Selamlar, bugün Rollo May'ın ''Kendini Arayan Adam'' kitabından bol alıntılı bir video hazırladım. Keyifli Seyirler. instagram:@kiramiraz 1000kitap:@kiramiraz
Fight clubtaki şu kısım aslında bulunduğumuz yüzyıldaki durumu iyi anlatıyor. "bizler tarihin ortanca çocuklarıyız bir amacımız ya da yerimiz yok ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı bizim savaşımız ruhani bir savaş" Modern teknoloji ve bunların getirdiği yenilikler halen ilkel olan güdülerimizle savaşıyorlar çünkü bu rahat modern yaşam o kadar hızlı geldi ki insan buna adapte dahi olamadı bu da tabiki ruhsal sıkıntıları beraberinde getirdi.
Bu yüzyılın insanının bir sorunu da bağımlılık. Çoğu insan reddetse bile telefonlar hayatımızın tam anlamıyle vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Kıyafetlerden beri hayatımızla bu kadar bütünleşen böyle bir nesne yoktur diye tahmin ediyorum. Kaydırdığımız her videoda bozulan dopamin salgılarımız sıradan hayattan o kadar keyif almamamıza neden oluyor. Bir distoptayada gibiyiz, zaten kısıtlı vakte sahip olduğumuz günümüzün önemli bir kısmını bir cihaza bağlı yaşıyoruz.
Belki de boşluk hissi bundan ileri geliyor. Çünkü bir meşguliyete, tutkuya tutunduğumuzda düşünmeyi bırakır, aksiyona geçeriz. Beraberinde bir şeyi yapmış bitirmiş başarmış olmanın verdiği tatmin ve haz duygusu gelir. Ama bağımlı olduğumuz her neyse, biz emek vermeden, bir anda hazzı önümüze sunuyor. Biz ise bir süre sonra bir işi beceremediğimiz için, iradeli davranamadığımız, bir işin başından sonuna sabır gösterip emek veremediğimiz için kendimizi yetersiz ve değersiz hissediyoruz. Çünkü bağımlılıkla geçirdiğimiz süreçte bazı insanların tabiki gerisinde kalıyoruz. Ve en kötüsü beyin kolaya, dertlerden veya zahmetten kaçmak İçin bağımlılığa başvurmayı alışkanlık haline getiriyorsa o kısımda o döngüden çıkmak daha zor hale geliyor. Yani ya en baştan ipin ucunu kaçırmamak gerek ya da farkındalığa vardığımızda belki daha büyük bir çaba gösterip bağımlılık yerine daha iyi alışkanlıklar edinmek gerek diye düşünüyorum..
Kendinle başbaşa kalmak dünyanın en zor şeyi gibi geliyor, deniyorsun alışıyorsun ve kalabilmeye başlıyorsun. Başardıktan sonraysa yalnızlaşıyorsun çünkü diğerleri senin gibi değil, olsa bile fark etmiyor. O kendiyle, sen kendinlesin. Birlikte değilsiniz. Karşı argümanlara açığım.
@@artigarti0 Bunu ben de yapıyorum aslında, özellikle bu sene daha da artırdım. Bazı arkadaşlıklarımı bitirdim hatta sırf bu yüzden sevgilimden ayrıldım. Büyük bir boşluğa düştüm, doğru olduğuna inandığım yoldan gidiyorum. Acı veriyor ama uzun süreli olmuyor, kendimi keşfediyorum ama hiçbir şey yapmadan durunca o boşluk hissi vuruyor. Bu yüzden durmadan devam etmek zorundayım. Onun dışında bazı psikolojik temellerin, travmatik süreçlerin, çocukluğun, genlerin ve yaşantı sonucu oluşan deneyimlerin kişiliğimizi şekillendirdiğini düşündüğüm için bu ortak his ile mücadele etme biçimlerimizin farklı olduğunu bilmek beni rahatlatıyor. Karşı argümanları bu yüzden seviyorum, rasyonalizyon duvarını kırıyor ve yeni bir şey veriyor.
