Korku hikayeleri 3 kaptan özel gelsin !
Kuzenlerle birlikte uyuyacağız o gün ve habire paranormal şeylerden bahsediyoruz. Ben en küçükleriyim (ortaokula gidiyorum) ve bir yandan korkup bir yandan da merakla dinliyorum. Gece ilerledi ve benim kuzenler uyudular ama benim gözüme uyku girmiyor. Çünkü aklım anlatılanlarda ve anlatılan şeylerden biri de uyurken yatağın başına gelip kabus gördürten bir yılan. Ne hikmetse kuzenlerimden birisi uykusunda huzursuzlandı ve yatağının başında bir yılan. Abartmıyorum şafak sökene kadar götümün arasına kadar ter akıttım korkumdan. Şafak söktüğünde ise o yılanın aslında bir kemer olduğunu farkettim.
Şöyle bir sıkıntı var, herkesin sesi farklı bir düzeyde geldiği için akşamları dinlerken sürekli kısıp açmam gerekiyor. Bir süre sonra yorulup kapatıyorum. Gözünüzü seveyim ses ayarı filan varsa herkesin ses düzeyini sabitleyin ki belli bir seviyeye getirip dinleyelim
Bir şey dicem ben kaptanı görünce çok mutlu oluyorum normal mi? :d
Bende
@@naksicizgi6553 bende çok samimi geliyor bana
kübra ben de çok seviyorum🖤
@Burçak Bora Dikmez o kadar haklısın ki lxmskxöalc
Bendeeeeeeeeee hemde cok gerçek adı ne instagram adı fılan var mı
Bu seri sonsuza dek sürsün bayıldım ortam fena bayılıyorum size post42
Kaptanlı videolar başka güzel oluyo
1.14 milyon abonenin hepsinin insan olduğuna emin miyiz diye yorum yapacağım anda Kaptanın yorumu tüylerimi ürpertti. 31:28
kaptan bölümü tek başına yönetiyor
abi tam kaptan olayı anlatırken duvara astığım notlarım yere düştü, kalpten gidiyordum. Bir önceki videoda yaptığım yorum için özür dilerim seviliyorsunuz.
15 gün içinde yenisi gelsin de üniversite sınavına izleyip girelim
Tunca Arslan'ı çağırın, onun anıları harika oluyor xd
Evrenin 2. Hikayesinde ruhumu teslim ettim 3.sünün devamını aşşşşırı merak ettim hemen heni bölüm gelsinnnn
04:24 Kaptan yastığı fileli çorap gibi görüyorum Allah kahretmesin bütün ciddiyetim kaçtı Asdadffssd
Bu sefer cidden tırstım yalan yok...
Ama bu seri devam etsin
Kaptan, korku filmlerindeki ve hikayelerindeki güven veren, seni rahatlatan karakter.
Bu format lütfen devam etsin, korku filmlerinden almadığım hazzı kaptanın gizemli hikayelerinden alıyorum.
Sonat abinin anlattığına benzer bir hikaye Eskişehirde çok anlatılır. Ben bizzat yaşamadım ancak komşulardan yaşayan olmuş. Şöyleki eskiden eskişehirin kızıltoprak mahallesinde ikamet ediyorduk. Bu mahallenin ismini alış hikayesi şu şekilde. Kurtuluş savaşı döneminde eskişehir de yaşanan muharaberelerde özellikle bu mahalle bölgesinde çok şehit verilmiş. Tabir-i caizse bir çok askerin kanıyla sulanmış. Adıda buna uygun olarak kızıl toprak mahallesi olarak kalmış. Bundanmıdır bilinmez biz o mahallede yaşarken komşular sürekli gördüklerini anlatırdı bizde kulak misafiri olurduk. Bizim oturduğumuz bina nispeten yeni bir binaydı ancak yanımızda ki bina gerçekten eski 2 katlı bir binaydı. Bizim binanın üst katındaki dairelerin penceresinden bu 2 katlı binanın çatısı gözüküyordu. Üst katta oturan komşu anlatıyor. Eskişehirin kışını bilen bilir iyi kar yağardı bizim küçüklüğümüzde. Bir gece oğlu su içmeye kalkıyor mutfağa gidiyor. Suyu içerkende camdan dışarı bakıyor. Tam yandaki 2 katlı binanın çatısında bir asker görüyor üstü başı perişan bir tüfek var sırtında çatının bir o tarafına bir diğer tarafına yürüyerek sanki nöbet tutuyor. Hemen koşup annesini uyandırıyor annesi inanmıyor. Ancak camın önüne geldiğinde askeri göremesede çatıda karın üstünde ayak izlerini farkediyorlar. Başka bir komşununda bu şekilde anlattığı bir hikaye vardı net hatırlamasamda oda gece uyandığında bi ışık hüzmesinin hareket edip aynı evin bahçesinin üzerine gelip toprağın altına girdiğini söylemişti.
