Видео

Yeni bölüm

Part iki neden yok? Ne zaman yazcaann?

Kıss gözümm dolduuğ ağağağa😻😹

Soguk sevgilim yapar mısın ❤

Part 2 at noluuur.

Yazarı kadar güzel olan bir hikaye okumak hoşuma gitti. Mükememliğin ve emeğin için teşekkür ederim.

Çok hoş olmuşş vee buara instan varmı varsa istersen verebilir misin?? :)

Part iki yapmanın vakti gelmedi mi sence de

Part 2 lütfennnnnnnnn

lütfen devamı gelsiin hızlınaca

Askk part 2 yokkğğğkiğğ

Lütfen haber verirmisin ?❤ Çok iyi olmuş

Gelince haber verir misin

Prt 2 ne zaman gelecek

Devamı ne zaman

Keşke sarahın nasıl zort olduğunuda yazsaydın ama böylede mükemmel aynı yazarı gibi

𝐉𝐞𝐨𝐧 𝐣𝐮𝐧𝐠𝐤𝐨𝐨𝐤 ile hayal et °zoraki mafya kocan seni sevdiğini söyler° 📜𝑜𝑝𝑝𝑎𝑐𝚤 𝑑𝑒𝑔̆𝑖𝑙𝑖𝑚 𝑠𝑎𝑑𝑒𝑐𝑒 𝑜𝑘𝑢𝑚𝑎𝑦𝚤 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑣𝑒 𝑦𝑎𝑧𝚤𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚, 𝑠𝑒𝑣𝑚𝑖𝑦𝑜𝑟𝑠𝑎𝑛 𝑠𝑔. 📜ℎ𝑖𝑘𝑎𝑦𝑒 𝑖𝑙𝑒 𝑖𝑙𝑔𝑖𝑙𝑖 𝑑𝑢̈𝑠̧𝑢̈𝑛𝑐𝑒𝑙𝑒𝑟𝑖𝑛𝑖𝑧𝑖 𝑏𝑒𝑙𝑙𝑖 𝑒𝑡𝑚𝑒𝑘 𝑎𝑑𝚤𝑛𝑎 𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑦𝑎𝑝𝑎𝑟𝑚𝚤𝑠𝚤𝑛𝚤𝑧 ✒ᴋɪ̇ᴍ_ᴊuʟi Jeon jungkook 28 Jeon mina 25 Mina'dan Yüzümü okşayan rüzgar ile gözlerimi araladım. Cam açık kalmıştı. Üstüne üstlük üzerimdeki örtüde açılmıştı. Hızlı bi şekilde örtüyü üzerime çektiğimde Jungkook'un sesini işittim. Jk=bi rahat dur kızım, yattığından beri dört dönüyon. Evet bu benim pek sevgili höd- pardon zoraki kocam. Ve benden nefret ediyor. Yani sanırım. Evet aynı yatakta yatıyoruz ama onun beni pek sevdiği söylenemez. Ondan tarafa döndüğümde benim aksime üzeri ötülüydü(yani şöyle kız üzerini yeni örttü ama jk üzeri önceden örtülüydü) "Dondum burda, cam açık kalmış, üzerine benimde üzerimdeki örtü açılmış. İnsan bi pek sevgili eşinin üzerini örter." Jk=zoraki eşinin demek istedin herhalde? Zoraki kelimesini vurgulaması zoruma gitmişti. "Benmi istedim seninle evlenmek?" Jk= Bana bak küçük hanım, sabah sabah asabımı bozma. Açım ben, ne zaman kahvaltı yapcaz? "Çok açsan git hazırla kendine" Yataktan kalkıp dolabıma ilerledim. Jk=Mina şirkete geç kalmak istemiyorum. Ben duştan çıkana kadar kahvaltıyı hazırlamış ol lütfen. Başımla onaylıyıp dolabımda siyah bi eşofman altı üzerimede beyaz bir tişört giydim.Oda bu sırada banyo ya girmişti. (...) Patates tabağını da masaya koyup masaya bir göz gezdirdim. Eksik yok gibi görünüyordu. Jungkook'u çağırmak için odamıza çıktım ve kapıyı açtım