"ben bencil değilim" cümlesi bile karşıdakine ahlaklı görünme bencilliğidir.. yada "kendinden bahsetmemek çok soylu bir ikiyüzlülüktür" dersin nietzcshe gibi geçersin..
@@emre1039 hacı 1 yıl sonra olucak ama bence kendinden bahsetmiyo olmak mütevazi ve alçakgönüllü bi insan profili oluşturur başkalarının gözünde bu kendisinden bahsetmeyen adam da içten içe başkalarının gözünde alçakgönüllü veya mütevazı gözüküyo olmanın keyfi ve hazzı için yapar demek istiyo kanaatimce
@@ibrahimaltunboga6070 O zaman bu durum paradoksa giriyor ve iki türlü de bencillikten kaçamıyoruz? Bu durumda bencilliğin iyi veya kötü nitelikte olması önem kazanıyor kanaatimce.
Annemizin veya bir yakınımızın ölmesini istemeyiz çünkü o acıyı yaşamak istemeyiz onun yokluğundan korkarız onun ölmüş olması veya artik hayatta olmaması bizi pek ilgilendirmez yine kendimizi düsünuruz
Birçok insanın aslında gözlerinin önünde duran basit gerçekleri algılamaması, algılayamaması ya da algılamasına rağmen inkar etmesi.Güzel muhabbet hafız.
Hayatta çizginiz olsun ve bu çizgiler konusunda bencillikler yapın. Ailem kapanmam için baskı yapmasına rağmen kapanmadım. Hafız olmadım. Bizden uzaklaşamazsın dediler. Liseyi de ailemden uzakta okudum. Çünkü ailem beni tanıyor. Okumaz isem ortalığı ayağa kaldırırdım. Ve okul birincisiydim bir zahmet izin versinler.6 yıldır aileden uzakta kalıyorum. Yazları evdeyim. Üniversitem bölümüm de çok güzel. Açığım ve eskiye nazaran dinleri daha çok araştırıyorum. Kuran meali okuyorum hafız olmak yerine. Yani siz çizginizi belli edip o yoldaki tüm taşları kırıp atarsanız günün sonunda bencil de olsanız mutlu olursunuz. Ha aileme uysaydım çok mu mutlu olacaktım : hayır. Şimdi mükemmel derecede mutlu muyum: hayır. Öyle mutlak mutluluk da aramayın. Hayatta bazı şeylerin olması gerekiyor bazen çizginizden sapabilirsiniz. Ama elinizden geldiğince bencilliğinizi bu alanlara yöneltin. Sevilme ve kabul görme bencilliğine değil. Başarma ve huzurlu olma bencilliğine...
bir ateist olarak 22.30'dan sonrasına kesinlikle katılıyorum. yıllardır söylerdim insanlara kabul etmezlerdi.Bir insanın yatalak annesine 40 yıl bakmayı onu terkedip hayatını yaşamasına tercih etmesi, büyük bir fedakarlık örneği gibi görünse de bu aslında vicdanı tatmin etmekten yani daha mutlu olacağı yolu seçmesinden başka bir şey değildir, yani bencilliktir.Ha ,bunun etik mi değil mi olduğu konusunda kendi kafamda hala bir noktaya varamadım,bu konu etikliğin sorgulanabileceği bir konu mu değil mi onu bile bilmiyorum.
Çok güzel bir konuya değinmişsin.İnsanı yaptığı,düşündüğü şeyleri sorgulamaya itiyor.Şahsen bu bencillik ve fedakarlık konusunun gerçek bir mümin olma yolunda herkesin işine yarayacağını düşünüyorum.
Yıllarca OKB ile mücadele ettim. Bende çiftleme olarak kendini gösteriyordu. Her zıt kutub için sağ sol - yukarı aşağı falan çiftleyerek bir şeyleri yapıyordum. İlkinde çiftleyemezsem 4'leme yapıyordum ama 4 ikinin ilk yani 1. çift katı olduğundan ( ki böylelikle 1. olduğu için çift olmuyor.) bir seviye yukarı çıkıp sekizlemek zorunda kalıyordum. Yıllarca çektim kahrını Cemre. Artık hiç kalmadı. Eğer fırsat verirsem beynimdeki o algoritma yeniden kendini toparlayaccak ve hayatıma hükmetmeye başlayacak; ama tüm numaralarını bildiğimden yakalanmıyorum.
Bende Okb dusunceler seklinde kendini gosteriyor genelde.Hic olmayacak olasiliklar aklima gelir mesela bicak gorunce "olum penisime girmez di mi lan" uyuyorum mesela " olum kulagima bocek girmez di mi lan" dumduz yolda yuruyorum birisi yakladiyor " lan bicaklanmayalim" bunun gibi.Ve cok yorucu gercekten yoruyor.Allah herkrsek kolaylik versin
Hocam anladığım kadarıyla yaşamış birisin benim de okb olduğundan şüphelendiğim bazı davranışlarım var yorumunu alabilirsem sevinirim. Hiçbir sebebi yokken sol ile sağ elim ile ritim tutuyorum sol elime 1 sağ elime 2 diyelim ikisini de aynı anda masaya vurmama ise 3 diyelim 1 2 2 1 3 3 1 2 2 1 3 3 şeklinde durmadan bazen 10-15 dk aralıksız bunu yapıyorum elimdeki kolumdaki kasılma gidene kadar bunun haricinde biri bir kelime söylüyor örnek vereyim MESELA kelimesi ME-SE-LA şeklinde sistematik şekilde zihnimde bölüyorum sonra MES-ELA şeklinde zihnimde ayırıyorum tabi MESELA 6 harfli olduğu için bu kadar oluyor ama diyelim ki SULUK kelimesini duyuyorum birden SU-LUK SUL-UK S-ULUK SULU-K şeklinde birden farklı şekilde onu hecelerine ayırmaya başlıyorum ve bu davranışım yıllardır oluyor yada biri bir cümle kururken kurduğu cümleye değil cümlede kullandığı harf sayısına takılıyorum toplamda 27 harflik cümle ise güzel 3ün katı şeklinde zihnim rahatlıyor 29 filan olduğunda ise kullandığı harf sayısı yok hoşuma gitmedi diyorum cümlesine farklı kelimeler ekliyorum zihnimden bu anlattıklarım çok anlık gelişiyor zihnimde ve dalgınlık vs ile sonuçlanıyor ve bunun ne neden olduğunu bilmiyorum tedavi gereken bir şey mi emin de değilim daha 17yim 18 olucam ailemde bilmiyor bu durumu sadece bende mi var bu herkes de mi var çözemiyorum bu harfleri kelimeleri sayma takıntım yüzünden bazen konuşmalardan kopuyorum ne yapmalıyım
@berat çilo inşallah be kankam denemeye çalışıyorum. aileme söyleyip söylememe konusunda kararsız kaldım çünkü bilirsin türk aile yapısı çocuğun mentalini siklememe üzerine kurulu
@@setoistakennlan bende de bu çok var bedenim zaten zayıf yoruluyorum bazen bu düşüncelerden bu yüzden uyumaya çalışırken de yine aklıma öyle düşünceler geliyor ve ne zaman erken uyusam kabus görüyorum her gün okn miyim ben de lan o zaman
eylemin gerçekleştiren kişi ben olduğum müddetçe eylemin bencil olmaması nasıl mümkün? İnsanın doğal seçilim sürecinde bugünlere kadar neslini sürdürebilmesi için eylemlerinde kendi çıkarını ve içinde bulunduğu topluluğun çıkarını gözetecek şekilde evrimleşmiş olması gerekir. Burada bireyin çıkarı topluluğun çıkarından önce gelir nihayetinde toplulukta bireyin çıkarı adına organize edilmektedir. Kendi irademizce yapılan eylemlerde bir motivasyon doğrultusunda harekete geçeriz. Bu motivasyonun bize sağladığı / sağladığını düşündüğümüz yarar miktarınca harekete geçirici etkisi artar. Bu durumun sonucu olarak bize en çok yararı sağlayan motivasyonlar eylemlerimizi belirler. Dışarıdan bir kuvvetin etkisi altında yapılan eylemlerde bile bu kuvvetten gelecek zararların önüne geçmek adına eyleme geçeriz dolayısıyla hür irademizle gerçekleşmiş her türlü eylemin bencilce olması kaçınılmaz.
İnsan Nedir?'i okumaya başladığımda çok garip ve yanlış bulmuştum yaşlı adamın söylediklerini. Cemre'nin deyimiyle egoma yedirememiştim belki. Ama kitapta ilerdikçe "la doğru diyo aslında" diye düşünmeye başladım, yaşlı adama hak verdim. Kitabı bitirdiğimde de düşüncelerimde bayağı köklü bir değişiklik oldu, bu konuyu hiç düşünmemiştim çünkü. Bu videoyla da kesin kanaat getirdim ki bencillik duygusu barındırmayan tek bir insan yoktur, normal şartlarda olamaz. Olay bunu kabullenip iyiye, ahlâklı olana kullanmakta. Cemre'nin de dediği gibi: "Bencillik tedavi edilebilecek bir şey değil, hastalık değil çünkü. İnsanlara sadece bencilliklerini iyiye kanalize etmeleri gerektiği öğretilmeli."
Bu bencillik konusuna daha önceden değindiğinde oldukça nötrdüm ve üstünde pek durmuyordum. Ama bu videodan sonra çok düşündüm aklıma takılanlar oldu ve şunu farkettim; dilimizden düşmeyen bir şey var empati. Yahu bu zaten bencilliğimizi bir kenara bırakmak için yaptığımız bencillik değil mi? Başka birini anlamak için ancak onun yerine kendimizi koymamız gerekiyor "kendimizi". Bu yanlış ya da utanılacak bir şey değil biz gerçekten benciliz çünkü bildiğimiz tek şey kendi benliğimiz. Bu bedende ve ruhta doğduk ve başka tecrübemiz olmadı, bir şeyi ya da birini anlamak için önce onun yerine koyuyoruz kendimizi. Çocukken yaralı bir hayvan görünce canı acır mı diye düşünürdüm ve benim acıyorsa onun da acır derdim, ama acıyı hiç bilmeseydim ne olurdu? Ya da tanıdık biri bir yakınını kaybettiğinde bir şeyler hissedebilmek için kendi olası kayıplarımızı düşünürüz ya da ölen kişinin bizim yakınımız olduğunu. "Ben" olarak deneyimlemediğimiz şeyleri anlayabilmemiz gerçekten çok zor.
28:00 kısmında farklı düşünüyorum abi. Bence kabullenmemekten ziyade bu açıdan hiç bakmamış olmaları daha muhtemel. Tahminimce hayata fazla duygusal/romantik bakıyorlardı dolayısıyla böyle acımsı bir gerçek tartışma konusu olarak gözlerinin önüne bile gelmiyordu.
2:30 / obesyon değil o kompülsiyon(kompülsif davranış) yani ZORLANTI.Takıntı onu yapman gerektiğini hissettiren aklından atamadığın tekrarlanan düşünce.TAKINTILI-ZORLANTI
Zorla istemediği bölümü okutulanlardan biri de benim, çok saygın bir üniversitede çok saygın bir bölümde okuyorum ama beni mutlu etmiyor, bu videonu keşke 11-12.sınftayken izleyebilseydim Cemre.... Genç arkadaşlar tutkulu olduğunuz alanlara yönelin, kendinizi tanıyıp doğru bölümü seçin...
