Cesur Yeni Dünya okudugum ilk distopya örneğiydi. Alfalar, betalar, ipsilonlar bugünkü hayatımızı sembolize ediyor bence... Bu muhteşem romanla ilgili biz de bir içerik hazırlamayı düşünüyorduk, siz yine önce davrandınız...Ağzınıza ve emeğinize sağlık Barış Bey, keyifle takip ediyoruz. İyi ki varsınız...
Siz de HARİKA bir kanalsınız. Kızım Doğan Çocuk Yayınlarından sesli barkodlu Chopin, Mozart seslendirmelerinizle büyüyor. Seslendirmelerinizle hayal edip uykuya dalıyor. tebrikler Aşkın Ailesi
Cümleye katılmamak elde değil, ben de farklıyım o yüzden biliyorum. Ama çocukken de farklıydım zaten, hep dışlandım ve kötü örnek olarak gösterildim ama sonuçta istemediğim halde ODTÜ mezunu bile oldum(Gerçi diplomayı alsam da hiç kullanmadım ,sevmediğim bir işi yapmayacağımı söylesem de inanmadılar ama ben yine de yapmadım). Hatta okul birincisine kopya verip onu seçen kişiydim ama kaç kişi inanır ki. Ha bir de velilerden azar yerdim , öğretmenlere oğlumuza kötü örnek oluyor diye her yönden azarlanırdım , halbuki zayıf öğrencileri koruduğum için kötü çocuk olmuştum :( Bu arada Özgürlük ve kölelik sistemi şuanda zaten var bu yüzden hayattan hiç zevk alamıyorum uzun süredir. Bu yüzden para biriktirdim yıllarca ve yurt dışına çıkıyorum 10 gün sonra size iyi eğlenceler köleler(o pardon araba yıkayıcılar demezsem anlamayanlar çıkar) ahahaha!
@@stumpycool8646bu yaptıklarına pişman olmuş gibisin.. (üzgün sürat memnun olmadığını gösteriyor) kendin olduğun için böyleydiysen sorun yok üzülmen saçma! onaylanmak için böyleydiysen tercihin yanlış olmuş.. sürüye geç de olsa katılabilirsin ODTÜ mezunu!
Söylediklerine katılıyorum eğer köle ruhlu ve istedikleri gibi bir insan değilsen dışlanmaya, ötekileştirilmeye mahkumsun. İyi bir karar vermişsin ait hissedemedikten sonra Türkiye'de kalmanın bir anlamı yok ben de çıkalı 2 hafta oldun merak ettim acaba hangi ülkeyi tercih ettin.@@stumpycool8646
Türkiye’ye hiç görülmeyen bir üslup ve içerik getirdi.Evrim niteliğinde bir human being.Özellikle videoyu bitiriş şekli her videoda bir şey öğrenmeye yönelik çağrışımlar yapıyor.
1984 kitabında Winston'ın Syme ile birlikte yaptığı Yenisöylem sözlüğünün nihai baskısıyla alâkalı olan konuşmada buna benzer bir tabir geçiyor: "Bağlılık, düşünmemek demektir, düşünmeye gerek duymamak demektir. Bağlılık bilinçsizliktir."
Cesur Yeni Dünya, 1984, Biz ve Çocukluğun Sonu. Bu eserlerin her birininin geleceğe dair öngördüğü tahminlerin bir kısmını içeren bir dünyada yaşamaya başladık bence.
Her iki romanıda okudum ve inanır mısınız romanda üstün körü okuduğum bazı yerlerin aslında ne anlatmaya çalıştığını yeni kavrıyorum. Teşekkürler Barış Özcan iyi ki varsıınız
Kitapta Mustafa Mond ile Vahşi'nin yaptığı, yani kitabın son kısımları harikaydı. Mutlululuğa değer katan şey bizim acılarımız, üzüntülerimizdir ve Her şeyin ulaşılabilir olduğu bir dünyada hiçbir şeyin anlamı yoktur. Mutluluğa değer katan şeyler olmadan mutluluk da sıradan hale gelir.
Bence bu hayat yalnızca Eski dünyadan gelen "Vahşi" için korkunç. Çünki o böğle eğitilmiş, acı çekerek. Ama Yeni dünyadakı insanlar buna alışmış. Her şey elinin altında ve kolaylıkla erişe biliyor. Zaten böğle bir toplumda yaşıyoruz. "Soma" yerine sosyal medyamız ve ya alkohol var. Her ikisi de hayatın rahatsız edici tarafını görmezlikden gelmek için.
Nefes kesici bir videoydu. Kitabı da okumuş birisi olarak tüylerim diken diken oldu. Hiç bu açıdan ve bu kadar kapsamlı bakmamıştım, düşünmemiştim. Size çok teşekkür ediyorum günümü daha güzel hale getiriyorsunuz. Sesiniz bile insana huzur veriyor.
keyfim olmadığında veya kaybolmuş gibi hissettiğimde kendimi burada buluyorum ve nasıl oluyorsa hep hislerime ve düşüncelerime karşılık bir içerik yayınlanmış oluyor . Bu güzel anlatım için çok teşekkürler. Mutsuz olmaya da özgür olmaya da hakkımız var mutluluk bizim seçimimiz olmalı başkasının ilacına değil kendi mutluluk ilacımızı bulmalı ve ben neyim sorusuna cevap bulmalıyız.
Muazzam bir video... Günümüz dünyasının o size dayattığı şeyleri o kadar iyi anlatmışsınız ki zorunlu olarak bir yorum yazma ihtiyacı hissettim. Kimiz biz, ne uğruna yaşıyoruz, ne uğruna bu kadar çabaya giriyoruz, bunları hayal ederken; arzularken; uğraşırken; çalışırken nelerden fedakarlık ediyoruz. Ve her şeyden öte bunları "ben istediğim için mi yoksa toplum istediği için mi yapıyoruz?" Sosyal medya her şeyin toz pembe tarafını gösteriyor. Aldanıyorsun, benim de böyle bir hayatım neden yok diyorsun, ben de bu şekilde yaşamak istiyorum, diyorsun. Farkında bile olmadan önüne atılan yemin peşinden koşuyorsun, en değerli hazineni, gençliğini, hayatını, ömrünü, zamanını harcıyorsun farkında bile olmadan. Kabul etmeyince kendi ailen tarafından bile dışlanıyorsun, kendi kabuğuna çekiliyorsun, çekildikçe daha da garip bir duyguyu hissediyorsun her bir hücrende. Dalıp gidiyor gözlerin uzaklara, kitaplar ve şiirler en yakın dostların oluyor. Mırıldanıyorsun kendi kendine: "Söyle bakalım hancı, bir ben miyim bu dünyadaki yabancı..."
sanki önceden okumuşum ve geçmişi hatırlıyormuş gıbı hıssettırıyor bu vıdeolar benı teşekkkürler barış özcan gerçekten her ne zaman bır boşlukta olsam bir şekılde karsıma cıkıyorsun sağol.
1984ü ilk okuduğumda en korkutucu gelecek düşüncesinin bu romanda anlatıldığını düşünmüştüm. Daha sonra Cesur Yeni Dünyayı okuyunca bu fikrim değişti. Mutlulukla(Soma Hapıyla gelen suni ve zorunlu bir mutluluk) dolu olan bir gerçekliğin, acılarla dolu olan gerçekliklerle kıyaslandığında daha korkutucu olduğunu düşünmeye başladım. Özellikle dinletilen bölümde, Mustafa Mond'un "yani siz mutsuz olma hakkınızı istiyorsunuz" dediğinde(bence kitabın en önemli yeri) "mutsuz olmanın da bir hak olduğunu" , acı olmadan yaşamanın saçam olacağını ve mutsuzluk olmazsa mutlu olduğumuzu da anlayamayacağımızı kavradım.
Onsuz insanlar o piramda şəklində yetişir artığ yeni nəsil kütləşib robot kimi yetişir . Bizdə ancağ yemək üçün yaşayırığ ancağ yuxarda oturanlar həyat yaşayır və istədiyin edir
"Hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın yoksa bunun bedeli özgürlüğünüz olabilir." Bu cümle çok değerli gençler. Yakın zamanda eski sevgilimle yaşadım bunu. (Artık kendisi benim için sadece değer verilesi bir dost) insanlara tüm benliginizle adanmayın,onları mükemmel varlıklar olarak görmeyin ya da ne blm onsuz yaşayamam edemem gibi bir inanca da kapılmayın inanın bana yapmam edemem dediğiniz her şey öylesine yapılası ki... sorgulamayı bilin. Bir duyguyu,bir düşünceyi,sokakta gördüğünüz bir insanı ya sa bankta otururken gözünüze ilisen bir çiçeği bile sorgulayın ama bu paranoya ya da takıntı hale gelmesin. Zihninizi zorlamayın sadece üretmeye alıştırın. Çalışsın,çalıştıkça çalışsın ve artık kapasitesini zorlamaya kendini geliştirmeye başlasın. İnanın bana bir zaman sonra kandırılmaz olacaksınız. Bu dediğimi anlamayacaklariniz olacaktır şimdi lakin bilin ki sistem sorgulayan ve sorgulamayan arasında dönüyor.
