Yusufelili olarak söylüyorum canım köyüm baraja çok müsait devasa taş ve dağlarla kaplı tarım yapılmaz fındığımız çayımız yok bu yüzden baraj olması çok yerinde oldu bence ve öyle güzel evler yapıldı ki asansörlü annem babam yaşlı çok rahat ettiler tabiki anılarımız var ama dediğim gibi tam barajlıktı yani Allah devletimize zeval vermesin ❤
O baraj suyuyla sulama yapılacağını mı zannediyorsun? Cennet vadisine yapılan devasa baraj nedeniyle endemik bitkiler kayboldu; nadir bulunan çiçekler artık yok!
Mesleğimin ilk 3 yılını Yusufeli de geçirdim. Oğlum burada dünyaya geldi. Hatta oğluma öncelikle Yusuf ismini vermek istemiştik. 20 sene sonra hâlâ arayıp sorduğum insanlar var. Benim için Yusufeli hayatımın en huzurlu en güvenli yeri olmuştur. Bu kadar sıcak samimi ve içten insanı bir arada başka bir yerde bulamazsınız. Bir gelip vefa etmeyi, eski dostlarla bir çay içmeyi çok isterdim 😌
Her videonuzun her saniyesini severek ve hayranlıkla izliyorum. Her biriniz gerçekten harikasınız normalde çabuk sıkılır izlemem yada ilerleterek izlerim ancak GZT ekibi olarak beni bağımlınız yaptınız. İyi çalışmalar diliyorum. Elinize, emeğinize sağlık.
Yusufelili olarak söylüyorum canım köyüm baraja çok müsait devasa taş ve dağlarla kaplı tarım yapılmaz fındığımız çayımız yok bu yüzden baraj olması çok yerinde oldu bence ve öyle güzel evler yapıldı ki asansörlü annem babam yaşlı çok rahat ettiler tabiki anılarımız var ama dediğim gibi tam barajlıktı yani Allah devletimize zeval vermesin ❤ 83 Yanıtla
Bu yazdıklarımdan dolayı kötü yorumlar yapabilirler. Ama ben Artvin'de bulundum kimse mağdur değil DSi maddi yönden yada manevi yönden kimseyi mağdur etmedi tabi gecikmeler oldu ama bu kadarda sorun yaşamıyorlar devlet yapacak biz yerleşeceğiz gözüyle bakıyorlar, çok büyük yatırım var
@@didimnotebook kudurma kudurma moloz kafalı bebe... Gayet güzel oldu insanlar yıkık dökük evlerinden sıfır yapılan yeni evlerine yerleştirildi. Kimse mağdur olmadı bu gzt denen sayfa ne zaman yapılan bir işe iyi demiş ki! Mağdur olmayan milleti bile duygu sömürüsü yaparak mağdur göstermeye çalışıyorlar. Soruyorlar yaşlılarımıza sizi ne üzdü diye onlarda ne yapsın, anılarımız gitti de yok gençliğim burda geçti de falan filan diyip kağıdı dolduruyorlar. Videoyu izleyince sanırsın ilçenin hepsi edebiyatçı.... Sanki insanları yerinden etti de Türkiye nin 4 bir tarafına sürdüler gibi algı yaratmaya çalışıyorlar. Bu baraj gerek mimarisiyle gerekse ülkemize kazandıracağız enerjisiyle uzun yıllar bu millete hizmet edecektir... Yıllardır açtıkları davalarla baraj yapımını engellemeye çalışan zihniyet bunu başaramayınca yapılan hizmete nasıl taş atarızın peşinde ama merak etmeyin atalarımız zamanında ne güzel İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR demiş...
