Sinema Atölyesi - 06 (Ek) / Sinopsis nedir? Nasıl yazılır? / Örnekli sinopsis açıklaması: "Narin"

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 26 апр 2020
  • #sinema #filmatölyesi
    Sinema atölyesini takip eden bazı arkadaşlardan gelen öneri ve eleştiriler üzerine, hem sinopsis dersinde anlaşılmayan bazı noktaları açıklığa kavuşturmaya, hem de senaryo yazımının emekleme aşamalarını örnek bir sinopsis ile, yani "Narin" projesinin sinopsisiyle somutlaştırarak anlatmaya çalıştım.
    İzlemek, kanalıma abone olmak, beğenmek, eleştirmek, görüş ve önerilerinizi yazmak ve hatta isterseniz paylaşmak da sizden... 🌺🙏
    Atölyelere dair bilgi edinmek için takip edebileceğiniz sosyal medya hesapları:
    Facebook: / leventogluomar
    Instagram: / _omeros_
    ***
    Narin Sözleşmesi
    Sinopsis
    Yedi çocuklu bir ailenin en küçüğü olan 18 yaşındaki Narin’in başına talih kuşu konmuştur. Fransa’da yaşayan 30 yaşındaki amcaoğlu Selahattin’e eş olarak Paris’e gidecek, böylece inek sağma, ahır temizleme ya da odun taşıma gibi dertlerin olmadığı Avrupa’da mutlu bir hayat yaşayacaktır. Yaşlı bir adama satılma ya da bir namus cinayetine kurban gitme riski olmayan böyle bir hayat, sadece lise ikiye kadar okumuş olan Narin’e akran köy kızları tarafından kıskanılacak bir hayattır. Narin de umutludur ve “aile birleştirme vizesi” ile Paris uçağına binilir.
    Gerçekten de Paris’te rüya gibi bir hayat başlamıştır Narin için. Amcası ve kayınbabası Kemal tarafından da çok sevilen Narin, dil kurslarına gitmekte, ev işlerini de ihmal etmemektedir. Ancak henüz beş yaşında Paris’e gitmiş olan Selahattin’in Narin’den soğuması uzun sürmez ve Narin, zifaf döneminin hemen ardından, gözü dışarıda berduş bir hayata alışkın olan Selahattin’in gözünde çekiciliğini kaybetmiştir. Ancak Narin’in katlanması gereken tek problem bu değildir, Selahattin, evlilik nedeniyle Paris’te yaşama hakkına sahip olan Narin’i, boşamakla tehdit etmektedir. Buna rağmen Narin, Selahattin’e yalvarmıyor, bu da Selahattin’deki kibri ve kompleksi iyice ateşlemektedir.
    Fakat bu baskılar başlangıçta Narin’i içe kapanmaya sürüklese de kısa sürede aşar, gittikçe pervasızlaşan Selahattin ise Narin'i tedirgin etmek amacıyla bir avukatla görüştüğünü ima etmektedir. Dil dersi hocası eski ünkü avukat Madame Virgine de durumu öğrenir ve Narin’e destek çıkar. Narin, Madame Virgine’in de cesaretlendirmesi ile Selahattin’e boyun eğmeyi reddeder ve iki yılı dolmadan boşanması durumunda oturum alamayacak olmasına rağmen kendisi boşanmak için adım atar ve Madame Virgine konuya el atar.
    Onun devreye girmesiyle dava duyulur. Bu sırada aile de karışır. Selahattin, hem babasının mirastan men etme tehdidi hem de Narin’in dik duruşu karşısında şoka uğramıştır, bocalar, geri dönmek ister, beceremez ve Narin’deki sağlam irade karşısında gittikçe saçmalamaya başlamıştır. Bu kez de memlekete haber iletip, boşanmanın “namus” meselesinden kaynaklandığı dedikodusunu yayma tehdidine başvurur. Bu, Batman’a geri dönmek zorunda kalacak olan Narin’in intihara zorlanması ya da bir cinayete kurban gitmesi demektir. Fakat Narin buna da boyun eğmez. Boşanma davası sonuçlanır, bu sırada Selahattin’in babasının kalbi, yaşananlara dayanamamış ve Narin’in bir kız bebeği dünyaya getirdiği günün akşamı babanın kalbi de torununu göremeden durmuştur. Babanın vasiyeti ortaya çıktığında, mirasın oğula değil, doğrudan isim zikredilerek Narin ve Selahattin’e eşit biçimde paylaşılacak şekilde bırakılmıştır. Bu durum Selahattin’i iyice çileden çıkartır ve amcasının ölümü ile birlikte evi terk edip Madame Virgine’de kalan Narin için olmadık dedikodular yayar. Ortada dolaşan söylentiler Batman’da da duyulmuş, Narin’in ölüm fermanı artık bir ihtimal değil, sadece zamana bağlı bir realiteye dönüşmüştür. Ancak Narin buna da aldırmadığı gibi mirası almayı da reddetmektedir. Bu konuda Virgine ile de çatışır. Virgine, elindeki vekalete dayanarak Narin’i miras iadesi konusunda durdurduğu gibi, kızı ve kendisi için de Selahattin’den hatırı sayılır bir nafaka ve tazminat koparmıştır.
    Virgine, Narin’in sınır dışı kararına karşı kamu mahkemesinde vatandaşlık hakları davası açmış ve sınır dışı uygulamasına geçici tedbir koydurmuştur. Bu durum, doğrudan Fransız kamu hukukunu ilgilendirdiği ve “Avrupa Demokrasisi” konusunu gündeme getirdiği için medyada yer almış, böylece kadın kurumlarını da harekete geçirmiştir. Bu dönem boyunca sürekli okuyan, Fransız dili ve edebiyatı konusunda yoğunlaşan Narin, mahkemede tarihi bir savunma yapar. Vatandaşlık, oturum ya da mülteci kanunları yerine, doğrudan doğruya Avrupa hukuk sisteminin dayandığı temel fikirler ile uygulama arasındaki çelişkilere saldırır. Savunma medyaya da yansır, fakat bu, Narin’in lehinde bir karar çıkması şurada dursun, tam tersine kibirli yargıçların acil uygulanmak üzere sınır dışı kararıyla sonuçlanır.
    Narin, başlangıçta bir köylü kadını olarak indiği Paris hava alanına, bu kez kucağında çocuğu ile birlikte özgür bir kadın olarak gelir ve sivil toplum kurumlarının protestoları eşliğinde ve polis nezaretinde, onu bir cinayet kurbanı olmaya doğru taşıyacak olan İstanbul uçağına geçer.

Комментарии • 2

  • @fidanverdiyeva3706
    @fidanverdiyeva3706 4 года назад +1

    Bir senarrist olmak isteyen insan hansi dilleri bilmesi vacibdir birde komyuter bilgelerine yiyələnməlidirmi ??? (Defne)

  • @yigitozdemir7284
    @yigitozdemir7284 3 года назад

    Hocam bu sinopsis olayında bir şeyi anlamadım. Mesela, hikaye günümüz İstanbul diliyle geçer. Sinopsis sayfasında mı yer almalı, serno kısmında mı? Cevap verirseniz çok sevinirim şimdiden teşekkürler...