Arkadaşlar; yabancı/yad kökenli sözcüklerin, Türkçe karşılıklarını kullanmaya özen gösterelim. Türkçemiz; çok değerli ve varlıklı bir dildir!.. Cevap = Yanıt ( Soru-Yanıt ) Sebep = Neden Netice = Sonuç Fayda = Yarar Zarar = Dokunca Kayıp = Yitik İhtiyaç = Gereksinim Kıymet/li = Değer/li İmkan/sız = Olanak/sız Basit = Kolay Mikro =Küçük/Ufak Rağmen = Karşın ( Buna karşın ) Şekil = Biçim İzin = Onay Fikir = Düşünce His = Duygu Hissetmek = Duyumsamak Sabır = Dayanç Tecrübe = Deneyim Muazzam/Mükemmel = Olağanüstü Prensip = İlke/sel Orijinal = Özgün Trend = Eğilim Moda = Akım Faaliyet = Etkinlik Teşebbüs = Girişim Keşif-İcat = Buluş/Bulgu Seyahat = Yolculuk/Gezi Dikkat = Abay Hakikat = Gerçek Şüphe = Kuşku Maalesef = Ne yazık ki Telaş-Endişe = Kaygı/Tedirgin Komik = Gülünç Komedi = Güldürü Tenkit = Eleştiri Şart = Koşul Mesaj = İleti Haber/İstihbarat = Bilgi/Duyum Talep/Arzu = İstek/Dilek İhtimal = Olasılık Plan = Tasarı Link = Bağlantı Tespit = Saptama/Belirleme İşaret = İz/İpucu Analiz = İnceleme/Çözümleme Tercih = Seçenek ( Benim seçimim ) Mülakat = Görüşme Tavsiye/Teklif = Öneri Objektif = Yansız/Nesnel Detay = Ayrıntı Taviz = Ödün Seyretme = İzleme Seyirci =İzleyici ( İyi izlemeler ) Taraftar = Yandaş Pilot = Sürücü Müsabaka = Yarış Rekabet = Çekişme Mücadele = Uğraşı Çaba = Emek Galibiyet = Kazanmak Mağlubiyet = Yenilgi İkaz = Uyarı Zorlama/Empoze = Dayatma Mobbing = Baskı Medeni/yet = Uygar/lık Hukuk = Tüze Kanun = Yasa Legal = Yasal İllegal = Yasa dışı Mahkeme = Duruşma Nizam = Düzen Nizamname = Tüzük Örf-Adet = Gelenek-Görenek ( Töre ) Modern = Çağdaş Lider = Önder Mefkure/İdeal = Ülkü Zafer = Utku/Başarı Emir = Buyruk Amir = Buyuran Hakim = Egemen Hakimiyet = Egemenlik Harp = Savaş Sulh = Barış Millet = Ulus/Budun Vatan = Yurt Vatandaş = Yurttaş Vatansever = Yurtsever Nüfus = Toplum/Topluluk ( Arapça nüfus; kişiler, anlamına gelir, Türkçe karşılığı ise; toplumdur. ) Meclis = Kurultay Cumhuriyet = Ulus Yönetimi Edebiyat = Yazın Gramer = Dil Bilgisi Harf = İmce Alfabe = Abece/İmceler Kelime = Sözcük Cümle = Tümce İmla = Yazım Üslup/Tarz = Biçem Vezin = Ölçü Kafiye = Uyak Redif = Ek/Yineleme Nesir = Düzyazı Hikaye = Öykü Destan = Koçak/ Erteği Vezin = Ölçü İsim = Ad Zamir = Adıl Sıfat = Ön ad Zarf = Belirteç Fiil = Eylem Sade = Yalın/Duru Edat = İlgeç Hal = Durum Mana = Anlam Husus = Konu Sade = Yalın/Duru Kalem = Yazak/aç Mecmua = Dergi Matbaa = Basımevi Hatıra = Anı/msamak Biyografi = Yaşam öyküsü Otobiyografi = Öz yaşam öyküsü Anekdot = Kısa anlatı/Öykücük Sohbet = Söyleşi Mülakat = Görüşme İlave = Ek Unsur = Öge Parça = Bölüm Grup = Öbek ( Söz öbekleri ) Sahip =İye/Koruyucu Has = Özgü Şahıs = Birey/Kişi Tamamlayan = Tümleyen/Tümleç ( Dil Bilgisinde ) Tercüme = Çeviri Tercüman = Çevirmen Tabir = Deyiş/Anlatım Telaffuz = Söyleyiş Tasfiye = Ayıklama/Temizleme Kabiliyet = Yetenek/Beceri Standart = Ölçün/lü Af/fetmek = Bağış/lamak Merhamet = Acıma Keder = Üzüntü Kader = Yazgı Huzur/Rahat = Erinç Karakter = Kişilik Akıl/lı = Us/lu Zeka = Anlak Şuur = Bilinç Hafıza = Bellek Nefes = Soluk/lanmak Hayat = Yaşam Hayati = Yaşamsal Hayatını kaybetti = Yaşamını yitirdi ( Türkçe tümcesi kullanılmalı ) Eczacı = Emçi Doktor/Hekim = Sagun/Otacı Uzuv = Organ Acemi = Çaylak Profesyonel = Uzman İhtisas = Uzmanlık Kainat = Uzay/Evren Planet = Gezegen Sema Gökyüzü Hafta = Yedil ( Farsça Haft/a = 7 demektir. Farsça Haftanın karşılığı ise öz Türkçe olan Yedi/l'dir!..) Sene = Yıl Takvim = Yıllık Devir = Çağ Asır = Yüzyıl Saat = Sayaç Zaman = Süre Defa = Kez ( Eski Türkçe Kezik'ten türeme = Dönüş demek ) Kazara = Bilmeden/İstemeden Enteresan = İlginç Spontane = Kendiliğinden Tatmin = Doyum Cimri = Eli sıkı Destek = Yardım Acil = İvedi/likle Hız = İvme Hareket = Devinim İhmal = Boşlama/Görmezlik Tamamen = Tümüyle/Bütünüyle Mukayese = Karşılaştırma Tebliğ/Anons = Duyuru Beyan = Açıklama Beyanname = Bildirge Deklare = Bildirmek İfade = Anlatım Hitabet Konuşma Nutuk = Söylev Laf = Söz Gıybet = Dedikodu Yemin = Ant Tatil = Dinlence Merhaba/ Selam = Esenlik ( Es'mekten türemiştir, öz Türkçedir! Farsça olan Âsân = kolay ve dinlenmek anlamına gelir. İki sözcük arasında hiçbir biçimde benzerlik bulunmamaktadır. ) Anahtar = Açar İrtifa = Yükselti İmar = Bayındır İnşaat = Yapı İşleri/Dikinti Mekan = Yer Saha = Alan Yeryüzü şekilleri = Yeryüzü biçimleri Coğrafya = Yeryüzü Tayyare = Uçak Uçak = Pilotu = Uçman İta = Ödeme Mübalağa = Abartı Tasvir = Betimleme Asil = Soylu Zengin = Varlıklı Fakir = Yoksul Zayıf = Güçsüz Alim = Bilge Entelektüel = Aydın Elit = Seçkin İtibar = Saygın/lık İmtihan = Sınav Kriter = Ölçüt Pedagoji = Eğitim bilimi Hoca = Öğretmen Talebe = Öğrenci Departman = Bölüm Kampüs = Yerleşke Akademi Bilimtay Sosyoloji = Toplum Bilim İhtilal = Devrim İnkılap = Yenilik İmtiyaz = Ayrıcalık Aidat = Ödenti Maaş = Aylık Pratik = İşlevsel İskan = Yerleşme Misafir = Konuk Sandalye = Oturak/Koltuk Rengarenk = Alaca Ekran = Gösterge Lüzum = Gerek/li