Ben Birkaç Kere Öldüm ! | Ali Denizci | TEDxAvcılarOkyanusCollege

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 25 ноя 2018
  • Ben Birkaç Kere Öldüm ! Ali Denizci This talk was given at a TEDx event using the TED conference format but independently organized by a local community. Learn more at www.ted.com/tedx

Комментарии • 237

  • @Ahmetkseven
    @Ahmetkseven 3 года назад +2

    Koca yurekli insan yureginiz daglar kadar buyuk yolunuz acik olsun

  • @bernacan6134
    @bernacan6134 2 года назад

    Sizi dinlemek ,tanımak hikayenizi bilmek iyi geldi..Yolunuzda olabilmek dileklerimle Sevgiler saygılar

  • @ozlemcosmus7026
    @ozlemcosmus7026 4 года назад +7

    Allah senden razı olsun 🙏🏻❤️ bizede böyle iyilikler yapma fırsatı versin🙏🏻

  • @karagergedan6596
    @karagergedan6596 3 года назад +3

    atma ZİYAAAAAAAAAA .... güzel dumen tutturmuşsun dayı helal olsun

  • @hayrettinsen217
    @hayrettinsen217 4 года назад +6

    Lütfen okuyun !!!!!!! ben dominos fatihte kuryeyim bi gece bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyor deliler kahvesine yakın bir sokak dinibütün diye bir sokak orda bir eve yemek götürdüm o yağmurda... 97 tl falan multinetti ödeme şekili ne olduysa çekemedim parayı cari bıraktım sonra alırım diye müşteri memnuniyeti adınada bekledim belki kendi arar yada sipariş verir tık yok..97 tl sonuçta her neyse almaya gittim ulaşamadım 1-2-3 derken en son gittiğimde farkettimki zile basmamla ışığı kapattı anladıki ben geldim artık bıçak kemiğe dayanmıştı sordum soruşturdum inat etmiştim o parayı alacaktım..lcwikikide çalıştığını biliyordum şubesini bilmiyordum ama neyse sordum soruşturdum babası deliler kahvesine takılıyormuş gittim oraya gördüğüm adam oranın sahibi edasıyla karşıladı belliki devamlı müşteri bide göbeği abartısız son demlerini yaşıyan şişko ve hamile bir kadından daha büyüktü neyse durumu anlatıp parayı istedim istemez olaydım şekilden şekile girdi hem suçlu hem güçlü ha kavga etsek o sinirle onun gibi 5 taneyi devirecek sinirdeydim...bende bunun anlattığı dergah hikayesine tav olduğumdan farklı videolarını izlemek istedim bundada deliler kahvesi geçince konuda bu hikayeyi anlatmak istedim...ŞİMDİ SORARIM ONLARA DELİLER KAHVESİ MADEM BU KADAR YARDIM SEVER BİR KURULUŞ BAŞKÖŞEDE OTURTTUĞUNUZ BU CİĞERİ 5 PARA ETMEZ ŞEREFSİZİN ORDA İŞİ NEYDİ... HA BENİ KAALE ALIP ARAMAK KONUNUN GERÇEKLİĞİNİ KANITLAMAMI İSTERLERSE TELEFONUM 05453018656 İSMİMDE HAYRETTİN ŞEN

    • @ugurgulle1731
      @ugurgulle1731 4 года назад +1

      bende balatliyim bu adam sahtekar misyonerin tekidir ben seni anliyorumda bazi beyinsizler anlamaz seni

    • @dedekorkut5347
      @dedekorkut5347 2 года назад +1

      Bunlar hikayeci kardeşim. Ben sana inanıyorum

  • @ahmetfuatkocak
    @ahmetfuatkocak 4 года назад +2

    Yaşamak gerekiyor... yaşamış Ali Abi...

  • @huseyinoz5072
    @huseyinoz5072 4 года назад +1

    Yalnızlıktan korkmaya gerek yok herkes yalnız ölür canlı biri gelip sizi oraya götürüp geri dönen yoktur

  • @aylinaylincem1147
    @aylinaylincem1147 Год назад

    Demek ki hepimiz bir kaç kere ölmemiz gerekiyor insan olabilmek için.. teşekkürler sayın Ali bey 🌹🌹

  • @necmettinozcan8519
    @necmettinozcan8519 4 года назад +12

    “Özde biriz”
    7.kat bilinciyle, “Nefs-i Sâfiye” de diye tanımlanan insan… Cevizin yağında gizli kuvvet misali, insanın ve var olan her şeyin özü! “Özde biriz” tanımlamasıyla vurgulanan “bir”lik noktası! Her şeyin “şey”sizlik hâli!
    “Şey” yok, yalnızca O var!

    • @piraye7141
      @piraye7141 4 года назад +1

      Şey kelimesinin çoğulu eşya olduğunu duyduğumda çok şaşırmıştım. Evet bugün kuantum fiziğide eşyanın bir yanılsama olduğunu söylüyor. Ve bizimde. Bugün artık küfür kalkmıştır. Herşey hiçtir. Sadece Allah tek mevcudattır.

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      @@piraye7141 ´ya selam
      “HAYÂL”, 1.Bölüm
      EVRENİN IŞINSAL KÖKENLİ YAPISIDIR
      Beyin, dıştan gelen çeşitli dalga boylarındaki kozmik ışınları alır ve programlanışı sırasında bilgilendirilmediği konularda, algıladıkları olsa dahi onları değerlendiremez. Ayrıca kendisinin açılmamış alanlarının değerlendireceği sayısız dalga boylarını dahi değerlendiremez.
      Oysa, gerçekte her biri ayrı bir mânâ ihtiva eden evrendeki her bir dalga boyu, ışın, sürekli olarak beynimizi bombardıman etmektedir... Ne var ki bizim bu mesajları çözmemiz, bu canlı-anlamlı varlıklarla iletişime girmemiz mümkün olmamaktadır!.
      Ve eğer anlatabildiysek...
      Tüm evren, her kesimiyle, tamamen canlı-şuurlu bir varlık hâlinde yaşamına devam etmektedir... Ki algılayabilene ne mutlu!.
      İşte, tamamiyle sayısız dalga boylarından, ışınlardan, kuantlardan oluşmuş evren, ya da evren içre evrenler, eğer o boyutun algılama aracıyla bakabilirsek, TEK bir yapıdır!.
      Ve bizim de “hayâl” dediğimiz şey, işte bu ışınsal kökenli yapıdır!. Ve de gerçekte, bizler dahi ışınsal varlıklarız... Ancak ne yazık ki, algılama sistemimizin beş duyu ile kayıtlı olması şimdilik bu gerçeği yaşamaktan bizi mahrum etmekte.
      Evet, evren orijininde TEKİL bir yapı; ve gerçekte, tüm zerreler birbiriyle ilintili durumda olduğu için, her bir yoğunlaşma ve aktivite, hiç düşünemediğimiz bir noktada bambaşka şeyleri etkilemekte ve harekete geçirmektedir... Yani evrende, birbirinden kopuk, ayrı, müstakil varlıklar ve onların özgür benlikleri ve iradeleri mevcut değildir!.
      KOZMİK BİLİNCE (“HİÇ”E) NİSBETLE EVREN
      SALT ENERJİDEN İBARET BİR “HAYÂL”DİR
      (SANAL VARLIKTIR)
      Sonradan var olan Âdem’e nisbetle, Âdem’e göre, bu âlem gerçektir, ortada mevcuttur... Buna karşın, Âdem’i ve Âdem’den evvel âlemi meydana getiren, "kozmik bilince" nisbetle, her şey bir hayâldir; yâni sanal varlıktır.
      Yani, bütün bunların kendi başına tam bir varlıkları yoktur.
      - “Evren” dediğin yapının aslı da bir enerji denizi değil mi?. Salt enerjinin, “elektromanyetik dalgalar” adıyla varlığa bürünüp, daha da yoğunlaşmasıyla kat kat maddeye yaklaşması ve nihâyet maddeleşmesiyle, tıpkı denizin dalgaları gibi çeşitli görünümler alması gibi…
      - Evet haklısın... Aslında, ayrı birer varlıkmışçasına isimlendirdiğimiz dalgaların denizden, yâni sudan ayrı bir şey olmamasına rağmen, bizim ona bir müstakil varlığı varmışçasına isim vermemiz ile bunun arasında hiç fark yok... Su, salt enerji yerine ele alınırsa; madde ve maddî varlıklar dahi salt enerjinin dalgaları mesâbesinde kalır... Peki, bu salt enerji, dalgalanmadan evvel ne haldeydi?..
      - Bu salt enerji, dalgalanmadan evvel, bir enerji varlığı hâlinde kendisine yön veren “Kozmik Bilinç”in imajında idi... Ve gerçekte, el ân öyle!
      - Anlayamadım?.
      - Bu enerji, yâni salt enerji, aynı zamanda bir bilince de sahip değil mi?. Ki bu akılla, düzenli bir dalgalanma (!) hâlinde “evren” adı altında açığa çıkmış…?
      - Evet…?
      -Aslında, işte bu salt enerji dahi, “Kozmik bilinç” ya da “Tümel akıl” adını verdiğimiz aklın imajında idi! Ve bu bilincin imajında, deniz ve dalgalar husûle geldikten sonra; gene enerji bu aklın imajından ortaya çıktı ve bundan sonra da safha safha evren meydana geldi.
      Bu sebeple, orijini yönüyle, “salt enerji” denilen evrenin hayâtiyet sıfatının dahi, bilincin imajından ortaya çıktığı anlaşılır ki; bu Kozmik bilince nisbetle, bütün mevcûdat, salt enerjiden ibaret, bir hayâl hükmüne girer.
      O bilinç ise, bir noktadan, bir mutlak karanlıktan, bir bilinmezlik veya bir anlaşılmazlıktan ibarettir. Hiçtir! “Hiçlik”tir!
      Ve "el ân" da öyledir!
      - Hâlen de öyle midir?.
      - Elbette! Nitekim sizden birinin... Neyse, geçelim onların sözünü şimdilik!
      - Peki, yani, bütün bu evren bir hayâl mi oluyor gerçekte?.
      -Sana - bana nisbetle değil! Dalgaların, varlığını borçlu olduğu salt enerjiye; o enerji sebebiyle var edilen evreni imajında düşünen veya seyreden Kozmik bilince veya bir diğer deyişle, "Hiç"e nisbetle hayâldir evren!.
      KOZMİK BİLİNÇ
      HAYÂLİNDE BİRŞEYİ VAR ETTİĞİ ANDA,
      HAYÂL ÂLEMİNDE O ŞEY ENERJİ OLARAK
      AÇIĞA ÇIKAR
      Kozmik bilinç, yâni tümel akıl, hayâlinde bir şeyi var ettiği anda, hayâl âleminde o şey enerji olarak açığa çıkar... Bu enerji, dalga boyları dediğimiz kendine has bilinçli birimler ışınsal yapı hâlinde, çeşitli yoğunlaşma merhalelerinden geçerek nihâyet atomlaşır... O dahi, kitleleşerek, çeşitli gayesine uygun maddeleri meydana getirir ve nihayet ölümü yâni dönüşümü hasıl olur...
      Ölümü hâsıl olduğu anda; gerçekte, o tekrar ışınsal yapıya dönüşmüştür, ama bunu siz tespit edemezsiniz... Ve bu yoldan sonunda tekrar enerji hâline gelir ve böylece aslına dönmüş olur... Ve bir sonraki imajın temel elemanı olarak yeni bir oluşum hâline gelmeği bekler...
      - Valla hiç anlayamadım ben bu işi...
      diye Gönül söze karıştı...
      Kafası bir acayip olmuştu... Hattâ durmuş gibiydi...
      Elf devam etti:
      -Anlayamamanız son derece doğaldır!.. Bütün bunları anlayabilmeniz için, Gönül'lüğünüzden tamamıyla sıyrılıp; öz yapınızda, evreni kapsayabilecek bilinç düzeyine ulaşmanız gerekir ki, ondan sonra bütün bu sırları müşahede edebilesiniz...
      BÂKİ OLAN “ALLAH”TIR… ZÂTIYLA-SIFATIYLA-ESMÂSIYLA
      Devami var yazmami istermisin?