@@artigarti0 haklısın, her insanın hayatının bir döneminde yalnız kalması ve kendini keşfetmesi, tanıması gerekiyor çünkü böylelikle kendimizi sevebiliriz kendimizi seversekte daha özgüvenli oluruz. (Özgüvenin neler getireceğinden bahsetmeme gerek yok herhalde)
@@artigarti0 Şu an böyle bir dönemimdeyim ve çok stabil bir mutluluğum var. Buna sebep olan şeyse yine benimle alakalı, kendime gideceğim bi yol taslağı çizmiş olmam. Eski din alışkanlıkları ama işe yarıyor zaman zaman. Yaşasın farklılıklar 🥳
Videonun çok güzel olmuş. Eline sağlık. Aslında insanlara sığınmaya çalışmak kendine olan nefretinin bir gerçeğidir. Bizler sevilmek ve anlaşılmak isteriz. O zaman var olduğumuzu hissederiz ama toplum bizi kabul etmese bizler ne yapacağız? Kendimizi olmadığımız biri gibi göstermek sadece zayıflıktır. Gerçek güç tek başına kendi omuzların üzerinde yükselmektir. bende ileride böyle kanal açmayı düşünüyorum. bu konular üzerine düşünmek var olduğumu hissettiriyor.
Sen hangisini yapıyorsun? Kendinden kaçmak için youtube'a mı sığınıyıorsun yoksa kendine sığınmanın acısına katlanamayıp insanlara mı sığınıyorsun? Bu anlamsızlık şiirinin hangi dizesindesin? Biliyorum, sen de bilmiyorsun.
Şuan tamda o dönemdeyim. Hiçbir şey yapmak istemiyorum, yaptığım hiçbir şeyden keyif alamıyorum. Yaptığım herşeyden pişmanlık duyuyorum çünkü hepsi zaman kaybıymış gibi geliyor. Hayat midemi bulandırıyor. Mecazi değil gerçek anlamda. Yaptığım her eylemden midem bulanıyor. Hani zorla ders çalışmaya çalıştığınızda mideniz bulanır ya test kitabını sadece görseniz bile mideniz kalkar, işte ben de zorla yaşıyormuş gibi hissediyorum o yüzden hayattan midem bulanıyor. Çok endişeliyim. Çünkü kafamın içinde hep aynı ses... "Zamanını boşa harcıyorsun". Bu sesi her duyduğumda panikliyorum, yararlı birşeyler yapmaya çalışıyorum. Ama bunu kafamın içindeki sesin zoruyla yaptığım için ve endişeli olduğum için, o "yararlı" şeyi yaparken midem bulanıyor. Kafamdaki ses yetmezmiş gibi annem gelip "zamanını çok boşa harcıyorsun ders çalış, egzersiz yap..." diyor. Cevap vermiyorum sadece yüzüne bakıyorum. O sırada zihnimden yüzlerce "biliyorum biliyorum biliyorum biliyorum biliyorum... farkındayım farkındayım biliyorum farkındayım..." sesi geçiyor. Elimden hiçbir şey gelmiyor. Yaşamak istiyorum, çok güzel hayallerim var, onları en ince ayrıntısına kadar düşledim, hedeflerim var ve onlar için sonuna kadar çabalamak istiyorum. Ama hedeflerime ulaşmak için yapmam gerekenleri yapamıyorum. Bu ara tatilde hiçbir şey yapamadım. Zamanımı boşa harcama endişesiyle -hiçbir şey yapamayarak- zamanımı daha fazla boşa harcadım, bunu fark ettiğimde oluşan endişeyle zamanımı boşa harcamaya devam ettim. Paradoksa girdim. Okul açılınca hocalar ders çalıştınız mı diyecek, hayır dediğimizde iyi en azından bi güzel dinlendiniz o zaman diyecekler. Sorun şu ki hiçbir şey yapmamış olmama rağmen hepsinden en yorgun ben olacağım. Hiç dinlenemedim. Çünkü sürekli içimdekiyle savaşıyorum. Buna boşluk hissi mi, endişe mi, gelecek kaygısı mı, içimizdeki şeytan mı dersiniz bilmiyorum. Çok yorgunum... Sadece, zamanın olmadığı bir yerde, duvarı izlemek istiyorum...
