Hepiniz çok tatlısınız . Yaklaşık 5 yıl önce gönüllü olarak tiyatro eğitmenliği yaptığı zaman tanışma şansına sahip olmuştum Müjde hocamla.Onun sayesinde bir tutkum olmuştu , ilk başlarda istemesemde ( bir kez derse katıl istemezsen bir daha girmezsin demişti çok ciddi bir şekilde. Öyle söyleyince girmek istedim ama içimde bir ön yargı var tabi ne kadar soğuk davranıyor diyorum ama tanıyınca çok sıcak kanlı olduğunu anladım ) sonra tutuklu kaldım tiyatroya , eğitim vermeyi bıraktığı zaman çok üzülmüştüm , içimdeki tutkuyu hiç kaybetmedim ama her eğitmende Müjde hocamın samimiyetini ve bilgilerini aradım ama nafile, o zaman anladım hayattaki en büyük şansımı o zaman kullanmışım iyiki karşılaşmışız. "Hayat en büyük şans küçükken iyi bir öğretmene rastlamaktır".
Harikasınız, hepinizi çok seviyorum :) Hazırladığınız yayınlar çok çok kıymetli. Hem farklı bakış açılarının zenginliğini yaşatıyorsunuz hem de illüstratör olmanın sıkıntılarında yalnız olmadığımı hissettiriyorsunuz. Hepinize teşekkür ederim, sevgiler :)
Her çizer aynı şeyi yaşıyor gerçekten. Punto savaşı ile ilgili olarak çok naif yaklaşmışsınız :) belki kibarlığınızdan açıkça söylememişsinizdir bilemiyorum ama çocuk kitaplarını esas sattıran şey ‘büyük çoğunlukla’ zaten çizimler.. bu bi gerçek. Özellikle okul öncesi kitaplarda metin bile yok gibi bir şey bazılarında. İki tam sayfa, deli detaylı bir çizim üzerinde bir satır metin. Ama kapakta ya çizerin adı yok ya da minicik… yazarların bu punto eşitsizliğinden rahatsız olup olmaması ile ilgili de bir anımdır, bu dediğiniz savaşı yayınevi ile değil maalesef bizzat yazar ile vermişliğim oldu. Bizimki bir hak mücadelesi iken -ki bu mücadeleyi veriyor olmak bile içler acısı- onlarınki bir ego tatmin mücadelesi oluyor. Ve yaptığımız işin içeriğine dönüp baktığımda kaç kitaplık bir çocuk serisinde her cümlede erdemden, güzel insani özelliklerden bahseden çalıştığım yazar günün sonunda bir çizerin isminden rahatsız olabiliyor.
Merhaba ben Burcu'nun ablası Sibel Öncelikle Müjde jestin için çok teşekkür ederim, çok güzeldi. Çok mutlu oldum ve çok sevindim, çok zarifsin 🤍Kardeşimin bile böyle bir jesti olmamıştı 🤔 Hepinizi kesinlikle çok seviyorum ve takdir ediyorum. Kanalınız ve çabanız harika😊
Merhaba, öncelikle soruların hepsine böylesine detaylı cevaplar verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Farklı tecrübeler farklı bakış açıları geliştirmemize neden olabiliyor ve sanırım bu yüzden katıldığım pek çok söylemin yanında "Ama her zaman öyle olmayabiliyor." dediğim yerler de oldu. Velhasıl eşitlikçi yaklaşım ve uzlaşmacı dilin gerekliği konusunda hemfikiriz. Videolarınızın devamını bekliyor, hepinize sevgiler diliyorum.:)
Hepiniz çok tatlısınız . Yaklaşık 5 yıl önce gönüllü olarak tiyatro eğitmenliği yaptığı zaman tanışma şansına sahip olmuştum Müjde hocamla.Onun sayesinde bir tutkum olmuştu , ilk başlarda istemesemde ( bir kez derse katıl istemezsen bir daha girmezsin demişti çok ciddi bir şekilde. Öyle söyleyince girmek istedim ama içimde bir ön yargı var tabi ne kadar soğuk davranıyor diyorum ama tanıyınca çok sıcak kanlı olduğunu anladım ) sonra tutuklu kaldım tiyatroya , eğitim vermeyi bıraktığı zaman çok üzülmüştüm , içimdeki tutkuyu hiç kaybetmedim ama her eğitmende Müjde hocamın samimiyetini ve bilgilerini aradım ama nafile, o zaman anladım hayattaki en büyük şansımı o zaman kullanmışım iyiki karşılaşmışız. "Hayat en büyük şans küçükken iyi bir öğretmene rastlamaktır".
