Merhabalar size nereden ulaşacağımı bilemedim fakat fuat sakanın 2008 de yayınladığı albümündeki şalvar destanı türküsünün tam halini bir türlü bulamadım her yerde beş dakikalık hali var yardımcı olursanız çok sevinirim uzun hali burada altun gablatacağım yarumun dişlerini otur da gonuşalım şalvarun işlerini derenin gıyisinda fali yaparum foli sevdaluk işlerunun şalvardan geçer yoli yazdurayım adumi yarumun fistanına şimducuk başlayalum şalvarun destanina haçan endum çarşiya findugi satmak içun dedum basma alayim yari aldatmak içun baktum tükandan yana dizi dizi basmalar alayim bi gaç arşin gızlar alina yanar seçtum aldum yaruma alli yeşilli basma yarum geyer gezerza olu yasmadan yosma aldum basmaciğumi vurdum köyin yolina basmayı düşundukça neler gelür akluma çikdum köyin düzine vurdum çayirdan yana dedi bağa bi uşak fadin gitdi ormana bende pekledum yari oldi akşam sulari bakdum yarum yüklendi gupguri odunlari kapinun arkasında köpek oynayi köpek dedi işmar eylema seni nenem görecek ben da dedum e yarum ne edeyim basmayi mereğun arkasina gizledum gaybanayi yarum aldi basmayi geturdi nenesine dedi yomurta satdum verdum da birisine bil şalvarluk aldurdum yeni geyeyim yeni hep esgi geyeyirum eller güleyi beni yara dedi nenesi hasetdun uşaciğum güle güle eskisun istinde şalvarciğun üç dört günün içinde tikildi şalvarcugi yarumi gören der ki kabak furfulacuği en altına geyindi alacali şalvari en istine bağladi oyali kaynanini geçirdi ayağına nağışli çorabini gören der yar okumiş sevdaluk kitabini daha istine geydi farbelali fistani sihti göğuslerini eldüruyi adami daha istine atti alacali çemberi yürüyişinlan deyi ya gel beri gel daha istine geydi pambukli hirkasini memesinun istine devirdi yakasıni haçan bakdum yaruma aklum oynadi aklum taş olmuş yaninda sanki dondum da galdum sardi beline sardi pisgülli kuşağıni dedum yarum ildurttun gonşiğun uşağini geydi ayacuğina yeni yeni gondura sandum ki çatlayacak yüröğum vura vura işmar eyledim oğa gel irmağa irmağa yarum da dedi bağa sen öğden yürusana gavul garar eyleduk ormanın gıyisinda bulup gonuşaciğuk eyleyin sirasinda sanki çatlayacağum zaman geçmeyi zaman uyku almaz gözuğe gıvran niyazi gıvran yarin eyleyin isti gideceğuk ormana daha bi gün vakdun var şimdi ne oldi sağa sabahi zorlan etdum ben gıvrana gıvrana yatağumun içinde dön o yana, bu yana döne döne sovildi gaburgamin gömuği yüreciğum ziğnayi dersun köpek enuği ha böyle deye deye bakdum sabah oluyi annatamam uşaklar akluma ne geluyi sabah oldi gün aşti parladi pencereler anlatamam alluhum uzun idi geceler hamankaldum geyindum yikadum ellerumi bu sicakluk dolandi çöşmede bellerumi dolandım geldum eve nenem otur ye dedi ben de dedum neneme iştahciğum kesildi uzaklardan duyuluyi yüröğumun vuruşi yürek değil gaybana dersun buldurcin guşi derenun gıyisinda oturdum serinledum yüreğumun sesini eğildum da dinledum güneş geldi gabana parlatti çayırlari yarum gibi oynayi yaylanun bayirlari öyle geluyi bağa sular bile güleyi kuzilar oğlacuklar sevda deyi meleyi oldi evleyin isti vurdum yokiş okari benum gibi gaçdi mi yarumun uykalari mereğun kapisinda buzak oynayi