@@kerimyildiz19 Öncelikle düzgün konuşmayı öğren yedi defa aynı hata yapılmaz kimsenin insanların evini sular altında bırakıp üzerine borçlandırma hakkı yok eminim o baraj elektrik üretti diye elektrik fiyatlarında 1 TL indirim olmayacak sana söylenecek çok şey var ama sana ayıracak vaktim yok
Hiç kimse gercekleri neden anlatmiyor ben anlamıyorum tasindigimiz evlerin sıkıntıları var eski yusufelinde %70inde insan hayvancılık ve kendine yetecek kadar da olsa tarim yapardi. Zeytin ve pekmez de ayri simdi oyle birsey kalmadi degerlerimizi kaybettik
İNŞALLAH DEVLETİMİZ İÇİN, MİLLETİMİZ İÇİN HAYIRLARA VESİLE OLSUN . ÇOK BÜYÜK BİR HİZMET ..RABBİM SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA DAHA BÜYÜK, HAYIRLI HİZMETLER YAPMAYI NASİP ETSİN
@@grandpatemon336 hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Servetdar . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
4:53 ben adanalıyım yeminler ederim onlarca çayı nehiri deresi var çoruhdan çok akan. çoruh nehri adananın çogu deresinden bile az akıyor. evet bir debi var oda ancak yılın bir kaç ayında bunu yusufeli nehir rotasından deltasından anlamak mümkün. yani sürekli bir kaç türibini çevirecek suyun yoksa doldur boşalla üretim olmaz. olurda rantabıl olmaz. verilen degerler barajların kurulu gücü yani bu genel üretim degil. yusufli barajı nerdeyse 1 yıl su tutacak aşagıda ki 5 6 barajda üretim duracak sonra 3 tiribini devreye alsan o su 1 ayda biter o yüzden 1 türbini part time çalışdırıp göz boyıcaklar ondan akan suyu aşagıda toplamaya çalışacaklar. yani baraj havzasında biriken suyun salınımıyla enerji üretimi rantabıl olmaz. olursa mevsimsel olur. bunun yerine daha küçük kodda hes yapılabilirdi nasılsa doldur boşaltla enerji üretiyorsun. böylelikle yüzlerce km yol onlarca km tünel onlarca viyadük binlerce ev 1 ilce 17 köy kamulaşdırılmazdı buraya yapılan masrafın 100 de biriyle yusufelini suda bogmadan yaklaşık aynı enerji alınabilirdi. peki bu akıl devletde yokmu? elbetde var ama kararlar çok yukarıdan alınıyor devlet siyasilerin elinde oyuncak oldu. bürokratların imzalamakdan alkışlamakdan başka şansları yok.yap işlet devereti seven reisin mütahitleri o yüzden bu barajlara bu sisdemle girmediler çünki kar edemezler rantabıl degil. havza desen çok dik o yüzden barajın kodu yükseliyor ona ragmen 2 milyar metre küp. atatürk barajı ise 48 milyar metre küp. baraja karşı degilim ama dünya baraj uzmanları toplansın şurdan akan suya 6 7 baraj yapdık deseniz şu kadar kamulaşdırma yapdık deseniz size gülerler.
Koray GÖKSU . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Hocam ilgiyle takip ediyorum Allah razı olsun sizden. Kanal İstanbul u anlatır sanız faydaları nı ülkemize katkılarını açık açık anlatırsanız sevinirim
Elji Jiel . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
1 milyon abone 🥳🥳 tebrikler gzt ekibi.. özverili çalışanlarının sayesinde oldu bu.. hakettiğiniz değere yavaş yavaş ulaşıyorsunuz.. başarılarınızın devamını dilerim kendinize bişey ısmarlayın🎂🎂😂
aslan akbey . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Kafkaslı . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
@@tameroztemir2252 hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Elektrik olmasa hayat durur maalesef... Su olmasa hayat durur maalesef...Devlet tam zamanında doğru adımı en hızlı şekilde attı... Bu açıdan bakın ve üzülmeyin,sevinin!
Agah Sina Çabar . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Güzel bir yapım olmuş teşekkürler fakat cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri bu durum bu yüzden çok daha detaylı geniş bir belgesel yapılmalı eski yerleşim yeri birebir çekimi yapılmalı cernobil misali bir durum neredeyse yeni alan çekilmeli falan herşeyi de ben mi söyeleyeyim canım ortaya mükemmel birşey çıkabilir ama çok da ilgi çeker önerimdir teşekkür ederim
Yasin Altıntaş . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Enerji konusunda sıkıntı çeken bir ülkeyiz. Orada kalan kişilere yeni kalacak yerler sağlandığı takdirde dramatize edecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.