Ayrıca eskişehirde gazetelere bile çıkmış eski bir olay anlatılır. Bir adamın başından geçmiş bu olay ardından karakola gitmiş ve karakolda anlattıkları ağızdan ağıza dolaşmış. Bu adam bir akşam işinde mesaiye kaldıktan sonra geç saatte eve dönerken yol üzerinde bir hamamın önünden geçiyor. O saatte hiç hamam açık olur mu neden açık diye düşünmeden bir an yıkanıp eve gideyim diye düşünüyor heralde. Normal bir şekilde içeri giriyor danışma gibi bir alanda görevli var ücretini veriyor peştemali felan alıyor o adamdan. Sonra soyunma kabinine gidiyor ancak şaşırıyor neredeyse tüm kabinler dolu. Bu saatte bu kadar yoğunluk onuda şaşırtıyor ardından önemsemeyip peştemali sarıp giriyor hamama. Herkes bir köşede oturmuş her musluk başıda kapılmış yıkanıyorlar, içerisi tabi biraz buharlı. Neyse bu abi boşda musluk olmadığından gidiyor bir musluğun boş olan tarafına oturuyor beraber yanındaki kişiyle su alarak üzerlerine döküp yıkanıyorlar. Ardından adam bir anda adamda bir farklılık seziyor. yanındaki adamın ayakları ters. Korkuyor tabi biraz geri çekiliyor. Sonra bir ümit diğer kişilere bakıyor onlardan yardım istemek için onlarında ayakları ters. Tabi heyecanlı halini hamamdakiler farkediyor ve herkes tası bırakıp ona bakıyorlar. Adam tabi bir anda kendini dışarı zor atıyor. Can havliyle nefes nefese peştemalle danışmadaki adamın yanına geliyor . Kardeş diyor içerdeki adamların ayakları bir garip. Adamm da diyorki nasıl garip. Ters diyor bildiğin ters adamın ayakları. Danışmadaki abide danışmanın arkasından çıkıp benimkiler gibi mi diyor ve ayaklarını gösteriyor. Sonrası karakolda bitiyor tabi işin bizim abi peştemalle karakola kadar koşmuş. İşin ilginci polisler hamama gittiklerinde kapının mühürlü olduğunu hamamın bir süredir kapalı olduğunu görüyorlar. Bu da eskişehir de anlatılan meşhur hikayelerdendir.
Videoyu yarıda durdurup yazdım aklımdakileri. Yazım hataları olabilir kusura bakmayın. İlginizi çekerse ne mutlu bana.
Bu arada ilk hikaye gerçekten duyduklarım , ikinci hikaye ise gazetelere çıksada asılsız olduğu hiç bir karakolun böyle bir vaka ile karşılaşmadığı söylendi. Ama kim bilir ? :))
Bu format devam etsin, soğuk savaştan sonra sevdiğim 2. format. Süperdi :)
Herkesin aklında tek soru Kaptan'a gece bir şey battı mı
Korku hikayeleri 10 dediğiniz günü görürüz inş. çok iyi yaaa 👍🏻👍🏻
Açık ara youtubedaki en iyi serilerden
40:09 ödüm koptu abi. Hikayeyi çok merak ettim.
Boğaç "imgelem" kelimesini cümle içinde kullanabiliyor fakat katiyen özneli yüklemli düzgün bir cümle kuramıyor.
gerçekten harika lütfen kaptan devam etsin 3. bölümde
youtube tr tarihinin en iyi konseptlerinden biri
ışık açık uyumayı yeni bırakmıştım bu hafta da video gelmiş sağolun ya
Bundan 10 sene kadar önce alt katımızda hasta bir kadın vardı. Artık hani yatakta bakıyorlar ona ne olacak diye bekliyor herkes. O zamanlar kardeşim 4-5 yaşında ve kendisi karanlıktan falan hayatta korkmaz. Hiç bir ışık açık değilken odalara gider istediğini alır gelir falan. Bir gün yatak odasından salona koşarak geldi ve "içeride hoca var kur'an okuyor" dedi. Salonu saran şoku tahmin ediyorsunuzdur yani belki de edemiyorsunuzdur bilmiyorum. Sonra da bir çok kez boş koridora bakıp birileri geziyor falan dedi. Baktığı yer de benim odamın olduğu yer ve aşırı tırsıyorum yani gece nasıl yatıcam falan korku filmi gibi olay. Neyse bir şekilde ya çocuktur dedik devam ettik hayatımıza. Sonraki günün sabahı hasta kadın vefat etti.
seri mükemmel, tek önerim arkadaki müziği biraz daha kısabilirsiniz anlatılana odaklanmak çok daha kolay olur, teşekkürler
Ohhh sonunda Kaptanı görünce bi rahatlama geliyo
Harika bir video daha, bu seri patlar. Kaptan'dan eğer rahatsız olmaz ise daha fazla hikâye anlatmasını rica ediyorum.
