Arkadaşların duaları ve şiirleri sanki bu dünyadan değil Hayret ediyorum doğrusu Maşaallah Sübhanallah Rabbımiz ilhamlarını arttırsın ve hem onlara hem bizlere faydalı eylesin🤲
Insanların çoğu histen ve düṣünceden yoksun temel dürtülerle yaṣıyor.Süreç bizim de kalp ve nörõnlarımızı çok fazla olumsuz ṣeyle doldurdu.Sanırım gafletten uyanmak için önce bunlardan kurtulmamîz gerekiyor.Emine ablacığım, bu süreçte sohbetleriniz beni ayakta tuttu.Allah sizden razı olsun❤
Yarın mahşerde sorarsın Rabbim! Gençliğini nerede tükettin... Cevabım: Bir musibet altında Sana İltica ettim Rabbim Dünya bütün güzelliğine rağmen kalben terkedildi. Bir acı tebessümle dünyanın gülen yüzüne bakıp diyorum, Beni Sana yaklaştırmayan her şeyden Sana sığınıyorum Rabbim, Aciz bünyeme ihtiyacımı gösterip nimet tattıran meğer Sen'mişsin. Meğer böyle adımlanıyormuş maiyyet yolları
Nasıl güzel bir sohbet olmuş yine. Asimile mi oluyoruz uyarması ile başlayıp, uyanamadığımız uykumuza ikazla tamamlanması nefsime tokat gibiydi her biri. Uyansın tüm nefisler inşallah ❤❤❤🌹🌹🌹
Peki ben ne anladım: Üstadın gençlik uykusundan ihtiyarlık sabahına uyanma mevzusu ile başkalarına benzeme gayretini aynı bağlamda işlemesini ben şöyle yorumladım. Çocukluk; varlık sahnesine çıktığımız dünyayı tanıma dönemi ise, gençlik bu dünyaya kendimizi adapte etmeye, bir kimlik oluşturmaya çalıştığımız dönem oluyor. Gençlik dönemindeki tekamül, gelişim, insan ilişkileri, eşyanın işleyişi üzerine. Bu yolda aldığı mesafe, genç bir insan için bir farkındalık düzeyi bir faikiyet getirdiği için kendisini uyanık(aklı başında) şuurlu görür. Oysa yaşlılık gelip çattığında dünya hayatının gelip geçici, sürekli renk ve desen değiştiren geçici heveslerden dalgalanmalardan ibaret olduğunu görünce, ne boş şeylerle uğraştığını anlar ve asıl o zaman varlığın hakikatine uyanmış olur. Başkalarına benzeme mevzusunun burada işlenmesinin sebebi de son 200 yıldır batı medeniyetinin hakimiyeti. Gençler içinde yaşadıkları dünyaya entegre olmak, içinde yaşadıkları zamanın bir bireyi olarak kimlik inşa etmek isterken hakim olan kültürel unsurların etkisine giriyorlar. Dünyaya yabancılaşmak istemiyorlar ya da herkes gibi olmak istiyorlar. İşte Üstad da gençlik uykusundan, ihtiyarlık sabahıyla uyanmış biri olarak, tüm o benzeme gayretlerinin anlamsızlığını nazara veriyor. Yani birilerine benzemek için kendinizi paralamayın. O akımdan bu akıma, çalkalanıp duran insanların içinde yer etmeye çalışmayın. Sürekli değişen o dalgalanmalar, o moda akımları bir yere varmayacak sizi de bir yere götürmeyecek. Sadece sizi oyalayacak ömür sermayenizden yiyecek. Allah'a ahiret gününe inanan insanların kendi inançları ekseninde dünya ile bir ilişki geliştirmesi gerekiyor. Özetliyim derken uzattım. Yanlış anlamış bile olabilirim. En iyisi sohbeti dinleyin siz.
