Görünmeyen Dünya - 6 (Melanin, Nano Altın ve Dev Kristal Mağarası)

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 27 фев 2023
  • Merhaba, Görünmeyen Dünya belgesel dizisinin yeni bir bölümünde yine beraberiz. Bu bölümde yine çok ilgi çekici konulardan.... Ahtapotların hiç bilmediğimiz özelliklerinden, nano altının şaşırtıcı özelliklerinden ve dev kristallerden oluşan masalsı bir mağaradan bahsedeceğiz.. Başlıyoruz...
    KORUYUCU RENK KAYNAĞI MELANİN
    Gözlerimize, saçlarımıza ve cildimize rengini veren nedir? pigment molekülleri... Melanin...
    Bilindiği gibi canlı gözlerinin renkleri çeşitlilik gösterir. İşte bu rengi sağlayan da yine pigmentlerdir. Melanin, gözün içinde bulunan ve göze rengini veren pigment maddelerinden bir tanesidir.
    Ancak melaninin görevi sadece renk verici bir madde olması değildir. Melanin bizi aynı zamanda korur. Nasıl mı? İzliyoruz....
    A-GÖZLERDEKİ KORUMA
    Gözlerimiz ışığa karşı son derece hassastır. Çok fazla ışık gözlerimizi rahatsız eder ve olumsuz yönde etkiler. Buna rağmen gözlerimizde Allah tarafından özel olarak yaratılmış olan sistemler sayesinde güven içinde ışık kaynaklarına bakabiliriz, etrafımızı rahatlıkla görebiliriz.
    Araştırmacılar gözde bulunan melanin maddesinin hem gözün zararlı ışınlardan korunmasında kullanıldığını, hem de görüş gücünün artırılmasını sağladığını ortaya çıkarmışlardır.
    Işığın oluşturacağı zararlı etkilere karşı en etkili çözüm olan melanin maddesi, özellikle yüksek enerjili ışıkları, düşük enerjili ışıktan daha kuvvetli bir şekilde emer. Yani maviden çok mor ötesini, yeşilden çok maviyi emer. Bu yolla melanin gözün lensini zararlı mor ötesi ışınlara karşı korumuş olur.
    Retinanın dokusuna zarar verme özelliği olan renkleri belli oranlarda filtreleyerek retinanın en ideal seviyede korunmasını sağlar. Böylece sarı nokta hastalığı riskini azaltır. Göz melanini daha az olan kişilerde bu hastalık daha sık görülür.
    Melanin pigmentleri cildimizin korunmasında da çok önemli bir etkiye sahiptir.
    B-DERİDEKİ KORUMA
    Derimizin rengi vücudumuzda bulunan ve genel adıyla melanin olarak bilinen pigmentlerin türüne ve yoğunluğuna bağlı olarak oluşur. Melanosit adlı hücrelerden salgılanan bu pigmentlerden ömelanin ve feomelanin deri renginin oluşmasında rol oynar. Ömelanin yoğunluğunun feomelanine göre fazla olması derinin koyu renkte olmasına, feomelaninin daha fazla olması ise deri renginin daha açık olmasına neden olur.
    Ömelanin pigmentleri aynı zamanda güneşten gelen tehlikeli ışınları tutarak zarar görmemizi engeller. Bu sayede güneş ışınlarının yoğun olduğu Afrika’da insanların koyu ten rengi onları bir kalkan gibi korur.
    Melaninin gözün ve cildin korumasında çok önemli bir görevleri olduğunu izledik. Böyle kusursuz bir yapıya sahip olan çok fonksiyonlu bu maddenin tesadüfen ortaya çıkmasının imkansız olduğu çok açık bir gerçek. Melanin maddesi, evrendeki her şey gibi Allah tarafından insanlara fayda verecek şekilde özel olarak yaratılmıştır.
    Kovulmuş şeytandan Allaha’a sığınırım.
    De ki: "Sizi inşa eden (yaratan), size kulak, gözler ve gönüller veren O'dur. Ne az şükrediyorsunuz?" (Mülk Suresi, 23)
    MİKRO DÜNYADAN BİLİM HABERLERİ - NANO ALTIN
    Binlerce yıldır, yerin altından çıkan altının yarısı mücevherlerin yapımında diğer büyük bir kısmı ise altın külçeleri ya da altın paraların üretiminde kullanılıyor. Ancak günümüzde büyük miktarlar değil, gözlerimizin bile göremediği çok daha küçük miktarlarda altın, bilim ve teknoloji dünyasının ilgisini çekiyor.
    Gelecekte altın ile temizlenmiş sular içebilir, evinizi altın içeren güneş panelleri ile ısıtabilir, ya da altın tozu içeren ilaçlar kullanabilirsiniz. Peki bütün bunlar nasıl olabilir? İzleyelim ve görelim.
    Altının para ve mücevher yapımında diğer metallere kıyasla ilk sırada tercih edilmesinin nedeni, oksijen ya da başka maddelerle reaksiyona girmemesi. Bu özelliği sayesinde altın, sürekli parlak ve temiz kalabiliyor.
    Nano boyutlara inildiğinde, altın bilinenden çok daha ilginç özellikler kazanıyor. Sadece bir virüs boyutundaki nano altın taneciğinin yüzey özellikleri, onu kimya ve tıp alanında çok önemli bir hale getiriyor. Günümüzde bilim insanları altını kanser hastalığının erken teşhisi için kullanıyor.
    Altın taneciği vücuttaki başka hiçbir şeyle reaksiyona girmediği için ilaçları vücutta istenen yere taşıyabiliyor. Bazı ilaçların hedeflenen yerlere noktasal incelikte ulaşmasını sağlıyor ki bu sağlık alanında çok önemli gelişme...
    Altın bir metal olduğu için iletken ve elektronları içerisinde hareket edebiliyor, daha da küçük altın tanecikleri ışık ve madde ile etkileşime geçebiliyor. Doğru dalga boyundaki ışık verildiğinde altın taneciğinin içindeki elektronlar aşağı-yukarı ya da sağa-sola hareket ettirilebiliyor.
    Böylece doğru boyutlardaki minicik altın tanecikleri birden kanser öldürücü özellik kazanıyor.
    #belgesel #HarunYahya #bilim

Комментарии •