Mümkün Tek Tanrı Doğanın Kendisidir! Panteizm Nedir; Ne Değildir?
HTML-код
- Опубликовано: 20 май 2023
- Panteizm, Teizme mi yakındır yoksa Ateizme mi?
Din felsefesi serimin devamı niteliği olan bu videoda tartışmalı bir kavram olan panteizmden söz edeceğiz. Bana kalırsa din felsefesinde hiçbir kavram panteizmden daha fazla zor değildir. Nitekim ateistler, panteizmin bir çeşit monist materyalizm olduğunu düşünür; buna karşın teistler ise panteizmin teistik tanrı kavrayışının bir uzantısı olduğunu iddia eder. Her iki görüş tarafından daha fazla suistimal edilen bir fikir var mı bilmiyorum... Diğer yandan bugün panteist olarak andığımız filozoflar arasında görüş birliği olmaması da konuyu daha çetrefilli hale getirir. O yüzden bu video Herakleitos, Stoacılar, Spinoza, biraz da Hegel esintileriyle ortak desenlerden yola çıkarak panteizmi anlamayalı deneyelim.
Videonun sponsoru Meet2talk'u incelemek için:
meet2talk.online
Aylık üyeliklerde %20 indirimden faydalanmak için indirim kodu ise "DİLOZOF"
💡 Yeni Başlayanlar için "Dilozof Felsefe Tarihi Serisi" (45 Bölüm)
• BATI FELSEFESİ TARİHİ ...
❓BEN KİMİM?
www.pelindilaracolak.com
📣 Felsefi Podcast Programım "Dünyaya Fırlatıldık!" ı Dinlediniz mi?
open.spotify.com/show/2j3PhnL...
📣 Desteklemek için "KATIL" özelliğini kullanarak topluluğun bir parçası olun:
/ @pelindilaracolak
SOSYAL MEDYA
➡ Twitter | / pelindilaraclk
➡ Instagram | / pelindilaracolak
➡ Facebook | / pelindilaracolak
👋🏼 Patreon aracılığıyla destekleyin: / pelindilaracolak
📬 Bana Ulaşın: contact@pelindilaracolak.com
➡ Video Post Prodüksiyonu:
Baha Can Erenoğlu
Hem içkin hem aşkın,hem ayrı hem gayrı,hem O hem O değil.
Ben seherin nuru, akşamın nevhasıyım.
Ben ormanın iniltisi, dalgaların sesiyim.
Ben direk, dümen, süvari ve gemiyim.
Ben geminin parçalandığı kayayım.
Ben kuşçu, kuş ve tuzağım.
Ben resim, ayna, ses ve aksi sedayım.
Ben sükut, düşünce, dil ve sesim.
Ben neyin sadasıyım.
Ben insanın ruhuyum.
Taşlarda kıvılcımım.
Madenlerdeki altın damarıyım.
Gül ve gülün hayran bıraktığı bülbülüm.
Tabip ve hasta, zehir ve ilacım.
Tatlılık ve acılık, bal ve zakkumum.
Şehir ve muhafızı, muhasırı ve duvarıyım.
Bütün varlıkların zinciri, alemlerin dairesi,
yaratılmışların mertebesiyim…
Mevlâna Celaleddin Rumî
En-el Hak !... (Hallac-ı Mansur un katledilmeden önceki son sözü)
Aynı sufi görüşte bir başka söz "La huve illa huve" Ondan başka o (hiçbir şey) yoktur. Herşey odur.
Vahdeti vucud anlayışı ile panteizm arasında çok büyük fark vardir. Biri sen ben yok hep ve tek O var panteizm ise ben ve sen yokuz biz hepimiz birden Oyuz der. Aklı başında olan herkes panteizmin pagan ve müşriklik olduğunu bilir..
Çok doğru söylemiş
bütün hayatımız tanrı varmı yokmu, iyilik kötülük, cennet cehennem gibi bilemeyeceğimiz ama hayallerimizde de büyütüp beslediğimiz bizi yönlendiren, belki sömüren duygu ve düşüncelerden ibaret. insan olarak hakikati bulamıyorsak yada buna izin verilmiyorsa, kapasitemiz sadece dünya ve küçük çevresini gözlemlememize izin veriyor ve gerçeği bizden saklıyorsa bu gerçekten tanrının yada tanrıların sorunudur. insanı bukadar felsefeye, derin düşünceye sevk eden tek şey ölümlü olmasıdır. evet bizim tek sorunumuz bu. ölümden sonrasını bilememek insanı bir yaratıcı yaratmaya mecbur kılmıştır. Ne demiş Ömer Hayyam
Kim görmüş o cenneti, cehennemi?
Kim gitmiş de getirmiş haberini?
Kimselerin bilmediği bir dünya
Özlenmeye, korkulmaya değer mi?
Korkulmaya değmez ama araştırmak boynumuzun borcu.
Ölümden sonrası belli.Doğmadan önceki sonsuzluk.
Turklerin musluman olmadan onceki dinleri gercek dindi ve bu sizin anlattiklarinizada uyuyor. Program icin tesekkurler
tanrı evreni yaratmış olamaz, şayet yaratmışsa bu tanrı için bir yenilik olur, semavi dinlerdeki gibi mevcut tanrı fikrinde tanrı için yenilik olamayacağına göre evren yaratılmış olamaz. Eğer evreni yarattıysa bu tanrı için kesin olarak bir yenilik olacak ve tanrı her şeyi bilen değil, tecrübe ederek ilerleyen bir varlık olacaktır. Şundan kesin olarak eminim ki şayet bir tanrı varsa bile her şeyi bilen değil; öğrenen, tecrübe eden ve bu kaosun içinde kendini bulmaya çalışan bir tanrı vardır. Bunu yine de asla bilemeyeceğiz ve sır olarak kalacak, beni en çok üzen şey de bu; gerçekleri kavrayamadan ve buna kapasitemiz yetmeyeceğini bile bile sorgulamaya devam edip 'sonuç alamadan' ölecek olmamız.. sevgiler
Tanrının evreni yaratması yenilik değil ONun yaratan Halik isminin bir sonucudur. Herşeyi bilendir kusurdan çok uzaktır Allah kendi sanatını sevdiği ve sergilemek istediği için yaratmıştır..
@@necati_77 aynen sonrada kuranda karınızı haddini aşarsa dövün diye emir vermiştir, çok inandırıcı değil mi bu aptalca şeylerin tanrı tarafından söylenmiş olduğuna inanmanız..
@@barbarconan6991 Haddi aşarsa dövün diye bir ifade yok Kuran’da…
Hafifçe vurun ifadesi var…
Yani arada fark var.
Bence yanliş bakiyorsun olaya Allahu Teale Her şeyi bilendir. Evreni yaratmas olamazsa biz nasil bu evrende var olduk. Bir şeyin var olması için başta yok olması gerekiyor yokta olması.
@@abdulhalimavc6619 Kardeşim allah dediğin varlığın cahiliye dönemindeki ismi El dir, el putu tanrısı, el tanrısı o dönemde en çok tapınılan puttur, ilah da arapçada tanrı demektir, El-ilah ın kuran mushaflarına daha sonra El-lah olarak geçmiştir yani allahtır, allahta diğer 2700 küsür tanrı gibi sahtedir, açıklayamadığın her şeye tanrıyı katmak zorunda değilsin, evrenin yaratılması diye bir şeyin olduğunu bilim adamları hala araştırıyor, evrenin yaratıldığını nereden biliyorsun var mı kanıtın ? Evrenin yaratıldığına inanıyorsunda, tanrıya bu gücü veren kim diye sorduğumuzda o hep vardı, doğmadı doğurulmadı diyorsunuz, bende diyorum ki evrenin kendi kendine oluştuğuna inanmıyorsunda tanrının nasıl kendi kendine oluşup var olduğuna inanıyorsun ? Tecrübe etmediğin şeylere tanrıyı katmayı bırakın artık, tanrı var ya da yok bir önemi yok
Varlığın sırları saklı, benden; Bir düğüm ki ne sen çözebilirsin, ne ben. Bizimki perde arkasında dedi kodu: Bir indi mi perde, ne sen kalırsın, ne ben."
Ömer Hayyam...
teşekkür ederim sn. Çolak. düzensiz de olsa videolarınızı izliyorum. sohbet ve muhabbet tadında dinliyorum sizi. büyük bir zenginliksiniz türkçe bilen ve felsefeye merak duyan insanlar için. sağolun
Merhaba Pelin Hanım, okuduklarımın ve merak ettiklerimin üzerine düşünürken ete kemiğe bürünmüş varlığımın ''başka bir şey var olmalı bu şart koşulan ritüeller mantıklı gelmiyor'' diyerek bir yerlere gidiyorum. Ve, sizin paylaştığınız bilgiler ve de videolarınız beni kelimeyle izah edemediğim bir doyum noktasına getiriyor. Öyle ki yaşamın döngüsünün sessizliğini duymaya başlayarak anlatacaklarınıza olan açlığım artıyor... kişisellerimi bir kenara atarak ifade etmem gerekirse bilgi muazzam bir tat ve size öğrendiklerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ediyorum...