Pazar = Satak Etraf = Çevre Yabancı = Yad/t ( Farsça Yâd = “Anma” anlamına gelir ve öz Türkçe yad/t İle hiçbir biçimde benzer anlam taşımamaktadır!.. ) İnkar = Yokumsama/Yadsıma ( Türkçe; Yad/t kökenlidir, türemiştir. ) Harabe/Enkaz = Yıkıntı Hücum = Atılım/Akın/Saldırı Müdafaa/Defans = Savunma Sertifika/Diploma = Belge/ Yeterlilik Belgesi Sekreter/Katip = Yazman ( Sık kullanılıyor ) Randevu = Buluşma Hediye = Ödül Teşekkür = Sağ ol Siyah = Kara Beyaz = Ak Kırmızı = Al/Kızıl Jenerik = Tanıtımlık Agresif = Saldırgan Kalp = Yürek Cesaretli = Yürekli Mert = Yiğit Kombine = Birleşik Kamuflaj = Gizleme Prosedür = İzlek Perspektif = Bakış açısı Periyot = Dönem Versiyon = Sürüm Fenomen = Görüngü Derece = Aşama Dert = Sıkıntı İcraat = Uygulama Kurban = Adak Esir = Tutsak Cenah = Kesim Vasıf = Nitelik Ayan beyan = Açık seçik Vak'a =Olay Vasati = Ortalama Skandal/Rezalet = Utanç Müzakere = Görüşme/Oylaşma Mütareke = Uzlaşma İdare = Yönetim İdareci = Yönetici Teşkilat = Örgüt Takip/çi = İzleme/İzleyici Aile = Oğuş Baba = Ata Valide = Ana/Ög ( Ög/ksüz - Anasız ) Akraba = Yakın Sülale = Soy/Sop Ecdat = Atalar Miras = Bırakıt Kuvvet = Güç Mert = Yiğit Problem = Sorun Mülteci = Sığınmacı Hicret = Göç Mevki = Konum/Orun Mabet = Tapınak İhtişam = Görkem Petrol = Akaryakıt Camia/Kitle = Topluluk/Yığın Lakap = Takma ad Eşkal = Görünüş ( Dış ) Keyif = Sevinç İmtina = Kaçınma Merdiven = Basamak İstirahat = Dinlenme Cahil = Bilgisiz Taraf = Yön Kabullenme = Benimseme Lüks = Gösteriş Güzergah = Yol boyu Kültür = Ekin/im Otomobil = Araç/Araba Tenha = Issız Mütalaa = Değerlendirme İltimas = Kayırma Berbat = Korkunç/İğrenç Zelzele = Deprem Antipatik = Sevimsiz/İtici Sempatik = Sevimli Doküman = Belge Dükkan = Satış Yeri Sahil = Kıyı Çeşme = Kaynak Tabiat = Doğa Not: Aşağıdaki yabancı kökenli sözcükleri Türkçeleştirmeden bütünüyle Türkçe anlam vererek Türkçe kökenli denilerek kolay biçimde Türkçe sözcükler üretilebilir!.. Konak = Konmaktan türemiş gibi benimsenebilir. Yalı = Yalamaktan denizin kara kısmındaki evleri ıslatmasından yola çıkarak Türkçe benimsenebilir. Saray = Sarmaktan türemiş gibi Türkçe benimsenebilir. Önemli: Türk Dil Devrimi boşuna mı yapıldı? Dilimizi zenginleştiriyor diye savunduğunuz Farsça, Arapça ve Batı dillerinden dilimize giren yabancı kökenli sözcükler yüzünden, Türkçe sözcük ve tümce kullanamıyoruz ya da karşılıklarını yazdığımızda "aman boş ver zenginlik" diye geçiştiriyorsunuz!.. Bu dile yapılan en büyük