    • @piraye7141
      @piraye7141 4 года назад +1

      @@necmettinozcan8519 Allah sizden razı olsun. Tamda merak ettiğim bir mevzu... biraz anlamadığım yerler var lakin bazı şeyleri daha sonra idrak ediyorum. Size zahmet olmazsa devamını istirham edeceğim. Hayırlı günler...

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      @@piraye7141 Dogru sorulara can kurban saygilar.
      GERİSİ İSE “HAYÂL-İ HAS”TIR! 2.Bölüm
      (“HAYÂL”İN İÇİNE GİRER)
      Zât- sıfat- esmâ, aslında üç ayrı şey değildir.
      Sizin BEN dediğiniz bir varlığınız var.. Bu “BEN kelimesini bana târif et, sen nasıl bir varlıksın?” dediğim zaman, sen dersin ki;
      ”Canlı bir varlığım… şuuurum var. Birtakım şeylerin olmasını istiyorum, diliyorum, düşünüyorum.”
      “Canlı bir varlığım” dediğin zaman HAYAT sıfatı;
      “Şuurum var , bilincim var” dediğin zaman İLİM sıfatı,
      “İlmimin gereği olarak oluşturuyorum” dediğin zaman İRADE sıfatı, gibi sıfatlar..
      Bu sıfatlar, senin BEN kelimesiyle işaret ettiğin varlığın özellikleri…
      Bu özelliklerle birlikte bu defa sende çeşitli mânâları düşünme olayı başlıyor, sayısız mânâları...
      Bu mânâlar, senin ESMA BOYUTUNDUR!
      Sen şimdi beyninde benim hayâlimi görüyorsun. Beni gördüğünü sanıyorsun ama senin beyninde ben yokum. Bunun hayâli var senin beyninde.. Benim beynimde de senin hayâlin var.
      Herbirimiz bir diğerimize göre hayâlden ibaretiz…
      Dünya hayatı, dünyanın bir başka türlü yansımasıdır.
      “Rüya mı bir dünyadır... Dünya mı bir rüyadır?” .. karmakarışık bir iş!.
      Gerçek olan bir şey var:
      Zâtıyla- sıfatıyla- esmâsıyla Bâki olan Allah’tır; gerisi “hayâli has”tır!
      Ama dikkat edin; ”gerisi” dediğim zaman ef’al âlemi’nin içine bakın neler giriyor?.. Bunların tümünü hayâle attık!
      İşte, ARŞ-I RAHMAN, “Rahman Arş’ın üzerine ıstıva etti“ dendiği zaman... ARŞ’ın üstü, esmâ mertebesidir; Rahmâni vasıflardır; Esmâdır!
      ARŞ’IN ALTI da, efal âlemidir. Sidre-i Münteha’dan başlayıp alabildiğine giden ef’al âlemidir; “Hayâli Kebir”dir!
      Onun içine meleği de girer, insanı da girer, cinni de girer, İnsan-ı Kâmil’i de girer. Tüm âsar, hep bu hayâl içindedir.
      YA “HAYÂL”İN DIŞI?...
      Hayâlin dışı dersen, arşın fevki…
      “Lillahil Vahidil Kahhar!”
      Bize göre, yani beş duyulu birimlere göre, içinde yaşadığımız bir evren; ve gene bize göre makro - mikro sayısız âlemler mevcuttur.... Ancak dikkat edelim, bütün bunlar, hep, gözle algıladığımız verilere göre, böyledir.
      Oysa...
      Şu içinde bulunduğunuz mekânı alsalar, tavanını açarak, olduğu gibi, 60 milyar defa büyütme kapasitesi olan elektron mikroskobunun lâmına oturtsalar...
      Ve sonra da siz geçip o mikroskobun üzerinden, az önce içinde bulunduğunuz mekâna baksanız...
      Acaba ne görüyor olacaksınız?.
      Bir milyar defa büyütme ile biz bir cismi değil, o cismin atom bileşenlerini görürüz... Hele, bu sayı 60 milyara ulaştığında... Gözümüzde bütün insanlar, eşyalar, koltuklar, yazıhaneler veya odadaki diğer cisimler tamamiyle kaybolacak; beynimizin vereceği hüküm tümüyle değişecektir... Ve..
      Gayrı ihtiyarî ağzımızdan şu sözler dökülecektir... “Aaa, burada hiç bir şey yokmuş!.. Şuraya bak, sadece atomlardan, onların çevresinde dönen elektronlardan başkaca birşey göremiyoruz!.. Peki nereye gitti bunca insan ve eşya!?..”
      Bu konuşmayı yapan beyin, az önce, mikroskoba bakmadan evvel, burada insanlar ve eşyalar var diyen beynin ta kendisidir!.. Beyin aynı beyindir de, değişen sadece algılama boyutu ve algılama aracına getirilen ek kapasitedir!
      Demek ki beyin önce, mevcut algılama aracına göre çeşitli ve insanların varlığına dair hüküm verirken; algılama aracının kapasitesi genişletildiği anda, bu hükmünü değiştirerek, burada atomlardan, çekirdek etrafında dönen sayısız elektronlardan başka birşey yok şeklinde yargıya varmaktadır!...
      Acaba, biz, bu güçlendirilmiş mercekler dizini ile yani elektron mikroskobu ile yaşamak, böyle doğup böyle ölmek zorunda olsa idik... Şimdi hâlâ, bugün varlığını iddia ettiğimiz şeylerin mevcudiyetini iddia edebilecek miydik?.. Yoksa, üzerinde yaşadığımız dünyanın, uzayın ve algıladığımız her şeyin, atomların bileşmesinden meydana gelmiş tek bir yapı olduğunu mu savunacaktık?..
      Şayet beynimiz; altmış milyar büyütme kapasitesine sahip bir elektron mikroskobu yerine, 10 trilyon defa büyütme kapasitesine sahip bir elektron mikroskobu ile evrene bakmak durumunda olsa idi; biz, gene ayrı ayrı cisimlerin, insanların varlığından sözedebilecek miydik?..
      Yoksa, algılayacağımız, mevcut, bölünmez, parçalanmaz, süregiden sonsuz, sınırsız TEK mi olacaktı?..
      Şayet anlatmak istediğimiz bu hususu size ulaştırabildik ise...
      Geldiğimiz bu noktada size izaha çalışacağım şey şudur:
      GERÇEKTE, mevcud olan tek, bölünmez, parçalanmaz, sınırsız-sonsuz olan TEK'tir!.. AHAD'dır!.. Eşi, misli, benzeri, mikro ya da makro plânda kendisinin dışında hiç birşey olmayan "ALLAH AHAD" dır!.
      Ancak biz, mevcut algılama araçlarımıza bağımlı olarak, o TEK yapıyı, çok parçalardan oluşmuş bir bütün gibi değerlendirme yanılgısı içindeyiz. Çünkü, beynimiz kesitsel algılama araçlarına göre hüküm vermekte..
      Oysa beyin, kesitsel algılama araçlarının yani beş duyusunun son derece sınırlı değerlendirme kapasitesiyle kayıtlı kalmasa... Bu sınırlar içinde algıladığı verileri, sadece, evrendeki sayısız varlıklardan birer kesit veya birer örnek kabul etse...
      Sonra derin bir tefekkür ile, algılayabildiği örneklerden, daha nelerin mevcut olabileceğini tespit edebilse... Ve sonra, onların yapısal derinliklerine doğru, boyutsal bir seyahat yaparak, evrensel öz ile karşılaşsa... Ve nihayet kendi "ben"liğinin dahi o evrensel "öz" içinde “yok” oluşunu farkedebilse..
      İşte bu işin çok önemli bir yanı..
      Konunun ikinci önemli yanı da şurası..
      Hazreti MUHAMMED'in açıkladığı “ALLAH”, “AHAD” yani sınırsız - sonsuz, zerrelere ayrılmaz olduğuna ve bu durum her yöne ve her BOYUTA şâmil bulunduğuna göre; bu takdirde O'nun varlığı yanısıra, varolabilecek ikinci bir varlık, nerede, hangi BOYUTTA veya hangi başlangıç noktasında O'nun varlığına bir sınır çizerek, kendine yer açabilecektir?
      "AHAD ALLAH" dışında var kabul edilecek ikinci bir varlığın, TANRI'nın yeri neresidir?..
      “ALLAH”ın içinde mi, yoksa dışında mı!?
      ALLAH AHLÂKIYLA AHLÂKLANMIŞ OLANLAR