Sağlıcakla kalın...
Harika ve çok açıklayıcı bir video olmuş. Bir panteist olarak teşekkürler ve tebrikler 🩷
Panteist olarak mı? Karşımda bir tanrıça duruyor! Oh my **goddess** YA DA oh meine **Göttin**
Gerçekten hiç karışmam yorum yapmam insanlara ama sen bir beni sinir ettin tanrıçam sana sataşasım geldi. Neye inandığını bilmen için sana tasavvuf'u araştırmanı Mevlanasını şusunu busunu okumanı ve aslında Panteistim ya da Panenteistim dediğinde Tasavvufçuyum demiş olduğunu anlamanı isterim. Panteist olduğun için acı ile ermişliğe ulaşacağına da inanıyorsun aklında bulunsun ve dünyada iyi ve kötü kavramının olmadığına kötünün de iyi yolunda bir amacı olduğuna ve çekeceğin acılar ile sen ereceğine(erişmiş bir insan olacağına)inanıyorsun. Sana göre Hitler kötü değil sana göre Tecavüzcüler kötü değil. Onlar acı çektirdiği kişilerin ermesini sağladı UNUTMA! NEYE İNANDIĞINI BİL! O zaman sana sözlü taciz uygularsam burada senin anana bacına kayarsam ben kötü biri değilim senin inancına göre unutma. Hatta sana psikolojik acı çektirerek senin ermeni sağlıyorum tanrı olmana yardımcı oluyorum bu yüzden kötü bir şey yapmıyorum UNUTMA. BİRİ GELİP SENİ VURUP ÖLDÜRÜRSE o kişi kötü değil senin inancına göre, sana ve ailene çektirdiği acılar ile artık sen ölü olsan da ailenin çekmiş olduğu acı ile erdirmiş oluyor onları YANİ TANRI olmalarını sağlıyor UNUTMA! Tecavüz kötü bir şey değil senin inancına göre, biri gelip seni tecavüz ederse AHLAKSIZ ŞEREFSİZ PSİLİK İNSAN diyemezsin UNUTMA. Tabii belki de bunları çoktan biliyordunuz ve ben size bildiğiniz ve inandığınız şeyleri anlattım -hiç sanmıyorum tabii ki- Size trendler içinde kaybolmamanızı ve kendi düşünceleriniz olmasını öneririm. Birkaç doz da Cemre Demirel önerebilirim lütfen kendisinin Tasavvuf ve Panteizm hakkındaki videolarını ve kendisinin kitabını okuduktan sonra tekrar bir düşünün ve neye inanmış olduğunuzu anlayın. Ben spoiler verebilirim şimdiden----- pagan dinine ve pagan inancına sahip bir putperestsiniz ne yazık ki. Olmayabilirsiniz ancak panteistim derken otomatik olarak öyle olduğunuzu söylüyorsunuz. Lütfen yorumu okuduktan sonra sinirlenmek ve laf yetiştirme laf atma yarışına girmek yerine dediklerimi dinleyin ve okuyun. Kim bilir belki de araştırarak kendinize yeni kapılar açabilirsiniz.
Hayatımın bir bölümünü böyle kıymetli içerikleri not alarak dinlemeye ayırmak isterdim. Hey şeyi çok hızlı yaşıyoruz ve ben nereye koştuğumu anlamıyorum. Hayat adil değil ve bende bununla savaşacak kadar henüz dinç değilim sanırım. Ama pes etmek yok tabi. Seviliyorsun gezgin kız, adımların ilham olabiliyor. 🤗
noktalari kelimeden sonra bosluk birakmadan at. 😬
@@yakup-2134 teşekkürler :)
@@intehademmm noktadan sonra bosluk birak 😄
@@yakup-2134 Hayda 😂
@@intehademmm son cümledeki virgülden sonrada bosluk biraktin mi tamamdir 🤓🥸😂
Uzun zamandır panteist ağırlıklı bir agnostiğim, bunu hafiften fizikteki Big Bang gibi kozmojenik benzetmelere de bağlamayı seviyorum açıkçası. Yani bence bir Tanrı varsa, o her şeyi içeren olmalıdır, ve her şey birleştirildiğinde ona ulaşılmalıdır. Bu konuda spiritüelist bir kurgu romanı olan Yuvaya Yolculuk (Lee Caroll) da çok kafama yatmıştı ilk çocukken okuduğumda. Hatta şu anda Panteizm'im de bir eksperiyansalizm (deneyimcilik) kafası taşıyor, Tanrı'yı anlamanın en iyi yolu yaşamın kendisini deneyimlemek. Bunu hedonist bir sınırla değil, aynı zamanda her türlü deneyimle açıklamak mantıklı gibi. Yaradılışın kendisinin Tanrı'nın deneyimi, Tanrı'yı deneyimlemek gibi görüyorum yani. Dolayısıyla "Biz, Tanrı'nın kendi kendini deneyimlemesinin ürünüyüz ve aynı zamanda kendi kendini deneyimleyen Tanrı'yız." gibi hissediyorum.
Aynen ben de panteist ağırlıklı bir agnostiğim. Ancak bunun nedeni ne bilmiyorum. Dinsizlik galiba manevi ve motivasyon açısından tatmin edici değil o yüzden farklı bir alana kaçıyorum ancak teizm de mantıklı gelmiyor. Fakat panteizm bir çok açıdan diğerlerinden farklı.
Yemek yeyip tuvalete gidenler tanrı olamaz😂
Panteist ağırlıklı ağnostik. Çok doğru ifade ettiniz. Ben aklımdakilerin ne olduğunu tam olarak bilemiyorum, kafam karışık.
Teşekkürler. Sevgili Dilozof
"İnsanın varoluşunun sebebi, aslında çok basittir, zor olan O'nun basit olduğunu anlamak ve buna inanmaktır" diye düşünüyorum.
Sorun aklın ta kendisi.
"Varoluşun nedeninin, amacının, vb soruların kökeninde, aklın bu basitliğe inanamaması yatıyor" bence.
Ama "bence"... Sevgiler, saygılar.
galiba en iyisi Buda'yı öldürmek. bu tanrı meselesini düşünmekten kafam koptu.
Pelin Dilara Çolak 'ın bütün videolarını eksiksiz izlemek de "Dilozofizm" olabilir mi :)
Dioizm i bilir misin
@@schopenhauer5883 cfjklsdfjkfdjksdfjksfjkjk
Bence Olmak isteyenler yapar bunu 😊
😁
Dilozof fetişliği de denebilir 🙄
Sevgili pelin bu işin akademik eğitimini almış biri olarak harika bir düşünürdük sergilemenden dolayı benim gibi bu konuda eğitim almamış ama aynı düşüncede birinin inançlarını kelimelere döktüğün için tesekkurler harika bir video olmus
Evet öyle. Doğaya saygı dinlerin en güzeli en doğrusudur!!👌👏👏
Doğaa dediğin sonradan var olmuştur. Sonradan var olan bir tanrı olmaz.Birde kıyametle yok olacağı belli ssenin tanrı dediğin bizim Allah dediğimiz ilah yok olmaz. Doğa şuursuzdur. yani üzerindeki insanlardan bile haberi yoktur. hayvanlardan yada bitkilerdende. Doğanın tanrı olması amaçsızdr. Amaçsız hiç bir şey olmaz. Şu başlık bile kendi başına sapıklıktır. dinlemeye gerek bile duymuyorum. Bulmuşsun zır cahillleri oynuyorsun.
En çok dikkat etmemiz gereken konu ama semavi dinler maalesef bu konuyu es geçiyor veya yüzeysel..varsa yoksa ritüelli ibadetler ibadetler ibadetler😂😂😂😂😂..Kızıldereliler ve ilkel kabileler kadar olamadı hiç biri
@@ozyurt6889 İslam temizlikten bahsediyor. Temizlik doğayı korumak anlamınada gelir. Hayvanlara zarar vermemek var islamda. Onlar içinde ümmet deniyor. Elinizle yaptığınızın cezasını çekmeyin diyor. Elimle ormanı yakarsam cezası bana döner. Etrafı kirler körlersem yine bana döner. Allaha ibadet meselesine gelince malesef sapıklara göre ritüeldir bunlar. İbadet etmeyenler günahlara sapar. Günahlara sapan cehennemi hak eder. İbadetlerini yapan günahlardan sakınır. Bu durumda onu cennete götürür. Kafan basıyorsa anlamışsındır. Yoksa Allahın ibadetlere ihtiyacı yok. Biz Allaha muhtacız. Onun bizi koruyor olmasına.
