Kitabın 271. sayfasındaki timerosal gramajları microgram olacak . Acele ile o bölümü okudum da. Daha sert yazmak isterse yardımcı olurum. Kitabı Yalçın Küçük le başlatması okumayı hızlandırıyor. Güzel.
Bu konularla ilgili konuştuğun doğu mantığı hakim hekimler der ki, beden ve ruh bir bütündür, tedavi bu butün düşünülerek yapılmalıdır fakat batı tıp teknikleri bedrb için aşırı afresif ve bedene çok zarar veriyor. Kısa sözün özü, sorun, sorgulayın yani kendinize güvenin. Rab ilk söz olarak demiş ki, "OKU, RABBİNİ AD'IYLA OKU" sen de titre ve oku, ve aklını kullanarak sorular sor...
Bütün kitaplarını okuduğunuzda; hoşunuza gitmeyen bölümler olduğunu buna rağmen haklı olduğunu görüyorsunuz.İlk kitabını cezaevinde okumuştum,okumaya devam edeceğim
Bunu tek başına ele almak yanlış. Doğru olan; uzun yaşam süresinin ne kadarını ilaca veya bir tedaviye bağımlı olmadan yaşıyoruz. Amaç insan sağlığını ticari bir meta ya dönüştürüp onun üzerinden olabildiğince uzun süren kazanç elde etmek. Modern Tıbbın amacı bu. Kendi çevrenize bakın. İlaç kullanma sıklığını, ilaca başlama yaşını, bir veya birden çok ilaca ömür bayı bağımlı olanları.Siz de görebilirsiniz. Ömür boyu diyabet ilacı kullananlar yada tansiyon, kollestrol ilaçlarına bağımlı olanlar. Bu rahatsızlıklara yol açan nedenlerle mücadele edilmez.Aksine bu rahatsızlıkların ortaya çıkışı için yol verilir. 60 Yaşında ölen bir insanın tedavi için harcayacağı rakamla 80 yaşında ölen insanın harcama tutarı aynı mı?
Tıptaki olumlu gelişmeleri yok sayamayız.Eski zamanlardaki salgın hastalıklardan ölümler ve çocuk ölümleri azaldığı İçin ortalama yaşam süresi arttı.Bunun yanında kronik ve ömür boyu sürecek hastalıklarda ise büyük bir artış var.İşte dikkat edilmesi gereken nokta burası bence.Bu hastalıklar İçin bu kadar ilaç kullanmalı mıyız?yoksa yaşam şeklini değiştirerek bunların bir çoğundan kurtulabilir miyiz?
@@kanertalay7072 Bütün bilim dallarındaki gelişme elbette Tıp alanında da yaşandı. Bu gerçek. Zaten bunları görmezden gelme gibi bir durum da yok. Daha anlaşılır olsun diye. Diyabetli hastayı, ömrü boyunca ilaçlara bağımlı kılmak yerine, hastalığa yol açan unsurları ortadan kaldırarak diyabetin başlamasını engellemek. Tıp literatürüne göre mutlak doğruymuş gibi kabul ettiğimiz ve hiç tartışmadığımız olgular var. Bilmem şu araştırma kliniği bu konuda otorite. Veya Amerikan bilmem nesinin doğru kabul ettiği ve bizim tıp dünyasının da sorgulamadan kabul ettikleri ne kadar doğru. Kendimden örnek vereceğim. Yaklaşık 20 yıl önce kollestrolüm 214 (224 de olabilir çok zaman geçti.) çıkınca doktor, kollestrol ilacı yazdı ve diyet programı verdi. Korktum ve hem ilaçları kullandım hem de diyete harfiyet dikkat ettim. Çok detaya boğmadan sonuca geleceğim. Ufak çapta kendi kendime yaptığım araştırmalarla öğrendiklerim. Kollestrole yol açan hayvani yağlar değil şekermiş.E doktorum yağlardan özellikle de hayvani yağlardan uzak durmam gerektiğini söyledi. Sakatat kesinlikle yasaktı. Bunların vücudumuza çok büyük katkıları var.Bunlardan da mahrum kalıyorsun. vs. Çok uzattım farkındayım. Daha da ilginç olanı. İlaç endüstrisinin kontrolünde olan dergiler otoriteler vs. Kollestrolün tehlike üst sınırı 260 diyorlar. Kollestrol ilacına bağımlı dünyadaki hasta sayıcı 300 milyon. Ne hikmetse bu kuruluşlar yapılan araştırmalar neticesinde üst sınırı 240 a çekiyorlar. İlaç kullanması gereken insan sayısı 2 milyara çıkıyor. Sonra sağlığımız için gene araştırıyorlar bakıyorlar ki 240 değil de 220 ilaç pazarı ne kadar genişliyor değil mi? Konuyu uzattım farkındayım ama tıp otoritelerinin mutlak doğru dedikleri de bize anlatıldığı gibi doğru olamayabiliyor.
