Bu kitabı alıp okumuştum. Daha sonra bir arkadaşıma verdim ve onda kaldı. Sanırım onun bu kitaba daha çok ihtiyacı var. Babalarımızla çok geç olmadan barışmamız dileğiyle.
İyimserliğiniz beni gülümsetti. Bence arkadaşınızın kitabın içindekilerden ziyade kendisi için bir kütüphane kurmaya ihtiyacı varmış. Nereden mi biliyorum. Bu şekilde çokça kitap kaptırdım çünkü. Tam da bu noktada yanılmıyorsam Victor Hugo'ya atfedilen bir hikaye geldi aklıma. Arkadaşı, Hugo'dan bir kitabını kendisine ödünç vermesini ister. Fakat Hugo bu teklifi hiç tereddütsüz reddeder. Arkadaşı biraz kırgınlık biraz da şaşkınlıkla sorar: -İyi ama neden? Hugo gülümseyerek yanıtlar bu suali: -Çünkü ben kütüphanemi arkadaşlarımdan ödünç aldığım kitaplarla kurdum. Sanırım arkadaşınız da bu yolda ilerlemekle meşgul. Babalarımız ile ilgili düşüncelerinize ise olduğu gibi katılıyorum. Sağlıcakla kalınız.
Sana olan nefretim günden güne artıyor. Geçmişin hakkında pek az bilgiye sahibim. Ne olmuşta bu kadar kirlenmiş yüreğin ne olmuşta bu kadar kinlenmiş gözlerin ne yaşadın ve aşamadın, nelerin üstesinden gelemedin? Birbirimize o kadar uzağız ki... Ne sen beni doğru dürüst tanıyorsun ne de ben seni. Seni affedebilmek adına hergün her saat kendimle savaşıyorum. Ama yaptıkların affedilebilir şeyler değil. Beni senden nefret etmek zorunda bıraktığın için seni asla ama asla affetmeyeceğim beni bu hayatta ilk yaralayan insan sen oldun mutlu musun? Annemi yıprattın beni, hepimizi yıprattın. Değdi mi ha o saçma salak arkadaşların için çıkardığın kavgalar, şimdi umursuyorlar mı seni? Neden beni bu denli yaraladın oysa ben senin biricik kızındım. Küçükken anneni mi beni mi daha çok seviyorsun diye sorardın,ben hep sen derdim şuan o cevabımdan utanıyorum. O kadar doluyum ki o kadar çok doluyum ki..En güzel en çocuk yaşlarımı berbat ettin sonucunda ne oldu ha ne geçti eline hiç mi sızlamıyor vicdanın, hiç mi durup düşünmüyorsun? Her zaman bencil ve egoisttin hep kendini düşünürdün, hala öylesin insanlara ailene bizlere verdiğin hasarın haddi hesabı yok. Ben ömrümün sonuna kadar bu nefretle yaşamak zorunda mıyım ha kimsin sen ha kimsin? Derdini asla bize açmadın hep içtin hep içtin yarıyor mu bari ha azalıyor mu kinin,öfken? Ne zaman bitecek bütün bunlar ne zaman? Seni affetmeyeceğim duydun mu asla affetmeyeceğim. Donuk bakışlarımın, gülmeyen suratımın, takıntılarımın, baş ağrılarımın sebebi sensin sen eserinle gurur duy. Birde utanmadan gelmiş beni eleştiriyorsun. En büyük şansızlığımsın, en büyük korkusumsun, en kaçtığımsın, içini en çok merak ettiğimsin, en önemlisi de en büyük kinim ve nefretimsin. Seni içimde öldürdüm eserinle gurur duy. Bir gün bütün bu yaptıklarından pişman olman dileğiyle.. iyi uykular bab...