22:40 - 22:55 Berk'in içten içe kendini sorgulaması 😅
Benim başıma gökçeada’da bi olay gelmişti gece 1 gibi arkadaslarımla yürüyüş yapıyoruz bi klisenin yanından geçerken içerde mumların yandığını fark ettim saat geç olduğu için merak edip camdan içeriye baktım ama kimseyi görememiştim biraz daha bakıyım dedim noluyo falan diye saçma bi merakla :d unuttular falan diyip tam geri çekilirken camın diğer tarafından aniden yerden yukarıya doğru bi kadın çıktı lan noluyo diye bağırıp kendimi geriye attım... sonra kadın kapıya geldi özür falan diledim rahatsız ettiğimiz için öyle ayrıldık ordan... aynı gece eve döndük oturuyoruz camdan dışarı bakıyorum ilerde bi ağaç var yanında da sokak lambası direği var tam ağaca vuruyo ışığı. Ağacın dibinde beyaz giymiş birini gördüm rüzgarda elbisesi sallanıyo falan arkadasıma döndüm lan bu ne dedim tam onunla döndük bakıyoruz bi anda kayboldu... gece 3 gibi gerçekleşti bu olay ve hala gizemini koruyo...
Bir an önce 3 gelir umarım izlemesi oldukça zevkli bir format
bi gün evde tek başımayım tuvalete gittim bi anda 2 3 adam sesler ayırt edilemiyor konuşmaya başladılar dedm noluyo hassiktir sıçtım koktu harbiden derken işimi bitirip içeri geçtim kimse yok etrafta sonra tuvaletin yanındaki odaya doğru giderken anladım ki tuvaletteki pencereden alt komşu nun sesi duyuluyormus o da tuvalette video izliyomuş
Ne güzel uyduruyorsun
komşum(37)
Kaptandan neler çıktı bee dabbe serisini devam ettirir bu adamın hikayeleri
Kaptan'a sarı renkli bir yağmurluk ve el feneri verin, serinin sunumunu o yapsın lütfen...
Kaptana çok kanım ısındı 2 videodur. Kendisine selamlar
15:20 evren muhafız
Kaptan çağırma seansı çok iyiydi.
muhteşem format!! dört gözle 3. videoyu bekliyorum
anlatırken kaptanın olgunluğu lazım
Ayetel Kürsi kolyesine benzer bir hikaye olarak:
Annemler ergenlik çağımda gerek antidepresanlarla gerek muskalarla beni sakin tutmaya çalışıyor. Ben de inadına, yahu ben dua biliyorum okuyorum da zaten diye muskaları bir türlü takmıyorum. En son bastılar parayı derinin içine yazılı baya şekilli şüküllü bi muska yaptırdılar bana. Evde muameleden takıyorum ama dışarıda çantaya koyuyorum çünkü o kadar büyük ki herkesin dikkatini çekiyor. Yine böyle bir gün kuzenimle Manisa'dan trene atlayip Salihli'ye gidiyoruz diğer kuzenlerin yanına, muska çantamda bu arada annem evden çıkarken unuttun muskanı diye arkamdan koşturup zorla verdi. Sözde biz akşam geri dönecektik, son treni de otobüsü de kaçırdık.Fırsat bu fırsat dedik herkes birbirinde kaldığını soyledi ictik ictik kimse eve gidemiyor. Sabahın 5 inde ilk tren var zaten bir kaç saat oyalansak yeter. Arabayı koyduk caddeye icinde uyucaz polis geldi izin vermiyor alkol var diye ses etmiyoruz falan e dedik madem turlayalim. Baraj yoluna girdi bu sığır, bi de dalga geçiyor burası uğursuz bilmem ne diye, barajin yanina tam geldik arabanın her şeyi bir anda gitti farlar söndü araba durdu, biz de çocuğa diyoruz ki yav he he ayak yapıyorsun. Yok dedi benzini yeni almıştım ama soktayim şu an benzin dipte görünüyor. Dedik ibre bozuktur falan hadi uyuyalım biraz 1 2 saate zaten gidecez. Bunlar arabada tam uyuyacak ben de sigara içeyim dedim, bakınıyorum öyle sağa sola kavak ağacı gibi bir sürü gölge var ama haddinden yüksek yani arabaya eğildim dedim ormanlık alan galiba burası baya ağaç var burda ama bu kadar uzun ağaç var mı ya,dünya hızlı dönüyor harbiden ay ışığına göre bunlar baya üstümüze geliyor gibi yakınlaşıyorlar habire falan, susmuyorum paso ayrıntı veriyorum sağolayım. Bunlar bi buz kesti dediler burası açık arazi ağaç yok. Nasıl yok diyorum bende ordu var resmen burda. Çıktılar baktılar yok kızım diyorlar ama ben öyle görmüyorum onumde ordu var resmen ve yaklaşıyor. Tutuştum tabi aha dedim bunlar cin mi. Arabada hepimizde bi panik havası dedik gelinlik giydirip atacaklar bizi. Dedim sakin olun ya benim çantada muska var. Araba hala çalışmıyor tabi ortalik ay ışığı dışında zifiri. Çantayı aldım yola çıktım yol kenarındaki lamba altında bosalttim çantayı muskayı arıyoruz yok. Arabaya bakıyoruz yok. Seferber olduk arıyoruz arıyoruz yok. Unuttum heralde dedim. Ezan okundu bizim araba çalıştı kuzenlerim bir daha görüşmemek üzere bizi asker bavulu gibi gara fırlatıp gittiler. Bilet alicam çantayı açtım muska çantada duruyor. Çantanın bi gözünde falan değil çantayı actigim gibi orta yerinde yumruk gibi bana bakıyor muska.