kötülüktür. Türkçeye sonradan kullandığımız ünlü sözcüklerden olan "siyaset" Arapça; AT BAKICISI, "Bekir" diye koyduğumuz ad ise Arapça; DEVE YAVRUSU yavrusu, Farsça kız adı olarak kullandığımız "Jülide" ise; DAĞINIK demektir, zamanla kullanım anlamları değiştirmiştir ve genelde yabancı kökenli sözcüklerde olur. Hiç yoktansa yeni türetilen Türkçe sözcüklerde böyle anlamsız durumlar bulunmamaktadır. Bir de insanlar yeniliklere, yeni sözcüklere ilkin tepki koyar sonra ise alışmaya, kullanmaya ve uygulamaya başlar. Tabure yerine "oturak" denilmeye başlandığında ilkin tepki oluştu, şimdi ise bol bol kullanıyor!.. Bir dilde ister yeni ister 2000 yıldır yabancı sözcük kullanılsın bu onun kullanılması gerektiği anlamına gelmez, zenginlik ile geçiştirilemez!.. Türkçe; yeni sözcük üretebilen varlıklı bir dildir, eğer kullandığın sözcüklerin Türkçe karşılığı yazdıklarımdaki gibi kullanıyorsa yabancı sözcük kullanmanın hiçbir anlamı yoktur. Örnek; dükkan yerine "satış yeri" anahtar yerine "açar" neden komik olsun ? Asıl komik olan senin Türkçe sözcüklere karşı aşırı biçimde yozlaşman yabancı kalman! Toplum/insan yönetimi için kullandığın Arapça SİYASET; gerçekte AT BAKICISI demek asıl komik olan bu, yani anlamını bile bilmeden yabancı bir sözcüğü kullanman!.. Türkçe sözcüklerimiz varken neden Farsça, Arapça ve Batı dillerinin eş anlamlılarını kullanalım öyle değil mi ? Bu durum; dilimizi bütünüyle yitirmemize ve yozlaşmasına neden olur!..
ÇOK güzel, tebrik ederim. Üstlendiğin bu bilgiler hepimize KADİM DEVLET İN METAFİZİK aleminde ruhsal tatlar yaşatsın İNŞALLAH. BU BİLGİLER ANADOLU NUN ADAMLARI OLACAK NESLE IŞIK OLSUN. ALLAH VE SEÇİLMİŞ "KUT" LAR BİZİMLE OLSUN İNŞALLAH. 🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🕊️🕊️🕊️
Ben cekik gözlüyüm nereye gitsem bana türke benzemiorsun deniliyor, sanki türkün rus sarışını yada arap esmerliğiymiş gibi algı olmuş, bu yazıtlardada aynısı olmuş türkü hatırlatan her şey silinmiş.
Türklerin tipik özelliği, elmacık kemikleri çıkık ve badem gözlü olması, elâ gözlü, çakır veya kahverengi gözlü olmaları..siyah göz özelliği yok diye biliyorum..sarışın, kumral veya esmer olabilir..sonuçta beyaz ırkiz..👍🍀🇹🇷🇦🇿🇰🇬🇰🇿🇹🇲🇭🇺🇺🇿..
Insanlari böyle güzel gercek bilgilerle bilinclendirin 🙏💚tesekkürler
🙏👍❤
Video çok net ve açıklayıcı olmuş teşekkür ederim:)
Arkadaşlar; yabancı/yad kökenli sözcüklerin, Türkçe karşılıklarını kullanmaya özen gösterelim. Türkçemiz; çok değerli ve varlıklı bir dildir!..