Şu you tube videolarına biri düşüncesini yorum olarak yazar onra yorumun altına onun gibi düşünen veya düşünmeyen birileri yazar sonra yorumlaşma tartışmaya sonra kufurlesmeye doğru gidiyor ve bu her içeriğin yorumlarında var nedense nie böyleyiz acaba 🤔😅
mevlut tastemur . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
1) Tarihi konuları ele almalısınız. 2) Savaşları es geçmeyin ( tarihi önemi olan - animasyonlu) 3) Türk Tarihi'ni çok canlı anlatınız. 4) Coğrafi geziler yapınız. 5) Sanata yönelik çalışmalar yapınız. 6) Müze gezileri yapınız. 7) Sporla ilgili programlar yapınız. 8) Bilimsel konuları ele alınız ( uzaydan mikroba varana kadar) 9) Roman, hikâye, masal okumaları yapınız. 10) İcadlar, buluşlar ile ilgili programlar yapınız. 11) İşi sadede yapılan yorumlara cevap veren ve beğenen bir arkadaş ya da arkadaşları işe alınız. Yorumlara nokta koysun, koysunlar ya da uygun bir şey yazsın, yazsınlar. Etkileşim artar. Robotik bir durumun oluşması ortadan kalkar. Yorum yapanların mutlu olmasını sağlarsınız. Hayatta hiçbir şey tek taraflı olmaz. Saygılarımla.
KARTAL GÜVERCİN EAGLE PIEGON . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Fay hattı üzerine yapılmış bir baraj, zaten barajlar yüzde yüz deprem tetikliyici. Başka alternativ varken neden baraj yapılıyor ankamiyorum, güneş enerjisi rüzgar enerjisi duruken
Tam bir hayal kırıklığı yaşadım. Gzt ekibi daha iyi bir çalışma yapabilirdi. Görseller, analizler, değişen hayatlar, taşınma sürecinin sancıları, heyacanı... Bunlar maalesef videoda yoktu. Orada cami gördük, minaresi duruyor, kendisi yıkılmış. bazı binalar olduğu gibi dururken bazıları yıkıktı. Neden böyle oldu. Yeni yerleşimde sadece iş yeri sorunu mu var? Bunları da açıklayabilirlerdi.
passenger . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Mehmet Bektas . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Kusursuz (!) Enerji Planı - Bir Melanetin Anatomisi - Yurttaş Mazlum Çoruh KİTABINI OKUYUN! Yusufeli barajı hakkında ki gerçek ve tarafsız değerlendirme..
F1 dy . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Abdulkadir Varol . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Salih Atak . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci.. cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle.. geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Yusufelili olarak söylüyorum canım köyüm baraja çok müsait devasa taş ve dağlarla kaplı tarım yapılmaz fındığımız çayımız yok bu yüzden baraj olması çok yerinde oldu bence ve öyle güzel evler yapıldı ki asansörlü annem babam yaşlı çok rahat ettiler tabiki anılarımız var ama dediğim gibi tam barajlıktı yani Allah devletimize zeval vermesin ❤
AMİN…HAYIRLARA VESİLE OLSUN İNŞALLAH..DÜNYANIN KAÇINCISI BİLMİYORUM AMA TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK BARAJI
O baraj suyuyla sulama yapılacağını mı zannediyorsun? Cennet vadisine yapılan devasa baraj nedeniyle endemik bitkiler kayboldu; nadir bulunan çiçekler artık yok!