40:11 'den sonra Kaptan'ın rahatlığa bak. Tövbe tövbe. "Olur böyle şeyler." dercesine iplememiş adam. Neyse, RIP Evren.
1:20 kaptan çağırma seansı
Ben de bir sonraki bölüm için başımdan geçen paranormal bir olayı anlatayım:
3 yıl önce ailecek köye gitmiştik 2 3 hafta kalmayı planlıyoduk, uzun süreden sonra ilk defa gidiyodum çok şey değişmişti ilk bir iki hafta etrafı keşfetmeye falan çalışıyodum köy evi lokasyon olarak merkezden baya uzak doğal ortam çalı çırpı teknolojiden de uzak bir yerdi, geceleri ortamı aydınlatan ışıklar çok kısıtlıydı elektrik direkleri ahşaptandı ve sürekli elektrikler gidip geliyodu.Geldikten bir hafta sonra geceleyin uyurken ilginç bi rüya gördüm rüyada tamamen siyah bi alanda yere çökmüş bi şekilde ellerim toprak içinde cüzdanımı ağzıma götürüyordum ve boğazımdan geçtiğini hissetim çok saçma ama cüzdanımı yiyodum resmen, o sabah uyandığımda rüya ile alakalı hiçbir şey hatırlamadım aklıma bile gelmedi. Gitmeye yakın iki üç gün kala ailecek eve yürüme mesafesinde ama yinede uzak bir eve misafirliğe gitmismiştik bi süre sonra canım sıkıldı uğraşacak bir şey bulamadım telefonumu evde sarj'a takmıştım yanımda değildi, dönmeye karar verdim, eve yakın bi mesafeye geldiğimde elektrikler gitti ve elektirik direklerinin ışığı söndü ortam tamamen zifiri karanlık bi hale geldi ortamı aydınlatan tek bir şey bile yoktu tamamen ezber bi şekilde eve doğru ilerlemeye başladım adım adım, biraz yürüdükten sonra göremediğim için ayağım takıldı ve yere düştüm elim yüzüm hep toprak olmuştu üstümü sirkelemeye başladım o sırada arka cebimde cüzdanımın olmadığını farkettim yere düştü heralde diyip çömelip aramaya başladım tam o anda dejavu yaşadığımı farkettim ve aklıma üç gün önce gördüğüm rüya geldi korkudan şoka girdim cüzdanı aramayı bıraktım dehşet içinde kalktım ve eve doğru devam ettim eve girer girmez banyoya koştum hemen aynanın karşına geçip ağzımın içine baktım, iki üç dakika öksürdüm, gerçeklik algım kaybolmuştu cüzdanı yediğime emindim boğazımda aynı his vardı şey gibiydi yediğinde boğazdan zor geçen bi meyve hissi gibi bi his, boğuluyo gibiydimde aynı zamanda, kusmaya falan çalıştım ama olmadı, daha sonra kendime geldiğimde bir kaç saniye durup ne yaptığımı anlamaya çalıştım deminden beri cidden cüzdan yediğimi düşünüp kusmaya mı çalışıyodum? anlamsız birşey yaptığımı anladım ve daha kurcalamadan büyük bi anlamsızlık içinde yatıp uyudum. Olay sonrası cüzdanı bulamadım sabah olunca geldiğim yola falan baktım düşürdümmü acaba diye yoktu. Köyden döndüğümüz zaman çok araştırdım google'a rüyada böyle bişey gördüm anlamı nedir falan gibi şeyler yazdım, rüyalarla ilgilenen bi kaç arkadaşıma da sordum ama hiçbir şey bulamadım ,bu olay yaşadığım en paranormal olay olarak kaldı benim için.