@@darkpassenger7339bence şu an oluyor. Kimse kitap okumuyor, okumak gereksiz görülüyor hatta basım sayısı bile azaldı. Eğitim sisteminde kitap okuma dersi yok hatta dil ve anlatım dersi bile yok
@@mugesevuktekin4135 Rus yazar Yevgeni İvanoviç Zamyatin'in Biz adlı kitabını merak ediyorum, onu okuyacağım. Açlık Oyunları filminin kitabı da var, distopya.
Bu yeni çağın insanları hissetmek istedikleri tek duygu mutluluk.oysa insanlık için diğer duygularda mutluluk kadar önemli ve bizi bu günlere,gelişmemizi sağlayan bu günlere getiren duygular korku,üzüntü,arzu vb. Bunlar olmadan anlayamazdık düşünemezdik herşeyi..
Bu çağın insanın hissetmek istediği duygu mutluluk ise benim düşüncem fabrikalardan üretilen yiyeceklerin hapların iğnelenen gıdaların içine bunu ihtiyaç duymamizi saglayan birşeyler katılıyor olması
"Hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın , yoksa bunun bedeli özgürlüğünüz olabilir...!" Toplumumuzun en çok yaptığı hata maalesef... İnsanların, bırakın sorgulamaya, düşünmeye bile zamanı yok artık. Herkes sahte sanal dünyaların kölesi olmuş farkında değil.... Seviliyorsun Barış abim....
Gerçek hayatta bir kölelik yaratıyor. Her ay almak zorunda olduğunuz maaş sizi sistemin dişliler arasına sıkışmış bir köle haline getiriyor zaten. Diger araçlar sizi sistemde tutmaya çalışan ikincil köle yapıcı araçlar.
Ben bir Op. Doktorun paylaştığı yazıyı paylaşmak istiyorum. Aynen böyle yazıyor. Sağlıkta çağ atladıkça kanserden ölenler, yeni bir çığır açıldıkça diabetten ölenler, tıp ilerledikçe kalp krizinden ölenler, bilim ilerledikçe hastanelerde, yoğun bakımda yatanlar artıyor. Bize nasıl bir tıp eğitimi verdiniz de biz bu ters ilişkiyi bir türlü anlayamıyoruz. Diye paylaşmış Aslında cevap çok basit kendi ellerinizle insanları yazdığınız reçetelerle ömür boyu ilaç kullanmaya mahkum bırakıyorsunuz ve zaman geçtikçe insanlar daha kötüye gidiyor bir hastalık onlarca hastalığa dönüşüyor sorgulamayanlar sistemin kölesi sorgulayanlar kendi doktoru olmak zorunda oluyor ve kendini tedavi ediyor? Uyandırmak isteyince dışlanıyorsun eski bir söz vardı doğru söyleyeni 9 köyden kovmuşlar yaşasın onuncu köy demişler ama şuan onuncu köyde yok maalesef
2016 Haziran'da eşimin ataması ile İstanbul'dan taşındım 2019 Eylül de ziyaret için uğradığımda dehşete düştüm. Ortaköy de yan komşuya bir cips ve biskrem getiren kuryeyi görünce. Sanırım 21.yy felsefesi "Hedonizm".
Cesur Yeni Dünya kitabında belkide en sevdiğim cümledir: "Her şeyin ulaşılabilir olduğu bir dünyada hiçbir şeyin anlamı yoktur." cümlesi. Gerçekten de anlam olgusu bizler o şeye kolayca ulaşamadığımızda vardır. Sanat mesela, bizler ona anlam yükledikçe var olabilmiş değil midir? Video için teşekkürler Barış. Yapıyorsun bu işi 😊
Baştan sona güzel göndermeler içeren, sonunda da bizi bize anlatan ve gerçekleri tokat gibi yüzümüze vuran bir videoydu. Gerçekten ağzım açık izledim! Teşekkürler Barış Özcan!
İnsanoğlu neden yaratıldığı konusunu daha tam da olsa anlamış olmaması hâlinde, kibirleri yüzünden ne kadar iğrenç bir geleceğe planlar yapıyor artık. Hala anlamadılar her kes ölümlü, yani 100 yaşa bile varmak büyük bir başarı sanılıyor, ama hala kibir, eski yok edilmiş medeniyetlerden ibret almayı bırak, sona doğru koşar adımlarla ilerliyoruz
Storytel muhteşem bir uygulama yolculuk yaparken dinlenirken yürürken ….yaklaşık dört yıldır kullanıyorum ve bir çok arkadaşıma tavsiye ettim herkes çok memnun. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.🙏🙏🙏🙏
Distopya okumayı çok seviyorum. Bu kitap hakkında video yapmış olmanız beni çok mutlu etti. Okuduktan sonra bu kadar çok etkilendiğim çok sevdiğim ve herkese okutmaya çalıştığım ilk kitaptı. 🙌🏼
Abi senin her videonu izlediğimde tüylerim diken diken oluyor gerçekten bir baş yapıtsın doğruyu doğru şekilde anlatmayı bilip en güzel temsil eden kişisin asla video çekmeyi bırakma sıkı takipçin olmak çok şey katıyor…
Kitabı bitirdiğimde dehşete düşmüştüm ve halen dehşetin içindeyim insandan ruhu çıkarmanın yolunda hızla ilerleniyor maalesef sevgili Barış kardeşim. Ez cümle : KÖRÜ KÖRÜNE HİÇ BİR FİKİRİN PEŞİNDEN GİTMEYİN SİZE DAYATILAN ÖĞRETİLER NE OLURSA OLSUN DİN BİLE BUNUN İÇİNDE İYİ SORGULAYIN” diyor. İnsanlığı sadece ve sadece SEVGİ kurtarabilir din dil ırk vs ayırımında olmadan sadece sevgi hoşgörü. 🙏❤️🌍
Şahsen bu çalışmaların başladığının kanıtına sma hastası bir bebeğin videosunun hemen altında komik yada eğlenceli video ile entegre edilmiş bir duygu kompleksi içerisinde sınırlarımızı eritmelerine müsade ediyoruz...
1984 ü okumuştum bir kac yil once. Simdi de cesur yeni dünyayı bitirdim. Kitabin ozellikle ilk sayfalarda sartlandirmalari anlattığı bolumlere hayran kaldim
Okuduğum ilk distopyaydı ve daha orta okuldaydım. Arkadaşımın babasının kütüphanesinden ödünç almıştım. Yetişkin halimle bir kez daha okumam gerektiğini anladım. Konusunu ve verdiği mesajı hiç unutmasam da ince detayları yeniden keşfetmek harikaydı. Teşekkürler Barış Özcan :)
Bağımlılık yapan şeyleri de anlatımısın güzel insan. Gıdada dijital ortamda ve sosyal dokuda o kadar çeşitli ve etkililer ki. Beyini anlayan insan onun ayarlarını kontrol etmeyi başarıyor, bizi koru Barış Abi🙂❤️
İnsan bilinçte belirli bir seviyeye gelince (ileri veya geri) toplum tarafından takdir edilmeye, insanlar tarafından beğenilmeye, güzel görünmeye ve mutlu olmaya daha az ihtiyaç duyuyor.
20 yaşında bir birey olarak en çok yakındığım bir noktaya yine parmak değil el basmışsınız Barış Hocam. İnşallah herkes nasıl bir dünyada olduğunun farkına varıp mutluluk kadar diğer duyguların da kendilerini insan yapan kavramlar olduğunu anlar. Yapay dünyayı ve teknolojiyi amaç değil kendilerini geliştirmek için sadece bir araç olarak kullanması gerektiğini görür. Yoksa her an bir robot gibi herkesin tek bir etki ile deaktif kalabileceği dünyaya dönüşüyoruz. Fikir ve Düşüncelerden Uzak...
Güzel bir ironisin Yusuf Ziya. Birey kelimesi toplum mühendisleri tarafından dayatıldı. Kişilik ve şahsiyet sahibi olmak yerine birey olmayı kabul ettiniz.