Orda yaşayanlar hiç sizin dediğiniz gibi demiyor ilginç
Peki halk geçimini nasıl sağlıyor oraları hiç görmedim bilmiyorum merak ettim
@@mihriban4699 Gurbetçi memleketi; Türkiye'nin dört bir yanında artvinli mütahit ve çeşitli iş kollarında çalışan insanlar mevcut
Mesleğimin ilk 3 yılını Yusufeli de geçirdim. Oğlum burada dünyaya geldi. Hatta oğluma öncelikle Yusuf ismini vermek istemiştik. 20 sene sonra hâlâ arayıp sorduğum insanlar var. Benim için Yusufeli hayatımın en huzurlu en güvenli yeri olmuştur. Bu kadar sıcak samimi ve içten insanı bir arada başka bir yerde bulamazsınız. Bir gelip vefa etmeyi, eski dostlarla bir çay içmeyi çok isterdim 😌
İnşallah🤗
1.000.000 abone
İyi ki varsınız GZT...🇹🇷❤️
kanalımdaki videoyu izlemeyin
Müthiş bir eser emeği geçenlerden Allah c.c razı olsun Yusufelileride fedakarlıklarından dolayı kutluyorum ve üzüntülerini de paylaşıyorum
İNŞALLAH BOL KAR VE YAĞMUR YAĞAR..İNŞALLAH BEREKETLİ OLUR..YUSUFELİ BARAJI GÖREVİ NE İSE HAKKIYLA YAPILIR…MİLYONLARCA İNSAN İSTİFADE EDER.
Her videonuzun her saniyesini severek ve hayranlıkla izliyorum. Her biriniz gerçekten harikasınız normalde çabuk sıkılır izlemem yada ilerleterek izlerim ancak GZT ekibi olarak beni bağımlınız yaptınız. İyi çalışmalar diliyorum. Elinize, emeğinize sağlık.
Yusufelili olarak söylüyorum canım köyüm baraja çok müsait devasa taş ve dağlarla kaplı tarım yapılmaz fındığımız çayımız yok bu yüzden baraj olması çok yerinde oldu bence ve öyle güzel evler yapıldı ki asansörlü annem babam yaşlı çok rahat ettiler tabiki anılarımız var ama dediğim gibi tam barajlıktı yani Allah devletimize zeval vermesin ❤
83
Yanıtla
1 milyon hayırlı olsun
Bu yazdıklarımdan dolayı kötü yorumlar yapabilirler. Ama ben Artvin'de bulundum kimse mağdur değil DSi maddi yönden yada manevi yönden kimseyi mağdur etmedi tabi gecikmeler oldu ama bu kadarda sorun yaşamıyorlar devlet yapacak biz yerleşeceğiz gözüyle bakıyorlar, çok büyük yatırım var
Akp liler için zaten sorun yok onlarin herseyi hazir.
Nasıl mağdur değil insanların evini elinden aldılar üzerine borçlandırdılar
kanalımdaki videoyu izlemeyin
@@didimnotebook kudurma kudurma moloz kafalı bebe... Gayet güzel oldu insanlar yıkık dökük evlerinden sıfır yapılan yeni evlerine yerleştirildi. Kimse mağdur olmadı bu gzt denen sayfa ne zaman yapılan bir işe iyi demiş ki! Mağdur olmayan milleti bile duygu sömürüsü yaparak mağdur göstermeye çalışıyorlar. Soruyorlar yaşlılarımıza sizi ne üzdü diye onlarda ne yapsın, anılarımız gitti de yok gençliğim burda geçti de falan filan diyip kağıdı dolduruyorlar. Videoyu izleyince sanırsın ilçenin hepsi edebiyatçı.... Sanki insanları yerinden etti de Türkiye nin 4 bir tarafına sürdüler gibi algı yaratmaya çalışıyorlar. Bu baraj gerek mimarisiyle gerekse ülkemize kazandıracağız enerjisiyle uzun yıllar bu millete hizmet edecektir... Yıllardır açtıkları davalarla baraj yapımını engellemeye çalışan zihniyet bunu başaramayınca yapılan hizmete nasıl taş atarızın peşinde ama merak etmeyin atalarımız zamanında ne güzel İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR demiş...
@@kerimyildiz19 Öncelikle düzgün konuşmayı öğren yedi defa aynı hata yapılmaz kimsenin insanların evini sular altında bırakıp üzerine borçlandırma hakkı yok eminim o baraj elektrik üretti diye elektrik fiyatlarında 1 TL indirim olmayacak sana söylenecek çok şey var ama sana ayıracak vaktim yok
Gzt artık 1milyon🎉🎉
GZT 1 milyon hayırlı olsun :)
Assalomu alekum o'zbekistondan 🇺🇿🇹🇷🌄
Suv osti muzey ulur burasi insholloh yok bo'lmas Yusuf Ali. Amo Turkiya ekonomikasi foyda ulur insholloh.