Yaşadığımız duygular benzer fakat üzgünüm ki asla pişman olmayacak ve pişman olsa dahi bunu size belli etmeyecek...o yüzden kimseden birşey beklemeden yolunuza devam etmenizi acı bir şekilde öneririm..
insanı derinden etkileyen eşsiz bir kitap babaya mektup. daha önce okumuştum ve oldukça etkilenmiştim; şimdi sizden dinlediğimde de inanılmaz etkilendim. emeğinize sağlık..
Babaya mektup biraz da babaya veda gibi. Anne babamizi seçemiyoruz maalesef. Ve çoğumuz anne babamızın istediği kişiler oluyor kendi istediğimiz olabilmek yerine. Ne üzücü.. bi insanın sahip olduğu en değerli şey onlara dünyaya gelme fırsatı veren ailesi bence. Belki biraz da bencillik çünkü kimse size fikrinizi sormuyor gelmeden önce. Ama var olduğumuz zaman da en iyi yaşamı sunmaları gerektiğini düşünüyorum. Ailesi yüzünden psikolojik olarak ezilmiş çocuklar yerine öncelikle kendine değer veren bireyler olmak çok önemli. Aile çok önemli. Karakterimizin oluşumunda ilk örneklerimiz onlar çünkü. Keşke herkesin mükemmel ebeveynleri olabilse o zaman bireyler daha mükemmel kişiliklere sahip olabilirdi. Bir çocuk ilk önce sevgiye ve saygıya muhtaç yalnız bırakılmaya değil. Ve bir çocuk ilgi ister değer görmek ister yok sayılmak değil. Sesimi duymayan aileme seslenmek isterdim var olduğumu. Bakın ben de buradayım diyebilmek isterdim. Aile kurmaktan korkmak yerine bir gün güzel bir ailemin olacağını hayal etmek isterdim. Ama zor. Dünyaya bir insan getirmek onu yetistirebilmek çok zor bir görev ve herkes bunu haketmiyor. Ne yazık üzgünüm. Sevmek iki büyük sözcükle anlatmaya yeterli değil. Bir şeyleri göstermek gerekiyor bazen. Bazen bir dokunuş bir bakış istiyor. Aynı duvarların içinde sessiz sessiz dolaşan hayaletler yerine birbirini saran insanlar olmalı. Mükemmeli arayan o her şeyi bilen konuşmak için çocuklarını susturması gereken insanlar bir gün bir yerde onları dinlemenizi umut ediyorum..
Babaları gibi güçlü zeki bir insan olmadığını düşünen insanlar yanılıyorsunuz çünkü insan ebeveynlerinden her zaman birkac adım daha öndedir. Aynaya bakın babanıza değil. Kendinizle gurur duyun.
Bunu babasız büyüyen biri olarak söylüyor ve anlatıyorum. Baba sevgisinden mahrum kalarak büyüdüm ve bu yüzden hayatımda ki çoğu erkeklere fazlasıyla ilgi duydum tabii ki bu normal ama normal erkeklere değil yaşça büyük erkeklere. Ama bunu bastırmayı başardım. Hayatımda anne sevgisi ya da baba sevgisi görmedim hiç. Zorlandım ama ayakta kalabildim. Ama bazen sarılacak bir omuz destekleyecek bir söz bir evlat sevgisi bir gururlu bakış bekledim. Babamın olmadığını söylediğimde bana acıyarak bakan gözlere yandı içim. Parçalandım kahroldum üstelik aynı evde yaşadığım insanlar bunu umursmadı. Artık ne yemekten keyif alıyorum ne paradan ne şöhretten ne uyumaktan. Hayatımda hiçbir amacım yok. Aynaya baktığımda gördüğüm şeye o kadar üzülüyorum ki. Göz altları morarmış zayıf çelimsiz güçsüz yorgun bir insan görmek o kadar üzüyor ki beni. Nr ayağa kalkacak gücüm ne acımı haykıracak enerjim var. Bomboşum hiçim. Doğurduğunu evladını zevk için mahveden insanların çocuğuyum. Üstelik hiç birşeyde hissedemiyorum. Bunu buraya yazarak insanların biraz olsun elindekinin değerini bilmesini ve benim halime gelmemesini isteyerek yazıyorum. Anlayacağınız hayat kısa kimse sizi sizden fazla bilmiyor.