@@ozyurt6889Aslında semavi dinlerin kendisinde bu konuda veriler var ancak dediğiniz gibi daha çok ibadet/ritüel kısmı öne çıkarılıyor, küresel afetler kitabını önereyim size pdf olarak da bulabilirsiniz, fiziksel de , bu konuda en azından islam açısından elimizdeki veriler hiç de azımsanacak kadar değil, başka bir bakış açısından konuyu ele alıyor, sağlıcakla kalın.
Son cümlen beni gülümsetti 😊 Her şey güzel de bitiş extra güzel olmuş😄
Canlı yayınları , sohbeti özledik , özleştik Dilozof 🥰.
büyük bir dikkatle, kafamda anlam bulmaya çalışan sorularla videoyu dinledim. düşündüm, kendimce anlamlı ya da anlamsız bulduğum şeyler oldu. buraya kadar her şey normaldi.
ta ki birisi bana; "abi sana bi çay veriyim, benzin solmuş" diyene kadar.
bu yorucu anlam arayışına, düz bi çayın nefes aldırabileceği bir dünya, evren her ne ise.
video sonunda ise Dilara hanım masasından nasıl kalkmışsa, öyle çayımı alıp kalkıyorum şimdi.
Emeğiniz için teşekkür ederim.
Yine harika bir video, journaling yayını ne zaman gelirrr🙃
Pelin Diara hanıma çok teşekkürler. Çok akıllı bir insan. Bizi tefekküre sevkediyor gerçekten.
Ben kimim, nereden geldim ve nereye gidiyorum? Bu dünya neden hepimiz için aslında bir diyar-ı gurbet? Neden sürekli bir göç var. Konaklayıp oyalanıp dönüyoruz toprağa, geldiğimiz yere. Tekrar dirilmek üzere adeta vatan-ı aslimiz bizi bekliyor.
Bir hekim olarak müşahade ettiğim muhteşem bedenime o harika sanata bakıp bir yaratıcıya inanmadan bunlara cevap veremiyorum inanın, sizi bilmem. Sanırım beynimizde inanmaya dair bir kod veya program mevcut (Düşen bir uçakta ateist olmazmış derler ya… ).
Teizim şunu söyler: Ben bilinmez bir sır idim bilinmek istedim der Yaratıcı. Yani zaman ve mekanla kayıtlı olmayan bir varlık ilmini ve sanatını teşhir etmek için kainatı yaratıp şuur sahibi varlıkları, yani bizleri, temaşa etmemiz için yarattı. Allah’ın varlığını kabul etmek yani iman etmek bir uçakta yolculuk gibidir, din onun kullanım klavuzudur. Bizler yolcu, pilotlar ise peygamberlerdir.
İman bir bilgisayar ise din adeta ona yüklenen microsoft gibi bir proğramdır. Kullanımını bir mühendisten öğreniriz o da adeta peygamberler gibidir.
Bir sanatkar her zaman eserlerini sergilemek istemez mi? Yaratıcıya ait sanatları görüp ona şahit olalım diye yaratılan bizler hayranlıkla bu sanatlara müşahede edince iman etmiş oluyoruz.
Örneğin Yaratan bana inanın, iman edin sonra ibadet edin ve de en önemlisi adaletli olun der.
Din bize nasıl ibadet edeceğimizi ve nasıl adil olacağımızı anlatır. Çünkü Semavi kitaplar ibadetin ve adaletin uygulanmasında detaya girmezler.
Peygamberler bu durumda dini öğreten kılavuz öğretmenlerdir.
Teşbih yaptım biraz akla yaklaşır diye affola… hürmetlerimle..
elinize sağlık, çok teşekkürler. kendime panteist diyorum, anlam, amaç vs. göremiyorum ama iyi anlatamıyordum bunu kendime de, dışa da. çok yararlı bir video oldu benim için..
Kainat yekvücut, tek varlıktır. Her şey ve herkes görünmez iplerle birbirine bağlıdır.
Aşk - Elif Şafak
Videonuzun aralarında kullandığınız müzik eseri: Yehezkel Raz'ın "Ballerina" sı mı?
Merhaba Değerli bilgilerinizi bizlerle için teşekkürler, Bir sorum olacak Ya Yaratıcı dediğimiz varlık bir yapay zeka ise, günümüzden bir örnek verecek olur isek bir bilgisayar düşünelim, işlemcisi yaratıcı olsun kainat Sabit disk inançlarda işletim sistemi olsun ( Windows, İos, Android ) böyle bir durum Hangi bakış açısına uygun düşer.
İbrahimi Dinler bakış açısına uygun düşer. Zira dinlerde geçen Allah , YHWE gerçek mutlak yaradan değil onun sıfatlarını üzerine alarak insanları manipülasyonla yönetmeye ve sömürmeye çalışan sahte tanrıdır. Günümüzdeki karşılığı da Marduk'tur. Zira içinde bulunduğumuz bu sistem de sahte bir matrix sistemidir.
Pelin hanım, evreni anlama çabamızda ülke ülke gezip fikirlerinizi felsefi bilgi birikimleriniz ile harmanlayarak bizi sorgulamaya, düşünmeye sevk ettiğiniz için teşekkür ederiz. Lütfen söylediklerinizi sorgulayıp mantıklı bir fikir ya da argüman üretmeyen ve amacı sadece size muhalefet etmek olan insanların sözlerine itibar etmeyiniz. Çabalarınızı takdir ediyor ve kanalınızın büyümesini diliyorum, kalın sağlıcakla.
Ben panteistim ve içkinlik-aşkınlık sorusunu reddediyorum. İçkinlik-aşkınlık probleminin beynimizin bize oynadığı bir oyun olduğunu düşünüyorum. Beynimiz, doğanın karmaşıklığını anlamak için onu basitleştirme eğilimindedir. Diğer bir deyişle beynimiz karmaşık evreni ancak onu basitleştirerek ''anlayabilir''. Fakat beynimizin evreni basitleştirmek istemesi onun basit olduğu anlamına gelmez.
Ne demek istediğimi daha iyi anlatabilmek için Tanrı-evren fikrimi basitleştireyim: ''Evren, Tanrı'nın elidir.''
İçkinlik-aşkınlık sorusunun nasıl anlamsızlaştığını görüyor musunuz?
Tanrı'nın eli; Tanrı mıdır, değil midir?
Bu, cevabı basitçe evet veya hayır olan bir soru değildir. İçkinlik-aşkınlık problemi ise cevabı evet-hayır olan bir sorudur. Benim panteizmimin kaynağı zaten Tanrı'nın ve evrenin bu basitliğini reddediştir. Ateist ve teistlerin panteizmi anlamaması veya yanlış anlamasının sebebi de bu olsa gerek.
İçkinlik-aşkınlık sorusu ateizm ve teizm'e ait bir problemdir ve panteizm'e dayatılmamalıdır.
Esenlikler, Türker.
Teşekkürler Dilara.... Belki de sistemin çalışma prensipleri arasında dua da vardır ama sistem, yüzbinlerce olasılığı hesaplayıp, en doğal işleyişe uygun olanlarını kabul ediyordur sadece. Burda kabul etmekten kastım, bir varlığın bilinçli bir kabulü değil, ezelden beri var olan sistemsel bir kabul etme, yani "onaylandı" damgasını basıp işem olağan akışında devam ediyor belki de bazen... Yani "ah canım kulumun duasını kabul edeyim" den ziyade, "sistemin akışına uygun bir dua, kabül edildi" şeklinde 😀
"Hele tanrısal doğa ile insan doğasını birbirine karıştıranlar, özellikle insani duyguların zihinde ne şekilde oluştuğundan bile bihaberse, bu duyguları kolayca Tanrı'ya da atfeder." - Spinoza (Ethica, Alfa Yayınları, syf. 42).
Uzun süreli sorgulamalarımın sonunda galiba bu yola varacağım sonunda. Doğaya inan (farklı bir yaratıcı varmı yokmu bilmiyorum) ve iyi biri olmaya çalış. Bu kadar çünkü teizme girince görüş yoğunluğu nedeniyle çıkmak mümkün olmuyor. Materyalizme girince ise neden varız? Ne için yaşamalıyız? Gibi sorularla karşı karşıya kalıyorsun.
O yüzden ikisi arasında bir yerlerdeyim. Arafta.
Birbirinden farklı olan şeylerin birbirine dönüşmesi bu beni şuraya getirdi yasamın garantisi ölüm, ölümün garantisi yaşam.