Ve eminimki bu gerçek değil çünkü paranormal olay değil çok saçma anlatmışın zaten yalan söyleme deki bari bir hikaye yaptım bunu koyarmısınız videoya
Kaptan konuşmaya başlayınca ışıklar hemen mi açılır aga
Nasıl tutmadı bu seri ya mükemmel seri bu
Şunu yapmanız lazım - kaptan yarım saat hiç susmadan anlatmalı
Evren abinin hikayesini koyaydınız keşke devamı gelsin cok iyi seri
Kanaldaki en iyi seri
😅 final muazzam , mukkemmel bolum oldu hic beklemiyodum, evrenin mont hikayesinden ibretlik dersler finalinde tuyler dikennn, arkasindan kaptanin ardi ardina siraladigi inanilmaz hikayeler ve "sonra sen istanbula niye geldin..." yorumu 😆 derken finalde izin verilmeyen hikaye ile evrenin bloklanmasi..... kurgulasaniz bunu basarabileceginizi bu etkiyi olusturabileceginizi sanmam.
Bu arada evren iyimi bise yok dimi kontrol ettiniz mi ? 😁😆
3. korku videosu daha uzun olsun bu hemen bitti
vallaha formatı cok begendım supersınız
Lütfen bu seri Arka Sokaklar'a bağlasın vallahi hepsini izleriz.
Sağol kaptan sayende işerken arkamda biri var mı diye dönüp bakıyorum artık
Bu kanalın en iyi formatı korku hikayeleri
Ya 2 gün sürüyor üstümden atmak korkuyu, afallamayı. En sonunda "Allahım inşallah şakadır bunlar. Lütfen ya rabbim." Diyorum ve yatıyorum. İyi geceler
Yemek yerken izlemelik video değil de tuvaletteyken izlemelik bir video serisi başlıyor. Haydi bakalım...
Galiba tek soğuk savaşları izleyen zalim base 42 izleyicileri bu güzel serinin genç yaşta ölmesine sebep oldular.
Kaptanın hikayeleri de esprileri de muazzam
loop a aldım öyle izliyorum, bu içeriğin devamı gelmezse üzer beni
Kaptanın hikayeler çok dark ya. Ulan benimle de hangi cin sevgiliyse bari bi fiziksel forma bürünsün de tanışalım.
Harika seri ! Devamını bekliyoruz
kaptanın kolyesi başka bi gryffindorlunun boynunda belirmiş olabilir abi
Az izleniyo diye ihmal ederseniz veya süresini kısaltırsanız mesih görünümlü kaptan annenizin adını sorsun.
Annem köy de sürekli büyü ile uğraşan herkesin görüşmekten çekindiği bir kadından bahsetmişti.Bu kadın büyü ilmini sürekli kullanan kendi yakın akrabalarına bile yapan birisi olduğu herkes tarafından bilinip ama pek de dile getirilmezmiş çünkü herkes korkuyormuş.Buna sebep olan bir olayı anlatıcam; kadın kızını evlendirmek istiyor, tabi o zamanlar köy de hali vakti yerinde işi gücü olan düzgün bir adamın kendi kızıyla evlenmesini istiyor.Adamla kız normal bi şekilde tanışıp anlaşamadıklarını anlayınca görüşmekten vazgeçmişler, bu olaydan kısa bir süre sonra adam garip bir şekilde işi gücü bırakıp sabah evden çıkıp geceye kadar evine dönmüyor.Ailesi işkillenip takip ediyor çünkü hareketlerinde değişmeler de olduğunu fark ediyorlar.Adam sabah evden çıkıp hiçbir yerleşim yerinin olmadığı çöl denecek kadar uzak noktalara, dağlara, inanılmaz derecede havanın sıcak olduğu zamanlarda şuursuzca yürüyor, hatta bazen tamamen soyunup yerde sürünerek gezdiğini görenler olmuş.Tabi bunu kendisine sorduklarında her serefinde evden çıkarken bilincini kaybettiğini köyden kilometrelerce uzakta dağın başında kendini bulduğunu söylüyor.Bu durumun sebebi ise bir hocanın büyüyü bozduktan sonra anlatıyor olay şu ; cinler adamın kollarına girip yorgunluktan bayılana kadar yürütürlermiş, tabi yürürken bilinci yarı kapalı olduğu için anlayamıyor aşırı derece yorulunca veya susayınca kişi kendine geliyor.Bu kadar 😀
Bu format çok keyifli
Bu formattan her gün bi tane video gelse 365 gün hiç sektirmeden her gün izlerim devam bence çok iyi bi konsept yakalamışsınız🙌🏻 hem korkup hem güldüğümüz nadir video serilerinden (seri olmasını umut ediyorum amin🤲🏻) sizin farkınız da bu demek ki👍🏻👍🏻korku hikayesi anlatan çok ama sizin gibi hem espirili hem ürpertici bi anlatımı olan bi youtube kanalı yok🖤
Kaptanı dinlerken arkama bakma ihtiyacı geliyor