Bir hedefin yok o zaman. Zaman karadeliğinin içinde birbirini kovalayan insanları izliyorsun, dünyevi telaşlarına anlam veremiyorsun. Herkes bir şeyler yapıyor hayat bir salise olsun durmuyor ama sen bir şeyler yapmakta bir anlam göremiyorsun. Boşa harcanmış bir potansiyel olmaktan korkuyorsun. Eskiden bana çok bilmiş lafı gibi gelirdi ama bir şeylerin farkında olmak, dünyaya bakmak ve insanları gerçek anlamda görmek en büyük ceza. Çok farkında oldukça yaşayamıyorsun. Hedefin olduğunu söylüyorsun ama onun gerçekleşmesi için gerekli şeyleri yapmadığını. Bu kanalın başka bir videosu vardı, bir şeyleri aynı anda yapmaya çalışırken hiçbir şeyi doğru düzgün yapamadığımızdan bahsediyordu. Bence bu doğru. Yapman gereken şeyleri gözünde dağ yapmışsındır belki de, o dağı parçala parçalayabildiğin kadar ve öyle yap onları. Bence hala çok zorlanıyorsan kendini insan yerine koyma. Köpek gibi düşün. Ödül ver kendine. Ben bunu yapmıyorum çünkü çalıştıktan sonra aldiğım tatmin benim için bir ödül zaten. AMA her şeyden önce bir şeyleri gerçekten yapmaya başla. Kafandan çık ve onları actiona dök (daha türkçesini bulamadim)
Ahh seni o kadar iyi ve derinden anladım ki. Tam olarak aynı hissediyorum keşke zaman dursa ve sadece oturup izleyebilsem.. Bence ikimizinde aklımızdan çıkarmaması gereken birşey var "bu kötü, yalnız, anlamlandıramadığımız, sorguladığım karanlık dönem ne kadar yapamıyor olsakta herşey den iğreniyor olsakta bi ucundan tutup ufakta olsa o hayalleri gerçekleştirmek için başlamaya bir işaret." Hatta benim senin bu yorumunu görüp bunları yazmamda sana bir işaret ve banada bir hatırlatıcı. Neredesin, napıyorsun, cinsiyetin ne, kaç yaşındasın gibi soruların cevaplarını bilmiyorum çünkü benim için önemsiz benim için önemli olan benim gibi hayalleri, idealleri olan o güzel insanları başlamaya itmek. İnan bana bende senin gibiyim gerçekleştirmek istediğim çok şey ver her birini hayal etmeye bile kıyamıyorum, çok güzeller. Ama biz şuan başlamazsak oraya ulaşamayız o hayalleri başkaları yaşar bizde çökmüş ve pişman halde izleriz sadece. Bak şu günüme kadar doğru düzgün arkadaşım, sevgilim olmadı hep kendi başımaydım ama kendi içime bir kere bile bakmadım bakmayı geçtim o diğerleri beni o kadar çok dışlayıp eleştiriler ki onlar iç sesim olmuştu kendimi hiç bir şeye layık göremedim. Ama şu sıralar bu tür kanallar ve insanlar sayesinde o büyük hata suratıma o kadar güçlü çarptı ki o sarsılmalardan uyuyamadım bile bir kaç gün. Anlayacağın hiç bir zaman biri seni şuanki durumundan kurtaramaz bende dahil. Senin bana inanıp ağlayarakta olsa acı çekerek başlaman. Bende seninle beraber daha yeni başlayacağım çünkü o kıyamadığım hayallerim zamanla çürüsün istemiyorum. Şuan ve ileride bir kaç yıl kendi kendime işkence çektireceğim ama o hayaller benim olacak. O hayalleri yaşamadan ölürsem kendimi affetmem. İstersen instadan daha ayrıntılı konuşabiliriz "the_ikra3". Bu kadar yakın hissettiğim biriyle iletişimde kalmak isterim. ;))
Tam olarak böyleyim ben de yıllardır.Asla bitmeyen korkunç bir döngü içerisindeyim, ben de gerçekten zamanın olmadığı bir yerde duvarı izlemek isterdim
Bir fen öğretmeni olarak tebrik ederim seni, hakikati araman güzel bir şey.Aynen öyle insanın ihtiyacı sevgidir fakat sadece sevgiyi yetersiz görüyorlar sonra istediği gibi zengin maddi olanaklar olmayınca karşıdaki insana flörtöz yaklaşıp manipüle etmeye çalışıyorlar halbuki kaçtığı kendi ihtiyacı olan sevgiden kaçıyor, manipüle ettiği kendisi oynattıği kişi kendisi malesef... sürekli arkadaş arama yoluna gitmelerinin sebebi bu
Kamera açın çok daha iyi arka plana alışacağız , videolarının kısa oluşuna bayılıyorum , üzerinde düşündüğüm konularda video yapman nokta atışı , kısaca harikasın !
