Devamı Yn: bay jeon hareket etsek mi? Çünkü şu an yere çok yakınım ve bıraktığınız anda yere yapışacağım. Öyle rezil bir görüntü olsun istemeyiz. Dediğimde beni iki eliyle destekleyerek yerden uzaklaşmamı sağladı. Bay jeon a baktığımda dudaklarını birbirine bastırmış gülmemeye çalışıyordu sanki. Yani az önce ki halimden sonra hiç gülmeyen bir adamın gülmesi normal. Harbiden bu adamın güldüğünü hiç görmedim ben. Yn: teşekkür ederim bay jeon. Bay jeon benimle odağını kesip yürümeye devam etti. Ben tam çıkışa gidiyorken arkamdan seslendi. Jk: hey nereye? Yn: çıkışa. Jk: arabam otoparkta Yn. -3'e otopark katına inmemiz gerekiyor. Yn: şey pardon benim arabam olmadığı için direk çıkıyorum. Jk: tamam gel hadi. Küçük ama hızlı adımlarla bay jeon a yetiştim. Asansörün önünde durup gelmesini bekliyorduk. Asansör gelince bay jeon un geçmesini bekledim. Jk: önce sen. Asansöre binip düşünmeye başladım. Şu önce sen meselesini fazla abartıyorlar bence. Asansör doluşmaya başladıkça bende bay jeon un göğsüne yapışıyordum. Sırtım bay jeon un kaslı göğsüne değdikçe içim bir fena oluyordu. Hatta çenesini kafamın hemen üstünde hissediyordum. Elleri kollarımdaydı. Asansör vakasına kurban gitmiştim resmen. Burası biraz sıcak olmaya başladı. Durduğumuz son katta yine birilerinin doluşması ile gözlerimi yumdum, bay jeon ile bir vücut olduk resmen. Tanrım bu utanç verici! Otopark katına gelince nefesimi tuttuğumu anladım. Tutmasaydım herkese rezil olacaktım. Asansörden çıkıp yere bakarak yürümeye başladım. Utançtan bakamıyordum ki yüzüne. Jk: nefesini tutmayı bırak istiyorsan. Ve arabanın nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum o yüzden beni takip et. Kafamı kaldırmadan peşinden gidiyordum. Arabayı açtı. Jk: bin bakalım. Yn: bineyim. Çekingen bir şekilde arabasına bindim. İster istemez geriliyordum neticede patronum. Bay jeon arabayı çalıştıracakken durdu ve bana baktı bu hareketinin nedenini anlamadım. Jk: kemer. Yn: kemer mi? Deyip tişörtümü biraz yukarı kaldırıp pantolonuma taktığım kemerime baktım. Jk: kemer derken, emniyet kemeri. Alt dudağımı kemirip kemeri taktım. Ne bileyim ya kafa mı kaldı bende? Kalmadı tabii ki çok yorgunum üç gündür doğru düzgün uyku uyuyamadım. Ayakta uyuyacağım neredeyse. Yn: bay jeon yanlış gidiyorsunuz, benim evim bu yönde değil. Jk: biliyorum. Benim evime gidiyoruz. Senin evine mi!! Jk: benim işim kısa sürer. Bekleyebilirsin değil mi? Sonra senin evine gideriz hazır olunca mekana geçeriz. Evet bu daha mantıklıydı neden adam git gel yapsın. Yn: sorun yok beklerim. Sessiz bir yolculuğun ardından bay jeon un evinin önünde durduk. Zenginlik böyle bir şey. Eve bak be. Yn: bay jeon ailenizle mi yaşıyorsunuz? Jk: hayır, neden? Yn: hiç merak ettim. Jk: neyse yürü hadi. Sağı solu belli olmuyor. Bir öyle bir böyle. Bir kızıyor bir sakin davranıyor. Eve girdiğimde ne yapacağımı bilmiyordum. Birinin evine gittiğimde yaptığım her hareketle o kişiye rahatsızlık veriyor gibi hissediyorum. Sanki hakkımda hep kötü şeyler düşünüyor. Jk: neden bu kadar gerginsin? Seni evime getirdim diye mi? Yn: hayır hayır alakası yok. Ah sadece ben biraz değişik bir insan olduğum için. Ne yapacağımı bilemedim. Jk: istediğini yapabilirsin, rahat ol. Kendi evinmiş gibi. İşte o dediğiniz benim için imkansız. Kendi evim değil neticede. Jk: içecek bir şey ister misin? Yn: ah hayır teşekkür ederim. Mutfağa gidip elinde kahveyle döndü. Jk: yorgun gibi görünüyorsun. Bugün yoğunluktan içme fırsatında olmamıştı. Yn: teşekkür ederim bay jeon. Jk: iş yerinde olmadığımız sürece jungkook diyebilirsin. Jungkook mu? Ben içimden konuşurken bile hiç jungkook demiyordum, bir garip geldi. Yn: peki bay jeon. Kaşlarını komik bir şekilde çatıp güldü. Jk: jungkook. Yn: bende öyle demedim mi? Jk: tıch. Demedin. Yn: ne dedim ki ben? Kol düğmelerini açarken odak noktam yüzünden koluna kaydı. Jk: bir duş alacağım ve üzerimi değiştirip çıkacağız. Konuyu kapatmasına bir miktar sevinmiştim. Yn: tamam ben burada bekliyorum. Koltukta robot gibi oturmuş bekliyordum gözlerim ellerimde hareketsiz duruyordum. Yukarıdan bir ses gelince gitmekle gitmemek arasında kaldım. Ya ihtiyacı varsa, gideyim. Sesin geldiği yere gidince merdivenlerden çıkmaya başladım bir anda bir tüy yumağı görünce olduğum yerde zıpladım. Yn: amanın! Beni korkuttun. Bay jeon un kedisi mi vardı? O sırada toletin önünde durduğumu fark ettim. Bay jeon duş alıyordu. Jk: Yn, bir şey mi oldu? Yn: ah hayır bay jeon, kediniz biraz ses çıkardı, bir şey oldu sandım. Su sesi kesildi kapı bir anda açılınca yutkundum. Adam baya çalışmış kaslara bak. Bakma bakma! Ama çok mükemmel. Jk: Yn şampuan bitmiş odamda yenisi olacak. Getirir misin? Küçük bir dolap olacak onda. Yn: t tabi bay jeon. Odasını buldum ve karşımda duran küçük dolabı açtım. Şampuan buradaydı ama dolabın içinde özel eşyalar olunca çok utanmıştım. Bay jeon un sevgilisi mi var acaba? Kafam insanların özel hayatına kayınca kendime kızdım. Sevgilisiyle bir şeyler mi yapıyor acaba? Biriyle ilişkiye girmediği sürece buna ihtiyacı yokki. Ahh Yn ayıp ayıp şeyler düşünme. Hem ne sevgilisi? Sevgilisi olsa jimin böyle imalar yapmaz. Neden dolabında bu var acaba? Bu konularda çok çekingen olmuşumdur. Yani erkek kadın ilişkilerinde. Etek giydiğimde bile utanıyorum birde beni çıplak gördüğünü düşünemiyorum ahh düşünme Yn! Dolabı hızla kapatıp şampuanı alıp arkama döndüm ama bay jeon u görünce ödüm patladı. Yn: tanrım! Yn: bay jeon beni korkuttunuz. Jk: bulmuşsun. Bulamadın zannettim biraz oyalandın. Yn: y yok buldum. (...) Bay jeon karşımda bir heykel gibi duruyordu. Galiba her dakika aşık oluyorum. Jk: çıkalım. Hemen yanına gittim. Arabaya bindik ve benim evime geldik. Jk: evin sana benziyor. Yn: hm? Jk: senin gibi sade ama güzel. Fazla güzel. Dedi yüzüme bakarak. Yn: teşekkür ederim. Ben hemen hazırlanırım. Bir şeyler içmek ister- Jk: sen hazırlan ben alırım. Yn: ah peki. Jk: tek yaşıyorsun değil mi? Dedi arkamdan. Yn: evet. Odama gidip bende bir duş aldım. Sonuçta gün boyu o kadar koşturunca terliyor insan. Duştan çıkıp güzel bir elbise giyindim saçlarımı ardından makyajımı yaptım. Hazırdım. Bay jeon un yanına indim. Öylesine oturmuş yere bakıyorken bana döndü. Sertçe yutkundu. Diğer yoruma koşun
2. Devamı Sertçe yutkundu. Yn: kötü mü olmuş? Dedim üzgün bir ifade ile. Jk: hayır çok güzel olmuş. Oturduğu yerden kalkıp bana yaklaşmaya başladı. Elleriyle saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Dur dur dur şu an tehlikeli bir yakınlık içindeyiz. Dudakları bana mı yaklaşıyor yoksa gün boyu rüyada mıydım? Dudaklarımız arasında milim kala bay jeon un telefonu çaldı. Sanki az önce anın büyüsüne kapılıp ne yaptığımızı bilmiyor gibiydik. Jk: tamam şu an çıkıyoruz zaten jimin. Geç kalmayız merak etme. Jk: kapa çeneni. Telefondan gülme sesleri geldi. Telefonu kapatıp söylendi. Jk: geveze! Jk: çıkalım mı? Yn: o olur. Evden çıktık ve restorana geldik. Arabadan inip içeri girecekken bay jeon kolunu gösterdi. Bende itiraz etmeden koluna girdim. İçeri geçtik. Masada jimin ve tanımadığım adamlar vardı. Masaya gidip selam verdik. X: bay jeon merhaba. Sonunda hepinizle tanıştık. Jk: merhaba hoş geldiniz. X: siz Yn hanımsınız. Yn: ah evet merhaba. Beni tanıyor musunuz? X: elbette. Adam beni tanıyor ama ben onu tanımıyorum. X: oturalım, ayakta kaldınız. Bay jeon un yanına oturdum. İş konuşmaya başlamışlardı bile. Ve ben çok sıkılmıştım. Jk: sence Yn? Yn: efendim? Jk: sence moon holding ile ortaklık yapmalı mıyız? Tüm gözler beni bulmuştu. Yn: moon holding geliri yüksek ve oldukça tanınan bir marka. Moon holding ile ortaklık yaparsak bizimde hisselerimizde oldukça fazla bir artış olacağını düşünüyorum. Onların ve bizim gücümüzün birleşmesi sağlam bir gelecek, ayrıca sizde ortak olursanız büyük bir yatırım bence. Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz? Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız? Bu bay jack çok güçlü bir adam, moon holding hikaye aslında. Adama resmen yem attık. Kabul ederse her şey bay jeon un istediği gibi ilerleyecek. Jack: buraya gelmeden önce kafam karışıktı ama kabul ediyorum. Yn hanım beni ikna ettiniz. Küçük bir tebessüm sundum adama. Hafiften bana yürüyordu sanki. Jack:İyi bir ortaklık olsun bay jeon. Jk: şüpheniz olmasın. Jack: bay park? Jm: bana hiç sormayın bu işleri bay jeon halleder. Ben o kısımda değilim. Adam güldü. Jimin kulağıma yaklaşıp konuştu. Jm: ee ne yaptınız jungkook la? Yn: sanane be, hazırlanıp geldik işte! Jm: aman soranda kabahat. Yn: sorma o zaman. Önümdeki meyvelerden alıp yemeye başladım. Ellerim ve boynum kaşınmaya başladı. Midem bulanıyordu. Jk: Yn ne yapıyorsun sen!! Senin alerjin yok muydu!! Bay jeon yüksek sesle bana kızdığında hemen bırakmıştım. Yn: b bay j jeon ben u unuttum. M midem bulanıyor. Çok yemiştim ve hiç iyi şeyler olmayacak gibi hissediyordum. Jm: Yn iyi misin? Jack: Yn hanım? Masadan kalkıp hızla tolete koştum ve boş bulduğum ilk kabine girip kusmaya başladım. Birisi saçlarımı önümden çekip tuttu. Çok zorlanıyordum çünkü vücudumdan atamıyordum. Damarlarımın çıktığına eminim. Sonunda kusmam bittiğinde peçeteyi koparıp ağzımı sildim ve sifonu çektim. Jk: iyi misin? Gel. Ağzımda biraz su çalkaladım. İğrenç bir tat kalmıştı. Elimi yüzümü yıkadım. Jk: nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin? Yn: unuttum. Bir anda yüzüm solmuştu ayakta duracak halim yoktu. Tekrar bir bulantı gelince yine kabine koştum. Bay jeon en iğrenç halimi görüyor şu an. Yine kusuyordum ve tırnaklarımı avucuma geçiriyordum. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama yine elimi yüzümü yıkadım. Jk: güzelim sen iyi misin? Hastaneye gidiyoruz çabuk! Yn: h hayır Bir anda gözlerim kararmıştı. Aferin sana Yn. Aldın başına belayı. Jungkook un anlatımı Yn bir anda bayılınca yakalayıp kucağıma aldım. Onu böyle görünce kalbim parçalanıyor. Hemen çıkışa ilerledim. Jm: jungkook ne oldu? Jk: bayıldı! Hastaneye gidiyoruz. Jm: geliyorum. Bay jack çok üzgünüz. Sizi arayacağız. Jack: sorun değil. Umarım iyi olur. Bekletmeden gidin bay park. Jm: anlayışınız için çok teşekkür ediyorum. Jimin kendi arabasına atladı bende Yn yi öne oturtup kemerini bağladım. Jimin hyunga açık camdan seslendim. Jk: beni takip et. Jm: arkandayım. Gözlerim sürekli yüzü solmuş Yn ye kayıyordu. Elleri her yeri kızarıp şişiyordu. Gözümden yaş akıyordu. Ben onu çok seviyorum. Jk: güzelim dayan tamam mı neredeyse geldik. Dayan. Elimi yanağına çıkardım. Hem arabayı kullanıyor hemde yanağını okşuyordum. (...) Yn den Gözlerimi yavaş yavaş açıyordum. Başımda gözleri kızarık bir bay jeon gördüm. Yn: bay jeon? Jk: Yn, uyandın mı güzelim? Yn: evet. Siz iyi misiniz? Jk: asıl sen iyi misin? Yn: evet iyiyim bay jeon. Jm: ya bırakın şu bay jeon olayını ya. Dayanamıyorum artık. Jm: seviyorsunuz işte birbirinizi. Bana sinir geldi ama ya 2 senedir. Hadi öpüşün bitsin bu iş. Yn: jimin! Jm: abi bıktım ya. Zorla öpüştüreceğim artık. Hadi jungkook aşık olduğunu söyle ona. Hadi! Jk: sus be dikkatimi dağıtıyorsun! Yn: ne? Jk: sana aşığım Yn! Yn: harbi mi? Jm: harbi harbi. Biliyom ben, sen bana güven. Yn: jimin bir sus! Yn: bende sana aşığım. Bay jeon. Jk: bak nolur şu ağzından bir jungkook ismi çıksın. Nolur. Yn: jungkook, oldu mu? Jk: mükemmel oldu. Bir daha desene. Yn: jungkook. Jk: ahh çok güzel bir daha! Yn: e yeter. Nj: gençler hasta odasında keyfiniz baya yerinde heralde. Kız hasta burada. Yncim geçmiş olsun. Yn: teşekkür ederim namjooniee. Th: prenses aptallık yapıp hasta olmuş. Elinde çiçekle odaya giren tae ye göz devirdim. Yn: sensin aptal. Th: prenses bana kızmış mıı? Bebek taklidi yaparak yanıma geldiğinde gülmeden edemedim. Jk: bir rahat bırakın kızı! Yg: ne rahatı ya biz geldik daha! Jn: bize bir yer aç bakim. Hs: meleğim geçmiş olsun. Jn: evet geçmiş olsun fıstık. Ama anlamadım yani yemekte yanınızda da değildim. Jk: ne alaka hyung? Jn: ya ben masanızda oturuyor olsaydım, yakışıklılığımdan dolayı unuttu derdim ama bende yoktum. Hs: hyung saçmalama, tanrı aşkına! Jk: ya bizim yarım kalmış bir işimiz vardı. Yn: ne işi? Dediğimde dudağımın üzerinde dudaklarını hissetmemle sırıttım. Yg: hoop ne öpüyon lan kardeşimi! Ah şu yoongimin kıskançlıkları, o beni kardeşi olarak ben onu abim olarak görüyordum, burada ki herkes gibi. Son
@@btsmydreamy3241 bende video yapmak istiyorum ama nasıl hayal et videosu yapabilirim ve hayal et videosuna fotoğrafa şarkıyı falan nasıl ekliyorsun anlatirmisin
@@btsfan737 birtanem bunun için video yapabileceğin bir uygulama indirmelisin, edit uygulamaları oluyor sana uyanı indir. Hikayene uygun fotoğrafları kolaj yapıp yazı ekliyorsun ve ses ekleme kısımları olmalı oradan telefonuna indirdiğin şarkıyı koyabilirsin. Hepsini uygulama sayesinde yapabilirsin:)
AĞAĞAĞAĞAĞ hemen okumaya geçer bennğğ kesin mükemmeldir nett 😍/okudum aşkımm çok güzel olmuş ya her zamanki gibi kelimelere sığmıyor ve gülmekten çatladım çok iyidi ellerine sağlık 💖💖💖
Ben yüzlerce hayal et okumuş birisiyim ve halada her gün devam ediyorum,farklı farklı kanallar olsun fark etmez,hatda senin kim olduğunu dahi bilmiyorum ilk defa karşıma çıktın ve hayatım boyunca okuduğum en komik,en güzel yani kısaca tüm duyguların en yoğununu bu hikayede yaşadım, yazar olmayı düşündün mü acaba? Eline emeğine sağlık çok güzel olmuşşş
okuduğum sayısız hikayelerden en aklımda kalam hikaye bu oldu ellerine sağlık brnim için buna benzer bir hikaye daha yazar mısın çok beğendim ama vaktin yoksa zorlamam
Öncelikle çok güzel yazmışsın ellerine sağlık senden küçük bisi istesem ben. ben kurgu yazıyorum çok yeniyim acaba profilimdeki fotoğrafa grip bi okusan belki seversin değerlendirmene çok ihtiyacım var
Hikayeni okuyorum salak gibi gülüyorum, annem ve ablamda tam karşımda oturuyor ikiside yüzüme bakıp "salakmısın neye gülüyorsun" söyledi. Ellerine sağlık aşkım mükemmel olmuş kendin gibi. 🖤💫
Hikâye Elimdeki dosyaları kontrol edip kendime çeki düzen verdim ve kapıyı çaldım. Jk: gel. Kapıyı açıp kaşları çatık ve oldukça ciddi görünen patronuma baktım. Biraz uzun süre bakmış olacağım ki kafasını kaldırıp sert bir bakış attı yüzüme. Jk: daha ne kadar kapıda dikilmeye devam edeceksin? Yn: ah şey özür dilerim bay jeon. Ben imzalamanız gereken dosyaları getirmiştim. Jk: aptal gibi dikileceğine dosyayı bırak ve çık! Zamanımı alma benim. Hayvan ya biraz kibar olsan ölür müsün?! Şu an iş başında olduğu için sinirli. Yn: peki efendim. Deyip dosyaları biraz sert bir şekilde masaya koydum. Bunun üzerine tekrar kafasını kaldırıp sinirle bana baktı. Jk: sen onu masaya sert mi attın, bana mı öyle geldi?! Yn: yok şey oldu Evet Yn ne oldu kızım? Bul bir bahane ne oldu? Jk: ne oldu? Yn: ben krem sürdüm bay jeon, elimden kaydı. Ah şu kremler. Bay jeon ayağa kalkınca gergince yerimde kıpırdandım. Yanıma gelip ellerimi elleri arasına alınca gözlerim gördüklerine inanamaz şekilde defalarca açıp kapandı. Bay jeon resmen ellerimi kavramış parmaklarını ellerim üzerinde gezdirdi. Jk: ellerine krem sürmemişsin. Deyip tutmayı bıraktı. Haa ondan mı tuttu ellerimi. Ben baya yanlış anlamışım. Jk: hatta uzun zamandır ellerine krem sürmemişsin. Çatlamış ve kuru. Yn: tamam sürmedim ama elimden kaydı işte bay jeon. Belki elimden kaydığına inanmazsınız diye gerçekçi olsun diyip krem sürdüm dedim. Jk: Yn çık dışarı sinirimi hoplatma benim. ÇIK! Yn: t tamam siz çok kızdınız, dayak yemeden kaçayım ben. O korkuyla kendimi odadan nasıl attığımı bilmiyorum. 2 senedir şu adamın her şeyine katlanıyorum. İnsaf be. Benimki de can. Ama adam yakışıklı ya. Bir bakıyor ortalığı yakıyor. İnsanın böyle saatlerce izleyesi geliyor. Oldu olacak ilanı aşk et tam olsun Yn, kızım kendine gelsene. Ne yalan mı? Bu adam o kadar mükemmel ki başka kimseyi görmüyor gözüm. Aşık mı oldum ben ya? Jm: heyy Yn, beni duymuyor musun? Dünyadan Yn ye. Yn: jimin? Ay çok özür dilerim. Bay park. Jm: saçmalama sorun değil. Jungkook la beni karıştırma. Güldüm. Jimin ve ben çok yakındık. Ama o da burada patrondu aynı bay jeon gibi. Jm: ne o yüzünün hali? Kireç gibi olmuşsun. Yn: bir ara dayak yiyeceğim sandım. Jm: o kadar? Dedi şaşkın ifadesiyle. Yn: ya tamam o kadar kızmadı ama yine de baya sinirliydi. Jm: boşver ya takma. Klasik jungkook işte. Senin deyişinle bay jeon. Yn: ayh alıştım zaten. Jm: işte zaten bana garip gelende o. Dedi bilmiş bir ifade ile. Ben anlamaz gözler ile onu süzmeye başladım. Nj: değil mii? Th: şu ana kadar jungkook a dayanan kimse olmadı. Gerçi jungkook ta onlara dayanamadı. Dediğinde jimin kafasına bir tane geçirdi. Jm: olayı saptırma lan! Th: tamam be. Yn: siz nereden çıktınız? Jm: yumurtadan. Ya ne yapacaksın geldiler işte. Yn: tamam da siz ne ima ediyorsunuz anlamdım ben. Nj: sen bu jungkook tan hoşlanıyor musun? Yn: ne alaka şimdi? Jm: ya sen- Yn: tamam fikrimi değiştirdim duymak istemiyorum. Ve gidiyorum. Th: Yn dur bir ya- Yn: efendim sizi duyamıyorumm. Deyip yanlarından kaçacaktım ama bay jeon yanıma gelip konuşmaya başladı. Jk: Yn evine