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      @@piraye7141 ÂLEMLERİN “HAYÂL” ÇEKİRDEĞİNDEN OLUŞMUŞ 3.Bölüm
      BİR DEV “HAYÂL” OLDUĞUNUN SEYRİ İÇİNDEDİR
      Herkes, kendi cehenneminde, ya da kendi cennetinde yaşar.
      Tanrısından kurtulanın yaşamı ise, “ALLAH” adıyla işaret edilenin “HİÇ”lik mertebesidir!.
      “ALLAH” adıyla işaret edilen, “Bâkî”dir; gerçeğindeki uyarıyı değerlendirenler, fâni kavramını kabullenemeyecekleri gibi; “Allah” ahlâkıyla ahlâklanmış olanlar da, âlemlerin, “hayâl” çekirdeğinden oluşmuş bir dev ağaç olduğunun seyri içindedir.
      Her an, her zerrede, yeni bir “şe`n”de olandır, “HÛ”; ve dahi, bundan münezzehtir; ise, bunun sonuçları ne olabilir; getirisi dahi neler olabilir?
      Ya birilerinin dedikodusuyla ömür tüketenlerin yeri?
      HAYÂLİ MUTLAK,
      SONRADAN HÂSIL OLAN İNSANA GÖRE
      “GERÇEK” HÜKMÜNDEDİR
      İnsanın âlemde zuhûru dahi iki merhalededir;
      Kozmik bilinç, kendi özelliklerini seyretmeyi düşlediği anda, bunu yeryüzünde "insan" adı altında yapmağa karar verdiği için; ki bu safhada evren mevcuttur. Ve bu mevcut oluşu dahi, kozmik bilincin, ilminde, kendi kendine bakışı dolayısıyladır.
      Bundan sonra, “Akl-ı Evvel”, yâni “Kozmik Bilinç”, hayâlinde âlemi meydana getirmiştir ki, buna “büyük hayâl” de diyebiliriz; ki bu, sonradan hâsıl olan insana göre, hayâl olmayıp, gerçek hükmündedir...
      Ve nihâyet, bu âlemde enerjiden atoma, atomdan tek hücreye, çok hücreye ve nihâyet bedene kadar gelişme olmuş ve bu defa çoğulcu mânâda insan meydana gelmiştir.
      İnsanda âşikâr olan, kozmik bilincin yâni bizim deyişimizle tümel aklın imajları olduğuna göre, insanlıktaki müsbet-menfi, şartlanmalı-şartlanmasız oluşumlar, nasıl, neden meydana geliyor?..
      " HAYÂLİ MUTLAK" İÇİNDE OLUŞAN
      " HAYÂLİ BİRİMLER" İN KENDİ HAYÂLİ ARZ
      VE SEMÂLARI VARDIR
      Hakikatte Zât, sıfat ve esmâ âlemi mevcuttur…
      Hakikatte bu üç mertebe mevcuttur.
      Bu üç mertebenin ötesindeki Ef’al mertebesi ise, hayâldir; “hayâli mutlak”tır!. Bu hayâli mutlak içinde oluşan hayâli birimlerin kendi hayâli arz ve semâları vardır.
      "HAYÂLİN HAYÂLİ"
      Oluşun orijinali “hayâl”; içindeki oluşumlar “hayâlin hayâli”; oluşumların aracılığıyla oluşanlar ise “hayâlin hayâlinin hayâli”dir”!.
      “HAYÂLİN HAYÂLİNİN HAYÂLİ”
      Bu sistem ve düzen içindeki bir boyutu anlatan kelimedir “hayâl” kelimesi...
      Oluşun orijinali “hayâl”; içindeki oluşumlar “hayâlin hayâli”; oluşumların aracılığıyla oluşanlar ise “hayâlin hayâlinin hayâli”dir!.
      BİLİNCİMİZİ ÖRTEN ,
      KELİMELERİN HAYÂLİMİZDE MEYDANA GETİRDİĞİ
      İMAJLARDIR …
      Bilincin sınırları, kayıtları, blokajı kendisine yüklenen yanlış bilgilerle meydana gelir.
      Dünyayı, Evreni, her şeyi, sadece bu gördüğümüz, algıladığımız, var kabul ettiğimiz maddeden ibaret kabul etmek son derece büyük bir gaflettir!.
      Beş duyu verilerinin oluşturduğu, kesitsel değerlerden bilincimizi arındırıp, gerçek boyutlarıyla âlemi, âlemleri ve âlemlerdeki varlıkları tesbit etmek zorundayız.
      Kelimede; kelimenin şeklinde, isimlerde kalmayalım!.
      Bilelim ki, şuurumuzu örten, bilincimizi örten, en büyük perdeler; kelimeler, kelimelerin sûretleri, o kelimelerin hayâlimizde meydana getirdiği imajlardır!. Biz o imajları gerçek sanarak, onların ardındaki mutlak gerçeklerden perdeli yaşıyoruz.
      İKİ DENİZDİR “HAYÂL” İLE “GERÇEK…
      ARALARINDA BİR BERZAH VARDIR Kİ;
      ASLA BİRLEŞMEZLER!
      Hayâlî tohumdan meydana gelmiş ulu ağaç!
      Yaprakları, evrenin dalgaları! Ancak en üst dalının en ucuna giden, ağacın bir hayâl olduğunu müşahede edebilir...
      Gerçek şu ki, müşahede eden de hayâldir, edilen de!
      Oysa, imajında hayâli yaratıp, hayâlin gözüyle kendine nazar eden ve nazar ettiğinin de ötesinde olan, bir mutlaktan başka bir şey yoktur!
      - Elf, şu ana kadar, düşünce sistemimi âdeta felç ettiren böylesine karışık bir fikir düzeyiyle karşılaşmamıştım.
      Hayâl ile hakikatın nerede ayrılıp, nerede birbirine karıştığını tesbit edebilmenin bundan daha zor bir çözümü yapılamazdı herhalde...
      - Evet... İki denizdir hayâl ile gerçek! Birarada olan iki deniz! Ama aralarında bir berzah vardır ki, asla birbirleriyle birleşemezler!
      HER AN, YALNIZCA
      HAYÂLİNDEKİLERLE BERABERSİN,
      ASLA KARŞINDAKİYLE DEĞİL!
      BU, DÜNYA YAŞAMINDA DA BÖYLE,
      ÖTESİNDE DE!
      Bilincimdeki ben, ASLA değilim bir başkasının bilincindeki ben!.
      Bilincindeki sen, asla değilsin benim ya da bir başkasının bilincindeki sen!.
      Ben, veri tabanına göre oluşmuş bir hayâlden başka bir şey değilim senin bilincinde!… Ve sen, veri tabanına göre oluşturduğun kendi tasavvur ve hayâline demedesin, Ahmed Hulûsi!.
      Oysa, ebeden beni tanıman mümkün değil!
      Sen de, benim için öyle!.
      Eğer anlarsan bu anlatmak istediğimi, fark edersin ki, her an daima yalnızca hayâlindeki kişilerle berabersin; asla karşındakiyle değil! Bu dünya yaşamında da böyle, ötesinde de…
      Herkes, veri tabanına göre kendi hayâl dünyasında yaşamada!. Başkalarını da, tanıdığını sanarak, onlar hakkında budalaca yorumlarla yorulup, ömür tüketmede!.
      Oysa, o yorumlarının tümü, karşısındakine değil; kendi hayâlinde yarattığı ve karşısındakinin adını taktığı kendi hayâlindeki yarattığına; yani kendine dönük!… Asla karşısındakine ulaşmıyor!.
      Her birim, karşısındaki sûrete göre veri tabanının oluşturduğu hayâl dünyasındaki kişileri yorumlayıp; veri tabanına GÖRE onları değerlendirerek, cehennem ya da cennetinde yaşamada!.
      Akıllı insan, şimdiden cenneti yaşar, “ALLAH”a teslim olarak…
      Ahmak da, her şeyin ille de kendi arzuladığı gibi olmasını istemede devam ederek cehennem eder yaşamını!.
      HAYÂL GÜCÜ
      Anlamadigin yerleri sorarsan acarim daha iyi anlasilr saygilar.