Ayrımı iyi yapmak lazım Soner Yalçın ,bu konusulanlardan ilaç bosyere kullanılıyor algısı cikabilir.ilac kullanımı ayrı birşey ,endikasyon haricinde ilaç kullandirilmasi ayrı birşey.Senin bahsettigin pazari buyutmek icin fazladan yazılan ilaçlardır ki buna eski ilaç sektörü çalışanı olarak çok sahit oldum. Çok rezilliklerinide gördüm .Daha once Verdiginiz viox adli ilac ornegi uc bir ornektir ve evet dogrudur yaşanmıştır.o ilaç firmasının o zamanlar meşhur yurtiçi ve yurt dışı Kongreleri o ilaci o zaman yazan hekimlere cok cazip gelmistir.Ama bunu tüm ilaç lar için genelleme yaparak konuşmak büyük hatadir. Herhangi bir ilacın ise yaramadigina dair bilimsel çalışma örneği veremiyorsan bu konuşmalar havada kalir ,burda asli olması gereken sağlık sektöründeki denetimlerin göstermelik değil ama gibi yapılmasıdır.
Tıp bilim değil de gazetecilik mi bilim?? Kernikteruslu çocuklar ilkokulu, üniversiteyi bitirir hatta şekilde görüldüğü gibi gazeteci bile olup herşeyi bilir.
Soner Yalçın ❤❤❤❤❤
Kitabı sipariş ettim. Sabırsızlıkla okumayı beklıyorum
ALLAH razi olsun soner abim çok doğru 😊
ADAM ADAM SONER ABİM.
Kitabın 271. sayfasındaki timerosal gramajları microgram olacak . Acele ile o bölümü okudum da. Daha sert yazmak isterse yardımcı olurum.
Kitabı Yalçın Küçük le başlatması okumayı hızlandırıyor. Güzel.
Günümüz Uğur Mumcu sudur Soner Yalçın .
Bu konularla ilgili konuştuğun doğu mantığı hakim hekimler der ki, beden ve ruh bir bütündür, tedavi bu butün düşünülerek yapılmalıdır fakat batı tıp teknikleri bedrb için aşırı afresif ve bedene çok zarar veriyor. Kısa sözün özü, sorun, sorgulayın yani kendinize güvenin. Rab ilk söz olarak demiş ki, "OKU, RABBİNİ AD'IYLA OKU" sen de titre ve oku, ve aklını kullanarak sorular sor...
Bütün kitaplarını okuduğunuzda; hoşunuza gitmeyen bölümler olduğunu buna rağmen haklı olduğunu görüyorsunuz.İlk kitabını cezaevinde okumuştum,okumaya devam edeceğim
İlaçla ilgili kamu spotu var, antibiyotik ile ilgili. Gözünüzden kaçmış olabilir.
RUclips'da "ORTADOĞU’NUN VE TÜRKİYE’NİN SEÇİLMİŞ AZINLIKLARI : Kılıçdaroğlu - Demirtaş" videosunu izleyin
ruclips.net/video/6R6jTFm-jyw/видео.html
hadi len, ortaligi karistirma.Apo' nun heryere heykelini dikecegiz diyen fasist Demirtas hak ettigi cezayi cekiyor,
İnsan ömrü gün geçtikçe niye uzuyor peki?
Bunu tek başına ele almak yanlış. Doğru olan; uzun yaşam süresinin ne kadarını ilaca veya bir tedaviye bağımlı olmadan yaşıyoruz. Amaç insan sağlığını ticari bir meta ya dönüştürüp onun üzerinden olabildiğince uzun süren kazanç elde etmek. Modern Tıbbın amacı bu. Kendi çevrenize bakın. İlaç kullanma sıklığını, ilaca başlama yaşını, bir veya birden çok ilaca ömür bayı bağımlı olanları.Siz de görebilirsiniz. Ömür boyu diyabet ilacı kullananlar yada tansiyon, kollestrol ilaçlarına bağımlı olanlar. Bu rahatsızlıklara yol açan nedenlerle mücadele edilmez.Aksine bu rahatsızlıkların ortaya çıkışı için yol verilir. 60 Yaşında ölen bir insanın tedavi için harcayacağı rakamla 80 yaşında ölen insanın harcama tutarı aynı mı?