git ve hazırlan akşam önemli bir yemeğe gideceğiz. Yn: peki bay jeon. Jm: artık Yn hazırlanınca evinden alırsın. Duyduğum şeyle jimine sus, yapma diye hareketler yapıyordum ama etkiliyormuş gibi görünmüyor. Jm: akşam saati kızı taksilerle otobüslerle mi uğraştıracaksı- Jk: tamam alırım. Tek kaşım havalanmıştı. Bay jeon beni evimden alacak! Bay jeon! Kapımın önünden. Ciddi mi? Jk: hazır olmana yakın bana mesaj çek. Yn: t tabii ki bay jeon. Karşımda pişmiş kelle gibi sırıtan üçlüye gözlerimi kısıp sinirli bir bakış attım. Yn: ben gideyim artık. Jm: seni kim bırakacak? Yn: kimse bırakmayacak, kendim gideceğim. Jm: olmaz ben bırakırım. Yorulma daha fazla. Yn: ne olacak ya kendim gideri- Jm: sus ben götüreceğim dedim. Jk: gerek yok. Jm: efendim jungkook? Jk: ben bırakırım Yn yi. Zaten eve geçecektim. Jm: eve mi geçecektin benim niye haberim yok Jk: uzatma hyung. Hadi Yn. Yn: bay jeon Jk: hadi dedim Yn. Yn: tamam. Sesimi kısıp bay jeon un yanında yürümeye başladım. Arkama dönüp o üçlüye siz bittiniz bakışları attım. Jk: önüne bak Yn. Her yerde gözü var adamın. Yn: bakıyorum bay jeon. Önümdeki küçük merdiven gibi olan çıkıntıyı bay jeon un yüzüne baktığım için görmemiştim. Ya bu çıkıntının amacı ne, ne diye koymuşlar buraya. Ben yere mükemmel bir şekilde yapışacakken yani yer ile öpüşecekken bay jeon hiç istifini bozmadan kolumdan yakalayıp düşmemi engellemişti. Jk: nasıl baktığın belli. Önündekini göremiyorsun. Adam haklı. Yn: bay jeon hareket etsek mi? Çünkü şu an yere çok yakınım ve bıraktığınız anda yere yapışacağım. Öyle rezil bir görüntü olsun istemeyiz. Dediğimde beni iki eliyle destekleyerek yerden uzaklaşmamı sağladı. Bay jeon a baktığımda dudaklarını birbirine bastırmış gülmemeye çalışıyordu sanki. Yani az önce ki halimden sonra hiç gülmeyen bir adamın gülmesi normal. Harbiden bu adamın güldüğünü hiç görmedim ben. Yn: teşekkür ederim bay jeon. Bay jeon benimle odağını kesip yürümeye devam etti. Ben tam çıkışa gidiyorken arkamdan seslendi. Jk: hey nereye? Yn: çıkışa. Jk: arabam otoparkta Yn. -3'e otopark katına inmemiz gerekiyor. Yn: şey pardon benim arabam olmadığı için direk çıkıyorum. Jk: tamam gel hadi. Küçük ama hızlı adımlarla bay jeon a yetiştim. Asansörün önünde durup gelmesini bekliyorduk. Asansör gelince bay jeon un geçmesini bekledim. Jk: önce sen. Asansöre binip düşünmeye başladım. Şu önce sen meselesini fazla abartıyorlar bence. Asansör doluşmaya başladıkça bende bay jeon un göğsüne yapışıyordum. Sırtım bay jeon un kaslı göğsüne değdikçe içim bir fena oluyordu. Hatta çenesini kafamın hemen üstünde hissediyordum. Elleri kollarımdaydı. Asansör vakasına kurban gitmiştim resmen. Burası biraz sıcak olmaya başladı. Durduğumuz son katta yine birilerinin doluşması ile gözlerimi yumdum, bay jeon ile bir vücut olduk resmen. Tanrım bu utanç verici! Otopark katına gelince nefesimi tuttuğumu anladım. Tutmasaydım herkese rezil olacaktım. Asansörden çıkıp yere bakarak yürümeye başladım. Utançtan bakamıyordum ki yüzüne.
1. Devamı Utançtan bakamıyordum ki yüzüne. Jk: nefesini tutmayı bırak istiyorsan. Ve arabanın nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum o yüzden beni takip et. Kafamı kaldırmadan peşinden gidiyordum. Arabayı açtı. Jk: bin bakalım. Yn: bineyim. Çekingen bir şekilde arabasına bindim. İster istemez geriliyordum neticede patronum. Bay jeon arabayı çalıştıracakken durdu ve bana baktı bu hareketinin nedenini anlamadım. Jk: kemer. Yn: kemer mi? Deyip tişörtümü biraz yukarı kaldırıp pantolonuma taktığım kemerime baktım. Jk: kemer derken, emniyet kemeri. Alt dudağımı kemirip kemeri taktım. Ne bileyim ya kafa mı kaldı bende? Kalmadı tabii ki çok yorgunum üç gündür doğru düzgün uyku uyuyamadım. Ayakta uyuyacağım neredeyse. Yn: bay jeon yanlış gidiyorsunuz, benim evim bu yönde değil. Jk: biliyorum. Benim evime gidiyoruz. Senin evine mi!! Jk: benim işim kısa sürer. Bekleyebilirsin değil mi? Sonra senin evine gideriz hazır olunca mekana geçeriz. Evet bu daha mantıklıydı neden adam git gel yapsın. Yn: sorun yok beklerim. Sessiz bir yolculuğun ardından bay jeon un evinin önünde durduk. Zenginlik böyle bir şey. Eve bak be. Yn: bay jeon ailenizle mi yaşıyorsunuz? Jk: hayır, neden? Yn: hiç merak ettim. Jk: neyse yürü hadi. Sağı solu belli olmuyor. Bir öyle bir böyle. Bir kızıyor bir sakin davranıyor. Eve girdiğimde ne yapacağımı bilmiyordum. Birinin evine gittiğimde yaptığım her hareketle o kişiye rahatsızlık veriyor gibi hissediyorum. Sanki hakkımda hep kötü şeyler düşünüyor. Jk: neden bu kadar gerginsin? Seni evime getirdim diye mi? Yn: hayır hayır alakası yok. Ah sadece ben biraz değişik bir insan olduğum için. Ne yapacağımı bilemedim. Jk: istediğini yapabilirsin, rahat ol. Kendi evinmiş gibi. İşte o dediğiniz benim için imkansız. Kendi evim değil neticede. Jk: içecek bir şey ister misin? Yn: ah hayır teşekkür ederim. Mutfağa gidip elinde kahveyle döndü. Jk: yorgun gibi görünüyorsun. Bugün yoğunluktan içme fırsatında olmamıştı. Yn: teşekkür ederim bay jeon. Jk: iş yerinde olmadığımız sürece jungkook diyebilirsin. Jungkook mu? Ben içimden konuşurken bile hiç jungkook demiyordum, bir garip geldi. Yn: peki bay jeon. Kaşlarını komik bir şekilde çatıp güldü. Jk: jungkook. Yn: bende öyle demedim mi? Jk: tıch. Demedin. Yn: ne dedim ki ben? Kol düğmelerini açarken odak noktam yüzünden koluna kaydı. Jk: bir duş alacağım ve üzerimi değiştirip çıkacağız. Konuyu kapatmasına bir miktar sevinmiştim. Yn: tamam ben burada bekliyorum. Koltukta robot gibi oturmuş bekliyordum gözlerim ellerimde hareketsiz duruyordum. Yukarıdan bir ses gelince gitmekle gitmemek arasında kaldım. Ya ihtiyacı varsa, gideyim. Sesin geldiği yere gidince merdivenlerden çıkmaya başladım bir anda bir tüy yumağı görünce olduğum yerde zıpladım. Yn: amanın! Beni korkuttun. Bay jeon un kedisi mi vardı? O sırada toletin önünde durduğumu fark ettim. Bay jeon duş alıyordu. Jk: Yn, bir şey mi oldu? Yn: ah hayır bay jeon, kediniz biraz ses çıkardı, bir şey oldu sandım. Su sesi kesildi kapı bir anda açılınca yutkundum. Adam baya çalışmış kaslara bak. Bakma bakma! Ama çok mükemmel. Jk: Yn şampuan bitmiş odamda yenisi olacak. Getirir misin? Küçük bir dolap olacak onda. Yn: t tabi bay jeon. Odasını buldum ve karşımda duran küçük dolabı açtım. Şampuan buradaydı ama dolabın içinde özel eşyalar olunca çok utanmıştım. Bay jeon un sevgilisi mi var acaba? Kafam insanların özel hayatına kayınca kendime kızdım. Sevgilisiyle bir şeyler mi yapıyor acaba? Biriyle ilişkiye girmediği sürece buna ihtiyacı yokki. Ahh Yn ayıp ayıp şeyler düşünme. Hem ne sevgilisi? Sevgilisi olsa jimin böyle imalar yapmaz. Neden dolabında bu var acaba? Bu konularda çok çekingen olmuşumdur. Yani erkek kadın ilişkilerinde. Etek giydiğimde bile utanıyorum birde beni çıplak gördüğünü düşünemiyorum ahh düşünme Yn! Dolabı hızla kapatıp şampuanı alıp arkama döndüm ama bay jeon u görünce ödüm patladı. Yn: tanrım! Yn: bay jeon beni korkuttunuz. Jk: bulmuşsun. Bulamadın zannettim biraz oyalandın. Yn: y yok buldum. (...) Bay jeon karşımda bir heykel gibi duruyordu. Galiba her dakika aşık oluyorum. Jk: çıkalım. Hemen yanına gittim. Arabaya bindik ve benim evime geldik. Jk: evin sana benziyor. Yn: hm? Jk: senin gibi sade ama güzel. Fazla güzel. Dedi yüzüme bakarak. Yn: teşekkür ederim. Ben hemen hazırlanırım. Bir şeyler içmek ister- Jk: sen hazırlan ben alırım. Yn: ah peki. Jk: tek yaşıyorsun değil mi? Dedi arkamdan. Yn: evet. Odama gidip bende bir duş aldım. Sonuçta gün boyu o kadar koşturunca terliyor insan. Duştan çıkıp güzel bir elbise giyindim saçlarımı ardından makyajımı yaptım. Hazırdım. Bay jeon un yanına indim. Öylesine oturmuş yere bakıyorken bana döndü. Sertçe yutkundu. Yn: kötü mü olmuş? Dedim üzgün bir ifade ile. Jk: hayır çok güzel olmuş. Oturduğu yerden kalkıp bana yaklaşmaya başladı. Elleriyle saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Dur dur dur şu an tehlikeli bir yakınlık içindeyiz. Dudakları bana mı yaklaşıyor yoksa gün boyu rüyada mıydım? Dudaklarımız arasında milim kala bay jeon un telefonu çaldı. Sanki az önce anın büyüsüne kapılıp ne yaptığımızı bilmiyor gibiydik. Jk: tamam şu an çıkıyoruz zaten jimin. Geç kalmayız merak etme. Jk: kapa çeneni. Telefondan gülme sesleri geldi. Telefonu kapatıp söylendi. Jk: geveze! Jk: çıkalım mı? Yn: o olur. Evden çıktık ve restorana geldik. Arabadan inip içeri girecekken bay jeon kolunu gösterdi. Bende itiraz etmeden koluna girdim. İçeri geçtik. Masada jimin ve tanımadığım adamlar vardı. Masaya gidip selam verdik. X: bay jeon merhaba. Sonunda hepinizle tanıştık. Jk: merhaba hoş geldiniz. X: siz Yn hanımsınız. Yn: ah evet merhaba. Beni tanıyor musunuz? X: elbette. Adam beni tanıyor ama ben onu tanımıyorum. X: oturalım, ayakta kaldınız. Bay jeon un yanına oturdum. İş konuşmaya başlamışlardı bile. Ve ben çok sıkılmıştım. Jk: sence Yn? Yn: efendim? Jk: sence moon holding ile ortaklık yapmalı mıyız? Tüm gözler beni bulmuştu. Yn: moon holding geliri yüksek ve oldukça tanınan bir marka. Moon holding ile ortaklık yaparsak bizimde hisselerimizde oldukça fazla bir artış olacağını düşünüyorum. Onların ve bizim gücümüzün birleşmesi sağlam bir gelecek, ayrıca sizde ortak olursanız büyük bir yatırım bence. Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz? Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız? Devamı diğer yorumda