ama açmaz olaydım. Şuan karşımda yarı çıplak bir şekilde duruyordu. Hemen elimle gözlerimi kapattım ve utançtan sesimin titremesini önemsemeden konuşmaya başladım. "Şey kahvaltı hazır da, onu söylemek için gelmiştim" Gözlerim kapalı olduğundan dolayı ne tepki verdiğini göremiyordum onaylar mırıltılar çıkarması ile kapıyı kapatıp mutfağa indim Kahveleri doldururken merdivenlerden jungkook'un indiğini gördüm. Hemen masaya oturup yemeğini yemeye başladı. Bende kahvesini önüne koyup yemeğimi yemeye başladım. Bir süre sonra konuşmaya başladı. Jk=Bu arada akşam saat 7 gibi bir davete katılmamız gerekiyor.(geleneksel 13. Mafya vestivali jwjwjwwn) Ben gelmeden hazır ol. Başımla onaylıyıp yemeğime devam ettim. (...) Şuan oturmuş jungkook'un kravatlı bağlamasını, pardon bağlamaya çalışmasını izliyordum. Jk=neden olmuyor bu lanet şey? "Ver ben yaparım" Yanına adımlayıp kravatı elime aldım. O kadar yakın duruyorduk ki nefesi yüzüme çarpıyordu ve bu ellerimin titremesine neden oluyordu. Hızlıca kravatını bağlayıp ondan uzaklaşmak için hamle yapmıştım ki belimi saran kolları buna engel oldu. Jk=sencede fazla utanmıyormusun? Kocanım ben senin. "Seninde dediğin gibi zoraki kocam" Jk=Seviyorum ama seni. Ne? Ne dedi o? Seni seviyorum mu? Hayır ya ben yanlış duymuşumdur. Jk= baksana birşey söyliycem. Şuan o kadar tatlısın ki. Seni yiyebilirim! Gözlerimi kocaman açtığımda dudakları yukarı doğru kıvrıldı ve yüzüme eğildi. Jk= Biliyormusun hep bu anı beklemiştim. Seni Ne zaman öpebilirim diye düşünüyordum. Eğer iznin varsa. Demesiyle başımı onaylar biçimde sallamamla dudaklarıma kapanıp beni yatağa sırt üstü yatırması bir oldu. Dudaklarımdan ayrılıp Jk= O zaman bu evliliği gerçekleştirmenin zamanı geldi. (Burda bitircektim ama baya kısa olurdu) Yüzünü boynuma gömmek için hamle yapmıştı ki çalan telefon ile geri çekildi. Jk=Tamda zamanını buldu! Diye homurdırken bende Yataktan kalkmıştım. Jk=O adamı bulamazsanız sizi öldürürüm anladınızmı! Sesinden sinirlendiği anlaşılıyordu. Sonunda telefon konuşması bitince konuşmaya başladım "Bi sorun mu var?" Jk=Önemli bir şey değil(tabi efm wjwjwjw) çıkmam gerek şimdi dönünce devam ederiz artık. "Ama davet?" Jk=Her şey niye aynı günü buluyor amk Odadan inip kapıya gitti. Bende onu yolcu etmek için peşinden. Jk=Dikkat et kendine saat yedi olmadan dönmüş