Güzel bir video ! Geçmişte aslında her şeyin formülünün var olması, var gibi durması; genel olarak bireyin düşüncelerinin hiçe sayılıp toplumsal amaçların kutsanması sebebiyledir ve günümüzde insanların içinde bulunduğu boşluk duygusu belki de yüzyıllardır bireysel varlıklarının hiçe sayılması ve bu yöndeki yetilerinin güdük kalmasındandır. Yani geçmişte insanların bunları düşünmesi için bir sebep yoktu, onlar doğmadan onlara zaten toplum görev atamıştı. ama artık insan sorgulayabiliyor, düşünebiliyor, şartlar buna müsait ve en önemlisi eskiye nispeten bu konularda daha az zorunluluğa sahip.
18 yaşında bir genç olarak bu video da anlattığınız bilgileri nispeten küçük olduğum bir yaşta kendi kendime fark ettiğimi ve son bir kaç yıldır kendime sığındığımı fark ettim çünkü yanlızlıktan kaçmak isterken diğer insanların bu konuda benden çokta farklı olmadığını fark ettim zamanla
Bu düşünce uzun zamandır aklımda olan fikirdir, bu hayat boşuna zorlaştırılıyor. Üniversite okul iş vs. bence insanoğlunun sıkıntıdan delirmemesi için ortaya çıkartılmış şeyler. Eski zamanlarda yaşayan bir insan olsan sabahın köründe başlayan bir hayatın olur gün boyu dışarıda ekmeğini arar ya tarlada çalışır, ya da bir şey yapardın hava karardığı gibi de evine gelir uyur, büyük ihtimalle de 60 yaşında falan ölür giderdin. miss gibi hayat. onun yerine şimdi saçma sapan kurumlarda, saçma sapan insanlarla saççma sapan işlerle uğraşmak zorunda kalıyoruz, ve bu kendi oluşturduğumuz şey içinde bağırarak yok olup gidiyoruz. Bunun bana göre başlıca nedenlerinden birisi insanın ahlak kavramını dinlerden toplumlara indirgemeye çalışması
Ben bir sorunumuzun olduğunu varsaymıyorum. Kafamıza göre bir şeyler depreşiyor taklidi yapıyor, kendimizi dehşete sürüklüyoruz. Ali'nin derdine Veli düşseydi daha huzurlu dünyamız olurdu. Dün de ben tam olarak bu yalnız insan figürünü oynadım, video isabetli olmuş.
Ya insanların derdi bitmez mesela ben az önce derdim yoktu bu videoyu gördüm aa kız ne kadar güzel ve zeki keşke böyle bir eşim olsa diye dertlendim, ondan en iyisi derde değil çözüme odaklanmak, benimle evlenir misin?
Mikrofonun üzerine bir mikrofon süngeri takarsan, ses patlamalarını önler ve ben de çok mutlu olurum. Eğer bu seçeneği tercih etmezsen, alternatif olarak yapay zeka kullanarak ses düzenlemesi yapabiliriz.
Fight clubtaki şu kısım aslında bulunduğumuz yüzyıldaki durumu iyi anlatıyor. "bizler tarihin ortanca çocuklarıyız bir amacımız ya da yerimiz yok ne büyük savaşı yaşadık ne de büyük buhranı bizim savaşımız ruhani bir savaş"
Modern teknoloji ve bunların getirdiği yenilikler halen ilkel olan güdülerimizle savaşıyorlar çünkü bu rahat modern yaşam o kadar hızlı geldi ki insan buna adapte dahi olamadı bu da tabiki ruhsal sıkıntıları beraberinde getirdi.
ilk kuralı bozmayın
Bu yüzyılın insanının bir sorunu da bağımlılık. Çoğu insan reddetse bile telefonlar hayatımızın tam anlamıyle vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Kıyafetlerden beri hayatımızla bu kadar bütünleşen böyle bir nesne yoktur diye tahmin ediyorum. Kaydırdığımız her videoda bozulan dopamin salgılarımız sıradan hayattan o kadar keyif almamamıza neden oluyor. Bir distoptayada gibiyiz, zaten kısıtlı vakte sahip olduğumuz günümüzün önemli bir kısmını bir cihaza bağlı yaşıyoruz.