Hocam merhaba, Emekleriniz icin tesekkur ederim.Videolarinizdan nasiplenmeye calisiyorum bir suredir. 30.dakikadan itibaren camilere siralar yerlestirme ve digerlerinin ayaklarini koydugu yere bas koymama konualrina deginiyorsunuz. Sahsen ben de bu konuyu pek dogru bulmuyorum. Yani baskalarinin ayaklari koydugu yere kafamizi koymasak daha mantikli olmaz mi? yada namaz kildiktan sonra oturabilecegimiz duzgin bir sandalye sira vs olsa daha iyi olmaz mi.? Kamburumuz cikmasindan ya da ayaklarimizin uyusmasindan daha iyi degil mi? Yani bu konulari ben yillardir dusunurum ve bir cevap bulamam ama bu salt baskalasim yada batiya benzeme olarak neden dusunuluyoru anlamis degilim. MEsela sultan ahmet camiiin kubbesinin camla degistirilmesi vs neden dusunce kayamsi olarak isimlendiriliyor ki? Gayet mantikli geliyor bana. Yani karanlik ise bir cozum bulunmali degil mi.. Yine videonun ilerleyen kisimlarinda tesebbuh kasti olmadan yapilan seylerin olabileceginden bahsediyorsunuz. Yani tesebbuh kasti olmadan degistirilen bir kubbe, ya da tamamen kendimiz mantikli buldugumuz icin ayak konulan yere bas koymama istegimizde boyle degerlendirilmeli diye dusunuyorum. Bu konuda yorumlarda bulunurken neyin gercekten baskalasim, neyin gercekten ihtiyactan kaynaklandigini iyi ayirmak gerekir diye dusunuyorum. Selamlar.
Arkadaşların duaları ve şiirleri sanki bu dünyadan değil
Hayret ediyorum doğrusu
Maşaallah Sübhanallah
Rabbımiz ilhamlarını arttırsın ve hem onlara hem bizlere faydalı eylesin🤲
Allah razi olsun.
Insanların çoğu histen ve düṣünceden yoksun temel dürtülerle yaṣıyor.Süreç bizim de kalp ve nörõnlarımızı çok fazla olumsuz ṣeyle doldurdu.Sanırım gafletten uyanmak için önce bunlardan kurtulmamîz gerekiyor.Emine ablacığım, bu süreçte sohbetleriniz beni ayakta tuttu.Allah sizden razı olsun❤
Rabbim bizleri dünya uykusundan uyanmayı nasip eylesin amin amin inşallah selametle kalın selamlar ❤🌟
Teşekkür ederiz
Allah ebeden razı olsun canım hcm 💐💐💐
allah ebeden razı olsun her iki dünya kardeşlerimiz 💕iyiki varsınız ruhumuz sohbetlerinizle besleniyor💕💕
Aminnn 🤲Allah razı olsun Emine hocam 🤲🌹💕🌸❤️
Amin amin amin Allah razı olsun 🤲🤲🤲💞
Allah razı olsun Hocam🌺🌸🌼🌷🌸🌺🌼🌷💗💗💗🍀🍀🍀🤲🏻🤲🏻
Allah razı olsun canım hocam ❤
Allah razi olsun❤
Allah Razi ollsun Emine Ablamiz
Allah razı olsun hocam🤲Emeğine yüreğine ağzına sağlık🙏🙏🙏❤️🍀🌾💐
Yarın mahşerde sorarsın Rabbim!
Gençliğini nerede tükettin...
Cevabım: Bir musibet altında Sana İltica ettim Rabbim
Dünya bütün güzelliğine rağmen kalben terkedildi.
Bir acı tebessümle dünyanın gülen yüzüne bakıp diyorum, Beni Sana yaklaştırmayan her şeyden Sana sığınıyorum Rabbim,
Aciz bünyeme ihtiyacımı gösterip nimet tattıran meğer Sen'mişsin. Meğer böyle adımlanıyormuş maiyyet yolları
Allah razı olsun ❤
Allah zizden ebeden razıolsun
Nasıl güzel bir sohbet olmuş yine. Asimile mi oluyoruz uyarması ile başlayıp, uyanamadığımız uykumuza ikazla tamamlanması nefsime tokat gibiydi her biri. Uyansın tüm nefisler inşallah ❤❤❤🌹🌹🌹
Allah razı olsun. Yalnızlığımı paylaştınız. Gönlüme inşirah saldınız.
Adına yemin edilen son on gece ile sohbetiniz olur mu acaba diye heyecanla bekliyorum. Onu da dinleyip on geceyi daha iyi geçirmek ümidindeyim🙏🌺🌺🌺🌺🌺
Allah razi olsun sizlerden cok guzel bir ders dinledim yine❤❤❤❤
Peki ben ne anladım:
Üstadın gençlik uykusundan ihtiyarlık sabahına uyanma mevzusu ile başkalarına benzeme gayretini aynı bağlamda işlemesini ben şöyle yorumladım. Çocukluk; varlık sahnesine çıktığımız dünyayı tanıma dönemi ise, gençlik bu dünyaya kendimizi adapte etmeye, bir kimlik oluşturmaya çalıştığımız dönem oluyor. Gençlik dönemindeki tekamül, gelişim, insan ilişkileri, eşyanın işleyişi üzerine. Bu yolda aldığı mesafe, genç bir insan için bir farkındalık düzeyi bir faikiyet getirdiği için kendisini uyanık(aklı başında) şuurlu görür. Oysa yaşlılık gelip çattığında dünya hayatının gelip geçici, sürekli renk ve desen değiştiren geçici heveslerden dalgalanmalardan ibaret olduğunu görünce, ne boş şeylerle uğraştığını anlar ve asıl o zaman varlığın hakikatine uyanmış olur.
