Mehmet abi, 22 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Çocuk yaşımdan itibaren evde ailemden siyasete maruz kaldım. O yaşta hiçbirşey anlamıyordum ancak, üzerine düşününce, araştırınca kendimce fikirlerim oluştu. Artık günümüzde siyasetin girmediği alan yok. Türkiye'de siyasetin s'sinden anlamayan,sevmeyen insanlar dahi apolitik kalamıyor(Böyle bir lüksleri yok). Her ne kadar siyaset benim hoşuma giden bir konu olsa da, ben artık her yerde, herkesle konuşurken konunun bir şekilde siyasete gelmesinden çok sıkıldım. Başka birşey konuşamaz olduk. Eminim birçok insan için bu böyle. Realistik bir tabloda, az gelişmiş ülkelerde siyaset bilincinin olması gerektiğine katılıyorum. Ancak biz gençlerin bu duruma sitem etmesi, daha iyisinin olmasını istemesi ve elimizden hiç birşey gelmemesi gerçeği her geçen gün bizi tüketiyor. Açıkçası 'deliye hergün bayram' kafası ile hiçbirşeyden haberimiz olmadan en azından daha mutlu bir hayat yaşamayı isterdik bir çoğumuz, her ne kadar doğru olan bu olmasa da. Biz gençlerin, Türkiye gibi potansiyeli yüksek bir ülkede en düşük standartlarda yaşaması benim çok zoruma gidiyor. Eminim videodaki arkadaşın da bahsetmek istediği şey buydu.
22 yaşında, üniversite son sınıf öğrencisiyim. Babam işçi. Köyde doğdum büyüdüm hala da köyde yaşıyoruz. Küçük bir çocukken bile TBMM'nin kanalını izlediğimi hatırlıyorum -tabi bu kanalı izlemekle politik olmak arasında doğrudan bir ilişki olmayabilir belki ama vekillerin çıkıp konuşup tartışması beni heyecanlandırıyordu-. Çocukluktan politik bir tavrım vardı. Ortaokuldan üniversiteye kadar hayalim Ankara Siyasal'a gidip Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünü okumaktı. Ülkede siyasal gelişmelere kayıtsız kalamıyordum lise yıllarımda. 1980 sonrası ülkenin apolitikleşmesinden bahsetti Ömer abi. Bu doğru. Ben bu bölümü okumak istediğimi söyledikçe babam ve annem "anarşik" olurum diye korkuyorlardı. Üniversiteye gidince siyasi olaylara girme diyorlardı. Siyaset insanların kafasında bir kavga gürültü aracı olarak o kadar sağlam kodlanmış ki üniversite yıllarının hala 80'li yıllardaki gibi kanlı bıçaklı olaylarla geçtiğini düşünerek tedirgin oluyorlar. Tabi bu benim ailemin muhafazakar olmasından da kaynaklı bir durum olabilir. Fakat lise yıllarımda benim zihnimde canlanan şey de Mülkiye'de kavgalı dövüşlü günlerdi. Sonuç: ne Mülkiye'yi kazanabildim ne de SBKY bölümünü tercih listeme yazdım. Pamukkale Üniversite'sinde öğretmenlik okuyorum. Anadolu üniversitelerinde durum çok farklı. Asla politik bir ortam yok üniversitede. Ankara ve İstanbul'da eser miktarda olan politik olaylar, protestolar, yürüyüşler, eylemler buralarda yok. Gençlerin politikliği bireysel. Kitlesel bir politiklik söz konusu değil gençlikte. Ben hala politikliğimden taviz vermiyorum. Öğretmenlik stajında gördüğüm şey ülkenin politika yaşı 19 değil 12'ye düşmüş durumda. Yazma etkinliğinde 20 yıl sonrasını yazan çocuklar doların 30-40 oluşundan bahsediyor. Şaşırma duygusunu yazdığı etkinlikte "dolar düşmüş gibi şaşırdı" şeklinde ifade ediyor. Politik olmak bu toprakların gerektirdiği bir şeydir. Her şey hallolana kadar...
Hocam bende PAMUKKALE üniversitesi işletme bölümü öğrencisiyim burda öğrenciler genelde okumak için değilde ortam için geliyorlar bu yüzden zamanlarını siyasi hareketlerden çok eğlenceye ayırıyorlar.
tıp öğrencisiyim ve tıp fakültelerinin apolitik olmasından aşırı mutluydum.siyaseti her zaman bir vakit kaybı olarak gördüm. ta ki korona dönemiyle beraber hocalarımızın, asistan arkadaşlarımızın ve biz stajyerlerin sorunları tavan yapana kadar. o zaman gerçekten siyasetle ilgilenmesek bile siyasetin bizimle ilgilendiğini anladım. sesimizi ancak siyaset kurumlarına ulaştırdığımız ölçüde yanıt aldığımızı ve siyasetle aşırı derin bir bağ kurmadan da ilgilenmek gerektiğini düşünüyorum artık.
Kanalınızı flu tv sayesinde 1-2 gün önce keşfettim. Seçtiğiniz konular öyle ilgi çekici ki keşke 5-10 videoyu birlikte izleyebilsem diyorum. Ayrıca yaptığınız yorumların da olaya başka yerden bakmamı sağladığını ve ufkumu genişlettiğini söyleyebilirim. Güzel işler yapıyorsunuz. Teşekkür ederim. Kolay gelsin.
Meritokratik bir sistemin olmadığı yerde her şeye siyaset karar verir, toplumda nepotizm hakim olur!O nedenle toplum için kendi siyasi düşüncesinin gelmesi kendisi ve yakınları için son derece önemli bir hal alır!O yüzden toplum sürekli siyasetle fanatik bir şekilde uğraşır.Oysa gelişmiş demokrasilerde halk fazla siyasetle ve siyasilerle uğraşmaz.Çünkü bir mevkiye gelmek için liyakati dikkate alınır, sistem oturmuştur.Kişi kendi hayatına birey olarak bakar.
2002 seçimleri döneminde babama ‘Biz neciyiz’ diye sormuş ‘ Ne sağcıyız ne solcu Türkeşçiyiz Türkeşçi’ cevabıyla daha da kafası karışmış bir çocuktum. Evde din,siyaset gibi hararetli konuşmalar olmazdı. Haliyle apolitik büyüdüm.Çok da merakım olmadı açıkçası. Şimdi her gün alelade bir yerde siyasi konuşmaların içinde yer almaktan rahatsızım. Partizan tutumlar gereksiz. Apolitik olmak da makul gelmiyor(istesen de olamazsın) ölçülü olmak iyi. Bence ağzı olan herkes siyaset yapmamalı.
Siyasetle ilgilenmek yetişkinlerin alması gereken sorumluluklardan biri. Ancak çoğunluğu ailesi tarafından fonlanan, hayatında aldığı tek sorumluluk okul okumak olan biz gençlerin “yetişkinliğe” adım atmadan siyasetle ilgilenmesi sorumluluk bazında ütopik kalıyor. İlgisi doğrultusunda kurcalayanları kenara ayırıyorum.
Yaşar abinin dedikleri ne kadar güzel ve haklı olsa da Ömer abinin dedikleri çok daha gerçekçi. İç Anadolu'da yaşayan bir gencim ben ve bırakın 20 kişiyi 5-6 kişi siyaset konuşulmuyor. Adamların oy verdiği parti aynı olduğu halde bile anlaşamayıp kaç kez kavga ettiklerini gördüm. Göçmen konusu, başıboş köpek sorunu veyahut bireysel silahlanma konularını konuşurken bile politize olup işin sonunda "sen bir bok bilmiyorsun, sen salaksın." noktasına geliyor. Gerçekten acı ama maalesef durum böyle hatta bir keresinde siyasi görüşümün neredeyse çok zıt olduğum bir arkadaşım vardı ve etrafımdan nasıl hala arkadaşsın onunla gibi şeyler duymuştum. Siyasi görüşümden dolayı onunla anlaşamamı ve nefretle bakmamı bekliyorlardı. Evet bir gün Yaşar abinin dediği noktaya gelebiliriz belki ama şu anki durum Ömer abinin anlattığı gibi.
çok güzel bir tartışmaydı, aslında pek çok ülkede işleyen siyasi konjonktüre baktığımızda siyaseti şekillendiren kişi ve grupların belli bir söz söyleme, bir şeyleri daha iyi ve her kesimin faydasına olacak şekilde değiştirme ideali ve bilgisi olanlardansa elinde belirli bir miktarda sermaye, belirli kişilerle yakınlık ilişkisi olanlardan oluştuğunu görüyoruz. bu noktada herkesin siyasi uzlaşıya varması her ne kadar zor ve karmaşık olsa da gerçek anlamda farklı arka plan ve yaşam pratiklerine sahip insanların siyasette söz sahibi olabilmesi belirli koşullarla sağlanırsa siyasi düşünce ve eylem daha farklı grupların uzlaşısına doğru yol alabilir. tabii ki ekonomik refah ve insanların özgürce fikirlerini beyan edebilmesi çok önemli bir başlangıç noktası yine, bu açıdan Avrupa örneğinde sizin de bahsettiğiniz gibi sivil toplum örgütlerinin çeşitliliği bir noktada her sıradan vatandaşın siyasete girmek zorunluluğunu ortadan kaldırırken aynı zamanda sadece bir refah-yakınlık üstünlüğüyle ön planda olmayan insanların siyaseti, ülkelerin geleceğini şekillendirmesine katkı sağlıyor olabilir.
İlk defa Yaşarcı çıktım videodan. Apolitiklik konusunda fikirlerimi değiştirdi bu video. Ayrıca özgür irade videosunuda Yaşarın savunduğu şeyi daha iyi anladım şu an. Ağzınıza sağlık hocam güzel savunmuşsunuz fikrinizi.
