Ali Küçük Alak Suresi 1-5. Ayetlerin Tefsiri / MP3 Ses

Поделиться
HTML-код
  • Опубликовано: 29 окт 2024

Комментарии • 2

  • @sumransaglam3798
    @sumransaglam3798 3 месяца назад +1

    Hocam allah razi olsun ölüm çok aci sizi tanidimda ölmuş öldugunuzuda öğrendim sanki bir yakinimmişsiniz gibi aci hissettim sizin anlatimlarinizlada ne kadar sığ bir musluman olduğumu fark ettim tüm vidyolarini dinliyor imanimi guçlendirmek istiyorum allah sizi adin cennetlerine alsin toprak incitmesin ölene kadar dinleyrceyim sizi ruhunuza ulaşmasi niyetiyle duaciyim size

  • @BusraOzalc
    @BusraOzalc 2 месяца назад

    Allahın resulüne gelen ilk vahiydir.
    Gelen ayetlere bakarsak Peygamberimiz o an ki sosyal hayattan memnun değilmiş ve kendini inzivaya çekmiş. Bir metin gelmedi sadece Cebrail oku diyerek ilham edildi.
    Peygamberimiz bu süreçte ne olduğunu anlamıyordu sonun ne olacağını bilmedi ve acele etmiş. Eve dönüp sakinleşince hz haticeyle konuştu.
    Peygamberimize yakınlaştı melek mi değilmi öğreniriz dedi
    Daha sonra Ebu varakaya anlattı.
    Vahiy Allahın bilgisini bir peygambere ulaştırmasıdır.
    Peki neden ilk İkra deniliyor; Bunun neden olduğu hakkında ne kuranda bir bilgi ne de Peygamberimiz bir bilgi vermiştir ama biz Rabbemiz ilk vahiydi ikra dediyse herşeye başlamadan önce okumamız gerektiğini bilmeliyiz
    Toplumumuzun cahilliğinden de kaynaklıdır belkide.
    Sadece ikra kalsaydı ayet peygamberimiz halkıykı sorun yaşamayacaktı çünkü sadece oku diyordu şuan herkes bişeyler okuyor zaten sadece oku diyen bir peygamberle ne sorun olabilirdi ki ama bismirabbike deyince Rabbimizden geleni okuyun olacaktı yine sorun olmayacaktı çünkü herkes bir rab edinmişti zaten ama devamı var Ellezi halak yani yaratan rabbinin adına oku diyordu biri annem babam arkadaşım taptığım put olabilirdi ama Yaratan dediği için kendisini yaratanı bulmak ve onun adına okumak gerekti. Yani Yaratan Rabten geleni okuyacağız yaratan rabbin adına okuyacağız yaratan rabbin ruhuna okucaz okuyanın yaratıcı rabbin rızasına götürücü şekilde okuyacağız.
    Vahyin dışında olan herşey zandır.
    Yani vahyi tanıyan kişi okur yazardır, vahyi tanımeyan kuranı sünneti tanımıyorsa o kişi cahildir.
    Halakal insana bin alak burada insanı yüceltmektir oku vahyinin muhatabı insanoğlu olduğunu baskılıyor.
    Büyüklük taslayan akıldan elden mahrum bir suydun bu kadardın.
    İnsanın aslı budur sen bir damla su iken seni sana tanıtan rabbini tanıtan Allahı unutuyorsunda başkalarını mı rab ediniyorsun Allah bize bildirmeseydi bir hiçtik Allah bir damla suya ilim gönderiyor Allah bildirmeseydi akılsız suyun bunları bilmesi mümkün değildi.
    İkinci oku emri okuduğunu bir başkasına oku anlat diyor alimler
    Bir de şöyle açıklama var birinci ikra metru ayetler yani kendin oku sürekli oku ikinci ikra ile de Allahın meşrut ayetlerini oku diyor peki meşrut ayetler nedir Allahın gözle görülen yarattığı ayetlerdir güneş ay ağaç hayvanlar insan gibi.
    Diğer ayette Allah kerim der sakın şeyden sizi Allahın kerimiyle aldatmasın onun en büyük ikramı ellezi alleme bil kalem o insana kalemle öğretti bütün kitaplar bize kalem vasıtasıyla ulaşmıştır elimizde ki vahiy kuran ve sünnet bize kalemle gelmiştir yani kalem bilgilenme amiridir.
    Rabbimizin bize ikramı çoktur ama en büyük ikramı kitaptır vahiytir risalettir bunların sonunda gelen hidayet ikramıdır.
    Şu dünyadan peygamber bilgisini sökünce geriye ne kalır iki şey kalır fesat ve kan dökücülük. Tüm sanatlar bile peygamber eliyle talim oldu mezar kazmayı bile öğretti.
    Mesela süleyman aleyhisselam otlarla konuşurdu o hangi hastalığı şifa olduğunu söylerdi süleyman aleyhibselamda insanlara söylerdi.
    Biz ilmi üç yolla öğreniriz
    Vahiy olduğu gibi Allahtandır.
    Akıl allahtan gelmiştir bize lütfeden allahtır
    duyularımız dokunup görebildiğimizdir.
    Öyleyse biz ne demeliyiz
    Sübhaneke la ilmelena illa ma allemtena inneke entel alimul hakîm."
    Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki sen, ilmi ve hikmeti her şeyi kuşatan Alîm-i Hakîmsin.