2. Devamı Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz? Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız? Bu bay jack çok güçlü bir adam, moon holding hikaye aslında. Adama resmen yem attık. Kabul ederse her şey bay jeon un istediği gibi ilerleyecek. Jack: buraya gelmeden önce kafam karışıktı ama kabul ediyorum. Yn hanım beni ikna ettiniz. Küçük bir tebessüm sundum adama. Hafiften bana yürüyordu sanki. Jack:İyi bir ortaklık olsun bay jeon. Jk: şüpheniz olmasın. Jack: bay park? Jm: bana hiç sormayın bu işleri bay jeon halleder. Ben o kısımda değilim. Adam güldü. Jimin kulağıma yaklaşıp konuştu. Jm: ee ne yaptınız jungkook la? Yn: sanane be, hazırlanıp geldik işte! Jm: aman soranda kabahat. Yn: sorma o zaman. Önümdeki meyvelerden alıp yemeye başladım. Ellerim ve boynum kaşınmaya başladı. Midem bulanıyordu. Jk: Yn ne yapıyorsun sen!! Senin alerjin yok muydu!! Bay jeon yüksek sesle bana kızdığında hemen bırakmıştım. Yn: b bay j jeon ben u unuttum. M midem bulanıyor. Çok yemiştim ve hiç iyi şeyler olmayacak gibi hissediyordum. Jm: Yn iyi misin? Jack: Yn hanım? Masadan kalkıp hızla tolete koştum ve boş bulduğum ilk kabine girip kusmaya başladım. Birisi saçlarımı önümden çekip tuttu. Çok zorlanıyordum çünkü vücudumdan atamıyordum. Damarlarımın çıktığına eminim. Sonunda kusmam bittiğinde peçeteyi koparıp ağzımı sildim ve sifonu çektim. Jk: iyi misin? Gel. Ağzımda biraz su çalkaladım. İğrenç bir tat kalmıştı. Elimi yüzümü yıkadım. Jk: nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin? Yn: unuttum. Bir anda yüzüm solmuştu ayakta duracak halim yoktu. Tekrar bir bulantı gelince yine kabine koştum. Bay jeon en iğrenç halimi görüyor şu an. Yine kusuyordum ve tırnaklarımı avucuma geçiriyordum. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama yine elimi yüzümü yıkadım. Jk: güzelim sen iyi misin? Hastaneye gidiyoruz çabuk! Yn: h hayır Bir anda gözlerim kararmıştı. Aferin sana Yn. Aldın başına belayı. Jungkook un anlatımı Yn bir anda bayılınca yakalayıp kucağıma aldım. Onu böyle görünce kalbim parçalanıyor. Hemen çıkışa ilerledim. Jm: jungkook ne oldu? Jk: bayıldı! Hastaneye gidiyoruz. Jm: geliyorum. Bay jack çok üzgünüz. Sizi arayacağız. Jack: sorun değil. Umarım iyi olur. Bekletmeden gidin bay park. Jm: anlayışınız için çok teşekkür ediyorum. Jimin kendi arabasına atladı bende Yn yi öne oturtup kemerini bağladım. Jimin hyunga açık camdan seslendim. Jk: beni takip et. Jm: arkandayım. Gözlerim sürekli yüzü solmuş Yn ye kayıyordu. Elleri her yeri kızarıp şişiyordu. Gözümden yaş akıyordu. Ben onu çok seviyorum. Jk: güzelim dayan tamam mı neredeyse geldik. Dayan. Elimi yanağına çıkardım. Hem arabayı kullanıyor hemde yanağını okşuyordum. (...) Yn den Gözlerimi yavaş yavaş açıyordum. Başımda gözleri kızarık bir bay jeon gördüm. Yn: bay jeon? Jk: Yn, uyandın mı güzelim? Yn: evet. Siz iyi misiniz? Jk: asıl sen iyi misin? Yn: evet iyiyim bay jeon. Jm: ya bırakın şu bay jeon olayını ya. Dayanamıyorum artık. Jm: seviyorsunuz işte birbirinizi. Bana sinir geldi ama ya 2 senedir. Hadi öpüşün bitsin bu iş. Yn: jimin! Jm: abi bıktım ya. Zorla öpüştüreceğim artık. Hadi jungkook aşık olduğunu söyle ona. Hadi! Jk: sus be dikkatimi dağıtıyorsun! Yn: ne? Jk: sana aşığım Yn! Yn: harbi mi? Jm: harbi harbi. Biliyom ben, sen bana güven. Yn: jimin bir sus! Yn: bende sana aşığım. Bay jeon. Jk: bak nolur şu ağzından bir jungkook ismi çıksın. Nolur. Yn: jungkook, oldu mu? Jk: mükemmel oldu. Bir daha desene. Yn: jungkook. Jk: ahh çok güzel bir daha! Yn: e yeter. Nj: gençler hasta odasında keyfiniz baya yerinde heralde. Kız hasta burada. Yncim geçmiş olsun. Yn: teşekkür ederim namjooniee. Th: prenses aptallık yapıp hasta olmuş. Elinde çiçekle odaya giren tae ye göz devirdim. Yn: sensin aptal. Th: prenses bana kızmış mıı? Bebek taklidi yaparak yanıma geldiğinde gülmeden edemedim. Jk: bir rahat bırakın kızı! Yg: ne rahatı ya biz geldik daha! Jn: bize bir yer aç bakim. Hs: meleğim geçmiş olsun. Jn: evet geçmiş olsun fıstık. Ama anlamadım yani yemekte yanınızda da değildim. Jk: ne alaka hyung? Jn: ya ben masanızda oturuyor olsaydım, yakışıklılığımdan dolayı unuttu derdim ama bende yoktum. Hs: hyung saçmalama, tanrı aşkına! Jk: ya bizim yarım kalmış bir işimiz vardı. Yn: ne işi? Dediğimde dudağımın üzerinde dudaklarını hissetmemle sırıttım. Yg: hoop ne öpüyon lan kardeşimi! Ah şu yoongimin kıskançlıkları, o beni kardeşi olarak ben onu abim olarak görüyordum, burada ki herkes gibi. Son
Devamı
Yn: bay jeon hareket etsek mi? Çünkü şu an yere çok yakınım ve bıraktığınız anda yere yapışacağım. Öyle rezil bir görüntü olsun istemeyiz.
Dediğimde beni iki eliyle destekleyerek yerden uzaklaşmamı sağladı. Bay jeon a baktığımda dudaklarını birbirine bastırmış gülmemeye çalışıyordu sanki. Yani az önce ki halimden sonra hiç gülmeyen bir adamın gülmesi normal. Harbiden bu adamın güldüğünü hiç görmedim ben.
Yn: teşekkür ederim bay jeon.
Bay jeon benimle odağını kesip yürümeye devam etti. Ben tam çıkışa gidiyorken arkamdan seslendi.
Jk: hey nereye?
Yn: çıkışa.
Jk: arabam otoparkta Yn.
-3'e otopark katına inmemiz gerekiyor.
Yn: şey pardon benim arabam olmadığı için direk çıkıyorum.
Jk: tamam gel hadi.
Küçük ama hızlı adımlarla bay jeon a yetiştim. Asansörün önünde durup gelmesini bekliyorduk. Asansör gelince bay jeon un geçmesini bekledim.
Jk: önce sen.
Asansöre binip düşünmeye başladım. Şu önce sen meselesini fazla abartıyorlar bence. Asansör doluşmaya başladıkça bende bay jeon un göğsüne yapışıyordum. Sırtım bay jeon un kaslı göğsüne değdikçe içim bir fena oluyordu. Hatta çenesini kafamın hemen üstünde hissediyordum. Elleri kollarımdaydı. Asansör vakasına kurban gitmiştim resmen. Burası biraz sıcak olmaya başladı. Durduğumuz son katta yine birilerinin doluşması ile gözlerimi yumdum, bay jeon ile bir vücut olduk resmen. Tanrım bu utanç verici!
Otopark katına gelince nefesimi tuttuğumu anladım. Tutmasaydım herkese rezil olacaktım. Asansörden çıkıp yere bakarak yürümeye başladım. Utançtan bakamıyordum ki yüzüne.
Jk: nefesini tutmayı bırak istiyorsan. Ve arabanın nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum o yüzden beni takip et.
Kafamı kaldırmadan peşinden gidiyordum. Arabayı açtı.
Jk: bin bakalım.
Yn: bineyim.
Çekingen bir şekilde arabasına bindim. İster istemez geriliyordum neticede patronum. Bay jeon arabayı çalıştıracakken durdu ve bana baktı bu hareketinin nedenini anlamadım.
Jk: kemer.
Yn: kemer mi?
Deyip tişörtümü biraz yukarı kaldırıp pantolonuma taktığım kemerime baktım.
Jk: kemer derken, emniyet kemeri.
Alt dudağımı kemirip kemeri taktım. Ne bileyim ya kafa mı kaldı bende?
Kalmadı tabii ki çok yorgunum üç gündür doğru düzgün uyku uyuyamadım. Ayakta uyuyacağım neredeyse.
Yn: bay jeon yanlış gidiyorsunuz, benim evim bu yönde değil.
Jk: biliyorum. Benim evime gidiyoruz.
Senin evine mi!!
Jk: benim işim kısa sürer. Bekleyebilirsin değil mi?
Sonra senin evine gideriz hazır olunca mekana geçeriz.
Evet bu daha mantıklıydı neden adam git gel yapsın.
Yn: sorun yok beklerim.
Sessiz bir yolculuğun ardından bay jeon un evinin önünde durduk. Zenginlik böyle bir şey. Eve bak be.
Yn: bay jeon ailenizle mi yaşıyorsunuz?
Jk: hayır, neden?
Yn: hiç merak ettim.
Jk: neyse yürü hadi.
Sağı solu belli olmuyor. Bir öyle bir böyle. Bir kızıyor bir sakin davranıyor. Eve girdiğimde ne yapacağımı bilmiyordum. Birinin evine gittiğimde yaptığım her hareketle o kişiye rahatsızlık veriyor gibi hissediyorum. Sanki hakkımda hep kötü şeyler düşünüyor.
Jk: neden bu kadar gerginsin? Seni evime getirdim diye mi?