Kişi çocukluğundan itibaren insanlık, sevgi, aşk gibi kavramlarla yetiştirildiği için bu kavramlara zıt düşünceler ile karşılaşınca hemen savunma mekanizmasını harekete geçiriyor. Bu bile bencilliğin kanıtıdır aslında. Hepimiz bir kültürle yetişiyoruz ve bu kültür bizim hayatta kalmamızı(sadece bedensel değil, zihinsel huzurdan bahsediyorum aynı zamanda) sağladığı için ona zıt olan düşüncelere karşı savunma pozisyonunu alıyoruz.
“Bencillik” kelimesinin olumsuz algılanması da aslında bencilliğin göstergesi değil mi ?yani insanlar “bencilliği” kötü görmüş ki kendine karşı bencillik yapılırsa bunu kötü bir şey olarak gösterebilsin.
Aile konusunda çok haklı olmanla beraber bencillik konusunda okumanı dilediğim düşüncelerim var: Kötülenen bencillik, özellikle bencil diye belirttiğimiz insanlarda kastedilen, doğrudan kendi çıkarlarını düşünmeleridir. Bencil olmayın fedakar olun ile kastedilen 'dolaylı yoldan kendi çıkarını koru'dur. Yani söylediklerini kabul etmek pek bir şeyi değiştirmiyor. Evet benciliz fakat sadece ben diğerleri umurumda değil düşüncesi topluma dolayısıyla yine bireye zarar vereceğinden dışlanır. 'Doğrudan kendini düşünme' denir. Mesele sadece kavram karmaşası. Senin dediğin bencillik = Yaygın olan anlayışa göre, Okey herkes bencil ona laf yok Senin dediğin iyiye kanalize edilmiş bencillik = Yaygın olan anlayışa göre, bencil olmamak (evet kabul ettik hepiniz benciliz burda denilen her durumda doğrudan çıkar düşünmemek) Senin dediğin kötüye kanalize edilmiş bencillik= Yaygın olan anlayışa göre, bencillik (Doğrudan kendi çıkarını düşünmek)
güzel konusma ve analizler..devam et böyle... yanliz karsiliksiz iyilik yapmanin bazi durumlarda mümkün oldugunu düsünüyorum.... biz iyiligi icimizde var olan merhamet duygusuylada yapabiliriz.. bu merhamet duygusunu tanri vermistir. evet bazi durumlarda cikarlarimiz geregi ve bencillik duygusuyla yapabiliriz.. ama merhamettin bunlardan ayri oldugunu düsünüyorum. Merhamet duyarak yaptigimiz iyilik bana herhangi bi cikar sagladigini düsünmüyorum , acima duygusunu tatmin ederek belki giderdigimizi söyliyebiliriz... ama bu acima duygusu insana maddi anlamda bi cikar saglamaz ve manevi olarak onu tatmin etmemiz manevi getirisi olmayan biseydir. o anda merhamet duygusu icimizdedir birileri bizi görsün veya bunla övünülem demeden yapariz.. bu bi güdüdür akil süzgecinden gecmeden ortaya cikabilir. . cennet icin belki diyebiliriz , o anda cenntet akla gelmiyebilir..bunu dedigin gibi var oldugu icin yapiyor olabiliriz...bence merhamete dayanan iyilik , Allahin bizi en güzel fitratta yaratmasini aciklayan ve ona isaret eden bi yönümüz diyebilirim.. ama en güzel iyilik, en etik , yada erdemli iyilik bumudur dersen hayir diyebilirim..nedenleri tabi ki bi insanin yapabilecegi en büyük ve cikarsiz iyilik Allahin rizasini kazanmak icin yapilan iyiliktir. burda cennet kuranda belirtildigi gibi müminlerin günahlarini örtmek icin verilir... yani Allahin rizasini kazanmak icin cennete gideriz, cennette gitmek icin Allahin rizasini kazanmak icin degil.. peki Allahin rizasini kazanmakta cennet beklentisi yoksa nasil bi cikar, fayda olabilir? görülmeyen, taninmayan bi yaraticii icin iyiligin faydasi ne olabilir eger cenneti kazanmanin Allahin rizasini kazanmanin sonucu oldugu olarak düsünürsek. eger cennet ve ya cehennem olmasaydi bile tanrinin rizasini kazanmak gerekmezmiydi? Kimseye söylemeden, kendin bile unutarak tanrinin rizasini kazanmak manevi bi cikar sagliyorsa yani tanrinin rizasini kazanmak bu duyguyu tatmin ediyorsa, neye fayda saglyior... iyilik yapmak cikarlara , faydaciligi dayandigi durumlar elbette var katiliyorum.tanrinin rizasini kazanmak , onun bize nimetleri vermesinden bize yasatmasindan ziyada onun var olmasindan kaynaklanan yani tanrinin özünü ortaya cikarmasindan kaynaklanan bi durumdur. yani tanri bizi hic bise vermeseydi ve bizi yaratmasaydi bile onun rizasini kazanmak herseyden büyüktür.. yani katilmadigim nokta tümüyle ifrat ve tefrite gitmen. ama yaniliyor olabilirimde gaybi bilen bi tek Rabbimiz... diger anlamda siraladigin cikarsal iyilik ler süphesiz faydaciliktir ve güzele kanazile edilmesi gerekir...O halde sen yüzünü bir muvahhid olarak dine yönelt. Allah’ın insanları yaratmasında esas aldığı o fıtrata uygun hareket et.” (Rum, 30/30)
Eleştiricek bişi bulamadım sadece saçma sapan şeylere takıldım taşşaklı maykıl hayatımın sonuna kadar seni unutmicam gözlerimi açmama vesile olduğunu asla unutmicam seviyorum seni kaynatasız allah senden razı olsun
Haz yaşanıp biter, Çıkar ileriye yatırım yapmaktır.Aç bir çocuğa yemek verip onu mutlu görmekten kaynaklanan hazza çıkar diyeceksek senin okumak istemediğin kitabı haz almadığın için okumamanda çıkarlarınla örtüşür ama diyosunki ilerde bana faydalı olacağını düşündüğümden istemeyerekte olsa okumaya devam ediyorum şimdi burda ileride sana sağlayacağı faydayı düşünüyorsun hazlar anlık şeylerdir onları yaşamak için ileriye bi tarih veremezsin mesela üniversite sınavından sonra çok mutlu olacağım, ekonomik özgürlüğümü alınca harika hissedeceğim gibi şeyler gerçekleştikten sonra bile beklediğin hazzı vermeyebilirler, anlık olarak sadece bu amaçlara asılman için iyi birer motivasyan kaynağı olabilirler.Okumak istememene rağmen okuduğun bir kitabı okuyarak, aslında ilerdeki faydalarını düşünerek şimdiki hazzını kurban ediyorsun işte çıkar budur. Sen çocuğa yemek verirken katlandığın şey o çocuğu doyurmak için harcadığın maliyettir.haz kesinken çıkar belirsizdir, bu yüzden eğer sen daha çocuğa yemek alırken gönlün rahat bir şekilde onun parasını çıkartıp verebiliyorsan o hazza ulaşmışsın demektir artık çocuğa ulaşmasa bile sen maliyetinin karşılığı olan alacağın hazzı almışsındır o çocuğun mutluluğunu görmenede gerek yok devamında gelecek ayrıca bir çıkarada gerek yok buda bizi niyetin ne kadar önemli olduğuyla alakalı temel bir yere getiriyor.
Dokunmama olayını anlıyorum, dört kere dokunmayı daha da iyi anlıyorum. Hatta dördü geçer beşe ulaşırsan dördün katlarına kadar devam etmelisin. Tabi geçiyor bunlar merak etmeyin
Videoda, Bencillik ve Fedakarlık hakkında bilgi verilmiş ve bu, örneklerle daha anlaşılır hale getirilmiştir. Bencillik ve fedakarlığı tekrar sorgulamaya itti bu video beni. Ancak yorum kısmına baktığımda videodan bir halt anlamayan tipleri görünce de bu kanser tiplerin buraya nasıl ulaştığını merak ediyorum. Acaba kanser kanalların metastaz yapması sonucumu geldiler buraya?
ailenin yıkılması da çoğu ailelerin bireyleri aşağı çekmesinden dolayı oldu. artık bireyler aileden bağımsız da var olabiliyorlar. sağlıklı aile kurumları olsaydı zaten çökmezdi. aynı hisleri aynı düşünceleri paylaşmayan hatta asla anlaşamayan aile üyeleri neden bu kurumu devam ettirsin ki. birey kendine yakın olana geçer yalnız hissetmemek için bu da çok normal
hocam iyi günler öncelikle senin videolarınla karşılaşmadan önce bu tarz düşüncelerimi tartışmak için çevremde pek fazla insan olmamasından ötürü çaresizlik ve karamsarlık içindeyken bu platformda hayat ve felsefe üzerine yaptığın konuşmalar beni mutlu hissettirdi teşekkür etmek isterim. seninle etik konusunda birçok noktada aynı fikirdeyim. bence de var olan ahlak yasaları insanların ve toplumların kendilerine ait değer yargılarından oluşmakta ve hiçbirinin genel geçer olduğu savunulamaz. ama senden farklı olarak bir videoda bahsettiğin insanın kendine sorması gereken "hayatın bir anlamı var mı yok mu?" sorusuna hayatın bir anlamı olmadığı yönünde kanaat getirdim. dolayısıyla kendimi bir hiçliğin ortasında amaçsızca buldum bi anda. peki seni müslümanlığa inanır hale getiren düşüncelerin nasıl gelişti bunu gerçekten merak ediyorum. cevaplarsan veya bir videonda bundan bahsedebilirsen çok sevinicem. teşekkür ederim takipteyiz :) @Cemre Demirel
hayatın anlamı var mı sorusuna hayır cevabı vermekten müslümanlığa direk bir geçiş yok. sırasıyla şu gerçekleri farketmen gerekiyor. 1. Bu evren bilinçsiz ve gereksiz olamaz. 2. Bu evren başsız olamaz. 3. Sebeplerin sebebi ezeli ve bilinçli olmalı. Tanrı inancı 4. Bu tanrı merhametli olmalı- bizi başı boş bırakmamış olmalı. 5. Bu hayat aslında bizim perspektifimizden göründüğü kadar büyük bir mesele değil. simülasyon veya rüya. geçici 6. ölümden sonrasının zorunluluğu. 7. İnsanın benliğine kodlanmış kıstaslar. 8. Evrendeki uyum ve tek bir mutlak hakimin varlığı. 9. Kuranın bu gerçeklerle ve kendisiyle tutarlılığı. 10. Kuranın yüksek bir bilincin ürünü olması gerektiği. ilk soruda anlaşmadan diğerlerini konuşmak temel matematiksel işlemleri bilmeyen adama integral anlatmaya benzer. Mantık matematiğin bir dalıdır. Adım adım gitme gerekliliği tüm matematik için geçerlidir. Bence sonuç almak için sorunu hayatın bir anlamı olduğunu bu şekilde düşünmeyen birine nasıl anlatırsın olarak değiştirmelisin. Bana sorarsan eğer bu soruyu Neden hiç bir şey değilde bir şeyler var? Oluşması düşük bir ihtimal olan hayat neden ortaya çıktı? Annelik içgüdüsü neden var? karanlık denizde renkli balıklar neden var? Bilinçsizlikten bilinç çıkar mı? diye sorularla cevap veririm. Sorumluklardan kaçmak istersen boşluklar tanrısı diye cevap verirsin.