olurum. Başımı olumlu anlamda sallayıp kapıyı kapatacaktım ki eli ile kapıyı tuttu. Jk=Bir şey unutmuyormusun sencede? Anlamaz bakışlar atarken dudağını gösterdi. Parmak ucumda yükselip dudağını dudağımda deydirdiğim gibi geri çekildim. O da bu halime kıkırdayıp alnımı öpüp. Jk=Hadi dikkat et kendine. Tebessüm edip kapıyı kapattım (Evi toparladı akşam oldu işte giyincek şimdi, uzatmıyım dedim orayı) Duştan çıktığım gibi hemen saç kurutma makinesini aramaya başladım. Saçlarım kısaydı ama pek de bir vaktim kalmamıştı bu yüzden saçlarımı kurutup vaktim kalırsa fön çekecektim. Evet sonunda buldum. Hızlıca saçlarımı kurutup elbisemi giydim. Çok özel olmasını istemiyordum ama elbise özel gün elbisesi gibi duruyordu, üzerimde. Siyah elbisenin kollarında ince bir tül vardı lakin omzum açık kalıyordu. Çok hafif bir sırt dekoltesi vardı ve elbise dizlerimin yukarısı geliyordu. Zamanımın kaldığını anladığımda Hızlıca saçlarımı düzleştirip hafif bir makyaj yaptım. Hazırdım sanırım. Hem o kadar da önemli değil di benim için. Kulağımı dolduran korna sesiyle Hızlıca aşağı inip kapıyı açtım. JK=Hazırsan çıkalım. Başımla onaylamam ile birlikte ayakkabılığa yönelip siyah uzun botlarımı aldım. Ayakkabılarımı giyip ayağa kalktığımda beni baştan aşağı süzdü, ve Sanki hiç bir şey olmamış gibi arkasını dönüp arabaya yöneldi. Ruh hastası mı bu? Jk=ne bekliyorsun gelsene. Hemen toparlanıp arkasından arabaya bindim. Sonunda davet yerinde varmıştık. Ben inmeden arabadan inip benim kapımı açmıştı. Onun bu haline tebessüm edip bende arabadan indim. Mekanın kapısına geldiğimizde jungkook durdu ve kolunu uzattı(ne deniyo bilmiyom koluna gircek işte) gülümseyip koluna girdim ve içeri geçtik (...) Dans müziği çalmaya başlamıştı (evet mafyalarda dans ediyor) insanlar yavaş yavaş kalkıp dans ediyordu. Beni ne dansa kaldırması için jeona bakacağım sırada karşıma gelmiş olduğunu gördüm. Jk= dans edelim mi? "Edelim." Elini uzatması ile ayağa kalkıp elini tuttum. Dans pistine doğru ilerliyorduk ki bir anda bir ses duyuldu. İnsanların uğultu sesleri kulağımı dolduruyordu. Elimi göğüs kafesine doğru götürdüm yada kalbime. Algılayamıyordum çünkü. [1/2] Evet 1. Bölümün sonu Sizce 2. Bölümde ne olucak Bu arada artık hikayeleri pazar günleri atmaya çalışıcam. Hikayenin bu bölümünü pek sevmedim ama yinede attım. Öpüldünüz❤