Belki de boşluk hissi bundan ileri geliyor. Çünkü bir meşguliyete, tutkuya tutunduğumuzda düşünmeyi bırakır, aksiyona geçeriz. Beraberinde bir şeyi yapmış bitirmiş başarmış olmanın verdiği tatmin ve haz duygusu gelir. Ama bağımlı olduğumuz her neyse, biz emek vermeden, bir anda hazzı önümüze sunuyor. Biz ise bir süre sonra bir işi beceremediğimiz için, iradeli davranamadığımız, bir işin başından sonuna sabır gösterip emek veremediğimiz için kendimizi yetersiz ve değersiz hissediyoruz. Çünkü bağımlılıkla geçirdiğimiz süreçte bazı insanların tabiki gerisinde kalıyoruz. Ve en kötüsü beyin kolaya, dertlerden veya zahmetten kaçmak İçin bağımlılığa başvurmayı alışkanlık haline getiriyorsa o kısımda o döngüden çıkmak daha zor hale geliyor. Yani ya en baştan ipin ucunu kaçırmamak gerek ya da farkındalığa vardığımızda belki daha büyük bir çaba gösterip bağımlılık yerine daha iyi alışkanlıklar edinmek gerek diye düşünüyorum..
Kendinle başbaşa kalmak dünyanın en zor şeyi gibi geliyor, deniyorsun alışıyorsun ve kalabilmeye başlıyorsun. Başardıktan sonraysa yalnızlaşıyorsun çünkü diğerleri senin gibi değil, olsa bile fark etmiyor. O kendiyle, sen kendinlesin. Birlikte değilsiniz. Karşı argümanlara açığım.
@@artigarti0 çok güzel yazmışsın. En son bahsettiğin bakış açısını deneyeceğim, tesekkürler :))
@@artigarti0 Bunu ben de yapıyorum aslında, özellikle bu sene daha da artırdım. Bazı arkadaşlıklarımı bitirdim hatta sırf bu yüzden sevgilimden ayrıldım. Büyük bir boşluğa düştüm, doğru olduğuna inandığım yoldan gidiyorum. Acı veriyor ama uzun süreli olmuyor, kendimi keşfediyorum ama hiçbir şey yapmadan durunca o boşluk hissi vuruyor. Bu yüzden durmadan devam etmek zorundayım.
Onun dışında bazı psikolojik temellerin, travmatik süreçlerin, çocukluğun, genlerin ve yaşantı sonucu oluşan deneyimlerin kişiliğimizi şekillendirdiğini düşündüğüm için bu ortak his ile mücadele etme biçimlerimizin farklı olduğunu bilmek beni rahatlatıyor.
Karşı argümanları bu yüzden seviyorum, rasyonalizyon duvarını kırıyor ve yeni bir şey veriyor.
@@artigarti0 haklısın, her insanın hayatının bir döneminde yalnız kalması ve kendini keşfetmesi, tanıması gerekiyor çünkü böylelikle kendimizi sevebiliriz kendimizi seversekte daha özgüvenli oluruz. (Özgüvenin neler getireceğinden bahsetmeme gerek yok herhalde)
@@artigarti0 Şu an böyle bir dönemimdeyim ve çok stabil bir mutluluğum var. Buna sebep olan şeyse yine benimle alakalı, kendime gideceğim bi yol taslağı çizmiş olmam. Eski din alışkanlıkları ama işe yarıyor zaman zaman. Yaşasın farklılıklar 🥳
Videonun çok güzel olmuş. Eline sağlık. Aslında insanlara sığınmaya çalışmak kendine olan nefretinin bir gerçeğidir. Bizler sevilmek ve anlaşılmak isteriz. O zaman var olduğumuzu hissederiz ama toplum bizi kabul etmese bizler ne yapacağız? Kendimizi olmadığımız biri gibi göstermek sadece zayıflıktır. Gerçek güç tek başına kendi omuzların üzerinde yükselmektir. bende ileride böyle kanal açmayı düşünüyorum. bu konular üzerine düşünmek var olduğumu hissettiriyor.
