Harf Devrimi Gerekli Miydi? Türkiye'nin Kültürel Modernleşme Tartışmaları | Ateş Ölçer 23

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 25 июл 2024
  • Harf Devrimi Gerekli miydi?
    00:00- Giriş
    01:35- 1928 Öncesi Tartışmalar
    04:10- “Bir Gecede Cahil Kaldık”
    07:45- Modernleşme ve Kültürel Değişim
    16:30- “Medeni Batı ve Geri Kalmış Doğu”
    20:40- İslami Gelenekten Uzaklaşmak
    24:48- Modernleşmenin Metodu İnorganik miydi?
    26:30- Dil ve Lisan, İfade Gücü
    29:30- Eski Türkçe
    33:15- Özet ve Kapanış
    Size kahvenizi/çayınızı içerken de eşlik edebilir miyiz? Özel kupamız artık satışta! Şimdi bize kupamızı alarak da destek olabilirsiniz.
    ☕️ shopier.com/10606682
    Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın:
    / @49w
    Ya da aşağıdaki bağlantı üzerinden patronumuz olun.
    / kirkdokuzw
    Sosyal Medya:
    / discord
    / kirkdokuzw
    / kirkdokuzw
    / kirkdokuzw

Комментарии • 1 тыс.

  • @mustafagol3785
    @mustafagol3785 10 месяцев назад +184

    Uzun zamandır Japonya’da yaşayan biri olarak harf devrimine karşı çıkanlar tarafından dillendirilen Japonca örneğine şerh koymak istiyorum. Japonlar zamanında Çince’den aldıkları karakterleri kullanmaktan hiç memnun değiller ve öğrenmesi/yazması çok zor olduğundan bunu değiştirmeyi birçok kez düşündüler. Fakat farklı karakterlerle ifade edilen eş sesli kelimelerin çokluğu sebebiyle bunu gerçekleştirmek imkansız. Onun yerine o karman çorman karakterlerin sayısı minimuma indirilmiş seviyede. Ayrıca her dil gibi Japonca da gün geçtikçe değişiyor ve nenemin dedemin ne dediğini anlayamıyorum diyen birçok Japonla tanıştım. Hiçkimsede de dilimiz kültürümüz kayboluyor histerisi yok. Belki aşırı milliyetçiler öyledir fakat diliyle gurur duyan bir Japon henüz görmedim. Yani diyeceğim o ki ‘Japonya da alfabesini değiştirmedi ama adamlar uçtu gitti’ diyen birisini görürseniz tartışmayı kaybetmişsiniz gibi susmanızı öneririm şayet devam etmeniz anlamsız.
    Not: Dildeki sadeleşmeden dolayı Japonlar da dedelerinin mezar taşını okuyamıyor.

    • @hamzakorkmaz01
      @hamzakorkmaz01 10 месяцев назад +12

      Ne büyük şans. Umarım bize de hamarat bir Japanese housewife nasip olur.

    • @alperk663
      @alperk663 10 месяцев назад +10

      Japonlar'ın da dedelerinin mezar taşları okuyamayınca onların da bizim de yaptığımız iş doğru mu oluyor ne tür bir argümantasyon bu. Konuya politik bakıyorsunuz. Bir şeyin doğruluğunu popülizm üzerinden mi ölçüyorsunuz? İ

    • @furkancimen3145
      @furkancimen3145 10 месяцев назад

      Bizimki de aynı japonlar gibi doğal süreçte değişecekti muhtemelen vav'a 4 gösterge eklenecekti vsvs devrim yanlış

    • @HK-cc4tz
      @HK-cc4tz 10 месяцев назад +5

      Japonya sanayilesmesini 1900 lü yılların başlarında tamamladığı için gelişmiştir.Dil ile bir ilgisi nasıl kuruldu bilmiyorum.

    • @aliemreazgn3634
      @aliemreazgn3634 10 месяцев назад

      gerçekten de öyle. ayrıca japonya kendi modernleşme öyküsünde de çok büyük kültürden kopuşlar yaşamıştır zaten o yüzden onlar bizim yaşadığımızdan daha sert isyanlar ve baş kaldırılarıyla karşılaştılar. Bu tam bir mit. Japonlar kültürlerini koruyarak modernleştiler diye bir şey yok

  • @egemenozdemir724
    @egemenozdemir724 10 месяцев назад +142

    her sese bir harf düşen ve okunduğu gibi yazılma kolaylığına sahip türkçenin yapısına uygun ve latin harfleri kullanılarak oluşturulmuş Türk alfabesi kesinlikle eski harflerden üstün ve öğretimi kolay özellikle anadili Türkçe olan kişiler için. bunu es geçmemek gerekiyor. türkçe kolay kelime üretilebilen bir dil yapısı sebebiyle ve kullandığımız alfabede dilimiz zenginleşmesine katkı yaptı bence. arap harflerini kullanmanın birçok sıkıntısı vardı bunlardan hiç söz etmemişsiniz.

    • @nigdeball9691
      @nigdeball9691 10 месяцев назад +5

      👋 selam,
      1)Öğretimi kolay derken neye dayandırıyorsunuz
      2)”Eski harflerden üstün”derken neye göre üstün
      Türkçe kolay kelime üreten bir dil derken neye dayanarak söylüyorsunuz.
      Arap harflerini kullanmanın sıkıntısının farkındayım

    • @Murat-fi6ff
      @Murat-fi6ff 10 месяцев назад +42

      @@nigdeball9691 adam aciklamis okudugunu mu anlamiyorsun

    • @sometimes9417
      @sometimes9417 10 месяцев назад +26

      @@nigdeball9691 hekim, hakim, hüküm, hakem. bunları Osmanlıca yazar mısın?

    • @egemenozdemir724
      @egemenozdemir724 10 месяцев назад +15

      @@nigdeball9691 @nigdeball9691 sondan eklemeli bir dil bu yüzden üretim kolay ve almancada olduğu gibi 1 satırlık garip kelimeler bizde yok. bilgisayar kelimesi mesela güzel bi örnek. Türk dilinin yapısına göre bir harf ve ses kombinasyonu olduğu için üstün diyorum. yani araplar için arap harfleri tabiki üstündür çünkü arap dilinin ses yapısına uygun. Türk alfabeside bizim dilimizin ses yapısına uygun yani bu kendi dilimiz için geliştirdiğimiz bir alfabe olduğu için zaten Türkçe konuşan bir insan için ögrenimi tabiki daha kolay ağzından çıkan sesin yazı karşılığını bildiğin zaman duyduğun kelimeyi yazabilirsin ama ingilizce almanca gibi dillerde birkaç harfin yanyana gelmesi tek bir sesi temsil ettiğinden bu harf kombinasyonlarını hatta kelime kelime yazımları bilmen gerekir. kullandığımız birçok Türkçe kelime cumhuriyet dönemi edebiyatçılarının icat ettiği kelimelerdir mesela peyami safa epey bir kelime eklemiştir dilimize. bunları dilbilimciler daha iyi açıklar ve anlatır fakat bunlar benim onlardan öğrendiğim ve genel kabul edilen olgular. ben bunları dilim dönduğünce anlatmaya çalıştım.

    • @ugur5721
      @ugur5721 10 месяцев назад +10

      @@sometimes9417 hekim ه ile yazılır, hakimle hükümün arasındaki fark hakim ismi faildir ك den sonra ی alır, yazdığın şeylerden sadece hükümle hakem aynı yazılır yazıda karışıklık olacağını düşünülürse hükmün ك'ının üstüne bir cezm atarsın gayet kolay bir şey nitekim devlet kayıtları dahil her şeyde yüzlerce yıldır kullanılıyor hiç meraklanmayasın.

  • @sometimes9417
    @sometimes9417 10 месяцев назад +40

    yarısına kadar dinleyebildim. sonra kusmaya gittim.
    hakim, hekim, hüküm, hakem. bu kelimeleri alta Osmanlıca Türkçesi ile yazabilir misiniz lütfen. Bu örnekleri çoğaltabilirim de.

    • @sometimes9417
      @sometimes9417 10 месяцев назад +11

      Beğenmiyorsan izleme kardeşim diyenler için. Bu video ile birlikte abonelikten çıktım.

    • @berqtdenizbakirci1923
      @berqtdenizbakirci1923 10 месяцев назад

      bende çıktım @@sometimes9417

    • @ALI-gi7sv
      @ALI-gi7sv 10 месяцев назад

      ​@@sometimes9417knk beğenmiyorsan izleme değil de tam tersini söyleyeceğim ben. Eğer bu kadar hafif bir inkılap eleştirisi seni abonelikten çıkarıyorsa dünya görüşlerine yeterince eleştiri duymuyorsun demektir.
      Şurada 2 tane akademisyen adam sakin sakin bir devrimi eleştiriyorlar. Sanki 2 şeriatçı Atatürke sövüyormuş gibi bir tepki gelmesi gerçekten tuhaf.

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад +3

      حاکم، هکیم، حُكُمْ، حَكَمْ

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад

      "Rüşvetçi kadının sonu"
      Burda ne deme istedim? Kadı mı? Kadın mı? Misalleri çoğaltabilirim. Hatta bir de Rusça'dan misal vereyim: стоит [stoit] mi, [stait] mi? Veyahut плачу
      Velhasıl kelam hiçbir elifba bir lisana tamamen uymaz.

  • @tanberkak6188
    @tanberkak6188 10 месяцев назад +75

    Matbu Osmanlıca öğrenmesi en fazla bir ay sürer. Arap alfabesini biliyorsanız birkaç haftada okumayı öğrenirsiniz. Ama oldukça problemli, gerçekten Türkçe'ye uygun değil. Arada bir sürü Arapça ve Farsça kelimeler var, onlar olduğu gibi yazılıyor. Birçoğu harfi tahmin ederek okumak zorunda kalıyorsunuz. Arapça veya Farsça gibi değil. O sebeple zaten halen tarih ve edebiyat bölümlerinde Osmanlıca bilmek önemli bir meziyet kabul ediliyor. Oturgaçlı götürgeç muhabbetleri de "Tercüman" gazetesinin zamanında ortaya gündem olsun diye attığı uydurma bir şey. Onların çoğunun pek doğru bir tarafı yok. TDK'nın kötü uygulamaları da olabilir ama videoda da bahsettiği gibi buzdolabı veya bilgisayar gibi gayet mantıklı ve yerleşebilmeyi başarmış kelime türetmeleri de mevcut, yeter ki akla ve mantığa aykırı olmasın. Yaşar'ın da zaten altını çizdiği şey bu, gerek tarihçilik konusunda olsun, gerekse dil devrimi konusunda olsun.
    Yunanistan'da çift dil eğitimi verilmiyor. Antik Yunanca da, Modern Yunanca da bilen birisiyim. Yunanistan'da akademisyen değilse veya spesifik bir ilgisi yoksa kimse Antik Yunanca bilmiyor. Bu tamamen uydurma. Japonya'ya da çok atıfta bulunuluyor nedense Türkiye'deki aşırı-sağ kesimler tarafından ama Japonya bazı konularda aşırı muhafazakar olsa da (özellikle toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda, göçmenlik konusunda oldukça problemli oldukları gibi aşırı-milliyetçi söylemler de çok yaygındır), bazı konularda ise aşırı derece Amerikanize olmuş bir ülkedir. Abartılı derecede İngilizce kelimeler vardır ve sıradan bir şekilde günlük hayatta kullanılır bunlar. Yani bahsettiğim şey öyle "challange etmek" tarzı kendi dilinizde karşılığı olmayan kelimelerin uydurma bir şekilde yerleşmesi değil, bayağı bayağı "masa" gibi basit bir kelimenin Japoncası "Dai (台)" olarak var olmasına rağmen, İngilizce'deki "Table" kelimesinden uydurulmuş "Te-buru (テーブル)" kelimesini kullanıyorlar. Bunların dışında anime ve manga tamamen ABD'deki Walt Disney'in animasyon filmlerinin ve karikatürlerinin hayranı olan Osamu Tezuka isimli asıl mesleği doktor olan bir çizer tarafından yaratılmış bir sektör. Japonya tarihine bakarsanız da Meiji Restorasyonu'nun da, İkinci Dünya Savaşı sonrasında yapılan 1947 Anayasası da tamamen ABD'nin zorlaması ile gerçekleştirilmiş bir şey. O sebeple Japonya buradaki gerici kesimlerin özcü şekilde iddia ettiği gibi daima sabit kalan ve asla değişmeyen tek tip bir topluma sahip bir ülke değil. Bu oldukça oryantalist bir bakış ve hiçbir gerçekliği yok. Tam tersine bütün toplumlar gibi sürekli değişen ve başkalarından etkilendiği kadar kendisi de başka toplumları etkileyen bir toplumdur Japonya toplumu. Zaten Japonya'nın kendisi de daha önceden o Kanji alfabesini Budizm sebebiyle Çin'den alıyor. Yani eskiden de dışarıya kapalı bir toplum değildi. O meşhur Sakoku politikasıyla dışarıya kapanmaya çalışıldığı Edo döneminde bile yine tamamen kapalı bir ülke değildi Japonya, Meiji Restorasyonu'ndan sonra ise artık tamamen açık bir ülke haline geldi. Osmanlı İmparatorluğu da bu arada böyleydi. Osmanlı İmparatorluğu hiçbir zaman gerici kesimlerin iddia ettiği gibi karikatürize seviyede salafist veya İslamcı bir imparatorluk değildi, gayet bazı konularda Avrupalı bir imparatorluk, bazı konularda ise oldukça kendine özgü bir imparatorluktu. Bu sebeple de Osmanlı İmparatorluğu içerisinde de sürekli bir reform ve toplumsal değişim mevcuttu.
    Ben açıkçası bu başka toplumlardan etkilenmeyi kaçınılmaz bir şey olarak görüyorum, çünkü bilgi birikimi ve kültür iyi veya kötü bütün insanlığın ürünüdür. Ömer burada sürekli Peyami Safa'ya referans yapıyor ama Peyami Safa, ki kendisi oldukça sevdiğim bir roman yazarıdır, en Nazi Almanyası hayranı figürlerden birisidir Türkiye tarihinde. Laf olsun diye söylemiyorum, İkinci Dünya Savaşı sırasındaki "Cumhuriyet" gazetesindeki yazılarına bakın, korkunç derecede anti-Semitik yazılar yazdığı gibi abartılı bir Nazi Almanyası savunusu vardır. 7 Kasım 1938'de, Kristalnacht'tan iki gün önce yayınladığı "Almanya'da ve Filistin'de Yahudi" isimli Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan makalesinde açık bir şekilde Nazi Almanyası'nda Yahudilere asla kötü davranılmadığını iddia eder, hatta bu iddiaları açık bir şekilde "yalan" olmakla itham eder. Kendisinin Nazi hayranlığı da abartıldığı düşünülmesin, bizzat Adolf Hitler'den imzalı bir Mein Kampf'ı bulunmaktadır ve kendi yeğeni Behçet Safa bile onun bu Hitler hayranlığından bahsetmektedir. Türkiye'deki liderleri Batılıları taklit etmekle suçlar ama kendisi bir fiziksel engelli olmasına ve ırk kategorisinde Beyaz olarak değerlendirilmemesine rağmen Türkiye'de de Ari ırkın oluşturulmasını isteyen ve bunun için Nazi Almanyası ne yapıyorsa birebir bunun Türkiye'de de uygulanmasını isteyen birisiydi. Çelişkili geliyor olabilir kulağa ama ben şahsen şaşırmıyorum, çünkü otantik siyasetin olabileceğine pek inanmıyorum. Bütün siyasetler mutlaka evrenseldir. İstedikleri kadar kendilerinin otantik olduğunu iddia etsinler, siyaset insan aklının ürünü olduğu gibi her insan büyük ölçekte birbirleri ile bağı olan küresel bir dünyada yaşıyor ve ister istemez, az ya da çok başka toplumlardan, kültürlerden etkileniyor.
    Peki ya başarılı olan ne derseniz, işte orada sadece yabancıları taklit etmek değil, o bilgiyi yanlışlardan arındırıp (Peyami Safa'nın, Nurettin Topçu'nun, Cevat Rıfat Atilhan'ın veya Necip Fazıl Kısakürek'in yaptığı gibi Nazizm'e öykünmek mesela çok yanlış bir şey), doğru olan tarafları seçerek alıp kullanmak ve en iyisini yapmak önemli olan şey. Japonya örneğine bakalım, Osamu Tezuka. Osamu Tezuka normalde sadece ABD'deki çizgi roman ve animasyon kültürüne hayran olan genç bir doktordu. ABD'deki bu kültürden esinlenerek kendi eserlerini ortaya koydu ve şu anda hem Japonya'ya kuvvetli bir yumuşak güç kazandıran (yani Japonya'yı ve Japon kültürünü dünyada olumlu gösteren), hem de Japonya'ya uçuk şekilde bir gelir kapısı oluşturan manga ve anime sektörünün yaratıcısı oldu. Üstelik bu kişi sadece hobi olarak karikatür çizmeyi seven bir doktordu ama İngilizce bilgisi ve Amerikan kültürünü çalışması, onu belki kendisinin bile beklemeyeceği şekilde Japonya'ya dev bir katkı yaratmasını sağladı. Ömer videoda Japonya'daki insanların Japonluğundan gurur duymalarından bahsetmiş ama bu gururun sebebi animasyonu veya çizgi romanı 'Batılı' görüp bunları reddetmelerinden değil, tam tersine bir Japon'un bunu alıp daha iyisini yapabilmesinden kaynaklanıyor. Şu an bu sayede de, ben de dahil olmak üzere birçok kişi bayağı zor bir dil olmasına rağmen Japonca öğrenmeye çalışıyor, Japon edebiyatını, sinemasını, tarihini ve kültürünü merak ediyor. Benzer bir şekilde şu an gençler arasında popüler olan K-Pop'ı da örnek verebiliriz. Sadece ABD'ye ait ve oldukça kötü görülen piyasa için üretilen bir müziği Güney Koreli genç sanatçılar aldılar ve kendi kültürlerine uyarlayarak yeniden dizayn ettiler. Bu sayede ortaya yeni bir ürün çıkarmakla kalmadılar, bunun yanı sıra ülkeye uçuk miktarlarda paralar girmesini sağlayan bir sektör yarattıkları gibi Güney Kore'nin yumuşak gücünü de oluşturdular, tıpkı Japonya'daki manga ve anime sektörünün yaptığı gibi. Yani kısacası bir şey 'yabancı' diye ona kendini kapatmak bütün toplumları başarısızlığa götürür, önemli olan şey doğru olan şeyleri alıp, bunu o ülkelerden bile daha iyi bir hale getirmek olmalı. Japonya'nın, Güney Kore'nin, Tayvan'ın, Çin Halk Cumhuriyeti'nin günümüzdeki başarısı biraz burada yatıyor. Eğer farklı kültürleri çalışmaya, yeni şeyler öğrenmeye kendinizi kapatırsanız, ki gerici kesimin de savunduğu şey zaten budur, elinizde gelişmeye kapalı ve çökmeye mahkum bir toplum kalıyor. Nasıl bireysel olarak elimizden geldiğince sürekli yeni şeyler öğrenmemiz gerekiyorsa, toplumlar olarak da buna ihtiyacımız var.
    *Peyami Safa'nın yeğeni ressam Behçet Safa'nın amcasından ve onun Hitler hayranlığından bahsettiği "Hürriyet" gazetesinde yayınlanan röportajın linki:
    www.hurriyet.com.tr/kelebek/elbede-marjinal-bir-turk-38661575