Güzel yazmışsın, bir solukta okudum, normalde okumam,sanki kitap okuyormuşum gibi geldi. Demek boş degilsin, yeteneğin var. Aynada gördüğün insana acıma, sev, gönlünü yap...
3.41 deki "BABA" deyişin yok mu abi. Sadece bu söz bile kafkanın babasına olan hislerini anlatıyor.Kitabı sadece okumamış yaşamışsın.Ağzına yüreğine sağlık .
Bir kısmı bu sadece mektup çok uzun ve bence yazılmış en iyi mektupların başında geliyor. Kafka zaten mektup yazarlığı söz konusuysa zirve yazardır. Oğuz Atay'ın babasına mektubunu da çok severim bu arada.
bu müthiş okumaların hepsini soundcloud’ta da dinleyebilsek mükemmel olmaz mı?
6 лет назад+5
Geç cevap için kusura bakmayın. Bir soundcloud hesabım var aslında ama ilgilenmek bir türlü mümkün olmadı. Ama mutlaka yapacağım. Bunun dışında, m.fikret.uludag@gmail.com ya da instagram adresim üzerinden bana ulaşıldığı takdirde, kayıtlarımı ses dosyası olarak ücretsiz gönderiyorum. Aklınızda bulunsun.
Aslında Atay bu mektuptan biraz etkilenip yazmış diyebiliriz o mektubu. En sevdiği yazarların başında gelir Kafka zaten. İki mektup da çok güzel bu arada.
Bu kitabı alıp okumuştum. Daha sonra bir arkadaşıma verdim ve onda kaldı. Sanırım onun bu kitaba daha çok ihtiyacı var. Babalarımızla çok geç olmadan barışmamız dileğiyle.
İyimserliğiniz beni gülümsetti. Bence arkadaşınızın kitabın içindekilerden ziyade kendisi için bir kütüphane kurmaya ihtiyacı varmış. Nereden mi biliyorum. Bu şekilde çokça kitap kaptırdım çünkü. Tam da bu noktada yanılmıyorsam Victor Hugo'ya atfedilen bir hikaye geldi aklıma. Arkadaşı, Hugo'dan bir kitabını kendisine ödünç vermesini ister. Fakat Hugo bu teklifi hiç tereddütsüz reddeder. Arkadaşı biraz kırgınlık biraz da şaşkınlıkla sorar:
-İyi ama neden?
Hugo gülümseyerek yanıtlar bu suali:
-Çünkü ben kütüphanemi arkadaşlarımdan ödünç aldığım kitaplarla kurdum.
Sanırım arkadaşınız da bu yolda ilerlemekle meşgul. Babalarımız ile ilgili düşüncelerinize ise olduğu gibi katılıyorum. Sağlıcakla kalınız.
@@derercelik2812 çok güzel yazdın sana bi sarılasım geldi dgbksgkdrfsghkrdfhjoı :(
yalnızlığın karanlık zındanında tek olmadığımın verdiği keyifle dinliyor ve yaşıyorum .sağol
Her gece uyumadan önce bir doz alıyorum sesli kitaplarinizdan. Çok iyi geliyor. Emeyinize sağlık
Teşekkürler, uykularınız hafiflik versin.