Mutlu oluyorum ülkemde böyle düşünürlerin olduğunu görünce
Sen hangisini yapıyorsun? Kendinden kaçmak için youtube'a mı sığınıyıorsun yoksa kendine sığınmanın acısına katlanamayıp insanlara mı sığınıyorsun? Bu anlamsızlık şiirinin hangi dizesindesin? Biliyorum, sen de bilmiyorsun.
Şuan tamda o dönemdeyim. Hiçbir şey yapmak istemiyorum, yaptığım hiçbir şeyden keyif alamıyorum. Yaptığım herşeyden pişmanlık duyuyorum çünkü hepsi zaman kaybıymış gibi geliyor. Hayat midemi bulandırıyor. Mecazi değil gerçek anlamda. Yaptığım her eylemden midem bulanıyor. Hani zorla ders çalışmaya çalıştığınızda mideniz bulanır ya test kitabını sadece görseniz bile mideniz kalkar, işte ben de zorla yaşıyormuş gibi hissediyorum o yüzden hayattan midem bulanıyor. Çok endişeliyim. Çünkü kafamın içinde hep aynı ses... "Zamanını boşa harcıyorsun". Bu sesi her duyduğumda panikliyorum, yararlı birşeyler yapmaya çalışıyorum. Ama bunu kafamın içindeki sesin zoruyla yaptığım için ve endişeli olduğum için, o "yararlı" şeyi yaparken midem bulanıyor. Kafamdaki ses yetmezmiş gibi annem gelip "zamanını çok boşa harcıyorsun ders çalış, egzersiz yap..." diyor. Cevap vermiyorum sadece yüzüne bakıyorum. O sırada zihnimden yüzlerce "biliyorum biliyorum biliyorum biliyorum biliyorum... farkındayım farkındayım biliyorum farkındayım..." sesi geçiyor. Elimden hiçbir şey gelmiyor. Yaşamak istiyorum, çok güzel hayallerim var, onları en ince ayrıntısına kadar düşledim, hedeflerim var ve onlar için sonuna kadar çabalamak istiyorum. Ama hedeflerime ulaşmak için yapmam gerekenleri yapamıyorum. Bu ara tatilde hiçbir şey yapamadım. Zamanımı boşa harcama endişesiyle -hiçbir şey yapamayarak- zamanımı daha fazla boşa harcadım, bunu fark ettiğimde oluşan endişeyle zamanımı boşa harcamaya devam ettim. Paradoksa girdim. Okul açılınca hocalar ders çalıştınız mı diyecek, hayır dediğimizde iyi en azından bi güzel dinlendiniz o zaman diyecekler. Sorun şu ki hiçbir şey yapmamış olmama rağmen hepsinden en yorgun ben olacağım. Hiç dinlenemedim. Çünkü sürekli içimdekiyle savaşıyorum. Buna boşluk hissi mi, endişe mi, gelecek kaygısı mı, içimizdeki şeytan mı dersiniz bilmiyorum. Çok yorgunum... Sadece, zamanın olmadığı bir yerde, duvarı izlemek istiyorum...