►What r U Waiting◄ ☺◘♪☼ tanrı inancını reddetmek yada bilinmezliği savunmak sorumluluktan kaçmak değildir. belkide bir dine sığınan insanlar hayatın sonu olmasından korkuyorlar. belki gerçek bu ve insanlar dinlere inanarak kaçıyorlar bu gerçekten. bende böyle düşünebilirim o zaman. her neyse konu bu değil yukarda yazdığın maddelerde "ölümden sonraki yaşamın gerekliliği" demişsin. buna gerekli veya gereksiz diyemezsin. varmı yokmu tartışılır sadece. yani hayatın hiçbir anlamının olmadığını sadece bahçedeki bir çam ağacı gibi bir anlam olmaksızın yaşıyor olma ihtimalimizi neden reddediyorsunuz. bence hayatın bir anlamı var ise de bu tüm insanlar için geçerli bir genel geçer anlam olamaz. insanlar bir yaşam amacı bulmakta özgürdür. belkide sadece bizim diğer canlılardan farkımız evrimsel süreçte daha gelişmiş bir canlı olduğumuz için düşünebiliyor olmamız ve bu yüzden bir anlam arıyoruz, eğerki düşünemeseydik sadece yaşayıp ölecektik diğer canlılar gibi. neden illa bir anlamı olmak zorunda. şahsen ben bir anlam bulamadım şu ana kadar . bunu dinle de temellendirmeye çalıştım ama içtenlikle inanıp hayatımı dine adıyacak inancı kendimde bulmadım çünkü birçok dinin tutarsızlıklar gösterdiğini gördüm.
"İyilik -> İyi hissetme -> Allahın rızası" bunlar birbirinin doğal sonucudur ve Allah böyle yarattığı için böyledir. Fizik kuralları gibidir değiştiremezsiniz. Bunlar bütündür bunları parçalayıp iyilik yaptım ve neden iyi hissettim demek mantık hatasıdır. Siz bir de bunu tersten getirip herşeye iyi hissettiğim için iyilik yapıyorum derseniz bu düpedüz hata olur çünkü başka ihtimal yoktur ayırt edecek. neyin felsefesini yapıyorsunuz bu konuda. İyilik yapıp kötü hissedip Allahın gazabına uğrama seçeneğiniz var mı da siz bu konuyu böyle değerlendiriyorsunuz. Cemre sözüm sana burda lütfen... Allah bunu böyle yaratmış burdaki mükemmeliyeti görebiliyorsunuzdur umarım
Hani dedi ya cemre Allah neslin devamı için üremeye zevk duygusu vermiş diye çok doğru bir düşünce işte tamda bu mantıktan gidersek Allah yapsınlar diye insanlara yaptıkları iyilik karşısında mutluluk duygusu vermiş de diyebiliriz o zaman ayrıca bunları iyi değerlendirmemiz için de vicdan yani dediğin çok doğru
Schopenhauer'den güzel bi alıntı yapmıştın blogda zamanında.Onun ahlaki niteliklerin doğuştan geldiğine ve kalıtsal olup değişmeyeceğine yönelik görüşünü nasıl değerlendiriyosun?
ben 8. siniftayken abdest obsessyonum vardi, emin olamiyodum dogru ve tam aldigima, o zamanda bunun obsesyon yapacak kadar onemli bisey olmadigini biliyodum, ama dayanamiyodum, kafayi yiyecektim as kalsin, ondan oncede namazi dogru kilma takintim vardl, gene kafa gidiyodu az daha, ondanda once taa kucukken (6 yasinda) insanlar hakkinda kotu dusuname sorunum vardi, mesela icimden bi insana salak dersem agliyomusum, bence cok cektim bundan , hala kucuk seyleri kafaya taktigim :(, yada tikimsi obsessiyonlarim oluyo ama atlatabiliyorun
Cok iyi video ustune onceden cokca dusundugum dolayisiyla butun hepsini anladigim bu videodaki fikirlerine tumuyle de hak veriyorum, onceki videolarinda anlamadigim seyler vardi yahu niye anlamiyorum falan diyodum ustune dusunmem gerek demek ki
Reis, Kuran'daki riba sistemiyle ilgili düşünce ve bilgi birikimini de paylaşabilir misin? Bunun günümüz ekonomisindeki faiz ve kira geliriyle ilişkilendirilebilmesiyle ilgili neler düşünüyorsun? Bunla ilgili bir video çekersen çok sevinirim.
Cemre izlemediysen Friends dizisinin 5 sezon 4. bölümü bencillik konusunu espirili bir şekilde anlatıyor tavsiye ederim.Bencilce olmayan hiç bir iyilik yoktur joey Bu arada sayılırmı bilmem ama Bilinçsizce yaptığımız ve asla haberimizin olmadığı iyilikler bencilce değildir.
Rand'ın yanı sıra Max Stirner de bencillik ve bireycilik üzerine önemli şeyler söylemiştir hatta bu konuda Rand'a kıyasla Stirner'in daha radikal olduğunu söyleyebilirim.
Evet herkes bencil fakat bazılarının bencilliği güleryüz görmek, sevilmek gibi daha manevi, diğerlerinin ki maddi çıkar sağlamak, ütmek aldatarak manevi haz almak gibi kötücül ve kaba.Bencillik denince de benim aklıma kaba çıkar geliyor.
Allah en büyük bencilliğin mahşer yerinde olduğunu bizlere bildiriyor.. En yakın dostlar birbirinin halini sormaz Bir dost bir dostundan birşey isteyemez Suçlu o günün azabından kurtulmak için oğullarını fidye vermeyi bile ister.. Eşini kardeşini ailesini kendisini kucaklayan ailesini... Ve yeryüzünde ki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmayı ister70 Meriç
Peki mutsuz olacağını bildiğin halde sevdiğin için çok istediğin bir seyden vazgeçmek bencillik midir? Zira vazgeçtiğinde mutsuz olacaksın; ama sevdiğini mutlu edeceksin. Ya da vatan uğruna savaşta ölme fedakarlığı bencillik midir? Sonuçta işin ucunda ölmek var.
bence sevdiğin için istediğin bir şeyden vazgeçmek fedakarlıktır çünkü kendi mutluluğunu arkaplana atarak onun mutluluğunu düşünürsün sadece o mutlu olsun diye yaparsın lakin onun bu yaptığın şeyden sonra mutlu olmasının seni de mutlu edeceğini düşünüyor isen bencilliktir çünkü onun mutluluğunun seni mutlu edeceğini düşünerek yapmissindir
Merhaba Cemre, benim kafama takılan soru şu bir şey günahsa insana mutlaka bir zarar vermesi gerekir mi? Yoksa zarar vermeyen sırf Allah istediği için test amaçlı koyulan yasaklar da mı vardır?
Haklısın dostum ancak herkesin ekran başında oturacak vakti olmayabilir, o yüzden otobüste metroda da dinleyebilmek açısından. Mp3'e dönüştürmeyi de bilmeyebilirler. Yoksa bence de video daha iyi.
Merhaba. Benim anlayamadığım bir sorum var ? Bencilliğimiz doğru yönde kanalize etmemizi ve kollektivist hareketlerin ise bunun tersine sebebiyet verdiğin bahsediyorsun. Peki kişinin kendi başına halledemeyeceğini düşündüğü bir sorunla karşılaştığında bunun başkalarından da faydalanarak kollektivist bir oluşma katılması, bencilliği yanlış yöne mi kanalize etmesidir ? Örnek vermek gerekirse bir kişinin ormanların yakılarak otele cevirilmesinden memnun olmaması nedeniyle ve bu otelcilere tek başına karşı duramayacağından kollektivist bir çevre ekibine katılması yanlış mıdır ?
Cemre, Bencilliğin iyiye kanalize edilmesi meselesinde bir lokma bir hırka felsefesi, nefis terbiyesi,nefis tezkiyesi vs. görüşler, davranışlar bir yöntem olarak düşünülebilir mi ?
eylemlerimizin elbette bir sebebi var ama bencillik dediğimiz şey eylemlerin sebebinin ne olduğuyla alakalı olmalı. bencillik, genelde maddi çıkarlar için birilerine zarar verme hastalığı olarak tanımlanır. olumsuz bir kavramdır da. şimdi o bencilliği alıp, her eylemimiz bir amaca yönelik diye tamamen benciliz çıkarımı yapmak pek sağlıklı değil. motivasyonlar çok farklı bir kere. adını bilmediğim bir mantık hatası var. örneğin adamın biri kötü amaçla iyi görünen bir şey yaptı diyelim, bu adamın davranışı bir amaca yöneliktir ve bencilcedir, bizim ise her davranışımız bir amaca yöneliktir öyleyse biz de benciliz demek gibi bir şey oldu bu.
Fedakarlık için kontrollü bencillik diyebilirmiyiz söylediklerinden yola çıkarak? Ve Kurânı bireysel bir anlayış mı yoksa toplumsal bir anlayış içerisinde okumak mı??
Bir sorum var arkadaşlar. Bazı insanlar başkalarını zor durumda gördüğünde yardım etme eğiliminde oluyorlar. Karşılığnda bir çıkarda beklemiyorlar. Eğer insanoğlu bencil ise neden böyle güzellikler ve şirinlikler yapıyor. Örnek olarak, elinde yük taşıyan birisine kapıyı açma, bir eşyasını yere düşüren kimseye onu geri verme, otobüste hamile ve gerçekten ihtiyacı olan insanlara yer verme vs vs gibi. Bunu yapan insanların genelde madalya ve ya bir ücret aldığıni görmedim, kaldı ki genelde sokak ortasında alakasız yerlerde bir daha hiç görmeyeceğimiz insanlara yardımda bulunuyoruz. Ne pragmatist ne de dini bir motivasyonla bu tür eylemler hayata geçiriliyor. İnsanın bencil olduğu konusunda bende hem fikirim ancak buda göreceli Bazı insanlar bazı kültürler kasada son kuruşuna kadar para üstü alırken (ki rasyonal olanda budur) , bazı insanlar ve bazı kültürler küçük meblağları kasada bırakırlar, kasiyeri darlamazlar. Mesela sırf bu örneğe bakarak, bencilliğinde kişiden kişiye göre değiştiği sonucuna varıyorum. İnsanın bencil/fedakar yanını nötr olarak kabul ettiğimizi var sayalım. Peki insanın gideceği istikamete sadece bu mu yön verir insan içinde kötülük ve ya iyilik yok mudur? Eğer bencillik derecesi kişiden kişiye göre değişiyorsa, iyilik ve kötülükte kişiden kişiye göre değişir. İyiliği bencilliğinden ağır basan kişiler, sebepsiz yere iyilik yapamaz mı Saygılar
İnsanın hiç tanımadığı birine yardım etmesi de tamamen bencilliktir çünkü insan o an manevi çıkarlarını düşünüyor. Ben iyi bir insanım diyor. Ayrıca yardım ettiği insanın teşekkürü için de yapıyor. Sen çıkarı maddi bir şeymiş gibi algılamışsın ancak çıkar manevi de olabilir. Bu anlattıklarım seni tatmin etmediyse Cemrenin video başındaki aç çocuğa çorba ısmarlama örneğine bakabilirsin.