    • @yagmurkara6865
      @yagmurkara6865 10 месяцев назад +8

      Bu yorumun alnı olsa da öpsem!

    • @ahmetselimgunes
      @ahmetselimgunes 10 месяцев назад +1

      Kopyala yapıştır mı?

    • @asmmavzer9706
      @asmmavzer9706 6 месяцев назад +2

      Peyami safa nın hitler hayranlığıyla konunun nasıl bir alakası var? Gerçi bu devrim süreçlerinde bulunan bir çok isimde hitler hayranlığı oluşuyor gazetelerce hitler Almanya’sı övülüyor

    • @tanberkak6188
      @tanberkak6188 6 месяцев назад +1

      @@asmmavzer9706
      Uç-sağ ve modernleşme karşıtı Aryanist bir isim olduğunu göstermek için söyledim. Kaldı ki kendisi çok yerelciliği vurgulayan birisi ama Aryanizm/Nazizm dediğimiz şey bu topraklara ait bir şey değil, başka ülkelere ait bir şey. Başkalarını Batılılara özenmekle suçlarken kendisi Almanlara özenmekte ve tamamen Batılılar tarafından üretilmiş bir siyasi miti benimsemesi biraz riyakar kalıyor, malum Türkler o ırkçı sahte-bilimsel teorilere göre Aryan bile değiller (Hatta yeğeni Behçet Safa bir engelli birey olarak Peyami Safa'nın nasıl böyle bir şeyi savunduğuna şaşırır. Malum, Naziler Köln'deki toplama kamplarında engellileri de katlettiler Ari bir ırk yaratmak için). Ben şahsen bu denli Nazizm hayranı olmasına şaşırmıyorum, çünkü faşizm ve Nazizm gibi uç-sağ hareketlerde modernleşmenin getirdiği şehirleşme, çoğulculuk ve değişim kavramları pek sevilmez, şiddet kullanılarak geçmişe dönüş çağrısı yapılır. O sebeple komünizm ve liberalizme, Aydınlanma düşüncesine sert bir düşmanlık vardır bu karşı-devrimci hareketlerde. (Nazizm'de tabi ek olarak bu bir ari ırk yaratma hedefi ile gerçekleştirilir) Bu perspektiften bakınca Peyami Safa'nın tavrını anlıyorsunuz. Onun Nazi hayranlığı sadece bir Hitler sevgisi veya Alman hayranlığı değil, uç-sağ görüşleri savunması ndan kaynaklanıyor ve bu sebeple Hitler'in Nazi Almanyası onun ideal ülkesi oluyor. Nurullah Ataç mesela en sert derecede dilde devrimi savunan (Harf Devrimi de değil, dil devrimi, yani dilden birçok kelimenin çıkartılıp yeni kelimeler yaratılarak dilde bir sadeleşmeye gidilmesi), sert derecede radikal reformist bir Aydınlanmacıdır, onun Nazilere karşı bakışı inanılmaz derecede olumsuzdur, "Haber-Akşam Postası* isimli çalıştığı gazetelerde açık bir şekilde Nazizm'i ve anti-Semitizm'i kınar, çünkü Nazilerin modernleşme karşıtlığından ve ırkçılığından nefret eder. Bu sebeple Nurullah Ataç ve Peyami Safa'nın tam zıt fikirleri savunan iki insan olarak aralarındaki farkı görebilirsiniz. Nurullah Ataç dilde devrim dahi bütün kültürel devrimlerin gerekli olduğunu iddia ederek devrimci fikirleri savunup yeni bir ülke kurulmasını savunurken, Peyami Safa "öze dönmeyi" savunur ve devrim fikrinden nefret eder. Nurullah Ataç Nazizm'i sert derecede kınar ve onların Anti-Semitizm'inin tehlikelerinden bahsederken, Yahudilerin toplama kamplarına götürülüşünü gazetelerde korkunç bir olay olarak aktarırken Peyami Safa "Cumhuriyet" gazetesinde böyle bir olayın varlığını inkar eder ve Nurullah Ataç'a da gazete yazılarında sözlü saldırılarda bulunur.
      Bu Nurullah Ataç ve Peyami Safa farkını hakkında güzel bir özet makale olarak hazırlanmış Tuncay Birkan'ın K24'te yayınlanan "Ataç'ta İki Shakespeare Karakteri: Shylock ve Caliban, Yahudi ve (Kara) Kalabalık" makalesi var, okumak isteyenler için onun linkini ekliyorum:
      www.k24kitap.org/evvel-zaman/atacta-iki-shakespeare-karakteri-shylock-ve-caliban-yahudi-ve-kara-kalabalik-767

    • @umutselimbayr7837
      @umutselimbayr7837 6 месяцев назад +2

      Emeğinize sağlık, güzel yazı.

  • @emretekkol6057
    @emretekkol6057 2 месяца назад +3

    Zihin açıcı, ağzınıza sağlık. Aynı fikirde olmamak ne güzel. Bazen katılmak, bazen karşı durmak, bazen de fikrinin olmaması... Yorumlar da ekseriyetle çok güzel. Yayıncı ve izleyen kitlesi harika, tebrikler.

  • @Rapor46
    @Rapor46 10 месяцев назад +54

    Rıza nur'u ciddiye alıp atif yapmazsın

    • @derdmend8994
      @derdmend8994 10 месяцев назад +1

      Niye?

    • @aeneas2949
      @aeneas2949 10 месяцев назад

      @@derdmend8994Direkt lafı uzatmadan Deli diyebilirim. Ad hominem gibi gelebilir ama kendisi kadın kıyafetleri giymekten hoşlanıyormuş. Bununla birlikte herkesin Atatürk de dahil kendisine T*c*vüz etmek istediklerini söyleyen bir kişilik.

    • @1karaca2
      @1karaca2 10 месяцев назад

      şizofren@@derdmend8994

    • @onatdeveci5502
      @onatdeveci5502 4 месяца назад

      ​@@derdmend8994 Adam tanısı konmuş şizofren.

    • @dante.alighieri
      @dante.alighieri 4 месяца назад

      off gelmis gene sekuler chomarlar

  • @berkerakkaya2279
    @berkerakkaya2279 10 месяцев назад +43

    üç beş edebiyatçının kullandığı farsi kelimeler toroslarda yaşayan yörüklerin neden zenginliği oluyor? zaten kullanılmayan kelimelerin resmi kurumlardan silinmesi çok halkçı ve gerekli bir devrimdir yapanların ellerine sağlık.

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад +4

      Murat Bardakçı'nın "Sanatın Sofrası Değil Kenefi" adlı makalelesini oku ve Türkçe'nin düştüğü çukurun derinliğinin derekesini kendi gözlerinle gör. O makaledeki cümleler(!) hangi halkın zenginliği imiş? Ben okudum ve tek kelime bir şey anlamadım.

    • @alihaydar728
      @alihaydar728 10 месяцев назад +8

      Kültürün taşıyıcısı edebiyatçılar da ondan

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад +3

      @@alihaydar728 günümüzde edebiyatçı da yok. Türkçe can çekişiyor. Dil devrimi, Türkçe'yi mahvetmiştir.

    • @williambutcher2819
      @williambutcher2819 10 месяцев назад

      Devlet kurumlarından değil her yerden silindi amk

    • @berkerakkaya2279
      @berkerakkaya2279 10 месяцев назад +2

      @@user-gb6ts7kq8o söylediğin makaleyi okumadım ama orada da dedemin bile kullanmadığı kelimeler varsa benim için bir anlam ifade etmiyor. günümüzde cümlelerin içine ingilizce kelime sıkıştıran beyaz yakalıların benzerleridir benim gözümde.

  • @YunusAras
    @YunusAras 10 месяцев назад +32

    Bence videoyu silin ya insan az araştırır da girer konuya son zamanki videolarınız çok alanınızın dışında ve yanlış bilgiler içeriyor

  • @MrKorkoz
    @MrKorkoz 6 месяцев назад +15

    Harf Devrimi şarttı, adımı tam yazamadığım bir dille zor, bu seferberliğe rağmen toplumun bugünkü hali, eski haliyle işin içinden çıkılmaz hale gelirdi. Çağdaşlaşma çalışmasına rağmen sokağa çıkınca ne kadar çağdaşlaştığımız şüpheliyken, hiç bir şey yapılmasa nasıl olurdu ?

  • @cem44433rr
    @cem44433rr 10 месяцев назад +83

    Ömer'in kafasında bir fes eksik

    • @batuhan46811
      @batuhan46811 5 месяцев назад

      Vallahi senin kafanda da akıl eksik ki ömerin argümanlarına kendince cevaplar oluşturamadığın için senle aynı düşünmeyen karşı muhattabına belli bir fikir ve entellektüel zeminde cevaplar üretecek kapasiten olmadığından ancak muhattabını karikatürize ederek kendi tarafına puan toplamaya çalışan kendi fikriyatında bulunan ve bayrak taşıycılığını yaptığın her olgunun derinelemesine tahlil edilip karşı çıkılmasına engel olan dışarıya modernist gözüken ama özünde alabildiğine yobaz bir o kadar kapasitsiz, özgürlük düşmanı ve bayrak taşıyıcısı olduğun fikirlerin eli sopalı militanısın

  • @miralaym5309
    @miralaym5309 10 месяцев назад +14

    her bakış açısını tartışmaya dahil edip “bu budur” demeden karşılıklı beyin jimnastiği yapmanız ufuk açıyor

  • @vonhumboldt8
    @vonhumboldt8 10 месяцев назад +58

    Rıza Nur’u ciddiye alıp söylediklerini doğru kabul etmek😂

    • @ahmetgonul6850
      @ahmetgonul6850 10 месяцев назад +1

      Okudunuz mu rıza nuru?

    • @tengiz
      @tengiz 10 месяцев назад +29

      yahu adamlar mısır püskülü okuyup çıkmışlar videoya daha ne olsun

    • @bigsmokethegreat8351
      @bigsmokethegreat8351 10 месяцев назад +5

      hakikaten o çok saçma geldi

    • @KayaKaktirici
      @KayaKaktirici 10 месяцев назад +2

      Circumstantial Ad Hominem

    • @yakupdogan2725
      @yakupdogan2725 10 месяцев назад +3

      rıza nur lozana gitmişti ayrıca atatürkün bakanıydı neden ciddiye alınmayacak ki

  • @buseyasar1
    @buseyasar1 10 месяцев назад +5

    video için teşekkürler, sonda bahsettiğiniz kelimelerin etimolojik kökenleri konusunda katılıyorum, birkaç yıldır özellikle etimolojiye meraklı ve konuyu irdelemeye, anlamaya çalışan biri olarak Sevan Nişanyan'ın Sözlüğü hariç çok da çeşitli veya nitelikli bir kaynak dahi bulamadım. Bu ülkenin değerli yazarları, tarihçileri, sosyologları ve genel olarak sosyal bilimcileri bir araya geldiği takdirde çok nitelikli çalışmalar çıkabilir diye düşünüyorum🎈

  • @selcukcanturk9373
    @selcukcanturk9373 10 месяцев назад +77

    1927’de okuma yazma oranı yüzde 10.2, 1941’de üç kata yakın artarak 27’ye yükselmiştir. Bu başarı değil mi? Küçümsenmemesi gerekir.

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад

      İnkılap olmasa da artacaktı. Kafi sayıda mektep yok. Muallim yok. Savaştan çıkılmış. İkinci Dünya Savaşı'na katılsaydık okuma yazma oranı nasıl olurdu?

    • @clarknusret4501
      @clarknusret4501 10 месяцев назад +4

      osmanlı dönemindeki okuma yazma oranı bilinmiyor yüzde 10 falan hikaye daha az da olabilir daha fazla da bilemiyoruz

    • @northernlegolas
      @northernlegolas 10 месяцев назад +5

      Adam 1927 demiş. Ümmilik değil okuduğunu anlama ölçülebilse keşke.

    • @alihaydar728
      @alihaydar728 10 месяцев назад +7

      Harf devrimi yapılmadan da eğitim oranı arttırabilinir

    • @mgs7914
      @mgs7914 10 месяцев назад +6

      1927'de %10'dan daha az okuma yazma oranı. Bu ikili liboş hangi kaynaktan yararlandı belli değil.

  • @ezmocevor
    @ezmocevor 10 месяцев назад +17

    Kitap önerisi serisi gelsin lütfen videoları izlerken not alıyoruz ama toplu bi özet yapılmalı bence. Nereden nasıl başlayacağımızı bilmiyoruz çoğumuz🙏🙏

  • @voyager_-
    @voyager_- 10 месяцев назад +6

    14 bin olduğunuz zamanlardan beridir takipteyim, gelişiminizi görmek çok mutluluk verici, kaliteyi kaybetmeden kanalın daha da büyüdüğünü görebiliriz inşallah. Bir Uli öğrencisi olarak sizi dinledikçe eksiklerimi görüp hem üzülüyorum hem de bunu farkedebildiğim için mutlu oluyorum. Çünkü bu durum insanın kendini geliştirmesinin yolunu açıyor. Tek konuyu çeşitli perspektiflerden dinleyebilmek de çok büyük keyif veriyor. Bu alanda çok büyük bir eksiği kapatıyorsunuz hakikaten. İçerik fikri olarak da bilgi ve yorumu harmanlayarak meselelere yaklaşım nasıl olmalı, bilgiyi ifade etme konusunda kendimizi nasıl geliştirebileceğimize dair de bir video çekerseniz oldukça ilgi çekici olacağını düşünüyorum. Çünkü bilmek ayrı bir mevzu ama bildiğini aktarabilmek bambaşka bir mevzu.