Müq

💌Kanalıma davetlisin.Serim seni bekliyo;)

he bide ilk abonenim

abiiii mükemmel olmuş

𝐉𝐞𝐨𝐧 𝐣𝐮𝐧𝐠𝐤𝐨𝐨𝐤 ile hayal et °platonik olduğun çocuk sana çıkma teklifi eder° 📜𝑜𝑝𝑝𝑎𝑐𝚤 𝑑𝑒𝑔̆𝑖𝑙𝑖𝑚 𝑠𝑎𝑑𝑒𝑐𝑒 𝑜𝑘𝑢𝑚𝑎𝑦𝚤 𝑠𝑒𝑣𝑖𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑣𝑒 𝑦𝑎𝑧𝚤𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚, 𝑠𝑒𝑣𝑚𝑖𝑦𝑜𝑟𝑠𝑎𝑛 𝑠𝑔. 📜ℎ𝑖𝑘𝑎𝑦𝑒 𝑖𝑙𝑒 𝑖𝑙𝑔𝑖𝑙𝑖 𝑑𝑢̈𝑠̧𝑢̈𝑛𝑐𝑒𝑙𝑒𝑟𝑖𝑛𝑖𝑧𝑖 𝑏𝑒𝑙𝑙𝑖 𝑒𝑡𝑚𝑒𝑘 𝑎𝑑𝚤𝑛𝑎 𝑦𝑜𝑟𝑢𝑚 𝑦𝑎𝑝𝑎𝑟𝑚𝚤𝑠𝚤𝑛𝚤𝑧 ✒ᴋɪ̇ᴍ_ᴊuʟɪ̇ +Jeon jungkook(21) +Park arin(21) 𝐊𝐞𝐲𝐢𝐟𝐥𝐢 𝐨𝐤𝐮𝐦𝐚𝐥𝐚𝐫 Arin'den "Gözlerinle yedin bitirdin çocuğu, arin" Diyen yuna ile bakışlarımı jungkook'dan ayırdım "Hayır sınıfa gözgezdiriyordum" diye itiraz edeceğim sırada,lia'nın sözümü bölmesi ile duraksadım. "Hadi ama arin, hepimiz jungkook'u kestiğinin farkındayız" Napiyim ama şimdi, taş gibi çocuk ben bakmıycamda kim bakacak. "Hadi kantine gidelim" lia'nın bu sözü üzerine gözlerimi tekrar jungkook'un üzerine diktim. "Siz gidin,benim işim var" "Tabi tabi, işin kesinlikle jungkook'u kesmek değil." Tam o sırada jungkook gözlerini arkadaşlarından ayırıp bana çevirdi ve tebessüm etti. Bir dakika! Jungkook bana mı baktı? Üstelik birde gülümsedi mi? "Arin çocuk farkına vardı onu kestiğinin biliyon dimi?" diye seslenen kaiye bakışlarımı çevirdim "Hayır! Ben onu kesmiyorum! Taş gibi çocuk, ben bakmıycamda kim bakacak? Sen mi?" Sesimi biraz fazla yükseltmiş olmalıyım ki Jungkook tekrardan bana bakıp kıkırdadı "Fark etmediyse bile şimdi etti amk." Kai'nin bu sözüyle utanmıştım. Ona baktığımın farkındamıydı? Ya ona aşık olduğumun da farkındaysa! Fazla saçmaladım, sanki çocuk müneccim. Bu düşüncelerden sıyrılmamı sağlayan güya okulun popüler kızı sarah'tı. "Kook bahçeye çıkalım mı?" Demesiyle kai ile aynı anda gözlerimizi devirdik. "Şuan çıkamam Sarah, hem yağmur yağıyor, hasta olmak mı istiyorsun?" Ne güzel söyledi kurban olduğum. "Ama Kook, yağmur çok güzel yağıyor, şu manzaraya bak. Senden başka kiminle ıslanabilirim ki?" Diyerek dudak büzmesiyle yüzümü buruşturdum. Bu kız uslanmıyacaktı. "Benimle ıslanabilirsin mesela, ama sen zaten bana sırılsıklam aşık değilmisin?" Kai'nin bu sözlerine kıkırdadım. Tabi çirkef Sarah bu sözün altında kalırmı başlıycak yine cırlamaya! "Bana bak sen! Sen kimsin? Sen kimsinde sana aşık olucam? Ay yoksa kendini okulun popüler play boyu filan mı sanıyorsun?Güldürme beni bebeğim!" Diyerek yapmacık ve bir o kadarda iğrenç kahkahasını attı Kai:Geçen altımda inleyen sen değilmiydin? Kankim acımadı Lia: Şimdide sürtüklük yapmaya mı başladın surdaniye? 