Hiç kimse gercekleri neden anlatmiyor ben anlamıyorum tasindigimiz evlerin sıkıntıları var eski yusufelinde %70inde insan hayvancılık ve kendine yetecek kadar da olsa tarim yapardi.
Zeytin ve pekmez de ayri simdi oyle birsey kalmadi degerlerimizi kaybettik
Türk dövləti İnşAllah tədbir görər🇹🇷
1 milyon abone h.o
Bu tür güncel konulara yönelik videolar çok güzel oluyor. Merak ettiğimiz konular hakkında bilgi ediniyoruz. Teşekkürler
Emeğiniz karşılığı 10 milyon abone ye oluşmak olur inşallah şimdilik bir milyon da kutlu olsun
GZT ekibi yine çok güzel konu başlığı yusufeli barajı milletimize hayırlı olsun 1 milyon abone oldu nice başarılar tebrikler
😇🥰😇🙏Nihayet bir milyon u geçtiniz hayırlısı olsun başarılarınız daim olsun ...
nice bir kaç milyon aboneliğine sahip olusunuz.Emek eden karşılığını alır.
Allah, emeği geçenlerden razı olsun. Hayırlı akşamlar.
Çok güzel bir marka yaratıyorsunuz teşekkürler 🎉
Emeğinize sağlık abone oldum,bildirimlerde açtım.👏👍
İNŞALLAH DEVLETİMİZ İÇİN, MİLLETİMİZ İÇİN HAYIRLARA VESİLE OLSUN . ÇOK BÜYÜK BİR HİZMET ..RABBİM SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZA DAHA BÜYÜK, HAYIRLI HİZMETLER YAPMAYI NASİP ETSİN
Tanrı kilicdari kutsasın
@@grandpatemon336 Kim kime ne yapsın? Manyak herif!😂
@@grandpatemon336 hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Artvin'den selamlar 🖐️
Hayırlısı olsun. Yusufelililer ne kadar güzel Türkçe konuşuyorlar.
Wayyy benim memleketim Artvin
Sular altında kalacak saklı cennet memleketimize hoş geldiniz. Gelecek için güzel kayıtlar almışsınız
GZT TEBRİKLER 1 MİLYONLUK AİLE OLDUK.
Enfes bir eser. Allah devamını nasip etsin. Teşekkürler.
1 milyon hayırlı olsun inşAllah 🇹🇷
Gözünüz aydın 1 milyon abone olmuş
Nice 1 milyon abonelere 😇
Vatanin, Milletin refahi icin hersey feda edilebilir! hersey memleket icin, hersey bizim icin!
ne salak düşünce bu awk
Servetdar . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Şükürler olsun 1 000 000 olduk🤩🤩
Kutllu olsun million abuneniz. Her zaman izledim ne zaman olucak. Daha cok olucaz insaAllah!!!!! Azerbaycandan selamlar canim kardeslerim.
Aleykümselam kardeşim benim
4:53 ben adanalıyım yeminler ederim onlarca çayı nehiri deresi var çoruhdan çok akan.
çoruh nehri adananın çogu deresinden bile az akıyor. evet bir debi var oda ancak yılın bir kaç ayında bunu yusufeli nehir rotasından deltasından anlamak mümkün.
yani sürekli bir kaç türibini çevirecek suyun yoksa doldur boşalla üretim olmaz. olurda rantabıl olmaz. verilen degerler barajların kurulu gücü yani bu genel üretim degil. yusufli barajı nerdeyse 1 yıl su tutacak aşagıda ki 5 6 barajda üretim duracak sonra 3 tiribini devreye alsan o su 1 ayda biter o yüzden 1 türbini part time çalışdırıp göz boyıcaklar ondan akan suyu aşagıda toplamaya çalışacaklar. yani baraj havzasında biriken suyun salınımıyla enerji üretimi rantabıl olmaz. olursa mevsimsel olur.