@@AlpErenim teşekkür ederim alp eren bey beklediğim bu yorumu yaptığınız için ama ironi olan ben değil tam olarak orada kullanma biçimimdi . Kendimi yaptığım açıklamanın dışında tutmuyorum zaten kendim de bu yollardan geçerek bu fikirlere ulaştığım için sonuçlarından etkilenen bireyler olduğumuzu ortaya koymak istedim. Çünkü insanoğlu bir hatayı kendisi hissetmedikçe o problemin neyi ifade ettiğini anlayamaz. Önemli olan irade ile ondan vazgeçebilmektir 🙏
Özellikle gençlere tek tip düşünme tektip yaşama ve tek tip duygu vurgulandı hep sosyal medya aracılığı ile. Buna uymayanları dışlama hor görme dikte edildi usulca. Hep pıtırcık hep mutluluk. Başka duygular yok. Eğer varsa sorunlusun gibi. Halbuki hayatın her anında deneyimlerine bağlı olarak farklı duygular yaşaman gayet normaldi. Ama bunu yansıtamazdın, çünkü ortamda hastalıklı gibi muamele görüp uzaklaşırlardı. Sana da bunu yapmanı söylediler hep ve sende başkalarına böyle davrandın ve sonuç herkes yanında birileri olması gerektiği anlarda hep yalnızdı. Oysa benim çocukluğumda tüm duyguları ailem ve arkadaşlarımla beraber yaşar ve daha çabuk atlatırdık, işte gerçek zenginlik buydu hepimiz için. Ve kimse karamsar kötümser yada mutsuzluk girdabına kapılmazdı bundan dolayı. Aksine daha çabuk düzene girerdi hayatımız. Zor zamanlarda birbirimizi dışlamaz birbirimize destek olarak daha güzel yaşardık hayatı. Ortamlardaki Sanal bir mutluluğu ve sonrasındaki kocaman boşluğu değil, hemen umutulan mutsuz anlarımız ve kocaman dolu dolu mutlu anlarımız olurdu
G. Orwell insanlığı nefret ettiğimiz şeylerin nasıl mahvettiğini anlatıyordu. A. Huxley, bizi sevdiğimiz şeylerin nasıl mahvedeceğini yazıyordu. Ben ise korkunun yaşamı yok ettiğine, yaşayarak ikna oldum.
Kendime ilk kez 10.sınıfta soru sordum aynanın karşına geçip ; ben kimim , ne olmak ya da ne yapmak istiyorum , amacım nedir ne olmalı vb. Ve şuan 19 yaşındayım fark ediyorum ki o sorulara yeni yeni cevaplar buluyorum bulmuşum... Günümüz dünyası başkalarının benceleri ile yönetiliyor , her şeyin hemen olmasını istiyoruz , insanlar iradesizleşiyor , amaçlarını benliklerini unutuyorlar sanki beyinleri bir kapsülün içinde ve sadece bedenleri ile hareket edebiliyorlar gibi zihin bağları koparılmış , belki de onlar bu ütopyada ki epsilonlardır ?… Sahiden de hayat bir roman ve herkes kendi romanının ana karakteri ama bunu farketmeden yazanlar var..
Merhaba Dilanur kardeşim, yorumunu okurken aklıma Matt Damon'den "Geçmişi olmayan adam" ve Jackie Chan'in oynadığı "Kimim ben" filmleri geldi. Şu söz çok güzel, "Hafızamı kaybetmiş olabilirim ama aptal değilim". Aptal rolü yapan akıllılar kendileri hakkında ki gerçekleri ortaya çıkarır ve her zaman bir adım önde olur. 37 yaşında hâlâ hakikatin temeline inerek sorgulamayı ve böylece en doğruya ulaşmanın gayreti içindeyim. Yeniliğe giderken kademe kademe olgunlaşmak lâzım. Kimse bir anda kendisine "Ben olgunum" dememeli. Gençliğin genel sorunları arasında "Büyüdüm" kelimesi felaket olabilir. Eğitim hayatında sağlıklı ve başarılı günler dilerim...
@@cesurkzlkaya7360 Katılıyorum çok güzel ifade etmişsiniz. Ayrıca verdiğiniz mesaj ve güzel dilekleriniz için de teşekkür ederim . Kendi benliğinizi keşif yolunda bende size başarılar diliyorum. ✨
Sevgili Barış BİLİM felsefesi’inde öğrendiklerim, yaşadıklarımız; ve farkında olmadığımız bize dayatılanlar hepsi bu anlatımında mevcut işte FARKINDA OLMAK “FARKINDALIK” hepimiz gelmek zorunda olduğu nokta hayatının kontrolünü elinde tutmak ihtiyacımız olan sadece bu ❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤
Sıkılmadan severek okuduğum bir romandı. En çok teknolojinin çok gelişmesinin kaosu getireceği fikrini sevmişti. Romandaki gibi teknolojinin gelişmeye devam etmesi ama halka kontrollü bir şekilde aktarımı, kaosu önlemek ve hakın yönetimini kolaylaştıran güzel bir yöntem. Örnek vermek istiyorum ama romanı okuyup öğrenmeniz tavsiye ederim
Abi sen ister 3 saat yap yine keyifle o ilk başta olan merakla seni dinlerim . Hakikaten verdiğin o güzel bilgiler sesiniz rahatlatıcılığı bana huzur veriyor ❤
Kitabı okurken cok heyecanlanmıştım ve günümüzle ne kadar benzer oldugunu düşünmüştüm her teknolojik gelişme aklima hep bu kitabi getirir. Gelecekte bu distopyaya ne kadar yaklaşacağımızı merak ediyorum.
Aslında bu durum hayatın amacının ne olduğunu düşündüğümüzde yatıyor. Eğer hedonist bir yaşam sürüp keyifle yaşamaksa hedef Cesur Yeni Dünya bence gerçekten de bir ütopya.
özgürlük ne idealize ne imkanlar arttıkça sınırlarımız buğulanıyor her tarafta avuç görmeye başlıyoruz işler karmaşıklaştıkca huzursuzlanıyoruz senin de dediğin gibi barış abi bilinmezlik bizi korkutuyor
Barış Bey, siz gerçekten bizim için bir şanssınız😊 sizin varlığınız bir şans😊 tadına doyum olmayan son derece zekice ve ilgi çekici hazırlanmış içerikler😊
Günümüzde de insanlar kendinlerini sınıflandırmaya çok meyilli ve ve bu görünmez isimlendirilmemiş sınıflar mevcut. En kötüsü de alt seviyede olan insanların kendilerini üst seviyelerdeymiş gibi göstermesi. Sosyal medyalarda tamda bu iş için var. Herkes olduğundan farklı paylaşımlar yapıyor. Mesela şu kitabı daha önce okuyup üzerine düşünüp yorumlayıp aralarında tartışan gerçek bir üst sınıf insanlar varken şimdi bu videodan sonra popüler olacağı için bu kitabın resimlerini paylaşacak olan belki de okumayacak ama o paylaşımı yapıp kendini olduğundan farklı göstermeye çalışacak insanlar var. Kitaptaki gama veya epsilon tipler. Bu insanların varlığı işte asıl toplumdaki huzursuzluğun kaynağı. Mutlu edemezler doğru davranışı sergileyemezler. Alfa yada betalara özendikleri için onların aralarına onlardan biriymiş gibi sızıp (sosyal medya paylaşımları, yalanlar, lüks tüketim, vs vs) toplumda dengesizlik oluşturuyorlar. İlişkilerde de, ardakaşlıklarda da yada iş ortamında bu sorun insanların mutsuzluğunun en büyük sebebi. Bence gelecekteki Cesur yeni dünyadaki mutluluğun öncesinde çağımızın mutsuzluğu da zorunlu ve gerekli. Çağımızdaki Alfalar ve betalar herşeyin üstesinden gelip alt sınıfların gama ve epsilonların (hatta bence çok daha aşağı sınıf bile var çağımızda geleceğe ulaşamayacak olan seviye) cesur yeni dünyayı yaratması için bu çağımızdaki mutsuzluğu yaşamaları gerekiyor. O yüzden aşırı sevdiğimiz bir kitabı bir müziği paylaşmıyoruz. Atıyorum aşırı anlamı olan bir müziğin avm de çalması yada müzikten zerre anlamayan birinin o müzikle paylaşımlar yaparak prim yapmasını istemiyoruz. Çünkü anlamıyor ve onun gerçekten değerini bilmiyor. Sadece tüketiyor ve kendini farklı sınıftan gösterebilmek için kullanıp geçiyor. İlk aşama paylaşım yapmamak ve onların bunlarla prim yapmalarına izin vermemek. Sosyal medyada çok abarttılar ya diye serzenişte bulanlar işte bu hislerle o serzenişi yapıyorlar. Epsilon olduğunu bildiğini birinin bu paylaşımı yapıp kendini Alfa yada beta olarak gösterme çabası onun serzenişinin asıl sebebi. Kim bilir paylaşımı yapan kimler aynı şeyi yaptı. Bu güzel kitap onun için bi soru işareti olacaktır artık. Birini kafasında bi sınıfa koyacakken ya derinlemesine analiz etmek zorunda kalacak yada direk bu kitabı kıstas almayacak mesela. Bu konu hakkında daha sayfalarca yazıp örneklendirebiliriz ama sanırım herkes ne demek istediğimi anladı. Sizi mutsuz eden çağımızın sorununu iyi anlayın ve kimsenin sizi mutsuz etmesine izin vermeyin. İyi pazarlar herkese :)
Bu kitabı 3-4 ay kadar önce bitirmiştim ve okurken arkadaşıma da anlatmıştım ve saatlerce bu kitap hakkında konuşmuştuk. Anlattıklarım ve kitabın konusu onu etkiledi ve o da bittirdi geçenlerde kitabı. Tabi bunun üzerine tekrardan ve tekrardan konuştuk, konuşmaya da devam edeceğiz. Bu gibi kitaplar gerçekten üzerine oturulur konuşulması gereken kitaplar. Bunu okudum.diye pirim kasan insanlar kendine bir şey katamayacaklar, kendilerini değiştiremeyecekler. Onlar sadece sahte mutluluk ve eksik hissetmeme duygusunun etkisi altında ezilip gidecekler.