Harikasınız, hepinizi çok seviyorum :) Hazırladığınız yayınlar çok çok kıymetli. Hem farklı bakış açılarının zenginliğini yaşatıyorsunuz hem de illüstratör olmanın sıkıntılarında yalnız olmadığımı hissettiriyorsunuz. Hepinize teşekkür ederim, sevgiler :)
Her çizer aynı şeyi yaşıyor gerçekten. Punto savaşı ile ilgili olarak çok naif yaklaşmışsınız :) belki kibarlığınızdan açıkça söylememişsinizdir bilemiyorum ama çocuk kitaplarını esas sattıran şey ‘büyük çoğunlukla’ zaten çizimler.. bu bi gerçek. Özellikle okul öncesi kitaplarda metin bile yok gibi bir şey bazılarında. İki tam sayfa, deli detaylı bir çizim üzerinde bir satır metin. Ama kapakta ya çizerin adı yok ya da minicik… yazarların bu punto eşitsizliğinden rahatsız olup olmaması ile ilgili de bir anımdır, bu dediğiniz savaşı yayınevi ile değil maalesef bizzat yazar ile vermişliğim oldu. Bizimki bir hak mücadelesi iken -ki bu mücadeleyi veriyor olmak bile içler acısı- onlarınki bir ego tatmin mücadelesi oluyor. Ve yaptığımız işin içeriğine dönüp baktığımda kaç kitaplık bir çocuk serisinde her cümlede erdemden, güzel insani özelliklerden bahseden çalıştığım yazar günün sonunda bir çizerin isminden rahatsız olabiliyor.
Merhaba ben Burcu'nun ablası Sibel
Öncelikle Müjde jestin için çok teşekkür ederim, çok güzeldi. Çok mutlu oldum ve çok sevindim, çok zarifsin 🤍Kardeşimin bile böyle bir jesti olmamıştı 🤔
Hepinizi kesinlikle çok seviyorum ve takdir ediyorum.
Kanalınız ve çabanız harika😊
Merhaba, öncelikle soruların hepsine böylesine detaylı cevaplar verdiğiniz için çok teşekkür ederim. Farklı tecrübeler farklı bakış açıları geliştirmemize neden olabiliyor ve sanırım bu yüzden katıldığım pek çok söylemin yanında "Ama her zaman öyle olmayabiliyor." dediğim yerler de oldu. Velhasıl eşitlikçi yaklaşım ve uzlaşmacı dilin gerekliği konusunda hemfikiriz. Videolarınızın devamını bekliyor, hepinize sevgiler diliyorum.:)
Müjde hanımın Burcu'nun ablalarına yaptığı jest mükemmel 🤭 Hepinizi çok seviyorum , hepinize bol şans.
Harika bir yayın oldu.Sürekli izliyorum.Birşey söyleyim ben hepinizi seviyorum😘😘
İllüstratör kelimesini aratarak geldim ve sohbetiniz çok hoş :D
Burcu seni çok seviyorum ♥️
👍🏻🙏😂 bayılıyorum size
Müjde hanımın Burcu'nun ablalarına yaptığı jest mükemmel 🤭 Hepinizi çok seviyorum , hepinize bol şans.