  • @parolax6709
    @parolax6709 10 месяцев назад +8

    Tarih tezi ve dil devrimi tartışılırken dönemin ruhunu dikkate almak gerekir. Dönem insanının default ayarları ırkçı olunca Einstein dahi zamanın hastalığının belirtilerini taşıyabiliyor. Lloyd George'dan Gladstone'a batının temsilcileri Türkler hakkında neler söylemiş bakılabilir. Devrimler beyaz ırkın, biricik medeniyet olan batı medeniyetinin malikleri olarak anıldığı bir dönemde gerçekleşti. Kudüs'ün Türklerin elinden alınmasının müttefik Almanya'da kutlama sebebi olması yada kafkasyada iki "müttefikin" doğrudan muharebeye tutuşması bir zihniyetin ürünü ve devrimler bu zihniyete cevap vermek zorundaydı. Barbar, kaba, aymaz Türk'ün başka bir hikayeye "bende varım" demeye ihtiyacı vardı. Kaldı ki Türk tarih tezi kadar abuk olmasa da "ihtiyaç" olmamasına rağmen batıda da benzer bir tarih tahrifatı görülebilir. Kocaman bir oryantalizm külliyatı bu demek. Antik Yunan'ın Anadolu'daki izleri bahse konu dahi edilmiyor Fahri Işık bu konudan epey şikayetçi ve batı akademisi suspus. Benzer bir örnek daha geniş çapta islamın altın çağları konusunda yaşandı. İslam medeniyetinin bilime katkıları uzun yıllar duyulamadı. Orta Asya hakkında "Lost Enlightenment" diye bir kitap yazılıyor ve 2015de basılıyor. Shashi Tharoor Hindistan ve İngiltere'yi çok uzun yıllardır anlatılmayan haliyle anlatıyor. İnsanların anlamadığı tarih onu yazanlarla yapılıyor. Bir Halil İnalcık yoksa Weber çıkıp doğu despotizmi diye son derece özcü ve mekanik bir şekilde yazar bizde "adamlar yapmış" mastürbasyonuna devam ederiz. "Sözün sahibi sultandır" e bu genç osman ne? Köprülüler devrinin söz sahipleri kimler " kadınlar saltanatı" nerede? Güvercinlerin ve şahinlerin baskılarına dayanamayıp tahttan çekilen ikinci Murat nerede? Özetle demek istediğim tarihi herkes elinden geldiğince kendisine yontmaya çalışır. Her ne kadar dönemin ruh hali bu işlerde etken olsa da Atatürk'ün bozkırın ortasına dil tarih coğrafyayı kurması"bende varım" demenin en güzel halidir. Zamanlara ve mekanlara nüfuz edebilmek bir devletin alabileceği en esaslı vasıftır.
    Dil devrimine gelince osmanlıcı gömleğimi çıkarmam gerekiyor. Cumhuriyetin okuma yazma oranını yüzde bir artırmasıyla yüzde doksanı doksan bir yapmak aynı şey değil. Bir diğer mesele artık bilim dili batı dilleri, ekonomi, sanat vesaire ne varsa batı dillerinde yapılıyor. 20. Yüzyılın ilerleme anlayışıyla kimseye ibni Haldun okutup sosyoloji yap diyemezsiniz insanlar Marx'a Weber'e gider. Elinizdeki tümene osmanlıca yazılmış köy isimleri verirseniz o asker o köyü arar. Unutmayalım bu insanlar paşa.

  • @ylanserdar3175
    @ylanserdar3175 10 месяцев назад +8

    Videoda bahsedilen islamiyet ve islami pratiklerden ciddi oranda arınmış, cumhuriyet döneminde oluşturulmuş seküler Türk kimliğini benimsemiş bir aile yapısı içinde büyümüş, 12 yaşından beri basitçe söylemek gerekirse kendisini agnostik olarak tanımlayan birisiyim. Dünyayı algılayışım kendimi bildim bile pozitivist bir temelde oturdu. En beşeri konuları bile katı bir rasyonalizm ile çözmeyi tercih ettim ben. Babam kendisini bildiğinden beri herhangi bir dine mensup olmadığını söyler, annem ise üniversite döneminden sonra kendisini hayatın o alanlarından soyutlamış birisi. Beni de bu konuda kendilerince olabildiğince "özgür" yetiştirmeye çalıştılar. Ben zamanla okulda öğrenene kadar hayatta din dediğimiz kavramı bir kere bile hissetmemiştim. Bu nedenle çoğu konuda veya durumda müslüman yetişmiş insanlarla halen empati yapmakta zorlanırım belki. Kendi geçmişimin ve tecrübemin konuya olan yaklaşımımı olabildiğince subjektif kılacağının farkındayım, o yüzden özellikle belirtmek istedim. Günümüzde yaşanılan kutuplaşma da konuya yine daha katı ve filtreli bakmama neden oluyor olabilir. Yani hiçbir şekilde saptamalarımın genel geçer anlamda tutarlı olduğu iddiasında değilim. Şahsi kanaatlerim sadece. Bu şekilde yetişmiş bir kişinin sünni müslüman çoğunluklu bir toplum içindeki gözlemleri ve fikirleri olur en azından şu an yazdığım bu yorum.
    Benim gözümde videoda bahsettiğiniz Japon devrimi ile Türk devrimi arasındaki en büyük fark spesifik olarak din zaten. Japon devrimine çok hakimim diyemem, Boğaziçi tarih 2. sınıf öğrencisiyim. Selçuk Esenbel hocadan dinlediğim kadarıyla feodal Japonya döneminden Mutsuhito'ya kadarki süreci ve devamındaki devrim sürecini üstün körü bildiğim kadarıyla yorum yapıyorum. Sosyolojik bir tespit diyemem belki ama bizden farklı olarak Japonların kültürlerini bu kadar muhafaza ederek zamanla ve sağlıklı bir şekilde modernleşebilmelerinde bence din çok kritik bir rolde. Japonlarda toplumun en temel dinamiklerine kadar yaşama şekil veren kurumsallaşmış bir din yapısı yok. İslam tarihsel süreç boyunca devlet ile paralel var olmuş, toplumu birleştiren çok ciddi bir sosyal faktör olarak komün bir rolde. Yani islam bireysel yaşanması pek kolay olmayan, birçok pratiği sosyal olan bir yapıya sahip. Alanım hiç değil, islami tartışmalar girmek istediğim için demiyorum ama Kur'anın bazı iddiaları çok net bir şekilde ortada. İslamı diğer semavi dinlerden de ayıran bir faktör zaten bence bu biraz. Kitabın direkt olarak tanrı kelamı olduğu ve değiştirilemeyeceği inancı var sonuçta. Böyle bir inancın temel dinamikleri kısa sürede nasıl çağa adapte edilebilir ki? Bunu değiştirsen bile halk katında kültürel bir değişime dönüşmesi ne kadar sürer? Farklı mezhepler, farklı perspektifler var elbette fakat örneğin müslüman olsaydım çok objektif bir şekilde söylüyorum şeriat isterdim muhtemelen emir olarak gördüğüm için. Bu durumda bana kim demokrasiyi benimsetebilirdi? Bunlara sığınırak islam dini modern liberal demokrasilere uygun değildir demeye getirmiyorum, çok zor bir denklem var ortada sadece. Bunları göz önünde bulundurarak yaşanılan devrim sürecini yorumlamaya çalışıyorum. Neden bu kadar net bir tutumla islami geçmiş kesip atıldı sorusunun cevabı bu biraz bence. Diğer alternatifler çok daha zor bir denkleme çalışmanı gerektirecek, kesin sonuç alma ihtimalinin dahi zayıf olduğu senaryolar. Pragmatist, makyavelist bakan birisi için en net çözümün neden bu olduğunu anlayabiliyorum en azından. Fuat Köprülü mesela akademisyen kimliğinin getirdiği hassasiyetle bakıyordu konuya. Günümüzde de postmodernizm etkisiyle bence bu konulara böyle bakıyor insanlar. Pozitivist bakıp mantıklı olanı seçmek belki "kolaya kaçmak" gibi görünüyor olabilir de, diğer senaryoda o kadar temkinlisin ki adım atamıyorsun. Ülke kuran adamların adım atması lazım.

    • @ftftih
      @ftftih 3 месяца назад

      İslâmla bütün halde süregelmiş bir toplumun devlet ve dil yapısının kılıç yarığı gibi kesilip atılması bu toplumun insanına haksızlıktır. bir milletin geçmişini unutturmak o milleti yoksaymaktır. evet cumhuriyete, laikliğe geçişmesi için gerekliydi tüm bunlar ama laiklik ve cumhuriyet bizdeki eksikliği ya da bizdeki kültür boşluğubu dolduracak mıydı? mahza bir geri kalmışlık kompleksiyle alınmış bu kararlar bize daha pahalıya mal oldu bence.. İslâmı öcü görüp bundan kurtulmakla elimize geçen bir şey olmadı. bunu Allahtan uzaklaşıp dinsizleştik manasında söylemiyorum. hakikaten elde edilen özgürlük faideden çok bir zarar hasıl ediyor. din ile ayakta duran ve gerek otoritesi gerekse karakteri dine mebni olan toplumdan dini soyutlamak ahlak yapısını bozar. evet dinin yerine bir şey koymak bir hastalıklı rönesans tutumuydu fakat bu tutum bizi başkaca tutulmalara saik oluyor.

    • @__21.mir__
      @__21.mir__ 20 дней назад

      Ben de 2 yıldır Agnostiğim ama eskiden müslümandım hatta dinden çıkmadan önce şeriatçı idim dediğiniz gibi bunu bir emir olarak gördüğüm için reddetmem bulunduğum mezhep itibariyle de imkansizdi. Dediklerine tamamen katılıyorum diyebilirim, yıllarca islam/arap tarafından kültür ve dil açısından sömürülmüş bir millet elbette çoğu şeyi bu kültürün içinde yaşamıştı ve arapça farsça dolayısıyla arap harfleri bu kültüre ulaşmak için bir anahtardı. Ancak yıllarca bizi sömüren ve son dönemde bizi ileri taşıyacağına geri götüren (çünkü bir yerde islam hakimse eskiye dönmek ister elinde güç varsa bu kaçınılmazdır) kültürü ve alfabeyu bırakmamız zor da olsa gerekliydi. Zaten bıraktığımız kültür ve alfabe bizim hakiki alfabemiz ve kültürümüz değil bu yüzden bırakmak en doğrusu ki şuanda gayet meyvesini vermiş durumda. Hem modernleşme adında hem de öze dönüş açısından bence çok yerinde iyi ki olmuş. Ayrıca eğer dil çok yüzeysel ise zaten dil uydurulan bir şeydir ve bugün yine uydurulabilir. Bu arada ben milliyetçi falanda değilim hatta kendisine Türk denilmesini istemeyen bir Kürd'üm ancak bu bişey değiştirmiyor, Cumhuriyet Türklük üzerine kuruldu ve yapılanlar o zamana göre gayet rasyoneldi şuanda da eskisine göre çok iyi.

  • @sevvalbyngmz
    @sevvalbyngmz 9 месяцев назад

    Ömer bey benim için çok yeterli ve güzel anlattı konuyu üstüne ayni şeyleri yazmak istemedim, tebrik ederim 💐

  • @Miracle-uc6es
    @Miracle-uc6es 10 месяцев назад +34

    Japonca konusunda senelerce Japonya'da yaşamış bir hocamın daha dün bir videosunu izledim. Üniversite mezunu adamların bile, okuduklarını anlamada ciddi zorlandığını söylemişti. Ve bunu 1-2 tekil örnek olarak da vermedi. Ben Japonya'ya gidip yaşamadım, zannediyorum sizde gidip yaşamadınız ama yaşayan bir öğretmen böyle bir beyanda bulunuyor. (Eğer oradan yaşayan, tanıdıkları olan kişiler olur, bu mesajı okur ve beni aydınlatırsa çok mutlu olurum.)
    Hepsini eş seviyede bilmeyen bir insan için Latin alfabesinin öğrenmek için daha kolay olduğunu düşünüyorum. Dil başka bir konu. İngilizce çok kolay bir dil mesela. Ama bildiğim kadarıyla Türkçe öğrenmesi görece zor bir dil. Sondan eklemeli olması gibi özelliklerinden ötürü sanıyorum.
    Ama günün sonunda ne Atatürk, ne Vahdettin, ne damat Ferit, ne Enver Paşa ülkesinin kötülüğünü isteyen insanlar değil. Hepsi kendilerince ülkede çeşitli sorunlar görüyorlar. Ve bunlara çeşitli sorunlar üretmek istiyorlar. Kendi doğru olduklarına inandıkları şeyleri yapıyorlar. Bunda katıldığımız şeyler olabilir, katılmadığımız şeyler olabilir.
    Ben Atatürk'çü bir insan değilim. Ama şunu da görüyorum. Vahdettin'ler ile, Osmanlı ile, Dine dayalı yönetim ile olmazdı. Çünkü örnek var. Ben bugün Irak'a okumaya gitmem mesela. Dolarla maaş vermeseler (ya da bizim TL'miz güçlü olsa) oraya çalışmaya ya da yaşamaya da gitmem. Ama onlar buraya geliyorlar. Öğrenciyken çok arkadaşım vardı öyle. Hepsi Türkçe okuma ve yazmayı 1-2 senede öğreniyordu. Ama Arapça okuma yazmayı ben o kadar hızlı öğrenebileceğimi, açıkçası düşünmüyorum. Spekülasyon tabi bu, denemedim ama düşünmüyorum açıkçası.
    Avrupa özellikle veba sonrası kiliseden uzaklaşmaya başladı. Ve dine değil, bilime kaynak ayırdıkça, Avrupa oldu. Çünkü bütün dini akımlar muhafaza etmeyi sever, yeniliği sevmez. Din tamdır, bütündür, eksiksizdir. Yeniliğe ihtiyaç duymaz. Tutmadı zaten, Osmanlı, İnkılap Tarihi dersleri boyunca anlatılan modernleşme döneminde, oyunun içerisinde kalmayı denedi ama olmadı. Halk geçmişi ile tamamen sert bir şekilde kopmadıkça, geçmişi tercih ediyordu.
    Şunu demiyorum bu arada, "Medeniyet, Erzurum'da bale gösterisi yapmak değildir." Kesinlikle ilahiyat okulları olmalı ve din öğretilmeli. Ama matbaayı yasaklayalım diyen zihniyetle, Uber'i döve döve ülke dışına atan zihniyet aynı zihniyet. Eskiyi muhafaza edelim, yeniyi red edelim zihniyeti ile olmaz. Pozitif bilimlere sırtımızı döndükçe, çağın gerisinde kalmaya devam edeceğiz. O yüzden belki de bıçak gibi sert bir devrim bizim bir Filistin olmamızı engelledi, diye düşünüyorum.

    • @TekinAy-qc5sy
      @TekinAy-qc5sy 10 месяцев назад

      Güzel bir yorum, fakat ta ki ozamandan bu zamana kadar Avrupayı cok yüce görmek gibi bir sıkıntı var Türkiyede.
      Bu konuda Fuat Sezgin hakkında araştırma yapmanızı dilerim.
      İlim insanlıgın ortak binasıdır ve bu binayi inşa ederken Müslümanlar olmasaydı Avrupa belki hala bataklık içerisinde idi.
      Avrupada doğdum ve yaşıyorum. Avrupalılar iyi yanları da vardır onlar zaten bilinir. Fakat zamanında Müslümanlardan ilime dair eserler çalıp kendi isimlerini yazdılar veya aristo diye yazdılar. Niye? Kibirlerinden dolayı!
      İfade özgürlüğü de tabi en önemli konulardandır Avrupa da. İfade özgürlüğü mevcut ancak onların belirlediği çerçevede ve bakış açısına uygun olması lazım. Yani? Yok.

    • @user-je2pr3ov6s
      @user-je2pr3ov6s 9 месяцев назад

      Matbaa istenmemesinin sebebi dini sebebler değil. İnsanların işini kaybetmeme istediği. Örneğin günümüzde chat gpt çıktı. Bu da yazarları sıkıntıya düşürdü. Yazarlar birliği chat gpt kapatmak için dava açtı. Ya da avukatlar chat gpt yasalar konulardaki ihtiyaçı azalttığı için o iş kolu da mücadele ediyor. Teknoloji iş kollarını yok edince o iş kolundaki kişiler engel çıkartır.