Barış kardeş, çok alakasız olacak ama kullandiginiz S23 ultrayla ilgili bir video yaparmisiniz? Aynı zamanda Samsung ve diğer teknolojilerle ilgili bilimsel videoda olur.
Sırf bu 13 dakikalık vidyoyu izleyeyim deye 250 sayfalık Cesur Yeni Dünya romanını okudum 😊 Daha önce de Barış Özcanın Otostopçunun galaksi rehberi vidyosunu izlemek için koskoca romanı okumuştum 😊
Ben özgürlüğün doğuştan gelen birşey olduğunu sanırdım.Özgürlüğümü hak etmek ve kazanmak için çok çalıştım ve çalışacağım.1984 ün içindeydik "cesur?"yeni dünyaya doğru yol alıyoruz.Ne zamandır bu kitabın analizini bekliyordum.Teşekkürler Barış Abi.İyiki varsın💙
Harika bir video olmuş. Kesinlikle her insanın hayatında en az bir kez okuması ve oturup sorgulaması gereken bir kitaptı. Videonun sonunda dendiği gibi, insan öncelikle kendini tanımalı. Sen ne olduğunu, neyi sevdiğini, neye deger verdiğini, ne yapmak istediğini bilmezsen, "BİLMEZSEN" bu hayatın anlamı ne? Gerçekten de üst sınıflar tarafindan kontrol edindigimizi düşünüyorum. Bircok insan bunun farkında ama bunu düzeltmek için bir şey yapmaya gücümüzün olmaması çok acı... Yine de bizim neslimizin, Z kuşağı olarak adlandırılan ve sonraki nesillerin gerçekçi, yenilikçi ve ne yaptığını bilen insanlar olmasını diliyorum ve bunun için elimden geleni yapmaya hazırım. Elinizde ne kadar varsa onunla başlayın, bu dünya bizim olacak. Burada biz yaşayacağız ve yaşadığın yeri tanımak ve onun icinde değişiklikler yapmak senin elinde olacak.
Cesur Yeni Dünya okudugum ilk distopya örneğiydi. Alfalar, betalar, ipsilonlar bugünkü hayatımızı sembolize ediyor bence... Bu muhteşem romanla ilgili biz de bir içerik hazırlamayı düşünüyorduk, siz yine önce davrandınız...Ağzınıza ve emeğinize sağlık Barış Bey, keyifle takip ediyoruz. İyi ki varsınız...
Yok artik alfalar betalar hayatimizi mi sembol ediyomus ne kadar akillisin nerden ulastin bu kanıya ohaaaa lisesli falan misin hic video yaoma bosuna
Ben sizden çok fazla sesli kitap dinliyorum. İçerikleriniz için teşekkür ederim.
@@codebias Ben teşekkür ederim
Siz de HARİKA bir kanalsınız. Kızım Doğan Çocuk Yayınlarından sesli barkodlu Chopin, Mozart seslendirmelerinizle büyüyor. Seslendirmelerinizle hayal edip uykuya dalıyor. tebrikler Aşkın Ailesi
@@yeterbeter83 Çok teşekkür ederim. Bahsettiğiniz yayınları ben seslendirmiyorum 🙂
Kanalımızda buluşmak üzere 💐💐
*Şu cümleleriyle canımı çok fena acıtmış kitaptır:*
"eğer farklıysan, yalnızlığa mahkum oluyorsun. yalnız olana acımasız davranıyorlar. biliyor musun, beni her şeyden dışladılar."
Cümleye katılmamak elde değil, ben de farklıyım o yüzden biliyorum. Ama çocukken de farklıydım zaten, hep dışlandım ve kötü örnek olarak gösterildim ama sonuçta istemediğim halde ODTÜ mezunu bile oldum(Gerçi diplomayı alsam da hiç kullanmadım ,sevmediğim bir işi yapmayacağımı söylesem de inanmadılar ama ben yine de yapmadım). Hatta okul birincisine kopya verip onu seçen kişiydim ama kaç kişi inanır ki. Ha bir de velilerden azar yerdim , öğretmenlere oğlumuza kötü örnek oluyor diye her yönden azarlanırdım , halbuki zayıf öğrencileri koruduğum için kötü çocuk olmuştum :( Bu arada Özgürlük ve kölelik sistemi şuanda zaten var bu yüzden hayattan hiç zevk alamıyorum uzun süredir. Bu yüzden para biriktirdim yıllarca ve yurt dışına çıkıyorum 10 gün sonra size iyi eğlenceler köleler(o pardon araba yıkayıcılar demezsem anlamayanlar çıkar) ahahaha!
@@stumpycool8646bu yaptıklarına pişman olmuş gibisin.. (üzgün sürat memnun olmadığını gösteriyor) kendin olduğun için böyleydiysen sorun yok üzülmen saçma! onaylanmak için böyleydiysen tercihin yanlış olmuş.. sürüye geç de olsa katılabilirsin ODTÜ mezunu!
@@stumpycool8646yurt dışına çıkınca özgür olmanın anlamı nedir senin için
@@stumpycool8646hangi mesleği seçtiniz peki?
Söylediklerine katılıyorum eğer köle ruhlu ve istedikleri gibi bir insan değilsen dışlanmaya, ötekileştirilmeye mahkumsun. İyi bir karar vermişsin ait hissedemedikten sonra Türkiye'de kalmanın bir anlamı yok ben de çıkalı 2 hafta oldun merak ettim acaba hangi ülkeyi tercih ettin.@@stumpycool8646
Barış Özcan'ının her kısa videosu sanki 3 saat süren film tadında geçiyor.Kaliteyi nirvanaya çıkarttı sağolsun abim.
Türkiye’ye hiç görülmeyen bir üslup ve içerik getirdi.Evrim niteliğinde bir human being.Özellikle videoyu bitiriş şekli her videoda bir şey öğrenmeye yönelik çağrışımlar yapıyor.
"Hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın yoksa bunun bedeli özgürlüğünüz olabilir."
1984 kitabında Winston'ın Syme ile birlikte yaptığı Yenisöylem sözlüğünün nihai baskısıyla alâkalı olan konuşmada buna benzer bir tabir geçiyor: "Bağlılık, düşünmemek demektir, düşünmeye gerek duymamak demektir. Bağlılık bilinçsizliktir."
Kudus gibimi o insanların yaratılış amaçlarına bağlantılar
@@MehmetÇelik-y6uonlar özgür yaşamı o bir dünyaya sakladı
Barış özcan dedi zaten neden aynı şeyi tekrar yazıyorsun ruh hastası mısınız
Dilan polat örneği gibi
Cesur Yeni Dünya, 1984, Biz ve Çocukluğun Sonu. Bu eserlerin her birininin geleceğe dair öngördüğü tahminlerin bir kısmını içeren bir dünyada yaşamaya başladık bence.
Her iki romanıda okudum ve inanır mısınız romanda üstün körü okuduğum bazı yerlerin aslında ne anlatmaya çalıştığını yeni kavrıyorum. Teşekkürler Barış Özcan iyi ki varsıınız
Ben öğrenciyim daha yani hangi sınıfa ait olacağım daha karar verilmedi.