Sebepsiz yere iyilik yapanlar dünyaya/insana/doğaya/hayvana...kısacası tüm varlığa katkı ve faydada bulunan masum azınlıktir.Ruhsal tatmin de var olmakla beraber asıl amaç yaşama sevgi,muhabbet,huzur,mutluluk tohumu ekmektir
Baba, sen şimdi insanlara ulaşmak istiyorum diyorsun ya; bir önceki videodan büyük bir şevkle buraya geldim ve video çekimindeki bariz kötüleşme şevkimi kırdı. Konu güzel fakat odaklanamıyorum. Kur artık şu düzeneği. Au revoir!
Abi dakika 30:05 den sonra aynı soruyu iki kere soruyosun galiba bi dinle derim. Bir iyiliği aklına kötü bir şey gelmeden yapmak mı daha ahlaklıdır? yoksa o kötülüğe hiç bir meyilin olmasa da kötü bir şey aklına gelmeden yapmak mı daha ahlaklıdır? Cümlenin devamında ne demek istediğin anlaşılıyor onu da belirtmek isterim.
her iyiliğin altında bencillik yattığı konusunda aynı fikirde değilim gittiğin mantık kısmen doğru yaptığımız iyilikler bir şekilde bizi iyi hissettirir gerek kedinin mutluluğundan mutlu olma,gerek arkadaşlarına kendini kanıtlama gerekse de insanların gözünde iyi bir imaj yaratma fakat bence asıl sorulması gereken soru ben bu iyiliği niçin yapıyorum? evet ben kedim mutlu olunca mutlu oluyorum fakat ben o mamayı kedimin mutluluğundan mutlu olmak için mi alıyorum yoksa sadece kedimi sevdiğim için mi? bu durumda bir soru daha ortaya çıkıyor sevgi iyilik için bir sebep midir? ve sevgi için iyilik yapmak bencillik midir? bu soruya benim cevabım hayır, sevmek bencillik değildir ve her iyilik kendimiz için yapılmaz. tabi ben böyle düşünüyorum diye kimse benim salt fikirli olduğumu düşünmesin lütfen, herşey gibi fikirlerim de çok kolay değişebiliyor :)
Sevmek bencilliği elbette doğurmaz. Bu özde bencillik; sevginin muhtaç olduğu bir durum olarak düşünülür. Neden ve ne için soruları arasında büyük bir nüans vardır, ben neden iyilik yapıyorum ve ne için iyilik yapıyorum soru 2 farklı öze bağlanır. Sevgi için iyilik yapmak özünde bir bencillik barındırır; gizliden gizliye " Bak seni sevdiğim için böyle bir iyilik yapıyorum, eğer sevgim olmasa sen bir hiçsin. " mesajı verir. Bence güzel bir bencillik örneği
Belirli bir konu hakkında sınanmamış insan, o konu hakkında ahlaklı veya ahlaksız bir tutum sergileyebilir, bilemeyiz. Ancak belirli bir konu hakkında sınanmış ve bu konu çerçevesinde ahlaklı bir tutum sergilemiş insan, yine bu konu çerçevesinde ahlaklıdır, diyebiliriz. Bu düşüncenin mantıki sonucu zaten hangisinin daha ahlaklı bir davranış gerçekleştirdiğini gösteriyor bana göre.
Cemre konuyu şöyle anlatsana: Fedakarlık, bencilliğin alt kümesidir. Eğer bencillik kötüyü hedeflemiyor ve/veya genellikle uzun vadeli düşüncelerle doğuyorsa bu bencillik fedakarlık olarak adlandırılır. Ancak ben bu anlattığın bencillik-fedakarlık bakış açının genellikle lügatsal bir bakış açısı olduğunu düşünüyorum. Birçok aklı başında adam bu anlattıklarını kendileri bencilliği bir üst küme olarak bu güne kadar düşünmemişlerse bile onaylar. Bu nedenle konunun esas vurucu yeri bence ateistlerin “sebepsiz iyilik” argümanlarının ve benzeri sol görüşün eleştirilmesi.
kolektivist anlayışta her şey bir olarak görüldüğü için ben ne yaparsam aslında kendine yapmış oluyorum. bu durumda kolektivist anlayışta da bencillik olmuyor mu?
ama hangi tür bencillik sürüngen gibi sırtından geçinmek mi çıkar deyince menfaat anlamında mı kötü yollu ya dabunu nası açıklarız çok kafam karışık bu konuda ?
Abi bir sorum var bu konuyla ilgili. Bence bir kelime her şeyi anlatıyorsa aslında hiçbir şeyi anlatmıyordur. Bu açıdan aslında senin dediğin bencillik tanımının bir manası olmuyor. Bu yüzden bencilliği senin verdiğin tanım yerine kişinin sadece kendi iyiliği ve çıkarları uğruna yaptığı şeyler olarak tanımlamak daha doğru olmaz mı?
Dünyaya geldik, amacımız cennete gitmek bunu öğrendik ve beynimize soktuk fakat annemiz babamız hırsız ve uyuşturucu bağımlısı bize bir sik öğretmeden sokağa salıyor ve kendi pis işlerini yaptırmak için bizi zorluyor. Buradaki zorluk seviyesi veteran. Dünyaya geldik amacımız cennete gitmek bunu öğrendik ve beynimize soktuk annemiz ve babamız temiz kalpli , temel amaçları cennete gitmek yani dindarlar ve bizim de kendileri gibi olmamız için büyük çaba sarf ediyorlar. burada zorluk seviyesi easy. Peki bu iki örnekteki zorluk seviyelerinin farklılığı sevap-günah boyutlarını mı etkiliyor napıyor ? bir adalet söz konusu ama bizim beynimiz bu adaleti anlamaya yetemez diye düşünüyorum.
Bencillik konusuna gelince bir çocuğa yardım edince onun mutluluğu seni mutlu ettiği ve bunun manevi haz verdiği gerekcesiyle oluştuğunu iddia ediyorsun fakat asıl soru şu ben neden çocuğun mutlu olmasını istiyorum? Ya da çocuğun mutlu olması neden beni mutlu ediyor?Bu yüzden iyilik yaptıran şey özümüzdeki, fıtratımızdaki merhamettir bencillik değil kötülük ise merhametin yoksunluğudur.Ayrıca yoksul insanları bu aldar hor görme unutma Rabbin Kuran da malımızda onlar için bir hak olduğunu belirtiyor ve Rahman hep ezilip horgörülenlere yardım etmiştir çünkü onlar yeteneklerine fırsat tanınmayan insanlardır.
Abi şu adamı dinlemek acayip bir keyif ya
ruclips.net/video/UPg8OHkNWJs/видео.html
@@_hazreti_mehdi hayatımda gördüğüm en iyi link ti saol
"ben bencil değilim" cümlesi bile karşıdakine ahlaklı görünme bencilliğidir.. yada "kendinden bahsetmemek çok soylu bir ikiyüzlülüktür" dersin nietzcshe gibi geçersin..
Nietzsche ne demek istemiş, açabilir misiniz?
Tam anlamadım.
@@emre1039 hacı 1 yıl sonra olucak ama bence kendinden bahsetmiyo olmak mütevazi ve alçakgönüllü bi insan profili oluşturur başkalarının gözünde bu kendisinden bahsetmeyen adam da içten içe başkalarının gözünde alçakgönüllü veya mütevazı gözüküyo olmanın keyfi ve hazzı için yapar demek istiyo kanaatimce
Usta bu iş iki ucu boklu değnek o zaman
@@ibrahimaltunboga6070 O zaman bu durum paradoksa giriyor ve iki türlü de bencillikten kaçamıyoruz?
Bu durumda bencilliğin iyi veya kötü nitelikte olması önem kazanıyor kanaatimce.
ruclips.net/video/xa-OxqvC9k0/видео.html şunda çok sevdiğim bi söz var 2.dk. Bu arada bana ait yorumlarınızı beklerim:)
Annemizin veya bir yakınımızın ölmesini istemeyiz çünkü o acıyı yaşamak istemeyiz onun yokluğundan korkarız onun ölmüş olması veya artik hayatta olmaması bizi pek ilgilendirmez yine kendimizi düsünuruz
Birçok insanın aslında gözlerinin önünde duran basit gerçekleri algılamaması, algılayamaması ya da algılamasına rağmen inkar etmesi.Güzel muhabbet hafız.
Hayatta çizginiz olsun ve bu çizgiler konusunda bencillikler yapın. Ailem kapanmam için baskı yapmasına rağmen kapanmadım. Hafız olmadım. Bizden uzaklaşamazsın dediler. Liseyi de ailemden uzakta okudum. Çünkü ailem beni tanıyor. Okumaz isem ortalığı ayağa kaldırırdım. Ve okul birincisiydim bir zahmet izin versinler.6 yıldır aileden uzakta kalıyorum. Yazları evdeyim. Üniversitem bölümüm de çok güzel. Açığım ve eskiye nazaran dinleri daha çok araştırıyorum. Kuran meali okuyorum hafız olmak yerine. Yani siz çizginizi belli edip o yoldaki tüm taşları kırıp atarsanız günün sonunda bencil de olsanız mutlu olursunuz. Ha aileme uysaydım çok mu mutlu olacaktım : hayır. Şimdi mükemmel derecede mutlu muyum: hayır. Öyle mutlak mutluluk da aramayın. Hayatta bazı şeylerin olması gerekiyor bazen çizginizden sapabilirsiniz. Ama elinizden geldiğince bencilliğinizi bu alanlara yöneltin. Sevilme ve kabul görme bencilliğine değil. Başarma ve huzurlu olma bencilliğine...
“İnsanlar bencil olmaktan değil bencil görünmekten korkarlar.”
Bence video çok iyi bir kamera ve çok iyi bir mikrofonla çekilseydi, dikkatim dağılırdı
Kolektivist hareketkere katılan insanlarla aidiyet ihtiyacı ve aile ilişkileri hakkındaki bölümler gerçekten harikaydı gözlerim doldu amk
bir ateist olarak 22.30'dan sonrasına kesinlikle katılıyorum. yıllardır söylerdim insanlara kabul etmezlerdi.Bir insanın yatalak annesine 40 yıl bakmayı onu terkedip hayatını yaşamasına tercih etmesi, büyük bir fedakarlık örneği gibi görünse de bu aslında vicdanı tatmin etmekten yani daha mutlu olacağı yolu seçmesinden başka bir şey değildir, yani bencilliktir.Ha ,bunun etik mi değil mi olduğu konusunda kendi kafamda hala bir noktaya varamadım,bu konu etikliğin sorgulanabileceği bir konu mu değil mi onu bile bilmiyorum.