buzak el etdum fadime’ye gel dedum ayak ayak tağuklar gıdaklayi fola gideyi fola baktum ki yavaş yavaş fadime’m girdi yola fadim’un arkasından ben de daldım ormana haçan gelduk göz göze bişeler oldi bana güneş oldi parlayi fadim’un yanaklari tutdum da yakti beni gınali barmaklari ha boyle ağır ağır gideyiduk yan yana dirseğumun ucini aldurdum koltiğina çevirdi gözlerini yan yan bakti da güldi yüreğumdan aşağa sıcak sular töküldi ha boyle gıyi gıyi sokulduk bir çamluga alaca misun beni dedi fadime’ml bağa niyetun kötiyisa sakun girma ganuma eyer almasan beni gıyacağum canuma gurban olayim dedum alaca şalvaruna niyetum köti osa gelur miyum yanuna birazacuk el etdum omuzindan aşağa sora kodum elümi belindeki kuşağa fadim’unh sesi bile yüreğumi yakayi kuşağinun içinden dersun ateş çikayi bi duman aldi dağa yelden eseyi yelden sen saril boğazima ben sarilayim belden haçan oturu gızlar çevirur ağirşağı aşti gelincuk gibi yüzinun yomişaği fadime’m birden aldi dirseğumi eline ben de sardum golumi belinin gangeline dişledum yanağıni oldu furfula gibi öyle yumuşağidi sanki muşmula gibi o da dişledi beni ganatdi gerdanumi nefesi vurdi bağa yumuşatdi canumi başladi aramuzda bel boyin sarmalari deli ederdi beni gerdan gıvırmalari çekdum aldum başindan yoşali yaşmağini bir elümlan da tutdum piskülli kuşağini çözdum düğmelerini çikardum hirkasini döndi de omuzuma dayadi arkasini çikti ayacuğindan gabarali gondura dönerken topuğini yerlere vura vura çikardum ceketumi serdum yeşil çümene hirkasini de yastuk eyledum fadime’me daha sonra fistanun açildi yakalari birden vurdi dişari peygamber elmalari asildum guduğuna ben kesile kesile pirakamam azrayil canumi alsa bile daha sonra çıkardum alacali şalvari pambuk geldi gözüme ormanun gayalari dünya yalanci dünya gağur mezarluğudur yaşama dedukleri uçgur pazarluğudur fadim’lan sarma sarma başladi cumbuşumuz ormani yakar gibi alevlendi işumuz kimsede yok fadim’un gerdan sarması gibi geymelenduk ikimuz çerkez armasi gibi ha boyle ha bu yana yokuş enerum yokuş bacağı omuzumda gören der ki karlanguş birdenbire fadim’un kesildi nefesleri gelurdi gulağuma govaksila sesleri bişeler oldi bağa dizlerum da tutmayi fadime’m çümenlerde yilan gibi oynayi dişledim birer birer cennet elmalarini yilan bile yapamaz onun sarmalarini saçlari sari sari yayiluyi çümene dedi daha dişleme gan yürüdi mememe bir da baktum memesi gaydi çıkdi elümden yilansarmasi gibi tutdi beni belümden biz boyle ağır ağır hem gerine gerine yaz sarmasi ederkan gün döndi ikindeyine toplanduk yavaş yavaş ikimuz da bir canda o eniş ben yokişa ayri olduk ormanda kirez ne oldi sana yaprağun sararuyi yere bakamayirum gözlerim gararuyi e meşe derin meşe yolum vurdi enişe duyan oldisa bizi gel bak sen ha bu işe gün vuriyi vuruyi vuruyi de duruyi fadime’mun nenesu girandan bağıruyi ha boyle ha bu yana gari yararum gari dedi oğa nenesi nerde galdune yavri dedi ki nenesine ormandan yana vurdum tamencuğun dibinde tosini otlatudum gız ha u yüzundeki çali yarasi midir tosuni otlatmanun şimdi sirasi midir gizum neyeyaparsun bu sirasız işleri el gözine çok batar gızlarun gidişleri senin