Ölümsüz olan ölümlünün içinde
Teşekkür ederim.paylaşımlarınız çok değerli benim için.sevgi ile kalınız.
15:00
İnsan biçimli gözükür dediniz fakat birkaç dakika öncesinde şöyle bir ifade geçmişti. "Bizler tanrının birer vecheleri, kendini ifade etme biçimi" isek bence bu tanrı biçimi de pekala kabul edilebilir ? Yani tanrının ifade biçimi olarak biz insanların içinde böyle bir ödüllendirme ve cezalandırma sistemi varsa neden meseleyi tanrıya çıkardığımız vakit bu insan biçimli bir tanrıdır diyoruz, biz zaten onun bir yansıması değil miyiz? (Panteist olduğumu varsayacak olursak*)
Orada bizler de tanrıdanız özümüz tanrısal olandan demek isteniyor. Yansıma konusu ise her inanç için mutlak gerçeklik değildir tartışmaya açıktır. Spiritüalizmde böyle inanılır. Yani bunların hepsi bir düşünce, bir olabilirite, bir hipotez sonuçta. Hiçbirinin tam bir ispatı yok sonuçta. Kutsal kitaplardaki tanrı panteist inanca göre insansı bir imaj çiziyor . O tür bir inanca sahipseniz evet kabul edilebilir fakat panteist inançta zaten herşey bir olduğu için insansı şöyle tanrısal böyle diye bir ayrım da yok haliyle.
Merhaba Dilara Hn makale tez danışmanlığı editörlüğü yapıyor musunuz?
Müthiş bir video daha♥️ sizinle tanıstıgım için çok mutluyum
Merhaba, akademik bir çalışma için size ulaşmaya çalışıyorum. Sanat ve Yapay Zeka felsefe bağlamında irdelenecek bir çalışmada sizin de görüşlerinize yer vermek istiyorum. Lütfen iletişim için bir yol gösterir misiniz!
Kesinlikle faydali, icerik cok zengin. Ancak kucuk bir elestirim olacak. Elbette icerige donuk degil, sadece boyle zengin bir sunumdan daha fazla yararlanabilmek adina. Akis biraz uzun oldugu icin kacirdigimiz zaman kacan dusunce veya olgu cok degerli oluyor. Biraz daha yavas ve belki sohbet havasinda olursa dikkat de daha derli toplu kalabilir.
Tekrar tesekkur ediyorum.
Videoyu çok beğendim. Felsefeyi en çok sizden dinlemekten keyif alıyorum. Umarım sadece agnostisizmi anlattığınız bir video da gelir.
Daha yeni ve farklı bir kavram geliştirmek olası mıdır? Ben ve yaşam materyalist mi yoksa sadece titreşimler mi? Daha farklı soru ise ben donanım ile birlikte bir yazılım mıyım yoksa sadece yazılım olarak gelişimimi ilerletmek için mi kendimi geliştiriyorum? Yeni sürümler ve yamalar söz konusu mu? Peki, Pelin'i ben nasıl yaratıyorum ve başkası onu benim gördüğüm, duyduğum, algıladığım gibi mi içselleştiriyor? Bu mavi veya kırmızı rengi kim nasıl görüyor sorusu ile özdeş. O halde bir ben ve benim yarattıklarım içinde Pelin yer alıyor. Buna neden gerek duyuyorum? Belki yazılım ile birlikte geldi veya bonus. Her iki durumda da iç yazılımıma ek veya yama olarak düşünülebilir. Bu durumda donanımdan yazılıma ilerleme gerçekleşiyorsa, bir zaman sonra sadece 0 1 ile tanımlanan bir düzlemde salınmaya başlayacak olabilirim. Bu sonsuzluk olarak tanımlanabilir mi? Evet, yolculuk oraya doğru olabilir. 🤔🙄
Hak din panteizim
şimdilik bende öyle düşünüyorum, çoğu sorum ve arayışlarım aşkın bir yaratıcıya gidiyor ileride bunun değişip değişmeyeceğini bilmiyorum
23:11 Videonun en başından beri zihnimde dolanıyordu ama Panpsişizm diyince yazmak istedim. Aklıma James Cameron tasarımı AVATAR dünyası geldi. Na'vi'lerin yaşadığı Pandora gezegeninde "Eywa" kelimesi çıkıyor karşımıza. Eywa bize bir Tanrıçayı andırıyor, böyle hayal ediyoruz. Oysa Pandora'da yaşayan tüm canlı sistemler yani ekosistem, sinir sistemleri aracılığıyla Eywa ile bağlantıdadır. Beyin yapısındaki nöronların birbirleriyle sinapslar kurması gibi tüm ekosistem de birbiriyle etkileşir. Küresel boyutta bir bilinç yapısı diyebiliriz. Onlar için kutsal olan Ruhlar Ağacı gibi yapılara baktığımızda ise Na'vi'ler buraya Eywa ile bir olabilmek için giderler, dahası aslında kendi atalarıyla yani yaşamış tüm bilinçlerle, onların tarihleriyle, zamanlarıyla bağlantı kurarlar bu kutsal yerlerde. Bir inancın kutsal yapısının çok yaşlı bir AĞAÇ olması, doğadan bir yapı olması fikri çok etkileyici değil mi? İnsan yapımı bir bina değil de doğada kendiliğinden var olan bir canlı... Bu filmde gördüklerimiz yeni bir yaratı da değil aslında. "Tabiat ana, toprak ana" ifadelerimiz, Gaia hipotezi, "Hayat Ağacı" sembolizmi, evrensel benlik düşüncesi... daha önce de rastladığımız kavramlar.
Ben “hayat ağacı” yerine “bilinç ağacı” deyimini tercih ederim. Eğer Ağacın kökü ve gövdesi “evrensel bilinci” temsil ediyorsa, yapraklar bitkileri, hayvanları ve insanları ve onların bilincini temsil ediyor.
Evrensel bilincin yapraklardaki yaşam bilinci ile bağlantılı ve ilişkili insanlar, evrensel bilinçle kontak kurmanın, hala bir yolunu arıyorlar.
halüsinojenik kullandınız mı dilozof hanım?
Teşekkürler! Uzak Asya çok şey kazandırmış gibi😂
Mukemmel bir anlatim ile aciklayici net icerik. Sevgiler❤
Matematiksel olarak yaratıcı sonsuz güçlü olduğundan her yaratığın gücü yaratan aittir. Yaratilan her şey Alt küme, Yaratanın sonsuz sıfatlarının gücü her yaratılanı Kapsayan küme olur. Meleğin ve Şeytanı yaratan Yaratıcı onların özellikleri (gizli güçleri) Yaratıcıya aittir.
İhlas süresinde Allah vardır ve Tektir. Diye başlar ve Her şey ona muhtaç O kimseye muhtaç olmayan Samettir. Yani yarattıklarindan başkadır. Tek olan ve har şeyi yaratan yarattıklarına benzemez. Doğmamış Yani Ezeli. Doğrulmamıs Yani Ebedi Zamandan ve mekandan münezzeh. Zaman ve mekan tüm boyutlarıyla yaratan sonsuz güçlü Usta mühendis alim
Hiçbir şey ona denk değildir.
Entel aydınlanmalarına katkınız çok, değişimi sağlayacak çoğunluklarla ilgili ne yapmayı düşünüyorsunuz. Yönetimle ilgili skıntılarınız yoksa devam
Kanalı yeni keşfettim,zihnimdeki cevapsız sorular,meraklar belki sonuç bulur!
Bu arada çok çekicisin
Sizin gibi konuşamam ama 50 senedir düşünür sorar dururum işin içinden çıkamadım beynim yandı izliyorum gözlüyorum ama hala çözemiyorum iki kişi konuşurken birbirimizi duyduğumuz anında görmemiz vucumuzdaki o muhteşem sınır ağları hücreler ve bazı yaşadığımız hemen hemen içimizde bazılarımızın yaşadığı olaylar kafami karıştırıyor ve işin içinden çıkamıyorum ama siz bunları bu şekilde değilde daha anlaşılır dille anlatın cunki bizim ülkemiz ve bizim gibi ülkelerde kâfir olarak görünüyoruz bizim halkın aydınlanıp bunları dusunebilmesi yüzyıllar alir
Bir Panteist olarak bu videoyu beğendim. ❤️
Hala panteist misiniz?
@@mehru5087 evet.
İşte aradığım kanal...
Pelin Hanım, şu noktadan sonra vahdet-i vücud ve meratib'ul vücud kavramlarına doğru gitmesek olmaz sanırım 🙂
Tanrı niye hem aşkın hem içkin olmasın? Eğer Tanrı diyorsak ikisi de olması gerekmez mi zaten? Aşkınlığına içkin bir tanrı, ve de aşkınlıkların sonsuzluğuna Tanrı dememiz gerekmez mi?