Cevap = Yanıt ( Soru-Yanıt )
Sebep = Neden
Netice = Sonuç
Fayda = Yarar
Zarar = Dokunca
Kayıp = Yitik
İhtiyaç = Gereksinim
Kıymet/li = Değer/li
İmkan/sız = Olanak/sız
Basit = Kolay
Mikro =Küçük/Ufak
Rağmen = Karşın ( Buna karşın )
Şekil = Biçim
İzin = Onay
Fikir = Düşünce
His = Duygu
Hissetmek = Duyumsamak
Sabır = Dayanç
Tecrübe = Deneyim
Muazzam/Mükemmel = Olağanüstü
Prensip = İlke/sel
Orijinal = Özgün
Trend = Eğilim
Moda = Akım
Faaliyet = Etkinlik
Teşebbüs = Girişim
Keşif-İcat = Buluş/Bulgu
Seyahat = Yolculuk/Gezi
Dikkat = Abay
Hakikat = Gerçek
Şüphe = Kuşku
Maalesef = Ne yazık ki
Telaş-Endişe = Kaygı/Tedirgin
Komik = Gülünç
Komedi = Güldürü
Tenkit = Eleştiri
Şart = Koşul
Mesaj = İleti
Haber/İstihbarat = Bilgi/Duyum
Talep/Arzu = İstek/Dilek
İhtimal = Olasılık
Plan = Tasarı
Link = Bağlantı
Tespit = Saptama/Belirleme
İşaret = İz/İpucu
Analiz = İnceleme/Çözümleme
Tercih = Seçenek ( Benim seçimim )
Mülakat = Görüşme
Tavsiye/Teklif = Öneri
Objektif = Yansız/Nesnel
Detay = Ayrıntı
Taviz = Ödün
Seyretme = İzleme
Seyirci =İzleyici ( İyi izlemeler )
Taraftar = Yandaş
Pilot = Sürücü
Müsabaka = Yarış
Rekabet = Çekişme
Mücadele = Uğraşı
Çaba = Emek
Galibiyet = Kazanmak
Mağlubiyet = Yenilgi
İkaz = Uyarı
Zorlama/Empoze = Dayatma
Mobbing = Baskı
Medeni/yet = Uygar/lık
Hukuk = Tüze
Kanun = Yasa
Legal = Yasal
İllegal = Yasa dışı
Mahkeme = Duruşma
Nizam = Düzen
Nizamname = Tüzük
Örf-Adet = Gelenek-Görenek ( Töre )
Modern = Çağdaş
Lider = Önder
Mefkure/İdeal = Ülkü
Zafer = Utku/Başarı
Emir = Buyruk
Amir = Buyuran
Hakim = Egemen
Hakimiyet = Egemenlik
Harp = Savaş
Sulh = Barış
Millet = Ulus/Budun
Vatan = Yurt
Vatandaş = Yurttaş
Vatansever = Yurtsever
Nüfus = Toplum/Topluluk ( Arapça nüfus; kişiler, anlamına gelir, Türkçe karşılığı ise; toplumdur. )
Meclis = Kurultay
Cumhuriyet = Ulus Yönetimi
Edebiyat = Yazın
Gramer = Dil Bilgisi
Harf = İmce
Alfabe = Abece/İmceler
Kelime = Sözcük
Cümle = Tümce
İmla = Yazım
Üslup/Tarz = Biçem
Vezin = Ölçü
Kafiye = Uyak
Redif = Ek/Yineleme
Nesir = Düzyazı
Hikaye = Öykü
Destan = Koçak/ Erteği
Vezin = Ölçü
İsim = Ad
Zamir = Adıl
Sıfat = Ön ad
Zarf = Belirteç
Fiil = Eylem
Sade = Yalın/Duru
Edat = İlgeç
Hal = Durum
Mana = Anlam
Husus = Konu
Sade = Yalın/Duru
Kalem = Yazak/aç
Mecmua = Dergi
Matbaa = Basımevi
Hatıra = Anı/msamak
Biyografi = Yaşam öyküsü
Otobiyografi = Öz yaşam öyküsü
Anekdot = Kısa anlatı/Öykücük
Sohbet = Söyleşi
Mülakat = Görüşme
İlave = Ek