  • @selcukhanoz
    @selcukhanoz 4 года назад +2

    Hiç bir şeye ihtiyacım yok diyorsan, Sen özgürsün adamım............

  • @muratozcan4396
    @muratozcan4396 4 года назад +6

    Abi daha bugün seni tanımak nasip oldu ve süper bi insansın ELHAMDÜLİLLAH Müslüman sın ve yaptıkların mükemmel sana laf söyleyenler senin ne yaptıklarını bilmiyolar abi inşallah seni tanımak nasip olur ve gönüllülerinden biri olurum ALAHA Emanet ol RABBİM Sana uzu ömür versin RABBİM banada senin gibi hayırlı isler yapmayı nasip etsin amin ALAHA EMANET Abi

    • @selimkara481
      @selimkara481 4 года назад +2

      Murat kardeş kurslarında dini kitap okumak yasak.Sen ne müslümanlığından konuşuyorsun.İnsanlara yardım ettiği bir gerçek.Ama bunu müslümanlıkla daha doğrusu bu kişiyi müslümanlıkla bağdaştırma.

    • @rahmiguder3228
      @rahmiguder3228 4 года назад

      Adam defalarca söyledi ateist olduğunu

    • @sherlockedholmes4819
      @sherlockedholmes4819 3 года назад

      @@rahmiguder3228 kendimi müslüman olarak tanımlıyorum dediği bir videosu var. Sadece bunları dini çıkar amacıyla yapmadığı için o yönünü ortaya koymak istemiyor araştırırsanız görürsünüz.

  • @borayyildiz134
    @borayyildiz134 4 года назад +2

    Ali bey ve ali abi kalp duygularını aşmış evet hepimiz önce İNSANIZ İNSAN VE birbirimize MİSAFİRİZ. Onun İçin ali beyi tebrik ediyorum... kucak dolu SEVGİLERİMİ iletiyorum insan olarak...başarılar diliyorum

  • @niliferokce1941
    @niliferokce1941 4 года назад +8

    Gerçek ıslamda yapılması gereken leri görmüş ve yaşama geçiriyor helâl olsun

    • @selimkara481
      @selimkara481 4 года назад +6

      Boş konuşuyon kardeş .İnsanlara maddi yardım yapmakla öbür dünyanı kurtaramazsın.Adam fakir öğrencilere ücretsiz kurs veriyor.Şartı ne biliyor musun?Ayda dört kitap okuyup özet çıkarmak.Ancak dini kitap ve siyasi kitaplar kariç.Onlar yasakmış.Siyasiyi anladık ta dini kitap düşmanlığı ne demek.Adam din düşmanı.Sen çıkmışsın ne konuşuyorsun.Bu insanlar bu tür yardımlarla genç taze beyinleri din düşmanı olarak yetiştirip,mason localarına hizmetkar yetiştiriyorlar.Ben de ilk önce senin gibi düşünüyordum ama gerçek bu .

    • @ulkutekdemir8784
      @ulkutekdemir8784 4 года назад +3

      Selim kara din kitabı derken çocuğunuza hangi din kitabını okutuyorsunuz? Fetonun kitaplarimi dini daha güzel anlatıyor yoksa mahmud efendi cemaat kitaplarimi? Adamın bahsettiği kuran okutmayin okumayın değil din kitabı okumayın haklida kuranı kerim gibi bir kitap varken dini başka bir kitapta öğrenmek oldukça vahim

    • @jinkazamavs
      @jinkazamavs 4 года назад +1

      @@ulkutekdemir8784 peki o hangi din kitabını yasaklıyor . 1400 yıllık islam tarihinde sadece fetö kitabı mi var. Din kitabı okumayan biri sadece yardım yapmakla dindar ve allaha kavuşacaksa kurandaki bir sürü ilahi emir niye var. Kuran sadece yardım yapın mi diyor. Bütün herşeyi hayatında boş bulmuş ve allaha ulaşmanın yoluna erdiğini idda eden birine yardım yapmak da bir müddet sonra boş ( yada eksik ) gelmiyor mu peki. Madem kendinden geçip başkasına çalışmakla insan huzur buluyormuş o halde kendisi çocuk sahibi olduğu zaman kendinden geçip çocuğuna çalışmakla niye huzur bulamamış. Hepsinin cevabını ben vereyim sana. Çünkü anlattığı herşey yalan kurgu senaryo hemde sinsice bir senaryo. Anlattiklari ile ulaştığı nokta çok alakasız.