Yn: hayır hayır alakası yok. Ah sadece ben biraz değişik bir insan olduğum için. Ne yapacağımı bilemedim.
Jk: istediğini yapabilirsin, rahat ol. Kendi evinmiş gibi.
İşte o dediğiniz benim için imkansız. Kendi evim değil neticede.
Jk: içecek bir şey ister misin?
Yn: ah hayır teşekkür ederim.
Mutfağa gidip elinde kahveyle döndü.
Jk: yorgun gibi görünüyorsun. Bugün yoğunluktan içme fırsatında olmamıştı.
Yn: teşekkür ederim bay jeon.
Jk: iş yerinde olmadığımız sürece jungkook diyebilirsin.
Jungkook mu? Ben içimden konuşurken bile hiç jungkook demiyordum, bir garip geldi.
Yn: peki bay jeon.
Kaşlarını komik bir şekilde çatıp güldü.
Jk: jungkook.
Yn: bende öyle demedim mi?
Jk: tıch. Demedin.
Yn: ne dedim ki ben?
Kol düğmelerini açarken odak noktam yüzünden koluna kaydı.
Jk: bir duş alacağım ve üzerimi değiştirip çıkacağız.
Konuyu kapatmasına bir miktar sevinmiştim.
Yn: tamam ben burada bekliyorum.
Koltukta robot gibi oturmuş bekliyordum gözlerim ellerimde hareketsiz duruyordum. Yukarıdan bir ses gelince gitmekle gitmemek arasında kaldım. Ya ihtiyacı varsa, gideyim. Sesin geldiği yere gidince merdivenlerden çıkmaya başladım bir anda bir tüy yumağı görünce olduğum yerde zıpladım.
Yn: amanın! Beni korkuttun.
Bay jeon un kedisi mi vardı?
O sırada toletin önünde durduğumu fark ettim. Bay jeon duş alıyordu.
Jk: Yn, bir şey mi oldu?
Yn: ah hayır bay jeon, kediniz biraz ses çıkardı, bir şey oldu sandım.
Su sesi kesildi kapı bir anda açılınca yutkundum. Adam baya çalışmış kaslara bak. Bakma bakma! Ama çok mükemmel.
Jk: Yn şampuan bitmiş odamda yenisi olacak. Getirir misin? Küçük bir dolap olacak onda.
Yn: t tabi bay jeon.
Odasını buldum ve karşımda duran küçük dolabı açtım. Şampuan buradaydı ama dolabın içinde özel eşyalar olunca çok utanmıştım. Bay jeon un sevgilisi mi var acaba? Kafam insanların özel hayatına kayınca kendime kızdım. Sevgilisiyle bir şeyler mi yapıyor acaba? Biriyle ilişkiye girmediği sürece buna ihtiyacı yokki. Ahh Yn ayıp ayıp şeyler düşünme. Hem ne sevgilisi? Sevgilisi olsa jimin böyle imalar yapmaz. Neden dolabında bu var acaba? Bu konularda çok çekingen olmuşumdur. Yani erkek kadın ilişkilerinde. Etek giydiğimde bile utanıyorum birde beni çıplak gördüğünü düşünemiyorum ahh düşünme Yn!
Dolabı hızla kapatıp şampuanı alıp arkama döndüm ama bay jeon u görünce ödüm patladı.
Yn: tanrım!
Yn: bay jeon beni korkuttunuz.
Jk: bulmuşsun. Bulamadın zannettim biraz oyalandın.
Yn: y yok buldum.
(...)
Bay jeon karşımda bir heykel gibi duruyordu. Galiba her dakika aşık oluyorum.
Jk: çıkalım.
Hemen yanına gittim. Arabaya bindik ve benim evime geldik.
Jk: evin sana benziyor.
Yn: hm?
Jk: senin gibi sade ama güzel. Fazla güzel.
Dedi yüzüme bakarak.
Yn: teşekkür ederim. Ben hemen hazırlanırım. Bir şeyler içmek ister-
Jk: sen hazırlan ben alırım.
Yn: ah peki.
Jk: tek yaşıyorsun değil mi?
Dedi arkamdan.
Yn: evet.
Odama gidip bende bir duş aldım. Sonuçta gün boyu o kadar koşturunca terliyor insan.
Duştan çıkıp güzel bir elbise giyindim saçlarımı ardından makyajımı yaptım. Hazırdım. Bay jeon un yanına indim. Öylesine oturmuş yere bakıyorken bana döndü. Sertçe yutkundu.
Diğer yoruma koşun
2. Devamı
Sertçe yutkundu.
Yn: kötü mü olmuş?
Dedim üzgün bir ifade ile.
Jk: hayır çok güzel olmuş.
Oturduğu yerden kalkıp bana yaklaşmaya başladı. Elleriyle saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Dur dur dur şu an tehlikeli bir yakınlık içindeyiz.
Dudakları bana mı yaklaşıyor yoksa gün boyu rüyada mıydım?
Dudaklarımız arasında milim kala bay jeon un telefonu çaldı. Sanki az önce anın büyüsüne kapılıp ne yaptığımızı bilmiyor gibiydik.
Jk: tamam şu an çıkıyoruz zaten jimin. Geç kalmayız merak etme.
Jk: kapa çeneni.
Telefondan gülme sesleri geldi. Telefonu kapatıp söylendi.
Jk: geveze!
Jk: çıkalım mı?
Yn: o olur.
Evden çıktık ve restorana geldik.
Arabadan inip içeri girecekken bay jeon kolunu gösterdi. Bende itiraz etmeden koluna girdim. İçeri geçtik. Masada jimin ve tanımadığım adamlar vardı. Masaya gidip selam verdik.
X: bay jeon merhaba. Sonunda hepinizle tanıştık.
Jk: merhaba hoş geldiniz.
X: siz Yn hanımsınız.
Yn: ah evet merhaba. Beni tanıyor musunuz?
X: elbette.
Adam beni tanıyor ama ben onu tanımıyorum.
X: oturalım, ayakta kaldınız.
Bay jeon un yanına oturdum. İş konuşmaya başlamışlardı bile. Ve ben çok sıkılmıştım.
Jk: sence Yn?
Yn: efendim?
Jk: sence moon holding ile ortaklık yapmalı mıyız?
Tüm gözler beni bulmuştu.
Yn: moon holding geliri yüksek ve oldukça tanınan bir marka. Moon holding ile ortaklık yaparsak bizimde hisselerimizde oldukça fazla bir artış olacağını düşünüyorum. Onların ve bizim gücümüzün birleşmesi sağlam bir gelecek, ayrıca sizde ortak olursanız büyük bir yatırım bence.
Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz?
Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız?
Bu bay jack çok güçlü bir adam, moon holding hikaye aslında. Adama resmen yem attık. Kabul ederse her şey bay jeon un istediği gibi ilerleyecek.
Jack: buraya gelmeden önce kafam karışıktı ama kabul ediyorum. Yn hanım beni ikna ettiniz.
Küçük bir tebessüm sundum adama. Hafiften bana yürüyordu sanki.
Jack:İyi bir ortaklık olsun bay jeon.
Jk: şüpheniz olmasın.
Jack: bay park?
Jm: bana hiç sormayın bu işleri bay jeon halleder. Ben o kısımda değilim.
Adam güldü.
Jimin kulağıma yaklaşıp konuştu.
Jm: ee ne yaptınız jungkook la?
Yn: sanane be, hazırlanıp geldik işte!
Jm: aman soranda kabahat.
Yn: sorma o zaman.
Önümdeki meyvelerden alıp yemeye başladım. Ellerim ve boynum kaşınmaya başladı. Midem bulanıyordu.
Jk: Yn ne yapıyorsun sen!!
Senin alerjin yok muydu!!
Bay jeon yüksek sesle bana kızdığında hemen bırakmıştım.
Yn: b bay j jeon ben u unuttum. M midem bulanıyor.
Çok yemiştim ve hiç iyi şeyler olmayacak gibi hissediyordum.
Jm: Yn iyi misin?
Jack: Yn hanım?
Masadan kalkıp hızla tolete koştum ve boş bulduğum ilk kabine girip kusmaya başladım. Birisi saçlarımı önümden çekip tuttu. Çok zorlanıyordum çünkü vücudumdan atamıyordum. Damarlarımın çıktığına eminim.
Sonunda kusmam bittiğinde peçeteyi koparıp ağzımı sildim ve sifonu çektim.
Jk: iyi misin? Gel.
Ağzımda biraz su çalkaladım. İğrenç bir tat kalmıştı. Elimi yüzümü yıkadım.
Jk: nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin?
Yn: unuttum.
Bir anda yüzüm solmuştu ayakta duracak halim yoktu. Tekrar bir bulantı gelince yine kabine koştum. Bay jeon en iğrenç halimi görüyor şu an. Yine kusuyordum ve tırnaklarımı avucuma geçiriyordum. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama yine elimi yüzümü yıkadım.
Jk: güzelim sen iyi misin?
Hastaneye gidiyoruz çabuk!
Yn: h hayır
Bir anda gözlerim kararmıştı. Aferin sana Yn. Aldın başına belayı.
Jungkook un anlatımı
Yn bir anda bayılınca yakalayıp kucağıma aldım. Onu böyle görünce kalbim parçalanıyor.
Hemen çıkışa ilerledim.
Jm: jungkook ne oldu?
Jk: bayıldı! Hastaneye gidiyoruz.
Jm: geliyorum. Bay jack çok üzgünüz. Sizi arayacağız.
Jack: sorun değil. Umarım iyi olur. Bekletmeden gidin bay park.
Jm: anlayışınız için çok teşekkür ediyorum.
Jimin kendi arabasına atladı bende Yn yi öne oturtup kemerini bağladım.
Jimin hyunga açık camdan seslendim.
Jk: beni takip et.
Jm: arkandayım.
Gözlerim sürekli yüzü solmuş Yn ye kayıyordu. Elleri her yeri kızarıp şişiyordu. Gözümden yaş akıyordu. Ben onu çok seviyorum.
Jk: güzelim dayan tamam mı neredeyse geldik. Dayan.
Elimi yanağına çıkardım. Hem arabayı kullanıyor hemde yanağını okşuyordum.
(...)
Yn den
Gözlerimi yavaş yavaş açıyordum. Başımda gözleri kızarık bir bay jeon gördüm.
Yn: bay jeon?
Jk: Yn, uyandın mı güzelim?
Yn: evet. Siz iyi misiniz?
Jk: asıl sen iyi misin?
Yn: evet iyiyim bay jeon.
Jm: ya bırakın şu bay jeon olayını ya. Dayanamıyorum artık.
Jm: seviyorsunuz işte birbirinizi. Bana sinir geldi ama ya 2 senedir.
Hadi öpüşün bitsin bu iş.
Yn: jimin!
Jm: abi bıktım ya. Zorla öpüştüreceğim artık. Hadi jungkook aşık olduğunu söyle ona. Hadi!
Jk: sus be dikkatimi dağıtıyorsun!
Yn: ne?
Jk: sana aşığım Yn!
Yn: harbi mi?
Jm: harbi harbi. Biliyom ben, sen bana güven.
Yn: jimin bir sus!
Yn: bende sana aşığım. Bay jeon.
Jk: bak nolur şu ağzından bir jungkook ismi çıksın. Nolur.
Yn: jungkook, oldu mu?
Jk: mükemmel oldu. Bir daha desene.
Yn: jungkook.
Jk: ahh çok güzel bir daha!