24 yaşinda bir gencim yaşıtlarımla siyaset konuşurken oy kullanmayacağımı ve daha alternatif eylemlerin daha etkili olabileceğini savunuyorum sonuç hüsran, insanlar daha temel tartışma kültürünü bile idrak edemeden politika tartışmaya calışıyor bilmiyorum ben eskiden cok politiktim ama artık umrumda degil ,olanlarınsa cok da bi çaresi kalmadığı icin politik ve bence biz gencler genc yasta politik olmamaliyiz olmamalıydık
Normalde fikirlerim Ömer abiye daha yakındır ama bu sefer Yaşar abi gibi düşünüyorum. Gelecek gençlerin politika hastalığı içerisinde kaybolmaması için bugünün gençleri olan bizlerin fazlasıyla politik olması gerekiyor. En azından belli bir kuşak bunun bedelini ödemeli ki gelecekte kalkınma, refah, huzur ve apolitiklik olsun.
Büyük ölçüde Yaşar'a katılıyorum bu bölümde. Bir ekleme yapmak istiyorum: İnsanların apolitik olması için illa ekonominin çözülmüş olmasına gerek yok, örneğin 1990 2013 arasındaki Türk gençlerin apolitik olmasının sebebi 80'ler etkisiyle bastırmış olmalarıydı.
Kişi içinde bulunduğu gerçeklikliklere göz yumarsa gözünü açtığında hiç istemediği şeyleri görmeye maruz kalabilir bence. Gözü açık olduğunda da her şeyi değiştirecek diye bir şey yok ama en azından mücadele etmek çok kıymetlidir diye düşünüyorum.
@@wont19 bence bazı şeylerin erkenden farkına varmak güzel ve Çocuğun söylemi gıcığıma gitti biraz sanki bazı şeyleri idrak edemeyecek kadar yaşı küçükmüş ve çok özel bir şey yapıyormuş gibi bir tavra girmiş
Siyaset bence 20 yaşından itibaren yapılması gereken birşey ülkede 7 yaşında çocuk bile şaka gibi ekonomi konuşuyor eskiden çocuklar salak olurdu ufak meselelere kafalarını takarlardı şimdi siyaseti daha büyük birşeyi kafaya takıyorlar biz çocukken ilkokulda sadece seçim zamanı sadece ailelerimizin tuttukları partileri söylerdik seçim zamanından sonra neler geçtiğini unuturduk çocukken tv de asgari ücret ile ilgili bir haber görmüştüm askerlerin aldığı ücret zannetmiştim
Sohbetiniz çok güzel. Birikimli arkadaşlarsınız. Küçük bir ayrıntı (Bunu birçok insan yapıyor): "Refah bir toplum, refah bir hayat" gibi ifadeler doğru değildir. Doğrusu: Müreffeh bir toplum, müreffeh bir hayat. "Refahlı bir toplum, refahlı bir hayat" da denebilir, o da doğrudur.
Başından sonuna kadar birinizin fikirlerini dinlerken 'aa evet doğru söylüyor' diyorum sonra diğeriniz konuşuyor ona da 'evet haklı yaa' diyorum. Ama net olan bir şey varsa o da biz gençler olarak memnun olsak da olmasak da bu coğrafyada siyaset konuşmamız ve üzerine düşünmemiz gerektiğidir.
Bence duygusal siyasetten çok pragmatik siyaset insanın bakış açısına da zenginlik katıyor, ben elektronik mühendisliği okuyorum fakat dünya tarihi ve dünya siyasetinden edindiğim bilgilerin hayatımın her alanında bakış açımı etkilediğini düşünüyorum.
Bir mühendis olarak elbette aktif siyaseti işin ehlinden bekliyorum. Siz boşuna mı okuyorsunuz? Ben size "gel benim projeyi yönet" diyor muyum? aşk olsun
Türkiyede ve Avrupada sivil toplumun gelişimi ve dönüşmünü açıkladığınız bir video yapmanız yapılacak ve yapılmış tartışmaların kafalarda oturması için faydalı olabilir.
19 yaşında siyaset konuşmaktan öfkelenmiyor ülke başka bir seçenek bırakmadığı için sinirleniyor. 29 yaşındayım çocukluğumdan beri siyaset hep ilgimi çekiyor ancak buna mecbur bırakılan insan sinirlenir ve hakkıdır.
Orta sondan beri siyasetle ilgileniyorum ve siyaseti hep sevmişimdir. Memleketimizde parti siyasetinden başka bir şey gelmiyor akla siyaset deyince, bu yüzden de insanlarımız direkt siyasete karşı tavır alıyor bence.
şu videoyu lise1 de izleseydim zihnim 50 kilo rahatlardı vallahi
Год назад
Yaşar kardeşim konuşurken sesi kapatıp arkaya rap müzik eklesek hareketleri sırıtmaz. Eli kolu durmuyor hiç :) Yine çok güzel bir içerik olmuş. Daha bol paylaşım yapmanızı dilerim. Ağzınıza sağlık.
Ağzınıza sağlık şahane tartışma olmuş. Gösterdiğiniz videoda arkadaşın bahsettiği ve onu yoran durum politize olmaktan ziyade 'taraftarlık'. Yaşar'ın dediği gibi sivil toplum üzerindeki baskı sebebiyle Türkiye'de siyaset konuşmak takım taraftarlığı yapmak gibi. Bu da insanları yoruyor. Yoksa politize bi toplum olduğumuzu düşünmüyorum. Politizasyonu ölçmek için anlamlı olabilecek 'Civil Society Participation Index' metriğine bakıldığında Avrupa'daki politizasyonun Türkiye'nin çok çok üzerinde olduğunu görüyoruz. Metrik, 'politika belirliyecileri etkileme gücü olan aksiyonlarda bulunma ve bu aksiyonları koordine eden dernek/örgüt/vakıflarda yer alma' olarak tanımlanıyor. Aslında 'siyaset ile ilgilenmek' diye tanımlanabilecek şey bu ve istatistiklere göre Türkiye'de çok zayıf kalmış. Sivil toplum gücünün bu kadar zayıf olduğu bir ülkede politizasyondan bahsedilemeyeceğini düşünüyorum.
iki gündür günlük meşgalelerim sebebiyle videolarınızdan izleyemiyordum, kanalın özlemini çektiğimi şu an fark ediyorum. bu videoda iki tarafın da ikna edici bir yaklaşımı vardı ama en azından düzlüğe çıkabilmemiz için yaşar'ın görüşlerine daha yakın olma taraftarıyım. yine de son seçimden sonra siyaset namına adam akıllı tek kelime etmediğim bir gerçek. yani, yaşar'ın bahsettiği anlamda bir siyaset. mevcut koşulları topluluk içinde sorgulama/ daha yüksek standartlar için ulvi çabalar harcama vs. sadece kendimi yaşatmaya çalışıyorum. ben cidden bu videoda iki tarafın görüşleri arasında mekik dokuyorum. düşünsel zeminde yaşar, sosyal hayatta ömer gibi kaldım:(
Güzel bir çalışma babam bana derdi zorluk insana mucitlik yaratır her zaman zor hayatlardan başarılı insanlar çıkmıştır .Bunun örneği dünyada çok gelelim siyasete haksızlık gelir dağılımı kimlik siyaseti tarikatların holding gibi bütçeleri altı yaşında evlilik ve altı yaşında beslenememekten ölen kız gelde siyasetle ilgilenme selam sizlere
34:10 Yaşar'ın dediği sistemin anlatıldığı güzel bir bilimkurgu romanı :) Mini dizisi de var ama günümüze uyarlandığı için 1950'lerdeki dekolonizasyon, soğuk savaş, uzay yarışı gibi konular kayboluyor. Bu videoda tartışılan siyasi katılım, teknokrasi mevzularına da değiniyor. Fantastik edebiyatı ve bilimkurguyu pek sevmeyen biri olarak hoşuma gitmişti tavsiye ederim. en.wikipedia.org/wiki/Childhood%27s_End
İkinizin tartışması güzel ama bazen derinlerde kalabiliyorsunuz. Bence dışarıdan biri arada müdahil olup konuyu toparlamalı ve tartışmayı yönlendirmeli. Yoksa tartışma aynı noktalarda dönüp dönüyor.