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      İslâm 1.Bölüm
      “İslâm” nedir?
      Neden “İslâm”?
      “İslâm” kelimesi, kullanım alanı olarak iki mânâdan kaynaklanıyor;
      1. Selâmete çıkma, selâmete erme anlamına…
      2. Teslim olmak anlamına...
      İslâm’ı anlamak için, öncelikle “Hz. Muhammed Neyi OKUDU” isimli kitabımızda anlattığımız bir biçimde “İkra”-“Oku” diye başlayan, ilk âyetlerin mânâsını anlamak gerek. Bundan sonradır ki, İslâm’ın ne olduğunu anlamak daha kolay olur.
      Niçin İslâm?
      “İslâm”; selâmet bulma, selâmete erme, “Selâm” isminin mânâsının sizde açığa çıkması anlamında!
      “Allâh”ın “Selâm” isminin mânâsı ortaya çıktığı zaman kişi, bir kısım ilâhî isimlerin mânâsıyla tahakkuk etmek suretiyle, “cennet yaşamı” dediğimiz yaşama geçer.
      “KESİNLİKLE ALLÂH İNDÎNDE DİN İSLÂM’DIR.” (3.Âl-u İmran: 19)
      Diyor Kur’ân!..
      Din, “ALLÂH HÜKÜMLERİ bütünü”dür; “ALLÂH DÜZENİ”dir; "ALLÂH SİSTEMİ”dir!
      Buradaki “ilâhî sistem” ve “ilâhî düzen” kavramlarını yanlış anlamayalım!.. Beşerî düzenlerle, sosyal-siyasî düzenlerle, siyasî rejimlerle buradaki düzen kelimesini karıştırmayalım.
      “ALLÂH SİSTEMİ” dediğimiz zaman, olayı kelime şekliyle, şeriat yönüyle de ele almayalım!
      Bu öyle bir düzendir ki, Kur’ân bize bu sistemin HER AN, her zerrede yürürlükte olduğunu birçok yerinde vurguluyor.
      “VE LEN TECİDE Lİ SÜNNETİLLÂHİ TEBDİYLA”
      “SÜNNETULLÂH’TA (Allâh’ın yaratış sisteminde) ASLA DEĞİŞME BULAMAZSIN!” (48.Feth: 23)
      Âyeti, bu genel düzeni ve sistemi anlatıyor.
      Yani ister nebat, ister hayvan, ister insan, ister melek, ister cin olsun, tüm varlıklar bu genel sistem içinde kendi varoluş gayelerine uygun olarak görevlerini meydana getirmektedirler!
      “KESİNLİKLE ALLÂH İNDÎNDE DİN İSLÂM’DIR!”
      Âyetinde de işaret edilen mânâ, tüm varlıkların bu “doğal ve zorunlu teslimiyeti”dir...
      Yani bir diğer ifadesiyle;
      Evren tüm içindekileriyle “ALLÂH”a teslim hâldedir!..
      KESİNLİKLE TÜM VARLIKLAR ALLÂH’A TESLİMDİR; Kİ BU, GERÇEK DİNDİR!
      Var olan hiçbir varlık, hakikati itibarıyla, esası itibarıyla “ALLÂH”a isyan edemez, âsi olamaz.
      İblis’in “Allâh”a isyanı dahi, ezelî görevi ve varoluş programının sonucudur!.. Çünkü varoluş mertebelerinde, birçok varlıkların, kendi görevlerini yapmaları veya imtihana tâbi tutulmaları, cinler aracılığıyla olacaktır.
      Eğer İblis’in o isyan dediğimiz hâli olmasa, ne Âdem cennet yaşamından ayrı düşer; ne insanlar madde bedenin getirdiği sıkıntı ve zorluklara düşer; ne de insanların geçmişteki cennet hâlinden çok daha ileri boyutlarda olan özlerindeki ilâhî gücü ortaya çıkarma çalışmaları var olurdu!..
      Çünkü, zaten Âdem, cennet yaşamı içinde iken bugün hedeflediğimiz, istediğimiz şeylerin bir kısmına sahipti... Yani, o bir kısım ilâhî güçlerle tahakkuk ediyordu!
      Cennette herkesin her istediği olacaktır!
      Âdem’in de cennette hemen her istediği oluyordu!
      Ancak şu farkla ki...
      Âdem (aleyhisselâm) yeryüzünde yaratılmıştı!..
      “Rabbin meleklere: “Ben arzda (bedende) bir halife (Esmâ mertebesinin farkındalığıyla yaşayan şuur sahibi) meydana getireceğim” dedi…” (2.Bakara: 30)âyeti de, Onun yeryüzünde varoluşunun apaçık ispatıdır!
      Bizler gibi bir madde bedeni mevcuttu!.. Bu sebeple de bulunduğu yere “yeryüzü cenneti” denmekteydi!
      Ancak yeryüzünde yaşamasına rağmen, bizim bugün elde edemediğimiz ilâhî kuvvelerle, pek çok isteklerini gerçekleştirebiliyordu...
      Çünkü kendisindeki ilâhî güçlerin açığa çıkmasını engelleyen “VEHİM” duygusu oluşmamıştı!
      “VEHİM” duygusu insanda mevcut bulunan en büyük şerr güçtür!
      Var olmayan ya da var olması mümkün olmayan şeyleri imkân dâhilinde göstererek bilinci âdeta esir eder! Tüm korkuların, endişelerin, sıkıntıların kökeninde “vehim” yatar!
      “Negatif varsayım” diye günümüz diline çevirebileceğimiz bu deyimin insan yaşamındaki yeri, hiç kimsenin tahmin edemeyeceği kadar büyüktür!
      Eğer kişi “VEHİM” duygusunu kontrol altına alabilirse, yaşamı âdeta cennet yaşamına döner... Buna karşılık insan, “vehminin” esiri olursa, yaşamı artık bir cehennemdir!
      Var olmayanı varsandıran; var olanı da görmezlikten getiren kuvvettir “VEHİM”!
      İnsan, “VEHİM” hükmü altına girmemiş bir akılla herhangi bir şey düşünüp, o şeyi yapmaya karar verirse; ve bu hususta da azîmli olursa, normal şartlara göre imkânsız olan o şeyi mümkün hâle getirebilir!
      Ve sanki bir madde bedeni yokmuşcasına özgür bir yaşam sürebilir... Sanki cennetteymişcesine!..
      İşte yeryüzünde yaratılmış olan Âdem (aleyhisselâm) da, “VEHİM” duygusunu tatmadan yaşadığı için, bulunduğu ortam “yeryüzü cenneti” olarak tanımlanıyordu...
      Şu gördüğümüz, içinde yaşadığımız nizam, gerçeği itibarıyla, ilâhî hükmün aşikâre çıktığı bir nizam ve düzendir.
      Kâinatın ve evren içindeki her birim...
      Dikkat edin, burada “birim” kelimesi özellikle üzerinde durulması gereken bir kelimedir; zira insan, melek, cin, hayvan, nebat hep “birim” kelimesinin içine girer...
      Evet, her birim, gerçek mânâsıyla “Allâh”a kulluk hâlindedir. İnsanlar ve cinler için zaten bu, Kurân’da çok açık ve seçik vurgulanmıştır.
      “BEN CİNİ VE İNSİ YALNIZCA (Esmâ özelliklerimi açığa çıkarmak suretiyle) KULLUK ETMELERİ İÇİN YARATTIM!” (51.Zâriyat: 56)
      Allâh’ın bir gaye için yarattığının, o gayeye hizmet vermemesi mümkün değildir!.. Muhaldir!
      Dikkat ediniz, buradaki âyette hiçbir sınırlama yoktur!..
      “Müminleri kulluk etsinler diye yarattım” demiyor!.. “Sadece insanları...”da demiyor!..
      “Cinleri...” diyor.
      “Cinleri...” dediği zaman, “şeytan ve İblis” tavsifleriyle anlatılan tüm cinler dahi bunun içine giriyor!
      Melekler,zaten mutlak kulluk hâlinde!.. Bütün melekler doğal olarak ALLÂH hükümlerinin gereğini uyguluyor, yerine getiriyor... Onlar için zaten tartışma yok.
      “İnsanlar ve cinler” için, acaba kulluğu yerine getiriyor mu getirmiyor mu tartışması var! Hâlbuki bu tartışma da abes.
      Devami var..

  • @senolsenel2022
    @senolsenel2022 4 года назад +3

    Şaşkınlıkla izlediğim bir insan

  • @senolsenel2022
    @senolsenel2022 4 года назад +6

    Allah un olduğu yerde yanlızlık olmaz güzel söz

  • @burcuseveneliack4740
    @burcuseveneliack4740 4 года назад +2

    Harika bir paylaşım olmuş. 👏👏👏👏👏👏

  • @yildizgursan9778
    @yildizgursan9778 4 года назад +1

    Tekamülün ve idrakin açılmasının en güzel örneği korkularla yüzleşmek hayata ne için geldiğinin bilincine ulaşmak nefsmertebelerini aşama aşama yaşayıp çok şükür en hayırlı ve kalbinize iyi gelecek duyguları keşfetmişsiniz tebrikler👏👏👏🙏

  • @yavhehe9911
    @yavhehe9911 4 года назад +1

    TRT belgeselde belgeselini yapmışlar bu abinin çok beğendim

    • @secilipek1714
      @secilipek1714 4 года назад +1

      bende ordn gördüm çok beğendim

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      @@secilipek1714´e salam! hayatinda hep güzel gör, güzel düsün, örnek ol, insallah saygilar..

  • @fatihgonul1601
    @fatihgonul1601 4 года назад +20

    Tutturmuşsun bi dümen.

    • @maysavebulut301
      @maysavebulut301 4 года назад

      Derken

    • @ismailatak8560
      @ismailatak8560 3 года назад +1

      Tezgah güzel muhabbet güzel isterse tek kelimesi yalan olsun önemli olan sana ne düşündürdüğü..

    • @karagergedan6596
      @karagergedan6596 3 года назад

      tam bi kolpaci.... doğru tespit

    • @dervisbaba3397
      @dervisbaba3397 3 года назад

      Herkes ne güzel kendi iç dünyasını, karekterini döküyor ortaya, seviyorum sosyal medya yorumlarını.

  • @mehmetdogru4255
    @mehmetdogru4255 4 года назад +6

    İman ilahi ne büyüktür İmansız paslı yürek sinede yüktür ,Allah için yaşamalı Rasulullah s.a.v ümmet olma yolunu tutmalı sünnetine sıkı sıkı sarılmalı mümin,

  • @ADA35Bb
    @ADA35Bb 4 года назад +4

    Kişinin değeri, anlamı kadardır. Kişinin anlamını onun mânâsı belirler. Mânâ yoksa anlam da olmaz. Kişinin mânâsı, dâvâsı kadardır. Kişi ancak dâvâsı kadar mânâ taşır. O halde kişi dâvâsını nasıl öğrenebilir? Kişinin dâvâsı ancak derdidir. Neyi dert edindiysen, dâvân da o olur. Peki, bir insanın derdi nasıl anlaşılır? En çok neyi konuşuyorsan, derdin de odur..