Tıptaki olumlu gelişmeleri yok sayamayız.Eski zamanlardaki salgın hastalıklardan ölümler ve çocuk ölümleri azaldığı İçin ortalama yaşam süresi arttı.Bunun yanında kronik ve ömür boyu sürecek hastalıklarda ise büyük bir artış var.İşte dikkat edilmesi gereken nokta burası bence.Bu hastalıklar İçin bu kadar ilaç kullanmalı mıyız?yoksa yaşam şeklini değiştirerek bunların bir çoğundan kurtulabilir miyiz?
@@kanertalay7072 Bütün bilim dallarındaki gelişme elbette Tıp alanında da yaşandı. Bu gerçek. Zaten bunları görmezden gelme gibi bir durum da yok. Daha anlaşılır olsun diye. Diyabetli hastayı, ömrü boyunca ilaçlara bağımlı kılmak yerine, hastalığa yol açan unsurları ortadan kaldırarak diyabetin başlamasını engellemek.
Tıp literatürüne göre mutlak doğruymuş gibi kabul ettiğimiz ve hiç tartışmadığımız olgular var. Bilmem şu araştırma kliniği bu konuda otorite. Veya Amerikan bilmem nesinin doğru kabul ettiği ve bizim tıp dünyasının da sorgulamadan kabul ettikleri ne kadar doğru. Kendimden örnek vereceğim. Yaklaşık 20 yıl önce kollestrolüm 214 (224 de olabilir çok zaman geçti.) çıkınca doktor, kollestrol ilacı yazdı ve diyet programı verdi. Korktum ve hem ilaçları kullandım hem de diyete harfiyet dikkat ettim. Çok detaya boğmadan sonuca geleceğim. Ufak çapta kendi kendime yaptığım araştırmalarla öğrendiklerim.
Kollestrole yol açan hayvani yağlar değil şekermiş.E doktorum yağlardan özellikle de hayvani yağlardan uzak durmam gerektiğini söyledi. Sakatat kesinlikle yasaktı. Bunların vücudumuza çok büyük katkıları var.Bunlardan da mahrum kalıyorsun. vs. Çok uzattım farkındayım.
Daha da ilginç olanı. İlaç endüstrisinin kontrolünde olan dergiler otoriteler vs. Kollestrolün tehlike üst sınırı 260 diyorlar. Kollestrol ilacına bağımlı dünyadaki hasta sayıcı 300 milyon. Ne hikmetse bu kuruluşlar yapılan araştırmalar neticesinde üst sınırı 240 a çekiyorlar. İlaç kullanması gereken insan sayısı 2 milyara çıkıyor. Sonra sağlığımız için gene araştırıyorlar bakıyorlar ki 240 değil de 220 ilaç pazarı ne kadar genişliyor değil mi?
Konuyu uzattım farkındayım ama tıp otoritelerinin mutlak doğru dedikleri de bize anlatıldığı gibi doğru olamayabiliyor.
Ayrımı iyi yapmak lazım Soner Yalçın ,bu konusulanlardan ilaç bosyere kullanılıyor algısı cikabilir.ilac kullanımı ayrı birşey ,endikasyon haricinde ilaç kullandirilmasi ayrı birşey.Senin bahsettigin pazari buyutmek icin fazladan yazılan ilaçlardır ki buna eski ilaç sektörü çalışanı olarak çok sahit oldum. Çok rezilliklerinide gördüm .Daha once Verdiginiz viox adli ilac ornegi uc bir ornektir ve evet dogrudur yaşanmıştır.o ilaç firmasının o zamanlar meşhur yurtiçi ve yurt dışı Kongreleri o ilaci o zaman yazan hekimlere cok cazip gelmistir.Ama bunu tüm ilaç lar için genelleme yaparak konuşmak büyük hatadir. Herhangi bir ilacın ise yaramadigina dair bilimsel çalışma örneği veremiyorsan bu konuşmalar havada kalir ,burda asli olması gereken sağlık sektöründeki denetimlerin göstermelik değil ama gibi yapılmasıdır.
Tıp bilim değil de gazetecilik mi bilim?? Kernikteruslu çocuklar ilkokulu, üniversiteyi bitirir hatta şekilde görüldüğü gibi gazeteci bile olup herşeyi bilir.
Ne rakıfellermiş ben sizin taaaaaaaaaaa