2019 un sonlarıydı tuncelide üniversite öğrencisiyiz, bizim öğrenci evi var ama ev sobalı kış aylarında ya elektiriğe bursu basıp termosifonla duş alacaksın ya da doğal gazlı evi olan arkadaşında duş alacaksın. Yine öyle günlerden biri, arkadaşlarım öğrenci evine geldim oturduk batak attık yemek yedik falan uyku vakti yaklaşıyor, ben de uyumadan biraz önce duş almayı severim saçlarım uzun diye havluya sarıyorum öyle uyuyorum sabah da tarıyorum çıkıyorum rutinim bu şekilde, duşa girdim çıktım arkadaşlar yatmıştı yataklara ellerde telefon oyun oynuyorlar. Giyindim saçlarımı havluyla doladım bana ayrılan yatağa girdim çektim de yorganı üstüme uyicam. (algıladığım şekilde anlatıyorum olayı.) gözümü kapattım açtım ,uyumadım yani, kapının önünde bi silüet var. Hiç de korkmadım arkadaşım falan da sanmadım ne olduğunu anlamadığımı biliyordum ama içimden korkmak gelmedi. İyice yaklaştım silüete arkadaşımın sesini duyar gibi oldum kafamı ona çevirdim baktım uyuyo tekrar kapıya baktım yok. O vakit biraz korkmaya başladım döndüm bizim çocukları uyandırıp sorucam elim arkadaşımın omuzlarında sallıyorum gibi ama hiç sallayamıyorum öbür çocuğa gittim onu sallıyorum o da sallanmıyor, kafamdaki havlu halıya düştü ve gözlerimi tekrar yatakta açtım. Bu kez karşımdaki dolabın önünde kahverengi ceketli şık bi adam duruyor arkası dönük ama ense traşından fiyakalı bi adam olduğu anlaşılıyor, bizim çocuklara döndüm uyuyorlardı sesleneyim dedim sesim çıkmıyordu elimi uzatayım dedim yorganına yetişirsem sarsarım gibi kollarım çaprazdı ve birisi tutuyordu çığlık atmaya çalıştım çalıştım çalıştım yırtılırcasına çığlık atmaya çalıştım ve tekrar aynı yatakta gözümü açtım. Bi baktım bizim çocuklar uyuyor, sesimi denedim çıkıyor mu diye çıkıyordu, kollarımı falan açtım hareket ettim biraz baktım her şey normal karabasan herhalde dedim yattım yatağa çektim yorganı, yorganı üstüme çekmemle kendi çığlığımı duymaya başladım ses benim sesim gibi değil ama bana ait olduğunu da biliyorum. Yorganı attım üstümden bu sefer her şey normal hissettiriyordu. Normal hayata dönmüş gibiydim herkes uyuyordu, çevremi biraz yokladım sıradışı bişey yoktu ben de eski pozisyonuma geçip uyudum. Gördüklerim rüyaydı sanırım en azından ben buna inanıyorum fakat ne daha önce karabasan deneyimledim ne de böyle korkunç denebilecek rüyalar yaşadım ya da işittim. Sorun şu ki böyle rüyaları görmemi tetikleyecek hiçbir şey olmadı o yüzden hala acaba gerçek miydi korkusunu içimde taşıyorum. edit:imla
Kaptan artık korku filmi çeksin hasan karacadağ filmlerinden bıktık
Bizim sınıfta bi kız vardı. Bu kız sürekli cama bakarak konuşuyodu ve sanki karşısında birisi varmış gibi davranıyodu. O kızı da sınıf pek ciddiye almazdı çünkü dikkat çekmek için yaptığını düsünüyorlardı. Bende şizofren olduğunu düşünüyodum. bir gün ikimiz sınıfa yanlız kaldık. O pencerede konuşuyodu hatta el kol hareketleri yapıyodu, bi şeyler anlatıyo gibiydi. Bunu bi kere değil birden çok kez yaşadım. Bazen de sınıftan çıkarken kapıyı açmadan önce bir seyler konusup çıkıyodu. Bunu en sonunda sorduk. Bize cinlerle konuştuğunu hatta isimleri olduğunu söyledi. Anneannesininde büyücü olduğunu anlattı. Evde tek başına olduğunda sesler geldiğinı veya bi parkeye uzun süre odaklandığında ses çıkardıgını anlatıyodu. Birkaç tane başından geçmiş olayı daha anlattı. Durup dururken nesnelerin kaybolması, ismin seslenildiği yerde kimsenin olmaması gibi. O gün ben ve birkaç arkadaş onun arkasından konuştuk. Ne kadar korktuğumuzu falan anlattık. Bundan bir iki ay önce de annemin diktiği yorganın ipi çözülmüstü. Bende pek takmıyodum zararı yok diye. O sabah yerimden sıçrayak uyandım bi anda nefes alamamaya başladım. İp boynuma 3-4 defa dolanmıştı. Sadece ben değil o gün birlikte arkasıdan birlikte konuştuğumuz arkadaşlar da bazı şeyler yaşamıştı. O günden sonra o kıza daha iyi davranmaya başladık.Bu da böyle bi anımdır.