  • @aliihsanileri1844
    @aliihsanileri1844 4 года назад

    Ali abi seni seviyorum abicim görüşürüz günün birinde

  • @gegash8898
    @gegash8898 4 года назад +3

    tam Kafama gore Adam... agzina saglik

  • @yasharibriyam5595
    @yasharibriyam5595 4 года назад +4

    Allah sana rahmet etsin

  • @ferhatcelik4792
    @ferhatcelik4792 4 года назад

    hayalimde olmak istedigim insan profili işte bu ama dedigi gibi paran oldugu kadar korkarsın ve ben bundan gerçekten korkuyorum. bu yola yola girersem ailem ne der arkadaşlarım ne der nasıl dışarda yatarım dunya bu kadar düzün bir yer degil gibi bir çok korkuyla nasıl baş edecegimi bilmiyorum

    • @neslin
      @neslin 4 года назад

      😒

  • @zeustorun7033
    @zeustorun7033 4 года назад +1

    abi gonulden gelen her şey dogrudur yolunuz açik olsun ki bizim gibi deliler sizin gibi delilerden akil alsa keske olmek varken bir karindan fazla çok daha yeyemezken neden doymuyoruz hala

  • @maceraciburak3374
    @maceraciburak3374 5 лет назад +17

    Sevgili Ali Deniz, bu mesajım sana ulaşirsa lutfen cevap ver.
    Bir kadin olsaydin da aynı seyleri yapabilir miydin ve eger yapacak olsaydin bir erkege gore daha fazla seyi gözddn cikarman gerekmez miydi?
    Saygilar

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад +4

      Sokaklarda kaç kadın var biliyor musun Burak kardeşim? :-)

    • @maceraciburak3374
      @maceraciburak3374 5 лет назад +10

      @@alidenizci bilmiyorum. Anlatırsanız sevinirim. Bir kadın sokağa düşerse başına her şey gelir.En gelişmis yerde bile.. örnekler veeiniz lütfen başlarından neler geçmiş ve akıbetleri ne olmuş. En uzun sokakta kalan kadın, kaç gün kalabilmiş.
      Bir kadın, sizin yöntemlerinizle hayatın amacını bulmaya kalksa, bulamadan her şeyini kaybederdi diye düşünüyorum.

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад +10

      Maceracı senin lakabın Burak. Çık bir süre sokaklarda yaşayarak macera dene. Böylelikle hem gerçekten macera yaşar ve lakabını hak edersin, hemde sorularının yanıtlarını bulursun.

    • @hiratlt
      @hiratlt 5 лет назад +4

      Ali bey bu yorumlarınızı okudum da 20 dakikam boşa gitmemiş oldu az kalsın izleyecektim teşekkür ederim

    • @birvarmsbiryokmus9539
      @birvarmsbiryokmus9539 5 лет назад +2

      Tüm insanlar Ali Denizci zihniyetinde olsalar olabilirdi.

  • @aydntatl4068
    @aydntatl4068 5 лет назад +35

    Allah aşkına ali denizciyi eleştirmek nedir ya ali abinin yüzde biri kadar iyi olsanız kötülük açlık kalmazdı dünyada

    • @theinception4721
      @theinception4721 4 года назад +10

      Bir baba bile evladını ,evlat bile babasını tanımazken, sen savunduğun bu adamı ne kadar tanıyorsun acaba?

    • @korkusuz1587
      @korkusuz1587 4 года назад +1

      tayocumusun kardes

    • @theinception4721
      @theinception4721 4 года назад +1

      @@korkusuz1587 o ne demek götünden element uydurma

    • @mustafagokyldz
      @mustafagokyldz 4 года назад +3

      Hikaye dinlemeyi seviyoruz millet olarak

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      @@theinception4721 Yaradilani hos gör yaradandan ötürü saygilar

  • @kzlelmaerleri9724
    @kzlelmaerleri9724 4 года назад +1

    Devlet bu adama ne zaman el atacak cok merak ediyoruz

    • @Ahmetkseven
      @Ahmetkseven 3 года назад

      Sana bi ellesinde ondan sonra

  • @ciga19051987
    @ciga19051987 4 года назад +1

    İki konuşmasını dinledim. Dini ve siyasi kitaplardan uzak durun diyor. İleride kendisi aklıyla yolunu bulur diyor! Ancak sevmesini beklediği Allah cc. Öyle demiyor! Oku diyor! Ey peygamber kalk ve islamı anlat diyor! Sana yönetim için şeriatı gönderdim. Bu şekilde yönet diyor! Ya bu ne diyor? İnsanlara Felsefi yanaşıp, evet ya çok haklı ya gibi düşünceler ile islamdan uzaklaştırıp gönüllerinde ki İlahi sevgi ve muhabbeti yıkıp, yerine felsefi mantıki bir tür mekanizma ile insanları bir birinden soyutlamak ve tek tip insanlar haline getirmek için uğraşıyor! Uyanık olmak lazım! Allah’ı bilmek lazım! İslamı bilmek lazım! Allah ile kandırılmamak lazım! Her hıyarlının peşinden tuzlukla gitmemek lazıııımmmm!

  • @salihcevik8129
    @salihcevik8129 4 года назад +17

    Pek inandırıcılığı yok senaryo kurgu gibi geliyo

    • @jinkazamavs
      @jinkazamavs 4 года назад +4

      Zaten baştan sona kurgu. Yalancı herifin teki bu

  • @hayriduzkaya579
    @hayriduzkaya579 4 года назад +2

    ALİ ABİ İLK FIRSATTA BALAT A GELİP O MÜBAREK ELİNDEN ÖPLEM İSİTOYRUMSAYGILARIMAL SAKARYADAN HAYRİ DÜZKAYA

  • @gurkanguler34
    @gurkanguler34 5 лет назад +2

    yanlızken manevi destek bulamayız kimseden sonra korku başlar

  • @caferklcaslan3021
    @caferklcaslan3021 4 года назад +1

    Oradakiler buna inanıp gülüyor

  • @XorttoSemsur0262
    @XorttoSemsur0262 3 года назад

    Keşke konuşmalarıniza biraz dürüstlük objektiflik katsaydiniz .bol keseden atmak kolay

  • @necmettinozcan8519
    @necmettinozcan8519 4 года назад +2

    “DİNde reform olmaz,
    Mevlâna Celâleddin’in çok sevdiğim şu beyti, önemli bir gerçeği vurgular...
    “Dünle beraber gitti ne kadar söz varsa düne ait, cancağızım;
    Bugün artık yeni şeyler söylemek lazım!..”
    Bu ifade, “müslümanlık” anlayışı ile ilgilidir; “İslâm Dini” ile değil!
    Daha önce de çok açık bir şekilde vurguladığım gibi, “İslâm Dini”; zamanüstü evrensel sistem ve düzendir Allâh indîndeki… Bütün Nebiler bu zamanüstü evrensel sistem ve düzeni, kendi toplumlarına, anlayabilecekleri değişik şekillerde açıklamışlar; bundan da çeşitli kavim veya Nebiler adına göre, değişik dinler varmış zannı doğmuştur!
    “Sünnetullâh” denilen, zamanüstü evrensel sistem ve düzen, asla yenilenmez ve değişmez! Dünya var olmadan ne ise, bugün de odur; kıyametten sonra da aynıdır! Biz bunun, algılayabildiğimiz kadarına “doğa kanunu” da deriz!
    Yenilenme, anlayışta, yorumda olur! Yani, müslümanlık anlayışında, “Din”i değerlendirmede olur! Sistemde değil! Zira, zaman değiştikçe insanların kavrayışları geliştikçe; ilim, irfan, teknoloji, fen ilerledikçe “İslâm Dini”ni değerlendirme de o nispette değişir! Dün, sebebi anlaşılamadığı için inkâr edilen pek çok şeyin, bugün sistem ve düzen sonucu önerilmiş çok önemli ve zorunlu bir şart olduğu fark edilir!.. İşte bu, insanların “İslâm Din”ini anlayışlarının, yani “müslümanlığın” yenilenmesidir; “DİN”in değil!
    Mevlâna Celâleddin’in söylediği de “Din”in, günün getirdikleri ışığında yeniden değerlendirilmesi; ve geçmişte kıymeti anlaşılmayan birçok hususun değerinin fark edilmesidir! Bu yapılmadığı takdirde, Din anlayışımızı asırlarca önceki insanların şartlarının getirdiği kozayla kayıtlamış; pek çok konuda ilerlememize rağmen, “DİN”i anlamada ve değerlendirmede kendimizi geri kalmaya mahkûm etmiş oluruz!..Ve “Dün” kozasından çıkıp, öze eremeyiz!
    Oysa olayın ilerleme doğrultusunda olması gerektiğine dair Allâh Rasûlü’nün bir işareti de vardır... Bu konuda şöyle buyurur:
    “Allâh her yüzyılın başında bir müceddid gönderir; dini anlayışı yeniler!”
    Bu işaret dahi, görüldüğü üzere, belli aralıklarla, o günün şartları içinde “Din”de yeniden değerlendirme yapmanın gerekliliğini göstermektedir!
    Şimdi burada anlaşılması ve yapılması gereken şey şudur...
    “DİN”de reform olmaz, çünkü “Din”e form veren Allâh’tır! Ancak “Din”i anlama ve değerlendirmede yeni bir çalışma; diyebiliriz!
    Endonezya ve Malezya’dan tâ Fas, Tunus, Cezayir’e kadar uzanan müslüman toplulukları içinde, geçtiğimiz yüzyılın başında bir müceddid çıkmış mı, çıkacak mı; ne zaman çıkar ya da her cemaatin bir müceddidi mi var; bunlara bizim pek aklımız ermez! Bu ilgilileri ilgilendiren bir konu! Ama bizde yaş elliyi geçtiği için de, son çok yakın görünüyor!
    Öyle ise kendi şahsıma konuşuyorum; öncelikle yapmam gereken şey; tek başıma gideceğime ve kabirde tek başıma meleklere cevap vereceğime göre... Kabirde bana, mezhebin ne, tarikatın ne, şeyhin ya da hocaefendin kim diye sorulmayıp; Allâh Rasûlünün açıklamasına göre, yalnızca “Rabbin kim, Nebin kim ve Kitabın ne” şeklinde sorguya çekileceğime göre...
    “Rabbim Allâh” diyebilmem için, öncelikle “Kur’ân-ı Kerîm’in açıkladığı Allâh” kavramını çok iyi idrak edip bunun sonuçlarını hissedebilmem!
    “Nebim, Allâh Rasûlü Muhammed Mustafa” diyebilmem için, “Allâh Rasûllüğünün” nasıl bir şey olduğunu, Hz. Muhammed (aleyhisselâm)’ın nasıl bir görev yaparak, bana ne vermek istediğini iyi anlamam ve O’nu tasdik etmem!
    “Kitabım Kitabullâh’tır” diyebilmem için, “Kitabullâh’ı OKU’yabilmem” ya da “Kitabım Kur’ân-ı Kerîm” diyebilmem için Kur’ân-ı Kerîm’in Allâh indînden nâzil olmuş bir kitap olduğunu fark edip, tasdik etmem gerekir!
    Dünya’da bırakıp gideceği, bir daha hiç eline geçmeyecek şeyler için, tüm zamanını harcayan insanın; akıllı ise, ölüm ötesi sonsuz geleceğini kurtaracak böylesine önemli bir konuyu ihmâl etmesi elbette ki bağışlanamaz bir olaydır! Akla, mantığa aykırı hikâyeler ve safsatalara bakıp da, onları “İslâm Dini” sanarak yüzünü çevirmek aydın bir insana kesinlikle yakışmayan bir davranıştır!
    Allâh Rasûlü’nün bize önerdiği her şeyin bir hikmeti; ve bilebildiğimiz kadarıyla bir bilimsel gerekçesi vardır. Bunları açıklayabiliriz! Ama daha sonrakilerin kendi zaman şartlarına göre olan yorumları, “İslâm Dini” ve bizi bağlamaz! SAYGILARIMLA