    • @mesudetuzemen6507
      @mesudetuzemen6507 9 месяцев назад

      Miracle-uc6es ,
      İsminden milliyetini çıkaramadım.
      AMA söylediklerinden TÜRK olduğunu anladım.
      Japonca ' dan oradaki üniversite öğrencilerinin de şikayetçi olduğundan bahsetmiş sin.BU ÖRNEK,HARF DEVRİMİ ' nin doğru olduğunu gösteriyor.
      ARAP ülkelerine gitmem " demişsin, DOĞRU diyorsun,
      GÜZEL TESBİT.
      DEVRİMLER, 🗡️🔪 bıçak sırtı yapılmasaydi FİLİSTİN gibi olurduk" demişsin,
      Hepsi çok DOĞRU TESBİTLER...
      AMA, SENİN kafan KARIŞIK...
      SENİN, İKTİDAR GÜCÜNDEN korkun var.
      Ve GERÇEK olanı söyleyemiyorsun.
      Oysa fikirler değişir AMA DOĞRU değişmez.
      GERÇEKLER 💯 yıl SONRA da ORTAYA çıkar.
      SURİYE ' li ARAPLAR ' in akın akın TÜRKİYE ' ye geldikleri gibi.
      Şimdi,SANA SORUYORUM ?
      ATATÜRK ' ü neden SEVMEDİĞİNİ yazmak zorunda kaldığını, böyle bir GAFLET içinde olduğunu.
      OYSA,SEN yazında hep ATATÜRK ' ün eserlerinden bahsettin FARKİNDAYSAN tâbi ki....!
      ATATÜRK ' ün peşinden koşan Dedelerimiz kurdu bu bağımsız TÜRKİYE CUMHURİYETİ ' Nİ.
      O hâlde çekinmeden haykiralim ATATÜRK' Ü sevdiğimizi..
      Ve FİLİSTİN durumuna düşürmeyen atalarımız gibi biz de ATATÜRK'ÜN peşinden gidelim.
      SELAMLAR, ZİHNÎ KARIŞIK Çocuk...
      UMARIM,bana hak verip, DOĞRU fikrin peşinden gitmeleri seçersin.
      Bu yorumu yazmam da ,bur ANLAM ifade eder İnşallah.

  • @ilbertunga853
    @ilbertunga853 10 месяцев назад +8

    Bin yıllık ne gelişim varmış acaba da onu elimizin tersiyle itmişiz onu düşündüm bulamadım. Kanuni döneminde kurulan herhangi bir rasathane, akademi yaşayabilmişti de bunu devrim ile mi kaldırdık? Ya da o dönemde hiç böyle bir şey kurulmuş muydu acaba? Buna karşı en ufak bir ilgi var mıydı mesela? Osmanlı 1900'lere geldiğinde Japonya seviyesinde miydi de daha sonra Japonya'nın seviyesine çıkamamamızın müsebbibi inkılaplar oldu? Bu işler on beş yılda halloluyor mu yoksa yüzlerce yıllık birikim mi gerekiyor? Osmanlı'dan bize kalan kıymetli müesseselerin hepsi son yüz elli yılda batılılaşma hamleleri yapan padişahların eseridir. Atatürk'ü yetiştiren de onlardır. Türk Tarih Tezi'nin yanlış olduğunu gören Atatürk bu konuda ısrarcı mı olmuştur yoksa ortaya atılan hipotezin bilimsel olarak çürüdüğünü görünce bundan vaz mı geçmiştir? Bilim karşılaşılan bir durumu açıklamak için hipotez uydurarak ve bu hipotezi sınayarak yapılır. Hipotezin yanlış olduğunu gören bilim insanı bunu terk eder. Atatürk tam anlamıyla bunu uygulamıştır. Bilimsel metodu kullanışı övülmesi gerekirken buradan eleştirmek absürt. Yapılan inkılaplardan da yanlış olduğu ortaya çıkanlar terk edildi zaten. Popcorn dinleyen herkes kendini çok derin sırlara vakıf alim sanmaya başladı.

    • @senaizm874
      @senaizm874 10 месяцев назад

      cevabı olan soruları sormandan zaten kalitesiz biri oldugun belli

    • @ilbertunga853
      @ilbertunga853 10 месяцев назад +3

      @@senaizm874 Soru sormamın amacı cevabını öğrenmek değil o noktaya dikkat çekmek. Bunu algılamaya zekan yetmemiş olabilir tabii. Cevabı ben de biliyorum herkes de biliyor zaten. Tartışma kapasiten olmadığı için argüman ileri süremeyip hakaret etmen kimin kalitesiz olduğunu gösteriyor.

    • @neotrnty4717
      @neotrnty4717 4 месяца назад +1

      Ağzına sağlık

  • @allahiyiyengizemlivarlik8909
    @allahiyiyengizemlivarlik8909 10 месяцев назад +5

    Doğru mu bilmiyorum diye argüman sunuyor la :DDD

  • @Supertramp770
    @Supertramp770 10 месяцев назад +22

    Turgut Uyar'ın "Terziler Geldiler" şiirinde dediği gibi "Her şeyi düzeltmeye kalkışmanın yok ettiği" bence durumu çok iyi açıklayan bir dize.

  • @ay7828
    @ay7828 6 месяцев назад

    Güzel, elinize sağlık

  • @vonhumboldt8
    @vonhumboldt8 10 месяцев назад +34

    kültürünü alabilsek tekniğini almamıza gerek kalmıyor. liyakatin, hak, hukuk, adaletin, görev ahlakının, saygının, hoşgörünün olduğu yerde bilim de, teknik de bütün doğallığıyla gelişiyor.

    • @tengiz
      @tengiz 10 месяцев назад

      bunlar anlamaz. valse takılmışlar

    • @ahmetyusufsrgl
      @ahmetyusufsrgl 10 месяцев назад +4

      abi sen ne anlatıyon ya bir de bir tanesi bravo demiş. Bahsettiklerin batıda ortaya çıkmış mefhumlar mı? Medeniyetin eşiği olarak kabul edilen yerler tarih boyunca sürekli değişmiştir. Şu anda avrupa diyoruz. Avrupa kültürüne -ki o da ne demekse, Alman'ın kültürüyle İspanyolun kültürünün aynı olduğunu falan zannediyorlar galiba- tapmanın bir anlamı yok. Bundan 2000-2500 yıl önce de medeniyetin eşiği iskenderiye idi veya o kadar eskiye gitmeyelim bundan beş yüz sene önce de medeniyet diyince akla osmanlı gelir. Zavallı kafanız kopyala yapıştır yapmaktan fazlasına yetemediği için olanı olduğu gibi almaktan öteye ne harekete geçebiliyorsunuz ne de düşünebiliyorsunuz. Olay kültürde değil. Çinlisi de kültürünü korudu, Korelisi de kültürünü korudu, Japonu da... Ama hepsi ya ekonomi bakımından ya teknoloji bakımından bir şekilde zirve ülkeler. Olayın kültürle zerre alakası yok. Zaten bu fikirler de ancak kültürle zerre alakası olmayan insanlardan duyulsa gerek.

    • @cucanedun
      @cucanedun 10 месяцев назад

      Zaten iyi insan olduklarından anadoluyu işgale geldiler. Dediler Türkleri Osmanlı'dan kurtaralım :)

    • @EmreSafak
      @EmreSafak 10 месяцев назад

      Bu kulturu bizzat dunyayi gezip ozumsemeye luksun yoksa kitaplardan ogrenmen gerekiyor. Dolayisiyla her sey okumakla basliyor.

    • @user-je2pr3ov6s
      @user-je2pr3ov6s 9 месяцев назад

      Kültür alımı asimilasyondan ibaret bişeydir. Bir milleti kendi istediği ile yok etmek. Medeniyet kültürden ibaret olsaydı Endülüs medeniyet arşlarından olmazdı

  • @northernlegolas
    @northernlegolas 10 месяцев назад +6

    Araplar ilk TRye akın akın 2010larda geldiğinde Atatürk havaalanında bir sürü ortadoğuluya denk geliyodum (iran lı da olabilirler). Adamlar bana pasaport veya transfer tabelası önünde pasaport/transfer soruyodu. 4-5 kere başıma geldi. Sonra arapçalarını da yazdılar, soran kalmadı. Eğitim sistemini arapça alfabesi ile verseler latin alfabesi ile yazışmış hiç bişey anlamayacak kimse. Yok canım demeyin. Ben matematik deki terimlerin ne olduğunu bildiğimden yunanistanda yunan alfabesi ile yazılmış yerleri okuyabildim. Alfabeyi dil inklabı ile beraber değerlendirmemeli bence.

  • @bahadraydn9284
    @bahadraydn9284 2 месяца назад

    Çok güzel tespitler teşekkür ederiz

  • @AHMETDOLMACI
    @AHMETDOLMACI 6 месяцев назад +4

    Sonuna kadar gerekliydi! Lütfen Şevket Süreyya Aydemir bölümü yapınız! Suyu arayan adam’da Anadolunun ne kadar geri kaldığını ve Osmanlıda Türk müsün sorusunun cevabının Estağfirullah olduğunu, kendilerine müslüman diyenlerin peygamberin adını dahi bilmeyecek kadar cahil olduğunu. Yani Osmanlı maalesef çok gerekli devrimleri yapamadı ve çok geriden başladık modernleşmeye. Atatürk ve arkadaşlarına ne kadar minnet duysak az!

    • @omermuhtar8794
      @omermuhtar8794 Месяц назад

      Halkın içinde cahil insanlar her zaman olacaktır. Avrupa'da veya Amerika'da ya da Türkiye'de yapılan sokak röportajlarına bakın var olan cehaleti görebilirsiniz. Ama onları genelleştirip bütün ülke öyleymiş gibi düşünürsek kendimizi kandırmış ve tatmin etmiş oluruz.

  • @limonya
    @limonya 10 месяцев назад +14

    Enver Paşanın yapmaya çalıştığı dil reformunu yanlış anlamışsınız, Ayrıca araştırmadan da konuşmuşsunuz. Zamanlaması kötü bir alfabe değişikliğidir ve Enveriye Alfabesi bu koluyla alakasızdır. Dilde değişim yoktur yalnızca yazımda değişiklik yapılmıştır. Enveriye Alfabesi yazarsanız çıkar. Bunu başka konulara yormanız ve tam araştırmadan yapmanız komik kaçmış.

    • @ftftih
      @ftftih 3 месяца назад +1

      boş videoydu

  • @bigsmokethegreat8351
    @bigsmokethegreat8351 10 месяцев назад +10

    19:54 Horondan utanan yok ki hacı. Bana göre halk daha çok batı dansından sırf batıya ait olduğu için nefret ederdi. Ki yapılanlar ile birlikte batı müziği utanılacak bir şey olmaktan çıktı. Ben muhafazakar bir ailede büyüdüm ve çok net görüyorum ki batıya ait olmasa dahi yabancı kültürlere ait danslara vs nefretle bakarlar. Cumhuriyetin ilk döneminde yapılan çalışmalar vs bu algıyı en azından halkın bir bölümünde kırdı

    • @ahmetyusufsrgl
      @ahmetyusufsrgl 10 месяцев назад +3

      ailenin bakış açısını bütün muhafazakarlara atfetmen ayrı bir saçmalık başka kültürleri güzellemeye çalışmak da ayrı bir saçmalık. ben de muhafazakar bir ailede büyüdüm ama benim ailemin özellikle de babamın başka kültürlerden bir şeyler görmek hoşuna giderdi, meraklarını cezbederdi. hatta ben belgesel izleme alışkanlığımı babamdan görerek kazanmışımdır. boş yorum.

    • @bigsmokethegreat8351
      @bigsmokethegreat8351 10 месяцев назад

      @@ahmetyusufsrgl mesele izlemek değil, bizimkiler de izlerdi. Mesela senin onu yapman. Bir Türk'ün yaptığını görünce kötü bulurlardı. Bunu her yerde görüyoruz. Fatih'in torunları piyano keman mı çalar diyen az kişi mi var sanıyorsun?

    • @yalind19
      @yalind19 6 месяцев назад

      Horonla vals elmalar armutlar olmuş bence. Valsin özelliği bir çok kadın erkek çiftinin belli bir zarafetle ortak hareketidir diye biliyorum. Ayrıca daha elit bir danstır, köylü adamın avrupada da hiç vals yaptığını görmedim ben, ama folklörün tarihini daha iyi bilen arkadaşlar hatam varsa düzeltsinler. Cumhuriyet kadrolarınca batı danslarının benimsenmesinin haremlik selamlık anlayışından uzaklaşılıp kadınların da dahil olduğu bir ortak eğlenme anlayışına geçilmesinde etkisi olmuştur diye düşünüyorum.

  • @tunacavusoglu5567
    @tunacavusoglu5567 7 месяцев назад +4

    Sağdaki cidden 15 yaşında devalı çocuk gibi bi sus bi düşün vallahi yordun

  • @Unstressed
    @Unstressed 10 месяцев назад

    Harika bir konu, çok iyi analizler. Sizi keşfettiğim için mutluyum.

  • @bigsmokethegreat8351
    @bigsmokethegreat8351 10 месяцев назад +8

    31:45 hacı etimolojik bilgi ile harf devriminin ne alakası var Allah aşkına

    • @comtedebuffon9690
      @comtedebuffon9690 3 месяца назад

      Fars alfabesinde kelimeler daha çok sessiz harflerden oluştuğu için kökeni aynı olan kelimelerin yazılışı daha çok benziyor. Ortaklık kurması kolay oluyor. Onu kastediyor herhalde

  • @necesitoMuchodiNero
    @necesitoMuchodiNero 10 месяцев назад +17

    Bir gün bu işi bırakacaksınız diye korkuyorum. Umarım hep devam edersiniz,saygılar

  • @usameyalciner
    @usameyalciner 10 месяцев назад

    Gayet besleyici bir tartışma olmuş, devamını bekliyoruz 👌

  • @muhammetunal2951
    @muhammetunal2951 10 месяцев назад +6

    Tam 49w den birşey izleyim derken yeni video düştü.

  • @ilimtalebesii
    @ilimtalebesii 10 месяцев назад +3

    Ben Ömer beyin ne demek istediğini anladığımı düşünüyorum. Bugün geçmişe baktığımızda alfabesi çok daha zor ve karışık olan asya ülkeleri zor durumda kaldığında ilk işi harf devrimi olmamıştır.Devrim şart ama bu teknoloji ve gelişme ile olmalıydı görsellik ile değil.Yüzde yüz saf bir dil ve kültür de düşünülemez insan yaşayan etkileşim halinde olan bir türdür.Birbirimizden izole edilemeyiz.

  • @ridvandalgic
    @ridvandalgic 10 месяцев назад +19

    Dil devrimi ve harf devrimi iki farklı devrimdir. Keşke önce bu ayrımı yapsaydınız. Dil devrimi istenilen hedefine ulaşamadı yani bir nevi başarısız oldu. Video çok kafa karıştırıcı, tıpkı gençler gibi. Bir yere varabilirdi ama bahsettiğim ayrım yapılmadığı için sonuçlanmadı.
    Eskiyle kim ilgileniyor, entelektüel birikimi, zamanı ve parası olanların dışında? Eski yazı bugün geri getirilemiyorsa, bunda bu durumun da etkileri olduğunu söylemek zorundayım. Zaten her seferinde iktidarın soyledgi şey kültür devrimini yapamadik, kendi itiraflarıdır. Bazı tarikatlarda bu yazının bilerek ve isteyerek kullanılması istenilirse yapılacağıdır, yalnız onlar da sadece eski edebiyatın dışına çıkmıyor ve yeni çığır açan bir şey olusturabilmekten çok uzaklar.
    Eski harfler zaten değiştiriliyordu ve bu yeni bir şey değildi. Dilin kurumsallaşmasından önce, eskiler bile birbirlerini ya da bir önceki kuşağı anlayamıyordu. Enver'in imla devriminin bir dezavantajı da savaş ortamında gerçekleştirilmiş olmasıydı. Savaşı kazansaydı, böyle bir devletçi yapı benimsenseydi ve teknolojik gelişmeler bunu destekleseydi, Enver'in yazısı yaygınlaştırılabilir miydi? Unutmamak gerekir ki harf devriminin gücü otoriter devletçi politikaların bir ürünüydü.
    Bugün Orta Asyalıların kendilerine Türk demekten korkmaları ya da Türkiye'deki insanların kendilerini ne kadar Orta Asyalı hissettikleri tamamen bir yüksek kültür ihtiyacının arayışıdır. Öte yandan kelimelerin gücü tamamen kullanım alanlarının genişlemesine bağlıdır. Ne kadar çok sanat, edebiyat ya da bilim üretirseniz, icat ettiklerinizi herkes o kadar çok kullanır ve bir üst kültür yaratılır.
    Bir Batılı neden Batılıdır? Çünkü her şey kayıt altındadır, kayıtlarının gücü modern devletleri ölçer. Çağdaş cumhuriyetin yaptığı budur, en büyük başarısı budur.
    Acaba adem-i merkeziyetçi bir yapı, daha liberal bir ekonomi, milli eğitim müfredatı gibi tekçi bir zihniyet olmasaydı ne kadar başarılı olurdu?
    Harf devrimi hemen hemen her toplumun tarihinin bir parçasıdır. Dil devrimine gelince, Türk devrimi biraz geri adım attı ama bu gözden kaçtı.
    Dönemin millileşme rüzgârları tüm dünyada hissediliyor. Bizim coğrafyamızda ise doruk noktasındadır. Mesela bir Türk sınırı geçip Ermenistan'a, Yunanistan'a, Gürcistan'a, Suriye'ye, Irak'a gittiğinde tabelalara baktığında bugünkü teknoloji olmadan bütün entelektüel birikimi boşa gidiyor. Çünkü hiçbirini okuyamıyor bile, bu durum belki de bir tesadüf değil ve göz ardı edilmemeli.