Sana olan nefretim günden güne artıyor. Geçmişin hakkında pek az bilgiye sahibim. Ne olmuşta bu kadar kirlenmiş yüreğin ne olmuşta bu kadar kinlenmiş gözlerin ne yaşadın ve aşamadın, nelerin üstesinden gelemedin? Birbirimize o kadar uzağız ki... Ne sen beni doğru dürüst tanıyorsun ne de ben seni. Seni affedebilmek adına hergün her saat kendimle savaşıyorum. Ama yaptıkların affedilebilir şeyler değil. Beni senden nefret etmek zorunda bıraktığın için seni asla ama asla affetmeyeceğim beni bu hayatta ilk yaralayan insan sen oldun mutlu musun? Annemi yıprattın beni, hepimizi yıprattın. Değdi mi ha o saçma salak arkadaşların için çıkardığın kavgalar, şimdi umursuyorlar mı seni? Neden beni bu denli yaraladın oysa ben senin biricik kızındım. Küçükken anneni mi beni mi daha çok seviyorsun diye sorardın,ben hep sen derdim şuan o cevabımdan utanıyorum. O kadar doluyum ki o kadar çok doluyum ki..En güzel en çocuk yaşlarımı berbat ettin sonucunda ne oldu ha ne geçti eline hiç mi sızlamıyor vicdanın, hiç mi durup düşünmüyorsun? Her zaman bencil ve egoisttin hep kendini düşünürdün, hala öylesin insanlara ailene bizlere verdiğin hasarın haddi hesabı yok. Ben ömrümün sonuna kadar bu nefretle yaşamak zorunda mıyım ha kimsin sen ha kimsin? Derdini asla bize açmadın hep içtin hep içtin yarıyor mu bari ha azalıyor mu kinin,öfken? Ne zaman bitecek bütün bunlar ne zaman? Seni affetmeyeceğim duydun mu asla affetmeyeceğim. Donuk bakışlarımın, gülmeyen suratımın, takıntılarımın, baş ağrılarımın sebebi sensin sen eserinle gurur duy. Birde utanmadan gelmiş beni eleştiriyorsun. En büyük şansızlığımsın, en büyük korkusumsun, en kaçtığımsın, içini en çok merak ettiğimsin, en önemlisi de en büyük kinim ve nefretimsin. Seni içimde öldürdüm eserinle gurur duy. Bir gün bütün bu yaptıklarından pişman olman dileğiyle.. iyi uykular bab...
Yaşadığımız duygular benzer fakat üzgünüm ki asla pişman olmayacak ve pişman olsa dahi bunu size belli etmeyecek...o yüzden kimseden birşey beklemeden yolunuza devam etmenizi acı bir şekilde öneririm..
insanı derinden etkileyen eşsiz bir kitap babaya mektup. daha önce okumuştum ve oldukça etkilenmiştim; şimdi sizden dinlediğimde de inanılmaz etkilendim. emeğinize sağlık..
Babaya mektup biraz da babaya veda gibi. Anne babamizi seçemiyoruz maalesef. Ve çoğumuz anne babamızın istediği kişiler oluyor kendi istediğimiz olabilmek yerine. Ne üzücü.. bi insanın sahip olduğu en değerli şey onlara dünyaya gelme fırsatı veren ailesi bence. Belki biraz da bencillik çünkü kimse size fikrinizi sormuyor gelmeden önce. Ama var olduğumuz zaman da en iyi yaşamı sunmaları gerektiğini düşünüyorum. Ailesi yüzünden psikolojik olarak ezilmiş çocuklar yerine öncelikle kendine değer veren bireyler olmak çok önemli. Aile çok önemli. Karakterimizin oluşumunda ilk örneklerimiz onlar çünkü. Keşke herkesin mükemmel ebeveynleri olabilse o zaman bireyler daha mükemmel kişiliklere sahip olabilirdi. Bir çocuk ilk önce sevgiye ve saygıya muhtaç yalnız bırakılmaya değil. Ve bir çocuk ilgi ister değer görmek ister yok sayılmak değil. Sesimi duymayan aileme seslenmek isterdim var olduğumu. Bakın ben de buradayım diyebilmek isterdim. Aile kurmaktan korkmak yerine bir gün güzel bir ailemin olacağını hayal etmek isterdim. Ama zor. Dünyaya bir insan getirmek onu yetistirebilmek çok zor bir görev ve herkes bunu haketmiyor. Ne yazık üzgünüm. Sevmek iki büyük sözcükle anlatmaya yeterli değil. Bir şeyleri göstermek gerekiyor bazen. Bazen bir dokunuş bir bakış istiyor. Aynı duvarların içinde sessiz sessiz dolaşan hayaletler yerine birbirini saran insanlar olmalı. Mükemmeli arayan o her şeyi bilen konuşmak için çocuklarını susturması gereken insanlar bir gün bir yerde onları dinlemenizi umut ediyorum..