Videoyu henüz izlemedim ama izlemeden şunu yazayım. Şuan 21 yaşındayım. Liseden beri siyasetle ve tarihle ilgilenen biri olarak olanlar çok canımı sıksada bu konularda kafa yormak hoşuma gidiyor bazen de bıktırıyor. Ülkede hiçbir şeye maddi gücün yetmemesi ve en kolay kaçış yolu olan sosyal medyanın siyaset takip etmede çok etkisi var günümüzde. Ama ben bugün yurtdışında da yaşasam sosyal bir refahım ve rafine zevklerim de olsa gerek o yaşadığım ülkenin siyasetini gerekse de tabi yine ağırlıklı olarak Türkiye siyasetini takip ederim.(benimkisi kronik bir sorunda olabilir bilmiyorum .d)
Gençler tartışmalarınız çok keyifliydi açıkçası tartışmada ikinizin de haklı olduğu noktalar vardı. Benim ekleme yapmak istediğim nokta ise ikinizin de atladığı nokta siyaset yapmak denilince işte hükümet bugün şu ülke ile görüşecek ne olacak o parti ona şunu dedi bu böyle dedi gibi magazinsel bir siyaset yapmak olmamalı veya işte AKP ABD ile iş birliği yapıyor oy vermeyelim veya verelim gibi bir siyasi tartışma tüm vatandaşın gündeminde olmamalı. Bu açıdan o genç dediği noktada haklı maalesef bizde ki siyasi elit de siyaseti bu şekilde yaptığı için halk da buna dahil oluyor. Değerler ve yasalar üzerinden siyaset yapmıyoruz sorunumuz bu dediğiniz Avrupa ülkelerinde ise yasalar üzerinden siyaset yapıldığı için belki de oy kullanma bu kadar mesele değil. Tabi bir farkımız siyasi liderlerin ilahlastirilmasi ve parti programlari üzerinden değil de siyasi liderin karakteristik özellikleri üzerinden oy kullanma eğilimi hal böyle olunca da kutuplaşan ama hangi noktada kutuplaştiğı hakkında bilgi sahibi olmayan kitleler ortaya çıkıyor. Yani siyaset yapmanın ve siyasi tartışmaların sosyolojik yapı ile bir alakası var. Şimdi diyelim bir Avrupa ülkesinde öğrencilerin yurt ihtiyacı var bu konuda A partisi gelirse yurt yapmaz gençleri tarikat yurtlarına muhtaç bırakır B partisi gelirse yurt yapar ama ticarethane olur C partisi gelirse yurt yapar ama ibadet yapılmasına yasak koyar gibi toplum mühendisliğine soyunan bir siyaset izler tehlikesi yoktur hal böyle oluncada gündelik hayatına her yerden bir saldırı olmayınca oy kullanmak herkes için önemli olmaz. Çünkü hiç bir ideoloji veya tutuma sıkı sıkıya bağlı olmayan insanlar her yerde var eminim Türkiyede de var böyle kişiler. Bu kişiler gündelik hayatında siyasetin değişmesinden aşırı etkilenmese oy kullanmayı önemsemez ki. Bizde de bazı değerler yerleşmiş olsa işte hukuk devleti vs gibi şeyler olduğunda ben bilsem ki benim hayatıma etkisi olsa bile tüm değer yargılarım ve tercihlerim noktasında beni değişme noktasında sıkıştıracak biri değil karşımdaki kim geldiği kritik önemli olmaz o zaman siyaseti seven daha derin hassasiyetleri olan kişiler siyaset yapar ben ise işime gider gelirim günlük hayatıma bakarım. Kişinin siyaset yapmayı istemesi veya istememesi yönünde tercih yapabilme lüksü olmalı. Bizim ülkemizde ise nerdeyse bu lükse sahip olacak kadar umursamaz bir insan grubu kalmadı her nereye aitseniz nasıl yaşıyorsanız yaşayın bir şekilde bir öteki grubuna dahilsiniz böyle olunca da herkes siyaset yapmak zorunda hissediyor. Gencin bu noktada dediği şey doğru tabiki siyaset bilmek gerektiğinde politize olmayi bilmek başka birşey ama bizde her daim gerekli. Otobüs duraklarında iki kişi oturuyorsa dinleyin siyaset yapar, parkta oturan çocuk siyaset yapar, markette sıra bekleyen teyzeler siyaset yapar. Öyle bir hale geldi ki günlerde kek çay eşliğinde dedikodu yapması gereken kadınlar bile siyaset yapar hale geldi. Siyasi elitler maalesef elit değiller onların bizim istediklerimizin ne olduğunu tespit etmek ve gündeme getirmek hususunda becerisinin olmaması sebebiyle elit olamamalari da siyasetimizim başka bir sorunu. Falan filan işte
yaşar da kendimi ömer de de kankamı gördüm.. abi ortada bir sorun var ve bu sorunu tamamen çözemesek bile çözüm çin çaba sarfederek bir takım iyileştirmeler mümkün.. buna niyet edenleri iyileştirme yapılması gerekiyor diyenleri bastırmak da ne bileyim mantıklı mı? 81'liyim.. anadolu lisesini okurken de fen lisesindeyken de hiçbirimiz günün birinde ülke siyasetinde bir yerlere gelmeyi hedeflemedik.. ülke çapında sınav yapılmış ilk 500'e ilk 200'e girmişiz ve hiçbirimiz ülkenin yönetiminde yer almayı düşünmüyoruz.. ülkenin en zeki bireyleri yönetimden bu kadar isole edilirse bu ülke gerçekte iyi bir yere gider mi.. bu normal mi? burada elbette kendi kuşağımı eleştiriyorum öncelikle.. biz kendimiz birşeyleri düzeltmeye girşmeden kendi kendine herşeyin güzel olmasını beklemek mantıklı mıydı? taylan yıldız bizim lisedeydi.. verdiği onca emeğe rağmen milletvekili adayı olması bile kolay değil.. bu kişilerin değer görmediği bir sistem var.. oysa ülke yönetiminde çok daha fazla rol sahibi olmalılar. bu liyakatten tamamen uzaklaşmış sistemin değişmesini talep etmek, değiştirmeye çalışmak en azından dile getirlmesi gereken bir konu..
18 yaşını geçip de oy verme hakkını elde etmiş biri siyaset konuşmaktan rahatsız olacaksa oy verme yaşını yükseltelim kardeşim.. zaten sen o yaşta siyaset konuşabiliyorsun diye sana oy hakkı veriliyor..
Öncelikle şunu söylemek isterim ; birbirimizle anlaştğımız araç dil olduğundan tartışmalara başlarken önce aynı şeylerden bahsettiğimize emin olmak için kavramların içini nasıl doldurduğumuz konusunda senkronize olmalıyız. Videolarınızda tartıştığınız konulara bence karşılıklı tanım vererek başlamalısınız. Siyaset konusundaki düşünceme gelirsem, Yaşar beyin dediği gibi insanların temel vatandaşlık hakları ve haklarını savunma yolları konusunda bilinçli olması gerektiğini düşünüyorum. Fakat bu bize öğretilmiyor. Bunun için kendisi çaba gösteren insan sayısı ise pek az. Dolayısıyla öğrenilmiş çaresizliğe mahkum oluyoruz, elimizden birşey gelmediğini düşünüyoruz, eğitimsizlik ve tahammülsüzlükten dolayı fanatikleşiyor, kamplaşıyoruz. Bu haldeyken siyaset yapmamız mümkün olmuyor. Vel hasılı kelam: Eğitim şart :) Ağzınıza sağlık ❤
Arkadaşlar bir şey içerisinde sorun varsa, o konuşulur. Ne zaman olaylar beklenildiği gibi gitmeye başlar, o zaman muhabbeti kesilir, biliyorsunuz. Söylenildiği gibi şu an küçük çocuklar siyaset konuşuyor. Ben bundan rahatsızım. Geçenlerde kardeşim(16), abi ben cumhurbaşkanı olsam ülkeyi daha iyi yönetirim dedi. Gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Bence normal halk siyasetle bu kadar iç içe olmaması lazım. Benim fikrime göre, siyaset iyi niyetli bir takım elitin elinde olmalı ve birbirlerini denetleyebilmeliler. Biz son yıllarda sistemi iyice bozduk, denetlenemeyen insanlar yarattık. Bu sebeple işler kötüye gidiyor. Umarım daha iyi günlerde, bugünleri konuşup, değerlendiririz.
Yaşar daha kapsamlı ele aldığı için daha fazla emek harcıyor. Ömer kestirmeden gidiyor 😀😀😅😅Batı refah seviyesi yüksek bize göre alım gücü yüksek insanın şikayeti az olur. Yaşar reisin performansı güzeldi Ömer de kötü değil herzamanki gibi, iyi yerlere dokundu. İyi günler dilerim 🎉🎉
19 yaşında Türkiye'de yaşayan bir genç olarak oy kullanacak yaşa gelmiş gençlerin güncel siyaseti takip etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizim ülkemiz maalesef ki siyasal olarak oturaklı bir hâle gelemedi bir türlü. Dolayısıyla da apolitik olmak gibi bir seçenek yok önünüzde maalesef. Yeni kuşak olarak yön verebileceğimiz böylesine bir alan varken sanki refah ülkesinde yaşıyormuşçasina "aa ben demokrasiyi ya da sistemi protesto ediyorum, siyaset umrumda değil oy falan da vermiyorum" tavırlarını takinma lüksümüz yok. Siyasetle de ilgilenecez ve günü geldiğinde bir şeyleri değiştirme umuduyla gidip oyumuzu da verecez. Mevcut iktidardan veyahut düzenden şikayetçi olup hâlâ da oy kullanmayı, siyasete kulak kapamayi marifet sanan arkadaşların düzen değişmeyince de gelip sızlanma hakkı yoktur. E sen bir şeyleri değiştirmek için ne yaptın ki gelip şikayet ediyorsun hâlâ? Ha Türkiye'de isimler değişir ama düzen değişmez diyenler de vardır e onu da bi görelim o zaman. Bir şeylerin değiştiğini görelim, beğenmezsek onu da şaapariz sonra.
Videonun sonunda olayı çözmüş olabilirsiniz 6 ay çocuk izni eğer bilimsel ve istatistiksel olarak yeterli ise bunu siyaset üstüne taşıyabiliriz ve bilimsel deriz. Seçme ve şeçilme yaşı 16, 18, 25 yada 30 mu olmalı? Bilim bize insan beyni karar verebilme ve beynin gelişimini 25 yaşında sağladığını söylerse 25'i kabul edebiliriz. Bilim ve teknoloji ilerledikçe galiba siyaset bitmek zorunda kalacak.
bu yeni nesil gençlerde ben her şeyi hak ediyorum kafasını anlamıyorum. 19 yaşında sen bir araba kadar real değer oluşturmadın kardeşim sen her şeyin en iyisinide hak etmiyorsun. dünya nüfusu 8 milyar artık bu sen çok özelsin yalanı bitmeli. sen geç kardeş hiç özel değilsin canının da çok bir kıymeti yok. ailen zengin değil ise çok çalışman gerekiyor belki biraz iyi bir hayat yaşarsın.