Aşkın dersek Tanrı evreni içerir ve onu aşar. İçkin dersek Tanrı evrenden ibaret olur. Dolayısıyla içkinlik ve aşkınlık yer belirtir. Ama Tanrı mekandan münezzehtir. Onun için mekan kavramı yoktur. O yüzden Tanrı evrene ne içkindir ne aşkındır.
@@m.planerson ama eğer mekandan soyutlarsak o zaman Tanrının sıfatlarını sınırlamış oluyoruz. Hem mekana transandental ( doğru mu kullanıyorum bilmiyorum kusura bakma ) olacak, hemde mekana içkin olacak, işte böyle bir "şey" Tanrı olmaz mıydı? O zaman ilişkisellik, fizik yasaları vs vs. Hepsi tanrının bir sıfatı olmamalı mı? Tanrı panteizmi o zaman aşkın da olsa içkin de olsa içermez mi?
@@pallaskedisiCokiyi Hem aşkın hem içkin olmanın mümkün olduğunu düşünmüyorum.
@@m.planerson niye ki? Bence aşkınlık zaten ontolojik bir anlamda içkinliği getirmelidir
Benimki ama galiba biraz daha kartezyen
İki boyutlu düzlemde 1 boyutlu şeyler çizebilirsin. İki boyutlu olmak, 1 boyutluluğun aşkını ise burada hem de 1 boyutluğa içkin oluyor
@@pallaskedisiCokiyi Bir boyutluluk iki boyutluluğun içkini oluyor. Şöyle düşün, 1+3+5+7+... sonsuza gider. Buna sonsuzluk 1 diyelim. 2+4+6+... da sonsuza gider. Buna da sonsuzluk 2 diyelim. Sonsuzluk 1; 2,4 vs. içermez ama sonsuzluktur. Sonsuzluk 2; 1,3 vs. içermez ama yine de sonsuzluktur. Bunun gibi, Tanrı içkin ve aşkın sıfatlarını içermez ama yine de sonsuz tane sıfatı vardır.
Tebrik ediyorum bütün çalışmalarınız için. Ancak karmaşıklığı gideren kronolojik hap bir felsefi bilgilendirme ihtiyacı duymuyor değilim. Bu hepimiz için bir pusula olabilir. Tümden gelim metodolojisi kalıcı bilgiyi özümsememizi daha kolay temin edebilir sanırım,
Tümevarım öğrenme metodu sizi de bizi de çok zorluyor.
Felsefi düşünce akımlarının ana bilgi tablosu hep bir yerlerde asılı durmalı
diye düşünüyorum.
Teşekkür ve saygılarımla
Sorduğunuz sorulara akılla cevap vermek imkansız, İnsan aklının hakikata giden tek rehber olduğu yanılgısından vazgeçip sağduyunuza, vicdanınıza ve kalbinize yönelmenizi öneririm.
Pelin hanım sizden Giordano Bruno yu dinlemeyi çok isterim 🙂
Bağımlılık yaptı bu kanal
uykum var yoruldum fakat yarin güne baslarken izlenirr 💯💯🍷
La Mevcuda İllallah. Hem aşkın ve hem içkin bir arada ifade edilebilir mi?
Doğa yı sanki bir varlıkmış bilinci varmış detayları planlayabilirmiş gibi bir varlık olarak algılamak bir hayaldir. İnceledikçe öğrendikçe en basit hayatın var olabilmesi için bile, çok ince ve detaylı bir planlama gerektiği net görünüyor. Bilince ve insan beynine hiç girmeden bile her şey ince tasarım...
Bence başlık olarak doğanın değilde, evrenin kendisidir dense daha sağlıklı olurdu
Kendini namaz kılarken bunu neden yaptığını sorguluyordu. Bütün duaları ezberlemisti. Kur'an okumayı öğrenmişti. Küçüklükten beri öğretmişletdi zaten ama ona varlığı evrenin ne olduğunu ya da Allah'ı anlatmamislardi. Sadece onun kurallarını öğretmişletdi. Sonradan dinden bütünüyle uzaklaştı kendi biliyordu ki namazı kılarken odaklanmak ve huşu içinde kılmak gerekiyordu çevresinde olup biteni gormemeliydi hızlı veya yavaş okumamaliydi zamanı onemsemeyip sadece namaza odaklanmaliydi ama o bunu yapamıyordu o dans ederken bunu yaşıyordu. Dans ederken kendinden geçiyor çevresinde olup biteni görmüyor gözünü bir açtığında saatlerin geçtiğini fark ediyordu. O da karar vermişti benim ibadetim dans etmek dedi Kendi kendine. İnanan ve tanrıya yaklaşmak isteyen herkes tanrı gibi Kendini zamandan ve mekandan uzaklaştırarak ruhunu beslemeliydi. Ona göre Tanrı vardı buna inanmıştı ama tanrının duyguları olamsina anlam verememişti yani ona merhametli demek sever her kulunu demek saçma gelmişti. Onun duyguları olduğunu kabul etmek onun insan yapmaktı. Duygular hormonlar bunlar insana ya da canlıya özgü olmalıydı. Tanrı duyguları olamazdı tanrı sadece kuralları koymuştu uyan cennete uymayan cehenneme gidecekti kimin ne kadar cehennemde kalacağını da yine yaptıklarına göre belirlenecekti. Bu durumda tanrınin duygularının olmasına gerek yoktur ve eğer bizim gibi duyguları varsa sevebiliyorsa nefret de edebilirdi bagislayabiliyorsa intikam da alabilirdi aşık da olabilirdi. Tanrı kendini bizim gibi tarif ediyorsa ya tanriyla biz biriz. Ya da tanrı biziz.(?) Ama tek bir insan tanrı değil bütün insanlar bütün canlilar aralarında ilişki kuran bütün varlıklar tanrı. İnsan tanrının bir parçası olarak görme duygusunun da bir parçası duyma duyusunun da bir parçası düşünme ve hayal kurma yetisininde bir parçası. Tanrı değil ama parçası. Bir ekmeği ikiye bolersen yarım ekmek ekmek olmaz mı? Biz tanrının parcasiysak biz kendimize de tanrı diyebiliriz. O Zaman tanrının yaratmasi gibi biz de yaratabiliriz tabi parcamiza ve potansiyelimizi göre bu yaratma yetisi değişebilir. Tanrıya ne kadar yakinsan o kadar yaratma gücün var demektir.
ben bu düşüncelerimi sizinle paylaşmak istedim siz ne düşünüyorsunuz?
ben kendimi panteist olarak görüyorum ama tabi her şey tanrıysa yaratılan ne sorusu karşıma çıkıyor sonucunda yaratılan bir çok yoksa yaratan yok. her şey kendiliğinden var. sadece sürekli değişen dönüşen bir süreç var.
bu kendi yazdığım bir yazıdan alıntı
ekmeği bölersen bölünmüş parçada ekmektir ama örneğin insanın saçını kesersen o kesilmiş saç insan mıdır? 🙃
@@deliel3728 hayır kesilmiş saç da saçtır. kesilmiş olan insan mı? insan demek zaten farklı parçaların bir araya gelerek oluşturduğu bir organizma.
Ben tanri degilim amaTanriyi taniyabilmem icin Onda olan bazi seylerin kismen bende olmasi lazim ki verilenleri Onu tanimada bir olcu olarak kullanabileyim, Bu beni Tanri yapmaz .Ozelliklerim hakikati gormekte gozluk gibi bir arac
Bir ara sarmıştım bu anlayışa, bir de sizden dinleyeyim
panteizm'den bahsedip avatar filminden bahsetmemek olmaz pelin hanım 😊
Dilara hanim panteizm ile ilgili guzel ve bilgilendirici bir video olmus sizden ricam deizm ile ilgili bir video hazirlarsiniz cok seviniriz
Panteizm Deizm in bir mezhebi dir zaten💖
Dilara elf gibi olmuşsun panteizim videosunda çok manidar olmuş. Doğa ile iç içe olan bir halk elfler orta dünyada ❤
Varolan herşey tekbirşeydir.hepimiz varolan herşey tekbirşeyin parçasıdır.evren insanlar canlı ve cansız herşey onun ta kendisidir aslında.o tanrıdır.hepimiz aslında tanrıyız hallacı mansur enel hak derken hakikati söyledi.varolmuş olmamız canlı bilinçli bir varlık olmamız aslında tanrının bir parçası olduğumuzun kanıtı
Butun her zaman parcalarin toplamindan daha fazlasi ve parcalardan cok daha farkli gelir bana :)
Gestaltçı bir bakış açısı
Ohh be nihayet sıra bize geldi :)
Islamda "Size şah damarınızdan yakınım" derken bu içkinlik ve aşkınlığı açıklıyor gibi duruyor. Bu ayrımı yapmak Tanrı nın konumu açısından tam da bu noktaya temas etmiyor mu?