Yn: e yeter.
Nj: gençler hasta odasında keyfiniz baya yerinde heralde. Kız hasta burada. Yncim geçmiş olsun.
Yn: teşekkür ederim namjooniee.
Th: prenses aptallık yapıp hasta olmuş.
Elinde çiçekle odaya giren tae ye göz devirdim.
Yn: sensin aptal.
Th: prenses bana kızmış mıı?
Bebek taklidi yaparak yanıma geldiğinde gülmeden edemedim.
Jk: bir rahat bırakın kızı!
Yg: ne rahatı ya biz geldik daha!
Jn: bize bir yer aç bakim.
Hs: meleğim geçmiş olsun.
Jn: evet geçmiş olsun fıstık. Ama anlamadım yani yemekte yanınızda da değildim.
Jk: ne alaka hyung?
Jn: ya ben masanızda oturuyor olsaydım, yakışıklılığımdan dolayı unuttu derdim ama bende yoktum.
Hs: hyung saçmalama, tanrı aşkına!
Jk: ya bizim yarım kalmış bir işimiz vardı.
Yn: ne işi?
Dediğimde dudağımın üzerinde dudaklarını hissetmemle sırıttım.
Yg: hoop ne öpüyon lan kardeşimi!
Ah şu yoongimin kıskançlıkları, o beni kardeşi olarak ben onu abim olarak görüyordum, burada ki herkes gibi.
Son
@@btsmydreamy3241 müq
@@btsmydreamy3241 bende video yapmak istiyorum ama nasıl hayal et videosu yapabilirim ve hayal et videosuna fotoğrafa şarkıyı falan nasıl ekliyorsun anlatirmisin
@@btsfan737 birtanem bunun için video yapabileceğin bir uygulama indirmelisin, edit uygulamaları oluyor sana uyanı indir. Hikayene uygun fotoğrafları kolaj yapıp yazı ekliyorsun ve ses ekleme kısımları olmalı oradan telefonuna indirdiğin şarkıyı koyabilirsin. Hepsini uygulama sayesinde yapabilirsin:)
@@btsmydreamy3241 hangi uygulama olur sence cunku pek bilmiyorum 🤷♂️
Patron hikayelerine bayılan bir tek ben olamam dimii çok güzeller
😍❤
Değilsinde
Tek değilsin❤
1 dakika hikâye çok hoşuma gitti şuan. Güzel olduğu için ağlamak istiyorum.
Çok teşekkür ederim💕
Senin hikayelerinde mükemmel😍
Harikaydı bayıldım, patron - asistan, ebeveynli çocuklu, mafya ama çok sert olmayan hikayelere bayılıyorum resmen 🥰
Teşekkür ederim canım benim💖
@@btsmydreamy3241 ne demek rica ederim 💜🤗
Kesinlikle
O dediklerinin hepsine bende bayılıyom
@@thisisbangtan9720 doğrudur çook güzeller çünkü 🤗
Off çok güzeldi özellikle Jimin'in açık sözlülüğüne hayran kaldım 😂
😂😂💕
Lan şuan na kadar okuduğum en iyi hayal et olabilir asır güzel olmuşşşşşşş!!!!!!!😙
Teşekkür ederim birtanemm😍💕
@@btsmydreamy3241 rica ederim
Emniyet kemeri OANEPSHWPHSOSJW
ALLAHİÖ JİMİN GİBİ BİR ARKİM OLSUN DHAA BİRSEY İSTEMİORUM ZOHSOEHDODJDOD
Offff Çok güzel sugam abimmm altıcık abimmm jajajajaja 🤣🤣
😂😂
Sebep ne bilmiyorum ama sonlarinda gulme krizine girdim muq olmus asko(samimi konustugumda sen erkeksin diolardi ben kizim eski br hesap bu💛💛)
AĞAĞAĞAĞAĞ hemen okumaya geçer bennğğ kesin mükemmeldir nett 😍/okudum aşkımm çok güzel olmuş ya her zamanki gibi kelimelere sığmıyor ve gülmekten çatladım çok iyidi ellerine sağlık 💖💖💖
Çok teşekkür ederim birtanem💕
Böyle patronumuz olacakta, bizmi sevmicez?
Allahım şu hikayenin ortasına kalbimi bıraktım. Hesabını daha yeni tanıyorum son üç hikayeni okudum ama cidden mükemmelsin
Teşekkür ederim birtanem ❤💖
Tek kelimeyle
MUH-TE-ŞEM😍❤
Teşekkür ederimm💕
@@btsmydreamy3241 Rıca ederim😙❤
Ya niye her patron soğuk olmak zorunda sjsjs
patron çünki JXJXJXJJX
Omg owwwwww cok guzel eğlenceli olmus beğendim ayyyyyy🎉🎉🎉🎉🎉🎉
Yn: siz nereden çıktınız?
Jm: yumurtadan. Ya ne yapacaksın geldiler işte.
şurası çok komikti JXJXJXJXJJXXHXHBXXJXHJX
Lan oğlum bu çok güzel lan😂 ama maalesef geç okumuşum
Olsun birtanem, geç olsun güç olmasın:)
@@btsmydreamy3241 🥰😘
kızın soyadı min heralde ÜQKDWĞKEWĞFKWÜDL
İki mükkemel olmuşşşşş ya aynı sen vallahi heheh😋❤️
Teşekkür ederim güzelim❤🥰
@@btsmydreamy3241 💗🙈
Ben yüzlerce hayal et okumuş birisiyim ve halada her gün devam ediyorum,farklı farklı kanallar olsun fark etmez,hatda senin kim olduğunu dahi bilmiyorum ilk defa karşıma çıktın ve hayatım boyunca okuduğum en komik,en güzel yani kısaca tüm duyguların en yoğununu bu hikayede yaşadım, yazar olmayı düşündün mü acaba? Eline emeğine sağlık çok güzel olmuşşş
Çok teşekkür ederim birtanem beğenmen beni çok mutlu etti. Yazar olmayı isterdim galiba ama olur muyum bilmiyorum😊💖
@@btsmydreamy3241 abonelerimden birisin 🖤✨
@@ervakaya9527 😍💖
COOOK TATLUUUU
okuduğum sayısız hikayelerden en aklımda kalam hikaye bu oldu ellerine sağlık brnim için buna benzer bir hikaye daha yazar mısın çok beğendim ama vaktin yoksa zorlamam
Çok teşekkür ederim birtanem. Buna benzer hikayeler gelecek zaten. 😍💖
@@btsmydreamy3241
İlk çok güzel olmuş 🥰
Teşekkür ederim birtanem😍💕
Öncelikle çok güzel yazmışsın ellerine sağlık senden küçük bisi istesem ben. ben kurgu yazıyorum çok yeniyim acaba profilimdeki fotoğrafa grip bi okusan belki seversin değerlendirmene çok ihtiyacım var
Teşekkür ederim birtanem. Hikâyene baktım bence güzel yazıyorsun ama hikaye kapağını daha belirgin ve çarpıcı yapabilirsin.
@@btsmydreamy3241 hım bende çok teşekkür ederim tavsiyen içinde bundan sonra öyle denerim 💫
Cidden güzel bir hikaye olmuş eline sağlık
Teşekkür ederim güzelim😍
Jimine gülen tek benmiyim sizi zorla öpüştüreceğim yerinde öldüm 😅😅
😂😂🌸
Aşırı guzel olmuş 💖💖💖💖💖
Çok güzel olmuş bebeğim
Teşekkür ederim güzelim.
@@btsmydreamy3241
Çok güzel olmuş ellerine sağlık ❤🤟
Teşekkür ederim birtanem💖
@@btsmydreamy3241 rica ederim ;)
Cok guzel olmus, cok guzel diziler yapiyorsun
Teşekkür ederim birtanem💕
Hikayeni okuyorum salak gibi gülüyorum, annem ve ablamda tam karşımda oturuyor ikiside yüzüme bakıp "salakmısın neye gülüyorsun" söyledi. Ellerine sağlık aşkım mükemmel olmuş kendin gibi. 🖤💫
Çok teşekkür ederim birtanem. Umarım gülüşün yüzünden hiç eksik olmaz💖🥰
@@btsmydreamy3241 🥺❤️❤️ teşekkür ederim aşkm umarım senin yüzünden de o güzel gülüşün eksik olmaz bebeğim. ❤️
@@ryujinqueen1812 ❤
@@btsmydreamy3241
Jungkookun dolabinda özel seyler var diyordu yn o dediği şey prezarvatifmi ve junkookun sevgilisi yok dolabinda ne işi var?
Evet daha önce olan sevgilileri için olabilir. Ama Yn yi gördüğünden beri bir ilişkisi olmamış:)
Çok guzel olmusss
bu şarkının adı aklımdan çıktı adını söyleye bilir misiniz?Bu arada hikaye seninki gibi mükemmel olmuş bebeğim💜🌈
Teşekkür ederim birtanem. Şarkı pied piper💞
@@btsmydreamy3241 aa evet şimdi aklıma geldi💜rica ederim
Selam!iş birliği ile hikaye yazalımmı
Ynnin dolapta gördüğü şey neydi jknin neden dolabında var bide
Merhaba çok güzel olmuş.Benim de kanalımda bir kugu var yeni açtim kanalı baka bilirsiniz isterseniz
Teşekkür ederim birtanem. Kanalına bakacağım💖
@@btsmydreamy3241 rica ederim 😚
Bu müziyi nasıl bula bilirim,?
Şarkı BTS pied piper birtanem.
Hikayeyle evlenebiliyor muyuz
😂😂😂❤
Eee şey yeni bölüm ne zaman acaba 🙂🙂
😂tek bölümlük birtanem devamı yok. Ama yeni hikayeyi soruyorsan buna benzer hikayeler gelecek.
@@btsmydreamy3241 heeee Hdhshshshdhdhshs ama en kısa zamanda yeni hikayi bekliyorum o zaman🙃
@@ervakaya9527 tamam birtanem😍😂
Yoruma yazarmısın aşk bende görünmüyoda 💜
Atarım birtanem💕
Hikâye
Elimdeki dosyaları kontrol edip kendime çeki düzen verdim ve kapıyı çaldım.
Jk: gel.
Kapıyı açıp kaşları çatık ve oldukça ciddi görünen patronuma baktım. Biraz uzun süre bakmış olacağım ki kafasını kaldırıp sert bir bakış attı yüzüme.
Jk: daha ne kadar kapıda dikilmeye devam edeceksin?
Yn: ah şey özür dilerim bay jeon. Ben imzalamanız gereken dosyaları getirmiştim.
Jk: aptal gibi dikileceğine dosyayı bırak ve çık! Zamanımı alma benim.
Hayvan ya biraz kibar olsan ölür müsün?!
Şu an iş başında olduğu için sinirli.
Yn: peki efendim.
Deyip dosyaları biraz sert bir şekilde masaya koydum. Bunun üzerine tekrar kafasını kaldırıp sinirle bana baktı.
Jk: sen onu masaya sert mi attın, bana mı öyle geldi?!
Yn: yok şey oldu
Evet Yn ne oldu kızım? Bul bir bahane ne oldu?
Jk: ne oldu?
Yn: ben krem sürdüm bay jeon, elimden kaydı. Ah şu kremler.
Bay jeon ayağa kalkınca gergince yerimde kıpırdandım. Yanıma gelip ellerimi elleri arasına alınca gözlerim gördüklerine inanamaz şekilde defalarca açıp kapandı. Bay jeon resmen ellerimi kavramış parmaklarını ellerim üzerinde gezdirdi.