Peki ben şimdi nasıl uyucam :(
10 numara korku hikayesidir
Bizzat kendim yaşadım
Ben şuan 19 yaşındayım ve Alanya da ikamet ediyorum
Olay i yasadigim yıllarda 2 ya da 3. Sınıftaydım çok emin değilim
Burada çok bilinen bir piknik alanına okulumuz piknik yapmak için bir gezi düzenlemişti.
Girişi piknik alanının ıçinden olan bir mezarlık da mevcut bu yerde
Arkasında orman var ama diğer ağaçlardan biraz daha önce olan büyük bir ağaç ile başlıyor u orman
Önemli detayları verdikten sonra hikayeye geçiyorum
Yemek yedikten sonra arkadaşlarım ile alanın alt kısımlarında bulunan futbol sahasına gitmiştik
Deli gibi koşarak futbol oynuyorduk
Belirli bi süre oynadıktan sonra ben ve 2 arkadaşım masaların bulunduğu bölgeye dönme kararı aldık
Sahaya alt yoldan geldik dönerken de üst yoldan dönelim dedik
Üst yol da mezarlığın hemen önünden geçiyor
Mezara yaklaştıkça bağırma çağırma gülme sesleri falan duymaya başladık
Yaklaştıkça bu seslerin sahiplerinin üst sınıflardan abiler ablalar olduğunu gördük
Mezarların üstünde tepiniyorlardi
Seksek oynuyorlardı
Mezardan mezara atlamaca oynayan bile vardı
Biz de daha küçük olduğumuz için içeri girmeye cesaret edemedik ancak kapıya biraz yaklaşıp olanları seyretmeye başladık
Bu tepinmezler biraz daha devam ettikten sonra kurt köpeği sesleri duymaya başladık
Mezarlığın arkasındaki ormandan geliyordu
Herkes koşarak dışarı çıktı
Son kişi kapıdan çıkıp kapıyı kapattığı anda sesler kesilmişti
Tekrar içeri girdiler
Aynı olay tekrar yaşandı
Son kişi çıktığında sesler kesilmişti
3. Kez girdiler
Sesler gelmesine rağmen burda bi şey yok diyerek çıkmadılar dışarı
Diğerlerinden biraz daha önce büyük ağacın hemen arkasında 13 14 kadar köpek sesi duydum
Herkes duydu
Ama 1 ağacın arkasından geliyordu bu ses ve görünürde i şey yoktu
Dışarı çıktılar kapıyı kapadılar
Beyaz gömlekli esmer br abinin nefesi kesildi bi anda
Arkadaşları panik içerisinde gömleğinin düğmelerini açtılar
Koyu esmer tenli abi kıpkırmızı olmuştu
Gözlerini geri açtığında
Beyler beyaz elbiseli i kadın gördüm yalvaririm devam etmeyin dedi
Bi abi sebepsiz yere ağlamaya başlamıştı
Olayların rengi giderek değişiyordu ki öğretmenlerimiz bize ayrılan sürenin sonuna geldiğimizi ve geri sönmek için otobüslere binmemiş gerektiğini söyledi
Bu olay uzerinden yıllar geçti ama ben hala unutmadım
Not=konuşma hızında yazamadığım için kafamdaki bazı cümleleri yazarken unuttum
Cümlelerde düşüklük varsa affola
Benim başıma gelen ve açıklayamadığım paranormal bir olay var. Bir keresinde odamda uzanıyordum. Uzandığım koltuk, odanın kapısının tam karşısında ve kapı koridora bakıyor. Eğer birisi yatak odaya veya tuvalete gidecek olursa mutlaka görüyorum. Aile apartmanında oturuyoruz. Evde tek başımaydım, ablam da yan dairede babannemdeydi. Sonra birden daire kapısı açıldı. Anahtarı çevirme sesini bile net bir şekilde duydum ve kapı açılıp kapandı. Daha sonra ben 'ablamdır' düşüncesiyle telefona bakmaya devam ediyordum. Telefona bakarken ablamın koridordan geçişini hem duydum hem de gördüm, ıslık çalıyordu. Sonrasında ablama bir şey sormak için seslendim ve ses gelmedi. Kalkıp bütün odalara, tuvalete vs baktım evde kimse yok. Tam korkuyla koridorda ilerkerken ablam daire kapısından girdi... Üç nokta koyunca daha creepy olur dediler
evren reis'i görür görmez bastım like'ı, özlüyoruz kralı.