Sonuçta bencilliğini iyiye kanalize etmiş.
Somut olarak baktığın zaman etik olduğunu düşünüyorum.
27:40 kulaklık takanlara 1dklık saygı duruşu hehehehaefawefwa.
çıtır çıtır kulağımda bişeyler patladı elenktrik çarptı mk
Zipladim ya usak
1 dakika az kardeşim
ulan şu adamı izleyince mutlu oluyorum
Son bir kaç aydır en sevdiğim adamsın.Lafi dolandırmadan, uzatıp bozmadan çat diye girip çatır çatır döküyorsun, pembe hilaflarda anlatmıyorsun :)
Çok güzel bir konuya değinmişsin.İnsanı yaptığı,düşündüğü şeyleri sorgulamaya itiyor.Şahsen bu bencillik ve fedakarlık konusunun gerçek bir mümin olma yolunda herkesin işine yarayacağını düşünüyorum.
videolara selamın aleyki diye girince amcaoğlu, merhaba diye girince kuzen...
Bir insanın özellikle genç yaştaki kardeşlerimizin ders niteliğinde dinlemesi gereken videolardan.
Yıllarca OKB ile mücadele ettim. Bende çiftleme olarak kendini gösteriyordu. Her zıt kutub için sağ sol - yukarı aşağı falan çiftleyerek bir şeyleri yapıyordum. İlkinde çiftleyemezsem 4'leme yapıyordum ama 4 ikinin ilk yani 1. çift katı olduğundan ( ki böylelikle 1. olduğu için çift olmuyor.) bir seviye yukarı çıkıp sekizlemek zorunda kalıyordum. Yıllarca çektim kahrını Cemre. Artık hiç kalmadı. Eğer fırsat verirsem beynimdeki o algoritma yeniden kendini toparlayaccak ve hayatıma hükmetmeye başlayacak; ama tüm numaralarını bildiğimden yakalanmıyorum.
OKB yi yenemediysen sana yardımcı olabilirim
Bende Okb dusunceler seklinde kendini gosteriyor genelde.Hic olmayacak olasiliklar aklima gelir mesela bicak gorunce "olum penisime girmez di mi lan" uyuyorum mesela " olum kulagima bocek girmez di mi lan" dumduz yolda yuruyorum birisi yakladiyor " lan bicaklanmayalim" bunun gibi.Ve cok yorucu gercekten yoruyor.Allah herkrsek kolaylik versin
Hocam anladığım kadarıyla yaşamış birisin benim de okb olduğundan şüphelendiğim bazı davranışlarım var yorumunu alabilirsem sevinirim.
Hiçbir sebebi yokken sol ile sağ elim ile ritim tutuyorum sol elime 1 sağ elime 2 diyelim ikisini de aynı anda masaya vurmama ise 3 diyelim 1 2 2 1 3 3 1 2 2 1 3 3 şeklinde durmadan bazen 10-15 dk aralıksız bunu yapıyorum elimdeki kolumdaki kasılma gidene kadar bunun haricinde biri bir kelime söylüyor örnek vereyim MESELA kelimesi ME-SE-LA şeklinde sistematik şekilde zihnimde bölüyorum sonra MES-ELA şeklinde zihnimde ayırıyorum tabi MESELA 6 harfli olduğu için bu kadar oluyor ama diyelim ki SULUK kelimesini duyuyorum birden SU-LUK SUL-UK S-ULUK SULU-K şeklinde birden farklı şekilde onu hecelerine ayırmaya başlıyorum ve bu davranışım yıllardır oluyor yada biri bir cümle kururken kurduğu cümleye değil cümlede kullandığı harf sayısına takılıyorum toplamda 27 harflik cümle ise güzel 3ün katı şeklinde zihnim rahatlıyor 29 filan olduğunda ise kullandığı harf sayısı yok hoşuma gitmedi diyorum cümlesine farklı kelimeler ekliyorum zihnimden bu anlattıklarım çok anlık gelişiyor zihnimde ve dalgınlık vs ile sonuçlanıyor ve bunun ne neden olduğunu bilmiyorum tedavi gereken bir şey mi emin de değilim daha 17yim 18 olucam ailemde bilmiyor bu durumu sadece bende mi var bu herkes de mi var çözemiyorum bu harfleri kelimeleri sayma takıntım yüzünden bazen konuşmalardan kopuyorum ne yapmalıyım
@berat çilo inşallah be kankam denemeye çalışıyorum. aileme söyleyip söylememe konusunda kararsız kaldım çünkü bilirsin türk aile yapısı çocuğun mentalini siklememe üzerine kurulu
@@setoistakennlan bende de bu çok var bedenim zaten zayıf yoruluyorum bazen bu düşüncelerden bu yüzden uyumaya çalışırken de yine aklıma öyle düşünceler geliyor ve ne zaman erken uyusam kabus görüyorum her gün okn miyim ben de lan o zaman
eylemin gerçekleştiren kişi ben olduğum müddetçe eylemin bencil olmaması nasıl mümkün? İnsanın doğal seçilim sürecinde bugünlere kadar neslini sürdürebilmesi için eylemlerinde kendi çıkarını ve içinde bulunduğu topluluğun çıkarını gözetecek şekilde evrimleşmiş olması gerekir. Burada bireyin çıkarı topluluğun çıkarından önce gelir nihayetinde toplulukta bireyin çıkarı adına organize edilmektedir. Kendi irademizce yapılan eylemlerde bir motivasyon doğrultusunda harekete geçeriz. Bu motivasyonun bize sağladığı / sağladığını düşündüğümüz yarar miktarınca harekete geçirici etkisi artar. Bu durumun sonucu olarak bize en çok yararı sağlayan motivasyonlar eylemlerimizi belirler. Dışarıdan bir kuvvetin etkisi altında yapılan eylemlerde bile bu kuvvetten gelecek zararların önüne geçmek adına eyleme geçeriz dolayısıyla hür irademizle gerçekleşmiş her türlü eylemin bencilce olması kaçınılmaz.
İnsan Nedir?'i okumaya başladığımda çok garip ve yanlış bulmuştum yaşlı adamın söylediklerini. Cemre'nin deyimiyle egoma yedirememiştim belki. Ama kitapta ilerdikçe "la doğru diyo aslında" diye düşünmeye başladım, yaşlı adama hak verdim. Kitabı bitirdiğimde de düşüncelerimde bayağı köklü bir değişiklik oldu, bu konuyu hiç düşünmemiştim çünkü. Bu videoyla da kesin kanaat getirdim ki bencillik duygusu barındırmayan tek bir insan yoktur, normal şartlarda olamaz. Olay bunu kabullenip iyiye, ahlâklı olana kullanmakta. Cemre'nin de dediği gibi:
"Bencillik tedavi edilebilecek bir şey değil, hastalık değil çünkü. İnsanlara sadece bencilliklerini iyiye kanalize etmeleri gerektiği öğretilmeli."
That old man here is meeeeeeee, yeah!
@@ericcartman2119 ne diyon la
Bu bencillik konusuna daha önceden değindiğinde oldukça nötrdüm ve üstünde pek durmuyordum. Ama bu videodan sonra çok düşündüm aklıma takılanlar oldu ve şunu farkettim; dilimizden düşmeyen bir şey var empati. Yahu bu zaten bencilliğimizi bir kenara bırakmak için yaptığımız bencillik değil mi? Başka birini anlamak için ancak onun yerine kendimizi koymamız gerekiyor "kendimizi". Bu yanlış ya da utanılacak bir şey değil biz gerçekten benciliz çünkü bildiğimiz tek şey kendi benliğimiz. Bu bedende ve ruhta doğduk ve başka tecrübemiz olmadı, bir şeyi ya da birini anlamak için önce onun yerine koyuyoruz kendimizi. Çocukken yaralı bir hayvan görünce canı acır mı diye düşünürdüm ve benim acıyorsa onun da acır derdim, ama acıyı hiç bilmeseydim ne olurdu? Ya da tanıdık biri bir yakınını kaybettiğinde bir şeyler hissedebilmek için kendi olası kayıplarımızı düşünürüz ya da ölen kişinin bizim yakınımız olduğunu. "Ben" olarak deneyimlemediğimiz şeyleri anlayabilmemiz gerçekten çok zor.
Çok iyi bir bakış açısı
O zamanlar gencecik mişin sırım gibiymissin Cemre, şimdi ay parçası gibi oldun.
28:00 kısmında farklı düşünüyorum abi. Bence kabullenmemekten ziyade bu açıdan hiç bakmamış olmaları daha muhtemel. Tahminimce hayata fazla duygusal/romantik bakıyorlardı dolayısıyla böyle acımsı bir gerçek tartışma konusu olarak gözlerinin önüne bile gelmiyordu.
2:30 / obesyon değil o kompülsiyon(kompülsif davranış) yani ZORLANTI.Takıntı onu yapman gerektiğini hissettiren aklından atamadığın tekrarlanan düşünce.TAKINTILI-ZORLANTI
Dünyadaki en lanet hastalık olabilir.
Zorla istemediği bölümü okutulanlardan biri de benim, çok saygın bir üniversitede çok saygın bir bölümde okuyorum ama beni mutlu etmiyor, bu videonu keşke 11-12.sınftayken izleyebilseydim Cemre.... Genç arkadaşlar tutkulu olduğunuz alanlara yönelin, kendinizi tanıyıp doğru bölümü seçin...
hangi ünidesin kral
@@EyupG-G31 Mezun oldum. İşime bakıyorum. Üni ve bölüm adı bende kalsın 6000 sıralamalı bir yer işte..
@@kuntogdi3580 hayat nasıl gidiyor
@@EyupG-G31 👍🏽
Aynı durumdayım
Kestane ağacının altında sen beni sattın, ben de seni...
Bilgi ve tecrübelerinizi güzel enerjinizi bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz
Kişi çocukluğundan itibaren insanlık, sevgi, aşk gibi kavramlarla yetiştirildiği için bu kavramlara zıt düşünceler ile karşılaşınca hemen savunma mekanizmasını harekete geçiriyor. Bu bile bencilliğin kanıtıdır aslında. Hepimiz bir kültürle yetişiyoruz ve bu kültür bizim hayatta kalmamızı(sadece bedensel değil, zihinsel huzurdan bahsediyorum aynı zamanda) sağladığı için ona zıt olan düşüncelere karşı savunma pozisyonunu alıyoruz.
“Bencillik” kelimesinin olumsuz algılanması da aslında bencilliğin göstergesi değil mi ?yani insanlar “bencilliği” kötü görmüş ki kendine karşı bencillik yapılırsa bunu kötü bir şey olarak gösterebilsin.