Unsur = Öge
Parça = Bölüm
Grup = Öbek ( Söz öbekleri )
Sahip =İye/Koruyucu
Has = Özgü
Şahıs = Birey/Kişi
Tamamlayan = Tümleyen/Tümleç ( Dil Bilgisinde )
Tercüme = Çeviri
Tercüman = Çevirmen
Tabir = Deyiş/Anlatım
Telaffuz = Söyleyiş
Tasfiye = Ayıklama/Temizleme
Kabiliyet = Yetenek/Beceri
Standart = Ölçün/lü
Af/fetmek = Bağış/lamak
Merhamet = Acıma
Keder = Üzüntü
Kader = Yazgı
Huzur/Rahat = Erinç
Karakter = Kişilik
Akıl/lı = Us/lu
Zeka = Anlak
Şuur = Bilinç
Hafıza = Bellek
Nefes = Soluk/lanmak
Hayat = Yaşam
Hayati = Yaşamsal
Hayatını kaybetti = Yaşamını yitirdi ( Türkçe tümcesi kullanılmalı )
Eczacı = Emçi
Doktor/Hekim = Sagun/Otacı
Uzuv = Organ
Acemi = Çaylak
Profesyonel = Uzman
İhtisas = Uzmanlık
Kainat = Uzay/Evren
Planet = Gezegen
Sema Gökyüzü
Hafta = Yedil ( Farsça Haft/a = 7 demektir. Farsça Haftanın karşılığı ise öz Türkçe olan Yedi/l'dir!..)
Sene = Yıl
Takvim = Yıllık
Devir = Çağ
Asır = Yüzyıl
Saat = Sayaç
Zaman = Süre
Defa = Kez ( Eski Türkçe Kezik'ten türeme = Dönüş demek )
Kazara = Bilmeden/İstemeden
Enteresan = İlginç
Spontane = Kendiliğinden
Tatmin = Doyum
Cimri = Eli sıkı
Destek = Yardım
Acil = İvedi/likle
Hız = İvme
Hareket = Devinim
İhmal = Boşlama/Görmezlik
Tamamen = Tümüyle/Bütünüyle
Mukayese = Karşılaştırma
Tebliğ/Anons = Duyuru
Beyan = Açıklama
Beyanname = Bildirge
Deklare = Bildirmek
İfade = Anlatım
Hitabet Konuşma
Nutuk = Söylev
Laf = Söz
Gıybet = Dedikodu
Yemin = Ant
Tatil = Dinlence
Merhaba/ Selam = Esenlik ( Es'mekten türemiştir, öz Türkçedir! Farsça olan Âsân = kolay ve dinlenmek anlamına gelir. İki sözcük arasında hiçbir biçimde benzerlik bulunmamaktadır. )
Anahtar = Açar
İrtifa = Yükselti
İmar = Bayındır
İnşaat = Yapı İşleri/Dikinti
Mekan = Yer
Saha = Alan
Yeryüzü şekilleri = Yeryüzü biçimleri
Coğrafya = Yeryüzü
Tayyare = Uçak
Uçak = Pilotu = Uçman
İta = Ödeme
Mübalağa = Abartı
Tasvir = Betimleme
Asil = Soylu
Zengin = Varlıklı
Fakir = Yoksul
Zayıf = Güçsüz
Alim = Bilge
Entelektüel = Aydın
Elit = Seçkin
İtibar = Saygın/lık
İmtihan = Sınav
Kriter = Ölçüt
Pedagoji = Eğitim bilimi
Hoca = Öğretmen
Talebe = Öğrenci
Departman = Bölüm
Kampüs = Yerleşke
Akademi Bilimtay
Sosyoloji = Toplum Bilim
İhtilal = Devrim
İnkılap = Yenilik
İmtiyaz = Ayrıcalık
Aidat = Ödenti
Maaş = Aylık
Pratik = İşlevsel
İskan = Yerleşme
Misafir = Konuk
Sandalye = Oturak/Koltuk
Rengarenk = Alaca
Ekran = Gösterge
Lüzum = Gerek/li
Pazar = Satak
Etraf = Çevre