yaşunda gızun gani gaynar bilürum bi iş edersun bağa merağumdan elürüm fadime’m da dedi ki nenem ne oldi sağa gitdusam birazacuk tosuni otlatmaya kimden öğrendun nene sen ha bu cumbuşleri elbet be da ederum sen etduğun işleri köknarın doruğunda guşa baksana guşa bi ormana gitmelan tutdun beni yokuşa hayde varu gezelum çöl verane dağları nene beyle edersan sen sağarsun siğlari gün doğdi selenlere işini bilenlere gördun mi e niyazi başuna gelenlere keremit oldum dama kodilar beni cama işum duşecek sağa gümiş nağışlı gama ha boyle ha bu yana izi sürerum izi berabenli damancam kurtarur ikimuzi avunun palahlari ine gideyi ine haburada dönelum fadime’mun işine nenesinlan fadime’m yapti bütün işleri bubasi hiç duymadi eteki cumbuşlari gece kalkti fadime’m suyi godi ocağa anasinun goyninda alişukti sicağa hem yikandi yikadi alaca şalvarini bundan sora deyeyum şalvarun hallarini şalvar çiçekli şalvar aldun aklumi aldun çok cumbuşler eyledun sora teknede galdun fadime’m gün açanda parladi güneş gibi ha bu gada işlerin şalvar oldu garibi fadime’m şalvarini asti kireze asti kirezde guruyikan gördi şalvari masti bağırdı fadime’yi gel ha boyle beriye fadim çıkti ahırdan yollandi içeriye dedi oğa nenesi niye çamuşur etdun şimdi siresi değil odunları tüketdun kirez ağaci aldur dalda duran şalvardur iki günlük şalvari yikadun bu ne haldur fadime’mun gözleri parladi feri feri birden geldi aklina şalvarcuğun işleri dedi darilma nene ben giderdum mereye baktum şalvar acoldi çikdi kirez yemeye
Merhabalar size nereden ulaşacağımı bilemedim fakat fuat sakanın 2008 de yayınladığı albümündeki şalvar destanı türküsünün tam halini bir türlü bulamadım her yerde beş dakikalık hali var yardımcı olursanız çok sevinirim uzun hali burada
altun gablatacağım
yarumun dişlerini
otur da gonuşalım
şalvarun işlerini
derenin gıyisinda
fali yaparum foli
sevdaluk işlerunun
şalvardan geçer yoli
yazdurayım adumi
yarumun fistanına
şimducuk başlayalum
şalvarun destanina
haçan endum çarşiya
findugi satmak içun
dedum basma alayim
yari aldatmak içun
baktum tükandan yana
dizi dizi basmalar
alayim bi gaç arşin
gızlar alina yanar
seçtum aldum yaruma
alli yeşilli basma
yarum geyer gezerza
olu yasmadan yosma
aldum basmaciğumi
vurdum köyin yolina
basmayı düşundukça
neler gelür akluma
çikdum köyin düzine
vurdum çayirdan yana
dedi bağa bi uşak
fadin gitdi ormana
bende pekledum yari
oldi akşam sulari
bakdum yarum yüklendi
gupguri odunlari
kapinun arkasında
köpek oynayi köpek
dedi işmar eylema
seni nenem görecek
ben da dedum e yarum
ne edeyim basmayi
mereğun arkasina
gizledum gaybanayi
yarum aldi basmayi
geturdi nenesine
dedi yomurta satdum
verdum da birisine
bil şalvarluk aldurdum
yeni geyeyim yeni
hep esgi geyeyirum
eller güleyi beni
yara dedi nenesi
hasetdun uşaciğum
güle güle eskisun
istinde şalvarciğun
üç dört günün içinde
tikildi şalvarcugi
yarumi gören der ki
kabak furfulacuği
en altına geyindi
alacali şalvari
en istine bağladi
oyali kaynanini
geçirdi ayağına
nağışli çorabini
gören der yar okumiş
sevdaluk kitabini
daha istine geydi
farbelali fistani
sihti göğuslerini
eldüruyi adami
daha istine atti
alacali çemberi