Aile konusunda çok haklı olmanla beraber bencillik konusunda okumanı dilediğim düşüncelerim var: Kötülenen bencillik, özellikle bencil diye belirttiğimiz insanlarda kastedilen, doğrudan kendi çıkarlarını düşünmeleridir. Bencil olmayın fedakar olun ile kastedilen 'dolaylı yoldan kendi çıkarını koru'dur. Yani söylediklerini kabul etmek pek bir şeyi değiştirmiyor. Evet benciliz fakat sadece ben diğerleri umurumda değil düşüncesi topluma dolayısıyla yine bireye zarar vereceğinden dışlanır. 'Doğrudan kendini düşünme' denir. Mesele sadece kavram karmaşası.
Senin dediğin bencillik = Yaygın olan anlayışa göre, Okey herkes bencil ona laf yok
Senin dediğin iyiye kanalize edilmiş bencillik = Yaygın olan anlayışa göre, bencil olmamak (evet kabul ettik hepiniz benciliz burda denilen her durumda doğrudan çıkar düşünmemek)
Senin dediğin kötüye kanalize edilmiş bencillik= Yaygın olan anlayışa göre, bencillik (Doğrudan kendi çıkarını düşünmek)
Ağzına sağlık...
Allah yolundan ayırmasın ve açık etsin...
güzel konusma ve analizler..devam et böyle... yanliz karsiliksiz iyilik yapmanin bazi durumlarda mümkün oldugunu düsünüyorum.... biz iyiligi icimizde var olan merhamet duygusuylada yapabiliriz.. bu merhamet duygusunu tanri vermistir. evet bazi durumlarda cikarlarimiz geregi ve bencillik duygusuyla yapabiliriz.. ama merhamettin bunlardan ayri oldugunu düsünüyorum. Merhamet duyarak yaptigimiz iyilik bana herhangi bi cikar sagladigini düsünmüyorum , acima duygusunu tatmin ederek belki giderdigimizi söyliyebiliriz... ama bu acima duygusu insana maddi anlamda bi cikar saglamaz ve manevi olarak onu tatmin etmemiz manevi getirisi olmayan biseydir. o anda merhamet duygusu icimizdedir birileri bizi görsün veya bunla övünülem demeden yapariz.. bu bi güdüdür akil süzgecinden gecmeden ortaya cikabilir. . cennet icin belki diyebiliriz , o anda cenntet akla gelmiyebilir..bunu dedigin gibi var oldugu icin yapiyor olabiliriz...bence merhamete dayanan iyilik , Allahin bizi en güzel fitratta yaratmasini aciklayan ve ona isaret eden bi yönümüz diyebilirim..
ama en güzel iyilik, en etik , yada erdemli iyilik bumudur dersen hayir diyebilirim..nedenleri tabi ki bi insanin yapabilecegi en büyük ve cikarsiz iyilik Allahin rizasini kazanmak icin yapilan iyiliktir. burda cennet kuranda belirtildigi gibi müminlerin günahlarini örtmek icin verilir... yani Allahin rizasini kazanmak icin cennete gideriz, cennette gitmek icin Allahin rizasini kazanmak icin degil.. peki Allahin rizasini kazanmakta cennet beklentisi yoksa nasil bi cikar, fayda olabilir? görülmeyen, taninmayan bi yaraticii icin iyiligin faydasi ne olabilir eger cenneti kazanmanin Allahin rizasini kazanmanin sonucu oldugu olarak düsünürsek. eger cennet ve ya cehennem olmasaydi bile tanrinin rizasini kazanmak gerekmezmiydi?
Kimseye söylemeden, kendin bile unutarak tanrinin rizasini kazanmak manevi bi cikar sagliyorsa yani tanrinin rizasini kazanmak bu duyguyu tatmin ediyorsa, neye fayda saglyior... iyilik yapmak cikarlara , faydaciligi dayandigi durumlar elbette var katiliyorum.tanrinin rizasini kazanmak , onun bize nimetleri vermesinden bize yasatmasindan ziyada onun var olmasindan kaynaklanan yani tanrinin özünü ortaya cikarmasindan kaynaklanan bi durumdur. yani tanri bizi hic bise vermeseydi ve bizi yaratmasaydi bile onun rizasini kazanmak herseyden büyüktür.. yani katilmadigim nokta tümüyle ifrat ve tefrite gitmen. ama yaniliyor olabilirimde gaybi bilen bi tek Rabbimiz...
diger anlamda siraladigin cikarsal iyilik ler süphesiz faydaciliktir ve güzele kanazile edilmesi gerekir...O halde sen yüzünü bir muvahhid olarak dine yönelt. Allah’ın insanları yaratmasında esas aldığı o fıtrata uygun hareket et.” (Rum, 30/30)
Usta seviyorum seni, çok sağlam adamsın.
Kanala gerekenler;
-Cemre
Bu kadardı
04:49 Şeyhimizin psikolojisini harika şekilde anlatan 5 saniye
Eleştiricek bişi bulamadım sadece saçma sapan şeylere takıldım taşşaklı maykıl hayatımın sonuna kadar seni unutmicam gözlerimi açmama vesile olduğunu asla unutmicam seviyorum seni kaynatasız allah senden razı olsun
Kanalara gerekenler;
"Kanalara gerekenler" listesi yapmayacak izleyici kitlesi.
Örn; sen.
Kamikaze
ben ders videolarını böyle odaklı izleyemiyorum :d
ders videolarında 15. dakikada sıkılıp odağım kayboluyor ama cemre abiyi saatlerce izleyebiliyorum
0:59 arkada noluyo lan paranormal paranormal hareketler
İnş putindir
Erdoğan geldi bence
mevlananın ruhu da olabilir döne döne girmiştir
48:18 Aha ufo geçiyo lan
adı üstünde orası çok fena :)
Abi hala duvar yalıyor musun?
aynen bende orda kaldım ya merak ediyorum rtjkhsrfjkl
Haz yaşanıp biter, Çıkar ileriye yatırım yapmaktır.Aç bir çocuğa yemek verip onu mutlu görmekten kaynaklanan hazza çıkar diyeceksek senin okumak istemediğin kitabı haz almadığın için okumamanda çıkarlarınla örtüşür ama diyosunki ilerde bana faydalı olacağını düşündüğümden istemeyerekte olsa okumaya devam ediyorum şimdi burda ileride sana sağlayacağı faydayı düşünüyorsun hazlar anlık şeylerdir onları yaşamak için ileriye bi tarih veremezsin mesela üniversite sınavından sonra çok mutlu olacağım, ekonomik özgürlüğümü alınca harika hissedeceğim gibi şeyler gerçekleştikten sonra bile beklediğin hazzı vermeyebilirler, anlık olarak sadece bu amaçlara asılman için iyi birer motivasyan kaynağı olabilirler.Okumak istememene rağmen okuduğun bir kitabı okuyarak, aslında ilerdeki faydalarını düşünerek şimdiki hazzını kurban ediyorsun işte çıkar budur. Sen çocuğa yemek verirken katlandığın şey o çocuğu doyurmak için harcadığın maliyettir.haz kesinken çıkar belirsizdir, bu yüzden eğer sen daha çocuğa yemek alırken gönlün rahat bir şekilde onun parasını çıkartıp verebiliyorsan o hazza ulaşmışsın demektir artık çocuğa ulaşmasa bile sen maliyetinin karşılığı olan alacağın hazzı almışsındır o çocuğun mutluluğunu görmenede gerek yok devamında gelecek ayrıca bir çıkarada gerek yok buda bizi niyetin ne kadar önemli olduğuyla alakalı temel bir yere getiriyor.
Herkesin herkesi satacağı bir nokta vardır derken..
Bu örneği hayali birindense Hz Bilal ve diğer ilk müslümanları katarak tekrar düşün derim Şeyhim
Dokunmama olayını anlıyorum, dört kere dokunmayı daha da iyi anlıyorum. Hatta dördü geçer beşe ulaşırsan dördün katlarına kadar devam etmelisin. Tabi geçiyor bunlar merak etmeyin
Genelde ikinin katları olur
:d
Videoda, Bencillik ve Fedakarlık hakkında bilgi verilmiş ve bu, örneklerle daha anlaşılır hale getirilmiştir. Bencillik ve fedakarlığı tekrar sorgulamaya itti bu video beni. Ancak yorum kısmına baktığımda videodan bir halt anlamayan tipleri görünce de bu kanser tiplerin buraya nasıl ulaştığını merak ediyorum. Acaba kanser kanalların metastaz yapması sonucumu geldiler buraya?
28:58 "yaparsam" derkenki tonlamani, ses tonunu engin gunaydin'a benzettim agabey.
edit: genelde de benziyor zaten.
O usta bir kanalın olduğunu bilmiyodum güzel.
ailenin yıkılması da çoğu ailelerin bireyleri aşağı çekmesinden dolayı oldu. artık bireyler aileden bağımsız da var olabiliyorlar. sağlıklı aile kurumları olsaydı zaten çökmezdi. aynı hisleri aynı düşünceleri paylaşmayan hatta asla anlaşamayan aile üyeleri neden bu kurumu devam ettirsin ki. birey kendine yakın olana geçer yalnız hissetmemek için bu da çok normal
hocam iyi günler öncelikle senin videolarınla karşılaşmadan önce bu tarz düşüncelerimi tartışmak için çevremde pek fazla insan olmamasından ötürü çaresizlik ve karamsarlık içindeyken bu platformda hayat ve felsefe üzerine yaptığın konuşmalar beni mutlu hissettirdi teşekkür etmek isterim. seninle etik konusunda birçok noktada aynı fikirdeyim. bence de var olan ahlak yasaları insanların ve toplumların kendilerine ait değer yargılarından oluşmakta ve hiçbirinin genel geçer olduğu savunulamaz. ama senden farklı olarak bir videoda bahsettiğin insanın kendine sorması gereken "hayatın bir anlamı var mı yok mu?" sorusuna hayatın bir anlamı olmadığı yönünde kanaat getirdim. dolayısıyla kendimi bir hiçliğin ortasında amaçsızca buldum bi anda. peki seni müslümanlığa inanır hale getiren düşüncelerin nasıl gelişti bunu gerçekten merak ediyorum. cevaplarsan veya bir videonda bundan bahsedebilirsen çok sevinicem. teşekkür ederim takipteyiz :) @Cemre Demirel
hayatın anlamı var mı sorusuna hayır cevabı vermekten müslümanlığa direk bir geçiş yok. sırasıyla şu gerçekleri farketmen gerekiyor.
1. Bu evren bilinçsiz ve gereksiz olamaz.
2. Bu evren başsız olamaz.
3. Sebeplerin sebebi ezeli ve bilinçli olmalı. Tanrı inancı
4. Bu tanrı merhametli olmalı- bizi başı boş bırakmamış olmalı.
5. Bu hayat aslında bizim perspektifimizden göründüğü kadar büyük bir mesele değil. simülasyon veya rüya. geçici
6. ölümden sonrasının zorunluluğu.
7. İnsanın benliğine kodlanmış kıstaslar.
8. Evrendeki uyum ve tek bir mutlak hakimin varlığı.
9. Kuranın bu gerçeklerle ve kendisiyle tutarlılığı.
10. Kuranın yüksek bir bilincin ürünü olması gerektiği.
ilk soruda anlaşmadan diğerlerini konuşmak temel matematiksel işlemleri bilmeyen adama integral anlatmaya benzer.