Yaşar çok güzel şeyler söylüyor ama hepsi hayalde kalacak burası Ortadoğu, burda bir dönüşüm gerçekleşeceğine gerçekten inanmıyorum çünkü göremiyorum. Övülen Z kuşağının önceki kuşaklardan farkı daha global bir dünyaya doğmuş olmaları. Yoksa kafa yapıları, özgürlüklere olan saygilari vs eski nesil ile aynı bence. Ömer'in dediklerine katılıyorum bir genç Avrupa'daki gibi düşünmeli. Bodyci tespiti de çok iyiydi .d Nihayetinde burası ne Amerika ne Avrupa burası Şark.
Yorumlarda Yaşar'ı haklı bulanlar daha çok olsa da ben de Ömer'i haklı buldum ve bununla ilgili yazmak istiyorum. Avrupa'daki insanların apolitik olmasının, daha doğrusu olabilmesinin sebebi orada siyasetin değil rejimin ön planda olması. Yani zaten orada belirli bir yöntem var ve başa gelen kim olursa olsun o yöntemle devam edilecek. Bundan A tarafı veya B tarafı olumsuz etkilenmeyecek ve onun ayağa kalkıp bir faaliyette bulunmasına gerek olmayacak. Zaten onlar da protesto veya eylem yaptığında o yönteme karşı çıkarlar yönetimdeki kişilere değil. Bizde ise bu tam tersi çünkü rayına oturmuş bir düzen yok, her gelenle beraber o düzen ve yöntem değişiyor. Bu olmasın istiyoruz biz. Bu yüzden diyoruz ki 19 yaşındaki biri politik olmak zorunda kalmasın. Politika bir hobi değildir çünkü reşit olan ya da olmayan herkesi bir yerde ilgilendirir buna katılıyorum, fakat aktif vatandaşlıktan öte olup herkesin her gün her olanı takip edip her yerde bu konuyu açıp canı pahasına savunması ve kendi istediğinin olması için diğer tarafları mağduriyete uğratması gibi de olmamalı.
Yönetime katılma noktasına katılıyorum, daha benimseyici etkisi olur gibi amaa bence bizleri kutuplaştıran ASIL neden siyasiler veya liderler değil. Abi biz berberimizi değiştirirken gerilen bir toplumuz.
19 yaşında Ülkücüyüm komunistim liberalim cumhuriyetçiyim demokratım diye ortada gezme. Şucu bucu olma siyasi akımları öğren siyasi figürleri öğren tarih oku. Doğru sorular sor, empati yap. En önemli nokta doğru soruları sormaktır bence 19 yaşındaki birikiminle siyasi bir görüş oluşturamazsın çünkü bunu hayat tecrübenle harmanlayamazsın o yüzden 19 yaşında iyi bir gözlemci ol iyi bir okur ol ama tarafgir olma.
Apartman meselesini şöyle söyleyeyim 10 yıldır apartmanın kapısı bozuk asansör calismiyor ve temizlik sorunu var. 10 yildir herkes butun bu sorunları görüyor ama hicbir şey yapmiyorlar. Ve iceri giren kediler koku birakiyor diye şikayet ediyorlar. Biz de yapmıyoruz. Bizim apartman Türkiye'nin tam olarak prototipi 😂 herkes sorunu görüyor, şikayet ediyor ve hiçbir sey yapmıyor
Oy vermenin etki gücünün düşük olduğu düşünüldüğü için de belki gelişmiş demokrasilerde vatandaşlar ilgilenmiyor olabilir. Bence bizde orta sınıf oralara göre çok pasif kalıyor. Oralarda orta sınıf daha özgüvenli ve bir şeyleri değiştirmek için baskı kurmaya çalışıyor gibi geliyor. Belki programı yapan arkadaşlar daha iyi değerlendirebilir ben sayısalcıyım sonuçta ama bana öyle geliyor ki elit kesimde de orta sınıfta da temel siyaset bilgisi yok. Liberalizm veya komünizm diyince mesela garip bir şekilde herkesin aklında farklı bir şey oluşuyor.
ABD konusunda tespitiniz bugünlerde çok da doğru sayılmaz. Oy verme oranı tarihin en yüksek duzeylerinde ve yerel yönetimler eyalet altı seviyelerde dahi son derece güçlü ve siyasi olarak kapsayıcı. Örnek vermek gerekirse savcıları, bölge eğitim komisyonlarını dahi halk seçiyor.
Benden de bir söz olsun bakalım. Politikayla uğraşmayacak kadar akıllı olanlar, daha aptallar tarafından yönetilerek cezalandırılır -platon Bu söz benim 10. Sınıftan beri WhatsApp durumum (al bu gereksiz bilgiyi ne yapıyorsan yap) bir de benim aklıma takılan, rahatsız olduğum bir konunun videosunu çekmeniz aşırı mutlu ediyor beni. 19 yaşına gelmiş, ben siyaset konuşmayayım diyor. Oyun, film, mizik, üni ortamı vs. konuşunca genç siyaset konuşunca yaşlı mi olunuyor. Ne alaka yani?
Zor zamanlar güçlü insanları yaratır. Güçlü insanlar güzel zamanları yaratır. Güzel zamanlar zayıf insanları yaratır. Zayıf insanlar zor zamanları yaratır. Açıkçası, Türkiye’deki kadar siyasetin gündelik hayatta bu kadar yer kaplaması bence de anormal. Fakat günümüz Avrupasının/welfare ülkelerin bu kadar, oy vermeyecek kadar siyaset dışı kalmasını da doğru bulmuyorum. İnsan gördüğü bir yanlışla ilgili politika üretir, hiçbir ideolojide yer bulamıyorsa düşünür biraz perspektif katar kendine, kendi ideolojisini oluşturur. Hiç fikri olmadan, Fransa’nın başkentine Avrupa diyen Amerikalı gençler gibi olmaktan çok korkuyorum ben mesela. Siyasi elitler yazıyor sen de oynuyorsun, böyle devran gitmez yani. Bi Putin çıkıverir bam güm anlamadan savaşın içerisinde bulursun kendini. Önümüzdeki zaman diliminde neler olacağının hiçbir garantisi yok.
isteyen zevk alan olabilir de gidip de bütün halk daha 10 yaşında çocuklar bile ekonomi konuşuyorsa ve bu genelse bence bu hatalıdır çünkü gelişmemiş ülkelerde daha çok konuşulurken bi yandanda daha yüksek refaha sahip ülkeler daha az konuşuluyor
19 yy almanyasinda sosyal demokrat partinin( komünist partinin) 6 milyon aktif uyesi oldugunu ve 200un uzerinde işçi gazetesi oldugunu biliyormuydunuz.
19 Yaşında siyaset zorumuza değil hoşumuza gider.
Elhamdülillah.
Arkadaşlar bu sefer kostüm getirmediğimi düşünenler olmuş. Doğru. Çünkü bu sefer ruhumu getirdim..
Sweatshirt'ün kostüm değil miydi?
Mehmet abi, 22 yaşında bir üniversite öğrencisiyim. Çocuk yaşımdan itibaren evde ailemden siyasete maruz kaldım. O yaşta hiçbirşey anlamıyordum ancak, üzerine düşününce, araştırınca kendimce fikirlerim oluştu. Artık günümüzde siyasetin girmediği alan yok. Türkiye'de siyasetin s'sinden anlamayan,sevmeyen insanlar dahi apolitik kalamıyor(Böyle bir lüksleri yok). Her ne kadar siyaset benim hoşuma giden bir konu olsa da, ben artık her yerde, herkesle konuşurken konunun bir şekilde siyasete gelmesinden çok sıkıldım. Başka birşey konuşamaz olduk. Eminim birçok insan için bu böyle. Realistik bir tabloda, az gelişmiş ülkelerde siyaset bilincinin olması gerektiğine katılıyorum. Ancak biz gençlerin bu duruma sitem etmesi, daha iyisinin olmasını istemesi ve elimizden hiç birşey gelmemesi gerçeği her geçen gün bizi tüketiyor. Açıkçası 'deliye hergün bayram' kafası ile hiçbirşeyden haberimiz olmadan en azından daha mutlu bir hayat yaşamayı isterdik bir çoğumuz, her ne kadar doğru olan bu olmasa da. Biz gençlerin, Türkiye gibi potansiyeli yüksek bir ülkede en düşük standartlarda yaşaması benim çok zoruma gidiyor. Eminim videodaki arkadaşın da bahsetmek istediği şey buydu.
22 yaşında, üniversite son sınıf öğrencisiyim. Babam işçi. Köyde doğdum büyüdüm hala da köyde yaşıyoruz. Küçük bir çocukken bile TBMM'nin kanalını izlediğimi hatırlıyorum -tabi bu kanalı izlemekle politik olmak arasında doğrudan bir ilişki olmayabilir belki ama vekillerin çıkıp konuşup tartışması beni heyecanlandırıyordu-. Çocukluktan politik bir tavrım vardı. Ortaokuldan üniversiteye kadar hayalim Ankara Siyasal'a gidip Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünü okumaktı. Ülkede siyasal gelişmelere kayıtsız kalamıyordum lise yıllarımda. 1980 sonrası ülkenin apolitikleşmesinden bahsetti Ömer abi. Bu doğru. Ben bu bölümü okumak istediğimi söyledikçe babam ve annem "anarşik" olurum diye korkuyorlardı. Üniversiteye gidince siyasi olaylara girme diyorlardı. Siyaset insanların kafasında bir kavga gürültü aracı olarak o kadar sağlam kodlanmış ki üniversite yıllarının hala 80'li yıllardaki gibi kanlı bıçaklı olaylarla geçtiğini düşünerek tedirgin oluyorlar. Tabi bu benim ailemin muhafazakar olmasından da kaynaklı bir durum olabilir. Fakat lise yıllarımda benim zihnimde canlanan şey de Mülkiye'de kavgalı dövüşlü günlerdi. Sonuç: ne Mülkiye'yi kazanabildim ne de SBKY bölümünü tercih listeme yazdım. Pamukkale Üniversite'sinde öğretmenlik okuyorum. Anadolu üniversitelerinde durum çok farklı. Asla politik bir ortam yok üniversitede. Ankara ve İstanbul'da eser miktarda olan politik olaylar, protestolar, yürüyüşler, eylemler buralarda yok. Gençlerin politikliği bireysel. Kitlesel bir politiklik söz konusu değil gençlikte. Ben hala politikliğimden taviz vermiyorum. Öğretmenlik stajında gördüğüm şey ülkenin politika yaşı 19 değil 12'ye düşmüş durumda. Yazma etkinliğinde 20 yıl sonrasını yazan çocuklar doların 30-40 oluşundan bahsediyor. Şaşırma duygusunu yazdığı etkinlikte "dolar düşmüş gibi şaşırdı" şeklinde ifade ediyor. Politik olmak bu toprakların gerektirdiği bir şeydir. Her şey hallolana kadar...