  • @suzanakgok8837
    @suzanakgok8837 5 лет назад +2

    Bu adam,neden burda ki

    • @ufky1
      @ufky1 4 года назад

      deliler kahvesi balat videosunu izle feyz al...

  • @steffimuller5079
    @steffimuller5079 4 года назад

    Niye Amerikan Ingiliz yazisi Türkce yazisi deil komisch tuhaf sende böyle kazan

  • @selcukyucesan4578
    @selcukyucesan4578 3 года назад +1

    niye kimsenin aklına acaba dedikleri doğrumu bi araştırayım fikri gelmiyor?? not:Yahya Efendi camii imamından başlayabilirsiniz kolay gelsin :)

  • @muratgokbakan4930
    @muratgokbakan4930 4 года назад +10

    Bıkmadınmı insanları aldatmaktan.

    • @mehmetali-rv7bw
      @mehmetali-rv7bw 4 года назад

      Adama yalancı diyenler. Ulan adamın içini mi görüyonuz. Size mi kaldı yargılamak ulan adam sanki dileniyo. Ulan adam ALLAH in adını güzelce yaymaya calisiyor . Nedir bu yargılama çabası. Ben soyliyim öfkeyle yazıyorsunuz değil mi işte şeytanın oyunu. Önce kendinizi bu bakın ben bı yanlış düşünüyorum. Ofke iyi bişi değil şeytandan dur derler. Adam bu ismi yanlış söyledi veya yalan söyledi bilemeyiz. Öbür dünyada cezasını çekerseniz şaşırmayın ağlarsın iz orda söylemedi demeyin

    • @muratgokbakan4930
      @muratgokbakan4930 4 года назад +1

      @@mehmetali-rv7bw saçma sapan konuşma arkadaşım yalan olduğunu biliyoruz da ondan söylüyoruz.

  • @ugurkeskin5684
    @ugurkeskin5684 4 года назад

    Bu adam melek

  • @tuncaygozcu5913
    @tuncaygozcu5913 4 года назад +1

    👋👋👋

  • @peacepeace9833
    @peacepeace9833 4 года назад +10

    Turkiye devleti yetkilileri umarim bu beyefendinin faaliyetleri denetleniyordur......bir ulkede her turlu faaliyet devlet denetimine tabii olmalidir.....keza aslolan devlettir.....

    • @insaadoktoru
      @insaadoktoru 4 года назад +3

      Aslolan insanlıktır.
      Yardım dır
      Paylaşmak tır
      Devlet yine kontrol eder sahte durum varsa basit bilinir bu kadar devletin isi

  • @elife6445
    @elife6445 4 года назад

    Kadın farklı hisseder.

  • @safak9746
    @safak9746 5 лет назад +5

    İsmi Türkçe olunca saygı duyup izlemiyorlar

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад +1

      :-)

    • @Harikuladebirisi
      @Harikuladebirisi 5 лет назад +4

      Adam Allah diyor insanlık diyor yardım diyor hayallerim diyor korkular diyor yok diyor sizler nerdesiniz ? Bu adamı neden beğenmediniz ? ALlah deyip insan demeyenlerin siyaseten peşinde iken bu ülkem insanı, bu adam da allah diyor işte tüm gerçeğiyle neden bu adamdan şüphe eder olmuş acaba ? Çok şaşkınım çok böyle güzel insanlar es geçilmemeli ...iyi ki varlar

    • @safak9746
      @safak9746 5 лет назад +1

      @@Harikuladebirisi Dürüst , bu adamın tek sorunu bu , abartsa ve ya yalan söylese eminim daha iyi yerlerde olurdu.

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад

      :-)

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад +3

      Şafak kardeşim, tam yerimdeyim. Olmak istediğim yerde.

  • @yuzuklerinefendisi6383
    @yuzuklerinefendisi6383 4 года назад +7

    Ulan bu gereksiz hala konusuyor mu meşhur ettiniz be

  • @maksimusgladi9507
    @maksimusgladi9507 4 года назад +14

    Bir gram inandırıcılığı olmayan tedx oyuncusu. Ekşi sözlükten yorumlarına bakın anlarsınız. Güzel konuşuyor etkiliyor hayatının yanlışları üzerinden prim efso. Milyon dolarlar gitti 600 lirayla ay sonunu getiriyorsun helal olsun 😅

    • @hakancevikel7368
      @hakancevikel7368 4 года назад +1

      Bağımlılık yaşadığı ve sokakta kaldığı, mezarda yattığı, iflâs ettiği falan doğru mu? yoksa anlattığı birçok hikâye gibi kurgu mu onlar da? yalıda doğduğu , süper zengin bir ailenin evlâdı olduğu, çok iyi okullarda eğitim aldığı ve zamanında zengin bir işadamı olduğu doğru galiba. büyük ihtimalle şu anda da zengin kendisi bence.

    • @maksimusgladi9507
      @maksimusgladi9507 4 года назад +1

      @@hakancevikel7368 hocam hepsi yalan değildir tabiki yardım kampanyası yapıyordur ve sokakta da yaşamış olabilir. Ancak hikayesi abartılı. Ve sanki hayatın sırrını keşfetmiş bize akıl veriyor. Bir lafinda kokain içtim tamam bu dedim değilmiş diyor sonrasında çocuk yaptım tamam bu dedim değilmiş diyor. Evladiyla kokain nasıl ayrı yere koyar gelir insanların önünde anlatır oda ayrı bir kafa yapısı. 3.5 milyon doları olan kimse dağıtamaz ayrıca. 3.5 milyon doları olan veya ailesi ultra zengin olan kimse mezarlıkta para dilenmez. Hadi diyelim yaptı. Sonrasında neden şuanda ay sonunu getirecek 600 lirası var sadece. 1milyon dolar demek eski parayla 6 tirilyon oluyor. Yürüttüğü kampanyalar kaç para tutuyor pardon. Mutluluğu keşfetmiş zorluklar çekerek hayata tutunmuş bir imaj çiziyor. Tedx te bu adam izlenir sevilir demiş çıkarmışlar. Yoksa tedxte çıkan kimse mutlu falan değil sadece ünlü ve zengin. Bize akıl veriyorlar bizde para verip izliyorz onlar para kazanıyor bu.

  • @ardaard7999
    @ardaard7999 4 года назад

    Kurgulanmış ve çok güzel empoze edilen masal tadında yalanlar dinlemiş gibi hissediyorum.Miloynluk servetleri tepip aç susuz sokakta yaşamayı seçmek ..... yok daha neler.Sallama çay tadında Mayhoşşşş....

  • @dokumaci
    @dokumaci 5 лет назад +1

    Düdüklü tencere ve Mazhar Osman? Mazhar Osman çok büyük ihtimalle düdüklü tencereyi göremeden öldü.