Jk: ellerine krem sürmemişsin.
Deyip tutmayı bıraktı. Haa ondan mı tuttu ellerimi. Ben baya yanlış anlamışım.
Jk: hatta uzun zamandır ellerine krem sürmemişsin. Çatlamış ve kuru.
Yn: tamam sürmedim ama elimden kaydı işte bay jeon. Belki elimden kaydığına inanmazsınız diye gerçekçi olsun diyip krem sürdüm dedim.
Jk: Yn çık dışarı sinirimi hoplatma benim. ÇIK!
Yn: t tamam siz çok kızdınız, dayak yemeden kaçayım ben.
O korkuyla kendimi odadan nasıl attığımı bilmiyorum. 2 senedir şu adamın her şeyine katlanıyorum. İnsaf be. Benimki de can. Ama adam yakışıklı ya. Bir bakıyor ortalığı yakıyor. İnsanın böyle saatlerce izleyesi geliyor.
Oldu olacak ilanı aşk et tam olsun Yn, kızım kendine gelsene.
Ne yalan mı? Bu adam o kadar mükemmel ki başka kimseyi görmüyor gözüm. Aşık mı oldum ben ya?
Jm: heyy Yn, beni duymuyor musun? Dünyadan Yn ye.
Yn: jimin? Ay çok özür dilerim. Bay park.
Jm: saçmalama sorun değil. Jungkook la beni karıştırma.
Güldüm. Jimin ve ben çok yakındık. Ama o da burada patrondu aynı bay jeon gibi.
Jm: ne o yüzünün hali? Kireç gibi olmuşsun.
Yn: bir ara dayak yiyeceğim sandım.
Jm: o kadar?
Dedi şaşkın ifadesiyle.
Yn: ya tamam o kadar kızmadı ama yine de baya sinirliydi.
Jm: boşver ya takma. Klasik jungkook işte. Senin deyişinle bay jeon.
Yn: ayh alıştım zaten.
Jm: işte zaten bana garip gelende o.
Dedi bilmiş bir ifade ile. Ben anlamaz gözler ile onu süzmeye başladım.
Nj: değil mii?
Th: şu ana kadar jungkook a dayanan kimse olmadı. Gerçi jungkook ta onlara dayanamadı.
Dediğinde jimin kafasına bir tane geçirdi.
Jm: olayı saptırma lan!
Th: tamam be.
Yn: siz nereden çıktınız?
Jm: yumurtadan. Ya ne yapacaksın geldiler işte.
Yn: tamam da siz ne ima ediyorsunuz anlamdım ben.
Nj: sen bu jungkook tan hoşlanıyor musun?
Yn: ne alaka şimdi?
Jm: ya sen-
Yn: tamam fikrimi değiştirdim duymak istemiyorum. Ve gidiyorum.
Th: Yn dur bir ya-
Yn: efendim sizi duyamıyorumm.
Deyip yanlarından kaçacaktım ama bay jeon yanıma gelip konuşmaya başladı.
Jk: Yn evine git ve hazırlan akşam önemli bir yemeğe gideceğiz.
Yn: peki bay jeon.
Jm: artık Yn hazırlanınca evinden alırsın.
Duyduğum şeyle jimine sus, yapma diye hareketler yapıyordum ama etkiliyormuş gibi görünmüyor.
Jm: akşam saati kızı taksilerle otobüslerle mi uğraştıracaksı-
Jk: tamam alırım.
Tek kaşım havalanmıştı. Bay jeon beni evimden alacak! Bay jeon! Kapımın önünden. Ciddi mi?
Jk: hazır olmana yakın bana mesaj çek.
Yn: t tabii ki bay jeon.
Karşımda pişmiş kelle gibi sırıtan üçlüye gözlerimi kısıp sinirli bir bakış attım.
Yn: ben gideyim artık.
Jm: seni kim bırakacak?
Yn: kimse bırakmayacak, kendim gideceğim.
Jm: olmaz ben bırakırım. Yorulma daha fazla.
Yn: ne olacak ya kendim gideri-
Jm: sus ben götüreceğim dedim.
Jk: gerek yok.
Jm: efendim jungkook?
Jk: ben bırakırım Yn yi. Zaten eve geçecektim.
Jm: eve mi geçecektin benim niye haberim yok
Jk: uzatma hyung. Hadi Yn.
Yn: bay jeon
Jk: hadi dedim Yn.
Yn: tamam.
Sesimi kısıp bay jeon un yanında yürümeye başladım. Arkama dönüp o üçlüye siz bittiniz bakışları attım.
Jk: önüne bak Yn.
Her yerde gözü var adamın.
Yn: bakıyorum bay jeon.
Önümdeki küçük merdiven gibi olan çıkıntıyı bay jeon un yüzüne baktığım için görmemiştim. Ya bu çıkıntının amacı ne, ne diye koymuşlar buraya. Ben yere mükemmel bir şekilde yapışacakken yani yer ile öpüşecekken bay jeon hiç istifini bozmadan kolumdan yakalayıp düşmemi engellemişti.
Jk: nasıl baktığın belli. Önündekini göremiyorsun.
Adam haklı.
Yn: bay jeon hareket etsek mi? Çünkü şu an yere çok yakınım ve bıraktığınız anda yere yapışacağım. Öyle rezil bir görüntü olsun istemeyiz.
Dediğimde beni iki eliyle destekleyerek yerden uzaklaşmamı sağladı. Bay jeon a baktığımda dudaklarını birbirine bastırmış gülmemeye çalışıyordu sanki. Yani az önce ki halimden sonra hiç gülmeyen bir adamın gülmesi normal. Harbiden bu adamın güldüğünü hiç görmedim ben.
Yn: teşekkür ederim bay jeon.
Bay jeon benimle odağını kesip yürümeye devam etti. Ben tam çıkışa gidiyorken arkamdan seslendi.
Jk: hey nereye?
Yn: çıkışa.
Jk: arabam otoparkta Yn.
-3'e otopark katına inmemiz gerekiyor.
Yn: şey pardon benim arabam olmadığı için direk çıkıyorum.
Jk: tamam gel hadi.
Küçük ama hızlı adımlarla bay jeon a yetiştim. Asansörün önünde durup gelmesini bekliyorduk. Asansör gelince bay jeon un geçmesini bekledim.
Jk: önce sen.
Asansöre binip düşünmeye başladım. Şu önce sen meselesini fazla abartıyorlar bence. Asansör doluşmaya başladıkça bende bay jeon un göğsüne yapışıyordum. Sırtım bay jeon un kaslı göğsüne değdikçe içim bir fena oluyordu. Hatta çenesini kafamın hemen üstünde hissediyordum. Elleri kollarımdaydı. Asansör vakasına kurban gitmiştim resmen. Burası biraz sıcak olmaya başladı. Durduğumuz son katta yine birilerinin doluşması ile gözlerimi yumdum, bay jeon ile bir vücut olduk resmen. Tanrım bu utanç verici!
Otopark katına gelince nefesimi tuttuğumu anladım. Tutmasaydım herkese rezil olacaktım. Asansörden çıkıp yere bakarak yürümeye başladım. Utançtan bakamıyordum ki yüzüne.
1. Devamı
Utançtan bakamıyordum ki yüzüne.
Jk: nefesini tutmayı bırak istiyorsan. Ve arabanın nerede olduğunu bildiğini sanmıyorum o yüzden beni takip et.
Kafamı kaldırmadan peşinden gidiyordum. Arabayı açtı.
Jk: bin bakalım.
Yn: bineyim.
Çekingen bir şekilde arabasına bindim. İster istemez geriliyordum neticede patronum. Bay jeon arabayı çalıştıracakken durdu ve bana baktı bu hareketinin nedenini anlamadım.
Jk: kemer.
Yn: kemer mi?
Deyip tişörtümü biraz yukarı kaldırıp pantolonuma taktığım kemerime baktım.
Jk: kemer derken, emniyet kemeri.
Alt dudağımı kemirip kemeri taktım. Ne bileyim ya kafa mı kaldı bende?
Kalmadı tabii ki çok yorgunum üç gündür doğru düzgün uyku uyuyamadım. Ayakta uyuyacağım neredeyse.
Yn: bay jeon yanlış gidiyorsunuz, benim evim bu yönde değil.
Jk: biliyorum. Benim evime gidiyoruz.
Senin evine mi!!
Jk: benim işim kısa sürer. Bekleyebilirsin değil mi?
Sonra senin evine gideriz hazır olunca mekana geçeriz.
Evet bu daha mantıklıydı neden adam git gel yapsın.
Yn: sorun yok beklerim.
Sessiz bir yolculuğun ardından bay jeon un evinin önünde durduk. Zenginlik böyle bir şey. Eve bak be.
Yn: bay jeon ailenizle mi yaşıyorsunuz?
Jk: hayır, neden?
Yn: hiç merak ettim.
Jk: neyse yürü hadi.
Sağı solu belli olmuyor. Bir öyle bir böyle. Bir kızıyor bir sakin davranıyor. Eve girdiğimde ne yapacağımı bilmiyordum. Birinin evine gittiğimde yaptığım her hareketle o kişiye rahatsızlık veriyor gibi hissediyorum. Sanki hakkımda hep kötü şeyler düşünüyor.
Jk: neden bu kadar gerginsin? Seni evime getirdim diye mi?
Yn: hayır hayır alakası yok. Ah sadece ben biraz değişik bir insan olduğum için. Ne yapacağımı bilemedim.
Jk: istediğini yapabilirsin, rahat ol. Kendi evinmiş gibi.
İşte o dediğiniz benim için imkansız. Kendi evim değil neticede.
Jk: içecek bir şey ister misin?
Yn: ah hayır teşekkür ederim.
Mutfağa gidip elinde kahveyle döndü.
Jk: yorgun gibi görünüyorsun. Bugün yoğunluktan içme fırsatında olmamıştı.
Yn: teşekkür ederim bay jeon.
Jk: iş yerinde olmadığımız sürece jungkook diyebilirsin.
Jungkook mu? Ben içimden konuşurken bile hiç jungkook demiyordum, bir garip geldi.
Yn: peki bay jeon.
Kaşlarını komik bir şekilde çatıp güldü.
Jk: jungkook.
Yn: bende öyle demedim mi?
Jk: tıch. Demedin.
Yn: ne dedim ki ben?
Kol düğmelerini açarken odak noktam yüzünden koluna kaydı.
Jk: bir duş alacağım ve üzerimi değiştirip çıkacağız.
Konuyu kapatmasına bir miktar sevinmiştim.
Yn: tamam ben burada bekliyorum.
Koltukta robot gibi oturmuş bekliyordum gözlerim ellerimde hareketsiz duruyordum. Yukarıdan bir ses gelince gitmekle gitmemek arasında kaldım. Ya ihtiyacı varsa, gideyim. Sesin geldiği yere gidince merdivenlerden çıkmaya başladım bir anda bir tüy yumağı görünce olduğum yerde zıpladım.
Yn: amanın! Beni korkuttun.
Bay jeon un kedisi mi vardı?
O sırada toletin önünde durduğumu fark ettim. Bay jeon duş alıyordu.
Jk: Yn, bir şey mi oldu?
Yn: ah hayır bay jeon, kediniz biraz ses çıkardı, bir şey oldu sandım.
