Arthur Schopenhauer | Aşk ve Kadın Hakkındaki Görüşleri (Podcast)

Aşk, insanlık tarihinde daima kendine yer edinen, insanlar üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğu bilinen, üzerine belki de milyonlarca kez yazılıp çizilen, senaryolar üretilen, en kaotik anlarda bile bir yerlerde gizlenen bir duygudur. İnsanların uğruna ölümü dahi göze aldığı bu duygu, insanlar arasında her dönem var olmasının yanı sıra tanımı konusunda neredeyse en uzlaşılamayan kavramdır. Kimisi aşkı çeşitlere ayırır, kimisi sadece maddi ya da manevi boyutu ele alır; kimisi hayatta sadece bir kez yaşanabilecek bir duygu hali olduğunu söylerken kimisi birden çok kez aşık olunabileceğini ileri sürer. Bu şekilde belli kıstaslar belirlenirken bir sürü de tarif yapılır. Kısacası hemen hemen herkes, aşkı kendince tanımlamaya ve yaşamaya çalışır. Bir de biraz daha ayrı bir kesim vardır ki ısrarla aşk diye bir şey olmadığını savunur…
Bugün bu çetrefilli konu üzerine konuşurken gözlerimizi 19. yüzyıl Alman filozofu Arthur Schopenhauer’ın görüşleri üzerine çevireceğiz. Genelde aşka dair “karamsar” bir bakış açısına sahip olmasıyla bilinen filozofumuzun, aşk, tutkulu sevgi ya da cinsel sevgi olarak adlandırdığı bu duyguya dair fikirlerini, birtakım analizlerini ve bu analizlerle vardığı sonuçları beraber inceleyeceğiz.
TR:
Bu videolardaki tüm materyaller eğitim amaçlı kullanılmaktadır ve adil kullanım kurallarına uygundur. Telif hakkı ihlali amaçlanmamıştır. Bu videoda kullanılan materyallerin telif hakkı sahibiyseniz veya bunları temsil ediyorsanız ve söz konusu materyalin kullanımıyla ilgili bir sorununuz varsa, lütfen e-postam aracılığıyla kanalımdaki "hakkında" sayfasından benimle iletişime geçin.
ENG:
All materials in these videos are used for educational purposes and fall within the guidelines of fair use. No copyright infringement is intended. If you are or represent the copyright owner of materials used in this video and have a problem with the use of said material, please contact me via my email in the "about" page on my channel.
#schopenhauer #arthurschopenhauerquotes #podcast #türkçepodcast #podcastdinle #felsefetarihi #felsefe #mutluluk #mutluluğunformülü #kültürsanat

[@VanBastennMarco]

Teşekkürler. Üstad gerçekleri acımadan, çekinmeden anlatmış. Kadınlar sevmeyecek tabi ama neredeyse her cümlesi hakikat içeriyor.

[@taklyoruzbe8584]

Harika bir video, birçok kaynak birleştirilmiş. Birkaç bilgi de ben belirteyim, annesine olan nefretinin en başlıca olanı babasının intihar ettiğini, annesinin onu çok yıprattığını düşünüyor, üstelik annesinin gelişim çağında kendisine "bir aileden yalnızca bir entelektüel çıkar ve bu da benim" demesi. Annesi gerçekten sorunlu bir kadın. (Kadın Goetheyle vs yakın arkadaş)

[@Kitaplığınsesi]

Verdiğiniz bilgiler ve yorumunuz için çok teşekkür ederim. Keyifli dinlemeler dilerim 💐💕

[@omersarikaya6370]

Super

[@Kitaplığınsesi]

Teşekkür ederim:)

[@belginruzgar6130]

Sadece sizi takip ettiğim için dinleyeceğim.Yoksa tövbeliydim bu adamın kitaplarını okumaya ve dinlemeye..Emeğinize saygımdan dolayı dinliyorum.

[@Kitaplığınsesi]

Böyle düşünmeyiniz bence çünkü her insan kendi dönemine göre yargılanmalı ve yaşadığı hayatı geliştirdiği fikirleri etkilediğini bilmeliyiz. Bazı konularda günümüze sığ düşen fikirleri olduğu yadsınamaz ama kendisi bir filozof ve çağının ilerisinde bir insan. Günümüzde de ondan faydalanacağımız fikirler illa ki vardır diye düşünüyorum. Eğer Schopenhauer günümüzde yaşasaydı kadınlar hakkında farklı düşünmeyeceğinin kesinliği var mı ? Ayrıca kanalımda vakit geçirdiğiniz için teşekkür ederim🧡

[@hermes.7225]

Go home feminist

[@belginruzgar6130]

@@hermes.7225 SCHOPENHAUER- MERHAMET
Schopenhauer ile ilgili okuduğum(okuyamayıp 82. Sayfada yarım bıraktığım) kitaptan alıntıdır.” Bu adamın kadın düşmanlığı ve kötümserliği yüzünden çok uzun zamandır kitaplarına el sürmüyordum. Bu kitapta belki fikrim değişir dedim.. Bir daha başka bir kitabının kapağını bile açmam.” diye not eklemişim faceboktaki paylaşımıma..
““Nefse hakim olmak, bu anlamda çok önemlidir. Bura da kadınların niçin sağlam ilkelere sahip olamadıklarına değinmek istiyorum. Kadınlar sağlam ilkelere sahip değildirler; çünkü usları zayıftır. Bu nedenle de kendilerine sağlam bir yön seçmekten acizdirler. Namuslu, ahlaklı ve adaletli olma konusunda, kadınlar bu sebeple erkeklerden bir adım geridedirler. Kadınların asli özellikleri olarak adaletsiz olma, namuslu olmama, yerine göre davranamama ve ahlaksız olmaları sayılabilir. Buna karşın, insanları sevme konusunda erkeklerden üstündürler. Bu durum bizi açıkça şu sonuca götürüyor: Merhamet duymak konusunda kadınlar, erkeklerden daha duyarlıdırlar.”