Dilara hanım programınızı zevkle izliyorum ancak size sormak istediğim şudur,size göre İslam'da veya tek tanrılı dinlerde tanrı yarattığı canlılarda daha doğrusu insanlarda ve insanların yaptıklarında sorumlumudur? iyi yayınlar iyiki varsınız.
Yoktun hiçtin! kimse seni bilmiyor tanımıyor beklemiyordu da; ama sonra bir su parçası, etten-kemikten vücut giydirildin; Üstüne bitki hayvan değil akıllı fikirli insan oldun; yedin içtin gönlünce yaşadın.. Bir günde gelince çocukluğuna tekrar döndürülmüş, bilmez gözü görmez bir ihtiyar; burdan da toprak vede Yaratıcının huzuruna hesaba duracaktın; ama sen gele gele teşekkür yerine cahilce Yaratıcı'dan hesap sordun; Ona birde misaller getirdin; kazanma kuşağında kaybettin yazık ettin.. Halbuki herşey O nu Allah'ı anlatıyor; Ona çağırıyor gel bende Onu gör tanı diyordu.. Zaten şu dünyada öylesine sadece bakanlar; blrde aklını fikrini ilmini konuşturup Onu Yaratıcısını görenler ve kazananlar vardı.. Selamla, görenlerden olmak dileğiyle..
Sorunuzu chat cpt ye sordum;
Monotheist dinlerde Tanrı kendi yarattığı bilinçli yaratıkların yaptıklarından sorumlumudur?
ChatGPT
Çoğu monotheist dinde, Tanrı'nın yaratıcı olduğu ve her şeye gücü yettiği kabul edilir. Ancak, Tanrı'nın bilinçli yaratıklarının eylemlerinde nasıl bir rolü olduğu konusundaki görüşler farklı dinler ve teolojik gelenekler arasında değişebilir.
Genel olarak, Tanrı'nın dünya ve insanların eylemleri üzerinde bir dereceye kadar kontrol veya rehberlik sahibi olduğu varsayılır. Bununla birlikte, çoğu monotheist dinde insanın özgür iradesinin vurgulanması da önemlidir. Bu, insanların kendi kararlarını verebilme yeteneğine sahip olduğu ve eylemlerinden sorumlu olduğu anlamına gelir.
Bazı dini inançlarda, Tanrı'nın insanların hayatlarına aktif bir şekilde müdahale ettiği, yönlendirme sağladığı, ödüller verdiği veya cezalar uyguladığı düşünülür. Diğerleri ise Tanrı'nın daha geri planda olduğunu ve insanlara kendi kararlarını vermeleri için özgürlük tanıdığını, bu kararların sonuçlarını bilse de müdahale etmediğini düşünür.
Dikkate değer olan, dinler arasında ve aynı din içindeki bireysel inananlar arasında kesin bakış açısının farklılık gösterebileceğidir. Tanrı ile insanların eylemleri arasındaki ilişki hakkındaki teolojik tartışma karmaşık ve farklı görüşleri içerebilir.
Hayır değildir.
@@melenias289 İradesi aklı fikri vardır; haliyle de insanın kendisi sorumludur değil mi? Selamla iyi bir gece sizinle olsun..
@@erdoCE İslam inancına göre konuştuğumuzda Allah , başa gelen tüm kötülüklerden ve yaptıkları kötü eylemlerden insanı sorumlu tutuyor . Ayetlerde yazan bunlar. Ayrıca sorumlu tutmasa günah -sevap , ödül- ceza durumu olmazdı İslam da. Ama sizin gerçek veliniz Allah ‘tır da diyor bir yandan ayetlerde. Sevdiği kullarını koruyup kollayacağını gözeteceğini de söylüyor. Kuran zaten o kadar çelişkili ki bir sayfada merhametlilerin en merhametlisi olan kullarını en çok seven , koruyan Allah öteki sayfada olabilecek en zalim şekilde cehennem kazanında işkence ederek cezalandırıyor. Bunun gibi daha çok çelişkiler mevcut.
pan-enteizm ve pan teizm arasında fark var mı ? varsa bu farklar nelerdir ?
evet çok güzel olur
Panenteizmde evren, Tanrı'nın bütününün bir parçasıdır. Yani, evrenin dışında da Tanrı'nın bir bölümü vardır. Panteizmde ise Tanrı, evren ile aynıdır. Evrenin dışında Tanrı'nın bir bölümü yoktur.
Panteizm ile Panenteizm arasındaki fark şudur: Panteizmde her şey Tanrı'dır. Panenteizmde ise her şey Tanrı'dan sudur etmiştir; (oluşmuştur) ama Tanrı değildir, ruhun tek amacı, oluştuğu Tanrı'ya dönmektir. Bunun da yolu tek evrensel yasa olan evrimden (tekâmül) geçmektedir. Somut anlamda tanrının bütünleştiği Evren'in ve varlıkların evrim ile diyalektik olarak değiştiği ve geliştiği, gelişimini tamamladıktan sonra dönüşün yine ezelî ve ebedî olan tanrıya olacağı, bu geri dönüşte tekâmülünü tamamlayan ruhların da tanrıya kavuşacağına inanılır. Panenteizme göre tanrı hem değişmeyen (mutlak), hem de değişendir (göreli). Hem zamanın içinde, hem dışında; hem sonlu, hem de sonsuzdur. Aynı zamanda hem tikel, hem tümel; hem neden, hem sonuçtur.
Bir Tanrı varsa;
Yaratmayan Tanrı fikri düşünülebilir mi?
Bir yaratılan olarak yani eksik, noksan olarak eksik noksan olmayan yaratıcıyı eleştirmek, yargılamak doğru bir şey mi?
Tengri inancı panteizmin neresinde konumlandırılabilir. Biliyorum konuları felsefi şekilde değerlendiriyorsunuz lakin ateist olduğum dönemden sonra deist olduğuma karar vermeye başlarken din varsa eğer tengri inancının tek gerçek olabileceğini düşünüyorum. Herkes aynı şeyi düşünse keşke o vakit kanuna devlete gerek kalmaz. Neyse sizden bir tengri inancı ile ilgili video beklemekteyim..
Tengrizm = Türk tipi Panteizmdir
Bu bağlamda, tasavvuf içkin ve panteist bir felsefe midir?
Merhaba,
Aşağıda yazılı konular neden kuran-ı kerim de neden yok?
Bir din hocasına sorabilirmisiniz?
1- Mikroplar, bakteriler, virüsler
2- Elementler, atomlar
3- Havayı oluşturan gazlar
4- Mevsimler
5- Kar, dolu, buz, don, kırağı, sis
6- Galaksiler, Güneş sistemleri, Gezegenler
7- Dünyanın küresel bir gezegen olduğu
8- Dünyanın kendi ve güneşin etrafında döndüğü
9- Ay’ın dünyanın uydusu olduğu ve etrafında döndüğü
10- Ay ve güneş tutulmaları
11- Şimşek, yıldırım, gök gürültüsünün sebepleri
12- Beynin işlevlerini kalbin yaptığı sanılır
13- Beyinden hiç söz edilmez
14- Sabun temizlik maddesi yok
15- Gelişmeden, üretimden, uygarlıktan bahis yok
16- Hastalıkların tedavisi yok
17- 165 milyon yıldır dünya'da hüküm sürmüş Dinozorlar yok. Mamutlar ve diğer nesli tükenen hayvanlar yok
18- En büyük keşif olan tekerlek yok
19- Kur’an’dan binlerce sene önce kullanılan tekerlekli
20- Doğanın olmazsa olmazı orman yok, ormanların korunması yok.
21- Kur’an’da tarih yok
22- Yanardağ, volkanik patlama yok
23- Piramitler ve diğer dünya harikaları yok
24- Fındık, fıstık, ceviz, karpuz, kavun, portakal, mandalina, limon vs yok
hocam bu Ranciere Demokrasi Nefreti kitabini bi mercek altina alsak olmaz mi su onumuzdeki gunlerde!? bence onemli insanlarin post-democracy kavramiyla arkaik demokrasinin farkini biraz daha iyi anlamalari onemli olur demokratik denilen yuksek refahli ulkelerin hicibirinde o arkaik demokrasi yok ama insanlar sanarak varsayarak yansiyor ulkemizde bunun bi onune gecelim plz
Ne güzel öneri. Hemen edinmeye çalışayım ama olduğum köyde imkansız gibi bir şey.
