Konuşmacı müthiş pazarlamacı ve kibirli. İlber Ortaylıydı Celal Şengördü Fatih Altaylıydı Murat Bardakçıydı derken bu tarz son yıllarda moda oldu. Bilginin getirdiği mütevazılık, nezaket hak getire artık. Anlamın Türkçe ifade edilebileceği cümle ya da sözcük varsa Latince söylemek niye? Daha havalı mı oluyor? Yoksa konuştuğun "ulan bu ne diyor?" diye düşünürken daha sonra söylediklerini anlamadığından kabul mu ediyor? Hocanın da mutlaka bildiği üzere Roma Hukuku Latince vecizlerden daha derin temel bir kaynak.
Saba hocayı tanımamış olmanız sizin suçunuz olmayabilir fakat biraz araştırma ile ne kadar değerli bir hoca olduğunu anlamak çok zor olmasa gerek diyeceğim ama onun için de bir muhakeme ve emek vermek gerektiğini biliyorum ve bu sebepten sizi kınamıyorum.
@@Bizimmatematik11 birebir tanışıyor olmasak da birçok konuşmasını dinledim. Eleştirdiği konuların birçoğuna da katılıyorum. Ancak benim bahsettiğim içerik değil üslup. Mazruf kadar zarf da önemlidir. Hocanın konuşmaları ifadesi sunumlarında hep tepeden bakan kibirli, öfkeli bir tarz. Belki birebir kişisel ilişkilerinde öyle değildir ama hiç kimsenin bunu bilme zorunluluğu yok. Ayrıca hoca belki farkında değil ama kendisinin adliyelere gitmediğini avukatlık yapmadığını ifade ederken bile "bu benim yapıma uygun değil, adliyeler sıcak gelmiyor, bürodaki gençler bunu yapıyor" diyor. Adeta haşmetmeap tenezzül edip elini kirletmezken bu işi "bürodaki gençlere ve diğer avukatlara bırakıyor! İletişim önce sempati ile doğar. Belki biraz ağır oldu ama bence eleştirilmesi gereken bu değil bunu dedirten üslup çünkü buradan öyle gözüküyor. Hatta kendisi de farkında ve eleştirdiği kişilerin "yüzüne karşı da GİYDİRDİĞİNİ" söylüyor. Herkes herkese "giydirebilir! Bu marifet mi? "Giydiren giydirilmeye" de razı olmalıdır! Nitekim bu üslup nedeniyle izlediğim başka canlı yayınlarda da başlık nedeniyle izlemeye gelenlerin çoğu canlı yayını bir süre izledikten sonra terk ediyor. Oysa dediğim gibi içerik kıymetli fakat sunum, zarf kötü olunca içindeki kayboluyor, değer kaybediyor. Umarım yakın çevresinde bire bir tanıyan sizler dostane uyarıyı, görünümü iletirsiniz, sonuçta dost zarafetle de olsa acı söyler!
hocam merhaba seminerdeki tabloyu yorumlarda veyahut açıklamada pdf olarak paylaşabilir misiniz
İmar tarafından bedelli konmuş ve ayrı ayrı değişik yerlere dağıtılmış kentsel dönüşüme girmiş.tapuda işlenmiş imar ipotekleri hakları nedir
Müthiş
1:29:50 hocam dikkat edin :D
👍
Neden izleyemiyorum
MEGOLAMAN
Konuşmacı müthiş pazarlamacı ve kibirli. İlber Ortaylıydı Celal Şengördü Fatih Altaylıydı Murat Bardakçıydı derken bu tarz son yıllarda moda oldu. Bilginin getirdiği mütevazılık, nezaket hak getire artık. Anlamın Türkçe ifade edilebileceği cümle ya da sözcük varsa Latince söylemek niye? Daha havalı mı oluyor? Yoksa konuştuğun "ulan bu ne diyor?" diye düşünürken daha sonra söylediklerini anlamadığından kabul mu ediyor? Hocanın da mutlaka bildiği üzere Roma Hukuku Latince vecizlerden daha derin temel bir kaynak.
Saba hocayı tanımamış olmanız sizin suçunuz olmayabilir fakat biraz araştırma ile ne kadar değerli bir hoca olduğunu anlamak çok zor olmasa gerek diyeceğim ama onun için de bir muhakeme ve emek vermek gerektiğini biliyorum ve bu sebepten sizi kınamıyorum.
@@Bizimmatematik11 birebir tanışıyor olmasak da birçok konuşmasını dinledim. Eleştirdiği konuların birçoğuna da katılıyorum. Ancak benim bahsettiğim içerik değil üslup. Mazruf kadar zarf da önemlidir. Hocanın konuşmaları ifadesi sunumlarında hep tepeden bakan kibirli, öfkeli bir tarz. Belki birebir kişisel ilişkilerinde öyle değildir ama hiç kimsenin bunu bilme zorunluluğu yok. Ayrıca hoca belki farkında değil ama kendisinin adliyelere gitmediğini avukatlık yapmadığını ifade ederken bile "bu benim yapıma uygun değil, adliyeler sıcak gelmiyor, bürodaki gençler bunu yapıyor" diyor. Adeta haşmetmeap tenezzül edip elini kirletmezken bu işi "bürodaki gençlere ve diğer avukatlara bırakıyor! İletişim önce sempati ile doğar. Belki biraz ağır oldu ama bence eleştirilmesi gereken bu değil bunu dedirten üslup çünkü buradan öyle gözüküyor. Hatta kendisi de farkında ve eleştirdiği kişilerin "yüzüne karşı da GİYDİRDİĞİNİ" söylüyor. Herkes herkese "giydirebilir! Bu marifet mi? "Giydiren giydirilmeye" de razı olmalıdır! Nitekim bu üslup nedeniyle izlediğim başka canlı yayınlarda da başlık nedeniyle izlemeye gelenlerin çoğu canlı yayını bir süre izledikten sonra terk ediyor. Oysa dediğim gibi içerik kıymetli fakat sunum, zarf kötü olunca içindeki kayboluyor, değer kaybediyor. Umarım yakın çevresinde bire bir tanıyan sizler dostane uyarıyı, görünümü iletirsiniz, sonuçta dost zarafetle de olsa acı söyler!
sürekli aralara bir şeyler söylemekten birilerini ezmekten ve hakaret etmekten konuyu anlatamadı maalesef