Bir hedefin yok o zaman. Zaman karadeliğinin içinde birbirini kovalayan insanları izliyorsun, dünyevi telaşlarına anlam veremiyorsun. Herkes bir şeyler yapıyor hayat bir salise olsun durmuyor ama sen bir şeyler yapmakta bir anlam göremiyorsun. Boşa harcanmış bir potansiyel olmaktan korkuyorsun. Eskiden bana çok bilmiş lafı gibi gelirdi ama bir şeylerin farkında olmak, dünyaya bakmak ve insanları gerçek anlamda görmek en büyük ceza. Çok farkında oldukça yaşayamıyorsun. Hedefin olduğunu söylüyorsun ama onun gerçekleşmesi için gerekli şeyleri yapmadığını. Bu kanalın başka bir videosu vardı, bir şeyleri aynı anda yapmaya çalışırken hiçbir şeyi doğru düzgün yapamadığımızdan bahsediyordu. Bence bu doğru. Yapman gereken şeyleri gözünde dağ yapmışsındır belki de, o dağı parçala parçalayabildiğin kadar ve öyle yap onları. Bence hala çok zorlanıyorsan kendini insan yerine koyma. Köpek gibi düşün. Ödül ver kendine. Ben bunu yapmıyorum çünkü çalıştıktan sonra aldiğım tatmin benim için bir ödül zaten. AMA her şeyden önce bir şeyleri gerçekten yapmaya başla. Kafandan çık ve onları actiona dök (daha türkçesini bulamadim)
Ahh seni o kadar iyi ve derinden anladım ki. Tam olarak aynı hissediyorum keşke zaman dursa ve sadece oturup izleyebilsem.. Bence ikimizinde aklımızdan çıkarmaması gereken birşey var "bu kötü, yalnız, anlamlandıramadığımız, sorguladığım karanlık dönem ne kadar yapamıyor olsakta herşey den iğreniyor olsakta bi ucundan tutup ufakta olsa o hayalleri gerçekleştirmek için başlamaya bir işaret." Hatta benim senin bu yorumunu görüp bunları yazmamda sana bir işaret ve banada bir hatırlatıcı. Neredesin, napıyorsun, cinsiyetin ne, kaç yaşındasın gibi soruların cevaplarını bilmiyorum çünkü benim için önemsiz benim için önemli olan benim gibi hayalleri, idealleri olan o güzel insanları başlamaya itmek. İnan bana bende senin gibiyim gerçekleştirmek istediğim çok şey ver her birini hayal etmeye bile kıyamıyorum, çok güzeller. Ama biz şuan başlamazsak oraya ulaşamayız o hayalleri başkaları yaşar bizde çökmüş ve pişman halde izleriz sadece. Bak şu günüme kadar doğru düzgün arkadaşım, sevgilim olmadı hep kendi başımaydım ama kendi içime bir kere bile bakmadım bakmayı geçtim o diğerleri beni o kadar çok dışlayıp eleştiriler ki onlar iç sesim olmuştu kendimi hiç bir şeye layık göremedim. Ama şu sıralar bu tür kanallar ve insanlar sayesinde o büyük hata suratıma o kadar güçlü çarptı ki o sarsılmalardan uyuyamadım bile bir kaç gün. Anlayacağın hiç bir zaman biri seni şuanki durumundan kurtaramaz bende dahil. Senin bana inanıp ağlayarakta olsa acı çekerek başlaman. Bende seninle beraber daha yeni başlayacağım çünkü o kıyamadığım hayallerim zamanla çürüsün istemiyorum. Şuan ve ileride bir kaç yıl kendi kendime işkence çektireceğim ama o hayaller benim olacak. O hayalleri yaşamadan ölürsem kendimi affetmem. İstersen instadan daha ayrıntılı konuşabiliriz "the_ikra3". Bu kadar yakın hissettiğim biriyle iletişimde kalmak isterim. ;))
Tam olarak böyleyim ben de yıllardır.Asla bitmeyen korkunç bir döngü içerisindeyim, ben de gerçekten zamanın olmadığı bir yerde duvarı izlemek isterdim
Bilmiyorum inanır mısın ama en ince ayrıntısına kadar bende böyleyim ve seni çok iyi anlıyorum
Bir fen öğretmeni olarak tebrik ederim seni, hakikati araman güzel bir şey.Aynen öyle insanın ihtiyacı sevgidir fakat sadece sevgiyi yetersiz görüyorlar sonra istediği gibi zengin maddi olanaklar olmayınca karşıdaki insana flörtöz yaklaşıp manipüle etmeye çalışıyorlar halbuki kaçtığı kendi ihtiyacı olan sevgiden kaçıyor, manipüle ettiği kendisi oynattıği kişi kendisi malesef... sürekli arkadaş arama yoluna gitmelerinin sebebi bu
Arka plan değişmek
Yeni arka plan daha güzel olmak
@@aliihsanpektas izleyici mutlu olmak
Kamera açın çok daha iyi arka plana alışacağız , videolarının kısa oluşuna bayılıyorum , üzerinde düşündüğüm konularda video yapman nokta atışı , kısaca harikasın !
Bilmem ki. Bu dünyada kaç tane insan varsa o kadar ayrı dert var.