yürüyişinlan deyi
ya gel beri gel
daha istine geydi
pambukli hirkasini
memesinun istine
devirdi yakasıni
haçan bakdum yaruma
aklum oynadi aklum
taş olmuş yaninda
sanki dondum da galdum
sardi beline sardi
pisgülli kuşağıni
dedum yarum ildurttun
gonşiğun uşağini
geydi ayacuğina
yeni yeni gondura
sandum ki çatlayacak
yüröğum vura vura
işmar eyledim oğa
gel irmağa irmağa
yarum da dedi bağa
sen öğden yürusana
gavul garar eyleduk
ormanın gıyisinda
bulup gonuşaciğuk
eyleyin sirasinda
sanki çatlayacağum
zaman geçmeyi zaman
uyku almaz gözuğe
gıvran niyazi gıvran
yarin eyleyin isti
gideceğuk ormana
daha bi gün vakdun var
şimdi ne oldi sağa
sabahi zorlan etdum
ben gıvrana gıvrana
yatağumun içinde
dön o yana, bu yana
döne döne sovildi
gaburgamin gömuği
yüreciğum ziğnayi
dersun köpek enuği
ha böyle deye deye
bakdum sabah oluyi
annatamam uşaklar
akluma ne geluyi
sabah oldi gün aşti
parladi pencereler
anlatamam alluhum
uzun idi geceler
hamankaldum geyindum
yikadum ellerumi
bu sicakluk dolandi
çöşmede bellerumi
dolandım geldum eve
nenem otur ye dedi
ben de dedum neneme
iştahciğum kesildi
uzaklardan duyuluyi
yüröğumun vuruşi
yürek değil gaybana
dersun buldurcin guşi
derenun gıyisinda
oturdum serinledum
yüreğumun sesini
eğildum da dinledum
güneş geldi gabana
parlatti çayırlari
yarum gibi oynayi
yaylanun bayirlari
öyle geluyi bağa
sular bile güleyi
kuzilar oğlacuklar
sevda deyi meleyi
oldi evleyin isti
vurdum yokiş okari
benum gibi gaçdi mi
yarumun uykalari
mereğun kapisinda
buzak oynayi buzak
el etdum fadime’ye
gel dedum ayak ayak
tağuklar gıdaklayi
fola gideyi fola
baktum ki yavaş yavaş
fadime’m girdi yola
fadim’un arkasından
ben de daldım ormana
haçan gelduk göz göze
bişeler oldi bana
güneş oldi parlayi
fadim’un yanaklari
tutdum da yakti beni
gınali barmaklari
ha boyle ağır ağır
gideyiduk yan yana
dirseğumun ucini
aldurdum koltiğina
çevirdi gözlerini
yan yan bakti da güldi
yüreğumdan aşağa
sıcak sular töküldi
ha boyle gıyi gıyi
sokulduk bir çamluga
alaca misun beni
dedi fadime’ml bağa
niyetun kötiyisa
sakun girma ganuma
eyer almasan beni
gıyacağum canuma
gurban olayim dedum
alaca şalvaruna
niyetum köti osa
gelur miyum yanuna
birazacuk el etdum
omuzindan aşağa
sora kodum elümi
belindeki kuşağa
fadim’unh sesi bile
yüreğumi yakayi
kuşağinun içinden
dersun ateş çikayi
bi duman aldi dağa
yelden eseyi yelden
sen saril boğazima
ben sarilayim belden
haçan oturu gızlar
çevirur ağirşağı
aşti gelincuk gibi
yüzinun yomişaği
fadime’m birden aldi
dirseğumi eline
ben de sardum golumi
belinin gangeline
dişledum yanağıni
oldu furfula gibi
öyle yumuşağidi
sanki muşmula gibi
o da dişledi beni
ganatdi gerdanumi
nefesi vurdi bağa
yumuşatdi canumi
başladi aramuzda
bel boyin sarmalari
deli ederdi beni
gerdan gıvırmalari
çekdum aldum başindan
yoşali yaşmağini
bir elümlan da tutdum
piskülli kuşağini
çözdum düğmelerini
çikardum hirkasini
döndi de omuzuma
dayadi arkasini
çikti ayacuğindan
gabarali gondura
dönerken topuğini
yerlere vura vura
çikardum ceketumi
serdum yeşil çümene
hirkasini de yastuk
eyledum fadime’me
daha sonra fistanun
açildi yakalari
birden vurdi dişari
peygamber elmalari