@@pelindilaracolak youtubeda bi söyleşi var var 10 sene öncesinden kopenhag royal libraryde kitapa erisene kadar kafanızı kurcalamaya yeter): Mikkel Bolt & Jacques Ranciere - The Art of Conversation diye aratırsanız şak diye çıkar birinci sırada 🫶
Teşekkürler Dilara... herkese bir soru: Tanrı evreni nereye yarattı? Evreni yaratacağı bir boş mekan (!) mı vardı da oraya yarattı? Tanrı evrenin dışında demek tanrı'yı da fizikselleştirmek demektir. Tanrı bu evrenin dışında olamaz, ama evrenin içindeki maddelere de indirgenemez.. Sanki "enerji" dediğimiz şey Tanrının kendisi ama enerji hakkında bizim bilimsel olarak bildiklerimiz henüz çook yetersiz. Enerji her yerde ve herşeyi hem fiziksel hem psikolojik olarak sandığımızdan çok daha fazla etkiliyor. Bu sistemi, mekanizmayı kuran, başlatan birşey olamaz, başlangıç var dersek, başlamadan önce ne yapıyordu diye sormak gerekir. sonuçta kesin bilgiyi varamayız ama hayran olunacak derecede Kutsal-Tanrısal bir deneyimin içindeyiz. bu çok net. ve biz insanlar da bu hayran olunası şeyin bir parçasıysak, ve hatta bu hayran olunası şeyi sorgulayıp, irdeleyen dünyadaki en zeki varlıksak, bence insan da kendisine değer vermeli ve hayran olunacak kadar sevmeli, saygı duymalı ve bu sistemin harika işleyişinin hakkını verip, sisteme zarar vermeden, güzel bir hayat sürmek adına aksiyon almalı.
füruğ ferruhzad şiirleri
1 saniye önce
400 bin takipçi...yihuuuu..yıl sonu 1 milyonuz arkadaşlar...babala, ışıtmak ve ruhi çenet gibi çok takipçi hesaplarla program yapmalısınız sevgili dilara...
Hatta bizzat Dünyanın kendisi de Tanrı diyebilirmiyiz?
İçginlik ve aşgı lık bir yanilsama olabilir mi?
O, hem her şeyin içinde; hem de dışındadır. O, Allah'tır, tektir; doğmamıştır, doğurulmamıştır. Hiçbir güç ona denk olamamıştır. Zaten ona denk ya da yakın bir güç olsa Tanrılar arası bir savaş kaçınılmazdır. O her şeyin içindedirin anlamı, isimleriyle bütün varlıklar üzerinde varlığını gösterir. Ama biz insanlar sınırlı aklımızla bunu kavramaya müsait değilizdir. Yani Yüce Yaratan'ın varlığının nesneler üzerindeki yansımalarını kavrayamayız. Bu yüzden Yüce Yaratan bize der ki, "gökyüzüne bir bak, tekrar tekrar dönerek bak bir çatlaklık, bir düzensizlik görebilir misin?" Sadece gökyüzüne değil; her neye, her nereye bakarsan bak bir çelişkili durum, bir düzensizlik göremezsin. İşte Yüce Yaratıcı'nın varlığı bu eşsiz evrende farklı şekillerde kendini gösterir. Ama insan düşüncesi bunu kavramaktan acizdir. O hem her şeyin dışındadırın anlamı: O'nun belirli bir mekanı, belirli bir evi, biz insanlar gibi yaşamını sürdürdüğü yaşam alanı yoktur. Biz insanların düşündüğü gibi mekanı yoktur, mekanın dışındadır. Sadece mekanın değil, zamanın da dışındadır. Yani ömür dediğimiz bir kavrama tâbi bir varlığı yoktur. Her şeyin dışındadırın anlamı budur. Eğer onunla beraber başka Tanrılar olsaydı, Tanrılar arası bir savaş ve evrendeki bu kusursuz işleyen mekanizmanın işlemesinde aksaklıklar ve düzensizlikler kaçınılmaz olurdu. O, hem her şeyin dışında hem her şeyin içindedir. Bununla birlikte O Yüce Yaratan bize der ki; "ben evrene sığmam fakat mü'min kulumun kalbine sığarım." Yani öyle bir Zat ki, hem her şeyin dışında hem her şeyin içinde ve her şeye hükmediyor. O'nun ilminin dışında bir ağaç yaprağı bile kıpırdayıp kopup düşemez. O, hiçbir şeye muhtaç değil; buna karşılık bütün yaratılanlar (yeme,içme, barınma, canlılığını devam ettirme, v.s)gibi farklı şekillerde ve durumlarda ona muhtaçtır. Aslında yazacak ve anlatacak çok şey var ama burada kesmekte fayda var.
İçkin mi aşkın mı diye sormak için taa uzak doğu Lara gitmeye gerek yoktu Kur'an'da anlatıyor. Doğmadı doğurmadı evrenleri yarattı ve basitçe kendisi Evren olma durumunda değil saatlerce bunu düşünmenin alemi yok zamanında ben de düşündüm ama bunu uzatmanın bir anlamı olmadığını anladım sadece zaman kaybı olduğunu anladım. Bütün kitaplar uçuşuyor ama şu Kur'an arada kaynıyor
Yenilik, tecrübe, akletme zaman ve mekana bağlı yaratılan için olur.
Sindire sindire, zevk alarak dinlediğim bir seri oldu. Panteizm fikri benim aklıma Nesimi'yi getirdi. Zerre menem, güneş menem.
Sağ damarımızdan daha yakın peki ne ne olabilir sağ damarımdan daha yakın nefesli ruhlu kanlı ne her an bizi nasıl görüyor heran görebilmesi için bizim onun bir parçası olmamız gerekir
Kainattaki bütün zerrelere ayrı ayrı ilahlık verdiniz. Tebrikler. Çünkü her zerre herhangi bir yapı veya organizma içinde mükemmelen işleyebilir. O halde her zerre diğer zerrelere hem hakim hem mahkum olmalidir. Hem ilahlık ilmi olacak hem hakim hem mahkum olacak.
Yaratıcıyı kâinatta arayamazsin. Araba fabrikasını her şeyi ile araba içinde mi ararsın. ? Veya Picasso yu kendi çizgi resimde mi maddi manada arıyoruz.?
İnsaniyet, Mantıki olarak bu derece gayri mantıki bir önermeyi kabul etmeyi reddeder diye düşünüyorum.
Bir zerre de bütüne dair tüm özellikleri içinde barındırabilir. Buna ilahlık da dahil. Ama ilahlığı kendi boyutu kadar olur yani zerre kadar. Panteizm de zaten ayrı bir yaratıcı inancı olmadığı için kainatta ekstra aranan bişey de yok. Sizin verdiğiniz araba fabrikası örneği her şeyin üstünde olan aşkın yaratıcı inancı için bir örnek. Kaldı ki onda bile yaratıcı yine de kainatta da aranır. Mikroda neyse makroda da o dur mantığı ile.
@@melenias289 o halde kâinatta her zerre milyonlarca aristodan daha akıllı olmakla beraber diğer zerrelere de tam manasıyla itaat etmesi lazımdır. Yani her zerrede bulunan şuur insanlığın toplamindaki şuurdan daha fazladır. Bunu akıl kabul ederse ona akıl diyebilirmiyiz? Sadece ibadet meşakkatinden kurtulmak için akıldan istifa etmek akıl kârı mıdır?
@@melenias289 her zerrede boyutu kadar ilahlık olur önermesi hatalı bir onermedir. İlahlık ya tam olur. Ya hiç olmaz. Yarı tanrı çeyrek tanrı Hint mitinden insanlığa bulaşmış hastalıklardır. İlahlık bölünüp ona buna taksim edilecek ekmek mıdır ki böyle diyelim. Eğer bolunuyorsa ilahlık olmaz zaten.
@@unitedhanedanPanteizm inancında her zerre özün , bütün olanın parçasıdır ve ona dair özellikler barındırır. Görüntüde farkllı yaratım ve şuursal formlar olsa da totalde hepsi aynı öze aittir. Bu inanışa göre herşey bir olduğu için yani aynı özden olduğu için tüm zerrelerin şuuru toplam insan şuurundan fazladır diyerek insanı ayrı tutamazsın zaten. Senin aklına uymamış ama başkalarının aklına uyar ki uymuş da. Bu inançta olanların derdi ibadet meşakati değil ki. Böyle inanayım da ibadetten kurtulayım demiyorlar. Dinlerde tasvir edilen bir yaradan örneğine inanmadıkları için de “kul” olma durumu ve haliyle bunun getirisi olan ibadet ve tapınma ihtiyaçları yok. Çünkü buna inançları yok. Ek olarak nasıl ki İbrahimi dinlerin anlayışında tanrı kendi kendisinin sebebidir doğmamış ve yaratılmamamıştır hiçbirşeye ihtiyacı olmayan bir güç ise evren de aynı şekilde olabilir. Kendi kendinin nedeni ve yaratıcısı olabilir. Onda oluyorsa bu fikir adına evren denilince de değişen bişey olmaz aynı şeye çıkar.