bunun yerine daha küçük kodda hes yapılabilirdi nasılsa doldur boşaltla enerji üretiyorsun. böylelikle yüzlerce km yol onlarca km tünel onlarca viyadük binlerce ev 1 ilce 17 köy kamulaşdırılmazdı buraya yapılan masrafın 100 de biriyle yusufelini suda bogmadan yaklaşık aynı enerji alınabilirdi. peki bu akıl devletde yokmu? elbetde var ama kararlar çok yukarıdan alınıyor devlet siyasilerin elinde oyuncak oldu. bürokratların imzalamakdan alkışlamakdan başka şansları yok.yap işlet devereti seven reisin mütahitleri o yüzden bu barajlara bu sisdemle girmediler çünki kar edemezler rantabıl degil. havza desen çok dik o yüzden barajın kodu yükseliyor ona ragmen 2 milyar metre küp. atatürk barajı ise 48 milyar metre küp. baraja karşı degilim ama dünya baraj uzmanları toplansın şurdan akan suya 6 7 baraj yapdık deseniz şu kadar kamulaşdırma yapdık deseniz size gülerler.
Teşekkürler
Yusufelide yusufeliler bile durmamış ki herkes göç etmiş. Baraj yapılmak için ideal bir yer.
Aral gölü haqinda video gelirmi
Hasankeyf şuan ne halde video yapabilir misiniz?
Koray GÖKSU . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Hocam ilgiyle takip ediyorum Allah razı olsun sizden. Kanal İstanbul u anlatır sanız faydaları nı ülkemize katkılarını açık açık anlatırsanız sevinirim
Emeginize sağlık.kibris kapalı Maraş konulu bir video yaparsanız sevinirim
✍🏻
Bir milyonu gördük çok şükür
Allah yardımcınız olsun zor lakin enerjiye ihtiyaç var keşke olmasa ama yapacak bir şey yok
İyi güzel de Yeni Yusufeline'ne çıkıyoruz diyorsunuz. Koca yeni ilçenin tek bir görüntüsünü koyuyorsunuz. Gösterin anlatın bakalım nasıl olmuş.
Elji Jiel . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
1 milyon abone 🥳🥳 tebrikler gzt ekibi.. özverili çalışanlarının sayesinde oldu bu.. hakettiğiniz değere yavaş yavaş ulaşıyorsunuz.. başarılarınızın devamını dilerim kendinize bişey ısmarlayın🎂🎂😂
Memleketimdesiniz teşekkürler.
ah be memleketim....
aslan akbey . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Su öyle birşeyki hem bir canavar hemde bir dostu.
Kafkaslı . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
kendimde kardenizliyim köy dediklerine bak hatıra dediklerine bak
böyle mahalle mi olur nehir kenarına
bildiğin hatalı hasarlı yapılar
Kaç kişilik bir grupsunuz ?
"Yusufeli'nde" şeklinde kullanım olması gerekmiyor mu?
YUSUFELİ'NDE NE OLDU?
@@tameroztemir2252 hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
1 M olmuş sonunda
Azerbaycan hakkında video gelirse güzel olur.
Ya çok sevdim adınıza nice milyonlara emeğinize sağlık ❣️
Elektrik olmasa hayat durur maalesef... Su olmasa hayat durur maalesef...Devlet tam zamanında doğru adımı en hızlı şekilde attı... Bu açıdan bakın ve üzülmeyin,sevinin!
Eski ilçede en son kim kaldı acaba
Konya beysehir Antalya yeni yolu lutfen cok guzel bir proje
Tam olarak baştan olay ne, ne oluyor orada?
Agah Sina Çabar . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
@@hakanturksan6182amin ecmain hocam sağlıkla kalın
Güzel bir yapım olmuş teşekkürler fakat cumhuriyet tarihinin en önemli projelerinden biri bu durum bu yüzden çok daha detaylı geniş bir belgesel yapılmalı eski yerleşim yeri birebir çekimi yapılmalı cernobil misali bir durum neredeyse yeni alan çekilmeli falan herşeyi de ben mi söyeleyeyim canım ortaya mükemmel birşey çıkabilir ama çok da ilgi çeker önerimdir teşekkür ederim
Yasin Altıntaş . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Borçka da görev yaptığım sırada açılışı yapılmıştı
Tatarlar hakkinda icerik hazirlayin
Maşallah
👏👏👏
Enerji konusunda sıkıntı çeken bir ülkeyiz. Orada kalan kişilere yeni kalacak yerler sağlandığı takdirde dramatize edecek bir şey olduğunu düşünmüyorum.
güzel seri
Neden baraj kuruluyor?