asildum guduğuna
ben kesile kesile
pirakamam azrayil
canumi alsa bile
daha sonra çıkardum
alacali şalvari
pambuk geldi gözüme
ormanun gayalari
dünya yalanci dünya
gağur mezarluğudur
yaşama dedukleri
uçgur pazarluğudur
fadim’lan sarma sarma
başladi cumbuşumuz
ormani yakar gibi
alevlendi işumuz
kimsede yok fadim’un
gerdan sarması gibi
geymelenduk ikimuz
çerkez armasi gibi
ha boyle ha bu yana
yokuş enerum yokuş
bacağı omuzumda
gören der ki karlanguş
birdenbire fadim’un
kesildi nefesleri
gelurdi gulağuma
govaksila sesleri
bişeler oldi bağa
dizlerum da tutmayi
fadime’m çümenlerde
yilan gibi oynayi
dişledim birer birer
cennet elmalarini
yilan bile yapamaz
onun sarmalarini
saçlari sari sari
yayiluyi çümene
dedi daha dişleme
gan yürüdi mememe
bir da baktum memesi
gaydi çıkdi elümden
yilansarmasi gibi
tutdi beni belümden
biz boyle ağır ağır
hem gerine gerine
yaz sarmasi ederkan
gün döndi ikindeyine
toplanduk yavaş yavaş
ikimuz da bir canda
o eniş ben yokişa
ayri olduk ormanda
kirez ne oldi sana
yaprağun sararuyi
yere bakamayirum
gözlerim gararuyi
e meşe derin meşe
yolum vurdi enişe
duyan oldisa bizi
gel bak sen ha bu işe
gün vuriyi vuruyi
vuruyi de duruyi
fadime’mun nenesu
girandan bağıruyi
ha boyle ha bu yana
gari yararum gari
dedi oğa nenesi
nerde galdune yavri
dedi ki nenesine
ormandan yana vurdum
tamencuğun dibinde
tosini otlatudum
gız ha u yüzundeki
çali yarasi midir
tosuni otlatmanun
şimdi sirasi midir
gizum neyeyaparsun
bu sirasız işleri
el gözine çok batar
gızlarun gidişleri
senin yaşunda gızun
gani gaynar bilürum
bi iş edersun bağa
merağumdan elürüm
fadime’m da dedi ki
nenem ne oldi sağa
gitdusam birazacuk
tosuni otlatmaya
kimden öğrendun nene
sen ha bu cumbuşleri
elbet be da ederum
sen etduğun işleri
köknarın doruğunda
guşa baksana guşa
bi ormana gitmelan
tutdun beni yokuşa
hayde varu gezelum
çöl verane dağları
nene beyle edersan
sen sağarsun siğlari
gün doğdi selenlere
işini bilenlere
gördun mi e niyazi
başuna gelenlere
keremit oldum dama
kodilar beni cama
işum duşecek sağa
gümiş nağışlı gama
ha boyle ha bu yana
izi sürerum izi
berabenli damancam
kurtarur ikimuzi
avunun palahlari
ine gideyi ine
haburada dönelum
fadime’mun işine
nenesinlan fadime’m
yapti bütün işleri
bubasi hiç duymadi
eteki cumbuşlari
gece kalkti fadime’m
suyi godi ocağa
anasinun goyninda
alişukti sicağa
hem yikandi yikadi
alaca şalvarini
bundan sora deyeyum
şalvarun hallarini
şalvar çiçekli şalvar
aldun aklumi aldun
çok cumbuşler eyledun
sora teknede galdun
fadime’m gün açanda
parladi güneş gibi
ha bu gada işlerin
şalvar oldu garibi
fadime’m şalvarini
asti kireze asti
kirezde guruyikan
gördi şalvari masti
bağırdı fadime’yi
gel ha boyle beriye
fadim çıkti ahırdan
yollandi içeriye
dedi oğa nenesi
niye çamuşur etdun
şimdi siresi değil
odunları tüketdun
kirez ağaci aldur
dalda duran şalvardur
iki günlük şalvari
yikadun bu ne haldur
fadime’mun gözleri
parladi feri feri
birden geldi aklina
şalvarcuğun işleri
dedi darilma nene
ben giderdum mereye
baktum şalvar acoldi
çikdi kirez yemeye
@@ahmetalikasranoglu orijinal albümdeki hali de 5 dakika gözüküyor. Tam olarak yorumlayan başkası varsa bilmiyorum.