  • @kucukessek
    @kucukessek 5 лет назад +25

    Ali denizci dünyada açlıktan ölen yok diyorsunuz Zanzibar a gittiniz mi?
    Afrikaya gittiniz mi?
    Bu konuşmayı oralardada yapabilirmisiniz?
    Diyebilirmisiniz afrikada paran olmadan sokaklarda yaşamak kolay diyebilirmisiniz?
    Bir mezarlık alın size yiyeceğiniz gelir diyebilirmisiniz?
    Din yok siyaset yok deyip yola çıkıp deliler kahvesinde hangi dini anlatıyorsunuz?
    O dini anlatan arkadaşlarınız kimdir?Ehliyetleri nedir de neyi anlatıyorlar?
    Anlattığınız hikayeler doğrumu?
    Diyarbakır cezaevinde yattığınızı söylüyorsunuz koğuş arkadaşlarınız kimdi isim verebilirmisiniz?
    Sufi olarak çıktığınız mezardan ihalelere katılmak nasıl bir duygu?
    Sufi nedir?kime denir? bilirmisiniz?
    Topladıgınız paraları şeffaf olarak açıklıyormusunuz?
    Sizi devletin hangi kurumu denetliyor veya denetleniyormusunuz?
    Rufai tarikatı ile bağınız nedir?Veya göreviniz?
    Bir konuşmanızda pilot eğitimi aldınızı söylüyorsunuz aynı zamanda mimarsınız yurt dışında eğitim aldığınızı söylüyorsunuz doğrumudur?
    Ingilizce bilmeyen pilot kuleden nasıl iniş izni ister söylermisiniz?
    Hayırlı işler kime denir bilirmisiniz?

    • @skullTRTR
      @skullTRTR 5 лет назад +3

      Video yu izlemeden yorum yapmak bu olsa gerek. Adami daha tanimadan daha bu video yu bile tam izlemeden yorum yapmayin lutfen.

    • @alidenizci
      @alidenizci 5 лет назад +24

      ''Zanzibar'a da gittim Atilla, Togo'ya da, Somali'ye de. Afrika'da 18 ülkede gönüllü çalıştım...'' diye cümleme başlamıştım ki, sonrasını sildim. Kısa yanıt vereyim atilla (bu sefer ismine küçük harfle başladım farkındaysan) Tamamen suçlama, yargı ve hesap sorma uslubuyla yazılan bir yoruma cevap vermek, soruyu soran kadar saldırgan ve yetersiz olmak demektir.
      Bu yüzden tek pozisyonda kal diyorum. Ya savcı ol, ya yargıç ya da cellat. Hepsi birden sana ağır gelmiş :-)

    • @sorunne1732
      @sorunne1732 5 лет назад +2

      @@alidenizci Varol Ali abi Varol 🌷

    • @arkdark5554
      @arkdark5554 5 лет назад +4

      atilla keskin
      Doğru sorular bunlar.
      Ama; belli ki samimi bir insan, Ali Bey. Ancak; anarşistlikten Tanrı’ya dönmek zor bi vaka.
      Burasını açıklamak imkansız.

    • @serpildeniz1121
      @serpildeniz1121 5 лет назад +1

      @@alidenizci Ali bey, atilla ( bende küçük harfle yazıyorum) bence sizin yaptıklarınızdan çok daha iyisini yapabildigi için sizi böyle eleştiriyor.akilli?? Gecinen eksik bulabilecek zekaya sahip insanlarida hoş görmek gerekir.elbet insanlık adına bir dokunuşu olmuş olabilir.kalbimizi lekelemeyelim çok ki...daha çok ihtiyaç var

  • @dedekorkut5347
    @dedekorkut5347 2 года назад

    🤣🤣🤣

  • @ismailozcan6793
    @ismailozcan6793 4 года назад +7

    Palavra palavra

  • @pasinlidadas6300
    @pasinlidadas6300 4 года назад +3

    Şarlatan

  • @kalbiminzirvesi3241
    @kalbiminzirvesi3241 4 года назад +4

    Gerçekten müslüman mi yoksa fake hikaye mi ?sinsi yahudi oyunlarindan birimi ?

  • @omerhiz1862
    @omerhiz1862 3 года назад

    Ölürdüm derken de samimi değilsiniz

  • @celalozmen379
    @celalozmen379 4 года назад

    bonzai içmiş bu mk

  • @delimurat1905
    @delimurat1905 3 года назад

    Büyük bir yalancı

  • @nurdantaner233
    @nurdantaner233 4 года назад +3

    Hayvan haklarindan hic bahsetmiyor bu yüzden sisi kiniyorum. 👎👎

    • @dervisbaba3397
      @dervisbaba3397 3 года назад

      O insanlara yardım ediyor, sende hayvanlar için dernek kur, yardım et.

  • @mailreklamnet
    @mailreklamnet 4 года назад +1

    Bunların hepsi iman eksikliğinden

    • @FlyingMaN022
      @FlyingMaN022 4 года назад +6

      gördük imanlıları , ha bire kandırılıp duruyorlar.

    • @mailreklamnet
      @mailreklamnet 4 года назад +1

      @@FlyingMaN022 kimmiş onlar

    • @validahmedova9334
      @validahmedova9334 4 года назад +2

      Muslumanların kandırıyo fıtnacı bunlar dıkkat etmemız lazım kardeşlerim

    • @necmettinozcan8519
      @necmettinozcan8519 4 года назад

      Tahkiki iman [Bilinçli iman-Algılananın ötesi olduğu farkındalığı ile iman-Algılamadığın (Gaybındaki) Hakikate (Nefsinin Allah Esmâ'sının anlamlarının bir terkip-bileşimi şeklinde meydana geldiğine) iman-Hakikatinden Rasûlullah’a (boyutsal geçişle) inzâl olunana ve öncekilere inzâl olmuşlara iman-Allah'ı bilme-“Allah'a iman"ın “Tanrı”ya imandan farklı olduğu bilinci-İman etmen gereken “Hakikat”in, içselliğinde her an hüküm sürmekte olduğuna iman-Neye-niye inanılması gerektiğini düşünerek iman-Geleceklerindeki sonsuz yaşam süreçlerine ikân (kesin idrakten kaynaklanan kabul)-İman bilgisini, “îmanın gereği gibi yaşam” hâline dönüştürme-İman yaşantısı-İman edip sâlih amel işlemek(İman esaslarına gore davranmak-yaşamak)]
      Tahkiki iman eden {“Mümin”-İmanlı-Allah’a "B" harfinin işaret ettiği anlam iman eden-Herhangi bir şeyi Allah’a ortak koşmayan-Esmâ'sıyla her şeyin aslı olan Allah'a (hakikati olarak )sımsıkı tutunan-Esmâ'sıyla hakikatleri olan Allah'a ve Rasûlüne iman eden- Varlığındaki Esmâ işaretlerini yalanlamayan-İmanı yaşayan-O'nun Rasûlüne, Rasûlüne inzâl ettiği (El Esmâ mertebesinden bilincine) gibi daha öncekilere de inzâl etmiş olduğu hakikat bilgisine iman eden-Esmâ'sıyla her şeyi yaratmış olan Allah'a, O'nun melâikesine (Esmâ'nın işaret ettiği mânâların açığa çıkan kuvvelerine), O'nun Kitaplarına (inzâl etmiş olduğu hakikat bilgisine), O'nun Rasûllerine ve gelecekteki sonsuz yaşam sürecine iman eden-Allah Sisteminin (“Sünnetullah”ın) gereği çalışmalara(“İbadet”lere-kurtuluşa erdirecek fiillere) devam eden- İbadetleri âdete dönüşmeyen-çalışmalarını düşünerek hissederek yapan-İman edip de sonra inkâr etmeyen-Güvende olan-Allah’a tevekkül eden-“Veli”si(Dostu) Allah olan-Allah için şahitlik eden(Ana-baba veya akrabanız aleyhine de olsa, zengin veya fakir fark etmeksizin)-Adaleti sağlamada geçersiz kabullerine tâbi olmayan-Gerçeği çarpıtmayan-Şüphe etmeyen-Arınan-Nefsine zulmetmeyen-Allah'ın emri (ölüm) gelesiye kadarki süreçte, nefsini fitneye düşürmeyen-Korunan-Basîretle yaşayan-Taklitle değil idrakle yaşayan-Vehmi kişilikten arınmış olan-Çok aldatıcının (bilincindeki şartlanmışlık fikirlerinin-kuruntuların) Allah'la (siz O'ndan var oldunuz ne yapsanız bir şey olmaz size, kuruntusuyla) aldatamadığı-(İnancına, itikadına uymayanlarla) dostluk kurmayan-(İnandığı hakikat dolayısıyla) inancına, itikadına uymayanları(Onlar kendisini sevmediği halde) seven-İnsanların en hayırlısı-Kıyamet günü nurları önlerinde ve sağlarında koşan-Sıddîk-Rablerinin indinde Şehid}
      İman, görülmeyene olur.(Allah’ın dışarıda açıkça görülemeyeceğine iman)
      İman->bilinmeyenedir("Gayb"ıNadır-algılayamadıklarınadır!)… İkan->tesbit edilenedir!

    • @vedatpehlivan3339
      @vedatpehlivan3339 4 года назад

      Abi sen yahudilerin işine yararsın allah herkese akıl vermiş senin aklın kendine yetmiyor