Su sesi kesildi kapı bir anda açılınca yutkundum. Adam baya çalışmış kaslara bak. Bakma bakma! Ama çok mükemmel.
Jk: Yn şampuan bitmiş odamda yenisi olacak. Getirir misin? Küçük bir dolap olacak onda.
Yn: t tabi bay jeon.
Odasını buldum ve karşımda duran küçük dolabı açtım. Şampuan buradaydı ama dolabın içinde özel eşyalar olunca çok utanmıştım. Bay jeon un sevgilisi mi var acaba? Kafam insanların özel hayatına kayınca kendime kızdım. Sevgilisiyle bir şeyler mi yapıyor acaba? Biriyle ilişkiye girmediği sürece buna ihtiyacı yokki. Ahh Yn ayıp ayıp şeyler düşünme. Hem ne sevgilisi? Sevgilisi olsa jimin böyle imalar yapmaz. Neden dolabında bu var acaba? Bu konularda çok çekingen olmuşumdur. Yani erkek kadın ilişkilerinde. Etek giydiğimde bile utanıyorum birde beni çıplak gördüğünü düşünemiyorum ahh düşünme Yn!
Dolabı hızla kapatıp şampuanı alıp arkama döndüm ama bay jeon u görünce ödüm patladı.
Yn: tanrım!
Yn: bay jeon beni korkuttunuz.
Jk: bulmuşsun. Bulamadın zannettim biraz oyalandın.
Yn: y yok buldum.
(...)
Bay jeon karşımda bir heykel gibi duruyordu. Galiba her dakika aşık oluyorum.
Jk: çıkalım.
Hemen yanına gittim. Arabaya bindik ve benim evime geldik.
Jk: evin sana benziyor.
Yn: hm?
Jk: senin gibi sade ama güzel. Fazla güzel.
Dedi yüzüme bakarak.
Yn: teşekkür ederim. Ben hemen hazırlanırım. Bir şeyler içmek ister-
Jk: sen hazırlan ben alırım.
Yn: ah peki.
Jk: tek yaşıyorsun değil mi?
Dedi arkamdan.
Yn: evet.
Odama gidip bende bir duş aldım. Sonuçta gün boyu o kadar koşturunca terliyor insan.
Duştan çıkıp güzel bir elbise giyindim saçlarımı ardından makyajımı yaptım. Hazırdım. Bay jeon un yanına indim. Öylesine oturmuş yere bakıyorken bana döndü. Sertçe yutkundu.
Yn: kötü mü olmuş?
Dedim üzgün bir ifade ile.
Jk: hayır çok güzel olmuş.
Oturduğu yerden kalkıp bana yaklaşmaya başladı. Elleriyle saçımı kulağımın arkasına sıkıştırdı. Dur dur dur şu an tehlikeli bir yakınlık içindeyiz.
Dudakları bana mı yaklaşıyor yoksa gün boyu rüyada mıydım?
Dudaklarımız arasında milim kala bay jeon un telefonu çaldı. Sanki az önce anın büyüsüne kapılıp ne yaptığımızı bilmiyor gibiydik.
Jk: tamam şu an çıkıyoruz zaten jimin. Geç kalmayız merak etme.
Jk: kapa çeneni.
Telefondan gülme sesleri geldi. Telefonu kapatıp söylendi.
Jk: geveze!
Jk: çıkalım mı?
Yn: o olur.
Evden çıktık ve restorana geldik.
Arabadan inip içeri girecekken bay jeon kolunu gösterdi. Bende itiraz etmeden koluna girdim. İçeri geçtik. Masada jimin ve tanımadığım adamlar vardı. Masaya gidip selam verdik.
X: bay jeon merhaba. Sonunda hepinizle tanıştık.
Jk: merhaba hoş geldiniz.
X: siz Yn hanımsınız.
Yn: ah evet merhaba. Beni tanıyor musunuz?
X: elbette.
Adam beni tanıyor ama ben onu tanımıyorum.
X: oturalım, ayakta kaldınız.
Bay jeon un yanına oturdum. İş konuşmaya başlamışlardı bile. Ve ben çok sıkılmıştım.
Jk: sence Yn?
Yn: efendim?
Jk: sence moon holding ile ortaklık yapmalı mıyız?
Tüm gözler beni bulmuştu.
Yn: moon holding geliri yüksek ve oldukça tanınan bir marka. Moon holding ile ortaklık yaparsak bizimde hisselerimizde oldukça fazla bir artış olacağını düşünüyorum. Onların ve bizim gücümüzün birleşmesi sağlam bir gelecek, ayrıca sizde ortak olursanız büyük bir yatırım bence.
Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz?
Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız?
Devamı diğer yorumda
2. Devamı
Jk: bay jack, ne düşünüyorsunuz?
Biz moon holding ile birlikte çalışacağız, kısa bir zaman önce onlarla görüşme yaptık. Siz bizimle ortaklık kuracak mısınız?
Bu bay jack çok güçlü bir adam, moon holding hikaye aslında. Adama resmen yem attık. Kabul ederse her şey bay jeon un istediği gibi ilerleyecek.
Jack: buraya gelmeden önce kafam karışıktı ama kabul ediyorum. Yn hanım beni ikna ettiniz.
Küçük bir tebessüm sundum adama. Hafiften bana yürüyordu sanki.
Jack:İyi bir ortaklık olsun bay jeon.
Jk: şüpheniz olmasın.
Jack: bay park?
Jm: bana hiç sormayın bu işleri bay jeon halleder. Ben o kısımda değilim.
Adam güldü.
Jimin kulağıma yaklaşıp konuştu.
Jm: ee ne yaptınız jungkook la?
Yn: sanane be, hazırlanıp geldik işte!
Jm: aman soranda kabahat.
Yn: sorma o zaman.
Önümdeki meyvelerden alıp yemeye başladım. Ellerim ve boynum kaşınmaya başladı. Midem bulanıyordu.
Jk: Yn ne yapıyorsun sen!!
Senin alerjin yok muydu!!
Bay jeon yüksek sesle bana kızdığında hemen bırakmıştım.
Yn: b bay j jeon ben u unuttum. M midem bulanıyor.
Çok yemiştim ve hiç iyi şeyler olmayacak gibi hissediyordum.
Jm: Yn iyi misin?
Jack: Yn hanım?
Masadan kalkıp hızla tolete koştum ve boş bulduğum ilk kabine girip kusmaya başladım. Birisi saçlarımı önümden çekip tuttu. Çok zorlanıyordum çünkü vücudumdan atamıyordum. Damarlarımın çıktığına eminim.
Sonunda kusmam bittiğinde peçeteyi koparıp ağzımı sildim ve sifonu çektim.
Jk: iyi misin? Gel.
Ağzımda biraz su çalkaladım. İğrenç bir tat kalmıştı. Elimi yüzümü yıkadım.
Jk: nasıl bu kadar dikkatsiz olabilirsin?
Yn: unuttum.
Bir anda yüzüm solmuştu ayakta duracak halim yoktu. Tekrar bir bulantı gelince yine kabine koştum. Bay jeon en iğrenç halimi görüyor şu an. Yine kusuyordum ve tırnaklarımı avucuma geçiriyordum. Ne kadar sürdü bilmiyorum ama yine elimi yüzümü yıkadım.
Jk: güzelim sen iyi misin?
Hastaneye gidiyoruz çabuk!
Yn: h hayır
Bir anda gözlerim kararmıştı. Aferin sana Yn. Aldın başına belayı.
Jungkook un anlatımı
Yn bir anda bayılınca yakalayıp kucağıma aldım. Onu böyle görünce kalbim parçalanıyor.
Hemen çıkışa ilerledim.
Jm: jungkook ne oldu?
Jk: bayıldı! Hastaneye gidiyoruz.
Jm: geliyorum. Bay jack çok üzgünüz. Sizi arayacağız.
Jack: sorun değil. Umarım iyi olur. Bekletmeden gidin bay park.
Jm: anlayışınız için çok teşekkür ediyorum.
Jimin kendi arabasına atladı bende Yn yi öne oturtup kemerini bağladım.
Jimin hyunga açık camdan seslendim.
Jk: beni takip et.
Jm: arkandayım.
Gözlerim sürekli yüzü solmuş Yn ye kayıyordu. Elleri her yeri kızarıp şişiyordu. Gözümden yaş akıyordu. Ben onu çok seviyorum.
Jk: güzelim dayan tamam mı neredeyse geldik. Dayan.
Elimi yanağına çıkardım. Hem arabayı kullanıyor hemde yanağını okşuyordum.
(...)
Yn den
Gözlerimi yavaş yavaş açıyordum. Başımda gözleri kızarık bir bay jeon gördüm.
Yn: bay jeon?
Jk: Yn, uyandın mı güzelim?
Yn: evet. Siz iyi misiniz?
Jk: asıl sen iyi misin?
Yn: evet iyiyim bay jeon.
Jm: ya bırakın şu bay jeon olayını ya. Dayanamıyorum artık.
Jm: seviyorsunuz işte birbirinizi. Bana sinir geldi ama ya 2 senedir.
Hadi öpüşün bitsin bu iş.
Yn: jimin!
Jm: abi bıktım ya. Zorla öpüştüreceğim artık. Hadi jungkook aşık olduğunu söyle ona. Hadi!
Jk: sus be dikkatimi dağıtıyorsun!
Yn: ne?
Jk: sana aşığım Yn!
Yn: harbi mi?
Jm: harbi harbi. Biliyom ben, sen bana güven.
Yn: jimin bir sus!
Yn: bende sana aşığım. Bay jeon.
Jk: bak nolur şu ağzından bir jungkook ismi çıksın. Nolur.
Yn: jungkook, oldu mu?
Jk: mükemmel oldu. Bir daha desene.
Yn: jungkook.
Jk: ahh çok güzel bir daha!
Yn: e yeter.
Nj: gençler hasta odasında keyfiniz baya yerinde heralde. Kız hasta burada. Yncim geçmiş olsun.
Yn: teşekkür ederim namjooniee.
Th: prenses aptallık yapıp hasta olmuş.
Elinde çiçekle odaya giren tae ye göz devirdim.
Yn: sensin aptal.
Th: prenses bana kızmış mıı?
Bebek taklidi yaparak yanıma geldiğinde gülmeden edemedim.
Jk: bir rahat bırakın kızı!
Yg: ne rahatı ya biz geldik daha!
Jn: bize bir yer aç bakim.
Hs: meleğim geçmiş olsun.
Jn: evet geçmiş olsun fıstık. Ama anlamadım yani yemekte yanınızda da değildim.
Jk: ne alaka hyung?
Jn: ya ben masanızda oturuyor olsaydım, yakışıklılığımdan dolayı unuttu derdim ama bende yoktum.
Hs: hyung saçmalama, tanrı aşkına!
Jk: ya bizim yarım kalmış bir işimiz vardı.
Yn: ne işi?
Dediğimde dudağımın üzerinde dudaklarını hissetmemle sırıttım.
Yg: hoop ne öpüyon lan kardeşimi!
Ah şu yoongimin kıskançlıkları, o beni kardeşi olarak ben onu abim olarak görüyordum, burada ki herkes gibi.
Son
@@btsmydreamy3241 teşekkür ederim cnm ♡
Çok güzel olmuş meleğim🤍🕊️
Teşekkür ederim birtanem💕
Aaaa efsane olmuş 😩🤍🤍