    • @user-ro2ji7hv9l
      @user-ro2ji7hv9l 6 месяцев назад

      Ezbere konuşmuşlar, %3-5'den %60'a ulaşan okur/yazarlığı beğenmiyor, zavallılar. Cımbızla alıntı yapmadan doğru düzgün cümle kuramıyorlar ama harf devrimi konuşmaya kalkışmışlar.
      "Okur yazar" sözü bile eski dilin ne kadar verimsiz ve kullanışsız olduğundan kaynaklanıyor, zira okuyabilenler yazamayabiliyordu, sesli harf yetersizliği ve fonetik yapıdan dolayı sorunlu bir dildi. Enver'in girişimleri de askerlik başta olmak üzere devlet işlerinde, yazılanla anlatılmak istenenin uyuşmamasındandı. Bu sorunu aşmak için de bir devrim gerekliydi.

  • @anl2414
    @anl2414 2 месяца назад +1

    Bu bir kalıp olarak modarnizeleşmeyi, bu kalıbın içinde bize uymayabilenler muhakkak vardır ama dönemin şartlarında en doğru hamleydi.

  • @tilter4058
    @tilter4058 9 месяцев назад +7

    Türkçeyi bu kadar gömmene anlam veremedim Ömer. Türkçe müthiş zengin bir dil. Alın size video konusu.

    • @koordrozita7236
      @koordrozita7236 6 месяцев назад

      Türkçe kit bir dil

    • @Wisdom_Pursuer
      @Wisdom_Pursuer 5 месяцев назад

      Arapça bilsen biraz anlardin Türkçe kavram uretmede fakir fiil odakli

    • @Turunc_eren
      @Turunc_eren 4 месяца назад

      İngilizceyle kıyaslandığında ifade güçlüğü var bilhassa yazı dilinde fakat tabi bu konuşmaya da yansıyor ister istemez. 27:25'te konuşan arkadaş vecizce ifade etmiş. Dilimizde ihtiyaç duyabileceğimiz her türlü tabir mevcut fakat şuanki teamülde yer edinemediğinden insan bilse dahi kullanmakta tereddüt edebiliyor.

  • @KimliksizDevlet.
    @KimliksizDevlet. 10 месяцев назад +8

    Dil Devrimi hakkında kitap önerisi vereyim: Geoffrey Lewis - Trajik Başarı

  • @hdrkaragul221
    @hdrkaragul221 9 месяцев назад +3

    Yaşasın 1928 Harf Devrimi 🇹🇷❤️🇹🇷🇹🇷🇹🇷❤️🇹🇷❤️❤️🇹🇷❤️ Özümüze geri döndük

  • @misubu
    @misubu 10 месяцев назад

    video gelmiş önce like, müsait olunca izleyeceğim. teşekkürler video için, güzel konu

  • @Haileyuy5689
    @Haileyuy5689 10 месяцев назад

    İlk takipçilerinizdenim ikinizin sohbetine bayılıyorum 🎉

  • @necatiunlucan7308
    @necatiunlucan7308 10 месяцев назад +3

    Dil ile ilgili bir video paylaşımı yapılmış lakin söylemlerin çoğu bilimsellikten ziyede siyasal söylemler olmuş. Bu hususta verilmesi gereken en basit örnek; Birçok Türk devletinin (özerk, muhtariyet) ortak olarak Latin alfabesine geçme kararının alındığı1926 yılında gerçekleştirilen Bakü Türkoloji kongresinden mesela hiç bahsetmemişler. Bu kongre sonrasında altyapılar hazırlanarak bizim Latin alfabesine geçtiğimiz dönemde eş zamanlı olarak Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan Türkmenistan ve diğer Türk bölgeleri de Latin alfabesini kullanmaya başlamıştır.

  • @PimsleurTurkishLessons
    @PimsleurTurkishLessons 10 месяцев назад +16

    bence ortak Türkçe için yapılması gereken, tüm Türk lehçelerindeki Türkçe asıllı sözcüklerin Türkçeye eşanlamlı sözükler olarak eklenmesi. bu şekilde Türkçedeki sözcük sayısı da artar. Türkçe zenginleşir. birbirimizi anlamamız da kolaylaşır. Mesela Kazakçada çok fazla atla ilgili sözcük var. Ayrıca hiçbir Türk lehçesinde kullanılmayan fakat Divan lugat Türk'te geçen sözcükleri de Türkçeye eş anlamlı sözcük olarak eklemeliyiz. çünkü Kaşgarlı Mahmut sözlüğüne sadece Türkçe kökenli sözcükleri eklediğini kullanımda olan fakat Türkçe olmayan ödünç sözcükleri eklemediğini belirtmişti. Arapça, Fransızca, Farsça, Latince gibi yabancı sözcüklerin Türkçeye eşanlamlı olarak katılmasında bir sıkıntı görülmüyorsa, öz Türkçe sözcüklerin ister şimdi yaşayan ister ölü sözcükler olsun Türkçeye eş anlamlı sözcükler olarak geri katılması da zenginlik olarak görülmelidir.
    Divan Lugat Türk'ten
    esen = sağ, salim·
    esenlemek =selamlamak
    adnagu= yabancı, başkası
    agu=agı, zehir
    acun=dünya
    akılmak=şaşırtmak
    al=hile
    alavan=:timsah
    anuk:= hazır·
    anuklamak=: hazır bulunmak·
    anukluk=: hazırlık, hazırlanma·
    anumak:= hazırlanmak
    anumı= cüzam hastalığı,
    anunmak= hazırlanmak·
    anutgan =daima hazırlıklı, hazırlayan
    anutmak =hazırlamak·
    arınçu= günah (bkz> érinçü)
    aşaç= tencere ( bkz> aşıç, eşiç)
    aytış= hatır sorma·( bkz> aytıg)
    başmak = pabuç·
    bayumak= zenginlemek, zenginleşmek.
    bayutmak =zenginletnıek·
    baz=yabancı, garip.
    beçküm= evin sofası·
    beder burhan = heykel·( bkz> bedez burhan, burhan, furhan)
    belgü= alâmet, nişan, im, belge
    belik = kandil fitill
    benek= tane, habbe
    bertü= hırka, pardesü·
    bezek= nakış
    bıçguç= makas, sındı
    bistik =fitil
    biti = gökten inen kitaplardan her biri.
    bitig= yazı,
    bitigü = divit (kalem)
    bitik =kitap; mektup, yazılı şey,
    bitiklik= yazı yazılmak için hazırlänan şey (defter)
    bitişmek ikrar etmek,
    bitrik = fıstık· ( bkz> buturgak)
    budun= ulus
    burt= kabus
    bügde= hançer ( bkz> bükte)
    bügdelemek = hançerlemek,( bkz> bükdelemek)
    büke= ejderha, büyük yılan
    büken= karpuz, hint kavunu
    bün=çorba
    bütüge= patlıcan
    çadan =çiyan, kuyruğu örü, akrep·
    çaflı= şahin·
    çagmur= şalgam· (bkz> çamgur)
    çikik= nokta·
    çikin= ibrişim.
    çumuşluk =aptesane, ayakyolu
    em=ilaç
    emçi= ilaç yapan kişi
    etük= pabuç, edik,( bkz> 1-etik 2- büküm)
    etük =; kadın ayakkabısı
    etükçi= pabuççu,
    geşür= havuç( bkz> gezer, gizri, sarıg, turma)
    khafsı = hokka· (kh=kalın h)
    Khumaru= miras (kh=kalın h)
    Khumarulanmak= mirasa konmak (kh=kalın h)
    ıdu =zaruret, zahmet
    ımga= malmüdürü, tahsildar, hazinedar.
    ig=hastalık
    igçil= hasta
    igemek= inat etmek,
    iglelmek= hastalanmak,
    iglemek= hasta olmak·
    igletmek hastalandırmak·
    iglig= hastalıklı
    kaçut= kısa mızrak
    kamug=bütün, hep, kamu, hepsi
    karagu =kör·
    kargak= lânet ( bkz> kargış)
    karganmak= kendine lânet etmek
    kargaşmak= birbirine lânet etmek,
    kargatmak= lânetletmek
    karşı= hakan sarayı, köşk,
    katıglık =felâket
    katnatmak= tekrar ettirmek
    keçe= karpuz ve hıyara benzer şeylerin taşındığı sele ve sepet·
    kiş =samur
    kongur=kestane rengi
    kosuk=fındık
    koşuk=şiir, kaside
    köç=saat, an , müddet
    gök=mavi
    kudurçuk =bebek, kukla
    kücik =perçem
    kükü = hala·( bkz> küküy)
    oka= kefillik, kefâlet.
    oka almak= kefil olnnak·
    orunç= rüşvet, gevik· ( bkz> urunç)
    orunçak= emanet·
    otaçı=hekim
    otra=elbise
    ökünç =pişmanlık·
    ökünmek= pişman olmak
    öng=renk
    öpke=ciğer
    ötkünç = hikâye, (ötükünç)
    pürçek= insanın kâkülü, perçemi, atın perçemi.
    sart= tacir, tecimen,
    sem= ilâç·(bkz> em sem, samlamak)
    sökel=hasta
    söklünçü= kebap
    taplag =rıza, muvafakat·(bkz> tablag)
    taplamak =kabul etmek, razı olmak·
    taplaşmak =bir işe razı olmak, uzlaşmak bkz> tepleşmek
    taplatmak =razı etmek
    tapug= hizmet,
    tapugçı =hizmetçi·
    tartıgçı =davetçi·
    tepzemek= haset etmek, çekememek,( bkz> tepsemek)
    tepzeşmek =hasetleşmek
    teyitilmek =akıllanmak, zekileşmek·
    teytik= akıllı, zeki·( bkz> tetik)
    tıldag= bahane,(bkz> tegdeg)
    tikü =parça, lokma
    tolum= silah
    tolumlanmak= silahlanmak
    tolumlug =silahlı
    tublu =mezar·
    turma=turp
    turmuz =bir çeşit hıyar· (bkz> tarmaz)
    tutrug= vasiyet·( bkz> tutsug)
    tuturkan =pirinç, döğü·
    tuy=halk
    tuyin=pinti, sıkıntılı
    tüblüg= asaletli
    tüklüg= kör·
    tümrük =dümrük, def
    tümse= minber
    tünek= hapishane, zından
    tüñglük =pencere, ocak, baca gibi evdekl delikler
    ukruk =kement
    unamak =razı olmak, kabul etmek, (onamak)
    unaşmak= uyuşmak, kabullenmek· ( bkz>onaşmak)
    unatmak =razı etmek, (onatmak)
    ükek =, sandık·
    ükek =şehrin etrafında savaş için hazırlanmış olan burç·
    ükeklemek= burç yapmak; sandık yapmak
    üm=şalvar, (pantolon)
    üşkürmek= hatırlamak·
    üşkürtmek= hatırlatmak
    yagan= fil·
    yagı=düşman
    yagıkmak =düşmanlaşmak
    yagılamak =düşmanlık etmek
    yag ügüri= susam·
    yala =töhmet, itham, birl hakkında kötü sanıda bulunma.
    yalaçı= insanı her şeyde çarçabuk suçlu gibi gören, itham eden
    yalalmak= tõhmetlenmek, itham edilmek
    yalavaç= elçi, peygamber,resul
    yalgu=ahmak
    yalışmak= töhmetlemek, itham etmek
    yandru= tekrar
    yaşın=şimşek
    yazuk= günah, suç·
    yazuklug= günahkar
    yazuksuz= günahsız
    yek=şeytan
    yel=cin
    yelpetmek=yelpazeletmek
    yelpirmek=rüzgar esmek
    yél= yel, rüzgâr, esinti
    yırlamak= şarkı, gazel söylemek, ırlamak
    yoltga =alay( bkz> yaltga, yultga)
    yoltga kılmak= alay etmek, maskaraya almak
    yolturmak= para verdirèrek köleyi azat ettirmek; yoldurmak
    yolug= fidye, feda, kurban·
    yorçı= usta kılavuz
    yula=kandil
    yükünç= namaz, ibadet; baş eğme
    yükündeçi =ibadet eden, baş eğen( bkz> yüküngüçi)
    yükünmek= secde etmek, ibadet etmek, namaz kılmak

    • @PimsleurTurkishLessons
      @PimsleurTurkishLessons 10 месяцев назад

      al=hile
      aldanmak (n dönüşlülük eki)
      aldatmak (t ettirgenlik eki)
      Türkçe köklerden gidince sözcükler anlamlanıyor.

    • @HK-cc4tz
      @HK-cc4tz 10 месяцев назад +1

      Dilin zenginleşmesi nasıl olur konusunda bir fikre ihtiyacınız var.