Hocam bende PAMUKKALE üniversitesi işletme bölümü öğrencisiyim burda öğrenciler genelde okumak için değilde ortam için geliyorlar bu yüzden zamanlarını siyasi hareketlerden çok eğlenceye ayırıyorlar.
@@yunusemrecelik2630 Anadolu okullarında eğlence, ortam var mı? Benim kafamda hep ufak, muhafazakar yerler olarak kodlanmış.
Teşekkürler çok güzel aciklamissin
okumadim
tıp öğrencisiyim ve tıp fakültelerinin apolitik olmasından aşırı mutluydum.siyaseti her zaman bir vakit kaybı olarak gördüm. ta ki korona dönemiyle beraber hocalarımızın, asistan arkadaşlarımızın ve biz stajyerlerin sorunları tavan yapana kadar. o zaman gerçekten siyasetle ilgilenmesek bile siyasetin bizimle ilgilendiğini anladım. sesimizi ancak siyaset kurumlarına ulaştırdığımız ölçüde yanıt aldığımızı ve siyasetle aşırı derin bir bağ kurmadan da ilgilenmek gerektiğini düşünüyorum artık.
hangi hastanedesin randevu alayim bayilana kadar doverim seni
Kanalınızı flu tv sayesinde 1-2 gün önce keşfettim. Seçtiğiniz konular öyle ilgi çekici ki keşke 5-10 videoyu birlikte izleyebilsem diyorum. Ayrıca yaptığınız yorumların da olaya başka yerden bakmamı sağladığını ve ufkumu genişlettiğini söyleyebilirim. Güzel işler yapıyorsunuz. Teşekkür ederim. Kolay gelsin.
Meritokratik bir sistemin olmadığı yerde her şeye siyaset karar verir, toplumda nepotizm hakim olur!O nedenle toplum için kendi siyasi düşüncesinin gelmesi kendisi ve yakınları için son derece önemli bir hal alır!O yüzden toplum sürekli siyasetle fanatik bir şekilde uğraşır.Oysa gelişmiş demokrasilerde halk fazla siyasetle ve siyasilerle uğraşmaz.Çünkü bir mevkiye gelmek için liyakati dikkate alınır, sistem oturmuştur.Kişi kendi hayatına birey olarak bakar.
2002 seçimleri döneminde babama ‘Biz neciyiz’ diye sormuş ‘ Ne sağcıyız ne solcu Türkeşçiyiz Türkeşçi’ cevabıyla daha da kafası karışmış bir çocuktum. Evde din,siyaset gibi hararetli konuşmalar olmazdı. Haliyle apolitik büyüdüm.Çok da merakım olmadı açıkçası. Şimdi her gün alelade bir yerde siyasi konuşmaların içinde yer almaktan rahatsızım. Partizan tutumlar gereksiz. Apolitik olmak da makul gelmiyor(istesen de olamazsın) ölçülü olmak iyi. Bence ağzı olan herkes siyaset yapmamalı.
Siyasetle ilgilenmek yetişkinlerin alması gereken sorumluluklardan biri. Ancak çoğunluğu ailesi tarafından fonlanan, hayatında aldığı tek sorumluluk okul okumak olan biz gençlerin “yetişkinliğe” adım atmadan siyasetle ilgilenmesi sorumluluk bazında ütopik kalıyor. İlgisi doğrultusunda kurcalayanları kenara ayırıyorum.
Ömer "Bak, senin anlattığın her şey çok güzel, keşke olsa ama olmaz" Gemalmaz
Siyaseti dinleye dinleye arkadaki çiçek solmuş
Yaşar abinin dedikleri ne kadar güzel ve haklı olsa da Ömer abinin dedikleri çok daha gerçekçi. İç Anadolu'da yaşayan bir gencim ben ve bırakın 20 kişiyi 5-6 kişi siyaset konuşulmuyor. Adamların oy verdiği parti aynı olduğu halde bile anlaşamayıp kaç kez kavga ettiklerini gördüm. Göçmen konusu, başıboş köpek sorunu veyahut bireysel silahlanma konularını konuşurken bile politize olup işin sonunda "sen bir bok bilmiyorsun, sen salaksın." noktasına geliyor. Gerçekten acı ama maalesef durum böyle hatta bir keresinde siyasi görüşümün neredeyse çok zıt olduğum bir arkadaşım vardı ve etrafımdan nasıl hala arkadaşsın onunla gibi şeyler duymuştum. Siyasi görüşümden dolayı onunla anlaşamamı ve nefretle bakmamı bekliyorlardı. Evet bir gün Yaşar abinin dediği noktaya gelebiliriz belki ama şu anki durum Ömer abinin anlattığı gibi.
katılıyorum ua düşman oldk
gençler her türlü hakkı istiyor ama hiç bir sorumluluk istemiyor.
çok güzel bir tartışmaydı, aslında pek çok ülkede işleyen siyasi konjonktüre baktığımızda siyaseti şekillendiren kişi ve grupların belli bir söz söyleme, bir şeyleri daha iyi ve her kesimin faydasına olacak şekilde değiştirme ideali ve bilgisi olanlardansa elinde belirli bir miktarda sermaye, belirli kişilerle yakınlık ilişkisi olanlardan oluştuğunu görüyoruz. bu noktada herkesin siyasi uzlaşıya varması her ne kadar zor ve karmaşık olsa da gerçek anlamda farklı arka plan ve yaşam pratiklerine sahip insanların siyasette söz sahibi olabilmesi belirli koşullarla sağlanırsa siyasi düşünce ve eylem daha farklı grupların uzlaşısına doğru yol alabilir. tabii ki ekonomik refah ve insanların özgürce fikirlerini beyan edebilmesi çok önemli bir başlangıç noktası yine, bu açıdan Avrupa örneğinde sizin de bahsettiğiniz gibi sivil toplum örgütlerinin çeşitliliği bir noktada her sıradan vatandaşın siyasete girmek zorunluluğunu ortadan kaldırırken aynı zamanda sadece bir refah-yakınlık üstünlüğüyle ön planda olmayan insanların siyaseti, ülkelerin geleceğini şekillendirmesine katkı sağlıyor olabilir.
İlk defa Yaşarcı çıktım videodan. Apolitiklik konusunda fikirlerimi değiştirdi bu video. Ayrıca özgür irade videosunuda Yaşarın savunduğu şeyi daha iyi anladım şu an. Ağzınıza sağlık hocam güzel savunmuşsunuz fikrinizi.
24 yaşinda bir gencim yaşıtlarımla siyaset konuşurken oy kullanmayacağımı ve daha alternatif eylemlerin daha etkili olabileceğini savunuyorum sonuç hüsran, insanlar daha temel tartışma kültürünü bile idrak edemeden politika tartışmaya calışıyor bilmiyorum ben eskiden cok politiktim ama artık umrumda degil ,olanlarınsa cok da bi çaresi kalmadığı icin politik ve bence biz gencler genc yasta politik olmamaliyiz olmamalıydık
Normalde fikirlerim Ömer abiye daha yakındır ama bu sefer Yaşar abi gibi düşünüyorum. Gelecek gençlerin politika hastalığı içerisinde kaybolmaması için bugünün gençleri olan bizlerin fazlasıyla politik olması gerekiyor. En azından belli bir kuşak bunun bedelini ödemeli ki gelecekte kalkınma, refah, huzur ve apolitiklik olsun.
Yaşar’ın umutlu bakışına bayılıyorum. Kendime benzetiyorum ayrıca. İyiki varsınız
Her video da ufkumu açan bir nokta buluyorum teşekkürler
Büyük ölçüde Yaşar'a katılıyorum bu bölümde. Bir ekleme yapmak istiyorum: İnsanların apolitik olması için illa ekonominin çözülmüş olmasına gerek yok, örneğin 1990 2013 arasındaki Türk gençlerin apolitik olmasının sebebi 80'ler etkisiyle bastırmış olmalarıydı.
Kişi içinde bulunduğu gerçeklikliklere göz yumarsa gözünü açtığında hiç istemediği şeyleri görmeye maruz kalabilir bence. Gözü açık olduğunda da her şeyi değiştirecek diye bir şey yok ama en azından mücadele etmek çok kıymetlidir diye düşünüyorum.
Sorun siyasetle ilgilenmek değil siyasetle ilgilenmek zorunda kalmış olmak.