Başkalarına benzeme mevzusunun burada işlenmesinin sebebi de son 200 yıldır batı medeniyetinin hakimiyeti. Gençler içinde yaşadıkları dünyaya entegre olmak, içinde yaşadıkları zamanın bir bireyi olarak kimlik inşa etmek isterken hakim olan kültürel unsurların etkisine giriyorlar. Dünyaya yabancılaşmak istemiyorlar ya da herkes gibi olmak istiyorlar.
İşte Üstad da gençlik uykusundan, ihtiyarlık sabahıyla uyanmış biri olarak, tüm o benzeme gayretlerinin anlamsızlığını nazara veriyor. Yani birilerine benzemek için kendinizi paralamayın. O akımdan bu akıma, çalkalanıp duran insanların içinde yer etmeye çalışmayın. Sürekli değişen o dalgalanmalar, o moda akımları bir yere varmayacak sizi de bir yere götürmeyecek. Sadece sizi oyalayacak ömür sermayenizden yiyecek. Allah'a ahiret gününe inanan insanların kendi inançları ekseninde dünya ile bir ilişki geliştirmesi gerekiyor.
Özetliyim derken uzattım. Yanlış anlamış bile olabilirim. En iyisi sohbeti dinleyin siz.
Güzel bir özet olmuṣ😊
Allah razı olsun, çok güzel özetlediniz.
Super olmuş dinlemen okudum. Heyecanla dinleyeceğim şimdi🌷
Rabbim ebeden daimen razı olsun ❤
Ne kadar güzel bir konu Abla 🌸
Allaha Emanet olun
Allah razî olsun sağolun varolun
💐🌿
❤
♥️♥️♥️
🌹🤲🏿💟😥🤲🏿🌹
✅
🙏
🌹🌹🌹
❤❤❤❤❤
👍👍👍
Hocam merhaba,
Emekleriniz icin tesekkur ederim.Videolarinizdan nasiplenmeye calisiyorum bir suredir. 30.dakikadan itibaren camilere siralar yerlestirme ve digerlerinin ayaklarini koydugu yere bas koymama konualrina deginiyorsunuz. Sahsen ben de bu konuyu pek dogru bulmuyorum. Yani baskalarinin ayaklari koydugu yere kafamizi koymasak daha mantikli olmaz mi? yada namaz kildiktan sonra oturabilecegimiz duzgin bir sandalye sira vs olsa daha iyi olmaz mi.? Kamburumuz cikmasindan ya da ayaklarimizin uyusmasindan daha iyi degil mi?
Yani bu konulari ben yillardir dusunurum ve bir cevap bulamam ama bu salt baskalasim yada batiya benzeme olarak neden dusunuluyoru anlamis degilim.
MEsela sultan ahmet camiiin kubbesinin camla degistirilmesi vs neden dusunce kayamsi olarak isimlendiriliyor ki? Gayet mantikli geliyor bana. Yani karanlik ise bir cozum bulunmali degil mi..
Yine videonun ilerleyen kisimlarinda tesebbuh kasti olmadan yapilan seylerin olabileceginden bahsediyorsunuz.
Yani tesebbuh kasti olmadan degistirilen bir kubbe, ya da tamamen kendimiz mantikli buldugumuz icin ayak konulan yere bas koymama istegimizde boyle degerlendirilmeli diye dusunuyorum.
Bu konuda yorumlarda bulunurken neyin gercekten baskalasim, neyin gercekten ihtiyactan kaynaklandigini iyi ayirmak gerekir diye dusunuyorum.
Selamlar.
🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸🌸💕
Uykuda uyanıp rüyanı bir başkasına anlatmak çok aciptir. Gerçekten uyanınca ben ne yaşadım diyor insan. (Inception spoiler içerir)😬
Yyy
Allah razı olsun canım hocam ❤
Teşekkür ederiz
❤
❤
❤
❤