Sonuna kadar Reis, sonuna kadar Cumhur İttifakı! ☝🏻🇹🇷💪🏻
Şu you tube videolarına biri düşüncesini yorum olarak yazar onra yorumun altına onun gibi düşünen veya düşünmeyen birileri yazar sonra yorumlaşma tartışmaya sonra kufurlesmeye doğru gidiyor ve bu her içeriğin yorumlarında var nedense nie böyleyiz acaba 🤔😅
2 milyar m3 bu inanılmaz
Aynı hata 7 defa yapılır mı ?
Çok iyi
enerji işte ama vay anam vay vay para para para ne anı bırakır ne akraba !
mevlut tastemur . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
1) Tarihi konuları ele almalısınız.
2) Savaşları es geçmeyin ( tarihi önemi olan - animasyonlu)
3) Türk Tarihi'ni çok canlı anlatınız.
4) Coğrafi geziler yapınız.
5) Sanata yönelik çalışmalar yapınız.
6) Müze gezileri yapınız.
7) Sporla ilgili programlar yapınız.
8) Bilimsel konuları ele alınız ( uzaydan mikroba varana kadar)
9) Roman, hikâye, masal okumaları yapınız.
10) İcadlar, buluşlar ile ilgili programlar yapınız.
11) İşi sadede yapılan yorumlara cevap veren ve beğenen bir arkadaş ya da arkadaşları işe alınız. Yorumlara nokta koysun, koysunlar ya da uygun bir şey yazsın, yazsınlar. Etkileşim artar. Robotik bir durumun oluşması ortadan kalkar. Yorum yapanların mutlu olmasını sağlarsınız. Hayatta hiçbir şey tek taraflı olmaz. Saygılarımla.
KARTAL GÜVERCİN EAGLE PIEGON .
hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Fay hattı üzerine yapılmış bir baraj, zaten barajlar yüzde yüz deprem tetikliyici. Başka alternativ varken neden baraj yapılıyor ankamiyorum, güneş enerjisi rüzgar enerjisi duruken
1 MİLYON PLAKETİ NEREDEEE 🙂
👍👍👍🙏🙏🙏
50 de 1 i mi doldu 2 ayda
Tam bir hayal kırıklığı yaşadım. Gzt ekibi daha iyi bir çalışma yapabilirdi. Görseller, analizler, değişen hayatlar, taşınma sürecinin sancıları, heyacanı... Bunlar maalesef videoda yoktu. Orada cami gördük, minaresi duruyor, kendisi yıkılmış. bazı binalar olduğu gibi dururken bazıları yıkıktı. Neden böyle oldu. Yeni yerleşimde sadece iş yeri sorunu mu var? Bunları da açıklayabilirlerdi.
Oğuzhan uğur gibi program yapin
Anılar sular altında çöpler sular üstünde.
👍
Kura sistemi çok saçma olmuş. Alt üst oturan aileleri ayırmak nedir?
Hasankeyf gibi tarihe gömüldü Yusufeli
passenger . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Neden 7 Kez taşındı
Kaç paraya mal oldu söylememişsiniz. Bu kadar yol gidipte detaylı bilgi toplamamanız ilginç.
"Kusursuz (!) Enerji Planı - Bir Melanetin Anatomisi - Yurttaş Mazlum Çoruh" Kitabını OKUYUN! Tarafsız ve Gerçekçi bir değerlendirme...
Hala taşınmayalar için zaman daralıyor ne kadar vakitleri var ki
Ya boşa gitmişsiniz millet mutlu ben gittim oraya
Haha detaylı bir haber beklerdim
Mehmet Bektas . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
Kusursuz (!) Enerji Planı - Bir Melanetin Anatomisi - Yurttaş Mazlum Çoruh KİTABINI OKUYUN! Yusufeli barajı hakkında ki gerçek ve tarafsız değerlendirme..