Babaları gibi güçlü zeki bir insan olmadığını düşünen insanlar yanılıyorsunuz çünkü insan ebeveynlerinden her zaman birkac adım daha öndedir. Aynaya bakın babanıza değil. Kendinizle gurur duyun.
Keşke bu seslendirmenin devamı olsa o kadar güzel ki
O kadar yaşatıyor ki seslendiren kişi... Emeğinize sağlık 🙏🏻
Bunu babasız büyüyen biri olarak söylüyor ve anlatıyorum. Baba sevgisinden mahrum kalarak büyüdüm ve bu yüzden hayatımda ki çoğu erkeklere fazlasıyla ilgi duydum tabii ki bu normal ama normal erkeklere değil yaşça büyük erkeklere. Ama bunu bastırmayı başardım. Hayatımda anne sevgisi ya da baba sevgisi görmedim hiç. Zorlandım ama ayakta kalabildim. Ama bazen sarılacak bir omuz destekleyecek bir söz bir evlat sevgisi bir gururlu bakış bekledim. Babamın olmadığını söylediğimde bana acıyarak bakan gözlere yandı içim. Parçalandım kahroldum üstelik aynı evde yaşadığım insanlar bunu umursmadı. Artık ne yemekten keyif alıyorum ne paradan ne şöhretten ne uyumaktan. Hayatımda hiçbir amacım yok. Aynaya baktığımda gördüğüm şeye o kadar üzülüyorum ki. Göz altları morarmış zayıf çelimsiz güçsüz yorgun bir insan görmek o kadar üzüyor ki beni. Nr ayağa kalkacak gücüm ne acımı haykıracak enerjim var. Bomboşum hiçim. Doğurduğunu evladını zevk için mahveden insanların çocuğuyum. Üstelik hiç birşeyde hissedemiyorum. Bunu buraya yazarak insanların biraz olsun elindekinin değerini bilmesini ve benim halime gelmemesini isteyerek yazıyorum. Anlayacağınız hayat kısa kimse sizi sizden fazla bilmiyor.
Güzel yazmışsın, bir solukta okudum, normalde okumam,sanki kitap okuyormuşum gibi geldi. Demek boş degilsin, yeteneğin var. Aynada gördüğün insana acıma, sev, gönlünü yap...
Okuyanin agzina saglik muthis, muzikde dehset sagolun .
Thomas. 5. Sezon ne zaman geliyor. Bekliyoruz 😀😀
mükemmel okumuşsunuz ? resmen hissetmişsiniz. Vurgular, ses değişimi inanılmaz.
Ahh Kafka seni çok ama çok iyi anlıyorum
3.41 deki "BABA" deyişin yok mu abi. Sadece bu söz bile kafkanın babasına olan hislerini anlatıyor.Kitabı sadece okumamış yaşamışsın.Ağzına yüreğine sağlık .
Bu kitabı okumuştum çok güzeldi. Yorumladığınız için teşekkür ederim, isteyen varsa kitabı ona seve seve hediye edebilirim
Çok merak ediyorum bana verebilir misiniz rica etsem
Hocam yollar mısın?
Ben çok merak ediyorum ama okumaya cesaretim yok
Oğuz Atay'dan sonra bunu bekliyordum. Teşekkür ediyorum.