Ben de aynı şekilde ikisini de okudum. Ama Cesur Yeni Dünya yı bu denli anlamamıştım. Bi daha okumak gerek demek ki.
Kitapta Mustafa Mond ile Vahşi'nin yaptığı, yani kitabın son kısımları harikaydı. Mutlululuğa değer katan şey bizim acılarımız, üzüntülerimizdir ve Her şeyin ulaşılabilir olduğu bir dünyada hiçbir şeyin anlamı yoktur. Mutluluğa değer katan şeyler olmadan mutluluk da sıradan hale gelir.
Bence bu hayat yalnızca Eski dünyadan gelen "Vahşi" için korkunç. Çünki o böğle eğitilmiş, acı çekerek. Ama Yeni dünyadakı insanlar buna alışmış. Her şey elinin altında ve kolaylıkla erişe biliyor. Zaten böğle bir toplumda yaşıyoruz. "Soma" yerine sosyal medyamız ve ya alkohol var. Her ikisi de hayatın rahatsız edici tarafını görmezlikden gelmek için.
Harika bir yorum
short story okur/dinler gibi izledim/dinledim sizi baris bey. Iyiki varsiniz
Nefes kesici bir videoydu. Kitabı da okumuş birisi olarak tüylerim diken diken oldu. Hiç bu açıdan ve bu kadar kapsamlı bakmamıştım, düşünmemiştim. Size çok teşekkür ediyorum günümü daha güzel hale getiriyorsunuz. Sesiniz bile insana huzur veriyor.
Teşekkürler Barış bey, sizi tekrar keşfettıgım için mutluyum. 👍
İki kitabı da okumuştum ve gerçekten her ikisi hakkındaki yorumunuz çok iyi.
keyfim olmadığında veya kaybolmuş gibi hissettiğimde kendimi burada buluyorum ve nasıl oluyorsa hep hislerime ve düşüncelerime karşılık bir içerik yayınlanmış oluyor . Bu güzel anlatım için çok teşekkürler. Mutsuz olmaya da özgür olmaya da hakkımız var mutluluk bizim seçimimiz olmalı başkasının ilacına değil kendi mutluluk ilacımızı bulmalı ve ben neyim sorusuna cevap bulmalıyız.
Muazzam bir video... Günümüz dünyasının o size dayattığı şeyleri o kadar iyi anlatmışsınız ki zorunlu olarak bir yorum yazma ihtiyacı hissettim. Kimiz biz, ne uğruna yaşıyoruz, ne uğruna bu kadar çabaya giriyoruz, bunları hayal ederken; arzularken; uğraşırken; çalışırken nelerden fedakarlık ediyoruz. Ve her şeyden öte bunları "ben istediğim için mi yoksa toplum istediği için mi yapıyoruz?" Sosyal medya her şeyin toz pembe tarafını gösteriyor. Aldanıyorsun, benim de böyle bir hayatım neden yok diyorsun, ben de bu şekilde yaşamak istiyorum, diyorsun. Farkında bile olmadan önüne atılan yemin peşinden koşuyorsun, en değerli hazineni, gençliğini, hayatını, ömrünü, zamanını harcıyorsun farkında bile olmadan. Kabul etmeyince kendi ailen tarafından bile dışlanıyorsun, kendi kabuğuna çekiliyorsun, çekildikçe daha da garip bir duyguyu hissediyorsun her bir hücrende. Dalıp gidiyor gözlerin uzaklara, kitaplar ve şiirler en yakın dostların oluyor. Mırıldanıyorsun kendi kendine: "Söyle bakalım hancı, bir ben miyim bu dünyadaki yabancı..."
Çok iyi yorum
sanki önceden okumuşum ve geçmişi hatırlıyormuş gıbı hıssettırıyor bu vıdeolar benı teşekkkürler barış özcan gerçekten her ne zaman bır boşlukta olsam bir şekılde karsıma cıkıyorsun sağol.
1984ü ilk okuduğumda en korkutucu gelecek düşüncesinin bu romanda anlatıldığını düşünmüştüm. Daha sonra Cesur Yeni Dünyayı okuyunca bu fikrim değişti. Mutlulukla(Soma Hapıyla gelen suni ve zorunlu bir mutluluk) dolu olan bir gerçekliğin, acılarla dolu olan gerçekliklerle kıyaslandığında daha korkutucu olduğunu düşünmeye başladım. Özellikle dinletilen bölümde, Mustafa Mond'un "yani siz mutsuz olma hakkınızı istiyorsunuz" dediğinde(bence kitabın en önemli yeri) "mutsuz olmanın da bir hak olduğunu" , acı olmadan yaşamanın saçam olacağını ve mutsuzluk olmazsa mutlu olduğumuzu da anlayamayacağımızı kavradım.
En beğendiğim RUclips videosu listesine girdi. Muazzam bakış açısıyla güzel bir anlatım olmuş. 👏
Onsuz insanlar o piramda şəklində yetişir artığ yeni nəsil kütləşib robot kimi yetişir . Bizdə ancağ yemək üçün yaşayırığ ancağ yuxarda oturanlar həyat yaşayır və istədiyin edir
"Hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın yoksa bunun bedeli özgürlüğünüz olabilir." Bu cümle çok değerli gençler. Yakın zamanda eski sevgilimle yaşadım bunu. (Artık kendisi benim için sadece değer verilesi bir dost) insanlara tüm benliginizle adanmayın,onları mükemmel varlıklar olarak görmeyin ya da ne blm onsuz yaşayamam edemem gibi bir inanca da kapılmayın inanın bana yapmam edemem dediğiniz her şey öylesine yapılası ki... sorgulamayı bilin. Bir duyguyu,bir düşünceyi,sokakta gördüğünüz bir insanı ya sa bankta otururken gözünüze ilisen bir çiçeği bile sorgulayın ama bu paranoya ya da takıntı hale gelmesin. Zihninizi zorlamayın sadece üretmeye alıştırın. Çalışsın,çalıştıkça çalışsın ve artık kapasitesini zorlamaya kendini geliştirmeye başlasın. İnanın bana bir zaman sonra kandırılmaz olacaksınız. Bu dediğimi anlamayacaklariniz olacaktır şimdi lakin bilin ki sistem sorgulayan ve sorgulamayan arasında dönüyor.
Matrix filminde gerçeğe (özgürlüğe) karşılık hazı(mutlulugu) seçen Cypher geldi aklıma. Bence günümüzde hazı seçen çok insan olacaktır, Cypher gibi.
Çok güzel söylediniz gerçekten 🙂
açıklama ve bilgilendirme için teşekkürler elinize kolunuza emeğinize nefesinize sağlık
Cesur Yeni Dünya, 1984, Damızlık Kızın Öyküsü, Fahrenheit 451... yaşanabilecek tüm distopyaları yaşıyoruz çok şükür.
Fahrenheit daha çok 1980 li yıllar
Başka önereceğiniz distopya var mı?
@@darkpassenger7339bence şu an oluyor. Kimse kitap okumuyor, okumak gereksiz görülüyor hatta basım sayısı bile azaldı. Eğitim sisteminde kitap okuma dersi yok hatta dil ve anlatım dersi bile yok
@@mugesevuktekin4135 Rus yazar Yevgeni İvanoviç Zamyatin'in Biz adlı kitabını merak ediyorum, onu okuyacağım.
Açlık Oyunları filminin kitabı da var, distopya.
@@ozcanmevcut açlık oyunları ilk çıktığı yıllarda okumuştum lisedeydim. Aynı dönemlerde labirent serisi var
Barış abi günlerdir bu konuyu düşünüyorum. Bu mesajı yazma ihtiyacı hissettim. Aktardığın bilgiler için teşekkür ederim.
Bu yeni çağın insanları hissetmek istedikleri tek duygu mutluluk.oysa insanlık için diğer duygularda mutluluk kadar önemli ve bizi bu günlere,gelişmemizi sağlayan bu günlere getiren duygular korku,üzüntü,arzu vb. Bunlar olmadan anlayamazdık düşünemezdik herşeyi..
Bu çağın insanın hissetmek istediği duygu mutluluk ise benim düşüncem fabrikalardan üretilen yiyeceklerin hapların iğnelenen gıdaların içine bunu ihtiyaç duymamizi saglayan birşeyler katılıyor olması
Dün bitirdim kitabı bugün videoya denk geldim. Benim için resmen uyarı niteliğinde videoydu körü körüne bağlanmamak çok iyi anlatmış Barış Özcan 👏🏻👏🏻
Bugün bir daha kesinleşti eğitimi alacağım. Umarım bende sizin gibi hikaye anlatıcısı olabilirim.
ne eğitimi
@@seko7943 barış özcana ait siteye gir eğitimler bölümünden bulabilirsin
Yine mükemmel bir video olmuş. Ellerine sağlık Barış abi.
"Hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın , yoksa bunun bedeli özgürlüğünüz olabilir...!" Toplumumuzun en çok yaptığı hata maalesef... İnsanların, bırakın sorgulamaya, düşünmeye bile zamanı yok artık. Herkes sahte sanal dünyaların kölesi olmuş farkında değil.... Seviliyorsun Barış abim....
Gerçek hayatta bir kölelik yaratıyor. Her ay almak zorunda olduğunuz maaş sizi sistemin dişliler arasına sıkışmış bir köle haline getiriyor zaten. Diger araçlar sizi sistemde tutmaya çalışan ikincil köle yapıcı araçlar.
Ben bir Op. Doktorun paylaştığı yazıyı paylaşmak istiyorum. Aynen böyle yazıyor.
Sağlıkta çağ atladıkça kanserden ölenler, yeni bir çığır açıldıkça diabetten ölenler, tıp ilerledikçe kalp krizinden ölenler, bilim ilerledikçe hastanelerde, yoğun bakımda yatanlar artıyor. Bize nasıl bir tıp eğitimi verdiniz de biz bu ters ilişkiyi bir türlü anlayamıyoruz. Diye paylaşmış
Aslında cevap çok basit kendi ellerinizle insanları yazdığınız reçetelerle ömür boyu ilaç kullanmaya mahkum bırakıyorsunuz ve zaman geçtikçe insanlar daha kötüye gidiyor bir hastalık onlarca hastalığa dönüşüyor sorgulamayanlar sistemin kölesi sorgulayanlar kendi doktoru olmak zorunda oluyor ve kendini tedavi ediyor?
Uyandırmak isteyince dışlanıyorsun eski bir söz vardı doğru söyleyeni 9 köyden kovmuşlar yaşasın onuncu köy demişler ama şuan onuncu köyde yok maalesef
@@sifalardiyari onuncu köy'ü biz inşaat etmek zorundayız yoksa bu dünyada evsiz kalırız
Ayyyy cok sevindim böyle bir videonun gelmesine. Cesur Yeni Dünya harika bir eser.
2016 Haziran'da eşimin ataması ile İstanbul'dan taşındım 2019 Eylül de ziyaret için uğradığımda dehşete düştüm. Ortaköy de yan komşuya bir cips ve biskrem getiren kuryeyi görünce. Sanırım 21.yy felsefesi "Hedonizm".
Bu video, vldeolariniz arasindaki favorim oldu. ÇOK IYI VIDEO
Cesur Yeni Dünya kitabında belkide en sevdiğim cümledir: "Her şeyin ulaşılabilir olduğu bir dünyada hiçbir şeyin anlamı yoktur." cümlesi. Gerçekten de anlam olgusu bizler o şeye kolayca ulaşamadığımızda vardır. Sanat mesela, bizler ona anlam yükledikçe var olabilmiş değil midir? Video için teşekkürler Barış. Yapıyorsun bu işi 😊
Harika bir yorum, teşekkürler Barış bey..👏🏻👏🏻
Baştan sona güzel göndermeler içeren, sonunda da bizi bize anlatan ve gerçekleri tokat gibi yüzümüze vuran bir videoydu. Gerçekten ağzım açık izledim! Teşekkürler Barış Özcan!
Yorumlarınız bize ışık oluyor, iyi ki varsınız Yılmaz bey.
@@secilatak Teşekkürler.
Ne gondermesiymis aslanim hadi aciklasana bakiyim bize de
@@TonyMontana-no8kf aslanim?
Barış abi çok teşekkür ederiz) İYİKİ VARSIN ❤🎉
Aslında insanlığın doğuşundan beridir unuttuğumuz detay, asla körü körüne bir şeye bağlanma...
İnsanoğlu neden yaratıldığı konusunu daha tam da olsa anlamış olmaması hâlinde, kibirleri yüzünden ne kadar iğrenç bir geleceğe planlar yapıyor artık. Hala anlamadılar her kes ölümlü, yani 100 yaşa bile varmak büyük bir başarı sanılıyor, ama hala kibir, eski yok edilmiş medeniyetlerden ibret almayı bırak, sona doğru koşar adımlarla ilerliyoruz
Körü körüne küre dünyacısın 😂
Videoyu izlemeden,herkese günaydınn
Pazar gününün en güzel bildirimi 🫀
Çok teşekkürler Sevgili Barış tam kitabı okurken senin bu harika yorumun için👍
Pazar günü yaklaştığı zaman barış özcan'ın video yayınlayacağı ve şüphesiz yeni birseyler öğrenme hissi gerçekten çok güzel 😊❤
Harika bir video olmuş teşekkürler. Bununla ilgili bir film gelmeli.
Okumak, dinlemek için kitaplığımda; fakat sürekli ötelediğim bir kitaptı daha fazla öteleme artık dercesine güzel bir içerik olmuş emeğinize sağlık :)
Her zaman insanı sorgulamaya yonlendiriyor oluşunuz çok hoş
Storytel muhteşem bir uygulama yolculuk yaparken dinlenirken yürürken ….yaklaşık dört yıldır kullanıyorum ve bir çok arkadaşıma tavsiye ettim herkes çok memnun. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.🙏🙏🙏🙏
boyle videolar paylasiyorsun allah razi olsun boyle durumlarda ne yapmamizi onerirsin o hakda bilgide versen guzel olurdu
Yapıyorsun bu işi Barış hocam. İstanbul'dan sevgiler.✋
valla helal olsun bir video nasıl beni bu kadar etkileyebilir gözümü açabilir
Distopya okumayı çok seviyorum. Bu kitap hakkında video yapmış olmanız beni çok mutlu etti. Okuduktan sonra bu kadar çok etkilendiğim çok sevdiğim ve herkese okutmaya çalıştığım ilk kitaptı. 🙌🏼
😮😊
Düzgün video çek!
@@Nomad.552sanane aq istediğini çeker
Merhaba Merve abla seni burada görmek beni gerçekten çok mutlu etti 🤍🎧💍
Sana katılıyorum Hacı, 1984 romanında anlatılanlar Türkiye'de yaşanıyor.
Abi senin her videonu izlediğimde tüylerim diken diken oluyor gerçekten bir baş yapıtsın doğruyu doğru şekilde anlatmayı bilip en güzel temsil eden kişisin asla video çekmeyi bırakma sıkı takipçin olmak çok şey katıyor…
Tek seferde izledim işte bunu seviyorum videonun sonunda verdiği mesajı ve o harekete geçirme duygusunu 🤍
Yaa🌼 radyo tiyatrolarına bayılıyorum 💫
Kitabı bitirdiğimde dehşete düşmüştüm ve halen dehşetin içindeyim insandan ruhu çıkarmanın yolunda hızla ilerleniyor maalesef sevgili Barış kardeşim. Ez cümle : KÖRÜ KÖRÜNE HİÇ BİR FİKİRİN PEŞİNDEN GİTMEYİN SİZE DAYATILAN ÖĞRETİLER NE OLURSA OLSUN DİN BİLE BUNUN İÇİNDE İYİ SORGULAYIN” diyor. İnsanlığı sadece ve sadece SEVGİ kurtarabilir din dil ırk vs ayırımında olmadan sadece sevgi hoşgörü. 🙏❤️🌍
Ve insan kalabilişi…
İnsanlığı ancak ölüm kurtarabilir ondan sonra kusursuz bir lider.
Yine kısa film gibi olmuş video ya, çok güzel 💗
Bir kere şaşırtmıyor, her zaman aynı kalite. Emeğinize sağlık.
O kadar kaliteli görüntüler ve müzikler kullanmışsınız ki büyük bir keyifle izledim. Gerçekten büyük bir işçilik ve kalite örneği.
Her iki kitabı aynı duygularla okudum. “ insanlık doğallıktan çıkarılıp yepyeni bir ŞEYe dönüştürülüyor “
Bunu o kadar güzel anlattınız ki.
Woww 🤩🤩🤩🤩
Bir gerçeklik bu kadarmı güzel anlatılır.
Maşaallah ,Allah razi olsun .
Cidden çağının ötesinde, müthiş bir kitap.
Şahsen bu çalışmaların başladığının kanıtına sma hastası bir bebeğin videosunun hemen altında komik yada eğlenceli video ile entegre edilmiş
bir duygu kompleksi içerisinde sınırlarımızı eritmelerine müsade ediyoruz...