𝑆𝑢𝑟𝑑𝑎𝑛𝑖𝑦𝑒? kızın yaratıcılığını hayran kalmamak elde değil. Sarah:Bana bak ezik! Benimle düzgün konuşucaksın! Bana Or*sp* muamelesi yapamazsınız! Yuna: yapmamıza gerek yok zaten öylesin Cırtlak sesi ile bağırdı Sarah: Bana bak! Ben senin o sürtük arkadaşlarından değilim! İlla bir sürtük arıyorsan, Sarah ve lia'nın yanına gidebilirsin Adımı duymamla birlikte sertçe ayağa kalktım benimle aynı anda lia da kalktı "Bana bak kızım! Nasılsın bir or*sp* olduğunu hepimiz biliyoruz! Bar köşelerinde kimlerle sev!ştiğ!nide! Burası senin inlemelerini dolduracak odalardan değil!" Bu sözleri söylerken avazım çıktığı kadar bağırıyordum sınıfta Sesimi duyanlarda doğal olarak işlerini bırakmış, bize odaklanmıştı. Sarah: seni yolarım kızım! Diyerek üzerime atıldığı sırada kai ve sınıftan bir kaç kişi onu tuttu. Benimde sarah'ın üzerine hamle yapacağım sırada jungkook benden önce davranıp kollarını belime sardı. Jk: Damarına basmaya çalışıyor umursama. Hem herkese böyle yapıyor. Yeji'de bunun yüzünden atılmıştı hatırlamıyormusun. Hatırlıyordum... Bu yelloz yüzünden okuldan atılan en yakın arkadaşımı. Unutmam mümkün müydü? Sarah çırpınmaya devam ediyordu arkadaşları onu ne kadar zapt etmeye çalışsada çırpınıyor bir saniye bile durmuyordu "𝑆𝑎𝑟𝑎ℎ 𝑏𝑜𝑠̧ 𝑣𝑒𝑟 𝑠𝑎𝑐̧𝑚𝑎𝑙𝚤𝑦𝑜𝑟"𝑑𝑒𝑑𝑖 𝑏𝑖𝑟𝑖 "𝑏𝑖𝑟 𝑑𝑖𝑔̆𝑒𝑟𝑖 𝑛𝑒 𝑠𝑎𝑛𝚤𝑦𝑜𝑟 𝑘𝑒𝑛𝑑𝑖𝑛𝑖" 𝑏𝑖𝑟 𝑏𝑎𝑠̧𝑘𝑎𝑠𝚤 𝑜𝑛𝑎 𝑑𝑒𝑠𝑡𝑒𝑘 𝑐̧𝚤𝑘𝑡𝚤 𝑎𝑚𝑎 𝑘𝑒𝑠̧𝑘𝑒 𝑐̧𝚤𝑘𝑚𝑎𝑠𝑎𝑦𝑑𝚤 "𝑠𝑎𝑐̧𝑚𝑎𝑙𝑎𝑚𝑎 𝑎𝑛𝑛𝑒𝑠𝑖𝑛𝑖 𝑘𝚤𝑠𝑘𝑎𝑛𝚤𝑦𝑜𝑟,𝑎𝑛𝑛𝑒𝑠𝑖 𝑦𝑜𝑘𝑘𝑖 𝑧𝑎𝑣𝑎𝑙𝑙𝚤𝑛𝚤𝑛" 𝑍𝑎𝑣𝑎𝑙𝑙𝚤.. Sarah: Haklısın bebeğim annesiz köpek kıskanıyor beni, annemi. zavallı, annesiz olmak nası bi duygu Arincim. İşte bu son nokta olmuştu lakin buna cevap vermeye gücüm yoktu. Bacaklarım daha fazla bedenimi taşıyamadığında yere çöktüm. Göz yaşlarım benden habersiz akıyordu... Jk: arin duyma onları beni duy sadece. Diyerek kollarını bana sarıp, başımı göğsüne yasladı ve saçlarımı okşamaya başladı. Jk: Ağlama, ağlama arin, ağlama güzelim, lütfen. Gözlerim kararmaya başlamıştı en son duyduğum şey jungkook'un Adımı sayıklamasıydı. (...) Duyduğum iç çekiş sesleri ile gözlerimi araladım. Jungkook yatağımın yanı başındaki koltukta oturmuş ağlıyordu Odama nasıl geldiğim ve jungkook'un neden ağladığı hakkında bir fikrim yoktu. Büyük bir ihtimalle anahtarımı lia'dan almıştı, fakat şuan bu düşünce ile kafamı yormak istemiyordum Neden ağlıyordu?