Yusufelim
F1 dy . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
İlk yorum
Hepinize sifir yeni evleriniz verildiğinde
TEBDILI MEKANDA FERAHLIK VARMIŞ DERSINIZ
Tek kelime üzücü ...
Abdulkadir Varol . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....
+1
tam bir acitasyon. arkadaş talih kuşu vurmuş size yep yeni evler bol sıfırlı para keşke bizede vursa ahhh ahhh
Turkiyenin en islevsiz baraji olacak ,onuda söyleseniz
Şu 1 m kutlamanız çok saçmaydı soğudum la resmen kanaldan abonelikten çıktım
Salih Atak . hiiiiiiiiiiçççç!!!herkes bencileyin,bu fakir ise;kendileyin dertmendar(derdi dert edinip;takipleyen çağdaş dervişi saffadan kimesne/kimselerden).. geçmişte yerleri baraj nedeniyle suya gark olan beldelerin 1932 ve 1934'lerde çıkan toprak kanununu ve devletçilik ilkelerinin şimdiki zamanda sosyal devlet anlayışıyla bir paradigmaya evrilmesi meselesi üzerinde durmaya çalışan bir garip değerlendirmeci..
cumhuriyet tarihinin 88 yıllık süresinde kırsal kalkınma ya da bölgesel kalkınmada ortaya konulan çabaların bir yönü( vechesi)de yapılan ya da istikşafî ölçümlerle geliştirilen baraj ve barajlar grupu dediğimiz havzaların bulunduğu coğrafyalarda yaşayan halkın bu ortaya çıkan projelerin uygulanması ile önceki ekonomik sosyal durumları ile yapılan yatırım ya da yatırım grubunun bölgede oluşturduğu ya da oluşturacağı sosyo ekonomik gelişmenin değerleri üzerinde kalem oynatmaktayız..permakultur bir ekonominin yukardaki farklı iklim ve arazi yapısı nedeniyle madenciliği yeni bir uğraş ve işkolu olarak görebiliriz.. yöreye ait ürünlerin, göç ederek gittikleri belde ve muhitlerde sevilerek tüketilen yusufeliye ait ürünler ortadan çekiliyor..en azından bunların yetiştirilmesi uğraşısı olan yaşçağındaki hz.adem soylular üretimden kopacaklarından yeni ekonomik trendin oluşturulması gerekir.. yüksek rakımlı bölgede madenciliğin yanında,ormanların ıslahı çalışmasının dışında mobilya,endemik bal üreticiliği,ihracat bazlı benekli alabalık,turna,somon çesitlendirmesinde balıkçılık,ivme kazandıracak madencilikte bugün için ülkeler bazında geçerli "toprak elementi"ve kobalt madeninin bulunup çıkarılması yusufelinde genç istihdamın geleceği olmuş olduğu gibi madencilige dayalı bilgisayar destekli imalât sektörününde doğmasına yol açacak ve böylece şimdiye kadar bölgesel kalkınma projelerinde çoğu kez akamete uğrayan çalışmaların (son olarak b.ecevit in köy-kent kalkınma projeleri), yusufelinde değişimin parodoksunda pozitife dönüşecek ve bizim gibi yaşı 70'e beş kalanlar açısından kedinin bir fare tutması gerçeğini müşahade etmiş olacağız ömrün vefa etmesiyle..
geçmişte, yeşilırmak üzerinde altınkaya-göksu üzerinde çatalalan-fırat üzerinde birecik barajı-dicle üzerinde ılısu-gediz üzerinde bayındır-son olarak çoruh üzerinde yusufeli barajlarının ulaştıkları göl alanlarının bir çok köy ve belde,kasabaları yutuverdiğinden(suya gark olması),buralardan göçen veya kendilerine mesken ve işyeri oluşturulan yerel sakinlerinin gerçek sosyo ekomik değişimi olamamış ve yatırım ve faaliyetlerini büyük şehirlere kaydırmışlardır..böylece,toprak kanunu, devletçilik ilkesinden sonra gerçekçi bir şekilde bölgesel kalkınmaya şahit olabilme beklentisini yüksek tutmaktayım.....