    • @PimsleurTurkishLessons
      @PimsleurTurkishLessons 10 месяцев назад +2

      @@HK-cc4tz arapça farsça fransızca ekleyerek mi 🤣

    • @PimsleurTurkishLessons
      @PimsleurTurkishLessons 10 месяцев назад +4

      DİL BİLİMCİLERİN TÜRKÇE HAKKINDAKİ GÖRÜŞLERİ
      Türk Araştırmaları Ensitüsü Başkanı Prof. Dr. David CUTHELL ise Türkçe hakkında şunları söylüyor:
      "Birçok yabancı dil bilirim. Bu diller arasında Türkçe öyle farklı bir dildir ki, yüz yüksek matematik profesörü bir araya gelerek Türkçeyi yaratmışlar sanki.. Bir kökten bir düzüne sözcük üretiliyor. Ses uyumuna göre anlam değişiyor. Türkçe öyle bir dildir ki, başlı başına bir duygu, düşünce, mantık ve felsefe dilidir
      - Johan Vandewalle
      “...Anadili Türkçe olan bir kişinin kısa cümlelerle düşündüğü, konuşma anında ise bu kısa cümleleri
      çeşitli yollarla birbirine bağlayarak karmaşık yapılar kurduğu görüşündeyim. Bu “cümle bağlama eğilimi”
      bazı konuşurlarda zayıf, bazılarında ise adeta bir hastalık derecesinde güçlü olabilir. Bu son durumda
      ortaya çıkan dilsel yapılar, insan zihninin üstün olanaklarını en güzel şekilde yansıtıyor. Farklı dil
      gruplarına ait birçok dili incelediğim halde şimdiye kadar hiçbir dilde beni Türkçedeki karmaşık cümle
      yapıları kadar büyüleyen bir yapıya rastlamadığımı söyleyebilirim. Biraz duygusal olmama izin verirseniz,
      bazen kendime “Keşke Chomsky de gençliğinde Türkçe öğrenmiş olsaydı... “ diyorum. Eminim o zaman
      çağdaş dilbilim İngilizce’ye göre değil, Türkçe’ye göre şekillenmiş olurdu...”
      *. (Max Müller,): Türkçenin bir dilbilgisi kitabını okumak, bu dili öğrenmek niyetinde olmayanlar için bile
      gerçek bir zevktir. Türlü dilbilgisel biçimlerin belirtilmesindeki ustalık, ad ve eylem çekimi sistemindeki
      düzenlilik ve bütün dil yapısındaki saydamlık ve kolayca anlaşılabilme yeteneği, insan zekâsının dil
      aracıyla beliren üstün gücünü kavrayabilenlerde hayranlık uyandırır... Araç olarak, Türk dilindeki duygu
      ve düşüncenin en ince ayrımlarını belirtebilme, ses ve biçim öğelerini baştan sona dek düzenli ve uygulu
      bir sisteme göre birbiriyle bağdaştırıp dizileme gücü, insan zekâsının dille gerçekleşen bir başarısı olarak
      belirir. Birçok dillerde bu gibi olaylar gözden perdelenmiştir; onlar çözülmez kayalar gibi karşımızda durur
      ve ancak dilcinin mikroskopuyla dil yapısındaki organik öğeler ortaya çıkarılır. Türk dilinde ise, her şey
      saydamdır, apaçıktır. Dilin iç ve dış yapısı, billur bir arı kovanı yapısını seyrediyormuşuz gibi ortadadır.
      Ünlü bir doğu bilgini bu dil hakkındaki hayranlığını şöyle belirtmiştir: Türk dili, seçkin, bir bilginler
      kurulunun uzun bir çalışma ve oylaşmasıyla yapılmış sayılacak düzgünlüktedir
      Türk dilinin çekim biçimindeki hiç bozulmayan düzgünlük ve düzen, yapısından gelen kavrama kolaylığı,
      dilde yaratılan bu olağanüstü anlatım gücünü anlayabilenleri heyecana sürükler. Türkçedeki en ustalıklı
      yapı, eylem (fiil) yapısıdır. Hiçbir dilin anlatamadığı ya da ancak birçok sözcükle anlatmaya çalıştığı
      anlam inceliklerini, Türk dili tek bir sözcükle anlatabilir.”
      *Fransız Türkolog Jean Deny,:”Türk dili, seçkin bir bilginler kurulunun danışma ve tartışmaları
      sonucunda oluştuğu kanısını uyandırıyor.Türkçe eylem(fiil)lerde kendine özgü öyle bir özellik vardır ki,
      bunun bir benzerine Arian dillerinin hiçbirinde rastlanmaz. Bu özellik, yapım ekleriyle yeni sözcük
      oluşturma gücüdür”.”. Jean Deny
      *Moliere: “Türkçe; az söz ile çok anlam ifade eden, hayran olunacak mükemmel bir yapıya sahip dil.”dir.
      *Herbert W. Duda:“Bütün düşünce ve hisleri en mükemmel bir şekilde ifade eden Türkçe, o kadar zengin
      bir kelime hazinesine sahiptir ki, herkes bu dile hayranlıkla bakmakta ve onu en mükemmel bir bilim dili
      olarak kabul etmektedir.’”.
      *Herbert Jansky:“Türk dili, vokabuler, fonetik, imla, sentaks ve kelime hazinesi itibarıyla son derece
      zengin ve kolay anlaşılan, kolay öğrenilebilen bir bilim dili.”dir.
      *Paul Roux:“Türkçe, akıl ve düşünce dolu matematiksel bir dil.”dir.
      *Otuz iki dil bildiği için Babil Dünya Ödülü’nü alan Belçika’nın Gent Üniversitesi Doğu Dilleri ve Kültürleri Merkezi Başkanı Dr. Johann Van De Walle, günümüzde Türkçeye neden ilgi duyduğunu şöyle anlatıyor: “Türkçe, çok kısa bir zamanda öğrenilebilir. Satrançta kurallar mantıklı, basit ve az sayıdadır. Yedi yaşında bir çocuk bile satranç oynamasını öğrenebilir. Bu kolaylığa karşın, satranç oynayan kişi yaşamı boyunca sıkılmaz. Oyun imkânları sınırsızdır. Aynı durumun Türkçe dil bilgisi sisteminde bulunması, çok büyülü bir özelliktir. Türkçe dil bilgisi, hemen hemen matematik kadar düzenli ve istisnasız karaktere sahip bir dil.”dir.
      ---
      (Elements de la langue turque) eserinde müellifi rahip (Viguier) diyor ki:
      - Türk dilini tedkik ederken konuşma lehçesinin
      muntazam ve fevkalâde mükemmel sıra tertibi, kulağa
      hafifçe akseden muhteşem ve ölçülü sesleri, ahenk kanunu ve nihayet uzun ve kısa seslerin bir nevi musikiyi andıran tath teselsülü karşısında hayran kalmamak kâhil değildir: insan bu dilin bir ilim hey'eti tarafından bilhassa tedvin edilmiş mantıki esaslardan doğmuş olduğum hükmedecek hâle gelmektedir.
      -
      ayrıca chtgpt e sordum adlarını tek tek yazarak.
      chat gpt'nin yanıtları
      David Cuthell, Türk dilleri ve kültürü konusunda uzman bir dilbilimciydi. Türk dilleri üzerine yaptığı araştırmalar ve yazıları ile tanınmıştır. Türkçe hakkında da çeşitli görüşleri vardır.
      Örneğin, Türkçenin dilbilimsel yapısı ve cümle yapısı hakkında yaptığı incelemeler sonucunda, Türkçenin düşünme ve ifade etme açısından mantıklı bir dil olduğunu söylemiştir. Ayrıca, Türkçenin kendine özgü ses yapısı ve gramer yapısı ile diğer dillere kıyasla farklı ve zengin bir dil olduğunu da vurgulamıştır.
      -
      Max Muller, 19. yüzyılın ünlü dilbilimcilerinden biridir ve Türk diliyle de ilgilenmiştir. Muller'e göre Türk dili, "düşüncelerin en açık ve en mantıklı ifadesi için mükemmel bir araçtır." Ona göre, Türkçe "zihnin ürünleriyle en uygun şekilde bağlantı kurabilen dillerden biridir."
      -
      Johan Vandewalle, Türkçe hakkında çalışmalar yapmış olan bir dilbilimci ve Türkologdur. Türk dilinin özellikle de Türkiye Türkçesinin gramer yapısı, dilin tarihi gelişimi ve farklı lehçeleri hakkında çalışmaları bulunmaktadır. Kendisi, Türkçenin dünya dilleri arasında en mantıklı dillerden biri olduğunu ve gramer yapısının oldukça tutarlı olduğunu ifade etmiştir.
      -
      Paul Roux, Türkçe'nin "mantıklı, düzenli, tutarlı ve neredeyse matematiksel bir dil" olduğunu söylemiştir. Ayrıca, Türkçe'nin geniş bir isim tamlaması sistemi, düzenli bir fiil çekimi sistemi ve az sayıda dilbilgisi kuralı olduğunu da belirtmiştir.
      -
      Jean Deny, Türk dilleri ve dilbilgisi üzerine çalışmalarıyla tanınan bir dilbilimciydi. Türkçe hakkında birçok eser vermiştir. Dilbilimsel açıdan Türkçe'nin düzenli ve tutarlı bir dil olduğunu belirtmiştir. Ayrıca Türkçe'nin eklemeli bir dil olduğunu ve kelime türetme yeteneğinin yüksek olduğunu vurgulamıştır.
      -
      Herbert Jansky, Türkçe'nin yapısal özellikleri hakkında çeşitli çalışmalar yapan bir dilbilimciydi. Türkçe'nin mantıksal yapısını vurgulayarak, özellikle isimlerin çekimlenmesi ve fiil çatısı konularında ayrıntılı çalışmalar yaptı. Ayrıca Türkçe'nin yapısının kolay öğrenilebilir olmasını da önemli bir özellik olarak değerlendirdi

    • @HK-cc4tz
      @HK-cc4tz 10 месяцев назад

      @@PimsleurTurkishLessons Dilin ne olduğunu da bilmiyorsun 😃 Dil,hadi şunu da ekleyelim de içerik zenginleşsin türünden bir öge değil. Dil ırkçılığı da komik, saf bir dil yok dünyada.

  • @gulcintuna
    @gulcintuna 4 месяца назад +2

    Neden Arapça ve Farsça kelimeleri kullanmayı bıraktık diye dertlendiler. Neden bu kadar dert ettiler anlamadım.

  • @gorkemaydin
    @gorkemaydin 13 дней назад

    kafamın içinde yaşadığım tartışmayı seslı olarak kaydettiğiniz için teşekkür ederim...

  • @potemkin8606
    @potemkin8606 10 месяцев назад +4

    Harf devrimi olduktan sonra osmanlıca basılmış kitaplar latin alfabesiyle basılmadı da mı eski edebiyatla bağınız koptu.

    • @dilshodxdm1348
      @dilshodxdm1348 2 месяца назад

      Hangi edebiyattan bahis ediyorsunuz hocam?

  • @mmtalii
    @mmtalii 10 месяцев назад +3

    Harf Devrimi'ne karşı tek güzel argüman şu olabilir: Arap alfabesini tamamen kaldırmak yerine 'spelling' olmayan yeni bir yazma versiyonu geliştirilebilirdi. Uygurların şu anda kullandığı alfabe bu şekilde mesela. Eski Türkçedeki gibi sesli harflerin çoğu zaman eksik olduğu değil de her sesin şu anda olduğu gibi harf harf yazıldığı bir sistemleri var. Şu anda Fransızca öğrenen birisinin hiç çıkarmadığı 3 sesi yazması kadar saçma eski yazı sistemi. Kalsa kalabilir miydi? Evet. Değişti güzel mi oldu? Evet. Çünkü şu anki sistemde istisnalar olsa da her kelimeyi ezberlemeden direkt yazabiliyoruz. Japonca örneğinde Çinlilerden aldıkları 'kanji'lerden dolayı garabet bir durum var, bizim Arapça'dan aldığımız kelime köklerini Arap alfabesiyle, Türkçe kelimeleri Göktürk alfabesiyle yazıp araya da hiyeroglif sıkıştırmamız gibi bir şey adamların yazı sistemi, özetle çok kötü. Çinceye gelecek olursak sıradan bir vatandaş muhtemelen kurduğu 2 cümleden en fazla birini hatasız kağıda geçirebilir. 3 senedir Çince öğreniyorum ve elle yazma konusunda pes ettim çünkü Çinliler de elle yazamıyorlar... Karakterleri yani 'Hanzi'ları elektronik ortama geçirebilmek için verdikleri uğraşı biraz araştırırsanız kötü yazı sistemi diye bir şeyin olduğuna emin olursunuz. Sırf bilgisayarda dillerini yazabilmek için Çin'de pinyin Tayvan'da zhuyin diye geçen 2 farklı alfabe sistemleri var, yoksa çizmek zorundalar.
    Şunu da yazmadan geçemeyeceğim, bu video için işin teknik kısmında zayıf kalmışsınız. Hangi teknik yönden bakılırsa bakılsın şu anki Türk alfabesi kadar güzel işleyen bir alfabe bulmak zor. He bu Latin olmasa da Kiril olsa da olurdu. Uygurların kullandığı gibi bir şey uydurulsa da olurdu. Her harfin tek tek yazıldığı herhangi bir alfabe sistemi bizim dilimize en uygun olanı. Kıyafet devrimi vs gibi bir sürü saçma devrim olduğunu düşünüyorum fakat eğer tek bir güzel devrim varsa o da harf devrimidir.

  • @bunyaminaktas804
    @bunyaminaktas804 9 месяцев назад

    Arada geçen isimlerin fotoğrafını koyunca altına isimlerini de yazabilir misiniz?

  • @sonaymetin
    @sonaymetin 2 месяца назад

    Kamera arkasından sohbete katılan arkadaşın ses tonu ne kadar güzel... Maşallah...

  • @mkrsd_
    @mkrsd_ 10 месяцев назад +18

    yaşarın türkiye devrimi diye düzelttiği yerde patladım HAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHAHHAAH

  • @ismailhakkterzi5620
    @ismailhakkterzi5620 10 месяцев назад +8

    Abi gerçekten şu sosyal medya denen çöplük içerisinde ülkemizde ve dünyada yaşanmış ve yaşanmakta olan olayları elinden geldiğince nesnel bir bakış açısı içerisinde tartışarak farklı bakış açılarını bizlere kazandırdığınız için teşekkür ederim. Senelerdir ülkemizde tartışılan bu tarz mevzuları daha çok yorumlamanız dileğiyle. 1937 - 1938 Dersim İsyanı , İzmir suikast girişimi , İstiklal Harbi komutanlarının savaş sonrası ilişkileri , videoda adını saydığınız Zeki Velidi Togan , Fuat Köprülü , Peyami Safa , Mehmet Akif Ersoy vb isimler gibi 1870'lerden sonra doğmuş Osmanlı İmparatorluğu'nun son Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk dönemlerinde var olan önemli isimlerin dünya görüşleri , fikir hayatları hakkında nice video bekliyoruz. İçeriklerinizi izlemek çok keyifli , başarılar dilerim.

  • @didemgurzap2973
    @didemgurzap2973 6 месяцев назад +1

    Selam… Sizi duyuyordum ama takibe başlamak bugün nasip oldu. Ardarda birkaç videonuzu dinledim, çok sevdim. Aynı kafada ya da kafasının değişmesini arzu ettiğim pekçok arkadaşa yolladım. Bu genel nota ek olarak harf devrimi ile ilgili programınıza dair bir şey söylemeden de geçemeyeceğim (hazır elitistlere de karşı değilsiniz, kendi branşımdan yola çıkarak) program boyunca her alfabe deyişinizde bir irkildim. Malum sözcük Latincedeki alfa, beta, gama başlangıç harflerinin bir kısaltması. Yani ikinci A’nın kesinlikle uzatılmaması, kısa söylenmesi doğru. Hem merhaba, hem teşekkür, hem eleştiri bir arada (geçmiş program mesajlarına sonra bakıyorsanız :))

  • @e.k.5145
    @e.k.5145 10 месяцев назад +138

    "Çağdaşlaştık mı da?" da demezsin yaa evet çağdaşlaştık abi. Çok erkek perspektiflerden okuyosunuz bazı şeyleri... Türkiye bugün müslüman komşularına göre kadınlar ve kız çocukları için çok daha yaşanılabilir bir yerse bunu cumhuriyet devrimlerine borçludur. islam kültürü özellikle kadınların nefes almasına olanak vermeyen, bugün bile oldukça dayatmacı bi kültür. dönemin sorun tespitine katılıyorum sonuçta "müslümanlık çok kötü, biz hristiyan kültürü baz alalım" denmemiş ki, dinlerin baskıcı etkilerinden hızla kurtulmakta ve bunun meyvelerini almakta olan batı baz alınsın denmiş. islam kültürü çok muazzam, gelişmelere açık olsaydı bugün belki en azından bir tane islami kültürden gelen toplumun beli doğrulmuş olurdu. içlerinde petrolü olanın ekonomisi iyi evet ama temel insan haklarından sınıfta kalmayanı yok henüz.

    • @KimliksizDevlet.
      @KimliksizDevlet. 10 месяцев назад +1

      ​@@zeusterim9655Bahsettiğin kadınlar nereye memnun? Alternatif bir hayatı görmüşler mi ki memnun olsunlar veya olmasınlar? Kadınların başka bildikleri bir şey yok ki.

    • @liwwoodgate3650
      @liwwoodgate3650 10 месяцев назад +1

      @@zeusterim9655hangi müslüman kadın memnun olm türkiyedekileri 2 hafta irana koy hepsi koşa koşa geri döner. 2 çarşaflı gördün diye memnun mu oluyorlar

    • @Alestessia
      @Alestessia 10 месяцев назад +1

      ​@@zeusterim9655hangisi memnun Allah aşkına iran da kadınlar kendini paralamadı mı kurtulmak için. Dünyada hangi kadın şeriat ülkelerine göç ediyor?

    • @williambutcher2819
      @williambutcher2819 10 месяцев назад +21

      Video konusu harf devrimi olduğu için harf devrimi dışında konuşmamış olabilirler mi? Erkek perspektifi demiş bi de feministte beyin aramıcan harbi

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад

      @@williambutcher2819 😁

  • @rainown
    @rainown 10 месяцев назад +18

    beynimin çalıştığını bu iki adamı izlerken hissedebiliyorum.

    • @TurkogluO7
      @TurkogluO7 10 месяцев назад +3

      Tam tersi oluyor gibi sanki

    • @matilda765
      @matilda765 10 месяцев назад +2

      Tam tersi gibi sanki.

  • @eeebab
    @eeebab 10 месяцев назад +9

    Sağdaki adam ne dediğinden bağımsız çok rahatsız edici bir tavra sahip.

  • @promilk
    @promilk 4 месяца назад +1

    Arkadaşların es geçtiği bir nokta var. Half devriminin kökleri Enveriye’den çok daha eskilere, Tanzimat dönemine dayanır. Arap alfabesinin değişmesi gerektiğini sesli bir şekilde ilk dile getiren 1862 yılında Münif Paşadır. Daha sonra Azerbaycanlı yazar Ahundzade alfabe değişikliği ile ilgili bir proje hazırlamış ve bunu sadrazam Fuat Paşa’ya sunmuştur. Nedendir bilinmez proje beğenilmesine rağmen “külfetli” diye uygulanmaz ve Ahundzade mecidiye nişanıyla ödüllendirilip ülkesine geri postalanır. :)

  • @KeremTutuncuoglu
    @KeremTutuncuoglu 10 месяцев назад +2

    Bence "Harf Devrimi" gerekliydi ama dilin evrimine dışarıdan müdahale edilmemeliydi. Bence kelime dağarcığımızın ocağına incir ağacı diken şey dilde sadeleşmedir. Klasik Türkçe, Ortaçağ Türkçesi, Erken Modern Türkçe metinler sadeleştirilmeden basılmalı bence. Dedem Korkutu sadeleştirmeden okumak ayrı bir şey katıyor insana, tanzimat dönemi eserlerini sadeleştirilmemiş okumak ise ayrı bir şey katıyor. Burada sadece 16-18.yy Türkçesi fazla ağdalı ve başka dilleri bilmeyi ya da en azından o dönemin göndermelerini, referanslarını bilmeyi gerektiriyor.