0:59 19 yaşında siyaset konuşmak zoruna giden genç ve 12 yaşımdan beri siyasete ilgi duyan ben
Ben siyaseti 13 yaşından itibaren bilmeye başlamıştım doların 3.5tan 7ye çıkmasıyla siyaseti ekonomiyi yavaş yavaş öğrenmeye başladım
@@wont19 bence bazı şeylerin erkenden farkına varmak güzel ve Çocuğun söylemi gıcığıma gitti biraz sanki bazı şeyleri idrak edemeyecek kadar yaşı küçükmüş ve çok özel bir şey yapıyormuş gibi bir tavra girmiş
@@eylemm04 aynen
Siyaset bence 20 yaşından itibaren yapılması gereken birşey ülkede 7 yaşında çocuk bile şaka gibi ekonomi konuşuyor eskiden çocuklar salak olurdu ufak meselelere kafalarını takarlardı şimdi siyaseti daha büyük birşeyi kafaya takıyorlar biz çocukken ilkokulda sadece seçim zamanı sadece ailelerimizin tuttukları partileri söylerdik seçim zamanından sonra neler geçtiğini unuturduk çocukken tv de asgari ücret ile ilgili bir haber görmüştüm askerlerin aldığı ücret zannetmiştim
Rasyonel irrasyonalite fikri oldukça orijinal. İdealist ve realist dengeyi görebilmemiz adına çok güzel bir video. Emeğinize sağlık.
Sohbetiniz çok güzel. Birikimli arkadaşlarsınız. Küçük bir ayrıntı (Bunu birçok insan yapıyor): "Refah bir toplum, refah bir hayat" gibi ifadeler doğru değildir. Doğrusu: Müreffeh bir toplum, müreffeh bir hayat. "Refahlı bir toplum, refahlı bir hayat" da denebilir, o da doğrudur.
Güzel bir ayrıntı. Teşekkürler
Başından sonuna kadar birinizin fikirlerini dinlerken 'aa evet doğru söylüyor' diyorum sonra diğeriniz konuşuyor ona da 'evet haklı yaa' diyorum. Ama net olan bir şey varsa o da biz gençler olarak memnun olsak da olmasak da bu coğrafyada siyaset konuşmamız ve üzerine düşünmemiz gerektiğidir.
yine aktı gitti muhabbet ağzınıza sağlık. bu arada team yaşar
Bence duygusal siyasetten çok pragmatik siyaset insanın bakış açısına da zenginlik katıyor, ben elektronik mühendisliği okuyorum fakat dünya tarihi ve dünya siyasetinden edindiğim bilgilerin hayatımın her alanında bakış açımı etkilediğini düşünüyorum.
Yaşım 19 başlık beni heyecanlandırdı
Arkadaki arkadaş burnunu çektikçe kendimi sınav salonundaymış gibi hissedip anksiyete atağı geçiriyorum
Türkiye şartlarında siyaset konuşmamak zor ..
Teşekkürler ağzınıza sağlık
Bir mühendis olarak elbette aktif siyaseti işin ehlinden bekliyorum. Siz boşuna mı okuyorsunuz? Ben size "gel benim projeyi yönet" diyor muyum? aşk olsun
yine yine yine harika bir video
Türkiyede ve Avrupada sivil toplumun gelişimi ve dönüşmünü açıkladığınız bir video yapmanız yapılacak ve yapılmış tartışmaların kafalarda oturması için faydalı olabilir.
Video tam çay doldurduğum zamana denk geldi bana da bu anın zevkini çıkarmak düşer :D
19 yaşında siyaset konuşmaktan öfkelenmiyor ülke başka bir seçenek bırakmadığı için sinirleniyor. 29 yaşındayım çocukluğumdan beri siyaset hep ilgimi çekiyor ancak buna mecbur bırakılan insan sinirlenir ve hakkıdır.
Videoyu yarim birakip kismetse olur izlemeye gittim ama geri donucem
Orta sondan beri siyasetle ilgileniyorum ve siyaseti hep sevmişimdir. Memleketimizde parti siyasetinden başka bir şey gelmiyor akla siyaset deyince, bu yüzden de insanlarımız direkt siyasete karşı tavır alıyor bence.
şu videoyu lise1 de izleseydim zihnim 50 kilo rahatlardı vallahi
Yaşar kardeşim konuşurken sesi kapatıp arkaya rap müzik eklesek hareketleri sırıtmaz. Eli kolu durmuyor hiç :) Yine çok güzel bir içerik olmuş. Daha bol paylaşım yapmanızı dilerim. Ağzınıza sağlık.
Ağzınıza sağlık şahane tartışma olmuş. Gösterdiğiniz videoda arkadaşın bahsettiği ve onu yoran durum politize olmaktan ziyade 'taraftarlık'. Yaşar'ın dediği gibi sivil toplum üzerindeki baskı sebebiyle Türkiye'de siyaset konuşmak takım taraftarlığı yapmak gibi. Bu da insanları yoruyor. Yoksa politize bi toplum olduğumuzu düşünmüyorum. Politizasyonu ölçmek için anlamlı olabilecek 'Civil Society Participation Index' metriğine bakıldığında Avrupa'daki politizasyonun Türkiye'nin çok çok üzerinde olduğunu görüyoruz. Metrik, 'politika belirliyecileri etkileme gücü olan aksiyonlarda bulunma ve bu aksiyonları koordine eden dernek/örgüt/vakıflarda yer alma' olarak tanımlanıyor. Aslında 'siyaset ile ilgilenmek' diye tanımlanabilecek şey bu ve istatistiklere göre Türkiye'de çok zayıf kalmış. Sivil toplum gücünün bu kadar zayıf olduğu bir ülkede politizasyondan bahsedilemeyeceğini düşünüyorum.
iki gündür günlük meşgalelerim sebebiyle videolarınızdan izleyemiyordum, kanalın özlemini çektiğimi şu an fark ediyorum. bu videoda iki tarafın da ikna edici bir yaklaşımı vardı ama en azından düzlüğe çıkabilmemiz için yaşar'ın görüşlerine daha yakın olma taraftarıyım. yine de son seçimden sonra siyaset namına adam akıllı tek kelime etmediğim bir gerçek. yani, yaşar'ın bahsettiği anlamda bir siyaset. mevcut koşulları topluluk içinde sorgulama/ daha yüksek standartlar için ulvi çabalar harcama vs. sadece kendimi yaşatmaya çalışıyorum. ben cidden bu videoda iki tarafın görüşleri arasında mekik dokuyorum. düşünsel zeminde yaşar, sosyal hayatta ömer gibi kaldım:(
Güzel bir çalışma babam bana derdi zorluk insana mucitlik yaratır her zaman zor hayatlardan başarılı insanlar çıkmıştır .Bunun örneği dünyada çok gelelim siyasete haksızlık gelir dağılımı kimlik siyaseti tarikatların holding gibi bütçeleri altı yaşında evlilik ve altı yaşında beslenememekten ölen kız gelde siyasetle ilgilenme selam sizlere
34:10 Yaşar'ın dediği sistemin anlatıldığı güzel bir bilimkurgu romanı :) Mini dizisi de var ama günümüze uyarlandığı için 1950'lerdeki dekolonizasyon, soğuk savaş, uzay yarışı gibi konular kayboluyor. Bu videoda tartışılan siyasi katılım, teknokrasi mevzularına da değiniyor. Fantastik edebiyatı ve bilimkurguyu pek sevmeyen biri olarak hoşuma gitmişti tavsiye ederim.
en.wikipedia.org/wiki/Childhood%27s_End
Mehmet hoca her bölüşüm, dağıtım, eşitlik dediğinde kalbimde ince bir sıkışma meydana geliyor..
İkinizin tartışması güzel ama bazen derinlerde kalabiliyorsunuz. Bence dışarıdan biri arada müdahil olup konuyu toparlamalı ve tartışmayı yönlendirmeli. Yoksa tartışma aynı noktalarda dönüp dönüyor.