Sezen Aksu, ilginç bir şekilde, bir şarkısında : '' acının insana kattığı değeri bilirim '', demişti.........
'''' evren (doğa ), kendiliğindendir ( Z.A.) '''
Videoyu baştan sona keyifle izledim . Sorularınıza kendimce cevap vermek isterim. 1. Tanrı her şeyin üstünde aşkın bir güçtür. 1.A- Tanrı insanın onu algılama sınırlarının çok üstünde olduğu için insan beyniyle onu kapsayabilmek mümkün olmamalıdır. 1.B- İnsanların problemi onu akıl ve insani algı çerçevesine sığdırma çabasıdır , bu onun özgür seçim iradesinden gelmektedir. 1C- Doğru yöntem , teknik ve bilimsel çalışma yaparsa , doğru sonuca ulaşabilir. 2. Bilimsel ve Matematiksel olarak herşeyin üstünde bir tanrı olmaması halinde bu gün yaşadığımız dünyanın ve hayatın olması mümkün değildir. 2.A- Günümüze gelene kadar hiç kimse bir yaratıcı olmadan bu dünyadaki yaşamın nasıl başladığını bilimsel olarak ispat edememiştir.2.B- Entropi yasası gereğince , ilk tek canlı hücrenin bile oluşması mümkün değilken , milyonlarca tür mükemmel canlının olması imkansızdır.3. Elimizde Tanrının bir meleği aracılığıyla, bir insana gönderdiği muhteşem bir kitap var. 3.A- Bu kitap her zaman güncel olarak bizimle halen konuşmaktadır. Anlayana.3.B- 1400 Sene önce bilinmesi mümkün olmayan bilgiler içermektedir. Bu bilgilerin bazıları insanlar tarafından son yüzyılda bulunmuşlardır. 3.C- Ayrıca bu kitap kendi içerisinde taklit edilmesi mümkün olmayacak şekilde şifrelidir. 4. Ateist , panteist vs. Düşünceye sahip insanlar neden tanrının olmadığını ispat için bir sürü felsefeci ve düşünürü okuyup incelerken , hepsini kolayca ikna edebilecek olan Kur'an-ı okumazlar.4.A . Neden bu kimseler kendi 'Tanrı yoktur' inançları ile yaşamak varken , ısrarla yandaş ararlar.4.B- Neden bu kimseler başları sıkışınca , inşallah , maşallah , Allah korusun , aman tanrım vs gibi sözleri kullanırlar.4.C- Neden bu insanlar (Benim tanıdıklarım) hayatlarının bir döneminde veya halen süren olumsuz yaşantılara sahip oldukları için tanrıyla kavgaları sürer. Bazılarının problemi bilinir bazıları içlerinde yaşarlar ama hepsinde bir eksiklik durumu vardır. .... Çok uzatmayayım insanın problemi Tanrıyla değildir , kendi nefsiyledir. Gerçeği öğrenmek isteyen , dini etraftaki sahtekar dincilerden değil orjinal metninden ve iyi niyetle sabredip emek sarfederek öğrenebilir. Çevremizde gördüğümüz ve bize din diye pazarlanan şeyin gerçek indirilen dinle ne yazık ki alakası yoktur . İyi niyetle isteyene Kur'an kendini açar , kötü niyetliyi de yoldan çıkarır , tercih sizin. Teşekkürler.
İddia ettiklerinizin hiçbiri bir ispat değil aksine hepsine de karşı bir cevap verilebilir.
Tanrı tüm sonsuz evreni kaplıyor, doğa bu evrenin içinde canlı yaşayan bir organizma. Bana öyle geliyor….
Müzlüman oldugun için sana böyle geliyor olabilirmi sorgula inancini😉
Asya'dan sonra kendine gelme 😊bize de anlat daha çok , senin bahçende ki ektiklerine ihtiyaç var özel insan.
Antik Yunan Felsefesi ve Kuran hakkında uzman olan bir rehber/tez/makale danışmanı arıyorum.
Ben de hayatın kendisinin kendi içinde bir anlamı olduğunu düşünmüyorum. Anlam ihtiyacı olan insandır en nihayetinde ama Tanrı içkin midir yoksa aşkın mıdır diye sorulduğunda eğer bir Kadir-i Mutlak ise hem içkin ve hem de aşkın olmalı. Açıkçası ben meseleye biraz daha kolaycı bir açıdan yaklaşmayı yeğliyorum. Şöyle ki, insan görmediğini veya deneyimlemediğini hayal edemez. Tersine olarak da hayal edebildiği ve düşünebildiği her şey de buna göre var hükmünde sayılır. Bu anlamda yok olan birşey de hayal edilemezdir mantıksal olarak. Yani yokluğun kendisi yok olduğundan var olamaz ve benim açımdan da hayal edilemez. Biraz karışık oldu belki ama benim baktığım yerden bu şekilde... Ben varsam Tanrı da var gibi bir yere varıyorum ve ben yok olamam.
Kısacası karanlığın varlığı ışık ile var olur
Ve ışığın varlığı karanlığı var eder
Hayal edebildiğimiz herşey gerçektir sözü günümüzde Picasso'nun sözü olarak bilinir fakat bu fikrin asıl sahibi Parmenides'tir. Var olmayan şey düşünülemez demiştir. Fakat bu varlığın ne tür bir varlık olduğu tanımsız kalmıştır. Var olmanın hangi anlamda olduğunu yani fiziki mi, hayal mi, teorik mi, zihinsel nesne mi hangi anlamda olduğunu ortaya koymamıştır. Kısaca bu sadece bir hipotezdir. Yani hayal ettiğimiz herşey vardır ı vardır ama hayal olarak vardır diye de düşünebiliriz. Çünkü hayal de bir varlıktır bu anlayışa göre.
Ben panteizimi veya Spinoza filan bilmiyordum bundan 1 ay önce kendi kendime teslanın dünyadaki herşey enerjidirve frekans dır sözünü dikkate aldım . Çünkü kötü birşey düşündüğüm de o başıma geliyor iyi birşey düşündüğümde ise o başıma geliyordu daha sonra kuran da bir ayet okudum ayette diyor ki ‘’ben size şah damarınız dan daha yakınım ‘’ sonra şunu düşündüm ozaman tanrı bizi yaratırken kendi nurundan enerjisinden yükledi diye düşündüm daha sonra ozaman dünyadaki tüm bitkiler de canlılar da materyaller de tanrının enerjisi olabileceğini düşündüm su da ,toprakta ,havada ve onu daha da büyüttüm onu evrene yaydım tüm gezegene yaydım ozaman dedim ki tüm bu herşey Allah’ın ta kendisi ve pandeizim ile karşılaştım benim düşündükleri mi söylüyordu ben panteist olabilirim
Tanrılık, her şeyin denge içerisinde dönüşmesidir. Her şey ondan geliyor, düşüncelerimiz, hayallerimizin bile madde karşılığı var. Çokluk alemindeyiz dolayısıyla direkt ben Tanrıyım denildiğinde bu olmuyor, Hallacı Mansur gibi yanılgıya düşünülür. Vahdeti Vücut gibi bir kavram bu, aynı düşüncenin farklı görüşlerde tezahürü.
Herkes nasıl yatırımlarıma daha çok getiri alabilirim, nasıl daha çok para kazanabilirim derdinde. Bazen bu soruları araştırmak yerine bu tür önemli sorulara da cevap aramayı unutmamak gerekiyor.
15:31 tanrı insanın dışında başka canlıların dert ettiği bir kavram değil insanlar bu kavrama neden ihtiyac duyuyor belki hayata karşı sorumluluk duygusunun bir yansimasıdır bir borcluluk hissi gibi içimizde büyüttüğümüz bir gönül fırtınası olarak insanın gelistirdigi bir oluş mu?
💯
Hem içkin hem aşkın olma durumu olamaz mı?
teşekkürler ,💯
O bu şu nun dedikleri bizim için bir yere kadar yorum niteliğinde kalıp kendi deneyimlerimizle denklemi çözüp bir şeyler ortaya koymamiz lazım ki amacımıza ulaşmış olalilim
Bizi yoktan var eden allah'a sonsuz şükürler olsun allahtan başka ilah yoktur
Teşekkürler.
Yani ilah yok mudur ?