Evren inanılmaz iyi bir anlatıcı o hep olmalı
Abi Video nun sonunda okadar güldümki yorum yazmaya karar verdim ya süperdi hahah
(cok nadir yorum yazarim ben)
3:53 "Şimşek çaktırıyor" derken Sonat'ın arkaplanda gerçekten şimşek çakması peki? Arkadaşlar, bu seri devam ederse (ki etmeli) olay çok kötü yerlere gidecek.
Gerçekten ya
Kendim bire bir yaşadığım bir olayı anlatmak isterim. Annemin cinlerden sorumlu kişi olduğunu iddia eden bir arkadaşı var. Emrinde binlerce cin olduğunu söyler gün içinde onlarla konuşur, odaya girdiğinde “oraya basma!” falan diye bağırır. Bir yerin ağrıdığında, doktor cinleri gönderdiğini ve tedavi ettiğini söyler. Hatta hz. Muhammed’in akşam oturmaya geldiğini falan söylerdi böyle. Tabii annem hiç inanmıyor sürekli dalga geçiyorlar. Bir gün öğle arasında yanlarına gittim, bahçede üçü oturuyorlar. Bu yine cinlerinden bahsetmeye başladı, annem yine hee hee falan diyo neyse sonra bunun zoruna gitti ben sana kanıtlıcam dedi. Annem, nasıl kanıtlayacaksın dedi. Annenle konuşturucam seni dedi. (Anneannem yıllar önce vefat etti. Gelenektir, ölünün kıyafeti saklanmaz dağıtılır. Biz de bütün kıyafetlerini dağıttık sadece çok giydiği bir elbiseyi sakladık hatıra kalsın diye). Annem de hadi bakalım konuştur dedi. Bu durdu bi sağına dönüyo bir şeyler söylüyo bi soluna dönüyo bir şeyler söylüyo. Anneannemin babasının adını sordu sonra omzuna dönüp “...kızı’nı çağırın kızı bekliyo” diyo. Sonra birden bi donuklaştı anneme dönüp, geldi dedi :D annem şok oldu kadın birden inanmakla inanmamak arasında aptal bir ifadeyle kaldı :D Ne sormak istiyorsun sor ben de annene sorayım dedi. Annem hala işin biraz gırgırında “ nasılmış orda hayat sor bakalım” dedi. Adam sağ omzuna dönüp sordu şöyle bir şey yaşandı;
-Allah iyilik versin
-Niye
-O gidince huzurlu olacaksan söyleyim
Biz bakıyoruz noluyo diye ama ben aşırı tırstım annem de korktu ama çaktırmıyo. Sonra
Arkadaşı anneme dönüp “Annen iyi, yerinde rahatmış ama o yeşil elbise onu çok huzursuz ediyormuş onu birine vermeni istiyo” Annemin yüzü bembeyaz oldu ne diyeceğini bilemedi, sen nerden biliyorsun dedi. Ben bilmiyorum annen söyledi dedi ve gitti dedi. Biz şok olduk. Ben adamın şizofren olduğunu düşünüyordum ama tek elbise sakladığımızı ve o elbisenin yeşil olduğunu bilmesine imkan yok. Yeterince paranormal mi bilmiyorum ama böyle bir anımdır.
Arkadaşımın köyünden uyurgezer bir adam anlatıyor. Uyandıktan sonra hatırladıkları:Gece kalktım indim köy meydanına baktım karşı tepede ışıklar sesler , dedim kim düğün yapıyo gecenin bu saatinde.Neyse nasıl oldu yürüdüm çıktım tepeye ama baya yüksek düğün yapılcak yer de değil , gittim yanlarına kimseyi tanımıyorum neyse güzelce ağırladılar beni , yemek ikram ettiler düğünü yaptık dedim ben kalkayım artık.Giderken bana bi çuval verdiler bu da sana hediyemiz eve gidene kadar açma evde altın olacak.Tepeden aşağı inerken birden dedim ben bunu niye taşıyorum sırtımda attım bi köşeye.Sabah uyandım yatakta dedim rüya mı gördüm yoksa yine uyurgezerlik mi?Gidip köy hocasına anlattım böyle böyle diye , sen cin düğününe denk gelmişsin eğer verdikler çuvalı atmasaydın eve geldiğinde altın olacaktı şimdi git bak içine soğan kabuğu bulacaksın.gittim çuvalı attığım yere , içi yarıya kadar soğan kabuğu doluydu
Gerçek mi bu oha
Saadettin Teksoy travmalarım geri geldi sayenizde
11:30 Evren abinin hareketlerine çok takıldım. Adamın eli, başı bi' durmadı, sürekli hareket halinde
Of çok güldüm elinize sağlık süper seri!