Videoyu henüz izlemedim ama izlemeden şunu yazayım. Şuan 21 yaşındayım. Liseden beri siyasetle ve tarihle ilgilenen biri olarak olanlar çok canımı sıksada bu konularda kafa yormak hoşuma gidiyor bazen de bıktırıyor. Ülkede hiçbir şeye maddi gücün yetmemesi ve en kolay kaçış yolu olan sosyal medyanın siyaset takip etmede çok etkisi var günümüzde. Ama ben bugün yurtdışında da yaşasam sosyal bir refahım ve rafine zevklerim de olsa gerek o yaşadığım ülkenin siyasetini gerekse de tabi yine ağırlıklı olarak Türkiye siyasetini takip ederim.(benimkisi kronik bir sorunda olabilir bilmiyorum .d)
Gençler tartışmalarınız çok keyifliydi açıkçası tartışmada ikinizin de haklı olduğu noktalar vardı. Benim ekleme yapmak istediğim nokta ise ikinizin de atladığı nokta siyaset yapmak denilince işte hükümet bugün şu ülke ile görüşecek ne olacak o parti ona şunu dedi bu böyle dedi gibi magazinsel bir siyaset yapmak olmamalı veya işte AKP ABD ile iş birliği yapıyor oy vermeyelim veya verelim gibi bir siyasi tartışma tüm vatandaşın gündeminde olmamalı. Bu açıdan o genç dediği noktada haklı maalesef bizde ki siyasi elit de siyaseti bu şekilde yaptığı için halk da buna dahil oluyor. Değerler ve yasalar üzerinden siyaset yapmıyoruz sorunumuz bu dediğiniz Avrupa ülkelerinde ise yasalar üzerinden siyaset yapıldığı için belki de oy kullanma bu kadar mesele değil. Tabi bir farkımız siyasi liderlerin ilahlastirilmasi ve parti programlari üzerinden değil de siyasi liderin karakteristik özellikleri üzerinden oy kullanma eğilimi hal böyle olunca da kutuplaşan ama hangi noktada kutuplaştiğı hakkında bilgi sahibi olmayan kitleler ortaya çıkıyor. Yani siyaset yapmanın ve siyasi tartışmaların sosyolojik yapı ile bir alakası var. Şimdi diyelim bir Avrupa ülkesinde öğrencilerin yurt ihtiyacı var bu konuda A partisi gelirse yurt yapmaz gençleri tarikat yurtlarına muhtaç bırakır B partisi gelirse yurt yapar ama ticarethane olur C partisi gelirse yurt yapar ama ibadet yapılmasına yasak koyar gibi toplum mühendisliğine soyunan bir siyaset izler tehlikesi yoktur hal böyle oluncada gündelik hayatına her yerden bir saldırı olmayınca oy kullanmak herkes için önemli olmaz. Çünkü hiç bir ideoloji veya tutuma sıkı sıkıya bağlı olmayan insanlar her yerde var eminim Türkiyede de var böyle kişiler. Bu kişiler gündelik hayatında siyasetin değişmesinden aşırı etkilenmese oy kullanmayı önemsemez ki. Bizde de bazı değerler yerleşmiş olsa işte hukuk devleti vs gibi şeyler olduğunda ben bilsem ki benim hayatıma etkisi olsa bile tüm değer yargılarım ve tercihlerim noktasında beni değişme noktasında sıkıştıracak biri değil karşımdaki kim geldiği kritik önemli olmaz o zaman siyaseti seven daha derin hassasiyetleri olan kişiler siyaset yapar ben ise işime gider gelirim günlük hayatıma bakarım. Kişinin siyaset yapmayı istemesi veya istememesi yönünde tercih yapabilme lüksü olmalı. Bizim ülkemizde ise nerdeyse bu lükse sahip olacak kadar umursamaz bir insan grubu kalmadı her nereye aitseniz nasıl yaşıyorsanız yaşayın bir şekilde bir öteki grubuna dahilsiniz böyle olunca da herkes siyaset yapmak zorunda hissediyor. Gencin bu noktada dediği şey doğru tabiki siyaset bilmek gerektiğinde politize olmayi bilmek başka birşey ama bizde her daim gerekli. Otobüs duraklarında iki kişi oturuyorsa dinleyin siyaset yapar, parkta oturan çocuk siyaset yapar, markette sıra bekleyen teyzeler siyaset yapar. Öyle bir hale geldi ki günlerde kek çay eşliğinde dedikodu yapması gereken kadınlar bile siyaset yapar hale geldi. Siyasi elitler maalesef elit değiller onların bizim istediklerimizin ne olduğunu tespit etmek ve gündeme getirmek hususunda becerisinin olmaması sebebiyle elit olamamalari da siyasetimizim başka bir sorunu. Falan filan işte
Bugün de beyin açlığım giderildi teşekkürler "49W"
yaşarcı olduk bugün :) türkiyede halk her anlamda aşırı cahil olmasından kaynaklanan bir sorunumuz var
yaşar da kendimi ömer de de kankamı gördüm.. abi ortada bir sorun var ve bu sorunu tamamen çözemesek bile çözüm çin çaba sarfederek bir takım iyileştirmeler mümkün.. buna niyet edenleri iyileştirme yapılması gerekiyor diyenleri bastırmak da ne bileyim mantıklı mı?
81'liyim.. anadolu lisesini okurken de fen lisesindeyken de hiçbirimiz günün birinde ülke siyasetinde bir yerlere gelmeyi hedeflemedik.. ülke çapında sınav yapılmış ilk 500'e ilk 200'e girmişiz ve hiçbirimiz ülkenin yönetiminde yer almayı düşünmüyoruz.. ülkenin en zeki bireyleri yönetimden bu kadar isole edilirse bu ülke gerçekte iyi bir yere gider mi.. bu normal mi? burada elbette kendi kuşağımı eleştiriyorum öncelikle.. biz kendimiz birşeyleri düzeltmeye girşmeden kendi kendine herşeyin güzel olmasını beklemek mantıklı mıydı?
taylan yıldız bizim lisedeydi.. verdiği onca emeğe rağmen milletvekili adayı olması bile kolay değil.. bu kişilerin değer görmediği bir sistem var.. oysa ülke yönetiminde çok daha fazla rol sahibi olmalılar. bu liyakatten tamamen uzaklaşmış sistemin değişmesini talep etmek, değiştirmeye çalışmak en azından dile getirlmesi gereken bir konu..
18 yaşını geçip de oy verme hakkını elde etmiş biri siyaset konuşmaktan rahatsız olacaksa oy verme yaşını yükseltelim kardeşim.. zaten sen o yaşta siyaset konuşabiliyorsun diye sana oy hakkı veriliyor..
ben niye ömer gibi konuşuyorum yahu :D dönüp yazdığımı okurken ömerin sesiyle okuduğumu fark ettim :D
Çok iyisiniz
Öncelikle şunu söylemek isterim ; birbirimizle anlaştğımız araç dil olduğundan tartışmalara başlarken önce aynı şeylerden bahsettiğimize emin olmak için kavramların içini nasıl doldurduğumuz konusunda senkronize olmalıyız. Videolarınızda tartıştığınız konulara bence karşılıklı tanım vererek başlamalısınız.
Siyaset konusundaki düşünceme gelirsem, Yaşar beyin dediği gibi insanların temel vatandaşlık hakları ve haklarını savunma yolları konusunda bilinçli olması gerektiğini düşünüyorum. Fakat bu bize öğretilmiyor. Bunun için kendisi çaba gösteren insan sayısı ise pek az. Dolayısıyla öğrenilmiş çaresizliğe mahkum oluyoruz, elimizden birşey gelmediğini düşünüyoruz, eğitimsizlik ve tahammülsüzlükten dolayı fanatikleşiyor, kamplaşıyoruz. Bu haldeyken siyaset yapmamız mümkün olmuyor. Vel hasılı kelam: Eğitim şart :) Ağzınıza sağlık ❤
Aa benim için video yapılmış
Sizi izleyince Marx ile Hegel gardas gardaş tartısiyorlar hissine kapılıyorum lan ❤ seviyoruz sizi
26. Saniyede “üniversite ile bağ kuramama” sebeplerinden birini söylüyor Yaşar, onu short yapsanız süper olur
26.dakikada diyecektim
Yaşar genel olarak bir şeyi savunuyor ve onun için argüman sunuyor Ömer bunları eleştiriyor ama yaklaşımı yaşar gibi değil.
Arkadaşlar bir şey içerisinde sorun varsa, o konuşulur. Ne zaman olaylar beklenildiği gibi gitmeye başlar, o zaman muhabbeti kesilir, biliyorsunuz. Söylenildiği gibi şu an küçük çocuklar siyaset konuşuyor. Ben bundan rahatsızım. Geçenlerde kardeşim(16), abi ben cumhurbaşkanı olsam ülkeyi daha iyi yönetirim dedi. Gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Bence normal halk siyasetle bu kadar iç içe olmaması lazım. Benim fikrime göre, siyaset iyi niyetli bir takım elitin elinde olmalı ve birbirlerini denetleyebilmeliler. Biz son yıllarda sistemi iyice bozduk, denetlenemeyen insanlar yarattık. Bu sebeple işler kötüye gidiyor. Umarım daha iyi günlerde, bugünleri konuşup, değerlendiririz.
Kmera arkasındaki arkadaşta neden mikrofon vardı? sümük sesi asmr için mi
Omer abinin bakislariiii😂
Farkındayım 10:39
izlemek için biraz geç oldu yine de belirtelim; ömer gerçekçi ve daha sağlıklı konuşmuş. dolayısıyla ömerciyiz 💯🙈🙉🙊
Ya aslında 19 yaşında siyasetle ilgilenilmeli fakat bizim ülkemizde gencelerin gündemini en çok meşgul eden konu bu rahatsız edici olanda bu aslında
Katıla özel video gelsiin pariste yılbaşı vlog olabilir:D
Yaşar daha kapsamlı ele aldığı için daha fazla emek harcıyor. Ömer kestirmeden gidiyor 😀😀😅😅Batı refah seviyesi yüksek bize göre alım gücü yüksek insanın şikayeti az olur. Yaşar reisin performansı güzeldi Ömer de kötü değil herzamanki gibi, iyi yerlere dokundu. İyi günler dilerim 🎉🎉
19 yaşında Türkiye'de yaşayan bir genç olarak oy kullanacak yaşa gelmiş gençlerin güncel siyaseti takip etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bizim ülkemiz maalesef ki siyasal olarak oturaklı bir hâle gelemedi bir türlü. Dolayısıyla da apolitik olmak gibi bir seçenek yok önünüzde maalesef. Yeni kuşak olarak yön verebileceğimiz böylesine bir alan varken sanki refah ülkesinde yaşıyormuşçasina "aa ben demokrasiyi ya da sistemi protesto ediyorum, siyaset umrumda değil oy falan da vermiyorum" tavırlarını takinma lüksümüz yok. Siyasetle de ilgilenecez ve günü geldiğinde bir şeyleri değiştirme umuduyla gidip oyumuzu da verecez. Mevcut iktidardan veyahut düzenden şikayetçi olup hâlâ da oy kullanmayı, siyasete kulak kapamayi marifet sanan arkadaşların düzen değişmeyince de gelip sızlanma hakkı yoktur. E sen bir şeyleri değiştirmek için ne yaptın ki gelip şikayet ediyorsun hâlâ? Ha Türkiye'de isimler değişir ama düzen değişmez diyenler de vardır e onu da bi görelim o zaman. Bir şeylerin değiştiğini görelim, beğenmezsek onu da şaapariz sonra.
Aklın pesimizmi ile iradenin optimizmini birleştirerek
Videonun sonunda olayı çözmüş olabilirsiniz 6 ay çocuk izni eğer bilimsel ve istatistiksel olarak yeterli ise bunu siyaset üstüne taşıyabiliriz ve bilimsel deriz.