Hayatta ki en temel felsefem "Mutluysan yap, zevk alıyosan yap"' ama bu kitap bu da sorgulamamı sağladı
1984 ü okumuştum bir kac yil once. Simdi de cesur yeni dünyayı bitirdim. Kitabin ozellikle ilk sayfalarda sartlandirmalari anlattığı bolumlere hayran kaldim
Gündemi de en iyi anlatan video olmuş…
09:02 se patladım 😂 hiç beklemiyordum 😅
Okuduğum ilk distopyaydı ve daha orta okuldaydım. Arkadaşımın babasının kütüphanesinden ödünç almıştım.
Yetişkin halimle bir kez daha okumam gerektiğini anladım. Konusunu ve verdiği mesajı hiç unutmasam da ince detayları yeniden keşfetmek harikaydı. Teşekkürler Barış Özcan :)
Çoook iyiiii maşallah iyi ki varsın barış abi
Bağımlılık yapan şeyleri de anlatımısın güzel insan.
Gıdada dijital ortamda ve sosyal dokuda o kadar çeşitli ve etkililer ki.
Beyini anlayan insan onun ayarlarını kontrol etmeyi başarıyor, bizi koru Barış Abi🙂❤️
9:08 çok tanıdık geldi abi
Barış abi çok fazla takipçin var, lütfen Filistin için paylaşım yap, birçok önemli kişinin de seni takip ettiğini düşünüyorum, lütfen...
Filistin terorizmi savunuyor. Arkasında da Taliban var. İsrail ne yapsa hakediyorlar. Batsın Araplar da dinleri de
@@Moonymus Yahudilerin yrranı ye sen anca sakın hakk dinden yana tavır alma
İnsan bilinçte belirli bir seviyeye gelince (ileri veya geri) toplum tarafından takdir edilmeye, insanlar tarafından beğenilmeye, güzel görünmeye ve mutlu olmaya daha az ihtiyaç duyuyor.
20 yaşında bir birey olarak en çok yakındığım bir noktaya yine parmak değil el basmışsınız Barış Hocam. İnşallah herkes nasıl bir dünyada olduğunun farkına varıp mutluluk kadar diğer duyguların da kendilerini insan yapan kavramlar olduğunu anlar. Yapay dünyayı ve teknolojiyi amaç değil kendilerini geliştirmek için sadece bir araç olarak kullanması gerektiğini görür. Yoksa her an bir robot gibi herkesin tek bir etki ile deaktif kalabileceği dünyaya dönüşüyoruz. Fikir ve Düşüncelerden Uzak...
Güzel bir ironisin Yusuf Ziya. Birey kelimesi toplum mühendisleri tarafından dayatıldı. Kişilik ve şahsiyet sahibi olmak yerine birey olmayı kabul ettiniz.
@@AlpErenim teşekkür ederim alp eren bey beklediğim bu yorumu yaptığınız için ama ironi olan ben değil tam olarak orada kullanma biçimimdi . Kendimi yaptığım açıklamanın dışında tutmuyorum zaten kendim de bu yollardan geçerek bu fikirlere ulaştığım için sonuçlarından etkilenen bireyler olduğumuzu ortaya koymak istedim. Çünkü insanoğlu bir hatayı kendisi hissetmedikçe o problemin neyi ifade ettiğini anlayamaz. Önemli olan irade ile ondan vazgeçebilmektir 🙏
@@YusufZiyailgun22 tabi ki ifadeniz üzerinden böyle söyledim. Değilse sizi gerçek hayatta tanımıyorum
Özellikle gençlere tek tip düşünme tektip yaşama ve tek tip duygu vurgulandı hep sosyal medya aracılığı ile. Buna uymayanları dışlama hor görme dikte edildi usulca. Hep pıtırcık hep mutluluk. Başka duygular yok. Eğer varsa sorunlusun gibi. Halbuki hayatın her anında deneyimlerine bağlı olarak farklı duygular yaşaman gayet normaldi. Ama bunu yansıtamazdın, çünkü ortamda hastalıklı gibi muamele görüp uzaklaşırlardı. Sana da bunu yapmanı söylediler hep ve sende başkalarına böyle davrandın ve sonuç herkes yanında birileri olması gerektiği anlarda hep yalnızdı. Oysa benim çocukluğumda tüm duyguları ailem ve arkadaşlarımla beraber yaşar ve daha çabuk atlatırdık, işte gerçek zenginlik buydu hepimiz için. Ve kimse karamsar kötümser yada mutsuzluk girdabına kapılmazdı bundan dolayı. Aksine daha çabuk düzene girerdi hayatımız. Zor zamanlarda birbirimizi dışlamaz birbirimize destek olarak daha güzel yaşardık hayatı. Ortamlardaki Sanal bir mutluluğu ve sonrasındaki kocaman boşluğu değil, hemen umutulan mutsuz anlarımız ve kocaman dolu dolu mutlu anlarımız olurdu
gerçekten açıklayıcı bir içeriğin altındaki kaliteli bir yorum
muazzam lütfen bu tarz daha fazla içerik görelim!!
G. Orwell insanlığı nefret ettiğimiz şeylerin nasıl mahvettiğini anlatıyordu. A. Huxley, bizi sevdiğimiz şeylerin nasıl mahvedeceğini yazıyordu. Ben ise korkunun yaşamı yok ettiğine, yaşayarak ikna oldum.
Distopya romanlar seven birisi olarak çok beğendim. Muhteşem 👍
Kendime ilk kez 10.sınıfta soru sordum aynanın karşına geçip ; ben kimim , ne olmak ya da ne yapmak istiyorum , amacım nedir ne olmalı vb. Ve şuan 19 yaşındayım fark ediyorum ki o sorulara yeni yeni cevaplar buluyorum bulmuşum...
Günümüz dünyası başkalarının benceleri ile yönetiliyor , her şeyin hemen olmasını istiyoruz , insanlar iradesizleşiyor , amaçlarını benliklerini unutuyorlar sanki beyinleri bir kapsülün içinde ve sadece bedenleri ile hareket edebiliyorlar gibi zihin bağları koparılmış , belki de onlar bu ütopyada ki epsilonlardır ?…
Sahiden de hayat bir roman ve herkes kendi romanının ana karakteri ama bunu farketmeden yazanlar var..
Merhaba Dilanur kardeşim, yorumunu okurken aklıma Matt Damon'den "Geçmişi olmayan adam" ve Jackie Chan'in oynadığı "Kimim ben" filmleri geldi. Şu söz çok güzel, "Hafızamı kaybetmiş olabilirim ama aptal değilim". Aptal rolü yapan akıllılar kendileri hakkında ki gerçekleri ortaya çıkarır ve her zaman bir adım önde olur. 37 yaşında hâlâ hakikatin temeline inerek sorgulamayı ve böylece en doğruya ulaşmanın gayreti içindeyim. Yeniliğe giderken kademe kademe olgunlaşmak lâzım. Kimse bir anda kendisine "Ben olgunum" dememeli. Gençliğin genel sorunları arasında "Büyüdüm" kelimesi felaket olabilir. Eğitim hayatında sağlıklı ve başarılı günler dilerim...
@@cesurkzlkaya7360 Katılıyorum çok güzel ifade etmişsiniz. Ayrıca verdiğiniz mesaj ve güzel dilekleriniz için de teşekkür ederim . Kendi benliğinizi keşif yolunda bende size başarılar diliyorum. ✨
@@cesurkzlkaya7360katılıyorum, her yeni yaşında geri dönüp ne kadar aptalmışım diyorsunuz :/
Doğru ya herkesi kendin gibi zannedip başkalarını da aynı gördüğün için sende haklısın :)
Zekâ seviyeni de böylece belli ettin zekî kardeşim :))
Tek kelime ile harikaydı elinize emeğinize sağlık...
Sevgili Barış BİLİM felsefesi’inde öğrendiklerim, yaşadıklarımız; ve farkında olmadığımız bize dayatılanlar hepsi bu anlatımında mevcut işte FARKINDA OLMAK “FARKINDALIK” hepimiz gelmek zorunda olduğu nokta hayatının kontrolünü elinde tutmak ihtiyacımız olan sadece bu ❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤❤
aydınlanma niteliğinde bir video olmuş elinize sağlık
Şuan okudugum kitabın bildirimi gelmesi şaşırttı beni. Harikasın Barış Özcan. Ben kitaba devam edeyim. 🎉
Sıkılmadan severek okuduğum bir romandı.
En çok teknolojinin çok gelişmesinin kaosu getireceği fikrini sevmişti. Romandaki gibi teknolojinin gelişmeye devam etmesi ama halka kontrollü bir şekilde aktarımı, kaosu önlemek ve hakın yönetimini kolaylaştıran güzel bir yöntem. Örnek vermek istiyorum ama romanı okuyup öğrenmeniz tavsiye ederim
Çok başarılı bir video olmuş. Ellerine sağlık Barış abi. Bu video beni epey düşündürttü o yüzden teşekkür ederim.