Saygılarımla
okumuştum ama sizden dinlemesi bi hayli etkiledi beni
Gerçekten yaşatıyorsunuz yorumunuzla. Emeğiniz takdire değerdir..
Gözyaşım pıt 🥲 neden 18 ci dakikada bitiyor? 😔 Öyle güzel okumuş sunuz ki, büyülenmiş bir şekilde dinlerken bir anda bitti 🥲
Teşekkürler seslendirme de çok etkili.
Ama ben geleceğin askeri değildim baba!
devamina hicbir yerde ulasamiyorum, spotifyda da ulasamadim. yayinlamadiniz mi acaba?
Babalarımız , babaları yüzünden bu halde bizde babalarımız yüzünden.
Bu sebeple; zinciri kırın babanızı affedin çocuklarınızı sevin.❤
Bir kısmı bu sadece mektup çok uzun ve bence yazılmış en iyi mektupların başında geliyor. Kafka zaten mektup yazarlığı söz konusuysa zirve yazardır. Oğuz Atay'ın babasına mektubunu da çok severim bu arada.
Yorumlara bakyrm da çoğu ya duygusal düşünmüş, ya kendine uyarlamış, klişeler, ezberler, zihniyet çarpıtmalarının kurbanları...
Sesinize sağlık çok çok güzel olmuş fakat devamını da yüklerseniz çok memnun olurum🙏
Muhteşem bir ses
kimse sormamış devamı nerede kitabın diye 1 partmı bu sadece
Tek hata şuan hayatımda olmayan babam böyle düzgün bir insan değil abi
Teşekkürler emeğinize sağlık :)
Muhtesem!
Lütfenn lütfenn fondakı sesin linkini ve adını öğrene bilirmiyim?
7.çakra olması lazım
k
teşekkürler
bu müthiş okumaların hepsini soundcloud’ta da dinleyebilsek mükemmel olmaz mı?
Geç cevap için kusura bakmayın. Bir soundcloud hesabım var aslında ama ilgilenmek bir türlü mümkün olmadı. Ama mutlaka yapacağım. Bunun dışında, m.fikret.uludag@gmail.com ya da instagram adresim üzerinden bana ulaşıldığı takdirde, kayıtlarımı ses dosyası olarak ücretsiz gönderiyorum. Aklınızda bulunsun.
@ gerçekten mi çok iyi ya sanki sesiniz bu iş için armağan edilmiş gibi hayran kaldım umarım hep devam edersiniz
@ fikret bey albert camus yabancinin tamami neden yok??
Dava’yı da sizden dinlesek…
Beklenen geldi😀 teşekkürler.
Bu arada arka fondaki müziğin adı nedir acaba?
Bula bildinizmi?
jsjs
Devamının gelmesini cok istedim ama yarida bitti neden?
Çok geç denk geldim
Selamlar arkadaki derin ama kısık sesli müziğin ismini yazabilirmisiniz bulamadım da
Buda bana baba deme diyen babama gelsinn.
Devami olsun 😢
Simdi.. Baba..
Abi ödevim vardı kralsln
müthis
Teşekkürler.
İç sesim siz misiniz? 🤔🖤 Hep tanıyormuşum hissi.
Senden başkasından dinlenmiyor reis
Niye yarıda kesilidi?
❤️
Acaba babası mektubu okudumu?
_Okumamış. Franz mektubu annesine iletmesi için vermiş, anneside "kendi korkularından" eşine mektubu hiç vermemiş!_
bir Oğuz Atay'ın babasına mektubu değil.
Hiç kuşkusuz.
Günlüklerinde mi? Hangi kitapta yer alıyor kitap?
@@destina1921 korkuyu beklerken
Aslında Atay bu mektuptan biraz etkilenip yazmış diyebiliriz o mektubu. En sevdiği yazarların başında gelir Kafka zaten. İki mektup da çok güzel bu arada.
3:35
Çox çox gözəl
Məncdə