Seçme ve şeçilme yaşı 16, 18, 25 yada 30 mu olmalı? Bilim bize insan beyni karar verebilme ve beynin gelişimini 25 yaşında sağladığını söylerse 25'i kabul edebiliriz. Bilim ve teknoloji ilerledikçe galiba siyaset bitmek zorunda kalacak.
bu yeni nesil gençlerde ben her şeyi hak ediyorum kafasını anlamıyorum. 19 yaşında sen bir araba kadar real değer oluşturmadın kardeşim sen her şeyin en iyisinide hak etmiyorsun. dünya nüfusu 8 milyar artık bu sen çok özelsin yalanı bitmeli. sen geç kardeş hiç özel değilsin canının da çok bir kıymeti yok. ailen zengin değil ise çok çalışman gerekiyor belki biraz iyi bir hayat yaşarsın.
Bence temel sorun, yurt ve yurttaşlık bilinci kazanmış dürüst bireylerin yeteri sayıda olmaması.
13:17 kimlik siyasetinin tanımı olmuş
Geç geldi ama neyse affedelim bir kerelik.
Yaşar çok güzel şeyler söylüyor ama hepsi hayalde kalacak burası Ortadoğu, burda bir dönüşüm gerçekleşeceğine gerçekten inanmıyorum çünkü göremiyorum. Övülen Z kuşağının önceki kuşaklardan farkı daha global bir dünyaya doğmuş olmaları. Yoksa kafa yapıları, özgürlüklere olan saygilari vs eski nesil ile aynı bence. Ömer'in dediklerine katılıyorum bir genç Avrupa'daki gibi düşünmeli.
Bodyci tespiti de çok iyiydi .d
Nihayetinde burası ne Amerika ne Avrupa burası Şark.
Liberal Ömer abimi sevgi ve saygı ile selamlarım.
Selamlarr
Yorumlarda Yaşar'ı haklı bulanlar daha çok olsa da ben de Ömer'i haklı buldum ve bununla ilgili yazmak istiyorum. Avrupa'daki insanların apolitik olmasının, daha doğrusu olabilmesinin sebebi orada siyasetin değil rejimin ön planda olması. Yani zaten orada belirli bir yöntem var ve başa gelen kim olursa olsun o yöntemle devam edilecek. Bundan A tarafı veya B tarafı olumsuz etkilenmeyecek ve onun ayağa kalkıp bir faaliyette bulunmasına gerek olmayacak. Zaten onlar da protesto veya eylem yaptığında o yönteme karşı çıkarlar yönetimdeki kişilere değil. Bizde ise bu tam tersi çünkü rayına oturmuş bir düzen yok, her gelenle beraber o düzen ve yöntem değişiyor. Bu olmasın istiyoruz biz. Bu yüzden diyoruz ki 19 yaşındaki biri politik olmak zorunda kalmasın. Politika bir hobi değildir çünkü reşit olan ya da olmayan herkesi bir yerde ilgilendirir buna katılıyorum, fakat aktif vatandaşlıktan öte olup herkesin her gün her olanı takip edip her yerde bu konuyu açıp canı pahasına savunması ve kendi istediğinin olması için diğer tarafları mağduriyete uğratması gibi de olmamalı.
Politik olmalı. Ülkenin hâli ortada.
Ömer Bey Kuzey Kampüs'te KK'nin önünde çektiğiniz fotoğrafta gerçekten 19 yaşında mıydınız?
Tartisma cok guzel ancak anlayamadigim bir sey var. Nedir bu ANTI-GAMER soylemi?
Kamera arkasinda ubeydullah abi mi var
Yönetime katılma noktasına katılıyorum, daha benimseyici etkisi olur gibi amaa bence bizleri kutuplaştıran ASIL neden siyasiler veya liderler değil. Abi biz berberimizi değiştirirken gerilen bir toplumuz.
videoyu görüp türk kahvemi yapıp geldim efendim
19 yaşında Ülkücüyüm komunistim liberalim cumhuriyetçiyim demokratım diye ortada gezme. Şucu bucu olma siyasi akımları öğren siyasi figürleri öğren tarih oku. Doğru sorular sor, empati yap. En önemli nokta doğru soruları sormaktır bence 19 yaşındaki birikiminle siyasi bir görüş oluşturamazsın çünkü bunu hayat tecrübenle harmanlayamazsın o yüzden 19 yaşında iyi bir gözlemci ol iyi bir okur ol ama tarafgir olma.
Nolur arka planda bulunan çerçevedeki fotoğrafı nereden bulabileceğimi bana söyleyin 😇
Ne fotoğrafı o göremedim
Peki bir insan kaç yaşına gelince siyaset konuşmalı?
12 Eylül bu ülkeye girmiş en uzun kazıktır.
Yaşar abi nerelisin aşırı merak ediyorum nsbshsbjsnsje
Biraz karışık. Fransa doğumluyum, İzmir'de büyüdüm, ailem de aslen Urfalı.
@@mehmetyasaraltundag kürt olduğunu birkaç video da duydum ben de kürdüm ondan merak etmiştim. Seviliyorsunuz🤍
@@mervenurdinc1527 Çok teşekkürler.. Bilmukabele.
Apartman meselesini şöyle söyleyeyim 10 yıldır apartmanın kapısı bozuk asansör calismiyor ve temizlik sorunu var. 10 yildir herkes butun bu sorunları görüyor ama hicbir şey yapmiyorlar. Ve iceri giren kediler koku birakiyor diye şikayet ediyorlar. Biz de yapmıyoruz. Bizim apartman Türkiye'nin tam olarak prototipi 😂 herkes sorunu görüyor, şikayet ediyor ve hiçbir sey yapmıyor
Kırmızı hap videosu yapma imkanı var mı ? Sizin görüşünüzü merak ediyorum sosyal bilimciler olarak
Oy vermenin etki gücünün düşük olduğu düşünüldüğü için de belki gelişmiş demokrasilerde vatandaşlar ilgilenmiyor olabilir. Bence bizde orta sınıf oralara göre çok pasif kalıyor. Oralarda orta sınıf daha özgüvenli ve bir şeyleri değiştirmek için baskı kurmaya çalışıyor gibi geliyor. Belki programı yapan arkadaşlar daha iyi değerlendirebilir ben sayısalcıyım sonuçta ama bana öyle geliyor ki elit kesimde de orta sınıfta da temel siyaset bilgisi yok. Liberalizm veya komünizm diyince mesela garip bir şekilde herkesin aklında farklı bir şey oluşuyor.
Oy vermenin etki gücü demokrasilerde daha yüksek değil midir?
ABD konusunda tespitiniz bugünlerde çok da doğru sayılmaz. Oy verme oranı tarihin en yüksek duzeylerinde ve yerel yönetimler eyalet altı seviyelerde dahi son derece güçlü ve siyasi olarak kapsayıcı. Örnek vermek gerekirse savcıları, bölge eğitim komisyonlarını dahi halk seçiyor.
Sonda noldu öyle ya kurguya dahil mi ömer in bakışları:D
Benden de bir söz olsun bakalım. Politikayla uğraşmayacak kadar akıllı olanlar, daha aptallar tarafından yönetilerek cezalandırılır -platon
Bu söz benim 10. Sınıftan beri WhatsApp durumum (al bu gereksiz bilgiyi ne yapıyorsan yap) bir de benim aklıma takılan, rahatsız olduğum bir konunun videosunu çekmeniz aşırı mutlu ediyor beni. 19 yaşına gelmiş, ben siyaset konuşmayayım diyor. Oyun, film, mizik, üni ortamı vs. konuşunca genç siyaset konuşunca yaşlı mi olunuyor. Ne alaka yani?
Kardeşim klavyenden bal damlamis.. helal olsun
Zor zamanlar güçlü insanları yaratır.
Güçlü insanlar güzel zamanları yaratır.
Güzel zamanlar zayıf insanları yaratır.
Zayıf insanlar zor zamanları yaratır.
Açıkçası, Türkiye’deki kadar siyasetin gündelik hayatta bu kadar yer kaplaması bence de anormal. Fakat günümüz Avrupasının/welfare ülkelerin bu kadar, oy vermeyecek kadar siyaset dışı kalmasını da doğru bulmuyorum. İnsan gördüğü bir yanlışla ilgili politika üretir, hiçbir ideolojide yer bulamıyorsa düşünür biraz perspektif katar kendine, kendi ideolojisini oluşturur. Hiç fikri olmadan, Fransa’nın başkentine Avrupa diyen Amerikalı gençler gibi olmaktan çok korkuyorum ben mesela. Siyasi elitler yazıyor sen de oynuyorsun, böyle devran gitmez yani. Bi Putin çıkıverir bam güm anlamadan savaşın içerisinde bulursun kendini. Önümüzdeki zaman diliminde neler olacağının hiçbir garantisi yok.
İnsanlardan kendin gibi olmalarını bekliyorsun, insanları anlamanı bekliyorum Yaşar. Eski liberal Ömer😃
isteyen zevk alan olabilir de gidip de bütün halk daha 10 yaşında çocuklar bile ekonomi konuşuyorsa ve bu genelse bence bu hatalıdır çünkü gelişmemiş ülkelerde daha çok konuşulurken bi yandanda daha yüksek refaha sahip ülkeler daha az konuşuluyor
Schmitt göre de her olay düşmanlık be hocam ortası yok ki
19 yy almanyasinda sosyal demokrat partinin( komünist partinin) 6 milyon aktif uyesi oldugunu ve 200un uzerinde işçi gazetesi oldugunu biliyormuydunuz.
Sağdaki arkadaşa uzaktan bakmak güzel, konuşuncaya kadar