Mantık matematiğin bir dalıdır. Adım adım gitme gerekliliği tüm matematik için geçerlidir.
Bence sonuç almak için sorunu hayatın bir anlamı olduğunu bu şekilde düşünmeyen birine nasıl anlatırsın olarak değiştirmelisin.
Bana sorarsan eğer bu soruyu Neden hiç bir şey değilde bir şeyler var? Oluşması düşük bir ihtimal olan hayat neden ortaya çıktı? Annelik içgüdüsü neden var? karanlık denizde renkli balıklar neden var? Bilinçsizlikten bilinç çıkar mı? diye sorularla cevap veririm. Sorumluklardan kaçmak istersen boşluklar tanrısı diye cevap verirsin.
►What r U Waiting◄ ☺◘♪☼ tanrı inancını reddetmek yada bilinmezliği savunmak sorumluluktan kaçmak değildir. belkide bir dine sığınan insanlar hayatın sonu olmasından korkuyorlar. belki gerçek bu ve insanlar dinlere inanarak kaçıyorlar bu gerçekten. bende böyle düşünebilirim o zaman. her neyse konu bu değil yukarda yazdığın maddelerde "ölümden sonraki yaşamın gerekliliği" demişsin. buna gerekli veya gereksiz diyemezsin. varmı yokmu tartışılır sadece. yani hayatın hiçbir anlamının olmadığını sadece bahçedeki bir çam ağacı gibi bir anlam olmaksızın yaşıyor olma ihtimalimizi neden reddediyorsunuz. bence hayatın bir anlamı var ise de bu tüm insanlar için geçerli bir genel geçer anlam olamaz. insanlar bir yaşam amacı bulmakta özgürdür. belkide sadece bizim diğer canlılardan farkımız evrimsel süreçte daha gelişmiş bir canlı olduğumuz için düşünebiliyor olmamız ve bu yüzden bir anlam arıyoruz, eğerki düşünemeseydik sadece yaşayıp ölecektik diğer canlılar gibi. neden illa bir anlamı olmak zorunda. şahsen ben bir anlam bulamadım şu ana kadar . bunu dinle de temellendirmeye çalıştım ama içtenlikle inanıp hayatımı dine adıyacak inancı kendimde bulmadım çünkü birçok dinin tutarsızlıklar gösterdiğini gördüm.
anlamadın
►What r U Waiting◄ ☺◘♪☼ son cevaba çok güldüm hacı. Böyle bi isyan şekli görmemiştim.
ne mutlu bize.
"İyilik -> İyi hissetme -> Allahın rızası" bunlar birbirinin doğal sonucudur ve Allah böyle yarattığı için böyledir. Fizik kuralları gibidir değiştiremezsiniz. Bunlar bütündür bunları parçalayıp iyilik yaptım ve neden iyi hissettim demek mantık hatasıdır. Siz bir de bunu tersten getirip herşeye iyi hissettiğim için iyilik yapıyorum derseniz bu düpedüz hata olur çünkü başka ihtimal yoktur ayırt edecek. neyin felsefesini yapıyorsunuz bu konuda. İyilik yapıp kötü hissedip Allahın gazabına uğrama seçeneğiniz var mı da siz bu konuyu böyle değerlendiriyorsunuz. Cemre sözüm sana burda lütfen...
Allah bunu böyle yaratmış burdaki mükemmeliyeti görebiliyorsunuzdur umarım
Hani dedi ya cemre Allah neslin devamı için üremeye zevk duygusu vermiş diye çok doğru bir düşünce işte tamda bu mantıktan gidersek Allah yapsınlar diye insanlara yaptıkları iyilik karşısında mutluluk duygusu vermiş de diyebiliriz o zaman ayrıca bunları iyi değerlendirmemiz için de vicdan yani dediğin çok doğru
Emeğinize sağlık çok güzel bir video olmuş.
Ya abi iyi hoş ta ben böyle düşüne düşüne bi hal oldum,artık harekete geçmeli birşeyler üretmeli,yoksa böyle gitmeyecek
Schopenhauer'den güzel bi alıntı yapmıştın blogda zamanında.Onun ahlaki niteliklerin doğuştan geldiğine ve kalıtsal olup değişmeyeceğine yönelik görüşünü nasıl değerlendiriyosun?
ben 8. siniftayken abdest obsessyonum vardi, emin olamiyodum dogru ve tam aldigima, o zamanda bunun obsesyon yapacak kadar onemli bisey olmadigini biliyodum, ama dayanamiyodum, kafayi yiyecektim as kalsin, ondan oncede namazi dogru kilma takintim vardl, gene kafa gidiyodu az daha, ondanda once taa kucukken (6 yasinda) insanlar hakkinda kotu dusuname sorunum vardi, mesela icimden bi insana salak dersem agliyomusum, bence cok cektim bundan , hala kucuk seyleri kafaya taktigim :(, yada tikimsi obsessiyonlarim oluyo ama atlatabiliyorun
Cok iyi video ustune onceden cokca dusundugum dolayisiyla butun hepsini anladigim bu videodaki fikirlerine tumuyle de hak veriyorum, onceki videolarinda anlamadigim seyler vardi yahu niye anlamiyorum falan diyodum ustune dusunmem gerek demek ki
ders çalışasım geliyo vidyo atıyon şimdi 50 dakka bunu izlicem mutlumusun
abi bi de şöyle 2 3 dakkalık bi vidyo yap ful feministlere söv de zil sesi yapiym
peggy day sjsjsjsjsj valla ben de isterim
peggy day face'deki sen de gel sen misin lan ?
Ahmet Demir Hayır?
@@onuncudiyarinfilozofu9611 Attığın blog kapatılmış?
Abi sigarayı geçtim de günde kaç şişe soda içiyorsun? 😅
Reis, Kuran'daki riba sistemiyle ilgili düşünce ve bilgi birikimini de paylaşabilir misin? Bunun günümüz ekonomisindeki faiz ve kira geliriyle ilişkilendirilebilmesiyle ilgili neler düşünüyorsun? Bunla ilgili bir video çekersen çok sevinirim.
Cemre izlemediysen Friends dizisinin 5 sezon 4. bölümü bencillik konusunu espirili bir şekilde anlatıyor tavsiye ederim.Bencilce olmayan hiç bir iyilik yoktur joey Bu arada sayılırmı bilmem ama Bilinçsizce yaptığımız ve asla haberimizin olmadığı iyilikler bencilce değildir.
Rand'ın yanı sıra Max Stirner de bencillik ve bireycilik üzerine önemli şeyler söylemiştir hatta bu konuda Rand'a kıyasla Stirner'in daha radikal olduğunu söyleyebilirim.
hızı 1.25 yapın
Evet herkes bencil fakat bazılarının bencilliği güleryüz görmek, sevilmek gibi daha manevi, diğerlerinin ki maddi çıkar sağlamak, ütmek aldatarak manevi haz almak gibi kötücül ve kaba.Bencillik denince de benim aklıma kaba çıkar geliyor.
annen bile seni, ona annelik duygusunu yaşattığın için seviyor aslında.
(daha uzun yazardım da kusura bakmayın yorgunum.)
Allah en büyük bencilliğin mahşer yerinde olduğunu bizlere bildiriyor.. En yakın dostlar birbirinin halini sormaz Bir dost bir dostundan birşey isteyemez Suçlu o günün azabından kurtulmak için oğullarını fidye vermeyi bile ister.. Eşini kardeşini ailesini kendisini kucaklayan ailesini... Ve yeryüzünde ki insanların tümünü fidye verip kendisini kurtarmayı ister70 Meriç
Peki mutsuz olacağını bildiğin halde sevdiğin için çok istediğin bir seyden vazgeçmek bencillik midir? Zira vazgeçtiğinde mutsuz olacaksın; ama sevdiğini mutlu edeceksin. Ya da vatan uğruna savaşta ölme fedakarlığı bencillik midir? Sonuçta işin ucunda ölmek var.
bence sevdiğin için istediğin bir şeyden vazgeçmek
fedakarlıktır çünkü kendi mutluluğunu arkaplana atarak onun mutluluğunu düşünürsün sadece o mutlu olsun diye yaparsın lakin onun bu yaptığın şeyden sonra mutlu olmasının seni de mutlu edeceğini düşünüyor isen bencilliktir çünkü onun mutluluğunun seni mutlu edeceğini düşünerek yapmissindir
Seni kıskanıyorum abi
Egoyu frenlemek "minimize etmek" fedakarlık diyebiliriz.. Mutluluk, ALLAH'I "mutlu" yani O'nun takdirini kazanmak diyebiliriz.. EYVALLAH SELAM
Teşekkürler 10 numara videoydu
Merhaba Cemre, benim kafama takılan soru şu bir şey günahsa insana mutlaka bir zarar vermesi gerekir mi? Yoksa zarar vermeyen sırf Allah istediği için test amaçlı koyulan yasaklar da mı vardır?
Bu konuşmaları Podcast olarak da yayımlayabilirsin insanlar yolda da dinler.
Tamer Pekalp Kardeşim video'yu mp3 dönüştürebilir ve isteyen yolda da dinler. Video daha güzel.
Haklısın dostum ancak herkesin ekran başında oturacak vakti olmayabilir, o yüzden otobüste metroda da dinleyebilmek açısından. Mp3'e dönüştürmeyi de bilmeyebilirler. Yoksa bence de video daha iyi.
Adam 10 dk önce video atsa bile yorumda 30. dakikadan bahsediliyo.
Hızı 1×25 al
Merhaba. Benim anlayamadığım bir sorum var ? Bencilliğimiz doğru yönde kanalize etmemizi ve kollektivist hareketlerin ise bunun tersine sebebiyet verdiğin bahsediyorsun. Peki kişinin kendi başına halledemeyeceğini düşündüğü bir sorunla karşılaştığında bunun başkalarından da faydalanarak kollektivist bir oluşma katılması, bencilliği yanlış yöne mi kanalize etmesidir ? Örnek vermek gerekirse bir kişinin ormanların yakılarak otele cevirilmesinden memnun olmaması nedeniyle ve bu otelcilere tek başına karşı duramayacağından kollektivist bir çevre ekibine katılması yanlış mıdır ?
Mert Kaya gene aynı mantık kendi başına bi şey yapamayıp tek bi düşünce grubuna katılmak
0:58 ürkmedim değil
Abi cidden kral adamsin ha
Peki Allah için iyilik yaptıysak cennet çıkarıda gitmeden hatta onun rızası çıkarıda gitmeden yalnızca onun için
Cemre, Bencilliğin iyiye kanalize edilmesi meselesinde bir lokma bir hırka felsefesi, nefis terbiyesi,nefis tezkiyesi vs. görüşler, davranışlar bir yöntem olarak düşünülebilir mi ?
eylemlerimizin elbette bir sebebi var ama bencillik dediğimiz şey eylemlerin sebebinin ne olduğuyla alakalı olmalı. bencillik, genelde maddi çıkarlar için birilerine zarar verme hastalığı olarak tanımlanır. olumsuz bir kavramdır da. şimdi o bencilliği alıp, her eylemimiz bir amaca yönelik diye tamamen benciliz çıkarımı yapmak pek sağlıklı değil. motivasyonlar çok farklı bir kere. adını bilmediğim bir mantık hatası var. örneğin adamın biri kötü amaçla iyi görünen bir şey yaptı diyelim, bu adamın davranışı bir amaca yöneliktir ve bencilcedir, bizim ise her davranışımız bir amaca yöneliktir öyleyse biz de benciliz demek gibi bir şey oldu bu.