  • @drkrds
    @drkrds 10 месяцев назад +9

    Meselenin kültür değil tekniğin alınması hususunda Ömer’e verdiği müzik örneğinde katılmıyorum. Müzik devriminde istenen zaten kültürden kopmanın aksine Türk müzik kültürünün standardize edilmesi ve dünyaya açılmasını sağlayabilmekti. Buradaki standardizasyon da batı notasyonuna uyarlama olmadan gerçekleşemezdi çünkü Türk müziği o döneme kadar kendi yazılı sistemine ve herhangi bir beraberliğe sahip değildi. Binlerce makam ve yazılı bir sistem olmadığından dolayı yalnızca kulaktan kulağa, ustadan çırağa geçen bir eğitim anlayışına sahipti. Dönemin (Türk Beşleri ve müzik devriminin olduğu zaman diliminden bahsediyorum) müzik anlayışı da keza artık varola gelen klasik armoninin yıkıldığı, atonalite ve 12 ton gibi sistemlerin benimsendiği, müzikte kültürel ögeler ile standardize olmuş notasyon sisteminin birleştirilmeye başlandığı zamana denk gelmektedir (Bartok, Khachaturian, Saygun). Bu durumda da müzik devriminin çocukları olan Türk beşlerinin müziklerinin var olan kültürden kopmak değil aslında bu kültürü dünyaya tanıtmak adına uğraş verdiğini ve bu devrimin de ona hizmet ettiğini görebilirsiniz. Nümayiş’i de yeni öğrendim, sevgiler :)

  • @tengiz
    @tengiz 10 месяцев назад +12

    25:50 aynen ya 1920'lerde 1930'larda avrupa tamamen demokratik bir yer :) eleştirecem diye bir şeyler uydurursanız bu eleman gibi saçmalamaya başlarsınız

    • @La_Fraternite
      @La_Fraternite 10 месяцев назад +4

      dostum adam tamamen demokratikler demiyor zaten bize nazaran örnek alınacak bir demokratiklik anlayışları mevcut diyor gayet de doğru söylüyor

    • @furkancimen3145
      @furkancimen3145 10 месяцев назад

      Ing fr bizden demokratik, meşrutiyet türkiyesi bile bizden demokratik

  • @gaziaslan8037
    @gaziaslan8037 10 месяцев назад

    efsane ikili. yine güzel bir konuyu aydınlaştırmaya çalışmış.....

  • @birarakisarap
    @birarakisarap 5 месяцев назад +2

    evet, gerekliydi. kurtarilan zaman: 36 dk

  • @egemenozdemir724
    @egemenozdemir724 10 месяцев назад +18

    arap alfabesi folklorik mi? başka milletin folklörünü bizimmiş gjbi kabul ederek konuşuyor hep.

    • @alihaydar728
      @alihaydar728 10 месяцев назад +3

      1000 yıl boyunca kullanınca senin oluyor. Zaten eski harflere Arap harfleri değil de Türk harfleri diyenler de var

    • @orhan294
      @orhan294 10 месяцев назад +4

      @@alihaydar728 1000yıl kullanınca senin olmuyor arap harfleri neden kabul edilmiş neden 1000yıl kullanılmış

    • @egemenozdemir724
      @egemenozdemir724 10 месяцев назад +3

      @@alihaydar728 benim olması için benim dil yapıma uygun olması lazım. başka yorumlarda anlattım bakabilirsin. 1000 yıl boyunca kullanınca dediğin elit zümrelerin arapça farsça kalem oynatması halk içinde böyle bir şey yok harf devrimi noktasına geldiğimizde bile kaç kişi okuma yazma biliyor?

    • @alihaydar728
      @alihaydar728 10 месяцев назад

      @@egemenozdemir724 kültürün taşıyıcısı ve belirleyicisi zaten elit kısım. İnsanlar okuma yazma bilmese bile dinledikleri şiirler, vaazlar, hutbeler, müzikler, mimari çalışmalar bu yazı ile ortaya çıkan eserler

    • @egemenozdemir724
      @egemenozdemir724 10 месяцев назад

      @@alihaydar728 cuma hutbelerinin Türkçe okunması bile cumhuriyetin getirdiği bişey ondan önce halk bilmediği bi dilde hutbe dinliyordu. halkın dinlediği şiirler türküler vs zaten halk dilindeydi ve günümüze kadar ulaştı ağır arapça ve farsça etkisindeki divan edebiyatı gibi saraylı sanat anlayışları zaten halka hiç ulaşmadı. devletin son dönemlerinde bile okuma yazma oranı yayîncılık ve matbaa faaliyetleri ortada son döneminde bile halka inmemiş bişeyi halkın folklörü, kültürüymüş gibi değerlendirmek doğru olmaz. dediğim gibi bugün peyami safanın ürettiği yüzlerce kelimeyi kullanıyoruz çünkü peyami safa halk tarafından yeterince okunmuş ve bu sayede dilimize sözlüğümüze katkıda bulunabilmiş ama hiçbir divan edebiyatı yazarının etkisi şuan halkımız üzerinde yok. öncedende yoktu çünkü saray diliydi halka inmemişti. cumhuriyet dòneminde edebiyatı halkı eğitme amacıyla yapan edebiyat akımları ortaya çıktı saray edebiyatı hiç böyle bir uğraşı içine girmedi sonucunda etkisi hep kısıtlı kaldı.

  • @mahmut3616
    @mahmut3616 10 месяцев назад +9

    13:01 de fransız devrimi oluyo da neden türk devrimi olmuyo onu anlamadım

    • @koordrozita7236
      @koordrozita7236 6 месяцев назад

      Fransizlar dil ve dinlerini degistirmedi 😁

  • @ilayda1371
    @ilayda1371 10 месяцев назад +2

    Meseleleri mesele etmezseniz mesele olmaktan çıkar.

  • @richychase464
    @richychase464 10 месяцев назад +5

    ömer abi gençler kütüphaneye girdiğinde yüz sene öncesini okuyamıyordu diyo lakin kaç kişi kütüphaneye gidiyodu o dönem tartışmalı bence. ayrıca harf devrimi yapıldı diye osmanlıca okuyamamak diye bir şey yok gayet öğreniliyor

  • @mali_640
    @mali_640 10 месяцев назад +3

    kanzi kürt oylarını da ekleyince çağdaşlaşıyoruz

  • @ahmetavci4296
    @ahmetavci4296 6 месяцев назад +1

    kadim türkçe / kelimeler günümüzde kullanılmadığı için günümüz insanlarına tuhaf ya da yabancı geliyor.

  • @dogukangra
    @dogukangra 10 месяцев назад +16

    dürüst olalım ömerin konuşma tarzı ve argümanları kahvehane tartışmalarını andırdı sürekli belirlediği bağlamlar üzerinden sonuca varmaya çalışıyor,devrim süreci,sosyolojisi ve diğer ülkelerin süreçleriyle karşılaştırması bakımından daha verimli konuşan yaşar oldu,ömerin bachı dinleyince batılı mı olduk isyanına da şöyle bir yorum yapmak istiyorum.Sanat ve kültür devrimini aşağılık kompleksi olarak yorumlaması çok eksik olmuş halbuki diğer teknik amaçlı devrimlerden farkı yok.Atatürk alaturka müzik dinlemeyi severdi fakat alafranga eğitimi benimsendi bence bunun sebebi folklorik olanın zaten bizim estetik kabullerimiz içinde olması.Türk devriminin içinde kültür sanat olmasa bugün dünya müziğinde söz sahibi olamayacaktık.Ben güzel sanatlar/grafik tasarım öğrencisiyim eğer devrimlerde kültür ve sanat geri kalsaydı bugün hakim sanat anlayışı islami bir geleneksel türk sanatı olarak durduğu yerde kalırdı.

    • @hakanylmaz8009
      @hakanylmaz8009 10 месяцев назад +1

      Bugün dünya müziğinde söz sahibi olduğumuzu kim söyledi, hangi sanatçımız ya da sanatçılarımız küresel eser üretti de biz kaçırdık?

    • @dogukangra
      @dogukangra 10 месяцев назад +2

      Klasik batı müziği icraa eden senfoni sanatçılarının adlarını saymaya zahmet etmeyeceğim onlara haksızlık olur.Tercih etmiyorsunuz diye yok olmuyorlar.Türk klasik müziği Osmanlının bir balkan devleti olmasından dolayı batı enstrümanları ve litaratürü saray çevresinde zaten biliniyordu.Anadolunun hikayesi Cumhuriyetle birlikte Türk sanat müziğiyle devam etti buradan çıkan sanatçılar vefatlarının ardından büyük tesirler bıraktı.Hatta aralarında bir bağlam yok ama anadolu rock gibi süprizlerle de karşılaştık.Klasik müzik dünya müziğidir her milletin vasatının üstündeki sanatçılardır azlardır az bilinirler.Bizim de pek başarılı sanatçılarımız vardır,ilgi görmezler ve ölürler.Her şeyde geri kalmışken bu alanda neden geri kaldık vah vah vah demek haksızlık olur.@@hakanylmaz8009

    • @hakanylmaz8009
      @hakanylmaz8009 10 месяцев назад

      @@dogukangra Somut örnek yok, klasik ve genel ifadeler kullanmak söyleyecek pek te bir şey olmadığının göstergesi. Kültür sanat alanında iyi olmadığımız, tek tük başarıların dışında kabul görmediğimiz apaçık ortada.

    • @dogukangra
      @dogukangra 10 месяцев назад

      Beyfendi vikipedia bilgilerini niye size yazayım aratın dinleyin hasta mısınız? Münir Nurettin Selçukla başlayın,Kazım Karabekirin bile 100 yıl önce beste yazdığı ülkede bulursunuz görmek istiyorsanız.@@hakanylmaz8009

  • @Aeterna71
    @Aeterna71 10 месяцев назад +15

    Şimdi objektif olarak bakarsak arap alfabesi estetik açıdan bok gibi latin alfabesinde ise harfler gayet kolay okunup yazılabilir. Latin harfleri bilgisayar diline daha uygun ve yabancı dilleri öğrenmekte büyük kolaylık sağlıyor. Harf İnkilabı ilk yapıldığı zaman tartışılabilirmiş ancak şu an bunu tartışmanın hiçbir anlamı yok Latin Harflerine geçmememiz net daha iyi olmuş.

    • @talhayigit
      @talhayigit 10 месяцев назад +7

      Bütün dillerin anasına böyle çirkin bir ifade kullanıp objektiflikten bahsetmek ironik olmuş.

    • @wilhelmfriedrich8600
      @wilhelmfriedrich8600 10 месяцев назад +1

      Kanka biraz fazla objektif olmuşsun be. Yine ol, olma demiyorum da, dojazı biraz azalt.

    • @1karaca2
      @1karaca2 10 месяцев назад

      arap alfabesi bok gibi gözüküyor.@@talhayigit

  • @slmn4148
    @slmn4148 2 месяца назад

    Thanks!

  • @oznurd.9645
    @oznurd.9645 6 месяцев назад

    Neden 500 sene önce yasayab Yunus Emre 'yi kolaylıkla anlıyorum ama 100 sene önce yazılmış bir eseri anlamıyorum (arap ve Farsça kelimerle dolu). Neden oz Türkçe olan dilimiz gecen 500 sene içinde bu kadar çabuk ve suni bir şekilde değiştirildi? Bunu soran yok video da? Dilimizi arindirmaya çalıştırmasaydık bugün Yunus Emre'yi anlayamadık, yani Türkçe'yi

  • @1karaca2
    @1karaca2 10 месяцев назад +3

    arap harflerinin türkçeye uygunsuz olmasından hiç bahsetmemişsiniz

  • @yigit3143
    @yigit3143 10 месяцев назад +13

    ve evet islam kültürü ve arap kültürü bizim milli kültürümüz değildir ve arınmak şarttır sayın boun'lular

    • @unbekanntumbenannt24
      @unbekanntumbenannt24 10 месяцев назад +1

      Peki bizim kültürümüz batı kültürümü?

    • @yigit3143
      @yigit3143 10 месяцев назад +2

      @@unbekanntumbenannt24 doğusunu yemişim başka ne olursa olsun

    • @unbekanntumbenannt24
      @unbekanntumbenannt24 10 месяцев назад

      @@yigit3143 reis senin adına üzgünüm fakat biz sapına kadar doğulu bir toplumuz sen inkar etsende doğulusun

    • @mgs7914
      @mgs7914 10 месяцев назад

      ​@@unbekanntumbenannt24o dönem daha Göktürk alfabeleri bile bulunmamıştı, Latin alfabesine geçmek tek seçenek idi

    • @unbekanntumbenannt24
      @unbekanntumbenannt24 10 месяцев назад +1

      @@mgs7914 nasıl bulunmamaıştı? 1890'larda alfabeyı çözdüler bile ve o dönem gazetelerde haber yapıldı

  • @rehbersiz
    @rehbersiz 3 месяца назад +1

    Geçmişten bahsedilirken istanbul daha doğrusu saray dili temel alınması bana doğru gelmedi. Ben bugün yunus emre'nin şiirlerini rahat anlıyorum. Karamanoğlu mehmet beyin fermanı dedemin günlük kounuşmasından çok farklı değil. Bugün de aynı şey geçerli olmaya devam ediyor bence tecessüm denilince yine bir zümre birikimi sayesinde anlatyabiliyorken, halk nezdinde boş bir gösteren olabiliyor.

    • @BT-schannel
      @BT-schannel 3 месяца назад +1

      Osmanlıca denen dilin oluşma sebebi Arap elifbasına geçiştir. bu yazı Türkçe yazmaya uygun olmadığı için saray ahalisi kayıtları tutarken giderek daha kolay yazılan arapça ve farsça kelimeler kullanmayı tercih etmiş sonunda da bu günün plaza dili ile aslında temelde aynı şey olan osmanlıca ortaya çıkmıştır anadolu aslında böyle konuşmadı. Ne yazık ki gri propaganda aygıtları bu dil kirlenmesini dil zenginliği gibi sunmakta ısrarcı. O zaman hepimiz plaza dili konuşalım dil zenginleşsin değil mi?.:)

  • @ercanozcelikk
    @ercanozcelikk 10 месяцев назад +2

    Türklerin alfabe değiştirmesinin nedeni Türkiye dışında yaşayan Türklerin Latin alfabesini kullanmasıydı.stalin daha sonra kiril alfabesine dönmüştür. Bunun da etkisi var

  • @cem44433rr
    @cem44433rr 10 месяцев назад +45

    Arap alfabesi hakkında bir şey bilmeden konuyu tartışmak size yakışmamış. Arap alfabesinde sesli harf yoktur. Türkçe gibi çok fazla sesli harf bulunan bir dil o alfabeyle yazılamaz

    • @ugur5721
      @ugur5721 10 месяцев назад +15

      Allah Allah ya Türk edebiyatının en gelişmiş şiirleri bin yıla yakın bir sürede nasıl yazılmış ki? Koskoca imparatorluk o alfabeyle nasıl yönetilmiş ki? Daha da önemlisi bu cumhuriyet propagandalarına inanan kaldı mı?

    • @Murat-fi6ff
      @Murat-fi6ff 10 месяцев назад +1

      @@ugur5721 evet baya yonetmis 1700 yilindan itibaren araliksiz toprak kaybedip sogan cucugune donuserek yonetmis

    • @alihaydar728
      @alihaydar728 10 месяцев назад +6

      1000 yıl boyunca yazılan Türkçe eserler nasıl yazıldı o zaman

    • @orhan294
      @orhan294 10 месяцев назад +7

      @@alihaydar728 işte konu o 1000yıl değil bu arada 600yıl ve yazılırken okumada sorun çıkıyor yazar orda birşey yazmış sesli harf yok ordaki yazıyı tahmin yürüterek yada hareke gibi şeyleri kullanarak belirlemeye çlışırlardı bu da çok büyük sorunlar yaratmış zaten az inceleyen biri anlar o sorunları

    • @bugraerkurt3840
      @bugraerkurt3840 10 месяцев назад +19

      @@ugur5721 Türk Edebiyatının en gelişmiş şiirleri dediğiniz şiirlerde Türkçe kelime miktarı son derece az. Arapça ve Farsça tamlamalarla bezeli ve Türkçe neredeyse yok denecek kadar az bir durumda. Ayrıca birçok şair Arapça ve Farsça divanlar yazmıştır. Koskoca İmparatorlukta arşivlerin yarısı Türkçe yarısı Arapça Tutmak gibi bir gelenek var. Kaldı ki Ortaçağ tarım imparatorluklarında öyle bugünkü gibi rasyonel bir bürokrasi de yok. Yani yönetim kısıtlı bir ve iyi eğitimli bir zümrede. İmparatorluktaki okullaşma oranlarına bakınca zaten halkın eğitimli olmadığı da ortada. Evet dar bir çevre Türkçe, Arapça ve Farsça biliyor ve kullanıyor ve böyle yönetiyorlar. Fakat bu bütün İmparatorluğu kapsamıyor ve geri kalanlar için o yazılanların bir anlamı yok.
      Son olarak Cumhuriyet propagandası dediğiniz harf inkılabı Tanzimat'tan beri gelen bir fikir. Bütün entelektüeller şunun farkında: Türkçe'nin bu alfabeyle yazılması çok problem yaratıyor. Bunu İmparatorluğun son devirlerinde eski harflerle yazılmış kitaplarda görebilirsiniz. Özel isimlerde Arap harfli başlıkların yanına parantez içinde Fransızcası yazılır ki okuyan anlayabilsin diye ki bu gelenek harf inkılabından sonra bir süre daha devam etti.
      Yani özetle Arap alfabesi Türkçe için uygun bir alfabe değil.