Yabancı = Yad/t ( Farsça Yâd = “Anma” anlamına gelir ve öz Türkçe yad/t İle hiçbir biçimde benzer anlam taşımamaktadır!.. )
İnkar = Yokumsama/Yadsıma ( Türkçe; Yad/t kökenlidir, türemiştir. )
Harabe/Enkaz = Yıkıntı
Hücum = Atılım/Akın/Saldırı
Müdafaa/Defans = Savunma
Sertifika/Diploma = Belge/ Yeterlilik Belgesi
Sekreter/Katip = Yazman ( Sık kullanılıyor )
Randevu = Buluşma
Hediye = Ödül
Teşekkür = Sağ ol
Siyah = Kara
Beyaz = Ak
Kırmızı = Al/Kızıl
Jenerik = Tanıtımlık
Agresif = Saldırgan
Kalp = Yürek
Cesaretli = Yürekli
Mert = Yiğit
Kombine = Birleşik
Kamuflaj = Gizleme
Prosedür = İzlek
Perspektif = Bakış açısı
Periyot = Dönem
Versiyon = Sürüm
Fenomen = Görüngü
Derece = Aşama
Dert = Sıkıntı
İcraat = Uygulama
Kurban = Adak
Esir = Tutsak
Cenah = Kesim
Vasıf = Nitelik
Ayan beyan = Açık seçik
Vak'a =Olay
Vasati = Ortalama
Skandal/Rezalet = Utanç
Müzakere = Görüşme/Oylaşma
Mütareke = Uzlaşma
İdare = Yönetim
İdareci = Yönetici
Teşkilat = Örgüt
Takip/çi = İzleme/İzleyici
Aile = Oğuş
Baba = Ata
Valide = Ana/Ög ( Ög/ksüz - Anasız )
Akraba = Yakın
Sülale = Soy/Sop
Ecdat = Atalar
Miras = Bırakıt
Kuvvet = Güç
Mert = Yiğit
Problem = Sorun
Mülteci = Sığınmacı
Hicret = Göç
Mevki = Konum/Orun
Mabet = Tapınak
İhtişam = Görkem
Petrol = Akaryakıt
Camia/Kitle = Topluluk/Yığın
Lakap = Takma ad
Eşkal = Görünüş ( Dış )
Keyif = Sevinç
İmtina = Kaçınma
Merdiven = Basamak
İstirahat = Dinlenme
Cahil = Bilgisiz
Taraf = Yön
Kabullenme = Benimseme
Lüks = Gösteriş
Güzergah = Yol boyu
Kültür = Ekin/im
Otomobil = Araç/Araba
Tenha = Issız
Mütalaa = Değerlendirme
İltimas = Kayırma
Berbat = Korkunç/İğrenç
Zelzele = Deprem
Antipatik = Sevimsiz/İtici
Sempatik = Sevimli
Doküman = Belge
Dükkan = Satış Yeri
Sahil = Kıyı
Çeşme = Kaynak
Tabiat = Doğa
Not:
Aşağıdaki yabancı kökenli sözcükleri Türkçeleştirmeden bütünüyle Türkçe anlam vererek Türkçe kökenli denilerek kolay biçimde Türkçe sözcükler üretilebilir!..
Konak = Konmaktan türemiş gibi benimsenebilir.
Yalı = Yalamaktan denizin kara kısmındaki evleri ıslatmasından yola çıkarak Türkçe benimsenebilir.
Saray = Sarmaktan türemiş gibi Türkçe benimsenebilir.
Önemli:
Türk Dil Devrimi boşuna mı yapıldı?
Dilimizi zenginleştiriyor diye savunduğunuz Farsça, Arapça ve Batı dillerinden dilimize giren yabancı kökenli sözcükler yüzünden, Türkçe sözcük ve tümce kullanamıyoruz ya da karşılıklarını yazdığımızda "aman boş ver zenginlik" diye geçiştiriyorsunuz!.. Bu dile yapılan en büyük kötülüktür.