Fedakarlık için kontrollü bencillik diyebilirmiyiz söylediklerinden yola çıkarak? Ve Kurânı bireysel bir anlayış mı yoksa toplumsal bir anlayış içerisinde okumak mı??
Canlıdaki Donateden gelenler burda mı
Söylediklerine katılıyorum fakat orduda fedakarlık hakkında ne düşünüyorsun ? Savaş alanında fedakarlık yapman gerekebilir çünkü
Yarın çalıştaya gidicem gecenin köründe bunu izliyorum
Naptın 4 yıl önceki günün nası geçti?
1.5 da izliyorum adamı oda yavaş gibi geliyor bir süreden sonra :D
Bir sorum var arkadaşlar.
Bazı insanlar başkalarını zor durumda gördüğünde yardım etme eğiliminde oluyorlar. Karşılığnda bir çıkarda beklemiyorlar. Eğer insanoğlu bencil ise neden böyle güzellikler ve şirinlikler yapıyor.
Örnek olarak, elinde yük taşıyan birisine kapıyı açma, bir eşyasını yere düşüren kimseye onu geri verme, otobüste hamile ve gerçekten ihtiyacı olan insanlara yer verme vs vs gibi.
Bunu yapan insanların genelde madalya ve ya bir ücret aldığıni görmedim, kaldı ki genelde sokak ortasında alakasız yerlerde bir daha hiç görmeyeceğimiz insanlara yardımda bulunuyoruz.
Ne pragmatist ne de dini bir motivasyonla bu tür eylemler hayata geçiriliyor.
İnsanın bencil olduğu konusunda bende hem fikirim ancak buda göreceli
Bazı insanlar bazı kültürler kasada son kuruşuna kadar para üstü alırken (ki rasyonal olanda budur) , bazı insanlar ve bazı kültürler küçük meblağları kasada bırakırlar, kasiyeri darlamazlar.
Mesela sırf bu örneğe bakarak, bencilliğinde kişiden kişiye göre değiştiği sonucuna varıyorum.
İnsanın bencil/fedakar yanını nötr olarak kabul ettiğimizi var sayalım.
Peki insanın gideceği istikamete sadece bu mu yön verir insan içinde kötülük ve ya iyilik yok mudur?
Eğer bencillik derecesi kişiden kişiye göre değişiyorsa, iyilik ve kötülükte kişiden kişiye göre değişir.
İyiliği bencilliğinden ağır basan kişiler, sebepsiz yere iyilik yapamaz mı
Saygılar
İnsanın hiç tanımadığı birine yardım etmesi de tamamen bencilliktir çünkü insan o an manevi çıkarlarını düşünüyor. Ben iyi bir insanım diyor. Ayrıca yardım ettiği insanın teşekkürü için de yapıyor. Sen çıkarı maddi bir şeymiş gibi algılamışsın ancak çıkar manevi de olabilir. Bu anlattıklarım seni tatmin etmediyse Cemrenin video başındaki aç çocuğa çorba ısmarlama örneğine bakabilirsin.
Sebepsiz yere iyilik yapanlar dünyaya/insana/doğaya/hayvana...kısacası tüm varlığa katkı ve faydada bulunan masum azınlıktir.Ruhsal tatmin de var olmakla beraber asıl amaç yaşama sevgi,muhabbet,huzur,mutluluk tohumu ekmektir
tam da iyi hissetmiyoken sen geldin
Baba, sen şimdi insanlara ulaşmak istiyorum diyorsun ya;
bir önceki videodan büyük bir şevkle buraya geldim ve video çekimindeki bariz kötüleşme
şevkimi kırdı. Konu güzel fakat odaklanamıyorum. Kur artık şu düzeneği.
Au revoir!
Öyle bi sigara içiyosunki arkadaş canım çekti ,hiç içmedim(seni izledikten sonra rüyamda sigara içiyodum eyv tattım sonunda)
Her Konudan Channel aramıza hoş geldin kardeşim.
Ahmet Demir h.b kardeş
Abi dakika 30:05 den sonra aynı soruyu iki kere soruyosun galiba bi dinle derim. Bir iyiliği aklına kötü bir şey gelmeden yapmak mı daha ahlaklıdır? yoksa o kötülüğe hiç bir meyilin olmasa da kötü bir şey aklına gelmeden yapmak mı daha ahlaklıdır? Cümlenin devamında ne demek istediğin anlaşılıyor onu da belirtmek isterim.
Mark Twain-İnsan Nedir ? Adlı kitabı okumanı tavsiye ederim
her iyiliğin altında bencillik yattığı konusunda aynı fikirde değilim gittiğin mantık kısmen doğru yaptığımız iyilikler bir şekilde bizi iyi hissettirir gerek kedinin mutluluğundan mutlu olma,gerek arkadaşlarına kendini kanıtlama gerekse de insanların gözünde iyi bir imaj yaratma
fakat bence asıl sorulması gereken soru ben bu iyiliği niçin yapıyorum?
evet ben kedim mutlu olunca mutlu oluyorum fakat ben o mamayı kedimin mutluluğundan mutlu olmak için mi alıyorum yoksa sadece kedimi sevdiğim için mi?
bu durumda bir soru daha ortaya çıkıyor sevgi iyilik için bir sebep midir?
ve sevgi için iyilik yapmak bencillik midir?
bu soruya benim cevabım hayır, sevmek bencillik değildir ve her iyilik kendimiz için yapılmaz.
tabi ben böyle düşünüyorum diye kimse benim salt fikirli olduğumu düşünmesin lütfen, herşey gibi fikirlerim de çok kolay değişebiliyor :)
Sevmek bencilliği elbette doğurmaz. Bu özde bencillik; sevginin muhtaç olduğu bir durum olarak düşünülür. Neden ve ne için soruları arasında büyük bir nüans vardır, ben neden iyilik yapıyorum ve ne için iyilik yapıyorum soru 2 farklı öze bağlanır. Sevgi için iyilik yapmak özünde bir bencillik barındırır; gizliden gizliye " Bak seni sevdiğim için böyle bir iyilik yapıyorum, eğer sevgim olmasa sen bir hiçsin. " mesajı verir. Bence güzel bir bencillik örneği
Blogta genel olarak siyasi kitap önerileri yapmıştın. Yeni başlayacaklar için din veya felsefeyle ilgili kitaplar da önerebilir misin?
Belirli bir konu hakkında sınanmamış insan, o konu hakkında ahlaklı veya ahlaksız bir tutum sergileyebilir, bilemeyiz. Ancak belirli bir konu hakkında sınanmış ve bu konu çerçevesinde ahlaklı bir tutum sergilemiş insan, yine bu konu çerçevesinde ahlaklıdır, diyebiliriz. Bu düşüncenin mantıki sonucu zaten hangisinin daha ahlaklı bir davranış gerçekleştirdiğini gösteriyor bana göre.
Cemre konuyu şöyle anlatsana:
Fedakarlık, bencilliğin alt kümesidir.
Eğer bencillik kötüyü hedeflemiyor ve/veya genellikle uzun vadeli düşüncelerle doğuyorsa bu bencillik fedakarlık olarak adlandırılır.
Ancak ben bu anlattığın bencillik-fedakarlık bakış açının genellikle lügatsal bir bakış açısı olduğunu düşünüyorum. Birçok aklı başında adam bu anlattıklarını kendileri bencilliği bir üst küme olarak bu güne kadar düşünmemişlerse bile onaylar.
Bu nedenle konunun esas vurucu yeri bence ateistlerin “sebepsiz iyilik” argümanlarının ve benzeri sol görüşün eleştirilmesi.
kolektivist anlayışta her şey bir olarak görüldüğü için ben ne yaparsam aslında kendine yapmış oluyorum. bu durumda kolektivist anlayışta da bencillik olmuyor mu?
Bencillik/Faydacılık/Kollektif Hareket üçgeninde 'ümmet olma' bilincini nasıl düşünelim?
topluca cennete girme, bunun için birbirimizin işlerini kolaylaştırma, topluluğun varlığını daimi kılma?
felan
1:00 1:40 2:43 kapıyı birinin açıp yavaş yavaş kapatması. Paranormal aktivity kaynatasız edition olmuş.
kedi o
Merhaba Cemre. Hegel üzerine de bir video yapar mısın?
ama hangi tür bencillik sürüngen gibi sırtından geçinmek mi çıkar deyince menfaat anlamında mı kötü yollu ya dabunu nası açıklarız çok kafam karışık bu konuda ?
Abi bir sorum var bu konuyla ilgili. Bence bir kelime her şeyi anlatıyorsa aslında hiçbir şeyi anlatmıyordur. Bu açıdan aslında senin dediğin bencillik tanımının bir manası olmuyor. Bu yüzden bencilliği senin verdiğin tanım yerine kişinin sadece kendi iyiliği ve çıkarları uğruna yaptığı şeyler olarak tanımlamak daha doğru olmaz mı?
beyler kitabın adını söylüyorum;kötü çocuk
Karantina olmasın o
2:56 niye hatırlattınki onu şimdi
21:40 usta o ''sen korkuya dayalı yapıyorsun'' gibisinden olmayacak mıydı?
Dünyaya geldik, amacımız cennete gitmek bunu öğrendik ve beynimize soktuk fakat annemiz babamız hırsız ve uyuşturucu bağımlısı bize bir sik öğretmeden sokağa salıyor ve kendi pis işlerini yaptırmak için bizi zorluyor. Buradaki zorluk seviyesi veteran.
Dünyaya geldik amacımız cennete gitmek bunu öğrendik ve beynimize soktuk annemiz ve babamız temiz kalpli , temel amaçları cennete gitmek yani dindarlar ve bizim de kendileri gibi olmamız için büyük çaba sarf ediyorlar. burada zorluk seviyesi easy. Peki bu iki örnekteki zorluk seviyelerinin farklılığı sevap-günah boyutlarını mı etkiliyor napıyor ? bir adalet söz konusu ama bizim beynimiz bu adaleti anlamaya yetemez diye düşünüyorum.
Bencillik konusuna gelince bir çocuğa yardım edince onun mutluluğu seni mutlu ettiği ve bunun manevi haz verdiği gerekcesiyle oluştuğunu iddia ediyorsun fakat asıl soru şu ben neden çocuğun mutlu olmasını istiyorum? Ya da çocuğun mutlu olması neden beni mutlu ediyor?Bu yüzden iyilik yaptıran şey özümüzdeki, fıtratımızdaki merhamettir bencillik değil kötülük ise merhametin yoksunluğudur.Ayrıca yoksul insanları bu aldar hor görme unutma Rabbin Kuran da malımızda onlar için bir hak olduğunu belirtiyor ve Rahman hep ezilip horgörülenlere yardım etmiştir çünkü onlar yeteneklerine fırsat tanınmayan insanlardır.