  • @ramazanb.6723
    @ramazanb.6723 10 месяцев назад +9

    21. yuzyilin rahat koltuklarindan 100 yil onceki psikolojik durumu bugunku sartlara gore degerlendirip yargilamak inanilmaz eglenceli olmali

    • @OmerAktan-pe3ut
      @OmerAktan-pe3ut 10 месяцев назад +6

      Bu bakış açısından hareket edersek tarih bilimi tamamen gereksiz bir bilim haline gelmiyor mu hocam

    • @sadeayri
      @sadeayri 9 месяцев назад +2

      Aksine resmin bütünü 100 yıl sonra netleşebiliyor. Konuşmanın tam zamanı

  • @roxatv1341
    @roxatv1341 2 месяца назад +2

    sağdaki dayı devalı liberteryen gibi

  • @zeynelsari9057
    @zeynelsari9057 10 месяцев назад

    Mükemmel bir video olmuş 🎉

  • @gkhn8140
    @gkhn8140 10 месяцев назад +8

    Batıyı Batı yapan şey laikliktir.

  • @siyenpi8190
    @siyenpi8190 10 месяцев назад +5

    Japonya videosu, vakti geldi, geçiyor bence hocam. Bana kalırsa Güney Kore ve Japonya, Türkiye için rol model teşkil edecek güçteler. Güney Kore, cumhuriyet ve sonrası için örnek gibiyse Japonya-Meiji zamanı cumhuriyet öncesi zaman için bir reçete misali.

    • @sonuncu203
      @sonuncu203 10 месяцев назад +1

      şunu söyleyip de demokrasi savunuyorum deme de...

    • @siyenpi8190
      @siyenpi8190 10 месяцев назад

      @@sonuncu203 Demokrat değilim... kalabalıkların olduğu yerde demokrasi, popülistlerin elinde oyuncaktır.

  • @misubu
    @misubu 10 месяцев назад

    Ekibe, Ömer ve Yaşar’a selamlar, teşekkürler. keyife izledim 👏🏾

  • @DTCF
    @DTCF 10 месяцев назад

    ufuk açıcı bir video. Farklı perspektifler duymak anlamak çok hoş.

  • @cigdemceylan6140
    @cigdemceylan6140 10 месяцев назад +5

    alfabe degismeseydi de hepimiz çok kültürlü mü olacaktık yani

  • @egemenozdemir724
    @egemenozdemir724 10 месяцев назад +10

    mesele batı-doğu çatışması değil millileşme.

    • @ugur5721
      @ugur5721 10 месяцев назад +2

      millileşmek için latin alfabesi mi alınır??

    • @egemenozdemir724
      @egemenozdemir724 10 месяцев назад +4

      @@ugur5721 latin harflerini aldık alfabeyi değil. kullandığımız alfabe Türk alfabesi. öyle olsa bile millileşmek için arap harflerini kullanmaktan iyidir. devletin dilinin arapça olması gerektiğinin tartışıldığı Türkiyeden bugünlere geldiysek gayette millileşmişiz. kendi alfaben aynî zamanda bir semboldür kendi diline has bjr alfabesi olmayan bir ulus başka ulusların asimilasyonlarına uğrar ki cumhuriyetin bizi kurtardığı tehlikede budur. bugün latin harflerini kullanmayan millet yok sadece kendi eski harflerinden lluşan alfabelerinide kullanıyorlar ve 2 tane alfabe öğrenmek zorunda kalıyorlar.

    • @ugur5721
      @ugur5721 10 месяцев назад

      @@egemenozdemir724 iki harf değiştirmek alfabenin milliyetini değiştiriyorsa osmanlı alfabesi de türk alfabesidir bu kıyası yapamıyorsan ciddi bilgi eksiğin var konu hakkında.
      Asimilasyon diyorsun, araplar bizi yendi de bize kendi alfabelerini dikte etmediler asimilasyon yenildiğin devletlerin alfabelerini almaktır.
      Bugün latin alfabesini öğrenmek zorunluluktur bunu inkar etmiyorum ancak alfabe milletin kimliğidir, halkın yüz yıllardır kendi isteğiyle isteyerek kullandığı şeyi bir otorite gelip zorla silemez. Halk eğer kendi başına istese de geçseydi ben de tamam derdim çünkü dil yapısı gereği doğaldır kolay olana ve isteğine yönelir bir otoritenin bunu zorla değiştirmesi ise diktatörlüktür.

    • @ugur5721
      @ugur5721 10 месяцев назад

      japonya ve kore çok açık örneklerdir hem kendi alfabelerini muhafaza ediyorlar hem de son derece sanayileşmiş gelişmiş ülkelerdir. Geri kalan tüm argümanlar videoda da gösterildiği gibi spekülasyon bu harf devriminin arkasında olan tek şey aşağılık kompleksidir, bizi yenenleri üstün görüşümüzdür, bu hataya düşmemiş mağrur devletler de az önce dediğim gibi gayet çağdaş devletlerden olabilirler.

    • @berqtdenizbakirci1923
      @berqtdenizbakirci1923 10 месяцев назад

      @@ugur5721 sen feslinin delilerindensin ağla , beğenmediğin alfebe ile yazmaya devam.

  • @dogukank3218
    @dogukank3218 10 месяцев назад +1

    Bazı konular tartışmaya açık değildir

    • @matilda765
      @matilda765 10 месяцев назад +1

      Sınırı nerede çizeceğiz?

  • @susamekmek3101
    @susamekmek3101 10 месяцев назад +1

    Kökten olmasa devrim tutmayabilirdi. Bunu unutmayalım

  • @kmmmsyr9883
    @kmmmsyr9883 10 месяцев назад +5

    Osmanlıca okuyabiliyorum ve Latin alfabesine göre Arap alfabesi kesinlikle daha zor. Dil yapısı gerçekten de uygun değil. Mesela Araplar için Arap alfabesini kullanması basittir zaten dilleri alfabeye ve alfabeleri dillerine uygun olarak gelişmiş ama Türkçede öyle değil. Bazı kelimelerin birden fazla yazım şeklinin olması, aynı yazımın birden fazla şekilde telaffuz edilebilmesi falan gibi bir sürü sorun var. Türk Latin alfabesi ise tam anlamıyla çocuk oyuncağı. Her harf bir tane sese denk düşüyor. Kelimeyi bilmesen bile kelimeyi gördüğünde nasıl telaffuz edeceğini ve duyduğunda nasıl yazacağını biliyorsun. İngilizcede falan da böyle değildir mesela eğer kelimeyi bilmiyorsan "van" okunuşundan "one"yi çıkartman çok zor.
    He alfabe öğrenilmez değil, öğrenilir ama kafadan atıyorum birinin sıfırdan Latin alfabeli Türkçe öğrenmesi 3x zaman alıyorsa Arap alfabeli 4x zaman alır

    • @toxichuman208
      @toxichuman208 10 месяцев назад +2

      1x vs 10x olması gerek.

    • @kmmmsyr9883
      @kmmmsyr9883 10 месяцев назад

      @@toxichuman208 Ya oranı öylesine verdim ha 3/4'tür ha 3/5 ama 1/10 gibi bir şey de beklemem doğrusu. Ben öğrenirken zorlandım mesela ama yetişkin olduğumdan. Çok iyi bir laf var kim söylemişti unuttum ama "dil öğrenmenin önündeki en büyük engel dil bilmektir" eğer çocukken Latin alfabesi öğrenmeden önce Arap alfabesi öğrenseydim muhtemelen Latin alfabesi kadar hızlı öğrenemezdim ama aşırı uzun da sürmezdi.

    • @toxichuman208
      @toxichuman208 10 месяцев назад +1

      @@kmmmsyr9883 Yorumunun son satırlarına dayanarak bunu yazdım. Arap alfabeli Türkçe Latin alfabeli Türkçeden 10x daha zordur. Ha sen kuran okumaya yarayan arapçadan bahsediyorsan ona 4x denilebilir. (Tecvidli / kuralına göre okumayı göz önüne alırsak) Ancak iş Türkçe okumaya gelince arap alfabeleri ile oluşturulmuş yazı sistemiyle Türkçe okumak kat kat zorlaşıyor. Çoğu zaman iş tahmine kalıyor.

  • @talion9991
    @talion9991 10 месяцев назад +11

    Siyahlı elemanın içinden kadir mısıroğlu çıktı bildiğin 😂

  • @BruceLee-cd9gj
    @BruceLee-cd9gj 10 месяцев назад +2

    yaşar bana birçok kelime öğretti

  • @BT-schannel
    @BT-schannel 3 месяца назад +1

    Arap elifbası Türkçe ile çok uyumsuzdur. Bu yüzden yazılanlar pek çok farklı şekilde okunabilir ya da yazılabilirdir. Bu özellikle askerler arasında büyük bir sorun olarak algılanıyordu. Çünkü verilen emirler doğru anlasilamayabiliyirdu. Konuyu daha iyi anlaşılsın diye bir öykü bırakıyorum. Neden geçtik zorunlu muydu daha iyi anlaşılır
    Şairlerin sözü lastik gibidir, ne tarafa çeksen böyle uzar.
    Osmanlılar döneminde, rüşvet yemekle ünlenmiş “Gül Ahmet” isminde bir kadı varmış. Davadaki taraflardan hangisi, Gül Ahmet’e rüşvet verirse, haklı da haksız da olsa davayı o kazanıyormuş.
    O günlerde bir şairin, Gül Ahmet’in bakacağı bir davası olur. Şair ne kadar haklı olsa da Gül Ahmet’e rüşvet vermeden davayı kazanamayacağını bildiğinden, onunla bir ön görüşme yaparak, davayı kazandığı takdirde yanında getirdiği bir külek yağı kendisine rüşvet olarak vermeyi teklif eder. Kadı Gül Ahmet de bu teklife “tamam” der ve bir külek yağı alır. Ancak gel gör ki, sonuçta davayı karşı taraf kazanmıştır.
    Şair derhal Gül Ahmet’e gidip “Kadı Efendi bu nasıl iş? Bir külek yağ verip sizden söz de aldık, ama davayı karşı taraf kazandı“ deyince Gül Ahmet, “Bak evladım!..” der, “Kadılık yaş deriye benzer, ne tarafa çekersen o tarafa uzar. Sen verdin, bir külekte bir okka yağ; karşı taraf verdi bir varilde, bir batman yağ… Elbette ki o kazanacak.”
    Aradan uzun yıllar geçmiş, Kadı Gül Ahmet emekli olmuş ve hayratına bir çeşme yaptırmıştır. Yaptırdığı bu çeşmenin alnına, kendisi tarafından yaptırıldığının, güzel bir sözle yazılmasını arzulamaktadır.
    Bu söz içinse bizim şairi tavsiye ederler. Şair de çeşmenin alnına şu güzel sözleri yazar:
    “Gel Gül Ahmet çeşmesinden iç gülâb âsâ suyu”
    Yani “Gel, Gül Ahmet’in çeşmesinden akan gülsuyuna benzeyen sudan iç!” Ebced hesabıyla mısranın değeri 910 eder; yani miladî 1505 yılına karşılık gelir.
    Küşad merasiminde çeşme gibi tarih kıtası da görücüye çıkmış ve ahbâb u yârân hayırlı olsun diyorlarmış. O sırada kalabalığın ortasından biri tarih mısrasını okumaya çalışmış:
    “Gel Kel Ahmet çeşmesinden iç gilâb âsâ suyu”
    Bunu duyan Ahmet Efendi kendisine kel denilmesinden ziyade gülâb’ın “çamur gibi su, çamurlu su” demeye gelen gilâb okunmasına içerlemiş; ama sesini çıkarmamış.
    Fakat biraz sonra bir başkasının bu okuyuşa itiraz edip mısrayı:
    “Gel Kil Ahmet çeşmesinden iç kilâb-âsâ suyu” okuduğunu görmüş. Bu daha da fenadır. Hem kendisine çamur denilmekte hem de çeşmesinden su içeceklerin köpekler (kilâb) kategorisinden sayılmasına yol açmaktadır. Bir başkasının “Kel Kül Ahmet” diye okumaya başladığını görür.
    Kadı Efendi bunu fark ettiğinde hemen şairi bulur ve sorar:
    - Bu nasıl bir tarihtir ki, kimileri güzel okuyor; kimileri kötü?
    Şair, içindeki eski yaraya merhem sürercesine cevabı yapıştırmış:
    - Vallahi efendi! Tarih pek güzel, sen aldırma! Bu şairlerin sözü lastik gibidir, ne tarafa çeksen böyle uzar.

  • @ademdagloglu4101
    @ademdagloglu4101 3 месяца назад +3

    İyi ki harf devrimi olmuş teşekkütler ATAM

  • @zubeyirzbyr
    @zubeyirzbyr 10 месяцев назад +5

    Lisede seçmeli Osmanlıca almıştım. Tarih ya da edebiyat hocaları verebiliyor. Öğrenmesi çok kolay Arap alfabesine ek birkaç harf daha var. Üzerine gidilirse eski el yazmaları dahi kolayca okunabilir.

    • @toxichuman208
      @toxichuman208 10 месяцев назад +5

      Külliyen yalan :) Okumayı tahmin falan kullanarak zar zor yapabilirsiniz ancak yazmayı öğrenmeniz için kırk fırın ekmek yemeniz gerek.

    • @zubeyirzbyr
      @zubeyirzbyr 10 месяцев назад

      @@toxichuman208 yazmadan bahsetmedim üstelik yedi ceddimle mi mektuplasacagim gerek yok zaten.

    • @toxichuman208
      @toxichuman208 10 месяцев назад +2

      @@zubeyirzbyr öğrenmesi çok kolay iddiası bir yalandır. Öğrenmek derken buna hem okuma hem yazma girer.

    • @zubeyirzbyr
      @zubeyirzbyr 10 месяцев назад

      @@toxichuman208 Türkçe biliyorum derken tam manasıyla mı biliyorsunuz mesela? Bu da böyle bağlama bakarak yalnız okumayı kastettiğimi anlamanız lazım.

    • @user-gb6ts7kq8o
      @user-gb6ts7kq8o 10 месяцев назад +1

      @@toxichuman208 külliyen doğru. Şu an Yakub Kadri'nin Sodom ve Gomore adlı kitabını aslından okuyorum. Hiç de zorlanmıyorum.

  • @user-yv5qz8ks9y
    @user-yv5qz8ks9y 9 месяцев назад +2

    Alfabe devrimi olmasaydı, şöyle olsaydı veya böyle olsaydı gibi tartışmalara girmeden evvel, alfabelerin belirli bir kültür -ideoloji bagajı taşıdıklarını düşünüyorum. Zaten buna videoda güçlü bir şekilde değinilmiş. Yani politik veya sivil topluma mensup elitlerin harf devrimi gibi işlere girişirlerken inançsal temsiliyetlerle kuvvetli bağ kurduklarını hesaba katmak gerekir. Arap alfabesinin İslamı, 1948'den sonra ölü bir alfabe iken yeniden canlandırılan İbrani alfabesinin Yahudiliği, Kiril alfabesinin ortodoks Slavlığı, Yunan Alfabesinin Bizans Ortodoksluğunu temsil ettiği gibi, Latin alfabesi de Osmanlı ve erken cumhuriyet elitleri için çağdaşlığı ve dolayısıyla "pozitivizm"i temsil ediyordu...

  • @barutguray2
    @barutguray2 8 дней назад

    dk 19. kultur bır anda expose olup kopyalanabılıyor mu 1900lerın baslarında? zamana yayılmıs gecısgen bır durum. evet vıtes arttırılmıstır ama halı hazırda yerlesık tesırler ıcın. tolstoy savas barısında rus elıtlerı fransızca bılır ve konusurlar misal.

  • @asdasdfaweadsf4880
    @asdasdfaweadsf4880 10 месяцев назад +3

    Ömer Bey bu videoda çok cesur konuşmuş kendisini tebrik ederim.

  • @miklagaard_blues
    @miklagaard_blues 10 месяцев назад +16

    Siyahlı herif nasıl bir arap aşığıymış. İyi bir insana benziyordu ilk bakışta.

    • @La_Fraternite
      @La_Fraternite 10 месяцев назад +6

      dostum arap aşığı olmakla ne alakası var adamın söylediklerinin ,şöyle 1 videoyla insanları bir yerlere oturtma çabanızı anlamlandıramıyorum gerçekten çok ilginçsiniz

    • @miklagaard_blues
      @miklagaard_blues 10 месяцев назад

      accık (bilerek öyle yazdım) egzajare etmiş olabilirim. Eğlence amaçlı, ama azıcık. :)))