Yeni arkaplan çok güzel olmuş. Sakın boylarına, renklerine vs göre çok düzenleme bence, çok samimi bir havası var bu şekliyle
Gün geçtikçe kalite artıyor. 👏
Güzel bir video ! Geçmişte aslında her şeyin formülünün var olması, var gibi durması; genel olarak bireyin düşüncelerinin hiçe sayılıp toplumsal amaçların kutsanması sebebiyledir ve günümüzde insanların içinde bulunduğu boşluk duygusu belki de yüzyıllardır bireysel varlıklarının hiçe sayılması ve bu yöndeki yetilerinin güdük kalmasındandır. Yani geçmişte insanların bunları düşünmesi için bir sebep yoktu, onlar doğmadan onlara zaten toplum görev atamıştı. ama artık insan sorgulayabiliyor, düşünebiliyor, şartlar buna müsait ve en önemlisi eskiye nispeten bu konularda daha az zorunluluğa sahip.
Doğal ve sade oluşunu sevdim. Güzel içerikti.
güzel video, beğendim.
18 yaşında bir genç olarak bu video da anlattığınız bilgileri nispeten küçük olduğum bir yaşta kendi kendime fark ettiğimi ve son bir kaç yıldır kendime sığındığımı fark ettim çünkü yanlızlıktan kaçmak isterken diğer insanların bu konuda benden çokta farklı olmadığını fark ettim zamanla
Yeni setup çok güzel olmuş
O ne demek?
@@-dusunceli_patiler5 arka plan mikrofon falan filan
Bu düşünce uzun zamandır aklımda olan fikirdir, bu hayat boşuna zorlaştırılıyor. Üniversite okul iş vs. bence insanoğlunun sıkıntıdan delirmemesi için ortaya çıkartılmış şeyler. Eski zamanlarda yaşayan bir insan olsan sabahın köründe başlayan bir hayatın olur gün boyu dışarıda ekmeğini arar ya tarlada çalışır, ya da bir şey yapardın hava karardığı gibi de evine gelir uyur, büyük ihtimalle de 60 yaşında falan ölür giderdin. miss gibi hayat. onun yerine şimdi saçma sapan kurumlarda, saçma sapan insanlarla saççma sapan işlerle uğraşmak zorunda kalıyoruz, ve bu kendi oluşturduğumuz şey içinde bağırarak yok olup gidiyoruz. Bunun bana göre başlıca nedenlerinden birisi insanın ahlak kavramını dinlerden toplumlara indirgemeye çalışması
Ben bir sorunumuzun olduğunu varsaymıyorum. Kafamıza göre bir şeyler depreşiyor taklidi yapıyor, kendimizi dehşete sürüklüyoruz. Ali'nin derdine Veli düşseydi daha huzurlu dünyamız olurdu. Dün de ben tam olarak bu yalnız insan figürünü oynadım, video isabetli olmuş.
Kendini ve de video kaliteni çok hızlı geliştiriyorsun, başarılar.
Elveda ayıcık
Hayır, böyle söylemiyoruz üzülüyor 🥺
Rollo nun kuramları...
K A N D I R I L I Y O R U Z ve mutsuz olmaya mahkumuz, bunu kabul ettikten sonra birçok şey daha katlanılır olabiliyor.
❤️🙏🏾🖖🏿👍🏿
Ya insanların derdi bitmez mesela ben az önce derdim yoktu bu videoyu gördüm aa kız ne kadar güzel ve zeki keşke böyle bir eşim olsa diye dertlendim, ondan en iyisi derde değil çözüme odaklanmak, benimle evlenir misin?
Düşüncelerden uzaklaşmak için de yapıyorlar bence
How can we reach beyond borders in this situation
heveslendim, kitabın siparişini verdim.
Merhaba
Yeni arka plan daha güzel olmak
Yeni keşfettim seni abla,çok garip çarsın
Kitap önerdiğin bir video yapar mısın
kitap önerisi diye bir şey yok elini at ne geliyorsa oku
Oha zeki ve güzel bir kadin ,sen gerçeksen unicorn tanrısı gerçek olabilir.
Mikrofonun üzerine bir mikrofon süngeri takarsan, ses patlamalarını önler ve ben de çok mutlu olurum. Eğer bu seçeneği tercih etmezsen, alternatif olarak yapay zeka kullanarak ses düzenlemesi yapabiliriz.
persona ne demek
a kişisi
Woman☕
Niye 144p cekiyon
DAHA ... good job @kiramiraz