Kendimi ifade edecek kelime bulamadım. 👏🏻👏🏻👏🏻
Abi sen ister 3 saat yap yine keyifle o ilk başta olan merakla seni dinlerim . Hakikaten verdiğin o güzel bilgiler sesiniz rahatlatıcılığı bana huzur veriyor ❤
Kitabı okurken cok heyecanlanmıştım ve günümüzle ne kadar benzer oldugunu düşünmüştüm her teknolojik gelişme aklima hep bu kitabi getirir. Gelecekte bu distopyaya ne kadar yaklaşacağımızı merak ediyorum.
Niye bitti ben bu konuyu diziyi gibi 8 bölüm izlerim mükemmel bir anlatım beynim doydu gene 😊
Aslında bu durum hayatın amacının ne olduğunu düşündüğümüzde yatıyor. Eğer hedonist bir yaşam sürüp keyifle yaşamaksa hedef Cesur Yeni Dünya bence gerçekten de bir ütopya.
Neredeyse tüm videolarınızı severek izliyorum. Daha önce bu diziyi ve kitapları da okudum. Üzerine daha uzun ve detaylı bir video çekmenizi umuyorum.
Bu zorunlu mutluluk adına madde bağımlılığı zorunluluğu desek tam olur❗️
Cok iyiydi teşekkürler
özgürlük ne idealize ne imkanlar arttıkça sınırlarımız buğulanıyor her tarafta avuç görmeye başlıyoruz işler karmaşıklaştıkca huzursuzlanıyoruz senin de dediğin gibi barış abi bilinmezlik bizi korkutuyor
Kitabı yeni bitirdim. Sizin video nuzla daha çok anlam kazandı benim için
Barış Bey, siz gerçekten bizim için bir şanssınız😊 sizin varlığınız bir şans😊 tadına doyum olmayan son derece zekice ve ilgi çekici hazırlanmış içerikler😊
Harika
Günümüzde de insanlar kendinlerini sınıflandırmaya çok meyilli ve ve bu görünmez isimlendirilmemiş sınıflar mevcut. En kötüsü de alt seviyede olan insanların kendilerini üst seviyelerdeymiş gibi göstermesi. Sosyal medyalarda tamda bu iş için var. Herkes olduğundan farklı paylaşımlar yapıyor. Mesela şu kitabı daha önce okuyup üzerine düşünüp yorumlayıp aralarında tartışan gerçek bir üst sınıf insanlar varken şimdi bu videodan sonra popüler olacağı için bu kitabın resimlerini paylaşacak olan belki de okumayacak ama o paylaşımı yapıp kendini olduğundan farklı göstermeye çalışacak insanlar var. Kitaptaki gama veya epsilon tipler. Bu insanların varlığı işte asıl toplumdaki huzursuzluğun kaynağı. Mutlu edemezler doğru davranışı sergileyemezler. Alfa yada betalara özendikleri için onların aralarına onlardan biriymiş gibi sızıp (sosyal medya paylaşımları, yalanlar, lüks tüketim, vs vs) toplumda dengesizlik oluşturuyorlar. İlişkilerde de, ardakaşlıklarda da yada iş ortamında bu sorun insanların mutsuzluğunun en büyük sebebi. Bence gelecekteki Cesur yeni dünyadaki mutluluğun öncesinde çağımızın mutsuzluğu da zorunlu ve gerekli. Çağımızdaki Alfalar ve betalar herşeyin üstesinden gelip alt sınıfların gama ve epsilonların (hatta bence çok daha aşağı sınıf bile var çağımızda geleceğe ulaşamayacak olan seviye) cesur yeni dünyayı yaratması için bu çağımızdaki mutsuzluğu yaşamaları gerekiyor. O yüzden aşırı sevdiğimiz bir kitabı bir müziği paylaşmıyoruz. Atıyorum aşırı anlamı olan bir müziğin avm de çalması yada müzikten zerre anlamayan birinin o müzikle paylaşımlar yaparak prim yapmasını istemiyoruz. Çünkü anlamıyor ve onun gerçekten değerini bilmiyor. Sadece tüketiyor ve kendini farklı sınıftan gösterebilmek için kullanıp geçiyor. İlk aşama paylaşım yapmamak ve onların bunlarla prim yapmalarına izin vermemek. Sosyal medyada çok abarttılar ya diye serzenişte bulanlar işte bu hislerle o serzenişi yapıyorlar. Epsilon olduğunu bildiğini birinin bu paylaşımı yapıp kendini Alfa yada beta olarak gösterme çabası onun serzenişinin asıl sebebi. Kim bilir paylaşımı yapan kimler aynı şeyi yaptı. Bu güzel kitap onun için bi soru işareti olacaktır artık. Birini kafasında bi sınıfa koyacakken ya derinlemesine analiz etmek zorunda kalacak yada direk bu kitabı kıstas almayacak mesela. Bu konu hakkında daha sayfalarca yazıp örneklendirebiliriz ama sanırım herkes ne demek istediğimi anladı. Sizi mutsuz eden çağımızın sorununu iyi anlayın ve kimsenin sizi mutsuz etmesine izin vermeyin. İyi pazarlar herkese :)
Bu kitabı 3-4 ay kadar önce bitirmiştim ve okurken arkadaşıma da anlatmıştım ve saatlerce bu kitap hakkında konuşmuştuk. Anlattıklarım ve kitabın konusu onu etkiledi ve o da bittirdi geçenlerde kitabı. Tabi bunun üzerine tekrardan ve tekrardan konuştuk, konuşmaya da devam edeceğiz. Bu gibi kitaplar gerçekten üzerine oturulur konuşulması gereken kitaplar. Bunu okudum.diye pirim kasan insanlar kendine bir şey katamayacaklar, kendilerini değiştiremeyecekler. Onlar sadece sahte mutluluk ve eksik hissetmeme duygusunun etkisi altında ezilip gidecekler.
@@Gamze.ozcifciselam bro 😃
Tam kitabı 2. Kere okudugum günlerde kafamdaki tüm soru işaretlerine nokta atışı cevaplar üstad iyi kü varsın bee
Barış kardeş, çok alakasız olacak ama kullandiginiz S23 ultrayla ilgili bir video yaparmisiniz? Aynı zamanda Samsung ve diğer teknolojilerle ilgili bilimsel videoda olur.
Sırf bu 13 dakikalık vidyoyu izleyeyim deye 250 sayfalık Cesur Yeni Dünya romanını okudum 😊 Daha önce de Barış Özcanın Otostopçunun galaksi rehberi vidyosunu izlemek için koskoca romanı okumuştum 😊
Ben özgürlüğün doğuştan gelen birşey olduğunu sanırdım.Özgürlüğümü hak etmek ve kazanmak için çok çalıştım ve çalışacağım.1984 ün içindeydik "cesur?"yeni dünyaya doğru yol alıyoruz.Ne zamandır bu kitabın analizini bekliyordum.Teşekkürler Barış Abi.İyiki varsın💙
👍❤teşekkürler
Keşke Filistin'de yaşanan bu soykırım için de bir video yapsanız.
Hakediyorlar. Niye yapsın? Kendi etti kendi buldu
@@Moonymus kendileri yapmadı yobaz insan git biraz araştırma yap savaşı el atından İsrail başlattı
Şuan cesur yeni dünya okuyorum. Beni yoran bir kitap ama sevdimm
Harika bir video olmuş. Kesinlikle her insanın hayatında en az bir kez okuması ve oturup sorgulaması gereken bir kitaptı. Videonun sonunda dendiği gibi, insan öncelikle kendini tanımalı. Sen ne olduğunu, neyi sevdiğini, neye deger verdiğini, ne yapmak istediğini bilmezsen, "BİLMEZSEN" bu hayatın anlamı ne? Gerçekten de üst sınıflar tarafindan kontrol edindigimizi düşünüyorum. Bircok insan bunun farkında ama bunu düzeltmek için bir şey yapmaya gücümüzün olmaması çok acı... Yine de bizim neslimizin, Z kuşağı olarak adlandırılan ve sonraki nesillerin gerçekçi, yenilikçi ve ne yaptığını bilen insanlar olmasını diliyorum ve bunun için elimden geleni yapmaya hazırım. Elinizde ne kadar varsa onunla başlayın, bu dünya bizim olacak. Burada biz yaşayacağız ve yaşadığın yeri tanımak ve onun icinde değişiklikler yapmak senin elinde olacak.