Türkçeye sonradan kullandığımız ünlü sözcüklerden olan "siyaset" Arapça; AT BAKICISI, "Bekir" diye koyduğumuz ad ise Arapça; DEVE YAVRUSU yavrusu, Farsça kız adı olarak kullandığımız "Jülide" ise; DAĞINIK demektir, zamanla kullanım anlamları değiştirmiştir ve genelde yabancı kökenli sözcüklerde olur. Hiç yoktansa yeni türetilen Türkçe sözcüklerde böyle anlamsız durumlar bulunmamaktadır. Bir de insanlar yeniliklere, yeni sözcüklere ilkin tepki koyar sonra ise alışmaya, kullanmaya ve uygulamaya başlar. Tabure yerine "oturak" denilmeye başlandığında ilkin tepki oluştu, şimdi ise bol bol kullanıyor!..
Bir dilde ister yeni ister 2000 yıldır yabancı sözcük kullanılsın bu onun kullanılması gerektiği anlamına gelmez, zenginlik ile geçiştirilemez!.. Türkçe; yeni sözcük üretebilen varlıklı bir dildir, eğer kullandığın sözcüklerin Türkçe karşılığı yazdıklarımdaki gibi kullanıyorsa yabancı sözcük kullanmanın hiçbir anlamı yoktur. Örnek; dükkan yerine "satış yeri" anahtar yerine "açar" neden komik olsun ? Asıl komik olan senin Türkçe sözcüklere karşı aşırı biçimde yozlaşman yabancı kalman! Toplum/insan yönetimi için kullandığın Arapça SİYASET; gerçekte AT BAKICISI demek asıl komik olan bu, yani anlamını bile bilmeden yabancı bir sözcüğü kullanman!.. Türkçe sözcüklerimiz varken neden Farsça, Arapça ve Batı dillerinin eş anlamlılarını kullanalım öyle değil mi ? Bu durum; dilimizi bütünüyle yitirmemize ve yozlaşmasına neden olur!..
ÇOK güzel, tebrik ederim.
Üstlendiğin bu bilgiler hepimize KADİM DEVLET İN METAFİZİK aleminde ruhsal tatlar yaşatsın İNŞALLAH. BU BİLGİLER ANADOLU NUN ADAMLARI OLACAK NESLE IŞIK OLSUN. ALLAH VE SEÇİLMİŞ "KUT" LAR BİZİMLE OLSUN İNŞALLAH. 🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🕊️🕊️🕊️
Ey dünya insanları,hepiniz türküsünüz kitabından geliyorum
R1a-z93 kuşan devleti sayesin de hindistana yayındı büyük ihtimale
Maşallah canım kardeşim belgelerin devamını bekliyoruz
Kuşanlar türk ve moğoldur
şansa benim de adım erkehan
Fatih tayma emeğine sağlık varol
❤
Bu bizim gorevimiz degil mi
hz adem turk dir, tarihin heryerinde bilgi yoksa orda turklar vardir
👍👍👍👍👍
Ben cekik gözlüyüm nereye gitsem bana türke benzemiorsun deniliyor, sanki türkün rus sarışını yada arap esmerliğiymiş gibi algı olmuş, bu yazıtlardada aynısı olmuş türkü hatırlatan her şey silinmiş.
Banada japona benziyorsun diyorlardı
@@furkanteksas6685 çocukken zor oluyor anlamıyorsun, ama allaha şükür şimdi altaylardan geldimizi biliyoruz.
Türklerin tipik özelliği, elmacık kemikleri çıkık ve badem gözlü olması, elâ gözlü, çakır veya kahverengi gözlü olmaları..siyah göz özelliği yok diye biliyorum..sarışın, kumral veya esmer olabilir..sonuçta beyaz ırkiz..👍🍀🇹🇷🇦🇿🇰🇬🇰🇿🇹🇲🇭🇺🇺🇿..
“Ey,Dünya İnsanları,hepiniz TÜRKsünüz” 🇹🇷🐺
Gene d. Matlock